Kiraz-Vişne ve Sağlık

advertisement
Kiraz-Vişne ve Sağlık
Selma RODOPLU
Esra KOL
Hatice AKSAKAL
Müzeyyen AKGÜÇ
Büşra TURHAN
http://www.gencdiyetisyenler.com
Giriş
• Kiraz-vişne, kuzey
ılıman bölgelere
dağılmış
• Familya:Gülgiller
• Tür:Prunus’a ait bir
meyve grubudur.
Kiraz-vişne meyveleri, oldukça düşük kaloriye ve
önemli miktarda besleyici ögelere ve biyo-aktif gıda
bileşenlerine (BAGB) sahip besin değeri yüksek
yiyecekler olarak kabul edilir.
C vitamini ve lif başta olmak üzere antosiyanin,
kuersetin ve karotenoidler dahil sağlık açısından
faydalı BAGB’lere kadar dağılım gösterir.
Araştırmalar kirazın;
Kanseri,
Kalp ve damar hastalıklarını,
Şeker hastalığını
Diğer inflamatuar hastalıkları
önleyen bir potansiyele sahip olduğunu ve kirazın esas
bileşenleri tarafından iyileştirilen veya engellenen çeşitli
biyolojik aktiviteler olduğunu göstermiştir.
Bu aktiviteler,
Oksidan streste azalma,
İnflamasyon ve/veya tümör baskılama,
Glukoz kontrolü
Ürik asit üretiminin engellenmesidir.
ÜRETİM VE TÜKETİM
Kiraz pazarında A.B.D.’ nin geçmişten süregelen
dünyanın en büyük ihracat alanı olmasına rağmen, şu
anda dünyanın en büyük kiraz üretimi Türkiye’dedir,
bunu A.B.D ve İran takip eder.
Washington eyaleti’nin belgelediğine göre tatlı
kirazın en yüksek miktarda üretimi Amerika’dadır.
Kiraz üretiminin büyük çoğunluğu taze tüketim
içinken, kalan %40’lık bölümü salamura, konserve,
donmuş, kurutulmuş veya meyve suyu üretimi için
yapılmaktadır. Buna karşı ekşi kirazların %97si
pişirmede ve fırınlamada kullanmak için işleniyor.
Besin İçeriğini ya da Biyoaktif Gıda
Bileşenlerinin Biyoyararlanımını Etkileyen
Faktörler
Olgunlaşma ve Çevre
Kiraz’ın antosiyanin bileşimi, antioksidantın
kirazdaki genel formu, üssel olarak meyvenin
olgunlaşmasına kadar artar.
Tatlı kirazın yoğunluğundaki değişimleri ve
antioksidantının tatlı kirazın 14 farklı olgunlaşma
safhası ile toplam anthocyaninler 8. safhadan
maksimum değeri 14. safhaya kadar üssel olarak
arttığını kaydetmiştir.(63,26 mg siyanidin eşittir aktif
100 g taze numuneye )
Toplam antioksidan aktivitesi (TAA) 1. safhadan 8.
safhaya düşer ve tekrar 8 safhadan 14. safhaya
yükselirken toplam fenolik karışım yoğunluğu ve
antosiyanin birikimi ile aynı anda olmaktadır.
TAA,14. safhada maksimum aktifliğiyle birlikte
ortalama ascorbik aside karşılık her 100 g taze
numunenin 50.03 mg aktif olduğuna ulaşılmıştır.
Böylece tatlı kiraz olgunlaşmasının 12. safhasında
toplanırken meyve maksimum boyutlarına
ulaştığında, bu boyut en yüksek organoleptik, besin
değersel ve fonksiyonel kaliteli özelliklerinin
gelişimini destekler.
Biyoaktif besin bileşenleri ve besin değerinin en
yüksek seviyesi, yıl içinde en sıcak ve güneş
radyasyonuna maruz kalması tarafından karakterize
edilerek bulunmuştur.
UV-ışınları üzümdeki, elmadaki, tatlı kirazdaki
antosiyanin yoğunluğunu yükseltmiştir.
