1 İGSAŞ GÜBRE TEKNİK DANIŞMANIMIZA SIKÇA SORULAN SORULAR VE CEVAPLARI Prof. Dr. Mehmet ZENGİN (Toprak Verimliliği, Bitki Besleme, Gübreler ve Gübreleme, Su Kalitesi Uzmanı) 30 Ocak 2017 (Konular toprak, gübre, su, bitki sırasında verilmiştir) Sıra Sorular İdeal bir tarım toprağının 01 özellikleri nasıldır? 02 03 Tarım topraklarımızın başlıca problemleri nelerdir? Alkali ile alkalin kelimeleri aynı mıdır? 04 İdeal bir tarım arazisinin özellikleri nasıldır? 05 Tarım arazilerimizin başlıca problemleri nelerdir? 06 Toprağın ideal pH değeri kaçtır? Cevaplar İdeal bir tarım toprağının hacimce bileşimi %50 katı (%45 kil, silt, kum ve %5 humus), %50 boşluk (%25 hava ve %25 su) şeklindedir. pH’sı 6.5-7.5 arasında, tuzsuz, kireci %5-10 arasında, organik maddesi %3-6 arasında, tınlı bünyeli, inorganik azot (NH4-N + NO3-N) 70 mg/kg’dan fazla, fosfor 8-25 mg/kg, potasyum 110-290 mg/kg, kalsiyum 1.150-3.500 mg/kg, magnezyum 160-480 mg/kg, kükürt 10 mg/kg’dan fazla, sodyum 100 mg/kg’dan az, değişebilir sodyum yüzdesi 15’den az, demir 4.5-10 mg/kg, çinko 0.7-2.4 mg/kg, mangan 14-50 mg/kg, bor 1.0-2.4 mg/kg, bakır 0.2 mg/kg’dan fazla, koyu renkli, derin, geçirgen, sıcak ve iyi yapılı olmalıdır. Makro besin elementlerinden potasyum, kalsiyum ve magnezyum arasında kuvvetli antagonistik (birbirinin alınımını engelleyen) ilişki vardır. Bitkilerin bunlardan maksimum düzeyde yararlanabilmesi için me/100 g değişebilir katyonlar birimi ile toprakta ideal Ca/K = 12, Ca/Mg = 6 ve Mg/K = 2 olmalıdır. Diğer taraftan mikro besin elementlerinden demir, çinko, mangan ve bakır arasında da kuvvetli antagonistik etkileşim olup birinin fazla olması diğerlerinin alınımını engellemektedir. Dolayısıyla bu besin elementlerini içeren gübrelerin kullanımında güvenilir laboratuvarlarda yaptırılan tam analiz sonuçlarına göre hareket edilmelidir. Yüksek pH (7.5-8.5), yüksek kireç (%15’den fazla), düşük organik madde (%2’den az) ve ağır bünyeli (killi, killi tınlı) olmalarıdır. Farklıdır. Alkali toprak demek kültür bitkilerinin yetişemediği, pH’sı 8.5’den yüksek, EC’si 4 mS/cm’den düşük, değişebilir sodyum yüzdesi ise 15’den yüksek topraktır. Halbuki alkalin kelimesi ise sadece toprak reaksiyonunu ifade eder ve pH’nın 7.0’den yüksek olduğunu gösterir. Büyük, en/boy oranı 2/3 olan, örneğin eni 200 m ise uzunluğu 300 m olan, düz (%0-2 eğimli), taşsız, derin (> 90 cm), yol-drenaj kanalı-elektrik hattı bulunan, sulama sistemlerine sahip, merkezlere yakın, taban suyu seviyesi yüksek olmayan, altta geçirimsiz katmanlar bulunmayan araziler idealdir. Küçük ve parçalıdır, yani çiftçi ailesi başına ortalama 55 da arazi düşmekte ve ortalama 4-5 ayrı yerdedir. Eğimlidir, sığdır, taşlıdır, geçirimsiz katmana sahiptir, sulama sistemleri, drenaj kanalları, elektrik hatları yoktur/eksiktir, ulaşım problemlidir. pH çözeltideki hidrojen iyonu konsantrasyonunun negatif logaritmasıdır. Çözeltide hidrojen arttıkça pH düşer, yani ortam asidikleşir, hidroksil arttıkça pH yükselir, yani ortam bazikleşir (alkalin veya kalevi olur). Toprakta besin elementlerinin bitkilere yarayışlılığı, köklerin gelişimi, taş ve organik materyallerin parçalanarak yeni toprak taneciklerinin oluşumu, besin ve suyun kılcal köklerce emilimi, mikroorganizmaların aktivitesi bakımından ideal pH 6.5-7.5 arasıdır. Karadeniz Bölgesi ile Nevşehir’in kumlu toprakları hariç diğer bölge topraklarında olduğu gibi; pH yükseldikçe (7.5-8.5) demir, çinko, mangan, bor, bakır ve klor emilimi, Karadeniz Bölgesi ve Nevşehir kumlu topraklarında olduğu gibi; pH düştükçe (6.5-4.5) azot, fosfor, potasyum, kalsiyum, magnezyum, kükürt ve molibden alınımı oldukça azalır. TEKNİK DANIŞMANIMIZA SIKÇA SORULAN SORULAR VE CEVAPLARI Prof. Dr. Mehmet ZENGİN (Toprak Verimliliği, Bitki Besleme, Gübreler ve Gübreleme, Su Kalitesi Uzmanı) 2 07 08 09 10 11 Toprakta yüksek pH neden Tarım topraklarımızın %80’i az yağış ve anakayanın minerolojik yapısı kaynaklanmaktadır ve nedeniyle kireçlidir. Bu yüksek kireç (CaCO3) pH’yı yükseltmektedir. düşürmek için ne yapılmalıdır? Sonbaharda dekara 1 ton iyi yanmış ahır gübresi ile birlikte 30 kg toz kükürt karıştırılarak verilip derin bir sürümle toprak altına kapatılırsa toprak pH’sı yaklaşık 3-6 ay sonra 1.5 birim düşerek 2-3 yıl böyle stabil kalır. Bunun yerine fizyolojik asit bir gübre olan AS-21, sulu kükürt, pelet (granül, bentonitli) kükürt kullanmakla toprak pH’sı bu derecede düşmez ve bu kadar uzun süreli stabil kalmaz. Yeterli düşmesi ve uzun süreli etki göstermesi için bu maddelerin oldukça fazla kullanılması gerekir ki bu da ekonomik olmaz. Toprakta düşük pH’yı Toprakta düşük pH’ya aşırı yağışlarla kirecin derinliklere yıkanması veya yükseltmek için ne anamateryalin kireçtaşı olmamasından kaynaklanır. Karadeniz Bölgesi tarım yapılmalıdır? toprakları ile Nevşehir’in kumlu, patates yetiştirilen toprakları asidik pH’lıdır (4.5-6.5 pH). Bu durumda da iyi bir bitki gelişimi olmaz. Dolayısıyla böyle yerlerde sonbaharda dekara 1 ton iyi yanmış ahır gübresiyle birlikte 100-300 kg dolomit (Tarım Kireci; CaCO3+MgCO3) verilip işleme ile toprak altına karıştırılmalıdır. Fındık ocaklarına sonbaharda 10 kg ahır gübresiyle birlikte 10 kg dolomit kullanımı uygundur. Toprakta organik madde nasıl Kurak (yıllık yağış toplamı 125-250 mm) ve yarı kurak (yıllık yağış toplamı artırılır? 250-500 mm) iklim bölgelerinde yetersiz yağış, anız yakma vb. gibi nedenlerle toprakta organik madde düşük olup %0.5-1.5 civarındadır. Yarı nemli (yıllık yağış toplamı 500-1.000 mm) ve nemli (yıllık yağış toplamı 1.000 mm’den fazla) iklim bölgelerinin topraklarında humus daha fazla olup %2-4 arasındadır. Anızı yakmayıp, hasadın hemen ardından dekara 4-5 kg üre attıktan sonra derin bir sürümle toprak altına kapatmak, yarı kurak bölgelerde sonbaharda, yağışlı bölgelerde ise ilkbaharda yanmış ahır gübresi vermek, yeşil gübreleme yapmak, kompost, mezbaha atıkları, leonardit, hümik asit uygulamakla organik madde artırılır. Organik materyal, organik Farklı şeylerdir. Organik materyal toprağa düşmüş, karışmış veya karışmamış madde ve humus aynı şeyler bitkisel ve hayvansal artıklar olup henüz ayrışma parçalanma tam midir? başlamamıştır. Formları/orijinleri bellidir, C/N oranları 20-100 civarındadır. İleride tamamen ayrışıp parçalanarak orijini belli olmayan, koyu renkli, C/N oranı 10 olan, çok küçük, gözle görülmeyen, 1 mikron çapa sahip, kararlı, artık ayrışıp parçalanamayacak olan, son noktaya ulaşmış organik parçacıklara dönüşecektir ki bu da humustur. Organik madde ise genellikle parçalanmakta olan/yarı parçalanmış, humus kadar son noktaya ulaşmamış olanlardır. 