Elektrik Makinalarının Kontrolu Prof. Dr. M. Hadi SARUL İÇİNDEKİLER 1 MOTOR KONTROL SİSTEMLERİ VE TEMEL MEKANİK BİLGİLER ......... Hata! Yer işareti tanımlanmamış. 1.1 GİRİŞ ...............................................................Hata! Yer işareti tanımlanmamış. 1.2 HAREKET ŞEKİLLERİ.........................................Hata! Yer işareti tanımlanmamış. 1.2.1 Doğrusal Hareket ............................................Hata! Yer işareti tanımlanmamış. 1.2.2 Döner Hareket ...............................................Hata! Yer işareti tanımlanmamış. 1.3 HAREKET OLAYLARININ KİNETİĞİ ...................Hata! Yer işareti tanımlanmamış. 1.4 BİRİM SİSTEMLERİ ..........................................Hata! Yer işareti tanımlanmamış. 1.4.1 Mutlak Sistemler ............................................Hata! Yer işareti tanımlanmamış. 1.4.2 Gravitasyonel Sistem (MkpS) ........................Hata! Yer işareti tanımlanmamış. 1.5 İŞ, GÜÇ VE ENERJİ ...........................................Hata! Yer işareti tanımlanmamış. 1.5.1 Bir Kuvvetin İşi ................................................Hata! Yer işareti tanımlanmamış. 1.5.2 Güç..................................................................Hata! Yer işareti tanımlanmamış. 1.5.3 Tahrik Motoru Gücünün Hesabı .....................Hata! Yer işareti tanımlanmamış. 1.5.4 Enerji...............................................................Hata! Yer işareti tanımlanmamış. 1.5.5 Bir Eksen Etrafında Dönen Cismin Kinetik Enerjisi .................... Hata! Yer işareti tanımlanmamış. 1.6 ELEKTRİK MAKİNALARINDA ISINMA VE SOĞUMAHata! Yer işareti tanımlanmamış. 1.6.1 Güç Kayıpları ve Elektrik Motorlarının IsınmasıHata! Yer işareti tanımlanmamış. 1.6.2 Isıl Denge ve Makinenin Soğuması .................Hata! Yer işareti tanımlanmamış. 1.6.3 Çalışma Tipleri ( İşletme Çeşitleri ) .................Hata! Yer işareti tanımlanmamış. 1.6.4 Değişken Yük Halinde Akım, Güç ve Moment Hesabı ............... Hata! Yer işareti tanımlanmamış. 2 HAREKET DENKLEMLERİ .................................Hata! Yer işareti tanımlanmamış. 2.1 HAREKET DENKLEMLERİ, DİNAMİK VE STATİK DENGE .............. Hata! Yer işareti tanımlanmamış. 2.2 HAREKET DENKLEMLERİNİN ÇÖZÜMÜ ...........Hata! Yer işareti tanımlanmamış. 2.3 KUVVET VE MOMENTLER ..............................Hata! Yer işareti tanımlanmamış. 2.3.1 Reaksiyon Kuvvet veya Momentleri ...............Hata! Yer işareti tanımlanmamış. 2.3.2 Potansiyel Kuvvet ve Momentleri ..................Hata! Yer işareti tanımlanmamış. 2.4 İŞLETME KAREKTERİSTİKLERİ ..........................Hata! Yer işareti tanımlanmamış. 2.4.1 Tahrik Edilen Makinaların İşletme Karakteristikleri .................. Hata! Yer işareti tanımlanmamış. 2.4.2 Yük Milindeki Büyüklüklerin Motor Miline İndirgenmesi.......... Hata! Yer işareti tanımlanmamış. 2.4.3 Doğrusal Hareket Eden Kuvvet ve Kütlelerin Döner Harekete İndirgenmesiHata! Yer işareti tanımlanmamış. 2.4.4 Elektrik Motorlarının İşletme KarakteristikleriHata! Yer işareti tanımlanmamış. 2.5 İŞLETME ÖZELLİKLERİ......................................Hata! Yer işareti tanımlanmamış. 2.5.1 Devir Sayısı Ayarı; ...........................................Hata! Yer işareti tanımlanmamış. 2.5.2 Elektrik Motorlarında Kullanılan Genel Devir Sayısı Ayar MetotlarıHata! Yer işareti tanımlanmamış. i Elektrik Makinalarının Kontrolu Prof. Dr. M. Hadi SARUL 2.5.3 Dönüş Yönünün Değiştirilmesi .......................Hata! Yer işareti tanımlanmamış. 2.5.4 Elektrik Motorunun Fren Olarak ÇalıştırılmasıHata! Yer işareti tanımlanmamış. 2.6 UYGULAMALAR ..............................................Hata! Yer işareti tanımlanmamış. 3 DOĞRU AKIM MOTOR KONTROLU .................Hata! Yer işareti tanımlanmamış. 3.1 GİRİŞ ...............................................................Hata! Yer işareti tanımlanmamış. 3.2 DOĞRU AKIM ŞÖNT MOTORU ........................Hata! Yer işareti tanımlanmamış. 3.2.1 Doğru Akım Şönt Motorun Bağlantısı.............Hata! Yer işareti tanımlanmamış. 3.2.2 Doğru Akım Şönt Motorun İşletme Karakteristikleri ................. Hata! Yer işareti tanımlanmamış. 3.2.2.1 Elektromotor Kuvvet - Akım Karakteristiği........................................................ 51 3.2.2.2 Hız - Akım Karakteristiği 53 3.2.2.3 Hız - Moment Karakteristiği 57 3.2.3 DC Şönt Motora Yolverme ..............................Hata! Yer işareti tanımlanmamış. 3.2.4 DC Şönt Motorun Devir Sayısı Ayar Metotları Hata! Yer işareti tanımlanmamış. 3.2.4.1 Endüvi Devresine Kademeli Direnç İlave Ederek Yapılan Devir Sayısı Ayarı 63 3.2.4.2 Endüvi Devresine Değişken Gerilim Uygulanarak Yapılan Hız Ayarı 64 3.2.4.2.1 Ward-Leonard Tahrik Sistemi ile Hız Kontrolü 64 3.2.4.2.2 Tek Fazlı Dönüştürücülerle ( Kontrollü Doğrultucularla) DC Motor Kontrolü 67 3.2.4.2.3 Üç Fazlı Dönüştürücü Beslemeli DC Sürücüler 75 3.2.4.2.4 DC Kıyıcı ile DC Motor Kontrolü 84 3.2.4.3 Alan Akımı Değiştirilerek Yapılan Hız Ayarı 92 3.2.5 DC Şönt Motorun Dönüş Yönünün DeğiştirilmesiHata! Yer işareti tanımlanmamış. 3.2.6 Şönt Motorun Fren Çalışma Şekilleri ..............Hata! Yer işareti tanımlanmamış. 3.2.7 DC Şönt Motorun Paralel Çalışması................Hata! Yer işareti tanımlanmamış. 3.3 DC SERİ MOTORU ...........................................Hata! Yer işareti tanımlanmamış. 3.3.1 DC Seri Motorun Bağlantısı ............................Hata! Yer işareti tanımlanmamış. 3.3.2 DC Seri Motorun İşletme Karakteristikleri .....Hata! Yer işareti tanımlanmamış. 3.3.3 DC Seri Motora Yolverme ...............................Hata! Yer işareti tanımlanmamış. 3.3.4 DC Seri Motorun Devir Sayısı Ayar Metodları Hata! Yer işareti tanımlanmamış. 3.3.5 DC Seri Motorun Dönüş Yönünün DeğiştirilmesiHata! Yer işareti tanımlanmamış. 3.3.6 DC Seri Motorun Fren Çalışması .....................Hata! Yer işareti tanımlanmamış. 3.3.7 DC Seri Motorun Paralel Çalışması .................Hata! Yer işareti tanımlanmamış. 3.4 UYGULAMALAR ..............................................Hata! Yer işareti tanımlanmamış. 4 ASENKRON MOTOR KONTROLU .....................Hata! Yer işareti tanımlanmamış. 4.1 Giriş.................................................................Hata! Yer işareti tanımlanmamış. 4.2 Üç Fazlı Asenkron Motorlar ............................Hata! Yer işareti tanımlanmamış. 4.2.1 Bağlantı Şekli ..................................................Hata! Yer işareti tanımlanmamış. 4.2.2 Çalışma Prensibi..............................................Hata! Yer işareti tanımlanmamış. 4.2.3 Güç ve Moment ..............................................Hata! Yer işareti tanımlanmamış. 4.2.4 Moment ve Hız Moment Karakteristiği ..........Hata! Yer işareti tanımlanmamış. 4.3 Özel Rotorlu Asenkron Motorlar 142 4.3.1 Yüksek kaymalı Asenkron Motorlar 142 4.3.2 Derin Oluklu Sincap Kafes Rotorlu Asenkron Motor 143 4.3.3 Çift Kafes Rotorlu Asenkron Motor 144 ii Elektrik Makinalarının Kontrolu Prof. Dr. M. Hadi SARUL 4.3.4 Tork Motorları 4.4 Asenkron Motor Eşdeğer Devreleri 4.5 Üç Fazlı Asenkron Motorlara Yolverme 4.5.1 Üç Fazlı Bilezikli Asenkron Motorlara Yol verme 4.5.2 Üç Fazlı Kısa Devre Rotorlu Asenkron Motorlara Yol verme 4.6 Üç Fazlı Asenkron Motorların Hız Kontrolu 4.6.1 Statora Uygulanan Gerilimin Frekansı Değiştirilerek Yapılan Hız Ayarı 4.6.1.1 Kayma Hız Kontrolü 4.6.1.2 Çalışma Bölgeleri, Moment ve Hız Limitleri 4.6.1.3 Gerilim Kaynaklı İnverter ile Asenkron Motor Kontrolü 4.6.1.4 Gerilim Kaynağı İnverterle Fren ve Dört Bölgeli Çalışma 4.6.1.5 Doğrudan Frekans Değiştiricilerle Kontrol 4.6.1.6 Asenkron Motor Sürücüsünün Kapalı Çevrim Kontrolü 4.6.1.7 Bir Akım Kaynağından Değişken Frekanslı Kontrol 4.6.1.8 Akım Kaynağı İnverterle Kontrol 4.6.1.9 Rejeneratif Fren ve Çok Bölgeli Çalışma 4.6.1.10 CSI sürücünün Kapalı Çevrim Hız Kontrolü 4.6.1.11 Akım ve Gerilim Kaynağı İnverterli Sürücülerin Karşılaştırılması 4.6.1.12 Akım Kontrollü Gerilim Kaynağı İnverterle Kontrol 4.6.2 Kutup Değiştirme Bağlantısı ile Devir Sayısı Ayarı 4.6.3 Kaymayı Değiştirerek Devir Sayısı Ayarı 4.6.3.1 Dış Rotor Devresindeki Gücü Değiştirerek Kaymayı Değiştirme 4.6.3.2 Stator Gerilimi Değiştirerek Kaymayı Değiştirme 4.7 Üç Fazlı Asenkron Motorların Fren Çalışması 4.7.1 Faydalı Fren Çalışma 4.7.2 Ters Akım Bağlantısı İle Fren Çalışma 4.7.3 Direnimle (Doğru Akımla) Fren Çalışma 4.8 Tek Fazlı Asenkron Motorlar 4.8.1 Tek Fazlı Asenkron Motor Çeşitleri Ve Yol Verme Metodları 4.8.1.1 Bölünmüş Fazlı Motorlar 4.8.1.2 Kondansatör Çalışmalı Motorlar 4.8.1.3 Kondansatör Yol vermeli motorlar 4.8.1.4 Kondansatör yol vermeli ve kondansatör çalışmalı motorlar 4.8.1.5 Gölge Kutuplu Motorlar 4.8.2 Tek fazlı asenkron motorların frenlemesi 4.8.3 Tek fazlı Asenkron Motorların Hız Kontrolü 4.9 Bölum İle İlgili Soru ve Cevaplar 5. SENKRON MOTOR KONTROLU 5.1 Senkron Motorların Sınıflandırılması 5.1.1 Silindirik Rotorlu Alan Sargılı Senkron Motor 5.1.2 Çıkık Kutuplu Alan Sargılı Senkron Motorlar 5.1.3 Sabit Mıknatıslı Senkron Motorlar 5.1.4 Senkron Relüktans Motorlar 5.1.5 Sönüm ( Amortisör ) Sargısı 144 144 147 150 154 147 157 159 160 163 166 167 169 171 173 173 175 178 178 188 188 188 189 190 193 196 196 197 198 198 207 207 210 212 214 214 214 iii Elektrik Makinalarının Kontrolu Prof. Dr. M. Hadi SARUL 5.2 Sabit Frekanslı Kaynaktan Çalışma 215 5.2.1 Yol Verme 215 5.2.2 Senkronizasyon 217 5.2.3 Yük Değişimlerine Bağlı Geçici Dalgalanmalar 218 5.2.3.1 Sürekli Hal Kararlılık Sınırı 218 5.2.3.2 Dinamik Denge ( Kararlılık ) 218 5.2.3.3 Frenleme 219 5.3 Alan Sargılı Senkron Motor Sürücü Devreleri 221 5.3.1 Ara Devreli Frekans değiştiricilerle Gerçekleştirilen Sürücü Devreleri 221 5.3.2 Yük Komütasyonlu Tristörlü İnverterli Kendiliğinden Kontrollü Senkron Motor Sürücüsü 223 5.3.3 Kendinden Kontrollü Senkron Motorun Doğrudan Frekans Değiştirici Kullanması 231 5.4 Sabit Mıknatıslı Ac Motor Sürücüleri 5.5 Sinüzoidal SMAC Motor Sürücüleri 5.6 Akım Kontrollü Gerilim Kaynağı Inverterden Beslenen Sinüzoidal SMAC Motor Sürücüsü 5.7 Fırçasız DC (Veya İkizkenar Yamuk SMAC) Motor Sürücüleri 5.7.1 Servo Uygulamalar İçin Fırçasız DC Motor Sürücüsü 5.7.2 Düşük Maliyetli Fırçasız DC Motor Sürücüleri 5.7.3 Önemli Özellikler ve Uygulamalar 201 iv Elektrik Makinalarının Kontrolu Prof. Dr. M. Hadi SARUL 1 ELEKTRİKLE TAHRİKİN TANIMI VE TEMEL MEKANİK BİLGİLER 1.1 GİRİŞ Bir sanayi kuruluşunu teşkil eden işletme kısımları her biri farklı işler gören çeşitli iş makineleri veya tesisatlarından meydana gelir. İşletme içinde iş akış diyagramlarına uygun olarak yerleştirilen bu makine veya tezgâhların her biri ayrı bir elektrik motoru veya elektrik motorları ile tahrik edilir. Tek motorla tahrik halinde iş makinesi ile elektrik motoru bir tahrik sistemi oluştururlar. Günümüzde en fazla kullanılan tek motorlu tahrik sistemi, tahrik motoru, ara transmisyon veya ayar mekanizması ve iş makinesi veya takım tezgâhı olmak üzere üç ayrı kısımdan oluşur. Şekil 1.1’de bir tahrik sisteminin blok diyagramı verilmiştir. İş Makinası veya Takım Tezgahı Ayar Mekanizması Tahrik Motoru Şekil 1.1 Tahrik sistemi blok diyagramı Mil, kavrama, kayış, kasnak, dişli vb. elemanlardan oluşan ayar mekanizmasının görevi, motor milindeki momenti iş makinesi miline aktarmak ve aynı zamanda ayar fonksiyonunu yerine getirmektir. Tahrik motoru tahrik sistemini harekete geçirmek için gerekli cer kuvveti veya döndürme momentini sağlar. İş makineleri veya takım tezgâhları ise harekete karşı gösterdiği mukavemet kuvvetini veya yük momentini sağlar. 1.2 ELEKTRİKLE TAHRİKTE HAREKET ŞEKİLLERİ Tahrik sistemlerinde, doğrusal ve döner hareket olmak üzere iki hareket şekline rastlanır. 1.2.1 Doğrusal Hareket Bir doğru üzerinde hareket eden cismin yaptığı harekete doğrusal hareket denir. Doğrusal harekette hızı tanımlamak için kullanılan şematik diyagram Şekil 1.2’de verilmiştir. s s B A 0 t tt Şekil 1.2 Doğrusal Harekette Hızı Tanımlamak İçin Kullanılan Şematik Diyagram Ortalama hız, s ort t 1 Elektrik Makinalarının Kontrolu Prof. Dr. M. Hadi SARUL olup, burada s , t süresinde alınan yolu gösterir. Cismin t anındaki hızı v lim t 0 s ds t dt (1.1) şeklinde elde edilir. Doğrusal harekette ivmeyi tanımlamaya yarayan şematik diyagram Şekil 1.3’de verilmiştir. v v B A 0 t tt Şekil 1.3 Doğrusal Harekette İvmeyi Tanımlamaya Yarayan Şematik Diyagram Ortalama ivme, hızdaki değişme miktarının bu süreye bölümüne eşit olup, a ort v t şeklinde yazılabilir. İvmenin ani değeri ise, v dv t 0 t dt a lim (1.2) şeklinde elde edilir. v’nin bu değeri (1.1) denkleminde yerine konularak ivme, d 2s a 2 dt (1.3) şeklinde elde edilir. İvme pozitif veya negatif değerler alabilir. a’nın pozitif değeri hızın arttığını, negatif oluşu hızın azaldığını gösterir. Doğrusal hareket, düzgün doğrusal hareket ve düzgün değişen doğrusal hareket olmak üzere ikiye ayrılır. 1.2.1.1 Düzgün Doğrusal Hareket Bu hareket tipinde hareket eden cismin ivmesi, t’nin her değeri için sıfırdır. Bu durumda, ds/dt=v=sabit olup, s yolunun, başlangıç değeri s 0 ile gösterilirse alınan yol, S t S0 0 ds v dt 2 Elektrik Makinalarının Kontrolu Prof. Dr. M. Hadi SARUL s s0 v t, s s0 v t (1.4) şeklinde elde edilir. Şekil 1.4’de düzgün doğrusal harekete ait hız-zaman ve yol-zaman eğrileri gösterilmiştir. s,v s=f(t) v=f(t) s0 t 0 Şekil 1.4 Düzgün Doğrusal Harekette Hız-Zaman ve Yol-Zaman Diyagramları 1.2.1.2 Düzgün Değişen Doğrusal Hareket Bu hareket tipinde hareket eden sistemin ivmesi sabit olup, a= dv/dt = sabit şeklinde yazılır. Sistemin hızı, v0 başlangıç hızı olmak üzere, bu ifadenin entegrasyonu yapılarak, v t v0 0 dv a dt , v - v0 a t, v v0 a t (1.5) şeklinde elde edilir. Hızın bu değerini (1.1) denkleminde yerine koyarak alınan yol, s t ds 1 ds v0 a t dt , v0 a t , s s0 v0 t a t 2 dt 2 s0 0 1 s s0 v0 t a t 2 2 (1.6) şeklinde elde edilir. Şekil 1.5’de düzgün değişen doğrusal harekete ait değişimler verilmiştir. 3 Elektrik Makinalarının Kontrolu Prof. Dr. M. Hadi SARUL a,s,v s=f(t) v=f(t) a=f(t)=sbt s0 v0 t Şekil 1.5 Düzgün Değişen Doğrusal Harekete Ait Değişimler 1.2.2 Döner Hareket Elektrikle tahrikte en çok rastlanan bir hareket şekli olup, elektrik motorlarının tamamına yakını, iş makinelerinin ve takım tezgâhlarının ise büyük bir bölümü döner hareket yaparlar. Döner harekette hareket eden kısmın üzerindeki her maddesel nokta eksene dik düzlem içinde dönme ekseni etrafında dairesel bir yörünge üzerinde hareket eder. Şekil 1.6’de dönme ekseninden R kadar uzaklıktaki bir noktanın yörüngesi gösterilmiştir. t s t+t C s B Ha re k et O A R Şekil 1.6 Döner Harekete Ait Şematik Diyagram A noktasından B noktasına kadar hareket eden bir cismin kat ettiği çevresel s yolu, s R θ (1.7) şeklinde yazılabilir. Burada açısal yol, R yarıçaptır. Ortalama çevresel hız vort s / t olup, s ’in değeri yerine konur ve bunun da t 0 ’a giderken limiti alınırsa ani hız, v R d / dt elde edilir. d dt , maddesel noktanın ani açısal hızı olup, bu değer ile gösterilirse hız, 4 Elektrik Makinalarının Kontrolu Prof. Dr. M. Hadi SARUL v R (1.8) şeklinde elde edilir. Açısal hızın ani değeri ise, ω d dt (1.9) ve açısal ivme, d d 2 dt dt 2 (1.10) şeklinde elde edilir. (1.9) ve (1.10) denklemlerinden çevresel ve açısal ivmeler arasında, a R (1.11) bağıntısı bulunur. Döner hareket, açısal ivmenin tipine göre düzgün döner hareket ve düzgün değişen döner hareket olmak üzere ikiye ayrılır. 1.2.2.1 Düzgün Döner Hareket Bu hareket tipinde t’nin her değeri için 0 ’dır. Bu takdirde = d dt =sabit olup açısal yol, θ=θ0 +ωt (1.12) şeklinde elde edilir. Burada 0 açısal yolun başlangıç değerini gösterir. Şekil 1.7 de düzgün döner harekete ait hız-zaman ve açısal yol-zaman diyagramları verilmiştir. , =f(t) =f(t) 0 t 0 Şekil 1.7 Düzgün döner harekette açısal hız-zaman ve açısal yol-zaman eğrileri 1.2.2.2 Düzgün Değişen Döner Hareket Bu hareket tipinde t’nin her değeri için sbt olup, d dt = sbt şeklini alır. Sistemin açısal hızı, bu ifadenin entegrasyonu yapılarak, 5 Elektrik Makinalarının Kontrolu Prof. Dr. M. Hadi SARUL ω ω0 +αt (1.13) şeklinde elde edilir. Burada 0 , açısal hızın başlangıç değerini gösterir. ’nin bu değeri (1.9) ifadesinde yerine yazılarak açısal yol, 1 θ θ0 +ω0 t+ αt 2 2 (1.14) şeklinde elde edilir. Şekil 1.8’de düzgün değişen döner harekete ait değişimler verilmiştir. =f(t) ,, =f(t) =f(t) 0 0 t 0 Şekil 1.8 Düzgün Değişen Döner Harekete Ait Değişimler. 1.3 HAREKET OLAYLARININ KİNETİĞİ Kinetik, cisme etkiyen kuvvetlerle cismin kütlesi ve hareketi arasındaki bağıntıyı kurar. Cismin hareketi ile ona etkiyen kuvvetler arasındaki bağıntıyı veren 2.Newton kanunu, “Bir cisme etkiyen bileşke kuvvet sıfır değilse, cismin bileşke kuvvet doğrultusunda ve bu kuvvetle orantı bir ivme kazanır.” şeklinde tanımlanır. Kütlesi m olan bir cisim bir F kuvveti etkisi altında bulunuyorsa, F kuvveti ile cismin kazandığı a ivmesi arasında, F ma (1.15) bağıntısı vardır. Şayet cisim birden fazla kuvvet etkisi altında ise, bu takdirde, cisim bu kuvvetlerin bileşkesi doğrultusunda hareket eder. Bu durumda, 2. Newton kanununu en genel ifadesi, F m a şeklinde yazılabilir. Serbest düşen bir cisim halinde cisme etkiyen kuvvet G m g olup, cismin kütlesi, 6 Elektrik Makinalarının Kontrolu m Prof. Dr. M. Hadi SARUL G g (1.16) şeklinde elde edilir. Burada: G cismin ağırlığı, g yerçekimi ivmesidir. 2.Newton Kanunu’nun döner hareketteki genel ifadesini bulmak için, bir F kuvvetinin etkisi ile R yarıçaplı dairesel bir yörünge üzerinde hareket eden bir m kütlesini ele alalım (Şekil 1.9). m F R 0 Şekil 1.9 Döner Harekette Moment ve Atalet Momenti. Bu halde m kütlesinin dairesel yörünge üzerinde hareketi için F m a bağıntısı geçerli olup, bu bağıntının her iki tarafı R yarıçapı ile çarpılıp gerekli düzenlemeler yapılırsa, döndürme momenti, F R m (α R) R, F R mR 2 α, M Jα (1.17) şeklinde elde edilir. Burada: J m R 2 olmak üzere atalet momentini gösterir. Şayet dönen cisim birden fazla momentin etkisi altında bulunuyorsa, (1.17) ifadesi, M J (1.17a) şeklinde elde edilir. Burada M , cisme etkiyen momentlerin cebirsel toplamıdır. 1.4 BİRİM SİSTEMLERİ Günümüzde ondalıklı (metrik) ve İngiliz ölçü birim sistemi olmak üzere başlıca iki temel ölçü birim sistemi kullanılmaktadır. Burada sadece en fazla kullanılan ondalıklı (metrik) ölçü birim sistemi kısaca incelenecektir. Ondalıklı ölçü birim sistemi, mutlak sistemler ve Gravitasyonel (çekimsel) sistem olmak üzere ikiye ayrılır. 7 Elektrik Makinalarının Kontrolu Prof. Dr. M. Hadi SARUL 1.4.1 Mutlak Sistemler 1.4.1.1 CGS Birim Sistemi Bu sistemde temel büyüklükler uzunluk, kütle ve zaman olup, birimleri sırasıyla santimetre (cm), gram (gr) ve saniye (s) dir. Diğer birimler bu üç temel birimden türetilir. Örneğin; kuvvet birimi dyne olup, F m a bağıntısına göre 1gr’lık bir kütleye 1cm/s2’lik ivme kazandıran kuvvet olarak tanımlanır. 1.4.1.2 MKS (Giorgy) Sistemi Bu sistemde, temel büyüklükler uzunluk, kütle ve zaman olup, birimleri sırasıyla metre(m), kilogram(kg) ve saniye(s) ‘dir. Diğer birimler bu üç temel birimden türetilir. Örneğin; kuvvet birimi Newton olup, 1 kg’lık bir kütleye 1m/s2 lik ivme kazandıran kuvvet olarak tanımlanır. 1N 1kg 1m / s2 1000gr 100cm / s2 olup, 1N 105 dyne ‘e eşittir. 1.4.2 Gravitasyonel Sistem (MkpS) Bu sistemde temel büyüklükler uzunluk (m), kuvvet (kilogram-kuvvet veya kp) ve zaman (s)’dır. 1 kilopond veya 1 kilogram-kuvvet’lik kuvvet 9.81 Newton’a eşittir. Bu sistemde teknik kütle birimi m=F/a yardımıyla, kg san2/m şeklinde elde edilir. Mühendislikte kuvvetler kütlelerden daha çok kullanıldığı için Gravitasyonel birimler mutlak birimlere tercih edilmekte olup, bundan sonraki bölümlerde genellikle (MkpS) sistemi tercih edilecektir. 1.5 İŞ, GÜÇ VE ENERJİ 1.5.1 Bir Kuvvetin İşi Bir maddesel nokta (cisim), Şekil 1.10’da görüldüğü gibi, F kuvvetin tesiriyle A noktasından B noktasına kadar s yörüngesi üzerinde ds yolunu kat ederse yapılan iş, dA F ds (1.18) şeklinde yazılabilir. C S ds B F A Şekil 1.10 Bir Kuvvetin İşine Ait Şematik Diyagram. 8 Elektrik Makinalarının Kontrolu Prof. Dr. M. Hadi SARUL F ve ds vektörleri arasındaki açı ile gösterilirse, iki vektörün skaler çarpımı dA F ds cos C olup iş, C A F ds F cos ds ’dir. A A F kuvvetinin sabit ve alınan yol ile daima aynı doğrultuda ( 0 ) bulunması halinde yapılan iş, A Fs (1.19) dir. 1.5.2 Güç Güç, birim zamanda yapılan iş olarak tanımlanır ve ortalama güç Port= Δ A Δt şeklinde yazılır. Gücün ani değerini bulmak için bu ifadenin t 0 ’a giderken limiti alınırsa, P dA dt (1.20) elde edilir. Bu ifadede, dA'nın (1.18) deki değeri yazılır ve gerekli düzenlemeler yapılırsa, ds P F F v dt bulunur. F ve v vektörleri aynı yön ve doğrultuda bulunuyorlarsa ( 0 ) bu takdirde güç, P Fv (1.21) olur. Şimdi bir eksen etrafında dönecek şekilde yataklandırılmış R yarıçaplı bir motor endüvisinin çevresine etkiyen F kuvvetinin ( 0) yaptığı işi hesaplayalım. F kuvvetinin ds yolunu kat ederken yaptığı iş : dA F ds Bir devirde yapılan iş : A 2 R F R.F=M döndürme momenti olarak tanımlanırsa yapılan iş : A 2 M Dönen cisim dakikada n devir yapıyorsa yapılan iş : A 2 n M 2n : P= M 60 Bir saniyede yapılan iş, yani güç bulunur. Bu bağıntıda, ω=2 π n/60 olduğu dikkate alınırsa, gücün en genel ifadesi P M (1.22) 9 Elektrik Makinalarının Kontrolu Prof. Dr. M. Hadi SARUL şeklinde elde edilir. İş ve güç birimleri, (1.19) ve (1.21) denklemleri yardımıyla, kuvvet, uzunluk ve zaman birimlerinden çıkarılır. İş birimi, mutlak CGS ölçü sistemi biriminde erg, MKS ölçü birimi sisteminde, Newtonmetre (Nm) veya Joule (J), MkpS ölçü birimi sisteminde, kilopond-metre (kpm) şeklinde tanımlanır. 1kpm=9.81 J’dur. Güç birimi ise mutlak CGS ölçü birimi sisteminde erg/s, MKS ölçü birim sisteminde Joule/s (Watt), MkpS sisteminde kpm/s şeklinde tanımlanır. Elektroteknikte kullanılan diğer güç birimleri kilowatt (kW),megawatt (MW) ve gigawatt (GW) olup, bu birimler arasında, 1 kW=1000 W=103 W 1 MW=103 kW=106 W 1 GW=103 MW=106 kW=109 W bağıntıları vardır. Teknikte kullanılan iş birimleri ise, 1Watt-Saat(W-h)=3600 J 1kWatt-Saat(kW-h)=3,6 106 J şeklinde tanımlanır. Mekanikte kullanılan güç birimi beygir gücü veya buhar beygiridir. Bu birim için BG, HP, Ps işaretleri kullanılmaktadır. 1 BG=75 kpm/s =75. 9,81 J/s =736 W =0,736 kW 1 kW=1.36 BG=102 kpm/s’dir. 1.5.3 Tahrik Motoru Gücünün Hesabı Doğrusal hareket eden bir cisme tahrik motorunun uyguladığı cer kuvveti F(kp), cismin bu kuvvet doğrultusundaki hızı v (m/s) ise, motorun mil gücü; P F v kpm/s (1.23) P F v BG 75 (1.24) P F v kW 102 (1.25) şeklinde yazılabilir. Şayet kuvvet ve hız vektörleri aynı yön ve doğrultuda değillerse, yukarıdaki bağıntıların sağ tarafları iki vektör arasındaki açısının kosinüsü ile çarpılmalıdır. Düzgün döner hareketli bir cisme tahrik motorunun uyguladığı döndürme momenti M (kpm), dakikadaki devir sayısı n ise, motor mil gücü, 10 Elektrik Makinalarının Kontrolu P M 2 n M 60 Prof. Dr. M. Hadi SARUL kpm / s (1.26) P 2 n M n M 60 75 716 BG (1.27) P 2 n M n M 60 102 975 kW (1.28) dir. 1.5.4 Enerji Enerji iş görebilme kapasitesi olup, tahrik sistemlerinin iki önemli enerji şekli potansiyel ve kinetik enerjidir. 1.5.4.1 Potansiyel Enerji Bir cismin durum veya pozisyonundan dolayı sahip olduğu enerji olup, örneğin G ağırlığında ve yerden h yüksekliğinde olan bir cismin sahip olduğu potansiyel enerji, Ep G h (1.29) şeklinde tanımlanır. 1.5.4.2 Kinetik Enerji Bir cismin hareketinden dolayı sahip olduğu enerji olup, kütlesi m ve başlangıçtaki hızı sıfır olan bir cismin bir F kuvvetinin etkisi ile hareket ederek t zamanında s yolunu kat ettiğinde yapılan iş A F s dir. Bu ifade de F m a değeri yazılırsa, A m a s elde edilir. Hareket sırasında kuvvet ve kütle sabit kaldığı için a ivmesi sabit ve a=v/t, kat edilen yol ise s= vt 2 ’dir. Bu değerler (1.29) ’da yerine yazılırsa yapılan iş, v v 1 A m t mv 2 t 2 2 bulunur. Bu değere, cismin kinetik enerjisi denir ve aşağıdaki gibi yazılabilir. 1 Ek m v2 2 (1.30) 1.5.5 Bir Eksen Etrafında Dönen Cismin Kinetik Enerjisi açısal hızı ile dönen R yarıçaplı, ince cidarlı, içi boş silindir şeklindeki bir cisim m kütlesine sahip olsun. Kinetik enerjinin (1.30)’daki ifadesinde, çizgisel hız yerine v R değeri yazılırsa; 11 Elektrik Makinalarının Kontrolu Prof. Dr. M. Hadi SARUL 1 1 2 m R mR 22 2 2 ifadesi elde edilir. Yukarıdaki ifadede; m R 2 J cismin dönme eksenine göre atalet momenti olduğundan, döner hareketli bir cismin kinetik enerjisi, Ek Ek 1 J 2 2 (1.31) şeklinde elde edilir. Toplam kütlesi m olan içi dolu bir silindir için atalet momenti, entegral alınarak hesaplanan jirasyon yarıçapından bulunur. R yarıçapında içi dolu bir silindir için jirasyon yarıçapı R 0 =R/ 2 , dış yarıçapı R1, iç yarıçapı R2 olan içi boş bir silindir için jirasyon yarıçapının yaklaşık değeri, R0 R12 + R 2 2 2 (1.32) dir. Bu durumda atalet momenti, J m R 02 ’dir. Tahrik problemlerinde atalet momentinin yanında savurma momenti ( G D2 ) ile de hesap yapılır. Atalet momenti ile savurma momenti arasındaki bağıntı, J m R 2 ifadesinde, m=G/g, R=D/2 olduğu dikkate alınarak, J GD 2 4g (1.33) şeklinde elde edilir. Buradan cismin savurma momenti, GD2 4 g J (1.34) şeklinde bulunur. İçi dolu silindir ve diğer kütle modelleri için savurma momenti jirasyon yarıçapından hesaplanır. Elektrik motorlarında atalet ve savurma momentleri, esas itibariyle motorun yarıçapına, konstruksiyonuna, devir sayısına ve gücüne bağlı olarak değişir. Motor üreticileri motora ait kataloglarda ilgili değişimlere yer vermektedir. 1.6 ELEKTRİK MAKİNALARINDA ISINMA VE SOĞUMA Elektrik motoru seçiminde motorun uygun güç ve hız – moment karakteristiğinin yanında, aşağıdaki özelliklerin de sağlanması gerekir. Motor yüklendiğinde kararlı hal sıcaklık artışı, yalıtım sınıfına göre kabul edilebilir seviyelerde olmalıdır. 12 Elektrik Makinalarının Kontrolu Prof. Dr. M. Hadi SARUL Geçici durumlardan kararlı hale geçene kadar motorun tatminkâr bir rejim izlemesi beklenir. Yük, moment, güç ve akım diyagramlarından bu seçim yapılabilir. Yük diyagramı yardımıyla bir motor seçildiğinde tam yükte ısı artışı olmamasına dikkat edilmelidir. Kısa süreli aşırı yüklenmelerde stabil ve motoru istenilen hıza istenilen zamanda ulaştırması için sağlanan momentin uygun olması gerekir. Motorun aşırı yüklenme kapasitelerine göre termal seçim de göz önünde bulundurulmalıdır. Motor seçiminde ayrıca tesisin ekonomisi de düşünülmeli, yüke göre ne güçlü, ne de küçük (zayıf) motor seçilmelidir. Motor gereğinden küçük seçilmesi durumunda, hem tatmin edici bir çalışma sağlanamayabilir, hem de aşırı yük durumunda motor sıcaklığının tehlikeli boyutlara ulaşması motora zarar verebilir, hatta motorun yanmasına bile sebep olabilir. Aynı zamanda iş kapasitesinin düşmesine neden olur. Gereğinden büyük güçlü bir motorun kullanılması, maliyet ve enerji masrafların yükselmesine, dolayısı ile enerji kayıplarının artmasına neden olur. 1.6.1 Güç Kayıpları ve Elektrik Motorlarının Isınması Bir elektrik motoru, armatürlerden ve uyarma sargıları yüzünden, bakır kayıplarına, histerezis ve fuko akımlarından kaynaklanan demir kayıplarına, sürtünme vantilasyon gibi mekanik kayıplara maruz kalır. Bu önlenemeyen kayıplar bölgesel ısınmaya, dolayısıyla motorun sıcaklığının artmasına neden olur. Isı oluştuğu yerden, daha soğuk dış ortama doğru akar. Bu yüzden motorlarda ısı ve sıcaklık artışı denklemi kayıplardan meydana gelen bir fonksiyondan oluşur. Motorda soğutma sistemi yoksa dış ortama verilemeyen ısı, motorun sıcaklığını çok yüksek seviyelere çıkarabilir. Bu yüzden motorda, sıcaklığı kabul edilebilir seviyelerde tutacak, sınır değerlere ulaşmasını engelleyecek, bir soğutma sisteminin olması gerekir. Isı makinada üretilip dış ortama verilir. Ancak ısının bir kısmı malzemelerden aktarılamaz ve sıcaklık artışına sebep olur. İlk başta ( başlangıçta ) malzeme ısıyı tutarak dış ortama ısı geçişine izin vermez. Sıcaklığın yükselmesi ile tutulan ısı düşer ve malzemeden ısı geçmeye başlar. Malzeme sıcaklığı, kararlı bir noktaya ulaştığında malzeme artık ısıyı tutamaz ve üretilen ısı aktarılmaya başlanır. Bu şartlar altında sıcaklık sabit olarak kalır ve üretilen ısı aktarılan ısıya eşit olur. Soğutmanın verimine göre bu kararlı rejime ulaşma süresi değişir. Motorun soğutma sistemi ne kadar iyiyse, kararlı hale ulaşma süresi o kadar kısa olur. Motor kapatıldığında veya yükten kurtulduğunda soğuma başlar ve motor ortam sıcaklığına kadar soğur. Genel olarak, elektrik makinaları sıcaklık artışı dikkate alınarak karar verilen yalıtım sınıflarına göre tasarlanır. Tasarımda hesaplanan verim motorun sürekli verimi olarak adlandırılır. Çünkü motorun son kararlı hal sıcaklık artışı motor uzun bir süre güç aktarımı yaptığında kabul edilebilir seviyededir. Belirlenen değerden yüksek sıcaklıklarda kullanılan yalıtım malzemelerinde bozulmalar başlar. Bu durum önemli sonuçlara yol açmasa da, kullanılan malzemeye göre motorun ömrünü kısaltır. Kullanılan yalıtım malzeme sınıfları ve bozulma sıcaklıkları Tablo 1'de verilmiştir. 13 Elektrik Makinalarının Kontrolu Prof. Dr. M. Hadi SARUL Elektrik makinalarının belirli aşırı yük kapasiteleri vardır. Termal kısıtlamalar aşırı yükte sürekli çalışmaya izin vermez. Bunun nedeni kayıpların güçten daha hızlı artmasıdır. Motorların uygun kararlı hal sıcaklık artışı da fazladır. Ama motor kayıplarıyla son sıcaklık artışı arasında bir gecikme vardır. Bu durum kısa süreli aşırı yüklenmelerin kabul edilebilir olduğunu gösterir. Tablo 1 Elektrik Motorlarında Kullanılan İzolasyon Malzemeleri İzolasyon Sınıfı γ A B F H C İzolasyon Malzemesi Cinsi Pamuk, iplik, kumaşlar, selüloz veya ipek liflerinden malzeme, kuru dielektrik kâğıt Yukarıdaki malzemelerin dielektrik sıvısına emdirilmiş halleri Mika, asbest veya organik cam lifi bazlı malzemeler Yukarıdaki malzemelerin sentetik bağlatıcı emdirilmiş halleri Yukarıdaki malzemelerin silikon bağlayıcı emdirilmiş halleri Mika, seramik malzemeler, cam veya kuartz Limit Sıcaklık 90 0C 105 0C 130 0C 155 0C 180 0C >180 0C 1.6.2 Isıl Denge ve Makinenin Soğuması Bir motorun ısı akışını ve sıcaklık değişimini öngörebilmek epey zor ve karmaşık bir iştir. Komütatör armatürünün bir kısmı yuvaların içinde, bir kısmı ise dışında metal malzeme üzerinde bir çıkıntıdır. Isınma hesapları motorun yüklenmesiyle karmaşıklaşmaya başlar. Isı akışının yönü her yüklenme için aynı kalmaz. Boşta çalışma veya hafif yüklü çalışmalarda ısı akışı demir kısımlardan hava aralığına doğruyken, yüklenme arttıkça ısı akışının yönü değişerek hava aralığından demir çekirdeğe doğru akar. Motor sıcaklık artışını hesaplamak için önemli ölçüde bir basitleştirmeye gereksinim duyulur. Bir elektrik motorunun ısınma ve soğuma hesapları aşağıdaki basitleştirmelere dayanır: Makine, sıcaklık dağılımı değişmeyen, büyük ölçüde homojen bir gövdeye sahip olmalıdır. Isı oluşan her noktanın sıcaklığı aynı değere sahip olmalıdır. Soğutma ortamına dağıtılan ısı da aynı değere sahip olmak durumundadır. Meydana gelen ısı dağılımı, gövde ve ortam sıcaklıkları arasındaki fark ile orantılı olmalıdır. Isı dağılım oranı tüm sıcaklık değerleri için aynı olmalıdır. Bu kabullere dayanarak bir makine dâhili olarak değişmeyen bir düzeyde ısı üretir ve sıcaklığı tüm çevreye aynı oranda dağıtır. Gövdedeki sıcaklık artışı formülize edilebilir. Üretilen ısının kayıplar ile orantılı olduğu varsayılarak, ısı dengesi formülü tanımlanabilir. 1.6.3 Çalışma Tipleri ( İşletme Çeşitleri ) Motor gücünün seçiminde sadece sürekli rejim esnasındaki yükü değil, aynı zamanda geçici rejimdeki yükleri de hesaplamak gerekir. Bunun için moment, akım ve motor gücünün zamana göre değişimlerini gösteren işletme veya yük diyagramlarına ihtiyaç vardır. Genelde ısınmaya göre belirlenen motor gücü, yüklenebilirlik kabiliyeti yönünden de kontrol edilmelidir. Motor gücünün 14 Elektrik Makinalarının Kontrolu Prof. Dr. M. Hadi SARUL belirlenmesinde ısınma şartları bakımından genel olarak, sürekli, kısa zamanlı ve kesintili işletme olmak üzere üç çeşit işletme durumu söz konusudur. 1.6.3.1 Sürekli İşletmeler Sürekli olarak sabit bir yükle çalışan işletmelere sürekli işletme denir. Bu tip işletmelerde motor, izin verilen üst sıcaklık derecesine kadar ısınır. Bir cismin sıcaklık derecesi arttıkça ortama ısı yaymaya başlar ve bu artış ısı alışverişi eşit oluncaya kadar devam eder. Sürekli İşletmede Isınma Olayı (Motorun Isınması) Elektrik motorlarına ait termik olayların incelenmesinde, problemi sadeleştirmek için, makinanın homojen yapıda olduğu ve ısının oluştuğu bütün noktalar ile çevresindeki ortamla temasta bulunan her yerde sıcaklık derecesi aynı olduğu kabul edilir. Bu koşullar dikkate alınarak aşağıdaki tanımlar yapılabilir. Q (Joule/s = Watt ): Motor içinde birim zamanda meydana gelen ısı miktarı. A ( Joule / s 0C ) : Motorun ısı yayma katsayısı olup, 1oC’lık bir sıcaklık ve birim zamanda (saniye başına) motorun çevresindeki ortama verdiği ısı miktarı olarak tanımlanır. C (Joule / o C) : Motorun ısıl kapasitesi olup, motorun ortama nazaran 1 0C’lik sıcaklık artışında motor içinde biriken ısı miktarını gösterir. (0C): Motorun ortama nazaran üst sıcaklık derecesi farkıdır. Kayıplardan dolayı motor içinde birim zamanda meydana gelen ısı miktarı Q (Watt) olduğundan dt zaman aralığında motorda açığa çıkan ısı Q.dt (Joule ya da Watt.s) dır. Bu ısı, motorun sıcaklık derecesini ortama nazaran yükseltecektir. Motor sıcaklığındaki artış miktarı ise: 1 2 dir. Burada 1 motor sıcaklığını, 2 ise ortam sıcaklığını gösterir. En kötü şartlarda ortam sıcaklığı θ 2 =20 o C kabul edilir. Belirli bir t anında motorun ortama göre üst sıcaklık derecesi farkı θ , motorun ˚C ve s başına ortama verdiği ısı miktarı A ise, dt zamanında ortama bırakılan ısı miktarı; A .. dt (Joule) olur. d Sıcaklık artışında motorda biriken ısı ise; C . d (joule) olur. dt zamanında motorun üst sıcaklık derecesindeki artış d olduğuna göre, ısıl denge denklemi, Qdt = Aθdt +Cdθ (1.35) 15 Elektrik Makinalarının Kontrolu Prof. Dr. M. Hadi SARUL şeklinde yazılabilir. Motor ısınma bakımından homojen bir cisim olarak kabul edildiğinden, A ve C sabit kabul edilebilir. Bu durumda (1.35) denklemi, gerekli düzenlemeler yapılır ve çözülürse; θ A - t Q - AC t C 1-e +θ e o A (1.36) ifadesi elde edilir. Burada olarak tanımlanır ve T A joule / s 0C 1 ’ nın birimi = olup, tersi motorun ısınma zaman sabiti C joule / 0 C s C (s) şeklinde elde edilir. o İse, ilk sıcaklık derecesini gösterir. A Isınma zaman sabiti motorun çevresindeki ortama hiçbir ısı vermeksizin sürekli rejim sıcaklığına erişmesi için geçen zaman olup, küçük güçlü motorlar için 10 20 dk., büyük güçlü motorlar için ise bir kaç saattir. t = 0 anında o 0 ise, denklem: - Tt 0 Q - AC t θ 1-e θ m 1-e ( C) A (1.37) şeklini alır. Burada; m makinanın sıcaklık derecesini gösterir. Bu ifade yardımıyla çalışma süresi için zaman sabitinin belirli değerleri alınarak elde edilen sıcaklık dereceleri aşağıda verilmiştir. t = T için t = 2T için t = 3T için t = 4T için t = 5T için t İçin = 0,632 = 0,865 = 0,950 = 0,980 = 0,993 = m m m m m m olarak elde edilir. Buradan zaman sabitinin üç ila dört katı bir zaman sonra motorun, limit sıcaklık derecesinin %95’ine eriştiği görülür. Şekil 1.11’de sıcaklık derecesinin zamana bağlı değişimi görülmektedir. 16 Elektrik Makinalarının Kontrolu Prof. Dr. M. Hadi SARUL m -t/T e ) m 0 t 2T T 3T 4T 5T Şekil 1.11 Isınma Eğrisi (1.37) denkleminde Q parametredir. Q’nun farklı değerleri yani farklı kayıplar için farklı eğriler ve farklı sıcaklık dereceleri elde edilir (Şekil 1.12). İzin verilen üst sıcaklık derecesine Qn kayıplarına karşılık gelen yükle erişilir ( n Q n / A ). Q1 Q2 Q3 n n Q4 t t1 t2 t3 (3~4)T Şekil 1.12 Kayıplar Parametre Alınarak Çizilen Isınma Eğrileri Şekilde görüldüğü gibi, Q1, Q2, Q3 kayıpları ile t1, t2, t3 saniyede n sıcaklık derecesine erişilir. Q4 kaybında ise hiçbir zaman n sıcaklık derecesine erişilemez. Eğrilerden görüleceği üzere motorun sıcaklık derecesi önceleri çabuk yükselir. Üst sıcaklık derecesine yaklaştıkça artış azalır. Önemli olan nokta, sürekli işletmede motorun üst sıcaklık derecesine erişmesi için sonsuz zaman çalışması gerekse de, pratik bakımdan zaman sabitinin (3 4) katı bir zaman sonra son duruma erişmiş gibi kabul edilebilir. Bundan sonra sürekli çalışma için motor büyüklüğünün seçimine geçilebilir. Önce motordan istenen döndürme momenti belirlenir, sonra listeden istenen devir sayısında ve karakteristikte, nominal momenti bu değere eşit olan bir motor seçilir. Eğer sürekli çalışma süresi, en az zaman sabitinin üç katı ise motor uygun seçilmiş olur. 17 Elektrik Makinalarının Kontrolu Prof. Dr. M. Hadi SARUL Sürekli İşletmede Motorun Soğuması Motor belirli bir üst sıcaklık derecesine eriştikten sonra akımı kesilirse Qdt = 0 olur. Dolayısıyla soğuma olayı için; Aθdt+Cdθ 0 (1.38) Diferansiyel denklemi elde edilir. Bu denklem çözülürse; Q -t/T e θ m .e-t/T (1.39) A Elde edilir. Bu ifadede, zaman yerine zaman sabitinin belirli değerleri alınarak sıcak değerleri aşağıdaki gibi hesaplanır. θ t = 0 için t = T için t = 2T için t = 3T için t = 4T için t = 5T için = m = 0,3670 = 0,1350 = 0,0490 = 0,0180 = 0,0067 m m m m m Yük m 0.5 2 3 4 t 5 Şekil 1.13 Soğuma Eğrisi Şekil 1.13’de görüldüğü gibi, zorlamalı soğutmada ısınma ve soğuma zaman sabiti birbirine eşit olduğundan, soğuma eğrisi, Q/A’dan geçen sabit sıcaklık doğrusuna göre ısınma eğrisinin simetriğidir. Ancak kendinden soğutmalı makinelerde ısınma ve soğuma zaman sabiti eşit değildir. Bu durumda motorun ortam sıcaklığına ulaşması için geçen zaman ısınması için gerekenden daha fazladır. Kısa Zamanlı İşletmeler Çalışma periyodu sırasında motor sıcaklık derecesinin sürekli değere erişmediği fakat durma süresinin çok uzun olduğu ve bu nedenle motor sıcaklığının yeniden ortamın sıcaklık derecesine düştüğü işletme çeşidine kısa zamanlı işletme denir. Kısa zamanlı işletmede çalışma sırasında genellikle yükün sabit kaldığı görülür veya kabul edilebilir. Bu şartlara göre elde edilen değişimler 18 Elektrik Makinalarının Kontrolu Prof. Dr. M. Hadi SARUL Şekil 1.14’te verilmiştir. Burada; z , Motor içerisinde kullanılan yalıtım maddesine göre verilen üst sıcaklık derecesini, a a , rölatif (bağıl) çalışma oranını gösterir. ab T Yük P n z n z t a b Şekil 1.14 Kısa zamanlı işletmede yük ve sıcaklığın zamana bağlı değişimleri Motor gücü P yüküne sahip sürekli işletme için seçilirse kısa zamanlı işletmede motorun sıcaklık derecesi sürekli rejim değerine ulaşamaz. Şekil 1.14’te 1 no.lu eğride görüldüğü gibi, motorun sıcaklık derecesi çoğunlukla izin verilen z sıcaklık derecesinin çok altında kalır ve dolayısıyla ısınma bakımından motordan tam faydalanılamamış olur. Bu durumda daha küçük güçlü bir motor seçilerek sıcaklık eğrisi 2 no.lu şekildeki gibi olur. Motorun sıcaklık derecesi iş peryodunun sonunda kullanılan yalıtım malzemesi için izin verilen sınır değere ( n z ) erişmelidir. Kısa zamanlı işletmede motor Qn kayıplarının karşılığı olan yükle çalıştırılırsa izin verilen üst sıcaklık derecesine erişemeyeceğinden, motordan tam olarak faydalanabilmek için çalışma süresinin sonunda n z ’ye erişilecek şekilde motor nominal gücünün üzerinde yani aşırı yük ile yüklenebilir. Bu husus dikkate alınarak değişik güç ve kayıpta çalışma süreleri ve sıcaklık dereceleri için aşağıdaki Tablo 2’deki ifadeler yazılabilir. Tablo 2: Güç ve Kayıplara Göre Çalışma Süreleri ve Erişilen Sıcaklık Dereceleri Motor Gücü Pn (Nominal Güç) P1 (Aşırı Güç) P2 (Aşırı Güç) Pk (Aşırı Güç) Kayıplar Qn Q1 Q2 Qk Çalışma Süresi a (3 4)T a 1 (3 4)T a 2 (3 4)T a k (3 4)T 19 Sıcaklık Derecesi n z max Qn / A 1 Q1 / A (1 ea1 / T ) 2 Q2 / A (1 ea 2 / T ) k Qk / A (1 ea k / T ) Elektrik Makinalarının Kontrolu Prof. Dr. M. Hadi SARUL Yukarıdaki tabloda verilen ifadeler yardımıyla kısa zamanlı çalışma süresi için, a Qk Q Q -Q -a / T -a / T = 1- n = k n , k = ln (1- e k ) , e k T Qk - Qn Qk Qk A A Q /Q a k =T.ln k n Qk /Qn -1 Qn = Qk (1.40) İfadesi elde edilir. Burada, Qk/Qn = q ısıl aşırı yüklenme katsayısı, Pk/Pn = p (mekanik aşırı yüklenme katsayısı) olarak tanımlanırsa, aşırı yüklenme süresi için, q a k T.ln q-1 (1.41) İfadesi elde edilir. Rölatif çalışma oranı ise, ε q ak ln T q-1 (1.42) Şeklinde elde edilir. Kısa zamanlı işletme için pratikte 10, 30, 60, 90 dakikalık fazla yükler verilir. Motor bu yükleri izin verilen üst sıcaklık derecesini aşmadan 10, 30, 60, 90 dakika sürebilir. 1.6.3.2 Kesintili İşletmeler Kısa zamanlı işletmede durma süresi, soğuma süresine nazaran çok kısa olursa bu tip işletmelere kesintili işletme denir. Bu işletme tipinde motorun sıcaklık derecesi hiçbir iş periyodunda sürekli değerine erişemez. Durma esnasında motor ortamın sıcaklık derecesine kadar soğuyamaz. Çalışma durumuna göre kesintili işletmeler periyodik ve periyodik olmayan kesintili işletmeler olarak ikiye ayrılır. · Periyodik Kesintili İşletmeler Bu tip işletmelerde çalışma ve durma süreleri ile yükler periyodik olarak birbirini takip eder. Genellikle iş makinaları, işletmede sürekli olarak çalışmadığından gösterdikleri yük momentleri ve güçler zamana bağlı olarak değişir. İş makinaları önceden programlanmış ve otomatik olarak kumanda ediliyorsa, yük diyagramlarının zamana göre değişimi periyodiktir. Periyodik kesintili işletmede; çalışma süresi a (3 4)Tısınma , durma süresi b (3 4) Tsoğuma dır. Seçilen motorun Pk yüküne karşılık gelen kayıpları Qk ve motorun izin verilen üst sıcaklık derecesi n olsun. Bunları diyagrama taşıyalım. Burada Qk kayıpları ile çalışmasına ait ısınma eğrisi kılavuz eğri olarak alınarak ve uygun şekilde kaydırarak ısınma eğrisi Şekil 1.15’te görüldüğü gibi elde edilir. Doğal olarak ısınma eğrisinde bir takım girinti ve çıkıntılar olacaktır. Motor ısınma bakımından kararlı duruma eriştiği zaman maksimum sıcaklık derecesine erişmiş olacaktır. 20 Elektrik Makinalarının Kontrolu Prof. Dr. M. Hadi SARUL P Kılavuz eğri Pk n = 8 Qn A 4 t0 a t1 5 3 t2 9 7 0 t3 0 6 t4 t5 t6 t7 t8 t9 t10 t b Tp (3~4)Tp Şekil 1.15 Kesintili İşletmede Motorun Isınma ve Soğuma Eğrileri Bu süre sonunda motorun sıcaklık derecesi; mot n z ise motor uygun seçilmiştir. Eğer, mot n ise motor büyük, mot n ise motor küçük seçilmiştir. Bu durumda; o 2 4 6 8 10 1 3 5 7 9 11 Şartını sağlayacak şekilde ısınma ve soğuma eğrilerine ait denklemler yazılır ve gerekli düzenlemeler yapılırsa, rölatif çalışma oranı için, ε a 1 Tp 1- T ln q-ea/T (q-1) a (1.43) ifadesi elde edilir. Kesintili işletmede, çalışma (iş) süresi iş periyodunun yüzdesi olarak tanımlanır. Bu tip işletmelerde rölatif çalışma süresi (oranı), %15, %25 ve %40 olarak verilir ve motorlar da bu süreler için imal edilir. 0,6 Değerleri için motor sürekli işletmede çalışıyormuş gibi kabul edilir. 21 Elektrik Makinalarının Kontrolu Prof. Dr. M. Hadi SARUL · Periyodik Olmayan Kesintili İşletmeler Eğer iş makinaları önceden belirlenmiş bir programa göre çalışmıyorsa, güç ya da yük momentinin zamana göre değişimi periyodik değildir. Örneğin, vinçler, elektrikli ulaşım sistemleri, asansörler gibi. Bu tip işletmelerde çalışma ve durma süreleri ile yükler gelişigüzeldir. Periyodik olmayan kesintili işletmelerde motorun ısınması yine analitik ve grafik yoldan bulunabilir. Burada yük ve kayıplar sürekli olarak değiştiğinden grafik çözümde esas yük eğrisi yerine basamaklı bir eğri alınarak ilerlenir ve periyodik kesintili işletmede açıklandığı gibi devam edilir. Aşağıda analitik yöntem açıklanmıştır. Yükler P1 P2 Pz Kayıplar Q1 Q2 Qz Çalışma Süresi a1 a2 az Sıcaklık 1 2 z a1 çalışma süresi sonunda motorun üst sıcaklık derecesi, 1 Q1 (1 e a1 / T ) o . e a1 / T ( o C) A dir. a2 çalışma süresi sonunda motorun sıcaklık derecesi, 2 Q2 (1 ea 2 / T ) + 1 e a 2 / T A dir. Bu ifadede 1 ’in değeri yerine yazılırsa; Q2 Q (1 e a 2 / T ) 1 (1 e a1 / T ) 0e a1 / T . e a 2 / T A A Q Q 2 2 (1 e a 2 / T ) 1 (1 ea1 / T ) . ea 2 / T o e ( a1a 2 ) / T A A 2 ifadeleri elde edilir. Genel olarak Qz kaybında erişilen z üst sıcaklık derecesi ise, z z Qz Q (1 e a 2 / T ) z 1 (1 e a z 1 / T )e z / T .... o e A A Z ifadesi elde edilir. Burada, az 1 T a z a1 a 2 a 3 .... a z dir. 1 22 Elektrik Makinalarının Kontrolu Prof. Dr. M. Hadi SARUL Bu süre sonunda değişken bir yük altında meydana gelen üst sıcaklık derecesi, aynı süre içerisinde Qn kayıpları ile meydana gelen üst sıcaklık derecesine eşit olmalıdır. Bu yöntemin esası, verilen bir yük diyagramı için ortalama kayıpların hesabı ve bu ortalama kayıpların sürekli işletmede motor için hesaplanan tam yükteki nominal kayıplar ile karşılaştırılmasından ibarettir. Bu yöntemde, kayıpların eşitliği halinde izin verilen sıcaklık derecesinde çalışıldığı ve sonuç olarak DC motorun uygun seçildiği kabul edilir. Bu durumda n z olup, gerekli düzenlemeler yapılırsa, a z 1 Qn n 1 e T A z Qn (1 e A Q n (1 e a z 1 o e T z az 1 ) o e T z z az 1 T Qz Q (1 e a z / T ) z1 (1 e a z 1 / T ) e a z / T .... o e A A z a2 1 T z az 1 T ) Q z (1 e az T ) Q z1 (1 e a z 1 T )e az T .... ifadesi elde edilir. Bu terimler Mc Lauren serisine göre açılır ve gerekli düzenlemeler yapılırsa, Qn Q1a1 +Q2a 2 +Q3a 3 +....+Qz a z a1 +a 2 +a 3 +...