MAKİNE SEKTÖRÜNDE REKABETÇİLİĞİN GELİŞTİRİLMESİ PROJESİ 12 Mart 2014 Konya İhtiyaç Analizi Raporu Makine Sektöründe Rekabetçiliğin Geliştirilmesi Projesi, Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği’nin öncülüğünde yürütülmektedir. Proje, T.C. Ekonomi Bakanlığı’nın Uluslararası Rekabetçiliğin Geliştirilmesi Tebliğ’i kapsamında desteklenmektedir. Projenin Konya’da gerçekleştirilen aşamasında, Konya Sanayi Odası, yararlanıcı kuruluş olarak projeye dâhil olmuştur. Bu rapor, projenin danışmanı TEPAV tarafından hazırlanmıştır. 0 Makine Sektöründe Rekabetçiliğin Geliştirilmesi Projesi: Konya İhtiyaç Analizi Raporu İçindekiler GİRİŞ ........................................................................................................................ 2 MAKİNE ÜRETİCİLERİNİN SINIFLANDIRILMASI .............................................. 4 DIŞ ÇEVRE ANALİZİ............................................................................................... 9 Konya’nın sosyoekonomik yapısının analizi ................................................................. 9 Konya’da Sanayi, Tarım ve Dış Ticaret ...................................................................... 17 Konya’daki Sanayi Yapısı ...................................................................................... 18 Konya’nın Dış Ticareti .......................................................................................... 22 Konya Makine Sektörü ve Sektörün Dış Ticareti ....................................................... 23 Konya’da Tarım Sektörü ........................................................................................ 25 SEKTÖR ANALİZİ ................................................................................................. 30 FİRMA YAPISI VE PERFORMANS ANALİZİ ....................................................... 33 FİRMA DEĞER ZİNCİRİ ANALİZİ ....................................................................... 39 Araştırma ve Geliştirme (Ar-Ge) ve ürün geliştirme aşamasındaki mevcut durum ........... 41 Tedarik aşamasındaki mevcut durum ......................................................................... 45 Üretim.................................................................................................................... 47 Satış, Pazarlama ve Servis ........................................................................................ 51 UR-GE YOL HARİTASI ......................................................................................... 53 Eğitim .................................................................................................................... 54 Danışmanlık ........................................................................................................... 55 Yurt dışına açılma ................................................................................................... 56 SONUÇ ................................................................................................................... 58 EK-1: SEKTÖREL TİCARET ANALİZLERİ .......................................................... 59 EK-2: FİRMA GENEL BİLGİLERİ......................................................................... 88 1 Makine Sektöründe Rekabetçiliğin Geliştirilmesi Projesi: Konya İhtiyaç Analizi Raporu GİRİŞ Makine Sektöründe Rekabetçiliğin Geliştirilmesi Projesi, Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği’nin öncülüğünde yürütülmekte ve T.C. Ekonomi Bakanlığı’nın Uluslararası Rekabetçiliğin Geliştirilmesi Tebliğ’i kapsamında desteklenmektedir. Projenin danışman kuruluşu TEPAV’dır. Projenin gerçekleştirildiği illerdeki Sanayi veya Sanayi ve Ticaret Odaları, projede, yararlanıcı kuruluş olarak yer almaktadırlar. Projenin amacı, Türkiye’nin 2023 yılı hedeflerini yakalamasında kritik bir rolü bulunan makine sektörünün yoğunlaştığı 7 ilde, her bir ilde faaliyet gösteren en az 10 makine üreticisinin rekabet gücünün mevcut düzeyini analiz etmek ve bu firmaların rekabet güçlerinin geliştirilmesinin önündeki engelleri tespit etmektir. Yapılan incelemeler neticesinde her bir il için, o ilden projeye dâhil olan firmaların rekabet gücü ihtiyaç analizi hazırlanacaktır. İl raporları, T.C. Ekonomi Bakanlığı’nın, URGE Tebliğ’i kapsamında, projede yer alan firmalara vereceği destekler konusunda, Bakanlığa yol gösterici olacaktır. Projenin Konya’da yürütülen aşamasının sonuçlarını içeren bu raporda, Konya’da tarım makineleri üretimi yapan 16 firmanın mevcut rekabet gücü düzeyi analiz edilmekte ve bu firmaların rekabet güçlerini geliştirebilmeleri için ihtiyaç duydukları unsurlar tespit edilmektedir. Projede yer alan firmalar, TEPAV proje ekibi tarafından gerçekleştirilen ihtiyaç analizi doğrultusunda, T.C. Ekonomi Bakanlığı’nın URGE Tebliğ’i kapsamında destekleneceklerdir. Bu raporda rekabet gücü ihtiyaç analizi yapılan firmalar Konya Sanayi Odası (KSO) tarafından seçilmiştir. Firma seçimindeki temel kriter, firmanın ihracat yapması ya da ihracatı olmasa da ihracat yapma potansiyeli taşımasıdır. Buna ek olarak, söz konusu 16 firma, URGE Tebliğ’inin öngördüğü doğrultuda, Turquality Programı’nda yer almayanlar içerisinden seçilmiştir. Tarım makineleri sektörü, TEPAV’ın projenin birinci aşamasında, Türkiye için öncelikli olarak tespit ettiği makine alt sektörlerinden biridir. Nüfusun yüzde 20’den fazlasını ve toplam üretimin yaklaşık yüzde 10’unu gerçekleştiren tarım sektöründe kullanılan makinelerin Türkiye’de üretilmesi, bu makinelerin Türkiye’de üretilmemesi durumunda artması beklenen ithalat talebini ortadan kaldırmaktadır. Sektörün yurt içi ihtiyacı karşılamasının yanı sıra Türkiye’nin ihracatına da önemli katkılar yapmaktadır. Tarım makineleri sektöründe önde gelen iller içinde yer alan Konya’dan projeye dâhil olan firmaların rekabet güçlerinin artması, bu firmaların ihracat kapasitelerini de arttıracaktır. Firmaların rekabet güçlerini geliştirebilmeleri için nelere ihtiyaçları olduğunu belirlemek amacıyla öncelikle firmaların nitel ve nicel verileri derlenmiştir. Firmaların yapısını anlamak ve 2010-2012 dönemindeki performanslarını ölçmek amacıyla firmalardan “İhtiyaç Analizi Bilgi Formu”nu doldurmaları ve mali tablolarını TEPAV proje ekibiyle paylaşmaları istemiştir. Daha sonra TEPAV proje ekibi, firmaların tümünü ziyaret etmiştir. Ziyaret sırasında, firmaların performanslarının belirleyicisi olan unsurlar üzerine bir mülakat gerçekleştirilmiştir. Firmalardan toplanan veriler ihtiyaç analizinde kullanılmıştır. Bu raporda, ihtiyaç analizi sonuçları yer almaktadır. Projeye dâhil olan firmaların, proje ekibiyle paylaştıkları verilerin gizli kalması gerektiği için raporda firma isimlerinden bahsedilmemektedir. İhtiyaç analizi sonuçlarına geçmeden önce, birinci bölümde, makine üreticileri, rekabet gücü 2 Makine Sektöründe Rekabetçiliğin Geliştirilmesi Projesi: Konya İhtiyaç Analizi Raporu seviyelerine göre kategorilere ayrılmakta ve her kategorinin özellikleri anlatılmaktadır. İkinci bölümde Konya firmalarının faaliyetlerini sürdürdükleri ortamın anlaşılması için Konya’nın ekonomik ve sosyal yapısı analiz edilmektedir. Üçüncü bölümde, firmaların faaliyet gösterdikleri alt sektörle ilgili küresel eğilimler özetlenmektedir. Dördüncü bölümde firmaların yapılarına yönelik değerlendirme ve 20102012 dönemindeki performanslarının analizi yapılmaktadır. Beşinci bölümde ihtiyaç analizi sonuçları ve URGE yol haritası verilmektedir. 3 Makine Sektöründe Rekabetçiliğin Geliştirilmesi Projesi: Konya İhtiyaç Analizi Raporu MAKİNE ÜRETİCİLERİNİN SINIFLANDIRILMASI Makine sektöründeki üretim küresel bir değer zinciri etrafında örgütlenmiştir. Sektörde kullanılan hammadde ve girdilerin üretimi çok sayıda farklı ülkede gerçekleştirilebilmektedir. Hammadde ve girdinin hangi ülkede üretileceğinin belirlenmesinde ülkelerin teknolojik gelişmişlik düzeyi, lojistik konumu ve işgücü maliyetleri etkili olmaktadır. İkinci el makine dış ticaretindeki kısıtlamaları dışarıda bırakacak olursak, küresel ekonominin bir parçası olan ülkelerde makine ticaretinin büyük ölçüde liberal ekonominin kuralları çerçevesinde gerçekleştiğini söylemek mümkündür. Tarım başta olmak üzere bazı diğer sektörlerde olduğu gibi makine ürünleri dış ticaretinde ciddi engeller bulunmazken, farklı ülkelerin kendi üreticilerini farklı ölçeklerde ve araçlarla destekledikleri görülmektedir. Bu durum desteklerin bol olduğu ülkelerdeki üreticilerin göreli rekabet gücünü arttırmaktadır. Bu çerçevede, makine üretiminde faaliyet gösteren işletmelerin, yurt içi ve yurt dışından yoğun bir rekabet baskısına maruz kaldığı görülmektedir. Dünyadaki makine üreticileri incelendiğinde, beş farklı kategorinin öne çıktığı görülmektedir. Söz konusu kategorilerde yer alan firmaların temel özellikleri aşağıda ana hatlarıyla açıklanmaktadır. 