1 mikron 1 mm’nin binde biridir. Göz 1 mikron boyutlu cisimleri göremez, 200 mikronun üstündekileri yani 0.2 mm’den büyükleri görebilir. Anız yakma zararlı mıdır ve Tahılların hasadından sonra arazide kalan kuru artıklara anız denir ve nasıl bertaraf edilir? arkasından yapılacak sürüm ekim işlerini zorlaştırır. Bundan kurtulmak için bilinçsiz çiftçiler kolay yol olarak anızı yakarlar. Yakma toprak verimliliği açısından çok zararlıdır. Çünkü topraklarımızın zaten düşük olan organik maddesi yakma ile giderek azalmaktadır, besin elementleri ve toprak verimliliği için faydalı olan mikro ve makro-organizmalar zarar görmektedir. Ayrıca elektrik-telefon direkleri, yol boylarındaki ağaçlar, komşu bahçe ağaçları yanmakta, orman yangınları çıkabilmektedir. Bundan kurtulmak için tahıllar biçer ile tabandan biçilmeli, anız (gölge) tavı kaçmadan bir hafta içerisinde biçer artıkları toplanıp balya yapılmalı, kalan kısmın çabuk çürüyerek humuslaşması için de fırfırla dekara 4-5 kg üre gübresi serperek derin bir sürümle toprak altına karıştırılmalıdır. Böylece üreyi vücut yapı maddesi olarak kullanan mikroorganizmalar hızlıca çoğalarak enerji kaynağı olarak kullanmak için de kuru bitki artıklarını parçalayıp yeterli nem varsa 23 ayda humuslaştırırlar. Veya ikinci bir çare olarak ta anız artıklarını parçalayıp saman haline getirip toprak altına gömen aletler kullanılmalıdır. TEKNİK DANIŞMANIMIZA SIKÇA SORULAN SORULAR VE CEVAPLARI Prof. Dr. Mehmet ZENGİN (Toprak Verimliliği, Bitki Besleme, Gübreler ve Gübreleme, Su Kalitesi Uzmanı) 3 12 Gübrelemede toprak analiz sonuçları gerekli midir ve toprak örnekleri nasıl alınmalıdır? 13 Tam toprak analiz sonucu yoksa nasıl bir gübreleme yapabiliriz? 14 Verim sadece gübrelemeye, toprağı düzeltmeye mi bağlıdır? 15 AN-33 yasaklı olduğu için onun yerine hangi gübreler kullanılabilir ve ne kadar kullanılmalıdır? Gübreleme bitkinin kaldırdığı besin elementinin toprakta eksik olan kısmı kadar gübre ile toprağa/yaprağa klasik yolla veya sulama suyu ile uygulanarak yapılacağından mutlakta güvenilir laboratuarlardan tam toprak analiz sonuçları alınmalıdır. Bunun için her yıl bahçe/tarla olma durumuna göre taban gübrelemesi yapmadan önce bahçelerden 0-30 cm ve 30-60 cm’lik katmanlardan (ceviz bahçesi ve üzüm bağlarından buna ilaveten bir de 60-90 cm’lik katmandan), tarlalardan ise 0-30 cm’lik üst katmandan araziyi temsil edecek şekilde örnekler alınıp temiz bir kapta karıştırılarak 1 kg’lık toprak örneği tercihen bez torba ile, değilse naylon poşetle, içerisine kurşun kalemle yazılmış tanıtım kartıyla birlikte güvenilir laboratuarlara gönderilerek TAM ANALİZ SONUÇLARI istenir. Tanıtım kartına bahçe ise ağaç yaşı, bahçe/tarla bitkileri sulanıyor ise sulama yöntemi (salma, yağmurlama, damla), tarla bitkilerinde ön bitki mutlaka yazılmalıdır. Tam analizde pH (asitlik-bazlık), EC (tuzluluk), kireç, organik madde, tekstür (bünye), azot, fosfor, potasyum, kalsiyum, magnezyum, kükürt, sodyum, değişebilir sodyum yüzdesi, demir, çinko, mangan, bor ve bakır parametreleri vardır. Besin elementlerinin birimleri mg/kg olarak verilir. Fosfor, potasyum, kalsiyum, magnezyumun birimleri kg/da olarak verilmez, bu yanlıştır. Çünkü gübre uygulama kalibrasyonları mg/kg besin elementi birimine göre yapılmıştır ve laboratuarcının 1 da arazideki toprağı 200.000 kg mı, 250.000 kg mı, 300.000 kg mı aldığı bilinememektedir. İlinizde tam toprak analizi yapan bir laboratuar yoksa toprak örneklerinizi Konya’da bulunan Selçuk Üniv. Ziraat Fak. Toprak Bil. ve Bitki Besl. Böl. Lab. (0332.2232944) veya Konya Tic. Borsası Lab. veya Konya Toprak ve Su Kaynakları Araşt. Enst. Lab.na gönderebilirsiniz. Tam toprak analiziniz yoksa mutlaka bu sonuçlara ulaşmaya çalışın veya bu imkansızsa www.kutahyaazot.com veya www.igsas.com.tr internet sitesindeki Teknik Danışmanımızdan Gübreleme Önerileri kısmında verilen çeşitli kültür bitkilerine özgü gübreleme çizelgeleri takip edilebilir. Hayır, birim alandan yüksek kaliteli ve tatmin edici verim sadece toprak ıslahına/gübrelemeye bağlı olmayıp aşağıdaki formülde de görüldüğü gibi Toprak, Tohum, İklim ve İnsana bağlıdır. Verim = T + T + İ + İ Biz güvenilir laboratuvardan alacağımız tam toprak analiz sonucuna göre toprağımızı ıslah ederiz, gübreleriz ama tohum/fide/fidan da verimli çeşit olacak, iklim sıcaklık, rutubet, ışık, rüzgar faktörleri ile o bitki için gelişim sezonu süresince gece-gündüz optimum değerlerde olacak, bunları yöneten insan (üretici/çiftçi) ise uzmanların önerilerine uyarak bilinçli tarım yapacak. İşte o zaman kaliteli en yüksek verime ulaşılabilir. Tam toprak analiz sonuçlarına göre bir uzmanın gübreleme tavsiyelerine uysanız ama örneğin armut bahçenizde budama yapmasanız veya hatalı budasanız, mısır tarlanızda sulamayı uygun yapmasanız verim ve kalite düşer. Yani her şey gübrelemeye bağlı değildir. Genelde sulama verimi yaklaşık %60 artırırken, gübreleme %40 oranında artırmaktadır. Bitki gelişiminin ön dönemlerinde Üre, arka dönemlerinde ise AS-21 kullanılabilir. Gelişimin her döneminde ise ÜAN sıvı üre ve amonyum nitrat karışımı damla/yağmurlama ile verilebilir. Toprakta kireç az ise CAN-26 daha uygundur. Dekara 10 kg AN-33 verilecekse bunun yerine 8 kg Üre veya 16 kg AS-21 veya 13 kg CAN-26 denk gelmektedir. Yani etken madde bakımından AN-33 miktarının 0.8 katı Üre veya 1.6 katı AS-21 veya 1.3 katı CAN-26’dır. ÜAN ise hemen hemen aynı miktarda verilir. TEKNİK DANIŞMANIMIZA SIKÇA SORULAN SORULAR VE CEVAPLARI Prof. Dr. Mehmet ZENGİN (Toprak Verimliliği, Bitki Besleme, Gübreler ve Gübreleme, Su Kalitesi Uzmanı) 4 16 17 18 19 20 21 22 Karadeniz Bölgesi tarım toprakları ile Nevşehir’in kumlu, patates yetiştirilen topraklarında uygun fosforlu taban gübresi TSP ve azotlu üst gübre ise CAN26’dır. Bu tür yüksek kireçli ve pH’lı topraklarda uygun fosforlu gübreler DAP ve diğer kompozeler, azotlu gübreler ise AS-21, AN-33 ve üre’dir. Ancak AS21’den %40’a varan oranlarda amonyak gazı uçması şeklinde azot kaybı olacağından bu gübre yüzeyde bırakılmamalı, çapalanarak veya sulama suyu ile verilerek toprak