+a z (1.44) ifadesi elde edilir. Bu denkleme göre kayıpların ortalama değeri belirlenir ve motorun nominal verimine karşılık gelen nominal güç kayıpları ile karşılaştırılır. Bu kayıplar arasında büyük farklar bulunması durumunda, motorun yeniden seçilmesi ve hesapların yeniden yapılması gerekir. Eğer bir iş peryodu için kayıpların ortalama değeri, nominal kayıplara eşitse bu durumda ısınma bakımından motorun doğru olarak seçildiği kabul edilir. Bunun yanında, motor izin verilen aşırı yük ve yolalma momenti bakımından da karşılaştırılırsa güç hesapları tamamlanmış olur. 1.6.4 Değişken Yük Halinde Akım, Güç ve Moment Hesabı (1.44) ifadesinde Qn ısısı, değişken kayıpların ortalama değerine eşittir. Demir ve sürtünme kayıpları sabit olduğundan, değişken kayıplar olarak sadece bakır kayıpları ve dolayısıyla Q = R . I2 olduğu dikkate alınarak; Q1 = R . I12 , Q2 = R . I22 , ……., Qz = R . Iz2 ifadeleri yazılabilir. Bu ifadeler (1.46) denkleminde yerine yazılır ve gerekli kısaltmalar yapılırsa, R . I1 . a 1 R . I 2 . a 2 .... R . I z . a z a 1 a 2 ... a z 2 R.I n 2 2 2 23 Elektrik Makinalarının Kontrolu Prof. Dr. M. Hadi SARUL I12 a1 +I2 2a 2 +...+Iz 2 a z a1 +a 2 +...+a z In = (1.45) ifadesi elde eldir. Bu ifade a = dt alınırsa, güç ve akım için, Qn Q dt Tp I dt 2 , In (1.46) Tp ifadeleri elde edilir. Hızın az değişmesi istenen yerlerde, örneğin pompalar, takım tezgahları ve asansörlerde, şönt karakteristiğe sahip motorlar kullanılır. (Asenkron motor, serbest uyartımlı DC motor). Şönt motorlarda momentin akım ile orantılı ( M = K.I ) olduğu dikkate alınarak, moment değeri, Mn = M12a1 +M 2 2a 2 +...+M z 2a z =M kar-ort a1 +a 2 +.....+a z (1.47) şeklinde hesaplanır. Seri motorlarda momentin akımın karesiyle ( M = K.I2 ) orantılı olduğu dikkate alınarak, Mn = M1a1 +M 2a 2 +...+M z a z a1 +a 2 +....+a z (1.48) ifadesi elde edilir. DC ve tek fazlı AA sistemlerinde güç ifadeleri sırasıyla aşağıdaki gibi yazılabilir. P UIη (1.49) P U I cosφ.η (1.50) Yukarıdaki denklemlerde U ve cos sabit kabul edilerek, aşağıdaki ifadeler yazılabilir. Pn = kp . In P1 = kp . I1 P2 = kp . I2 Pz = kp . Iz Pn In = Pn / kp I1 = P1 / kp I2 = P2 / kp Iz = Pz / kp P12a1 +P2 2a 2 +...+Pz 2a z a1 +a 2 +....+a z (1.51) 24 Elektrik Makinalarının Kontrolu Prof. Dr. M. Hadi SARUL Motor listelerinde kesintili işletme için motorun normlaştırılan rölatif çalışma sürelerine ait güçleri verilir. Bir rölatif çalışma süresinden diğerine geçişte motorun belirlenen eşdeğer (ortalama) gücü aynı kalmalıdır. Bu durumda güç için aşağıdaki ifadeler yazılabilir. Pn = P12a1 = Tp1 P22a 2 = P12e1 = P22 .e 2 Tp 2 (1.52) e1 e2 P2 = P1 . Genelde, 0,6 ise sürekli işletme, 0,1 ise kısa zamanlı işletme, ara değerler ise kesintili işletme motorlarını gösterir. Motorda meydana gelen kayıpların ve akımın zamana bağlı değişimleri verilirse, nominal kayıp ve nominal akım için aşağıdaki ifadeler yazılabilir. Qort 1 Q.dt=Qn Tp I Ieff (1.53) 1 2 I dt In Tp (1.54) Aynı şekilde, şönt karakteristikli motorlar için, M M eff 1 M 2dt M n Tp (1.55) Seri karakteristik motorlar için, M ort 1 M dt M n Tp (1.56) İfadeleri elde edilir. P Peff 1 P 2dt Pn Tp (1.57) Burada entegral sınırları iki şekilde belirlenir. Yük diyagramı periyodik olarak değişen çalışma ve durma sürelerini içeriyorsa, işlemler yalnız bir periyot süresi için yapılır. Periyodik değişmiyorsa, işlemler örneğin 1 – 2 saatlik çalışma süreleri için yapılır. 25 Elektrik Makinalarının Kontrolu Prof. Dr. M. Hadi SARUL 2 ELEKTRİKLE TAHRİKTE HAREKET OLAYLARI 2.1 HAREKET DENKLEMLERİ, DİNAMİK VE STATİK DENGE Elektrik motoru tahrik sisteminin çevirici elemanı olup iş makinaları (tahrik edilen) için gerekli cer kuvveti veya döndürme momentini sağlar. Mil, kavrama, kasnak ve kayış, dişli, dişli takımı v.b. bir elemandan meydana gelen ara transmisyon veya ayar mekanizmasının görevi, elektrik motoru milindeki hareketi (cer kuvveti veya döndürme momenti) iş makinesi miline aktarmak ve aynı zamanda da ayar fonksiyonunu yerine getirmektedir. Ara transmisyon mekanizması olarak sadece mil ve kavrama kullanılması halinde hareket motor milinden tahrik miline aynen aktarılır. Lineer motor dışında bütün elektrik motorları ve ekseri iş makineleri ve takım tezgâhları döner hareketlidir. Taşıt araçları, kaldırma makineleri ve takım tezgâhlarında ise hem doğrusal, hem de döner hareket yapan kısımlar bulunur. Hem doğrusal hem de döner hareket eden kütlelere sahip bu gibi kompleks sistemlerin hareket olayını en kısa yoldan hesaplayabilmek için, sistemin yalnız doğrusal hareket eden veya yalnız döner hareket eden eşdeğer sisteme indirgenmesi gerekir. İndirgeme işlemi daha ileriki bölümlerde incelenecek olup, etütlerimizi elektrik motorunun iş makinesine mil ve kavrama üzerinden doğrudan bağlandığı sistemde yürütelim. Böyle bir sistemin blok diyagramı Şekil 2.1 ’de verilmiştir. İş Makinası veya Takım Tezgahı Tahrik Motoru F,Md n W,M w Şekil 2.1 Basit Tahrik Sistemi Doğrusal hareket eden ve eşdeğer kütlesi m olan bir sistemin hareket olayının ana denklemi, 2.Newton Kanunu’na göre, F-W m.a, F-W m dν dt (2.1) şeklinde yazılabilir. Burada, F cer kuvveti, W toplam mukavemet kuvvetidir. 2.Newton kanununa göre döner hareketli bir sistemin hareket olayının ana denklemi, Md -M w =J.α , M d -M w J dω dt (2.2) 26 Elektrik Makinalarının Kontrolu Prof. Dr. M. Hadi SARUL şeklinde yazılabilir. Burada Md döndürme momentini, Mw mukavemet momentini gösterir. Doğrusal ve döner hareket için elde edilen (2.1) ve (2.2) no’lu diferansiyel denklemlere elektrikle tahrikin ana denklemleri denir. Atalet momentinin savurma momentinden hesaplanan değeri ile açısal hızın =2 n/60 ifadesinden dω 2π dn hesaplanan değeri (2.2) denkleminde yerine konulursa, denklemin yeni şekli, = dt 60 dt Md - M w GD2 2π dn GD2 dn , Md -M w 4g 60 dt 375 dt (2.3) Şeklinde elde edilir. (2.1) ve (2.2) denklemlerinin analizinden aşağıdaki sonuçlar elde edilir. 1.Durum dν dν 0 , F W, 0 , ν sabit dt dt dω dω M d -M w J 0 , Md M w , 0, ω=sabit dt dt F-W m Bu durumda ivme sıfır olduğundan hız sabittir. Sistem sükûnette ise sükûnetini muhafaza eder, harekette ise sabit hızla hareketine devam eder. Bu şekilde hareket eden bir sistem statik denge halindedir ve hareket problemi de statikteki yöntemler yardımıyla çözülebilir. 2.Durum dν >0 , dt dω Md - M w J >0 , dt F- W m dν dν a > 0, F W+ m dt dt dω dω = α>0, M d M w + J dt dt Bu halde sistem pozitif ivmeye sahiptir. Tahrik sistemi sükûnette ise harekete geçer, harekette ise zamanla artan hızla hareketine devam eder (hızlanma hareketi). Tahrik sistemlerine yol vermede bu farkın, dolayısıyla ivmenin pozitif olması şarttır. Bu hareket şeklinde F cer kuvveti, W cismin harekete karşı gösterdiği direnme kuvveti ile m( d dt ) dinamik kuvvetin toplamına eşittir. Bu koşullar altında hareket eden bir cisim dinamik denge halindedir. Benzer durum döner hareketli tahrik sistemi için de geçerlidir. 3.Durum dv dν dν <0 , α < 0, F = W + m <0 dt dt dt dω dω dω α<0, M d M w + J M d -M w J <0 , <0 dt dt dt F-W m 27 Elektrik Makinalarının Kontrolu Prof. Dr. M. Hadi SARUL Bu durumda, sistem hareket halinde ise, hareketine azalan hızla devam eder. Sabit hızla çalışan bir sistemin devre dışı bırakılması veya motor çalışmadan fren çalışmaya geçilmesi halinde bu hareket şekli söz konusudur. 2.2 HAREKET DENKLEMLERİNİN ÇÖZÜMÜ Doğrusal veya döner hareketli tahrik sistemlerinin hızı veya hız-zaman diyagramları (2.1) ve (2.2) no.lu ifadelerden aşağıdaki gibi bulunabilir. dv F-W , dt m dω Md - M w , dt J v νo + F-W dt m ω ωo + (2.4) Md - M w dt J (2.5) Bu bağıntılarda o ve o başlangıç hızlarıdır. Tahrik sistemlerinin çoğunda eşdeğer kütle ve atalet momenti hareket esnasında hıza bağlı olmayıp sabit kalır. Fakat tahrik eden ve tahrik edilen ünitelere ait kuvvet ve momentler ise sabit olmayıp çoğu zaman hıza, bazen yola ve çalışma koşullarına göre değişir. Bundan dolayı (2.4) ve (2.5) bağıntılarından hız denklemlerinin bulunabilmesi için, F = f(v), W = f(v), Md = f(), Mw = f(), Cer kuvveti – hız, Mukavemet-hız, Döndürme momenti-açısal hız, Yük momenti-açısal hız, karakteristiklerine ait matematiksel ifadelerinin bilinmesi ve bu denklemlerde yerine konarak entegrallerinin alınması gerekir. Fakat çoğu zaman bu karakteristikler deneysel yolla bulunduğundan ve matematiksel ifadelerin çıkarılması güç olduğundan, bu gibi hallerde hareket problemlerinin çözümü için grafik metotlar kullanılır. 2.3 ELEKTRİKLE TAHRİKTE KUVVET VE MOMENTLER Tahrik edilen tezgâh ve makinelerin harekete karşı gösterdiği yük veya yük momentleri faydalı iş ile sürtünme işine isabet eden iki kısımdan oluşur. Faydalı işe isabet eden kısım istenilen teknolojik şekil verme işlemine yarar. Sürtünme işi özellikle tahrik edilen sistemin veriminden hesaplanır. Örneğin kaldırma makinelerinde sürtünme işi denklemlerde ek bir ağırlık olarak hesaba katılabilir. G yükünün h yüksekliğine kaldırılması sırasında sürtünme işinin bu yükü Go kadar arttırdığı düşünülebilir. Böylece kaldırma esnasında faydalı iş, Af = G.h, sürtünme işiyle birlikte toplam iş, At = (G+Go).h olup kaldırma makinelerinin verimi ve sürtünme işine tekabül eden ağırlığı, Go 1-η G, η η Af G A t G+G o (2.6) 28 Elektrik Makinalarının Kontrolu Prof. Dr. M. Hadi SARUL şeklinde elde edilir. Tahrik edilen makinelerin sürtünme kuvvet veya momentleri daima cer kuvveti veya döndürme momentine zıt yöndedir. Faydalı yük veya yük momentleri ise genel olarak iki gruba ayrılır: 2.3.1 Reaksiyon Kuvvet veya Momentleri Elastik olmayan cisimlerin presle kesilmesi, şekil verilmesi, haddeden çekilmesi veya sıvanmasında meydana gelen yük veya yük momentleri ile sürtünme kuvvet ve momentleri bu gruba girer. Bu kuvvet ve momentler daima döndürme momentine zıt yöndedir. 2.3.2 Potansiyel Kuvvet ve Momentleri Yer çekimi kuvvetlerini yenmeye çalışan tüm kuvvet ve momentler, elastik cisimlere presle şekil verilmesi, presle kesilmesi için gerekli olan kuvvet ve momentler bu gruba girer. Bu tür kuvvet ve momentler işaret değiştirebilir. Sonuç olarak, yük veya yük momentlerinin tipleri ve tahrik motorunun çalışma durumlarına bağlı olarak, elektrikle tahrikin ana denklemlerinin en genel hali, F W m dv , dt Md ± M w J dω dt şeklinde yazılabilir. 2.4 İŞLETME KAREKTERİSTİKLERİ Bu tahrik sisteminin gerçekleştirilmesi teknik, ekonomik ve mali etütleri gerektirir. Tahrik sistemi için en uygun motor cinsinin seçimi, motor gücünün tespit edilmesi, motorun teknik özelliklerinin tespiti, motor için lüzumlu hız, yol verme, ölçü ve kumanda sisteminin seçimi teknik etütler arasında yer alır. Tahrik sistemlerinde en uygun motor ve tahrik sisteminin seçimi için elektrik motorları ile iş makinesi ve takım tezgâhlarının işletme karakteristiklerinin bilinmesi gerekir. 2.4.1 Tahrik Edilen Makinaların İşletme Karakteristikleri Yapı, çalışma tarzı ve gördükleri işler bakımından birbirinden farklı olan bu tezgâh ve makinelerin işletme özellikleri de farklıdır. Genellikle farklı metotlarla bulunan işletme özellikleri, başlıca faydalı iş ile sürtünme cisme isabet eden iki kısımdan oluşur. Sürtünmeler dışında faydalı işe isabet eden ideal Mw=f() Yük momenti - Açısal hız karakteristiklerine göre, tahrik edilen makineleri genel olarak dört teorik gruba ayırarak incelemek mümkündür. 2.4.1.1 Açısal Hız ile Hiperbolik Olarak Değişen Yük Momenti Karakteristiği (Soyma-Moment karakteristiği) Bu gruba giren makinelerde yük momenti açısal hız ile ters orantılı, yani hiperbolik olarak değişir. Orantı sabiti K ile gösterilirse, yük momenti, Mw K ω (2.7) 29 Elektrik Makinalarının Kontrolu Prof. Dr. M. Hadi SARUL şeklinde yazılabilir. Her türlü soyma ve sarma makineleri, kâğıt, kumaş ve iplik sarma makineleri ile torna tezgâhları bu gruba giren makineler arasında sayılabilir. Şekil 2.2’de, bir kontraplak makinesinin şematik diyagramı verilmiştir. Silindirik ağacın kesit boyunca homojen olduğu kabul edilirse, sabit talaş kalınlığı için W deformasyon mukavemeti de sabit olur. Talaş kaldırma hızı ve yük momenti ifadeleri aşağıdaki gibi elde edilir. v ω.R , M w W.R , M w W.v K , K W.v , M w ω ω P,Mw P = f (sbt M w 0 v A1 M w = f ( R A2 M w W Şekil 2.2 Kontraplak Makinesi Şematik Diyagramı 1 n 2 Şekil 2.3 Soyma-Moment karakteristiği Şekil 2.3' de, Soyma-Moment karakteristiğine ait değişimler verilmiştir. Bu karakteristik üzerinde A 1 ve A2 gibi iki farklı çalışma noktasına ait yük momenti yazılıp oranlanırsa, M w1 2 n2 M w2 1 n1 ifadesi elde edilir. Bu tip iş makinelerinde güç değişmeyip sabit kalır. Güç ifadesinde moment yerine (2.7) ’deki değeri yazılırsa, P ω.M ω. K K sabit ω (2.8) elde edilir. Kağıt ve kumaş makinelerinde sıkı ve üniform bir top elde etmek için, kağıt veya kumaş makara üzerine sabit bir germe kuvveti ile sarılır. Sarma işi ile soyma işi arasındaki fark, birincisinde zamanla çap büyürken, ikincisinde küçülmesidir. Bu tip makinelerde yarıçap değişirken çevresel hızı sabit tutabilmek için devir sayısı ayarı gereklidir. Düşük devir sayılarında yük aşırı değerlere ulaşır. Bu 30 Elektrik Makinalarının Kontrolu Prof. Dr. M. Hadi SARUL nedenle ayar sırasında motorun aşırı olarak zorlanmasını önlemek için motorla iş makinesi arasında çok kademeli ayar mekanizması konur ve elektriksel devir sayısı ayarı ile mekanik ayar birlikte yapılır. 2.4.1.2 Açısal Hıza Bağlı Olmayan Yük Momenti Karakteristiği (Kren-Moment Karakteristiği) Bu gruba giren makinelerde yük momenti açısal hız veya devir sayısına bağlı olmayıp sabittir. Mw K sabit (2.9) Bu gruba her çeşit kaldırma makineleri (vinçler, krenler, asansörler), sabit bir yüksekliğe su basan pompalar, transport kayışları, elevatörler v.b makineler girer. Şekil 2.4’te kinematik diyagramı verilen krenin tambur milindeki faydalı yük momenti, Mw G D K sabit 2 dir. Şekil 2.5’de ise bu gruba giren iş makinelerine ait moment ve güç değişimleri gösterilmiştir. P = f ( A2 P2 M=f() = sbt ü D Motor Jm P , Mw m A1 P1 a 0 G Şekil 2.4 Bir Krenin Kinematik Diyagramı 1 (n1 2 (n 2 n Şekil 2.5 Kren-Moment Karakteristiği Güç ise, P ω M Kω (2.10) şeklinde elde edilir. İki farklı çalışma noktası için güçler oranlanırsa, P1 ω1 n1 P2 ω2 n 2 ifadesi elde edilir. Kren-Moment karakteristiğine haiz iş makinelerinde, yük momenti işaret değiştirebilir. 31 Elektrik Makinalarının Kontrolu Prof. Dr. M. Hadi SARUL 2.4.1.3 Açısal Hız ile Orantılı Değişen Yük Momenti Karakteristiği (Kalender-Moment Karakteristiği) Bu tip makinelerde yük momenti hızla, güç ise hızın karesiyle orantılıdır. Orantı sabiti K ile gösterilirse, yük momenti ve güç, Mw K ω (2.11) P ω M K ω2 (2.12) şeklinde yazılabilir. Her türlü kumaş ve kâğıt perdahlama ve parlatma makineleri (kalenderleri), hadde tezgâhları bu gruba girer. P , Mw P = f ( A2 M w M w = f ( P2 B2 A1 M w P1 B1 2 1 0 n Şekil 2.6 Kalender-Moment Karakteristiğine ait değişimler Şekil 2.6’da Kalender-Moment karakteristiğine ait değişimler verilmiş olup, iki farklı çalışma noktası için yük momentleri ve güçler oranlanırsa, 2 M w1 ω1 n1 P1 ω1 n1 , M w2 ω2 n 2 P2 ω2 n 2 2 ifadeleri elde edilir. 2.4.1.4 Açısal Hızın Karesi ile Orantılı Değişen Yük Momenti Karakteristiği (VantilatörMoment Karakteristiği) Santrifüj etkisiyle çalışan bütün makineler; vantilatör, aspiratör ve santrifüj pompalar, gemi pervanesi, kimya ve diğer sanayi kollarında kullanılan karıştırma tesisleri bu tip karakteristiğe sahiptir. Bu tip makinelerde yük momenti, açısal hızın karesiyle, güç ise küpü ile orantılı değişir ve aşağıdaki bağıntılar yazılabilir. 32 Elektrik Makinalarının Kontrolu Prof. Dr. M. Hadi SARUL M w Kω2 (2.13) P Kω3 (2.14) Şekil 2.7’de Vantilatör-Moment karakteristiğine ait iş makinelerinde yük momenti ve gücün açısal hıza bağlı olarak değişimleri verilmiştir. İki farklı çalışma noktası için yük momenti ve güç değerleri yazılarak oranlanırsa, aşağıdaki bağıntılar elde edilir. 2 2 3 M w1 ω1 n1 P ω n , 1 1 1 M w2 ω2 n 2 P2 ω2 n 2 3 P,M P = f ( P2 B2 MW = f ( Mw2 P1 A2 B1 Mw1 A1 0 1 (n 1 2 (n 2 (n) Şekil 2.7 Vantilatör-Moment Karakteristiği Hava dâhilinde yüksek hızla hareket eden cisimler, örneğin elektrikli ulaşım sistemlerinde hava mukavemetleri de hızın karesiyle orantılı değişir. İş makinelerinin hakiki işletme karakteristikleri çoğu zaman hakiki işe isabet bir veya birkaç teorik karakteristikle sürtünme işine isabet eden diğer bir karakteristiğin toplamından meydana gelebilir. Makineler dâhilinde sürtünme ve sürtünme kayıpları, hız, sıcaklık derecesi, yağlama malzemesi, sürtünen kısımların pürüzlük derecesi v.b. faktörlere bağlı olmakla beraber, tahrik sistemlerinde normal çalışma ve ayar sahaları için değişmeyip sabit kaldığı kabul edilir. Örneğin bir vantilatörün hakiki yük momenti karakteristiği, sürtünme işine isabet eden sabit bir M o sürtünme momenti ile teorik vantilatör yük karakteristiğinin toplamından oluşur. Şekil 2.8’de bir vantilatörün hakiki yük momenti karakteristiği verilmiş olup, matematiksel ifadesi, M w M0 +Kω2 (2.15) 33 Elektrik Makinalarının Kontrolu Prof. Dr. M. Hadi SARUL şeklinde yazılabilir. Kren-Moment karakteristiği halinde sürtünmeler ek bir Go ağırlığı ile hesaba katılabilir. Bu durumda hakiki Kren-Moment karakteristiğinin matematiksel ifadesi, D D +G (G+G o )D/2 sabit 2 2 şeklinde yazılabilir. Mw Go (2.16) Mw 0 M0 M0 k 2 GD/2 Mw 0 Şekil 2.8 Bir Vantilatörün Hakiki Yük Momenti Karakteristiği Şekil 2.9 Bir Krenin Hakiki Yük Momenti Karakteristiği 2.4.2 Yük Milindeki Büyüklüklerin Motor Miline İndirgenmesi Bir tahrik sisteminde tahrik motoru iş makinesi miline bir kavrama ile bağlı ise, iş makinesi milindeki karakteristik değerler motor miline aynen geçer. Ancak motor iş makinesi miline kayış-kasnak, dişli takımı gibi lineer bir eleman üzerinden bağlı ise, bu takdirde ya yük milindeki büyüklüklerin motor miline veya motor milindeki büyüklüklerin yük miline indirgenmesi gerekir. Şekil 2.10’da tahrik motorunun iş makinesine bir dişli üzerinden bağlandığı bir tahrik sisteminin kinematik şeması gösterilmiştir. Motorun devir sayısı nm, iş makinesinin devir sayısı nA ile gösterilirse çevirme oranı, ü n m ωm n A ωA dır. Burada iş makinesi milindeki değerleri motor miline indirgemek için enerji sakımı prensibinden yararlanılır. 34 Elektrik Makinalarının Kontrolu Prof. Dr. M. Hadi SARUL Pm nM ü Motor M nA M wM , Jm İş Makinası P A M wA , JA Pf Şekil 2.10 Redüksiyon Dişlisine Haiz Bir Tahrik Sisteminin Kinematik Şeması Şekil 2.11 Tahrik Sistemi Güç Akış Diyagramı Şekil 2.11‘de gösterilen güç akış diyagramına göre, Pm tahrik motorunun mil gücü, ΔP yatak ve dişlilerin güç kaybı, Pf iş makinesi miline aktarılan güç, dişli verimini gösterir. Sürekli çalışma için, güçler arasındaki eşitlik, Pm .μ Pf şeklinde yazılabilir. Bu ifadede güçlerin yerine moment cinsinden değerleri yazılıp gerekli düzenlemeler yapılırsa, motor miline gelen yük moment için, MwM .ωm .μ ωA .MwA , M wM M wA , ωM μ ωA ωm =ü , ωA M wA (2.17) ü.μ bağıntısı elde edilir. Burada Mwa iş makinasını milindeki yük momentini gösterir. Sistemin motor miline indirgenmiş eşdeğer atalet momenti ise enerji sakımı prensibine göre, M wM 1 1 1 J.ωm 2 J m .ωm 2 + J A .ωA 2 , 2 2 2 J Jm + ω J=J m +J A . A ωM JA ü2 2 (2.18) şeklinde elde edilir 35 Elektrik Makinalarının Kontrolu Motor Jm Prof. Dr. M. Hadi SARUL M ü 1 J1 ü 2 J2 ü3 J3 A İş Makinası JA Şekil 2.12 İş Makinesine Kademeli Dişli Takımı Üzerinden Bağlı Bir Tahrik Sistemi Bazen tahrik sistemlerinde birden fazla dişli takımı bulunabilir. Bu durumda şayet motor iş makinesine Şekil 2.12’de görüldüğü gibi çevirme oranları ü1,ü2,ü3… ve verimleri 1 , 2 , 3 … olan çok kademeli bir dişli takımı üzerinden bağlanırsa, bu takdirde motor milindeki yük momenti, M wM 1 1 × M wA ü1.ü 2 .ü 3 .... μ1.μ 2 .μ 3 ...μ m (2.19) şeklinde yazılabilir. Tahrik sisteminde, açısal hızları m, 1, 2, 3,…A ile, atalet momentlerini Jm, J1, J2,…, JA ile gösterirsek, motor miline indirgenmiş atalet momenti, 1 1 1 1 1 J.ωm 2 J m .ωm 2 + J1.ω12 + J 2 .ω2 2 +........+ J A ωA 2 2 2 2 2 2 2 2 ω ω ω J J m +J1 1 +J 2 2 +........+J A A ωm ωm ωm J Jm + 2 J1 J J + 2 2 2 +........+ 2 A2 2 ü1 ü1 ü 2 ü1 ü 2 ..... (2.20) şeklinde elde edilir. Yukarıdaki denklemlerde atalet momenti yerine savurma momenti ( GD 2 4.g.J ) ve açısal hız yerine devir sayıları konursa bu takdirde sistemin eşdeğer savurma momentinin ifadesi, 36 Elektrik Makinalarının Kontrolu 2 Prof. Dr. M. Hadi SARUL 2 ω ω ω GD GDm +GD 1 +GD22 2 +..........+GDA 2 A ωm ωm ωm 2 2 2 2 n n n GD GDm +GD 1 +GD2 2 2 +...........+GDA 2 A nm nm nm 2 2 2 1 2 2 2 1 GD2 GDm 2 + GD12 GD2 2 GDA 2 + +..........+ ü12 ü12 .ü 2 2 ü12 .ü 2 2 ...ü m 2 (2.21) şeklinde elde edilir. 2.4.3 Doğrusal Hareket Eden Kuvvet ve Kütlelerin Döner Harekete İndirgenmesi Tahrik sistemlerinde bazı iş makinelerinde hem hareket, hem de doğrusal hareket eden kısımlar mevcuttur. Bu durumda hareket problemlerini çözmek için doğrusal hareketi döner harekete çevirmek uygun olur. Örneğin, bir vinçte kaldırılan toplam ağırlık G, kalkış hızı v, tahrik motorunun açısal hızı m, dişli çevirme oranı ü ve verim ise sürekli çalışma rejimi için, güç sakımı prensibi yardımıyla motor miline indirgenmiş yük momenti, M wM .ωm .μ G.v, M wM G. M wM 9,55. v 1 ωm μ G v . μ nm (2.22) şeklinde elde edilir. Bir döner hareketin doğrusal harekete çevrilmesi halinde eşdeğer kuvvetin değeri ise, F 0,105.M wM nm μ v (2.23) şeklinde elde edilir. v hızıyla hareket eden m kütleli bir cismin atalet momenti, kinetik enerjinin eşitliği prensibinden, 1 1 v mv 2 Jω2 , J m 2 2 ω 2 (2.24) veya döner hareketin doğrusal harekete indirgendiğinde açısal hızı ile dönme J atalet kütlesi yerine, v hızı ile hareket eden eşdeğer kütle, 37 Elektrik Makinalarının Kontrolu ω m J v Prof. Dr. M. Hadi SARUL 2 (2.25) şeklinde yazılabilir. Motor miline indirgenmiş eşdeğer savurma momenti, v GD 365.G n 2 2 (2.26) şeklinde elde edilir. Tahrik edilen makine, hem v hızı ile hareket eden m kütlesine, hem de 1,2, … ,m hızları ile hareket eden J1, J2, … ,Jm atalet momentlerine sahipse, motor miline indirgenmiş atalet momenti için aşağıdaki ifadeler yazılabilir. 2 2 ω ω J J m + J1 1 + J 2 2 + ωm ωm v + m ωm v + m ωm J J J J m + 12 + 2 2 2 + ü1 ü1 ü 2 2 2 (2.27) Motor miline indirgenmiş eşdeğer savurma momenti için de, v GD 2 GD GDm + 21 +..........+365.G ü1 nm 2 2 2 (2.28) yazılabilir. n devir sayısı ile dönen GD2 savurma momenti yerine v hızı ile hareket eden eşdeğer, GD2 n m G 365 v 2 (2.29) ağırlığı alınabilir. n devir sayısı ile dönen GD2 savurma momenti yanında v1,v2, … gibi değişik hızlarla hareket eden G1, G2, … ağırlığının bulunması halinde, bütün sistem v1 hızında hareket eden bir eşdeğer 2 v G G1 +G 2 2 + v1 + GD2 .n 2 365.v12 (2.30) ağırlığına indirgenebilir. Sonuç olarak, kayış-kasnak, dişli ve tambur gibi sabit çevirme oranlarına sahip sistemlerin kullanılması halinde eşdeğer kütle ve atalet momenti değişmeyip sabit kalır. Sistemin çıkışındaki değerler ile giriş değerleri arasında daima sabit bir orantı mevcuttur. 38 Elektrik Makinalarının Kontrolu Prof. Dr. M. Hadi SARUL 2.4.4 Elektrik Motorlarının İşletme Karakteristikleri Elektrikle tahrikte, doğru ve alternatif akımla çalışan yapı, çalışma ve kullanım alanları farklı elektrik motorları, işletme karakteristiklerine göre şönt ve seri karakteristikli motorlar olmak üzere iki ana gruba ayrılır. Şekil 2.13’de seri ve şönt karakteristikli motorların Hız-Moment karakteristikleri görülmektedir. , n M Mdş = 4Mn Seri Se ri şönt Mds = 2Mn nt Şö Mn 0 Md 0 Şekil 2.13 Seri ve Şönt Motorların Hız-Moment Karakteristikleri In Is 2I n (I ş ) I Şekil 2.14 Seri ve Şönt Motorların Moment-Akım Karakteristikleri Seri ve şönt karakteristik arasında en önemli fark yükle devir sayısının değişim hızlarının farklı olmasıdır. Şönt karakteristikli motorlarda değişim hızı çok düşük ve yaklaşık olarak sabit iken, seri karakteristikli motorlarda yük ile birlikte geniş ölçüde değişir. Şekil 2.14’de ise her iki motor grubuna ait Moment-Akım karakteristikleri gösterilmiştir. DC şönt motoru, tek ve üç fazlı asenkron ve senkron motorlar, tek ve üç fazlı kolektörlü şönt motorlar şönt karakteristiğe sahiptirler. Buna karşın DC seri motoru, tek ve üç fazlı alternatif akım seri motoru seri karakteristiğe sahiptir. Seri motorlar, şönt motorlara göre daha yüksek bir yol alma momentine sahiptir. Bu nedenle seri motorlar ağır yük altında yolalan tahrikler için elverişli olup, hassas devir sayısına ihtiyaç duyulan tahrik sistemlerinde kullanılması uygun değildir. Ayrıca seri motorlar hız moment karakteristiğinin doğal sonucu olarak boşta çalıştırılamazlar. Bu nedenle yüksüz kalan tahrik sistemlerinde seri motor kullanılması sakıncalıdır. Seri karakteristikli motorlar ulaşım sistemlerinde, düşük güçlü ev aletlerinde geniş ölçüde kullanılır. Şönt karakteristikli motorlar ise, seri karakteristikli motorların uygulama alanları dışında kalan ve hassas devir sayısı ayarına ihtiyaç gösteren çeşitli iş makinesi ve takım tezgâhlarında geniş ölçüde kullanılmaktadır. 39 Elektrik Makinalarının Kontrolu Prof. Dr. M. Hadi SARUL 2.5 İŞLETME ÖZELLİKLERİ Tahrik sistemlerinde normal sürekli çalışmanın yanı sıra, devir sayısı ayarı, dönüş yönünün değiştirilmesi ve motorun fren olarak çalıştırılması istenir. İşletme özellikleri olarak tanımlanan bu üç husus tahrik sistemlerinin önemli bir bölümünü teşkil eder. 2.5.1 Devir Sayısı Ayarı; Çoğu iş makineleri ve takım tezgâhlarının tahrikinde iş hacmini yükseltmek ve istenen iş kalitesini elde etmek için devir sayısı ayarına gerek vardır. Elektrik motorlarında kullanılan genel devir sayısı ayar metotlarına geçmeden önce devir sayısı ayar metotlarının izahına yarayan ve birinin diğeri ile karşılaştırılmasına imkân veren hususları inceleyelim. 2.5.1.1 Ayar Alanı Bir tahrik sisteminde maksimum devir sayısının minimum devir sayısına oranı olarak tanımlanır ve aşağıdaki gibi yazılabilir. n max n min kA (2.31) 2.5.1.2 Süreklilik: İki komşu devir sayısı arasındaki oran olarak tanımlanır. kS nm n m-1 (2.32) ks 1’e yaklaştıkça devir sayısı ayarı o kadar süreklidir. 2.5.1.3 Ayar Ekonomisi: Devir sayısı ayarında toplam kayıplar P ve motor milindeki güç P ile gösterilirse sistemin verimi, P P+ΔP dir. Sürekli bir devir sayısı ayarı halinde ortalama verim aşağıdaki gibi yazılabilir. μ μ ort Pdt (2.33) (2.34) (P+ΔP)dt 40 Elektrik Makinalarının Kontrolu Prof. Dr. M. Hadi SARUL 2.5.1.4 Stabilite (Dinamik Performans) : Stabilite, tanım olarak hızdaki değişim miktarının momentteki değişim miktarına oranı olarak tanımlanır ve aşağıdaki gibi yazılabilir. Stabilite Δn ΔM (2.35) 2.5.1.5 Ayar Yönü: Ayar sırasında devir sayısının nominal devir sayısına göre düşmesi veya artmasıdır. 2.5.1.6 Aşırı Yükler: Kren-Moment karakteristiği dışında, diğer yük karakteristiklere sahip iş makinelerinde devir sayısı ayarı ile birlikte motor milindeki yük momentleri değişir. Soyma-Moment karakteristiği halinde devir sayısı düşürüldükçe yük momentinde, dolayısıyla yük akımı ve yük kayıplarında artışlar görülür. Kalender ve vantilatör yük karakteristiği halinde yük momenti ve mil gücü devir sayısı ile birlikte artar ve aşırı yükler oluşur. Elektrik makinelerinde aşırı yük, motorun ısınmasından başka, mekanik dayanıklılık, devrilme momenti ve komütasyon gibi faktörlerle sınırlıdır. 2.5.2 Elektrik Motorlarında Kullanılan Genel Devir Sayısı Ayar Metotları Endüvi (Rotor) Devresine İlave Edilen Kademeli Dirençle Devir Sayısı Ayarı Endüvi (Stator) Devresine Değişken Gerilim Uygulanılarak Yapılan Devir Sayısı Ayarı Alan Akımı Değiştirilerek Yapılan Devir Sayısı Ayarı Stator Geriliminin Frekansı Değiştirilerek Yapılan Devir Sayısı Ayarı Fırça Kaydırılarak Yapılan Devir Sayısı Ayarı Yukarıda verilen devir sayısı ayar metotları, elektrik motorlarının çeşidine göre bazı farklılıklar göstermekte olup, daha sonraki bölümlerde bu metotlar ayrıntılı olarak incelenecektir. 2.5.3 Dönüş Yönünün Değiştirilmesi Elektrikle tahrikin bazı uygulamalarında dönüş yönünün değiştirilmesi istenir. Doğru akım makinelerinde endüvi veya alan akımının yönü değiştirilerek, dönüş yönü değiştirilir. Asenkron ve senkron motorlarda dönüş yönü, döner alan yönü değiştirilerek yapılır. 2.5.4 Elektrik Motorunun Fren Olarak Çalıştırılması Elektrikle tahrik sistemlerinde, sık sık dönüş yönü değişen veya sık sık yol verilen tahriklerde zaman ve enerji tüketiminde ekonomi sağlamak, iş üretim kapasitesini ve kalitesini yükseltmek ve normal olmayan çalışma durumlarda doğacak tehlikeleri ortadan kaldırmak için tahrik motoru fren olarak çalıştırılır. Elektrik motorlarında faydalı, direnimle ve ters akım bağlantısı ile frenleme olmak üzere üç farklı frenleme şekli mevcuttur. Tahrik motorları, bu üç frenleme şeklinde de generatör olarak çalışır. 41 Elektrik Makinalarının Kontrolu Prof. Dr. M. Hadi SARUL 2.5.4.1 Faydalı Fren Çalışma Faydalı fren çalışmada, tahrik edilen sistemin mekanik enerjisi, tahrik makinesi (generatör) tarafından elektrik enerjisine çevrilerek şebekeye geri verilir ve faydalı enerji şekline dönüştürülür. Şekil 2.15 ve Şekil 2.16’da motor ve faydalı fren çalışma durumlarına ait blok diyagramlar gösterilmiştir. Şebeke Şebeke P Pe Pm M Pm A G Şekil 2.15 Motor Çalışma A Şekil 2.16 Faydalı Fren Çalışma 2.5.4.2 Direnimle Fren Çalışma Bu fren çalışmada motorun endüvisi şebekeden ayrılarak kademeli bir direnç üzerinden kapatılır ve enerji bu dirençlerde harcanır. Şekil 2.17’de direnimle fren çalışmaya ait esas güç devresi gösterilmiştir. 42 Elektrik Makinalarının Kontrolu Prof. Dr. M. Hadi SARUL Şebeke Şebeke Pe Pm G A G R Pm Pe P e' A P e' R Şekil 2.17 Direnimle Fren Çalışma Şekil 2.18 Ters Akım Bağlantısı İle Fren Çalışma 2.5.4.3 Ters Akım Bağlantısı ile Fren Çalışma Bu fren çalışmada motorun şebeke ile bağlantısı devam eder ve generatör halde endüvi bağlantısında değişiklik yapılarak devresine direnç ilave edilir. Şekil 2.18’de ters akım bağlantısı ile fren çalışma şekline ait esas güç devresi gösterilmiştir 2.6 UYGULAMALAR Soru 1. Bir doğru akım şönt motoru, çevirme oranı 5 olan bir redüksiyon dişlisi üzerinden tambur çapı 0,2 m ve verimi %80 olan bir vinci tahrik etmektedir. Yükün ağırlığı 1000 kg ve motorun hızmoment karakteristiğinin denklemi n=550-2Md olarak verildiğine göre; a) Yükün sabit hızla kaldırılması halinde motor milindeki yük momentini bulunuz. b) Motor ve tambur millerinin devir sayıları ile yükün kalkış hızını bulunuz. c) Motorun atalet momenti 0.02 kpms2, tamburun atalet momenti 2 kpms2 olarak verildiğine göre, sistemin motor miline indirgenmiş eşdeğer atalet momentini bulunuz. D 1000.0,2 a) M wA = G = = 100 kpm 2 2 M wM M wA 100 25 kpm ü.η 5.0,8 Tambur milindeki yük momenti Motor milindeki yük momenti b) n=550-2Md = 550-2.25=500 d/d 43 Elektrik Makinalarının Kontrolu Prof. Dr. M. Hadi SARUL ü=nm/nt, nt=nm/ü=500/5=100 d/d v=ωt .r= Tamburun devir sayısı 2πn t D 2π.100 0.2 = . =1,05 m/s 60 2 60 2 2 c) J J m + J A +m v , ü2 ωm Yükün kalkış hızı G m g 2 2 1000 1, 05 2 J 0, 02 2 500 0.140 kpms , Eşdeğer atalet momenti 25 9,81 60 Soru 2. Bir doğru akım şönt motoru çevirme oranı 6 olan bir redüksiyon dişlisi üzerinden bir vinci 600 d/d ile tahrik etmektedir. Motorun atalet momenti 0,25 kpms2, tamburun atalet momenti 0,9 kpms2, vincin verimi %80, tambur çapı 0,3 m ve kaldırılan ağırlık 1200 kg olduğuna göre; a) Motor ve tambur millerindeki yük momentini, b) Sistemin eşdeğer atalet momentini, c) Motora 75 kpm’lik bir yol verme momenti ile yol verildiğine göre, sistemin kalkış ivmesini bulunuz. d) Sistemin toplam kinetik enerjisini bulunuz. a) ü=nm/nt=m/t M wA = G M wM = M wM = M wA üη D 1200.0,3 = = 180 kpm 2 2 180 = 37,5 kpm 6.0,8 Motor milindeki yük momenti 2 b) J=J + J A +m v , m ü2 ωm v=ωt .r= Tambur milindeki yük momenti m 1200 9,81 2πn t D 2π.100 0.3 . = . =1,57 m/s 60 2 60 2 nt=nm/ü=600/6=100 d/d 2 0,9 1200 1,57 2 2 = 0.340 kpms J=0,25+ 2 + 2π600 =0.340kpms 6 9,81 60 44 Elektrik Makinalarının Kontrolu c) M d -M w =J dω Prof. Dr. M. Hadi SARUL (Md: Motorun milindeki döndürme kuvveti, MwM: Motor milindeki yük dt momenti) 75 37,5 0,34. =110,294 rad/s2 d) KE 1 J m .ωm 2 + 1 J A .ωA 2 + 1 mv 2 2 2 2 veya 1 1 2 2 11 π600 22 22π600 KE =KEJm . w = . 0 , 34 . = 693,81 kpm Jm.ωm = .0,34. =693,81kpm 2 2 22 60 60 Soru 3. Bir doğru akım şönt motoru çevirme oranı 5 olan bir redüksiyon dişlisi üzerinden bir vinci 600 d/d ile tahrik etmektedir. Vincin verimi %80, kaldırılan ağırlık 1200 kg ve yükün kalkış hızı 1 m/s, motorun atalet momenti 0,025 kpms2, tamburun atalet momenti 1,25 kpms2, olarak verildiğine göre, a)Motor ve tambur millerindeki yük momentini, b)Sistemin toplam kinetik enerjisini bulunuz. 2πn t D, r , ü n m , n t 600 120 d/d v t .r , v 60 2 nt 5 2π.120 0,158 1 .r, r=0,079 m, D 2r 0,158 m, M wA 1200. 94,8 kpm, 60 2 M 94,8 M wM wA 23,7 kpm ü.η 5.0,8 a)M wA G. b)KE 1 1 1 1 2π.600 2 Jωm 2 + JωA 2 + mV 2 .0,025.( ) + 2 2 2 2 60 1 2π.120 2 1 1200 .1,25.( ) + . .(1) 2 209,32 kpm 2 60 2 9,8 Soru 4. Nominal değerleri Pn=100 kW, nn= 1000 d/d olan bir DC motoru, soyma-moment karakteristiğine sahip bir iş makinesini tam yük altında 1000 d/d ile tahrik etmektedir. Motorunun devri endüvi devresine katılan ayar direnci ile yarı değerine düşürüldüğü takdirde ayar kayıp gücünü seri ve şönt motor için ayrı ayrı bulunuz. Not: Motor kayıpları ihmal edilecektir. Pn=100 kW, nn 1000 d / d , n1 500 d / d , Şönt karakteristikli bir DC motoru için iki farklı çalışma noktasına ait momentlerin 45 P E1 PEn Elektrik Makinalarının Kontrolu Prof. Dr. M. Hadi SARUL oranı; M1 I1 I .U P = dir. Pay ve payda Ugerimiileçarpılırsa, 1 E1 ifadesieldeedilir. M n In In .U PEN Burada, PE1 devir sayısı yarıya düşürüldüğünde şebekeden çekilen gücü, PEN ise nominal çalışmada motorun şebekeden çektiği gücü gösterir. Bu durumda şönt motor için aşağıdaki eşitlik yazılabilir. M1 I1 PE1 M n In PEN (a) Benzer şekilde seri karakteristikli motorlar için iki farklı çalışma noktasına ait momentlerin oranı aşağıdaki şekilde yazılabilir. 2 2 2 M1 I1 I1.U PE1 M n In In .U PEN Mn K K' = ωn n n 2 (b) Pn sbt 100 kW Soyma–moment karakteristiğine haiz bir iş makinesinin iki farklı çalışma noktasındaki yük momentlerinin oranı; K' M w1 n 1 n n = K' = M wn n1 n (c) n Önce şönt motor kullanılması durumunda kayıpları hesaplayalım. Motorun momentini iş makinesi milindeki yük momentine eşitlersek (a=c), PE1 n n = , PEn n1 n 1000 PE1 = ( n )Pn = ( )100 = 200 kW n1 500 ΔPş PE1 -Pn 200-100 100 kW Dirençlerde harcanan ek kayıp güç Seri Motor İçin ( b=c ): 46 Elektrik Makinalarının Kontrolu Prof. Dr. M. Hadi SARUL 2 PE1 nn P n1 En PE1 nn 1000 n1 .PEn 500 .100 140 kW ΔPs =PE1 -Pn =140-100 kW=40 kW (ayar kayıp gücü) Buradan, ayar kayıpları dikkate alındığında, soyma moment karakteristiğine haiz iş makinaları için seri motor kullanmasının daha avantajlı olduğu görülür. Soru 5. Vantilatör-Moment karakteristiğine sahip bir iş makinesini tam yük altında tahrik eden ve tam yük değerleri Pn=100 kW, nn=3000 d/d olan bir DC motorunun devri endüvi devresine katılan ayar direnci ile yarı değerine düşürüldüğü takdirde ayar kayıp gücünü, seri ve şönt motor için bulunuz. Not: Motor kayıpları ihmal edilecektir. Vantilatör–Moment karakteristiğine haiz bir iş makinesinin iki farklı çalışma noktasına ait moment ve güç değerleri yazılıp oranlanırsa, M w1 M1 n P n = ( 1 ) 2 , 1 ( 1 )3 M wn M nn Pn nn n ifadeleri elde edilir. Güç ifadesinde verilen değerler yerine yazılırsa mil gücü, n 1500 3 P1 = Pn ( 1 ) 3 = 100.( ) = 12,5 kW elde edilir. nn 3000 Şönt ve seri motorlar için iki farklı çalışma durumuna ait moment değerleri yazılıp oranlanırsa; M1 I P n = 1 = E1 = ( 1 ) 2 (şönt) M n I n PEn nn M1 I P n = ( 1 ) 2 = ( E1 ) 2 = ( 1 ) 2 (seri) Mn In PEn nn ifadeleri elde edilir. Şönt motor için faydalı güç, PE1 n n 1500 2 = ( 1 ) 2 , PE1 = PEn ( 1 ) 2 = 100( ) = 25 kW bulunur. PEn nn nn 3000 Buradan kayıp güç, ΔPŞ PE1 -P1 25-12,5 12,5 kW olarak bulunur. Seri Motor İçin faydalı güç, 47 Elektrik Makinalarının Kontrolu Prof. Dr. M. Hadi SARUL P n P n n 1500 ( E1 ) 2 = ( 1 ) 2 , E1 = 1 , PE1 = Pn . 1 = 100. = 50 kW dır. PEn nn PEn n n nn 3000 Buradan seri motor için kayıp güç, PS PE1 - P1 50 12,5 37,5kW olarak bulunur. 48 Elektrik Makinalarının Kontrolu Prof. Dr. M. Hadi SARUL 3 DOĞRU AKIM MOTORLARININ KONTROLU 3.1 DOĞRU AKIM MOTORLARININ ELEKTRİKLE TAHRİKTEKİ ÖNEMİ Doğru akım motorları, alternatif akım motorlarına göre kolay kontrol edilebilme ve yüksek performansa sahip olma gibi, önemli üstünlüklere sahiptir. Ancak doğru akım motorları, yapılarında bulunan kollektör ve fırçalardan kaynaklanan mekanik arızalara maruz kalır ve peryodik bakıma ihtiyaç gösterir. Güç elektroniğinde ve kontrol tekniğinde elde edilen son gelişmeler, kontrolü karmaşık alternatif akım motorlarının ideal kontrolünü mümkün hale getirmiş ve dolayısıyla doğru akım motorlarına ciddi bir alternatif olmaya başlamıştır. Ancak endüstrideki pek çok uygulama için doğru akım motorlarının kontrol metotları daha basittir ve daha az maliyetlidir. Doğru akım motorları çok yönlü olup, endüvi sargıları ile birlikte alan sargılarının çeşitli kombinasyonları yardımıyla değişik hız-moment karakteristiğine sahip motorlar üretilmektedir. Doğru akım motorları, en genel anlamda şönt, seri ve kompount motor olmak üzere üç çeşittir. Doğru akım şönt motoru bütün işletme özelliklerini bünyesinde toplayan ideal bir tahrik motorudur. Motorun devir sayısını geniş bir alan içinde ayarlamak, dönüş yönünü değiştirmek ve fren olarak çalıştırmak kolaylıkla sağlanabilmektedir. Hız ve konum kontrolü uygulamalarında serbest ikazlı olarak çalıştırıldığından, bu tip motorlar serbest ikazlı doğru akım motorları olarak da adlandırılır. Doğru akım seri motorları yüksek yol alma momentine sahip olup, cer ve kren işletimi için uygun bir tahrik motorudur. Ayrıca seri motorlar aralarında paralel çalışabildikleri için tek motor yerine çift ve daha fazla seri motoru kullanmak mümkündür. 3.2 DOĞRU AKIM ŞÖNT VE SERBEST İKAZLI MOTORLARIN KONTROLU 3.2.1 Doğru Akım Şönt Motorun Bağlantısı Şekil 3.1’de bir doğru akım şönt motorun sargı konumları da dikkate alınarak çizilen prensip bağlantı şeması gösterilmiştir. Bu bağlantı şemasında, P-N doğru akım şebekesinin pozitif ve negatif baralarını, LM-R üç uçlu yol verme reostasını, A-B endüvi uçlarını, G-H komütasyon sargısı uçlarını göstermektedir. Şekilden de görüleceği üzere, devre şemasında sargıların sadece direnci dikkate alınmış olup, makinanın sürekli rejimde çalıştığı kabul edilmiştir. 49 Elektrik Makinalarının Kontrolu Prof. Dr. M. Hadi SARUL P N ş L R M A D C n B H G Şekil 3.1 Doğru Akım Şönt Motorun Esas Bağlantı Şeması 3.2.2 Doğru Akım Şönt Motorun İşletme Karakteristikleri Doğru akım şönt motorun işletme karakteristikleri endüvi devresine ait gerilim denklemlerinden çıkarılır. Şekil 3.2’de doğru akım şönt motorun prensip bağlantı şeması gösterilmiştir. P N Un In n Rd Ian If M Rkom. Rkomp. E Ry Lf , Rf Şekil 3.2 Doğru Akım Şönt Motorun Prensip Bağlantı Şeması Sürekli çalışma durumunda endüvi devresi için, 50 Elektrik Makinalarının Kontrolu Prof. Dr. M. Hadi SARUL Un En + R a Ian (3.1) gerilim denklemi yazılabilir. Burada; Un motora uygulanan gerilimin nominal değerini, E endüvi EMK’ini, Ia endüvi akımını, Ra endüvi devresi toplam direncini gösterir. Endüvi devresi toplam direnci (Ra), endüvi sargısının direnci, fırça ve fırça kontak direnci ile komütasyon ve kompanzasyon sargılarının dirençlerinin toplamıdır. Elektrik motorlarında sargı dirençleri, sadece sıcaklık derecesine bağlı olup, fırça ve fırça kontak direnci, komütatör yüzeyleri ile endüvi hızı gibi birçok faktöre bağlı olarak değişir. Ancak işletme karakteristikleri üzerinde etkileri çok az olduğu için, endüvi direncinin sabit kaldığı kabul edilecek ve endüvi reaksiyonunun etkisi ihmal edilecektir. Ayrıca, şönt motorlarda alan akımı tam yük akımının % (3 4)’i olduğundan, gerilim denklemlerinde endüvi akımı yerine yük akımı alınabilir. Bu durumda (3.1) ifadesinden endüklenen gerilim, En Un - R a Ian (3.2) şeklinde elde edilir. 3.2.2.1 Elektromotor Kuvvet - Akım Karakteristiği Motorun endüklenen gerilim ifadesinde, kaynak gerilimi (Un), endüvi devresi direnci (Ra) parametrik değişken olup, endüvi akımı Ian esas değişkendir. Bu durumda karakteristikler için iki durum söz konusudur. 1.Durum; Un gerilimi sabit kalmak şartı ile motorun endüvisine direnç ilave edilirse (r1,r2,…), elde edilen endüklenen gerilim değerleri ve karakteristiğin eğimini veren ifadeler aşağıdaki gibi yazılabilir. dE -R a dI dE Ra +r1 E1= Un -( Ra + r1) In -(R a +r1 ) -R1 dI dE Ra +r1+ r2 E2= Un -( Ra + r1+ r2 )In -(R a +r1 +r2 ) -R 2 dI Ra En= Un - Ra In Yukarıdaki ifadelere göre çizilen E=f(I) karakteristikleri Şekil 3.3 de gösterilmiştir. 51 Elektrik Makinalarının Kontrolu Prof. Dr. M. Hadi SARUL E Normal Krs t Nn E1 Ra N1 R1 E2 N2 R 2 0 In Ayar Krst Un En I Şekil 3.3 DC Şönt Motorun Kademeli Değişen Endüvi Direncine Ait E=f(I) Karakteristiği 2.Durum; Motorun endüvi direnci sabit kalmak şartıyla uygulanan gerilim U1' >Un >U1 >U2 olacak şekilde değiştirilirse, endüklenen gerilim değerleri ve karakteristiklerinin eğimleri için aşağıdaki ifadeler yazılabilir. U1 E1 = U1 - Ra. In Un En = Un - Ra. In U1 E1 = U1 - Ra. In U2 E2 = U2 - Ra. In dE R a dI dE R a dI dE R a dI dE R a dI Yukarıdaki ifadelerden elde edilen ayar karakteristiklerinin eğimlerinin değişmediği sadece boşta çalışma noktalarının değiştiği görülmektedir. Buna göre elde edilen E=f(I) karakteristikleri Şekil 3.4’te verilmiştir. 52 Elektrik Makinalarının Kontrolu Prof. Dr. M. Hadi SARUL N 1' Nn N1 N2 U 1' Un U1 U2 Ayar Krst Normal Krst Ayar Krst E I 0 Şekil 3.4 DC Şönt Motorun Kademeli Değişen Endüvi Gerilimine Ait E=f(I) Karakteristikleri 3.2.2.2 Hız-Akım Karakteristiği Doğru akım motorlarında endüvi iletkenlerinde endüklenen gerilimin ifadesi, motor parametreleri de dikkate alınarak, E p.N n . .Φ.10-8 V a 60 (3.3) şeklinde yazılabilir. Burada, p çift kutup sayısını, N endüvi oluklarına yerleştirilen iletken sayısını, a endüvi sargısının çift paralel kol sayısını, maxwell olarak bir kutbun altındaki akıyı gösterir. (3.3) ifadesindeki motorun yapı veya konstrüksiyon sabitleri ke elektromotor kuvvet sabiti olarak tanımlanırsa, endüklenen gerilim için, E k e Φn (3.4) ifadesi elde edilir. Bu ifade (3.2) ifadesi ile birleştirilerek devir sayısı için, k eΦn n n Un -R a In , nn nn U n -R a I n , k e .Φn U n R a In k eΦn k eΦn (3.5) ifadesi elde edilir. Motorun boştaki devir sayısı, (3.5) ifadesinde In=0 yazılır, bu değer nominal devir sayısına oranlanır ve gerekli düzenlemeler yapılırsa, 53 Elektrik Makinalarının Kontrolu nn In =0 no = no = Un , k eΦn Prof. Dr. M. Hadi SARUL no U n k e Φn n n U n -R a In k e Φn Un nn U n -R a In (3.6) şeklinde elde edilir. Motorun hız ifadesinde, gerilim (Un), endüvi devresi direnci (Ra) ve alan ( ) parametrik değişken olup, akım (Ia) esas değişkendir. Dolayısıyla Hız-Akım karakteristikleri bu husus dikkate alınarak üç farklı durum için aşağıdaki gibi elde edilir. 1.Durum; Un gerilimi ve akısı sabit kalmak şartı ile endüvi devresine direnç ilave edilirse, hız ifadeleri ve karakteristiklerin eğimi aşağıdaki gibi yazılabilir. Ra n Un R I R dn a n a ken ken dI ken R1 n1 Un RI R dn 1n 1 ke n ke n dI ke n R2 n2 Un R I R dn 2 n 2 ke n ke n dI ke n Yukarıdaki ifadelerde, R1 =R a +r1 , R 2 =R a +r1 +r2 , ... olmak üzere endüvi devresinin toplam direncini göstermektedir. Bu ifadelerin belirlediği n=f(I) karakteristikleri Şekil 3.5’te verilmiştir. n n0 Normal Krs t n1 Ra N1 n2 N2 M R1 R2 Ayar Krst Nn I 0 Şekil 3.5 DC Şönt Motorun Kademeli Değişen Endüvi Direncine Ait Ayar Karakteristikleri 2.Durum; Ra direnci ve akısı sabit kalmak şartıyla endüvi gerilimi U1′>Un>U1>U2 olacak şekilde değiştirilirse, hız ifadeleri ve karakteristiklerin eğimini veren ifadeler aşağıdaki gibi yazılabilir. 54 Elektrik Makinalarının Kontrolu Prof. Dr. M. Hadi SARUL U1′>Un>U1>U2 R U n ' R a In dn U1' n1' - a k eΦn k eΦn dI k eΦ n Un n n R U n R a In dn - a k eΦn k eΦn dI k eΦ n U1 n1 U1 R a I n R dn - a k eΦn k eΦn dI k eΦ n U2 n 2 U 2 R a In R dn - a k eΦn k eΦn dI k eΦ n Yukarıdaki ifadelerin belirlediği n=f(I) karakteristikleri Şekil 3.6’da verilmiştir. Faydalı Fren Ç.B. n n' Norma 01 l Krst n0 n01 G n 02 n03 M U'1 Ayar Krst. Un Normal Krst. U1 U2 U3 0 Ayar Krst. I Şekil 3.6 DC Şönt Motorun Kademeli Değişen Endüvi Gerilimine Ait n=f(I) Krst. n> 1> 2 olacak şekilde 3.Durum; Un gerilimi ve Ra direnci sabit kalmak şartıyla akısı, değiştirilirse, devir sayısı ve n=f(I) karakteristiklerinin eğimine ait ifadeler aşağıdaki gibi yazılabilir. R I R U n - a n dn - a Φ n n n k Φ k Φ dI k Φ e n e n e n R I R U dn Φ n n - a n - a 1 1 k Φ k Φ dI k Φ e 1 e 1 e 1 R I R U n - a n dn - a Φ n 2 2 k Φ k Φ dI k Φ e 2 e 2 e 2 55 Elektrik Makinalarının Kontrolu Prof. Dr. M. Hadi SARUL Yukarıdaki ifadelerin belirlediği n=f(I) karakteristikleri Şekil 3.7’te verilmiştir. n n3 n2 n1 n0 Normal Krst 3 2 1 n Ayar Krst I 0 Şekil 3.7 DC Şönt Motorun Kademeli Değişen Alan Akımına Ait n=f(I) Karakteristikleri 3.2.2.3 Hız-Moment Karakteristiği DC motorlarda, motorun konstrüksiyon sabitlerini de içine alan moment sabiti km olarak tanımlanırsa moment için, M k mΦIa (3.7) ifadesi yazılabilir. Şönt motorlarda alan akımı tam yük akımının % (3-5)’i dolayında olduğu için, endüvi akımı yaklaşık olarak hat akımına eşit alınabilir ( I a I n ). Bu durumda moment için, Mn k m .