APOPTOZİS, PROGRAMLANMIŞ HÜCRE ÖLÜMÜ Prof. Dr. Süleyman DAŞDAĞ D.Ü. Tıp Fakültesi Biyofizik Anabilim Dalı, Diyarbakır Not: Bu sunum, U.Ü. Tıp Fakültesi Biyokimya Anabilim DalıÖğretim üyesi Doç. Dr. Engin Ulukaya’ nın APOPTOZİS DERS NOTLARI ve bu sunumda belirtilen kaynaklardan yararlanılarak hazırlanmıştır. Apoptozis terimi, ilk kez İskoçyalı araştırmacılar olan Kerr, Wyllie ve Currie tarafından 1972 yılında kullanılmıştır. Ökaryotik organizmadaki hücreler doğarlar, belirli bir süre yaşarlar ve sonra ölürler. (Bowen, 1998) Ökaryotik hücre: nükleusu bir membran ile çevrili olan hücreler Yaşam süresi, hücre tipine göre değişmektedir. Örneğin, barsak hücreleri 3-5 günlük, derinin epidermal hücreleri 20-25 günlük bir yaşam süresi sonunda ölmektedirler. Miyokard kası hücreleri veya nöronlar ömür boyu yaşarlar. Fakat buna rağmen, miyositlerimizin veya nöronlarımızın kabaca %10-15’ini ömrümüzün sonuna doğru kaybetmekteyiz. Nöronların çok sayıda ölmesi, ancak sinapsların tam olarak oluşmadığı dönemden önce olur. Bu dönemde, doğumda aşırı sayıda olan nöronların sayısı uygun sinaptik ağın sağlanabilmesi için azalır. Optimum sayıda nöronun, optimum sayıda sinaptik bağlantı içinde olabilmesi için, nöron kayıpları gereklidir. Bahsedilen bu hücre ölümleri apoptozisle gerçekleşir. Zamanı gelince ölen hücreler, daha önceden programlanmış bir şekilde ölürler (programmed cell death). Programlanmış ölüm Tüm bu ölümler, fizyolojik şartlarda meydana geldiği için, bu ölüm şekli fizyolojik hücre ölümü (“physiological cell death”) olarak da adlandırılır. DNA DNA Doku homeostazisi için, hücreler ortamdan ölerek kaybolurlar. (cell deletion) Apoptozisle eş anlamlı olarak kullanılabilen tanımlar • Programlanmış hücre ölümü, • Fizyolojik hücre ölümü, • Hücre intiharı, • Hücre kaybı Apoptotik hücreler, organizmanın bazı dokularında ve hücrelerinde sürekli oluşur ve bu oluşum ömür boyu devam eder. Ölüm (apoptozis) ve yeniden yapım (mitozis) dokularda doku homeostazisini oluşturmak üzere dinamik bir denge halinde sürer. http://www.med.yale.edu/obgyn/reproimmuno/presentations/FasLsystem/ppframe.htm Normal apoptotik hücre ölümü ve yerine yeni hücre yapımının (tissue remodelling) günde yaklaşık 1x1011 hücreyi bulduğu hesaplanmaktadır. Hücre ölümü ve yeniden yapımı, yetişkin bir insanın vücut ağırlığının her 18-24 ayda bir yeniden yapım ve yıkımı anlamına gelmektedir. DNA hasarı oluşmuş hücreler, sıklıkla apoptozisle kendilerini öldürürler. Apoptozise gidemeyen ve genetik olarak değişmiş hücreler, ileride kanser gelişimine neden olabilirler. http://www.med.yale.edu/obgyn/reproimmuno/presentations/FasLsystem/ppframe.htm http://www.med.yale.edu/obgyn/reproimmuno/presentations/FasLsystem/ppframe.htm İnsan embriyosunun el parmakları arasında bulunan perdelerin, buradaki hücrelerin apoptozisle