Hasat sonrası UV-B ile ışınlanan kirazlarda UV-A
ile ışınlananlardan daha fazla antosiyanin
konsantrasyonu artışı gözlenmiştir .
İşlenmesi
Bir kg taze kirazda, temel
olarak hidroksisinnamat,
antosiyanin, flavin-3-ols
(kateşin) ve flavonoldan
oluşan yaklaşık 1500 mg
fenol bulunur .
Kirazlar, tüketiciye
ulaşmadan önce hasat
sonrası haftalar boyunca
2-5 derecede depolanır.
Donmuş Bing Kirazlarındaki antosiyanin’in %75 den
fazlası -23 Co de depolarda 6 aydan sonra
kaybedilmiştir.
70 Code saklamak, antosiyanin ve toplam fenolik
madde içeriğinde daha az bozukluğa sebep olmuştur.
 Bütün türler konserve sürecindeki
Yüksek asit altında ısıtma
Şekerleşme konsantrasyonu altında
antosiyanin yoğunluğunda ( 21-24 % orijinal meyve
seviyesinin)önemli bir düşüş göstermişlerdir.
 İlgi çekici olan konservelenmiş ürünlerin toplam
fenolik ve antioksidan kapasitesi ,bu işlem koşulları
altında muhafaza edilmiştir.
BESLEYİCİ VE BİYO-AKTİF GIDA
BİLEŞENLERİ
Kiraz diğer meyvelere kıyasla iyi bir lif,
potasyum ve özellikle antosiyanin kaynağı
olduğu görülmektedir.
Besleyici öge
Kiraz
Vişne
Kayısı
Erik
Şeftali
Enerji (kcal)
63
50
48
46
39
Lif (g)
2,1
1,6
2,0
1,4
1,5
Toplam şeker
(g)
12,82
8,49
9,24
9,92
8,39
Sakkaroz (g)
0,15
0,8
5,57
1,57
4,76
Glukoz (g)
6,59
4,18
2,37
5,07
1,95
Fruktoz (g)
5,37
3,51
0,94
3,07
1,53
A Vitamini (IU)
64
1283
1926
345
326
C Vitamini
(mg)
7
10
10
9,5
6,6
E Vitamini
(mg)
0,07
0,07
0,89
0,26
0,73
Potasyum(mg)
222
173
259
157
190
βkaroten (µg)
38
770
1094
190
162
Antosiyanin
(mg)
80,19
Yok
Yok
12,02
1,61
Tablo 2 Prunus türüne ait meyvelerdeki besleyici öge bileşenleri (100
gramda veya yaklaşık 15 kiraz-vişnede)"
Lif
Kirazda, 100 g’da yaklaşık 2.1 g diyet lifi
bulunmaktadır.
1000 kkal toplam enerji alımı başına günlük
önerilen 14 g lif miktarının yarısından daha
azdır.
Yüksek lifli besinler;
 Kan şekerinin kontrol altına alınması
 Kolesterol seviyesinin indirgenmesi
 Kilo kontrolünde dolaylı etki sağlamakla
ilişkilendirilmektedir.
Potasyum (K)
Kiraz ayrıca, tüketilen her taze porsiyonda 260g
potasyum içeriğiyle beslenme açısından iyi bir K
kaynağı olarak da kabul edilmektedir.
kiraz ve vişne ürünlerindeki 100g daki
besleyici ögeler
Besleyici
ögesi/BAGB
Enerji (kcal) a
Kiraz
Vişne
50
Konserve
kiraz
46
Kiraz,don
muş
89
Kiraz
likörü
165
63
Protein (g)
1,06
1,0
0,8
1,15
0,22
Yağ(g)
0,2
0,3
0,13
0,13
0,21
Karbonhidrat 16
12,2
11,8
22,4
42
Lif (g)
2,1
1,6
1,5
2,1
3,2
Potasyum
(mg)
Toplam
antosiyanin
(mg)
222
173
131
199
21
80,2
Yok
Yok
Yok
Yok
Potasyumca zengin beslenme düzeni ile
sodyum alımının eşzamanlı azaltılması
Yüksek Na/Düşük K içerikli beslenme
Düşük Na/Yüksek K içerikli beslenme
Natriürez
Sempatik sinir sistemi
aktivitesinin azaltılması
Yüksek Tansiyonun Azalması
YTDBY deneyi,
Meyve ve sebze ağırlıklı,
Düşük yağlı süt ürünleri ve
Doymuş ve toplam yağ miktarı azaltılmış bir
beslenme içeriğini kapsayan sekiz haftalık bir
klinik deneydir.