Φn .In (3.8) yaklaşık bağıntısı yazılabilir. Yük akımının (3.8)’den hesaplanan değeri hız ifadesinde yerine yazılırsa, n=f(M) karakteristiğinin denklemi, 56 Elektrik Makinalarının Kontrolu n Ra U veya -M k eΦ k e k mΦ 2 n R U -M a Ce Ce C m Prof. Dr. M. Hadi SARUL (3.9) şeklinde elde edilir. Burada, Ce k e , Cm k m olmak üzere sabitlerdir. Bu ifadenin birinci terimi no devir sayısını, ikinci terimi ise yükle devir sayısındaki değişim miktarı ∆n’i verir. DC şönt motorunda moment yük akımı ile orantılı olduğu için n=f(I) ve n=f(M) karakteristikleri aynı şekilde değişir. Bu nedenle burada sadece normal n=f(M) karakteristiğinin çizimi ile yetinilecektir. Şekil 3.8’de DC şönt motorun sadece sağ dönüş yönü için n=f(M) karakteristiği gösterilmiştir. n N0( 0 , n 0 ) nn M G 0 n Nn ( Mn, n n ) Mn M Şekil 3.8 DC Şönt Motorun Normal Hız-Moment Karakteristiği 3.2.2.4 Serbest ikazlı DC Motorun Çalışma Bölgeleri ve Karakteristikleri Serbest ikazlı DC motorların endüvi ve alan devreleri, birbirlerinden bağımsız olarak bir DC kaynağından beslenmektedir. Motorun nominal hızı, nominal endüvi ve alan akımında çalıştığı hız olarak tanımlanmaktadır. Hızın nominal hızın altına düşürülmesi, endüvi geriliminin kontrolü ile sağlanır. Bu kontrol esnasında endüvi akımı ve alan akımı sabit tutulur. Bu yüzden endüvi gerilim kontrolü, motor momenti daima sabit kaldığı için, sabit moment sürme metodu olarak adlandırılır. Nominal hızın üstündeki hızlarda çalışma, endüviye uygulanan gerilim sabit kalmak şartıyla, alan akısı veya alan akımı değiştirmek suretiyle sağlanır. Akı azalırken hız artar ve motorun endüklenen elektromotor kuvveti, dolayısıyla güç sabit kalır. Bu nedenle, alan kontrol metodu, sabit güç sürme metodu olarak adlandırılır. Şekil 3.9’da serbest ikazlı bir DC motor için, endüklenen moment, güç, endüvi akımı, alan akımı, akı ve gerimin hıza bağlı değişimleri verilmiştir. 57 Elektrik Makinalarının Kontrolu Prof. Dr. M. Hadi SARUL M, P Güç (P) Moment (M) Hız 0 I , I ,f , U t a f Ut Ia f If Hız 0 Sabit Güç Sabit Moment Nominal Hız Şekil 3.9 Serbest İkazlı DC Şönt Motorun Karakteristikleri 3.2.3 DC Şönt Motora Yolverme Tahrik sistemini sükûnet durumundan normal işletme durumuna geçirme işlemine yol verme, bu süreye yol verme süresi, bunun için kullanılan cihazlara yol verme cihazları, gerekli bağlantılara da yol verme bağlantıları denir. Normal yapı tarzındaki DC motorları kalkış anında tam yük akımının 10 ila 20 katını, asenkron makineler ise tam yük akımının 4 ila 8 katını çekerler. Bu yüksek yol alma akımlarını düşürmek ve aynı zamanda yol alma momentlerini tahrik sistemi için uygun değerlere ayarlamak için yol verme cihazları ve yol verme bağlantıları kullanılır. Motorun ilk anda çektiği akımı sınırlandırmak ve momenti istenilen değere ayarlamak için ya endüvi devresine direnç ilave edilir veya motora uygulanan gerilim düşürülür. Motora toplam değeri Rd = r1 + r2 + … + rm olan yol verme dirençleri ile yol verilmesi durumunda, başlangıçta tamamı devrede olan yol verme dirençleri, motor yol aldıkça sondan itibaren devre dışı edilir. Yol verme dirençlerinin tamamı devre dışı edildikten sonra normal karakteristik üzerinde sürekli çalışma noktasına ulaşılır. Şekil 3.10’da, DC şönt motorun kademeli yol verme dirençleri ile yol verilmesi durumunda n=f(I) ve E=f(I) eğrileri gösterilmiştir. 58 Elektrik Makinalarının Kontrolu Prof. Dr. M. Hadi SARUL n E N0 N0 Ra n0 N R1 R2 n B= nC Rm-1 I G Rm D Ra n0 J H F N R1 R2 Rm-1 I G Rm D C B I n I1 I I2 J H F C B E B =EC A 0 E =sbt A 0 I n I1 I2 I (b) (a) Şekil 3.10 DC Şönt Motorun Yol verme Eğrileri a)Hız-Akım Karakteristiği, b) Elektromotor Kuvvet-Akım Karakteristiği Önce yol alma şartları ve seçilen kademe sayısına göre, yol alma akımının maksimum (I2) ve minimum (I1) değerleri hesaplanır. I2 sabit akım doğrusunun yatay ekseni kestiği A noktasını No noktasına bağlayan doğru Rm=Ra+Rd , m. inci kademe direnci karakteristiğini verir. Yol alma bu karakteristik üzerindeki A noktasından başlar. Bu noktada nA=0, EA=0, fakat moment M 2 k m I 2 C m I 2 gibi bir değere sahip olup, tahrik sistemi bu momentle yol alır. Sistem hızlanırken çalışma noktaları B’ye doğru devamlı hareket halindedir. B noktasına varıldığında devir sayısı nB, endüvi EMK’i EB gibi değer alırken, endüvi akımı I2 değerinden I1 değerine, döndürme momenti M1 k m .I1 C m I1 değerine düşer. B noktasında sondan itibaren rm direnci devre dışı edilir. Bu arada akım I1 değerinden I2 değerine yükselirken devir sayısı ve EMK sabit kalır ve B’den çizilen yatay doğrunun I2 sabit akım doğrusunun kestiği C noktası Rm-1 direnç karakteristiğine ait bir noktadır. Bu nokta No ile birleştirilirse bu yeni direnç karakteristiği elde edilir. Daha sonra yol vermeye bu şekilde bütün kademe dirençleri devre dışı edilene kadar devam edilir. Kademe dirençlerinin hesabı için dirençlerin devrede kalma süreleri ile akımların bilinmesi gerekir. Şekil 3.11’de devir sayısı ve yol alma akımının zamana bağlı değişimleri verilmiştir. 59 Elektrik Makinalarının Kontrolu Prof. Dr. M. Hadi SARUL n I A I2 C F n=f(t) I ort n n I1 B In 0 H D t1 I=f(t) G t2 t3 t t4 Şekil 3.11 DC Şönt Motorun Hız-Zaman ve Akım-Zaman Eğrileri DC şönt motorun yol verme reostası kademe dirençleri, Şekil 3.12’de gösterilen E = f(I) diyagramdan hesaplanabilir. Ra H r1 F r2 G D Rd rm-1 Rm E D =E F M J Rm-1 N M K I P R1 U =sbt R2 E C E B=EC B rm 0 A I n I1 I I2 Şekil 3.12 DC Şönt Motorun Yol verme Reostası Kademe Dirençlerinin Hesabına Yarayan Diyagram Yol verme reostası toplam direnci Rd, A noktasına ait U-0=(R a +R d )I2 gerilim denkleminden, Rd U -R a I2 60 Elektrik Makinalarının Kontrolu Prof. Dr. M. Hadi SARUL olarak bulunur. Aralarında bir geometrik dizi teşkil eden kademe dirençleri de A, B, C, D, noktalarına ait gerilim denklemlerinden çıkarılır; A noktası için: U- E A = R m I 2 B noktası için: U - E B = R m I1 C noktası için: U - E C = R m-1I 2 D noktası için: U - E D = R m-1I1 F noktası için: U - E F = R 2I 2 ⋮ N noktası için: U - E N = R a I n A ve C noktalarına ait gerilim ifadeleri taraf tarafa çıkarılırsa, AC EC -E A (R m -R m-1 )I2 rm I2 ifadesi elde edilir. Benzer şekilde, CF rm-1.I2 , FH = r2 . I 2 , HJ = r1 . I 2 , JP = R a .I 2 olduğu gösterilebilir. B ve C noktalarına ait gerilim ifadelerinin sol tarafı eşit olup, sağ tarafları eşitlenirse R m .I1 R m-1.I2 , R m I2 k elde edilir. R m-1 I1 Diğer çalışma noktalarına ait gerilim ifadeleri dikkate alındığında, yol verme reostası kademe dirençleri arasında aşağıdaki seri elde edilir. Rm R m-1 R m-1 R m-2 R 2 R1 I 2 k R1 R a I1 (3.10) Yukarıda elde edilen (3.10) ifadesi yardımıyla, yol verme reostası büyük ve küçük kademe dirençleri aşağıdaki gibi hesaplanabilir. Büyük Kademe Dirençleri; R1 R a .k R2 R1.k R a .k 2 Rm R a .k m şeklinde elde edilir. Son ifadeden m kademe sayısı, 61 Elektrik Makinalarının Kontrolu Rm ln m.lnk m Prof. Dr. M. Hadi SARUL ln(R m /R a ) ln(I 2 /I1 ) Ra şeklinde elde edilir. Küçük Kademe Dirençleri; R 1 r1 R a +r1 => r1 = R1 -R a R a k-R a = R a R2 (k-1) R a +r1 +r2 r2 R 2 -R a -r1 R a k 2 -R a -R a k+R a r2 R a k(k-1) rm Ra k m-1 (k-1) şeklinde yazılabilir. Elektrikle tahrik sistemlerinde yol alma esnasında akımın maksimum ve minimum değerlerinin tespit edilmesi için 3 farklı durum söz konusudur. - Ağır yük altında yol verme: Mort=(1,7-2)Mn Ağır yük altında yol alan makineler: Taşıt araçları, volanlı makineler (presler), basınç altında yol alan pompalar, vinçler, krenler, haddeler, çarpma makineleri ve kalenderler. - Tam yük altında yol verme: Mort=(1,3-1,5)Mn Tam yük altında yol alan makineler: Hızlı dönen santrifüj pompalar, transport kayışları, iplik ve dokuma makineleri, asansörler vb iş makineleri, - Yarı yük altında yol verme: Mort=(0,65-0,75)Mn Yarı yük altında yol alan makineler: Boşta veya yarı yükte yol alan bütün makineler bu gruba girer. Takım tezgâhları, pistonlu pompalar, küçük kompresörler, düşük hızlı santrifüj pompalar ve vantilatörler. Yukarıda momentler için verilen oranlar akımlar için de geçerlidir. 3.2.4 DC Şönt Motorun Devir Sayısı Ayar Metotları DC şönt motorun devir sayısı ayarı, endüvi devresine direnç ilave etmek, endüvi devresine değişken gerilim uygulamak ve alan akımını değiştirmek suretiyle üç farklı şekilde gerçekleştirilebilir. 62 Elektrik Makinalarının Kontrolu Prof. Dr. M. Hadi SARUL 3.2.4.1 Endüvi Devresine Kademeli Direnç İlave Ederek Yapılan Devir Sayısı Ayarı Bu ayar metodunda prensip uygulanan gerilim ve alan sabit kalmak şartı ile motorun endüvi devresine kademeli direnç ilave etmek olup, elde edilen ayar karakteristikleri ve sabit yük momenti için çalışma noktaları Şekil 3.13’de gösterilmiştir. n n0 nn Nn (R a Normal Krst n1 n2 N2 0 (R 1 (R 2 N3 Ayar Krst N1 M (R 3 Şekil 3.13 DC Şönt Motorun Endüvi Devresine Direnç İlave Edilerek Elde Edilen Ayar Karakteristikleri Ayar metodunun başlıca özellikleri aşağıdaki gibi sıralanabilir; Motorun devir sayısı ayarı dar bir alanda gerçekleştirilebilir. Ayar sürekli olmayıp, kademelidir. Hız azaldıkça karakteristiklerin eğimi arttığından, yükteki değişimlerde, hızdaki değişim artmaktadır. Hız, ilave edilen dirençlere bağlı olarak değiştiğinden, herhangi bir ayar cihazına gerek yoktur. Hız ayarı tek yönlü olup, motorun hızı sadece nominal devir sayısının altındaki hızlarda ayarlanır. Ayar dirençlerinden hat akımının yaklaşık tamamı geçtiğinden, ayar kayıpları son derece yüksektir. 3.2.4.2 Endüvi Devresine Değişken Gerilim Uygulanarak Yapılan Hız Ayarı Bu ayar metodunda prensip, endüvi devresi direnci sabit kalmak ve alan sargısı bağımsız bir DC kaynağından beslenmek şartıyla, motorun endüvisine değişken gerilim uygulamaktır. Motorun endüvi devresine U1ı>Un>U1>U2…olacak şekilde değişken gerilim uygulandığında elde edilen ayar karakteristikleri ve sabit yük momenti için çalışma noktaları Şekil 3.14’de görülmektedir. 63 Elektrik Makinalarının Kontrolu Prof. Dr. M. Hadi SARUL n n'1 nn Norma l Krst M N'1 U'1 Nn n1 N1 n2 N2 Ayar } Krst Un U1 U2 } Ayar Krst 0 I In Şekil 3.14 DC Şönt Motorunda Gerilim Değiştirilerek Elde Edilen Ayar Karakteristikleri Bu tip hız ayarı DC motorları için ideal bir hız kontrol yöntemi olup, tahrik sistemlerinde geniş ölçüde kullanılmaktadır. Hız ayarının başlıca özellikleri ise aşağıdaki gibi sıralanabilir. Devir sayısı ayar alanı son derece geniştir. Stabilite şartları değişmez. Karakteristiklerin eğimleri eşit olduğundan, yükteki değişimlerde devir sayısındaki artış aynı kalır. Ayar sürekli olup, kademeli gerilim uygulanması durumunda ise kademeli devir sayısı elde edilir. Ayar iki yönlü olup, motorun devri nominal devrin altında ve üstünde ayarlanabilir. Ayar ekonomisi son derece iyidir. Tek sakıncası değişken gerilimli DC kaynağına ihtiyaç göstermesidir. DC motorlarına değişken gerilimli DC kaynağı sağlamak amacıyla dinamik ve statik sistemler kullanılmaktadır. Dinamik sistemlerde, değişken gerilim elde etmek için aralarında mekanik ve/veya elektriksel bağlantı olan motor ve generatör gruplarından yararlanılır. Dinamik sistemlerin en önemli uygulaması Ward-Leonard tahrik sistemidir. Bu nedenle sadece Ward-Leonard tahrik sistemi aşağıda incelenmiştir. 3.2.4.2.1 Ward-Leonard Tahrik Sistemi ile Hız Kontrolü Ward-Leonard tahrik sisteminde, devir sayısı ayar edilecek motorun dışında, bu motorla aynı güçte iki elektrik motoruna daha ihtiyaç olup, sistemin blok diyagramı Şekil 3.15’de verilmiştir. Tahrik makinesi (T.M), DC generatörü (G), devir sayısı I.D T.M G M Şekil 3.15 Ward-Leonard Tahrik Sistemi Blok Diyagramı 64 A Elektrik Makinalarının Kontrolu Prof. Dr. M. Hadi SARUL ayar edilecek DC şönt motoru (M) ve iş makinesinden (A) oluşan tahrik sisteminde, tahrik makinesi olarak alternatif akım şebekesinden beslenen bir elektrik motoru kullanılması durumunda, alan sargılarını beslemek amacı ile küçük güçlü bir ikaz dinamosu (İ.D) bağlanmıştır. Şekil 3.16’da üç fazlı alternatif akım şebekesinden beslenen bir Ward-Leonard tahrik sisteminin bağlantı şeması görülmektedir. R S T İ.D G M A 3~ M T.M. I r p n II Şekil 3.16 Ward-Leonard Tahrik Sistemi Bağlantı Şeması Tahrik sisteminde, tahrik makinesi tarafından yaklaşık sabit devirle tahrik edilen doğru akım generatörünün (şönt generatör) alan akımı değiştirilerek uçlarından elde edilen değişken doğru gerilim doğru akım şönt motorunun endüvisine uygulanmakta ve bu sayede motorun devir sayısı ayarı yapılmaktadır. Generatörün alan akımını her iki yönde de ayarlamak için sistemde iki yönlü alan reostası kullanılmıştır. İkaz dinamosu ise motor ve generatörün alan sargıları için gerekli DC kaynağı elde etmek için kullanılmaktadır. Şekil 3.17’de Ward-Leonard tahrik sistemi ile elde edilen ayar karakteristikleri ve çalışma bölgeleri görülmektedir. 65 Elektrik Makinalarının Kontrolu Prof. Dr. M. Hadi SARUL değişken n G 0 M M değişken G Udeğişken M Şekil 3.17 Ward-Leonard Bağlantısında Şönt Motorun Ayar Karakteristikleri a) Ward-leonard tahrik sisteminin özellikleri; Geniş bir alan içinde sıhhatli ve seri devir sayısı ayar imkânı sağlar. Motorun alan akımı da değiştirilerek ayar alanı iki yönde komütasyon sınırına kadar genişletilebilir. Ayar karakteristiklerinin eğimi generatörün endüvi direncinden dolayı biraz artar. Motor-Generatör grubunun devir sayısının sabit değeri için, tahrik motorunun devir sayısı ve karakteristiğin eğimi aşağıdaki gibi yazılabilir. n (R +R ) R +R E dn -M g m2 , - g m2 k eΦm k e k mΦm dM k e k mΦm Burada; Rg generatörün endüvi devresi toplam direncini, Rm şönt motorun endüvi devresi toplam direncini gösterir. Dönüş yönü kolayca değiştirilebilir. Çift yönlü α reostası yardımıyla generatörün ikaz akımının yönü değiştirilirse, motora uygulanan gerilimin polaritesi değişir ve bunun sonucu olarak motorun dönüş yönü değişir. Çok geniş bir alanda faydalı fren olarak çalışabilir. Motor sağ yönde herhangi bir çalışma karakteristiğinde 1. Gözde çalışırken, gerilim aniden düşürülürse, çalışma noktası 2. Gözde bu ayar karakteristiği üzerinde generatör çalışma bölgesine geçer. Yol verme kayıpları son derece azaltılmıştır. Ayar için sadece generatörün alan akımını ayarlamak ve yönünü değiştirmek yeterlidir. 66 Elektrik Makinalarının Kontrolu Prof. Dr. M. Hadi SARUL Son derece duyarlı bir hız ayar sistemidir. Normal generatör yerine özel yapıda ayar generatörü kullanılarak sistemin cevap verme süresi daha da kısaltılabilir. Sakıncaları ise; Sistemin kuruluş ve işletme masrafları yüksektir. Sistemin mekanik verimi düşüktür. Sistemin içinde enerji üç defa şekil değiştirdiği için, her makinede enerjinin bir kısmı kaybolur. Sistemin toplam verimi, ηsis ηT.M .ηG .ηM şeklinde yazılabilir. Burada; ηT.M tahrik makinasının, ηG generatörün ve ηM motorun verimini gösterir. b) Ward-Leonard Tahrik Sisteminin Uygulama Alanları; Geri dönüşlü çelik hadde tesisleri ile kâğıt haddeleri. Yüksek binalarda kullanılan asansörler, maden kuyusu asansörleri. Saç ve profil kesme makineleri ile presler. Hassas torna tezgâhları ve frezeler. 3.2.4.2.2 Tek Fazlı Dönüştürücülerle ( Kontrollü Doğrultucularla) DC Motor Kontrolü Serbest ikazlı DC motorların hızı, tek fazlı kaynaktan beslenen iki dönüştürücü yardımıyla kontrol edilebilir. Motorun endüvi devresini besleyen birinci dönüştürücünün kontrol açısı ( iletim açısı )değiştirilerek motorun endüvisine uygulanan gerilim değiştirir. Böylece birinci dönüştürücünün gecikme açı kontrolü ile temel hızın altındaki hızlarda kontrol sağlanır. Motorun alan devresini besleyen ikinci dönüştürücünün kontrol açısının değiştirilmesi ile temel hızın üzerindeki hızlarda kontrol sağlanır. Birinci dönüştürücü için, 1 ’in düşük değerlerinde endüvi akımı kesintili olabilir. Endüvi akımındaki kesintiler, endüvide daha çok kayba ve zayıf hız regülâsyonuna sebep olur. Motor hızının alçak değerleri için endüvi akımını sürekli yapmak ve endüvi akımındaki dalgalanmaları azaltmak için, endüvi devresi ile seri L endüktansı bağlanır. Tek fazlı dönüştürücülerden beslenen DC motor sürücüleri, güç elektroniği devre tipine bağlı olarak, tek fazlı yarı dalga dönüştürücülü sürücüler, köprü dönüştürücülü sürücüler, tam dalga dönüştürücülü sürücüler ve çift dönüştürücülü sürücüler olmak üzere dört tipte olup, bu sürücüler aşağıda incelenmiştir. Bu tip dönüştürücülerin hepsinde I a endüvi akımı sabit kabul edilmiştir. a) Tek Fazlı Yarı Dalga Kontrollü Dönüştürücü ile DC Motor Kontrolü Serbest ikazlı bir DC motorun endüvi devresi tek fazlı yarı dalga kontrollü dönüştürücü çıkışına bağlanırsa, dönüştürücün kontrol açısı değiştirilerek elde edilen değişken doğru gerilim yardımıyla motorun hız kontrolü gerçekleştirilebilir. Şekil 3.18’de serbest ikazlı bir DC motorun tek fazlı yarı dalga kontrollü bir dönüştürücü üzerinden beslenmesine ait sürücü devresi görülmektedir. 67 Elektrik Makinalarının Kontrolu Prof. Dr. M. Hadi SARUL İ =İ s T İa T ra Uo=Ut AC Us =Umsinwt La SD Us + SD T2 T1 r ,L f f Ea İsd D1 D2 (a) Us 0 wt α Ut =Uo 0 wt İa Ia 0 wt İs, İ t α Ia 0 (2+α) wt Ut İsd α Ia Ia 0 (b) 3 (c) Şekil 3.18 Tek Fazlı Yarı Dalga Kontrollü Dönüştürücü üzerinden beslen bir DC motorun; a) Bağlantı Şeması, b) Çalışma bölgesi, c) Akım ve Gerilimlerin Değişimleri. 68 4 wt Elektrik Makinalarının Kontrolu Prof. Dr. M. Hadi SARUL Şekilde endüvi devresine büyük değerli bir bobin bağlanmadığı sürece endüvi akımı sürekli değildir. Bu tür yarım dalga kontrollü doğrultucuların kullanıldığı uygulamalarda güç 0.5 kW civarındadır. Alan sargısı ise, şekilde görüldüğü gibi, daha küçük güçte bir tek fazlı yarım dalga kontrollü köprü dönüştürücü üzerinden beslenmektedir. Dönüştürücü çıkışındaki gerilimin ortalama değeri, U Udiα m ( 1+cosα1 ) (3.11) 2 şeklinde yazılabilir. Burada, 0 olup, U kaynak geriliminin maksimum değeridir. Alan sargısını besleyen tek fazlı yarı kontrollü köprü dönüştürücünün çıkış geriliminin ortalama değeri, Uf = Um ( 1+cosα 2 ) (3.12) şeklinde yazılabilir. Burada, 0 dir. Şekil 3.18 (c)’ deki dalga şekillerinden, tristör veya kaynak akımının efektif değeri, I sr = 2 Ia Ia 2 2 (3.13) Serbest geçiş diyotundan geçen akımın efektif değeri, I fdr 2 Ia Ia 2 2 (3.14) şeklinde elde edilir. Görünen Giriş Gücü = U S .I sr Motora verilen Güç = Ea I a I a2 .Ra ( Ea I a .Ra ) I a U t .I a Giriş Güç Faktörü PF Ea I a I a2 .Ra U t .I a Vs .I sr U s .I sr (3.15) b) Tek Fazlı Yarı Kontrollü Köprü Dönüştürücü ile DC Motor Kontrolü Şekil 3.19 (a)‘da, endüvi ve alan devresi tek fazlı yarı kontrollü iki dönüştürücü ile sürülen serbest ikazlı DC motor kontrol sistemine ait bağlantı şeması gösterilmiştir. Her iki dönüştürücü de tek fazlı kaynaktan beslenmektedir. Bu dönüştürücüler tek bölgeli kontrola uygun olup, 15 kW’a kadarki DC tahriklerde kullanılmaktadır. Şekil 3.19 (b)‘de, endüvi akımında dalgalanma olmadığı durumda, akım ve gerilim dalga şekilleri gösterilmiştir. Dönüştürücü çıkışındaki gerilimin ortalama değeri, U Udiα Ut m ( 1+cosα1 ) (3.16) 69 Elektrik Makinalarının Kontrolu Prof. Dr. M. Hadi SARUL Alan devresi için, Uf = Um ( 1+cosα 2 ) (3.17) ifadeleri yazılabilir. Şekil 3.19 (b)’deki dalga şekillerinden kaynak akımının efektif değeri, I sr I a (3.18) Serbest geçiş diyotundan geçen akımın efektif değeri, I fdr I a (3.19) Tristör akımının efektif değeri, ITr I a 2 (3.20) İa İ T1 + T11 İs ra T12 Uo=Ut a Us =Umsinwt La SD + b Ea T22 T21 D21 D22 SD r ,L f f D12 D11 İsd U f İa - (a) 70 Elektrik Makinalarının Kontrolu Prof. Dr. M. Hadi SARUL Us Uab 0 wt İa Ia 0 wt İs α Ia (+α) 0 wt -Ia α İ T1 α Ia 0 İsd wt α Io 0 (2+α) 3 4 wt (b) Şekil 3.19 Tek fazlı yarı kontrollü köprü dönüştürücü ile DC motor kontrolüne ait; a) Bağlantı Şeması, b) Çalışma bölgesi, c) Akım ve Gerilimlerin Değişimleri. Giriş güç faktörü PF U t .I a U s .I sr (3.21) c) Tek Fazlı Tam Kontrollü Köprü Dönüştürücü ile DC Motor Kontrolü Endüvi ve Alan devresi tam kontrollu dönüştürücü ile beslenen bir serbest ikazlı DC motor kontrol sistemine ait sürücü devresi Şekil 3.20(a)’da verilmiştir. Kontrol devresi iki bölgeli çalışmaya elverişlidir ve 15 kW’a kadar güçlerde kullanılmaktadır. Motorun rejeneratif frenlenmesi için, güç motordan kaynağa doğru akmak zorundadır ve bu motorun zıt emk’sı yön değiştirirse mümkündür, çünkü Ea.ia negatiftir. Tristörler tek yönlü eleman olduğundan, akımın yönünün değiştirilemediğine 71 Elektrik Makinalarının Kontrolu Prof. Dr. M. Hadi SARUL dikkat edilir. Bu nedenle rejeneratif frenleme için Ea’nın polaritesi ters çevrilmek zorundadır, bu da alan sargısını besleyen doğrultucunun 90 dereceden daha büyük gecikmeli çalıştırılarak ters çevrilmesi ile mümkündür. Böylece alan sargısındaki akım yön değiştirebilir, alan sargısı tek fazlı tam kontrollü doğrultucu üzerinden enerji sağlar. Endüvi Devresini besleyen doğrultucunun çıkış geriliminin ortalama değeri, Ut 2U m (3.22) cosα1 dir. Burada, 0 olup, U kaynak geriliminin maksimum değeridir. Aynı şekilde alan devresini besleyen doğrultucunun çıkış geriliminin ortalama değeri, Uf = 2U m cosα 2 (3.23) dir. Burada, 0 ’dir. Şekil 3.20 (b)’deki dalga şekillerinden, kaynak akımının efektif değeri, I sr = I a2 . Ia (3.24) Tristör akımının efektif değeri, Itr = I a2 . I a 2 2 Giriş Güç Faktörü pf (3.25) U t .I a 2U m I . 2 2 2 Cos1. a Cos1 U s .I sr U m .I a Yukarıdaki ifadede endüvi akımının sabit olduğu kabul edilmiştir. 72 (3.26) Elektrik Makinalarının Kontrolu İ Prof. Dr. M. Hadi SARUL İa T11 + T11 İs a T23 ra T13 Uo=U t T21 La Us Us + b T14 r ,L f f Ea - T12 T22 U f T24 (a) Us Uab wt İa Ia wt Ut İs α Ia Ia (3+α) wt -Ia Ia İ T11 (2+α) α (+α) Ia -Ut Ia 3 wt (c) (b) Şekil 3.20 Tek fazlı tam kontrollü köprü dönüştürücü ile DC motor kontrolüne ait; a) Bağlantı Şeması, b) Çalışma bölgesi, c) Akım ve Gerilimlerin Değişimleri. d) Tek Fazlı Çift Dönüştürücü ile DC Motor Kontrolü Şekil 3.21(a)’da iki tam kontrollü ters paralel bağlı bir tek fazlı çift dönüştürücünün kullanıldığı serbest ikazlı bir DC motorun bağlantısı görülüyor. Bu tip sürücüler dört bölgede çalışmakta olup, kullanma alanı yaklaşık 15 kW civarındadır. Birinci ve dördüncü bölgede 1. doğrultucu, ikinci ve üçüncü bölgede 2. dönüştürücü enerji sağlar. Alan sargıları tek veya üç fazlı tam kontrollü dönüştürücüden beslenebilir. Doğrultucu çıkışlarındaki gerilimler için aşağıdaki ifadeler yazılabilir. 73 Elektrik Makinalarının Kontrolu Prof. Dr. M. Hadi SARUL + a T22 ra T13 T11 Vo=Vt T24 La Us Us =Umsinwt + Ea b r f ,L f T12 T14 T23 T21 Doğrultucu Us (a) Vt Ters Faydalı Frenleme Motor Ia Faydalı Frenleme Ters Motor -Vt (b) Şekil 3.21 Tek fazlı çift doğrultucu ile DC motor kontrolüne ait; a) Bağlantı Şeması, b) Çalışma bölgeleri. 1. Dönüştürücü için, Udiα Ut 2U m 2. Dönüştürücü için, Udiα Ut 2U m Burada, 1 2 ’dir. Alan dönüştürücüsü için, Udiα U f cosα1 ( 0 1 ) cosα 2 ( 0 2 ) 2U m cosα3 ( 0 3 ) (3.27) (3.28) (3.29) 1.Dönüştürücü 1 90 iken ileri yönde motor, 1 90 iken motor ters yönde faydalı frenlemeye geçer ve dördüncü gözde generatör olarak çalışır. 74 Elektrik Makinalarının Kontrolu Prof. Dr. M. Hadi SARUL 2.Dönüştürücü 2 90 iken üçüncü gözde ters yönde motor, 2 90 ve motor ters yönde uyarma sağlanırsa ters yönde rejeneratif frenleme modunda ikinci gözde generatör olarak çalışır. 3.2.4.2.3 Üç Fazlı Dönüştürücü ile ( Kontrollu Doğrultucu ) DC Motor Kontrolu Büyük güçlü DC motor sürücüleri daima üç fazlı dönüştürücüler vasıtasıyla beslenir. Bir üç fazlı kontrollü dönüştürücü, temel hızın altındaki hızları sağlamak amacıyla endüvi devresi gücünü temin eder. Bir diğer üç fazlı kontrollü dönüştürücü, temel hızın üstündeki hızların sağlanması için alan devresine bağlanmıştır. Üç fazlı dönüştürücülerin çıkış frekansı, tek fazlı dönüştürücülerinden daha yüksektir. Bu yüzden, üç fazlı sürücülerde endüvi akımındaki dalgalanmaları azaltmak için kullanılan endükdansın değeri, tek fazlı DC sürücüden daha düşüktür. Genellikle endüvi akımı sürekli olduğu için, üç fazlı DC sürücülerdeki motor performansı, tek fazlı DC sürücülere göre daha yüksektir. Üç fazlı DC sürücüler, tek fazlı DC sürücülerde olduğu gibi üç fazlı sürücüler; üç fazlı yarı dalga dönüştürücülü sürücüler, üç fazlı yarı kontrollü köprü dönüştürücülü sürücüler, üç fazlı tam dalga köprü dönüştürücülü sürücüler ve çift dönüştürücülü sürücüler olmak üzere dört tipte olup, bu sürücüler aşağıda ayrıntılı bir şekilde incelenmiştir. Bu tip dönüştürücülerin hepsinde I a endüvi akımı sabit kabul edilmiştir. a) Üç Fazlı Yarı Dalga Dönüştürücü ile DC Motor Kontrolü Şekil 3.22 (a)’da bir serbest ikazlı DC motor ve iki dönüştürücüden ibaret olan bir sürücü devresi görülmektedir. Motorun endüvi devresi bir üç fazlı yarı dalga dönüştürücüden, alan sargısı ise üç fazlı yarı kontrollü bir köprü dönüştürücüsünden beslenmektedir. Bu dönüştürücü, Şekil 3.22 (b)’de görüldüğü gibi, birinci bölgede çalışır ve yaklaşık 40 kW’a kadar ki uygulamalarda kullanılır. Bu sürücü ile iki bölgeli çalışma, motorun alan sargısı tek veya üç fazlı tam kontrollü köprü dönüştürücüden beslenmek şartıyla, sağlanabilir. Bir üç fazlı yarım dalga dönüştürücü için çıkış geriliminin ortalama değeri veya motorun endüvi devresine uygulanan gerilim, Udiα Ut 3U ml cosα1 2 ( 0 1 ) (3.30) dir. Burada U ml hat geriliminin maksimum değeri, 1 1. dönüştürücünün kontrol açısıdır. Alan sargısını besleyen üç fazlı yarı kontrollü köprü dönüştürücü gerilimi, 3U ml (1+cosα 2 ) ( 0 2 ) (3.31) 2 dir. Üç fazlı yarı dalga dönüştürücülü sürücü, AC kaynak hattındaki DC bileşene sahip olduğu için, genelde endüstri uygulamalarında kullanılmaz. Şekil 3.22 (c)’de verilen dalga şekillerinden( I ar I a ); Uf 75 Elektrik Makinalarının Kontrolu İA İ A Prof. Dr. M. Hadi SARUL T11 T1 T11 ra B A SD İa C + C + D3 D2 D1 - Uo=Ut B r ,L f f Ea T11 U f - N T3 La + T11 T2 (a) Uo U t α α wt Vt İa T1 T2 T3 T1 Ia Ia wt İ İ A T1 2 3 Ia Ia wt 2 (b) (c) Şekil 3.22 Üç fazlı yarı kontrollü doğrultucu ile DC motor kontrolüne Ait; a) Bağlantı Şeması, b) Çalışma bölgesi, c) Akım ve Gerilimlerin Değişimleri. Hat veya faz akımının efektif değeri, I sr I a2 . Tristör akımının ortalama değeri, ITA I a . Tristör akımının efektif değeri, ITr I sr 1 2 1 Ia 2 3 3 2 1 1 . Ia 3 2 3 1 Ia 3 (3.32) (3.33) (3.34) şeklinde elde edilir. b) Üç Fazlı Yarı Kontrollu Köprü Dönüştürücü ile DC Motor Kontrolu Üç fazlı yarı kontrollu köprü dönüştürücüden beslenen bir serbest ikazlı dc motorun sürücü devresi Şekil 3.22 (a)’da verilmiştir. Devrede motorun alan sargısı da küçük güçlü bir üç fazlı yarı kontrollu köprü dönüştürücüden beslenmektedir. Bu devre bir bölgede çalışmaya elverişli olup, yaklaşık 115 Kw’a kadar güçler için kullanılabilmektedir. Endüvi akımında dalgalanma olmadığı ve akımın sürekli 76 Elektrik Makinalarının Kontrolu Prof. Dr. M. Hadi SARUL olduğu kabul edilirse, 30 kontrol açısı için, tristör akımı ve hat akımının dalga şekilleri Şekil 3.22 (b)’de gösterilmiştir. Bu dalga şekillerinin incelenmesinden aşağıdaki sonuçlar elde edilebilir. - 1 60 kontrol açısı için, herbir tristör 120 için iletimde olur. - 60 1 180 kontrol açısı için, herbir tristör (120 1 ) için iletimde olur. Endüvi akımında dalgalanma olmadığı kabul edilirse, endüvi akımının effektif değeri Iar =I a ’dir. Böylece Şekil 3.22’den aşağıdaki ifadeler yazılabilir. 1 60 için, I sr I a2 . 2 1 2 Ia 3 3 (3.35) Ve Tristör akımının effektif değeri, ITr I a2 . 1 2 1 Ia 2 3 3 (3.36) Dir. 60 1 180 için kaynak akımının efeektif değeri, 180 1 180 1 I sr I a2 .( ) Ia 180 180 (3.37) Ve tristör akımının efektif değeri ITr I a 180 1 180 (3.38) Dir. 1 60 için tristör akımının ortalama değeri 1. dönüştürücü için, Uo Ut 2. dönüştürücü için, U f 3U ml (1+cosα1 ) 2 3U ml (1+cosα 2 ) 2 77 180 1 1 ) I a dir. I a ve 60 1 180 için, ( 180 3 ( 0 1 ) (3.39) ( 0 2 ) (3.40) Elektrik Makinalarının Kontrolu Prof. Dr. M. Hadi SARUL İT1 İa + T11 T12 ra T13 İA Uo=Ut A B SD + C D12 C + - D13 B r ,L f f Ea D11 D23 D22 U f - (a) α Uo U t Ucb Uab Uac Ubc Uba Ucb Uca Uab Uac Ubc Uba Uca Ucb wt T3 T1 T2 D3 D2 T3 T1 D2 D1 T3 T2 D3 D1 D2 İa Ia wt α=30˚ İA 120˚ Ia 120˚ wt -Ia İ T1 α 120˚ 120˚ Ia wt (b) Şekil 3.22 Üç fazlı yarı kontrollü köprü dönüştürücüden beslenen serbest ikazlı bir dc motorun; (a ) Bağlantı Şeması, ( b ) Akım ve Gerilim Dalga Şekilleri 78 T21 A La SD T22 T23 D21 Elektrik Makinalarının Kontrolu Prof. Dr. M. Hadi SARUL c) Üç Fazlı Tam Kontrollü Köprü Dönüştürücü ile DC Motor Kontrolü Biri endüvi devresinde üç fazlı tam kontrollu köprü dönüştürücü, diğeri alan devresinde üç fazlı ( veya bir fazlı ) tam kontrollu köprü dönüştürücüden beslenen bir serbest ikazlı dc motor sürücü devresi, Şekil 3.23’de görüldüğü gibidir. Bu devre iki bölgede çalışır ve yaklaşık 1500 Kw’a kadar güçlerde kullanılır. Rejeneratif frenleme için, Ea ’nın polaritesi ters çevrilmek zorundadır. Bu da, alan sargısını besleyen doğrultucunun 90 dereceden daha büyük gecikme açısı ile çalıştırılması ile mümkündür. Dönüştürücü gerilimlerinin ortalama değeri, 1. dönüştürücü için, U0 Ut 3U ml ( 0 1 ) cosα1 (3.41) 2. dönüştürücü için, U f 3U ml ( 0 2 ) cosα 2 (3.42) Dir. Burada, U ml hat akımının maksimum değerini gösterir. İT1 İa + T11 T13 ra T15 İA Uo=Ut A T25 T23 T21 A La B B + C Ea T14 T16 r ,L f f - T12 C + T22 T26 T24 U f - Şekil 3.23 Üç fazlı tam kontrollü köprü dönüştürücü ile beslenen motor kontrol sistemi serbest ikazlı DC Endüvi akımının sabit değeri için ve 30 için akım ve gerilim dalga şekilleri Şekil 3.24’ de gösterilmiştir. Bu değişimlerden, sürekli endüvi akımı için herbir tristörün 120 iletimde olduğu görülmektedir. Bu durumda; Endüvi akımının effektif değeri, I ar I a Kaynak akımının effektif değeri, I sr I a2 . 2 1 2 Ia 3 3 79 (3.43) Elektrik Makinalarının Kontrolu Prof. Dr. M. Hadi SARUL Tristör akımının effektif değeri, ITr I a2 . 1 2 1 Ia 2 3 3 (3.44) Tristör akımının ortalama değeri, ITA I a . 2 1 1 . Ia 3 2 3 (3.45) Şeklinde elde edilir. Şekil 3.25’de kaynak akımı i A , gerilimin indisinin ilk işareti a olduğunda ( vab , vac gibi ) pozitiftir. Benzer şekilde ikinci işaret a olduğunda negatiftir ( vba , vca gibi). B ve C fazları için kaynak akımının değişimi bu temelde tarif edilebilir. α Uo U t Ucb Uab Uac Ubc Uba Uca Ucb Uab Uac Ubc Uba Uca Ucb Uab 0 wt İa Ia wt İA α=30˚ 120˚ Ia 3 -Ia wt 3 120˚ İ T1 120˚ 120˚ Ia Ia 0 wt Şekil 3.24 30 için akım ve gerilim dalga şekilleri 80 Elektrik Makinalarının Kontrolu Prof. Dr. M. Hadi SARUL d) Üç Fazlı Çift Dönüştürücü ile DC Motor Kontrolu DC Motor kontrolunda dinamik Ward- Leonard sistemi ile sağlanan özellikler, ters paralel bağlı çift dönüştürücü kullanmak suretiyle sağlanabilir. Bu nedenle bu sistemler, statik Ward- Leonard sistemi olarak da adlandırılır. Şekil 3.25 (a)’da, serbest ikazlı bir doğru akım motorunun ters paralel bağlı çift dönüştürücü kullanarak gerçekleştirilen dört bölgeli hız kontrol sisteminin bağlantı şeması her bölge için ayrı ayrı verilmiştir. İnverter İşletme Udiα<Ei SR I M SR II SR I SR II n - - Şebeke Doğrultucu İşletme Udiα>Ei n - Şebeke G Ei Udiα Kontrolsüz 150˚>αıı>90˚ IA Enerji Enerji II I M III IV İnverter İşletme Udiα<Ei Doğrultucu İşletme Udiα>Ei M SR II Şebeke + 30˚<αı<90˚ Kontrolsüz -M SR I M Ei + IA SR I SR II n n + + Udiα + Şebeke M Ei Kontrolsüz 30˚<αıı<90˚ Ei Udiα - - 150˚>αı>90˚ Kontrolsüz IA -n + G - IA Enerji Enerji (a) U Doğrultucu M Udiα + + n İnverter İnverter Doğrultucu 0 t Dönüştürücü 1 Dönüştürücü 2 Ara U,M,i,n i ~M n ~U t 0 Yön Değiştirme Komutu Başlangıcı Yön Değiştirme Zamanı (b) Şekil 3.25 (a) Dört Bölgeli Kontrol, (b) YönDeğiştirme Olayı 81 Yeni Devir Sayısına Ulaşıldı M Elektrik Makinalarının Kontrolu Prof. Dr. M. Hadi SARUL I. ve III. Bölgelerde, yani işletme çeşidi olarak saat ibreleri yönünde ( doğru yönde ) veya saat ibrelerinin tersi yönünde ( ters yönde ) hızlanmada doğru akım makinesi motor, dönüştürücü de doğrultucu olarak çalışır. Dönüştürücü gerilimi, makinada endüklenen gerilim ve endüvi devresindeki gerilim düşümünün toplamına eşit olup, enerji yönü şebekeden motora doğrudur. II. ve IV. Bölgelerde, yani işletme çeşidi olarak saat yönünde veya saat yönünün tersindeki hızlarda doğru ve ters yönde yavaşlamada, DC makinesi generatör olarak dönüştürücü de inverter modunda çalışır. Bu durumda, makinada endüklenen gerilim ile endüvi devresindeki gerilim düşümünün toplamı, dönüştürücü geriliminden büyüktür ve enerji şebekeye geri verilir. a)Yön Değiştirme ( Ters Çevirme ) Olayı Şebeke denetimli dönüştürücülerde tetikleme kontrolu değiştirilerek faaliyete geçirilebilene kadar geçmesi gereken tepki süreleri, darbe sayısı ve devre şartlarına bağlı olarak belirlenebilir. Şekil 3.25 (b), yön değiştirme olayında hızlanmadan yavaşlamaya (frenlemeye) geçişi göstermektedir. SR1 dönüştürücüsü ilk olarak doğrultucu modunda çalışır ve pozitif I d akımı akar. Akım yön değiştirme komutundan sonra ilk olarak SR1 dönüştürücüsünün inverter kontroluyla azaltılmalıdır. Ancak o zaman SRII dönüştürücüsünün anahtarlama süreci ( ya da endüvi veya alan devresinin ters polaritelenmesi ) , I d akımının azalmasıyla makinede yavaşlamanın başlayabilmesi, ele alınabilir. Böylece şekilde görüldüğü gibi, akımsız ve kontrolsuz bir kesinti meydana gelir. Yani motorun yönünün değiştirilmesinde akımın SRI dönüştürücüsünden SRII dönüştürücüsüne aktarılması sırasında, akımsız ve yönlendirilmemiş boşluk (ölü zaman) oluşur. b) Sürekli Akımda Çalışma ( Eş Zamanlı Kontrol ) Yüksek dinamik performans istenen tahrik sistemlerinde, ölü zamana izin verilmez. Bu nedenle Şekil 3.26’da görülen çift döndürücülü, yük akımlı, devre akımlı ve endüklenmiş gerilimli sistemler kullanılır. Burada iki dönüştürücü aynı anda çalışır. Ayar karakteristiklerinden bilindiği gibi, SRI dönüştürücü α1 açısı ile doğrultucu olarak çalışırken SRII dönüştürücüsü α 2 =180-α1 açısı ile inverter olarak çalışmaktadır. İki kontrol açısı da ortalama doğru akım değerlerinin eşit büyüklükte olacağı şekilde seçilir. SRI motor için IdI doğru akımını sağlar. Her iki dönüştürücünün farklı gerilim ani değerlerinden dolayı, α1 ve α2 ayar açılarına bağlı olarak oluşan bir UKR gerilimi, bir devre akımı İKR’nin geçmesine neden olur. Bu akım bir dönüştürücüden, diğerine akar, fakat makine üzerinden geçmez. Devre akımı bobinleri LKR, onu sınırlandırır. SRI yük akımı ve devre akımını geçirirken, SRII yalnız devre akımını geçirir. Makinada her iki dönüştürücü I ve II.’nin ortalama doğru gerilimi bulunur. Motor çalışmadan fren çalışmaya geçiş kesintisiz meydana gelir. SRI’in doğrultucu ayarının geri alınmasıyla, dönüştürücü gerilimi endüklenen gerilimin altına düşdüğü için makinedeki I d 1 akımı sıfır olur. Eş zamanlı olarak Aynı zamanda sürekli denetimli SRII’nin inverter kontrolü geri alınır. Böylece endüklenen makine gerilimi, inverter gerilimine karşı (SRII) bir IdII akımı sağlayabilir ( Şekil 3.26 ). Oluşan döndürme momenti, generatörü durdurur ( frenler ). Enerji SRII üzerinden şebekeye verilir. 82 Elektrik Makinalarının Kontrolu Prof. Dr. M. Hadi SARUL Sürekli iki dönüştürücüden akan İKR devre akımı kayıplara yol açar. Aynı zamanda devreye ilave edilen endüktanslar sistemin maliyetini, hacmini ve tersine çevirme süresini arttırır. Kaynak gerilimindeki ani düşüş, inverter olarak çalışan dönüştürücüden yüksek akım geçmesine neden olur ve doğrultucu tristörleri zarar görebilir. Eşzamanlı olmayan ya da geçen akımsız kontrol metodunda, doğrultucular tek tek kontrol edilir. Bunun sonucunda akım geçmez ve endüktanslar L1 ve L2 ’ye gerek yoktur. Bu da geçen akımdan ve endüktanslarla ilgili ağırlık ve hacimden kaynaklı kayıpları ortadan kaldırır. Fakat ışık yüklerinde kesikli geçiş meydana gelir ve kontrol biraz kompleksleşir. Ölü zaman, dolayısıyla, tersine çevirme zamanı sıfır akımını daha dakik algılayabilecek metodlar kullanarak azaltılabilir. Bu tamamlanınca eşzamanlı olmayan kontrol, eşzamanlı kontrolden daha hızlı yanıt sağlar. Bundan ve yukarıda belirtilen avantajlardan ötürü eşzamanlı olmayan kontrol yaygın olarak kullanılır. Doğrultucu İşletme Ud <Ei İnverter İşletme αI < 90˚ D KR SR I αII > 90˚ DKR - Şebeke UdI Ei + G UdII SR I Şebeke DKR nM - UdII M III IV Şebeke Ei + IdI IKR İnverter İşletme Ud <Ei Doğrultucu İşletme αI > 90˚ SR I Şebeke -n nM SR II MM + + UdI Ei UdII G - IdI IdII+ IKR IKR Şekil 3.26 Kesintisiz Akımlı Çift Dönüştürücülü DC Motor Kontrolüne Ait Çalışma Bölgeleri 83 αII < 90˚ DKR DKR - IdII+ IKR Şebeke M - IdII IKR I SR II + M II αII < 90˚ MM + UdI Ei UdI UdII IdII+ IKR İnverter İşletme Ud <Ei Doğrultucu İşletme DKR - - IdII+ IKR SR II MM nM + -M αI > 90˚ Şebeke Şebeke αII > 90˚ DKR SR I + IdII IKR αI < 90˚ DKR n SR II MM nM Doğrultucu İşletme Ud >Ei İnverter İşletme Şebeke Elektrik Makinalarının Kontrolu Prof. Dr. M. Hadi SARUL c)Dönüştürücülü Tahrikin Avantaj ve Dezavantajları Güç elektroniği dönüştürücüleri ile gerçekleştirilen DC motorlu tahrik sistemleri, eleman boyutları çok küçük olduğu için ve ek dinamik elemanlar gerektirmediğinden, fazla yer ve bakım gerektirmezler. Başlıca sakıncası ise, güç faktörünün düşük oluşudur. Bu nedenle devir sayısının minimum değeri ve ayar alanı güç faktörü ile sınırlıdır. Bilindiği üzere düşük güç faktörü, enerji dağıtım sistemi içindeki kayıp ve gerilim düşümlerinin büyük oranda artışına neden olur. Ayrıca yapılan çalışmalarda, motora uygulanan gerilimdeki dalgalanmaların, motorun komütasyonu ve kayıpları üzerindeki etkilerinin ihmal edilebilir seviyede olduğu gösterilmiştir. 3.2.4.2.4 DC Kıyıcı ile DC Motor Kontrolu Sabit DC gerilimden ayarlanabilen DC gerilim sağlamak için DC kıyıcılar ideal seçimdir. DC kıyıcı, DC motor ile sabit gerilimli kaynağın arasına bağlanarak motor hızı, temel hızın altındaki hızlarda ayarlanabilir. Ayrıca DC kıyıcı, DC motorun rejeneratif fren çalışmasına imkan tanıyabilir ve tahrikin kinetik enerjisi şebekeye geri verilebilir. Aşağıda, DC kıyıcıların güç veya DC motor kontrolü ile faydalı frenleme kontrolleri incelenmiştir. a) Motor Çalışma veya Güç Kontrolu Bir DC motorun DC kıyıcı ile beslenmesine ait devre şeması şekil 3.27 (a)’da verilmiştir. Devre Şekil 3.27 (b)’de görüldüğü gibi bir bölgede çalışmaya elverişlidir. Endüvi akımının sürekli ve dalgalı olmadığı kabul edilmiştir. Kaynak gerilimi U s için, endüvi gerilimi vt v0 , endüvi akımı ia , DC kaynak akımı is ve serbest geçiş diyodu akımı i fd ’nin değişimi Şekil 3.27 (c)’de verilmiştir. Bu dalga şekillerinden aşağıdaki ifadeler yazılabilir; Ortalama motor gerilimi, T U 0 U t on .U s U s f .Ton .U s T T 1 dir. Burada, on bağıl iletim süresi, f anahtarlama frekansı olarak tanımlanır. T T Motora verilen güç, Pi Ut .I a .U s .I a Kaynak akımının ortalama değeri, T I s on .I a .I a T Kıyıcının giriş gücü, ( 3.46 ) ( 3.47 ) ( 3.48 ) Pc .U s .I a ( 3.49 ) 84 Elektrik Makinalarının Kontrolu Prof. Dr. M. Hadi SARUL Motorun endüvi devresine ait gerilim denklemi yazılır ve gerekli düzenlemeler yapılırsa, motoru açısal hızınının ifadesi, Ut .U s Ea I a Ra Kmm I a Ra , m .U s I a Ra ( 3.49 ) Km Şeklinde elde edilir. Denklem ( 3.49 )’ den de görüldüğü üzere dc kıyıcının bağıl iletim süresi değiştirilerek motorun hızı kontrol edilir. Kıyıcı İo=İ a İs + + R Uo=Ut Us L SD + Ea İsd - (a) 85 Elektrik Makinalarının Kontrolu Prof. Dr. M. Hadi SARUL Us Ua t Ut =Uo α (1-α)T Ua t İo=İa Ia t İ,sİ t T off on Uo=Ut Ia Ia t -I a Io=Ia İsd Ia -Ut T ( b) t ( c) Şekil 3.27 DC kıyıcı ile DC motor kontrolü; a) Bağlantı şeması, b) Çalışma bölgesi, c) Akım ve gerilimlerin değişimleri Şimdiye kadar motorun endüvi akımında dalgalanma olmadığı kabul edilmiş ve buna bağlı olarak Şekil 3.27’deki dalga şekilleri verilmiştir. Aslında Şekil 3.28’de gösterildiği gibi, Motorun endüvi akımı kıyıcı iletime girdiğinde artacak, kesime girdiğinde ise azalacaktır. Bu durumda kıyıcının iletim ve kesim süreleri esnasında akımın değişimi sırasıyla aşağıdaki gibi hesaplanmıştır. R ia (t ) R at at U s Ea (1 e La ) I mn .e La Ra R ia (t ) ( 3.50 ) R at at Ea (1 e La ) I mx .e La Ra ( 3.51 ) Burada, I mn ve I mx sırasıyla akımın maksimum ve minimum değerlerini gösterir. 86 Elektrik Makinalarının Kontrolu Prof. Dr. M. Hadi SARUL Ut Uo Us t io ia I max I min Ton is Toff t I max I min t i fd I max (1 )t I min t t Şekil 3.28 Şekil 3.27’de verilen sürücüde endüvi akımında dalgalanma olması Durumunda akım ve gerilişmin değişimi b) Rejeneratif Frenlemeli Kontrol Rejeneratif frenlemeli kontrolda, motor generetör olarak çalışır ve motorun kinetik enerjisi şebekeye geri verilir. Motor çalışma esnasında endüvi akımı pozitiftir ve motor şebekeden güç tüketir. Motor herhangi bir hızda yükü tahrik ettiği sırada zıt emk motora uygulanan gerilimi aşarsa, akım yön değiştirir ve DC baraya güç verilir. Bu durumda motor rejeneratif frenleme modunda bir generatör gibi çalışır. Rejeneratif fren çalışma modunun prensibi, bir serbest ikazlı DC motor ve kıyıcının gösterildiği Şekil 3.29 (b) yardımıyla açıklanabilir. Yokuş aşağıya inen tren veya yükü yüksekten aşağıya indiren aktif yükler için, motorun zıt emk’sı, kaynak geriliminden daha yüksek 87 Elektrik Makinalarının Kontrolu Prof. Dr. M. Hadi SARUL olmasına izin verilebilir. CH kıyıcısı iletime geçirildiğinde, CH’den doğru endüvi uçları kısa devre olmaya başlayacağı için La endüvi endüktansından doğru akım yükselir. Aynı zamanda, Ton süresinde ut 0 ’dır. Kıyıcı kesime girdiğinde Ea ,U s kaynak geriliminden daha büyük olduğundan D diyodu iletime girer ve endüvi endüktansında depolanan enerji kaynağa transfer edilir. Toff süresinde, ut U s ’dir. Endüvi akımında dalgalanma olmadığı ve akımın sürekli olması durumunda, ilgili gerilim ve akım dalga şekilleri Şekil 3.29 (c)’de görüldüğü gibidir. Bu dalga şekilleri de dikkate alınarak aşağıdaki ifadeler yazılabilir. Kıyıcının ortama gerilimi, Ut Toff T .U s (1 )U s ( 3.52 ) Motor ile üretilen güç, Ut .I a (1 )U s .I a Motor emk’sı, Ea Kmm Ut I a Ra (1 )U s I a Ra ( 3.53 ) Rejeneratif frenleme esnasında motor hızı, m (1 )U s I a Ra Km dia di 0, ( Ea I a Ra ) La a dir. dt dt Kıyıcının iletime girmesiyle La endüktansındaki enerji ve akım artmak zorundadır. Böylece, Kıyıcı iletime girdiğinde, Ea I a Ra La dia veya ( Ea I a Ra ) 0 dt olmak zorundadır ( 3.54 ) 88 Elektrik Makinalarının Kontrolu Prof. Dr. M. Hadi SARUL İa İs + + D İT ra CH La Us Ut + r L f f Ea - - - + Uf - (a) İa Ia 0 t Ut Toff Us T on 0 t Ut (1-α)T İs Ia 0 t T -I a Ia İT Ia -U t 0 αT (b) t (c) Şekil 3.29 Serbest İkazlı DC Motorların Rejeneratif frenlenmesi a) Devre Şeması, b) Çalışma bölgesi, c) Akım ve gerilimlerin değişimi 89 Elektrik Makinalarının Kontrolu Prof. Dr. M. Hadi SARUL Kıyıcı iletimden çıktığında, Ea I a Ra La dia Us dt U s ( Ea I a Ra ) La dia dt veya Kıyıcının iletimden çıkmasıyla, ( Ea I a Ra ) rejeneratif frenleme için U s ’den daha büyük olmak zorundadır ve bu yüzden, U s ( Ea I a Ra ) negatif olmak zorundadır. Bu, yalnız kesim esnasında dia bütün ifadelerde negatiftir. dt U s ( Ea I a Ra ) 0 , ( Ea I a Ra ) (U s ) , akımın azalmasında mümkündür. Yani, ( Ea I a Ra ) U s ( 3.55 ) Yukarıdaki ifadelerden, 0 ( Ea I a Ra ) U s ( 3.56 ) Yukarıdaki denklemden, serbest uyartımlı DC motorların rejeneratif frenlemesi, iki gerilim ve onların polaritesi için şartlar verilebilir. Eğer, Ea I a Ra 0 veya Kmmn I a Ra olup, minimum frenleme hızı, mn I a Ra Km ( 3.57 ) şeklinde elde edilir. Ea I a Ra U s Olduğu zaman mümkün olan maksimum frenleme hızı, mx I a Ra U s Km ( 3.58 ) şeklinde elde edilir. Serbest ikazlı DC motorların kıyıcı beslenmesi ile rejeneratif frenleme güvenilir olup, burada tartışılmıştır. DC seri motorları, rejeneratif frenleme esnasında güvenilir olmayan çalışma karakteristiklerine sahiptir. Bu yüzden kıyıcı kontrollu seri motorların rejeneratif frenlemesi zordur. c) İki Bölgeli DC Motor Kontrolü Bu tip DC kıyıcılı sürücüler, endüvi gerilimi ve alan akımının pozitif olduğu birinci bölgede motor çalışmayı sağlar. 90 Elektrik Makinalarının Kontrolu Prof. Dr. M. Hadi SARUL Rejeneratif frenlemede ise, endüvi terminal gerilimi pozitif olmak şartıyla endüvi akımının yön değiştirme ile motor 2. Bölgede generatör olarak çalışır. İki bölgeli DC motor sürücüsü ile hem motor hemde rejeneratif frenleme modu, bir kıyıcı konfigrasyonu ile yapılır. Şekil 3.30 (a)’da, iki kıyıcı ( CH1, CH2 ), iki diyot ( D1, D2 ) ve bir serbest ikazlı DC motordan oluşan böyle bir devre görülmektedir. İs + CH1 D2 ra İa=İ o + U t , Uo La Us + CH2 D1 Uo=U t r L f f Ea - -I a If - - + Uf Ia - (a) -U t Şekil 3.30 İki bölgeli DC motor kontrolü: a) Bağlantı şeması, b) Çalışma bölgeleri - Motor Çalışma Modu: CH1 kıyıcısı iletimde olduğunda, kaynak gerilimi U s , endüvi terminal bağlantısını sağlar ve böylece endüvi akımı artar. CH1 kıyıcısı iletimden çıktığında, ia serbest olarak D1 diyodu üzerinden döner ve böylece ia azalır. Bu şekilde CH1 ve D1 birinci gözde motor çalışmayı sağlar. - Rejeneratif Mod: CH2 kıyıcısı iletimde olduğunda, motor bir generator gibi hareket eder ve endüvi akımı ia yükselir ve böylece enerji endüvi endüktansında depo edilir. CH2 kesime gittiğinde, D2 iletime geçer ve böylece ia nın yönü değişir. Şimdi La ’da depolanan enerji, DC kaynağa döner ve Şekil 3.29 (b)’de görüldüğü gibi ikinci bölgede çalışma sağlanır. DC motorun birinci gözde çalışması ileri yönde motor modu, ve ikinci gözde çalışması ileri yönde rejeneratif fren modu olarak adlandırılır. 