altına geçmesi sağlanmalıdır. Üre gübresindeki Biüre bileşiği Biüre Üre [(CONH2)2] imalatı sırasında Üreye dönüşmemiş zararlı Üre nedir ve maksimum ne kadar bileşiğidir ve normal Üre gübrelerinde %1.5’i geçmez. Bu oranı geçerse olmalıdır? yapraktan uygulamalarda bitkilere zararlı olur. Üre gübresi piyasaya sürülmeden önce zararlı Biüre bileşiği kapsamı analiz edilerek satışa sunulur. Üre gübrelerinin Biüre bileşiği maksimum izin verilen değerlerin altında olduğundan güvenle topraktan/yapraktan kullanılabilir. Organik gübre nedir? Sadece Büyükbaş/küçükbaş ahır gübresi, kanatlı gübresi, yarasa gübresi, solucan organik gübre ile tatmin edici gübresi, kompost, yeşil gübre gibi organik karakterli doğal gübrelere organik bir bitkisel üretim yapılabilir gübre denir. Sığır gübrelerine idrar oranı yüksek olduğu için soğuk gübreler, mi? tek tırnaklı hayvanlarla küçükbaşların gübrelerine ise idrar oranı az olduğundan sıcak gübreler adı verilir. Hayvan gübreleri içerisinde en kalitelisi solucan gübresi, sonra yarasa gübresi, sonra kanatlı gübresi, sonra küçükbaş gübresi, sonra büyükbaş gübresidir. Yarasa gübresi besin elementleri bakımından en zengin organik gübre olup ahır gübrelerinden 2-3 kat daha fazla besin ihtiva eder. Solucan gübresinin kıymeti ise bitki besin maddeleri yanında bitkiyi hastalık ve zararlılara karşı koruyan, direnç artırıcı bileşiklerden ileri gelmektedir. Organik gübreler tarımda taze olarak değil, olgunlaştırıldıktan sonra yarı kurak bölgelerde sonbaharda, yağışlı bölgelerde ise ilkbaharda toprağa verilip derin bir sürümle alta karıştırılarak kullanılırlar. Ahır gübresi nasıl Tercihen yağışlardan korunmak için üzeri kapalı ve gübre şerbetinin olgunlaştırılır/ihtimar kaybolmaması için de altı geçirimsiz bir zeminde 1 ton ahır gübresine 50 kg edilir/yakılır/fermente edilir? 15.15.15 kompoze veya Normal Süper Fosfat gübresi karıştırılarak 3 m eninde, 1.5 m yüksekliğinde ve gübrenin çokluğuna/yerin büyüklüğüne göre gerekli uzunlukta loda/yığın yapılıp üzeri 2 cm kalınlığında toprak veya samanla kapatılır. Gübre çok kuru ise su püskürtülür, değilse gübrenin kendi doğal suyu bakterilerin çalışması için yeterlidir. Kimyasal gübrelerdeki kalsiyum sülfat azotla birleşip amonyum sülfat oluşturarak amonyak gazı şeklinde azot kaybına engel olur. 2 hafta sonra dirgenle iç taraftan örnek çıkarıldığında beyazlaşmaların olduğu ve buhar çıktığı görülür. Termofilik safha başlamıştır. İç sıcaklık 70-80 oC’ye yükselecektir. Karbon oksijenle birleşerek karbondioksit şeklinde havaya uçacak, başlangıçta 20-30 civarında olan C/N oranı yanma bittiğinde 12’ye doğru düşecektir. Yabancı ot tohumları yanacaktır. Renk ve doku değişecek, pis koku kalmayacaktır. Yeşil gübreleme nedir? Fiğ, yonca, korunga gibi baklagil bitkilerinin ekilip çiçeklenme başlangıcında sürülerek toprak altına karıştırılmasına yeşil gübreleme denir. Bu bitkilere de yeşil gübre bitkileri adı verilir. Söz konusu bitkiler kısa sürede fazla yeşil aksam oluştururlar ve toprağa organik madde ile azot verirler. Yeşil gübreleme ile dekara 5 - 28 kg arasında toplam azot sağlanabilmektedir. Organik gübrede hangi besin Organik gübreler kimyasal gübrelerdeki gibi bir veya birkaç besin elementini elementleri ne miktarlarda bulundurmaz, tüm besin elementlerini azar azar bulundurur. Genellikle iyi bulunur? ihtimar (fermente) edilmiş bir ahır gübresi kuru ağırlıkça %1-2 toplam azot, %0.5 toplam fosfor, %1-2 potasyum, %0.3 kalsiyum ve magnezyum, %0.1 kükürt, 500-700 mg/kg demir, 200-300 mg/kg çinko ve mangan, 20-30 mg/kg bor, 3-5 mg/kg bakır içerir. Diğer mikro besin elementlerinden bir miktar klor ve molibden de ihtiva eder. Asidik topraklarda hangi azotlu ve fosforlu gübreler daha uygundur? Bazik (alkalin, kalevi) topraklarda hangi azotlu ve fosforlu gübreler daha uygundur? TEKNİK DANIŞMANIMIZA SIKÇA SORULAN SORULAR VE CEVAPLARI Prof. Dr. Mehmet ZENGİN (Toprak Verimliliği, Bitki Besleme, Gübreler ve Gübreleme, Su Kalitesi Uzmanı) 5 23 Solucan gübresi (Vermicompost) bitkisel ve hayvansal organik artıkların Kırmızı Kaliforniya solucanlarının (Lumbricus rubellis ve Eisenia foetida) sindirim sistemlerinden geçirilmesi sonucu elde edilen kaliteli bir organik gübredir. Solucanlar, üzerlerinde ve sindirim sistemlerinde bulunan ve onları koruyan vücut sıvılarını (sölom sıvısı) gübreye geçirir. Bu gübre de bitkilerde patojenlere karşı direnç sağlar. Solucanların sindirim sisteminde, çok sayıda bitkiye yararlı mikroorganizmalar, azot fikse eden bakteriler, mikorizal mantarlar, antibiyotik etkisi yapacak doğal büyüme hormonları ve enzimler bulunur. Gübreye geçen bu enzimler ve yoğun bitki besin elementleri bitkilerde sağlıklı ve hızlı bir gelişim sağlar. Solucan gübresi nedir ve kıymetli midir? Solucanlar sindirim sistemleri içinde sentezledikleri antibiyotikler, aminoasit ve vitaminleri dışkılarına karıştırarak ortaya çıkan gübrenin biyolojik aktivitesini artırırlar. Böylece bu gübreyle beslenen bitkilerin sağlıklı ve hızlı gelişmelerini sağlarlar. Söz konusu bu biyolojik stimulatörler diğer hayvansal gübrelere oranla 100 kat daha fazladır. Kimyasal gübrelerde ise hiç bulunmamaktadır. Mikroorganizmalar, enzimler, bitki besin elementleri ve sölom sıvısı sayesinde; toprağı organik maddece zenginleştiren, pH dengesini ve toprağın biyolojik yapısını düzenleyen, fiziksel yapısını iyileştiren, organik solucan gübresi sayesinde dirençli, kaliteli ürünler elde edilir. 