 YTDBY: Yüksek tansiyonu durdurmak için beslenme
yaklaşımları
Yüksek tansiyona sahip kişilerde kan basıncının
azaltılmasında;
 Yüksek K
 Yüksek Ca
 Düşük Na
 Kilo kontrolü
kombinasyonu etkilidir.
BİYO-AKTİF GIDA BİLEŞENLERİ
İnsan beslenmesinde kiraz, önemli bir polifenol
kaynağıdır. Bing kirazlarda, 100 g porsiyonda
tahmini toplam 160-170 mg polifenol bulunur.
Sonuç olarak, etki/yararlılık çalışmalarının ya da
derecelerinin değişken olmasından dolayı
uyumsuz/tutarsız sonuçlar ortaya koymuştur .
Kirazdaki Biyo-aktif Gıda Bileşenleri
Antosiyanin
 Kiraz ve vişne içeriği BAGB
açısından göze çarpan ilk
belirgin özellik kirazda Antosiyanin
konsantrasyonunun daha yüksek
olmasıdır.
 Kirazın, %90’ından fazlasını oluşturan Antosiyanin
Siyanidin açısından zengindir.
 Hayvanlar üzerinde yapılan deneylerde, siyanidinin
biyolojik açıdan antioksidan özellikler gösterdiği ve
nöronal, davranışsal işlevlerde yaşa bağlı eksiklikleri
iyileştirdiği görülmüştür.
Quercetin
Kirazlar aynı zamanda quercetin
fenolik vitaminine sahiptirler.
Quercetinin serbest radikal temizleyici davranışını
gösterebilmesi, kalp ve damar hastalıkları ve kanser
gibi kronik hastalıklarla ilişkili reaktif oksijen
türlerinin (ROS) azaltılmasında faydalı bir rol
oynayabildiğini göstermektedir.
 Kalp ve damar hastalık riskinin azaltılmasında
quercetinin hem oksidatif stres hem de antiplatelet
etkileri test edilmiştir.
 İnsanlar üzerinde quercetinin beslenmesine yönelik
yapılan çalışmalar, oksidatif stres seviyeleri üzerinde
istatistiksel açıdan koruyucu etkisini hem destekleyen
hem de desteklemeyen farklı sonuçlar ortaya
koymuştur.
 Ortalama bir porsiyon kiraz vişnedeki tek başına
quercetin içeriğinin, oksidan stres veya inflamatuar
biyo göstergeler üzerinde önemli bir etki sağlamasını
beklemek yetersizdir.
 Fakat diğer antioksidan ve anti-inflamatuar
BAGB’ler ile birlikte, söz konusu biyo göstergelerde
değişmeler meydana gelebilir.
İnsan beslenmesinde kiraz, yararlanılabilir bir
quercetin kaynağı olmasına rağmen, diğer meyve ve
sebzeler arasında turunçgiller ve soğan çok daha
yüksek quercetin içeriğine sahiptir.
Hydroxycinnamate
 Hidroksisinnamatlar, kirazın yaklaşık %40’ını
oluşturan birincil fenolik sınıftır.
 Hidroksisinnamatlar laboratuvar ortamındaki
çalışmalarda , az-yoğun protein (LDL)
oksidasyonunu engelleyebilen potansiyel antioksidan
etkileri ve kimyasalların zararlı etkilerini önleyici
özellikleri giderek ilgi çekmektedirler .