91 Elektrik Makinalarının Kontrolu Prof. Dr. M. Hadi SARUL d)Dört Bölgeli DC Motor Kontrolü Dört bölgeli DC kıyıcı, ileri yönde motor modu ( birinci bölge ), ileri yönde rejeneratif fren modu ( ikinci bölge ), ters yönde motor modu ( üçüncü bölge ) ve ters yönde rejeneratif fren modunda ( dördüncü bölge ) bir motoru çalıştırabilir. Şekil 3.31 (a)’da serbest ikazlı bir doğru akım motorunun dört bölgeli çalışmasını sağlayan bir devre görülüyor. Bu devre, dört kıyıcı, dört diyot ve bir serbest ikazlı DC motordan meydana gelmiştir. Kıyıcının dört bölgede çalışma şartları aşağıda açıklanmıştır. + r f L f D1 La ra Us CH3 If İ a=İ o D3 - + CH1 Ea U = Uo t Uo=Ut CH2 D2 CH4 D4 -I a Io=Ia -U t (a) (b) Şekil 3.31 Dört bölgeli DC motor kontrolü - İleri Yönde Motor Çalışma Modu Bu mod veya birinci gözde çalışma esnasında, CH1 ve CH4 iletimde iken, CH2, CH3 kesimdedir. CH1, CH4 iletime geçirildiğinde, motor gerilimi pozitiftir ve pozitif endüvi akımı geçer. CH1 iletimden çıktığında, pozitif endüvi akımı CH4 ve D2 içinden geçerek azalır. Bu şekilde birinci gözde motor çalışma sağlanır. - İleri Yönde Rejeneratif Fren Çalışma Modu Bir DC motor, şayet motorda endüklenen gerilim kaynak gerilimini aşarsa, rejeneratif fren çalışma modunda çalışabilir. Bu modu sağlamak için, CH1 iletimde iken CH2, CH3 ve CH4 kesimdedir. CH2 iletimde iken negatif endüvi akımı CH2, D4, Ea , La , Ra üzerinden yükselir. CH2 kesime geçirildiğinde D1 ve D2 diyotları iletime geçer ve motor generator olarak çalışarak enerjiyi DC kaynağa geri verir. Bu ikinci bölgedeki ileri yöndeki rejeneratif fren çalışmanın sonucudur. - Ters Yönde Motor Çalışma Modu Bu çalışma modu ileri yönde motor çalışma modunun zıttıdır. CH3 iletimdeyken, CH1 ve CH4 kıyıcıları kesimde, CH2 iletimdedir. CH3 ve CH2 iletime geçirildiğinde, endüvi Us kaynak gerilimine bağlanıyor. Bu durumda endüvi gerilimi ve endüvi akımının her ikisi de negatiftir. Endüvi akımı yön değiştirdiğinde motor momenti işaret değiştirir ve dolayısıyla üçüncü gözde motor çalışma sağlanır. CH3 iletimden cıktığında, negatif endüvi akımı CH2, D4, Ea , La , Ra üzerinden geçer; Endüvi akımı azalır ve böylece hız kontrolu dördüncü gözde sağlanır. Bu mod esnasında Ea’nın polaritesinin, Şekil 3.30 (a)’dakine zıt olduğuna dikkat edilmelidir. 92 Elektrik Makinalarının Kontrolu Prof. Dr. M. Hadi SARUL - Ters Yönde Rejeneratif Fren Çalışma Modu İleri yönde fren çalışma modunda olduğu gibi, ters yönde fren çalışma modu, şayet motorda endüklenen gerilim kaynak gerilimini aşarsa mümkündür. Bu çalışma modu için, CH4 iletimde iken CH1, CH2 ve CH3 kesimdedir. CH4 iletime geçirildiğinde, pozitif endüvi akımı ia , CH4, D2, Ra , La , Ea yolunu izleyerek artar. CH4 kesime geçirildiğinde D3 ve D4 diyotları iletime geçer ve motor generatör olarak çalışarak enerjiyi kaynağa geri verir. Bu serbest ikazlı DC motorun ters yönde rejeneratif fren çalışmasını gösterir. Kıyıcıların numaralandırılması, hangi bölgede işletildiği dikkate alınarak yapılmıştır. Örneğin, birinci bölgede işletilen CH1, ....., dördüncü göz için CH4 gibi. 3.2.4.2.3 Alan Akımı Değiştirilerek Yapılan Hız Ayarı Motora uygulanan gerilim ve endüvi devresi direnci sabit kalmak şartı ile Φn> Φ1 > Φ2… olacak şekilde alan akımı değiştirilirse (zayıflatılırsa) elde edilen karakteristikler Şekil 3.32’de verilmiştir. D.A. Şönt motorda alan akımı değiştirilirse motorun boştaki devir sayısı yükselir ve karakteristiğinin eğimi artar. Ancak elde edilen karakteristikler yaklaşık birbirine paralel olarak kabul edilebilir. Bu metotta, motorun devir sayısı, nominal devir sayısının üzerindeki devir sayılarında ayarlanabilir. İdeal bir devir sayısı yöntemi olup, ayar kayıpları son derece düşüktür. n n2 n1 nn 0 N2 N1 2 Nn 1 n n Şekil 3.32 Alan akımı değiştirilerek yapılan hız kontrolu 93 Ayar Krst I, M Elektrik Makinalarının Kontrolu Prof. Dr. M. Hadi SARUL 3.2.5 DC Şönt Motorun Dönüş Yönünün Değiştirilmesi DC şönt motorun dönüş yönü, endüvi veya alan akımının yönü değiştirilerek gerçekleştirilebilir. Genelde şönt alan sargısının zaman sabiti endüvi devresine göre yüksek olduğu için ve yön değiştirme sırasında meydana gelen yüksek self endüksiyon geriliminin sargı izalosyonuna zarar vermesinden dolayı, endüvi akımının yönü değiştirilerek motorun dönüş yönü değiştirilir. Yön değiştirme amacıyla anahtar, kontaktör veya endüvi devresine ters (çapraz) bağlı ikinci bir dönüştürücüden yararlanılabilir. 3.2.6 Şönt Motorun Fren Çalışma Şekilleri DC şönt motoru fren çalışmaya son derece elverişli olup, faydalı frenleme, direnimle frenleme ve ters akım bağlantısı ile frenleme olmak üzere üç farklı şekilde fren olarak çalışabilir. DC şönt motorun sağ yönde motor çalışma karakteristikleri dik koordinat sistemlerinin 1. gözünde bulunur. Bu durumda moment ve devir sayısının çarpımı ile orantılı olan güç pozitiftir. Fren çalışmada mekanik güç yön (işaret) değiştireceği için fren çalışma karakteristikleri koordinat sisteminin 2. veya 4. gözünde bulunurlar ve bu gözlerde motor generatör olarak çalışır. 3.2.6.1 Faydalı Fren Çalışma DC şönt motorun devri, yük veya bir dış kuvvetin etkisi ile boşta ideal devir sayısının üstüne çıkarılırsa, çalışma noktası 2. gözde generatör çalışma bölgesine geçer ve moment ve dolayısıyla mekanik güç işaret değiştirir. Bu durumda makine sistemin kinetik enerjisini elektrik enerjisine çevirerek bu enerjiyi bağlı bulunduğu şebekeye verir. Bu durumda motor fren olarak çalışır. Fren çalışmada (generatör çalışma) endüvi EMK’i şebeke geriliminden daha büyük değer alır. Faydalı Fren Çalışma Krst. Motorun sabit gerilimli şebekeden beslemesi durumunda fren çalışma alanı alttan normal karakteristikle, üstten ise komütasyonla sınırlı olup, endüvi geriliminin ayarlanabildiği tahrik sistemlerinde, fren çalışma sınırı, ayar oranına bağlı olarak yatay eksene kadar uzanır. Şekil 3.33’de DC şönt motorun faydalı fren çalışma karakteristikleri ile çalışma bölgeleri gösterilmiştir. n B nb n0 nn N na A R1 II M I M 0 fr Ra M IV III n Şekil 3.33 DC Şönt Motorun Motor ve Fren Çalışma Karakteristikleri 94 Elektrik Makinalarının Kontrolu Prof. Dr. M. Hadi SARUL Faydalı fren çalışmada endüvi akımının ifadesi, Ifr - E-U R a +R d - E-U Rm (3.59) şeklinde yazılabilir. Akım ve frenleme momenti negatif olup, hız-moment karakteristiğinin denklemi, n U k eΦ + M fr R k ek mΦ ( 3.60 ) 2 şeklinde elde edilir. Direnimle Fren Çalışma Krst. 3.2.6.2 Direnimle Fren Çalışma DC şönt motorun alan sargısı devrede kalmak şartıyla, şebeke ile olan bağlantısı kesilip, endüvi devresine kademeli bir direnç (Rd) katılırsa, direnimle fren çalışmaya geçilir. Motorun fren çalışma karakteristikleri Şekil 3.34’de gösterilmiştir. n n0 Rm N A n n = nA R1 Ra C F B nC = nB D nF = n D M fr2 M fr1 (I fr2 ) (I fr1 ) 0 Mn M, I Şekil 3.34 DC Şönt Motorun Direnimle Fren Çalışma Karakteristikleri Bu durumda, endüvi EMK’i yön ve değerini koruduğu, fakat uygulanan gerilim sıfır olduğu için akım yön değiştirir ve Ifr2 - E R a +R d k Φn - e ( 3.61 ) Rm 95 Elektrik Makinalarının Kontrolu Prof. Dr. M. Hadi SARUL değerini alır. Frenleme momentinin değeri ise, M fr2 k e ΦIfr2 -k e k m Φ 2 ( 3.62 ) n Rm olup, φ’nin sabit değeri için devir sayısı, n - M fr2 Rm ( 3.63 ) Ce C m şeklinde elde edilir. Bu ifadede –Mfr esas değişken, R parametrik değişken olarak alınır ve Rm, … R1, Ra olacak şekilde değiştirilirse Şekil 3.34’de gösterilen frenleme eğrileri elde edilir. Şekilde gösterilen frenleme eğrileri için direnç kademeleri arasında, Rm R m-1 R m-1 R m-2 R2 R1 R1 Ra M fr2 M fr1 I fr2 k ( 3.64 ) I fr1 bağıntısı yazılabilir. 3.2.6.3 Ters Akım Bağlantısı İle Fren Çalışma DC şönt motoru ters akım bağlantısı ile frenlemeye iki farklı şekilde geçebilir. Yük veya bir dış kuvvetin etkisi ile motorun dönüş yönü değişirse motor çalışmadan fren çalışmaya geçilir. Bu tip fren çalışma şekli kaldırma makinalarında indirme frenlemesi olarak kullanılır. Şekil 3.35 a)’de fren çalışma bağlantısı, Şekil 3.35’b)’de ise fren çalışma karakteristiği görülmektedir. n nn N (Ra ) P N Ra Rd M R Mw n' N' M v G (Rm) Şekil 3.35 DC Şönt Motorun Ters Yönde Fren Çalışmasına Ait: 96 Elektrik Makinalarının Kontrolu Prof. Dr. M. Hadi SARUL a) Bağlantı şeması, b) Fren Çalışma Karakteristiği Bu tip fren çalışmada, dönüş yönü değiştiğinden endüklenen gerilim işaret değiştirir ve endüviye uygulanan E+U gerilimi motorun şebekeden aşırı akım çekmesine neden olur. Bu akımı sınırlandırmak için endüvi devresine direnç ilave edilir. Bu durumda frenleme akımı için, Ifr U+E U+E R a +R d Rm ( 3.65 ) ifadesi yazılabilir. Burada, Ra+Rd=Rm’dir DC şönt motorun alan sargısı devrede kalmak şartı ile (serbest ikazlı), endüvi uçları ters çevrilir ve aynı zamanda motorun endüvisine direnç katılırsa, motor çalışmadan fren çalışmaya geçilir. Bu durumda frenleme akımı, Ifr -U-E (U+E) R a +R d Rm ( 3.66 ) şeklinde yazılabilir. Şekil 3.36 a)’de, ters akım bağlantısı ile fren çalışmaya ait bağlantı şeması, Şekil 3.36 c)’de ise, elde dilen frenleme eğrileri görülmektedir. 97 Elektrik Makinalarının Kontrolu Prof. Dr. M. Hadi SARUL P N I II Rd RA Hadde Tezgahı Ters Akım Bağlantısı ile Fren Çalışma Krst. (a) n n0 (Rm) A N (Ra ) B MA 0 Mw M -n0 (b) Şekil 3.36 DC Şönt Motorun Ters Akım Bağlantısı ile Fren Çalışmasına Ait: a) Bağlantı şeması, b) Fren Çalışma Karakteristiği Bu tip fren çalışma, hadde tezgâhlarında emniyet frenlemesi olarak kullanılır. Şekil 3.36 b)’de görülen frenleme karakteristiklerinde, (3.66) denkleminin belirlediği frenleme akımı ile motorun hızı A noktasından itibaren azalır ve B noktasında hız sıfır olur. Eğer B noktasında alan akımı kesilmezse 98 Elektrik Makinalarının Kontrolu Prof. Dr. M. Hadi SARUL motor ters yönde dönmeye başlar. Bu ise bu tip makineler için gereklidir. Zira normal olmayan işletme koşullarında hadde tezgâhının silindirlerinin arasına kaçan bir parçanın çıkarılması için motorun bir süre ters yönde çalıştırılmasına ihtiyaç duyulur. 3.2.7 DC Şönt Motorun Paralel Çalışması Bazı tahrik sistemlerinde çoğu zaman aynı bir mili tahrik için birden fazla tahrik motoru kullanılır. Şekil 3.37’de, ortak bir mil üzerine paralel çalışan bir tahrik sisteminin blok şeması gösterilmiştir. P1 A M1 P1 +P2 M2 P2 Şekil 3.37 Paralel Çalışan Bir Tahrik Sistemi Blok Şeması Böyle bir sistemde, toplam yük motorlar arasında dengeli bir şekilde dağıtılabilirse, ortak milde her iki motorun güçleri toplamına eşit bir güç elde edilir. Ancak bunun şönt motorla sağlanması, yani şönt motorun paralel çalışması mümkün değildir. Bunun nedenini araştırmak üzere nominal değerleri aynı olan iki şönt motorun işletme karakteristiğini Şekil 3.38’de gösterildiği gibi bir dik koordinat sistemine çizelim. Her ne kadar birbirinin eşdeğeri olan motorlarda yapı ve işletme farklılıklarından dolayı işletme karakteristiklerinin çakışması (üst üste gelmesi) mümkün değildir. Bu nedenle toplam yükün motorlar arasında daima dengeli bir şekilde dağıtımı mümkün olmadığından, şönt motorlar kural olarak ortak bir mil üzerine paralel çalışamazlar. n n1 N2 n 2 N1 N1 ' M1 N 2' M2 M2 P2 M2 ' M1 P2 ' P 1 M1 ' P ' 1 99 M, I Elektrik Makinalarının Kontrolu Prof. Dr. M. Hadi SARUL Şekil 3.38 Paralel Bağlı İki DC Şönt Motorda Yük Dağılışı 3.3 DC SERİ MOTOR KONTROLU DC seri motorları yüksek yolalma momentine sahip olup, devir sayısı yükle geniş ölçüde değişir. Yüksüz kalırsa devir sayısı aşırı bir şekilde artar. Bu nedenle yüksüz kalabilen ve devir sayısı sabit kalması istenen yerlerde kullanılamaz. Seri motorlar, ortak bir mil üzerine kolaylıkla paralel çalışabilirler. Bu özelliklerinden dolayı yüksek yolalma momentine ihtiyaç duyulan tahrik sistemleri ile ulaşım sistemlerinde geniş ölçüde kullanılır. 3.3.1 DC Seri Motorun Bağlantısı DC seri motorlarda alan, komütasyon ve kompanzasyon sargıları ile yolverme direnci endüviye seri bağlıdır. Şekil 3.39’da DC seri motorun esas bağlantı şeması gösterilmiştir. Bu bağlantı şemasında LR iki uçlu yolverme reostası, EF seri alan sargısıdır. P N L R A M F B E H G Şekil 3.39 DC Seri Motorun Esas Bağlantı Şeması Şekil 3.40’da ise DC seri motorun prensip bağlantı şeması gösterilmiştir. 100 Elektrik Makinalarının Kontrolu Prof. Dr. M. Hadi SARUL P N U I E n R kom. R komp. Rseri R yv Şekil 3.40 DC Seri Motorun Prensip Bağlantı Şeması Kararlı çalışma durumu için endüvi devresine ait gerilim denklemi, U E+IR a ( 3.67 ) Şeklinde yazılabilir. Be denklemden endüvi EMK’nin ifadesi, E U-IR a ( 3.68 ) dır. Bu denklemlerde Ra endüvi devresi toplam direnci olup, endüvi sargısı, seri alan sargısı ve komütasyon sargılarının dirençleri ile fırça ve fırça kontak direncinin toplamıdır. Diğer yandan endüvi EMK’i manyetik alan fluksu ve devir sayısı ile orantılı olup, Φ manyetik alan fluksu yük akımına bağlıdır. Burada, endüvi reaksiyonu ve manyetik devrenin doyması hesaba katılmayacak ve yük akımı ile manyetik fluks arasında lineer bağıntı bulunduğu kabul edilecektir. Bu durumda manyetik akı, Φ kΦI şeklinde yazılabilir. ( 3.69 ) 3.3.2 DC Seri Motorun İşletme Karakteristikleri DC seri motorun E=f(I) karakteristiklerinin koordinat sisteminin ikinci gözünde uzantıları yoktur. Şekil 3.41’de, endüvi devresi toplam direnci Ra ile R1 ve R2 kademe dirençlerine ait E=f(I) karakteristikleri görülmektedir. 101 Elektrik Makinalarının Kontrolu Prof. Dr. M. Hadi SARUL E U= sbt (Ra ) (R1 ) (R2 ) 0 I Şekil 3.41 DC Seri Motorun E=f(I) Karakteristikleri (3.26) denklemlerinden hesaplanan Φ fluksu genel devir sayısı ifadesinde yerine konursa, n R U - a veya kekΦI kekΦ n R U - a K eΦ I K eΦ ( 3.70 ) İfadesi elde edilir. Bu ifadenin gösterdiği değişim bir hiperbol olup, Şekil 3.42’de DC seri motorun n=f(I) karakteristiği gösterilmiştir. n n= n= Un k e I 0 Ra k e Un k e I (R a ) I Şekil 3.42 DC Seri Motorun n=f(I) Karakteristiği 102 Elektrik Makinalarının Kontrolu Prof. Dr. M. Hadi SARUL DC Seri Motor için moment ifadesi; Md k m k Φ I 2 ( 3.71 ) şeklinde yazılıp, gerekli kısaltmalar yapılırsa, Md K mΦ I2 ( 3.72 ) ifadesi elde edilir. Bu ifade hız ifadesinde yerine yazılırsa, motorun hız-moment karakteristiğinin denklemi, U n kekΦ Md kmkΦ - Ra A -B kekΦ Md ( 3.73 ) şeklinde elde edilir. Bu ifadenin gösterdiği değişim yani hız-moment karakteristiği Şekil 3.43’de gösterilmiştir. n Hiperbol n= f(M) 0 1 M Şekil3.43 DC Seri Motorun Normal Hız-Moment Karakteristiği Seri motorlarda endüvi devresine seri bağlı alan sargısı, nominal endüvi akımını taşıyacak şekilde tasarlanmıştır. Nominal hızın altındaki hızlarda endüvi akımı sabit tutularak endüvi gerilimi değiştirilir. Bu yüzden güç, gerilime bağlı lineer olarak değişir ( P=Ut.Ia ) ve moment sabit kalır ( Me=kmIa2 ). Nominal hızın üstündeki hızlar için seri alan sargısı akısı azaltılırken endüvi akımı sabit tutulur. Bu yüzden moment azalır ( Me= kmIa2 ), fakat güç büyük ölçüde sabit kalır ( P=Ea.Ia ). Şekil 3.44’de bir seri motor için endüklenen moment, güç, endüvi akımı, alan akımı, akı ve endüvi geriliminin değişimleri hıza bağlı olarak verilmiştir. 103 Elektrik Makinalarının Kontrolu Prof. Dr. M. Hadi SARUL M, P Güç (P) Moment (M) Hız 0 I ,f , U a t Ut Ia f Hız 0 Sabit Güç Sabit Moment Nominal Hız Şekil 3.44 DC Seri Motorun Karakteristikleri 3.3.3 DC Seri Motora Yolverme DC seri motorun ilk anda çektiği akımı sınırlandırmak ve aynı zamanda tahrik sistemi için yeterli momenti sağlamak için iki farklı yol verme yöntemi kullanılır. Bunlardan birincisi endüvi devresine direnç ilave etmek (yolverme reostası), diğeri ise motora düşük gerilimle yolvermektir. Bu bölümde kademeli direnç ile yolverme için gerekli değişim ve ifadelere yer verilecektir. Bu tip yolvermede, yolverme başlangıcında bütün kademe dirençleri devrede olduğu halde motora yol verilir ve motor yol aldıkça sondan itibaren sıra ile kademe dirençleri devre dışı edilir. Şekil 3.45’de kademeli dirençle yol verilen seri motora ait n=f(I), E=f(I) ve Ф=f(I) karakteristikleri görülmektedir. Yolverme, m. direnç karakteristiğinin (Rm ) yatay ekseni kestiği ve aynı zamanda I2=sabit akım doğrusunun yatay ekseni kestiği A noktasında başlar. Motor A noktasında M2= k m 2 I 2 momenti ile yol aldıkça çalışma noktası A dan B’ye doğru hareket eder ve devir sayısı ve endüvi EMK’i artar. B noktasında r m kademe direnci devre dışı edilir ve Rm-1’ inci direnç karakteristiğine geçilir. Bu sırada akım tekrar I2 değerini alır, ancak devir sayısı sabit kalır. 104 Elektrik Makinalarının Kontrolu Prof. Dr. M. Hadi SARUL E n U=sbt Nn Nn I G D H F B C B G A 0 I In I1 I2 H F D I C A Z In I1 0 I2 I 2 1 n 0 In I1 I2 I Şekil 3.45 Kademeli Dirençle Yolverilen Seri Motora Ait Yolverme Karakteristikleri Akımla birlikte fluks Ф1 değerinden Ф2 değerine yükseldiği için C noktasının EMK değeri, EC EB Φ2 Φ1 ( 3.74 ) dır. C ve B noktası bir doğru ile bağlanırsa, bu doğrunun yatay ekseni kestiği Z noktası için ZI 2 Φ 2 ZI1 Φ1 ( 3.75 ) İfadesi yazılabilir. Daha sonra bütün kademe dirençleri devre dışı edilerek normal karakteristik üzerinde N sürekli çalışma noktasına ulaşılır. Yolverme Reostası Hesabı: Yolverme reostasının toplam direnci A noktasına ait U-0=(Ra+Rd) I2 ifadesinden, 105 Elektrik Makinalarının Kontrolu Rd Prof. Dr. M. Hadi SARUL U - Ra I2 ( 3.76 ) Şeklinde elde edilir. Kademe dirençleri Şekil 3.46’da verilen E=f(I) karakteristiklerinden hesaplanır. Yolalma anındaki noktalara ait gerilim ifadeleri aşağıda verilmiştir. E U=sbt K N R a R 1 -1 I P M H r1 Rm Rm G F D B C Ra Rd R1 Rm-1 Rm r m-1 rm A Z 0 In I1 I I2 Şekil 3.46 DC Seri Motora Yolvermede Kademe Dirençlerinin Hesabına Ait E=f(I) Diyagramı A noktası için: B noktası için: C noktası için: D noktası için: U- EA =RmI2 U-EB=RmI1 U-EC=Rm-1I2 U-ED=Rm-1I1 F noktası için: U-EF=R1I2 N noktası için: U-EN=RaIn I2 sabit akım doğrusu üzerinde bulunan C ve F noktalarına ait gerilim denklemleri taraf tarafa çıkarılırsa, ( 3.77 ) EF -EC =CF=(R m-1 -R1 )I2 =rm-1I2 elde edilir. Aynı şekilde AC = rmI2, FH = r1I2, HP = RaI2, bulunur. Bu uzunluklar, HP uzunluğu ve Ra endüvi direncinden hesaplanan direnç ölçeği ile çarpılırsa, küçük kademe dirençleri grafik yoldan bulunmuş olur. I1 sabit akım doğrusu üzerinde bulunan B ve D noktalarına ait gerilim denklemleri taraf tarafa çıkarılırsa, BD (R m -R m-1 )I1 rm I1 ( 3.78 ) 106 Elektrik Makinalarının Kontrolu Prof. Dr. M. Hadi SARUL bulunur. Diğer noktalara ait gerilim denklemlerinden de DG = rm-1I1, GI = r1I1, IK = RaI1 elde edilir. BD ve CF ifadelerinin taraf tarafa bölümünden, r I r I I BD ZI1 1 k m 1 , m 2 1 d CF ZI2 Φ2 rm-1I2 rm-1 Φ 2 Φ1 f Bağıntısı elde edilir. D ve F, G ve H noktalarına ait gerilim denklemlerinden diğer komşu küçük kademe dirençleri arasında da aynı oranın mevcut olduğu görülür. Bu ifadelerden kademe dirençleri arasında, rm rm-1 rm-1 rm-2 r1 I I k 2 1 d R a Φ2 Φ1 f ( 3.79 ) orantı dizisi elde edilir. Bu orantı dizisinden yolvericinin küçük kademe dirençleri; r1=Rad r2=Rad2 : rm=Rad m, büyük kademe dirençleri, R1=Ra+r1=Ra(1+d) R2=Ra+r1+r2=Ra+ Rad+ Rad2= Ra(1+d+d2) : d m 1 Rm=Ra+r1+r2…+rm=Ra(1+d+d +…d )= Ra d 1 ve kademe sayısı 2 m m log 1+(d-1) R m R a ( 3.80 ) logd şeklinde elde edilir. 3.3.4 DC Seri Motorun Devir Sayısı Ayar Metodları 3.3.4.1 Endüvi Devresine İlave Edilen Dirençle Devir Sayısı Ayarı Bu metotta motorun endüvi devresine kademeli direnç katılır ve yük momentinin sabit değeri için devir sayısı düşer. Dolayısıyla bu tip hız ayarında ayar tek yönlü ve kademeli olup, ayar kayıpları yüksektir. DC seri motorun kademeli değişen endüvi devresi direncine ait ayar karakteristikleri Şekil 3.47’de gösterilmiştir. 107 Elektrik Makinalarının Kontrolu Prof. Dr. M. Hadi SARUL n No nn rm al K rst Nn N1 n2 N2 (R1 ) n3 N3 (R2 ) 0 (R3 ) Ayar (direnç) Krst (Ra ) n1 M Şekil 3.47 DC Seri Motorun Kademeli Değişen Endüvi Direncine Ait Ayar Karakteristikleri 3.3.4.2 Motora Uygulanan Gerilimi Değiştirerek Devir Sayısı Ayarı Bu ayar metodunda motora uygulanan gerilim değiştirilir. Ayar çift yönlü ve ayar alanı geniştir. İdeal bir hız kontrol metodudur. Tek sakıncası değişken gerilimli şebekeye ihtiyaç göstermesidir. Şekil 3.47 (a)’da DC seri motorun kademeli değişen endüvi gerilimine ait ayar karakteristikleri verilmiştir. n nn n1 n2 N2 (U1 ) n3 N3 (U2 ) 0 Ayar Krst No rm al K rst Nn (Un ) N1 M (U3 ) Şekil 3.47 a) DC Seri Motorun Kademeli Değişen Endüvi Gerilimine Ait Ayar Karakteristikleri Seri Generatörden Beslenen Doğru Akım Seri Motorun Devir Sayısı Ayarı Şekil 3.48’de seri generatörden beslenen bir DC seri motorun bağlantı şeması görülmektedir. Bu bağlantı Ward-Leonard tahrik sistemine benzemekte olup, tek farkı serbest uyartımlı DC 108 Elektrik Makinalarının Kontrolu Prof. Dr. M. Hadi SARUL generatörü yerine seri uyartımlı DC generatörünün kullanılmasıdır. DC seri motorun devir sayısı, generatör seri alan sargısına paralel olarak bağlanan Rp direnciyle ayarlanır. Motora uygulanan gerilim yük akımına da bağlıdır. Akımın azalmasıyla, manyetik alan fluksu, generatör endüvi EMK’i ve motora uygulanan gerilim de birlikte düşer. Bunun sonucu olarak oldukça yatık bir ayar karakteristiği elde edilir. R S T A 3~ M G M nG nm T.M Mot-Gen Grubu Rp Esas Tahrik Sistemi Şekil 3.48 Seri Generatörden Beslenen Seri Motorun Esas Bağlantı Şeması Güç Elektroniği Sistemleri ile DC Seri Motorun Devir Sayısı Ayarı DC Şönt motorlar için kullanılan bütün dönüştürücü bağlantıları seri motorlar için de kullanılır. Şekil 3.49’da, tek fazlı AA şebekesinden çift dönüştürücü ile beslenen ve aynı zamanda ikinci bir seri alan sargısı yardımıyla dönüş yönü de değişebilen bir hız kontrol sisteminin bağlantı devresi görülmektedir. A ve B dönüştürücüleri yardımıyla motorun hızı her iki yönde de ayarlanır. Ls1 Ls2 SR I SR II Şebeke M Şebeke nM Şekil 3.49 Tek Fazlı Alternatif Akım Şebekesinden Beslenen Çift Dönüştürücülü Bir Seri Motorlu Tahrik Sistemi Birden Fazla Çift Sayıda Tahrik Motorunun Seri-Paralel Bağlantısı ile Devir Sayısı Ayarı DC seri motorlar kendi aralarında seri-paralel bağlanarak devir sayıları kademeli olarak ayarlanabilir. Şekil 3.50’de iki motorlu bir tahrik sisteminin seri-paralel bağlantı ile devir sayısı ayarına ait devre şeması gösterilmiştir. 109 Elektrik Makinalarının Kontrolu Prof. Dr. M. Hadi SARUL P U P N U Es Ia M N Ep M In Es M Ep M Ia ns np Şekil 3.50 DC Seri Motorun Seri-Paralel Bağlantısına Ait Devre Şeması Bu bağlantı ile iki ekonomik devir sayısı elde edilir. 1. devir sayısı kademesi için seri bağlı devreye ait gerilim denklemi, Us 2Es +2R a I, 1 Es k e Φn s (U-2R a I) 2 ( 3.81 ) 2. devir sayısı kademesi için paralel bağlı devreye ait gerilim denklemi, Up Ep +R a I, Ep k e Φn p U-R a I ( 3.82 ) şeklinde yazılabilir. Burada ns seri bağlantıda, np ise paralel bağlantıda elde edilen devir sayılarıdır. (3.81) ve (3.82) denklemleri taraf tarafa bölünür ve gerekli sadeleştirmeler yapılırsa, ns U-2R a I U-2R a I n s 1 , , n p 2(U-R a I) 2U-2R a I n p 2 ns np ( 3.83 ) 2 110 Elektrik Makinalarının Kontrolu Prof. Dr. M. Hadi SARUL bağıntısı elde edilir. Buradan, iki motorlu tahrikte seri bağlantıda motorlar aynı yük akımında yaklaşık olarak yarı devirle, paralel bağlantıda tam devirle çalışırlar. 3.3.5 DC Seri Motorun Dönüş Yönünün Değiştirilmesi DC seri motorun dönüş yönü, yön değiştirme anahtarları, kontrolör veya kontaktör yardımıyla, değiştirilir. Bunun için seri motorun önce endüvi devresi açılır ve bağlantısında değişiklik yapıldıktan sonra motora ters yönde yolverilir. Ancak çift dönüştürcü yardımı ile dönüş yönü kolaylıkla değiştirilebilir. 3.3.6 DC Seri Motorun Fren Çalışması DC seri motoru, şönt karakteristikli elektrik motorları kadar fren çalışmaya elverişli değildir. Ancak bazı şartlar yerine getirilirse seri motorlar da üç farklı şekilde fren olarak çalışabilir. 3.3.6.1 Faydalı Fren Çalışma DC seri motorun, normal şartlarda işletme karakteristikleri koordinat sisteminin 1. gözünde kaldıkları için, faydalı fren çalışmaları mümkün değildir. Ancak seri motorun endüvi devresine seri ve paralel bağlı dirençlerle fren çalışması mümkündür. Bu şekilde işletme karakteristikleri düşey ekseni keserek ikinci göze geçerler. Motorun devir sayısı, karakteristiklerin düşey ekseni kestiği n0 devir sayısının üstüne çıkarsa faydalı fren olarak çalışır. Bu şekilde fren çalışma ulaşım sistemlerinde geniş ölçüde kullanılır. 3.3.6.2 Direnimle Fren Çalışma DC seri motoru direnimle fren çalışmaya iki farklı şekilde geçer. Kendiliğinden Seri Uyartımla Fren Çalışma Bu fren çalışmada, motorun uçları şebekeden ayrıldıktan sonra devresi direnç üzerinden kapatılmadan önce endüvi uçları veya alan sargı uç bağlantıları değiştirilmelidir. Şekil 3.51’de DC seri motorun motor ve direnimle fren çalışma bağlantısı gösterilmiştir. Ancak DC seri motorun kendiliğinden seri uyartımlı fren çalışmaya geçebilmesi için bağlantıda yapılan değişiklik dışında toplam endüvi devresi direnci, mıknatıslanma karakteristiğinin belirlediği kritik bir direnç değerinden küçük, devir sayısı ise kritik bir devir sayısından büyük olmalıdır. 111 Elektrik Makinalarının Kontrolu Prof. Dr. M. Hadi SARUL P N R I I( I ) E I( ) G e( E ) n M n () Şekil 3.51 DC Seri Motorun Motor ve Direnimle Fren Çalışma Bağlantısı Dışarıdan Serbest Uyartımla Direnimle Fren Çalışma DC Seri motorun direnimle fren çalışmasında yukarıda açıklanan güçlükleri ortadan kaldırmak ve daha etkili bir frenleme elde etmek için Şekil 3.52’de gösterilen frenleme bağlantısı kullanılır. A B n P N E F Şekil 3.52 DC Seri Motorun Serbest Uyartımlı Direnimle Fren Çalışma Bağlantısı Bu fren bağlantısında motorun alan sargısı DC kaynağından beslenirken endüvisi bir direnç üzerinden kapatılır. Bu durumda DC seri motoru şönt generatör karakteristiği kazanır ve frenleme eğrileri 2. gözde orijinden geçen doğrulardır. 3.3.6.3 Ters Akım Bağlantısı İle Fren Çalışma DC seri motoru, şönt motorda olduğu gibi bu frenleme şekline iki farklı şekilde geçer. Bağlantıda değişiklik yapmadan yük veya bir dış kuvvetin etkisiyle motorun dönüş yönü değişirse, motor 112 Elektrik Makinalarının Kontrolu Prof. Dr. M. Hadi SARUL çalışmadan fren çalışmaya geçilir. Bu sırada frenleme akımını sınırlandırmak için endüvi direnç ilave edilir. Bu frenleme şekli sadece kren-moment karakteristiğine sahip makinalarda indirme frenlemesi olarak kullanılır. Şekil 3.53’de bir kreni tahrik eden seri motorun fren çalışma bağlantısı ve karakteristikleri gösterilmiştir. P n N TAMBUR R d nA A nB B M (Ra ) (R1 ) v C M Mw nD D G (R2 ) (R3 ) Ters Yönde Fren }Çalışma Krst Şekil 3.53 DC Seri Motorun Ters Yönde Fren Bağlantısı ve Karakteristikleri Bu fren çalışmada dönüş yönü ile birlikte endüvi EMK’nin yönü de değişir ve endüvi akımının yeni ifadesi I U+E U+E R a +R d Rm ( 3.84 ) şeklinde elde edilir. DC seri motorun alan sargısı devrede kalmak şartıyla, motorun endüvi veya alan sargısı uçları değiştirilirse, motor çalışmadan fren çalışmaya geçilir. Bu sırada frenleme akımının ayarlamak için endüvi devresine direnç ilave edilir. Bu tip fren çalışma iş makinalarında emniyet frenlemesi olarak kullanılır. Şekil 3.54’de DC seri motorun motor ve fren çalışma bağlantıları, şekil 3.55’de fren çalışma karakteristikleri gösterilmiştir. 113 Elektrik Makinalarının Kontrolu Prof. Dr. M. Hadi SARUL R I E I( ) I( ) I n n Ters Akım Bağlantısı ile Fren Ç.B P N R2 A MA E Şekil 3.54 DC Seri Motorun Motor ve Ters Yönde Fren Çalışma Bağlantısı Ters Akım Bağlantısı ile Fren Ç.B n R2 A n n= n d N Ra Normal krst. MA MB 0 M, I MN Şekil 3.55 DC Seri Motorun Motorun Ters Akım Bağlantısı ile Fren Çalışma Karakteris Bu durumda endüvi akımının ifadesi, I- U+E U+E Ra + Rd R ( 3.85 ) şeklinde elde edilir. 114 Elektrik Makinalarının Kontrolu Prof. Dr. M. Hadi SARUL 3.3.7 DC Seri Motorun Paralel Çalışması DC seri motoru ortak bir mil üzerine kolaylıkla paralel çalışabilir. Şekil 3.56’da görüldüğü gibi, ortak bir mil üzerine paralel çalışan ve aynı nominal değerlere sahip iki DC seri motorun işletme karakteristikleri arasındaki sapmadan dolayı, yük dağılışında önemli bir fark meydana gelmez. Pratik olarak yük, motorlara eşit bir tarzda bölünür. n n1 B2 B1 A2 n2 A1 M1 M2 M M2 M1 M2' M1' Şekil 3.56 Paralel Bağlı iki DC Seri Motorlu Tahrik Sisteminin Yük Dağılışı Bu gibi tahriklerde büyük güçlü tek bir tahrik motoru yerine, çok daha düşük güçlü çok sayıda tahrik motoru kullanmanın önemli faydaları aşağıda belirtilmiştir. Yüksek güçle birlikte motor yapımında tasarım güçlükleri ortaya çıkar. Düşük güçlü motorların yapımı daha kolay ve çoğu zaman daha ekonomiktir. Motorların tahrik millerine daha fazla yaklaşması, ara transmisyon mekanizmalarının ortadan kalkmasına veya basite indirgenmesine, daha yüksek işletme emniyetine ve yerden maksimum faydalanmaya imkân sağlar. Tahrik sisteminin toplam atalet kütlesinde meydana gelen düşme sonucu kalkış ve durma süreleri kısalır. Sabit gerilimli şebekeden beslenen motorların seri ve paralel bağlantısı ile ekonomik devir sayıları elde etme ve yolverme kayıplarını büyük ölçüde azaltma olanakları elde edilir. 115 Elektrik Makinalarının Kontrolu Prof. Dr. M. Hadi SARUL 3.4 UYGULAMALAR Soru 1. Tam yük değerleri Pn=20 BG, Un=440 V, nn 750 d / d , I n 42 A, Ra 1Ω R f 220 Ω olan bir doğru akım şönt motoru, Kalender-Moment karakteristiğine sahip bir iş makinesini 750 d/d ile tahrik etmektedir. a) Motorun boşta ideal devir sayısı ile nominal momentini bulunuz. b) Motorun endüvi devresine direnç katarak devir sayısı yarıya düşürüldüğünde kalenderin yeni yük momentini ve mil gücünü bulunuz. c) Motoru yarı hızda çalıştırmak için endüvi devresine katılması gereken direnç değerini bulunuz. Çözüm: a) Endüvi Devresinden Geçen Akım; U 440 If n 2 A , I an I n I f 42 2 40 A R f 220 Boştaki devir sayısı; Un n 440 no nn , o , no 825 d / d U n Ra I an 750 440 1.40 M n 716 Pn 20 716. 19,1 kpm nn 750 b) Kalender-Moment karakteristiğine haiz makinesinde iki farklı çalışma noktasına ait momentlerin oranından; M wn M n nn n 375 , M 1 1 .M n 19.1 9.55 kpm M w1 M 1 n1 nn 750 İki farklı çalışma noktası için güçlerin oranından; 2 n Pn n 375 ( n ) 2 , P1 1 .Pn 20 5 BG P1 n1 750 nn 2 c) M n km n .I an , M1 km n .I1 İki farklı çalışma noktası için momentlerin oranından; M n I an nn n 375 , I1 1 I a 40 20 A M1 I1 n1 nn 750 U n Ra I an U ( Ra r1 ) I1 , n1 n ke n ke n ifadeleri oranlanırsa, nn 116 Elektrik Makinalarının Kontrolu Prof. Dr. M. Hadi SARUL nn U n Ra I an n1 U n ( Ra r1 ) I1 440 1.40 440 (1 r1 ).20 2 r1 11 elde edilir. Soru 2. Nominal değerleri Pn=10 BG, nn=3000d/d, In=42A, Ra=0,5 U n 220 V, R f 110 Ω, olan bir DA şönt motoru, yük momenti devir sayısının karesiyle orantılı değişen bir vantilatörü tam yük altında 3000 d/d ile tahrik etmektedir. a) Motorun boşta ideal devir sayısını ve tam yük momentini bulunuz. b) Motorun endüvi devresine direnç katarak devir sayısı 3000/ 2 d/d’ya düşürüldüğünde, vantilatörün mil gücünü ve yük momentini bulunuz. c) Devir sayısının 3000/ 2 d / d ya düşürülmesi için endüvi devresine katılacak direnç değerini bulunuz. Çözüm: a) n o = no = Un nn , U n - R a .Ia Ia = In - If = 42 - 220 = 40 A 110 220 .3000 = 3300 d/ d 220 - 0,5.40 P 10 M n = 716. n = 716. = 2,39 kpm nn 3000 b) M n M wn n n 1 = = ( n ) 2 , M1 = M n ( 1 ) 2 = 2,39( ) 2 = 1,19 kpm M1 M w1 n1 nn 2 Pn n = ( n )3 , P1 n1 c) n 1 P1 = Pn ( 1 )3 = 10.( )3 = 3,53 BG nn 2 M n In n M 1,19 = = ( n ) 2 , I1 = Ia .( 1 ) , I1 = 40( ) = 19,91 A M1 I1 n1 Mn 2,39 nn U n Ra .I a 3000 220 0,5.40 , , r1 3,5 n1 U n ( Ra r1 ) I1 3000 2 220 (0,5 r1 ).19,91 bulunur. 117 Elektrik Makinalarının Kontrolu Prof. Dr. M. Hadi SARUL Soru 3. Serbest uyartımlı bir DC motor, 230 V, 50 Hz’lik kaynağa bağlı tek fazlı yarı dalga kontrollü dönüştürücü üzerinden beslenmektedir (Şekil 3-18). Motorun alan sargısı ise sıfır derece gecikme açısı ile tek fazlı yarı kontrollu dönüştürücü üzerinden beslenmektedir. Motorun endüvi devresi direnci 0,7 Ω ve motor sabiti 0,5 V-s/rad’dir. Akımda dalgalanma olmadığı, yani akımın sürekli olduğu kabul edilerek 1000 d/d’lik hız ve 15 Nm’lik nominal yük momenti için; a) Endüvi dönüştürücüsünün iletim açısını, b) Serbest geçiş diyotu ve tristör akımının efektif değerlerini, c) Endüvi dönüştürücüsünün giriş güç faktörünü hesaplayınız. Çözüm: a) Motor Sabiti: Km = 0,5 V-s/rad = 0,5 Nm/A Motor Momenti: Me = Km.Ia 15 Endüvi Akımı: Ia= = 30 A 0.5 2 1000 = 52.36 V 60 Bir DC motorun tek fazlı yarı dalga dönüştürücü ile beslenmesi durumunda, motora uygulanan gerilimin ifadesi; Motorda endüklenen gerilim: Ea = Km m = 0,5 x Ut = Ut = Um (1+cos1)=Ea+IaRa 2 2 230 (1+cos1) = 52.36+30x0.7 = 73.36 V 2 73.36 2 -1) = 65,336 0 2 230 Böylece 1. Dönüştürücünün gecikme açısı 65.336 0 olarak bulunur. 1=cos-1 ( b) Tristör akımının efektif değeri denklem (3,13)’den a 180 65.336 ITr = I a 30 16.931 A = Isr 360 2 Serbest geçiş diyotundan geçen akımının değeri; denklem (3.14)’den, 1/2 a Ifdr= I a 2 1/2 1/2 180 65.336 30 360 1/2 24.766 A c) Endüvi devresini besleyen dönüştürücün giriş güç faktörü denklem (3,15)’den, 118 Elektrik Makinalarının Kontrolu PF= U f .I a U s .I sr = Prof. Dr. M. Hadi SARUL 73.36 30 =0.5651 geri olarak hesaplanmıştır. 230 16.931 Soru 4. Bir serbest ikazlı DC motoru 1200 d/d ve 85Nm nominal yük momenti ile sürülüyor. Alan devresi direnci 200 Ω ve endüvi devresi direnci 0.2 Ω’dur. Alan sargıları, tek fazlı 400V’luk kaynağa bağlanan tek fazlı tam kontrollü dönüştürücü üzerinden sıfır derece iletim açısı ile besleniyor. Endüvi devresi, başka bir tam kontrollü dönüştürücü üzerinden bir fazlı 400V’luk kaynaktan besleniyor. Manyetik doyma ihmal edilmiş olup, motor sabiti 0,8 V-s/A-rad olarak verilmiştir. Endüvi ve alan akımında dalgalanma olmadığı kabul edildiğine göre, a)Nominal endüvi akımını, b)Nominal yükte endüviyi besleyen dönüştürücünün kontrol açısını, c)Tam yükte hız regülâsyonunu, d)Nominal yükte sürücü ve endüvi dönüştürücünün giriş güç faktörünü hesaplayınız. Çözüm: a)Alan Dönüştürücüsü iletim kontrol gecikmesi 0o ‘dir. Bu durumda alan sargısına uygulanan gerilim; Uf 2U m 2 2 400 Alan Akımı I f Uf rf 360 V 360 1.8 A 200 Manyetik doyma ihmal edilirse, K1.I f Ea Ka m Ka K1I f .m KI f .m Burada K’nin birimi V-s/A.rad’dir. M e Ka I a Ka K1I f .I a KI f .I a Yukarıdaki ifadelerden endüvi akımının nominal değeri; 85 85 0.8 1.8I a , I a 59.03 A olarak hesaplanır. 0.8 1.8 b) Endüvi devresine ait gerilim ifadesi yazılır ve bilinen değerler yerlerine yazılırsa; Uf 2U m 2 2 400 cos 1 Ea I a ra KI f .m I a ra cos 1 0.8 1.8 2 1200 59.03 0, 2 180.96 11.81 192.77V 60 a1 57.63o olarak bulunur. Yüksüz durumda motor emk, Ea U t U 0 192.77 V KI f .mo 119 Elektrik Makinalarının Kontrolu Prof. Dr. M. Hadi SARUL Yüksüz durumda (boşta) hız , mo Ea 192.77 KI f 0.8 1.8 mo 133.87 rad / s nm 1278.35 d / d 1278.35 1200 Tam yükte hız regülâsyonu= ( )100 %6.53 1200 d)Endüvi dönüştürücüsünün giriş güç faktörü, PF1 U f .I a U s .I ar 192.77 59.03 0.4819 ( Geri ) olarak hesaplanır. 400 59.03 Denklem ( 3.26 ) kullanılarak endüvi dönüştürücüsünün giriş güç faktörü, PF1 = 2 2 cos 1 2 2 cos 57.63o 0.4819 ( Geri ) olarak hesaplanır. Endüvi dönüştürücüsünün akımının efektif değeri, I ar I a 59.03 A Alan devresindeki akımın efektif değeri, I fr I f 1.8 A Kaynak tarafından çekilen akımın toplam efektif değeri, I sr I ar 2 I fr 2 59.032 1.82 59.06 A Giriş Gücü = U s I sr 400 59.06 23624 VA Dönüştürücülerdeki kayıplar ihmal edilirse motor ve alan devresi tarafından çekilen toplam güç, P = U f I a U f I f 192.77 59.03 360 1.8 12027.2 Watt Giriş Güç Faktörü (Sürücünün) = 12027.2 0.5091 olarak hesaplanır. 400 59.06 Soru 5. Serbest ikazlı bir DC motorun hızı, üç fazlı 415 V, 50 Hz kaynaktan beslenen iki üç fazlı yarı kontrollu köprü dönüştürücü vasıtasıyla kontrol ediliyor. Motorun endüvi devresi endüktansı 10 mH, endüvi direnci 0,9 Ω ve motor sabiti 1.5 V/rad/s (Nm/A) olarak verilmiştir. Motorun hızını, 120 Elektrik Makinalarının Kontrolu Prof. Dr. M. Hadi SARUL dönüştürücünün iletim (kontrol) açısı 45o olduğunda, 50 Nm moment değeri için hesaplayınız. Dönüştürücüdeki kayıplar ihmal edilecektir. Çözüm: Motor Sabiti: Km = 1.5V.s/rad veya 1.5 Nm/A Motor Momenti: Me=Km.Ia=50Nm Endüvi Akımı: Ia= 50 100 / 3 A 1.5 Sistemin eşdeğer denklemi yazılır ve verilen değerler denklemde yerine yazılırsa, 3U ml (1 cos 1 ) Ea I a Ra K mm I a Ra 2 3 2 415 100 (1 cos 45 ) 1.5 m 0.9 2 3 478.3 1.5m 30 m m 478.3 30 298.867rad / s 1.5 2 n 298.867rad / s , 60 n 298.867 60 2853.97d / d 2 Soru 6: Serbest ikazlı bir DC motorun nominal değerleri U=230 V, P=10 kW ve n=1000 d/dk olarak verilmiştir. Motorun endüvi devresi direnci 0,3 , alan direnci 300 ’dur. Motorun hızı, biri endüvi devresini, değeri alan devresini besleyen iki üç fazlı tam kontrollü köprü dönüştürücü ile kontrol ediliyor. Dönüştürücüler 400V, 50 Hz’lik bir kaynaktan besleniyor. Motor sabiti 1.1 V.s/A olarak verilmiş olup, endüvi ve alan akımlarında dalgalanma ve doyma olmadığı kabul edilmiştir. Bu durumda; a) Nominal hızda 60 Nm’ lik yük momenti için endüvi dönüştürücüsünün iletim açısını, alan dönüştürücüsünün maksimum alan akımı verecek şekilde ayarlanması şartı ile hesaplayınız. b) (a)’da verilen yük momenti ve endüvi dönüştürücüsü sıfır derece kontrol açısı ile hızın 3000 d/dk ya yükseltilmesi için, alan dönüştürücüsünün iletim (kontrol) açısını hesaplayınız. Çözüm: a) Maksimum alan akımı, alan dönüştürücüsünün kontrol açısı sıfırdır. 121 Elektrik Makinalarının Kontrolu Prof. Dr. M. Hadi SARUL Bu durumda alan sargısına uygulanan gerilim; U f 3U ml 3 2 400 540.1 V 540.1 1.8 A 300 Motor emk: Ea Kaf.m Ka K .I f .m k.I f .m Alan akımı: I f Motor momenti; M e Ka .f.I a Ka .K .I f .I a k.I f .I a Motor akımı: 60 1.11.8I a , I a 60 30.30 A 1.11.8 Motorun endüvi devresine ait gerilim denklemi yazılır ve verilen değerler bu denklemde yerine yazlırsa, 3U U f U a ml cos 1 Ea I a .Ra k .I f .m I a .Ra 3 2 400 cos 1 1.11.8 2 1000 30.30 0.3 216.435V 60 Buradan, endüvi dönüştürücüsünün iletim açısı, 216.435 66.376o ' dir. 3 2 400 1 cos1 b) Endüvi dönüştürücüsünün iletim açısının sıfır olması durumunda, 3 2 400 If cos 0 1.1 I f 2 3000 30.30 0.3 60 540.1 9.09 1.5366 A 345.58 Alan gerilimi, U f I f .R f 1.53663 00 3 2 400 Alan dönüştürücüsünün iletim açısı, 300 1.5366 31.406o 3 2 400 olarak hesaplanır. 2 cos1 T 1 1 2.5ms f 400 122 cos 2 Elektrik Makinalarının Kontrolu Prof. Dr. M. Hadi SARUL Soru 7. Bir serbest ikazlı dc motorun hızı, 400 Hz’de çalışan ve 220 V dc kaynaktan beslenen bir dc kıyıcı tarafından kontrol edilmektedir. Yük momenti, 1000 d/d’lık hızda 30 Nm dir. Motorun endüvi devresi direnci 0 ohm, endüktansı 2 mH ve motor sabiti 1.5 V-s/rad olarak verilmiştir. Motor ve kıyıcıdaki toplam kayıplar ihmal edildiğine göre; a) Endüvi akımının maksimum ve minimum değerleri ile endüvi akımındaki sapmayı, b) İletim ve Kesim anında endüvi akımı ifadelerini bulunuz. Çözüm: Endüvi direnci ihmal edilince, endüvi akımı maksimum ve minimum değerleri arasında linier olarak değişir. a) Ortalama Endüvi Akımı: Me = Km.Ia, Ia= 30 = 20 A 1.5 2 1000 157.08V 60 Endüvi devresi için gerilim denklemi yazılır ve verilen değerler bu denklemde yerine konursa, Motor emk: Ea K m .m 1.5 U s Ut Ea I a Ra 157.08 0 157.08V , Peryod: T 157.08 0.714 220 1 1 2.5ms f 400 İletim Süresi: Ton T 0.714 2.5 1.785ms Kesim Süresi: Toff T Ton 2.5 1.785 0.715ms , İletim süresi esnasında endüvi devresine ait gerilim ifadesi aşağıdaki gibi yazılabilir. 0 La dia di U Ea 220 157.8 Ea U s , a s 3146 A/s dt dt La 0.02 Kesim süresinde: dia Ea 157.8 7854 A/s dt La 0.02 Şekil 12.21’de görüldüğü gibi, linener olarak yükselen akım için, I mx I mn ( dia Ton ) Ton I mn 3146 1.785 103 I mn 5.616 dt (i) Endüvi akımının ortalama değeri, I mx ve I mn arasında linier bir değişim için , 123 Elektrik Makinalarının Kontrolu Prof. Dr. M. Hadi SARUL I a ( I mx I mn ) / 2 20 A veya I mx 40 I mn ( ii ) ( i ) ve ( ii ) denklemleri çözülürse, I mx 22.808 A ve I mn 17.912 A olarak bulunur. Endüvi akımındaki sapma: I I mx I mn 22.808 17.912 5.616 A b)İletim süresi esnasında endüvi akımının ifadesi, ia (t ) I mn ( dia Ton ) t 17.192 3146 t dt (0 t Ton ) İletim süresi esnasında endüvi akımının değişimi, ia (t ) I mx ( dia Toff ) t 22.808 7854 t dt (0 t Ton ) Soru 8. Bir serbest ikazlı dc motorun hızı, 400 Hz’de çalışan ve 220 V dc kaynaktan beslenen bir dc kıyıcı tarafından kontrol edilmektedir. Yük momenti, 1000 d/d’lık hızda 30 Nm dir. Motorun endüvi devresi direnci 0.2 ohm, endüktansı 2 mH ve motor sabiti 1.5 V-s/rad olarak verilmiştir. Motor ve kıyıcıdaki toplam kayıplar ihmal edildiğine göre; a) Endüvi akımının maksimum ve minimum değerleri ile endüvi akımındaki sapmayı, b) İletim ve Kesim anında endüvi akımı ifadelerini bulunuz. Çözüm: a) Motor Momenti: Me = Km.Ia 30 Endüvi Akımı: Ia= = 20 A 1.5 2 1000 157.08V 60 Endüvi devresi için gerilim denklemi yazılır ve verilen değerler bu denklemde yerine konursa, Motor emk: Ea K m .m 1.5 U s Ea I a Ra 157.08 20 0.2 161.08V , Peryod: T 1 1 2.5ms f 400 124 161.08 0.7322 220 Elektrik Makinalarının Kontrolu Prof. Dr. M. Hadi SARUL İletim Süresi: Ton T 0.7322 2.5 1.831ms Kesim Süresi: Toff T Ton 2.5 1.831 0.669ms , R 0.2 10 L 0.02 Denklem (3.50 )’den iletim süresi esnasında endüvi akımının ifadesi, R R at at U s Ea 220 157.08 La ia (t ) (1 e ) I mx .e La (1 e10t ) I mn .e10t Ra 0.2 Şeklinde yazılabilir. Ton 1.831ms için, ia (t ) I mx 5.7079 0.98187 I mn (i) Denklem (3.51 )’den kesim süresi esnasında endüvi akımının ifadesi, R ia (t ) R at at Ea 157.08 (1 e La ) I mx .e La (1 e10t ) I mx .e10t Ra 0.2 Şeklinde yazılabilir. Ton 1.831ms için, ia (t ) I mn 5.237 0.9933I mx ( ii ) ( i ) ve ( ii ) denklemleri çözülürse, I mx 5.7079 0.98187(5.237 0.9933I mx ) 0.5658 0.9753I mx 0.5658 I mx 22.907 A 0.0247 I mn 5.237 0.9933 22.907 17.516 A Endüvi akımındaki sapma: I I mx I mn 22.907 17.516 5.39 A b)İletim süresi esnasında endüvi akımının değişimi, 125 Elektrik Makinalarının Kontrolu Prof. Dr. M. Hadi SARUL ia (t ) 314.6(1 e10t ) 17.56e10t İletim süresi esnasında endüvi akımının değişimi, ia (t ) 785, 4(1 e10t ) 22.97e10t Soru 9. Nominal değerleri U=220 V, P=10 HP ve n=1000 d/dk olarak olark verilen bir dc seri motorun hızı, bir fazlı yarı kontrollu köprü dönüştürücü ile kontrol ediliyor. Motorun endüvi ve alan devresi toplam direnci 0.2 ’dur. Motor akımının sürekli olduğu ve akımda dalgalanma olmadığı farzedilerek, n=1000 d/dk’lık hız ve k=0.03 Nm/ A2 için, a) Motor akımını, b) = 30’lik control açısı için motor momentini hesaplayınız. Not: Alternatif gerilim 250 V’dur. Çözüm: Seri motorların endüviye ait gerilim, moment ve endüklenen gerilim ifadeleri, Ut Ea I a ( Ra Rs ) , M e Kaf I a KaCI a .I a KaCI a 2 kI a 2 , Ea Kafm KaCI am kI am , şeklinde elde edilebilir. a) Endüviye ait gerilim ifadesi kullanılarak, Ut Uo 3 2 400 Ia Um (1 cos ) Ea I a ( Ra Rs ) kI am I a ( Ra Rs ) (1 cos30 ) 0.03I a 2 1000 0.2 I a , 60 209.97 62.84 A 3.3416 b)Motor momenti, M e kI a 2 0.03(62.84)2 118.466Nm 126 209.97 3.3416I a Elektrik Makinalarının Kontrolu Prof. Dr. M. Hadi SARUL Soru 10. Tam yük değerleri Pn 10BG , nn 1000d / d , I n 40 A , U n 200V , endüvi devresi toplam direnci 1,2 Ω olan bir da seri motoru bir vinçle akuple edilmiş olup, tam yük altında 600kg’lık bir ağırlğı 1m/s hızla yukarı kaldırmaktadır. a) Motorun nominal momentini hesaplayınız ve tahrik sisteminin sürekli çalışma noktasını n=f(M) karakteristiği üzerinde gösteriniz. b) Yükü havada tutmak ve yarı hızla aşağıya indirmek için endüvi devresine katılması gereken direnç değerini hesaplayınız. Çözüm: a) M n 716 Pn 10 716 7,16kgm nn 1000 n +v1 nn v=0 n1 Nn Ra 0 v2 = - M1 Mn M R a+ r1 n2 R a+ r2 U n Ra I an fn kf I n kefn U ( Ra r1 ) I an n1 n 0 M=sbt, I an =sbt olur kefn U n ( Ra r1 ) I an 0, 200 (1, 2 r1 ) 40 0 b) nn r1 3,8 nn U n Ra I an ke kf I an n2 U n ( Ra r2 ) I an ke kf I an nn U n Ra I an 1000 200 1, 2 40 , n2 U n ( Ra r2 ) I an 500 200 (1, 2 r2 ) 40 127 Elektrik Makinalarının Kontrolu Prof. Dr. M. Hadi SARUL r2 1,9 Soru 11. Tam yük değerleri Pn 30BG , nn 1500d / d , I n 60 A , endüvi devresi toplam direnci 0,8 Ω olan 220V’luk bir DC seri motoru bir vantilatörü normal şartlarda 1500d/d ile tahrik etmektedir. a)Motorun tam yük momentini (nominal momenti) hesaplayarak tahrik sisteminin sürekli çalışma noktasını n=f(M) karakteristiği üzerinde gösteriniz. b)Motorun endüvi devresine direnç katarak devir sayısı 1000d/d değerine düşürüldüğü takdirde vantilatörün yeni yük momenti ile mil gücünü hesaplayınız. c)Tahrik sisteminin devrini 1000d/d’ya düşürmek için motorun endüvi devresine katılması gereken direnç değerini hesaplayınız. Çözüm: a) M n 716 Pn 30 716 14,32kgm nn 1500 n Nn Ra 1500 1000 N1 0 M1 Mn M R a+ r1 2 2 2 2 M I n 60 1500 b) n n , n , I1 40 A M1 I1 n1 I1 1000 2 2 I 40 M1 1 M n 14,32 6,36kgm 60 In 3 2 n 1000 P1 1 Pn 30 8.89 BG 1500 nn c) nn n1 2 U n Ra I n ke kf I n U n ( Ra r1 ) I n ke kf I1 128 Elektrik Makinalarının Kontrolu Prof. Dr. M. Hadi SARUL nn U n Ra I n I 1500 220 0,8 60 40 1 n1 U n ( Ra r1 ) I1 I n 1000 220 (0,8 r1 ) 40 60 r1 2,789 129 Elektrik Makinalarının Kontrolu Prof. Dr. M. Hadi SARUL 4 ASENKRON MOTOR KONTROLU 4.1 GİRİŞ Alternatif akım motorlarının yapısının basit ve ucuz oluşu elektrik enerjisinin üç fazlı alternatif akım şeklinde üretimi, taşınması ve dağıtımı, bu motorların elektrikle tahrikte geniş ölçüde kullanılmasının başlıca nedeni olmuştur. Elektrikle tahrikte, yapısı ve çalışma prensibi birbirinden farklı pek çok şönt ve seri karakteristikli A.A. motorları kullanılmaktadır. Bu motorlar içinde en önemlisi yapısı basit ve ucuz olan asenkron motor olup tek, iki ve üç fazlı olarak üretilmekte ve tahrikin çeşitli uygulamalarında geniş ölçüde kullanılmaktadır. A.A. tahriklerde önemli bir tahrik motoru da senkron motorlardır. Son yıllarda güç elektroniği ve kontrol sistemlerinde meydana gelen gelişmeler ile birlikte daimi mıknatısların elektrik makinelerinin yapımında kullanılması, yeni motor türlerini de ortaya çıkarmıştır. Özel elektrik motorları olarak adlandırılan bu motorlara örnek olarak, fırçasız DC motorları, Anahtarlamalı Relüktans motorları, Adım (Step) motorları, daimi mıknatıslı senkron motorlar gösterilebilir. Bu tip motorlar konum kontrolü ve hassas devir sayısı ayarı gerektiren tahrik sistemlerinde özellikle küçük ve orta güçlerde olmak üzere geniş ölçüde kullanılmaktadır. Asenkron motorlar tek, iki ve üç fazlı olarak imal edilmekte olup, bu bölümde tahrik sistemlerinde önemli bir yeri olan üç fazlı asenkron motorlar geniş bir şekilde incelenecektir. 