HEDEFLER İÇİNDEKİLER PSİKOLOJİYE GİRİŞ • Giriş • Psikolojinin Tanımı • Psikolojinin Konusu ve Amaçları • Psikolojinin Diğer Bilimler İçindeki Yeri • Psikolojinin Alt Dalları • Psikolojinin Tarihsel Gelişimi • Bu üniteyi çalıştıktan sonra; • Psikoloji biliminin tanımını yapabilecek, • Psikoloji biliminin konusunun ne olduğunu, neyi incelediğini bilecek, • Psikolojinin kısa tarihsel gelişim sürecini bilecek, • Psikoloji bilimini oluşturan temel öğeleri ve amaçlarını kavrayacak, • Psikolojinin diğer bilimlerden farkını ayırt edebilecek, • Psikoloji biliminin diğer bilimler arasındaki yerini ve önemini kavrayacak, • Psikolojinin alt dalları arasındaki ilişkileri ve farklılıkları tartışabileceksiniz. PSİKOLOJİ ÜNİTE 1 Psikolojiye Giriş GİRİŞ Tarih boyunca insanoğlu çevresindeki birçok uyarıcıyı inceleyip anlamlandırmıştır. Ancak bunca hızlı ve baş döndürücü bilimsel gelişmelere rağmen insanoğlunun anlamakta en çok zorlandığı varlık yine kendisi olmuştur. Neden insanlar bazı olaylar karşısında üzülürken bazı olaylar karşısında seviniyorlar. Aynı olay yâda durum karşısında insanların farklı duygular yaşaması ve tepkiler vermesinin nedenleri nelerdir. Bu sorulara cevap arayan bilim adamları psikoloji biliminin doğmasına neden olmuşlardır. PSİKOLOJİNİN TANIMI Psikoloji Yunanca ruh anlamına gelen “psyche” ve bilgi anlamına gelen “logos” kelimelerinden oluşmuştur. Buna göre psikoloji ruh bilgisi anlamına gelir. İlk çağda Filozof Aristoteles tarafından bu anlamda kullanılmış ve uzun süre felsefe biliminin içinde yer almıştır. Daha sonra süreçte değişik tanımlar oluşturulmasına rağmen psikolojinin en çok Psikoloji yunanca ruh anlamına gelen “psyche” ve bilgi anlamına gelen “logos” kelimelerinden oluşan bir kelimedir. kabul gören tanımı "organizmanın davranışlarını inceleyen bir bilim" olduğunu söyleyen tanımıdır. Burada davranışın, salt gözlenebilir davranış olmadığını, davranışla ilgili veya davranışın altında yatan her türlü olguyu, süreci de içine aldığını belirterek tanımı genişletmek gerekir. Cüceloğlu’da (2000) bu geniş bakış açısını kullanarak psikoloji tanımını şöyle yapmıştır; “Psikoloji insan davranışlarının altında yatan temel nedenleri bulmaya çalışan bir bilimdir”. Bu tanımlardan da anlaşılacağı gibi psikoloji davranışın sadece görünen kısmıyla değil davranışın altında yatan nedenlerle de ilgilenir. Yani bir insanın veya insanlar gurubunun zihinsel durumlarının, özelliklerinin ve süreçlerinin ya da belli bir etkinlik alanında söz konusu olan zihinsel-ruhsal durumların, süreçlerin toplamı psikolojinin ilgi alanı içinde bulunmaktadır. Modern psikoloji günümüzde, davranışı ve davranışın altında yatan süreçleri bilimsel olarak inceleyen pozitif bir bilim olarak tanımlanır. Psikolojinin tanımlarını daha iyi anlayabilmek için tanımlar içerisinde geçen organizma, davranış ve bilim kavramlarını da açıklamak gerekmektedir. Bilim Belirli bir alanda bilimsel yöntemlerle yapılan çalışmalar sonucu elde edilen organize, sistemli, genel geçer ve tekrarlanabilen bilgiler bütününe bilim denir. Tanımda belirtildiği gibi bilim sadece olmuş bitmiş bilgiler yığını değil, aynı zamanda devam eden çalışmaları da içermektedir. Organizma Geniş anlamıyla her türlü canlıdır. Psikolojinin organizma teriminden anladığı hayvan ve insandır. Psikolojinin asıl amacı insanı incelemektir. Ancak bazı Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 2 Psikolojiye Giriş nedenlerle; (deney aracı olarak, İnsan davranışlarıyla karşılaştırmak amacıyla) hayvanlar da psikolojinin konusu olmuştur. Davranış Organizmanın