 Hidroksisinnamatların koruyucu etkilerinin kapsamı
kısmen biyo-yararlılıklarına bağlı görünmektedir.
 Hidroksisinnamatlar, polimerlere veya diğer küçük
moleküllere bağlı esterleşmiş formlarda özellikle
bitkisel gıdalarda bulunurlar.
SAĞLIK AÇISINDAN BELİRLİ FAYDALARI
• KANSER
Kanser önleyici diyet lifi;
 Günlük önerilen 30g veya daha fazla
 1 porsiyon kiraz veya vişnede 2,1g (15adet)
Lutein ve beta karoten;
 Kiraz-vişne kabul edilebilir Lutein ve Beta Karoten
kaynağı
olarak görülür.
 Toplam antioksidan etkilerine katkı sağlaması
muhtemeldir.
 Kanser riskinin azaltılmasında birincil etken
Antosiyaninlerdir.
 Özellikle taze kirazda kırmızı-mor rengi verev
madde Siyanidindir.
1.Test diyeti
Kiraz-vişne diyeti
4.Test diyeti
Kontrol diyeti
2.Test diyeti
Antosiyaninler
3.Test diyeti
Siyanidin
5.Test diyeti
Sulindac ilaveli kontrol diy
DNA bölünmesinde;
 Serbest radikal süpürülme aktivitesinde dozbağımlı artış
 Siyanidin ve siyanidin-3-0-beta-D-glukozitin
koruyucu etkisi
 Ksantin oksidaz aktiviteyi önemli ölçüde
engellendiği görülmüştür.
 Kanser hücre çizgileri kullanılan başka
bir araştırmada,kiraz ve vişne
antosiyaninlerinin uygulandığı
mutasyona uğramış hücrelerde
hücre döngü arresti ve apoptoz
görülmüştür.
 Siyanidin, hücresel farklılaşmayı
destekleyebilmekte ve dolayısıyla
kötü huyluyadönüşme riskini
azaltabilecek potansiyel
enerjiye sahiptir.
SAĞLIK AÇISINDAN BELİRLİ FAYDALARI
KALP VE DAMAR HASTALIKLARI
Bir çalışmada endotelyal hücreler bovin
atardamarlarından ayrılmış ve birkaç saat
siyanidin-3 glikozit etkisine bırakılmıştır.
Bu tedavi sonucunda;
 Önemli ölçüde Nitrik asit (NO) artışıyla ilişkilendirilmiş
 Kalp dokusundaki lokal oksidan streste önemli ölçüde
düşüş
 Vasküler inflamasyonda azalma görülmüştür.
Vişne tohum özütü kullanılan bir çalışmada, fare
kalpleri iskemik zedelenmeye tabi tutulmuş
ve değişken dozlarda kiraz ve vişne özütüne
maruz bırakılmıştır.
Sonucunda;
 Düzensiz ve hızlı kalp atışında
azalmayla
 Meydana gelen kalp krizlerinin
sonucunda önemli ölçüde daha az
kardiyak hasarla ilişkilendirilmiştir.
Köpük hücreler fareden ayrıştırılmış ve sonra
değişken dozlarda Syanidin-3-O-beta-glukozite
tabi tutulmuştur.
Sonucunda;
 Makrofajlar ve ilgili köpük hücrelerinde doza
bağımlı olarak kolesterolun kaybolduğunu
 Dolayısıyla kalp damar riskinin azaltılmasında bu
antosiyaninin koruyucu etkiye sahip olduğunu
göstermiştir
SAĞLIK AÇISINDAN BELİRLİ FAYDALARI
ŞEKER HASTALIĞI
 Oksidatif stres, şeker hastalığının birçok
komplikasyonuyla ve antioksidanlarla
ilişkilendirilmektedir.
 Örneğin kiraz-vişnede bulunan antosiyaninler
ve kuersetin bu tip semptomları modüle etme
ve şeker hastalığı başlangıcı riskini azaltma
potansiyeline sahiptirler.