4.2 ÜÇ FAZLI ASENKRON MOTORLAR Üç fazlı asenkron motor, üç fazlı dağıtım sisteminde dengeli endüktif bir yük teşkil eden, yapısı basit, az bakım gerektiren, tesis ve işletme giderleri düşük şönt karakteristikli bir elektrik motorudur. Asenkron motorlar rotor yapı şekillerine göre, kısa devre rotorlu (sincap kafesli) ve rotoru sargılı (bilezikli) asenkron motor olmak üzere iki tipte üretilirler. Bu iki tip motorun stator yapısı tamamen aynı olup, statorlarına açılan oluklara yerleştirilmiş yıldız (Y) veya üçgen ( Δ ) olarak bağlanabilen üç fazlı sargılar mevcuttur. Kısa devre rotorlu asenkron motorun rotorunda q fazlı sargı (sincap kafes), bilezikli asenkron motorların rotorunda ise kural olarak yıldız bağlı üç fazlı bir sargı bulunur. Her iki tip asenkron motorda üç fazlı stator sargısının uçları bir bağlantı kutusuna taşınmıştır. Kısa devre rotorlu asenkron motorun rotorunun dış devre ile bir elektriksel bağlantısı olmayıp, bilezikli asenkron motorların yıldız bağlı olan rotor sargılarının üç giriş ucu, üç bilezik ve fırça takım üzerinden diğer bir bağlantı kutusuna taşınmıştır. 4.2.1 Bağlantı Şekli Asenkron motorların elektrik şebekesine bağlanarak çalıştırılabilmesi için önce stator sargılarının bağlantı şekli seçilmelidir. Asenkron motorun stator sargılarının Y veya Δ olarak bağlanması, aynı bir motorun iki farklı standart şebekeden çalıştırılmasına olanak sağlar. 130 Elektrik Makinalarının Kontrolu Prof. Dr. M. Hadi SARUL Örneğin plakasında 380-220 V, Y- Δ işaretleri taşıyan bir motor fazlar arası gerilimi 380 V olan şebekede Y, 220 V olan şebekede Δ olarak çalışır. Bir bağlantıdan diğerine geçişi sağlamak için stator sargı uçları klemens kutusuna diyagonal (çapraz) olarak bağlanır. Şekil 4.1’de stator sargılarının uçlarının klemens kutusuna taşınması ve yıldız/üçgen bağlantısı görülmektedir. R S u R S T u v w z x R S v w z y T R u x y S x x T T v y z w u w z y Şekil 4.1 Üç Fazlı Kısa Devre Rotorlu Asenkron Motorun; a) Klemens Kutusu b) Yıldız-Üçgen Bağlantı Şeması VDE standartlarına göre, stator sargılarının giriş uçları için sırasıyla U, V, W harfleri, çıkış uçları için X, Y, Z harfleri kullanılır. Stator sargılarını Δ ve Y bağlamak için sargı uçları klemens kutusuna taşınırken kaydırma yapılır. Bu sayede sargıların giriş uçlarına şebekenin R, S, T uçları, çıkış uçları ise iletken baralarla birbirine bağlanırsa, Y bağlantı, iletken baralar düşey olarak yerleştirilerek giriş ve çıkış uçları birbirine bağlanırsa Δ bağlantı gerçekleşir. Bilezikli asenkron motorlarda ise, yıldız bağlı rotor sargısının uçları (u, v, w) bilezik ve fırça takımı üzerinden ikinci bir bağlantı kutusuna taşınır. 4.2.2 Çalışma Prensibi Çift kutup sayısı p olan üç fazlı asenkron motorun statoru f frekanslı şebekeye bağlanırsa, stator sargılardan geçen dengeli faz akımları, genliği sabit ve stator çevresi boyunca dağılımı ideal olarak sinüs şeklinde değişen ve ns f1 d 60f1 d ( ) veya n s ( ) s d p p (4.1) 131 Elektrik Makinalarının Kontrolu Prof. Dr. M. Hadi SARUL hızıyla hareket eden bir döner alan meydana getirir. Döner alan stator sargılarını keserek üç fazlı E1, kısa devre rotorlu asenkron motorun rotorunda üç veya q fazlı E2, bilezikli asenkron motorun rotorunda üç fazlı E2 gerilimlerini meydana getirir. Sürekli çalışma durumunda motor senkron devir sayısının altında n gibi sabit bir devir sayısı ile çalışır. Rotor sargılarının döner alanı kesme hızı, ns döner alan hızı ile n rotor hızı arasındaki farka eşit olup, bu değere asenkron motorun kayma devir sayısı denir ve n k n s -n (4.2) şeklinde yazılabilir. Kayma devir sayısının, senkron devir sayısına oranına kayma denir ve s n k ns ( n s -n) ns (4.3) dır. Kayma, asenkron motorun çalışma durumunu ortaya koyan önemli bir işletme sabiti olup, sükûnet durumunda s=1, boşta çalışmada yaklaşık s=0.01, tam yük altında çalışmada ise s=0.04 ile 0.08 arasındadır. Yük veya bir dış kuvvetin etkisi ile rotor, döner alan yönünde senkron hızla döndürülürse kayma sıfır, senkron devir sayısının üzerinde ise kayma negatif olur. Rotor döner alana ters yönde döndürülürse kayma 1’den büyük bir değer alır. Kaymanın 1 ve 0 değerleri asenkron motorun mekanik karakteristiği üzerinde iki önemli çalışma noktası olup, n=0 veya s=1 noktası sükunet çalışma noktası, n=n s veya s=0 noktası senkron çalışma noktasıdır. Asenkron motorun bu iki çalışma noktası ile ayrılan üç farklı çalışma bölgesi mevcuttur. Senkronaltı çalışma bölgesi (Motor Çalışma) Senkronüstü çalışma bölgesi (Generatör veya Faydalı Fren Çalışma) Ters çalışma bölgesi (Senkronaltı Generatör Çalışma veya Ters Yönde Fren Çalışma) Asenkron motorda, rotor gerilim, akım ve frekansı, stator akımı, moment v.b işletme değerleri ile rotor reaktans ve empedans gibi bazı devre parametreleri kaymaya bağlı değişir. Asenkron makinede rotor ve stator frekansları arasında, f 2 s.f1 (4.4) bağıntısı vardır. Şekil 4.2’de asenkron motorun çalışma bölgeleri ile stator frekansının, devir sayısı veya kaymaya bağlı değişimi gösterilmiştir. 132 Elektrik Makinalarının Kontrolu Prof. Dr. M. Hadi SARUL f2 2f 1 f1 0 1 Ters Ç.B. veya Senkron Altı Gen Ç.B. ns 0 Senkron Altı Mot Ç.B. senk.ç.n. -ns 2 sükun.ç.n. f 2 =f(s) 2ns -1 Senkron Üstü Gen Ç.B. n s -f1 Şekil 4.2 Asenkron Makinenin Çalışma Bölgeleri ve Rotor Frekansının Kaymaya Bağlı Değişimi Asenkron motorlarda stator ve rotor faz sargılarında endüklenen gerilimler sırasıyla, E1 4.44f1N1k1Φ Volt (4.5) E2 4.44f 2 N2 k 2Φ Volt (4.6) şeklinde yazılabilir. Bu ifadelerde N1 ve N2 sırasıyla faz başına stator ve rotor sargılarının sarım sayıları, k1 ve k2 stator ve rotor sargılarının sargı faktörleri, döner alan fluksunun weber olarak değeridir. (4.5) ve (4.6) ifadeleri oranlanır ve gerekli düzenlemeler yapılırsa, E2 s N2k 2 E1 , N1k1 E 2 sE 20 (4.7) ifadeleri elde edilir. Burada E20, sükûnet durumunda rotor emk’ini gösterir. Kısa devre rotorlu asenkron motorlarda q fazlı rotor sargılarından, endüklenen E2 gerilimi ile birlikte I2 rotor akımları geçer. Bilezikli asenkron motorlarda ise, Y bağlı motor sargılarının uçları normal çalışma durumunda bilezikler üzerinden kısa devre edilir. Rotoru kısa devre edilen bir asenkron motorun faz başına rotor direnci R2 ve endüktansı L2 ile gösterilirse, rotor devresinin bir fazının empedansı için, Z2 R 2 +jω2 L2 , Z2 R 2 +jsω1L2 (4.8) 133 Elektrik Makinalarının Kontrolu Prof. Dr. M. Hadi SARUL ifadeleri yazılabilir. ω1L 2 Rotorun sükûnet durumundaki reaktansı olup, X20 ile gösterilirse, empedansın genliği için, Z2 R 2 2 +s2 X20 2 (4.9) ifadesi elde edilir. Rotor akımının genliği ise, I2 sE 20 E2 Z2 R 2 2 +s 2 X 20 2 E 20 (4.10) 2 R2 2 +X 20 s şeklinde elde edilir. Şekil 4.3’de, (4.10) ifadesinden yararlanarak elde edilen üç fazlı asenkron motorun rotoruna ait eşdeğer devresi görülmektedir. X20 ~ R2 R 2 . 1-s E 20 s Şekil 4.3 Asenkron Motorun Rotoruna Ait Eşdeğer Devre Şekil 4.4’de ise asenkron motorun rotor gerilim ve akımının devir sayısına bağlı değişimleri görülmektedir. Stator akımı, mmk vektör diyagramı yardımıyla motorun eşdeğer devresinden, (4.11) I1 =I10 +I2' şeklinde elde edilir. Burada I10 motorun boşta çektiği akımı, I ' 2 rotor akımının statora indirgenmiş değerini gösterir. Asenkron motorlarda stator ve rotor mmk veya akımlar arasındaki faz açısı 180˚’ye yakın olduğu için stator akımlarının genliği için yaklaşık, (4.12) I1 = I10 + I2' ifadesi yazılabilir. 134 Elektrik Makinalarının Kontrolu I2 Prof. Dr. M. Hadi SARUL E2 I 2=f(s) I 20 2E 20 E 2 =f(s) E 20 - ns 2 0 1 ns 0 n s 2n s -1 -E20 -I20 Şekil 4.4 Asenkron Motorda Rotor Gerilim ve Akımın Değişimleri Şekil 4.5’de üç fazlı asenkron motorun stator ve rotor akımlarının devir sayısına bağlı değişimleri gösterilmiştir. I 1 ,I2 ' I 1yol I 1=f(s) I 2'=f(s) I 10 -ns 2 0 1 ns 0 n s Şekil 4.5 Asenkron Motorun Statora İndirgenmiş Rotor Akımı ile Stator Akımının Değişimleri 135 Elektrik Makinalarının Kontrolu Prof. Dr. M. Hadi SARUL Sükunet çalışma noktasında stator akımının değeri (I1=I1yol), yol alma akımın başlangıç değeri olup, motor hızlandıkça rotor akımı ile birlikte stator akımı azalır ve değişimi üzerindeki N nominal çalışma noktasında nominal değerine (I1n) düşer. Asenkron motorlarda yol alma akımı, nominal akımının 4 ila 8 katı olup, bu yüksek yol alma akımları çeşitli yol verme metotları ile uygun değerlere düşürülür. 4.2.3 Asenkron Motorlarda Güç Şekil 4.6’da üç fazlı asenkron motorun güç akış diyagramı gösterilmiştir. Diyagramdan da görüleceği üzere, motora statordan verilen gücün bir kısmı statorda harcanır. Geriye kalan stator döner alan gücü, rotorda mekanik ve elektriksel güce ayrılırken, bu güçlerin de bir kısmı rotor devresinde kayıp olarak açığa çıkar. P1 Stator Q1 Pd1 Pm Pd2 Q2 Qr P2 Rotor Pm ' Şekil 4.6 Asenkron Motorun Güç Akış Diyagramı Bu diyagramda; P1:Stator Elektrik Gücünü, Q1:Stator Bakır ve Demir Kayıplarını, Pd1:Stator Döner Alan Gücünü, Pm: Rotor Mekanik Gücünü, Pd2: Rotor Döner Alan Gücünü, Q2: Rotor Bakır ve Demir Kayıplarını, Pm’: Rotor Milindeki Faydalı Mekanik Gücü, Qr: Sürtünme ve Vantilasyon Kayıplarını gösterir. 136 Elektrik Makinalarının Kontrolu Prof. Dr. M. Hadi SARUL Güçler arasında, Pd1 P1 - Q1 , Pd1 Pm + Pd2 (4.13) Pm' Pm - Qr , P2 Pd2 - Q2 (4.14) ifadeleri yazılabilir. Kısa devre rotorlu asenkron motorlarda P2=0 dır. Şekil 4.7’de kayıpsız ideal bir asenkron motorun güç akış diyagramı gösterilmiştir. Bu diyagramda gösterilen güçlerden rotor mekanik gücü ile stator ve rotor döner alan gücü, Stator Rotor Pd1 Pm Pd2 Stator Şekil 4.7 Kayıpsız Asenkron Motorun Güç Akış Diyagramı 2πn s 2πn M d , Pd1 Md 60 60 2π(n s -n) Pd2 Pd1 -Pm Md 60 Pm (4.15) şeklinde yazılabilir. Yukarıdaki ifadelerden, Pm (1-s)Pd1 , (4.16) Pd2 sPd1 (4.17) ifadeleri elde edilir. Şekil 4.8’de kayıpsız çalışan bir asenkron motorda döndürme momentinin sabit bir değeri için esas güçlerin devir sayısı ve kaymaya bağlı değişimleri gösterilmiştir. 137 Elektrik Makinalarının Kontrolu Prof. Dr. M. Hadi SARUL Pd1 , Pd2 ,Pm Pd1 Pd2 -ns 2 Pm ns 0 0 1 2ns -1 n s Şekil 4.8 Asenkron Motorlarda Yük Momentinin Sabit Bir Değeri İçin Güçlerin Devir Sayısına Göre Değişimleri 4.2.4 Asenkron Motorlarda Moment ve Hız Moment Karakteristiği Üç fazlı asenkron motorun bütün işletme karakteristiklerini daire diyagramından çıkarmak mümkündür. Ancak burada derin bir analize girişmeden asenkron motorun statoruna ait eşdeğer devresi yardımıyla statordaki güç kayıpları ve gerilim düşümünü de hesaba katmadan döndürme momentinin yaklaşık ifadesini çıkararak, hız moment karakteristiği elde edilecektir. Şekil 4.4’deki rotor eşdeğer devresine göre, asenkron motorun rotoru, R2 1-s R 2 +R 2 s s (4.17) direnci üzerine yüklü bir transformatöre eşdeğerdir. Stator döner alan gücü, rotora ait eşdeğer akım devresi toplam direncindeki enerji sarfiyatına eşit olup, Pd1 q 2 I 2 2 R2 s (4.18) şeklinde yazılabilir. I2 akımının (4.10) ifadesindeki değeri denklem (4.18)’de yerine yazılırsa, Pd1 = ωs M= q 2 E 20 2 2 R2 s (4.19) R2 2 +X 20 s elde edilir. bu ifadeden döndürme momenti, 138 Elektrik Makinalarının Kontrolu Prof. Dr. M. Hadi SARUL E 20 2 q2 R2 M 2 ωs R 2 s 2 +X 20 s şeklinde elde edilir. Rotor geriliminin E 20 =s (4.20) N2k 2 E1 değeri (4.20)’de yerine yazılırsa moment, N1k1 2 N2k 2 2 E1 q 2 N1k1 R2 M 2 ωs R 2 s 2 +X 20 s (4.21) şeklinde elde edilir. Asenkron motorlarda stator direnç ve kaçak reaktansındaki gerilim düşümü hesaba katılmadığı takdirde E1 gerilimi yaklaşık olarak bir faz sargısına uygulanan gerilime (Us) eşit alınabilir. Doğrudan şebekeye bağlı üç fazlı asenkron motorda sargı gerilimi stator bağlantı şekline göre değişir. Yıldız (Y) bağlantı için U sY U 3 , üçgen ( Δ ) bağlantı için U sΔ U bağıntıları geçerli olup, U fazlar arası gerilim veya hat gerilimini gösterir. Bu durumda (4.21) ifadesindeki sabitler K ile gösterilirse ve E1 Us alınırsa moment için MK Us 2 2 R2 2 +X 20 s R2 s (4.22) ifadesi elde edilir. Buradan sabit frekanslı şebekeye bağlı asenkron motorlarda moment, kayma, stator gerilimi ve rotor direncine bağlı olup, s esas değişken, U ve R2 de parametrik değişkenlerdir. Kayma ve rotor direncinin sabit değeri için (4.22) denklemi, Md K1Us 2 (4.23) şeklinde yazılabilir. Bu ise asenkron motorların momentinin gerilim değişimlerinden büyük ölçüde etkilendiğini gösterir. Asenkron motorun mekanik karakteristiğini çıkartmak için, (4.22) ifadesi, parametrik değişkenlerin nominal ve sabit değerleri için, M K'' s R 2 + s 2 X 20 2 (4.24) 2 139 Elektrik Makinalarının Kontrolu Prof. Dr. M. Hadi SARUL şeklinde elde edilir. Karakteristiğinin maksimum ve minimum noktalarını bulmak için (4.24) ifadesinin türevi alınıp sıfıra eşitlenirse, momenti maksimum ve minimum yapan kayma değeri (sk), sk ± R2 X 20 (4.25) şeklinde elde edilir. Moment fonksiyonu kaymanın pozitif değerinde maksimumdan, negatif değerinde minimumdan geçer. Kaymanın bu değeri (4.22) ifadesinde yerine yazılırsa momentin maksimum değeri, 2 M k (M d ) max N2k 2 2 Us q Nk 2 1 1 2 ωs 2X 20 (4.26) şeklinde elde edilir. Buradan maksimum momentin (devrilme momenti) değerinin rotor devresi direncine bağlı olmadığı görülür. Asenkron motorlarda maksimum momentin nominal momente oranına yüklenebilirlik kabiliyeti denir ve λ=Mk/Mn şeklinde ifade edilir. Normal yapı tarzındaki asenkron motorlarda yüklenebilirlik kabiliyeti 1.6 ila 2.5, özel konstrüksiyonla bu değer 3.5’e kadar çıkabilir. Normal çalışma şartlarında kaymaya bağlı olarak değişen döndürme momentinin sabit olan devrilme momentine oranı rölatif moment (δ) olarak tanımlanır ve gerekli düzenlemeler yapılırsa, δ M 2 2 X sk s R2 Mk + + s 20 s sk sX 20 R2 (4.27) ifadesi elde edilir. Burada sk maksimum momentteki kaymayı gösterir. Rölatif moment fonksiyonu asimtotları yardımıyla çizilebilir. Kaymanın s=sk=R2/X20 değeri için rölatif moment maksimum olur ve devrilme kayması ile iki farklı bölgeye ayrılır. Kaymanın sk>s>0 olduğu birinci bölge: s<<sk değeri için rölatif moment yaklaşık olarak δ=2s/sk dır. Bu ise diyagramda (0,0) ve (sk,2) noktalarından geçen bir doğruyu gösterir. Kaymanın +<s<sk olduğu ikinci bölge: s>>sk değeri için rölatif moment yaklaşık olarak δ=2sk/s olup, bu da (sk,2) noktasından geçen bir hiperbolü gösterir. 140 Elektrik Makinalarının Kontrolu Prof. Dr. M. Hadi SARUL Şekil 4.9’da senkronaltı ve ters çalışma bölgelerinde asimtotları yardımıyla taslak halinde çizilen rölatif moment eğrisiyle senkronüstü çalışma bölgesindeki uzantısı gösterilmiştir. Senkronüstü çalışma bölgesindeki rölatif moment eğrisi, senkronaltı ve ters çalışma bölgelerindeki rölatif moment eğrisinin senkron çalışma noktasına göre simetrisinden ibarettir. 2 2sk s 2s sk f(s) 1 -1 0 1 2 2 1 0 -1 n/n s s -1 2.Bölge 1.Bölge -2 Şekil 4.9 Asenkron Motorun Rölatif Moment-Kayma Eğrisi Rölatif moment devrilme momenti ile çarpılırsa, aynı motorun normal hız-moment karakteristiği elde edilir. Şekil 4.10’da üç fazlı asenkron motorun senkron altı ve ters çalışma bölgelerine ait hız-moment karakteristiği gösterilmiştir. 141 Elektrik Makinalarının Kontrolu Prof. Dr. M. Hadi SARUL s n ns nn N Kararlı Ç.B. Ka M0 rar s ız Ç .B . nk Mn Mk M Şekil 4.10 Asenkron Motorun Hız-Moment Karakteristiği Karakteristik, kararlı ve kararsız çalışma bölgesi olmak üzere iki farklı bölümden oluşur. Asenkron motor normal şartlarda kararlı çalışma bölgesinde çalıştırılır. Normal yapı tarzındaki asenkron motorların, sükunet çalışma noktasındaki kalkış (yol alma) momentleri (M0) düşük olup, nominal momentin yaklaşık 0.40 ila 0.80 katı civarındadır. Üç fazlı asenkron motorlarda (4.21) ifadesinde kayma yerine 1 yazılarak motorun kalkış momenti, 2 N2k 2 2 Us q Nk M0 2 1 2 1 2 R 2 ωs R 2 +X 20 (4.28) şeklinde elde edilir. Buradan asenkron motorlarda kalkış momentinin motorun konstrüksiyon sabitleri ile birlikte şebeke gerilimi ve rotor devresi direncine bağlı olduğu görülür. Asenkron motorlarda, rotor direncinin sabit değer için stator gerilimine, stator geriliminin sabit değeri için rotor direncine bağlı olarak kalkış momentinin değişimleri Şekil 4.11’de gösterilmiştir. 142 Elektrik Makinalarının Kontrolu Prof. Dr. M. Hadi SARUL Myol Mk Myol Un =sbt R2 =sbt M0 M0 R 0 0 Un U r R2 a) b) Şekil 4.11 a) Bilezikli Asenkron Motorun Yolalma Karakteristiği b)Kısa Devre Rotorlu Asenkron Motorun Yolalma Karakteristiği 4.3 Özel Rotorlu Asenkron Motorlar Genel amaçlı asenkron motorlar, düşük yükte düşük kaymada iyi bir çalışma performansı elde etmek işin tasarlanmıştır. Güce bağlı olarak tam yükteki kayma % 2 ila 7 arasında değişir. Böyle bir motor yüksek yol alma akımına ( nominal akımın 5-8 katı ) ve düşük yol alma momentine ( tam yük momentinin yaklaşık yarısına ) sahiptir. Bazı uygulamalar motorun farklı dizayn edilmesini gerektirir. Aşağıda, asenkron motorların farklı dizayn şekilleri açıklanmıştır. 4.3.1 Yüksek kaymalı Asenkron Motorlar Kesintili yük uygulamaları için, sık sık çalıştırılan ve durdurulan ve / veya uzun süre düşük hızda çalıştırılan asenkron motorlar, yüksek rotor direnci ile tasarlanır. Bu tip motorlar düşük kalkış akımına ve yüksek kalkış momentine sahiptir. Ancak tam yükteki verimi yüksek bakır kayıplarından dolayı düşüktür. Bu motorlar yüksek bir kayma değerinde ( tam yükte % 10 ila 40 arasında ) çalıştıkları için, yüksek kaymalı motorlar olarak adlandırılırlar. Yüksek kaymalı motorlar, hızı stator gerilimi ile kontrol edilen fan sürücüleri için uygundur. Böyle motorların hız-moment karakteristikleri Şekil 4.12(c)’ de gösterilmektedir. 143 Elektrik Makinalarının Kontrolu Prof. Dr. M. Hadi SARUL ωm Normal yapı Üst iletken Yüksel kaymalı Rotor iletkeni Alt iletken Kaçak akı Kaçak akı Derin oluklu Çift kafesli M (a) (b) (c) Şekil 4.12 Özel Dizaynlı Asenkron motorlar a) Derin oluk, b) Çift oluklu rotor, c) Hız-moment eğrileri Sincap kafesli asenkron motorda iyi bir başlangıç performansı ( düşük başlangıç akımı ve yüksek başlangıç momenti ), derin oluklu veya çift kafesli rotorlu motorlar kullanılması ile tam yükte performansı değişmeden gerçekleştirilir. Rotor frekansı, sükûnet halinden tam yüke kadar hız değişiminde olduğu gibi, 50 Hz’den 1.3 Hz’e kadar değişir. Bu motorlarda, rotor direncini başlangıçtaki büyük bir değerden tam yükteki küçük bir değere değiştirmek için rotor frekansı değiştirilir. Böylece, başlangıç ve düşük hız performansı geliştirilir, tam yükteki performansı ise kayda değer bir değişikliğe uğramaz. 4.3.2 Derin Oluklu Sincap Kafes Rotorlu Asenkron Motor Bu tip makinaların statoru genel amaçlı bir asenkron motorun statoruna eşdeğerdir. Rotor, Şekil 4.12 (a)’da görüldüğü gibi, derin ve dar iletken çubuklara sahiptir. İletken çubuklardaki akım ile üretilen oluk kaçak akıları şekilde görülmektedir. İletken çubuk paralel bağlanmış dar katmanlardan bir dizi yapılarak tek olarak tasarlanabilir. Üst ve alt katmanların davranışı incelendiğinde, alt katmanın üst katmandan daha fazla kaçak akı ile birleştiği görülür. Bu nedenle alt katman üst katmandan çok daha yüksek kaçak endüktansa sahiptir. Rotor frekansı düşük hızlarda yüksek olduğundan, alt katmanın reaktans ve empedansı, üst katmandan çok daha yüksektir. Bu nedenle, düşük hızlarda akımın en yüksek miktarı en üst katman ve en düşük miktarı en alt katman ile nakledilmiş olur. Çubuğun kesitinden geçen akımın dağılımı düzensiz olduğu için rotorun efektif direnci yükselir ve başlangıç ve düşük hız performansı düzelir. Tam yük hızına yakın hızlarda rotor akımının frekansı ve kaçak reaktansın her ikisi de düşer. Bundan dolayı akım çubuğun kesitinden geçişte eşit olarak dağılmış olur ve efektif rotor direnci düşük bir değere sahip olur. Bu sebeple tam yükteki performansında kayda değer bir değişme olmaz. Motorun doğal hız-moment eğrisi Şekil 4.12 (c)’de görülmektedir. 144 Elektrik Makinalarının Kontrolu Prof. Dr. M. Hadi SARUL 4.3.3 Çift Kafes Rotorlu Asenkron Motor Rotor, her olukta uç halkaları ile kısa devre edilen iletken çubukların iki katmanından ibarettir. Bundan dolayı motor yüksek dirence sahiptir. Alt çubuk, üst çubuktan daha yüksek kaçak akı miktarı birleştirir ve bundan dolayı daha yüksek empedansa sahiptir. Bu nedenle daha çok akım üst çubuk üzerinden akar. Üst çubuğun direnci yüksek olduğu için iyi bir başlangıç performansı sağlar. Yüksek hızlarda rotor frekansı küçük olduğu için alt çubuk, üst çubuktan çok daha büyük empedansa sahiptir. Böylece rotor akımı en çok alt çubuk ile taşınır ve rotor düşük dirence sahip olduğundan tam yük performansı iyidir. Doğal hız- moment karakteristikleri Şekil 4.12 (c)’de görülmektedir. 4.3.4 Tork Motorları Bu tip motorlar, durma ya da düşük hızda çalışma şartlarında uzun süren periyotlarda çalışmak için tasarlanmış olup, tork motoru olarak bilinir. Bu motorlar düşük hızda düşük akım ile istenilen momenti sağlamak için tasarlanırlar. Motorların hız moment karakteristikleri negatif eğime sahip olmak için şekillendiğinden, düşük hızlardaki çoğu yüklerle kararlı çalışma sağlar. Motorlar sincap kafesli veya rotoru sargılı olabilir. Her ikisi de üç veya tek fazlı olarak üretilebilirler. 4.4 Sinüzoidal Olmayan Kaynaktan Besleme ve Eşdeğer Devreler Bir asenkron motor inverter veya doğrudan frekans değiştirici tarafından beslendiğinde, motor terminal gerilimi sinüzoidal değildir, ancak yarım dalga simetriye sahiptir. Sinüzoidal olmayan bir dalga şekli, fourier analizi yardımıyla temel ve harmonik bileşenlerine ayrılabilir. Bu tip dalga şekilleri yarım dalga simetrisine sahip olduklarından, yalnız tek harmoniklere sahip olacaklardır. Harmonikler pozitif, negatif ve sıfır sıralı bileşenlere ayrılabilir. Temel bileşende olduğu gibi, aynı faz sırasına sahip olan harmoniklere pozitif sıralı harmonikler denir. Temel bileşene zıt faz sırasındaki harmoniklere ise negatif sıralı harmonikler denir. Aynı fazdaki üç faz gerilimlerine sahip harmonikler de sıfır sıralı harmonikler olarak adlandırılır. Temel bileşen faz gerilimleri ABC faz sırası ile, U AN U1Sint U BN U1Sin(t 2 / 3) UCN U1Sin(t 4 / 3) şeklinde yazılabilir. 5. Harmonik faz gerilimleri, U AN U5 Sin5t U BN U5 Sin5(t 2 / 3) U5 Sin(5t 4 / 3) 4.29 4.30 UCN U5 Sin5(t 4 / 3) U5 Sin(5t 2 / 3) 145 Elektrik Makinalarının Kontrolu Prof. Dr. M. Hadi SARUL Şeklinde, 7.Harmonik faz gerilimleri, U AN U 7 Sin7t U BN U7 Sin7(t 2 / 3) U 7 Sin(7t 2 / 3) 4.31 UCN U7 Sin7(t 4 / 3) U 7 Sin(7t 4 / 3) Şeklinde yazılabilir. Yukarıdaki denklemler, 7. Harmoniğin, temel bileşende olduğu gibi, ABC faz sırasına sahip olduğunu gösterir. Bundan dolayı bu harmoniklere pozitif sıralı harmonikler denir. 5. Harmonik, ACB faz sırasına sahiptir ve bundan dolayı negatif sıralı harmonik olarak adlandırılır. Buradan; n tamsayı olmak üzere, n=6k+1 sıralı akım ve gerilim harmoniklerinin pozitif sıralı, n=6k-1 sıralı gerilim harmoniklerin negatif sıralı harmonikler olduğu görülür. Aynı şekilde n=3k sıralı harmoniklerin sıfır sıralı harmonikler olduğu görülür. Pozitif sıralı n harmonik, temel bileşen alanının n katı hızda ve aynı yönde dönen bir döner alan üretir. Aynı şekilde, negatif sıralı n. harmonik, temel bileşen hızının n katı hızda ve zıt yönde hareket eden bir döner alan üretir. Sıfır sıralı bileşenler bir döner alan üretmez. Asenkron motorun temel bileşen için bilinen tek faz eşdeğer devresi ile yaklaşık eşdeğer devresi Şekil 4.13’de verilmiştir. Asenkron motorun yalnız n. harmonik için eşdeğer devresi Şekil 4.14 (a)’da verilmiştir. Harmonik eşdeğer devrede her bir endüktans harmonik mertebesi n ile artmış olacaktır. Deri etkisi nedeniyle dirençler de artacaktır. I1 R1 I2‘ X1 X2‘ R‘2/s R1 X2‘ X1 R‘2/s Im E U1 U1 Xm (a) Xm E (b) Şekil 4.13 Asenkron motorun statora indirgenmiş tek faz eşdeğer devresi I1n U1n R1n jnX1 jnX2‘ nXm ‘ /sn R2n I1n n(X1+X2‘) U1n (a) (b) Şekil 4.14 Asenkron motorun harmonik eşdeğer devresi 146 Elektrik Makinalarının Kontrolu Prof. Dr. M. Hadi SARUL n. Harmonik için kayma, sn nms m nms ( 4.32 ) Şeklinde yazılabilir. Negatif işaret, ileri yöndeki döner alanlar için, pozitif işaret ters yöndeki döner alanlar için uygundur. sn , bire yakın olduğundan direnç ( R2n sn ) küçük bir değere sahiptir. Yüksek değerdeki reaktanslarla dirençler karşılaştırıldığında, Şekil 4.14 (a)’daki devre, Şekil 4.14 (b)’ deki basitleştirilmiş devre ile değiştirilebilir. Asenkron motor bir yarı iletken dönüştürücü tarafından beslendiğinde, harmonikler tarafından üretilen net momentin sıfıra yakın olduğu gösterilebilir. n.harmonik akımı, Şekil 4.14 (b)’den, In U1n nX (4.33) Şeklinde yazılabilir. Burada, X= X1 +X2’dir. Genellikle kaynak tek harmoniklere sahip olacaktır. Stator sargıları, yıldız bağlandığında, üçüncül harmonikler ( üç ve üçün katları ) olmayacaktır. Efektif motor akımı, 2 I rms I12 n 5,7,11,.. I n2 ( 4.34 ) Şeklinde yazılabilir. Motor üçgen bağlandığında, üçüncül harmonikler üçgende dolaşır, âmâ kaynakta dolaşımları olmayacaktır. Bu yüzden kaynak akımı, denklem ( 4.34 ) ile verilen I rms ’in kök üç ile çarpılması ile elde edilebilir. Motor faz akımının efektif değeri, 2 I rms I12 n 3,5,.. I n2 ( 4.35 ) Şeklinde yazılabilir. Verilen motor momenti ve güç için, motor üzerinden akan akımın efektif değeri daha yüksek bir değere sahiptir. Ayrıca deri etkisi harmonikleri nedeniyle rotor direnci daha yüksek değere sahiptir. Bu nedenle harmoniklerin var olması bakır kayıplarını oldukça arttırır. Aynı şekilde demir kayıpları da artar. Kayıpların artması nedeniyle, verim düşer. Sinüzoidal olmayan kaynağın diğer önemli etkisi, bir harmonik ile üretilen döner alan ile diğer harmoniklerin girişiminden dolayı moment salınımlarının üretimidir. 5, 7, 11. ve 13. Harmonikler moment salınımlarına büyük katkıda bulunurlar. 5. Harmonik ters yönde döner alan üretirken, 7.harmonik ileri yönde döner alan üretir. Bu yüzden, temel bileşen ile üretilen alan ve 5. ve 7. harmonikler arasındaki bağıl hız, temel bileşenin 8 katıdır. Benzer şekilde, 11 ve 13 harmoniklerin ürettiği döner alanın temel bileşenin 12 katı frekansa sahip olduğu gösterilebilir. Motor kaynak frekansı çok düşük olmadığında, moment salınımlarının frekansı yeterince büyük motor ataleti tarafından filtre edilir. Bu nedenle, moment salınımlarının 147 Elektrik Makinalarının Kontrolu Prof. Dr. M. Hadi SARUL motor üzerinde önemli bir etkisi yoktur. Ancak motor kaynak frekansı düşük olduğunda, bu moment salınımları hızda salınımlara neden olur. Motor daha sonra düzgün, fakat sarsıntılı hareket eder. 4.5 Üç Fazlı Asenkron Motorlara Yolverme Asenkron motorların yapı tarzı, gücü ve kullanma yerlerine göre çeşitli yolverme düzen ve bağlantıları kullanılır. Bilezikli asenkron motorlara, rotor devresine ilave edilen direnç ile yol verilebilir. Bu yolverme şekliyle normal asenkron motorun direkt kalkıştaki kötü yolverme şartları ortadan kalkar. Rotor devresine katılan dirençle birlikte kalkış akımı düşer, düşük olan yolalma momenti yükselir. Bu motorlar özellikle tam ve ağır yük altında yol alan tahriklerde kullanılır. Motorun rotor devresine ilave edilen bu dirençler, yolvermenin dışında hız ayarı için de kullanılabilir. Her kademe direnci için ayrı bir ayar karakteristiği elde edilir. Kısa devre rotorlu asenkron motorlarda, stator yol vericisi, Y-Δ şalter, yolverme transformatörü gibi yolverme ve ayar cihazları stator devresinde bulunur. Bu tip cihazlarla yapılan yolvermede, kalkış akımı istenen değerlere stator gerilimi ile ayarlanır. Ancak asenkron motorun düşük olan yolalma momenti düşen gerilimin karesiyle orantılı şekilde daha da zayıflar. Bu nedenle bu tip yolverme cihazları düşük yük altında veya boşta yol alan tahriklerde kullanılır. Son yıllarda güç elektroniği ve kontrol tekniğindeki gelişmelere paralel olarak asenkron motorlarda ideal yolverme şartlarını sağlayan çeşitli yöntemler geliştirilmiştir. Bunun yanında, kısa devre rotorlu asenkron motorların rotorlarında özel konstrüksiyonlara giderek (derin oluk, iki veya üç oluk kullanmak) yolverme şartlarını düzeltmek mümkündür. 4.5.1 Üç Fazlı Bilezikli Asenkron Motorlara Yolverme Üç fazlı bilezikli asenkron motorlara rotor devresine ilave edilen yolverme dirençleri ile yol verilebilir. Y bağlı kademe dirençleri, yıldız bağlı rotor sargısına bilezik ve fırça takımı üzerinden bağlanır. Motor yol aldıkça yolverme dirençleri sondan itibaren teker teker devre dışı edilir. Bu şekilde yol alma akım ve momentleri uygun değerlere ayarlanır. Asenkron makinenin kararlı çalışma bölgesinde, yolalma momentleri yaklaşık olarak yol alma akımları ile orantılı değişir. Şekil 4.15’de bilezikli asenkron motorun dört kademe için M=f(s) ve I=f(s) yolalma eğrileri gösterilmiştir. 148 Elektrik Makinalarının Kontrolu Prof. Dr. M. Hadi SARUL I,M Rd Rc Rb Ra R2 A M2 C E B M1 D A' C E' B D' I F G' I2 I1 G H I' N F' H' Mn In N' I10 nb nn ns n s Şekil 4.15 Bilezikli Asenkron Motorlarda U=f(s), I=f(s) Yolverme Eğrileri Motor yol almaya, 4. kademe direncine (Rd=R2+r1+r2+r3+r4) ait ayar karakteristikleri üzerindeki A ve A' noktalarından başlar. Yol almanın başında kalkış momenti M 2, kalkış akımı ise I1-2 dir. Motor yol aldıkça çalışma noktaları bu karakteristiklerin üzerinde devamlı hareket halindedir. Hız nb değerine ulaştığında, (B ve B ı noktaları) yolalma momenti ve yolalma akımı minimum değerine ( I1-1 ) düşer. Bu anda sonuncu kademe direnci devre dışı edilerek çalışma noktaları 3.kademe Rc direncine ait ayar karakteristiği üzerindeki C ve C' noktalarına ulaşarak moment ve akım maksimum değerini alır. Bu işlem artan hızla birlikte bütün kademe dirençleri çıkartılana kadar devam eder. Normal karakteristikler (R2) üzerindeki N ve N' noktalarına ulaştığında, yolalma son bulur. Yolalma karakteristikleri üzerinde moment ve akımlar devir sayısıyla yaklaşık lineer değiştiği kabul edilirse, kademe dirençleri arasında bir geometrik dizi elde edilir. Yolverme reostasının dizaynında ilk olarak motor gücü ve yolalma şartlarına göre yolalma moment veya yolalma akımının maksimum değerleri ile kademe sayısı tespit edilir. Yolalma moment veya akımının minimum değerleri ise sonradan hesaplanır. Şekil 4.16’de 4 kademeli bir yolverme eğrisi gösterilmiştir. 149 Elektrik Makinalarının Kontrolu Prof. Dr. M. Hadi SARUL M Rd Rc Rb Ra r4 M2 r3 r2 r1 R2 A M1 C E B G D Mn I F H J N nn 0 n Şekil 4.16 Bilezikli Asenkron Motorun Yolverme Dirençlerinin Hesabına Ait Diyagram Bu diyagramda M2, M1 ve Mn sırasıyla yolalma momentlerinin maksimum, minimum ve nominal değerleridir. M2 ve M1 sabit moment doğrularının herhangi bir direnç karakteristiğini kestiği G ve H noktalarına ait kaymalar oranlanırsa, sG M 2 I1-2 k s H M1 I1-1 (4.36) ifadeleri elde edilir. Diğer taraftan M2=sabit moment doğrusunun iki komşu direnç karakteristiğini kestiği G ve I noktaları için, s G R 2 +r1 sI R2 (4.37) ifadesi yazılabilir. sI=sH olduğundan, (4.36) ve (4.37) ifadelerinin sağ tarafları birbirine eşit olup, sol tarafları birbirine eşitlenirse, R 2 +r1 M 2 I1-2 k R2 M1 I1-1 (4.38) 150 Elektrik Makinalarının Kontrolu Prof. Dr. M. Hadi SARUL bağıntısı elde edilir. (4.38) ifadesi genelleştirilirse, R m R m-1 R m-1 R m-2 R a M 2 I1-2 k R 2 M1 I1-1 (4.39) orantı dizisi bulunur. Bu orantı dizisinden; Büyük kademe dirençleri: Rm= R2km, Küçük kademe dirençleri: rm = R2km-1(k-1), ln( R m R 2 ) Kademe sayısı: m , ln( M 2 M1 ) şeklinde elde edilir. Yolverme reostasının faz başına toplam direnci RD = R2(km-1) şeklinde elde edilir. Normal karakteristik ile m. kademe direnç karakteristiğine ait I ve A noktaları için, sI R2 R 2 s A R 2 +R D R d bağıntısı yazılabilir. Burada sA=1 ve s I s n RD (4.40) M2 olduğundan, yolverme reostası toplam direnci, Mn 1- s n ( M 2 M n ) R2 sn ( M2 Mn ) (4.41) şeklinde elde edilir. 4.5.2 Üç Fazlı Kısa Devre Rotorlu Asenkron Motorlara Yolverme Üç fazlı kısa devre rotorlu asenkron motorlarda değişik yolverme metodları ve bağlantıları kullanılır. Yolverme bağlantılarının seçiminde tahrik sisteminin gücü, devir sayısı, yolverme şartları, motor ve makinenin işletme karakteristikleri, ara transmisyon mekanizması v.b çeşitli faktörler hesaba girer. Üç fazlı kısa devre rotorlu asenkron motorlara yolverme şekilleri aşağıdaki gibi sıralanabilir. Tam Gerilim Altında Direkt Yolverme. Stator Devresine İlave Edilen Kademeli Direnç veya Reaktans Bobini ile Yolverme. Kademeli Oto Transformatör (Variac) ile Yolverme. Yıldız-Üçgen Bağlantı ile Yolverme. Yukarıdaki yolverme metodlarında tam gerilim altında yolvermede, motor doğrudan şebekeye bağlanır. Güçleri (3-5) kW’a kadar olanlara direk olarak yolverilir. Yani bu motorların çektikleri 0ve sargıların bu akımları taşıyabilecek şekilde seçilir. Ikinci ve üçüncü yolverme metodlarında, kalkışta motora normalin altında düşük gerilim uygulanır. Motor yol aldıkça gerilim kademeli 151 Elektrik Makinalarının Kontrolu Prof. Dr. M. Hadi SARUL şekilde nominal değerine çıkarılır. Bu bölümde sadece pratikte geniş ölçüde kullanılan Y-Δ şalterle yolverme ayrıntılı bir şekilde incelenecektir. · Yıldız-Üçgen Bağlantı İle Yolverme Bu yolverme metodunda sadece motorun stator sargılarının bağlantısı değiştirilir. Motora, önce stator sargıları Y bağlı olarak yol verilir, yol almanın sonuna doğru Y bağlantıdan Δ bağlantıya geçilir. Y bağlantı motorun yolalma bağlantısı, üçgen bağlantı ise normal işletme bağlantısıdır. Bu yolverme şeklinin kullanılabilmesi için motorun, dağıtım şebekesine uygun olarak seçilmesi gerekir. Plakasında 220-380 V, Δ-Y işaretleri taşıyan bir motor, normal olarak hat gerilimi 220V olan şebekede (220/127 V) Δ, 380 V olan şebekede (380/220) Y bağlı olarak çalıştırılabilir. Her iki çalışma durumunda da sargı gerilimleri 220 V’dur. Sargı gerilimleri 220 V olarak dizayn edilmiş bu motora ancak hat gerilimi 220 V olan şebeke (220/127) Y- Δ bağlantı ile yol verilebilir. Sargı gerilimleri 380 V olarak dizayn edilmiş, plakasında 380-660 Δ-Y işaretleri taşıyan bir motora ise ancak hat gerilimi 380 V olan şebekede (380/220) Y- Δ bağlantı ile yol verilebilir. Y- Δ bağlantı ile yolvermede, sargı geriliminde direkt kalkışa göre 3 defa, hat akımı ve yolalma momentinde 3 defa azalma olur. Üç fazlı kısa devre rotorlu asenkron motorlara Y- Δ bağlantı ile yol vermek için kullanılan en basit cihaz mekanik Y- Δ anahtar olup, bu iş için tek ve çift kutuplu şalterler de kullanılabilir. Fakat pratikte daha çok uzaktan kumandalı kontaktörler kullanılır. Şekil 4.17’de stator sargısının yolverme ve işletme durumlarına ait prensip bağlantı şemaları verilmiştir. R S T U R S U T U U I Iy U s Z y Us Is Isy Şekil 4.17 Asenkron motorlara Y- Δ Bağlantı ile Yolvermede; a) Yolverme (Y), b) İşletme ( Δ ) Durumlarına Ait Prensip Bağlantı Şemaları 152 Elektrik Makinalarının Kontrolu Prof. Dr. M. Hadi SARUL Bu bağlantı şemalarında, şebeke gerilimi (fazlar arası gerilim- hat gerilimi) U ile, Y ve Δ bağlantı durumlarında sargı gerilimleri USY ve USΔ ile, sargı akımları ISY ve ISΔ ile, hat akımları IY ve IΔ ile, bir faz sargısının empedansı da Z ile gösterilmiştir. Y Bağlantı durumu için; U U U U SY , I SY SY , Z 3 3Z Δ Bağlantı durumu için; U U U S U, I S S , Z Z I Y I SY I 3I S U 3Z 3U Z bağıntısı yazılabilir. Bu bağıntıların taraf tarafa bölümünden sargı akımları arasında, ISY 1 ISΔ 3 (4.42) hat akımları arasında, IY 1 = IΔ 3 (4.43) bağıntısı bulunur. Y ve Δ bağıntı durumlarına ait yolalma momentleri arasında, 2 M Y USY IY 1 M Δ USΔ IΔ 3 (4.44) bağıntısı vardır. Y- Δ Bağıntı ile yolverme durumuna ait yolverme eğrileri [I=f(s), M=f(s)] Şekil 4.18’de gösterilmiştir. 153 Elektrik Makinalarının Kontrolu Prof. Dr. M. Hadi SARUL M,I I M N MY A C IY A' B nk Mn N' B' nb nn ns Y I10 In n l Şekil 4.18 Y- Δ Bağlantı ile Yolvermede I=f(s) ve M=f(s) Yolverme Eğrileri Yolverme, Y bağlantı durumundaki karakteristikler üzerinde A ve A' noktalarından başlar. Yolalma esnasında akım azalırken moment ise artmaktadır. nb değerine ulaştığında yeni çalışma noktaları B ve B ' olur. Bu noktalarda motorun yeteri kadar hızlandığı kabul edilip Y bağlantıdan Δ bağlantıya geçilirse, moment ve akım değerleri aniden artar ve normal işletme karakteristikleri üzerindeki C ve C ' noktalarına geçilir. Yolalma bu karakteristikler üzerindeki tam yük altındaki çalışma noktaları N ve N ' ye ulaşıldığında son bulur. Y bağlantıdan Δ bağlantıya geçiş için motorun yeteri kadar hızlanmasını beklemek gereklidir. Aksi takdirde yolalma akımı yüksek bir değer alır. Bu nedenle hatalı yolvermeleri tamamen önlemek için pratikte üç adet kontaktörle zaman rölesinden oluşan uzaktan kumandalı otomatik Y- Δ bağlama düzenleri kullanılır. Şekil 4.16’da, Y- Δ bağlantı ile yolverilen kısa devre rotorlu asenkron motorun ana akım ve kumanda devresi gösterilmiştir. 154 Elektrik Makinalarının Kontrolu Prof. Dr. M. Hadi SARUL L1 L2 L3 F1 Q3 Q2 u v Q1 w 3~ M z R x y F1 S1 S2 Q2 K1 Q1 K1 Q1 Q3 Q1 K2 Q2 Q3 N Şekil 4.19 Y- Δ Şalterle Yolverilen Kısa Devre Rotorlu Asenkron Motoru Ana Akım Devresi 155 Elektrik Makinalarının Kontrolu Prof. Dr. M. Hadi SARUL Y- Δ bağlantı ile yolverme, düşük veya yarı yük altında yol olan normal ve özel oluk yapı tarzındaki kısa devre rotorlu asenkron motorlarda geniş ölçüde kullanılır. Özellikle vantilatör moment karakteristiğine haiz iş makinalarında (santrifüj pompalar, vantilatörler, aspiratörler, kompresörler, vs) geniş ölçüde kullanılmaktadır. 4.6 Üç Fazlı Asenkron Motorların Hız Kontrolu Asenkron motorlarda devir sayısı genel ifadesi n (1-s)n s (1-s) 60f1 p (4.45) şeklinde yazılabilir. Bu ifadeden de görüleceği gibi asenkron motorların devir sayısı frekans, kayma ve kutup sayısına bağlı olarak değişir. 4.6.1 Kaynak gerilimi Frekansı Değiştirilerek Motor kontrolü Asenkron motorun senkron hızı, dolayısıyla motor hızı kaynak frekansının değiştirilmesi ile kontrol edilebilir. Statorda endüklenen gerilim, hava aralığı akısı ve kaynak frekansının çarpımı ile orantılıdır. Eğer statordaki gerilim düşümü ihmal edilirse, terminal gerilimi hava aralığı akısı ve kaynak frekansının çarpımı ile orantılı olarak değiştiği kabul edilebilir.?? Kaynak geriliminde bir değişme olmaksızın, kaynak frekansında herhangi bir düşme, hava aralığı akısında bir artışa neden olur. Asenkron motorlar, manyetik malzemeden tam olarak faydalanmak için, mıknatıslanma karakteristiğini diz noktasında çalışmak için dizayn edilir. Bu yüzden akıda yükselme motorun doymada olduğu durumda meydana gelecektir. Bu mıknatıslanma akımının artmasına, hat akımı ve geriliminin şeklinin bozulmasına, stator bakır ve demir kayıpları artmasına ve yüksek akustik gürültüye neden olacaktır. Akıda nominal değerinin üzerinde bir artış, doymanın etkisinin göz önüne alınması istenmeyen bir durum iken, motorun moment kapasitesini korumak için akıda bir düşüşten kaçınılmalıdır. Bu yüzden, değişken frekans kontrolü, hava aralığı akısı nominal değerinde sabit kalacak şekilde kaynak gerilimi ve frekansın birlikte ( U/f oranı sabit kalacak şekilde ) değiştirilmesi ile gerçekleştirilir. Asenkron makinaların değişken frekansla kontrolü için daha kullanışlı bir moment ifadesi çıkartılabilir. Bunun için, asenkron motorun Şekil 4.13 (b)’da verilen eşdeğer devresi kullanılarak, statora indirgenmiş rotor akımı, U ' Ir R R1 s ' 2 (4.46) ' j X1 X 2 Şeklinde yazılabilir. Bu denklem kullanılarak makinada endüklenen moment ifadesi, U 2 R2' s 3 M ms R1 R2' s X 1 X 2' (4.47) 156 Elektrik Makinalarının Kontrolu Prof. Dr. M. Hadi SARUL Şeklinde elde edilebilir. Bu ifade yardımıyla, momenti maksimum yapan kayma değeri hesaplanır ve moment ifadesinde yerine konursa, momentin maksimum değeri, M max 3 U2 2 2ms R R 2 X X ' 1 2 1 1 (4.48) Şeklinde elde edilir. Bu denklemde gerekli düzenlemeler yapılırsa, maksimum moment ifadesi, M max K U f 2 2 12 R1 R1 4 2 L1 L'2 f f ( 4.49 ) Şeklinde elde edilebilir. Burada, K bir sabit olup, L1 ve L2’ sırasıyla stator ve rotor endüktanslarını gösterir. Pozitif işaret motor çalışma, negatif işaret fren çalışma için geçerlidir. Yüksek frekanslarda, R1 f 2 L1 L'2 olup,( 4.49) denklemi, M max K U f 2 2 L1 L'2 (4.50 ) Şeklini alır. Denklem ( 4.50 ), düşük hızlar ( frekanslar ) dışında, sabit bir U/f oranı ile sabit bir moment elde edildiğini gösterir. Bu yüzden motor sabit moment bölgesinde çalışır. Denklem (4.49)’a uygun olarak, düşük frekanslar için stator direncindeki düşümden dolayı ( Yani R1 f , 2 L1 L'2 ile karşılaştırıldığında önemsiz değildir.) maksimum moment motor çalışma bölgesinde ( + işaret ) daha düşük değerde, fren çalışma bölgesinde ( - işaret ) daha büyük değerde olacaktır. Bu davranış motor çalışma esnasında akıda azalmaya ve fren çalışma esnasında akıda yükselmeye neden olur. Aynı maksimum momentin motor çalışmadaki düşük hızlarda korunması gerektiğinde, düşük frekanslarda U/f oranı arttırılır. Bu maksimum frenleme momentinin daha da artmasına ve fren çalışmada makinada önemli bir doyuma neden olur. U gerilimi temel hızda nominal değere ulaştığında frekans ile yükseltilemez. Bu yüzden temel hızın üzerinde frekans, U sabit kalacak şekilde değiştirilir. Denklem ( 4.50 )’e uygun olarak gerilimin sabit olarak korunması ile, frekanstaki yükselme ile maksimum moment düşer. Frekans ile kaynak gerilimindeki değişim Şekil 4.20 (a)’da verilmiştir. Gerilim temel hızın üzerinde sabit olup, temel hızın altında U/f oranı sabit kalır. Ancak düşük frekanslarda maksimum momenti sabit tutmak için U/f oranı yükselir. İlgili hız moment eğrileri, motor ve 157 Elektrik Makinalarının Kontrolu Prof. Dr. M. Hadi SARUL fren çalışma için, Şekil 4.20 (b)’de verilmiştir. Eğrilerden de anlaşılacağı üzere, hız kontrolü ve fren çalışma yaklaşık sıfır hızdan senkron hızın üzerindeki hızlarda kullanılabilir. ωm Artış f U Temel frekans ωms Temel frekans 0 -Mmax f 0 Mmax Şekil 4.20 Değişken Frekans Kontrolü Değişken frekanslı kontrol, aşağıdaki özellikleri nedeniyle, iyi bir çalışma ve geçici rejim performansı sağlar; - Hız kontrolü ve fren çalışma yaklaşık sıfır hızdan temel hızın üzerindeki hızlara kadar sağlanabilir. - Geçici rejim esnasında ( yol verme, frenleme ve dönüş yönünün değiştirilmesi ) çalışmada, düşük akım ile maksimum moment gerçekleştirilebilir ve iyi bir dinamik cevap sağlanır. - Bakır kayıpları düşüktür ve tüm frekanslarda maksimum moment noktası ve senkron hız arasındaki çalışma sınırlandırıldığı gibi, verimlilik ve güç faktörü yüksektir. - Yüksüz durumdan yüklü duruma geçişte hızdaki düşme küçüktür. Akı Kontrol Kaynak V* VFVS fr f* Gecikme Motor Şekil 4.21 Değişken Frekans Kontrolu 158 Elektrik Makinalarının Kontrolu Prof. Dr. M. Hadi SARUL 4.6.1.1 Kayma Hız Kontrolü V ve f makinenin nominal frekansını belirtsin. Motor sabit U/f kontrolü ile temel hızın altında çalıştırıldığında, bir kf frekansı için terminal gerilimi kU olacaktır. Burada k, 0 ≤ k ≤ 1 Aralığında bir sabittir. Böylece, frekans 0’ dan f’e kadar değişirken k, 0’dan 1’e ve gerilim 0’dan U’ya kadar değişir. (4.46) ve (4.47) denklemlerinde gerilim için kU ve frekans için kf konursa ve stator direncindeki düşüm ihmal edilirse, akım ve moment için, aşağıdaki ifadeler yazılabilir. Ir U R ks X ' 2 M 2 1 X 2' (4.51) 2 U 2 R2' ks 3 ms R2' ks 2 X 1 X 2' 2 (4.52) ( 4.51 ) ve ( 4.52) ifadelerinde, eğer k değişirken ks sabit olarak korunursa, böylece rotor akımı ve moment sabit kalacaktır. Kayma küçük olduğu için, rotor akımı gerilim ile aynı fazda olacaktır. Akı sabit olduğundan, aynı şekilde Im sabit olacaktır. Böylece, (4.53) I1 I 2' 2 I m2 sabit dir. Böylece, eğer frekans değişirken, motor çalışma ks’in sabit değerinde başarılırsa, motor sabit akım ve momentte çalışacaktır. kf frekansında senkron hız kωms olup, kayma, s kms m kms (4.54) Şeklinde yazılabilir. Bu ifadeden, ks kms m sl ms ms (4.55) Elde edilir. Burada, sl kms m (4.56) 159 Elektrik Makinalarının Kontrolu Prof. Dr. M. Hadi SARUL Olup, döner alan hızı kms ve rotor hızı arasındaki fark kayma hızı olarak tanımlanır. Motor yüklendiğinde, yüksüz durumdaki hızına göre motor hızında düşme olur. Yukarıdaki açıklamalar, momentin herhangi bir değeri için, yüksüz hızına ( kms ) göre motor hızındaki düşmenin bütün frekanslarda aynı olduğunu gösterir. Bu yüzden, makinenin hız-moment karakteristikleri 0 s sm için yaklaşık olarak paralel eğrilerdir. Aşağıda görüldüğü gibi, sabit bir kayma hızında makinanın çalışması, bir sabit rotor frekansında çalışması anlamına gelir. ks kf s f r r f f (4.57) Burada f r ve r sırasıyla Hz ve rad/s olarak rotor frekansını göstermektedir. s sm , R2' sk M X 1 X 2' İçin, denklem ( 4.52 ) ve ( 4.55 )’den, 3U 2 ks sabit.sl Rr' ms (4.58) Denklem (4.58 ), s sm için, hız moment eğrilerinin yaklaşık düz bir çizgi olduğunu ifade eder. Aynı zamanda onlar paralel olduğundan, hız moment karakteristikleri, s sm için yaklaşık paralel hatlardır. Yukarıdaki açıklamalara uygun olarak, verilen bir kayma hızı için motor akımı ve momenti bütün frekanslarda aynı değişime sahiptir. Bu yüzden motor akımı ve momenti kayma hızının kontrolü ile ayarlanabilir. Ayrıca, motor akımı, kayma hızının sınırlandırılması ile güvenilir bir limit içince sınırlandırılabilir. Bu davranış, izin verilebilir bir limit içinde akımı sınırlandırmak için kapalı çevrim hız kontrolünde kullanılır. Şimdi bir sonraki temel hızın üzerindeki çalışmayı ele alalım. Daha önce de belirtildiği gibi, makine U sabit geriliminde çalışsın. Bu durumda rotor akımı, I2 (4.59) U R R s 1 ' 2 2 k 2 X 1 X 2' 2 k 1 olduğunda, frekans nominal frekanstan daha yüksektir. Bu durumda, eşzaman hız ve maksimum moment arasında bir kısıtlama olup, kayma büyük bir değere sahiptir. Bundan dolayı, 160 Elektrik Makinalarının Kontrolu I2 Prof. Dr. M. Hadi SARUL sU U kms m R2' R2' kms (4.60) Veya R2' kms m sl ms kI 2' U (4.61) Böylece, temel hızın üzerindeki hızlar için verilen bir rotor akımında ve verilen bir stator akımında, kayma hızı k veya frekans ile lineer olarak yükselir. Bu davranış, izin verilebilir temel hızın üzerindeki değerlerde akımı sınırlamak için kapalı çevrim hız kontrol sistemi kullanılır. Kaymanın değeri büyük olduğunda, rotor akımı U gerilimi ile aynı fazdadır. Eğer makinadaki kıyıcı kayıpları ihmal edilirse, depolanan güç, Pm 3UI 2' (4.62) Şeklinde yazılabilir. Sonuç olarak, verilen bir rotor akımı için, dolayısıyla verilen bir stator akımı için güç sabittir. Bu yüzden sürücü, sabit güç modunda çalışır. 