doğrudan veya dolaylı olarak gözlenebilen tüm etkinlikleridir. Yürümek, koşmak, ağlamak, gülmek, yemek, içmek, bisiklete binmek, saz çalmak, konuşmak gibi eylemler birer davranıştır. Bu davranışlar doğrudan doğruya gözlenebilir. Rüya görmek, hayal kurmak. düşünmek, duygulanmak gibi bazı davranışlar da dolaylı olarak gözlenebilir. Rüyanın anlatılması, düşüncenin konuşmayla açıklanması gibi. işte "bu davranıştır" dediğimiz; insanların yapıpetmeleri, davranışın gözlenebilir yanıdır. Davranışın ortaya çıkması için insanın zihninden bir şeylerin (düşünme, problem çözme, duygulanma, anlama, algılama vb) geçmesi gerekir. İşte bu işlemlere zihinsel süreçler adı verilir. PSİKOLOJİNİN KONUSU VE AMAÇLARI Psikoloji biliminin merkezinde insan vardır, insan davranışlarını incelediğine göre insan ile ilgili tüm bilimler ile az ya da çok ilişkisi olması doğaldır. Psikolojinin konusunu anlayabilmek için bu bilimin amaçlarına bakmak gerekmektedir. Çünkü bir bilimin amaçları konu alanı ile doğrudan ilişkilidir. Her bilim dalının bir amacı vardır, örneğin; fiziğin amacı farklı olayları en genel yollarla, matematik ifadelerle açıklayan doğa yasalarını ya da temel ilkeleri ortaya çıkarmaktır. Psikolojinin de amacı organizmanın, (özellikle insanın) davranışlarını inceleyerek söz konusu davranışları açıklayan genel yasalara varmaktır. Her bilim dalının belirli çalışma alanı vardır. Psikolojinin çalışma alanı insan davranışlarıdır. İnsan davranışlarının ne olduğunu, nasıl olduğunu, niçin olduğunu araştırmak, araştırma sonuçlarından hipotez, yasa, teorilere varmak psikolojinin görevidir. Psikoloji de elde ettiği yasaları yine insana uygulayarak onun davranışlarını açıklayabilir, önceden kestirebilir, kontrol edebilir. Böylece, insana çevresine uyum sağlamasında ve bu yolla kaliteli bir şekilde yaşamasına yardımcı olabilir. Her bilim temel olarak betimleme, açıklama ve yordama süreçlerini amaç olarak izler betimleme (ne oluyor sorusuna yanıt arar), açıklama (neden oluyor nasıl oluyor) ve yordama (tahmin etme) imkânı sağlar. Bu çerçevede psikoloji biliminin genel amaçlarını aşağıdaki şekilde özetlemek mümkündür. İnsan ve davranışlarını anlamak Kişinin kendisini tanımasına yardımcı olmak Uyarıcı ile davranışı arasındaki ilişkiyi açıklamak Davranış bozukluklarının nedenlerini bulmak Kişiliğin oluşumunu etkileyen faktörleri açıklamak. PSİKOLOJİNİN DİĞER BİLİMLER İÇİNDEKİ YERİ Psikolojinin inceleme konusunun insan ve hayvan davranışları olduğunu belirtmiştik. Canlılar biyolojik bir yapıya sahiptir ancak çoğunluğu topluluk şeklinde Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 3 Psikolojiye Giriş yaşadığı için aralarındaki sosyal ihtiyaç ve ilişkiler de bilim adamlarının yıllardır ilgisini çekmeye devam etmektedir. Diğer bir deyişle psikolojinin konusu olan canlıların biyolojik ve sosyal yönleri vardır. Buna göre psikoloji, hem canlıları biyolojik bir yapı olarak ele alan ve bu yapıyı inceleyen biyolojik bilimlerle, hem de canlıları bir sosyal ortam içinde ele alan sosyal bilimlerle ilişkilidir. Aslında psikoloji bilimini merkezinde insan vardır, insan davranışlarını incelediğine göre insan ile ilgili tüm bilimler ile az ya da çok ilişkisi olması doğaldır. Sosyal ve Siyasi Bilimler Fen Bilimleri Matematik ve Teknoloji Psikoloji Şekil 1.1. Psikoloji ve Diğer Bilim Dalları Arasındaki İlişkisi Psikoloji, gerek kurulurken gerek gelişirken pek çok bilim dalından etkilenmiş, yararlanmış ve pek çok bilim dalını da etkilemiştir. Psikoloji, bağımsız bir bilim haline geldikten sonra insanı konu alan fen ve