Az sayıda olsa da, özellikle kan şekerinin
kontrol edilmesinde kiraz-vişne kullanımını
inceleyen çalışmalara rağmen, yapılan
araştırmalar; değişken glukoz yüklemelerine
karşılıkinsülin salgılanmasını geliştirmede
antosiyaninlerinin etkin olduğunu göstermiştir.
 Bu durum, gelişmiş insülin üretimi ve
iyileştirilmiş glukoz seviyeleri açısından kirazvişne meyvelerinde bulunan BAGB’lerin
glukozca zengin ortamlara tepki verdiklerini
göstermektedir.

Hiperglisemi olan fare modellerinin
kullanıldığı az sayıda çalışmada,
belirli şekilde ya antosiyanin ya da
3-0- β-d-glukozit ile beslenme sonucunda
benzer glukoz-düşüren etkiler tespit edilmiştir.
Her iki çalışmada da, obezite ve
hiperglisemiyi uyarmak için yüksek
Yağlı diyetler kullanılmış ve daha sonra
kiraz-vişneye özgü BAGB ile ilave besleme
uygulanmıştır.
Koruyucu etkiler, hem trigliserit sentezi hem de
glukoz ve leptin seviyelerinde azalma şeklinde
olmuştur.
Yakın zamanda yapılan bir çalışmada, vişnece
zenginleştirilmiş fare diyetlerinin;
 Trigliserit
 Toplam kolesterol
 İnsülin
 Oksidatif stres işaretlerini
önemli ölçüde azalttığı bulunmuştur.
Glisemik indeks yönünden;
Kiraz 22
Üzüm 42
Kayısı 57
Yaban mersini 40
Erik 39
 Düşük glisemik indeksi, şeker hastalığı olan
bireyler için kirazı daha çok atıştırmalık bir
yiyecek haline getirmektedir.
İnflamasyon
 Beslenme araştırmalarında önemli yeni bir
araştırma alanı insanlarda inflamatuar süreci
değiştirmek için besin sağlamada doğal yollardan
bulunan bileşenlerin rolü büyüktür.
 Kanser, kalp damar hastalıkları, obezite, artrit
gibi birçok kronik hastalıklar için düşük derece
inflamasyonun potansiyel bir risk faktörü olduğu
bilinmektedir.
 İnflamasyonu azaltmak için kronik inflamasyonla
ilgili hastalığı olan veya bu riski taşıyan birçok
Amerikalıya düşük doz aspirin veya steroid
içermeyen inflamasyon önleyici ilaçlar önerilir.
Kiraz-vişne ve yapısal BAGB’lerin inflamatuar tepkiye sebep olan
siklooksijenaz (COX) enzimlerini engellediği kanıtlanmıştır.
COX-1 ve COX-2 enzimi aktivitesinin incelendiği bir hücre kültür
çalışmasında, antosiyanin siyanidin, malvidin ile birlikte yüksek
derecede engelleme etkisi olduğu gösterilmiştir.
 Araştırma ayrıca, siyanidinin, yeşil çayda bulunan polifenollerden
daha fazla COX enzimi engelleyerek daha yüksek anti-inflamatuar
etkiye sahip olduğunu göstermiştir.

Kirazın COX-1 enzimi aktivitesini
ortalama %28 ve COX-2 enzimi
aktivitesini %47 engellediği
kanıtlanmıştır.

İnflamatuar enzim aktivitesi
üzerindeki bu engelleyici tepki, test
edilen anti-inflamatuar ilaçlarda
(ibuprofen ve naproxen ) görülen
COX-1 engellemesinin yaklaşık
%60’ı kadardır. Aslında kiraz bu
ilaçlardan %5 daha fazla COX-2
engellemesi sağlanmıştır.
 Kiraz ve vişnenin antiinflamatuar etkileri 1.
dereceden inflamatuar
hastalık olan eklem
iltihabına sahip hayvanlar
üzerinde araştırılmıştır.
