İnşaat Mühendisleri için Genel Jeoloji

advertisement
İnşaat Mühendisleri için
Genel Jeoloji
Dr. Ayfer ÖZDEMİR
ayferozdemir@ormansu.gov.tr
ozdemir.ayfer@gmail.com.tr
Ders Hakkında Genel Bilgi
 Ben Kimim?
 Temel Kurallar
 Neden Buradayız?
 Ders İçeriği
 Sınavlar ve notlandırma
 Giriş: Jeoloji Nedir?
TEMEL KURALLAR
 Ders kitaplarını okumak
Kaynaklar
Ketin İ., Genel Jeoloji Yerbilimlerine Giriş, İTÜ Vakfı Yayınları, 2016.
Önalp A., Sert S., Geoteknik Bilgisi, Birsen Yayınevi, 2016.
Tarbuck, EJ and Lutgens, FK, Earth Science, Prentice Hall, 2011.
Cazeau C.J. and Hatchar R.D., Physical Geology: Principles, processes, and problems, New
York: Harper & Row, 1976.
Alan E. Kehew, Geology for Engineers and Environmental Scientists, Prentice Hall, 3rd ed.,
2006
 Derse katılım
- Dersi dinleme ve soru sorma
- Ödevleri yapmak
- Sınavlar, ekstra ödevler
TEMEL KURALLAR
Tüm öğrenciler tarafından zorunluluklar:
Ders sırasında, Lütfen :
 Cep telefonlarınız kapatmayı ya da sesini kapatmayı
unutmayın
 Ders dokümanı dışında birşeyler okumayın
 Konuşmayın
 Uyumayın 
TEMEL KURALLAR
Tüm öğrenciler tarafından zorunluluklar:
Ders sırasında, Lütfen :
 Anlamadığınız herşeyi SORUN
 Tartışmalara katılın
 Derste yapılan çalışmalara katılın
Jeoloji HARİKADIR! KEYİF ALIN!
NEDEN BURADAYIZ?
İnşaat Mühendislerinin temel jeoloji bilgisine sahip olması
ihtiyacı
Mezun olmak
Sadece Merak 
Muhtemelen hiçbir fikriniz yok 
Ben Kimim?




Jeoloji Mühendisi (2003)
Araştırma Görevlisi Research assistant (2006-2011)
Jeoloji Mühendisi(2011-2012) DSI
Jeoloji Mühendisi (2012-…)Orman ve Su İşleri Bakanlığı
Su Yönetimi Genel Müdürlüğü Modelleme Şube Müdürü
 Çalışma Alanları
 Jeoloji
 Petrol rezervuar jeolojisi
 CBS ve Uzaktan Algılama
 Yeraltısuyu
 Hidroloji
 Su Kaynakları Modellemesi
SINAVLAR&NOTLANDIRMA
Sınavlar:
• 1 vize, 1 final
• Vize sınavlarından önce konular belirtilecek
• Final sınavı bütün konuları kapsayacak
SINAVLAR&NOTLANDIRMA
TELAFİ SINAVI
Sağlık raporu haricinde YOK!!!
DÖNEM SONU ÖDEVİ
 Opsiyonel
Henüz karar vermedim!!!
AMAÇLAR
Ders kataloğu tanımı:
Jeolojinin temel prensipleri, jeokimya ve jeofiziktir.
Kayaçlar, mineraller, alterasyon, tektonik, volkanlar, su ve
buzullar.
AMAÇLAR

Başka Amaçlar:
Eleştirel düşünme becerilerini geliştirmek ve bilimin nasıl
çalıştığına dair temel bir anlayış geliştirmek

Dünyayı ve tarihsel gelişimini anlamak için jeologlar
tarafından kullanılan gözlemsel yöntemler, mantık süreçleri ve
analitik araçlardan bazılarını öğrenmek


Temel jeolojik bilimsel kavramları ve prensipleri öğrenmek
AMAÇLAR
Yeni bir dil öğreniyor olacağız!
Jeoloji, zengin bir kelime bilgisine sahip geniş, disiplinlerarası bir bilimdir.
Bu ders boyunca kullanacağımız terminoloji yeni bir dil öğrenmenizi
gerektirecektir.
AMAÇLAR
 Dünyanın kökeni ve jeolojik süreçler
 Mineral çeşitleri, kayaçlar ve kaya oluşumu, dağılımı ve özellikleri
 Yeryüzü malzemelerinin özelliklerini etkileyen iç ve dış jeolojik
süreçler
 Jeolojik yapılar
 Yüzey ve yeraltı suyu hareketleri ve ilgili özellikler
 Deformasyon tipleri ve yapısal özellikleri, jeolojide zaman kavramı
 Topografik-jeolojik haritaların kullanımı
 Mühendislik jeolojisinde temel kavramlar
Jeoloji: Yer ve sistemlerinin çalışması
Sen buradasın!
Giriş:
Jeoloji Nedir?
 Jeoloji; fizik, kimya, matematik, zooloji, botanik, inşaat, maden ve diğer mühendislik
dallarından faydalanır.
 Jeoloji «Yer yuvarının geçmişini, onun kayaç, toprak ve sudan oluşan bileşimini ve
evrimini inceleyen bilim dalıdır»
 Jeoloji Mühendisliği : Jeolojik verilerin uygulamaya yönelik mühendislik amaçlarıyla
kullanımını sağlar.
Jeoloji mühendislilerince üretilen verilen çeşitli
mühendislik dallarını doğrudan ilgilendirmektedir.
 İnşaat mühendisliği (yapıların güvenli ve ekonomik
şekilde inşası)
 Maden Mühendisliği (maden yatakları işletmesi ve
geliştirilmesinde emniyet ve ekonomi faktörleri
 Petrol Mühendisliği (petrolün çıkarılması ve petrol
ürünlerinin elde edilmesi için ekonomik tasarım)
 Jeofizik Mühendisliği (yerkürenin fiziksel
özellikleri ve bunların mühendislik uygulamaları)
 Mimarlık (yapıların projelendirilmesi)
 Şehir ve Bölge Planlamacıları
Jeoloji Anabilim Dalları
 Genel jeoloji
 Yapısal jeoloji
 Sedimantoloji-Sedimanter petrografi
 Stratigrafi
 Mineraloji-Petrografi
 Maden Yatakları-Jeokimya
 Maden yatakları
 Jeokimya
 Petrol Jeolojisi
 Uygulamalı Jeoloji
 Mühendislik Jeolojisi
 Mineraloji
 Hidrojeoloji
 Petrografi
 Matematiksel Jeoloji
Dünya kaç yaşında ve nasıl oluştu?
Dünyanın Katmanları
Kıtalar Nasıl Oluştu?
Dağlar nasıl oluştu ve aşındı
Jeoloji ve İnşaat Mühendisliği İlişkisi
İnşaat Mühendisliği işleri ya yerin üstünde ya da yerin içinde gerçekleştirilir.
• Bu nedenle, kayaların ve zeminin dayanıklılığı ve bunların değişimlerine sebep olan
erozyonsal ve jeolojik süreçler inşaat mühendisliği yapıları için önem taşımaktadır.
Jeoloji ve İnşaat Mühendisliği İlişkisi
Jeoloji ve İnşaat Mühendisliği İlişkisi
 Jeolojik açıdan güvenli ve ekonomik bir mühendislik yapısı nereye inşa edilir?
 Jeolojik koşulların elverişli olduğu iletişim ve ulaşım altyapısı güzergâhı nasıl seçilir?
 Yapı temelleri jeolojik ve jeoteknik açıdan güvenli ve ekonomik olarak nasıl inşaa
edilir?
 Bir şev hem güvenli hem de ekonomik olarak nasıl oluşturulur?
 Güvenli bir tünel ve yeraltı tesisi kazısı nasıl yapılır?
 Barajlar seddeler ve yol inşaatı için gerekli jeolojik malzemelerin yeri nasıl tespit
edilir?
 Yeraltı koşullarının iyileştirilmesi ve duraysızlık, sızma, oturma ve göçmelerin
kontrolü için gerekli önlemler ve bunların uygulama yöntemleri nelerdir?
 Kentsel, zehirli ve radyoaktif atıkları depolamak için gerekli jeolojik ve jeoteknik
koşullar nelerdir?
 Jeolojik tehlikeler nasıl tespit edilir, nasıl önlenir veya aza indirilir?
Zaman…
Jeoloji, zaman içinde gelişen ve değişen karmaşık tarihsel
sistemlerle ilgilenir.
Zaman jeoloji için temel bir değişkendir.
Gözlenenen herşeyin zamanla birlikte oluşması
Çeşitli Projeler
Çeşitli Projeler
2. Hafta
Bilimsel Araştırma
Temel kavramlar:
Bilimsel metodoloji
Gözlem
 Hipotez
 Test
 Bilimsel “Kesinlik”
 Paradigmalar ve bilimsel devrimlerin doğası
Teori
Bilimsel Araştırma
Bilimsel dayanak
Doğal ortamın tutarlı ve tahmin edilebilir bir şekilde davrandığı varsayımı
Bilimin Amacı:
Tahminlere dayalı hipotezlerden doğadaki olayları anlamak (dikkatli
gözlemler/ölçümler)
Bilimsel Araştırma
1) Unsurları biriktirmek (gözlem/ölçümler)
2) Hipotez geliştirmek (bir veya daha fazla)
3) Hipotezi test etmek
4) Kabul etmek/değiştirmek/red etmek
Bilimsel Araştırma
Gözlemle birlikte başlayan süreçler!
Hipotezin formülasyonu:
Gözlenen şey için test edilmemiş bir açıklamayla kurgulanması
Çoklu hipotez çalışmalarının değeri
Hipotez test edilmesi
Açıklayıcı gücü değerlendirme.
Bilimdeki kesinlik ve bilimsel ispatın doğası
Bilim reddedilen hipotezlerin düzgün birikimi olarak tanımlanmıştır.
Teori
Gözlemlenen gerçekleri "kabul edilebilir" olarak öngören iyi test
edilmiş/yaygın şekilde kabul edilmiş hipotez
Aynı zamanda; teori formu için kullanılmayan ek gözlemleri açıklar
 Tahmin gücü
 Test edilebilir ve çürütmeye mecbur etmek!
Yerin Katmanları
 Atmosfer
 Hidrosfer
 kriyosfer
 Katı yerküre
 Biosfer
Atmosfer
 Güneşin ısısından ve UV ışınlarından korunma
 Hava Durumu: enerji değişimi yüzünden
 Yeryüzü ve atmosfer arasındaki.
 Atmosfer ve dış uzay arasında
 Su/Yüzey güçlü bir şekilde etkileşir
Hydrosphere
Dünyanın su olan kısmı
 Okyanuslar (en baskın) 71%
 Nehirler, göller, buzullar ve yeraltısuları
 Atmosfer
Kriyosfer
Yeryüzündeki kar ve buz çökeltilerinin bütünü
 Buzullar
 Kutuplarda sürekli donmuş toprak and suyun dibindeki buz
 Kutup buzulları
 Donmuş kutup denizleri
Biyosfer
Yerküre ekosistemi
 Dünyanın yüzeyi ve yüzeyaltı derinliğinin birkaç kilometresi
 Değişen çevre koşullarındaki yaşam olayları
 Yaşam, atmosfere, su küreğine ve katı dünyaya güçlü bir şekilde
etkileşimde bulunur (bu etkileşimlere ekoloji denir!)
Dünyanın Katmanları
Dünyanın iç yapısı
3 farklı bölümden oluşmaktadır:
Kabuk
manto
çekirdek
Okyanusal 0-6 km (“genç”, < 180 m.y.)
Kıtasal 0-34 km (yaşlı, 3.8 b.y. fazla)
Üst 34-670 km
Alt 670-2900 km
Dış (sıvı) 2900-5160 km
İç (katı) 5160-6370 km
Yerkabuğu ve yeriçi
Levha Tektoniği
• Dünya’nın temel yüzey özelliklerini oluşturan süreçleri kapsamlı bir şekilde açıklayan
«Litosferin astenosfer üzerinde hareket eden rijid levhalara ayrıldığı tanımı (Alfred
Wegener1915) » levha tektoniği kuramının temelini oluşturur.
• Dağ kuşaklarının, volkanların ve depremlerin temel nedenleri ve dağılımları levha
tektoniği kavramı ile açıklanmaktadır.
Levha Tektoniği
Levha Tektoniği
Levha Tektoniği
Levha Tektoniği
Levha Tektoniği
Levhaların birbirinden ayrıldığını ortaya koyan veriler
• Kıtaların kıyı şekillerin birbirine uygunluk göstermesi,
• Kayaç istiflerinin benzerliği; Gondwana’yı oluşturan Afrika,
Hindistan, Avustralya, Madagaskar, Güney Amerika’daki
bitki örtüleri ve jeolojik yapının aynen devam etmesi,
• Sıradağların benzerliği; Kıtalar yan yana getirildiğinde dağ
sıraları tümüyle aynı yaş ve deformasyon tarzında
kesintisiz tek bir dağ sırası oluşturur.
• Gondwana’da başlayan buzullaşmanın ayrılan parçalarda
da aynı zamanda yaşanmış olması(karbonifer).