sosyal bilimlerden yararlanarak gün geçtikçe daha da gelişmektedir. Şimdi bu bilim dallarına teker teker bakalım. Fizyoloji Organizmadaki organların işleyişleri ve işlevlerini inceleyen fizyoloji, psikolojinin yararlandığı başlıca bilimlerdendir. Beynin, sinir sisteminin, duyu organlarının, iç salgı bezlerinin etkinlikleri fizyolojinin konusudur. Antropoloji Antropoloji insan soyunun geçmişini inceler. Atalarımızın geçmişte yaşadığı olaylar bugünkü davranışlarımızın biçimlenmesinde etkili olmuştur. Sosyoloji Psikoloji, toplumu inceleyen sosyolojiden, bireyin içinde yaşadığı grubun birey davranışları üzerindeki etkisini incelerken yararlanır. Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 4 Psikolojiye Giriş Siyaset Bilimi Psikoloji, yönetim biçimlerinin davranışlar üzerindeki etkilerini incelerken siyaset biliminden yararlanır. İstatistik Tüm bilimler, vardıkları sonuçları sayılarla, grafiklerle ifade ederler. Bu sayede bilimlerin sonuçları açıklık, kesinlik ve somutluk kazanır, yani bilimler pozitifleşir. Psikoloji de test sonuçlarını değerlendirirken, genellemelere ulaşırken sayısal verileri ve grafikleri kullanarak istatistikten yararlanır. Coğrafya Doğa koşularının, yüzey şekillerinin, iklimin insan davranışları üzerindeki etkilerini incelerken psikoloji coğrafyadan yararlanır. Bu nedenle coğrafya ve psikoloji ilişkilidir. Hukuk Yasaların ve yasal düzenlemelerin davranışlara etkilerini incelerken psikoloji hukuktan yararlanır. Psikiyatri Psikoloji genelde normal insanların davranışlarını incelerken, psikiyatri anormal insan davranışlarını konu edinir. Psikoloji normal insanlarda görülen anormal davranışları incelerken psikiyatriden yararlanır. Felsefe Felsefe, insanı ve evreni tanımaya, bilginin nasıl oluştuğunu anlamaya yönelik zihinsel etkinlikleri kapsayan bir bilgi alanıdır. Felsefe araştırarak ve eleştirerek doğru sanılan birçok şeyin yanlışlığını ortaya çıkarır. Felsefeyle ilişkisini kesen bilim, bilim olarak varlığını devam etme olanağından yoksun kalır. Bundan dolayı felsefe de psikoloji ile sıkı bir etkileşim içerisindedir. Ekonomi Ekonomi, insanların ihtiyaçlarını karşılayacak olan mal ve hizmetlerin üretimi, tüketimi, bölüşümü gibi faaliyetleri düzenler. Ekonomik koşullar doğal olarak insan davranışlarını etkiler. Bu kapsamda psikoloji ekonomi biliminden faydalanır. PSİKOLOJİNİN ALT DALLARI İnsan ile ilişkili her bilimle az ayada çok ilişkili olan psikoloji bilimin çok çeşitli alanlarının alt dallarının olması beklenen bir durumdur. Psikologların uzmanlaşabilecekleri alan sayısı oldukça fazladır ve bu nedenle kendilerini farklı etiketlerle tanımlarlar. Aşağıda size genel bir fikir verebilmek için bazı alanlar tanıtılmıştır. Psikoloji insan ve hayvan davranışını anlamamızı sağlayan hem bir Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 5 Psikolojiye Giriş araştırma, hem de insana ait sorunların çözüldüğü bir uygulama alanı olmasından dolayı farklı alanlar ortaya çıkmaya devam etmektedir. Aşağıda genel olarak psikoloji bilimin gerek araştırma gerekse uygulama alanları sıra ile kısa kısa açıklanmaya çalışılmıştır. Kitabın ilerleyen bölümlerinde bu alt dallardan en temel olanları daha geniş bir şekilde incelenecektir. Deneysel Psikoloji Temel davranışsal süreçlerdeki değişikliklerin laboratuar ortamında incelenmesinden doğan bir alandır. Deneysel psikoloji içindeki önemli alt dallardan biri, bilginin işlenmesi, belleğimizde depolanması, depodan geri çağrılması ve problem çözme durumlarına uygulanması gibi bilgi işleme sürecini çalışan bilişsel