SELMA ÖZCAN DIŞ TĠCARET DANIŞMANLIĞI ĠHRACATTA FIRSATLAR TOPLANTISI Ġzmir Ticaret Odası, DEĠK ve Akbank işbirliğiyle 14 Mayıs 2010 tarihinde''Ġhracatta Fırsatlar'' konulu toplantı Ġzmir Ticaret Odası Meclis Salonu'nda gerçekleştirildi. Toplantının açılış konuşmasını yapan Ġzmir Ticaret Odası Yönetim Kurulu Başkan Vekili Akın Kazançoğlu, 2009 yılı ihracat verilerini değerlendirerek Ġzmir'in ihracatının artık sadece geleneksel ihraç ürünleriyle sınırlı olmadığını, hatta ağırlığın sanayi ürünlerine kaydığını belirtti. Ġzmir'in sanayi ürünleri ihracatının 4 milyar doları aştığını, tarım ürünleri ihracatının ise 2 milyar doların üzerinde olduğunu kaydeden Kazançoğlu, bu rakamların Ġzmir'in gerçek kapasitesinin çok altında olduğunu belirterek tüm ürün grupları açısından yapılabilecek çok şey olduğunu ifade etti. Kazançoğlu, hem ürün gruplarında hem de hedef pazarlarda farklılaşmanın önemine işaret ederek, dış pazarların çok iyi araştırılması, sonrasında yakından tanınması ve bağlantıların sağlamlaştırılması gerektiğine değindi. Konuşmasında Ġzmir Ticaret Odası tarafından ihracatçılara yönelik olarak sunulan eğitim ve çalışmalar hakkında bilgi veren Akın Kazançoğlu Ġzmir Ticaret Odası olarak ihracat yapmak isteyen firmalara bilgi eğitim ve danışmanlık hizmetleri vermeye her zaman hazır olduklarını belirtti. Toplantıda söz alan Dış Ekonomik Ġlişkiler Kurulu (DEĠK) Türk-Afrika Ġş Konseyleri Koordinatör Başkanı Tamer Taşkın Afrika pazarının Türk firmaları için fırsatlar sunduğunu ifade etti. Taşkın Afrika'da Türk mallarının çok iyi bir kalite imajı olduğunu belirterek Türk ürünlerinin Avrupa kalitesinde ancak yüzde 20-25 daha ucuz olarak değerlendirildiğini belirtti. Kıtada 1 milyar insanın yaşadığını kaydeden Taşkın, Türk firmalarının öncelikle Afrika’ya giderek ülkeyi tanımalarını sonra da Afrikalı firmaları Türkiye’ye ve fabrikalarına davet ederek işbirliklerini geliştirmelerini önerdi. Akbank Ege Bölge Müdürü Münir Çavdar konuşmasında, ekonomik gelişmeyi sürdürebilmek için ihracatın çok önemli olduğunu vurguladı. Ekonominin bel kemiği olan KOBĠ'lere daha etkin hizmet vermek amacıyla yeni bir yapılanmaya gittiklerini dile getiren Çavdar, ''KOBĠ Bankacılığı'' ile kalite anlayışıyla müşteri memnuniyetine uygun hizmetler sunup, KOBĠ'lerin gelişmelerini sağlamayı amaçladıklarını anlattı. Çavdar, ''Ġhracatçı ve bu alanda faaliyet gösterecek şirketleri uluslararası platformda desteklemeyi sürdüreceklerini ifade etti. Toplantı açılış konuşmalarından sonra Orta Doğu ve Afrika Pazar fırsatları ile ilgili sunumlara geçilmiştir. DEĠK Orta Doğu Körfe Bölge Koordinatörü Suzan Cailliau öncelikle DEĠK’in organizasyon yapısı ve DEĠK’e üyelik konusunda katılımcılara bilgiler vermiştir. Suzan Cailliau sunumunun ilk bölümünde Orta Doğu bölge ekonomisinin verilerini sunarak Türkiye ve Orta Doğu ülkeleri dış ticaret rakamlarını değerlendirmiştir. Suzan Cailliau konuşmasında Orta Doğu pazarının Türk firmalarına bir çok işbirliği imkanı sunduğunu belirterek kesinlikle daha iyi tanınması gerektiğini belirtmiştir. Suzan Cailliau sunumunda genel Orta Doğu Pazar bilgilerinden sonra Suriye ve Irak pazarı SELMA ÖZCAN DIŞ TĠCARET DANIŞMANLIĞI hakkında daha detaylı bilgiler vermiştir. Suriye sunumunda öncelikle Suriye’nin 17Arap ülkesi ile Serbest Ticaret Anlaşması bulunduğu ifade edilerek Suriye’nin Barı ile ilişkilerinin de geliştiği vurgulanarak işbirliği konusunda erken davranmanın önemi vurgulanmıştır. Suriye ile siyasi ilişkilerin iyi oluşu,vize