• Okyanusu yüzerek geçmesi imkânsız olan bir sürüngen
türünün kalıntıları, sadece Güney Afrika’nın batısında ve
Brezilya’da bulunmuş olması
• Paleomanyetizma
• Deniz tabanı yayılması
Levha Tektoniği
Levha Tektoniği
Birbirine yaklaşan levha sınırları
 Dalma–batma olayı oluşur
 Okyanusal okyanusal veya okyanusal ve bir kıtasal levhanın
çarpışmasıyla derin okyanus çukurları meydana gelir
 Kabuk ergimesi ve magma oluşumu gerçekleşir
 Volkanizma ile, volkanik ada yayları ortaya çıkar, bir bariyer
gibi dizilen volkanik ada yayları kıtalar ile okyanuslar arasında
iç denizleri oluşturabilir
 Metamorfizma olayları meydana gelmektedir
 İki kıtasal ya da bir kıtasal ve bir okyanusal levhanın
çarpışmasıyla kıvrımlı dağ sıraları oluşur
Levha Tektoniği
Levha Tektoniği
Levhaların birbirinden uzaklaştığı yerlerde yaşanan olaylar:
 Okyanus ortası sırtları, (Atlas Okyanusundaki sırt
2500 m yüksekliktedir)
 Volkanik adalar
 Yeni kabuk oluşumu
 Bazaltik lavlar katılaşarak kıta kenarlarına eklenir,
okyanus tabanı genişleyerek kıtalar birbirinden
uzaklaşır
 Uzaklaşmayla oluşan kırıklardan magma
yeryüzüne çıkar ve volkanizma olayları oluşur
 Ayrılan levhalara en iyi örnek Atlas Okyanusudur.
Levha Tektoniği
Levha Tektoniği
• Bir levhanın diğerine göre kaydığı kenarlarda görülür.
• Bir transform plaka sınırındaki kırılma zonu transform fay
olarak bilinir.
• Çoğu paralel faylar okyanusal basen içerisinde bulunur ve
okyanus ortası sırtlarda kollarla ilişkilidir.
• Paralel faylanmalar okyanus sırtı sırtlarını ve yitim
bölgelerini birbirine bağlar.
• Bunun en ünlü örneği, Kuzeybatı Amerika'nın San Andreas
Fay Zonu'dur.
• Transform levha sınırına bir diğer örnek Yeni Zelandanın
Alpin Fayıdır.
Levha Tektoniği
Yeryüzünde tektonik depremlerin
en çok görüldüğü alanlar:
Büyük Okyanus kıyıları
(Pasifikkuşağı): Asya’nın
doğusunda Kamçatka, Japonya,
Filipinler, Endonezya, Amerika’nın
batısında Aleut Adaları, Kaliforniya,
Meksika, Şili, Peru’dur.
Akdeniz Himalaya Kuşağı: İspanya,
İtalya, Kuzey Afrika, Yugoslavya,
Yunanistan, Türkiye, İran,
Hindistan, Pakistan, Afganistan,
Doğu Hint Adaları.
Atlas Okyanusunun orta kesimi:
Asor Adalar ve İzlanda Adası.
Levha Tektoniği
Yeryüzünde deprem riskinin en az olduğu yerler:
Okyanusya’nın (Avustralya) batısı,
A.B.D ve Kanada'nın Doğusu,
K.Batı Avrupa-Grönland adası, İskandinav yarımadası,
Doğu Avrupa
 Asya'nın kuzeyi (Sibirya)
Güney ve Orta Afrika
Jeolojik Zaman…
Milyonlarca yıl
Birkaç sn.
Jeolojik Zaman…
Washington Mayıs 17, 1980
Eylül 10, 1980
3. Hafta
YER KABUĞUNU OLUŞTURAN MİNERALLER VE
KAYAÇ GRUPLARI
YER KABUĞU VE YER İÇİ
 Yer kabuğunun ortalama derinliği 8-10 km’dir.
 Kimyasal ve biyolojik içeriği farklı iki çeşit kayaçtan
oluşmuştur.
 Sial; ortalama yoğunluk: 2.7 gr/cm2
(granit, kumtaşı ve kireçtaşı)
 Sima; 2,8-3 gr/cm3
(bazalt türü kayaçlar)
 Okyanus tabanlarında sial tabakası hemen hemen yok
gibidir.
 Sima 8-10 km kalınlığa ulaşmaktadır.
YER KABUĞUNU OLUŞTURAN MADDELER
• Yerkabuğunda bulunan 108 elementten 8 tanesi
çok sık görülür.
• En çok görülen 8 element yer kabuğunda ağırlıkça
%98.59’unu oluşturur. Geriye kalan 98 element
yerkabuğunun ağırlıkça %1.4’ünü oluşturur.
Oksijen
%46.6
Silisyum
%27.72
Alüminyum
%8.13
Demir
%5
Kalsiyum
%3.63
Sodyum
%2.83
Potasyum
%2.59
Magnezyum
%2.09
MİNERALLER
Yerküredeki 2000’den fazla mineral, kayaçları, kayaçlarda yer
kabuğunu meydana getirir.
Doğal olarak bulunur
Kimyasal bileşime sahiptirler (element veya bileşik halde).
Belirli bir kristal sistemiyle ifade edilebilmektedir.
Çoğunlukla katı, sıvı (civa ve su) bileşimli,
Genellikle inorganik, az olarak da organik bileşimlidir.
Minerallerin Önemi
• Mineraller ve madenler jeolojik geçmişten bize kalan mirasın bir parçasıdır. Bunlar yeryüzünün katı kısmının
temel yapıtaşıdır ve inşaat jeolojisi için oldukça önemlidir;
• Mineraller ve kayaçlar inşa ettiğimiz binalar, kullandığımız otomobillerle bilgisayar ve diğer birçok şeyin
üretiminde temel kaynakları oluşturur,
• Mineral ve kayaçlar heyelanlar, kıyı erozyunu ve volkanik faaliyetler gibi bir çok yeryüzü sürecinde önemli rol
oynar,
• Mineral ve kayaçlar üzerinde yapılan çalışmalar Yerkürenin’in geçmişi ile ilgili önemli bilgiler sağlar,
• Mineral ve kayaçların geçirdikleri süreçleri ve özelliklerini bilmek Yerkürede ki mekanizmaların nasıl
çalıştığını ve Yer kaynaklarımızı nasıl en iyi şekilde yönetebileceğimizi anlamamızı sağlamaktadır.
MİNERALLERİN KRİSTAL ŞEKİLLERİ
MİNERALLERİN FİZİKSEL ÖZELLİKLERİ
Minerallerin Başlıca Fiziksel Özellikleri;










Elastikiyet,
Sertlik,
Kırılma,
Dilinim,
Çizgi,
Parlaklık,
Görünüş,
Biçim,
İkizlilik,
Özgül Ağırlık
Elastikiyet
• Etki yapan kuvvetin kalkmasından sonra bir cismin eski halini alması olayına elastikiyet denir. Elastikiyet
sınırı açılırsa mineral devamlı plastik hal alır veya kırılma ve dilinim gibi özellikler ortaya çıkar.
Mika (büküldüğü zaman eski haline döner), Klorit (büküldüğü şekilde kalır)
• Bazı mineraller çekiçle vurulduğunda uzayabilir veya levha haline gelebilir.
• Altın, gümüş, bakır.
Elastikiyet
• Aniden elastikiyet sınırı geçen minerallere de kolay kırılan mineraller denir. Bunlar çizildiklerinde
toz çıkarır
• Antimun ve kuvars vb.
Sertlik
• Sertlik minerallerin çizilmeye karşı
gösterdikleri dirençtir.
• Bu moleküller arasındaki kohezyonun
sonucudur.
• Mineral sertliği Mohs tarafından
meydana getirilen sertlik cetveli
yardımı ile saptanır.
Kırılma ve Dilinim
• Dilinim minerallerin belirli yönlerde bir düzlem boyunca
yarılma özelliğidir.
• Ayrılma doğrultuları ve açıları mineral atomlarının
dizilişine, atomlar arasındaki uzaklığa bağlıdır ve kristal
yüzlerine paraleldir.
• Bazı mineralde oldukça belirgin olmasına rağmen bazı
minerallerde belirsizdir.
• Bazı minerallerin 1, bazılarının 2,3 hatta 4,6 doğrultuda
dilinimi vardır.
• Bir mineralde dilinim yüzeyleri arasındaki açı değişmez,
buna Dilinim açısı denir.
• Minerallerin kırılış şekli ve kırılma yüzü minerallerin
tanınmasına yardım eder. Örn; konkoidal kırılış,
çakmaktaşı, kuvars kalsedon gibi minerallerde
karakteristiktir.
Renk
• Renk iyi bir tanıtıcı olmamakla birlikte bazı minerallerin değişmeyen
rengi vardır.
• Kükürd sarı, klorid yeşil
• Kuvars renksizdir. Ancak, bazı mineralleri yabancı maddeler karışırsa
renklenir: sarı, esmer, yeşil vb. olurlar (Sitrin, Dumanlı Kuvars, Kloridli
Kuvars vb.)
Çizgi
• Mineralllerin çizgilerinin, tozlarının rengi ayırt edici özelliği sahiptir.
• Sırsız porsalen üzerine bıraktıkları renk farklıdır.
• Hematit: kırmızı; Limonit: kahverengi; Manyetit: koyu gri; Kromit:
kahverengi; Manyetit: koyu gri; Kromit: kahverengi
Parlaklık
• Mineral yüzünün şekline, kırılma indisine, ışığı emmesine bağlıdır.
• Kaloen, tebeşir mattır.
• Mineral parlaklığı; camsı, madensi, yağlı, sedefsi, elmassı, ipeksi vb.
olarak adlandırılır.
• Kuvars: camsı; Galen ve pirit: madensi; Opal ve kükürt: yağsı; Mika ve
Jips: sedefsi; Aspest ve Telsel Jips: ipeksi
Yapı
Böbreksi, telsel, telsel ışınsa, konkresiyon, yumru ve konsantrik.
•
•
•
•
•
•
Böbreksi: Kasedon, hematit
Telsel: aspest, telsel jips, kalsit,
Işınsal: Antimuan,
Telsel ışınsal: pirit, barit,
Yumru: Çakmaktaşı
Konsantrik: Agat, Kalseduvan
Özgül Ağırlık
Belli hacimdeki bir cismin ağırlığının aynı hacimde +4 0C deki saf suyu
Özgül Ağırlık = Mineralin havadaki ağırlığı / (Mineralin havadaki ağırlığı
– Mineralin sudaki ağırlığı) ağırlığına oranıdır.
Radyoaktivite
Minerallerdeki radyoaktivite içlerinde bulunan uranyum (U) ve toryum
(Th) dan ileri gelir. Potasyum (K) ve rubidyum (Rb) gibi bir kısım
elementlerde de az miktarda radyoaktivite bulunur.
Minerallerdeki radyoaktivite özelliğinden yararlanılarak jeolojik yaşın
belirlenmesi amaçlanır
İkizlilik
• Aynı cins iki veya daha fazla kristalin, belirli bazı kurallarla , çeşitli
yönlerde yan yana gelmesine veya birbiri içine girmesine İkizlilik denir.
Böyle kristallere de İkiz Kristaller adı verilir.
• İkiz meydana getiren iki kristalin simetrisi olan düzlemlere İkiz
Düzlemi bu düzleme dik doğruya da İkiz Ekseni denir.
• Kristaller ikiz düzlemine göre aynadaki yansıması gibidir ya da 90-180
dönüktür.
Minerallerin Kimyasal Özellikleri
• Minerallerin özel bir bileşimi vardır.
• Kalitatif ve kantitatif analizler ile belirlenip ilgili formülleri ile gösterilir.
• Aynı kimyasal bileşim, farklı bir kristal sistemi polimorfizma (çok çeşitlilik)
terimi kullanılır.
Kalsit ile aragonit ve elmas ile de grafit polimorf minerallerdir.
• Kristallerin şekilleri aynı fakat kimyasal bileşimleri farklı izomorfizma (eş
şekillilik) terimi kullanılır.
Kalsit (CaCO3) dolomit (CaCO3.MgCO3) ve siderit (FeCO3) izomorf mineral lerdir.
Minerallerin Optik Özellikleri
• Mineralleri oluşturan atomların ışıkla ilgili özellikleri minerallerin optik özelliklerini oluşturur. Minerallerin
optik özellikleri ile minerallerin renkleri, kırılma özellikleri, tek ve çift kırma özellikleri ve polarizan mikroskop
altında gösterdikleri şekilleri anlaşılır.
• Minerallerin bu özellikleri dışında bazı minerallerin yalnız kendilerine özgü özellikleri vardır. Bazı mineraller
magnetik, bazı mineraller radyoaktif, bazı mineraller iyi iletken, bazı mineraller ise kötü iletken dir. Bazı
minerallerin ise piezoelektrik özelliği vardır. Minerallerin bu özelliklerinden endüstri dalları yararlanmaktadır.
İNŞAAT MÜHENDİSLİĞİ İÇİN MİNERALLERİN
ÖNEMİ
• Bir çok mineral yapı malzemesi olarak inşaat sektöründe kullanılmaktadır.
• Beton genel olarak çakıl, kum, çimento ve su karışımı ile elde edilir
• Agrega,(aggregate):Kum, çakıl, kırmataş (blastedrock), cüruf(slag) gibi beton (concrete) yapımında
kullanılan tabiî veya yapay yada her iki cinsin genellikle 10 cm’ye kadar çeşitli büyüklüklerdeki
kırılmamış veya kırılmış taneli malzeme yığını,(kum+ çakıl+ kırma taştan oluşan doğal kaya
materyali).
