Emile Zola, der ki : “Benim fikrimce bir şeyi fotoğraflayana kadar onu

advertisement
SAYISAL FOTOĞRAFÇILIĞA GİRİŞ
1. Sayısal Fotoğraf makinaları
Dijital fotoğraf makinesinin temel işleyişi analog fotoğraf makinelerinden farklı
değildir. Dijital fotoğraf makinelerinde film yerine, ışığa duyarlı algılayıcı üzerine
düşen görüntü elektrik enerjisine dönüşür. İşlemci çipli bu analog sinyali yorumlayıp
görüntü verilerine çevirir; ardından da veriler bellek kartına kaydedilir.
a. Algılayıcı
İki farklı algılayıcı vardır. CCD (Charge-coupled device) ve CMOS
(Complementary Metal Oxide Semiconductor) Fotoğraf makinesı üreticileri için
her ikisinin de üretiminin bazı avantajları vardır. Üretimi kolay ve daha kaliteli
olan CCD (şu an kalite fark kalmamıştır) ve üretimi daha ucuz olan CMOS.
CMOS çipleri daha az enerjiye ihtiyaç duyar. CCD algılayıcısı ise hız açısından
avantajlıdır. Ancak, teknoloji geliştikçe, farklar azalmaktadır.
Her iki algılayıcı da aynı sisteme göre çalışır. Algılayıcılar farklı pikseller üzerinde
bir dizi renk filitresiyle çalışır. Tam renk bu bilgilerin iç değerlendirmesiyle
oluşur. Bu sistem beyaz alanlarda detay kaybı ve görüntünün bazı bölümlerinde
parazite neden olabilir.
CMOS algılayıcısının bir varyasyonu olan Foveon X3 çipi, filmde olduğu gibi
katmanlar halinde, her pikselin içinde renk bilgisini yakalar. Bu sistemle teorik
olarak daha temiz renkler elde edilir.
b. Çözünürlük
Algılayıcının büyüklüğü ve piksel sayısı, fotoğraf mainesinin kalitesini belirler.
Daha ince ayrıntıları yakalayabilmeyi ve tonda daha pürüzsüz geçişleri
kaydetmeyi sağlar. Ayrıca, baskı kalitesini belirler. Makinelerin görüntü
işlemcileri de kaliteyi etkileyen bir faktördür.
Daha pahalı, piksel sayısı yüksek makinelerin işlemcileri genel olarak daha güçlü
olur. Buna bağlı olarak genelde renk daha iyi çıkar, parazitlenme azalır.
Parazitlenme, çipin birçok nedenden dolayı gelişigüzel çıkardığı verilerdir ve
fotoğraftaki gren gibi görünür.
c. Hız
Filmli makinelara kıyasla, dijital fotoğraf makineleri hız konusunda fotoğrafçıları
zorlar. Yükleme zamanı, örtücü gecikmesi ve kayıt süresi.
Yükleme zamanı makinenin açıldıktan sonra hazır hale gelmesi için gereken
süredir. Analog makinelerde böyle bir sorun yoktur.
Örtücü gecikmesi; deklanşöre basıldığı an değil kısa bir süre sonrası çekilir.
İstenen anın yakalanamaması sonucunu yaratır. Tüm makine üreticilerinin
üzerinde çalıştığı bir konudur. Dijital fotoğraf makinelerinde ise tepkiyi yavaşlatan
otomatik netleme, otomatip pozlama, algılayıcının hazır olması gibi nedenlerdir.
Kayıt zamanı analog fotoğraf makinelerinde çok hızlıdır. Fakat, dijital
makinelerde işlemci ve bellek kartına yazma süreleri , makinenin hızını
yavaşlatabilir.
d. Elektronik Vizor
Vizör, fotoğrafı çekerken baktığımız minik göze verilen isimdir. Günümüzde
vizörün yerini tutan LCD’ler de kullanılmaktadır ama bunlar, vizör kadar
hakimiyet sağlamaz. Dijital kameralarda ise birkaç tip vizör bulunur. Bunlar optik
TTL vizör, elektronik vizör ve normal vizördür.