4 Küresel liderler: Bu grupta yer alan işletmeler kendi alt sektörlerinde dünya liderleridir. Bu tip işletmelerin, ürettikleri makinenin aynı zamanda mucidi ve sektörün en tanınan markası oldukları görülmektedir. Kaliteli üretim konusunda öncü olan küresel liderlerin, fiyat rekabeti yapamadıklarını söylemek mümkündür. Rekabet gücünün temelinde Ar-Ge ve ürün geliştirmenin yer aldığı bu tip firmalar, ağırlıklı olarak başta Almanya, Japonya ve İsviçre gibi gelişmiş ülkelerde yer almaktadırlar. Ar-Ge faaliyetlerinin makine verimliliğini arttırmaya yönelik enerji tasarrufu ve ileri malzeme tekniklerinin kullanımının arttırılması doğrultusunda gerçekleştirildiği görülmektedir. Bu tip firmalar müşterilerin ihtiyaçlarını gidermeye yönelik gerçekleştirilen ArGe faaliyetlerinin ötesine geçerek, iş yapma biçimini kökten değiştiren yenilikler yapabilmektedirler. Küresel liderler, merkezi coğrafi konumları nedeniyle hammadde ve girdiye ulaşma konusunda önemli avantaja sahiptirler. İleri teknolojili komponentleri çoğu zaman kendileri üretebilen, üretemese de avantajlı coğrafi konumları nedeniyle ihtiyaç duydukları teknolojik komponente kolaylıkla erişebilen küresel liderlerin kuvvetli bir tedarik ağları vardır. Bu kategorideki firmaların satış yaptıkları ülkelerin önemli bölümünde kendi satış ofisleri ve servis ağları bulunmaktadır. Yeterli büyüklüğe sahip olmayan pazarlarda ise yerel bayiler aracılığıyla satış ve servis hizmeti vermektedirler. Küresel liderlerden makine satın alan müşterilerin uygun koşullarda finansmana erişimleri bulunmaktadır. Gelişmiş ülkelerin Eximbank’ları, makine üreticilerini desteklemek amacıyla, bu üreticilerin müşterilerine uzun vadeli ve düşük faizli krediler verebilmektedirler. Gelişmiş ülkelerdeki lojistik altyapı imkânlarının gelişmişlik düzeyi, bu ülkelerdeki küresel liderler kategorisindeki makine üreticilerinin üretim tesislerinin içine kadar demiryolu ağının uzanmasını mümkün kılmaktadır ve bu durum, bu tip şirketlerin bir diğer önemli avantajı olarak öne çıkmaktadır. Hızlı yükselenler: Bu kategoride, iç ve dış pazarlarda küresel liderleri en fazla zorlayan işletmeler bulunmaktadır. Çoğunlukla 30-40 yıllık firmalardan oluşan hızlı yükselenlerin, ürün kalitesinde küresel liderlerle aralarındaki farkı hızlı bir biçimde kapatmakta oldukları görülmektedir. Çoğunlukla Türkiye, Brezilya ve Meksika gibi yükselen piyasa ekonomilerinde Makine Sektöründe Rekabetçiliğin Geliştirilmesi Projesi: Konya İhtiyaç Analizi Raporu yer alan bu kategorideki işletmelerin, küresel liderler kadar olmasa da Ar-Ge ve ürün geliştirme becerilerine sahip oldukları görülmektedir. Marka bilinirliği kendi ülkelerinde yüksek olan hızlı yükselenlerin, küresel ölçekteki marka bilinirlikleri zayıftır ama zaman içinde yükselmektedir. Hızlı yükselen kategorisindeki firmalar, makinelerinde kullandıkları yüksek teknolojili komponentlerin ağırlıklı bölümünü, gelişmiş ülkelerden ithal etmektedirler. Bu kategorideki en gelişmiş firmaların Ar-Ge faaliyetlerinin temel amacı, makine ürünlerinin katma değerinin önemli bölümünü oluşturan, ileri teknoloji komponentleri kendi içlerinde üretmektir. Bu firmalar Ar-Ge faaliyetlerini, müşterilerin ihtiyaçlarını giderecek ve teknoloji lideri şirketlerin yeni ürünlerinin benzerlerini patent ihlali yapmadan üretmek amacıyla yapmaktadırlar. Hızlı yükselen makine üreticilerinin satış ve pazarlama ağlarının küresel liderler kadar yaygın olmadığı görülmektedir. Bu tip firmaların kendi ülkeleri dışında satış ve servis ofisleri bulunmamakta, yurt dışındaki müşterilere satış ve servis hizmetini bayiler aracılığı ile verdikleri görülmektedir. Çoğunlukla yükselen piyasa ekonomilerinde bulunan hızlı yükselen şirketlerin finansmana erişim imkânları küresel liderler kadar bol değildir. Yükselen piyasa ekonomilerindeki Eximbank’ların makine ihracatında ithalatçılara kullandırdıkları kredilerin koşulları, makine sektöründe öncü olan gelişmiş ülkelerin Eximbank’larının sunduğu şartlar kadar avantajlı değildir. Lojistik imkânlar açısından değerlendirildiğinde, yükselen piyasa ekonomilerindeki ulaştırma altyapısının, gelişmiş ülkelerdeki kadar kuvvetli olmadığı bilinmektedir. Demiryolu ile liman bağlantısının sağlayabilen şirketlerin lojistik bir avantaj elde ettikleri görülmektedir. Ancak, bu kategorideki tüm işletmelerin bu imkâna sahip olmadıkları da bilinmektedir. Fason üreticiler: Fason üreticiler grubunda, küresel liderlere üretim yapan işletmeler bulunmaktadır. Küresel liderlerin makinelerinin montajını ya da bu makinelerin bir veya birden fazla sayıda parçasını üreten firmalar, fason üreticiler kategorisinde yer almaktadırlar. Kendi markalarıyla üretim yapmayan fason üreticilerin öncelikleri arasında markalaşmak bulunmamaktadır. Fason üreticiler küresel bir değer zincirin parçası olarak faaliyetlerini sürdürmektedirler. Gelişmiş ülkelerin makine markaları için başta Çin olmak üzere işgücünün ucuz olduğu ülkelerde üretim yaparlar. Gelişmiş ülkelerdeki makine üreticilerinin hızla büyüyen Asya pazarına girmelerini sağlayan fason üreticilerinin üretim teknikleri ve kalite kontrol konularında kuvvetli oldukları bilinmektedir. Ar-Ge ve ürün geliştirme kapasiteleri düşük olan fason üreticilerin satış, pazarlama ve servis ağı kurmalarına gerek bulunmamaktadır. Fason üretim yapan makine üreticileri zaman zaman kendi markalarıyla da üretim yapmaktadırlar. Kendi markasıyla üretim yapma kabiliyetine sahip olan makine üreticilerinin, fason üretim aşamasında kazandıkları üretim ve kalite kontrol üstünlükleri sayesinde hızlı yükselenler kategorisine geçebildikleri görülmektedir. Yenilikçi KOBİ’ler: Yenilikçi KOBİ’ler isimden de anlaşılacağı üzere küresel liderler ve fason üreticilerden ölçek olarak daha küçüktür. Bu grupta yer alan firmalar Almanya ve İtalya gibi makine sektöründe öncü olan gelişmiş ülkelerde ve Türkiye ve Brezilya gibi yükselen piyasa ekonomilerinde yer alırlar. Bu grubun gelişmiş ülkelerdeki temsilcileri küresel pazarlarda son derece başarılı bir biçimde tutunabilmektedirler. Bulundukları endüstriyi dönüştüren yeniliklerin zaman zaman gelişmiş ülkelerdeki yenilikçi KOBİ’lerden çıktığı görülmektedir. Ancak, bu grubun gelişmekte olan ülkelerdeki temsilcilerinin göreli rekabet güçlerinde sorunlar bulunmaktadır. KOBİ ölçeğinde olsalar da bünyelerinde Ar-Ge’ye önem verirler. Sayıları az da 5 Makine Sektöründe Rekabetçiliğin Geliştirilmesi Projesi: Konya İhtiyaç Analizi Raporu olsa Ar-Ge yapabilen mühendis çalıştırırlar. İleri teknolojili komponentleri yurt dışından ithal etmek zorunda olan yenilikçi KOBİ’lerin Ar-Ge faaliyetleri genellikle makine performansını iyileştirmeye yöneliktir. Yapılan yenilikler, müşterilerin karşılaştıkları problemleri çözmeye yöneliktir. Bulundukları pazarda tanınan bir marka olmakla birlikte yurt dışı pazarlarda bilinen bir marka değildirler. Gelişmiş olanlarının yurt dışında bir bayi ağı oluşturduğunu daha az gelişmiş olanların ise dış pazarlarda doğrudan müşteriye satış yapma yolunu tercih ettikleri görülmektedir. Bu grupta yer alan ve bayi ağı bulunmayan firmaların ihracat performansları çoğu zaman istikrarlı bir görünüme sahip değildir. Finansmana erişim gelişmiş ülkelerdeki yenilikçi KOBİ’ler için önemli bir problemdir. İşletme sermayesi eksikliği nedeniyle Ar-Ge faaliyetleri gerçekleştirilememekte, etkili bir satış ve pazarlama stratejisi uygulanamamaktadır. Lojistik bu grupta yer alan firmalar için önemli bir problem değildir. Yüksek hacimli üretim yapmadıkları ve ürünün nakliyesi çoğunlukla müşteri tarafından üstlenildiği için lojistik bir rekabet gücü dezavantajı değildir. Yurt dışındaki müşterilere satış sonrası destek ve bakım hizmetleri yenilikçi KOBİ’nin bulunduğu ülkeden yurt dışına eleman göndermek suretiyle gerçekleştirilmektedir. Takipçi KOBİ’ler: Makine üreticileri arasında rekabet gücü en düşük olan grup takipçi KOBİ’lerdir. Bu kategoride yer alan şirketlerin ağırlıklı olarak gelişmekte olan ülkelerde yer aldıkları görülmektedir. Yenilikçi KOBİ ve/ya hızlı yükselen gruplarındaki firmaların geliştirdiği yenilikçi ürünlerin benzerlerini üreterek ayakta kalmaya çalışırlar. Teknolojik komponentlerin tamamını dışarıdan temin eden takipçi KOBİ’lerin üretim biçimleri şekil verdikleri demir ve çelik ürünlerine elektronik komponentleri entegre etmek olarak özetlenebilir. İhracattan ziyade iç pazar odaklı bir satış stratejisine sahip olan bu işletmelerin üretim ve ürün tasarlama anlamında yeterli düzeyde kabiliyetleri bulunmaktadır. Ancak, Ar-Ge faaliyeti yok denecek kadar az, satış ve pazarlama kabiliyetleri ise son derece sınırlıdır. Bulundukları bölgede yer alan sanayi işletmelerinin kullandığı makinelerin üretimine odaklanan bu işletmeler, aracılar vasıtasıyla zaman zaman ihracat da yapabilmektedir. Ancak, ihracatta süreklilik bu firmalarda çoğu zaman gözlenmemektedir. Lojistik bu kategorideki firmalar için çoğu zaman bir engel değildir. Finansmana erişimin ise ülkedeki şartlara da bağlı olarak ciddi bir engel teşkil etmesi söz konusu olabilmektedir. Bu tip firmaların büyümelerinin önündeki temel engellerin başında finansmana erişim, satış ve pazarlama kapasitesindeki eksiklik ve şirket içi iş süreçlerinin olması gerektiği gibi tanımlı olmaması gelmektedir. Makine üreticilerinin makine üretimi değer zincirinde güçlü ve zayıf oldukları halkalar, üreticilerin dâhil oldukları, yukarıda ana hatlarıyla açıklanan, kategorilere bağlı olarak değişmektedir. Makine üretimi değer zinciri Ar-Ge, ürün geliştirme, tedarik, üretim, satış ve pazarlama ve servis halkalarından oluşmaktadır. Makine üreticisi kategorilerinin değer zincirinde güçlü ve zayıf oldukları kategoriler Hata! Başvuru kaynağı bulunamadı.’de gösterilmektedir. Küresel liderlerin değer zincirinin tüm alkalarında kuvvetli oldukları, takipçi KOBİ’lerin ise tüm halkalarda ciddi zayıflıklarının bulunduğunu söylemek mümkündür. Hızlı yükselenlerin makinelerde kullanılan teknolojik komponentleri üretememeleri nedeniyle değer zincirinin tedarik ve kendilerine ait bir küresel satış ve pazarlama ağı kuramadıkları için satış ve pazarlama aşamalarında zayıf oldukları görülmektedir. Yenilikçi KOBİ’lerin ise hızlı yükselenler kadar olmasa da değer zinciri halkalarında gelişme gösterdikleri görülmektedir. 