psikolojidir. Öğrenme, duyum, algı, performans, motivasyon, bellek, dil, düşünme, iletişim ve problem çözme, yeme, okuma gibi davranışların altında yatan fizyolojik süreçlerin araştırılmasıyla ilgilenen alt alan ise fizyolojik psikolojidir. Deneysel psikologlar, hayvan davranışlarını da inceler ve elde ettikleri bulguları insan davranışlarıyla ilişkilendirirler. Öğrenme Psikolojisi Öğrenme psikoloji insanların nasıl öğrendiğini ve etkili öğrenmenin gerçekleştirilmesi üzerine yoğunlaşırlar. Her yaştaki insanın eğitimi için gerekli araç, gereç ve yöntemlerin geliştirilmesine yardımcı olur. Endüstri/Örgüt Psikolojisi İş yaşamını iyileştirme ve üretimi arttırma amacıyla psikolojik ilkeleri iş yaşamına uygulayan alt daldır. Endüstri veya örgüt psikologların çoğu insan kaynakları uzmanı olarak görev yaparlar. Plan yapma, kaliteli yönetim, örgütsel değişim gibi alanlarda eleman örgütlenmesi ve eğitimi konularında çeşitli örgütlere yardımcı olurlar. İlgileri arasında, örgütsel yapı, iş verimi, iş doyumu, tüketici davranışı, personel seçimi ve personelin geliştirilmesi gibi konular da yer almaktadır. Endüstri psikologlarının sorumlulukları arasında araştırma yapmak, araştırma sonuçlarını kullanılır kılmak ve problem çözücü olarak işlev görmek de vardır. Endüstri/örgüt psikologları, ticarette, endüstride, kamu kurumlarında ve üniversitelerde çalışabilirler ve firmalara danışmanlık yapabilirler. Gelişim Psikolojisi Gelişim psikolojisi doğum öncesinden başlayarak ölüme kadar uzanan yaşam süresinde insan gelişiminin evrelerini inceler. Gelişim psikologları yaşa bağlı davranış değişikliklerinin tanımlanması, açıklanması ve ölçülmesiyle ilgilenirler. Gelişimdeki evrensel nitelikler, kültürel ve bireysel farklılıklar üzerinde çalışırlar. Gelişim psikologları bazen de huzurevleri ve diğer merkezlerdeki yaşlıların belirlenen hedeflere yönlendirilmeleri, yetiştirme yurdu ve bakımevlerinde ergen ve gençlere uygulanan programların değerlendirilmesi türünde faaliyetleri de yürütürler. Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 6 Psikolojiye Giriş Klinik Psikoloji Klinik psikoloji zihinsel, davranışsal ve duygusal bozukluğu olan bireyleri değerlendirip, tedavi etmek üzere kurulan bir alt alandır. Klinik psikologların ilgilendikleri sorunlar, gelişim dönemleriyle ilgili kısa süreli gelişimsel krizlerden (ergenlikteki başkaldırı ve orta yaşta kendilik değerindeki düşme gibi) fobi, depresyon ya da şizofreni gibi daha ağır sorunların tedavisine kadar değişebilmektedir. Pek çok klinik psikolog aynı zamanda araştırma da yapmaktadır. Araştırma konuları arasında başarılı bir klinik psikoloğun özelliklerini ve bir tedavinin etkililiğinde rolü olan faktörleri belirleme, başarılı yaşlanmayla veya çeşitli davranış bozukluklarıyla ilişkili olan etmenler, fobilerin nasıl geliştiği ya da şizofreninin nedenlerini belirleme gibi konular sayılabilir. Ayrıca bireyi değerlendirmek amacıyla test ya da ölçek uygulama ve yorumlama ile tedavi amaçlı bireysel ya da grup terapisi yapmak da klinik psikologun önemli görevleri arasındadır. Lisans ya da yüksek lisans eğitimi olan klinik psikologlar kendi muayenehanelerini açamasalar bile, doktora eğitimli bir başka klinik psikoloğun gözetiminde çalışabilirler. Danışmanlık Psikolojisi Okul psikologları özel ya da devlet okullarında çalışır, öğrencilere danışmanlık ve değerlendirme yaparlar. Ruh sağlığı ve öğrenme için gerekli çevresel koşulları düzenleme ile de ilgilenirler. Sınıf ortamını bozan ya da özel eğitime gereksinimi olan çocuklar ile ilgilenir, programlar geliştirir ve