24 Leonardit, hümik asit, fülvik asit nedir, özellikleri ve üstünlükleri nelerdir? Bu gübrenin çok değerli olmasının nedenleri, bitki besin elementlerini çözünmüş ve bitkiler için hemen yararlanılabilir formda içermesi, bitki gelişimi için önem taşıyan pek çok organik bileşiği ve bakteri, fungus gibi yararlı mikroorganizmaları bulundurmasıdır. Solucanların sindirim sisteminden geçen organik atıklardaki mikro besin elementleri doğal bir şekilde şelatlanarak dışarı atıldığından ve kolloidal formda olduklarından toprakta kayba uğramadan bitkiler tarafından kolay bir şekilde alınabilmektedir. Bu gübre ayrıca amino asit, enzim, humik asit, fulvik asit gibi bitki gelişimini hızlandıran organik bileşikleri kapsadığından bitkilere uygulandığında fito-hormon aktivitesini yükseltmekte ve hastalıklara karşı direnci artırmaktadır. Ayrıca simbiyotik azot bağlaması yapan Rhizobium bakterilerini ve asimbiyotik olarak azot bağlayan bakterileri de içerir. Bu nedenle topraklara uygulandığında azot kazancını artırmaktadır. Tüm bu özellikleri ile solucan gübresi biyolojik gübre materyali olarak değerlendirilmekte, üretilmekte ve pazarlanmaktadır. Leonardit ve hümik asitler bir gübre olmayıp, toz kükürt, kireç, dolomit gibi toprak ıslah maddeleridir. Ancak makro ve mikro besin elementli gübrelerle karıştırılırsa organo-mineral gübre olurlar. Leonardit; düşük ısı ve kalite değerine sahip, olgunlaşmamış ve yüzeye çok yakın linyit yatakları üzerinde gelişen ve linyitin yüzey basıncı altında yüksek derecede okside olmuş veya humustan süzülen hümik asitle zenginleşmiş tortuların oluşturduğu özel bir kömür çeşididir. Leonardit yüksek oranda karbon ve hümik asitler içeren, kömür düzeyine ulaşmamış linyitin okside olmuş bir formu olup doğal bir organik materyaldir. Linyit havzalarının üst bölgeleri, geçirdikleri oksitlenme süreci ve humus tortulaşmasına bağlı olarak leonardit özelliği taşımaktadır. Leonarditi linyitten ayıran en önemli fark oksijen içeriğinin fazla olması ve yakıt olarak kullanılamamasıdır. Leonarditin organik madde içeriği %70’e kadar çıkabilmekte ve %40-90 civarında hümik asit içermektedir. Kaliteli bir leonarditte hümik asit içeriği, organik madde miktarı, C/N oranı, pH değeri ve özgül ağırlık en önemli özellikleridir. Leonardit bitki besin elementleri bakımından toprakla kıyaslandığında, fosfor yönünden yüksek, potasyum bakımından fakir olmakla beraber, kireç içerikleri çok yüksek, pH değeri nötr civarındadır. Mikro element içeriği bakımından, bitki tarafından alınabilir demir, mangan, bakır, çinko içerikleri yeterli düzeyde olup bitki gelişimini TEKNİK DANIŞMANIMIZA SIKÇA SORULAN SORULAR VE CEVAPLARI Prof. Dr. Mehmet ZENGİN (Toprak Verimliliği, Bitki Besleme, Gübreler ve Gübreleme, Su Kalitesi Uzmanı) 6 engellemeyecek düzeyde bor içermektedir. Leonardit, hümik asit, fülvik asit ve hüminlere kısaca hümik maddeler adı verilir. Bunlar doğadaki çürümüş bitki ve hayvan atıkları ile kalıntılarından meydana gelen organik maddelerdir. Doğal olarak oluşurlar, renkleri sarıdan siyaha kadar değişir, yüksek moleküler ağırlığa sahip olup bozulmaya dayanıklı heterojen maddelerdir. Hümik maddeler şekilsiz ve kısmen aromatik yapılı olup daha çok linyit veya leonardit madenlerinde bulunurlar. Çoğunlukla hümik asitten meydana gelirler ve çok fazla hümin içerirler. Hümik maddeler asit ve bazlardaki çözünürlüklerine göre hümik asit, fülvik asit ve hümin olarak üç gruba ayrılırlar. Türkiye’de 8.4 milyar ton hümik madde bulunmaktadır. Özellikle tarım topraklarında organik madde kaynağı olarak kullanılmasının yanında sanayide, gıda ve kozmetik sektöründe de kullanılmaktadırlar. Hümik asit, fülvik aside göre daha büyük bir moleküler yapıya sahiptir, topraktaki kalıcılığı daha uzundur ve daha zor mikrobiyal bozunmaya uğrarlar. Bu nedenle genel olarak toprak uygulamalarında hümik asitlerden faydalanılmaktadır. Hümik asitler bazik çözeltide eriyip asidik çözeltide katılaşırlar. Fülvik asitler daha küçük moleküler yapıda olup, daha az karbon, daha fazla oksijen içerir ve asit ile bazlarda çözünürler. Hüminler ise ne asit ne de bazik ortamlarda çözünmeyen, karbonca zengin, ayrışıp parçalanmaya karşı oldukça dayanıklı hümik yapılardır. 25 Kimyasal gübre ve organo-mineral gübre nedir? Leonarditten sıcak ortamda potasyum hidroksit muamelesi ile elde edilen hümik aside potasyum hümat adı verilir. pH’sı 8-11 arasında olup sıvıdır. Bunun nitrik asitle pH 5 civarına kadar asitleştirilmesi sonucunda katı hümik asit oluşur. Sıvılar damla ve yağmurlama sulamalarla toprağa verilirler. Pülverizatörle sulandırılarak ta ekim öncesinde toprağa verilip çapalanarak toprak altına karıştırılabilirler. Katı hümik asitler ve leonardit ise ekim öncesinde toprak hazırlığı sırasında tabana uygulanırlar. Sıvı hümik asitler yaprağa püskürtme ile verilmezler, çünkü faydası yoktur/düşüktür. Ama içerisine demir, çinko, mangan, bor, bakır gibi mikro besin elementleri karıştırılarak elde edilen hümik asitler (organo-mineral gübre) 250 mL/100 L su dozunda yapraktan gübrelemede kullanılabilirler. Hümik ve fülvik asitler besin elementlerini tutup değiştirmeleri, su tutmaları, toprak taneciklerini birleştirerek agregatlaştırmaları, kılcal kökleri ve faydalı mikroorganizmaları beslemeleri bakımından leonarditten daha kıymetlidir. Hümik ve fülvik asitlerin az miktarlarıyla çok fayda elde edilir ve tarımda kullanılmaları daha kolaydır. Makro (azot, fosfor, potasyum, kalsiyum, magnezyum, kükürt) ve mikro besin elementlerinden (demir, çinko, mangan, bor, bakır, molibden, klor) birini veya bir kaçını bir arada bulunduran, suni yollarla fabrikasyon olarak üretilen katı veya sıvı formlu gübrelerdir. Güvenilir laboratuvarların tam toprak ve/veya yaprak analiz sonuçlarına göre bilhassa ekim/dikimden önce başlanarak gelişme dönemi ortalarına kadarki dönemlerde belli dozlarda toprağa ve/veya yaprağa uygulanırlar. Torf, leonardit, hümik asit, şilempe gibi organik materyallerle makro ve mikro besin elementli kimyasal gübrelerin karıştırılmış haline organo-mineral gübre denir. Organik maddece fakir topraklar için olcukça faydalı bir gübre formudur. Genellikle taban gübresi olarak uygulanırlar. 26 Kimyasal gübrelerdeki klor zararlı mıdır? Klor bitkiler için mutlak gerekli olan 7 adet mikro besin elementinden biri olup toprakta bitkilerin ihtiyaç duydukları miktardan daha fazla bulunur. Topraktaki klorun kaynağı minerallerin çözünmesiyle açığa çıkan klor, organik materyallerin humuslaşma sürecinde verdiği klor ile organik ve kimyasal gübrelerden sağlanan klordur. Kimyasal gübrelerde özellikle yaprak TEKNİK DANIŞMANIMIZA SIKÇA SORULAN SORULAR VE CEVAPLARI Prof. Dr. Mehmet ZENGİN (Toprak Verimliliği, Bitki Besleme, Gübreler ve Gübreleme, Su Kalitesi Uzmanı) 7 27 Çinko katkılı gübrelerdeki çinko oksit faydalı mıdır? 28 Kimyasal gübrelerdeki dolgu maddeleri nedir ve dolomitin üstünlüğü var mıdır? Yaprak gübreleri ile böcek/yabancı ot ilaçları (pestisit) birlikte uygulanabilir mi? Yaprak gübrelemesinde pülverizatördeki çözeltinin ideal pH’sı kaç olmalıdır? Ayrıca gübrelemenin etkisi nasıl artırılır? 