Normal vizörler, makinenin sol üst köşesinde yer alır ve önden bakıldığında arkası
görülebilen bir mekanizmadır. Bu tip vizörlerin çok ciddi bir sorunu vardır. O da,
fotoğrafı çekilen objenin görüş açısı ile, o fotoğrafın filme düşüş açısının
farklılığıdır. Buna parallax hatası adı verilir. Parallax hatası, çok ciddi bir sorun
olur bazen ve hiç istenmeyen sonuçlar yaratabilir.
Buna karşılık, TTL vizörler vardır. Bu vizörlerde görüntü, doğrudan objektiften
gelir ve aynalar yardımıyla, vizöre yansıtılır. Bu şekilde alınan görüntü, makinenin
çekeceği gerçek görüntü olacağı için, en iyi vizör tipi budur. SLR (Single Lens
Reflex) makinelerde bulunur.
Bir üçüncü vizör tipi ise, elektroniktir ve dijital kameralarda bulunur. Birçok orta
sınıf dijital kamera, bu vizöre sahiptir. Bu vizör, aslında elektronik bir ekrandır ve
CCD’ye düşecek görüntü, elektronik olarak oraya yansıtılır. Birçok kişi için
rahatsız edici bir vizördür ve çoğu zaman lag (gecikme) hissi verir.
e. Optik / Dijital zoom
Optik zoom : Optik zoom objektifleri fiziksel olarak nesnenizin görüntüsünü
büyütür.
Dijital zoom : Dijital zoom görüntünüzü keser ve kesilen sonucu büyütür. Bu
büyütme işlemine interpolasyon adı verilir. Görüntü kalitesinde bozulmaya neden
olabilir.
f. Likit kristal ekran
LCD ekran kompact makinelarda kadrajın görüntülendiği, dSLR makinelarda ise
sonucun görülebileceği, fotoğraf makinesinin önemli bir parçasıdır. Rahatça
görülebilecek büyüklükte, yeterli parlaklık ve kontrastta, renkleri iyi sunabilme
özelliklerine sahip olmalıdır. Hareketli olanları çekimlerde kolaylık sağlar.
g. ISO
CCD’nin ışığa ne kadar duyarlı olacağını belirler. ISO değerleri, genel olarak 50,
100, 200, 400, 800, 1600 şeklinde gider. Örneğin, 200 ISO ile çekilen fotoğraf,
tüm diğer parametreler aynı olması durumunda (ışık koşulları, diyafram,
enstantane), 100 ISO ile çekilene göre iki kat fazla ışık alır.
CCD’nin ışığa duyarlılığı yükseldikçe yani ISO arttıkça, fotoğrafta “grain” (gren)
adı verilen kumlanma oluşur. Dijital fotoğraflarda bunun adı ise “noise” yani çok
küçük noktacıklar şeklindedir. Bu durumda yüksek ISO bize hız sağlarken, düşük
ISO da netlik sağlayacaktır. Ama bazen netlik yerine, hız ve ışıktan kazanma önem
kazanır. Mesela gece bir hatıra fotoğrafı çekmek istiyoruz ama tripod yanımızda
değil. Bu durumda uzun pozlama yapamayız, yaparsak net görüntü elde edemeyiz.
Ama ISO’yu birkaç stop artırarak, pozlama süresini birkaç stop düşürebiliriz.
Böylece kısa süre içinde titretmeden fotoğraf çekebiliriz. Ama küçük
kumlanmalara (veya noise) razı olmak kaydıyla.
2. Yardımcı araçlar
a. Pil ve şarj aleti : Şarjlı NiCd piller tercih edilmelidir. mAh fazla olması daha
uzun süre kullanılabilmesini sağlar. Her zaman yedek pil bulundurulmalıdır.
b. Hafıza kartı : Fotoğraflar kaydedildiği araçlardır. CF(Compact Flash), SD
kartları yaygın olarak kullanılır. Yazma / okunma süreleri, saklama kapasiteleri
ve zor koşullarda dayanıklılıkları önemlidir.
c. Taşınabilir veri depolama üniteleri : Fotoğraf makineler ve çözünürlükleri
geliştikçe, görüntü boyutları artmakta ve hafıza kartlaraı yeterli olmamaktadır.
Bu nedenle, özellikle uzun seyahatlerde taşınabilir veri depolama üniteleri
gerekli olur.
3. Dosya formatları
Temel görüntü formatları JPEG, TIFF ve RAW/NEF’dir.