değerlendirir; sınıf yönetimi konusunda öğretmenlere eğitim verirler. Ailelere ve okul çalışanlarına da psikolojik ve eğitsel konularda danışmanlık yaparlar. Okul psikologları, anaokullarında, hastanelerde ve ruh sağlığı kliniklerinde çalışabilirler. Psikometrik Psikoloji Psikolojik bilginin elde edilmesi ve uygulanması sırasında kullanılacak teknik ve yöntemler üzerinde çalışan alt psikoloji alanıdır. Psikometrik psikoloji alanında çalışan psikologlar zekâ, kişilik, yetenek ve diğer alanlardaki testleri geliştirirler. Bu testler, klinik, danışmanlık, iş yaşamı, endüstri ve okul gibi alanlarda Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 7 Psikolojiye Giriş kullanılmaktadır. Psikometristler, araştırma desenleri, veri analizi ve verinin yorumlanması konularında da faaliyet gösterirler. Bu alanda çalışan psikologlar, matematik, istatistik, teknoloji ve bilgisayar programları bilgileriyle donanmışlardır. Sağlık Psikolojisi Sağlık psikologları, hastalıkların önlenmesi ve sağlığın sürdürülebilmesi için araştırmacı ve uygulamacı olarak çalışırlar. Sağlığı ve hastalığı etkileyen biyolojik, psikolojik ve sosyal etmenlerle ilgilenirler. İnsanların hastalıkla nasıl baş edebildikleri, neden bazı insanların tıbbi önerileri izlemedikleri, acının en etkili bir biçimde nasıl denetlenebileceği ve kötü alışkanlıkların nasıl değiştirileceği ile ilgilenirler. Örneğin, sigara bırakma, kilo verme, stresi kontrol altına alma gibi konularda programlar ve sağlık kampanyaları düzenlerler. Duygusal ve fiziksel sağlığı iyileştirici sağlık stratejileri de geliştirirler. Ayrıca hasta-hekim ilişkisi ve sağlık personelinin sorunları da ilgi alanları içindedir. Sağlık örgütleri, kamu sektörü, hastane ve tıp merkezlerinde ya da polis güvenlik servislerinde çalışırlar. Sosyal Psikoloji Sosyal psikologlar insanların birbirleri ile nasıl etkileşime girdikleri ve sosyal çevrelerinden nasıl etkilendikleriyle ilgilenirler. Bireyleri, grupları ve grup davranışını, tutumları, önyargıları ve bunların oluşumu ile değişimini incelerler. Arkadaşlık, ikili ilişkiler, çekicilik ve saldırganlık gibi konular üzerinde araştırma yaparlar. Psikolojinin tarihsel gelişimi ile ilgili örnek videoyu sistemde ünite başlığı altında yer alan video bölümünden izleyiniz. İnsanoğlu çok eski zamanlardan beri kendi doğasından ve davranışlarından etkilenmiş, bunların üzerine birçok felsefi tez üretmiştir. PSİKOLOJİNİN TARİHSEL GELİŞİMİ Psikoloji, günümüzde var olan bütün bilimsel disiplinlerin en köklü ve en eskilerinden birisidir. İnsanoğlu çok eski zamanlardan beri kendi doğasını ve davranışlarının nedenlerini merak etmiş, bunlar üzerine birçok felsefi tez türetmiştir Eski Yunan'dan başlayarak günümüze kadar uzanan ve bellek, öğrenme, motivasyon, algı ve rüyalar gibi insan doğasına ait konulara dair sorgular psikolojide geçmiş ile şimdiki zaman arasındaki etkileşimin önemli bir göstergesidir. Psikolojinin zihinsel temelleri çok eskilere dayanmasına rağmen, modern bir bilim olarak var olması henüz bir asırlık dönemi yeni geride bırakmıştır Bu durumu, 19 yüzyılın psikologlarından Hermann Ebbinghaus şu sözleriyle izah etmiştir: "Psikoloji uzun bir geçmişe; fakat kısa bir tarihe sahiptir " Psikoloji, eski felsefi geleneğinden kopup kendini modern bir bilim olarak ortaya koyabilmesini, insan doğasına ait soruları cevaplandırırken kullandığı metotlara borçludur Psikolojiyi felsefeden kopartıp farklı bir disiplin olarak bilim dünyasına dahil eden şey, onun kabul edilen farklı yaklaşımları ve kullandığı objektif teknikleri olmuştur. Psikologlar