4.6.1.2 Çalışma Bölgeleri, Moment ve Hız Limitleri Verilen bir stator akımı ve nominal frekansın altında ve üstündeki frekanslarda moment ve güç değişimleri Şekil 4.22’de noktalar ile gösterilmiştir. Stator akımı izin verilen maksimum değerini aldığında, bu değişken frekansla kontrolde motorun güç kapasitesini ve maksimum momenti ifade edecektir. Frekansla güç kapasitesi ve maksimum momentin değişimi Şekil 4.23’da verilmiştir. Kayma hızı sl ’in frekansa bağlı değişimi şu şekilde verilmiştir. ????? 161 Elektrik Makinalarının Kontrolu Prof. Dr. M. Hadi SARUL ωm Artış f ωmc ωmb ωms -Mmax 0 frated Mmax M Şekil 4.22 Çalışma Bölgelerine Göre Moment ve Güç Limitleri Şekil 4.22 ve Şekil 4.23’da görüldüğü gibi, motor sıfır hızdan temel hız mb ’e kadar sabit momente sahiptir. Bu yüzden bu aralığa, sabit momentte çalışma bölgesi denir. Bu frekans aralığında U gerilimi frekansla Şekil 4.20 (a)’da gösterildiği gibi değişir ve kayma hızı izin verilen akımın maksimum değerinde sabit kalır. Temel hızdan mc hızına kadar maksimum güç sabit değere sahiptir. Bu nedenle bu bölgeye sabit güç bölgesi denir. mc Hızında ( Şekil 4.42 ) devrilme momentine ulaşılır. Bu hızın üzerinde izin verilen akımın maksimum değerinde motoru çalıştırmak için girişimde bulunmak motorun durmasına neden olur. Bu nedenle mc hızının üzerinde makine, sabit bir kayma hızında çalışır ve izin verilen maksimum akımda ve maksimum güçte düşmeye izin verilir ( Şekil 4.22 ). Bu durumda motor akımı hız ile ters orantılı olarak azalır ve moment hızın karesiyle orantılı olarak düşer. Bu bölgede çalışma, ancak yüksek hızlarda düşük moment gerektiren sürücülerde gereklidir. Örneğin, cer uygulamalarında tam hızda artış olduğunda sürücü bu bölgede çalışır. Çünkü yüksek hızlardaki kararlı çalışmada moment, hızlanma esnasındaki değeri ile karşılaştırıldığında çok küçüktür. 162 Elektrik Makinalarının Kontrolu Prof. Dr. M. Hadi SARUL M M Pm Pm Pm Is Is Is ωsl 0 ωsl 1.0 Sabit moment bölgesi M 2.0 Sabit güç bölgesi k Sabit kayma hızı Şekil 4.23 Birime İndirgenmiş Frekansa Bağlı Olarak… 4.6.1.3 Gerilim Kaynaklı İnverter ile Asenkron Motor Kontrolü Asenkron motor için gerekli değişken frekans ve gerilim kaynağı, gerilim kaynağı inverterden veya doğrudan frekans değiştiricilerden elde edilebilir. Şekil 4.24 (a)’de, dc gerilim kaynağından beslenen ve anahtarlama elemanı olarak tristörlerin kullanıldığı bir asenkron motor sürme devresi görülmektedir. İnverter devresinde tristörler yerine diğer uygun güç elektroniği anahtarlama elemanları kullanılabilir. Genellikle düşük gerilim ve düşük güçlerdeki inverterlerde MOSFET’ler, orta güç seviyelerinde IGBT ve güç transistorları, yüksek güç seviyelerinde ise GTO ve IGCT’ler anahtarlama elemanı olarak kullanılır. Gerilim beslemeli inverterler, kare dalga inverter veya darbe genişlik modülasyonlu inverter olarak çalışabilirler. Kare dalga inverter kullanılması durumunda tristörler bir T periyot süresince sırayla T/6 kadar süre farkıyla anahtarlanırlar ve T/2 süresi kadar iletimde kalırlar. Bu çalışma şekli için çıkış geriliminin dalga şekli, Şekil 4.24 (b)’de gösterilmiştir. İnverterin çıkış frekansı T süresinin değiştirilmesi ile, çıkış geriliminin değeri ise, giriş geriliminin değiştirilmesi ile sağlanır. 163 Elektrik Makinalarının Kontrolu Prof. Dr. M. Hadi SARUL T5 T3 T1 + A Vd B C - T4 T2 T6 A B C M VAB VAB Vd 0 6 5 6 2 -Vd t 0 Vd 2 t Şekil 4.24 Gerilim Beslemeli Asenkron Motor Sürücüsü a) Tristörlü inverter beslemeli asenkron motor sürücüsü b) Basamaklı İnverter hat gerilimi dalga şekli c) PWM İnverter hat gerilimi dalga şekli Eğer giriş gerilimi DC gerilim ise, değişken gerilim bir dc kıyıcı ile sağlanır ( Şekil 4.25 (a)) . Giriş gerilimi AC gerilim ise, kaynakla inverter arasına bir kontrollü doğrultucu bağlanarak ihtiyaç duyulan değişken gerilim elde edilir( Şekil 4.25 (b)). Kaynak ile inverter arasına bağlanan doğrultucu veya kıyıcının çıkışındaki harmonikleri önlemek veya azaltmak için DC kola büyük değerli bir elektronik kapasite bağlanır. 164 Elektrik Makinalarının Kontrolu Prof. Dr. M. Hadi SARUL Filtre Id DC + kaynak - L Kıyıcı C + Altı adımlı Ud inverter - Motor + Altı adımlı Ud inverter - Motor (a) Filtre Id Kontrollü doğrultucu AC kaynak L C (b) Id DC + kaynak - L + Ud - C PWM inverter Motor (c) Id Köprü diyot AC kaynak L + Ud - C PWM inverter Motor (d) Şekil 4.25 Gerilim Beslemeli İnverterlerle AC Motor Sürücü Devreleri İnverter çıkışındaki hat ve faz gerilimlerinin fourier serisine açılımı aşağıdaki gibidir. U AB 2 3 1 1 1 U d Sint Sin5t Sin7t Sin11t 5 7 11 U AN 1 1 U d Sint Sin5t Sin7t 5 7 2 (4.63) (4.64) Faz geriliminin temel bileşeninin efektif değeri, U1 2 (4.65) Ud Kare dalga inverterin ana dezavantajı, çıkış gerilimindeki düşük frekanslı büyük değerdeki harmoniklerdir. Bundan dolayı kara dalga inverterler aşağıdaki dezavantajlara sahiptir. 165 Elektrik Makinalarının Kontrolu Prof. Dr. M. Hadi SARUL - Düşük frekanslı harmoniklerden dolayı motor kayıpları tüm hızlarda artacak ve motor geriliminde azalma meydana gelecektir. - Motor, beşinci, yedinci, on birinci ve on üçüncü harmoniklerden dolayı titreşimli bir dönme momenti oluşturacak, bu da rotorun düşük hızlarda düzensiz hareketine neden olacaktır. - Motor akımındaki harmonikler düşük hızda daha da artacaktır. Makine yüksek U/f oranına bağlı olarak, düşük hızlardaki düşük yüklerde doyuma gitmeye başlayacaktır. Bu iki etki makineyi henüz düşük hızlardayken aşırı ısınmaya götürür ve bu nedenle en düşük hız nominal hızın %40’ı seviyelerinde sınırlanmış olur. İnverterin darbe genişlik modülasyonlu inverter olarak çalışması durumunda, harmonikler azalır, düşük frekanslı harmonikler yok edilir, kayıplar azalır ve düşük hızlarda motorun daha yumuşak çalışması sağlanmış olur. Şekil 4.24 (c)’de sinüzoidal PWM için çıkış gerilimi dalga şekli gösterilmiştir. PWM inverter ile çıkış geriliminin ayarının yapılması durumunda, girişteki dc gerilimde yapılması muhtemel herhangi bir ayar gerekliliği ortadan kalkar, bu yüzden inverter kaynağın DC olduğu durumda doğrudan ( Şekil 4.25(c)) ve kaynağı AC olduğu durumda ( Şekil 4.25 (d)) diyotlarla bağlandıktan sonra bağlanır. Bir sinüzoidal PWM inverterin çıkışındaki faz geriliminin temel bileşeni, U1 m Ud 2 2 (4.66 ) Şeklinde yazılabilir. Burada, m modülasyon endeksi olarak tanımlanır. Motor akımındaki harmonikler, moment salınımlarına ve motorda değer kaybına neden olur. Motor terminal gerilimindeki belirli bir harmonik içeriği için, motorun daha yüksek kaçak endüktansa sahip olduğu durumlarda akım harmoniklerinde azalma gösterir. Bu da motordaki değer kaybının azalmasının ve momentteki dalgalanmanın azalmasına neden olur. Bu yüzden gerilim kaynaklı inverterlerle yapılan hız kontrolunda, sinüzoidal kaynaktan besleme ile karşılaştırıldığında, daha yüksek kaçak endüktanslı asenkron motorlar kullanılır. 4.6.1.4 Gerilim Kaynağı İnverterle Fren ve Dört Bölgeli Çalışma Motorun giriş gücü, P1 3U1I1Cosf ( 4.67 ) Şeklinde yazılabilir. Burada; U1 , motor faz geriliminin temel bileşenini, I1 , motor faz akımının temel bileşenini, f ise gerilim ve akım arasındaki faz açısını gösterir. Motor çalışma durumunda f 90 olduğundan giriş gücü pozitif değerdedir ve güç akışı inverterden motora doğrudur. Frekanstaki bir azalma senkron hızın, rotor iletkenleri ve hava aralığında ters dönen 166 Elektrik Makinalarının Kontrolu Prof. Dr. M. Hadi SARUL döner alan arasındaki bağıl hızdan daha az olmasına neden olur. Sonuç olarak f açısı 90 den büyük olduğunda, güç akışı da tersine döner. Makine generatör olarak çalışmaya başlar ve gücü invertere verir. Faydalı frenlemede güç akışı, inverterden DC hatta doğru olup, dinamik frenlemede ise bu enerji bir direnç üzerinde harcanır. a) Dinamik Frenleme PWM inverterle sürülen bir asenkron motorun bağlantı şeması Şekil 4.27’da görülmektedir. SW L AC kaynak Köprü diyot C Id R S + Ud - PWM inverter Motor Şekil 4.26 Asenkron motorun dinamik frenleme bağlantısı Şekil 4.25 (d)’de verilen devreye dinamik frenleme için doğal komütasyonlu anahtar ( burada transistor ) R direnci ile seri olarak bağlanıp S anahtarı üzerinden DC hatta eklenmiştir. Fren çalışma esnasında elde edilen enerji C kapasitesinin üzerine akar ve gerilimi yükseltir. Eğer bu gerilim belirli bir değeri geçerse, S anahtarı kapanarak frenleme direncinin hatta bağlanmasını sağlar. Elde edilen güç ve kondansatörde depo edilen enerjinin bir kısmı direnç üzerinden akarak harcanır ve DC hat gerilimi düşer. Bu gerilim nominal değerine düştüğünde S anahtarı yeniden açılır. S anahtarının DC hat gerilimine bağlı olarak açılıp kapanmasıyla, üretilen enerji direnç üzerinde harcanmış olur. Böylece dinamik frenleme gerçekleşir. Motorların dinamik frenlemesi işlemi, Şekil 4.25 (a)’dan 4.25 (c)’ye kadar yine benzer şekillerde uyarlanabilir. b) Rejeneratif frenleme Öncelikle rejeneratif frenlemenin PWM inverterle kullanıldığı Şekil 4.25 (c) ve 4.25 (d)’yi inceleyelim. Şekil 4.25 (c)’de motorun motor çalışmadan fren çalışmaya geçtiği durumda I d akımı yön değiştirir ve DC kaynağa doğru akarak kaynağa enerji aktarır. Şekil 4.25 (d)’deki durumda rejeneratif frenleme için DC kaynağa aktarılan bu güç, AC kaynağa transfer edilmelidir. Motor çalışmadan fren çalışmaya geçildiğinde I d akımı yön değiştirir ancak U d ’nin yönü aynı kalır. Bu yüzden rejeneratif frenleme yapabilmek için tek yönlü gerilim ve çift yönlü akım geçişine izin verebilecek bir çeviriciye ihtiyaç vardır. Yeni sürücülerde, hem fren çalışmada hem de motor çalışmada sinüzoidal akımı AC kaynaktan optimum güç faktörüyle çeken, senkron hat dönüştürücüsü (SHD) kullanılmaktadır. Bu yüzden başarımı çok iyi olmaktadır ve çift yönlü dönüştürücülerden daha az güç elektroniği elemanı gerektirmektedir. SHD ve PWM invertere sahip rejeneratif sürücü Şekil 4.27’da gösterilmiştir. 167 Elektrik Makinalarının Kontrolu Prof. Dr. M. Hadi SARUL Şekilde görüldüğü gibi, Ls endüktansı ve PWM inverter -1 birlikte bir SHD meydana getirir. PWM İnverter-1 gerekli manyetiği ve düşük harmonik içeriği ile U1 gerilimini sağlamak için çalışır. Bu yüzden kaynak akımı olan I s tam sinüzoidale yakındır ve motor çalışmada U s ile aynı fazdadır. Fren çalışmada ise aralarında 180 derece faz farkı bulunmaktadır. Motor ve fren çalışma için ilgili fazör diyagramları Şekil 4.28 (a) ve (b)’de gösterilmiştir. Her I s değeri için ilgili fazın U s gerilimi ve büyüklüğü gereklidir. Sinüzoidal PWM metodunda bunun örneği çok rahat görülebilir. Sinüzoidal PWM’de U1 ’in faz ve büyüklüğü, faz ve istenilen büyüklüğü üretmeye yarayan modülasyon sinyalinin üretilmesi ile elde edilebilir. U1 Gerilimi PWM inverter ile üretildiğinde düşük seviye harmoniklerinin hiçbirini içermez. Ls Endüktansı, sinüzoidale yakın I s kaynak akımı üretilebilmesi için yüksek frekanslı harmonikleri filtreler. Şekil 4.29’deki fazör diyagramları senkron makineninkiyle benzerlik göstermektedir. SHD bu davranışından ötürü senkron hat dönüştürücüsü olarak adlandırılmıştır. Şekil 4.27’da gösterilen sürücü eğer kararlı halde çalışırsa, SHD tarafından sağlanan( alınan ) güç PWM İnverter-2’den alınan güce eşit olmak zorundadır. Bu iki iş de birbirinden bağımsız olmasına rağmen bahsedilen bu eşitliğe DC hatta SHD tarafından sağlanan güce PWM -2’den alınan güce eşit olduğu durumlarda, C kondansatöründe hiçbir güç depo edilmeyecek ve bu kondansatörden enerji alımı olmayacaktır. C kondansatörünün gerilimi ise sürekli olarak referans değer olan U d ’a eşit olacaktır. Motor üzerinde yük arttığında ise PWM-2’nin DC hattan çekeceği güç SHD’nin sağladığı gücün üzerine çıkacaktır. Bu yüzden kondansatörün U d voltajı, U d referans değerinin de altına düşecektir. Kapalı çevrim gerilim kontrolü, I s değerini arttıracak ve böylece DC hatta gerekli güç sağlanmış olacaktır. Bu yüzden DC hat gerilimi referans değerine tekrar erişecektir. Us Is Ls Ux n Ls L U1 PWM İnverter + C Ud PWM İnverter Motor - I II Ls Kontrolör Ud - + Senkron Hat İnverter * Ud Şekil 4.27 Geri beslemeli PWM İnverter ile sürülen asenkron makinanın rejeneratif frenleme bağlantısı 168 Elektrik Makinalarının Kontrolu Prof. Dr. M. Hadi SARUL Is Us δ Ux=JωLsIs U1 U1 Ux=JωLsIs Is δ Us Şekil 4.28 SHD’’nin Fazör Diyagramı a) Motor çalışma, b) Fren çalışma SHD’nin boost konverter olarak çalıştığı durumlarda DC hattın kapalı çevrim kontrolü, sürücünün gerilim çöküntülerine ve düşük gerilime karşı istidatlı çalışmasına olanak tanıyacaktır. AC kaynak gerilimi düştüğünde kapalı çevrim kontrol sistemi DC hat gerilimini I s akımını arttırarak besleyecek ve böylelikle motora sabit bir gerilim sağlanmış olacaktır. Bu da aynı maksimum moment ve gücü elde edebilmek anlamına gelir. Şekil 4.25 (b)’ deki sürücüye kontrollü bir doğrultucu ve çift yönlü konverter eklenerek rejeneratif frenleme yeteneği kazandırılabilir. Burada SHD’de kullanılamaz, çünkü SHD’nin işleyebilmesi için sabit bir DC hat gerilimine ihtiyaç vardır. Ancak buradaki altı adımlı inverterin DC hat gerilimi değişken olmak zorundadır. Şekil 4.25 (a)’da da iki bölgeli kıyıcı kullanılarak rejeneratif frenleme özelliği kazandırılabilir. c)Dört Bölgede Çalışma Dört bölgede çalışma özelliği, herhangi bir sürücüye frenleme ( Dinamik ve Rejeneratif ) özelliği kazandırılarak elde edilebilir. İnverter frekansındaki azalma, senkron hızın motor hızından az olduğu durumlarda çalışmayı,1. Bölgeden ( ileri motor ) 2. Bölgeye ( ileri frenleme ) geçirir. İnverter frekansı ve gerilimi, makineyi frenleyerek durdurana kadar sürekli olarak düşüş gösterir. İnverter çıkış geriliminin faz dizilişinin invertere ait olan 2 bacağının birbirine aktarma yapılması ile gerilim yön değiştirir. Örnek olarak ( Tr1 ve Tr 4 ) ve ( Tr 3 ve Tr 6 ) gruplarının aralarında değiştirilmesi ile. Bu da çalışmayı 3. Bölgeye ( ters motor çalışma ) geçirir. İnverter frekansı ve gerilimi, ters dönüşte, arzu edilen hıza kadar artırılmaya devam edilir. 4.6.1.5 Doğrudan Frekans Değiştiricilerle Kontrol Doğrudan frekans değiştiriciler, sabit gerilim ve frekanslı ac kaynaktan değişken gerilim ve frekanslı kaynak elde edilmesini sağlar. Şekil 4.29’de yarı dalga doğrudan frekans değiştiricinin bağlantı şeması görülmektedir. 169 Elektrik Makinalarının Kontrolu Prof. Dr. M. Hadi SARUL Motor Şekil 4.29 Doğrudan frekans değiştirici kontrollü Asenkron motor sürücüsü Düşük frekanslarda çalışıldığında, düşük harmonik içeriğine sahip olunduğundan, düşük hızlarda düzgün ( yumuşak ) hareket elde edilir. Frekansın yükselmesi ile harmonik içeriği arttığından, maksimum çıkış frekansını kaynak frekansının %40’ında sınırlandırmak zorunludur. Bu nedenle, temel frekansta maksimum hız, senkron hızın %40’ı ile sınırlandırılır. Motor akımındaki harmonikler nedeniyle, değer kaybı ve moment salınımlarını en aza indirmek için büyük kaçak endüktanslı bir motor kullanılır. Sürücüler rejeneratif frenleme kabiliyetine sahiptir. Tam dört bölgeli çalışma, motor terminal geriliminin faz sırasının değişimi ile sağlanır. Doğrudan frekans değiştiriciler çok sayıda tristöre ihtiyaç duyduğundan, ekonomik açıdan büyük güçlü sürücülerde kullanılması kabul edilebilir. Doğrudan frekans değiştiriciler, iyi bir dinamik cevap gerektiren yüksek güçlü sürücülerde uygulamalara sahiptir. Ancak, yalnız düşük hızlardaki işletmeler, örneğin çimento fabrikasındaki değirmenlerde. Düşük hızda çalışma, düşük frekanslarda bir doğrudan frekans değiştiricili çalışma, büyük kutup sayılı bir motorun beslenmesi ile sağlanır. Bu sürücülere, geleneksel sürücülerin aksine düşük hızda çalışma bir redüksiyon dişlisi olmadan sağlandığından, dişlisiz sürücüler olarak adlandırılır. Böylece ilgili maliyet, yer bakım ortadan kalkar. 4.6.1.6 Asenkron Motor Sürücüsünün Kapalı Çevrim Kontrolü Bir VSI’lı kapalı çevrim asenkron motor sürücüsü Şekil 4.30’de verilmiştir. Bu sürücü, kayma sınırlayıcı ve dış hız çevrimli, iç kayma hız çevrimi kullanır. Verilen bir akım için kayma hızı sabit değere sahip olduğundan, kayma hız çerimi aynı zamanda bir iç akım çevrimi gibi çalışır. Sürücüde, rejeneratif frenleme ve dört bölgeli çalışma yeteneğine sahip bir PWM inverter kullanılır. Sürücünün çalışması aşağıda açıklanmıştır. 170 Elektrik Makinalarının Kontrolu Prof. Dr. M. Hadi SARUL U* + Akı kontrol DC kaynak + - Gerilim kontrolör - L U C m eωm ω*m + ωm ω*sl Hız kontrolör ωms + + Kayma regülatörü f PWM inverter U ωm Motor Hız sensörü Şekil 4.30 Kapalı Çevrim Kayma Kontrollü Sürücü Hız hatası bir PI kontrolör ve bir kayma regülatöründe değerlendirilir. PI kontrolör iyi bir kararlı durum doğruluğu elde etmek ve gürültüleri azaltmak için kullanılır. Kayma regülatörü, kayma hız komutu sl ’i tayin eder. Onun maksimum değeri, inverter akımınını izin verilebilir değerine göre sınırlıdır. Gerçek hız m ve kayma hızı sl ekleyerek elde edilen senkron hız, inverter frekansını belirler. Makine terminal gerilimi U ’nun kapalı çevrim kontrolü için referans sinyali, bir fonksiyon generatörü kullanılarak f frekansı tarafından oluşturulur. Bu, baz hızda yaklaşık sabit akıda çalışma ve baz hızın üzerinde sabit bir terminal geriliminde çalışma sağlar. Hız komutu m ’deki bir kademe artış, pozitif hız hatası üretir. Kayma hızı komutu sl maksimum değere ulaşır. Hız hatası küçük bir değere ulaşana kadar sürücü mümkün olan maksimum momentle ve inverterin sağlayabileceği akım sınırları içinde sistemi hızlandırır. Sonunda sürücü kayma hızını, motor momenti ve yük momentini dengeleyecek bir değere sabitler. Hızın bir kademe azalması ise negatif hız hatası oluşur. Bu kayma hızı komutunun maksimum negatif değere ulaşmasına neden olur. Sürücü, hız hatası küçük bir değere ulaşana kadar, mevcut maksimum frenleme momenti ve izin verilebilen maksimum akımda rejeneratif frenleme etkisinde yavaşlar. Daha sonra motor momenti yük momentine eşit olduğunda sürücü kayma hızına yerleşir ( oturur ). Hız hataları mümkün olan maksimum momentle düzeltildiği için, sürücü cevabı oldukça hızlıdır. Kaymanın doğrudan kontrolü tüm çalışma şartlarında kararlı çalışma sağlar. Nominal hızın üzerindeki hızlar için, kayma regülatörünün kayma hız sınırı, devrilme değerine kadar, frekansla lineer olarak arttırılmalıdır. Kayma hız regülatörünün çıkışına eklenen bu kayma hızı sinyali orantılı bir frekans ve uygun bir kontrol sinyali sağlar. Devrilme momentine 171 Elektrik Makinalarının Kontrolu Prof. Dr. M. Hadi SARUL neden olacak yüksek frekanslarda ise, kayma hız sınırı devrilme değerine yakın bir değerde sabitlenir. Hızlı cevap gerekli olduğunda maksimum kayma sm ’e izin verilebilir. Çünkü asenkron motorlar, kısa süreli geçici çalışma esnasında birçok kez nominal akımının birkaç katını taşımak için izin verebilir. İnverter ve onun ön uç dönüştürücüsü, geçici ve kararlı durum akım değerleri aynı olan yarıiletken elemanlar kullanılarak inşa edilmiştir. 4.6.1.7 Bir Akım Kaynağından Değişken Frekanslı Kontrol Asenkron motorun değişken frekanslı gerilim kaynağı kullanılarak kontrolü önceki bölümde incelenmişti. Bu bölümde değişken frekanslı akım kaynağı ile motor kontrolü incelenecektir. Şekil 4.13 (a)’ daki Asenkron motorun eşdeğer devresinde gerilim kaynağı akım kaynağı ile değiştirildiğinde bir akım kaynağı tarafından beslenen bir motor için eşdeğer bir devre elde edilebilir. Stator akımı I s ’ in çeşitli değerleri için, motorun nominal akıda çalışmaya uygun olan hız-moment karakteristikleri ( eğrileri ) ve doğal hız-moment eğrisi, Şekil 4.31 (a)’da görülmektedir. Verilen bir I s akımı için, doğal karakteristik üzerinde motorun çalışması, nominalden daha yüksek bir akı için yer alır ve onun altında nominalden daha düşük bir akıda. Nominal akıda çalışma, bölüm 6.12’de açıklanan nedenlerden dolayı tercih edildiğinden???, doğal karakteristik tercih edilen çalışma noktalarının odağıdır. Motorun akım kaynağı eşdeğer devresinden, nominal mıknatıslanma akımı ( veya nominal akı ) için, rotor frekansı ve stator akımı arasında bir bağıntı elde edilebilir. Frekanstan bağımsız olan bu ilişki, Şekil 4.31 (b)’de görülmektedir. Sürücü, Hızı kontrol etmek için frekans değiştiğinde, stator akımı I s ve rotor frekansı ( sf ) arasında Şekil 4.31 b’deki ilişkiye göre çalışır. ωm Doğal ωms Is Is1 Is2 0 Is3 0 M (a) Rotor Frekansı (sfs) (b) Şekil 4.31 Akım Kaynağından Asenkron Motorun Çalışması a) Hız moment Eğrileri b) Stator akımı ve rotor frekansı eğrileri Sabit bir akıda çalışıldığında, çoğu yüklerle birlikte verilen kararlı olmayan çalışmaların hız moment karakteristiği üzerinde çalışma noktaları tespit edilir. Bu yüzden kapalı çevrim kontrolü zorunludur. Motorun sabit akıda çalışmasına kısıtlama olduğundan, onun kararlı durum davranışı VFVS ile eşdeğerdir. Bu nedenle, bölüm 6.12’de açıklandığı üzere, verilen bir kayma hızında ( veya rotor frekansında ) motor sabit bir akım çeker ve bütün frekanslarda sabit moment gerçekleşir. Bu yüzden motor, sıfırdan temel hıza kadar sabit moment modunda 172 Elektrik Makinalarının Kontrolu Prof. Dr. M. Hadi SARUL çalışır. Temel hızda ya nominal makine voltajına ulaşılır veya VFCS gerilim doyuma ulaşır. Her iki durumda da makine, temel hızın üzerinde sabit bir terminal geriliminde sabit güç modunda çalışır. Sabit frekanslı akım kaynağı, akım kaynaklı bir inverter ile sağlanır. 4.6.1.8 Akım Kaynağı İnverterle Kontrol Şekil 4.32’de bir tristörlü akım kaynağı inverter görülmektedir. T1 T6 tristörleri sıralarına göre aralarında 60 derece faz farkı olacak şekilde iletime girerler. Komütasyon D1 D6 diyotları ve C1 C6 kondansatörleri ile sağlanır. Böylelikle çıkış akımının dalga şekli belirlenir. İnverter Ld endüktansının değerine bağlı olarak bir akım kaynağı gibi çalışır. Ld Id T1 C1 + T3 - C3 + T5 - C5 + - D1 Ud D3 D5 iA + - Asenkron Motor D4 D6 π D2 2π ωt C6 C4 + Id - + - C2 + T4 - T6 T2 (a) (b) Şekil 4.32 Akım Kaynağı İnverterden Beslenen Asenkron Motor Sürücüsü Motor akımının temel bileşeni Şekil 4.32 (b)’den, Is 6 Id (4.68) Olarak hesaplanabilir. Belirli bir hız için, U d ’nin değerinin değişimi ile DC hat akımı I d ’ nin değiştirilmesi ile moment kontrol edilir. Bu nedenle, kaynak AC olduğunda kaynak ile inverter arasına bir kontrollü doğrultu bağlanır, kaynak DC olduğunda ise, inverter ve kaynak arasına bir DC kıyıcı bağlanır Şekil (4.33). Tam kontrollü doğrultucu ve dc çıkış geriliminin maksimum değeri, motor terminal gerilimi nominal değerde doyuma ulaşacak şekilde seçilir. 173 Elektrik Makinalarının Kontrolu Prof. Dr. M. Hadi SARUL Ld AC kaynak Tam kontrollü doğrultucu + Ud - CSI Motor CSI Motor DC bağlantı Ld DC kaynak Kıyıcı + Ud DC bağlantı Şekil 4.33 Akım Kaynaklı İnverterli Asenkron Motor Sürücüsü ,Akım beslemeli inverterlerin başlıca avantajı güvenilir olmalarıdır. Gerilim beslemeli inverter kullanılması durumunda, aynı kolda bulunan anahtarlama elemanlarının kontrol edilmesinde anahtarlama elemanlarının aynı anda iletime girme olasılığı bulunmaktadır. Bu bağlantı, elemanların kaynak üzerinden doğrudan kısa devre olmasına neden olur. Sonuç olarak, anahtarlama elemanlarından geçen akım tehlikeli bir şekilde yükselir. Pahalı yüksek hızlı yarıiletken sigortalar, elemanları korumak için kullanılabilir. Akım beslemeli inverter kullanılması durumunda, aynı koldaki iki elemanın iletime geçmesi, büyük bir Ld endüktans varlığı nedeniyle, ani akım yükselmesine yol açmaz. Şekil 4.32’de görüldüğü gibi, motor akımındaki yükselme ve düşme çok hızlı olur. Bu gibi akımda hızlı yükselme ve düşme motorun kaçak endüktansından dolayı büyük gerilim pikleri meydana getirir. Bu yüzden düşük kaçak endüktanslı motor kullanılır. O zaman bile gerilim pikleri yüksek değere sahiptir. Komütasyon kapasiteleri C1 C6 , akımdaki yükselme ve düşme değerini sınırlayarak, gerilim piklerini azaltır. Gerilim piklerini yeterince azaltmak için büyük değerli kondansatörler gerekir. Büyük komütasyon kapasiteleri, ucuz tristörlü dönüştürücü kullanılması açısından avantajlıdır. Fakat bu inverterin frekans aralığını azaltır ve bu yüzden tahrikin hız aralığı azalır. Ayrıca, Ld endüktansının ve kondansatörlerin büyük değerlerinden dolayı, akım kaynaklı inverterlerin kullanıldığı sürücüler pahalı, yüksek ağırlık ve hacme sahiptir. 4.6.1.9 Rejeneratif Fren ve Çok Bölgeli Çalışma İnverter frekansı, senkron hızı motor hızından daha az yapmak için, azaltıldığında makine bir generatör olarak çalışır. Güç makinadan DC hatta doğru akar ve DC hat gerilimi U d yön değiştirir. Şekil 4.33 (a)’da tam kontrollü dönüştürücü bir inverter gibi çalışırsa, güç dc hattan AC kaynağa verilir ve motor rejeneratif frenlemede çalışır. Böylece Şekil 4.33 (a)’da verilen CSI sürücünün rejeneratif fren çalışması için ek bir ekipmana ihtiyaç yoktur. CSI’nın faz sırasının değişimi ile ters yönde motor ve fren çalışma sağlanabilir. Şekil 4.33 (b)’deki sürücü, iki bölgeli bir dc kıyıcı bir yönde akım sağlarsa, rejeneratif frenleme yeteneğine sahip olabilir, ancak gerilim her iki yönde de kullanılır. 174 Elektrik Makinalarının Kontrolu Prof. Dr. M. Hadi SARUL 6.17.2 CSI sürücünün Kapalı Çevrim Hız Kontrolü Şekil 4.34’de, bir kapalı çevrim CSI sürücü blok diyagramı görülmektedir. Gerçek hız m , referans hız m ile karşılaştırılır. Hız hatası, bir PI kontrolör ve kayma regülatöründen geçirilir. Kayma regülatörü, kayma hız kumandası sl ’i belirler. m ’e sl ’in eklenmesi ile elde edilen senkron hız, inverter frekansını belirler. Kayma hızı sl ( veya rotor frekansı) ve I s Şekil 4.32 (b)’deki ilişkiye ( değişime ) sahipse, sabit akıda çalışma sağlanır. I d , denklem ( 4.68 )’e göre I s ile orantılı olduğundan, sabit akıda çalışma için sl ve I d arasında Şekil 4.31(b)’ye benzer bir ilişki vardır. Akı kontrol bloğu sl ’in değerine bağlı olarak bir referans akımı I d ’i üretir ve o bir kapalı çevrim akım kontrolü sayesinde dc hat akımı I d ,sabit bir akı sağlamak için ayarlanır. Kayma regülatörünün çıkışında dayatılan sınırlama, inverter gücü I d ’yi sınırlar. ?? Bu nedenle, hızlı geçici rejim cevabı ve akım koruması vererek, izin verilebilir maksimum inverter akımı ve mevcut maksimum momentte hız hatasında belirli bir düzeltme yapılır. Bölüm 6.13’ün başlangıcında açıklandığı gibi, temel hızın üzerinde makinenin terminal gerilimi doyuma gider??. Akı kontrolü ve I d ’nin kapalı çevrim kontrolü etkisiz yapılır. Sürücüyü nominal inverter akımında çalıştırmak için, kayma regülatörünün kayma hız limiti frekans ile lineer yükselmek zorundadır. Bu, kayma regülatörünün çıkışına frekansla orantılı bir sinyal ilavesiyle gerçekleştirilmektedir. AC kaynak I*d + Id Tam Kontrollü doğrultucu Ateşleme α devresi Akım kontrolör Id Ld Akı kontrol Id ω*m +ωm ω*sl Hız kontrolör ωms İnverter + + Kayma regülatörü ωm Motor Hız sensörü Şekil 4.34 Kapalı Çevrim Kayma Kontrollü CSI Sürücü 175 Elektrik Makinalarının Kontrolu Prof. Dr. M. Hadi SARUL 4.6.1.10 Akım ve Gerilim Kaynağı İnverterli Sürücülerin Karşılaştırılması Akım ve gerilim kaynaklı inverterlerin avantaj ve dezavantajları aşağıda sıralanmıştır. a) CSI, VSI’dan daha güvenilirdir. Çünkü komütasyon başarısızlığı nedeniyle aynı koldaki anahtarlama elemanları üzerinden geçen akımda keskin bir artışa yol açmaz ve bu motor terminalleri arasında bir kısa devreye karşı doğal koruma sağlar. b) DC hattaki büyük endüktans ve büyük inverter kapasitelerinden dolayı CSI sürücüler yüksek fiyat, ağırlık ve hacim, daha düşük hız sınırına ve daha yavaş dinamik cevaba sahiptir. c) CSI sürücüler çok motorlu tahrikler için uygun değildir. Bu nedenle her bir motor ayrı inverter ve doğrultucuya sahiptir. Bir tek dönüştürücü paralel bağlanmış VSI motor sistemlerini beslemek için kullanılabilir. Bir tek VSI, bir dizi paralel bağlı motorları besleyebilir. 4.6.1.11 Akım Kontrollü Gerilim Kaynağı İnverterle Kontrol Akım ayarlı VSI akım kontrollü PWM ile çalışır. Akım kontrollü darbe genişlik modülasyonunda makine faz akımı, bir histerezis bant içinde bir referans sinüs akımının takip eder. Şekil 4.35(a)’da bir sinüzoidal referans akım iA I m Sint ’i göstermektedir. Şekilde, i A tarafından bir I miktarı ile ayrılan iki bant görülüyor. İnverterdeki anahtarlama, gerçek motor akımı i A bu iki bant içinde kalacak şekilde gerçekleştirilir. Şekil 4.24 (a)’daki inverter bu gerilim kaynağı inverter için kullanılır. İnverterin A fazı akımı iA , T1 ve T4 tristörleri ile şekillenir. T1 İletime girdiğinde ( T4 , kesimde ), A fazı kaynağın pozitif terminaline bağlanır ve dolayısıyla iA , akımının değişim oranı pozitif olur, T4 İletime girdiğinde ( T1 , kesimde ), A fazı kaynağın negatif terminaline bağlanır ve dolayısıyla iA , akımının değişim oranı negatif olur. Şekil 4.35 (a)'da i A akımı, T4 İletime girdiğinde, mm yolu boyunca düşer. i A Düşük bantta n noktasına vardığında, T4 iletimden çıkarılır ve T1 iletime geçirilir. Bu, i A ’nın değişim oranını pozitif yapar ve i A no boyunca artar. i A Üst bantta o noktasına vardığında, T1 iletimden çıkarılır ve T4 iletime geçirilir. Bu, i A ’nın değişim oranını negatif yapar ve o op boyunca azalır. Bu şekilde gerçek akım i A iki histerezis bandı içinde kalacak şekilde sınırlandırılır. B ve C fazı için referans akımı iB I m Sin(t 120 ) ve iC I m Sin(t 240 ) olarak yazılabilir. Benzer şekilde iB ve iC ayarı, ilgili tristörlerin kontrolü ile histerezis bandı içinde iB ve iC takip edilerek yapılır. Bant dar ( küçük ) olduğunda, motor akımları sinüzoidale yakın olacaktır. Bant daraldığında, faz akımlarındaki harmonik içerik düşer, ancak anahtarlama frekansı yükselir. Bu yüzden hızlı anahtarlamalı sürücüler düşük harmonik içeriğine sahip olacaktır. Şekil 4.35 (b)’de akım ayarlı VSI blok diyagramı görülmektedir. Akım genliği komutu I m ve frekans komutu f ’e dayalı olarak frekans generatörü sinüzoidal referans akımları i A , iB ve 176 Elektrik Makinalarının Kontrolu Prof. Dr. M. Hadi SARUL iC ’yi üretir. Bu referans akımları, gerçek ( ölçülen ) motor akımları iA , iB ve iC ile karşılaştırılır ve histerezis karşılaştırıcılarda temel sürücünün anahtarlama sinyalleri oluşturulur. iA* o iA m p Yüksek bant (i*A+ΔI) n Düşük bant (i*A+ΔI) DC Kaynak i*C + Im* Referans Akım Generatörü T0 - i*B + f* Tr5, Tr2 Tr3, Tr6 - iA* + VSI Tr1 Tr4 iA iB iC A B C Motor Şekil 4.35 Akım Kontrollü Gerilim Kaynağı İnverter Motor akımlarının büyüklüğü ve dalga şekilleri, motor empedansı ve kaynak gerilimindeki değişikliklerden bağımsız olduğundan, inverter aslında bir akım kaynağı inverter olarak çalışır. Bu yüzden CSI sürücünün kapalı çevrim hız kontrol şeması ( Şekil 4.35 ), akım ayarlı VSI sürücüde kullanılır ve Şekil 4.36 da görülüyor. Kapalı çevrim pozisyon kontrolü için bir servo sürücü, Şekil 4.36 daki hız çevrimi etrafına bir pozisyon çevrimi ilavesiyle elde edilir. 177 Elektrik Makinalarının Kontrolu Prof. Dr. M. Hadi SARUL DC Kaynak ω*m + ωm Hız Kontrolörü Akı Kontrol ωsl Kayma Regülatörü ωms f* Akım Kontrollü VSI I*m + +ω m Hız Sensörü Motor Şekil 4.36 Akım Ayarlı VSI’dan Beslenen Asenkron Motor Sürücüsü Blok Diyagramı Akım ayarlı VSI, bir CSI gibi çalışmasına rağmen, büyük güçlü dc endüktansı ve filtre kondansatörüne ihtiyaç göstermez. Bu yüzden düşük ağırlığa, hacim ve fiyata sahip olup, dinamik cevabı daha hızlıdır. Bu sürücüler servo kontrol sistemindeki uygulamalarda kullanılır. 4.6.2 Kutup Değiştirme Bağlantısı ile Devir Sayısı Ayarı Asenkron motorlarda verilen bir frekans için senkron hız, kutup sayısı ile ters orantılıdır. Senkron hız ve dolayısıyla motor hızı kutup sayısının değiştirilmesi ile ayarlanabilir. Kutup sayısını değiştirmek için gerekli tedbir, üretim aşamasında alınmak zorundadır. Bu tip makinalar, değişken kutuplu motorlar veya çok hızlı motorlar olarak adlandırılır. Sincap kafesli motorlarda rotor, stator sargılarının sahip olduğu aynı kutup sayısını ürettiğinde yalnız statordaki kutup sayısının değiştirilmesi için bir düzenleme gerekir. Bilezikli ( sargılı rotorlu ) motorda ise, rotorda kutup sayısının değiştirilmesi için bir düzenleme gerekir. Bu ise makinayı karmaşıklaştırır. Bundan dolayı kutup değiştirilerek hız kontrolü yalnız sincap kafesli motorlarda kullanılır. Stator kutup sayısını değiştirmek için basit ancak pahalı bir düzenleme, iki farklı kutup sayısına sahip iki ayrı stator sargısı kullanmaktır. Ekonomik ve ortak bir alternatif ise, birkaç bobin gruplarına bölünmüş bir stator sargısı kullanmaktır. Kutup sayısı, bu bobin gruplarının bağlantısının değiştirilmesi ile ayarlanabilir. Uygulamada basitlik için sargılar yalnız iki bobin grubuna bölünür. Bu ise iki kutup sayısına izin verir. Bu özel durum için sargı düzenlemesi aşağıda açıklanmıştır. Şekil 4.37 (a), iki gruba bölünmüş 6 bobinden oluşan bir faz sargısını göstermektedir. a-b tek numaralı bobinlerin ( 1,3,5 ) seri bağlantısından, c-d ise çift numaralı bobinlerin ( 2,4,6 ) bağlantısından meydana gelir. Bobinler, sırasıyla Şekil 4.37 (b) ve (c)’de görüldüğü gibi, verilen yöndeki akımı taşımak için bobin gruplarının bağlantısı ya seri ya da paralel yapılabilir. 178 Elektrik Makinalarının Kontrolu Prof. Dr. M. Hadi SARUL 1 2 3 4 5 6 S N S N S N a b c d (a) a c b 1 3 5 2 4 6 a c d (b) b 1 3 5 2 4 6 d (c) Şekil 4.37 Altı kutup için stator bağlantısı a) Altı kutup için bağlantı, b) Seri bağlantı, c) Paralel bağlantı Bu bağlantı ile makine altı kutba sahiptir. Eğer akım a-b grubu üzerinden yön değiştirirse ( Şekil 4.38 (a)), böylece bütün bobinler N kutbunu üretecektir. N kutuplarından çıkan akılar, kutup arasındaki uzaydan geçerek çıkış için bir yol bulur, bu şekilde kutup arasındaki uzayda S kutupları üretiliyor. Bu yüzden makine 12 kutba sahip olacaktır. Burada yine, Şekil 4.38 (b) ve (c)’de görüldüğü gibi, bobinler üzerinden geçen akımın gerekli yönü a-b ve c-d kollarının seri veya paralel bağlantısı ile elde edilebilir. Böylece, makinanın her bir faz sargısı, a- b ve c-d gibi iki bobin grubuna sahiptir. 6 ve 12 çift kutup sayısı için iki bobin grubu, seri veya paralel bağlanabilir. 1 N 2 S 3 N S N 5 4 S N S N 6 S N a b c d (a) a a b 1 3 5 2 4 6 b 1 3 5 2 4 6 d c c d (b) (c) Şekil 4.38 On iki kutup için stator bağlantısı a) On iki kutup için bağlantı, b) Seri bağlantı, c) Paralel bağlantı 179 Elektrik Makinalarının Kontrolu Prof. Dr. M. Hadi SARUL Ayrıca, Makinanın üç fazı yıldız veya üçgen olarak bağlanabilir. Her bir fazın bobin grupları arasında bir seri veya paralel bağlantıların uygun bir kombinasyonunun seçilmesiyle ve fazlar arasında yıldız veya üçgen bağlantı ile hız değişimi, sabit moment çalışma, sabit güç çalışma veya değişken moment çalışma elde edilebilir. Bu çalışmalar için bağlantılar ve hız moment eğrileri, Şekil 4.39’dan 4.41’e kadar görülüyor. A a c b d ωm A b d a C B c C 0 B M (a) (b) (c) Şekil 4.39 Sabit moment kontrol a) Yüksek hız ( 6 kutup ), b) Düşük hız ( 12 kutup ), c) Hız-moment eğrileri a b c d ωm a d b c 0 (a) (b) M (c) Şekil 4.40 Sabit güç kontrol a) Yüksek hız ( 6 kutup ), b) Düşük hız ( 12 kutup ), c) Hız-moment eğrileri A a A a c b d ωm b,c d C B C B (a) (b) Şekil 4.41 Değişken moment kontrol 180 0 (c) M Elektrik Makinalarının Kontrolu Prof. Dr. M. Hadi SARUL a) Yüksek hız ( 6 kutup ), b) Düşük hız ( 12 kutup ), c) Hız-moment eğrileri Asenkron motorların kutup sayısı değiştirilerek kademeli devir sayısı ayarı yapılabilir. Asenkron motorlarda aynı bir sargının sargı bağlantısı değiştirilerek veya farklı kutup sayısına sahip sargılar kullanarak kutup sayısı değiştirilebilir. İki devirli motorların statorlarında kutup sayısı 1:2 arasında değişebilen tek bir sargı, üç ve dört devirli motorların statorlarında da en az iki sargı bulunur. Bu tip hız ayarı kural olarak kısa devre rotorlu asenkron motorlarda kullanılır. 4.6.3 Kaymayı Değiştirerek Devir Sayısı Ayarı Bu hız kontrol yönteminde, asenkron motorun kayması yükten bağımsız olarak, dış rotor devresindeki güç veya stator gerilimi değiştirilmek suretiyle değiştirilir. 4.6.3.1 Dış Rotor Devresindeki Gücü Değiştirerek Kaymayı Değiştirme Asenkron motorlarda rotor döner olan gücü (4.16) ifadesine göre, stator döner olan gücünün sabit değeri için, kaymaya bağlı olarak değişir. Stator döner alan gücü momente bağlı olduğundan, ancak kren-moment yük karakteristiği halinde sabittir. Rotor döner alan gücü prensip olarak, rotor devresine direnç katarak veya rotor devresine bir ayar gerilimi uygulayarak değiştirilebilir. a) Rotor Devresine Katılan Dirençle Devir Sayısı Ayarı Rotor direnç kontrolünde maksimum moment rotor direncinden bağımsız olmakla birlikte, hız maksimum momentte rotor direnci ile değişir. Aynı moment için hız, rotor direncindeki bir artış ile düşer. Rotor direnç kontrolünün avantajı, moment yeteneğinin hatta düşük hızlarda bile değişmeden kalmasıdır. Bu avantaja sahip diğer metot değişken frekans kontrolüdür. Ancak, rotor direnç kontrol maliyeti, değişken frekans kontrolü ile karşılaştırıldığında oldukça düşüktür. Düşük maliyet ve düşük hızlardaki yüksek moment yeteneğinden dolayı, rotor direnç kontrolü krenlerde, Ward Leonard ilgner sürücülerinde ve diğer kesintili yük uygulamalarında kullanılır. Asıl dezavantajı, rotor devresine bağlı dirençlerdeki ek kayıplar nedeniyle düşük verimdir. Ağırlıklı olarak kayıplar dış dirençte gerçekleştiğinden, bu kayıplardan dolayı motor ısınmaz. - Genel Metotlar Değişken direnç sağlamak için bir dizi yöntemler kullanılır. Tambur kontrollerde direnç döner anahtarlar vasıtasıyla değiştirilir. Değişken direnç keza kontaktörlerin ve dirençlerin seri bağlantısı ile değiştirilebilir. Yüksek güç uygulamalarında, tuzlu su içeren elektrolite daldırılmış üç elektrottan ibaret olan bir kayma regülatörü kullanılır. Direnç, elektrotlar ve toprak elektrotu arasındaki uzaklığın değiştirilmesi ile ayarlanır. Güç büyük olduğunda elektrotlar küçük bir motor ile sürülür. Bu metodun avantajı, direncin kademesiz olarak değiştirilmesidir. 181 Elektrik Makinalarının Kontrolu - Prof. Dr. M. Hadi SARUL Statik Rotor Direnç Kontrolü Rotor direnci Şekil 4.42’deki devre yardımıyla kademesiz olarak ayarlanabilir. Rotorun ac çıkış gerilimi, bir diyot köprüsü yardımıyla doğrultulur ve bir transistor ile gerçekleştirilen yarı iletken anahtar ve sabit bir R direncinin paralel kombinasyonunu besler. A ve B terminalleri arasında direncin efektif değeri, Tr transistörünün iletim oranının değiştirilerek rotor devresi direncinin değiştirilmesi ile değiştirilir. Ld endüktansı, Id akımdaki süreksizliği ve dalgalanmayı düşürmek için ilave edilmiştir. Motor Ld Ir A Ir Id Id R Tr π 0 120 2π o B Şekil 4.42 Yarı iletken dönüştürücü kullanılarak rotor direnci kontrolü a) Devre diyagramı, b) Rotor akımı dalga şekli Rotor akımı dalga şekli, dalgalanma ihmal edildiğinde Şekil 4.42 (b)’de görüldüğü gibi değişecektir. Bu durumda rotor akımının efektif değeri, 2 Id 3 Ir (4.69) Şeklinde yazılabilir. A ve B terminalleri arasındaki direnç, transistor kesimde olduğu dorumda R, transistor iletimde olduğu durumda sıfır olacaktır. Bu nedenle terminaller arasındaki direncin ortalama değeri, RAB 1 R (4.70) Şeklinde yazılabilir. Burada transistorun bağıl iletim süresi olup, ton T (4.71) Şeklinde yazılabilir. RAB direnciyle harcanan güç, 182 Elektrik Makinalarının Kontrolu Prof. Dr. M. Hadi SARUL PAB I d2 RAB I d2 R 1 (4.72) ( 6.88 ) ve ( 6.89 ) denklemlerinden, RAB direnci ile faz başına harcanan güç, PA PAB 0.5R 1 I 22 3 (4.73) Şeklinde yazılabilir. ( 6.90 ) denklemi, faz başına rotor devresi direncinin 0.5R(1-δ) değerine düştüğünü göstermektedir. Buradan faz başına toplam rotor devresi direnci, R2T R2 0.5R 1 I 22 (4.74) Şeklinde yazılabilir. R2T, δ 1’den sıfıra kadar değişirken, R2’den ( R2 + 0.5R )’e kadar değiştirilebilir. İç akım kontrol çevrimli bir kapalı çevrim hız kontrol sistemi Şekil 4.43’de görülmektedir. Rotor akım I2, ve dolayısıyla Id, motor ve fren çalışmanın her ikisinde de maksimum moment noktasında sabit bir değere sahiptir. Bu akımda akım sınırlayıcı doyurmak için yapılırsa, sürücü maksimum momentte hızlanacak veya yavaşlayacak, çok hızlı geçici cevap veren sürücü.???. Durmanın meydana gelmesi için, faz sırasını değiştirmek için düzenleme yapılması gerekecektir. Geleneksel rotor direnç kontrolü ile karşılaştırıldığında, statik direnç kontrolları, düzgün ve kademesiz kontrol, hızlı cevap, daha az bakım, kompakt büyüklük, basit kapalı çevrim kontrolü ve bütün çalışma noktaları için üç faz arasında dengeli kalan rotor direnci gibi avantajlara sahiptir. 183 Elektrik Makinalarının Kontrolu Prof. Dr. M. Hadi SARUL Hız Sensörü Motor Id Ld Tr δ* R ωm + Hız Kontrolör + Id* ω*m - Id Akım Kontrolör Temel Sürücü Akım Sınırlayıcı Şekil 4.43 Statik direnç kontrolü ile kapalı çevrim hız kontrolü Şekil 4.44’de üç fazlı bilezikli asenkron motorun değişik kademe dirençlerine ait ayar karakteristikleri gösterilmiştir. n ns n N n1 N1 n2 N2 R2 Ra Rb M 0 Mk Mw Şekil 4.44 Asenkron Motorun Rotor Devresine İlave Edilen Kademeli Dirençle Elde Edilen Ayar Karakteristikleri Momentin sabit değeri için, R2, Ra=R2+r1, Rb=R2+r1+r2… kademe dirençlerine ait karakteristikler üzerinde sürekli çalışma noktaları N, N1, N2,…., devir sayıları n, n1, n2… dir. Bu noktalara ait kayma değerleri ile, kademe dirençleri arasında, s:s1:s2:…=R2:Ra:Rb:… bağıntısı vardır. Bu tip hız ayar metodu son derece seri ve kullanışlı olup, ayarın tek yönlü ve kademeli oluşu, ayar karakteristiklerinin eğiminin artması sonucu stabilite şartlarının bozulması başlıca 184 Elektrik Makinalarının Kontrolu Prof. Dr. M. Hadi SARUL sakıncalarıdır. Bunun yanında ayar dirençlerindeki kayıplardan dolayı ayar ekonomisi de kötüdür. Bu ayar metodu, kren-moment karakteristiğine haiz iş makinalarda kısa zamanlı, vantilatör - moment karakteristiğine haiz makineler ile düşük güçlü makinelerin sürekli devir sayısı ayarında kullanılır. b) Asenkron Motorun Rotor Devresine Uygulanan Ayar Gerilimi İle Devir Sayısı Ayarı Şekil 4.45, stator rotor döner oranı birlik varsayarak, Ur geliminin rotora enjekte edilmesiyle rotoru sargılı bir asenkron motorun eşdeğer devresi görülmektedir. Rotor bakır kayıpları ihmal edildiğinde güçler arasında, Pm Pg Pr (4.75) İfadesi yazılabilir. Burada Pr , U r kaynağı ile emilen ( absorbe edilen ) güçtür. Pr ’nin işareti ve büyüklüğü, U r ’nin fazı ve büyüklüğünün kontrolü ile kontrol edilebilir. Pr sıfır olduğunda, motor doğal hız moment karakteristiğinin üzerinde döner?. Bir pozitif Pr , Pm düşecek ve o yüzden motor aynı motor için daha düşük bir hızda döner?. Pr , Pg ’ye eşit yapılırsa, o zaman Pm ve bu yüzden hız sıfır olur. Böylece, Pr ’nin sıfırdan Pg ’ye kadar değiştirilmesi, senkron hızdan sıfır hıza kadar hız kontrolüne izin verir. Bu çalışma için U r ’nin işareti, Şekil 4.45’de sürekli çizgi ile gösterilmiştir. Rs V Xs sXr E sE Rr Vr Şekil 4.45 Rotora bir gerilim enjekte edilen asenkron motorun çalışması Pr Negatif olduğunda, yani U r , bir güç kaynağı gibi hareket ettiğinde Pm , Pg ’den daha büyük olacak ve motor senkron hızdan daha yüksek bir hızda dönecektir. Senkron hızın üzerindeki hızlar için U r ’nin polaritesi Şekil 4.45’de kesik çizgi ile gösterilmiştir. Rotor kayıpları ihmal edildiğinde Pr , s Pg kayma gücüne eşit olur. Senkron hızın altında hız kontrolü, kayma gücünün kontrolü ile sağlanır. Aynı yaklaşım rotor direncinin kontrolünde de kullanılmıştır. Ancak dış dirençlerdeki güç kayıplarından dolayı verim düşüktür. Bu metot ile hız kontrolü, 185 Elektrik Makinalarının Kontrolu Prof. Dr. M. Hadi SARUL kayma güç kazanım sistemleri olarak sınıflandırılır. Burada statik shrebius ve statik kramer sürücüleri açıklanacaktır. - Statik Sherbius Sürücü Şekil 4.46’de gösterilen bu sürücü devresi, senkron hızın altında rotoru sargılı ( bilezikli ) asenkron motorun hız kontrolünü sağlar. Rotor ac gücünün bir kısmı bir diyot köprüsü ile dc ye çevrilir. Bir inverter gibi çalışan kontrollü doğrultucu dc’yi ac’ye çevirir ve ters yönde ac kaynağı besler. Geri besleme gücü ( yani Pr ), inverterin ateşleme açısı değiştirilerek zıt U d 2 geriliminin değiştirilmesi ile kontrol edilebilir. Dc hat endüktansı L d, dc hat akımı I d ’deki dalgalanmayı azaltmak için kullanılır. 