29 30 31 İdeal yaprak gübresi hangisidir? gübrelemelerinde klor fazlalığı problem oluşturmaktadır. Toprağa uygulanan kimyasal gübrelerdeki belli miktarların üzerindeki klor ise tütün, patates, elma ve bazı sebzeler gibi klora hassas bitkilerde verim ve kalite düşüşüne yol açar. Böyle bitkilere klorlu gübreler yerine sülfatlı gübreler verilmelidir. Örneğin NPK’lı bir taban gübresinde potasyum kaynağı potasyum klorür yerine potasyum sülfat olmalıdır. Çinko oksit kireçli ve yüksek pH’lı topraklarda suda çözünmediğinden bitkiler çinkoyu kılcal kökleri ile bünyelerine alamamaktadırlar. Ancak Karadeniz Bölgesi’nin asidik topraklarında çinko oksit çözünüp Zn+2 açığa çıkacağından böyle topraklarda kullanılabilir. Ülkemiz tarım topraklarının %80’i kireçli-yüksek pH’lı olduğundan böyle topraklarda suda kolay çözünüp faydalı çinko (Zn+2) açığa çıkaran çinko sülfat kullanılmalıdır. Çinko oksit yaprak gübrelemesinde kullanılmaz. Kimyasal gübrelerdeki dolgu maddeleri kil, kireç, dolomit gibi doğal mineral materyallerdir. Örneğin CAN-26 gübresinde 100 kg’da 26 kg azot varsa geri kalan 74 kg’lık kısmı hidrojen, oksijen ve kireçtir (CaCO3). Birlikte uygulanabilirler. Ne yaprak gübresi pestisiti, ne de pestisit yaprak gübresini kötü etkilemez, hatta birbirlerinin tesirlerini artırırlar. Pülverizatördeki çözelti pH’sı 6.0 civarında ise yaprak gübresinin etkisi artar. pH’yı 7.5’dan 6.0’ya düşürmek için 1 ton suya yaklaşık 50 mL nitrik asit ilave edilebilir. Ayrıca gübreleme etkinliğini artırmak için yaprak gübrelemesi sabah veya akşamüstü serin ve rüzgarsız saatlerde yayıcıyapıştırıcı karıştırılarak gelişim dönemi başlangıcında 2 hafta ara ile 2-3 kez uygulanmalıdır. Yayıcı-yapıştırıcı yoksa 100 L suya 250 g toz şeker veya melas karıştırılabilir. Yayıcı-yapıştırıcı suyun yüzey gerilimini azaltıp damlalar halinde toplanmasını engelleyerek ince bir su filmi gibi tüm yaprak yüzeyini kaplamasını sağlar. Birden havaya buharlaşmasını önleyerek çözeltideki tuzların yaprak hücrelerinden suyu çekerek yaprağı yakmasına engel olur. Geç buharlaşma ile yaprağa besinlerin emilmesini sağlar. En iyi yaprak gübresi üre ve mikro besin elementlerinden birini veya birkaçını (Combi) içeren yaprak gübresidir. NPK’lar yapraktan hızlı alınmazlar ve çok ihtiyaç duyulduklarından yapraktan vermekle bitki doyurulamaz. Makro besin elementlerinden sadece azot; üre gübresiyle yaprağa verilebilir. Gelişim dönemi boyunca 100 L suya 500 g üre ve 200 g Combi, bağ/bahçede meyve hasadından hemen sonra ise 100 L suda 2 kg üre ile birlikte 200 g Combi uygulaması en faydalı yaprak gübresidir. Mikro besin elementleri üre sayesinde yaprakların gevşetilmiş kütiküla tabakasından hızlı emilir ve az ihtiyaç duyulduklarından 2-3 uygulama ile beslenme sorunu çözülür. Üre 100 L suya 5 kg kadar konabilir, bitkileri yakmaz. Buğdayda proteini artırmak için en iyi ve en ekonomik yöntem; izli ekim yapılan tarlalara dane dolum döneminde ince tekerlekli traktörle girip pülverizatörle 100 L suda 2 kg üre ve 200 g Combi çözeltisi yayıcıyapıştırıcılı olarak serin ve rüzgarsız havada bitkilere püskürtmektir 32 NPK+ME gübrelerindeki mikro Hayır, kesinlikle yeterli değildir. Çünkü piyasadaki NPK+ME kompoze besin elementleri yeterli midir? gübrelerindeki ME miktarları %0.05 düzeylerindedir. Bu gübre toprağa klasik usullerle veya damla/yağmurlama sulamayla dekara en fazla 10 kg verilir. 100 kg verildiğinde 50 g herhangi bir mikro besin elementi veriliyorsa, 10 kg verildiğinde 5 g mikro besin elementi verilir. 5 g örneğin demir ya da çinko 1 dekar arazideki 250.000 kg toprakta bir hiç mertebesindedir. 1 kg toprak başına 0.02 mg demir veya çinko düşmektedir ki bu da derde deva olmamaktadır. Çare olabilmesi için bu tür kompozelerde Mikro Elementler TEKNİK DANIŞMANIMIZA SIKÇA SORULAN SORULAR VE CEVAPLARI Prof. Dr. Mehmet ZENGİN (Toprak Verimliliği, Bitki Besleme, Gübreler ve Gübreleme, Su Kalitesi Uzmanı) 8 hiç olmazsa ayrı ayrı %2’şer düzeylerinde olmalıdır. Bundan 1 dekara 10 kg verildiğinde örneğin demir veya çinkodan 200 g verilir. Bu da 1 dekardaki 250.000 kg toprakta kg başına 0.8 mg demir veya çinko yapar ki eksik kısım kısmen tamamlanmış olur. Bu mikro besin elementlerinin %0.05 gibi az tutulmasının sebebi maliyeti artırması ve fiziki gübre olarak 100 kg’a sığdırılamamasıdır. 33 Dolu zararında bitkilerin toparlanması için nasıl bir destek besleme yapılmalıdır? 34 Hormonlar (bitki gelişim düzenleyicileri) nedir, bitki beslemede nasıl kullanılır? 35 Amino asitler nedir, bitki beslemede nasıl kullanılır? %0.05 gibi düşük içerikli bu kompozeler yaprak gübresi olarak kullanıldığında da mikro besin elementleri çok az olduğundan yeterli fayda yakalanamayacaktır. 100 L suya 500 g karıştırıldığında 0.25 g demir veya çinko verilmiş olur. Halbuki 100 L suya 250 g demir sülfat karıştırıldığında 47.5 g demir verilir ki bu faydalıdır. Hatta bu bile yeterli konsantrasyon olamaz, o yüzden 2 hafta ara ile 2-3 kez yaprak uygulaması yapılır. Meyve ağaçlarında tüm yapraklar yere dökülmemişse, yani ağaçta hasarlı yapraklar varsa, tahıllar, fasulye, mısır, ayçiçeği, çekirdeklik kabak ve sebzeler gibi bitkilerde büyüme uçları zarar görmemişse hemen pülverizatörle 100 L suda 1 kg üre, 200 g Combi ve 5 g Gibberellik Asit çözeltisi yayıcı yapıştırıcılı olarak serin e rüzgarsız havada 10 gün ara ile 2-3 kez bitkilere püskürtülmelidir. Böylece bitkiler stresten kurtularak hasarlı yapraklarını onardıkları gibi hızlıca yeni sürgün ve yaprak oluşturarak çiçek ve meyveye geçerler. Elma, kiraz gibi meyveler derin yara almışlarsa bu uygulama bu bereleri kapatamaz. Bu halde kalsiyum nitrat çözeltisi püskürtülmesi de dolu izlerini silemez. Hormonlar bitkilerin kök ve dal uç tomurcukları tarafından üretilen ve bitkinin gelişimini kontrol eden biyokimyasal bileşiklerdir. Oksinler, Sitokininler ve Gibberellinler (Gibberellik Asit; GA) tohumu çimlendiren, köklendiren, bitkiyi geliştiren hormonlar iken, Absisik Asit (ABA) ve Etilen bitkiyi yaşlandıran, meyveyi olgunlaştıran, kış uykusuna geçiren, tohumu uykuda tutan (dormansi) hormonlardır. Bunların suni olarak imal edilip ticari olarak satılan katı veya sıvı formlularına da Bitki Gelişim Düzenleyicileri (BGD) denir. Bitkiler normal/ideal toprak ve iklim koşullarında stres yaşamadan gelişir ve kendi fizyolojisini kontrol eden hormonlarını üretir, dışarıdan herhangi bir BGD uygulamaya gerek yoktur. Ancak toprak ve iklim şartları olumsuz ise bitki stres yaşar ve yeterli hormonunu üretemeyerek kökgövde-filiz-yaprak-çiçek-meyve-tohum