• Jips(gypsum); (CaSO4.2H2O-Mohssertlik2); renksiz yada beyaz renkli olup 120°C’de suyunun bir
kısmını kaybederek alçıya dönüşür. Alçı bina içi ve dışı uygulamalarda kullanılır.
• Çeşitli kil mineralleri kerpiç, tuğla, kiremit ve fayans yapımında kullanılmaktadır.
İNŞAAT MÜHENDİSLİĞİ İÇİN MİNERALLERİN
ÖNEMİ
• Saf ve beyaz olan jipsten alçı yapılır. Kalıp çıkarmada, süsleme işlerinde ve iç dekorasyonda kullanılır. Hafif yapı
malzemesinin önemli bir hammaddesidir. Fakat jipsin en önemli özelliği bünyesindeki suyu kaybederek anhidrite
dönüşmesi veya bunun tam tersi durumun gerçekleşmesidir. Dolayısıyla bu tür araziler su kanalı, baraj, tünel ve temel
inşaatlarında yapıda oluşturacakları hacimsel deformasyonlar nedeniyle çok önemlidirler. Bu yüzden bu tür arazilerden
kaçınmak gerekir. Bu tür araziler üzerinde jeoloji dikkate alınmadan yapılmış pek çok yapıdan yararlanılamadığı ve
maliyetin proje bedelinin çok üzerine çıktığına dair pek çok örnek vardır.
• Beyaz yada siyah renkli silissiz ve kilsiz saf kalker kireç yapımında kullanılır. Kireç, harç içinde bağlayıcı olarak kullanıldığı
gibi yolların stabilizasyonunda da kullanılır. Değişik renk ve desenlerde bulunan ve iyi cilalanabilen kalkerler binalarda
kaplama malzemesi olarak kullanılırlar.
• Çeşitli kil mineralleri kerpiç, tuğla, kiremit ve fayans yapımında çok eskiden beri kullanılmaktadır. Bunun dışında killerin
mekanik davranışları yapılar üzerinde direk olarak yansımakta ve yapıları deforme edecek kuvvetlerin oluşmasına neden
olmaktadır.
• Bir çok kütlenin bileşiminde bulunan feldispat ve feldispatoidler çevre etmenleri ile ayrıştıklarından mühendislik yapıları
için çok tehlikeli olabilirler. Feldispatlar ayrışınca kile dönüşerek kolayca dağılabilirler ve bünyelerine yüksek oranda su
emerek taşıma güçleri iyice azalır. Artan su emme oranıyla birlikte ilerleyen ayrışma sonucu zaman içinde tam anlamıyla
olgunlaşan kil minerallerinin davranışları ise farklılıklar gösterir. Bu yüzden temelde feldispatlarla karşılaşılması
durumunda proje değişikliğine veya alınacak yeni tedbirlerle inşaat zamanının uzamasına kadar giden uygulamalar
gerçekleştirilir. Bu gibi durumlarda ayrışmış kısmın kaldırılması, temelin sağlam-ayrışmamış kısıma oturtulması, uygun
temel sistemi ile beton kalitesinin seçilmesi ve iyi bir drenaj ağının yapılması gibi bir dizi önlemler gerçekleştirilir.
İNŞAAT MÜHENDİSLİĞİ İÇİN MİNERALLERİN
ÖNEMİ
Beton genel olarak çakıl, kum, çimento ve su karışımı ile elde edilir. Yapılacak olan mühendislik yapısının önem
ve boyutuna göre betonu oluşturan bu bileşenlerin her birinin kimyası birinci derece önemli olabilir.
Özellikle betona katılan ve ağırlık olarak betonun %75-85 ini oluşturan agrega (kum-çakıl) ya doğal olarak
yerkabuğundan çıkarılır ya da yapay olarak kaya kütleleri kırılarak elde edilir. Eğer kuvars kumu ve çakılları bir
baraj gövdesi betonunda agrega olarak kullanılacak ise çok iyi incelenmeleri gerekir. Beton içerisindeki yüksek
alkali çimento betonun sertleşmesi ile oluşan hidratasyondan etkilenir ve çimento içindeki sodyum-potasyum
gibi alkaliler serbest kalır.
Silisli mineraller ve silikatlerden oluşan kuvars, opal, kalseduan, agat, tridimit kum ve çakılları beton içinde
serbest kalan alkalilerle etkileşerek betonda genişleme, çatlama ve parçalanmalara neden olurlar. Bunun
sonucu beton dış etkilere karşı mukavemetsiz kalarak kolayca zarar görebilir.
Beton içindeki agrega bileşenini oluşturan silisli minerallerin hacimce yüzde dağılımları
şöyledir; Opal % 0,20; Kalseduan % 5; Asit volkanik kütle % 3
Kayaçların bünyesinde bulunan başlıca
mineraller
Kayaçlar mineral topluluklarıdır; ya çeşitli minerallerin veya taş parçalarının bir
araya gelmesinden ya da tek bir mineralin çok sayıda birikmesinden oluşurlar.
Esas mineraller: Kütleleri oluşturan ve bunların isimlendirilmesinde rol oynayan
minerallere denir. Bunların sayısı 20- 30 kadardır.
Kuvars, feldispat, nefelin, olivin vb. olan bu mineraller kayaca isim
verilmesinde rol oynarlar.
İkincil veya tali mineraller: Turmalin, manyetit, zirkon vb. gibi kütlelerin içine
seyrek giren ve onların isimlendirilmesinde etkisi olmayan mineraller de vardır.
Sekonder mineraller : Daha önce var olan esas minerallerin çeşitli çevre
etmenleri sonucu çoğun ayrışma, metamorfizma ve eriyiklerin etkisi ile,
bileşimlerinin değiştirilmesi şeklinde oluşmuş yeni mineraller.
Kaolen, serpantin, klorit, zeolit vb. gibi mineraller
Kayaçların bünyesinde bulunan başlıca
mineraller
Mağmatik kütlelerdeki esas mineraller;
• Kuvars
• Feldispat : Ortoklas, Plajioklaz
• Feldispatoid : Lösit, Nefelin;
Sodalit
• Piroksen : Bronzit, Enstatit,
Hipersten, Ojit, Diyalaj,
Deiyopsit
• Anfibol : Hornblend
• Mika : Biyotit, Muskovit
• Perido : Olivin
Tortul kütlelerdeki esas mineraller;
• Mağmatik kütle parçaları (özellikle kuvars ve feldispat)
• Kil mineralleri
• Kalsit, Dolomit
• Siderit
• Limonit
Metamorfik kütlelerdeki esas mineraller;
•
•
•
•
•
•
•
•
•
•
•
•
Kuvars
Feldispat
Biyotit, Muskovit
Hornblend
Epidot
Grena
Silimanit
Andalusit
Kalsit
Serpantin
Talk
Klorit
İkincil mineraller
• Turmaline, Magnetit, Ilmenit, Rutil, Apatit, Zircon and Topaz.
Kuvars Grubu
•
•
•
•
•
•
•
•
•
•
•
Mağmatik,metamorfik ve tortul kütleler içinde rastlanır.
Kristal sistemi Heksagonal,
yoğunluğu 2,65 ve sertliği 7 dir.
Genellikle renksiz ve saydamdır.
Kristal yapısına giren diğer elementlerce farklı renkler sunabilir. Bu durumda farklı isimler
alır. Bazılarının içinde sıvı veya gaz halinde enklüzyonlar bulunur.
Kuvarsın dilinimi yoktur.
Kendine özgü girik ikizlenme sunar.
Kırılma yüzü konkoidal, camsı ve yağlı gibidir.
Florür asit dışındaki asitlerden etkilenmez.
Saf temiz kuvarstan optik ve kimya sanayinde, cam ve seramik endüstrisinde yararlanılır.
Parlak ve renkli türleri (Neceftaşı, Ametist, Sitrin, Agat vs.) süs eşyası yapımında kullanılır.
Kuvars Grubu
• Kuvarsın bir çok türü vardır. En önemlileri şunlardır;
Kalseduvan; Krizopras; Helyotrop; Agat; Çakmaktaşı; Jasp; Silisleşmiş Ağaç;
Opal;
• Kuvars kumları ve çakılları inşaat malzemesi olarak kullanılacaksa analizlerinin
iyice yapılması gereklidir.
• Çimentoda agrega olarak kullanılan kuvars ve türleri yüksek alkali çimento ile
sertleşmeye başlayınca hidrotasyon oluşur ve Na, K vb. gibi alkaliler serbest kalır.
• Özellikle Opal, Kalseduvan ve Agat başta olmak üzere bütün silikatler ile silisli
mineraller alkalilerle etki yaparak beton malzemenin genişleyip çatlamasına,
parçalanıp dökülmesine ve en sonunda mukavemetinin azalmasına neden olur.
• Dolayısıyla yapılacak yapının boyut ve önemine göre çimento-agrega
reaksiyonları önem kazanır.
Kuvars Grubu
Feldispatlar
• Yerkabuğunun % 40-50 sini oluşturur, Bileşimleri potasyum-sodyumkalsiyum alüminyum silikatdir.
• Kristal sistemi Monoklinal veya Triklinaldir.
• İki yönde dilinimleri vardır ve dilinim düzlemleri arasındaki açıya göre;
1. Ortoklas
2. Plajioklas
şeklinde iki gruba ayrılır.
Ortoklas Grubu; Dilinim açıları 900 olan feldispatlardır. Monoklinal sistemde kristallenmişlerdir. Bu gruba giren önemli mineral
ortozdur.
Plajioklas Grubu; Dilinim açıları 86,80 olan feldispatlardır.
Bu gruba giren mineraller
• Albit ve Anortitin değişik oranlarda karışımından oluşur.
• Triklinal sistemde kristallenmişlerdir. Renkleri değişkendir. kırılma yüzleri camsıdır.
• Sertlikleri 6-6,5 Özgül ağırlıkları ise 2,60-2,76 dır. Mağmatik taşların bileşimlerinde değişik oranlarda bulunurlar ve bu kayaçların
isimlendirilmesinde önemli rol alırlar.
• Bazen metamorfik ve tortul kayaçlar içinde de bulunur.
• İsimlendirilmeleri bileşimlerindeki Na ve Ca miktarı yüzdesine göre yapılır. Bu grubun başlıca mineralleri şunlardır;
1. Albit (NaOAl2O3), (% 90-100 Albit+% 0-10 Anortit)
2. Oligoklas
3. Andezin (% 50 Albit+% 50 Anortit)
4. Labrador
5. Bitovnit
6. Anortit (CaOAl2O32SiO2), (90-100 Anortit+% 0-10 Albit)
Feldispatların Ayrışması;
 Ayrışma olayları sonucunda suda erimeyen kil mineralleri ile kuvars oluşur.
 Ayrışmada etken etmenler; iklim, sıcaklık, rutubet, yüzeysel asit suların etkisi ve derinden mağmadan gelen
fumeroller veya hidrotermal işlemlerdir.
 Ayrışmanın şekli ve derinliği değişken olup ayrışma sonucu % 5-30 arasında bir hacim artışı gözlenir.
 Ayrışma sonucu kütlenin taşıma gücü ve basınç dirençleri azalır. Bu tür kütleler üzerinde inşaat yaparken ayrışma
olaylarına dikkat etmek gerekir.
Kaolenleşme-arı killeşme
4.HAFTA
Kayaç Oluşturan Mineraller
Kayaçlar mineral topluluklarıdır; ya
çeşitli minerallerin veya taş
parçalarının bir araya gelmesinden ya
da tek bir mineralin çok sayıda
birikmesinden oluşurlar.
Kayaç yapıcı olarak 8 element
minerallerin çoğunda bulunmakta
olup, kıtasal kabuğun ağırlığının
%98’den fazlasını temsil eder.
Oksijen
%46.6
Silisyum
%27.72
Alüminyum
%8.13
Demir
%5
Kalsiyum
%3.63
Sodyum
%2.83
Potasyum
%2.59
Magnezyum
%2.09
Kayaç Oluşturan Mineraller
Yer kabuğunu oluşturan kayaçlar, çeşitli minerallerin
veya tek bir mineralin,kayaç parçacıklarının ya da
hem mineral hem de kayaç parçalarının birlikte
oluşturdukları katı maddelerdir.
Örneğin granit, gabro, siyenit gibi magmatik
kayaçlar minerallerden; mermer, kuvarsit tek bir
mineralden; değişik tip ve çeşitteki kumtaşları ve
konglomeralar, kayaç ve minerallerden meydana
gelmişlerdir.
Kayaçlar oluşum şartlarına ve kökenlerine göre
ayrılarak incelenmektedir;
•Magmatik kayaçlar;
•Sedimanter kayaçlar;
•Metamorfik kayaçlar;
Kayaç Çevrimi
Magmatik Kayaçlar
• Yerin derinliklerinde bulunan, sıcak ve akışkan eriyiğe “magma”,
derinliklerinden veya yeryüzüne çıkan magmanın soğuması veya
kristallenmesi ile oluşan kayaçlarada “magmatik kayaçlar” adı verilir.
• Magma bileşiminde O, Si, Al, Fe, Ca, Mg, Na, K elementleri ile birlikte
su, diğer tali elementler ve ayrıca buhar halinde CO2, SO2 bulundurur.
