TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET MECLİSİ BAŞKANLIĞI’NA Ekolojik özellikleri nedeniyle koruma altında olması gereken İğneada’ya kurulacak olan entegre termik santral ve kurulması planlanan nükleer santralin çevreye vereceği zararların tespiti, alınacak önlemlerin araştırılması ve doğabilecek sorunların engellenmesi için Anayasanın 98. ve Türkiye Büyük Millet Meclisi İçtüzüğünün 104. ve 105. maddeleri gereğince Meclis Araştırması açılmasını arz ederiz. Mehmet S. KESİMOĞLU Kırklareli Milletvekili İçişleri Komisyonu Üyesi GEREKÇE Kırklareli Demirköy’de ekolojik özellikleri, doğal ve turistik değerleriyle öne çıkan İğneada beldemize entegre termik santral kurulması için ÇED süreci başlamıştır. Bölgenin adı Türkiye’de kurulacak nükleer santral için de öne çıkmaktadır. İğneada Longoz Ormanları Avrupa’da birinci, dünyada da tek parçalı olması açısından birincidir. Bölgenin can damarıdır. Bilimsel raporlara göre, hâkim kuzey rüzgârları bütün baca gazlarını koruma altında olması gereken Longoz Ormanlarına ve su kaynaklarına çöktürecek, doğal kaynakları kirletecektir. Ayrıca, bu ormanlara zarar vermek Uluslararası Andlaşmalara ve bizzat bakanlıkların eylem planlarına aykırıdır. Türkiye Turizm Stratejisi (2023) Eylem planında “10 yeni turizm kentinin araştırma ve planlama çalışmaları tamamlanacak” denilmektedir. “İğneada – Kıyıköy Eko-Turizm Kenti” birinci sıradadır. Taraf olduğumuz Ramsar Sözleşmesine göre İğneada Longoz Ormanları yılsonuna kadar uluslararası koruma altına alınmalıdır. 1/100.000 Ölçekli Trakya Alt Bölgesi Ergene Havzası Revizyon Çevre Düzeni Planına Göre de, İğneada ve Kıyıköy doğa ve spor turizminin geliştirileceği alanlar arasında sayılmaktadır. 1/25.000 ölçekli planda da İğneada- Kıyıköy beldelerinin “eko-turizm” kenti olarak değerlendirileceği belirtilmektedir. Türkiye Turizm Stratejisi (2007-2013) eylem planında ise İğneada, Karadeniz yat turizmi merkezlerinden sayılmakta, yat turizminin İğneada’dan Hopa’ya kadar geliştirilmesi öngörülmektedir. Küresel Çevre Fonu (GEF) hibe katkısı ile Çevre ve Orman Bakanlığı-Dünya Bankası arasında 01.08.2000’de imzalanan “Biyolojik Çeşitlilik ve Doğal Hayat Yönetimi” projesi kapsamında ise, Dünya Bankası 8,2 milyon dolar, Orman Bakanlığı ise 3,2 milyon dolar para katkısı sağlayarak, “longozu koruma projesi” oluşturmuşlardır. Ayrıca, programı AB’nin Bulgaristan-Türkiye Sınır Ötesi İşbirliği kapsamında desteklenen, Çevre ve Orman Bakanlığı; Doğa Koruma ve Milli Parklar Genel Müdürlüğü ve Orman Genel Müdürlüğü koordinasyonunda yürütülen Kırklareli ilinin Karadeniz’e bakan kısmını oluşturan Yıldız Dağlarında uygulanan “TR 06 02 16 Yıldız Dağlarında Biyolojik Çeşitliliğin Korunması ve Sürdürülebilir Geliştirilmesi Projesi” Aralık 2008 tarihinde uygulanmaya başlanmış ve Aralık 2009 tarihinde tamamlanmıştır. Dahası bu bölgeye santrallerin kurulması, Biyolojik Çeşitlilik Sözleşmesi (Rio Konferansı), Karadeniz’in Kirliliğe Karşı Korunması Sözleşmesi, Uzun Vadeli Sınır Ötesi Hava Kirliliği Sözleşmesi gibi taraf olduğumuz uluslararası anlaşmalara da aykırıdır. Santral Bulgaristan sınırına çok yakın olduğundan uzmanlar, gelecekte ciddi uluslararası sıkıntılar doğuracağını ifade etmektedirler. Ayrıca yine bilimsel raporlara göre, termik santralin silolarındaki küller yeraltı sularına karışarak zehir saçacak, bölgede balıkçılığı bitirecek, santral akciğer hastalıklarına neden olacak ve turizm bitecektir. Nükleer santralin yaratacağı daha ciddi riskleri aktarmaya gerek bile yoktur. Bu gerekçelerle İğneada’ya kurulacak olan entegre termik santral ve kurulması planlanan nükleer santralin çevreye vereceği zararların tespiti, alınacak önlemlerin araştırılması ve doğabilecek sorunların engellenmesi için Meclis Araştırma Komisyonu kurulması gerekmektedir.