psikolojiyi, geride bıraktığımız yaklaşık 100 yıllık bir süreç içerisinde temellendirmiş, psikolojinin ana konularını belirlemiş ve onu felsefeden bağımsız bir disiplin haline getirmişlerdir Psikolojinin bağımsız bir disiplin olarak geliştiğinin ilk kanıtları, 19 yüzyılın son 25 yılında ortaya çıkmıştır Bu dönemde Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 8 Psikolojiye Giriş Almanya'nın Leipzig kentinde Wilhelm Wundt yeryüzündeki ilk psikoloji laboratuvarını kurmuştur Wundt ayrıca 1881 yılında içeriğinde deneysel bazı raporları barındıran ve "Philosophische Studien" (Felsefe Çalışmaları) ismindeki dünyanın ilk psikoloji dergisini kurmuştur 1888 yılına kadar, psikoloji üzerine çalışmalar yürüten insanlar, üniversitelerin felsefe bölümlerinde çalışabilmekteydiler Pennsylvania Üniversitesi 1888 yılında James McKeen Cattell'ı dünyanın ilk psikoloji profesörü olarak göreve atadı ve böylelikle psikoloji kendini akademik alanda da ispat etmiş oldu Cattell, "psikoloji profesörü" ünvanına sahip olan dünyadaki ilk isim olmuştur. 1887 yılında Stanley Hall, Amerika'nın ilk psikoloji dergisi olan "American Journal of Psychology" (Amerikan Psikoloji Dergisi) isimli dergiyi kurdu 1908 yılında William McDougall isimli İngiliz bir psikolog, psikolojiyi ilk kez "davranış bilimi" olarak tanımladı Böylelikle psikoloji ilk kez tam zeminle tanımlanmış ve literatüre "davranış bilimi" olarak geçmiştir Türkiye'de ise psikolojinin tarihini 15.yy da Sultan ikinci Mehmed döneminde kurulan akıl hastanesine dayandırabiliriz. Bu hastanede, akıl hastalığının diğer hastalıklar gibi olduğundan yola çıkarak hastaları müzikle ve sporla tedavi yoluna gidilmiştir. Bugünkü anlamda psikoloji çalışmalarına ise 1915 yılında, İstanbul Üniversitesi'ni yenileştirme planı çerçevesinde Almanya'dan davet edilen profesörlerin eğitim vermek üzere İstanbul'a gelmeleriyle başlanmıştır. Profesör Anschütz İstanbul Üniversitesinde kurulan Psikoloji Kürsüsünün başına getirilmiş ve burada Almanya'da olduğu üzere psikoloji deneysel bir bilim olarak ele alınmıştır. Aynı yıl, alanında ilk olan, çocuk psikolojisi üzerine bir kitap yayımlanmış ve BinetSimon Zeka Testi Türkçe’ye çevrilmiştir. Birinci Dünya Savaşı sonunda İstanbul işgal edilince, İstanbul Üniversitesinde bulunan yabancı profesörler de ülkelerine geri dönmüşlerdir. Psikoloji Kürsüsünün başına, Jean Jacques Rousseau Enstitüsünde eğitimini tamamlamış olan Sekip Tunç getirilmiştir. Sekip Tunç psikolojinin deneysel alanından çok eğitim yönüyle uğraşmış, kitaplar ve makaleler yazmış, Freud ve James gibi önemli isimlerden çeviriler yapmış, günlük gazetelere psikoloji üzerine yazılar yazarak psikolojinin daha çok bilinir olmasına hizmet etmistir.1933'de İstanbul Üniversitesi yeniden yapılanmaya gitmiş, bunda Nazi Almanyası’ndan kaçarak Türkiye'ye gelmiş bilim adamlarının rolü büyük olmuştur. Bu dönemde 103 yabancı profesör Türkiye'de çeşitli görevlere getirilmişlerdir. Hemen hepsi alanlarında öncü olan bu isimler İstanbul Üniversitesi'ne en parlak 15 yılını yaşatmışlardır.1936 yılında Prof. Wilhelm Peters, Deneysel Psikoloji Kürsüsünün başına geçirilmek üzere davet edilmiş ve 1937'de bu kürsünün başına geçmiştir. Prof. Peters Deneysel Psikoloji Kürsüsünü, Pedagoji Enstitüsünden ayırmak için çalışmalar yapmıştır. Bu dönemde psikoloji kütüphanesi ve laboratuvarı kuruldu. Ayni yıl Ankara Üniversitesinde bir psikoloji kürsüsü kurulmuştur. Bu üniversitedeki Felsefe Enstitüsü'nün altında, psikoloji ve felsefe kürsülerinin başında Prof. Pratt ve Muzaffer Sherif bulunuyorlardı. 