Magmatik Kayaç Yapıcı Mineraller
• Esas mineraller; kuvars, feldispat (ortoklas, plajioklaz), nefelin, sodalit,
lösit, mika, (muskovit, biotit), piroksen, amfiboli olivin.
• Tali mineraller; zirkon, sifen, magnetit, ilmenit, hematit, apatit, pirit,
rutil, korundon, granat.
%65 silis ve bol miktarda alüminyum, sodyum, potasyum ve
az miktarda kalsiyum, demir ve magnezyum içeriyorsa asidik
(felsik);
%52-65 oranında silis içeriyorsa nötr (ortaç);
%45-52 oranında silis ile daha fazla miktarda kalsiyum, demir
ve magnezyum içeriyorsa bazik (mafik) bileşenli magma
olarak adlandırmak mümkündür.
Bazik magma, çoğunlukla manto kaynak alanının bileşimini
yansıtır.
Okyanusal kabuk bazik bileşimlidir ve Fe ve Mg elementleri
bakımından daha zengindir.
Bu nedenle okyanusal kabuk, kıtasal kabuğa oranla daha
yoğundur ve astenosfere ait özellikleri doğrudan bünyesinde
barındırır.
Buna karşın kıtasal kabuk silisyum ve alüminyum
elementlerince zengin minerallerden oluşur. Bu malzemenin
içerisinden geçen magma, geçtiği bölgede kıtasal kabuğu eritip
bünyesinde kabuktan malzeme alarak, bileşimini bazikten,
nötr ve asidik bileşimine döndürür. Bu nedenle, kıtasal kabukta
yer alan magmatik kayaçlar SiO2 minerali bakımından daha
zengin ve daha az yoğundur.
Magmatik kayaçlar
Magmatik kayaçların bünyelerindeki SiO2 miktarındaki değişim,
kayaçların renginde de önemli değişimlerin olmasına neden olur. Bazik
karakterli demir ve nikel elementlerince zengin mineral ve kayaçlar
daha koyu renkli, bunun tersine asidik karakterli SiO2 ce zengin
mineral ve kayaçlar ise daha açık renklidir.
Magmatik kayaçlar
• Magmatik
kayacın
bileşimi,
kayacın
kristallendiği son eriyiğin bileşimine bağlı
olarak gelişir.
• Eriyik silisçe fakirse, oluşacak kayaçlar silisçe fakir ve
koyu renkli ferromagnezyen minerallerce zengin
olarak ergiyiklerde koyu renkli kayaçları oluştururlar.
Örn; gabro
• Silis oranı yüksekse, kayaçlar silisçe zengin
olduklarından kuvars kristalleri meydana gelir. Koyu
renkli minerallerce fakir olduklarından açık renklidir.
• Peridotit gibi magmatik kayaçların tamamı
ferromagnezyen (koyu renkli) minerallerden
oluşabilirler. Bu kayaçların bileşimleri kendilerini
oluşturan eriyiğin bileşimi ile aynı değildirler.
Magmatik kayaçlar
• Sıcak ve akışkan olan magma, değişik bileşimde ve basınç altında
yerin derinliklerinde hareketli olur. Hareketli oluşu nedeniyle
yukarıya doğru çıkmak isterken derinliklerde yavaş yavaş soğuyup
veya krsitalenirse tam kristalli “plütonik” (derinlik) kayaçlar, soğuma
veya katılaşma yeryüzünde veya yeryüzüne yakın yerlerde hızlı olursa
“volkanik” veya “damar” kayaçları oluşur.
Magmatik kayaçlar
Magmatik kayaçlar
• Plütonik (derinlik) kayaçları;
• Sağlam ve dayanıklıdır (yalnızca kristalden oluştukları için)
Granit, siyenit
• Yüzey kayaçları;
• Yarı kristalli olup, kristaller bir hamur içinde yüzer durumdadır
Andezit, riyolit, bazalt gibi
• Damar kayaçları;
• Derinlik kayaçları ile yüzey kayaçları arasında bir geçiş oluştururlar.
• Hamur maddesi camsı olmayıp, küçük kristalli oluşu ve başka kayaçların yarık
ve çatlakları içinde yer almaktadırlar.
Granitporfir, kuvarsporfir, siyenitporfir gibi
Magmatik kayaçlar
• Derinlik Kayaçları; Mantodan litosfer içerisine doğru yükselen magmanın,
litosferin farklı derinliklerinde soğuması sonucu oluşan yerin derinliklerinde
katılaşmış türüne derinlik (plutonik) kayaçları adı verilir. Magmanın yavaş
soğuması nedeniyle derinlik kayaçlarındaki kristaller yavaş yavaş oluşur ve
büyür. Bu nedenle, bu tür kayaçlar tam kristalli, taneli ve yalnız kristallerden
oluşmuşlardır. Granit, granodiyorit, diyorit, siyenit, gabro, peridoti vb.
kayaçlar magmatik kayaçların derinlik kayaçlarını oluştururlar.
• Oluşup katılaşmalarından sonra onlarca hatta yüzlerce milyonlara varan
seneler boyunca kıta yükselimi sonucu üzerlerindeki kilometrelerce
kalınlığa ulaşabilen çökellerin erozyonu sonucu aşınmaları ile bu tür
kayaçlar güncel topografyada zemin yüzeyinde günümüzde de
görülmektedirler.
• İstanbul Anadolu yakasındaki Çavuşbaşı granodiyorit plutonu ve Gebze-Sancaktepe
garnit plutonu vb.
Magmatik Kayaçlar
• Damar Kayaçları; Magmanın, litosferin üst bölümü olan kabuk
içerisindeki yarık ve çatlak gibi süreksizlikleri izleyerek yukarı doğru
ilerlemesi sırasında yeryüzüne daha yakın yerlerde katılaşması sonucu
oluşan magmatik kayaçlara yarı derinlik kayaçları denir. Damar
kayaçları yeryüzüne yakın derinliklerde boşluk ve çatlaklarda yavaş
soğuma ve daha az basınç nedeniyle gelişen iri, çok iri taneli
kristallerden oluşurlar. Kayacın bileşimine göre granit pegmatiti, gabro
pegmatiti vb. adlandırılır.
Magmatik kayaçlar
Plütonik oluşumlar yerin derinliklerinde 80 km2
veya daha dar alanlar kapsıyorsa “batolit”, bu
kayaçların şapka, mantar veya mercekler
halinde
olanlarına
“lakolit”,
kıvrımlı
oluşumların
aralarına
girmiş
halde
bulunanlarına “fakolit”, tekne bardak şeklinde
bulunanlarına
“lapolit”,
daha
önceki
oluşumları
keserek
duvar
şeklinde
görünenlerine “dayk”, tabaka düzlemleri ve
şistozite yüzeyleri arasına giren düzlemler
boyunca
yayılanlarına
da
“sil”
adı
verilmektedir.
Magmatik kayaçlar
Magmatik Kayaçlar
• Yüzey kayaçları (ekstrürizif), magma lavlarının bir baca ile yeryüzüne
yakın yerlerine veya yüzeye taşınarak soğumaları ile oluşan
kayaçlardır. Çabuk soğudukları için kristalleri ufaktır. Genellikle büyük
kristalleri çevreleyen küçük kristalli bir matriksten (porfirik doku)
oluşurlar. Özel şartlar dışında genel olarak kristalleri iri taneli kayaçları
ile farkları ince taneli ya da camsı dokulu oluşlarıdır. Örnek olarak
derinlik kayaçlarından granit, yüzeye çatlaklar boyunca ulaştığında
riyolit, diyorit: andezit-dasit; siyenit: trakit; gabro: bazalt; peridotit
pikrit adını alır. Lavlar, yüzeyde çok hızla soğuduklarında, kristalleşme
olmaz ve oluşan doku camsıdır.
Magmatik kayaçlar
• Ergiyik haldeki magma, yer kabuğunun yarık ve çatlaklarından
yeryüzüne çıkabilir. Yeryüzüne çıkan magmadan volkanik kayaçlar
oluşur. Yeryüzüne çıktığı zaman akışkan olan magma bir müddet sonra
katılaşır. Katılaşan magmaya “lav “ adı verilir. Lavlar aniden soğuduğu
için camsı doku gösterirler. Volkanik malzeme bazen katı olarak
yeryüzüne çıkabilir. Katı malzemenin tane boyu değişir. Tane boyuna
göre sınıflandırma;
•
•
•
•
32 mm’den büyükse blok veya volkan bombası,
4-32 mm arasında olanlara lapilli,
0.25-4 mm arasında olanlara volkan külü
0,25 mm’den küçük olanlara da toz adı verilir.
Magmatik kayaçlar
Magmatik Kayaçların yapı ve dokuları
• Yapı: Bir kaya kütlesinin arazide büyük ölçekte görülen doğal mimari
özellikleridir. Burada kaya kütlesinin fiziksel görünümünü, kayayı
oluşturan mineral topluluklarının birlikte oluşturdukları fiziksel
görünüm ve karakterleri belirler ve kaya kütlesi yapısının
şekillenmesinde önemli rol oynarlar. Fay, eklem, kıvrım, akma veya
tortul kayaçlarda tabakalanma yapı kavramı içinde alınmaktadır.
Magmatik Kayaçların yapı ve dokuları
• Doku; kayaların minerallerinin, bir el numunesi veya mikroskop altında, boy,
şekil ve dizilimleri olmak üzere, kayacı oluşturan tanelerin görünüm, boyut,
biçim ve düzenlerini içeren geometrik diziliş ve görünüşüdür.
• Magmatik kayaçların dokusu, magmanın veya lavın soğuma hızına, basınç ve
sıcaklık gibi bulunduğu ortamdaki şartlara bağlıdır ve genellikle yerin
derinliklerinde yavaş soğuma, iri kristallerin oluşmasına neden olur ve bu
dokuya fanaretik doku adı verilir. Minerallerin gözle görülebildiği bu doku
tüm plütonik kayaçlarda görülür. Yüzey kayaçlarında ise yüzey ve yüzeye yakın
lavlarda hızlı soğuma ile oluşan ve ancak büyütme ile görülebilen çok ince
taneli doku afanatik doku, büyük boyutlu kristaller ile onları çevreleyen
küçük tanelerin oluşturduğu doku da porfirik doku adını alır.
Magmatik Kayaçların yapı ve dokuları
• Magmatik kayaçlarda tanelerin kristallenme derecelerine (tüm veya
yarı kristalli, tüm camsal), kristal büyüklüklerine (faneretik, afanatik),
tane boyutlarının birbirine nispetlerine (taneli, porfirik doku),
şekillerine ve birbirleri ile olan ilişkilerine göre de (panidiomorfik,
hidiomorfik) sınıflandırılırlar.
• Magmatik kayaçların dokuları, mineral cinsleri, mineral büyüklükleri,
kenetlenme dereceleri, ayrışma durumları, magmatik kayaçların
fiziksel ve mekanik özelliklerini belirlemede başlıca rolü oynarlar. Bu
nitelikleri magmatik kayaçların inşaat veya yapı malzemesi olarak
kullanımlarında önemli rol oynarlar.
• Kristallenme Derecelerine Göre Dokular
• Holokristalen (tümü kristalli) doku
• Hipokristalen doku (yarı kristalli)
• Holohyalin (kristalsiz/camsı) doku
• Kristal büyüklüklerine göre dokular
•
•
•
•
Afanitik (taneleri gözle görülmez<1 mm)
Faneritik (taneleri gözle ayırt edilir 5mm-1 mm)
Pegmatitik (çok iri taneli>5 mm)
Porifirik (iki fazlı)
• Kristale şekillerine göre dokular
• İdiamorf (öz şekilli)
• Hipidiyomorf (kısmen öz şekilli)
• Ksnomorf (öz şekilsiz)
Kristallenme Derecelerine Göre Dokular
Holokristalen (tümü kristalli) doku
Hipokristalen doku (yarı kristalli)
Holohyalin (kristalsiz/camsı) doku
Kristal büyüklüklerine göre dokular
Afanitik (taneleri gözle görülmez<1 mm)
Faneritik (taneleri gözle ayırt edilir 5mm-1 mm)
Pegmatitik (çok iri taneli>5 mm)
Porifirik (iki fazlı)
Faneritik dokulu granodiyorit
Kristale Şekillerine göre dokular
İdiamorf (öz şekilli)
Hipidiyomorf (kısmen öz şekilli)
Ksnomorf (öz şekilsiz)
Magmatik Kayaçların yapı ve dokuları
Magmatik Kayaçların yapı ve dokuları
Magmatik Kayaçların Mühendislikte Önemi
• Derinlik kayaçları genellikle çatlaklı olmasına rağmen taze ve
yarışmamış oldukları zaman kırılma ve basınca karşı dayanıklı olurlar.
Bundan dolayı da yüksek direnç gösterirler.
• Dirençleri 1500-2000 kg/cm2 arasında olduğu zaman malzeme
mühendislik hizmetlerinde kullanılabilirler. Bu çeşit kütlelerin üzerinde
inşaat yaparken ihtiva ettikleri minerallerin ayrışıp ayrışmadıkları,
ayrışmışlarsa ayrışma derecelerine, çatlak ve faylara, özellikle çatlak ve
faylar boyunca minerallerin ayrışıp ayrışmadıklarına dikkat etmek
lazımdır.