6 Makine Sektöründe Rekabetçiliğin Geliştirilmesi Projesi: Konya İhtiyaç Analizi Raporu Şekil 1: Makine üreticisi türleri ve üreticilerin değer zinciri halkalarındaki rekabet güçleri İşletme türleri Özellikleri Güçlü 1 1 • • • • • Teknolojiyi ilk önce geliştirenler Kalitede öncü, fiyat rekabetinde zayıf Ar-Ge kapasitesi en yüksek olanlar Küresel bir değer zinciri yönetirler Küresel bir satış ve servis ağları vardır Hızlı yükselenler • • • • • Küresel liderlerin en önemli rakipleri Yüksek kaliteli ve rekabetçi fiyatla üretim Ar-Ge kapasiteleri hızla gelişmektedir Değer zincirleri halen yereldir Küresel bir bayi ağına sahiptir Fason üreticiler • • • • • Küresel liderlere üretim yaparlar Son kullanıcıya doğrudan satışları sınırlıdır Üründen çok süreç iyileştirmeye odaklanırlar Yerel bir değer zinciri içindedirler, Satış örgütlenmeleri zayıftır Yenilikçi KOBİ’ler • Hızlı yükselen firmaların en önemli rakipleri • Makul kalite düzeyinde, rekabetçi fiyata üretim • Sınırlı da olsa Ar-Ge’ye önem verirler; trendleri takip ederler • Satış ve pazarlama ağları nispeten sınırlıdır, sınırlı sayıda ülkede bayileri vardır Küresel liderler 2 3 4 5 Takipçi KOBİ’ler • • • • • Düşük kaliteli, rekabetçi fiyatla üretim Ar-Ge faaliyetleri sınırlıdır/yoktur Endüstrideki mevcut eğilimleri geriden takip Satış örgütlenmeleri zayıftır İhracat çok sınırlıdır, varsa da istikrarsızdır Orta 2 4 Zayıf 3 5 Ar-Ge Ürün geliştirme Tedarik Üretim Satış ve pazarlama Servis Makine üreticilerinin gelişimi takipçi KOBİ kategorisinden küresel liderlere doğru olmaktadır. Gelişme sürecinde atlanabilecek tek aşama fason üreticiler kategorisidir. Büyüyen bir makine firmasının, yenilikçi KOBİ statüsünden, fason üretici kategorisini atlayarak, doğrudan hızlı yükselenler kategorisine geçişi mümkündür. Sanayileşerek kalkınan ve benzer gelir seviyesindeki diğer birçok ülkenin aksine sanayinin ekonomi içindeki payının halen yüksek olduğu başta Almanya, Japonya ve İsviçre gibi ülkelerdeki ekonomik istikrarın sağlanmasında küresel liderler kategorisindeki işletmeler önemli bir rol oynamaktadır. Önümüzdeki dönemde ABD’nin de makine sektöründeki azalan ağırlığını arttıracağını söylemek mümkündür. Kaya gazı devrimiyle birlikte azalan enerji maliyetleri ve yatırım ortamında yapılan reformlar neticesinde Asya’da üretimlerine devam eden ABD’li makine üreticilerinin yeniden ABD’ye döneceğine dair tahminler yapılmaktadır1. Türkiye’nin de kişi başı gelirde bu ülkeleri yakalayabilmesi için küresel liderler kategorisinde şirketlerinin olması gerekmektedir. Türkiye Cumhuriyeti Ekonomi Bakanlığı’nın destekleriyle gerçekleştirilen bu projeye Konya’dan dâhil olan 16 işletmeye Uluslararası Rekabetçiliğin Geliştirilmesi Tebliğ’i kapsamında verilecek desteklerin, firmaların makine üretim değer zincirindeki aksaklıklarını gidermelerine ve bir üst kategoriye geçmelerine katkı sunması amaçlanmaktadır. Konya’dan projeye dâhil olan işletmelerin birkaçı yenilikçi KOBİ, diğerleri ise takipçi KOBİ statüsünde yer almaktadır. Çalışmanın bundan sonraki bölümünde 1 Daniel Yergin, “The Global Impact of US Shale”, Project Syndicate, http://goo.gl/d9j9w8 (15 Ocak 2014 tarihinde erişildi). 7 Makine Sektöründe Rekabetçiliğin Geliştirilmesi Projesi: Konya İhtiyaç Analizi Raporu Konya’daki takipçi ve yenilikçi KOBİ’lerin faaliyet gösterdikleri ortam analiz edilmektedir. Bu firmaların özellikleri, 2010-2012 dönemindeki performansları ve değer zinciri analizleri ilerleyen bölümlerde yapılmaktadır. 8 Makine Sektöründe Rekabetçiliğin Geliştirilmesi Projesi: Konya İhtiyaç Analizi Raporu DIŞ ÇEVRE ANALİZİ Projede yer alan firmaların mevcut durumlarını ve daha rekabetçi olabilmeleri için geliştirmeleri gereken yönlerini tespit etmeden önce bu firmaların nasıl bir ortamda faaliyet gösterdiklerinin incelenmesi gerekmektedir. Çalışmanın bu bölümünde firmaların bulundukları ilin, yani Konya’nın genel yapısı incelenecektir. Konya’daki sosyoekonomik durum, Türkiye ve Konya’nın, Karaman ile birlikte parçası olduğu TR52 Bölgesi ile karşılaştırmalı olarak ele alınacaktır. Buna ek olarak, Konya’nın sanayi ve dış ticaret yapısı analiz edilecektir. Konya’nın sosyoekonomik yapısının analizi Kalkınma Bakanlığı’nın “İllerin Sosyoekonomik Gelişmişlik Sıralaması (SEGE)-2011” çalışmasına göre Konya, 81 il içinde yirminci sırada yer almaktadır. SEGE-2011 çalışmasında, demografi, eğitim, sağlık, istihdam, rekabetçi ve yenilikçi kapasite, mali kapasite, erişilebilirlik ve yaşam kalitesi olmak üzere 8 alt kategoride, toplam 61 değişken kullanılarak illerin gelişmişlik düzeyi ölçülmüştür. Bu ölçümler sonucunda il sıralamaları yapılarak, aynı özelliklere sahip il grupları belirlenmiştir. Buna göre Türkiye, birinci grup en gelişmiş illeri gösterecek şekilde, 6 gruba ayrılmış ve Konya; Adana, Kayseri, Denizli gibi toplam 13 ilden oluşan ve çevre illere göre daha yüksek bir refaha sahip olduklarını gösteren ikinci kademe gelişmişlik düzeyindeki iller arasında yer almıştır. Konya’nın içinde bulunduğu TR52 Bölgesi ise 26 Düzey-2 Bölgesi arasında 11’inci sırada olup, Türkiye ortalamasının üzerinde bir performans sergilemiştir. Bölgenin diğer ili Karaman ise üçüncü kademe gelişmiş iller arasında olup 81 il içinde 32’nci sıradadır. Konya’nın nüfus yoğunluğu, TR52 Bölgesi’ne göre daha yüksek olmakla birlikte, Türkiye geneli ile kıyaslandığında ortalamanın oldukça altındadır. TR52 Bölgesi’nin nüfusu, 2013 yılı Adrese Dayalı Nüfus Kayıt Sistemi sonuçlarına göre bir önceki yıla kıyasla binde 12,9’luk bir artış ile 2.317.164 kişiye ulaşmıştır. Bölgenin, Türkiye’nin toplam nüfusu içindeki payı yüzde 3,02, Türkiye’nin yüzölçümünden aldığı pay ise yüzde 6,34’tür. Bu durum, TR52 Bölgesi’nin nüfus yoğunluğunun Türkiye ortalamasının gerisinde olduğunu göstermektedir. Türkiye’nin nüfus yoğunluğu, 2013 yılı nüfus verileri doğrultusunda göl hariç alanlar kullanılarak hesaplandığında km2 başına 100 kişi iken, bölgenin nüfus yoğunluğu km2 başına 49 kişidir. Konya ise 2.079.225 kişilik nüfusu ile km2 başına 53 kişilik nüfus yoğunluğuna sahiptir ve bu da Konya’nın nüfus yoğunluğu itibariyle 81 il içinde kırk dokuzuncu sırada olduğu anlamına gelmektedir. Konya’daki kentleşme oranı, Türkiye ortalamasının gerisindedir. 2012 yılı ADNKS verilerine göre Türkiye’de il/ilçe merkezindeki nüfusun toplam nüfus içindeki payı yüzde 77,3’tür. Nüfusun TR52 Bölgesi’ndeki dağılımı incelendiğinde, il/ilçe merkezindeki nüfusun toplam nüfus içindeki payının, Türkiye ortalamasından daha düşük olduğu görülmektedir. Bölgedeki kentleşme oranı yaklaşık yüzde 75 düzeyindedir. Bölgenin kentleşmesinin Türkiye ortalamasına yakın olması, Konya’da nüfusun yüzde 76’sının il/ilçe merkezlerinde yerleşmiş olmasından kaynaklanmaktadır. Zira Karaman’da kentleşme oranı yüzde 70 düzeyinde olup, Türkiye ortalamasının oldukça gerisindedir. Konya, Türkiye’nin en genç nüfusa sahip dokuzuncu kentidir. Nüfusun yaş gruplarına göre dağılımında TR52 Bölgesi, Türkiye geneline benzer bir dağılıma sahiptir. Bölge nüfusunun dörtte birini 0-15 yaş arası genç nüfus oluştururken, 60 yaş üstü nüfusun payı yaklaşık yüzde 12’dir. Bölge illerine 9 Makine Sektöründe Rekabetçiliğin Geliştirilmesi Projesi: Konya İhtiyaç Analizi Raporu ayrı ayrı bakıldığında da benzer bir dağılım görülmektedir. Konya’da genç nüfusun toplam nüfus içindeki payı yüzde 26 iken, Karaman’da bu oran yüzde 24’tür. Bölgenin genelindeki genç nüfusun, Türkiye’deki toplam genç nüfus içindeki payı yüzde 3,13 olup, bu pay bölgenin toplam nüfus içindeki yüzde 3,02’lik payına yakındır. Benzer bir durum 15-60 yaş arası nüfus ve 60 yaş üstü nüfus için de geçerlidir. İllerin genç nüfuslarının, Türkiye’deki genç nüfusa oranları ortalama olarak yüzde 1,23 iken, Konya’da bu oran 2,8’dir. Bu durum Konya’nın Türkiye ortalamasına göre çok daha genç bir nüfusa sahip olduğunu ortaya koymaktadır. Konya, kayıtlı istihdam yaratma performansı bakımından Türkiye ortalamasının gerisindedir. Türkiye’nin toplam nüfusundaki payı yüzde 3,02 olan TR52 Bölgesi’nin, Türkiye’deki kayıtlı istihdamın yüzde 2,76’sına sahip olması, bölgedeki kayıtlı istihdam yaratma performansının Türkiye ortalamasına göre daha düşük olduğu anlamına gelmektedir. Konya’da da benzer bir durum söz konusu olup nüfustaki payı yüzde 2,71 olan ilin, Türkiye’deki toplam kayıtlı istihdamdan aldığı pay yüzde 2,43’tür. Bölgenin kayıtlı istihdam yaratma performansını daha sağlıklı bir şekilde analiz edebilmek için bölgedeki işgücünün yapısı da ele alınmalıdır. 2012 yılında bölgedeki işgücüne katılma oranı, yüzde 50 olan Türkiye ortalamasının altında kalarak, yüzde 48,9 düzeyinde gerçekleşmiştir. İstihdam oranı ise yüzde 45,9 olup, yüzde 45,4 olan Türkiye ortalamasının binde beş puan üzerindedir. Bölge, Türkiye ortalamasına benzer bir istihdam yapısına sahip olsa da istihdamın kayıtlılık oranı konusunda ortalamanın oldukça gerisindedir. Türkiye’de istihdamın kayıtlılık oranı yüzde 76 iken, bölgede bu oran yüzde 70’tir. Dolayısıyla işgücü verileri de bölgedeki istihdamın kayıtlılığına ilişkin performansının Türkiye ortalamasının gerisinde olduğunu doğrular niteliktedir. Ancak, Türkiye’de kayıt dışı istihdamın (esas işleri dışındaki işlerde kayıt dışı çalışanların, herhangi bir sosyal güvencesi olmaksızın çalışanların ve kayıtlı olmayan işyerlerinde çalışanların) olduğu ve buna ilişkin verilerin tutulamadığı göz önünde bulundurulduğunda, bölgenin kayıt dışı istihdam yaratma performansının görünenden biraz daha kötü olduğu söylenebilir. Konya, Türkiye ortalamasına göre daha yüksek bir okur-yazarlık oranına sahiptir. Nitelikli emek olarak özetlenebilecek beşeri sermayenin, bölgedeki durumunu ortaya koyabilmek için ele alınması gereken göstergelerden biri eğitim düzeyidir. Okuma yazma durumuna göre nüfus verileri incelendiğinde, 2012 yılında Türkiye’de okuma yazma bilmeyenlerin, 6 yaş üzeri nüfus içindeki payı yüzde 4,2’dir. Aynı oran TR52 Bölgesi’nde yüzde 3,14’tür. Bölgeyi iller bazında ele alırsak Konya’da okuma yazma bilmeyenlerin oranı yüzde 3,15, Karaman’da ise yüzde 3,05’tir. Türkiye’deki iller okuryazarlık oranına göre sıralandığında, Karaman’ın on yedinci, Konya’nın ise on dokuzuncu sırada yer aldığı görülmektedir. Bölgede okur-yazarlığın cinsiyete göre durumuna bakıldığında ise okuma yazma bilmeyen kadınların, erkeklerden daha fazla olduğu görülmektedir. Konya’da okuma yazma bilmeyen kadınların 6 yaş üzeri nüfus içindeki payı yüzde 5,26, erkeklerin payı ise yüzde 0,97’dir. Karaman’da da benzer bir durum söz konusu olup kadınlar için yüzde 4,96 olan oran, erkekler için yüzde 1,09’dur. Nitelikli işgücü bulmanın firmalar açısından engel teşkil ettiği Konya’da, üniversiteleşme oranı Türkiye ortalamasının oldukça gerisindedir. Eğitime ilişkin bir diğer önemli gösterge de eğitim kurumlarında öğrenim gören nüfustur. Hem bölgede hem de Konya’da okul öncesi, ilk ve ortaöğretim düzeyinde okullaşma oranı Türkiye ortalamasının üzerindedir. Konya’da üniversite öncesi eğitim gören öğrencilerin, Türkiye’deki toplam öğrenci sayısı içindeki payı, ilin nüfusunun, Türkiye’nin toplam 10 Makine Sektöründe Rekabetçiliğin Geliştirilmesi Projesi: Konya İhtiyaç Analizi Raporu nüfusundan aldığı payın üzerindedir. Ancak aynı durum üniversitelerdeki öğrenci sayısı için geçerli değildir. Konya’da önlisans