JPEG (Joint Photographers Expert Group) : Görüntü dosyasının daha küçük bir
dosyaya sığabilmesi için algılayıcıdan ve işlemciden gelen tüm görüntü verilerinin
boyutunu zekice küçültür. Bunu, gereksiz verileri arayarak ve renk gibi bazı her bir
piksel için hatırlatmak yerine büyük alanlara haritalandırarak yapar. Ayrıcai sıkıştrma
oranları da değiştirilebilir.
En büyük avantajı hızı ve saklama alanıdır. Ancak, jpeg dosyası aktarıldıktan sonra
TIFF ya da görüntü işleme programı formatında saklanmalıdır. Çünkü, her açılıp
kapandığında veri atılıp yeniden yapılandırıldığından kalite kaybına uğrar.
TIFF (Tagged Image File Format) : Sıkıştırılmamış ve en kaliteli fotoğraf
formatlarından biridir. Görüntü kaybına sebep olmadığı için özellikle masaüstü
yayıncılıkta çok kullanılan bu formatın tek kötü yanı diskte fazla yer kaplamasıdır.
RAW / NEF: Dijital fotoğraf makinesinin sensöründen gelen bilgilerin ham olarak
yazılması ile oluşan formattır (bu format için “dijital negatif” tabiri de kullanılıyor).
Gerçekten de, klasik fimlerde negatifin ne işlevi varsa dijital fotoğraflar için de
RAW’ın benzer bir görevi vardır. TIFF kadar yer kaplamasa da aynı kalitede JPEG
formatından ortalama 5 kat daha büyüktür. Bu formatın en önemli özelliği fotoğraf
çektikten sonra bazı ayarları değiştirebilmenizdir. Bunlar arasında Beyaz, Ev,
keskinlik ve kontrast gibi ayarlar bulunuyor. Bir anlamda fotoğrafı çektikten sonra
normalde uzun süren ve teknik bilgi gerektiren belli değişiklikler yapabiliyorsunuz.
4. Yedekleme
Fotoğrafların bellek kartından bilgisayara aktarılması ve CD / DVD / Harici disk
ünitesine yedeğinin alınması.
5. Arşivleme
Fotoğrafların arşivlenmesi önem verilmesi gereken bir husustur. Uygun bir arşiv
sistemi kurulmazsa, istenilen fotoğraflarımıza erişim sorunu yaşanacaktır. Özellikle
sayısal ortamda daha fazla fotoğraf çekildiği düşünüldüğünde, içinden çıkılmaz
durumlarla karşılaşabiliriz. Arşivlendirme; sınıflandırma ve düzenlemeleri içerir.
Hazır programlar kullanılabileceği gibi, işletim sistemi altında açılacak dosyalarla
arşiv yapısı kurulabilir.
6. Baskı
Baskı çözünürlüğü yüksek, büyük boyutlarda baskı yapılabilen, kartuşu ve kağıdı
ekonomik ink jet yazıcılar tercih edilebilir.
7. Beyaz ayarı
Beyaz ayarı, ışığın nötr görünmesi için renkleri düzeltir. Bu, fotoğrafçılar için büyük
kolaylık sağlar. Filmde filitrelerle sağlanan renk kalitesi, beyaz ayarı ile sağlanır.
Makinelerde temelde 3 şekilde beyaz ayarı yapılır. Otomatik, ayarlı değerler, kişisel.
Ayrıca, harici ekipmanla zor ışık koşullarında beyaz ayarı yapılabilir.
8. Histogram
Histogramı okumak pozlanmanın doğru olduğundan emin olmamızı sağlar.
Dijital fotoğraf makinalarının çektiği fotoğraflar piksellerden yani noktalardan oluşur.
Her nokta ışık durumuna göre, 0'dan 255'e kadar bir değer alır. Eğer bir grafik üzerine
aynı ışık değerini alan nokta sayısını işaretlerseniz histogram elde etmiş olursunuz.
Histogramın en solu tamamen karanlık olan noktaları gösterir, en sağı da tamamen
aydınlık, olan noktaları gösterir. Histogramın orta noktası %18 griyi ifade eder. 5
bölüme ayrılır, bu aralıklardan her biri fotoğraf makinasındaki bir "stop" a karşılık
gelir.
Download