ÖN SÖZ Çevre kirliliği, canlı varlıkları etkileyen dış etmenlerin çevrenin ahengini bozması olarak tanımlanmaktadır. Çevre kirliliğinin en önemli kaynakları endüstriyel, kentsel ve tarımsal faaliyetlerden oluşmaktadır. İnsanlar, doğal ve yapay olarak sınıflandırılan bir çevre içinde yaşamaktadır. Doğal çevre, canlıların hayatları boyunca ilişkilerini sürdürdükleri fiziki ve biyolojik ortamdır. Yapay çevre ise, insan faaliyetleri ile doğal kaynaklar kullanılarak oluşturulan çevredir. Hava, su ve toprak bu çevrenin fiziki unsurlarını; bitkiler üretici, hayvanlar tüketici, mikroorganizmalar da daha çok ayrıştırıcı olarak biyolojik unsurlarını oluştururlar. Çevrede, canlıların fiziki ve biyolojik unsurlarla olan ilişkileri onların sağlıklı gelişmesine olanak veriyorsa doğal denge mümkün olduğu kadar korunmakta, aksine durumlarda ise bu denge bozulmaktadır. Gelişen teknoloji, endüstrileşme ve nüfus artışı ile birlikte bu denge sürekli bozularak, çevre kirliliğinin önemli boyutlarda artmasına neden olmaktadır. Çevre kirliliğinin en büyük nedenlerinden biri ülkelerin gelişmelerine dayalı kalkınmanın temel unsurlarını oluşturan tarım, sanayi, ulaşım, turizm ve enerji sektörleridir. Ancak bu sektörlerde kalkınma sağlanırken, yapılacak yatırımların mutlaka çevre ile uyumlu olması ve çevrenin korunması gereklidir. Çevre ile kalkınma en uygun bir uyum içinde birleştirilmelidir. Dünyada olduğu gibi Türkiye'de de çevre kirliliği sorunları, toplumun yeterli duyarlılık göstermemesi nedeniyle her geçen gün artmaktadır. Bu artışın, ülkemizde Avrupa Birliğine adaylık sürecinde azalacağı beklenmektedir. Çevre kirliliği, çevrenin ahenginin daha çok antropolojik etkenlerden dolayı bozulması sonucu oluşmaktadır. Aslında bu ahengin bozulması, uzun yıllardan beri devam etmesine rağmen, yukarıda belirtilen kalkınmaya dayalı gelişmelerden dolayı son yıllarda çok hızlanmıştır. Kısaca tanımlanan bu gelişme ve değişmeler sonucu, doğal çevrede su, toprak ve hava kirliliği, küresel ısınma ve doğal kaynakların tahribi (fauna, flora, erozyon vb.) gibi sorunların yanı sıra sağlıksız kent mekanları (güneş ve doğal havalandırmadan yoksun betonlaşmış yapılar, açık kanalizasyonlar, çöp artıkları, sanayi artıkları, motorlu araçlar, egzoz dumanı, gürültü vb.) gibi sorunlar ortaya çıkmıştır. Yaşamakta olduğumuz çevrede, iyi kullanılamadığı veya kullanım özellikleri iyi değerlendirilmediği için oluşan ve/veya oluşmakta olan bu sorunlar gün geçtikçe daha da artacaktır. Söz konusu sorunların çözümü yine dengeyi bozmada başrol oynayan insanların alacağı önlemler ile mümkün olacaktır. Elinizdeki kitap, bu sorunların tanımlanması ve sorunların kontrolü konusundaki çalışmalara katkıda bulunmak üzere hazırlanmıştır. Kitap, çevre sorunlarından su kirliliği, toprak kirliliği, katı ve tehlikeli atıklar, hava kirliliği ve küresel ısınma ve iklim değişikliği konularında detaylı bilgi vermek üzere V 5 ana bölümden oluşmaktadır. Her bölümde, sorunlar hakkında detaylı bilgi verildikten sonra bu sorunların çözümüne yönelik metotlar tartışılmıştır. Kitabımızın birinci baskısında göstermiş olduğumuz tüm titizlik ve dikkate rağmen bazı eksikliklerin ve hataların olması kaçınılmazdır. Bilim adamlarımız, öğrencilerimiz ve tüm diğer okuyucularımızın bu eksiklik ve hataların belirlenmesi hususunda yapacakları katkılardan dolayı şimdiden teşekkür ederim. Bu kitabın gerçekleştirilmesinde, özverili katkılarından dolayı tüm bölüm yazarlarına ve Çevre Mühendisliği konusunda bana önemli katkıları olan ve yönlendiren başta danışmanlarım Prof. Dr. C. P. Leslie GRADY Jr., Prof. Dr. Glen T. DAIGGER, Prof. Dr. Veysel EROĞLU ve Merhume Prof. Dr. Füsun ŞENGÜL olmak üzere tüm emeği geçen hocalarıma teşekkür ederim. Ayrıca bu eserin oluşumuna sağlamış oldukları manevi desteklerden dolayı eşim Yrd. Doç. Dr. İnci ÇINAR ve çocuklarım Burçak ve Burak’a çok teşekkür ederim. Ayrıca kitabın baskısını gerçekleştiren Nobel Yayın ve Dağıtıma ve dizgi grubuna teşekkür ederim. Kitabın çevre sorunları ve çözümlerine yönelik yayınlara ve faaliyetlere katkı sağlaması ve tüm öğrencilerimiz ile çevre gönüllülerine faydalı olmasını temenni ederim. Kitabın, üniversitelerimizin Çevre Mühendisliği, Biyoloji, Kimya, Biyomühendislik ve Su Ürünleri gibi bölümlerdeki lisans ve lisansüstü öğrencileri ile çevre sorunları ve çözümleri ile ilgilenen tüm kesimlere faydalı olmasını dilerim. Doç. Dr. Özer ÇINAR Editör VI