İDEOLOJİK SAVAŞLAR DÖNEMİ İhtilal Dönemi (1789-1802) • İhtilal dönemi ulus devletlerin ve milliyetçiliğin oluşumunu belirleyen zaman olarak kabul edilmektedir. • Bu dönemde savaş çok önemlidir. Çünkü burjuvaziyi halka dönmeye ve onlara kendi eski otoritelerinden ödün vermeye zorlamıştır. Bu husus da toplumsal refaha katkı sağlamıştır. • 1792-1795 arasında Fransa; başlangıçta Prusya ve Avusturya’nın oluşturduğu, sonra İngiltere ve Piemonte’nin katıldığı bir koalisyona karşı savaşmıştır. • 1795’te Prusya ve İspanya koalisyondan çekilmiş ancak Britanya, Avusturya ve Roma 1798’e kadar savaşa devam etmiştir. İhtilal Dönemi (1789-1802) • İhtilal dönemi savaşları ilk kez kitleleri siyasi hedefler etrafında seferber edebilmiştir. • Bu dönemin ayırt edici diğer yönü savaşın iki cephede birden sürdürülüyor olmasıdır. • vatansever olarak kendilerini tanımlayan kitleler dış güç olarak tanımladıkları merkezlere karşı duruş sergilerken Fransa’ya karşı savaşan monarkların oluşturduğu koalisyon Cumhuriyetçileri müfsitler olarak tanımlamaktaydı. • Bu dönemde herkes kendisini eski ve yeni rejim arasındaki mücadelenin içinde bulmaktaydı. Bu yönüyle savaş eski ve yeni rejimler arasında vuku bulmaktaydı. İhtilal Dönemi (1789-1802) • Fransız ihtilali dönemindeki savaşlarda sivil halk doğrudan hedef değildi. • Yine bu dönem savaşlarında halkın pek bir önemi de yoktu. • Aslında koalisyon ülkeleri de savaşın amaçları yönüyle homojen sayılmazdı. Britanya kişisel özgürlükleri teşvik ederken diğer ülkeler monarkların mülkiyetini savunuyordu. • Savaş araçları önceki dönemlere nazaran çok fazla değişiklik göstermemiştir. • Bu dönem savaşları önceki savaşlarla bazı özellikleri paylaşmaktadır. • Eski savaşlardan en önemli farkı: İki taraf için de bir Avrupa düzeni kapsamındaki rejim kaygısı etken olmuştur. Alman Savaş Konsepti (1871-1935) • Almanya’nın 1nci Dünya Savaşında yenik çıkmasından sonra Ludendorf «Total Krieg» (topyekûn harp) kitabını yayınladı. • Bu kitabında Clausewitz’e karşı çıktığı hususlar mevcuttur. Artık orduların ordularla savaştığı dönem sona ermiştir. • Artık halklar halklara karşı savaşmaktadır. • Savaşın şekli de değişmelidir: Savaş her alanda sürdürülmelidir. Alman Savaş Konsepti (1871-1935) •Savaşın hedefleri de değişmiştir. Eskiden düşman ordusu hedef alınırken şimdi düşman ulus hedef alınmalıdır. • Ludendorf’un «total savaş»ından Naziler’in «imha savaşı»na geçiş çok zor olmamıştır. •Ancak 1941’de başlayan «total savaş» ve «imha savaşı»nın ataları 1914’teki «halkın savaşı» doktrinidir. Varşova Paktında Düşman Kimliği • Soğuk savaş döneminde Batı’nın tüccar toplumları alışık olmadıkları bir paradigmaya karşı savaşa girdiler. • Marksist algıya göre Emperyalizmin yok edilmesi, sınıf eşitsizliğinin ortadan kaldırılması için bir savaş şarttı. • Kendilerini özel mülkiyetin kökünü kazımak için öncüler olarak görmekteydiler. • Marksist algıya göre emperyalizm «savaş, askeri saldırı, ekonomik şantaj ve sömürgeci yağma» olarak tanımlanmaktaydı. • Varşova paktı insan ırkını bu «canavarın» elinden kurtarmak için askeri ve siyasi vasıtalar ile propagandayı ahenkle kullandılar. Varşova Paktında Düşman Kimliği • 1970-80 dönemindeki barış çabaları da bu stratejinin bir uzanımıydı. Temel amaç NATO’nun nükleer silahlarını nötralize etmekti. • Varşova Paktı ve soğuk savaş döneminin diğer savaşlardan farkı öncelikle ideolojinin derin bir etkisi altına girmesi ve bunu vazgeçilemez bir amaç haline getirmesidir. • Propaganda gibi araçları da diğer her türlü teknolojik imkanla paralel kullanmışlardır. Varşova Paktında Düşman Kimliği • Düşman kavramı emperyalizmle tanımlanmakla birlikte beşinci kol faaliyetleriyle diğer ülkeler ve halklar dönüştürülebilmektedir. Bu yönüyle önceki savaşlara nazaran keskin bir düşman algısı olmadığı söylenebilir. • Savaş ya da mücadele sadece askeri değil, bilimsel, kültürel, ideolojik, sosyal vb. her alanda yürütülmüştür. • Varşova paktı ülkelerinde kendi halkları da rejim aleyhtarı olma potansiyeli taşıdıklarından güçlü bir iç güvenlik teşkilatına ihtiyaç duymuşlardır. İDEOLOJİK SAVAŞLAR DÖNEMİ