 Eklem iltihabı bir model
kullanılarak , erkek Dawley
fareleri 28 gün boyunca fare
yemeğinde veya standart
zenginleştirilmiş fare
yemeğinde günlük 40,20
veya 10mg/kg kiraz- vişne
antosiyaninleri kullanılarak
beslenmiştir.
 Anti –inflamatuar tepki, pençe dokusunda yapılan serum
TNFα ve prostaglandin E2 (PGE2) seviyeleri ölçülerek
değerlendirilmiştir.
 Sonuçlar beklendiği gibi, serum TNFα seviyelerinin
yükselmesiyle eklem iltihabının başlatıldığını göstermiştir.
En yüksek dozda antosiyanin ile besleme standart
beslenmeye nazaran önemli ölçüde düşük TNFα seviyesiyle
sonuçlanmıştır.
 İnsanlarda inflamatuar belirtiler üzerinde kiraz tüketiminin
etkilerini araştıran bi pilot çalışmada, sağlıklı 18 yetişkin (45-61
yaşlarında) günde 280 g veya yaklaşık 2,5 kase kirazla 4 hafta
boyunca beslenmişlerdir. İnflamasyon, serum C-reaktif protein
(hsCRP)seviyelerinin tekrarlı ölçümü ile değerlendirilmiştir.
hsCRP seviyeleri günlük kiraz
tüketiminden önceki hsCRP
seviyeleriyle kıyaslandığında, sadece
28. gün noktasında önemli derece
düşüş gözlenerek (P < 0,05) sırasıyla
14 ve 28 gün sonra % 8 ve % 25
oranında azalmıştır.
İnterlökin 6 (IL-6) seviyeleri kiraz tüketimine
bağlı olarak değişmemiştir ve bu durum çeşitli
IL-6 ve TNFα ex
vivo salgı seviyeleriyle
desteklenmiştir.
Kiraz bileşenlerinin anti-inflamatuar
özelliklerine ilişkin olarak, kiraz ve vişne, acı
kontrolü açısından da incelenmiştir. 400 mg/kg’
lık bir dozda sağlanan antosiyaninlerin ısıyla ve
von Frey filament, nöropatik bir acı testi, ile
tetiklenen acı durumunda farelerin pençelerini
daha geç çektiklerini göstermiştir.
• Gut hastalığı, eklemlerde
hem şiddetli ağrı ve
şişkinliğe hem de iltihaba
sebep olan akut eklem
iltihabı, özellikler obez
erkekleri, etkilemekte ve
plazma ürat seviyelerinde
sürekli ve önemli
miktarda yükselmeye
sebep olmaktadır.
 Kanda yüksek
seviyelerde ürik asit
dolaşımıyla ortaya
çıkmaktadır ve durum da
eklem dokularında ürat
kristal birikimiyle
sonuçlanmaktadır.
 Kiraz ve vişnenin acı azaltıcı potansiyelini
değerlendirmek için, 280 gram çekirdekli kirazla
beslenen 22-40 yaşlarında sağlıklı 10 kadın (gut
hastalığı olmayan) üzerinde bir çalışma
yapılmıştır.
 Ürat seviyelerini ölçmek için kiraz
beslemesinden önce ve kiraz beslemesinden 1.5,
3 ve 5 saat sonra kan örnekleri alınmıştır.
Sonuçlarda kiraz beslemesinden 5 saat sonra
önemli ölçüde düşük ortalama ürat seviyesi elde
edilmiştir.
Potansiyel Sağlık Açısından Faydaları
 Kiraz ve vişnede bulunan flavonoid ve
prosiyanidin bileşenlerinin, oksidan stresi ve
β-amiloid üretimini azalttığı ve dolayısıyla
dolaylı olarak Alzheimer riskini
azaltabileceği görülmüştür.
 Nöronal hücrelerin, kiraz ve vişne fenolik
bileşenlere, toplam fenoliklere ve baskın
olarak antosiyaninlere tabi tutulduğu bir
hücre kültürü çalışmasında, oksidan streste
doza bağımlı bir düşüş olduğu görülmüştür.
 Kiraz ve vişne bitkisel melatonin kaynaklarından biridir.