ve lisans seviyesindeki üniversiteleşme oranı Türkiye ortalamasının oldukça gerisindedir. İlin Türkiye’nin nüfusundan aldığı pay yüzde 2,71 iken, Türkiye’deki önlisans ve lisans düzeyindeki üniversite öğrencilerinin toplamından aldığı pay 1,73’tür. Üniversiteleşme oranının bu denli düşük olması ildeki nitelikli işgücü bulma sorununu destekler niteliktedir. Buna karşın lisansüstü düzeyinde öğrenim gören öğrenci sayısı bakımından Konya’nın Türkiye genelinden aldığı pay yüzde 3,9 olup, bu oran ilin ülke nüfusundaki payının oldukça ilerisindedir. Üniversitelerde görevli akademik personel sayısı ise bölgede ve Konya’da, Türkiye’deki ortalamaya benzer bir yapı sergilemektedir. Konya, sağlık göstergeleri bakımından genel olarak Türkiye ortalamasının üzerinde bir performansa sahiptir. Beşeri sermayeye ilişkin değerlendirme açısından önem taşıyan bir diğer unsur da sağlık hizmetlerindeki durumdur. Bölgenin sağlık göstergelerindeki performansının, genel olarak Türkiye ortalamasından daha iyi olduğunu söylemek mümkündür. Bölge, Türkiye’deki toplam sağlık personelinin yüzde 3,2’sini, hastanelerdeki yatak sayısının ise yüzde 3,7’sine sahiptir ki her iki oran da bölgenin Türkiye’nin toplam nüfusu içindeki payından yüksektir. Bu ise bölgede kişi başına düşen sağlık personeli ve yatak sayısının Türkiye ortalamasından yüksek olduğu anlamına gelmektedir. Aynı durum Konya için de geçerli olup, ildeki sağlık personeli ve hastanelerdeki yatak sayısının Türkiye’deki toplam sağlık personeli ve yatak sayısından aldığı pay sırasıyla yüzde 2,9 ve 3,4’tür. Ancak hastane sayısı bakımından bölge ve Konya, ortalamanın gerisinde kalmaktadır. Hastane sayısının, Türkiye’deki toplam hastane sayısı içindeki payı bölge ve Konya için sırasıyla, 2,9 ve 2,56’dır. Konya’daki sağlık personelinin yapısı incelendiğinde toplam personelin yaklaşık yüzde 21’inin uzman, pratisyen ve asistan hekimlerden oluştuğu ve Türkiye’deki hekimlerin yaklaşık yüzde 3’ünün Konya’da bulunduğu görülmektedir. İldeki hekimlerin yarıdan fazlası ise uzman hekim statüsündedir. Konya’nın dış ticaret performansı Türkiye ortalamasının gerisinde olsa da, dış ticaret hacmi bakımından 2013 yılı verilerine göre, 81 il içinde 14. sıradadır. Bölgenin dünya ile entegrasyon düzeyine ilişkin değerlendirme yapabilmek için bölgeyi dış ticaret performansına göre incelemek yerinde olacaktır. Ancak çalışmanın ilerleyen bölümlerinde Konya’nın dış ticaretine yönelik ayrıntılı bir değerlendirme yapılacağı için, bu bölümde bölgenin ve ilin dış ticaret göstergeleri ile ilgili genel saptamalar yapılacaktır. Bölge, dış ticaret performansı açısından Türkiye’nin oldukça gerisindedir. Bölgenin Türkiye’nin toplam ihracatından aldığı pay yüzde 1,1 iken, ithalattaki payı yüzde 0,5’tir. Konya ve Karaman’ın ithalat ve ihracattaki payları da, bu illerin Türkiye’nin toplam nüfusundan aldıkları payların oldukça altındadır. İthalattaki pay hem bölge düzeyinde hem de il düzeyinde yüzde 1’in altındadır. Karaman’ın ithalat ve ihracattaki performansı Konya’nın çok gerisinde olup, ilin Türkiye’nin toplam dış ticaretinden aldığı pay yüzde 0,5’in bile altındadır. Bu durum, hem bölgenin hem de illerin dünya ile entegre olmak hususunda kötü bir performans sergiledikleri anlamına gelmektedir. Konya, yenilikçilik performansı bakımından Türkiye ortalamasına göre daha iyi bir performans sergilemektedir. Patent göstergeleri incelendiğinde, TR52 Bölgesi’nde yapılan patent başvurularının, Türkiye’deki toplam başvuru sayısının yüzde 3,3’ünü oluşturduğu görülmektedir. Türkiye’de kentlerde yılda ortalama 70 patent başvurusu yapılmakta olup, Konya’da 2012 yılında 144 patent başvurusu yapılmıştır. Bu rakam Türkiye’deki patent başvurularının yüzde 3,2’sine denk gelmektedir. Buna göre Konya, 2012 yılında Türkiye’de en çok patent başvurusu yapılan 6. il olmuştur. Veriler, Türkiye geneline göre Konya’nın daha iyi bir performans sergilediğini gösterse de, toplam başvuru sayısındaki yaklaşık 11 Makine Sektöründe Rekabetçiliğin Geliştirilmesi Projesi: Konya İhtiyaç Analizi Raporu yüzde 3’lük payın yenilikçilik performansı açısından yetersiz olduğunu belirtmek gerekir. Buna karşın bölgenin diğer ili olan Karaman, bu alanda hayli gerilerde kalmıştır. İlde 2012 yılında sadece 4 adet patent başvurusu yapılmıştır. Bu başvuru sayısı, Türkiye’deki toplam patent başvurularının binde 1’lik kısmına tekabül etmekte ve Karaman’ı yenilikçilik performansı bakımından 81 il içinde 56. sıraya yerleştirmektedir (Tablo 1: TR52 BÖLGESİ VE İLLERİNİN SOSYOEKONOMİK DURUMU). 12 Makine Sektöründe Rekabetçiliğin Geliştirilmesi Projesi: Konya İhtiyaç Analizi Raporu Tablo 1: TR52 Bölgesi ve illerinin sosyoekonomik durumu Veriler TR52 TR521 TR522 Konya, Konya Karaman Karaman Yıl Kaynak Nüfus ve Demografi Nüfus İl/ilçe merkezinde yaşayan nüfusun toplam nüfusa oranı Yüzölçümü 0-15 yaş aralığındaki nüfus 15-60 yaş aralığındaki nüfus 60 yaş üstü nüfus Okuma yazma bilen nüfus 3.02% 2.71% 0.31% 2013 TÜİK 97.0% 100.0% 70.9% 2013 TÜİK 6.34% 3.13% 2.96% 3.16% 3.09% 5.21% 2.83% 2.65% 2.79% 2.77% 1.13% 0.30% 0.30% 0.36% 0.32% 2013 2013 2013 2013 2012 TÜİK TÜİK TÜİK TÜİK TÜİK 2.08% 2.38% 0.33% 2011 (il bazında 2001) TÜİK 2.89% 2.76% 1.91% 2.43% - 0.33% - 2012 Kasım 2013 2012 TÜİK SGK TÜİK 3.13% 3.13% 3.00% 2.76% 2.82% 2.67% 0.36% 0.30% 0.34% 2012 2012 2012 TÜİK TÜİK TÜİK 3.09% 2.78% 0.32% 2012 TÜİK 1.92% 1.73% 0.19% 2012-2013 ÖSYM 4.52% 3.91% 0.60% 2012-2013 ÖSYM 2.07% 1.86% 0.21% 2012-2013 ÖSYM 2.89% 2.70% 0.20% 2012-2013 ÖSYM 3.20% 2.90% 3.69% 2.90% 2.56% 3.39% 0.30% 0.34% 0.30% 2012 2012 2012 TÜİK TÜİK TÜİK 0.54% 1.11% 0.49% 0.89% 0.05% 0.22% 2013 2013 TÜİK TÜİK 3.80% 7.22% 3.66% 2.88% 6.12% 3.24% 0.92% 1.10% 0.43% 2012 2012 2013 TÜİK TÜİK TÜİK Milli Gelir Gayri Safi Katma Değer/GSYH oranı İşgücü İşgücü Kayıtlı istihdam* İşsiz sayısı Eğitim Okul öncesi eğitim gören öğrenci sayısı İlköğretimdeki öğrenci sayısı Ortaöğretimdeki öğrenci sayısı Toplam öğrenci sayısı (Okul öncesi,ilk ve ortaöğretim) Üniversitelerde öğrenim gören öğrenci sayısı (önlisans ve lisans) Üniversitelerde öğrenim gören öğrenci sayısı (lisansüstü) Üniversitelerde öğrenim gören öğrenci sayısı (Toplam) Üniversitelerde görevli akademik eleman sayısı Sağlık Sağlık personeli sayısı Hastane sayısı Hastanelerdeki yatak sayısı Dış Ticaret İthalat İhracat Ulaştırma Karayolları uzunluğu (Devlet,il,köy yolu) Demiryolu uzunluğu Motorlu taşıt sayısı *İllerin milli gelir içindeki paylarının toplamının bölgenin Türkiye'nin milli geliri içindeki payına eşit olmamasının nedeni, il verileri ile bölge verilerinin aynı yıla ait olmamasıdır. 13 Makine Sektöründe Rekabetçiliğin Geliştirilmesi Projesi: Konya İhtiyaç Analizi Raporu Veriler TR52 TR521 TR522 Konya, Konya Karaman Karaman Yıl Kaynak TÜİK TOBB TÜİK TÜİK TÜİK Türk Patent Enstitüsü Diğer Göstergeler Elektrik tüketimi Ticaret Borsalarının işlem hacimleri İş kayıtlarına göre girişim sayıları Toplam turist konaklama sayısı Tarımsal üretim değeri (Bitkisel,hayvansal) 3.01% 6.23% 2.85% 1.47% 4.65% 2.72% 5.58% 2.57% 1.38% 3.57% 0.29% 0.65% 0.28% 0.09% 1.08% 2012 2013 2012 2013 2012 Patent başvuru sayısı 3.26% 3.17% 0.09% 2012 TR52 Bölgesi’nde üretilen katma değerin artış hızı, Türkiye genelinin gerisinde kalmaktadır ve bölgedeki üretimin sektörel yapısı Türkiye genelinden farklıdır. TR52 Bölgesi’nin Türkiye’nin toplam katma değeri içindeki payı 2004 yılından bu yana dalgalı bir seyir izlemiş ve 2004 yılından 2011 yılına kadar yüzde 2,4’ten yüzde 2,34’e kadar gerilemiştir. Bunun yanı sıra bölgede yaratılan katma değerin 2004-2011 yılları arasında gerçekleştirdiği artış, Türkiye’nin gayri safi katma değerinde gerçekleşen artışın 5 yüzde puan altında kalmıştır. Bu iki durum da bölgenin büyüme performansının Türkiye ortalamasının gerisinde olduğunu göstermektedir. Bölgesel katma değerin sektörel dağılımına bakıldığında, hizmetler sektörünün yüzde 54 olan payının, yüzde 64 olan Türkiye ortalamasının gerisinde olduğu görülmektedir. Bölgedeki sanayi sektörünün gayri safi katma değer içindeki payı da yine Türkiye ortalamasının gerisindedir. TR52 Bölgesi’nin sanayi sektöründe ürettiği katma değer, toplam katma değerinin yüzde 24’ü iken, Türkiye genelinde bu ortalama yaklaşık yüzde 28’dir. Buna karşın bölgedeki tarım sektörünün toplam katma değeri içindeki payı, Türkiye ortalamasının yaklaşık 12 yüzde puan üzerindedir (Şekil 2: TR52 BÖLGESİ'NİN BRÜT KATMA DEĞER ÜRETİMİ DEĞERLENDİRMESİ). Bölgenin toplam katma değeri içinde hizmetler sektörünün payı görece düşük olsa da bölgedeki katma değer artışına en büyük katkı hizmetler sektöründen gelmiştir. Bölgede yaratılan gayri safi katma değer, 2004-2011 yılları arasında yüzde 100’den fazla artmıştır. Bu artışa en büyük katkı ise hizmetler sektöründen gelmiştir. Bölgede sanayi ve tarım sektörlerinde üretilen katma değer 2004 yılından 2011 yılına kadar sırasıyla, 1,4 yüzde puan ve 2,1 yüzde puan düşmüştür. Bu da bölgedeki ekonomik faaliyetlerin yaklaşık yarısının gerçekleştiği hizmetler sektörünün, bölge ekonomisine olan katkısının zaman içinde daha çok arttığı anlamına gelmektedir (Şekil 2: TR52 BÖLGESİ'NİN BRÜT KATMA DEĞER ÜRETİMİ DEĞERLENDİRMESİ). TR52 Bölgesi’nin çalışan başı katma değer seviyesi, bölgenin, Türkiye’nin en zengin bölgesi olan İstanbul’a yakınsama performansı bakımından Türkiye’deki 26 Düzey-2 bölgesine göre ortalama bir performansa sahip olduğunu göstermektedir. TR52 Bölgesi’ndeki çalışan başına katma değer İstanbul’da üretilen çalışan başına katma değerin yüzde 50’si, çalışan başına katma değerde Türkiye ortalamasının ise yüzde 70’i kadardır. 2000’li yılların ikinci yarısında bölgenin yakınsama performansında ciddi bir değişiklik yaşanmamıştır. Yakınsama performansına göre bölgeleri sıraladığımızda TR52 Bölgesi’nin, Hatay, Kahramanmaraş ve Osmaniye’nin yer aldığı TR63 Bölgesi’nin hemen ardından geldiği ve böylelikle 13. sırada olduğu görülmektedir. 