gelişimini tam yerine getiremez. Örneğin gece-gündüz ortalama hava sıcaklığı 15 oC’nin altına düşünce domates çiçekleri tozlaşıp meyve bağlayamaz. Sıcaklık 15 oC’nin altına düşünce serada ya ısıtma yapılmalı, ya Bambus Arısı kullanılmalı veya da GA, NAA, İBA gibi BGD preparatları kullanılmalıdır. Dolu zararı, böcek zararı, iklim bozukluğu vb. nedenlerle zarar görmüş bitkilere uzman tavsiyeleri doğrultusunda uygun BGD kullanımı faydalı iken normal şartlarda/ihtiyaç olmayan durumda aksisi zararlıdır. Genellikle Bitki Gelişim Düzenleyicileri 50 mg/L (yani 100 L suya 5 g) dozunda gelişim dönemi başında ya da dolu zararı gibi durumlarda 10 gün ara ile 2-3 kez yapraklara püskürtme şeklinde uygulanabilir. Azotlu bileşikler amino asitleri (AA), amino asitler ise proteinleri oluştururlar. Yani AA proteinlerin bir önceki basamağı olup karışık bir yapıya sahiptirler. AA bitkisel ve hayvansal proteinlerin parçalanması ile oluşan karbon, hidrojen, oksijen ve azot içeren basit moleküllerdir. Aynı zamanda kükürt ve fosfor da bulunduran türleri vardır. AA bitkide klorofil miktarını artırarak metabolizmayı hızlandırır ve ürün verimi ile kalitesini artırır. Çevre stres koşullarına karşı bitkiyi daha dirençli hale getirir. Sulama suyu ile toprağa veya pülverizatör ile yaprağa uygulandığında besin elementlerinin alımını artırır. Bitkiler için önemli bir organik karbon ve organik azot kaynağıdır. Toprak yapısını düzeltir, toprağı canlandırır, verimin sigortası TEKNİK DANIŞMANIMIZA SIKÇA SORULAN SORULAR VE CEVAPLARI Prof. Dr. Mehmet ZENGİN (Toprak Verimliliği, Bitki Besleme, Gübreler ve Gübreleme, Su Kalitesi Uzmanı) 9 olan faydalı bakteriler ve diğer mikroorganizmaları artırır. Bitki gelişim dönemi başlangıcında damla/yağmurlama sulama ile 1 L/da, pülverizatör ile iki hafta ara ile iki-üç kez 250 g/100 L su dozunda uygulanabilirler. 36 Gübrelemede yapılan başlıca hatalar nelerdir? Kireçli topraklara kireçli amonyum nitrat gübresinin verilmesi. Bu gübre çok kıymetli bir gübredir ama %7’den fazla kireç içeren topraklar için uygun olmayıp Karadeniz Bölgesi ve Nevşehir İli’nin patates tarımı yapılan kumlu asidik toprakları ile ülkemizin diğer bazı bölgelerinde bulunan düşük kireçli toprakları için daha faydalıdır. Sonbaharda tahıl ekiminde 18.46.0 (DAP) yerine 20.20.0 kullanılması. 20.20.0 kompoze çok iyi bir gübredir ama üzerinden kar-kış geçen bitkiler için uygun olmayıp ilkbaharda ekilen bitkiler için çok uygun bir taban gübresidir. Buğdaya 1 dekara 7 kg saf fosfor vermek için dekara 35 kg 20.20.0 verildiğinden formülasyon gereği 7 kilo da saf azot verilmektedir. Buğday çimlenmeden Mart ayındaki kardeşlenmeye kadar 1 dekardan 3 kg azotu alır, geriye kalan dekardaki 4 kg azot boşa gider. Bunun için ideal formülasyon 18.46.0’dır. Çiftçilerimiz 20.20.0 DAP’a göre daha ucuz diye bunu kullanıyor olabilirler ama bir torba fiyatıyla diğerinin bir torba fiyatını karşılaştırma yerine 1 kg saf besin ile diğerinin 1 kg saf besininin fiyatını karşılaştırmalıdırlar. DAP’ta bir torbada 23 kg saf fosfor varken 20.20.0’da 10 kg saf fosfor var. Her zaman torbadaki etken madde arttıkça birim saf besin maddesinin fiyatı azalır. Kışlık ekilen tahıllarda toprak analiz sonucuna göre toprak orta düzeyde fosfor içeriyorsa, dekara 3-4 kg fosfor kullanılacağından böyle durumlarda taban gübresi olarak 20.20.0 kompoze gayet idealdir. Çünkü dekara 3-4 kg fosfor ile birlikte formülasyonun eşit olmasından dolayı dekara 3-4 kg azot verilecek, bunu da bitki kardeşlenme döneminde kadar tüketebilecektir. Fazla azot kaybı olmayacaktır. Bilinçsiz olarak fazla fosforlu taban gübresi kullanımı ile yurtdışına gereksiz gübre dövizi harcanmakta, fazla fosfor bitkilerin demir ve çinko alımını engellemekte ve toprakta çok tehlikeli bir ağır metal olan kadmiyum birikebilmektedir. Ülke olarak yurtdışına petrolden sonra en fazla ödeme yaptığımız mal kimyasal gübre hammaddeleridir. Çünkü ülkemizde bu besin elementlerini ekonomik olarak içeren madenler bulunmamaktadır. Sulu koşullarda buğdaya azotlu üst gübreleme partiler halinde yapılır, tek seferde ve fazlaca azotlu gübre verilmez! Şeker pancarında polar artsın diye Ağustos’ta yağmurlama ile DAP verilmesi! Bu çok yanlıştır. O dönemde bitki fosfor almaz, alsa bile fosfor tek başına şeker oranını artırmaz. Şeker oranı toprakta organik madde yeterliyse, tam toprak analiz sonuçlarına göre yeterli ve dengeli gübreleme yapıldıysa, iklim gece-gündüz uygun gidiyorsa ve sulamalar doğru yapılıyorsa, bir de çeşit özelliği olarak yüksek şeker kabiliyetli ise artar, %20’lerin üzerine çıkar. Bor toprakta noksansa, fazlaca ahır gübresi, taban kompozeleri, üste azotluları verseniz de şeker oranı istenilen düzeye çıkmaz. Onun için ş. pancarı gübrelemesinde bor da dahil tam toprak analiz sonuçları gereklidir. Topraklarımızda mikro besin elementi noksanlığı yaygın olduğundan tahıl tarımında çinkolu gübre kullanılmalıdır. Bunun kullanılmaması bir hatadır. Buğday demir etkin bir bitki olduğu için demirli gübreleme yapılmamalıdır! Aynı şekilde kayısı ve domates bitkileri de demir etkin bitkilerdir. Toprak sırf kum değilse bu üç bitki kökleriyle çıkardığı biyosiderefor denilen biyokimyasal bileşikler sayesinde toprakta mevcut çözünemeyen demiri çözüp alma yeteneğindedirler. Bu yüzden bu üç bitki demir klorozu göstermezler, onun için demirli gübreleme yapılmaz. Kireçli topraklarda yüksek kalsiyum nedeniyle meyveler, şeker pancarı, TEKNİK DANIŞMANIMIZA SIKÇA SORULAN SORULAR VE CEVAPLARI Prof. Dr. Mehmet ZENGİN (Toprak Verimliliği, Bitki Besleme, Gübreler ve Gübreleme, Su Kalitesi Uzmanı) 10 patates ve domateste potasyum ve magnezyum kullanılmalıdır. Potasyum ve magnezyum toprakta yeterli ve hatta fazla olsa bile kalsiyum 3500 mg/kg’ı aştığında bitkiler mevcut potasyum e magnezyumdan yeterince faydalanamamaktadırlar. Topraktan kalsiyumu uzaklaştırarak azaltamayacağımıza göre mg/kg’lı tam toprak analiz sonuçlarına göre yeterli ve dengeli miktarlarda potasyum ve magnezyumlu gübre vermeliyiz. Fasulye, soya fasulyesi, nohut, mercimek gibi baklagil bitkileri mangan obur bitkiler olduğundan bunların tarımında toprak analiz sonuçlarına göre topraktan/yapraktan manganlı gübreleme yapılmalıdır. Henüz bu uygulama ülkemizde yaygın değildir. Ya ilk yağmurlama sulama ile dekara 1 kg mangan sülfat verilmeli ya da çiçeklenme başlangıcında ve bakla bağladıktan sonra 100 L suda 250 g mangan sülfat (%27 Mn) ve 500 g üre eritilip yayıcıyapıştırıcılı olarak akşamüstü serin ve rüzgarsız havalarda yapraklara püskürtülmelidir. Yaprak gübrelemesinde NPK kullanılması, yayıcı-yapıştırıcı kullanılmaması, öylen sıcak saatlerde püskürtme yapılması, konsantrasyonun düşük veya fazla tutulması, 2 hafta ara ile 2-3 kez püskürtme yerine bir kez verilmesi hatadır. 