ölmesi sonucu kaybolduğu düşünülmektedir. Apoptozisin bozulduğu hastalıklar Viral infeksiyonlar Nörodejeneratif hastalıklar Organ transplantasyonları İnsüline bağımlı tip diabet AIDS Malign hastalıklar Bcl-2 bir apoptozis inhibitörüdür İnhibitör: yavaşlatıcı p53 güçlü bir apoptozis indükleyicidir. İndüklemek: Başlatmak, Teşvik etmek Vücudun immün sistemi, viral enfeksiyonlarla savaşır. Sitotoksik “killer” T lenfositleri apoptozisi indükler virüsle enfekte olmuş Hücre ölür Nöronlar, sinaptik bağlantılar uygun şekilde kurulduktan sonra, bir daha bölünemeyen yani çoğalamayan hücrelerdir. Kalp kası gibi. Nöronlar, yenilenemediklerinden ömür boyunca yaşarlar. Son yıllarda ise, Alzheimer, Parkinson, Hutchinson gibi hastalıklarda, nedeni henüz bilinmeyen bir şekilde, apoptozisin indüklenerek nöronların öldüğü düşünülmektedir. Daha uzun süre yaşar Hücre Potansiyel malin hücre genomlarda mutasyon birikimi Her saniyede, yaklaşık bir milyon hücremiz apoptozisle vücudumuzdan uzaklaştırılmaktadır. Bunların yerine yenileri yapılmaktadır. Yapım (mitozis) ile yıkım (apoptozis) arasında kontrollu bir denge vardır. Terazi Resimleri:http://www.hukuki.net/simge/resim/folderview.asp?folder=terazi Dengenin apoptozisin lehine veya aleyhine bozulması birçok önemli hastalığın patogenezine katkıda bulunur. Terazi Resimleri:http://www.hukuki.net/simge/resim/folderview.asp?folder=terazi Apoptozis, organizmada doğru bir şekilde işlemelidir. Olmaması gerekirken gerçekleşen apoptozis Hızlanmış apoptozis Yavaşlamış apoptozis Organizma için tehlikelidir Olmaması gerekirken gerçekleşen apoptozis AIDS Nörodejeneratif hastalıklar İnsüline bağımlı tip diyabet Hepatit C infeksiyonu Hızlanmış apoptozis Miyokard enfarktüsü Ateroskleroz Yavaşlamış apoptozis Otoimmün hastalıklar Kanser Apoptozis ≠ Nekrozis Nekrozis, klasik hücre ölüm şekli olarak bilinir Nekrozis, fizyolojik bir ölüm şekli değildir Apoptozis, hem fizyolojik hem de patolojik şartlar altında meydana gelebilir. Nekrotik hücrenin plazma membranı bütünlüğünü kaybeder ve hücre içinden dışına hücre içi materyallerinin çıkışı gerçekleşir. Apoptotik hücre membranı intaktır ve üzerinde küçük cepcikler “membrane blebs” oluşur. Nekrotik hücre lizise uğrar. Apoptotik hücre küçük cisimciklere (apoptotik bodies) parçalanır. Apoptotik cisimcikler membranla kaplıdır ve değişen miktarlarda nukleus, veya diğer hücre içi yapılar içerirler. Nekroziste, hücre içeriğinin dış ortama salıverilmesi sonucu inflamasyon oluşur. Apoptozisde, apoptotik hücre veya cisimcikler plazma membranları zarar görmeden, komşu hücreler veya makrofajlar tarafından fagosite edildiklerinden inflamasyon oluşmaz. Apoptozis çok sayıda ve çeşitte mediatör tarafından düzenlenir. Bunlar; Bazı iyonlar (kalsiyum), Moleküller (seramid), Genler (c-myc), Proteinler (p53), Organeller (mitokondri) dir. Apoptotik süreç boyunca, hücre içine sürekli kalsiyum girişi olur. Ca Ca Ca Ca Ca Ca Ca Ca Ca Ca Ca Ca Ca Ca Apoptotik süreçteki hücre Ca Ca Ca Ca Ca Ca Ca Ca Ca Ca Ca Ca Ca Ca Ca Ca Bcl-2 ailesi Apoptozisi indükleyen Bax, Bad, Bid, Bcl-Xs Apoptozis inhibe eden Bcl-2, Bcl-Xl Bcl-2 ailesinin görev dağılımı Pro-apoptotik Anti-apoptotik Mitokondriyi etkilerler Sitokrom c sitoplazmaya salıverilir Sitokrom c’nin sitoplazmaya salıverilmesi baskılanır Pro ve anti-apoptotik Bcl-2 üyelerin dengesi, yaşam ile ölüm arasındaki seçeneği belirler. Proapoptotik Bcl-2 Antipoptotik Bcl-2 Pro-apoptotik Bcl-2 ailesi üyelerinin en iyi bilinenleri Bax Bcl-Xs Bad Bim Bak Bok Bid Anti-apoptotik Bcl-2 ailesi üyelerinin en iyi bilinenleri bcl-2, bcl-Xl, Mcl-1 Bcl-2’nin mitokondri ile olan ilişkisinden dolayı, antioksidan bir etkiye sahip olduğu ve böylece oksidan stresin neden olduğu apoptozisi, baskılayabildiği bulunmuştur. Bcl-2 geni, ilk olarak insan B hücreli foliküler lenfomada tanımlanmıştır. Bu lenfoma tipinde, Bcl-2 normalden uzun yaşam sürelerine neden olur. Böylece malignite oluşumuna zemin hazırlamaktadır. Bcl-2, özellikle mitokondri dış membranında bulunmakta ve iyon transportunu düzenlemektedir. Bax sitozolde bulunur. Apoptotik uyarı alınması halinde mitokondri membranına bağlanır. Sonuçta sitokrom c ve apoptozis-indükleyici faktör olarak bilinen AIF’ün mitokondriden sitozole çıkmasını sağlar. Burada küçük delikçikler “pore” oluşumunu indükler. Böylece selektif iyon permeabilitesi kaybolur. Seramid, membrana bağlı asid sfingomyelinaz aktivasyonunun bir ürünüdür. Plasma membran hasarına karşı bir sinyal olduğu düşünülmektedir. Radyasyon veya Kemoterapi Vb. Hücreye, DNA’sını tamir edebilmesi için zaman kazandırır. Hücre P53, hücre siklusunu G1 fazında durdurur DNA hasarı (tek veya çift bağ kırılması, nükleotid eksikliği) oluştuğunda Eğer hasar onarılabilecek düzeyde ise Bax ekspresyonunu artırır Bcl-2/Bax oranı değişir p53 apoptozisi indükler Sitokrom c, mitokondri iç membranında bulunan, bir elektron transport zinciri proteinidir. Bu yüzden de sitokrom c’nin mitokondriden sitoplazmaya salıverilmesi, apoptozis yoluna girmiş bir hücrede irreversibl bir döneme girildiğini işaret eder. mitokondriler http://tr.wikipedia.org/wiki/Resim:Animal_cell_structure.svg Sitokrom c, mitokondriden apoptozisindükleyici faktör (AIF) ile birlikte sitoplazmaya salınır. AIF AIF AIF AIF AIF AIF AIF AIF Sitokrom c Apoptozom + ATP’nin de katılımıyla Apaf-1 Sitokrom c, Apaf-1 i Aktive eder Apaf-1 (apoptotic protease activating factor-1) : Sitoplazmik bir proteindir Apoptozom ICAD’ünün bağladığı kaspazlaaktifleşen deoksiribonükleaz serbestleşir Kaspazla Aktifleşen Deoksiribonükleaz İnhibitörünü inaktifleştirir ICAD: inhibitor of caspase-activated deoxyribonuclease Aktif