14 Makine Sektöründe Rekabetçiliğin Geliştirilmesi Projesi: Konya İhtiyaç Analizi Raporu Çalışan başına katma değerdeki gelişmeye benzer olarak, kişi başı katma değer seviyesinde bölgenin İstanbul’a ve Türkiye ortalamasına yakınsama performansı yetersizdir. Türkiye’nin ortalama kişi başı katma değer verileri incelendiğinde de benzer bir durumun söz konusu olduğu görülmektedir. Bölgenin 2004-2011 döneminde Türkiye ortalamasından aldığı pay ılımlı bir artış göstermiş, ancak yüzde 1 puanlık bu artış, bölgenin Türkiye ortalamasının üzerine çıkmasını sağlayamamıştır. TR52 Bölgesi, Türkiye’nin ortalama kişi başı katma değerinden alınan pay bakımından 26 Düzey-2 bölgesi arasında 13. sırada olup, Adana ve Mersin’in yer aldığı TR62 Bölgesi’nden sonra gelmektedir. Şekil 2: TR52 Bölgesi'nin brüt katma değer üretimi değerlendirmesi Kaynak: TÜİK TR52 Bölgesi’nin kişi başı reel katma değeri, 26 Düzey-2 bölgesinin ortalama katma değerine göre düşük bir seviyededir. Bölgenin kişi başı reel katma değeri 2007 yılında 5.596 TL iken, 2011 yılında 5.985 TL’ye yükselmiştir. Bölgeyi, Türkiye’nin en yüksek kişi başı katma değerine sahip olan İstanbul 15 Makine Sektöründe Rekabetçiliğin Geliştirilmesi Projesi: Konya İhtiyaç Analizi Raporu ile kıyasladığımızda, 2007-2011 dönemindeki yakınsama performansının yetersiz olduğunu söylemek mümkündür. Bölgelerin kişi başı reel katma değerleri, İstanbul’un kişi başı reel katma değerinin yüzdesi olarak hesaplandığında, TR52 Bölgesi’nin 2007 yılında yüzde 48,4 ile 12. sırada; 2011 yılında da yüzde 51,7 ile 13. sırada yer aldığı görülmektedir. Bu ise, bölgenin İstanbul’un kişi başı reel katma değerindeki payını artırmış olsa da diğer illerin yakınsama performansına göre biraz gerilediği anlamına gelmektedir (Şekil 3: KİŞİ BAŞI KATMA DEĞER KARŞILAŞTIRMASI (2007-2011)). Şekil 3: Kişi başı katma değer karşılaştırması (2007-2011) Kişi başı reel katma değer (bin TL, 2011) 11.566 10.994 10.240 10.196 10.017 9.657 8.529 7.576 7.277 7.274 7.079 6.080 5.994 5.985 5.743 5.650 5.629 5.588 4.985 4.980 4.865 4.139 3.896 3.568 3.348 2.956 Kişi başı reel katma değerin değişimi (İstanbul’un %’si olarak, 2007-2011) İstanbul Kocaeli, Sakarya, Düzce, Bolu, Yalova Ankara Bursa, Eskişehir, Bilecik Tekirdağ, Edirne, Kırklareli İzmir Antalya, Isparta, Burdur Balıkesir, Çanakkale Aydın, Denizli, Muğla Zonguldak, Karabük, Bartın Manisa, Afyon, Kütahya, Uşak Adana, Mersin Kırıkkale, Aksaray, Niğde, Nevşehir, Kırşehir Konya, Karaman Samsun, Tokat, Çorum, Amasya Kayseri, Sivas, Yozgat Trabzon, Ordu, Giresun, Rize, Artvin, Gümüşhane Kastamonu, Çankırı,Sinop Hatay, Kahramanmaraş, Osmaniye Erzurum, Erzincan, Bayburt Malatya, Elazığ, Bingöl, Tunceli Gaziantep, Adıyaman, Kilis Mardin, Batman, Şırnak, Siirt Şanlıurfa, Diyarbakır Ağrı, Kars, Iğdır, Ardahan Van, Muş, Bitlis, Hakkari 0,0 6,1 2,7 -2,2 5,1 4,0 0,8 8,0 0,5 0,0 6,8 1,6 5,7 3,3 4,6 2,3 1,6 2,0 4,6 6,1 4,5 3,8 7,3 4,6 4,2 2,8 Kaynak: TÜİK Bölgesel İstatistikler, TEPAV analizleri Kişi başı reel katma değer, bölgedeki refah seviyesi hakkında bir fikir verirken, verimlilik düzeyiyle ilgili bilgi vermemektedir. Verimlilik karşılaştırması yapabilmek için çalışan başına katma değer düzeyleri incelenmelidir. TR52 Bölgesi, çalışan başı katma değerde 26 Düzey-2 bölgesi içinde Adana ve Mersin illerinin yer aldığı TR62 Bölgesi’nin ardından gelerek 15. sırada yer almaktadır. Bölgenin çalışan başı katma değeri 2004-2011 döneminde yüzde 6,4 artarak, 2004 yılında 17.228 TL iken, 2011 yılında 18.330 TL olarak gerçekleşmiştir. Aynı dönemde Türkiye genelindeki çalışan başı reel katma değerin yaklaşık yüzde 14 büyümesi ise, TR52 Bölgesi’nin verimlilik performansının pozitif bir seyir izlemesine rağmen Türkiye ortalamasının altında kaldığı anlamına gelmektedir. Bölgedeki çalışan başı reel katma değerin, verimliliğin en yüksek olduğu İstanbul’daki çalışan başı reel katma değere oranının 2004-2011 döneminde yaklaşık 4 yüzde puan azalarak, 2011’de yüzde 49’a gerilediği 16 Makine Sektöründe Rekabetçiliğin Geliştirilmesi Projesi: Konya İhtiyaç Analizi Raporu görülmektedir (Şekil 4: ÇALIŞAN BAŞI KATMA DEĞER KARŞILAŞTIRMASI (2004-2011)). Bölgedeki verimlilik seviyesindeki gerilemenin nedenlerinin araştırılması, sorunların tespit edilmesi ve çözüm yolunda gerekli adımların atılması, bölgenin kalkınması için kritik öneme sahiptir. Şekil 4: Çalışan başı katma değer karşılaştırması (2004-2011) Çalışan başı katma değer (bin TL, 2011) 37.421 32.438 30.099 29.979 27.157 24.873 22.357 21.958 21.619 19.542 19.293 18.914 18.592 18.503 18.330 17.857 17.740 17.612 16.901 16.438 15.669 15.565 13.641 12.762 12.192 11.268 Çalışan başı katma değerin değişimi (İstanbul’un %’si olarak, 2004-2011) İstanbul Ankara Kocaeli, Sakarya, Düzce, Bolu, Yalova Bursa, Eskişehir, Bilecik İzmir Tekirdağ, Edirne, Kırklareli Antalya, Isparta, Burdur Mardin, Batman, Şırnak, Siirt Balıkesir, Çanakkale Manisa, Afyon, Kütahya, Uşak Şanlıurfa, Diyarbakır Kırıkkale, Aksaray, Niğde, Nevşehir, Kırşehir Aydın, Denizli, Muğla Adana, Mersin Konya, Karaman Kayseri, Sivas, Yozgat Zonguldak, Karabük, Bartın Gaziantep, Adıyaman, Kilis Hatay, Kahramanmaraş, Osmaniye Erzurum, Erzincan, Bayburt Samsun, Tokat, Çorum, Amasya Malatya, Elazığ, Bingöl, Tunceli Trabzon, Ordu, Giresun, Rize, Artvin, Gümüşhane Kastamonu, Çankırı, Sinop Van, Muş, Bitlis, Hakkari Ağrı, Kars, Iğdır, Ardahan 0,0 -5,9 -20,5 4,1 -9,5 4,5 -2,5 21,5 9,7 8,4 2,1 1,8 -1,7 -9,1 -3,6 -8,5 -15,0 3,5 -7,7 13,1 7,6 -6,0 7,4 -25,9 -3,9 1,1 Kaynak: TÜİK Bölgesel İstatistikler, TEPAV analizleri Konya’da Sanayi, Tarım ve Dış Ticaret Ekonomik faaliyetlerin genel olarak tarıma dayalı olduğu Konya’da, son yıllarda sanayi sektöründe de önemli gelişmeler kaydedilmiştir. Konya, sanayi istihdam oranı göstergesine göre (sanayide kayıtlı işgücünün, çalışabilir nüfus içindeki yüzde payı) en yüksek istihdama sahip 11. il konumundadır. Konya’da özel sektör aktivitesinin sektörel dağılımına bakıldığında, perakende ticaret, inşaat, imalat sanayinin öne çıktığı görülmektedir. Konya’da 9 adet OSB bulunmakta olup, OSB’lerde faaliyet gösteren firma sayısının, tüm sanayi işletmelerine oranı binde 20’nin altında kalmaktadır. Konya’daki sanayi işletmelerinin büyük çoğunluğunun OSB dışındaki alanlarda kurulu oldukları görülmektedir. Mevcut verilere göre OSB’lerdeki firmalar ağırlıklı olarak diğer imalatlar, başka yerde sınıflandırılmamış makine ve ekipman imalatı, motorlu taşıt, römork ve yarı römork imalatı ile ana metal sanayi sektörlerinde faaliyet göstermektedir. Konya, dış ticaret hacmi verilerine göre Türkiye’de dış ticaretin en yüksek olduğu 14’üncü ildir. İhracatta makine ve teçhizat ile römork üretimi alt sektörleri ve ithalatta da kimyasal madde ve ürünler ile tarım ve hayvancılık sektörleri öne çıkmaktadır.Makine sektörünün Konya’nın toplam ihracatındaki payı yüzde 30 iken, toplam ithalatındaki payı yüzde 26’dır. 17 Makine Sektöründe Rekabetçiliğin Geliştirilmesi Projesi: Konya İhtiyaç Analizi Raporu Konya’daki Sanayi Yapısı Konya’nın makine üreticileri açısından elverişli olup olmadığını anlamak için ildeki sanayi altyapısı hakkında bir değerlendirme yapmak faydalı olacaktır. Genel itibariyle değerlendirildiğinde, Konya’yı özel sektör aktivitesi yoğun bir il olarak tanımlamak mümkündür. Konya’da toplam 49.048 kayıtlı özel sektör işletmesi bulunmaktadır. Bu işletmelerde sigortalı olarak çalışanların sayısı ise yaklaşık 478 bindir2. Kayıtlı işletmelerin sektörel dağılımı incelendiğinde, 11.675 firma ile ilk sırada toptan ve perakende ticaret sektörünün yer aldığı görülmektedir. İnşaat ve imalat sanayi sektörleri de toptan ve perakende ticaret sektörünün ardından gelmektedir. Çalışanların sektörel dağılımında da aynı sektörler ilk üç sırada yer almaktadır. Ancak bu kez ilk sırayı imalat sanayi alırken, inşaat ve perakende ticaret sektörleri, imalat sanayi sektörünü izlemektedir (Şekil 5: Konya'daki özel sektör aktivitesinin sektörel yapısı). Konya’daki firmaların Türkiye’deki konumları hakkında fikir sahibi olabilmek için Türkiye’nin en büyük sanayi kuruluşlarının yer aldığı İSO ilk 500 ve ikinci 500 listelerine bakmak yerinde olacaktır. İstanbul Sanayi Odası’nın 45 yıldır sürdürdüğü “Türkiye’nin 500 Büyük Sanayi Kuruluşu” çalışmasının 2012 yılı raporuna göre, Konya’da ağırlıklı olarak gıda sanayi sektöründe faaliyet gösteren 24 firma (ilk 500’de 9, ikinci 500’de 15 firma), Türkiye’nin en büyük sanayi kuruluşları arasında yer almıştır. 2002 yılına ait verilere bakıldığında ise 13 firmanın İSO 1000’de yer aldığı, dolayısıyla da yaklaşık 10 yıl içinde Konya’da listeye giren firma sayısının yüzde 85 arttığı görülmektedir. İSO 1000’deki firma sayılarına göre iller arasında bir karşılaştırma yapıldığında, Konya’nın, 2002 yılına kıyasla iki basamak yükseldiği ve Kayseri, Adana gibi illerin hemen ardından gelerek 9. sırada yer aldığı görülmektedir. TR52 Bölgesi’nin diğer ili olan Karaman ise ilk 1000’de yer alan 4 firması ile 27. sıradadır. Firmaların, İSO 1000’de üretimden satışlar kriterine göre sıralandığı göz önünde bulundurulduğunda, Konya’da daha fazla sayıda sanayi işletmesinin kendi üretmiş oldukları ürünlerden yaptıkları satışı artırmalarının, sanayi sektöründe üretilen katma değerin, toplam katma değer içindeki payını yükseltmeye yetmediğine, aksine 2004-2011 döneminde sanayi sektörünün gayri safi katma değere olan katkısının 1,4 yüzde puan düştüğüne dikkat çekilmelidir. Bu durum, büyük ölçüde firmaların kendi faaliyet alanlarındaki karlarının düşmesi ve faaliyet dışı karlarının artmasından, dolayısıyla da reel ekonomiye pozitif yönlü katkı sağlayamamalarından kaynaklanmaktadır. Türkiye’de toplam 273 adet Organize Sanayi Bölgesi (OSB) bulunmakta olup, bunun yüzde 26’sı İç Anadolu Bölgesi’ndedir. Konya’da ise 9 adet OSB bulunmaktadır. Bunlar; Konya OSB (1976), Konya Ereğli OSB (1996), Akşehir OSB (1996), Seydişehir OSB (2000), Konya 1. OSB (2001), Beyşehir OSB (2001), Çumra OSB (2001), Karapınar OSB (2005) ve Kulu OSB (2006)’dir (Şekil 5: Konya'daki özel sektör aktivitesinin sektörel yapısı). Şekil 5: Konya'daki özel sektör aktivitesinin sektörel yapısı 2 Sosyal Güvenlik Kurumu, Kayıtlı İstihdam İstatistikleri 18 Makine Sektöründe Rekabetçiliğin Geliştirilmesi Projesi: Konya İhtiyaç Analizi Raporu İmalat sanayi işletmelerinin geneli için bulundukları ilin lojistik imkânları son derece önemli bir rekabet gücü belirleyicisidir. Konya, kıyıya sınırı olmayan bir ildir ve en yakın liman olan Mersin Limanı’na uzaklığı 300 km’den fazladır. Ancak demir yoluna yakınlık, ilde üretim yapan firmalar açısından önemli 19 Makine Sektöründe Rekabetçiliğin Geliştirilmesi Projesi: Konya İhtiyaç Analizi Raporu lojistik avantajlar sağlamaktadır. Konya, Karayolları 3. Bölge Müdürlüğü kapsamında olup, bu bölgenin tamamında 2.470 km devlet yolu ve 2.565 km il yolu olmak üzere toplam 5.035 km asfalt yol bulunmaktadır3. Konya’da ise, Şubat 2014 itibariyle 1.405 km devlet yolu ve 1.640 km il yolu olmak üzere toplam 3.045 km’lik yol ağı bulunmaktadır. 