muafiyeti, coğrafi yakınlık, ortak yönlerin fazla oluşu gibi avantajlar gözden kaçırılmamalıdır. Gıda ve tekstil konusunda işbirliği ve know how paylaşımı imkanlarının geniş olduğunu ifade eden Cailliau bir çok avantaj yanında bankacılık ve hukuk siteminde yaşanabilecek problemler olabileceğini de belirterek uyarıda bulunmuştur. Suriye’ye başlıca ihraç ürünlerimiz şöyle sıralanmaktadır: Çimento, taşıtlar, parça ve aksamları, iplik, mermer, demir çelik mamulleri, elektrik ve telefon malzemeleri, gıda maddeleri, makine ve ekipman, kağıt ve kağıt ürünleri, kimyasal ürünler, inşaat malzemeleri, elektrik, mobilya Toplantıda öncelikli olarak değerlendirilen Irak pazarı hakkında da detaylı bilgiler verilmiştir. Irak ile işbirliğinde coğrafi yakınlık, olumlu Türk malı imajı, Türk müteahhitlik firmalarının göstermiş olduğu başarı, üst düzey ziyaretler, karşılıklı imzalanan anlaşmalar ve Erbil’de Başkonsolosluk açılmış olmasının ikili ilişkileri geliştirmede çok olumlu rol oynadığı ifade edilmiştir. Irak’a başlıca ihraç ürünlerimiz : Demir ve Çelik, Elektrikli Makina ve Cihazlar, Aksam ve Parçaları, Demir veya Çelikten Eşya, Tuz, Kükürt, Toprak ve Taşlar, Alçılar ve Çimento, Hayvansal ve Bitkisel Yağlar, Makina ve Cihazlar, Değirmencilik Ürünleri, Malt, Nişasta, Yenilen Meyveler, Kabuklu Yemişler, Turunçgil, Plastik ve Plastikten Mamul Eşya, Motorlu Kara Taşıtları, Mineral Yakıtlar, Mineral Yağlar, Mobilyalar, Aydınlatma, Prefabrik Yapılar, Süt Kuş ve Kümes Hayvanları Yumurtaları, Bal Irak ile iş yaparken avantajlar yanında yaşanabilecek bazı olumsuzluklara da dikkat çekilmiştir. Para transferinde yaşanan sıkıntılar, ihracatçıların ve müteahhitlerinin alacak sorunları, ihale ve alımlarda yolsuzluk, Iraklı firmalara ilişkin sağlıklı veri kaynakları bulunmaması, nakliye maliyeti ve suresinin fazla olması firmalarımızın öncelikle dikkat etmesi gereken konular olarak göze çarpmaktadır. Cailliau sunumunun sonunda Körfezde işbirliği için öne çıkan sektörleri şu şekilde sıralamıştır; Ġnşaat, Yapı Malzemeleri, Mobilya, Gıda ve Tarım Ürünleri, Savunma Sanayi, Turizm DEĠK /Türkiye Afrika Ticaret Odası Koordinatörü Shihab Adam 54 ülkeden oluşan ve yaklaşık bir milyar nüfusa sahip Afrika kıtasının son yıllarda ağırlaşan küresel rekabet koşulları ve yeni piyasa arayışlarının etkisiyle hedef bölge olarak ön plana çıktığını vurgulamıştır. Afrika’nın dünya ticaretindeki payının son yıllarda hızla arttığını belirterek 2007 yılında %2,7 olan bu rakamın 2008 yılı sonunda %3,1’e yükseldiğini belirtmiştir. Dış Ticaret Müsteşerlığı tarafından 2003 yılında geliştirilen “Afrika ile Ekonomik Ġlişkilerin Geliştirilmesi Stratejisi” ne paralel olarak DEĠK de Afrika ülkeleriyle ilişkileri geliştirmeyi ve Türk şirketlerinin Afrika pazarından aldıkları payı artırmayı hedefleyerek 1990 yılından bu yana Fas, Tunus, Libya,Mısır,Sudan,Etiyopya ve Cezayir Ġş Konseylerini ile müstakil konseyler olan TürkGüney Afrika Konseyi kurulmuştur. Toplam 8 adet Ġş Konseyi faaliyet göstermektedir. SELMA ÖZCAN DIŞ TĠCARET DANIŞMANLIĞI Türk-Cezayir Ġş Konseyi (1990) Türk-Tunus Ġ Konseyi (1990) Türk-Fas Ġş Konseyi (1990) Türk-Mısır Ġş Konseyi (1992 Türk-G.Afrika Ġş Konseyi (1997) Türk-Libya Ġş Konseyi (2007) Türk-Etiyopya Ġş Konseyi (2008) Türk-Sudan Ġş Konseyi (2008) Türkiye’nin Afrika ülkeleriyle ticareti 2001 yılında 4,3 milyar dolar düzeyinden 2008 yılında 16,8 milyar dolara yükselmiştir. Bu rakam Türkiye’nin toplam ticaret hacminin yaklaşık %5’ine karşılık gelmektedir. 