Melatonin seviyelerinin kiraza nazaran vişnede daha yüksek
olduğu tahmin edilmektedir.
 Nar ve çilek gibi meyvelerdeki konsantrasyonlar 13 ile 29
ng / 100 g aralığıyla çok daha düşük iken, belirli
hububatlardaki melatonin seviyelerinin 87 ile 187 ng/100 g
yiyecek aralığında olduğu tespit edilmiştir.
 Melatonin desteği, sürekli olmasa da bedensel ritim
bozukluğunu (jet lag) azaltmada etkili olduğu
görülmektedir.
 576 yetişkinin bulunduğu çift-kör, plasebo-kontrollü
bir çalışmada melatoninin, en düşük taban melatonin
salgı seviyeleri olan yetişkinlerde uykuyu önemli
ölçüde iyileştirdiği görülmüştür.
 Uyku ve jet lag’a yönelik deneylerinde kullanılan
dozaj seviyeleri 2 ile 5 mg / gün aralığında değişir.
Bu sebeple, uykunun iyileştirilmesi ve jet lag’ın
azaltılmasında içeriğindeki melatonine bağlı olarak
kirazın potansiyel olarak görülmesine rağmen,
deneylerde kullanılan dozajların tekrarlanması için
gereken alım seviyelerine, tek başına kiraz-vişne
alımıyla erişilmesi veya sürdürülmesi olası
gözükmemektedir.
İLERİKİ ARAŞTIRMALARA
YÖNELİK HUSUSLAR
Diyet/Beslenme Ölçümleri
 Epidemiyolojik araştırmalar kapsamında kiraz-vişne
tüketim miktarının belirlenmesine yönelik çabalar
desteklenmektedir.
 Daha sık tüketim ve tüm yıl devam eden erişim, kiraz
ve vişnenin, geniş çalışma popülasyonlarındaki
beslenme-hastalıkları ilişkilerini değerlendirmek için
yaygın olarak kullanılan yiyecek anketlerine dahil
edilmesi gerektiğini göstermektedir.
Tüketime İlişkin Biyo-İşaretler
 Kiraz-vişne tüketiminin sağlıkla ilgili potansiyellerini
değerlendirmek için tüketimin biyo-işaretlerinin belirlenmesi
gereklidir, özellikle
 kiraz-vişnenin ekimi,
 olgunlaşması,
 işlenmesine, vb..
 Biyo-işaretlerin belirlenmesi bu alandaki hipotezlerin test
süreçlerinin geliştirilmesine önemli ölçüde katkıda
bulunacaktır.
İnsan Beslenme Araştırmalarına Olan İhtiyaç
Kirazdaki spesifik biyoaktif gıda bileşenlerinin oksidan
stresi ve inflamasyonu modüle edebileceğine dair kanıtlar
bulunmaktadır. Bu kanıtlar, kirazın sağlık açısından rolüne
yönelik bilimsel incelemelerin yapılmasını gerektirmektedir.
Hem hasat öncesi hem de hasat sonrası
koşullar biyo-aktif gıda bileşeni
konsantrasyonlarını önemli ölçüde
etkileyebildiğinden,
 Standardize koşullar altında üretilen,
 Hasat edilen,
 Depolanan
 Dağıtılan meyvelerin kullanıldığı
kiraz beslenmesi çalışmalarını
uygulanmasıyla araştırma
bulgularının doğrulanması kritik
öneme sahiptir.
Sonuçlar
 Kiraz ve vişnenin sağlık açısından faydalı etkileri
hayvan çalışmalarında ispat edilmiştir; insana yönelik
müdahale deneyleri kısıtlı kalmaktadır.
 Bu tip beslenme araştırmaları, hastalığa özgü
belirtilerin modüle edilmesini desteklemek için
optimal kiraz-vişne tüketim dozunun tam olarak
anlaşılması amacıyla standardize edilmiş üretim
yöntemleri altında doza karşı tepkinin
değerlendirmesini kapsamalıdır.
http://www.gencdiyetisyenler.com
Download