2002 sonu itibariyle Konya’da 167 km bölünmüş yol bulunmakta iken, 2003-2013 yılları arasında 742 km ilave edilerek, toplamda 909 km uzunluğunda bölünmüş yola ulaşılmıştır. 2014 yılında ise 33 km bölünmüş yol yapılması hedeflenmektedir. Yine 2003-2013 yılları arasında 277 km yolda iyileştirme yapılmıştır. 2014 yılında ise 44 km yolda iyileştirme yapılması hedeflenmektedir. OSB’ler bir ilin sanayisinin gelişmesinde çok önemli yer tutsalar da Konya’da OSB bünyesinde faaliyet gösteren sanayi işletmelerinin oranı binde 20’nin altındadır. Oysa OSB’ler, sanayi arsalarını bir araya getirerek yatırımcıların enerji, iletişim gibi altyapı hizmetlerine erişim maliyetlerini düşürmekte ve böylelikle bulundukları ilin sanayisinin gelişmesinde çok önemli yer tutmaktadırlar. Maliyetlerin düşmesinin yanı sıra, OSB’de bulunmanın bir diğer avantajı da çeşitli izinlerin aynı merkezden alınmasını kolaylaştırıp, bölgede faaliyet gösteren firmaların zamandan tasarruf etmelerini sağlamasıdır. OSB’lerde altyapı hizmetlerini bağlatmanın süresi, OSB dışı bölgelere göre iki kat daha hızlı olup, izin ve ruhsat süreçleri daha az bürokrasi içermektedir4. Makine Sektöründe Rekabetçiliğin Geliştirilmesi Projesi’nin Konya’daki yararlanıcı kuruluşu Konya Sanayi Odası, bölgede sanayinin gelişimi için kritik bir işleve sahiptir. Konya Sanayi Odası bünyesinde gerçekleştirilen faaliyetler aşağıda yer alan Kutu 1’de anlatılmaktadır. 3 Karayolları Genel Müdürlüğü, http://www.kgm.gov.tr/Sayfalar/KGM/SiteTr/Bolgeler/3Bolge/YolAgi.aspx, Erişim: 06.03.2014 4 10. Kalkınma Planı (2014-2018), İmalat Sanayinde Dönüşüm Özel İhtisas Komisyon Raporu 20 Makine Sektöründe Rekabetçiliğin Geliştirilmesi Projesi: Konya İhtiyaç Analizi Raporu Kutu 1: Konya Sanayi Odası Konya Sanayi Odası (KSO), sanayi ve ticaret hayatının canlanması amacıyla 1926 yılında, Konya Ticaret ve Sanayi Odası olarak kurulmuştur. Sahip olduğu verimli topraklar nedeniyle bir tarım kenti olarak bilinen, ancak ilerleyen yıllarda tarımın yanı sıra sanayi alanlarında da önemli atılımlar gerçekleştirilen Konya’da, KSO 24 meslek komitesinde 1490 faal, 135 askıda olmak üzere 1625 üyesi ve 28 personeli ile Konya sanayisine hizmet etmektedir. KSO, üyelerine uluslararası standartlarda hizmet verebilmek amacıyla toplam kalite yönetimi noktasında tüm personelini eğitmiştir. KSO, TSE-ISO-EN 9000 belgesi ile hizmet kalitesini tescilletmiştir. KSO, yeni pazarlara açılma, müşteri odaklı büyüme, pazar pozisyonlarının gelişimi gibi alanlarda en iyi uygulamayı paylaşmak, tanımlamak ve yaymak için, KOBİ’lere gelişim ve bölgesel iş oluşturma açısından kendi potansiyellerini fark etmelerine yönelik birçok projenin yürütücülüğünü yapmış ve yapmaya devam etmektedir. KSO’nun AB ile yürütülen ve tamamlanmış bazı projeleri şunlardır: 1) Avrupa Birliği Merkezi: Ocak 2004’te başlayan ve 3 yıl süren bu proje ile işletmeleri AB ile ilgili konularda bilgilendirmek, topluluk mevzuatı ve yönetmeliklerinin uygulanmasında KOBİ’lere tavsiyelerde bulunmak ve KOBİ’lerin AB ile dış ticaretini artırmak amaçlanmıştır. Proje süresince 2836 kişi Bilgi Merkezi faaliyetlerine katılmıştır. 2) Endüstriyel Otomasyon Elemanı Yetiştirme Merkezi: Mayıs 2005’te başlayan ve 1 yıl süren proje ile Selçuk Üniversitesi Teknik Eğitim Fakültesi ortaklığında, bilgisayar destekli ölçüm ve kontrol sistemlerinin tamir ve bakımını yapan teknik elemanlar yetiştirmek ve mevcut teknik elemanların bilgi ve becerilerini geliştirmek amaçlanmıştır. Proje sonunda 80 kursiyer ilgili teknik konulara yönelik eğitim almıştır. 3) Sanayi Odaları ve Meslek Kuruluşlarının Mesleki Teknik eğitim Üzerindeki Rolleri, Katkıları ve İşbirliği Yöntemleri: Eylül 2007’de başlayan ve 1 yıl süren projede, AB Leonardo da Vinci Programı kapsamında, mesleki teknik eğitim ve sanayi işbirliğini güçlendirmek amaçlanmıştır. Proje sonrasında Avrupa meslek kuruluşlarının, mesleki teknik eğitim üzerindeki rolleri, katkıları ve işbirliği yöntemleri konusunda bilgilendirmeler yapılmıştır. 4) Konya Bilim Merkezi: 2010 yılında çalışmalarına başlanan projenin, 2014 yılında hizmete girmesi planlanmaktadır. Projenin finansmanı TÜBİTAK ve Konya Büyükşehir Belediyesi tarafından sağlanmaktadır. Projenin amacı özellikle çocuklar ve gençler olmak üzere her yaştan ziyaretçiyi etkileşimli sergiler, eğitim programları ve etkinlikler aracılığıyla, bilim ve teknolojiyle buluşturmak, yeni fikirler üretilmesine destek olmaktır. 5) Konya Sanayi Odası Üyesi KOBİ'lerin Rekabet Güçlerinin Arttırılması İçin Kurumsal Bir Yapının Oluşturulması ve Pilot Eğitimlerin Verilmesi Projesi: Aralık 2006 tarihinde uygulamaya konulan proje, Avrupa Birliği Kalkınma Programı tarafından desteklenmiştir. Bu proje ile istihdamın artırılması, ekonomik kalkınmaya ve ihracata katkıda bulunmak amaçlanmıştır. Eğitim sonucunda Sanayi Odası bünyesinde eğitim birimi oluşturulmuş ve 1164 firma temsilcisi çeşitli konularda eğitim almıştır. Konya’daki sanayi kuruluşlarının rekabet güçlerinin geliştirilmesi için çalışmalar yürüten KSO, TOBB tarafından yürütülmekte olan ve danışmanlığını TEPAV’ın gerçekleştirdiği Makine Sektörü’nde Rekabetçiliğin Geliştirilmesi Projesi’nin Konya aşamasında yararlanıcı kuruluş olmuştur. İhtiyaç analizi yapılan firmalar için çıkarılan URGE yol haritasının koordinasyon görevini, yine KSO yürütecektir. 21 Makine Sektöründe Rekabetçiliğin Geliştirilmesi Projesi: Konya İhtiyaç Analizi Raporu Konya’nın Dış Ticareti Konya, Türkiye’nin dış ticaretinde her geçen yıl daha da önemli bir il haline gelmektedir. 2005-2013 yıllarını kapsayan ihracat verilerine göre, Konya 2005 yılında 0,5 milyar doların altında olan ihracatını, 2013 yılında 1,3 milyar dolara yükseltmiştir. Ancak Türkiye’nin geneliyle kıyaslandığında, Konya, Türkiye’nin toplam ihracatı içindeki payını çok fazla artıramamıştır. 2005 yılında yüzde 0,6 olan ihracat payı, 2013 yılında yüzde 0,9 düzeyine çıkmıştır. İlin ihracat yaptığı ülkeler arasında en üst sırada Irak bulunmaktadır. Irak’a yapılan ihracatın Konya’nın toplam ihracatından aldığı pay yaklaşık yüzde 19’dur. Irak’ı yüzde 6 ile Almanya ve yüzde 4 ile Rusya takip etmektedir. İran, Suudi Arabistan ve Libya da ilin ihracatında önemli yere sahip diğer ülkeler arasında yer almaktadır. Aynı dönemdeki ithalat5 verileri incelendiğinde, ithalatın ihracata göre biraz daha yavaş büyüdüğü görülmektedir. 2005 yılında 0,4 milyar dolar olan ithalat, 2013 yılında 1,2 milyar dolara yükselmiştir. Benzer bir şekilde Türkiye’nin toplam ithalatından aldığı pay da ihracat payına göre daha yavaş büyümüş ve 2005 yılında yüzde 0,4 olan ithalat payı, 2013 yılında ancak yüzde 0,5’e çıkabilmiştir. İthalat yapılan ülkeler arasında ise ilk sırada Çin, Rusya ve Almanya bulunmaktadır. Çin’den yapılan ithalat Konya’nın toplam ithalatının yüzde 16’sını oluşturmaktadır. İkinci en büyük ithalat partneri Rusya’nın ise toplam ithalattan aldığı pay yüzde 14’tür. Almanya, ABD ve Güney Kore de ithalat yapılan diğer önemli ülkeler arasında yer almaktadır. Konya, 2008 yılından bu yana dış ticaret fazlası vermektedir. 2009 yılında, küresel krizin de etkisiyle dış ticaret hacmi yaklaşık yüzde 20 oranında küçülse de, 2010 yılında bir önceki yıla göre yaklaşık yüzde 35 büyüyerek, 2008 seviyesinin de üzerinde çıkmıştır. Uluslararası Standart Sanayi Sınıflaması, tek haneli sektör verileri Konya’nın dış ticaretinin önemli bir kısmının imalat sanayinden oluştuğunu göstermektedir. İmalat sanayinin toplam dış ticaret içindeki payı yaklaşık yüzde 85’tir. Tarım ve ormancılık ise ilin dış ticaretinde önemli olan ikinci sektör olup, Konya’nın toplam dış ticaret hacmi içinde yüzde 13’lük paya sahiptir. İki haneli sektör verilerine bakıldığında ise ilin ihracatının önemli bölümünün makine ve mekanik cihazlar ile motorlu kara taşıtları aksam ve parçaları üretimi yapan firmalar tarafından gerçekleştirildiği görülmektedir. Gıda ürünleri ihracatı da ilin ihracatında öne çıkan diğer sektörlerdendir6. İthalat verilerine bakıldığında ise ihracatta olduğu gibi makine ve teçhizat sektörünün öne çıktığı görülmektedir. Kimyasal madde ve ürünler ile tarım ve hayvancılık sektörleri de Konya’da ithalatın yoğun bir şekilde yapıldığı sektörler arasındadır (Şekil 6: KONYA'NIN DIŞ TİCARETİNDEKİ TEMEL BÜYÜKLÜKLER). 5 TÜİK’in açıkladığı il bazında dış ticaret verileri, ilde üretilip yurt dışına satılan ürünlerin ve ildeki üreticilerin gerçekleştirdikleri ithalatı tam olarak doğru yansıtmayabilir. Bunun nedeni TÜİK’in dış ticaret verilerini gümrüklerden toplamasıdır. Konya’daki bir üretici ihracatını dışındaki bir gümrük üzerinden gerçekleştirdiğinde, söz konusu ihracat ilgili gümrüğün bulunduğu ilin hesabına kaydedilmektedir. Benzer şekilde Konya’daki bir üretici Konya dışındaki bir gümrük üzerinden ithalat yaptığında, söz konusu ithalat ilgili gümrüğün bulunduğu ilin hesabına kaydedilmektedir. Bu raporda Konya’nın dış ticareti olarak verilen büyüklükler ildeki üreticilerin bir bölümünün dış ticaretini içermeyebileceği gibi Konya gümrüğünü kullanan diğer illerdeki birey ya da kurumların dış ticaretlerini içerebilir. 6 Dış ticaret verileri gümrük kapılarından toplanmakta ve TÜİK tarafından yayınlanmaktadır. 