1953 yılında İstanbul Üniversitesi'nden emekli olan Prof. Peters'in yerini asistanlığını da yapmış olan Prof. Mümtaz Turhan aldı. Prof. Turhan yurt dışından misafir öğretim görevlileri çağırmış ve asistanlarının da yurt dışında eğitim görmelerini sağlayarak, verilen eğitimin kalitesini arttırmaya çalışmıştır. Ayni yıl Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 9 Psikolojiye Giriş Deneysel Psikoloji Kürsüsü'nden ayrılan Genel Psikoloji Kürsüsünün başında Prof. S. Esat Siyavuşoğlu bulunuyordu. Siyavusoğlu'nun Rorshach testinin Türkçeleştirilmesi, Şisli Psikoteknik Laboratuvarının ve Kriminoloji Enstitüsünün kurulmasında katkıları olmuştur. Yukarıda sözü geçen iki kürsü 1983 yılında YÖK kararı ile tekrar birleştirilmişlerdir. 1953 yılında Eğitim Bakanlığı Test ve Araştırma Bürosu kurulmuş burada yabancı dillerdeki testlerin çeviri ve adaptasyonlarının yapılması planlanmıştır. Altmışlı yıllar ve devamında Türkiye Üniversitelerinin sayısındaki artış ile 1987 yılına gelindiğinde psikoloji lisans eğitimi veren üniversitelerin senede aldıkları öğrenci sayısı 800'e ulaşmıştır. 70'li yıllar itibari ile ülkemizde, diğer alanlarda olduğu gibi, psikoloji alanına ilişkin kitapların, araştırmaların sayısında bir artış olmuştur. Bugün ise çok sayıda üniversite ve çok sayıda fakültede psikoloji ile ilgili eğim verilmekte ve çok sayıda araştırma yapılmaktadır. Ödev Özet •Psikoloji yunanca ruh anlamına gelen “psyche” ve bilgi anlamına gelen “logos” kelimelerinden oluşmuştur. Buna göre psikoloji, ruh bilgisi anlamına gelir. İlk çağda filozof Aristoteles tarafından bu anlamda kullanılmış ve uzun süre felsefenin içinde yer almıştır. Ancak değişik tanımlar verilmesine rağmen, en genel anlamda psikoloji "organizmanın davranışlarını inceleyen pozitif bir bilimdir". Her bilim dalının belirli çalışma alanı vardır. Psikolojinin çalışma alanı insan davranışlarıdır. İnsan davranışlarının ne olduğunu, nasıl olduğunu, niçin olduğunu araştırmak, araştırma sonuçlarından hipotez, yasa, teorilere varmak psikolojinin görevidir. İnsan ve davranışlarını anlamak, kişinin kendisini tanımasına yardımcı olmak, uyarıcı ile davranışı arasındaki ilişkiyi açıklamak, davranış bozukluklarının nedenlerini bulmak, Kişiliğin oluşumunu etkileyen faktörleri açıklamak psikoloji bilimin genel amaçlarındandır. Psikoloji biliminin merkezinde insan vardır. Psikoloji insan davranışlarını incelediğine göre insan ile ilgili tüm bilimler ile az ya da çok ilişkisi olması doğaldır. Psikolojinin diğer bilimler ile ilişkilerine bağlı olarak farklı çalışma alanları (alt dalları ) oluşmuştur. • Son zamanlarda çevrenizde gözlemlediğiniz size ilginç gelen insan veya hayvan davranışlarını 300 kelimeyi geçmeyecek şekilde yazınız. • Hazırladığınız ödevi sistemde ilgili ünite başlığı altında yer alan “ödev” bölümüne yükleyebilirsiniz. Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 10 Psikolojiye Giriş DEĞERLENDİRME SORULARI Değerlendirme sorularını sistemde ilgili ünite başlığı altında yer alan “bölüm sonu testi” bölümünde etkileşimli olarak cevaplayabilirsiniz. 1. Günlük hayatta insan ilişkilerimizi çokça etkileyen kişisel çekicilik, tutumlar, uyma, boyun eğme, ikna etme, sosyal normlar gibi konuları inceleyen psikolojinin alt dalı aşağıdakilerden hangisidir? a) Gelişim psikolojisi b) Sosyal psikolojisi c) Eğitim psikolojisi d) Klinik psikolojisi e) Danışmanlık psikolojisi 2. Aşağıdakilerden ifadelerden hangisi gelişim psikolojisini daha iyi anlatır? a) Duygusal ve kişisel sorunların incelenmesidir. b) Çeşitli alanlara uygulanabilme özelliği vardır. c) Yaşa bağlı davranış değişikliklerini inceler. d) Duygusal bozukluklara tanı koyar ve psikoterapi ile tedavi eder. e) Bireylerin meslek seçimi ve mesleğe yöneltilmesine yararlanılır. 