Magmatik Kayaçların Mühendislikte Önemi
• Kayacın direnci, ayrışma ve dolayısıyla bozunma derecesine bağlı olup,
ayrışma derecesiyle ters orantılı olarak değişir.
• Volkanik kütlelerin ise fiziksel özellikleri farklı farklı olduğundan inşaat
başlamadan önce iyice inceleme yapılması gereklidir.
• Bazı lavların, aglomeraların ve bazalt gibi volkanitlerin tazeliklerini
korudukları için dirençleri derinlik kayaçları gibi yüksek olabilirler. Ama
volkanik tüfler ve breşler boşluklu ve bozunmuş olduklarından
cürufumsu bir yapı gösterirler. Aynı zamanda kil mineralizasyonu
gösterdiklerinden güvenilirliklerini yitirirler.
Metamorfik Kayaçlar
• Metamorfik kayaçlar, yeryüzü derinliklerinde daha önce var olan her
tür kayacın sıcaklık, basınç ve kimyasal aktiviteye sahip sıvı ve gazların
akışkan etkisi altında zamanla katı haldeki değişime (başkalaşım)
uğramaları sonucu meydana gelen ve kristallerden oluşmuş, genellikle
paralel yapılı kayaçlardır.
• Kayaçların, yer kabuğu derinliklerinde sıcaklık, basınç ve kimyasal
aktif akışkanlar etkisi altında uğradıkları katı haldeki mineralojik ve
yapısal değişikliğe (metamorfizmaya) uğrayan kayaçlara da
metamorfik kayaçlar denir.
Metamorfik Kayaçlar
• Metamorfik kayaçlar, yüksek sıcaklık (600 C’nin üstünde) ve yüksek basıncın
(500 Mpa) (20 km derinlikte) neden olduğu değişiklikler dolayısıyla oluşur.
Bu değişiklik katı fazda oluşur. Metamorfik kaya tipi, üzerine uygulanan
sıcaklık ve basınç ortamında başkalaşan orijinal kaya malzemesine bağlıdır.
• Metamorfik değişimlerin çoğu yeryüzünün birkaç kilometre derinliğinde
başlar, yükselen sıcaklık ve basınç ile üst manto derinliklerine kadar devam
eder.
• Önem sırasına göre, metamorfizmayı kontrol eden başlıca fiziksel faktörler;
• sıcaklık, basınç, ve kimyasal akışkanlar (öncelikle su ve karbondioksit bileşimle
akışkanlar)
Metamorfik Kayaçlar: kontrol eden faktörler
• Ana kaya bileşimi
• metamorfizma sırasında sıcaklık ve basınç
• tektonik etkenler
• akışkanlar
Metamorfik Kayaçlar
Metamorfizma çeşitleri
•
•
•
•
•
Dokanak (kontakt) Metamorfizması
Hidrotermal Metamorfizma
Dinamik Metamorfizma
Bölgesel Metamorfizma
Gömülme Metamorfizması
Ana kaya bileşimi
Metamorfizma sırasında kayaya hiçbir yeni malzeme eklenmedi
Metamorfik kaya ana kaya benzer kompozisyona sahip olacak
Ana kaya sadece tek mineral içeriyorsa
Metamorfik kayaç sadece bir minerale sahip olacaktır.
Mineral yeniden kristalleşecek (doku değişimi)
Kireçtaşı
Mermer
Ana malzeme birçok mineralleri içeriyorsa ...
... eski mineraller yeni mineraller oluşturmak için yeniden
birleşecekler
Kil, kuvars, mika ve volkan parçaları, kumtaşı
Yeni metamorfik mineralleri oluşturmak üzere birleşecek
Örnek garnettir: metamorfizmada büyür
QuickTime™ and a
TIFF (Uncompressed) decompressor
are needed to see this picture.
garnet büyümesi
garnet schist (metamorfik kayaç
Metamorfizma sırasında sıcaklık
• Dünyanın iç sıcaklığı
• Tüm mineraller sonlu sıcaklık aralığında kararlı
• Erime sıcaklığından daha yüksek sıcaklıklarda erime
(Ve bu nedenle volkanik kaya oluşturur)
Sıcaklık gereklidir
Un, maya, su, tuz karıştırmayı düşünün ...
... bir ısı kaynağına gelinceye kadar hiçbir şey olmaz
ve sonra ekmek yapıyorlar
Metamorfizma sırasında basınç
Dünya'daki basınç, her yönden aynı şekilde hareket eder
Basınç, Dünya'daki derinlik ile
orantılıdır.
Derinlikle basınç artar
increases at ~1 kilobar
per 3.3 km
Hacim derinlikle beraber düşer
look at example with deep water
Küp üzerindeki basınç küpün küçülmesiyle sonuçlanır
--taneler daha sıkı paketlenirYüksek basınçlı mineraller: daha kompakt ve yoğun
Tektonik hareketler: plaka harekteleriyle tetiklenir
Her yöne eşit olmayan kuvvetlere (diferansiyel stres) yol açar
Basınç dayanımı (el sıkmak)
Strese karşı 90 °'de düzleşmeye neden olur
Kesme (eller sürtünme birlikte)
Strese paralel yassılaşmaya neden olur
Metamorfik kayaçta düzleştirilmiş çakıllar
Akışkanlar
• Sıcak su (su buharı) en önemlisi
• Isı suyu serbest bırakmak için kararsız mineralleri neden olur
• Su çevresindeki kayaçlarla reaksiyona girer ve çözünmüş
materyali ve iyonların yerdeğiştirmesini sağlar
zaman
• metamorfizma milyonlarca yıl alabilir
• uzun zaman yeni minerallerin iri taneli olmasına sebep olur
--Kaba taneli kayaçlar
Metamorfizma türleri
• Temas veya termal metamorfizma
Ev sahibi kayaç içindeki sıcaklık artışıyla sürülür.
Bölgesel metamorfizma
Dağ oluşumu sırasında ortaya çıkar
Çok fazla miktarda metamorfik kaya üretir.
Gömülü metamorfizma
Kalın sedimanter kaya yığınının altında meydana gelir
Hidrotermal metamorfizma
Sıcak, iyonu zengin sudan gelen kimyasal değişiklikler
Diğerleri
Kontakt metamorfizma
Magma bir ana kaya istila ederken sıcaklık artışı nedeniyle oluşur
Magma çevreleyen kayaçta bir metamorfizma zonu oluşur
Yüzeyde oluştuğunda veya yüzeye yakın bir ortamda en kolay tanınandır.
Metamorfizma türleri
Kontak metamorfizması
• Mağmatik kütleye bitişik
Soğutucu kayaç - «kontakt"
• yapraklanmamış metamorfik kayaçlar üretir
• dar bir kontakt bölgesinde olur
(~ 1 ila 100 m genişliğinde) bir boşluk olarak bilinir
• ince taneli (örn., Hornfels) veya
Kaba taneli (örneğin mermer) kayaçlar
Gömülü Metamorfizma
• Çok kalın sedimenter katmanlarla ilişkili
• Gerekli derinlik bir yerden diğerine değişir
• Jeotermal gradyana bağlı olarak gelişir
Diğer metamorfizma türleri
• Hidrotermal metamorfizma
Kimyasal değişme,
hidrotermal çözeltiler olarak adlandırılan sıcak,
iyonca zengin sıvıların, kayaçta gelişen çatlaklar
vasıtasıyla dolaşırken meydana gelir
hydrothermal alteration along mid-ocean ridge
Okyanus ortası sırt sisteminin ekseni boyunca en
yaygın olanı
cold sea water encounters hot basalt,
forms steam, alters minerals
Diğer metamorfizma türleri (daha az yaygındır)
Metamorfizma sırasında kısmi erime
• Hem magmatik hem de metamorfik dokuları olan
migmatitleri üretir
Şok metamorfizması
• çarpışma olayları sırasında meydana gelir
• çok yüksek basınçlar verir
• Darbeli kraterlerin çevresinde "şok" yaratan
kayalar oluşturur
Levha tektoniği ve metamorfizma
Yakınsak sınırlarla ilişkili bölgesel metamorfizm
 Derinlik ile basınç artar
 Sıcaklık yanal olarak değişir
 Farklı P, T koşulları değişik
derecelerde metamorfizma verir
Düşen (yoldan geçen) plakadaki sıcaklık dereceleri soğutucu
(Kesikli mor çizgi izoterm - eşit T çizgisi)
Seyl
(Sedimentar Kayaç)
Sıcaklık
&
Basınç
Sleyt
(Metamorfik Kayaç)
Seyl
(Sedimentar Kayaç)
Sıcaklık
&
Basınç
Fillit
(Metamorfik Kayaç)
Fillit
(Metamorfik Kayaç)
Sıcaklık
&
Basınç
Şist
(Metamorfik Kayaç)
Daha fazla ısı ve basınç ile mi? (Yüksek
Dereceli Metamorfizm)
... bir şey bulursun
Bu gerçekten Gnays!
Metamorfik Kayaçlar
Metamorfik Kayaçlar
Metamorfik Kayaçlar
Metamorfik Kayaçların yapı ve dokuları
Metamorfik kayaçların yapısındaki en belirgin özellik yönlü dokudur. Bu
kayaçların çoğunun başlıca özelliği, bunların birbirine paralel
düzlemler boyunca ve de kolaylıkla yaprak-yaprak ayrılmaları
bölünmeleridir. Yüksek basınç ve sıcaklık altında, o zamana kadar
kayaç içersinde gelişi güzel dağılmış olan mineraller rotasyona
uğrayarak yönlenir ve birbirlerine paralel düzlemler oluşturur.
Metamorfik Kayaçların yapı ve dokuları
Foliasyon: Metamorfik kayacı oluşturan belirli minerallerin birbirine paralel
düzlemler, mercekler veya bantlar şeklinde toplanmaları, sıralanmaları ile
meydana getirdikleri düzlemsel yapılara foliasyon adı verilir.
Yüksek basınç ve ısı altında gelişmektedir ve hem levhamsı hem de
uzamış yassılaşmış mineral taneleri ile ortaya çıkan ve de bir kayayı
boydan boya kat edip tekrarlanan düzlemsel yapılardır.
Şistozite (yapraklanma): yüksek sıcaklık-basınç koşullarında değişik boyutta
gelişen levhamsı minerallerin tam paralele veya yarı paralel biçimde
dizilmeleri, sıralanmaları sonucu meydana gelen foliasyondur. Bu dokuda,
yassı mika kristallerinin paralel dizilişleri ile “düzlemsel şistozite” amfibol gibi
ince-uzun kristallerin paralel sıralanışları ile de “çizgisel şistozite” oluşur.
Lineasyon: kökenine bakılmaksızın kayayı boydan boya geçen, tekrarlanan,
gözle görülebilen her türlü çizgisel yapılardır.
Metamorfik Kayaçların yapı ve dokuları
• Klivaj: Yönlü basınca bağlı, katmanlanma düzlemleriyle
belirli bir açı ile keşiserek gelişen birbirine çok yakın,
paralel ve birden fazla yönde de gelişebilen
deformasyona uğramış kırışmış düzlemlere klivaj adı
verilir. Klivaj, bir kayacın düzlemlere ayrılmasını
sağlayan ikincil bir dokudur.
• Milonit: Büyük fay ve bindirme zonlarında, şiddetli
deformasyon sonucu sadece mekanik etkiler ile
gelişmiş makaslama zonları boyunca ince taneli, ezik ve
çizgili görünümlü milonit kayacı oluşur (katalastik
metamorfizma)
• Kırılmalar ve mekanik ezilmeler nedeniyle milonitik
kayaçların yapıları değişmiştir. Fay zonunda oluşan
deformasyon sırasında kayanın ilksel taneleri kırılıp,
ezilerek milonitik zon oluşur ve bu zon 0,5 mm’den daha
küçük, daha ince taneler halinde tekrar taşlaşarak miloniti
oluşturur.
Metamorfik kayaçlar: temel sınıflandırma
Kaya dokusuna dayanılarak
foliasyonlu (tabakalı)
Foliasyon türü - ör. arduvazlı
foliasyonsuz (tabakasız)
Kompozisyon - ör. mermer
Foliasyonlu (tabakalı) metamorfik kayaçlar
Diferansiyel stres sonucu (her yönden eşit değildir)
foliation
Mikroskop altında görünüş
foliasyonsuz
foliasyonlu
Metamorfik Kayaçların Mühendislik Özellikleri
• Yapraklanma gösteren kayaçlar, dayanım açısından inşaat işlerinde
malzeme olarak tercih edilmemelidir.
• Yapraklanmalı metamorfik kayaçların, dokuları ve metamorfizma sonucu
gelişen yapraklanma ve yapraklanmalar arasında da ilave gelişen klorit,
epidot gibi su ile temasında şişebilen kil mineralleri nedeniyle
dayanımları, yapraklanma düzlemleri boyunca azalmaktadır.
• Metamorfik kayaçlardan mermerler, iyi bir yapı malzemesi olarak tercih
edilir. Bina kaplamalarında aranılan inşaat malzemesidir.
• Metamorfik kütleler ayrışmamak kaydıyla bina temelleri için sağlam bir
yapı oluştururlar. Bazı kayma düzlemleri olsa da, eğer kayma boşlukları kil
dolmamışsa herhangi bir desteğe ihtiyaç duyulmadan kullanılabilirler.