kaspaz 3 Kromatin Kondensasyonu ve Oligonükleozomal DNA fragmentasyonu İnaktif olan prokaspaz-9’un, aktif kaspaz-9 haline dönüşmesini sağlar. Aktif kaspaz-9 ise efektör Kaspazlardan prokaspaz 3’ü aktive eder. Apoptozis Kaspaz-bağımlı apoptozis Kaspaz-bağımsız apoptozis Kaspaz’lar, zimojen (inaktif haberci) olarak sitoplazmada bulunan ve aktif merkezlerinde sistein yer aldığından, sistein proteazlar olarak adlandırılan bir grup enzimdir. Şu ana kadar kaspazların 14 tanesi tanımlanmıştır ve çoğu apoptozisde rol almaktadır. Kaspaz-1 (ICE) Kaspaz-2 (ICH-1, Nedd-2) Kaspaz-3 (CPP32, Apopain, Yama) Kaspaz-4 (ICH-2, TX, ICEreıı) Kaspaz-5 (ICErelııı, TY) Kaspaz-6 (Mch2) Kaspaz-7 (ICE-LAP3, Mch3, CMH-1) Kaspaz-8 (FLICE, Mch5, MACH) Kaspaz-9 (Mch6, ICE-LAP6) Kaspaz-10 (Mch4) Kaspaz-11 (ICH-3) Kaspaz-12 Kaspaz-13 (ERICE) Kaspaz-14 (MICE) Kaspazlar Başlatıcı kaspazlar ( 2, 8, 9, 10) Sonlandırıcı kaspazlar (3, 6, 7) Başlatıcı kaspazlar Apoptotik uyarıyla başlayan ölüm sinyalleri ilgili proteinleri parçalar Apoptotik hücre Morfolojisi oluşur Sonlandırıcı kaspazlar DNA tamirinde rol alan poli (ADP-riboz) polimeraz (PARP), Hücre iskeleti proteinleri aktin veya fodrin, Nükleer membran proteini lamin A Kaspaz İnhibitörleri (IAP) Kaspazları selektif olarak inhibe ederler IAP: Inhibitors of apoptosis Apoptotik mekanizma durur Kaspaz bağımsız apoptozis, mitokondriden salıverilen bir faktör olan AIF’ün etkisiyle gerçekleştirilir. Fakat, AIF’ün etkilediği nükleazın ne olduğu henüz bilinmemektedir. AIF: apoptosis indükleyici faktör Granzim (“Granzyme”) ler, patojenle enfekte edilmiş hücrelerin veya tümör hücrelerinin ortadan kaldırılmasında etkin rol oynarlar. Patojenle enfekte hücre Granzim Patojenle enfekte hücre Tümör hücre Tümör hücre Patojenle enfekte hücre Tümör hücre Hücrelerin yok edilmesi Sitotoksik lenfosit (CTL) bağlanma Hedef Hücre perforinler salgılanır Perforin porlar, sitozolik kalsiyum düzeylerinin hızla artmasına yol açar. Enfekte hücre veya kanser hücresini apoptozise gitmesi Hücre içinde prokaspaz 8’in aktivitesi, kaspaz kaskadını başlatır. Perforinle salgılanan ve bir serin proteaz olan granzim de bu porlar aracılığıyla hücreye girer Apoptozis inhibitörleri birçok malign hücre tarafından aşırı eksprese edilmektedirler. Apoptozis inhibitörleri ayrıca hücre siklusunu da etkileyerek apoptozisi durdurabilirler. Kaspazlardaki defektler, otoimmun hastalıklara, kansere ve bazı nörolojik bozuklukların oluşumuna katkıda bulunabilir. Apoptozisin indüklenmesi Apoptozis klasik olarak, hücre ölüm reseptörleri olarak bilinen Fas (diğer isimleriyle APO-1, CD95) ve tümör nekroz faktör reseptörü-1 (TNFR-1)’in ilgili ligandlarının etkileşime girmesi (uyarılmaları) sonucu indüklenir. Apoptozisin indüklenmesi • Fas ve TNFR-1 gibi hücre yüzey reseptörleri membranda bulunur ve TNFR