3 faz AC kaynak ωm m:1 Transformatör Motor α=90 S1 + o α2 Id Vd1 - o 90<α1<α2<180 α1 Ld S2 o Vd2 T + (a) (b) Şekil 4.46 Statik Scherbius kaskadı Rotor direnç kontrolünün aksine, kayma gücü kaynağa geri verildiğinden, sürücü yüksek verime sahiptir. Sürücü aynı zamanda, ac stator gerilim kontrolünden daha yüksek bir verime sahiptir. Sürücü giriş gücü, motor giriş gücü ve geri besleme gücü arasında bir fark vardır. Reaktif giriş gücü, motor ve inverterin reaktif güçleri toplamıdır. Bu yüzden, sürücü çalışma aralığı boyunca düşük güç faktörüne sahiptir. Şekil 4.46(a)’dan, stator ve rotor gerilim düşümleri ihmal edildiğinde, gerilimler için aşağıdaki ifadeler yazılabilir. 186 Elektrik Makinalarının Kontrolu Prof. Dr. M. Hadi SARUL U d1 3 6 sU n (4.76) Ud 2 3 6U Cos m (4.77) Burada, α açısı inverter ateşleme açısı, n ve m sırasıyla motorun statordan rotora dönüştürme oranı ve transformatörün kaynak tarafından konverter tarafına dönüştürme oranıdır. Endüktastaki gerilim düşümü ihmal edilirse, U d1 U d 2 0 (4.78) Dır. Yukarıdaki denklemde, denklem 4.76 ve 4.77 yerine konursa, s (4.79) n Cos aCos m İfadesi elde edilir. Burada, a=n/m’dir. α'nın maksimum değeri, inverter tristörlerinin güvenli komütasyonu için 165 dereceye sınırlandırılır. α, 90 dereceden 165 dereceye kadar değiştirildiğinden, kayma 0 dan 0.966a’ya kadar kontrol edilebilir. α'nın uygun seçilmesi ile gerekli hız aralığı elde edilebilir. Transformatör, Ud1 ve Ud2 gerilimleri arasındaki uyumu sağlamak için kullanılır. Ud1, geriliminin maksimum değeri, U d 1m smaxU n (4.80) Şeklinde yazılabilir. Burada smax en düşük hızda kaymanın değeridir. Eğer α, 165 dereceyle sınırlanırsa, yani α= 165 derece olduğunda, inverter gerilimi maksimum bir U d 1m değerine sahip olacak şekilde seçilir. s U U nCos165 n Cos165 max , m 0.966 m n smax smax (4.81) m’ in en düşük motor hızında en yüksek ateşleme açısıyla inverter çalışmayı sağlayacak şekilde seçilmesi, en yüksek güç faktörü ve en düşük hızlarda en düşük reaktif güç elde edilmesini 187 Elektrik Makinalarının Kontrolu Prof. Dr. M. Hadi SARUL sağlar. Bu sürücü güç faktörünü iyileştirir ve sürücünün hız aralığındaki tüm hızlarda reaktif güç azalır. Şekil 4.47 (a), mıknatıslanma kolu ihmal edilen rotora indirgenmiş motorun eşdeğer devresini göstermektedir. sXr 2(sR‘s+Rr)+Rd Rr + Vr sV/n - - sXs‘ Vd1 Vd2 + sR‘s (a) (b) Şekil 4.47 Motor ve sürücünün eşdeğer devreleri Denklem ( 6.90 )’nın türetilmesinden, dc hatta indirgendiğinde ( sRs’ + Rr ) direncinin 2( sRs’ + Rr ) olacağı görülmektedir. Ud1 ve Ud2 denklem ( 4.76 ) ve (4.77 )’de verilen sürücünün yaklaşık eşdeğer devresi Şekil 4.47 (b)’de verilmiştir. Eşdeğer devrede diyot köprüsündeki komütasyonda üst üste binmesi dikkate alınmamıştır???. Eşdeğer devreden geçen akım, s Cos 3 6U U d1 U d 2 n m Id 2( R1' Rr ) Rd 2( R1' Rr ) Rd (4.82) Şeklinde elde edilir. Eğer rotordaki bakır kayıpları ihmal edilirse, güç, sPg U d 2 I d , Pg (4.82) Ud 2 Id s Şeklinde elde edilir. Buradan moment, M Pg ms Ud 2 Id s (4.83) Şeklinde yazılabilir. Doğal hız moment karakteristiği Şekil 4.46 (b)’de verilmiştir. Sürücü, dar bir aralıkta hız kontrolü gerektiren pompa ve fan uygulamalarında kullanılır. Maksimum kayma smax ile gösterildiğinde, diyot köprüsü, inverter ve transformatörün güç değerleri motor gücünün smax katı olacaktır ( denklem 4.82 ). Örneğin, hız, senkron hızın %20 188 Elektrik Makinalarının Kontrolu Prof. Dr. M. Hadi SARUL altına düşürüldüğünde, diyot köprüsü, inverter ve transformatörün güç değerleri motor güç değerinin %20’si olacaktır. Böylece sürücü düşük bir fiyata sahip olacaktır. Sürücüye, S 1 anahtarının kapatılması ve S2 anahtarının açılması ile yol verilir ( Şekil 4.46 ). Hız sürücünün kontrol aralığı içine eriştiğinde, diyot köprüsünü bağlamak için S2 kapatılır ve inverter aktif hale gelir. Sonra S1 anahtarı direnci devreden çıkarmak için açılır. Fan ve pompa tahriklerinde akışkan basıncı yeterli frenleme momenti sağladığından, frenlemeye ihtiyaç duyulmaz. Sürücü, basınçtaki değişimler ve pompanın doğal akışını sürdürmek için, kapalı çevrim kontrolü ile çalışır. İç akım kontrollü kapalı çevrim kontrol sistemi Şekil 4.48’da görülmektedir. Bu sürücü, çoğunlukla orta ve büyük güçteki ( 10 MW civarında) pompa ve fan tahriklerinde, yüksek verim ve düşük maliyete sahip olduğu için, kullanılır. Bu sürücü sabit bir moment kontrolü sağlar. Sabit güç kontrolü statik kramer sürücüsü ile sağlanır. AC Kaynak Hız Sensörü Transformatör Motor Id Ld α ωm Ateşleme Devresi Akım Sınırlayıcı + * ωm Hız Kontrolör Id - Akım Kontrolör Id* + Şekil 4.48 Statik Scherbius sürücünün kapalı çevrim kontrolü - Statik Kramer Sürücüsü Rotor kayma gücü, diyot köprüsü ile dc güce dönüştürülür ( Şekil 4.49 (a)). Dc güç, asenkron motora mekanik olarak bağlı dc motoru besler. Asenkron ve dc motorla üretilen momentin 189 Elektrik Makinalarının Kontrolu Prof. Dr. M. Hadi SARUL toplamı yüke sağlanan momenttir. Hız kontrolü dc motorun alan akımının kontrolü ile sağlanır. Şekil 4.49 (b), dc motorun iki değeri?? için hız ile Ud1 ve Ud2 nin değişimlerini gösteriyor. Ud1 = Ud2 olduğunda, kararlı durumda çalışma sağlanır. Yani If1 ve If2 alan akımları için A ve B ‘de?. Hız kontrolü senkron hızdan senkron hızın yarısı civarındaki hızlar için uygundur. Eğer hız aralığı daha yüksek arzu edilirse, diyot köprüsü bir tristörlü köprü ile değiştirilebilir. Böylece, Şekil 4.49 (c)’de görüldüğü gibi, hız ve Ud1 arasındaki ilişki tristörlü doğrultucunun ateşleme açısının kontrolü ile değiştirilebilir. Hız artık durma noktasına kadar kontrol edilebilir. AC Kaynak If Asenkron Motor Uf + Ud2 - + Ud1 - α=0 Ud1 If1 If1 Ud2 A α>0 Ud1 B C If2 0 ωms (a b) Ud2 A ωm 0 ωms ωm c) Şekil 4.49 Statik Kramer sürücüsü 4.6.3.2 Stator Gerilimi Değiştirerek Kaymayı Değiştirme Asenkron motorlarda devrilme kayması gerilime bağlı olmayıp, moment ve devrilme momenti gerilimin karesi ile orantılı değişir. Dolayısı ile yük momentinin sabit değeri için kayma stator gerilimi ile birlikte değişir. Stator devresine Un>U1>U2… gerilimleri uygulanması durumunda elde edilen karakteristikler Şekil 4.50’de gösterilmiştir. Karakteristiklerden de görüldüğü üzere, ayar alanı 0<s<sk ile sınırlıdır. Sabit yük momenti için elde edilen çalışma noktaları N, 190 Elektrik Makinalarının Kontrolu Prof. Dr. M. Hadi SARUL N1, N2…, devir sayıları ise n, n1, n2 … dir. Bu ayar metodunda ayrıca devrilme momenti düşen gerilimle birlikte büyük ölçüde azalarak motorun yük kaldırma kabiliyeti zayıflamaktadır. Bu nedenle bu ayar metodu küçük güçlü vantilatör moment karakteristiğine haiz iş makinelerinin devir sayısı ayarında kullanılır. s n ns n n1 n2 s k , nk M w =f(n)=sbt N N2 N1 0 U2 U1 Un M Mw Şekil 4.50 Üç Fazlı Asenkron Motorun Değişik Stator Gerilimlerine Ait AKarakteristikleri 4.7 Üç Fazlı Asenkron Motorların Fren Çalışması Şönt karakteristikli motorlar grubuna giren üç fazlı asenkron motorlar fren çalışmaya müsait bir makine olup, her üç frenleme şekli bu motorlarda da kullanılabilir. 4.7.1 Faydalı Fren Çalışma Asenkron motorlarda senkronüstü generatör çalışma bölgesi faydalı fren çalışma bölgesidir. Asenkron motorun devri, bağlantıda hiçbir değişiklik yapmadan, yük veya bir dış kuvvetin etkisi ile senkron devrin üzerine çıkarsa, motor çalışmadan fren çalışma durumuna geçilir. Momentin işareti ile birlikte sistemin içindeki güç akışının yönü değişir ve tahrik sisteminin mekanik enerjisi elektrik enerjisine çevrilerek şebekeye geri verilir. Asenkron makine şebekeye wattlı güç verirken, döner alanı için gerekli reaktif gücü şebekeden çeker. Asenkron motorun 1. gözdeki mekanik karakteristiklerinin 2. gözdeki uzantıları, aynı yönde asenkron motorun faydalı fren çalışma karakteristiklerini verir. Şekil 4.51’de, asenkron motorun, motor ve faydalı fren çalışma karakteristikleri gösterilmiştir. 191 Elektrik Makinalarının Kontrolu Prof. Dr. M. Hadi SARUL n N 1' N' ns N nn n1 N1 R2 Ra Mw 0 M Mw Mk Şekil 4.51 Üç Fazlı Bilezikli Asenkron Motorun Doğru (sağ) Yön İçin Motor ve Faydalı Fren Çalışma Karakteristikleri Sabit gerilim ve frekanslı şebekeye bağlı asenkron motorlarda faydalı fren çalışma alanı 2. gözde normal karakteristiğinin üzerinde mekanik dayanıklılık sınırına kadar uzanırken, stator geriliminin frekansı ve kutup sayısı değiştirilerek yapılan hız ayarında faydalı fren çalışma alanı yatay eksene kadar genişler. Faydalı frenleme, ulaşım sistemlerinde taşıt aracının yokuş aşağı seyrinde, asansörlerde boş kabinin çıkışı veya tam yükle inişinde, devir sayısı ayar ve yön değiştirme tahriklerinde bir devir sayısı kademesinden daha düşük bir devir sayısı kademesine geçişlerde, yani n>ns şartının gerçekleştiği bütün hallerde kullanılır. Üç fazlı asenkron motorun Şekil 4.51’de gösterilen karakteristiklerin orijin noktalarına göre simetrileri alındığında elde edilen karakteristiklerin III. gözde bulunan kısımları ters yönde motor çalışma, IV. gözdeki uzantıları ise bu yönde faydalı fren çalışma karakteristikleridir. 4.7.2 Ters Akım Bağlantısı İle Fren Çalışma Bilezikli asenkron motorlarda kullanılan bu fren çalışmaya iki farklı şekilde geçilir. c) Bağlantıda değişiklik yapılmadan yük veya bir dış kuvvetin etkisi ile dönüş yönü (döner alan yönü) değişirse, makine IV. gözde ters yönde generatör olarak çalışır. Bu frenleme kaldırma makinalarında indirme frenlemesi olarak kullanılır ve bu frenlemeye geçiş için rotora uygun direnç ilave edilir. d) Dönüş yönü aynı kalmak üzere, stator sargılarının bağlantısında yapılan değişiklikle (iki fazı aralarında aksederek) döner alan yönü değiştirilerek fren çalışmaya geçilir. Bu tip fren çalışma çeşitli iş makineleri ve takım tezgâhlarında emniyet frenlemesi olarak kullanılmakta olup, frenleme anında akım ve momenti kontrol için rotora direnç ilave 192 Elektrik Makinalarının Kontrolu Prof. Dr. M. Hadi SARUL edilir. Şekil 4.52’de, üç fazlı bilezikli asenkron motorun emniyet frenleme bağlantısı ve ters akım bağlantısı ile fren çalışma karakteristikleri görülmektedir. R S n T ns R 2+r I R2 II nsI nsII -Mk İş Makinesi II I III IV M Mk n R 2+r R2 r -ns a) b) Şekil 4.52 Üç Fazlı Bilezikli Asenkron Motorlarda a) Emniyet Fren Bağlantısı b)Frenleme Eğrileri 4.7.3 Direnimle (Doğru Akımla) Fren Çalışma Asenkron motorların direnimle fren olarak çalışabilmesi için, rotor devresi direnci bilezikler üzerinden köprülenirken, stator sargıları üç fazlı şebekeden ayrılarak bir doğru akım şebekesinden beslenir. Bu nedenle bu fren çalışma şekline doğru akımla frenleme de denir. Şekil 4.53’da üç fazlı asenkron motorun direnimle frenleme bağlantısı ile stator sargısının DC şebekesi ile mümkün olan çeşitli bağlantı şekilleri gösterilmiştir. 193 Elektrik Makinalarının Kontrolu R S Prof. Dr. M. Hadi SARUL T + + I II + _ + + 3~ M + r Şekil 4.53 Üç Fazlı Asenkron Motorun Direnimle Fren Bağlantısı ve Stator Sargısının Çeşitli Bağlantı Şekilleri Motor çalışmadan fren çalışma durumuna iki yönlü enversör şalter veya kontaktörle geçilir. Frenleme akım ve momenti rotora ilave edilen kademe dirençleri ile ayarlanır. Şekil 4.54’de üç fazlı asenkron motorun normal mekanik karakteristiği ile çeşitli rotor kademe dirençlerine ait direnimle frenleme karakteristikleri gösterilmiştir. Bu karakteristikler orijinden geçer ve frenleme momentinin maksimum değeri, statora uygulanan DC gerilimine, frenleme momentini maksimum yapan kayma değerine ve rotor devresi direncine bağlı değişir. 194 Elektrik Makinalarının Kontrolu Prof. Dr. M. Hadi SARUL n ns Rb Ra R2 -M k Mk 0 M Şekil 4.54 Üç Fazlı Asenkron Motorun Direnimle Fren Çalışma Karakteristikleri Üç fazlı asenkron motorun direnimle fren çalışması için gerekli DC gerilim doğrultucu devresiyle aynı şebekeden sağlanabilir. Şekil 4.55’de doğrultucu üzerinden beslenen kısa devre rotorlu asenkron motorun direnimle frenleme bağlantısı ile kondansatör bataryası üzerinden kendi kendini ikaz ederek direnimle frenleme bağlantısı gösterilmiştir. R S T R S T R S T I II 3~ M 3~ M 3 M Şekil 4.55 Üç Fazlı Kısa Devre Rotorlu Asenkron Motorun; a) Doğrultucu Üzerinden b)Kondansatör Bataryası Üzerinden Uyartımla Direnimle Frenleme Bağlantısı Ayrıca asenkron motorlarda, simetrik olmayan stator bağlantısı ve senkron devir sayısının altında indirme frenlemesi için bir fazlı fren bağlantısı kullanılabilir. 195 Elektrik Makinalarının Kontrolu Prof. Dr. M. Hadi SARUL 4.8 TEK FAZLI ASENKRON MOTORLAR Tek fazlı asenkron motorlar, aynı güçteki üç fazlı motorlarla karşılaştırıldığında, performansları daha kalitesiz, daha fazla ağırlıkta ve hacimlidir. Ancak bu motorlar, küçük güçler için basit, sağlıklı, güvenilir ve daha ucuzdur. Tek fazlı asenkron motorlar, yalnız tek fazlı kaynağın elde edilebildiği ev ile ilgili ve ticari uygulamalarda ve küçük endüstrilerdeki küçük tahriklerde kullanılır. Bu motorlar genellikle 1 kW’a kadarki tahrikler için uygundur. Başlıca uygulamaları, buzdolabı ve klima kompresörleri, çamaşır makinaları, kurutucular, fanlar, pompalar, ev ile ilgili aletler, küçük makinalar, yazıcı makinaları ve teyplerdir. Tek fazlı bir asenkron motor, bir kafes rotora ve statorda tek fazlı bir sargıya sahiptir. Stator sargısından gecen ac akım tarafından üretilen mmf dalgaları, senkron hızda ileri ve ters yönde dönen iki sabit genlikli mmf dalgaları ile eşdeğer kabul edilebilir. Bu döner mmf dalgasının her biri kendi rotor akımını endükler ve üç fazlı motor gibi asenkron motorun hareketini üretir. Şekil 4.57, iki döner alan ile üretilen momentleri ve motorun üretilen net momentini göstermektedir. Rotor durduğunda, her iki dalga eşit bir şekilde tepki gösterir ve moment elde edilmez. Bundan dolayı tek stator sargısına sahip tek fazlı bir asenkron motor doğal olarak yol alma ( başlangıç ) momentine sahip değildir. Eğer rotor başlangıçta yardımcı bir kuvvet ile hareket ederse ( motora yol verilirse ), rotorda üreyen moment motoru hızını artıracak ve motor çalışmaya devam edecektir. ωm ωms Ters yönde alan İleri yönde alan M -ωms Şekil 4.57 Tek fazlı asenkron motorların hız-moment karakteristikleri Sonuç olarak, ileri yönde dönen akı dalgasının ileri yönde ürettiği moment, ters yönde dönen akı dalgasının ürettiği momentten daha büyüktür. Net ( bileşke) moment ( ileri ve ters moment arasındaki fark), hareketi devam ettirir. Hız yükseldiğinde ileri yöndeki moment artar ve ters moment düşer. Bundan dolayı, bileşke moment hız ile gitgide artar. Sıfır hızda başlandığında, hız yavaş yavaş oluşur, ancak daha sonra senkron hıza yakın bir hıza hızlı bir 196 Elektrik Makinalarının Kontrolu Prof. Dr. M. Hadi SARUL şekilde ulaşılır. Ters yöndeki döner alan tam yükteki kaymayı arttırır ve bu yüzden verim ve güç faktörü düşer. İleri yöndeki döner alan ve rotor akımları arasındaki girişimler döner alanın işaret değiştirmesine neden olur ve ters döner alan ve rotor akımları ileri yönde döner alan üretimine vibrasyon ve gürültüye neden olan harmoniklerin meydana gelmesine neden olur. Şekil 4.58, bir tek sargılı tek fazlı asenkron motorun eşdeğer devresini göstermektedir. İleri ve geri yönde döner alan için rotor eşdeğer devrelerinin izahı şekilde gösterilmiştir. Rotor bir s kayması ile ileri yönde hareket ettiğinde ( ileri döner alan yönü ile ) o zaman s n kayması ( geri alan yönü ile ) aşağıdaki gibi, yazılabilir. sn ms 1 s ms 2 s ms (4.84) Rs İleri yönde alan 0.5Xr‘ Xs Is Zf 0.5Xm V 0.5R‘r s 0.5Xr‘ Zb 0.5Xm 0.5R‘r 2-s Ters yönde alan Şekil 4.58 Tek fazlı bir asenkron motorun eşdeğer devresi Bu nedenle, ters yönde döner alan için rotor direnci ( 2-s )’e bölünmüş olur. Böylece stator akımı Is, motor empedansı ve uygulanan gerilim bilindiğinde, kaymanın varsayılan herhangi bir değeri için hesaplanabilir. Rotor empedansları, 0.5R2' Z f R f jX f j 0.5 X r' 0.5 X m s (4.85) 197 Elektrik Makinalarının Kontrolu Prof. Dr. M. Hadi SARUL 0.5R2' Zb Rb jX b j 0.5 X r' 0.5 X m 2s (4.86) Şeklinde tanımlanabilir. İleri yönde döner olan tarafından rotora transfer edilen güç ve moment ifadeleri, sırasıyla, Pgf I s2 R f Mf 1 ms I s2 R f (4.87) Şeklinde yazılabilir. Aynı şekilde ters yönde döner alan tarafından rotora transfer edilen güç ve moment ifadeleri sırasıyla, Pgb I s2 Rb Mb 1 ms (4.88) I s2 Rb Şeklinde yazılabilir. Ters yöndeki alanın ileri yöndeki alana zıt yöndedir. Bu nedenle elde edilen net moment, M M f Mb I s2 ms R f Rb (4.89) Şeklinde yazılabilir. 4.8.1 Tek Fazlı Asenkron Motor Çeşitleri Ve Yol Verme Metodları Statorlarında tek bir sargıya sahip olan tek fazlı asenkron motorlar, başlangıçta yol alma momentleri sıfır olduğundan, kendiliğinde yol alamazlar. Motorun yol alabilmesi için gerekli momenti sağlamak amacıyla statora yardımcı sargı ilave edilir. Yardımcı sargı sükûnet halinde sınırlı moment sağlar ve uzayda ana sargıya uygun olarak yerleştirilir. Yardımcı sargı, ana sargıda olduğu gibi tek fazlı kaynaktan beslenir. Ana ve yardımcı sargılardan geçen akımlar arasına oluşturulan faz farkı sayesinde oluşan yol alma momenti makinanın kendi kendine hızlanmasını sağlar. Bu tip tek fazlı motorların dönüş yönü, faz sırasının değişimi ile yani sargılardan birinin polaritesinin değiştirilmesi ile değiştirilebilir. 198 Elektrik Makinalarının Kontrolu Prof. Dr. M. Hadi SARUL Genel olarak yalnız başlangıç ve hızlanma sırasında yardımcı sargı kullanılabilir. Bunun için motor hızı yaklaşık nominal hızın %75’ine ulaştığında bir santrifüj anahtar veya rölenin yardımıyla yardımcı sargı devre dışı edilir. Böyle bir yardımcı sargı düzenlemesi küçük güce sahiptir ve sistem parametreleri başlangıç performansını iyileştirmek için seçilebilir. Ancak anahtar düzeni bir dezavantajdır. Mevcut uygulama her zaman yardımcı sargı kullanmaktadır. Ancak sargı parametreleri, başlangıç ve hızlanma performansı arasında bir uzlaşma sağlayacak şekilde sürekli durum için seçilmelidir. Tek fazlı asenkron motorlar yol verme düzenine göre sınıflandırılırlar. Aşağıda, en fazla kullanılan bazı tek fazlı asenkron motor tipleri tanıtılmıştır. 4.8.1.1 Bölünmüş Fazlı Motorlar Bu tip motorlarda ana sargı kalın iletkenden ve çok sarımlı yapılır. Bu nedenle motor düşük direnç ve yüksek endüktansa sahiptir. Yardımcı sargı ise, daha az sarımlı ve ince iletkenden yapıldığından, yüksek direnç ve düşük reaktansa sahiptir. İki sargı, Şekil 4.59’de görüldüğü gibi, kaynağa paralel bağlanır. Ana ve yardımcı sargı akımları arasındaki faz kayması, sargıların empedans açıları arasındaki fark nedeniyle, yaklaşık 15 ila 30 derecedir. Daha önce de belirtildiği gibi, dönüş yönü yardımcı sargının bağlantısının ters çevrilmesi ile değiştirilebilir. Bazı motorlarda, yardımcı sargı yalnız başlangıç ve hızlanma sırasında kullanılır ve santrifüj anahtar veya röle yardımıyla tam yük hızının %75’ civarında devre dışı edilir. Bu yüzden yardımcı sargı, başlangıç sargısı olarak adlandırılır. Motorun hız moment karakteristiği, Şekil 4.59 (b)de görülmektedir. Başlangıç momenti yaklaşık olarak nominal yükteki momentin %150 ila %200’ü, başlangıç akımı nominal yükteki akımın altı ile sekiz katıdır. Bölünmüş fazlı motorlar, başlangıç momentleri çok yüksek olmayan özel, düşük ataletli yükler için uygundur. Bu motorlar, beygir gücünün kesrindeki fanlar, öğütücüler, üfleyiciler, testereler, santrifüj pompalar, ofis ekipmanları ve çamaşır makinalarında kullanılırlar. Tek fazlı AC Tam yükte çalışma Ana sargı ωm 0 Yardımcı sargı M Şekil4.59 Bölünmüş fazlı tek fazlı motor a) Sargı bağlantısı, b) Hız-moment karakteristiği 199 Elektrik Makinalarının Kontrolu Prof. Dr. M. Hadi SARUL 4.8.1.2 Kondansatör Çalışmalı Motorlar Tek fazlı AC Yardımcı sargı Merkezkaç anahtar Yardımcı sargı Merkezkaç anahtar Ana sargı Tek fazlı AC Ana sargı Tek fazlı AC Ana sargı Bu motorlar, ana ve yardımcı sargılara sahiptir. Kondansatör, Şekil 4.60 (a)’da görüldüğü gibi, ana ve yardımcı sargı arasındaki faz kaymasını sağlamak için, yardımcı sargı ile seri bağlanır. Kondansatör, başlangıçta ve sürekli çalışmada daima devrededir. Bu nedenle bu tip motorlara kondansatör yol vermeli motorlar denir. Kondansatör değeri, tam yük hızında, ana ve yardımcı sargılar arasında yaklaşık 90 derece olacak şekilde seçilir. Motor, ters yöndeki döner alanı ve ikinci harmonik momentleri elemine eden iki fazlı bir motor gibi çalışır. Bu nedenle motorlar, iyi bir çalışma güç faktörüne, verime ve sessiz ve sarsıntısız çalışmaya sahiptir. Yardımcı sargı Şekil 4.60 Tek fazlı kondansatörlü motorlar a) Kondansatör çalışmalı motor, b) Kondansatör yol vermeli motor, c) Kondansatör yol vermeli ve çalışmalı motor Kondansatör değeri, iyi bir başlangıç performansı sağlamak için gerekli olduğundan çok daha düşük olduğundan kondansatör çalışmalı motor, düşük kalkış momenti gerektiren uygulamalar için uygundur, örneğin, fanlar, öğütücüler, ofis makinaları. 4.8.1.3 Kondansatör Yol vermeli motorlar Bu durumda, bir kondansatör, kalkış ve hızlanma sırasında yardımcı sargıya seri bağlanır (Şekil 4.60 (b)). Tam yük hızının yaklaşık %75’inde kondansatör ve yardımcı sargı bir merkezkaç 200 Elektrik Makinalarının Kontrolu Prof. Dr. M. Hadi SARUL anahtar veya röle yardımıyla devre dışı edilir. Bu nedenle performansı tek sargılı makinalara eşdeğerdir. Kondansatör yalnız başlangıç sırasında kullanıldığında, değeri yüksek kalkış momenti ( tam yük momentinin 3 ila 4 katı ) sağlayacak şekilde seçilir. Yüksek yol alma momentine sahip bu motorlar, yüksek yol alma momentine ihtiyaç duyulan uygulamalarda kullanılır. Böyle uygulamalara, buzdolapları, klimalar, kompresörler ve bazı takım tezgâhları örnek olarak gösterilebilir. 4.8.1.4 Kondansatör yol vermeli ve kondansatör çalışmalı motorlar Yüksek başlangıç momenti ile birlikte iyi çalışma performansı gerekli olduğunda, iki kondansatör kullanılır ( Şekil 4.60 (c)). Kondansatörlerden biri daima devrededir ve değeri iyi kalkış performansı sağlayacak şekilde seçilir. Diğer ise yalnız başlangıç ve hızlanma esnasında kullanılır. İkisinin birleşik değeri yüksek başlangıç momenti elde edilecek şekilde seçilir. Böylece motor kondansatör çalışma ve kondansatör yol verme motorlarının avantajlarını birleştirir. Yani iyi çalışma, yüksek verim, sessiz ve sarsıntısız çalışma ve yüksek kalkış momenti sağlanır. Tipik uygulamaları, buzdolapları, klimalar, kompresörler, konveyörler ve pompalardır. 6.24.5 Gölge Kutuplu Motorlar Gölge kutuplu bir motorun statorunun yapısı diğer tek fazlı asenkron motorlardan farklıdır. Tipik olarak bir dört kutuplu motorun yapısı Şekil 4.61 (a)’da, iki kutuplu motorun yapısı ise Şekil 4.61 (b)’de görülmektedir. Sincap kafesli rotor Sincap kafesli rotor Gölge kutup AC AC Şekil 4.61 Gölge kutuplu motorlar a)Dört kutuplu motor, b) İki kutuplu motor Stator tek fazlı sargı ile gölge kutbuna sahiptir. Her bir kutbun küçük bir bölümü gölge bobin olarak adlandırılan bir bakır halka ile çevrilir. Ana sargının ac uyartımı ile meydana gelen 201 Elektrik Makinalarının Kontrolu Prof. Dr. M. Hadi SARUL alternatif akı, gölge bobinde emk endükler ve içinden akım akar. Doğal endüktans nedeniyle, gölge kutbundan geçen akımın meydana getirdiği akı ile kutbun gölgelenmemiş kısmındaki akı arasında bir gecikme olur. Gölgeli ve gölgesiz kısımların akıları arasında faz farkı bir çeşit döner akıyı üretir ki o gölgesiz kısımdan gölgeli kısma periyodik olarak yer değiştirir. Rotor gölgesizden gölgeli kısma döner. Dönüş yönü tersine çevrilemez. Akı 360 derece döndürülemediğinden ancak yalnız kutup yüzleri ve iki akı arasındaki faz açısı tarandığından, oldukça küçüktür. Motor düşük bir kalkış momentine sahip olmasına rağmen küçük yükleri döndürmek için yeterince iyidir. Bu yüzden motor, 1/300 den 1/10 kW’ lık küçük güçlerde üretilir. Özelikle basit yapısı nedeniyle iki kutuplu makinalar düşük fiyata, verimliliğe ve güç faktörüne sahiptir. Başlıca uygulamaları, küçük fanlar, saç kurutucuları, gramofonlar, teypler ve slayt projektörleridir. 4.8.2 Tek fazlı asenkron motorların frenlemesi Bu motorlar dc dinamik ve tıkama ile frenlenebilir. Dc Dinamik Frenleme Genellikle tek fazlı asenkron motorları frenlemek için dc dinamik frenleme kullanılır. Bir çift kutuplu çift yönlü anahtar veya üç kutuplu çift yönlü anahtar yardımıyla motorun bağlantısı frenleme için ac kaynaktan dc kaynağa kaydırılır. Tek fazlı motor çeşitleri için bu bağlantılar Şekil 4.62’de görülmektedir. Ayrık faz halinde kondansatör çalışma ve kondansatör başlangıç ve kondansatör çalışmalı motorların tek başına ya da ana sargı durumunda dc kaynağa bağlanabilir ( 4.62 (b)), veya ana ve yardımcı sargı seri veya paralel olarak bağlanır ( Şekil 4.62 (c) ve (d)). 202 Elektrik Makinalarının Kontrolu Prof. Dr. M. Hadi SARUL + AC DC + AC DC Motor çalışma Fren çalışma Motor çalışma Fren çalışma Yolverme sargısı Ana sargı Ana sargı Rotor Rotor + AC Motor çalışma + AC - Motor çalışma DC DC Fren çalışma Fren çalışma - Yolverme sargısı Yolverme sargısı Ana sargı Rotor Rotor Şekil 4.62 Tek fazlı asenkron motorların dc dinamik frenlemesi: a)Gölge kutuplu motor, b)Bölünmüş fazlı motor, c) Frenleme için paralel sargı bağlantılı kondansatör çalışmalı motor, d) Frenleme için seri sargı bağlantılı kondansatör çalışmalı motor Fren çalışmada stator sargısı ( veya sargıları ), sincap kafesli rotoru hareket ettiren sabit bir alan üretir. Rotorda indüklenen akımlar üç fazlı asenkron motorda olduğu gibi, frenleme momenti üretmek için dc alan ile girişime neden olur. Motor yavaşlar ve durur. Endüklenen rotor akımları sıfır hızda sıfır olduğunda, aynı şekilde frenleme momenti de sıfır olur. Frenleme için kaynak, ac hatta bağlanan bir diyotlu doğrultucu ile sağlanır. Motor sargıları hızlı frenleme yapmak için doğrudan diyotlu doğrultucu üzerine bağlanır. Motor durduktan sonra sargı dc kaynaktan ayrılır. Durdurma ( Frenleme ) ve Ters Çevirme Gölgeli kutuplu motorların dışındaki motorların durdurulması ve hızın tersine çevrilmesi, faz sırasının değiştirilerek sargılardan birinin polaritesinin değiştirilmesi ile sağlanır. ???? 203 Elektrik Makinalarının Kontrolu Prof. Dr. M. Hadi SARUL 4.8.3 Tek fazlı Asenkron Motorların Hız Kontrolü Tek fazlı asenkron motorların hızı, genellikle stator geriliminin değiştirilmesi ile kontrol edilir. Bu amaçla stator devresine seri bağlı ayarlı bir direnç bağlanabilir. Ancak direnç kontrolü düşük verimli olduğundan seyrek olarak kullanılır. Stator gerilimi, bir ac gerilim kontrolörü kullanılarak kontrol edilebilir ( Şekil 4.63 (a)). Motorun hızı aynı zamanda değişken frekans ile kontrol edilebilir. Ancak değişken frekanslı kontrol seyrek olarak kullanılır, çünkü tek fazlı motorların değişken hız kontrollarının çoğu için stator gerilim kontrolü yeterlidir. Şekil 4.63 Ac kıyıcı ile gerilim kontrolu 204 Elektrik Makinalarının Kontrolu Prof. Dr. M. Hadi SARUL 4.9 BÖLÜME AİT SORU VE ÇÖZÜMLERİ SORU 1: Tam yük değerleri Pn = 40 BG, nn = 940 d/d, 6 kutuplu rotoru, özel sargılı, 380/220 V’luk, 50 Hz, 3 fazlı bilezikli asenkron motorun faz başına rotor devresi direnci 0,15 ohm, sükunet halindeki reaktansı 0,45 ohm, yüklenebilirlik katsayısı 2,2 dir. a) Motorun tam yük momentini, devrilem momentini ve maksimum yük altında devir sayısını hesaplayınız. b) Motor bir vantilatörle akuple edilmiş olup normal şartlarda vantilatörü tam yük altında 940 d/d ile tahrik etmektedir. Vantilatörün devrini n n / 2 değerine düşürmek için rotor devresine katılması gereken direnç değerini hesaplayınız ve bu çalışma noktası ile nominal çalışma noktasını, Hız – Moment karakteristiği üzerinde gösteriniz. n n0 n 1' nn N 1' Nn R2 n1 N1 0 M1 Mn M Mk R 2 +r a) Pn = 40 BG, nn = 940 d/d, 2p = 6, 380/220 V R2 = 0,15 ohm, X20 = 0,45 ohm, λ = 2,2 P 40 Mn = 716 n = 716 = 30.47 kgm nn 940 Mk = λ . Mn = 2,2 . 30,47 = 67,034 kgm 205 Elektrik Makinalarının Kontrolu sk R2 0,15 0,33 , X 20 0, 45 Prof. Dr. M. Hadi SARUL ns 60 f1 60.50 1000 d/d p 3 n k = (1 – sk) ns = (1 – 0,33) 1000 = 670 d/d a) s1 ' R2 = s1 R 2 + r2 2 Mn M1 Mn M1 s1 nn nn n1 nn 2 M 30, 47 2, M 1 n 15, 2 kgm 2 2 2 ns n1 ns nn / 2 1000 940 / 2 0,314 ns ns 1000 s M 2 sn 15, 24 0, 06 s1 ' n 0, 03 M 1 s1 ' 30, 47 2 2 sn ns nn 1000 940 0, 06 ns 1000 0, 030 0,15 0,314 0,15 r2 4,5 30r2 47,1 r2 42, 6 / 30 1, 42 SORU 2: Tam yük değerleri Pn = 50 BG, nn = 940 d/d olan 50 Hz frekanslı 380/220 V’luk bilezikli bir asenkron motorun faz başına rotor devresi direnci 0.05 ohm, sükunet halindeki reaktansı 0.2 ohm, yüklenebilirlik katsayısı 2 ve 2p = 6 dır. a) Motorun tam yük momenti ile devrilme momentini ve maksimum yük altındaki devir sayısını hesaplayınız. b) Motora maksimum momentle yol vermek için rotor devresine katılması gereken direnç değerini hesaplayınız. c) Motor kalender moment karakteristiğine haiz bir iş makinesini tam yük altında 940 d/d ile tahrik ettiğine göre, tarik sisteminin devrini 500 d/d’ya düşürmek için faz başına rotor devresine katılması gereken direnç değerini hesaplayınız. 206 Elektrik Makinalarının Kontrolu Prof. Dr. M. Hadi SARUL n n0 n 1' nn N 1' Nn R2 n1 N1 0 M Mk Mn M1 R 2 +r Pn = 50 BG nn = 940 d/d 50Hz, 380/220 V R2 = 0,05 X20 = 0,2 λ =2 p 6 Pn 50 716 38,1 nn 940 M k . M n 2.38.1 76, 2 kgm a) M n 716 sk R2 0, 05 0, 25 X 20 0, 2 nk (1 sk )ns nk (1 0, 25)1000 750 d / d sA R2 sB R2 r1 0,05 0,0125 0, 25r1 b) M k = sbt için 0, 25 0, 05 1 0, 05 1 0, 25r1 0,0375 c) M 1 = sbt doğrusu üzerinde N1 ' ve N1 noktalar için; 207 r1 0,15 Elektrik Makinalarının Kontrolu s1 ' R2 s1 R2 r2 s1 Prof. Dr. M. Hadi SARUL ns n1 1000 500 0,5 ns 1000 1000 940 0, 06 1000 n 940 s1 ' n . sn . 0, 06 0,11 n1 500 sn s1 ' M n nn sn M 1 n1 0,11 0, 05 0,5 0, 05 r2 0, 025 0, 0055 0,11r2 0, 0195 0,11r2 r2 0,17 208 Elektrik Makinalarının Kontrolu Prof. Dr. M. Hadi SARUL 5 . SENKRON MOTOR KONTROLU Bir senkron motorun hızı bağlı olduğu kaynağın frekansının değiştirilmesi ile kontrol edilebilmektedir. Bu yöntem geçmişte değişken frekanslı kaynakların ekonomik olarak temini mümkün olmadığından kullanılmamıştır. Bu nedenle senkron motorlar genellikle sabit hızlı uygulamalarda kullanılmıştır. İnverterler ve doğrudan frekans çeviriciler gibi değişken frekanslı kaynakların gelişmesi ile senkron motorların da değişken hızlı uygulamalarda kullanımı mümkün olmuştur. Bu tür uygulamalara yüksek güçlü ve yüksek hızlı kompresörler, vantilatörler, sanayi fanları ile servo sürücüler örnek olarak gösterilebilir. Generatör olarak kullanılan senkron makinalar ise “alternatör” olarak adlandırılırlar. Üç fazlı alternatörler enerji santrallerinde elektrik gücü üretmek için yaygın bir şekilde kullanılmaktadır. Yapısal olarak, senkron motor ve senkron generatör arasında hiçbir fark yoktur. Bu iki çalışma modu, bir sürücü sistemde sürme ve frenleme durumları arasında değişim olduğu zaman kendinden değişebilir. 5.1 Senkron Motorların Sınıflandırılması Genellikle kullanılan senkron motorlar; alan sargılı, daimi mıknatıslı, senkron relüktans ve histerezis motorlarıdır. Tüm bu motorların statorlarına alternatif akım kaynağından beslenecek şekilde üç faz sargılar yerleştirilmiştir. Küçük güçlü senkron relüktans ve histerezis senkron motorlarının statoru ise tek fazlıdır. Şekil 5.1’de alan sargılı senkron motorların yapısı görülmektedir. Şekil 5.1 Alan Sargılı Senkron Motor 209 Elektrik Makinalarının Kontrolu Prof. Dr. M. Hadi SARUL Alan sargılı senkron motor rotoruna yerleştirilen alan sargısı, fırça ve bilezikler yardımıyla, doğru akım kaynağından beslenir. Bu tip senkron motorların rotorları, silindirik ve çıkık kutuplu olmak üzere iki farklı yapıya sahiptir. Silindirik rotorlu motorlar, sahip oldukları yüksek mekanik dayanıklılık sebebiyle çok güçlü ve yüksek hızlı uygulamalarda kullanılmaktadır. Diğer uygulamalarda ise, maliyetlerinin düşük olması nedeniyle çıkık kutuplu motorlar kullanılmaktadır. Senkron motorlarda doğru akım alanı daimi mıknatıslar yardımı ile de üretilebilmektedir. Böylelikle, doğru akım kaynağı, bilezik ve fırçaların kullanımına gerek kalmamakta ve dc alan sargısındaki kayıplar da önlenmektedir. Bu tür motorlar daimi mıknatıslı senkron motorlar olarak bilinmektedir. Alan için genellikle ferit mıknatıslar kullanılmaktadır. Ayrıca motorun ses ve ağırlığını azaltmak için doğada nadir bulunan (kobalt-samaryum) mıknatıslar pahalı olmasına karşın kullanılmaktadır. Daimi mıknatıslı senkron motorlar, rotora mıknatısların yerleştiriliş şekillerine göre, yüzey monteli, rotora gömülü ve dâhili mıknatıslı olmak üzere üç farklı şekilde sınıflandırılabilir. Yüzey monteli daimi mıknatıslı motorlarda, Şekil 5.2 (a)'da görüleceği üzere, mıknatıslar rotor dış yüzeyinde, rotora gömülü mıknatıslı motorlarda ise Şekil 5.2 (b)'de görüleceği üzere mıknatıslar rotor iç yüzeyine monte edilerek, düzgün bir rotor dış yüzeyi elde edilmiştir. Mıknatısların bu konumlara sabitlenmesi epoksi yapıştırıcı ile sağlanır. Bu tür motorların yapımı kolay ve daha az maliyetli olmasına karşın Şekil 5.2 (c)'de görülen dâhili mıknatıslı motorlarla karşılaştırılınca daha az dayanıklı olmakla beraber yüksek hız gerektiren uygulamalar için uygun değildir. Rotor Çekirdeği Stator Rotor Çekirdeği Stator Mıknatıs Stator Mıknatıs N S Rotor Çekirdeği Mıknatıs N N S N S S S S N N (a)Çıkık yüzey montajlı (b)Gömülü mıknatıs Şekil 5.2 – Değişik tiplerdeki kalıcı mıknatıslı senkron motorlar 210 (c)Dahili (iç) mıknatıs Elektrik Makinalarının Kontrolu Prof. Dr. M. Hadi SARUL Dâhili mıknatıslı motorlarda, mıknatıslar rotor içerisine yerleştirilir. Daimi mıknatıslı ve alan sargılı senkron motorlar, tam yükte asenkron motorlardan daha yüksek verim ve güç faktörüne sahiptir. Alan sargılı motorlar, endüksiyon motorlarından daha yüksek doğrusal özgül güç elde edilebilecek şekilde tasarlanabilmektedir. Hava boşluğundaki akının yalnızca endüvi tarafından çekilen mıknatıslama akımından meydana gelmemesi sebebiyle mekanik tasarım aşamasında daha geniş bir hava boşluğu düşünülebilir. Güç faktörünün kontrol edilebilmesi yüksek güçlerde çok büyük fayda sağlamaktadır. Sistemin güç faktörünün ayarlanması, inverter gücünü azaltır. Daimi mıknatıslı senkron motorlar, dayanıklı yapısının yanı sıra daha az kayıplı ve daha verimlidir. Az kayıplı olması sayesinde motorları çok yüksek güç yoğunluğu ve atalet oranlarında yapmak mümkün olmaktadır. Bu özellikle, mümkün olan en hızlı dinamik yanıta ihtiyaç duyan servo sürücüler için uygun olmaktadırlar. Senkron relüktans motorların rotorları çıkık kutuplu olmasına karşın alan sargısı ya da daimi mıknatıslar yer almaz. Stator tarafından üretilen senkron döner alanla, çıkık rotor kutuplarının etkileşimi sonucu oluşan relüktans momenti ile motor döndürülür. Yukarıda bahsedilen tüm senkron motorlar sabit frekanslı bir kaynakla beslenmek üzere tasarlandığında, asenkron motorun sincap kafesli sargısına benzer sönüm sargısı ( amortisör sargısı ) ile donatılır. Bu sargı senkron makineyi asenkron makine gibi çalıştırmak ve de geçici rejimdeki çalışma boyunca oluşan dalgalanma salınımlarını söndürmek için kullanılır. Motor senkron hızda çalışırken sönüm sargılarında herhangi bir gerilim indüklenmez. Dolayısıyla, sönüm sargılarının motorun çalışmasında herhangi bir etkileri yoktur. Senkron motorlar değişken frekanslı bir kaynaktan beslendiğinde ki bu kaynak eğer sıfırdan başlayarak istenilen değere kadar düzgün bir frekans değişimi sağlıyorsa, motoru çalıştırmak için bu sönüm sargılarına gerek kalmaz. Ancak, sönüm sargıları, salınımların sönümü için veya daha sonra açıklanan amaçlar için gerekli olabilir. Alan sargılı bir senkron motor, bir asenkron motor gibi çalıştırıldığında DC alan devre dışı tutulur. Sabit mıknatıslı motorda ise, DC alanı tamamen ortadan kaldırmak mümkün değildir. Senkron hızın altındaki bir hızda, rotor alanı stator içinde bir gerilim endükler. Bu gerilimin frekansı, statorun frekansından farklıdır. Endüklenen gerilim tarafından üretilen akım rotor alanı ile etkileşerek frenleme momenti üretilir ve üretilen bu moment ile de sönüm sargısından dolayı asenkron motorunun momenti engellenir. Daimi mıknatıslı senkron motorların (PMSM) 211 Elektrik Makinalarının Kontrolu Prof. Dr. M. Hadi SARUL tasarlanmasının sebebi frenleme moment değerinin asenkron motorunun moment büyüklüğüne kıyasla çok düşük değerde olmasıdır. Bu motorların direkt doğrusal olarak çalıştırılabilinmesine olanak sağlamasından dolayı bu motorlara doğrusal başlangıçlı daimi mıknatıslı senkron motorlar denmektedir. Bu motorlar 3 fazlı ve 1 fazlı yapıda olabilmektedir. Asenkron motorlarına göre daha pahalı olmalarına rağmen, bu motorların yüksek verimi, yüksek güç faktörü ve çeşitli gerilim değerlerini sağlamak üzere düşük hassasiyetleri gibi birçok avantajları da bulunmaktadır. Bu nedenle bu motorlar daha çok endüstride; pompalar, fanlar ve kompresörler gibi yüksek iş çevrimi gerektiren uygulamalarda tercih edilmektedir.)? Histerezis motorları ise düşük güçlü uygulamalarda, yumuşak başlangıç ve sessiz çalışma gerektiren durumlarda kullanılmaktadır. 5.1.1 Silindirik Rotorlu Alan Sargılı Senkron Motor Üç fazlı şebekeden beslenen senkron motorun stator sargılarından geçen üç fazlı akımlar hava aralığında döner manyetik alan oluşturur. Stator sabit konumda olmasına rağmen senkron hızda dönen değişken kuzey ve güney kutuplara sahip bir döner mıknatıs gibi davranır. Rotor dc alan akımı tarafından üretilen sabit manyetik kutuplara sahiptir. Statorun kutupları rotorun sabit kutuplarına kilitlenir ve rotorun da statorun döner alanı ile beraber dönmesine neden olur. Rotor akısının dağılımının sinüzoidal olduğu kabul edilirse, sinüzoidal bir elektromotor kuvvet stator bobininde indüklenecektir. Bir silindirik rotorlu alan sargılı senkron motorun faz başına eşdeğer devresi Şekil 5.3’de gösterilmiştir. Şekilde X s senkron reaktansı, E endüklenen gerilimi, V stator gerilimini göstermektedir. Eşdeğer devrede dirençler, normal hız ve frekanstaki reaktanslaara göre daha küçük olduğundan, ihmal edilmiştir. Is Xs + V - 212 E -δ Elektrik Makinalarının Kontrolu Prof. Dr. M. Hadi SARUL Şekil 5.3 Silindirik Rotorlu Motorun Yaklaşık Eşdeğer Devresi Motorun giriş gücü, Pin 3VI sCos Dir. Burada f , Is akımı ile stator gerilimi arasındaki faz açısıdır. Stator kayıpları ihmal edilirse üretilen güç için, Pm 3VI s cos f (5.1) İfadesi yazılabilir. Eşdeğer devreden Is akımı için aşağıdaki ifadeler yazılabilir. Is V 0 E V E / 2 ( / 2 ) jX s Xs Xs I s cos f V E E Cos( / 2) Cos( / 2 ) Sin Xs Xs Xs Yukarıdaki ifade denklem (5.1)’de yerine yazılırsa, güç için, Pm 3VE Sin Xs (5.2) İfadesi elde edilir. Senkron motorda stator tarafından üretilen döner alanın açısal hızı, ms 4 f (rad / s) , p (5.3) Dir. Burada, f kaynak frekansını, p ise kutup sayısını gösterir. Momentin sabit olarak üretilmesi için, rotor alanı stator alanı ile aynı hızda hareket etmelidir. Rotor alanının rotor hızı ile aynı olmasından dolayı, rotor da senkron hızla döner. Bundan dolayı moment için, M Pm ms 3VE Sin X sms (5.4) İfadesi yazılabilir. Belirli bir tahrik alanı için E değeri sabittir. Bundan dolayı güç ve moment büyüklükleri Sinδ ile orantılıdır. Bu nedenle δ açısı moment veya güç açısı olarak adlandırılır. 213 Elektrik Makinalarının Kontrolu Prof. Dr. M. Hadi SARUL Şekil 5.4’de senkron motorun Hız- Moment Karakteristiği görülmektedir. δ pozitif olduğunda ve E, V’ye göre geri kaldığında motor çalışma sağlanır. Oysa rejeneratif frenleme, δ negatif veya E, V’ye göre ileri olduğunda sağlanır. Maksimum momente ( Mmax, çekme momenti olarak da bilinir ) 90 ’de ulaşılır.Yük momenti Mmax’ı aşarsa makimna senkronizasyonun dışına çekilir. ωm ωms Fren Çalışma Motor Çalışma 0 -Mmax Mmax Şekil 5.4 Senkron Motorun Hız- Moment Karakteristiği Senkronizasyonun dışına çıkıldığında makinanın aşırı akım nedeniyle zarar görmesini önlemek için makinanın bağlantısı otomatik kesicilerle kesilir. Alan Sargılı senkron motorlarda alan akımı değiştirilerek güç faktörü değiştirilebilmesi bu tip motorlar için önemli bir özelliktir. Şekil 5.5’de değişik yükler için senron motorun fazör diyagramı gösterilmiştir. Is Φ Is V V E a) Geri Güç Faktörü IsXs IsXs Is X s Is V E b) Birim Güç Faktörü E c) İleri Güç Faktörü Şekil 5.5 Alan Uyartılması ile senkron motorun güç faktörünün değişimi 5.1.2 Çıkık Kutuplu Alan Sargılı Senkron Motorlar 214 Elektrik Makinalarının Kontrolu Prof. Dr. M. Hadi SARUL Çıkık kutuplu senkron motorlarda hava aralığı sabit olmadığından stator akımı, enine ve boyuna eksen bileşeni olmak üzere, iki bileşenden oluşur ve bu eksenler boyunca magnetomotor kuvveti üretirler. Bu tip senkron motorlar değişik senkron reaktansları olması yüzünden, basit eşdeğer devre ile tanımlanamazlar. Şekil 5.6’de verilen fazör diyagramından aşağıdaki ifadeler yazılabilir. V IsqXsq Φ δ q-axis Isq IsdXsd Isd Is d-axis Şekil 5.6 Çıkık kutuplu bir senkron motorun fazör diyagramı I sd VCos E X sd (5.5) I sq VSin X sq (5.6) I s cos f I sqCos I sd Sin (5.7) (5.5) ve (5.6) denklemleri (5.7) ‘de yerine yazılırsa, I s cos f E sin V ( X sd X sq ) Sin 2 X sd 2 X sd X sq (5.8) İfadesi elde edilir. (5.8) ifadesin (5.1)’de yerine yazılırsa, güç ve moment için aşağıdaki ifadeler yazılabilir. 215 Elektrik Makinalarının Kontrolu Pm 3 M Pm ms V 2 ( X sd X sq ) VE .sin Sin2 X sd 2 X sd X sq 3 ms Prof. Dr. M. Hadi SARUL , (5.9) V 2 ( X sd X sq ) VE sin Sin2 X sd 2 X sd X sq (5.10) Moment ifadesi iki bileşenden oluşup, ilk bileşen ( senkron moment) Sin ile, ikinci bileşen ( relüktans moment ) Sin 2 ile orantılıdır. 5.1.3 Sabit Mıknatıslı Senkron Motorlar Bu tür motorlarda, alan uyartımı rotor üzerine yerleştirilmiş sabit mıknatıslar sayesinde elde edilmektedir. Böylelikle, DC kaynak, alan sargısı nedeniyle oluşan kayıplar ve alan sargılı motorlarda sıklıkla ihtiyaç duyulan kontak bileziği ve fırça bakımını ortadan kaldırmaktadır. Bunun yanı sıra, bu motorlarda alan tahriki değiştirilemediğinden güç faktörü kontrol edilememektedir. Bu motorlar genellikle tam yük altında birim faktörle kullanılmak üzere tasarlanmaktadır. Yüzey monteli motorlar düzgün hava boşluğuna sahipken, dahili ve gömülü tipteki motorlar gerçekte çıkık kutup yapısına sahiptirler. Bundan dolayı, denklem (5.2) ve 5.4)' deki güç ve moment ifadeleri çıkık tipli yüzey mıknatıslı motorlar için uygulanabilirken, denklem (5.9) ve (5.l0)'deki ifadeler dâhili ve gömülü tipli yüzey mıknatıslı motorlar için uygundur. 5.1.4 Senkron Relüktans Motorlar Bir relüktans motoru, alan sargısız bir çıkık kutuplu motora benzetilebilir. Bundan dolayı, denklem (5.10)’da E= 0 yazılırsa, moment, M 3V 2 ms X sd X sq 2 X sd X sq Sin2 (5.11) Seklinde elde edilir. 216 Elektrik Makinalarının Kontrolu Prof. Dr. M. Hadi SARUL 5.1.5 Sönüm ( Amortisör ) Sargısı Senkron makine sadece senkron hızda moment ürettiğinden sabit frekanslı bir kaynaktan beslendiğinde kalkış yapamaz. Bu yüzden senkron motorların statorlarına kısa devre asenkron motorlarda olduğu gibi sargılar yerleştirilir. Sönüm veya amortisör sargısı olarak adlandırılan bu sargılar, motoru çalıştırmak ve aynı zamanda motorun geçici rejimde çalışması esnasında oluşan salınımların sönümünü sağlamak amacıyla kullanılır. Motor senkron hızla çalışırken sönüm sargılarında herhangi bir gerilim endüklenmez. Dolayısıyla senkron hızda hava aralığı akısı ve sönüm sargısı arasında bağıl hız sıfırdır. Eğer herhangi bir nedenle rotor hızında bir değişme olursa, ya da rotor belirli bir hız civarında osilasyon yapmaya çalışırsa, asenkron makinada olduğu gibi, bu sargılarda endüklenen gerilimler sargılardan akım geçmesine neden olur. Bunun oluşturduğu moment hızın senkronizasyondan ( senkron hızdan ) çıkmasını engeller ve bu yolla oluşan titreşimleri sönümler. 5.2 Sabit Frekanslı Kaynaktan Çalışma Senkron hız dışındaki herhangi bir hız için, hava aralığı akı dalgası ve rotor arasındaki bağıl hız sıfırdan farklıdır. Bu yüzden, δ 0° ile 360° arasında değişir. Moment ise, pozitif ve negatif değerler arasında dalgalanır ve ortalama değeri sıfırdır. Momentin değişim frekansı, senkron hızda dönen hava aralığı akı dalgasına ve rotor arasındaki bağıl hıza bağlıdır. Rotor hareketsiz durumdayken frekans, rotor atalet momentinin hızda değişime izin vermesi için çok yüksektir. Bu sebeple motor kendi kendine harekete geçemez. Eğer motor bir yolverme metodu ile senkron hıza yaklaştırılırsa ve böylece DC alan uyarılır, senkron moment sönüm sargısı momenti ile desteklenerek rotorun, kısa süreli bir salınımın ardından, döner alana ayak uydurmasını sağlar ve makine böylece senkron motor olarak çalışır. Rotoru döner alana ayak uydurmasını sağlama işlemi senkronizasyon olarak adlandırılır. 