Metamorfik Kayaçların Mühendislik Özellikleri
• Metamorfikler uygun iklim şartlarında hemen değişmeye maruz kalabilmektedirler. Değişen yapıdan dolayı
hacim büyümesi ve basınç artması gösterirler. Böyle özelliklere tünel ve baraj inşaatlarında ve diğer
inşaatlarda dikkat edilmelidir.
• Şist ve benzeri kayaçlar şistozite düzlemi boyunca kazılarda kaymalara neden olur. Bu durum özellikle
şistozite ve klivajın açılıp zayıfladığı ve kaya direncinin büyük ölçüde düştüğü ayrışmış bölgeler için geçerlidir.
• Şist ve benzeri kayaçlar, yol inşaatlarında, rezervuar eğimlerinde heyelan tehlikesi ortaya çıkarır.
• Masif gnayslar geniş yer altı açıklıkları için çok iyi şartlar oluşturur. Yüzme havuzları ,tiyatrolar, paten sahaları,
endüstri depoları, üretim santralleri ve diğer birçok aktivite için tesisler ekonomik ve güvenli bir şekilde bu
çeşit kayaçlara açılmış geniş boşluklarda oluşturulmuştur.
• Şistoziteli ve yarışmış gnays yer altı açıklıklarında stabilite problemleri çıkarabilirler. Hatta ayrışmış şist ve fillit
içinde açılan küçük tünellerde bile tavan çökmesi olabilir. Metamorfik kayaçlar yüzeylerde çatlaklı ve
ayrışmalı olduklarından, kazılmaları kaya bloklarının hareketine sebep olur.
Sedimanter Kayaçlar
• Her çeşit kayacın (magmatik, metamorfik,
sedimanter) her çeşit şartlar altında fizikseli kimyasal
ve biyolojik bozunma ve dağılması, daha sonra da
olduğu yerde kalması veya değişik yollarla taşınarak
belirli bir yerde çökelmesinden meydana gelen
malzemeye “sediman” denir
• Meydana gelen sedimanların taneler arası boşlukları
bağlayıcı çimento veya matriks malzemesi ile dolarak,
değişen zaman süresi içinde sıkışarak ve pekişerek
oluşabilen kayaçlara “sedimanter kayaçlar”denir.
Sedimanter Kayaçlar
Sedimanter kayacın oluşumda en az dört safha bulunmaktadır. Bu
safhalar;
1. Mevcut kayaçların bozunması,
2. Kayaçların bozunması sonucunda meydana gelen malzemenin çeşitli yollarla
taşınması
3. Taşınan malzemenin belli yerlerde depolanması veya çökeltilmesi,
4. Depolanan veya çökelen sedimanların diyajenez geçirerek, sıkışması ve
pekişmesi
Matris:
Daha büyük
parçacıkları
çevreleyen daha
ince taneler veya
malzeme. Kil,
çamur ve kumdan
oluşur.
Herhangi bir kaya parçası
(Boyut => 4 mm = Çakıl taşıdır)
Çimento:
Çökeltileri
sınırlayan
çözünen
madde.
karbonatlı
silisli
İnce çakıl /
Granül
(Boyut <4mm)
Sedimanter Kayaçlar
• Diyajenez: çökelme-depolama ortamlarında biriken sedimanların
birikimlerinden sonra kayaç haline gelinceye kadar geçirmiş oldukları
safhaların (fiziksel, kimyasal, biyokimyasal) hepsinde (metamorfizma
hariç) meydana gelen değişmelerin tümüne birden denir.
Metamorfizma ve diyajenez arasında kesin bir sınır çizmek mümkün
olmamıştır.
Sedimanter Kayaçlar
Sediman (ayrık sedimanter kayaç) (zemin) ile sedimanter kayaçları birbirinden ayırıcı bazı
kriterler şunlardır:
Sedimanların tanaleri birbirine bağlanmadıkları ve diyajenez geçirmedikleri için gevşektirler.
Sedimanter kayaçlarda taneler birbirlerine bir ara madde yani çimento ile bağlanmışlardır.
Ayrıca da diyajeneze uğramış ve taşlaşmışlardır. Sedimanların aksine pekişmiş ve serttirler.
Sedimanter kayaçlar tabakalanma gösterirler ve tabakalanırken değişik şekiller sunarlar
(dereceli tabakalanma, çapraz tabakalanma vb.) Sedimanlar ise genellikle kitle halinde
bulunurlar. Tabakalanma göstermezler.
Sedimanter kayaçlar organik kalıntılar içerirler. Organizmalar ölümlerinden sonra geriye
organik ve inorganik malzemeler bırakırlar. İnorganik atıklar fosilleşir, organik maddeler ise
yerlerini petrol ve kömür gibi organik kökenli yanıcı madenlere bırakırlar.
Sedimanter kayaçlar oluşumlarından sonra birtakım değişimlere uğrayabilirler. Bu olaya
deformasyon denir. Deformasyonlar sonucunda kıvrılır, bükülür, kırılır, hatta ötelenirler.
Sedimanter Kayaçlar
• Ayrışma, yerkabuğunu oluşturan kayaçlarda yüzey ya da yüzeye yakın
kesimlerde yer değiştirmeye uğramadan, mekanik ve kimyasal süreçlerle
meydana gelen nitelik değişimleri olarak tanımlanır.
• Ayrışma, çeşitli fiziksel etkiler altında gelişebileceği gibi mineraller
arasındaki bağlayıcının kimyasal süreçlerle bozularak ortadan kalkması
sonucu da oluşabilir.
• Bu nedenle, ayrışma, fiziksel-mekanik (parçalanma/ufalanma) ve kimyasal
(bozuma/çözünme) süreçler olmak üzere iki kategoride gerçekleşir. Bu iki
yarışma süreci birbirinin etkiler veya birbirine ortam hazırlar.
• Hava bileşimler yer alan gazla, su, sıcaklık, canlı ve organik maddeler ayrışma
sürecinin başlıca etkenleridir.
Sedimanter Kayaçlar
Mekanik ayrışma
Sedimanter Kayaçlar
Basınç rahatlaması
Canlıların etkinlikleri
Isıl Genleşme ve Büzülme
Sıcaklığın bir günde 30 C’ye kadar varan değişimler gösterdiği bir çölde
kayaçlar ısındıkları zaman genleşir ve soğurken büzülürler.
Kristallerin Büyümesi
Tuz kristalleri kimi koşullarda kayaçların parçalanmasına neden olabilirler.
Büyüyen kristaller kumtaşları gibi gözenekli, taneli kayaçlardaki çatlak ve
yarıkları genişletmeye ya da kayaçları taneleri yerinden oynatmaya yetecek
kuvveti uygulayabilirler.
Sedimanter Kayaçlar
Kimyasal Ayrışma
Kimyasal ayrışma kayaçların ve minerallerin, ana malzemenin bozunması ile kimyasal açıdan değiştiği
süreçleri kapsar. Mekanik yarışmanın tersine kimyasal ayrışma, ayrışan malzemelerin bileşimini değiştirir.
Çözünme; Çözünme sırasında bir maddenin iyonları bir sıvı içinde birbirinden ayrılır ve katı madde erir.
Yükseltgenme; kimyasal ayrışmada oksijenle oksit ya da ortamda su varsa hidroksit oluşturan tepkimeler
anlaşılır. Örneğin; demir oksijenle birleştiğinde paslanır ve demir oksit olan hematiti oluşturur.
Hidroliz; suyun ve hidroksil iyonları ile mineral iyonları arasında olan kimyasal tepkimedir.
Sedimanter Kayaçlar
Sedimanter Kayaçlar, oluşlarına neden olan faktörlere göre:
1. Kırıntılı sedimanter kayaçlar,
2. Organik sedimanter kayaçlar,
3. Kimyasal sedimanter kayaçlar,
Sedimanter Kayaçlar
Sedimanter Kayaçlar
Kırıntılı sedimanter kayaçlar; kara ve denizlerdeki çökelme
ortamlarında, çeşitli büyüklükteki kayaç ve mineral parçalarının
birikmesi sonucu oluşan taneli-parçacıklı kayaçlardır.
Tabii çimento ile tutturulduklarında çakıltaşı, kumtaşı, silttaşı, kiltaşı gibi
kayaları tutturulmadıklarında veya sonradan ayrıştıklarında ise çakıli
kum, kil gibi zemin olarak adlandırılan kayaçları oluştururlar.
Sedimanter Kayaçlar
Boylanma: Bir sedimantasyon havzasında tanelerin hacim ve ağırlıklarına göre ve
bir düzen içinde aşağıdan yukarıya doğru sıralanmalarına jeolojik anlamda
boylanma, bu şekilde istiflenmiş olan ve tekrarlanabilen tabakalara da boylanmış
tabakaları denir.
Derecelenme: Bir sedimantasyon havzasında sular vasıtası ile akıntılarla gelişen
tanelerin ağırlıklarına göre ve akıntı yönünde olmak üzere sıralanışlarına jeolojik
anlamda “derecelenme” adı verilir.
• İri taneli kırıntılar kaynağına yakın, ince taneli kırıntılılar ise daha uzak yerlere yerlere
taşınarak çökelirler.
• Derecelenmeyi en iyi rüzgarlar meydana getirir.
• Sulu ortamlar bu konuda ikincidirler. Buzlar ise derecelenme yapamazlar.
• Boylanma elenmenin, derecelenme ise sürüklenmenin neticesidir.
Kum ve daha iri boyutta tanelerden oluşan kırıntılılar için yapılan
tanımlamalardaki önemli bir parametreyi de, tanelerin yuvarlaklık ve
küresellik gibi fiziksel özellikleri oluşturur.
Yuvarlaklık: tanelerin köşelerinin ve keskinlik derecesinin azalması
olarak tanımlanır.
Küresellik: tane şeklinin küreye olan benzerlik miktarıdır.
Sedimanter Kayaçlar
Organik Sedimanter Kayaçlar
Organik sedimanter kayaçlar, taş yapan organizmalardan veya bunların
irili ufaklı parçalarından oluşan kayaçlardır. Kayaçlar da, bütünüyle
veya ağırlıklı olarak organizmaların katı kısımları taşlaşarak
fosilleşmişlerdir.
Kimyasal sedimanter kayaçlar
• Doygun eriyiklerin çökelmesi ve tuzlu suların buharlaşması sonucunda
meydana gelen kayaçlardır. Eriyiklerin çökelme sırası: CO3, SO4, Cl
şeklindedir. Suda eriyik halde bulunan ve bileşimlerinde esas maddesi
CaCO3 olan yoğun anorganik kalker inorganik sudan direkt çökebilir.
Karbonat kayaların en önemli ve en yaygını kalkerdir.
Ortamlar sediment tipini etkiler
Ortamlar jeolojik zaman boyunca değişir.
Where do you think these rocks are from?
GRAND CANYON!!!
Farklı ortamlar farklı sedimanter kayaçlar
üretir.
Farklı ortamlar farklı sedimanter kayaçlar
üretir.
Farklı ortamlar farklı sedimanter kayaçlar
üretir.
Farklı ortamlar farklı sedimanter kayaçlar
üretir.
Sedimanter Kayaçların Mühendislik Özellikleri
Mevcut kayaçların fiziksel ve özellikle mekaniksel nitelikleri labaratuvar
deney ve testleriyle tespit edilmelidir. Sonuçlar rakamlandırılarak temel ve
statik hesaplamalarda kullanılmalıdır.
Kayaçların belirli bir taşıma gücü vardır. Güçlerinden fazla yüklenen kayaçlar
yapı ve şekil değiştirirler, dolayısıyla üstteki yapılar zarar görebilirler.
Normalin üzerinde yüklenen zemin farklı fiziksel ve kimyasal özellik gösterir.
Kayaçların mühendislik özellikleri olarak bilinen ve yapılacak inşaatın
maliyetine ve emniyetine tesir edecek etmenler özgül ağırlık, porozite, su
emme, birim hacim ağırlığı, basınca karşılık gelen direnç, atmosfer etkisine
gelen direnç, aşınma, parçalanma, taşıma gücü, şekil ve hacim değiştirmesi
vb.
Sedimanter Kayaçların Mühendislik Özellikleri
Labaratuvar deneyleri ile;
• Çeşitli kayaç ve zemin durumuna göre temel olup olmayacakları tespit
edilmelidir. Sağlamlığı ve depreme karşı dayanıklılığı belirlenmelidir.
• Çeşitli kayaç ve zeminlerin yer altı sularını depolama özelliği (S) ya da
yer altı suyunu verme özelliği (permeabilite K) ve transmissibilite T
özellikleri belirlenmelidir.
• Kayaçların yapı malzemesine uygun olup olmayacakları ve endüstride
kullanılma nitelikleri tespit edilmelidir.
Sedimanter Kayaçların Mühendislik Özellikleri
• Sedimanter kayaçların kırılma ve basınca gösterebildikleri dirençleri, sertlik derecelerine ve içlerinde bulunan
minerallerin suya karşı hassasiyetlerine bağlı olarak değişir. Örneğin; kil, marn, jips ve kalker çimentolu
kumtaşları ve konglomeralar sulu ortamlarda basınca karşı az direnç gösterirler. Silis çimentolu olanlar daha
fazla direnç göstererek, granit ve bazalt gibi sağlamdırlar. İyi çimentolanmamış kayaçlar fazla gözneklilik ve
geçirgenlik dereceleri göstereceklerinden su depolama kapasiteleri yüksektir, buna karşılık dirençleri düşük
olur.