ailesinin üyesidirler. Apoptozisin indüklenmesi Fas (diğer adlarıyla APO-1, CD95) • lenfoid hücrelerde, • hepatositlerde, • bazı tümör hücrelerinde, • akciğerlerde, • hatta miyokardda bulunurlar. Apoptozisin indüklenmesi • Fas’ın ilgili ligandına Fas ligand (FasL) denir. • FasL, tümör nekroz faktör (TNF) ailesinin bir üyesidir. • FasL sitotoksik T lenfositlerinde ve “natural killer” hücrelerde bulunur. Apoptozisin indüklenmesi Fas Ligandlarıyla bağlandıklarında bir seri protein:protein interaksiyonu TNFR-1 ölüm uyarısı FADD ile etkileşim TNFR TRADD ile etkileşim Bu ölüm bölgeleri FAS Prokaspaz 8 aktifleşir Kaspazların kaskad tarzında aktivasyonları başlar. TRADD:TNFR-1 associated death domain FADD: Fas associated death domain TRADD ve FADD, TNFR ve FAS’a bağlı doğal ölüm bölgeleridir. Hücre içinde, bu ölüm bölgelerini inhibe eden proteinler (FLIP) de bulunmaktadır. Örneğin, kaspaz 8 (FLICE), FLIP’i inhibe eder. FLIP: FLICE-inhibitory protein APOPTOZİSİN İNDÜKLENME ŞEKİLLERİ DNA A P O P T O Z İ S Ağır hasara uğramış DNA APOPTOZİSİN İNDÜKLENME ŞEKİLLERİ A P O P T O Z İ S APOPTOZİSİN İNDÜKLENME ŞEKİLLERİ A P O P T O Z İ S Fas ve DR5: Hücre yüzey ölüm reseptörleri APOPTOZİSİN İNDÜKLENME ŞEKİLLERİ reaktif oksijen radikalleri genom A P O P T O Z İ S APOPTOZİSİN İNDÜKLENME ŞEKİLLERİ Apoptozis, büyüme faktörlerinin ortamdan eksilmesiyle de başlatılabilir. Örnek; Hücre kültür ortamında büyütülen hücreler, eğer serum açlığı (“serum starvation”)’na maruz bırakılırlarsa apoptozisle ölürler. APOPTOZİSİN İNDÜKLENME ŞEKİLLERİ Proapoptotik Bcl-Bad Bad aktifleşir fosforillenememe sitokrom c A P O P T O Z İ S Proapoptotik: Apoptozis uyarıcı sitokrom c sitokrom c Mitokondriresmi: http://www.lab314.com/ APOPTOZİSİN İNDÜKLENME ŞEKİLLERİ Granzim B Granzim B Granzim B sitotoksik T Granzim B lenfositler Granzim B Granzim B Granzim B Granzim B Hedef Hücrede Kaspaz Sisteminin Aktifleşmesi Granzim B APOPTOZİSTE MİTOKONDRİNİN ROLÜ Apoptozisi başlatan yolların kesiştiği kavşak nokta, mitokondridir. APOPTOZİSTE MİTOKONDRİNİN ROLÜ Mitokondrinin aktivasyonu, apoptotik süreçte geri dönüşümsüz bir yoldur. Mitokondri aktivasyonu: Sitokrom c’nin mitokondriden sitoplazmaya salıverilmesi APOPTOZİSTE MİTOKONDRİNİN ROLÜ Mitokondrinin aktivasyonuna yol açan en önemli faktör, Bcl-2 ailesidir. -Apoptozisin indüksiyonu -Hücre yüzey ölüm reseptörlerinin uyarılması -Sitokrom c’nin salıverilmesi -Apoptozom oluşumu (sitokrom c+Apaf-1 +kaspaz-9) -Mitokondriyal transmembran potansiyel-in değişmesi -Kaspazların aktivasyonu -Fosfatidilserinin hücre membranının iç yüzünden dış yüze transloke olması -DNaz’ın aktivasyonu sonucu DNA’nın fragmentasyonu (internukleozomal DNA fragmentasyonu) - Yapısal proteinlerin yıkılmasına bağlı olarak apoptozise özgü morfolojik değişikliklerin meydana gelmesi TEŞEKKÜRLER