16,8 milyar doların 9,4 milyar doları yalnızca Kuzey Afrika ülkeleriyle gerçekleşmiştir. Türkiye Afrika ülkelerine genel olarak demir-çelik, elektrikli makinalar, inşaat malzemeleri, gıda ve tekstil ürünleri ihraç ederken, Afrika’dan petrol, çeşitli hammadde, altın ve mineraller ithal etmektedir. Bugüne kadar Afrika’da üstlenilen projelerin toplam bedeli ise 24 milyar 682 milyon dolardır. Afrika da Türk yatırımının artması pazardaki pozisyonumuzu rakiplerimize karşı güçlendirmekte olup bölgede Türkiye’nın tanıtımını arttıran önemli bir faktör olarak değerlendirilmektedir. Sihab Adam sunumunda Afrika pazarında Türk firmalar için uygun işbirliği olanaklarını aşağıdaki şekilde sıralamıştır: • • • • • • • • Tarımsal sanayi, tarım aletleri, tarım ilaçları Gıda sanayi (un, çiçek yağı vb.) Tekstil ve hazırgiyim Ġnşaat malzemeleri Enerji Otomotiv (traktör, damperli araçlar, çöp kamyonları, yangın söndürme araçları) Dayanıklı tüketim malları Tibbi ve Eczacılık ürünleri Sunumda Afrika ile ülkeleri ile ticaret sırasında karşılaşılabilecek olan sorunlar da vurgulanmıştır. Bu sorunların başında vize temini, doğrudan bankacılık sistemlerinin olmaması, akreditif ve teminat mektupları Temininde yaşanan sorunlar, gümrük mevzuatlarında olagelen değişiklikler ve gümrük işlemlerinin işleyişindeki aksaklıklar, ulaştırma alanında yaşanan sıkıntılar ve Batı Afrika pazarının Fransızca ağırlıklı bir pazar oluşundan kaynaklanan dil sorunu gelmektedir. Ġhracatta Fırsatlar Konulu Toplantının ikinci bölümünde Ġgeme Bölge Müdür Yardımcısı Turan Özcan tarafından ihracata yönelik devlet destekleri hakkında bilgiler verilmiştir. Ġhracata yönelik devlet destekleri temel olarak belli başlıklar altında toplanmıştır. SELMA ÖZCAN DIŞ TĠCARET DANIŞMANLIĞI Çevre Maliyetlerinin Desteklenmesi Pazar Araştırması Desteği Yurtdışı Fuar Katılım Desteği Yurtdışı Ofis-Mağaza Yardımı Eğitim ve Danışmanlık Yardımı Araştırma-Geliştirme (AR-GE) Yardımı Türk Ürünlerinin Yurtdışında Markalaşması Ve Türk Malı Ġmajının Yerleştirilmesi Desteği Turan Özcan sunumunda ülkemizde devlet desteği uygulamalarının 27/12/1994 tarihli ve 94/6401 sayılı Ġhracata Yönelik Devlet Yardımları Kararı kapsamında, prensip olarak gelişmiş ve batılı ülkelerin uygulamalarına paralel bir şekilde ve “bir faaliyetin yapılması” şartına bağlı olarak gerçekleştirilmekte olduğunu vurgulamıştır. Bu kapsamda desteklerden yararlanmak için öncelikle faaliyetlerin gerçekleştirilmesi daha sonra oluşan masraflar için destek talebinde bulunmak üzere uygulamacı kuruluşlara başvuruda bulunulması gerekmektedir. Her destek kalemi için firmaların KOBĠ, DTSŞ, veya SDŞ oluşlarına göre farklı oran ve miktarlarda destek verilmesi söz konusu olup destek oranlarına ve başvuru şekillerine ait tüm güncel bilgiler Dış Ticaret Müsteşarlığı web sayfasında yer almaktadır. http://www.dtm.gov.tr/dtmweb/index.cfm?action=detay&yayinID=76&icerikID=58&dil=TR Toplantının Ġhracat Vizyonu Bölümünde DEĠK Türk-Portekiz Ġş Konseyi Başkanı Fahri Gökyayla Diplomat Dış Ticaret Pazarlama Ltd Şirketi sahibi olarak kendi iş deneyimlerini katılımcılarla paylaşmıştır. Portekiz pazarı hakkında genel bilgiler de veren fahri Gökyayla Portekiz pazarının ülkemizde yeterince tanınmadığını belirterek Portekiz’le ticari işbirlikleri geliştirmek isteyen firmalara destek vermeye hazır olduklarını ifade etmiştir. Sunumlardan sonra katılımcılar konuşmacılara birebir sorularını yönelterek ilgi duydukları konularda detaylı bilgiler almış, karşılıklı görüş alışverişlerinde bulunmuşlardır.