• Kil ve şeyl gibi içlerinde kil mineraller ihtiva eden sedimanter kayaçlar ihtiva ettikleri minerallerin çeşitlerine
göre bünyelerine az veya çok miktarda su alırlar. Emdikleri su oranına göre gevşer veya bozunurlar. Buna bağlı
olarak dirençleri ve taşıma güçleri azalır.
• Kireçtaşları yapı malzemesi olarak kireç, agrega, mıcır ve yapıtaşı üretmekte kullanılırlar. Bu alanda
kullanılacak kireçtaşlarının gözenek ve geçirgenliğinin su emmelerinin, aşınmalarının az ve basınca karşı
dirençlerinin 200 kg/cm2’den fazla olması gerekir.
• Direncin alçak ve yüksek olmasına kireçtaşlarının tabakalanma şekilleri etkili olur.
• Temel ve baraj inşaatında kireçtaşlarının çatlak sistemleri ve erime boşluklarının olmaması veya en az olma
şartı aranmalıdır.
• Yeraltısularının araştırılmasında ise, kireçtaşlarının çatlaklı ve erime boşluklu olmaları şarttır. Çatlaklı ve erime
boşluklu kireçtaşları yüksek debili karstik kaynakların meydana gelmesini sağlar.
Flatirons, Boulder, Colorado
Garden of the Gods, Colorado
Fig. 2.9
MAGMA
Magmatik
Katılaşma
MAGMA
Magmatik
Plutonik
katılaşma
MAGMA
Volkanik
Magmatik
Plutonik
Katılaşma
MAGMA
Ayrışma ve
Erozyon
Yükseltme
Volkanik
MAGMATİK
Plutonik
Katılaşma
MAGMA
SEDIMENT
Ayrışma ve
Erozyon
Volkanik
MAGMATİK
Plutonik
Katılaşma
MAGMA
SEDIMENT
Ayrışma ve
Erozyon
Erozyon
Taşınma
Depolanma
Volkanik
SEDIMENTARY
MAGMATİK
Plutonik
Solidification
MAGMA
SEDIMENT
Ayrışma ve
Erozyon
Depolanma
Gömülme/Sıkılaşma
Çimentolanma
Volkanik
SEDIMENTAR
MAGMATİK
Plutonik
Katılaşma
MAGMA
SEDIMENT
Ayrışma ve
Erozyon
Depolanma
Gömülme/Sıkılaşma
Çimentolanma
Volkanik
SEDIMENTAR
MAGMATİK
Plutonik
Artan P&T
METAMORFİK
Katılaşma
MAGMA
SEDIMENT
Ayrışma ve
Erozyon
Depolanma
Gömülme/Sıkılaşma
Volkanik
Görebiliyor musun
MAGMATİK
Kısayollar?
Çimentolanma
SEDIMENTAR
Plutonik
Artan P&T
METAMORFİK
Katılaşma
Erime
MAGMA
SEDIMENT
Ayrışma ve
Erozyon
Depolanma
Gömülme/Sıkılaşma
Çimentolanma
Volkanik
SEDIMENTAR
MAGMATİK
Plutonik
Artan P&T
METAMORFİK
Katılaşma
Erime
MAGMA
SEDIMENT
Ayrışma ve
Erozyon
Depolanma
Gömülme/Sıkılaşma
Çimentolanma
Volkanik
SEDIMENTAR
MAGMATİK
Plutonik
Artan P&T
METAMORFİK
Katılaşma
Erime
MAGMA
YAPILARDA KULLANILAN JEOLOJİK MALZEMELER
• Taş binlerce yıldır yapı malzemesi olarak kullanılmaktadır.
• Yapı malzemesi olarak kullanılacak taş ideal olarak masif olmalıdır ve bünyesinde
gizlenmiş kırık, çatlak veya diğer bir süreksizlik bulundurmamalıdır.
• Yapı malzemesi seçimi ve değerlendirilmesinde, bunların jeolojik özelliklerinin
yanısıra bazı fiziksel ve mekanik özelliklerinin de saptanması gerekmektedir.
• Taşın dokusu ve poroziteis onun rahat şekillendirilmesini, çözünme ve donma ile bozunmasını
etkiler.
• İnce taneli kayalar, kendi çeşitleri içinde iri taneli olanlardan daha kolay şekillendirilirler.
• Küçük gözenekli kayaçlardaki su birikimi, daha iri gözenekli olanlara göre daha fazladır ve
daha geri planda olmak üzere don etkisinde daha kolay deforme olur.
• Donma bir yapı taşının kalitesinin düşmesinden önde gelen faktördür. Bu faktör kendini bazen
küçük parçaların taş yüzeyinden kopmasıyla belli ederken, daha büyük ölçekteki zararı, taşın
tamamını etkilemesiyle verir.
• Birçok magmatik kayaç ile iyi kalite kireçtaşı ve kumtaşı dondan az etkilenir.
YAPILARDA KULLANILAN JEOLOJİK MALZEMELER
• Yapı taşları içerdiği zararlı tuzları, genel olarak toprak ve atmosferden alabildiği gibi, taşın
gözeneklerinde de çözünebilen tuzlar bulunabilir.
• Tuzun taştaki varlığı, taşta değişik etkilere yol açar;
• Tuzlar, taş yüzeyinde kristalleşerek büyüme ve hemen taş yüzeyinin altında da kristalleşerek
küçülme olayları sonucunda taşta yüzey kabuklaşması oluşturur.
• Küçük gözeneklerdeki tuzun kristalleşmesi sonucunda oluşan basınç gözardı edilemez. Örneğin
halit tuzu 200Mpa, jips 100MPa, anhidrit 120 Mpa, kieserit 100MPa’lık basınç oluşturabilir ve
bazen bu bile parçalanma için yeterli olabilir.
• NaCl, NaSO4 veya NaHSO4 gibi serbestçe çözünebilen tuzlar tarafından oluşturulan kristalizasyon
taşın yüzeyinde parçalanmaya ya da taş yüzeyinin toz haline gelmesine sebep olur. Magnezyum
sülfatın, magnezyumlu kiraçtaşıyla reaksiyona girmesiyle taş yüzeyinde derin oyuklar oluşur. Bazı
kumtaşları ve gözenekli kireçtaşlarında tuz, taşın yüzeyini tıpkı balpeteğinin yüzeyi gibidelik deşik
yapabilir. Aksine, yüzeyinde tuzun birikmesi taşta koruyucu sert bir tabaka oluşturarak taşın yüzey
direncini artırır, buna dış sertleşme denir. Eğer taş adı geçe bu tuzların doğal kaynağı durumunda
ise iç yapısı orantılı olarak zayıf olacaktır.
YAPILARDA KULLANILAN JEOLOJİK MALZEMELER
• Silikatlı kayaçlarda ayrışma yavaştır, fakat ilk ayrışma belirtileri taşta
görüldüğü andan itibaren taşın ayrışması hızlanır. Belirli magmatik
kayaçlar ayrıştıkları zaman renk değiştirirler, örneğin birkaç hafta
içersinde açık granitlerin üzerinde pembe, kırmızı, kahverengi, veya
sarı renkte benekler demir oksitlerin hidratasyonu sonucunda oluşur.
YAPILARDA KULLANILAN JEOLOJİK MALZEMELER
• Sedimanter kayalardan elde edilerek inşaat alanında kullanılan kayalar
kentsel atmosfer etkisiyle karşılaşınca değişik oranlarda ayrışmaya
uğrayabilirler. Bu ayrışma bir takım yabancı maddelerce hızlandırılır.
Bu yabancı maddeler: SO, NO, Cl, ve CO’dir. Bunlar aşındırıcı asitler
üretirler. Kireçtaşlarında bu durum çok görülür. Örneğin;
kireçtaşlarının kalsiyum karbonatı ile zayıf sülfirik asidin
tepkimesinden kalsiyum sülfat oluşur. Bu durum, genellikle kaya
yüzeyinin altında oluşur, genişleme meydana gelir ve kristalizasyon
hafif bir bozulmaya sebep olur. Eğer bu durum devam ederse
kireçtaşının yüzeyi pul pul olur.
YAPILARDA KULLANILAN JEOLOJİK MALZEMELER
• Kumtaşının dayanıklılığı onun mineralojik bileşimine, yapısına, porozitesine, çimento veya
matrisin cinsine ve miktarına bağlıdır. Bu nedenle dış yüzey inşaatı amacıyla kullanılan
kumtaşlarına en iyi örnek kuvars arenittir.
• Yüksek oramda kuvars ve alkali feldispat içeren kayaçlar yüksek ısıya maruz kalırsa
genleşme meydana gelir ve yüzeyinde tahribat oluşur.
• Granit, mühendsilik ve anıtsal kullanımlar için idealdir. Granitin burulma mukavemeti
160-240 Mpa arasında değişir. Granit normal iklim koşullarında bozunma göstermez.
• Kireçtaşları asitli su etkisinde kaldıkları zaman bozunurlar, bunun sonucunda matlaşması,
yüzey renginin solması ve yapısal zayıflaşma meydana gelir.
• Kumtaşının rengi ve mukavemeti tane bileşenlerini bağlayan çimentonun cinsine ve
miktarına bağlıdır. Çimento muhtevası poroziteyi ve suyun emilmesini etkiler.
• Kayaçların kullanıldığı çeşitli alanlar için tane boyu talepleri farklıdır. Ebatlandırılmış taşlar
için>1 m, yapı dekorasyon ve kaplama taşları için >30 cm, beton agregası, asfalt,
demiryolu çakılları ve sıva için 1-20 cm olabilirler.
YAPILARDA KULLANILAN JEOLOJİK MALZEMELER
Mermerler
Mermer kireçtaşı ve dolomitik kiraçtaşının ısı ve basınç altında
metamorfizmaya uğrayarak kristalleşmesi ile oluşan bir metamorfik
kayaçtır. Ticari anlamda; parlatıldığı zaman iyi cila kabul ederek göze
hoş görünen her türlü kayaç mermer kabul edilmektedir.
Sınıflandırılması;
• Mineralojik : petrografik açıdan bir sınıflandırma olup, mermercilik alanında
da zaman zaman kullanılmaktadır. Mermer olarak kayacın yapısal özellikleri
sınıflandırmada esas olup, oluşumlarındaki ayrılıklar yapıya yansmaktadır.
• Ekonomik : Renk, desen, sertlik gibi fiziksel özellikleri ekonomik
sınıflandırmakta kullanılmaktaıdr.
YAPILARDA KULLANILAN JEOLOJİK MALZEMELER
Mermerler
• Mineralojik sınıflandırma:
• Sedimanter Kökenli mermerler: Konglomeralar, kalker çimentolu kumtaşları,
breş, puding, sert (killi az veya kilsiz) kireçtaşları, travertenler ve oniks
mermerleri
• Magmatik kökenli mermerler: Granit, granodiyorit, kuvarsdioirt, siyenit,
diyorit, gabro, monzonit, peridotit, dunit, verlit, harzburjit, lerzolit, liparit,
riyolit, dasit, bazalt, andezit,tarkit, diyabaz, serpatinitler ve volkanik tüfler.
• Metamorfik kökenli mermerler: Mermer (kristalin kireçtaşı) gnays, amfibolit,
serpantinit, fillit, kristalin şist, eklojit.
Mermerler
• Ekonomik Sınıflandırma:
• Normal mermerler(mermer, kiraçtaşı, dolomit, konglemera)
• Sert mermerler (granit, siyenit, serpantin, diyabaz)
• Traverten ve oniks mermerleri
• Mermerin tüketim alanlarında kullanılması genç tektonik evrim ve kalsiyum
karbonatlı su çıkışları ile ilgili olduğu için genellikle genç fay hatlarının
bulunduğu jeolojik olarak bilinmektedir.
• Mermer tozlarının kimyasal bileşimi kalsiyum karbonat olduğu için kimya, yem
ve gübre alanlarında, karayolu, beton, asfalt ve son kat dolgu malzemesi
olarak da kullanılır. Parça kırıntılarından mozaik ile suni mermer yapılmaktadır.
Yontma Taşlar
Bazı kaya kitleleri mermerlerde olduğu gibi büyük bloklar verebilseler bile geniş yüzeyde üretilmeye
ve parlatılmaya elverişli değildir. Killi ve oolitik kireçtaşlar, travertenler, kumtaşları gibi sedimanter ve
andezitler ve çeşitli tüfler ve tüfitler gibi volkanitlerdir.
Bu taşlar;
• Yumuşak ve homojen yapıdadır. Kolaylıkla kesilebilir ve işlenebilir.
• Genellikle hafiftirler.
• Ucuz ve çok bulunurlar.
• Birçoğu tüfler ve killi kireçtaşları göz alıcı renklere sahiptirler.
Bina balkonlarında, dış cephelerde ve bazı sanat yapılarında kullanılırlar.
Çatı ve kaplama Malzemeleri
Çatı örtme amacıyla kullanılan kayaçlar dayanıklı ve geçirimsiz olan ince levhalara
ayrılabilecek kadar yarılabilme özelliğine sahip olmalıdırlar.
Arduvaz hem kullanışlı hem de en çok kullanılan çatı malzemelerinden birisidir.
Arduvazlar, killi kayaçların düşük seviyede metamzorfizmaya uğrayarak bağlı olarak
tabakalı yapının bozularak etki eden kuvvete dik yönde dilinimler ve
yapraklanmanın oluşması teşekkül eder.
