Mayıs-1984 RAMAZANA GİRERKEN M. Nuri YILMAZ Din İşl. Yk. Krl. Raportörü ضانَ الَّذ۪ ۪ٓي ا ُ ْن ِز َل ف۪ ي ِه ْالقُ ْرا ُن َ َ ش ْه ُر َر َم ٍ اس َوبَ ِينَا ان ِ َُّهدًى ِللن ِ َت ِمنَ ْال ُهدى َو ْالفُ ْرق Muhterem Müslümanlar! 1984 Ramazan ayı, 1 Haziran Cuma günü başlamış olacaktır. Bizleri bu rahmet ve gufran ayına kavuşturan Allah'a sonsuz şükürler olsun. Ramazan ayı mübarek bir aydır. Çünkü insanları sapıklıktan doğru yola, cehaletten ilme, zulmetten nura, vahşetten gerçek medeniyete götüren ebedi hidayet meşalesi Kur’an-ı Azîmüşşân bu ayda inmeye başlamıştır. Yapılan iyiliklere kat kat sevap verilen ve bin aydan hayırlı olduğu duyurulan kadir gecesi de yine bu aydadır. Bu ay gündüz oruçlarıyla, gece teravihleriyle, sahurlarıyla insanlara başka bir neşe, başka bir zevk veren müstesna bir aydır. Ne mutlu bu ayın sonsuz feyzinde istifade eden kullara! Muhterem Müslümanlar! Oruç İslam'ın beş temel şartlarından biridir. Hicretin ikinci yılında farz kılınmıştır. Sıhhati yerinde olan erkek kadın bütün mükelleflerin oruç tutması bir borçtur. Nitekim Kur’an-ı Kerim’de "Ey iman edenler! Sizden önce gelen ümmetlere farz kılındığı gibi, Allah'a karşı gelmekten sakınasınız ve takva sahibi olasınız diye belirli ve sayılı günlerde oruç tutmak size de farz kılındı"1 duyurulmaktadır. Cenab-ı Hakkın orucu farz kılmasında sayısız hikmetleri vardır: Oruç ruhi ve bedeni bir terbiyedir. İnsana, sabrı, kanaati, şükrü öğretir. İradeyi güçlendirir, insanı azim ve metanet sahibi kılar. Her türlü feragat ve fedakarlığa alıştırır. Zenginlere yoksulları düşündürür. Ahlakı güzelleştirir, kalpleri, Haset, garaz, kin, buğz ve intikam duygularından, hayvani arzulardan uzaklaştırır. Adeta insanı melekleştirir. Bütün davranışlarında insanı riyasızlığa ve ihlasa alıştırır. Nitekim bir hadisi şerifte Cenabı Mevla’nın şöyle buyurduğu Resul Ekrem’den rivayet olunmuştur. "Adem oğlunun her ameli kendi içindir. Fakat oruç öyle değildi. Oruç benim içindir, onun ecrini de ben vereceğim."2 Oruç böyle riyasız, maddi ve manevi menfaat düşüncesinden uzak olarak tutulan bir ibadet olduğu içindi ki, yüce Mevla onun karşılığı tayin etmemiş, onun mükâfatını ben takdir edeceğim buyurmuştur. Aziz Müslümanlar! Bir kaç gün sonra teşrifleriyle şerefyap olacağımız mübarek Ramazan-ı Şerif’e çok iyi hazırlanalım. Gündüzleri oruç tutmakla, geçek teravih kılmakla, bol bol Kur’an okumakla hayır ve hasenatta bulunmak bu ayı İhya edelim. Kimsenin gönül kırmayalım, gönül alalım. Yalan söylemekten, lüzumsuz lakırdılardan, dedikodudan koğuculuk ve iftiradan velhasıl bütün kötülüklerden sakınalım. Peygamberimiz (s.a.v.) "Yala gıybet ve dedikodu gibi sözle terk etmeyen bir kimsenin yemesini içmesini terk etmesine Allah'ın ihtiyacı yoktur" buyurmuşlardır.3 Bu vesile ile şimdiden mübarek ramazan ayınızı tebrik eder. Bütün İslam âlemine birlik, dirlik huzur saadet getirmesini yüce Mevla’dan niyaz ederim. 1 Bakara, 183. Riyaz'üs-Salihin Tercemesi, 486. 3 Buhari, Savm 9. 2