22 Makine Sektöründe Rekabetçiliğin Geliştirilmesi Projesi: Konya İhtiyaç Analizi Raporu Şekil 6: Konya'nın dış ticaretindeki temel büyüklükler Kaynak: TÜİK, TEPAV Hesaplamaları Konya Makine Sektörü ve Sektörün Dış Ticareti Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği’nin, Türkiye’deki sanayi ve sanayi ticaret odaları tarafından firmaların talebi üzerine düzenlenen kapasite raporlarındaki bilgilerden oluşturulan Sanayi Veritabanı’na göre, Türkiye’de en çok sayıda makine üreticisinin olduğu il yaklaşık 8 bin firma ile İstanbul’dur. İstanbul’un ardından Ankara ve İzmir gelmektedir. Çalışan sayısı itibariyle incelendiğinde ise makine sektöründe çalışan sayısının en yüksek olduğu ilk üç il sırasıyla, İstanbul, Bursa ve İzmir’dir. Konya da makine üreticilerinin en çok olduğu ilk 5 il arasında yer almaktadır. SGK kayıtlarına göre ilde kayıtlı 1.195 makine firmasında, 15.246 sigortalı çalışan bulunmaktadır. SGK tarafından tutulan bu kayıtlar, firmaların ilk faaliyet alanlarına göre toplanmakta ve sadece sigortalı çalışanları kapsamaktadır. Konya’da bulunan ve SGK kayıtlarına göre belirlenmiş 1.195 makine üreticisi firmanın önemli bir kısmı tornacılık ve tesviyecilik ile tarım makineleri alt sektörlerinde faaliyet göstermektedir (Şekil 7: İLLER 23 Makine Sektöründe Rekabetçiliğin Geliştirilmesi Projesi: Konya İhtiyaç Analizi Raporu İTİBARİYLE MAKİNE SEKTÖRLERİ). ÜRETİCİSİ SAYILARI VE KONYA'DAKİ MAKİNE ALT Şekil 7: İller itibariyle makine üreticisi sayıları ve Konya'daki makine alt sektörleri Kaynak: Sosyal Güvenlik Kurumu- Kayıtlı İstihdam İstatistikleri 2005-2013 döneminde Konya’daki makine sektörünün7 ihracatı, ilin genel ihracat yapısına benzer bir seyir izlemiştir. 2009 yılında küresel krizin etkisiyle yaklaşık 5 milyon dolar azalmış, ancak 2010 yılında yaklaşık 18 milyon dolar artarak 2008 yılı seviyesinin üzerine çıkmıştır. Ancak yine de ilin sektördeki ihracatının, Türkiye’nin makine sektöründeki toplam ihracatından aldığı pay, 2009 yılında bir önceki yıla göre artmıştır. Bu da Konya’nın makine sektöründe, küresel kriz ortamında Türkiye’nin geneline kıyasla daha iyi bir performans sergilediğini göstermektedir. Sektörün, Konya’nın toplam ihracatı içindeki payı 2005 yılında yüzde 34 seviyesinde iken, sonraki yıllarda dalgalı bir seyir izlemiş ve 2011 yılında yüzde 27 ile dönemin en düşük seviyesini görmüştür. 2011 yılından sonra artış eğilimine girmiş olsa da, 2005 yılındaki seviyesini henüz yakalayamamıştır. Makine sektöründeki ihracat her geçen yıl artsa da, Konya’nın toplam ihracatı içindeki payının 2005-2013 döneminde yüzde 4 puan küçülmesi, ilin diğer sektörlerdeki performansının makine sektörüne kıyasla daha olumlu bir tablo ortaya koyduğu anlamına gelmektedir (Şekil 8: KONYA'NIN MAKİNE SEKTÖRÜ İHRACATI VE İTHALATI). İlin, 2005-2013 döneminde makine sektöründeki ithalat yapısı, ihracat yapısının aksine hem Türkiye’nin makine ithalatı içindeki hem de Konya’nın toplam ithalatı içindeki payını artırmıştır. Türkiye’nin makine sektörüne ilişkin toplam ithalatındaki payı dalgalı bir seyir izlemekle birlikte, 2005 yılında yüzde 0,3 seviyesinden, 2013 yılında yüzde 0,7 seviyesine yükselmiştir. Benzer şekilde, sektörün 7 Makine sektörüne ilişkin dış ticaret hesaplamalarında “84” ve “85” kodlu HS2 (Fasıl) verilerinin toplamı alınmıştır. 24 Makine Sektöründe Rekabetçiliğin Geliştirilmesi Projesi: Konya İhtiyaç Analizi Raporu Konya’nın toplam ithalatından aldığı pay da 2005-2013 döneminde artmış ve 2005 yılında yüzde 21 iken, 2013 yılında yüzde 26 olarak gerçekleşmiştir (Şekil 8: KONYA'NIN MAKİNE SEKTÖRÜ İHRACATI VE İTHALATI). İhracat ve ithalat verileri birlikte değerlendirildiğinde, ilin dış ticaret hacminin yaklaşık yüzde 30’unu makine sektörünün oluşturduğu görülmektedir. Dolayısıyla makine sektörünün Konya’nın dış ticaret hacminde önemli bir yere sahip olduğu söylenebilir. Şekil 8: Konya'nın makine sektörü ihracatı ve ithalatı Kaynak: TÜİK, TEPAV Hesaplamaları Konya’da Tarım Sektörü 25 Makine Sektöründe Rekabetçiliğin Geliştirilmesi Projesi: Konya İhtiyaç Analizi Raporu TR52 Bölgesi 4.963.545 hektar yüzölçümü ile Türkiye’nin yüzde 6,3’ünü ve 2.904.440 hektar tarım alanı ile de Türkiye tarım alanlarının yüzde 9’unu oluşturmaktadır (Tablo 2: TARIM ALANI KULLANIMI (HEKTAR)). Tarım alanlarının büyüklüğü, bölgenin, Türkiye’nin en önemli tarım potansiyeline sahip bölgelerinden biri olmasını sağlamaktadır. Dolayısıyla, tarım sektörünün TR52 Bölgesi’nin en önemli sektörlerinden biri olduğunu söylemek yerinde olacaktır. Tarımın gayri safi katma değer içindeki payı ve tarımsal istihdam oranı 2004 yılına kıyasla azalmakla birlikte, sektör tamamıyla ithal edilebilecek mallardan oluşmadığı için gelecekte de önemli olmaya devam edecektir (Şekil 9: TR52 BÖLGESİ'NDE TARIM SEKTÖRÜNÜN BRÜT KATMA DEĞERİ VE TARIMSAL İSTİHDAM). Şekil 9: TR52 Bölgesi'nde tarım sektörünün brüt katma değeri ve tarımsal istihdam Kaynak: TÜİK Konya ili, tarım alanlarının kullanımı itibariyle değerlendirildiğinde, 2007 yılında Türkiye’nin yüzde 9,6’sını oluşturan işlenen tarım alanlarının, 2012 yılında yüzde 9’a düştüğü görülmektedir. İşlenen tarım alanları içinde ekilen alan payı 2007-2012 döneminde ılımlı bir artış sergileyerek, yüzde 60’tan yüzde 26 Makine Sektöründe Rekabetçiliğin Geliştirilmesi Projesi: Konya İhtiyaç Analizi Raporu 62’ye çıkmıştır. Konya’da ekilen alan büyüklüğünün, Türkiye’deki toplam ekilen alan büyüklüğüne oranı ise yüzde 7,5 seviyesindedir. Tablo 2: Tarım alanı kullanımı (hektar) TR (Türkiye) 2007 Toplam işlenen tarım alanı 24,887,394 ve uzun ömürlü bitkiler Toplam işlenen tarım alanı 21,978,693 Ekilen 16,944,960 Nadas 4,218,947 Sebze bahçelerinin alanı 814,786 Toplam uzun ömürlü bitkiler 2,908,700 Diğer meyveler, içecek ve baharat bitkileri alanı 1,671,091 Bağ alanı 484,610 Zeytin ağaçlarının kapladığı alan753,000 Yem bitkileri alanı 1,601,022 TR521 (Konya) 2007 Toplam işlenen tarım alanı 2,140,817 ve uzun ömürlü bitkiler Toplam işlenen tarım alanı 2,104,519 Ekilen 1,264,293 Nadas 817,277 Sebze bahçelerinin alanı 22,949 Toplam uzun ömürlü bitkiler 36,298 Diğer meyveler, içecek ve baharat bitkileri alanı 23,296 Bağ alanı 13,002 Zeytin ağaçlarının kapladığı alan Yem bitkileri alanı 47,291 2008 2009 2010 2011 2012 24,505,223 24,294,681 24,394,205 23,613,762 23,794,965 21,555,242 16,460,257 4,259,190 835,795 2,949,980 21,351,696 16,217,421 4,322,963 811,313 2,942,984 21,383,626 16,333,002 4,249,026 801,598 3,010,580 20,518,406 15,691,567 4,017,197 809,642 3,091,136 20,577,186 15,464,452 4,286,137 826,597 3,212,989 1,692,822 482,789 774,370 1,588,746 1,685,548 479,024 778,413 1,483,527 1,748,763 477,786 784,031 1,461,454 1,820,098 472,545 798,493 1,510,344 1,936,928 462,296 813,765 1,956,455 2008 2009 2010 2011 2012 2,116,879 2,110,685 2,076,921 1,924,237 1,904,440 2,082,780 1,192,120 867,655 23,005 34,099 2,070,597 1,187,396 861,900 21,301 40,089 2,041,157 1,217,431 806,484 17,242 35,764 1,885,177 1,253,891 613,228 18,058 38,988 1,865,683 1,169,243 676,860 19,580 38,676 25,062 9,037 46,833 26,714 13,375 44,631 25,717 10,047 38,013 29,082 9,906 44,735 28,758 9,918 58,906 Kaynak: TÜİK Konya ilinin tarımsal ürün sıralamasına bakıldığında, 2012 yılı verilerine göre, şekerpancarının yaklaşık yüzde 39’luk pay ile toplam üretim içinde birinci sırada olduğu görülmektedir. Konya’daki şekerpancarı üretimi, Türkiye’nin toplam üretiminin yaklaşık yüzde 28’ini oluşturmaktadır. Konya’da üretilen diğer önemli bitkisel ürünler ise sırasıyla; tahıl, buğday, arpa ve patatestir (Tablo 3: KONYA'DA BİTKİSEL ÜRETİM (2012)). Şekerpancarı, bitkisel üretim verimliliği açısından da il genelinde birinci sırada yer almaktadır. Şekerpancarından hektar başına elde edilen hasat 63 bin kg’dır. Hektar başına 34 bin kg’lık üretim ile patates ikinci sırada yer alırken, listenin üçüncü sırasındaki mısırın verimliliği hektar başına 8 bin kg’dır. Bitkisel üretimde üst sıralarda yer alan ürünlerin yıllar içindeki değişimi ele alındığında patates üretiminde ciddi bir artışın gerçekleştiği dikkat çekmektedir. 2004 yılında 134 bin ton olan patates üretimi, 2012 yılında 460 bin tona yükselerek yaklaşık yüzde 242 oranında artmıştır. Şekerpancarı 27 Makine Sektöründe Rekabetçiliğin Geliştirilmesi Projesi: Konya İhtiyaç Analizi Raporu üretimi de 2009 yılından bu yana düşüş eğiliminde olmakla birlikte, 2004-2012 yılları arasında yüzde 51 oranında artmış ve böylelikle 2012 yılında yaklaşık 4 milyon tonluk üretim miktarına ulaşılmıştır (Şekil 10: KONYA'DA BİTKİSEL ÜRETİM (2004-2012)). Tablo 3: Konya'da bitkisel üretim (2012) Toplam Şekerpancarı Toplam tahıl Buğday Arpa Patates Mısır (dane) Meyveler (zeytin ve turunçgiller hariç) Toplam yağlı tohumlar Ayçiçeği Kuru baklagiller Üzüm Çavdar Kolza Soya 28 Üretim miktarı (ton) 10,654,320 4,148,028 2,626,423 1,570,660 706,837 460,154 312,059 226,738 219,934 214,970 89,376 55,503 21,333 2,153 152 Toplam üretim içindeki payı (% ) 100.0 38.9 24.7 14.7 6.6 4.3 2.9 2.1 2.1 2.0 0.8 0.5 0.2 0.0 0.0 Makine Sektöründe Rekabetçiliğin Geliştirilmesi Projesi: Konya İhtiyaç Analizi Raporu Şekil 10: Konya'da bitkisel üretim (2004-2012) Konya’da sebze ve meyve üretimi 2008-2012 döneminde yüzde 8,2 oranında artış göstermiştir. Sebze üretiminin yüzde 61’ini kök ve yumru sebzeler oluştururken, meyve üretiminin yüzde 70’i, diğer meyveler, taş çekirdekliler ve yumuşak çekirdekliler sınıfı altında yer alan meyvelerden oluşmaktadır (Tablo 4: KONYA'DA SEBZE VE MEYVE ÜRETİMİ (2012)). Konya’daki sebze ve meyve üretiminin, Türkiye’deki toplam üretimden aldığı pay ise yüzde 2 seviyesindedir. Tablo 4: Konya'da sebze ve meyve üretimi (2012) Toplam Üretim üretim miktarı içindeki (ton) payı (% ) Toplam sebze ve meyve üretimi 1,050,594 100 Toplam sebze üretimi 823,856 78.4 Kök ve yumru sebzeler 503,348 47.9 Meyvesi için yetiştirilen sebzeler 307,636 29.3 Diğer sebzeler (başka yerde sınıflandırılmamış sebzeler) 12,872 1.2 Toplam meyve üretimi 226,738 21.6 Üzüm 55,503 5.3 Diğer meyveler, taş çekirdekliler ve yumuşak çekirdekliler 158,877 15.1 Zeytin ve diğer sert kabuklular 7,979 0.8 Baharat bitkileri (işlenmemiş) 4,379 0.4 Kaynak: TÜİK 29 Makine Sektöründe Rekabetçiliğin Geliştirilmesi Projesi: Konya İhtiyaç Analizi Raporu Türkiye’nin süt ve bal üretiminin yüzde 5’inin gerçekleştirildiği Konya’da, süt ve bal üretimi 2008-2012 yılları arasında yaklaşık yüzde 63 oranında artmıştır. 