“TAM DA SİNÜZİT MEVSİMİ…” Hava iyiden iyiye soğudu, soğuk algınlığı, grip ve nezleye paralel olarak sinüzit hastalığı da artış gösterdi. Islak saçlarla dışarıya çıkıyor, klimalı ortamlarda uzunca vakit geçiriyor, üzerine bir de alerjik bir yapıya da sahipseniz, sinüzit olmanız an meselesi… Alkol ve sigara sinüziti tetikliyor… Sinizüte yakalanmamak için uzmanların uyarısı; kış aylarında soğuktan korunmalı, ortamı ise sürekli nemli tutmalı. Başta zonklama ve göz etrafında yoğun ağrıya yol açan sinüzit, çoğu zaman, migren ağrılarıyla da karıştırılabiliyor. Onun işin teşhis önemli. Alkol ve sigara kullanan kişilerde enfeksiyon riskinin daha yüksek olduğunu söyleyen İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi Tıp Fakültesi Kulak Burun Boğaz Hastalıkları Anabilim Dalı Başkanı Doç. Dr. Ercan Pınar, üst solunum yolu enfeksiyonları ile sinüzitin bağlantısını anlattı. Doç. Dr. Pınar; “Nezle, grip, farenjit, sinüzit, larenjit, gibi iltihapların hepsi üst solunum yolu enfeksiyonu kapsamına girer. Kış aylarında bu mikropların doğada görülme sıklığı artar. Kapalı yerlerde (okul, kreş, kışla, işyeri vb.) uzun süre kalınması, buraların iyi havalandırılmamaları, soğuğun vücut direncini düşürmesi, sigara dumanı, yetersiz-dengesiz beslenme ve bazı çok iyi bilinmeyen mekanizmalarla kış aylarında üst solunum yolu enfeksiyonu görülme sıklığı artar” dedi. Sinizüte giden yol “ÜSYE”den geçer… Sinüsü; burun ve göz çevresindeki kemiklerin içindeki boşluklara verilen ad olarak tanımlayan Doç. Dr. Pınar, Bu boşlukların burun içine açıldıkları kanallardaki tıkanıklıklar nedeniyle iltihaplandığında ortaya çıkan enfeksiyona 'sinüzit' adı verildiğini söyledi. Sinüziti akut ve kronik (müzmin) olmak üzere ikiye ayıran Doç. Dr. Pınar, akut sinüzitte; burun tıkanıklığı, sarı, yeşil veya kanlı burun akıntısı, gözlerin etrafında ağrı, diş ağrısı ile karışabilen yanak ağrısı, yüzde basınç hissi, öne eğilmekle artan yüz veya baş ağrısı, kötü ağız kokusu gibi belirtilerin gözlendiği saptamasında bulundu. Doç. Dr. Pınar; “Sinüzitte baş ağrısı zonklayıcı şekildedir. Öksürürken, ağır bir şey kaldırırken ya da eğilirken bu ağrılar artar. Bunun sebebi, bu hareketler esnasında sinüs içindeki basıncın artmasıdır. Ağrıyan yere baskı yapıldığında, duyarlılığın arttığı görülür. Sinüzitli kişilerde görülen bir diğer belirti; burun akıntısıdır. Bu genelde tek taraflıdır ve akıntı sarı-yeşilimsi bir renktedir. Uzun süren ya da zaman zaman ortaya çıkan burun akıntısı, iltihaplıdır ve solunum yollarında yayılırsa öksürük ile bronşite neden olabilir. Bunların dışında hasta, çok yorgundur. Hiç bir şey yapmak istemez. Ateşi biraz yükselmiştir. Çocuklarda da aynı belirtiler görülür fakat hastalık biraz daha hafif seyreder. Bulantı ve kusma da çocuklarda ortaya çıkabilir. Ayrıca sinüzitin meydana getirdiği bazı yan etkiler vardır. Hastanın genel sağlık durumu bozulabilir. Çift görme, göz ve alın bölgesinde ağrı yapan şişlikler oluşabilir. Mutlaka tedavi edilmelidir. Kronik sinüzitte, belirtilerin süresi üç aydan uzundur. Koyu burun akıntısı, geniz akıntısı, burun tıkanıklığı, koku alamama ve özellikle geceleri artan öksürük belirtileri görülebilir” dedi. “Uçmayın, dalmayın!…” Doç. Dr. Pınar, “Kış aylarında, özellikle kaloriferli evlerde iyice kuruyan hava, sinüzit gelişimine neden olacak ortama zemin hazırlayabilir. Öte yandan hafif nezle grip hali varken uçak seyahati yapılması, su altı dalış yapılması, uzun süre soğuk havaya maruz kalınması ve nazal alerji durumunun devam etmesi sinüzite sebep olur veya var olan sinüzitin daha ağır seyretmesine yol açar. Sigara da sinüzit için bir risk faktörüdür. Gerginlik tipi baş ağrısı, migren, burun bölme eğriliğine bağlı burun tıkanıklıkları sinüzit ile karışabilir” dedi. Nasıl tedavi edilir? Akut sinüzitlerde ilaç tedavisi çoğu kez yeterli oluyor. Eğer sinüzit kronik hale gelmişse ve sinüslerin burun içine açılan deliklerinde açılmayacak tıkanıklıklar oluşursa, işte o zaman işin ciddiyeti artıyor ve ameliyat, bir zorunluluk haline geliyor.