37 Damla/yağmurlama sulama ile gübre uygulamasında gübre tankına aynı anda hangi gübreler karıştırılamaz? Gübre tankına kalsiyumlu gübrelerle fosforlu gübreler aynı anda karıştırılmamalıdır. CaP suda erimeyen kalsiyum fosfat taşı oluşturarak tankta bekler, erimiş halde damla sulama borularında hareket edip damlatıcılardan iyonlar halinde çıkıp kök bölgesine su ile inmezler. Böyle taşlaşmış bir sorundan kurtulmak için gübre tankına 5 L nitrik asit ilave edilerek asit ortamda Ca ile P’un birleşmesi bitirilir. Kalsiyum nitrat ile potasyum sülfat da aynı tanka aynı anda karıştırılmaz. Bunların biri bir hafta, diğeri de öbür hafta ayrı ayrı verilir. 38 Damla/yağmurlama sulama ile gelişim dönemi başında önce hangi besinler verilmelidir? Taban gübresi uygulanmalı mıdır? Gübreler hangi döneme kadar verilir? İlk önce fosforlu gübre (örneğin MAP), kalsiyumlu gübre (örneğin kalsiyum nitrat), magnezyumlu gübre (örneğin magnezyum sülfat, magnezyum nitrat) mikro besinli (demir-çinko-mangan sülfat veya şelat, borlu) gübreler ve sıvı hümik asitler verilmelidir. Bunlardan sonra azotla (örneğin AN-33 veya AS21) devam edilir. Dönem ortasına doğru potasyum (örneğin potasyum sülfat veya potasyum nitrat) verilmelidir. Damla sulamalı yetiştiricilikte mutlaka tabana sezon boyunca uygulanacak besinlerin dörtte biri verilir, kalan dörtte üçü ise damla sulamayla haftalık parçalar halinde sunulur. Damlatıcıdan akan gübreli çözeltinin pH’sı 6.0 civarında ve EC’si 2.000 mikro Siemens/cm’nin altındaysa çok iyidir. Klasik veya sulamalı gübrelemede gübreler sezon ortasına (genellikle Temmuz sonuna) kadar verilir. Ondan sonra verilen gübrelerin etkinliği düşer. Zira bitkiler sezon ortasına kadar kök bölgesinden besinleri hızlıca sömürüp yapraklarında assimilat maddeler olarak biriktirirler, ondan sonra su alamaya devam eder ama besin alımını oldukça azaltır, yapraktaki besinleri artık meyvelere, tanelere, köklere vb. göndermeye başlar. 39 Azotlu gübreler suda ne kadar Gübre erirler? AN-33 Ü-46 AS-21 40 Damla/yağmurlama sulamalı gübrelemelerde gübre sulamanın hangi saatinde verilmeli ve sulama günün hangi saatlerinde yapılmalıdır? 20 oC’de 100 g suda eriyen miktar (g) 187.4 103.3 75.4 Sulamalı gübrelemede (Fertigasyon) gübre sulamanın ortasında verilmelidir. Örneğin sulama 8 saat yapılacaksa gübre tankının vanası 4. saatte açılmalıdır. Sulamalar akşam-gece yapılırsa daha iyi olur. Çünkü gece serinlik ve rüzgarsızlık nedeniyle buharlaşma kaybı düşüktür, böylece su etkinliği artar, toprakta tuz birikimi azalır. TEKNİK DANIŞMANIMIZA SIKÇA SORULAN SORULAR VE CEVAPLARI Prof. Dr. Mehmet ZENGİN (Toprak Verimliliği, Bitki Besleme, Gübreler ve Gübreleme, Su Kalitesi Uzmanı) 11 41 42 43 44 mm yağış yüksekliği neyi ifade eder? Kar yüksekliğiyle su yüksekliği ilişkisi nasıldır? 1 mm yüksekliğindeki yağış 1 m2 yüzey alanda 1 L (1 kg), 1 da alanda ise 1.000 L (1 m3, 1 ton) suya denk gelmektedir. Sıkışmış 10 cm yüksekliğindeki kar 6 cm su yüksekliğine denk gelir. Yani 1 m2 yüzey alanda 10 cm yüksekliğinde sıkışmış kar varsa eridiği zaman 60 L (kg) suya dönüşecektir. Bu da dekarda 60.000 L (kg) su eder. Sıkışmamış 10 cm yüksekliğindeki kar ise 2.2 cm yüksekliğinde suya tekabül eder. Yani 1 m2 yüzey alanda 10 cm yüksekliğinde kar varsa eridiği zaman 22 L (kg) suya dönüşecektir. Bu da dekarda 22.000 L (kg) su eder. İdeal sulama suyu nasıl İdeal bir sulama suyu 30 oC civarında sıcaklığa sahip, 6.5-8.5 pH’lı, EC’si olmalıdır? 250 mikro Siemens/cm’den düşük, çözünmüş tuzlar toplamı 175 mg/L’den az, katyonlar (Ca, Mg, Na, K) toplamı 2.5 me/L’den düşük, anyonlar (CO3, HCO3, Cl, SO4) toplamı 2.5 me/L’den az, klor ve sülfat 4 me/L’den düşük, bor içeriği 0.5 mg/L’den daha az, çözünebilir sodyum yüzdesi 20 me/L’den düşük, sodyum adsorpsiyon oranı 10’dan az, bakiye sodyum karbonat miktarı ise 1.25 me/L’den düşük olan sudur. Yumuşak su (fazla sodyum içeren) tarımda iyi değildir, sert toprak oluşturur. Halbuki sert su (fazla kalsiyum ve magnezyum içeren) yumuşak toprak oluşturacağından sulamada daha iyidir. Sulama suyu örneği nasıl alınır Yeraltı suları pompaj 10 dk çalıştırıldıktan sonra, nehir suları nehrin ve lab.da hangi parametreler ortasından, yüzeyden 50 cm derinlikten, göl/baraj/gölet suları ise giriş, orta analiz ettirilir? kısım ve çıkıştan, yüzeyden 50 cm derinlikten temiz, 1 litrelik cam veya pet şişelere örneklenecek su ile 3 kez doldurup boşalttıktan sonra ağzına kadar hiç hava boşluğu olmayacak şekilde doldurulup ışık geçirmemesi için gazeteyle/bezle sarılarak hızlıca güvenilir, tam analiz yapan bir laboratuvara iletilir. 45 Bitkiler ne ile beslenirler? 46 Bitki besin elementleri hangileridir? Sulama suyu örneklerinde pH, EC, kalsiyum, magnezyum, sodyum, potasyum, karbonat, bikarbonat, klor, sülfat, bor parametreleri analiz ettirilir. Kalite sınıfları olarak bunlardan çözünebilir sodyum yüzdesi, sodyum adsorpsiyon oranı, bakiye sodyum karbonat miktarı ve CxSx kombinasyonları hesaplanır. Bitkiler gelişmeleri için 1) gelişim ortamı (toprak veya topraksız ortam), 2) hava, 3) su, 4) ışık ve 5) sıcaklığa muhtaçtırlar. Bunlardan biri olmazsa yaşayamazlar. Su ve besin elementleri gelişim ortamı (toprak) içinde mütaala edilirler. Suyun ve besin elementlerinin iyi emilmesi için bitki sağlıklı olmalı, su yeterli ve kaliteli olmalı, besin elementleri çözeltide çözünmüş iyon ve bileşik halinde yeterli ve birbirleriyle dengeli halde bulunmalı, gece sıcaklığı 15 oC ve gündüz 25 oC civarında, hava rutubeti baharda %60-80, yazın ise %30-40 civarlarında, rüzgar hızı da 1 km/sa olmalıdır. Bitkiler sağlıklı bir şekilde gelişip yeterli ve kaliteli ürünler verebilmeleri için havadan, sudan ve topraktan tam 16 besin elementini alırlar. Bunlar makro besin elementleri (karbon, hidrojen, oksijen, azot, fosfor, potasyum, kalsiyum, magnezyum, kükürt) ve mikro besin elementleridir (demir, çinko, mangan, bor, bakır, molibden, klor). Havadan gündüz