Ocaklardan arduvaz çıkarmak için patlayıcı kullanıldığında çok büyük zayiatlar
verilmektedir. Bu nedenle arduvazlar tel testereler kullanılarak çıkarılmalıdır.
Arduvaz, testerelerle bloklara ayrılır ve daha sonra 75 mm’lik kalınlığa sahip olan
levhalara ayrılır.
Kırmataş:
Kırmataş olarak kullanılabilecek magmatik, metamorfik ve sedimanter
kayaçların inşaat sektöründe kullanılabilirliği değişkenlik göstermektedir.
Bir taşın yapı taşı malzemesi olarak işlenip işlenmyeceği konusunda kayanın
dayanıklılığı önemli bir faktördür. Taşın dayanaklığının ölçütü;
• Ayrışmaya olan dayanıklılık;
• boyutu, şekli, mukavemeti, ve görünümünü uzun bir zaman boyunca
koruyabilmesidir.
Kayanın yeryüzüne çıktığı veya taş ocağında gözlemlenebilen kısımlarının
bozunma miktarı taşın dayanım kalitesinin göstergesidir.
• Kırmataşlar için kullanım alanları ve bölgelere göre kalite talepleri farklılık
göstermektedir;
• Aşınma, kırılma, ince taneli malzeme için % 10 sınırı, sıkıştırma, düzgünlük oranları, 10%
ince taneli malzeme değeri, olasılık indeksi ve özgül ağırlık testlerini yapmak önemlidir.
• Yol yapımında kullanılacak malzemenin aşınma direnci olabildiğince yüksek olmalıdırç
• Yataklar kuvars, kuvarsit, taze granitik kayaçlar, kireçtaşı ve dolomit gibi kilsiz, sert
kayaçlardan oluştuklarında ekonomik öneme sahip olmaktadır.
• Çört, çimnetoda kimyasal reaksiyon oluşturma eğiliminden dolayı istenmez.
• Donma, çözünme, ıslanma ve kurumaya karşı yüksek direnç istenir.
• Parçalanmış ve poröz malzeme betonda çatlamaya neden olacağından kullanılmamalıdır.
• Tane boyu dağılımı ve tanelerin şekli yol ve inşaat malzemelerinden aranılan özelliklerdir.
• Eşit tane boyutlu ve yuvarlak taneler sert beton yapımına daha uygundur.
Derinlik kayaçları; Bu kayaçlar genellikle çatlaklıdır. Ancak taze, ayrışmamış
oldukları zaman kırılmaya ve basınca karşı yüksek direnç gösterirler. Bu
nedenle her türlü mühendislik işlerinde kullanılabilirler. Beton ve yapı
malzemeleri için iyi bir kaynaktır.
• Granitlerin sağlamlığı içersindeki minerallerin ayrışma derecesi kuvars
miktarına, tanelerin büyüklüğü ve kristallenme derecesine bağlıdır. Diğer
kayaçlarla mukayese edildiğinde, doğada en dayanımlı olan kayaçlardır.
Volkanik kayaçlar; oluşum ortamlarına bağlı olarak değişik fizikokimyasal
şartlarda meydana gelmiştir. Bu nedenle, yapı ve temel inşaat malzemesi
olarak kullanılmadan önce çok iyi bir petrografik inceleme yapılması
gerekmektedir.
• Obsidiyen yalıtkan yapı malzemesi yapımında kullanılmaktadır.
• Ponza (sünger) taşı beton içerisine katıldığında ısı geçirgenlik indeksi bol gözenekli
olduğu için normal betondan daha küçüktür. Isı yalıtımı ponzasız hazırlanan
betondan 6 kat daha yüksektir.
• Perlit ısı ve ses yalıtımında kullanılır.
Sedimanter Kayaçlar: kırılmaya ve basınca karşı gösterdikleri direnç konsolidasyon
derecesine ve içlerinde bulunan mineralleri suya karşı olan hassasiyetine bağlıdır.
• Kil, marn, jips ve kalker çimentolu kumtaşı ve konglomeralar, özellikle sulu ortamlarda basınca
karşı az direnç gösterirlerken, silis çimentolu kumtaşı ve konglomeralar, özellikle sulu
ortamlarda basınca karşı az direnç gösterirken, silis çimentolu kuvarsitler daha dayanıklıdır.
• Ayrık veya az çimentolu konglomera ve breş, kumtaşları ve kireçtaşlarının basınca dirençleri
az, poroziteleri fazladır.
• Yuvarlak taneler, değme alanları dar olduğundan temel ve duvar işlerinde kullanılmamalıdır.
Yuvarlak taneli olan malzemenin kırılarak kullanılması dirençleri arttıracağından genellikle,
kırmataş olarak tüm inşaat işlerinde kullanılırlar.
• Silttaşı, kiltaşı ve şeyller içlerindeki kil minerallerinin cinsine göre, az veya çok miktarda su
emdiklerinden kolaylıkla ayrışarak direnç ve taşıma güçlerini kaybederler. Bu nedenle, tuğla,
kiremit, refrakter tuğla yapımında çimento sanayiinde kullanılmalıdır.
• Kireçtaşları, içlerinde bulunan boşluklara ve kum tanelerine bağlı olarak %0-15 arasında
poroziteye sahip, fazla sert olmayan, kolay işlenebilen ve hemen hemen her yerde bulunabilen
kayaçlar olmaları nedeniyle, inşaat sektöründe önemli bir yer tutarlar.
Metamorfik Kayaçlar:
• Temel inşaatlarında kırık ve çatlaksız, yoğun karbonatlı, ayrışıma uğramamış şistli ve magmatik
kayaçların bulunduğu bölgeler seçilir.
• Yol ve demiryolu inşaatlarında killi ve marnlı araziler tercih edilmemelidir.
Beton Agregası: Agregalar, beton yapımında çimento ve su ile birlikte
kullanılan, kum, çakıl,kırmataş gibi taneli malzemelerdir. Beton
hacminin yaklaşık %75’i agrega tarafından oluşturulmaktadır.
Agrega olarak kullanılan kayacın kırılmaya dayanımı genel olarak 70 ve
3000MPa arasındadır. Fiziksel olarak ayrışmış agregalar betonda
bozulmaya sebep olurlar. Kuruma sırasında çimento büzülür. Eğer
agrega güçlü ise büzülme minimuma indirilir ve çimento agrega
arasındaki bağ güçlenir.
Agrega parçalarının şekli betonun mukavemetini etkiler.
• Köşeli parçalar çalışılması güç karışımlar meydana getirir.
• Açısal parçacıklar kalın beton yapımında kullanılır.
• Düzlemsel parçacıklar, sadece betonu kullanılması zor bir malzeme haline
getirmeyip aynı zamanda dayanma gücünü azaltır.
Agrega parçacıklarının dokusu, çimento ve kendilerini arasında bağın
mukavemetini belirler. Pürüzlü yüzey, pürüzsüz yüzeye göre güçlü bağ
oluşturur.
• Tane büyüklüğü dağılımlarının (granülometri) birbirlerinin boşluklarını
dolduracak şekilde olması,
• Yassı ve uzun taneler yerine kübik ve küresel olması,
• Sert, dayanıklı ve boşluksuz olması, kavkı gibi zayıf maddeler içermemesi,
• İçerisindeki ince malzemenin kalitesi(kil, silt, milvb.az olması)
• İçerisinde organik maddeler bulundurmaması,
• Tanelerin yoğunluklarının yüksek ve su emme oranının düşük olması,
• Parçalanmaya ve aşınmaya karşı direncinin yüksek olması,
• Donma ve çözülmeye karşı direncinin yüksek olması,
• Çimento ile zararlı kimyasal reaksiyonlara girmemesi(Alkali-Silika
Reaksiyonu) istenilen özelliklerdir.
Yol Agregası:
Yol malzemeleri olarak kullanılan agregalar sıkıştırmaya, aşınmaya,
kaymaya ve don tesirine karşı dirençli olmalıdır.
Kimyasal yönden geçirimsiz ve genleşme katsayısı da düşük olmalıdır..
Kullanılacak agregaların değerini tayin etmek için dört ana test
uygulanır:
•
•
•
•
Agreganın kırılma deneyi,
Agrega sıkıştırma deneyi,
Agrega aşınma deneyi,
Agrega düzgünlük deneyi
Yol Agregası:
Agreganın özellikleri çıkarılmış olduğu kayanın yapı ve mineralojik kompozisyonuna
bağlıdır. Çoğunlukla magmatik ve kontak metamorfik kayalar tercih edilmelidir.
Bölgesel metamorfik kayalar klivaj veya şistozite içerdikleri için yol agregası
yapımında kullanılmaz.
Tortul kayalarda taneleri biraraya getiren çimento ve matriks elemanın miktarı
yoltaşının performansını etkiler.
Kimyasal değişiklikler her zaman mekanik özelliklere bağlı değildir.
Malzemenin aşınmaya karşı direnci, içindeki minerallerin çoğalmasıyla azalır.
Kayalardaki minerallerin sertliği, kayanın aşınmasını etkiler.
Kırılma mukavemeti gözenekliliğe ve tane büyüklüğüne bağlıdır.
Yol Agregası:
Yüksek silika içerikli magmatik kayalar aşınmaya karşı içinde yüksek
oranda ferromagneyum içerenlere göre daha dirençlidir.
Termal metamorfizma ürünü olan hornfels ve kuvarzitler aşınmaya karşı
dirençli, yüksek mukavemetli ve iyi yol agregası olan malzemelerdir.
Tortul kayalar, kireçtaşı ve grovak sık sık yoltaşı olarak kullanılır.
Türkiye’de yol agregası olarak kullanılan kayaçlar sırası ile: kireçtaşı,
bazalt, dolomit, granit, kuvarsit, grovaktır.
Çimento Ham Maddeleri:
Kireçtaşı:
Magnezyumlu ve %5’ten daha fazla killi kireçtaşları kireç üretimi için
elverişli değildir. İdeal olanı %100 kalsiyum karbonat içerendir. Ancak,
%1-4 killi, az kalsiyumlu, demirli ve alüminyumlu malzemelerde kireç
için kullanılır.
Çimento üretiminde %5 daha az kuvars, magnezyum oksit ve pirit
içermelidir. Mıcır, blok taş veya levha olarak kullanılacak ise sertlik ve
rijitlik önemli olduğundan killi kapsam istenmez. Çünkü killi kireçtaşı
düşük sertlikte ve daha dağılgandır.
Çimento Ham Maddeleri:
Marn: Çimentonun ana ham maddesi olarak kireçtaşı ve kilden sonra gelir.
Öğütülen kireçtaşı ve kil birbirlerine karıştırılarak marn elde edilir.
Çimentoda; %60’a yakın kireçtaşı
%15,61 marn
%11,16 kil
%10,35 tras
%1,9 alçı taşı
%0,91 demir
%0.,18 kaolinittir.
Çimento Ham Maddeleri:
Tras: Çimento üretiminde kullanılmaya elverişli traki-andezitik bir
türdür. Doğal halde birleştirici olmayan bu madde, çok ince öğütülüp
kireçle sulu ortamda karıştırılınca büyük bir hidrolik özellik gösterir
Tuğla ve Kiremit Killeri
Kil adı verilen ince taneli birikimlerin en önemli ayırıcı unsuru Al2O3’tür.
%2’den fazla bu maddeyi taşıyanlara boksit denir.
%25-%30’dan başlayıp daha yüksek oranda Al2O3 içerenler sanayi killeri olarak adlandırılırlar.
Herhangi bir kil mineralinin etkinliğini taşımayan ve %30’dan dah az Al2O3 kapsayan ince taneli sedimanter
kayaçlar ise tuğla ve kiremitlerin üretiminde kullanılan adi killerdir.
• Kum kapsamı düşük olmalıdır.
• Kile plastik özelliği veren suyun miktarı %25-35 sınırında kalmalıdır.
• Jips kapsamamalıdır.
• Kalsiyum karbonat miktarı %35’in altında olmalıdır.
• 1000 derecede pişirildiğinde sertlik derecesi 2’nin üzerine çıkmalıdır.
• Kurumadan küçülme miktarı %(‘den fazla kiremit kilinde %18’den az olmalıdır.
• Patlama veya çatlama göstermeksizin 1100 derecede pişirilmeli kiremit kızılı denilen kendi rengini almalıdır.
İnşaat Kumları ve Çakıllar:
En iyi kumlar sakin ve deniz şartlarında ve uzun süre içinde ayıklanarak oluşanlardır.
Denizden çıkarılan malzemelerde genellikle organik maddelere, deniz kabuklarına
ve tuz çeşitlerine rastlanır ve bunlar betona zarar verebilir. Özellikle tuzun varlığı
çelik donatıyı paslandırdığından zararlıdır. Bunun yanında, tuz rutubeti çektiğinden,
tuzlu kum kullanılan yapıların nemli olmasına yol açar.
Midye istridye kabukları agreganın yerleşmesini güçleştirir, düşük dayanım
oluşturur ve aynı zamanda dona karşı dayanıksızdır.
İnşaat Kumları ve Çakıllar:
Hızlı akış olmadığında en iyi agrega elde edilir, bunlar temiz ve düzgün
tanelerden oluşur.
Çöl ve ova kumları ise temiz olmaları ve tuz içermemelerine rağmen
yalnızca ince tanelerden oluştuğundan beton yapımı için uygun değildir.
Download