3. Kelime anlamı olarak psikoloji aşağıdaki anlamlardan hangisine karşılık gelmektedir? a) Davranış b) Duygu c) Ruh d) Yaşantı e) Performans 4. Psikolojinin amacı, insan davranışlarını açıklamaktır. Ancak hayvan davranışlarını da araştırır. Hayvan davranışlarının araştırılmasının pek çok gerekçesi vardır. Aşağıdakilerden hangisi bu gerekçeler arasında olamaz? a) İnsan ve hayvan davranışları birbirine benzer. b) İnsan üzerinde uygulanmayan bazı deneyler hayvanlar üzerinde uygulanabilir. c) Hayvanların daha kısa olan çeşitli gelişim aşamaları araştırmayı kolaylaştırır. d) Hayvan davranışlarının daha karmaşık olması e) Bilimsel veriler elde ederek karşılaştırmak Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 11 Psikolojiye Giriş 5. Aşağıdakilerden hangisi psikoloji biliminin sağladığı yararlar veya amaçlar arasında gösterilemez? a) Davranışları önceden kestirebilme olanağı sağlar. b) Davranışların altında yatan nedenlerin anlaşılmasına yardımcı olur. c) Bireyin psikolojik sorunlara bilinçli yaklaşabilmesini kolaylaştırır. d) Ruh sağlığının korunmasında yardımcı olur. e) Bireylerin sınıflandırılmasında etkilidir. Cevaplar: 1.B, 2.C , 3.C, 4.D, 5.E Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 12 Psikolojiye Giriş YARARLANILAN VE BAŞVURULABİLECEK DİĞER KAYNAKLAR Giddens, A. (2008). Sosyoloji. (Çev. Cemal Güzel). İstanbul: Kırmızı. Özkalp, E. (2003). Sosyolojiye Giriş. Eskişehir: Anadolu Üni. Ozankaya, Ö. (1984). Toplumbilime Giriş. Ankara: S. Dönmezer, S. (1984). Sosyoloji. Ankara: Savaş. Bottomore, T.B. (1984). Toplumbilim. (Çev. Ünsal Ozkay). İstanbul: Beta Basım Yayım Dağıtım A.Ş. Tolan, B. (2005). Sosyoloji. Ankara: Gazi. Erkal, M. E. (2000). Sosyoloji. İstanbul: Der. Doğan, İ. (2000). Sosyoloji. İstanbul: Sistem. Çağatay, T. (1968). Günün Sosyolojisine Giriş. Ankara: Ankara Üni. Dil ve Tarih Coğrafya Fakültesi. Bilgiseven, A. K. (1986). Genel Sosyoloji. İstanbul: Filiz. Sezal, İ. (2010). Sosyolojiye Giriş. İstanbul: Beta Basım Yayım Dağıtım A.Ş. Fichter, J. (2006). Sosyoloji Nedir. (Çev. Nilgün Çeleb). Ankara: Anı. Bottomore, T. & Nisbet, R. (1990). Sosyolojik Çözümlemenin Tarihi .(Çev. M. Tunçay, A.Uğur). Ankara: V. Aron, R. (1986). Sosyolojik Düşüncenin Evreleri . (Çev. Korkmaz Alemdar). Ankara: Türkiye İş Bankası Kültür. Game, A. & Metcalfe, A. (1999). Tutkulu Sosyoloji . (Çev. Osman Akınhay). İstanbul: Ayrıntı. Bauman, Z. (1998). Sosyolojik Düşünmek. (Çev. Abdullah Yılmaz). İstanbul: Ayrıntı. Zijderveld, A. C. (1985). Soyut Toplum. (Çev. Cevdet Cerit). İstanbul: Pınar. Poloma, M. M. (1993). Çağdaş Sosyoloji Kuramları. (Çev. Hayriye Erbaş). Ankara. Gündoğan. Swingewood, A. (1998). Sosyolojik Düşüncenin Kısa Tarihi .(Çev. Osman Akınhay). Ankara: Bilim ve Sanat. Kessler, G. (1985). Sosyolojiye Başlangıç. (Çev. Fahri Fındıkoğlu). İstanbul: İstanbul Üni. İşletme Fakültesi. Marshall, G. (1999). Sosyoloji Sözlüğü. (Çev. Osman Akınhay, Derya Kömürcü). Ankara: Bilim ve Sanat. Freyer, H. (1977). İçtimai Nazariyeler Tarihi. (Çev. Tahir Çağatay). Ankara: Ankara Üni. Dil ve Tarih Coğrafya Fakültesi. Oskay, Ü. (1990). Sosyolojik Düşünce Tarihi. İzmir: Ege Üni. Sezal, İ. ( 2002). Sosyolojiye Giriş. (Ed. İhsan Sezal). Ankara: Martı. Ashford, N. (2009). Özgür Toplumun İlkeleri. (Çev. Atilla Yayla). Ankara: Liberte. Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 13