ışıklı saatlerde karbondioksit şeklinde karbon ile oksijen, sudan hidrojen ile oksijen, topraktan ise gözle görülmeyen kılcal kökleriyle amonyum ve nitrat formlarında azot, mono ve dihidrojen fosfat formlarında fosfor, iyon hallerinde potasyum, kalsiyum ve magnezyum, sülfat formunda kükürt, iyon hallerinde demir, çinko, mangan, bakır, klor ve borat ve borik asit formlarında bor, molibdat formunda molibdeni sömürürler. Makro besin elementleri demek bitkilerce fazla miktarlarda sömürülen elementler demek olup 9 tanedir, mikro besin elementleri ise az miktarda sömürülen demek olup 7 tanedir. Toplam 16 tane mutlak besin elementi vardır. Bunların biri olmasa verim ve kalite en az %50 oranında düşer, bir başkası bunun yerine ikame olamaz. Bir de mutlak olmayıp fazla olmamak kaydıyla bulunması bazı kültür bitkilerine faydalı olanlar var. Sodyum şeker pancarı, alüminyum çay, nikel, selenyum, kobalt, vanadyum çeşitli kültür bitkileri için faydalıdır. Ama bunların görevlerini TEKNİK DANIŞMANIMIZA SIKÇA SORULAN SORULAR VE CEVAPLARI Prof. Dr. Mehmet ZENGİN (Toprak Verimliliği, Bitki Besleme, Gübreler ve Gübreleme, Su Kalitesi Uzmanı) 12 47 48 49 50 mutlak besin elementleri yerine getirebilmektedir. Meyve kabukları kirazda Bunların sebebi bitkide kalsiyum noksanlığıdır. Toprakta kireç/kalsiyum olduğu gibi yağmur yağmasa yüksek olsa bile bazı kalsiyum düşkün bitkiler, damla sulama yapılmayan bile hasada yakın dönemde bitkiler, hava rutubetinin çok yüksek olduğu iklim bölgelerindeki bitkilerde çatlıyor, domateslerin çiçek kalsiyum noksanlığından ileri gelen bu tip problemler görülür. Önlemek için burnu tarafı çürüyor, diğer gelişim dönemi ortalarında 100 L suda 1 kg kalsiyum nitrat eritilip yayıcımeyvelerin depo ömrü azalıyor, yapıştırıcılı olarak sabah veya akşamüstü serin ve rüzgarsız havada 2 hafta ara acı benek oluyor. Bunların ile 2-3 kez bilhassa meyve kümelerine püskürtülmelidir. Organik bitkisel sebebi ve çaresi nedir? üretimde kalsiyum nitrat yasak olduğundan onun yerine aynı miktarda kalsiyum klorür kullanılır. Yaprak analizleri gereklimidir Yaprak analizleri gübreleme yapma amacıyla yaptırılmaz. Toprak analizleri ve yaprak örnekleri nasıl gübreleme önerisinde bulunmak için yaptırılırken yaprak analizleri yapılan alınmalıdır? gübrelemenin doğruluğunu/uygunluğunu ortaya koymak, varsa olası gizli besin elementi noksanlığı veya fazlalığını önceden öğrenip önlem almak için yaptırılır. Yaprak örnekleri genellikle yetişme mevsimi ortasında gelişimini yeni tamamlamış olgun genç yapraklar olarak tarlayı/bağı/bahçeyi/serayı temsilen 50-100 yaprak olacak şekilde alınır. Tercihen kağıt keselerde soğutuculu çanta ile kısa sürede güvenilir bir laboratuara gönderilerek toplam azot, fosfor, potasyum, kalsiyum, magnezyum, kükürt, demir, çinko, mangan, bor ve bakır parametreleri istenir. Makro besin elementlerinin sonuçları % birimiyle, mikro besin elementlerininkiler ise mg/kg birimiyle verilir. Yaprakta besin elementleri Sağlıklı gelişen bitkilerin yaprak örneklerinde Azot/Potasyum oranı 2, arasındaki ideal oranlar Fosfor/Çinko oranı 300’den az ve Demir/Çinko oranı ise 2 civarında nelerdir? olmalıdır. Bu oranlar bozuksa bitki dengesiz beslenmiştir ve kendisinden yeterli ve kaliteli ürün alınamaz. Konvansiyonel tarım, organik Konvansiyonel tarım 1950’li yıllardan sonra hızla artan dünya nüfusunu tarım ve iyi tarım uygulamaları güvenle besleyebilmek için tarımda traktör, mekanizasyon, sulama, verimli nedir, hangisi daha iyidir? çeşitler, kimyasal gübre ve pestisitler kullanılarak yapılan bitkisel üretim metodudur. Birim alandan fazla ama düşük kaliteli/lezzetli bitkisel/hayvansal ürünler elde edilir. Gıda açığı yoktur, artan nüfus beslenir. Ancak ürünlerde ve doğada istenmeyen kimyasallar birikir ve zararlı boyutlara ulaşabilir. Organik tarım bozulan doğal dengeyi korumak, kaliteli ve lezzetli ürünler elde etmek için izin verilen gübre ve pestisitlerin kullanılmasıyla kanun ve yönetmelikler çerçevesinde baştan sona gözetim altında yapılan, kontrollü ve teşvikli bitkisel ve hayvansal üretim şeklidir. Birim alandan az ama yüksek kaliteli/lezzetli bitkisel/hayvansal ürünler elde edilir. Gıda açığı doğar, nüfus tam beslenemez. Örneğin tarla koşullarında konvansiyonel tarımda 1 dekardan 8-10 ton domates elde ediliyorsa, organik tarım yöntemi ile 2-3 ton domates üretilir. Bitkisel ve hayvansal ürünlerde dışarıya muhtaç hale gelinir. Çünkü ülkemiz dinamik bir nüfusa sahiptir. Ürünlerde ve doğada hastalık yapıcı, kirletici kimyasallar birikmez. İyi tarım uygulamaları belli kanun ve yönetmelikler çerçevesinde kontrollü ve teşvikli, tam toprak analiz sonuçlarına göre uzmanların tavsiyeleri ile bitki besleme ve gübreleme, yine uzmanların önerilerine göre zirai mücadele, ekim/dikim, sulama, budama, hasat, harman, depolama gibi üretim metotlarının uygulandığı bitkisel üretim yöntemidir. Doğa kirlenmez, açlık doğmaz ama ürün kalitesi/aroması/lezzeti organik tarım ürünlerinin ki kadar yüksek değildir, konvansiyonel ürünlerinkinden daha iyidir. Sonuç olarak birçok avantaja sahip olması bakımından iyi tarım uygulamaları daha ön plana çıkmaktadır. Ülkemizin parçalı ve küçük arazilerine sahip dağlık, kimyasal gübre ve pestisit kullanılmamış alanlarında organik, diğer tarım alanlarında ise iyi tarım uygulamaları yöntemiyle bitkisel üretim yapılmalıdır. TEKNİK DANIŞMANIMIZA SIKÇA SORULAN SORULAR VE CEVAPLARI Prof. Dr. Mehmet ZENGİN (Toprak Verimliliği, Bitki Besleme, Gübreler ve Gübreleme, Su Kalitesi Uzmanı) 13 51 Topraksız tarımda fertigasyon çözeltisi nasıl olmalıdır? Topraksız tarımda bitki beslemede Hoagland Çözeltisi kullanılabilir. Bu çözelti mg/L olarak şu besinleri içerir: Azot 210, fosfor 31, potasyum 234, kalsiyum 200, magnezyum 48, kükürt 64, demir 2.5, çinko 0.05, mangan 0.5, bor 0.5, bakır 0.02 ve molibden 0.01. Burada 13 besin elementinden biri olan klor yok ama mangan kaynağı olarak mangan klorür kullanıldığından klor da ondan gelmektedir. Potasyum dihidrojen fosfat, potasyum nitrat, kalsiyum nitrat, magnezyum sülfat, demir-şelat, çinko sülfat, mangan sülfat, borik asit, bakır sülfat, sodyum molibdat gübrelerinden belli miktarlarda tartılarak hazırlanır. TEKNİK DANIŞMANIMIZA SIKÇA SORULAN SORULAR VE CEVAPLARI Prof. Dr. Mehmet ZENGİN (Toprak Verimliliği, Bitki Besleme, Gübreler ve Gübreleme, Su Kalitesi Uzmanı)