5.2.1 Yol Verme Yukarıda da belirtildiği gibi, yol verme metodunun amacı rotor hızını senkron hıza yaklaştırmaktır. Çoğunlukla uygulanan bir metot olarak; senkron motoru uyartılmamış alanla sönüm sargısının bir sincap kafes rotoru gibi uygulanarak endüksiyon motoru gibi çalıştırmaktır. Bu çalıştırma metodu için aşağıda belirtilen hususlara dikkat edilmelidir. 217 Elektrik Makinalarının Kontrolu Prof. Dr. M. Hadi SARUL • Başlangıç momenti ve akımı sönüm sargısı direncinin değiştirilmesi ile büyük ölçüde arttırılıp azaltılabilir. Başarılı bir sekronizasyon için, endüksiyon motoru gibi çalışma esnasındaki motor hızı senkron hıza mutlaka yakın olmalıdır. Bunun için de sönüm sargısı direnci mümkün olduğunca küçük değerde olmalıdır. Ayrıca sönüm sargısı osilasyonları için, sönüm sargısı direncinin de küçük olması gereklidir. Sönüm sargısı direnci, bu çelişen gereksinmeleri sağlayacak şekilde seçilir. • Asenkron motorda olduğu gibi hızlanma esnasında, yüksek sarım sayılı alan sargısında endüklenen gerilim birkaç bin Volt’ a ulaşabilir. Bundan dolayı sargının yalıtımı zorlanır ve alan kaynak konverterinin nominal gerilimi yükselir. Bu istenmeyen durum, alan devresinin küçük bir deşarj direnciyle DC uyartım uygulanmadan önce kapalı tutulması ile engellenebilir. Bu deşarj direnci alan sargısından akım akmasına imkân sağlar. Böylece endüklenen gerilim hala var olmasına rağmen, uçlar ya da sarımlar arasındaki asıl potansiyel farkı güvenli bir değere indirgenir. Alan devresinin bir deşarj direnci üzerinden kapatılması, bir bakıma bir kafes sargısı gibi davranarak yol alma ve senkronizasyon momentlerinde değişime neden olur. Alan devresi direncindeki bir artış başlangıç momentini arttırır. Diğer bir taraftan deşarj direncindeki bir azalma alan devresinde meydana gelen potansiyel farkı azaltır. Deşarj direncinin değeri bu çelişen gereksinmeleri sağlayacak şekilde seçilir. • Bir asenkron motor gibi hızlanmada DC uyartım uygulanmamalıdır. Çünkü bu net motor momenti üretmediği halde frenleme momenti üretir (frenleme momenti, DC alan tarafından statorda indüklenen akım sonucunda üretilir). DC alan ancak, motor tam hıza ulaştıktan sonra uygulanmalıdır. • Rotor yapısı çıkık kutuplu ise, sönüm sargısı sadece kutup yayı üzerine temas eden iletkenlere sahip olabilir. Bu da senkron hızın yarısında hız-moment eğrisinde eğime neden olur. • Motor şebeke gerilimi ile çalıştırıldığında, başlangıç akımı tam yükteki nominal değerin 7 ile10 katı olabilmektedir. Küçük boyutlardaki motorlardaysa, böylesine yüksek değerli bir başlangıç akımı besleme geriliminde dalgalanmalara neden olur. Büyük boyutlu makinelerde ise, böylesine yüksek değerli bir başlangıç akımı uç geriliminde büyük bir düşüş yaratabilir,bu da zaten düşük olan kalkış momentini daha da azaltır. Başlangıç akımı, asenkron motorlar için kullanılan başlangıç akımı sınırlandırma metotlarından birisi 218 Elektrik Makinalarının Kontrolu Prof. Dr. M. Hadi SARUL kullanılarak düşürülebilir. Başlangıç akımındaki azalma başlangıç momentindeki azalma karşılığında elde edilir. Düşük gerilim ile yol verildiğinde nominal gerilime geçiş senkronizasyondan önce ya da sonra gerçekleşebilir. Önce nominal gerilime geçiş yapılması senkronizasyon performansını iki nedenden dolayı arttırması nedeniyle tercih edilmektedir. Bu nedenler: (1) Nominal gerilim ile asenkron motoru ile erişilen hız, senkron hızına daha yakındır ve (2) senkronizasyon anındaki momentteki artış gerilimin karesi ile orantılıdır, bunun sonucunda senkronizasyon daha büyük motor yükleri ile ve daha hızlı bir şekilde elde edilebilmektedir. Yol vermenin başka bir metodu da, senkron motor miline bağlanmış düşük güçlü bir yardımcı motor kullanmaktır. Yardımcı motor yardımıyla, rotor hızı senkron hıza yaklaştırılır ve sonra dc alan devreye girer. Fakat bu metot çok düşük bir kalkış momentine sahiptir. 5.2.2 Senkronizasyon Senkronizasyon süreci, alan kaynağının devreye alınması ile başlamaktadır. Yüksüz veya düşük yüklerde yapılan senkronizasyonlarda, alan beslemesi geçiş anındaki moment açısının değerine bağlı olmaksızın devreye girebilir. Bu durum hat akımlarının büyüklükleri nominal değerlerinin çok üzerine çıktığından, senkronizasyon sürecinde önemli derecede düzensizliklere neden olabilir. Senkronizasyon süreci tamamlanmadan önce rotor hızı senron hızdan az olacağından, rotor senkron hıza ulaşmadan önce, hava boşluğu akı dalgasının birkaç kutbunu atlayabilir. Çıkık kutuplu motor olması durumunda, rotor alan beslemesinden önce relüktans moment ile senkron hıza getirilebilir. Ama bu rotor kutuplarının nihai polaritesi hesaba katılmadan gerçekleşir. Şayet polarite doğru ise, senkronizasyon düzensizlik olmadan gerçekleşir, yanlış ise de rotor, senkronizasyon tamamlanmadan rotor birkaç kutup atlayabilir. Daha hızlı senkronizasyon istendiğinde, ya da senkronizasyon durumu motorda var olan yüke göre kritik derecede az ise, alan en uygun açı ile uyartılır. Asenkron motor gibi tam hızda çalışırken, rotor hızı senkron hızdan düşük olur. DC alan uygulandığında, rotor kutupları döner alanın kutuplarına göre geri kayar. Bunun sonucunda δ sürekli olarak değişir. Moment, δ’ nın 0 dan 180°’ye kadar önde (ileri) olmasıyla negatif olur. Bu aralıkta senkron moment rotoru yavaşlatır. Moment, δ’ nın 0 dan 180°’ye kadar geride olmasıyla pozitif olur, dolayısıyla senron motor rotoru hızlandırır. Rotor, alan δ = 0°’de uyarıldığında en uzun süreli yol alma momentine tabi tutulur, dolayısıyla δ = 0°, DC alanın uyarılması için en uygun açıdır. Bu 219 Elektrik Makinalarının Kontrolu Prof. Dr. M. Hadi SARUL anda ( yani δ = 0° ), döner alanın güney kutbu rotorun kuzey kutbu ile çakışır ve tam tersi de geçerlidir. Bundan dolayı rotor kutupları ile akı bağı maksimum ve alana enerji verildiğinde sahip olacakları yönle aynı doğrultuda olur. Bunun sonucunda, alan sargısında endüklenen gerilim sıfır olur. Alan devresi endüktif olduğundan, üzerinden geçen akım endüktif gerilimin gerisinden gelir. Bundan dolayı, δ alan akımı negatif ve artarken sıfır olur. Alan akımı hakkındaki bu bilgiden en uygun açının belirlenmesinde yararlanılabilir. 5.2.3 Yük Değişimlerine Bağlı Geçici Dalgalanmalar Bir senkron motorun, yük değişimleri meydana geldiğinde senkronize kalabilme yeteneğinin bilinmesi önemlidir. 5.2.3.1 Sürekli Hal Kararlılık Sınırı Denklem (5.4)’den moment, M M max Sin (5.12) 3VE X s ms (5.13) M max Şeklinde yazılabilir. Denklem (5.12)’e ifadesinin gösterdiği moment- yük açısı karakteristiği Şekil 5.13’de gösterilmiştir. M Mmax 0o 90o 180o δ Şekil 5.7 Senkron motorun moment - yük açısı karakteristiği Yük momenti yavaşça uygulandığında, δ moment açısı artar. Yük momenti motorun maksimum moment değerine ulaştığında, δ moment açısı 90 dereceye erişir. Yük momenti 220 Elektrik Makinalarının Kontrolu Prof. Dr. M. Hadi SARUL daha da artarsa motor momenti yük momentinden daha düşük olacağından motor senkronu kaybeder. Yük momentinin yavaşça artması halinde motorun senkronu kaybetmeden sahip olabileceği maksimum yük momenti, senkron motorun sürekli hal kararlılık sınırı olarak bilinen M max ’dır. 5.2.3.2 Dinamik Denge ( Kararlılık ) Yük momenti ( M L ) aniden uygulandığında, yük momenti motorun oluşturabileceği maksimum momentin altında dahi olsa motor senkronu yetirebilir. Yük momenti aniden değiştirilirse, motorun senkronu koruyup koruyamayacağına, senkron motorun dinamik davranışının incelenmesi ile karar verilebilir. Geçici rejim çalışmada bir senkron motor Şekil 5.2’deki eşdeğer devrede E yerine E ' ve X s yerine de X s ' yerleştirilerek ifade edilebilir. Burada E ' düzensizlikten önceki geçici dalgalanma reaktansı X s ' arkasındaki gerilimdir ve E ' V jI s X s denklemiyle bulunur. Bu durumda ' motor momentinin yeni değeri aşağıdaki gibi yazılabilir. 3VE ' ' M ' Sin M max Sin X s ms M 'max 3VE ' ' X s ms ( 5.14) ( 5.15) Senkron motor için moment denge denkle M Ma Md ML ( 5.16 ) d 2 d atalet momentini, M d K d sönüm momentini 2 dt dt göstermekte olup, bu değerler denklem ( 5.16 )’da yerine konursa, Şeklinde yazılabilir. Burada, M a K j d 2 d ' K j 2 Kd M max Sin M L 0 dt dt (5.17 ) Eşitliği elde edilir. Bu denklem doğrusal olmayan bir denklem olup, denklemin çözümü ile motor-yük sisteminin dinamik dengesi tespit edilir. 5.2.3.3 Frenleme 221 Elektrik Makinalarının Kontrolu Prof. Dr. M. Hadi SARUL Şekil 5.3’de görüldüğü gibi senkron motor, rejeneratif frenlemede ( faydalı frenleme ) sadece senkron hızda çalışabilmektedir. Bu nedenle rejeneratif frenleme yükün durdurması ya da yavaşlatılmasında kullanılamaz. Dinamik frenleme, statorun kaynaktan kesilmesiyle ve üç fazlı bir rezistansa bağlanması ile elde edilir. Makine senkron generatör olarak çalışır ve üretilen enerji frenleme rezistansında harcanır. Birim başına olan hız k için faz başına eşdeğer devre Şekil 5.8’de gösterilmiştir. kXs kE R Şekil 5.8 Senkron Motorun Dinamik Frenleme Eşdeğer devresi Birim başına hız, k m ms (5.17 ) Şeklinde yazılabilir. Frenleme akımı, kE I sb (5.18 ) RB (kX s ) 2 2 Frenleme gücü, PB 3I s RB olup, buradan frenleme momenti, 2 MB PB kms 3RB kE2 ms ( RB2 k 2 X s2 ) (5.19 ) Şeklinde elde edilir. Senkron reaktans, frenleme reaktansına kıyasla daha büyük olduğundan, geniş bir hız aralığı için akım ve moment değişimi azdır. Bu nedenle direncin ufak bir bölümü yeterlidir. Sıfır hızda, endüklenen gerilim, dolayısıyla armatür akımı ve moment de sıfırdır. Moment bütün hız aralığında mümkün olduğundan ve sıfır hızda, dinamik frenleme motoru durdurmak için 222 Elektrik Makinalarının Kontrolu Prof. Dr. M. Hadi SARUL uygundur. Teorik olarak, ters yönde moment de uygulanabilir, ama bu yöntem pratikte kullanılmaz. Ters yönde moment, sönüm sargısı tarafından üretilir. Sönüm sargısının düşük direncinden dolayı, kaynaktan çekilen akım çok yüksek olduğundan, frenleme momenti dinamik frenlemede üretilen momente kıyasla çok daha küçük olur. Büyük güçlü motorlarda ters yönde akımların yüksek olması ( frenleme akımları ) besleme hatlarında ciddi düzensizlikler yaratabilir. 5.3 Alan Sargılı Senkron Motor Sürücü Devreleri 5.3.1 Ara Devreli Frekans değiştiricilerle Gerçekleştirilen Sürücü Devreleri Senkron motorların hızı frekansla doğru orantılı olarak değişir. Bu nedenle, Asenkron motorun hız kontrolü için uygun olan birçok devrenin teorik olarak senkron motor için de kullanımı uygundur. Hız kontrolünde akının değişmemesi için V/f oranının sabit olması gerekir. Bu da, frekansla birlikte stator geriliminin değiştirilmesi ile sağlanabilir. Bu amaçla a) Gerilim kaynağı kare dalga inverter, b) Gerilim kaynağı PWM inverter, c) Akım kaynağı inverter, Devrelerinden yararlanılabilir. Bir senkron motor tüm yüklerde senkron hızla döndüğü için açık çevrim kontrol şeması birçok uygulamalar için yeterli olabilir. Bir makinanın kutup çifti sayısı sabit olduğundan makinanın senkron hızını sadece AC frekans tayin eder. Motor senkron hızla çalışır ve yük veya gerilimle senkron hız değişmez. Bu yüzden tek bir motor ya da hepsi aynı hızla dönmesi gereken motorlardan oluşan çoklu bir sistem için bir açık çevrim kontrolü yeterli olabilir. Şekil 5.9 (a) kare dalga inverter ve Şekil 5.9 (b) PWM inverterden beslenen açık çevrim senkron motor kontrol sisteminin blok diyagramı verilmiştir. Kapalı çevrim kontrolde rotor konumunun geri beslemesi için enkoder gereklidir. Mil enkoderleri rotor frekans kontrolü için hızlı geri beslemeyi ve önemli pozisyon bildirimlerini sağlamaktadır. Yönlendirici güç faktöründe çalışan ( işlem yapan ) aşırı uyartımlı motor özelliği yüzünden, inverter devresindeki tristörlerin komütasyonu doğaldır ve zorlamalı komütasyon gerekli değildir. 223 Elektrik Makinalarının Kontrolu Prof. Dr. M. Hadi SARUL AC/DC Dönüştürücü Yarım Dalga Kare İnverter Tetikleme Devresi Tetikleme Devresi Senkron Motor V/f Hız Geribeslemesi Doğrultucu PWM İnverter Osilatör Rampa Sinyali Karşılaştırıcı Senkron Motor Tetikleme Devresi V/f Hız Geribeslemesi Şekil 5.9 a) Senkron motorun yarım dalga kare inverterle açık çevrim kontrolü b) Senkron motorun PWM inverterle açık çevrim kontrolü 224 Elektrik Makinalarının Kontrolu Prof. Dr. M. Hadi SARUL İnverter Stator Tristörlü Dönüştürücü İnverter Alan SM Hız Bilgisi V/f Rotor Enkoder (Şaft Pozisyonu) Referans Hız Şekil 5.10 – Gerilim kaynaklı inverterle beslenen kapalı çevrim kontrol Senkron motorlarda kapalı çevrim geri besleme kontrolü Şekil 5.6’da görülmektedir. Rotor pozisyonu ve inverter frekansı motor rotorunun rotasyonuna bağlıdır ve kontrol devresi uyartımın yeter derecede yüksek olduğundan emin olmalıdır ki motor güç faktörü söz gelimi 0,85 olabilsin. Eğer motor tam güç faktöründe çalışmayı gerektiriyorsa zorlamalı komütasyon devresi, inverter için geçerlidir. Motoru başlatmak için bir çift SCR tetiklenir ve self komütasyon mümkün iken diğer çift pozisyon enkoderinden gelen oldukça azaltılmış ve düzeltilmiş sinyalle tetiklenir ve darbe akımı motoru etkin hıza kadar ivmelendirir. Rotasyon yönünün geri çevrilmesi de SCR’ lerin tetiklenme sırasını ters çevirmekle mümkün olur ve DC hat gerilimini çevirir. SCR iletim yönünde ise ters yöne çalıştırmak yerine inverter SCR’ lerinin düzeltilerek ve AC/DC konverter tetiklenmesi değiştirilerek motor yeniden harekete geçirilebilir. Dolayısıyla motoru frenlemek mümkündür. 5.3.2 Yük Komütasyonlu Tristörlü İnverterli Kendiliğinden Kontrollü Senkron Motor Sürücüsü Yük komütasyonlu tristörlü inverterli kendinden kontrollü senkron motor sürücüsü Şekil 5.11’da gösterilmiştir. Büyük güçlü tahriklerde alan sargılı senkron motorlar kullanılır. Orta güçteki tahriklerde ise daimi mıknatıslı senkron motorlar kullanılır. Tahrik sistemi yük tarafındaki konverter ve kaynak tarafındaki konverter olarak adlandırılan iki konvertere ihtiyaç duyar. Kaynak tarafındaki konverter 6 darbeli şebeke komütasyonlu tristörlü konverterdir. Tetikleme açısının 0≤ α ≤ 90 aralığı için pozitif Vds ve I d gönderen tam kontrollü şebeke 225 Elektrik Makinalarının Kontrolu Prof. Dr. M. Hadi SARUL komütasyonlu doğrultucu olarak çalışır ve 90 ≤ s ≤ 180 bir ateşleme aralığı için negatif Vds ve pozitif I d gönderen bir şebeke komütasyonlu inverter olarak çalışır. Id Ld - + T1 3 Fazlı AC Kaynak Vds T3 T5 Senkron Motor Vdl - + T4 T6 T2 Şekil 5.11 Yük Komütasyonlu İnverter ile Çalışan Kendiliğinden Kontrollü Senkron Motor Sürücüsü Senkron motor temel güç faktöründe çalıştığında, yük tarafındaki tristörlerin komütasyonu motorun endüklenen gerilimi tarafından sağlanabilir. Hat tarafındaki dönüştürücünün komütasyonu ise hat gerilimi tarafından sağlanır. Yükün endüklenmiş gerilimi tarafından ( Burada yük motordur. ) tristörlerin komütasyon olayına yük komütasyonu denir. Dönüştürücü inverter olarak çalıştırıldığında negatif Vd 1 ve pozitif I d taşır. Burada açı aralığı 90 < 1 < 180’ dir. Açı aralığı 0 < 1 < 90 olduğunda ise doğrultucu olarak çalışır ve pozitif için, pozitif Vd 1 verir. 0 ≤ s ≤ 90 , 90 ≤ 1 ≤ 180 ve Vds > Vd 1 olduğunda kaynak tarafındaki dönüştürücü doğrultucu olarak yük tarafındaki dönüştürücü inverter olarak çalışır ve güç akışı AC kaynağından motora doğru olur. Böylece motor çalışma söz konusu olur. Açılar değiştiği zaman yani 90 ≤ s ≤ 180 ve 0 ≤ 1 ≤ 90 olduğunda yük tarafındaki konverter bir doğrultucu, kaynak tarafındaki de inverter gibi çalışır. Sonuç olarak güç akışı yön değiştirir ve 226 Elektrik Makinalarının Kontrolu Prof. Dr. M. Hadi SARUL makine frenlemeye geçer. Momentin büyüklüğü, ( Vds - Vd 1 )’ye bağlıdır. Hat tarafındaki konverter ateşleme açılarının kontrolü ile hız kontrolü yapılabilir. İnverter olarak çalıştığı zaman, komütasyon ve tristörün kapatılmasını dikkate almak için, ateşleme açısı ( 1 ) 180°’den küçük olmalıdır. Genel olarak, yük tarafındaki konverter için komütasyon açısı, 1 = 180° - 1 (5.20 ) Olarak tanımlamak mümkündür. Eğer komütasyon örtüşmesi ( çakışması ) ihmal edilirse, konverterin giriş ac akımı, ac geriliminin 1 açısı kadar geride kalacaktır. Motorun ac giriş akımı, konverter giriş akımına zıt faza sahip olduğu için, motor akımı gerilime göre 1 yüzünden önde olacaktır. Bu yüzden motor, ileri güç faktöründe çalışacaktır. Daha düşük 1 değeri, daha yüksek motor güç faktörü ve daha düşük inverter oranıdır. l ’nin değeri düştükçe, motorun güç faktörü yükselir ve inverter gücü (rating) düşer. Yük tarafındaki komütasyonun örtüşmesi motorun geçici endüktansına bağlıdır. Endüktansı azaltmak için motora amortisör sargıları yapılmıştır. Bu sargılar oldukça daha düşük l değeri ile çalışmayı sağlar. Amortisör sargısı, endüksiyon motoru gibi makineyi başlatıcı ve salınımı engelleyici klasik görevlerini göstermez. Çünkü rotor ve döner alan hızları sonra açıklanacağı gibi her zaman aynıdır. Basit bir kontrol şemasında, yük tarafındaki konverterin inverter olarak çalışabilmesi için l c açısı sabit değerde olmalı ve doğrultucu olarak çalıştığında l =180° (veya α=0°) dir. Dönüştürme oranını minimize etmek için güç faktörünün düzeltilmesine ihtiyaç duyulur. Bunun gerçekleşmesi için yük tarafındaki konverterde sabit kenar açı kontrolü yapılır. Komütasyon altındaki tristörlerin komütasyon örtüşmesi u ile ifade edilirse, hangi tristör iletime geçerse çapraz olarak iletime girer akım sıfırlandığında kesime gider. Bu süre, γ= l - u (5.21 ) dir. Başarılı bir Tristör komütasyonu için, γ > ωtq (5.22 ) 227 Elektrik Makinalarının Kontrolu Prof. Dr. M. Hadi SARUL dir. Burada, tq tristörün serbest kalma zamanını, ω motor geriliminin rad/s olarak frekansını gösterir. u, I d ile orantılıdır. I d Verildiğinde l hesaplanabilir. γmin süresi, tristörlerin iletime girebilmesi için gerekli olan minimum değerdir. l Değeri minimize edilebilir ve güç faktörü maksimum değerde olur. γ, minimum γmin değerinde iken kontrol yöntemi sabit kenar açı kontrolü olarak adlandırılır. Dc hat endüktansı Ld , dc hat akımı I d ’deki dalgalanmayı azaltır ve iki konverterin birbiri ile çalışma esnasında bir müdahale olmasını engeller. Seri bağlı dc hat endüktansının varlığından dolayı, inverter olarak çalışan yük tarafındaki konverter, tristör komütasyonu motorun endüklediği gerilim tarafından olduğu çalışma durumları hariç, Şekil 6.45’teki gibi temel olarak akım kaynaklı inverter olarak davranır. Sonuç olarak motor faz akımının 6.45(b)’deki gibi altı adımlı dalga formundadır. Çünkü Ld’ den akan dc akımdan dolayı, kaynak tarafındaki konverterin ac giriş akımı altı adımlı akım dalga formuna sahiptir. I d , makine fazında her yarım peryotta 120° ‘lik açıyla akar. Motor faz akımı I s ’nin temel bileşeni I d ile aşağıdaki bağıntıya sahiptir. Is = 6 Id (5.23) Makinenin kendinden kontrollü modda çalışması için döner alan hızı ile rotor hızı aynı olmalıdır. Bu durum, yük tarafındaki konverterin çıkış geriliminin frekansı ile endüvide endüklenen gerilimin eşit olması ile sağlanır. Böylece sinyaller, endüklenen gerilimler doğrudan bulunmadığından, motorun referans gerilimi ile karşılaştırılarak üretilir. Ya da rotor pozisyon sensörleri ile üretilir. Kendinden kontrol, sinyallerin motorun referans geriliminin karşılaştırılıp üretilmesi ile sağlanır. Sinyaller rotor sensörleri ile de üretilir. Bu sensörler endüvi bobini ile sabit ve düzgün hizalıdır. Endüklenen gerilimin frekansı rotorun ( veya rotor alanının) hızına bağlıdır ve onların fazı bobin sargılarıyla alakalı olan rotor kutuplarının yerine bağlıdır. Bu yüzden rotor pozisyon sensörleri tarafından üretilen işaretler, endüklenen voltajla aynı frekansa sahiptir. Yük tarafındaki konverter tristörleri 60° ile birlikte onların numaralarının sıralarına göre ateşlenir. Bu yüzden, yük tarafındaki konverter tristörlerinin kontrolü için tüm altı rotor açısal pozisyonu her endüklenen gerilim döngüsünde belirlenmeyi gerektirir. Hall-etki sensörleri manyetik alanın yönünü ve büyüklüğünü belirleyebilir. Bu 228 Elektrik Makinalarının Kontrolu Prof. Dr. M. Hadi SARUL yüzden, üç hall-etki sensörü altı rotor pozisyonunu belirleyebilir. Sensörler 60° elektriksel aralıklarla takılmıştır ve bobin sargılarıyla düzgün hizalanmıştır. Yük tarafındaki konverter ile Şekil 4.32’de verilen akım kaynaklı inverter temel olarak aynı pozisyonu gerçekleştirirler. İkisi arasındaki tek fark, ilki yük komütasyonu kullanırken sonraki zorlanmış komütasyon kullanır. Yük komütasyonu zorlamalı komütasyonu nazaran birçok avantaja sahiptir: - Komütasyon döngüsü gerektirmez ( komütasyon akımına ihtiyaç duymaz ). - Çalışma frekansı daha yüksek olabilir. - Zorlamalı komütasyon kapasitesi ardındaki güç seviyelerinde çalışabilir. Yük tarafındaki konverter, dc makinedeki komütatör ile aynı fonksiyonda performans gösterir. Yük tarafındaki konverter ve senkron motor kombinasyonu fonksiyonları bir dc makinesine benzer ( Yakındır ). Birincisi, bir dc kaynağından beslenir ve ikincisi ? de makine gibi stator ve rotor alanları tüm hızlardabirbirlerine göre sabittir. Sonuç olarak, yük taraflı konverter ve senkron motoru içeren tahrik “komütatörsüz dc motor” olarak bilinir. Düşük hızlarda endüklenen motor emf’si yük tarafındaki konverterin komütasyonu için yeterli olmayacaktır. Bu yüzden başlangıçta ve temel hızın %10’u altındaki hızlar için, yük tarafındaki konverter tristörlerinin komütasyonu, iletimde olan tristörlerden geçen akım sıfıra gidene kadar zorlamalı şekilde yapılır. Bu her defasında yük tarafındaki konverter tristörlerinin kapatılmasıyla inverter gibi çalışan kaynak tarafındaki konverter tarafından gerçekleştirilir. Örneğin, T1 ve T2 tristörleri, 60° elektriksel açı ile birlikte iletimdedirler. 60°’den sonra kaynak tarafındaki konverter inverter olarak çalışacak ve Vds elde edilecektir. Aynı zamanda da T1 ve T2 tristörleri kesime gidecektir. Kaynak tarafındaki dönüştürücünün çalışması ile kapı sinyalleri T2 ve T3 tristörlerini iletime sokacak ve birlikte 60° elektriksel açı ile iletimde kalacaklardır. Düşük motor hızında yük yanlı konverterin çalışma frekansı, kaynak frekansı ile karşılaştırıldığında çok düşüktür. İnverterin bu şekilde çalışması darbe modu olarak adlandırılır. Bu çalışma modu rotor pozisyon sensörlerini gerektirir. Bu yüzden motor terminal voltajı tarafından uygulanan normal işlemin temel hızın %10’undan daha fazla oldugu zamanda bile, rotor pozisyon sensörlerine darbe modunu gerçekleştirmek için ihtiyaç duyulacaktır. 229 Elektrik Makinalarının Kontrolu Prof. Dr. M. Hadi SARUL Fırçasız tahrik sistemleri diyod köprüsünün rotor üzerine monte edilmesi ile oluşur. Alan akımı ac gerilim regülatöründen beslenmesiyle transformatörün giriş geriliminin kontrolu ile kontrol edilir. Fırçasız tahrik sistemi, bilezik,fırça ve bakım-onarımı elemine eder. Şekil 5.12’de kapalı çevrim hız-kontrol şeması gösterilmiştir. Dıştaki hız kontrol çevrimi ve içteki akım kontrol çevrimi bir sınırlayıcı ( limiter ) ile beraber dc motora benzer çalışır. Terminal gerilim sensörleri, endüklenmiş makine gerilimi gibi aynı frekansta referans sinyalleri üretir. Faz gecikmeleri l c ’e göre olur. Hız hatasının sinüsüne bağlı olarak l c motor veya fren çalışmayı düzenler. ωm hızı, her bir terminal gerilim sensörlerinden, ya da ayrı takometreden bilinir. Referans hızı ωm’deki artış, pozitif hız hatasını üretir. 230 Elektrik Makinalarının Kontrolu Kaynak bölümü dönüştürücü AC Kaynak Prof. Dr. M. Hadi SARUL Yük bölümü dönüştürücü Id Motor Id βlc f αs Ateşleme devresi Akım kontrolör ve ateşleme devresi Terminal voltaj sensörü f f Faz erteleyici - Id + Id Akım sınırlayıcı eωm Hız kontrolör eωm ω*m + ωm Şekil 5.12 Yük komütasyonlu inverterle sürülen senkron motorun kapalı çevrim hız kontrolüne ilişkin blok diyagramı l c değeri, motor çalışma için ayarlanır. Hız kontrolü ve akımı sınırlama akım referansını izin verilen maksimum değerde düzenler. Makine çok çabuk hızlanır. İstenilen hıza yaklaştığı zaman akım sınırlayıcı desaturasyon yapar ve motor ve yük momentlerini dengeleyen dc hat akımında ve uygun hızda sürücü yerleşir. Benzer olarak referans hızındaki düşme negatif hız 231 Elektrik Makinalarının Kontrolu Prof. Dr. M. Hadi SARUL hatasını üretir. l c rejeneratif fren çalışma için olur ve motor yavaşlar. Hız hatası l c nin değerini değiştirdiğinde motor çalışma için sağlanır ve sürücü istenilen hızda düzenlenir. Yüksek frekans, dört bölgeli çalışma, yüksek güç değerleri ( 100 MW üstü ) ve yüksek hızlarda olma Yeteneği bu sürücülerin önemli bazı avantajlarındandır. Bazı önemli uygulamaları kompresörler için yüksek hız ve yüksek güçlü sürücüler, fanlar, pompalar ve konveyörlerdir. Çok yüksek güç seviyelerinde harmonik üretilir ve motor terminalleri özel dikkate ihtiyaç duyar. Yüksek güç sürücülerinin tek hat diyagramı Şekil 7.12’de verilmiştir. Kaynak tarafındaki harmonikler 12 darbeli dönüştürücü kullanılarak azaltılır. Bunun için 6 darbeli iki dönüştürücü seri bağlanır. Yıldız bağlantının bir tanesi bir tane altı darbeli dönüştürücüyü besler. Diğer üçgen bağlantı diğer 6 darbeli dönüştürücüyü besler. Bu durumda iki tane 6 darbeli dönüştürücünün giriş gerilimleri arasında 30° sağlanır. İki dönüştürücünün giriş akımı dalga şekli ve kaynak akımı şekilde gösterilmiştir. Kaynak akımı 6 darbeli dönüştürücüyle karşılaştırıldığında sinüzoidale daha yakındır. Motor akımındaki harmonikler momentte titreşimler ve rotorla sönüm sargılarında kayıplara neden olur. Bu etkiler senkron motor kullanılarak minimize edilir. Motor iki tane üç faz bobin stator üzerinde 30° eksenleri arasında fark olacak şekilde ve seri bağlı 6 darbeli yük komütasyonlu dönüştürücüden onların çıkış akımları fazı arasında 30° olacak sakildeyken beslenecektir. Meydana gelen stator mmf’i 12 darbeli dalga şekline sahiptir. Böylece moment titreşimleri ve rotor kayıpları azaltılır. 232 Elektrik Makinalarının Kontrolu Prof. Dr. M. Hadi SARUL is1 Ld 30o is1 il1 A’ A B Kaynak akımı C’ C B’ is2 il2 is2 İkinci faz akımları Altı adım dönüştürücü Şekil 5.13 Senkron Motorun Doğrudan Frekans Değiştiricilerle Sürülmesi 5.3.3 Kendinden Kontrollü Senkron Motorun Doğrudan Frekans Değiştirici Kullanması Kendinden kontrollü senkron motorun doğrudan frekans çevirici tarafından beslenmesine ait blok diyagramı Şekil ..’ de verilmiştir. Sinyaller motor terminal gerilimi veya rotor sensörleri karşılaştırılması ile üretilir. Doğrudan frekans çeviriciler düşük hızda çalışmada avantajlıdır. Çok sayıda tristöre ihtiyaç gösterir. Sönüm Sargısız senkron motor kullanılır. Zira sönüm sargısı makinanın endüktansını azaltır. Bu yüzden dönüştürücü çıkış gerilimindeki harmonikleri süzme özelliği yetirilir. Kendinden kontrollü modda çalıştığında sönüm sargısına ihtiyaç duyulmaz. 3 fazlı AC kaynak Cycloconverter Senkron motor Şekil 5.14 Senkron Motorun Doğrudan Frekans Değiştiricilerle Sürülmesi 233 Elektrik Makinalarının Kontrolu Prof. Dr. M. Hadi SARUL 5.4 Sabit Mıknatıslı AC Motor Sürücüleri Sabit mıknatıslı senkron motorlar günümüzde çoğunlukla sabit mıknatıslı AC (SMAC) motorlar olarak bilinir. Bu tip motorlar statorlarında indüklenen gerilimin cinsine göre, sinüzoidal uyarmalı SMAC ve ikizkenar yamuk uyarmalı SMAC motorlar olmak üzere iki çeşittir. Sinüzoidal SMAC motorun statorları, alan sargılı senkron motorlara benzer şekilde, dağıtım sargılarına sahiptir. Rotoru ise Şekil 5.2’ deki görüldüğü gibi, mıknatısların rötara yerleştiriliş şekillerine göre üç farklı yapıya sahiptir. Rotor kutupları, stator sargılarında sinüzoidal bir gerilim indükleyecek şekilde dizilmiştir. İkizkenar yamuk SMAC motorun statorunda yoğun sargılar bulunur. Rotoru ise geniş yay şeklinde kutuplardan oluşur. Stator sargılarında indüklenen gerilim ikizkenar yamuk şeklindedir. Bu şekli sağlayan Şekil 5.2’ deki çıkık yüzey mıknatıslı rotordur. SMAC motorlarda hız kendisini besleyen gerilim veya akımın frekansı değiştirilerek kontrol edilir. Bunun için çeşitli kendinden kontrollü sürücü çeşitleri vardır. Bunlardan birinde rotor pozisyonu algılanarak kontrol gerçekleştirilir. Bir diğerinde ise indüklenen gerilim kullanılır. Geçmişte sinüzoidal SMAC motorları süren kendinden kontrollü değişken frekanslı sürücülere fırçasız DC motor sürücüleri de denirdi. Bu sürücüler günümüzde kısaca sinüzoidal SMAC motor sürücüleri olarak bilinmektedir. İkizkenar yamuk SMAC motorları süren kendinden kontrollü değişken frekanslı sürücülere ise fırçasız DC motor sürücüleri veya ikizkenar yamuk SMAC motor sürücüleri denilmektedir. 5.5 Sinüzoidal SMAC Motor Sürücüleri Sinüzoidal SMAC motorların stator sargılarına indüklenen gerilim sinüzoidal olduğundan, idealde, stator fazları aralarında 120o faz farkı olan, değişken frekanslı sinüzoidal gerilim veya akımla beslenmelidir. Şekil 5.3’ de verilen eşdeğer devrenin norton eşdeğeri Şekil 5.15 (a)’da görülmektedir. Be devreden, If E E ( / 2) jX s X s Im Is I f (5.24) (5.25) 234 Elektrik Makinalarının Kontrolu Prof. Dr. M. Hadi SARUL İfadeleri yazılabilir. Devre denklemlerine ait fazör diyagramları, Is referans olmak üzere, Şekil 5.15 (b)’de gösterildiği gibidir. V Im Is Is Xs E δ' If 90º If Im (a) (b) V Is Is E V δ' δ' If If Im E Im (c) (d) Şekil 5.15 Eşdeğer devre ve fazör diyagramları Buna göre mekanik güç aşağıdaki gibi yazılabilir. Pm 3EI s cos / 2 (5.26 ) E’nin (5.24) ifadesinden elde edilen değeri (5.26) ifadesinde yerine yazılırsa güç ve moment, Pm 3 X s I s I f sin T Pm ms Şeklinde elde edilir. Burada K KI s I f sin 3X s ms (5.27) (5.28) sabittir. 90 için moment, T KI f I s (5.29) 235 Elektrik Makinalarının Kontrolu Prof. Dr. M. Hadi SARUL Şeklinde elde edilir. Bu ise momentin I s ile orantılı olduğunu gösterir. Herhangi bir I s değeri için maksimum moment, / 2 olduğu zaman sağlanır. / 2 olduğu durum için çizilen fazör diyagramı Şekil 5.15(c)’de görülmektedir. Bu durumda motor birim güç faktöründe çalışır. Zira I s ile E arasında faz farkı bulunmamaktadır. Motorun kendisi geri güç faktörüne sahiptir. Motor çalışmada birim stator akımı başına maksimum momentin elde edilmesi istenir. Bu nedenle bu çalışma koşulu tercih edilir. Benzer şekilde fren çalışmada birim stator akımı başına maksimum moment, / 2 için elde edilir. Bu yüzden fren çalışmada bu koşul tercih edilir. / 2 koşulu statordan ters Is akımı geçirilerek sağlanır. Burada ’nün stator ve rotorun oluşturduğu döner alanların arasındaki açı olduğuna dikkat edilmelidir. Maksimum moment ancak iki alanın eksenlerinin / 2 ’lik açı yapmasıyla elde edilebilir. Alan Zayıflaması: Bazı uygulamalarda geniş aralıkta hız kontrolü gereklidir. Alan sargılı motorlarda temel hıza kadar olan çalışmalarda hız kontrolü, gerilim ve frekans değiştirilerek gerçekleştirilir. Temel hızın üzerindeki hız kontrolü, hava aralığındaki akı azaltılarak elde edilir. Bu sayede frekans arttırılsa bile gerilim nominal değerinde kalır. Şekil 5.15 (c)’de hava aralığı akısı I m azaltılarak azaltılabilir. Alan sargılı makinelerde I m ’in azaltılması, alan sargılarından geçen I f akımı azaltılarak sağlanır. Ancak sabit mıknatıslı makinede bu mümkün değildir. Fakat bunun yerine I m , Şekil 5.15(d)’de görüldüğü gibi, açısı arttırılarak azaltılabilir. 5.5.1 Akım Kontrollü Gerilim Kaynağı Inverterden Beslenen Sinüzoidal PMAC Motoru Süren Servo Sürücü Akım kontrollü GKI’den beslenen sinüzoidal PMAC motoru süren kapalı çevrim değişken hızlı sürücünün blok diyagramı Şekil 5.16’te verilmiştir. Bu inverter motorun fazlarını beslemektedir. Fazlardan geçirilecek akımın büyüklüğü, referans akım jeneratörüyle üretilen i *A , iB* ve iC* referans akımları tarafından belirlenmektedir. 236 Elektrik Makinalarının Kontrolu Prof. Dr. M. Hadi SARUL Darbe Generatörü ω*m eωm + Referans Akım Generatörü Hız Kontrolörü - ωm ıo Tr2 , Tr5 iC* I*s DC Kaynak + - i* B ıo Tr3 , Tr5 + ƒ* iC GKI - i* A + iB ıo Tr1 , Tr4 iA Rotor Konum ve Hız Sensörü Sinüzoidal SMAC Motor Şekil 5.16 – Servo uygulama için akım kontrollü GKI’den beslenen sinüzoidal SMAC motor sürücüsü Motorun mevcut m hızı referans hızı olan m* ile karşılaştırılarak, hız farkı, hız kontrolörüne iletilir. Hız kontrolörünün çıkışı, stator referans akımı I s* ’in büyüklüğünü ve işaretini belirler. Üç faz için stator akım örnekleri, rotor konum sensörleri (örneğin / 2 için) tarafından üretilir. Hız farkı pozitifse, makine motor olarak çalışacak ve sürücü motoru m* referans hızına kadar hızlandıracaktır. Eğer hız farkı negatifse, frenlemeyle sürücü motoru m* referans hızına kadar yavaşlatacaktır. Sinüzoidal akım örnekleri rotorun konumuna göre üretildiğinden rotor konum sensörleri gereklidir ve bu sensörler pahalıdır. Ancak mükemmel dinamik performansları ve düşük moment dalgalanmaları gibi özellikleri sayesinde, yüksek maliyetlerine rağmen, birçok uygulamada bu sürücüler kullanılır. Belli bir stator akımında maksimum momentin üretilebilmesi için, stator ve rotor tarafından üretilen, döner alanların aralarındaki açı 90o olmalıdır. A fazından geçen akım pozitif yönde tepe değerinde iken, stator alanı A fazı ekseni boyunca olacaktır. Bu esnada rotorun S kutbu 237 Elektrik Makinalarının Kontrolu Prof. Dr. M. Hadi SARUL ekseni 90o elektriksel geride olmalıdır. Bu nedenle A fazından geçen akım pozitif yönden sıfıra indiği anda, rotorun S kutbu ekseni, A fazı ekseninden 180o elektriksel geride olmalıdır. Rotor konum sensörleri rotorun konumunu bu bilgilerden yararlanarak belirlemektedir. 5.6 Fırçasız DC (veya İkizkenar Yamuk SMAC) Motor Sürücüleri Şekil 5.17’te üç fazlı, iki kutuplu ikizkenar SMAC motorun kesiti gösterilmiştir. Bu motorun geniş yay şeklinde kutupları olan sabit mıknatıslı rotora sahiptir. Statorunda ise aralarında 120o açıyla yoğun bir şekilde sarılmış olan üç fazlı sargıları vardır. Her bir faz sargısı genişliği 60o’dir. Faz sargılarında indüklenen gerilimler Şekil 5.19(a)’da görülmektedir. Şimdi ikizkenar yamuk dalga şeklinin elde edilme sebebi şu şekilde açıklanabilir. Motor Şekil 5.17’deki rotor konumundan, saat yönünün tersinde 120o döndürüldüğünde, A fazının üstteki bütün iletkenleri S kutbuyla, alttaki bütün iletkenleri ise N kutbuyla manyetik bağ içersinde olacaklardır. Bu nedenle A fazında indüklenen gerilim 120o’lik dönüş boyunca aynı olacaktır. 120o’den sonra üstteki iletkenlerin bazıları S, bazıları ise N kutbuyla manyetik bağ içersinde olacaktır. Aynı durum alttaki iletkenler için de geçerlidir. Bu sebepten dolayı A fazında indüklenen gerilim, 60o’lik dönüş boyunca, lineer olarak tersine dönecektir. A, B ve C fazlarının geriye kalan dalga şekilleri de benzer şekilde açıklanabilir. Bir inverterden beslenen ikizkenar yamuk SMAC motor sürücüsü kendinden kontrollü modda çalışıyorsa bu motora fırçasız DC motor denilmektedir. A iA θ B' C' S ωm N eA B C A' iA Şekil 5.17 - İkizkenar yamuk SMAC motor kesiti 238 Elektrik Makinalarının Kontrolu Prof. Dr. M. Hadi SARUL 5.6.1 Servo Uygulamalar İçin Fırçasız DC Motor Sürücüsü Gerilim kaynaklı inverterden beslenen ikizkenar yamuk SMAC motorun devre şeması Şekil 5.18(a)’da görülmektedir. Motorun stator sargıları yıldız bağlanmıştır. Bir de rotor konum sensörü bulunmaktadır fakat şekilde gösterilmemiştir. Motorun faz gerilimlerinin dalga şekli Şekil 5.19 (a)’da görülmektedir. Stator sargıları, Şekil 5.19 (b)’de gösterilen, akım darbeleriyle beslenmektedir. Bu akım darbeleri, her bir faz için, indüklenen gerilimin sabit ve maksimum olduğu her 120o’lik bölgede mevcuttur ve indüklenen gerilimle aynı işarettedir. Hava aralığı akısı sabit olduğundan indüklenen gerilim rotor hızına bağlıdır. E K em (5.30) Şekil 5.19’da görüldüğü gibi her 60o’lik zaman aralığında fazlardan birinde akım sıfır olmakta ve diğer fazlardaki akım darbeleri de ters işaretli olmaktadır. Bu nedenle motorun toplam gücü aşağıdaki gibi yazılabilir. P EI d ( E)( I d ) 2EI d 2K em I d (5.31) Motorun ürettiği toplam moment ise; M P m 2 K e I d 2 KT I d Şeklinde elde edilir. 239 (5.32) Elektrik Makinalarının Kontrolu Prof. Dr. M. Hadi SARUL Id A Tr1 + V - d D1 Tr3 D3 Tr5 D5 A iB B C Tr4 D4 Tr6 iA iA D6 Tr2 N iB iC D2 C iC B (a) Üst Band Id iA Id Alt Band 0 (b) Şekil 5.18 - Akım kontrollü GKI’den beslenen ikizkenar yamuk SMAC motor Şekil 5.19(c)’de momentin dalga şekli gösterilmiştir. Eşitlik (5.32)’ye göre moment I d akımına bağlıdır. Bu durumda I d akımının DC olduğu söylenebilir. Faydalı frenleme ters faz akımlarıyla sağlanmaktadır. Bu aynı zamanda kaynak akımı I d ’yi de tersine çevirecektir. Şimdi güç makineden invertere, inverterden de DC kaynağa akmaktadır. Hız yön değiştirdiğinde indüklenen gerilimin işareti de yön değiştirir. Şekil 5.19’da gösterilen akımın işaretiyle sürücü faydalı fren çalışma modu sağlamaktadır. Akım yönü tersine döndüğünde ise motor çalışma sağlanır. Şekil 5.19(b)’deki akım şekilleri buna göre elde edilmiştir. 240 Elektrik Makinalarının Kontrolu Prof. Dr. M. Hadi SARUL eA E 60º 0 120º 180º 240º 300º 360º eB 0 0 (a) eC iA Id 0 Id iB 0 (b) iC 0 T (c) 0 60º 120º 180º 240º 300º 360º Şekil 5.19 - Fırçasız DC motorda indüklenen gerilimlerin, faz akımlarının, momentin dalga şekilleri 241 Elektrik Makinalarının Kontrolu Prof. Dr. M. Hadi SARUL 0o-60o’lik periyotta i A I d ve iB I d . i A akımı A fazından girip B fazından çıkmaktadır. Tr1 ve Tr 6 transistörleri iletimdeyken, A ve B uçları sırasıyla Vd DC kaynağının artı ve eksi uçlarına bağlıdır. Akım Vd , Tr1 , A fazı, B fazı ve Tr 6 yoluyla akacaktır ve i A akımının değeri artacaktır. Tr1 ve Tr 6 transistorları kesimdeyken, akım A fazı, B fazı, D3 , Vd ve D4 yoluyla akacaktır. Akım Vd gerilimine karşı akmak zorunda olduğundan i A akımının değeri azalacaktır. Bu nedenle Tr1 ve Tr 6 transistorları her iletime girip çıktıklarında, i A akımı Şekil 5.18 (b)’deki gibi I d referans akımı etrafında dalgalanacaktır. Bu dalgalanma yeterince azaltılabilirse, hemen hemen istenilen bir DC akım değeri elde edilebilir. Diğer 60o’lik çalışma aralıkları da benzer şekilde açıklanabilir. Akım darbelerini indüklenen gerilimlere uygun bir biçimde oluşturmak için veya 60o’lik aralıkları tanımlayabilmek için transistorların sinyalleri rotor konum sensörlerince üretilir. İndüklenen gerilimin her bir periyodu için rotorun altı açısal konumu belirlenmelidir. Hall effect sensörleriyle manyetik alanın yönü ve büyüklüğü belirlenebilir. Bu nedenle üç adet Hall effect sensörüyle altı rotor konumu belirlenebilir. Hall efect sensörleri 60o elektriksel aralıklarla ve stator sargılarına uygun bir şekilde hizalanarak konumlandırılır. Ayrıca optik sensörler de kullanılabilir. İkizkenar yamuk SMAC motorlarda kullanılan sensörler sinüzoidal SBAC motorlardakine göre daha ucuzdur. İkizkenar yamuk SMAC motorlar daha ucuz olduğundan bunların sürücüleri de çok daha düşük fiyatlıdır. Dinamik performansları karşılaştırılabilir olmasına rağmen, bu sürücülerde moment dalgalanması oldukça yüksektir. Moment dalgalanmaları, indüklenen gerilimin tam olarak ikizkenar yamuk şeklinde olamaması ve inverterlerin kare dalga şeklinde akım üretemesinden dolayı meydana gelmektedir. İkizkenar yamuk SMAC motor sürücüleri, sinüzoidal SMAC motor sürücülerinin tercih edildiği yüksek performanslı sürücüler dışında, birçok servo sürücülerde kullanılmaktadır. İnverterden beslenen ikizkenar yamuk SMAC motorla DC motor arasında çok fazla sayıda benzerlikler bulunmaktadır. DC motordaki gibi indüklenen gerilim hıza [Eşitlik (5.31)], moment ise endüvi akımına [Eşitlik (5.32)] bağlıdır. Ayrıca stator ve rotor alanları birbirlerine göre sabit kalmaktadır. Ancak bu motorlarda fırçalar ve buna bağlı dezavantajlar bulunmadığından, inverterden beslenen ikizkenar yamuk SMAC motorlar fırçasız DC motorlar olarak bilinir. Ayrıca bu motorlar elektronik kollektörlü olarak tasarlanmışlardır çünkü burada 242 Elektrik Makinalarının Kontrolu Prof. Dr. M. Hadi SARUL DC motordaki fırçaların ve kollektörün görevini inverter üstlenmiştir. Örneğin stator ve rotor alanlarının sabit kalmalarını (ve eksenlerinde kalmalarını) korumak için endüvi iletkenleri arasındaki akımın yönünün değiştirilmesi inverterden sağlanmaktadır. 5.6.2 Düşük Maliyetli Fırçasız DC Motor Sürücüleri Fırçasız DC motorlarda inverterle motorun entegrasyonu önemlidir. Bu durum sürücüyü oldukça basitleştirir. Bunun sonucunda kontrol basitleşir, maliyet azalır. Üç fazlı makineler uygulamalarda daha çok tercih edilmesine rağmen bazen tek fazlı ve dört fazlı makineler de kullanılabilir. Bunlar için de benzer şekilde çeşitli inverterler kullanılır. Motorlar akım darbeleriyle beslendiği gibi gerilim darbeleriyle de beslenebilir. Ancak akım sürücünün ve motorun nominal akım değerlerini aşmamalıdır. Aşağıda iki farklı sürücünün çalışması anlatılmştır. Şekil 5.20’de düşük maliyetli, üç fazlı ikizkenar yamuk SMAC motor sürücüsü gösterilmektedir. Sürücü üç transistor ve üç diyotla çalışmaktadır. Bu sürücü motor fazlarını sadece pozitif akım veya gerilimlerle besleyebilirler. A D1 D3 IA C N IC IB D2 B + - Vd Tr1 Tr2 Tr3 Şekil 5.20 - Düşük maliyetli, üç fazlı fırçasız DC motor sürücüsü 243 Elektrik Makinalarının Kontrolu Prof. Dr. M. Hadi SARUL Motor ve fren çalışmalar için indüklenen gerilim ve akımlar Şekil 5.21’de gösterilmiştir. Şekil 5.21(b)’de gösterilen 120o’lik pozitif akım darbesi esnasında saat yönünde dönen motor çalışma izlenmektedir. Şekil 5.21(c)’deki gibi darbeler 180o yer değiştirdiğinde fren çalışma sağlanmaktadır. Saat yönü için motor ve fren çalışma, darbelerin sırasıyla Şekil 5.21(c) ve (b)’deki zamanlamasıyla elde edilmektedir. Her bir faz aslında kıyıcı tarafından beslenmektedir. NA fazında akım Tr1 ve D1 ile kontrol edilmektedir. Tr1 İletimdeyken kaynak gerilimi Vd NA sargısına uygulanmakta ve i A akımının değeri pozitif olmak durumundadır. Tr1 Kesimdeyken, i A akımı D1 üzerinden serbestçe dolaşacaktır ve değeri negatif olacaktır. Böylece 0o-120o’lik periyotta Tr1 sürekli iletime sokulup çıkarıldığında i A akımı, bir referans i *A kare dalga akımı etrafında dalgalanır. Şekil 5.18’deki sürücüyle kıyaslandığında bu sürücüde, belli bir I d değeri için elde edilen moment, diğer sürücüde elde edilenin yarısı kadardır ve dinamik cevap verme süresi daha yavaştır. Ayrıca moment dalgalanmasının da daha yüksek olduğu görülür. Şimdi de tek fazlı fırçasız DC motoru inceleyelim. Motor Şekil 5.17’deki gibi yay şeklinde geniş kutuplu ve tek bir yoğun faz sargısı her iki yana 60o yayılmış olsun. faz ekseniyle rotor kutbu ekseninin çakıştığı andan itibaren ölçülmek üzere, faz sargısında indüklenen gerilimin dalga şekli Şekil 5.22’daki gibi olacaktır. Motor, Şekil 5.22(d)’deki gibi tek fazlı yarım köprü dönüştürücüyle besleniyor olsun. Üretilen akımın dalga şekli Şekil 5.22(b)’deki gibi kare dalga olacaktır. Motorun ürettiği moment ise Şekil 5.22(c)’deki dalga şekline sahip olacaktır. Moment geniş aralıkta dalgalanmasına rağmen yüksek hızlara çıkıldığında momentin bu dalgalanması, motorun ve yükün ataleti nedeniyle filtrelenecektir ve motor düzgün bir hız verecektir. 244 Elektrik Makinalarının Kontrolu Prof. Dr. M. Hadi SARUL eNA 60º 120 º 180º 240º 300º 360º θ eNB θ eNC θ iA (a) Id θ iB θ iC θ (b) iA θ iB θ iC (c) θ Şekil 5.21 - Düşük maliyetli üç fazlı fırçasız DC motor sürücüdeki dalga şekilleri 245 Elektrik Makinalarının Kontrolu Prof. Dr. M. Hadi SARUL e 0 90º i 180º 270º 360º θ (a) Vd+ - -e+ i θ 0 (b) T 0 θ (c) (d) Şekil 5.22 - Tek fazlı fırçasız DC motor 5.6.3 Önemli Özellikler ve Uygulamalar Fırçasız DC motorlar, fırçaları ve kollektörleri bulunmadığından, klasik DC motorlarla karşılaştırıldığında birçok avantajlara sahiptirler. Bakıma ihtiyaç duymazlar, uzun ömürlüdürler, güvenilirliği yüksektir, düşük atalet momenti vardır ve sürtünme azdır, düşük radyo frekans girişimi ve gürültüsü yaratırlar. Eylemsizlik momenti ve sürtünmesi düşük olduğundan daha hızlı ivmelenirler ve daha yüksek hızlarda (100.000 d/d ve daha yükseği) çalışırlar. Endüvi sargıları statorda olduğundan soğutma çok daha iyi sağlanır. Örneğin yüksek özel çıkışlar elde edilebilir. Bu motorların verimi yüksektir (%75’i aşkın). Oysa düşük güçlü, alan sargılı motorlarda verim çok daha düşüktür. DC motorlarla kıyasla dezavantajları ise yüksek maliyetli olmaları ve düşük başlangıç momentine sahip olmalarıdır. Fırçasız DC motorlarla klasik DC motorlar hemen hemen aynı boyutlardadır. Fırçasız DC motorların birçok uygulama alanları vardır. Müzik çalar ve video oynatıcılarda, bilgisayar hard disklerinde, düşük maliyetli ve düşük güçlü bilgisayar çevre birimlerinde, aletlerde ve kontrol sistemlerinde fırçasız DC motorlar kullanılır. Biyomedikal alanda da birçok uygulamada fırçasız DC motorlar kullanılmaktadır. Örneğin çok düşük sıcaklıklara 246 Elektrik Makinalarının Kontrolu Prof. Dr. M. Hadi SARUL (kriyojenik) düşüren soğutucularda ve yapay kalp pompalarında kullanılırlar. Ayrıca elektronik devreleri soğutmakta kullanılan fanlarda ve soğutucularda da fırçasız DC motorlar kullanılır. 247 Elektrik Makinalarının Kontrolu Prof. Dr. M. Hadi SARUL 248