T.B.M.M. B:33 14.12.1996 0:4 • Sayın milletvekilleri, görüşmekte olduğumuz bütçelerle ilgili soruların verilme işlemi, grup konuşmaları tamamlandıktan sonra bitecektir. Grup konuşmaları tamamlandıktan sonra, soru kabu­ lü Başkanlıkça yapılmayacaktır. Tekrar hatırlatıyorum. Şimdi, kürsü, Demokratik Sol Partinin. Demokratik Sol Parti Grubu adına ilk konuşmacı Sayın Necati Albay. Sayın Albay, süreniz 10 dakika. Buyurun. (DSP sıralarından alkışlar) DSP GRUBU ADINA NECATİ ALBAY (Eskişehir) - Sayın Başkan, sayın milletvekilleri; Tarım ve Köyişleri Bakanlığı bütçe görüşmelerinde, Demokratik Sol Parti Grubunun görüşlerini açıklamak üzere söz almış bulunuyorum; Yüce Heyetinizi, televizyonları başında bizleri izleyen yurttaşlarımızı, bakanlıkların değerli bürokratlarını, şahsım ve Demokratik Sol Parti adına saygıy­ la selamlıyorum. Gelişmekte olan ülkeler, tarım ağırlıklı toplumdan sanayi toplumuna geçişte bazı arayışlar içindedirler. Ne var ki, sanayileşmenin altyapısı da tarım sektörüne dayanmaktadır. Sanayinin bü­ yük kesiminin hammaddesini tanm sektörü sağlamaktadır. Ekonomik gelişme, tarım sektörünün gelişmesine bağlıdır. Tarımsal kalkınmayı.kolaylaştırmak, her şeyden önce, yeterli bir altyapı ile iyi bir fiyat politi­ kası, üreticilere sağlanacak olan birtakım kolaylıklar ve örgütlenmelerle olacaktır. Bunu sağlamış olan Batı'nın sanayileşmiş ülkeleri, tarım sektörüne yatırdıkları değerlerin karşılığını kat kat alarak sanayi toplumlarına dönüşmüşlerdir. Diğer bir deyişle, ekonomi tarihi şunu kanıtlamıştır ki, ancak tarımsal gelişmeyi sanayileşmeyle el ele götürebilen ülkeler sanayi toplumu haline gelebilmişler­ dir. Nüfusumuz, her yıl yüzde 2 oranında artmaktadır. Yaşayan ve artan nüfusun beslenmesi, unut­ mayalım ki, tarım sektöründen karşılanmaktadır. Bütün bunları düşündüğümüz zaman, tanm sek­ törünün önemi kendiliğinden ortaya çıkmaktadır. Tüm dünya ülkeleri, kendi tarım sektörlerini ko­ ruyup kollarlarken, her türlü desteklemeyi yaparlarken, Türkiye'yi yönetenler, tarımı, vahşi kapita­ lizmin acımasız kollarına teslim etmişlerdir. Sektöre yönelik sabit sermaye yatırımları hiç gelişmemiş, aksine küçülmüştür; gerek kamu ge­ rekse özel sabit sermaye yatırımları toplamı 1981'lerde yüzde 11,5 iken, 1995'lerde bu oran yüzde 5,4'e düşmüştür. Nüfusun yarısı bu sektörde çalışırken, sektörün ulusal gelirden aldığı pay, yüzde 40'lardan yüzde 12'lere düşmüş, üreticiler, son on yılda yüzde 100 oranında gelir yitirmiş, o oran­ da da fakirleşmişlerdir. Tarım ürünü ihraç eden ülke gitmiş, yerine, dışarıdan gıda ithal eden ülke gelmiştir. Bu fakirleşme oranında doğal olarak işsizlik çığ gibi büyümüş, şehirlere akın eden işsiz­ ler nedeniyle köylerde genç nüfus kalmamış, şehirlerimizdeki işsizler nedeniyle şehir nüfusları ya­ rı yarıya büyümüştür. .•-•>. Demokratik Sol Parti programındaki köy-kent projelerimizle kalkınma köyden başlatılarak, kırsal alanda üretim olanakları sağlanarak, tarımsal üretim ve tarımsal sanayii kırsal alanda gelişti­ rilerek, insanlarımızın kendi doğduğu topraklarda daha çok üreterek, daha çok kazanarak ülke eko­ nomisine katkıları sağlanacak, işsizlik de böylece önlenmiş olacaktır. Son yıllarda, girdi ve teknoloji kullanımı gerilemiş, buna bağlı olarak, üretim de gelişmemiş, hatta, gerilemiştir. 1995 ve 1996 yıllarında, şeker, buğday, et, Türk Halkına yetecek miktarda üre­ tilmediğinden, bu ürünler yurtdışından satın alınarak ülke gereksinimi karşılanmış, kendi çiftçimiz­ den esirgenen destekleme, dolayısıyla, Avrupa'nın çiftçilerine hükümetlerimiz eliyle verilmiştir. -851 -