2012 yılındaki yaklaşık 859 bin tonluk üretimin yüzde 90’ı inek sütüdür. Bal üretimi ise 911 ton ile Konya’da binde 1’e denk gelen bir orana sahip olmakla birlikte, ildeki bal üretimi, Türkiye’deki bal üretiminin yüzde 1’ini oluşturmaktadır. Konya, geniş tarım arazilerine sahip olmakla birlikte sulama kabiliyetinin az olması tarımsal üretimi olumsuz yönde etkileyen bir unsur olarak karşımıza çıkmaktadır. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın hazırladığı “Konya İl Çevre Durumu-2011” raporuna göre Konya’nın sulanabilir arazi varlığı 1.652.762 hektar olup, mevcut su potansiyeline göre sulanabilir arazi ise 521.356 hektardır. Köy hizmetleri, DSİ ve halk tarafından yapılan sulamalar sonucu toplam sulanan arazi, potansiyelin yaklaşık yüzde 70’ine denk gelmektedir. İldeki tarım arazilerinin yaklaşık yüzde 72’si kuru tarım arazisi olarak kullanılmakta olup, geri kalanı da sulu tarım arazisidir. Konya’nın tarımsal ürünlerdeki ihracat performansına bakıldığı zaman, hububat, bakliyat, yağlı tohumlar ve mamulleri grubundaki ihracatın Konya’nın toplam ihracatı içindeki payının yaklaşık yüzde 13 olduğu görülmektedir. Kuru meyve ve mamulleri, meyve ve sebze mamulleri, yaş meyve ve sebze ile zeytin ve zeytinyağı gruplarındaki ihracat ise, Konya’nın toplam ihracatının yüzde 3’ünü oluşturmaktadır. SEKTÖR ANALİZİ Konya’daki seçilmiş 7 odak makine sektörü 2012 yılı itibari ile toplam 880 milyon dolarlık ihracat hacmine sahiptir. Bu oran Türkiye’de proje kapsamındaki 39 odak alt sektör toplam ihracatının yüzde 5’ini oluşturmaktadır. Sektörün 2000 yılında 168,5 milyar dolar olan dünya toplam ihracatı yıllık ortalama yüzde 2 büyüyerek 2012 yılında 186 milyar dolara ulaşmıştır. Sektörler toplu olarak değerlendirildiğinde ise dünyada Almanya, ABD, Hollanda, İtalya ve Japonya’nın tüm sektörler genelinde küresel ticarette öncü ülkeler olduğu görülmektedir. Proje kapsamında yer alan firmaların faaliyet alanları aşağıdaki gibidir8. 8 Sıvı, tozları püskürtmeye, dağıtmaya mahsus mekanik cihazlar Tarla, bahçe tarımında, ormancılıkta kullanılan makine, cihazlar Hasat, harman, biçme; ürünleri ayırma, temizleme makine, cihazları Süt sağma, sütçülükte kullanılan makine ve cihazlar Tarım, ormancılık, kümes hayvancılığına mahsus makine, cihazlar Karıştırma, yoğurma, kırma öğütme homojenleştirme vb makineleri Transmisyon milleri, kranklar, yatak kovanları, dişliler, çarklar Sektör analizlerinde HS (Harmonized System) sınıflama sistemi tarife 4 ayrımında kullanılmıştır. 30 Makine Sektöründe Rekabetçiliğin Geliştirilmesi Projesi: Konya İhtiyaç Analizi Raporu Tarım makinelerinin alt sektörü olarak analiz ettiğimiz sıvı, tozları püskürtmeye dağıtmaya mahsus mekanik cihazları alt sektörü dünya ticaretinde 17 milyar dolarlık bir ihracat hacmine sahiptir. 2012 yılı itibari ile bu alt sektör dünyadaki toplam makine ihracatının yaklaşık yüzde 1’ini yapmıştır. Sektördeki en büyük ihracatçılar ABD, Almanya ve Çin’dir. Çin son 5 yılda hızla yükselerek en büyük iki rakibini yakalamıştır. Türkiye son 5 yılda ihracatını 3 katına çıkarmasına rağmen halen oldukça düşük seviyededir ve yüksek oranda dış ticaret açığı vermektedir. Türkiye’nin sektördeki düşük ihracatının en önemli nedeni doğru pazarlara odaklanamamasından kaynaklanmaktadır. Türkiye’nin sektördeki en önemli ihracat pazarları Rusya İran, Irak ve Azerbaycan’dır. En önemli ithalatçılar Almanya, Çin, ABD ve Fransa gibi pazarlarda ise hiç yer alamamaktadır. Tarla ve bahçe tarımında ormancılıkta kullanılan makine ve cihazları alt sektörü dünya ticaretinde 8 milyar dolarlık ihracat hacmine sahiptir. Küresel krizin yavaşlatıcı etkisinden kurtulan sektörün dünyadaki en önemli ihracatçıları Almanya, ABD ve İtalya’dır. Çin ise yıllık ortalama yüzde 30 büyüme hızı ile ana ihracatçılara hızla yakınsamaktadır. Sektördeki ana ihracatçıların hiçbiri pazar paylarında daralma yaşamamıştır. Türkiye hacmi düşük de olsa dış ticaret fazlası vermektedir. Ancak en fazla ihracat yaptığı pazarlar yalnızca komşu ülkeleri ile sınırlı kalmıştır. Türkiye sektörde en fazla ihracatı Irak, Bulgaristan, Sudan ve Azerbaycan’a yapmaktadır. Hasat, harman, biçme; ürünleri ayırma, temizleme makine, cihazları alt sektörü dünyada 20 milyar dolarlık bir ihracat hacmine sahiptir. Sektörün dünya toplam ihracatı kriz öncesi döneme göre yüzde 53 artmıştır. Sektörün dünyadaki en büyük ihracatçıları ABD, Almanya ve Belçika’dır. İthalatçıları ise ABD ve Kanada dışında Avrupa ülkeleridir. Sektörde en hızlı pazar payını arttıran ülke Çin’dir. En büyük ihracatçılardan ise sadece İtalya pazar kaybı yaşamıştır. Türkiye sektörde yüksek oranda dış ticaret açığı vermektedir. İhracatı kriz öncesi seviyesinin üstüne çıkmasına rağmen 2009 yılından bu yana ithalatı da 2 kat artmıştır. Türkiye ihracatının yüzde 25’ini Fransa ve İtalya’ya yapmaktadır ancak onun dışında ihracat yaptığı ülkeler komşu ülkelerle sınırlıdır. Türkiye dünyanın en büyük ithalatçılarından Rusya ve Almanya’da ise yakın olmasına rağmen pazar payı elde edememiştir. Süt sağma, sütçülükte kullanılan makine ve cihazlar alt sektörü dünyada 1,8 milyar dolarlık küçük bir paya sahiptir. Sektörü dünya ihracatı halen kriz öncesi seviyesinin aşamamıştır. Sektörün en büyük ihracatçıları makine sektörünün de büyük ihracatçıları olan Hollanda, ABD, Almanya ve İtalya’dır. Sektörde ihracatı en hızlı artan ülke ise İsrail’dir. En büyük ihracatçı Hollanda pazar payını arttırmayı sürdürürken Almanya, Danimarka ve Fransa gibi ülkeler pazar paylarını kaybetmektedirler. 2008 ve 2009 yıllarında Türkiye’nin ihracatı ithalatını karşılarken 2011’den bu yana sektör dış ticaret açığı vermektedir. Türkiye’nin sektördeki ihracatı ise Ortadoğu ülkeleri ile sınırlı kalmıştır. Tarım, ormancılık, kümes hayvancılığına mahsus makine, cihazlar alt sektörü dünyada 7 milyar dolarlık ihracat hacmine sahiptir. Sektörün dünyadaki en büyük ihracatçıları Almanya, Hollanda ve ABD’dir. Sektörde Çin’in hızlı yükselişine rağmen İspanya, İtalya ve Almanya’da pazar paylarını önemli ölçüde arttırmaktadırlar. Sektörde en büyük daralma ise Finlandiya’da yaşanmıştır. Türkiye 2010 yılı hariç sektörde dış ticaret fazlası vermiştir. En fazla dış ticaret fazlası verdiği yıl ise 2012 olmuştur. Türkiye’nin sektördeki ihracatı 2007 yılından bu yana düzenli olarak artmaktadır. Türkiye ihracat fazlası vermesine rağmen halen sektörün küresel ihracatında önemli bir pay elde edememiştir. En fazla ihracat yaptığı ülkeler Azerbaycan, Irak ve Rusya’dır. Rusya’nın sektörde dünyanın en büyük ithalatçısı olması 31 Makine Sektöründe Rekabetçiliğin Geliştirilmesi Projesi: Konya İhtiyaç Analizi Raporu Türkiye için büyük avantaj oluşturmaktadır ancak buna rağmen Türkiye halen ABD, Almanya ve Kanada pazarın önemli pay elde edememiştir. Karıştırma, yoğurma, kırma öğütme homojenleştirme vb makineleri bir üst sektörü kendine özgü fonksiyonlu makine ve cihazları alt sektörü dünya ticaretinde 81 milyar dolarlık bir ihracat hacmine sahiptir. 2012 yılı itibariyle bu alt sektörü, dünyadaki toplam makine ihracatının yaklaşık yüzde 4,6’sını yapmıştır. Rusya dışında Türkiye genellikle bölge ülkelerine yönelik bir ihracat stratejisi izlemektedir. Irak, Iran, Suudi Arabistan ve Azerbaycan gibi ülkeler önemli partner olabilmelerine rağmen Türkiye’nin ihracat bu sektördeki ihracat sıçramasında etkili olabilecek ithalat potansiyeline sahip değildirler. Türkiye bu nedenle bu sektördeki hedef pazarını değiştirmeli dünyanın büyük ithalatçılarına yönelmelidir. Transmisyon milleri, kranklar, yatak kovanları, dişliler, çarkları alt sektörü dünyada 51 milyar dolarlık ihracat hacmine sahiptir. Sektördeki en büyük ihracatçılar Almanya, Japonya ve Çin’dir. Çin ve Güney Kore ise son 5 yılda sektördeki pazar payların en fazla arttıran ülkelerdir. Sektördeki büyük Avrupa ülkeleri İtaya, Belçika ve Fransa ise pazar payında daralma yaşamıştır. Türkiye’nin sektördeki ihracatı kriz sonrasında toparlanmasına rağmen halen ithalatının altındadır ve sektörde dış ticaret açığı vermektedir. Türkiye’nin ana ihracat partnerleri ise Avrupa ülkeleri ve komşu ülkeleri arasında dağılmıştır. Türkiye’nin ihracatında ABD ve Çin pazarından pay alabilmesi büyük önem taşımaktadır. 32 Makine Sektöründe Rekabetçiliğin Geliştirilmesi Projesi: Konya İhtiyaç Analizi Raporu Tablo 5: Seçilmiş Makine Sektörlerinin Dünya Ticareti (2007-2012) Dünya ticareti (Milyar $, 2012) Sıvı, tozları püskürtmeye, dağıtmaya mahsus mekanik cihazlar Tarla, bahçe tarımında, ormancılıkta kullanılan makine, cihazlar ABD 17,7 8,1 20 Süt sağma, sütçülükte kullanılan makine ve cihazlar 1,8 Karıştırma, yoğurma, kırma öğütme homojenleştirme v.b. makineleri Transmisyon milleri, kranklar, yatak kovanları, dişliler, çarklar 7 81,3 51 İhracatını en çok arttıranlar (2007-2012) En büyük ithalatçılar (2012) Çin ABD Japonya Çin Meksika Almanya Almanya Çin ABD ABD ABD Fransa İtalya Brezilya Almanya Almanya Çin Hasat, harman, biçme; ürünleri ayırma, temizleme makine, cihazları Tarım, ormancılık, kümes hayvancılığına mahsus makine, cihazlar En çok ihracat yapanlar (2012) ABD Çin ABD Almanya Polonya Kanada Belçika Brezilya Fransa Hollanda İsrail Fransa Almanya Hollanda Almanya ABD Polonya Hollanda Almanya İspanya Rusya Hollanda Çin ABD ABD Almanya Almanya Almanya Singapur Çin Japonya Çin ABD ABD G.Kore Güney Kore Almanya Çin ABD Japonya G. Kore Çin Çin ABD Almanya Kaynak: Comtrade Veritabanı, Tepav Hesaplamaları FİRMA YAPISI VE PERFORMANS ANALİZİ TEPAV Proje ekibi 6-7 Ocak 2013 tarihlerinde Konya’ya bir çalışma ziyareti gerçekleştirmiştir. Söz konusu ziyaret kapsamında, projenin yararlanıcı kuruluşu olan Konya Sanayi Odası tarafından belirlenen 16 makine üreticisinin ihtiyaç analizi yapılmıştır. İhtiyaç analizi için gerekli olan veriler iki aşamada toplanmıştır. Birinci aşamada firmalardan temel performans göstergelerini proje ekibi ile paylaşmaları istenmiştir. İkinci aşamada ise firmaların performanslarının belirleyicilerini anlamak amacıyla firmalarla yüz yüze görüşmeler gerçekleştirilmiştir. Her bir firmanın üretim tesisinde, firmanın en üst düzeyde yetkilileriyle yaklaşık 2’şer saatlik görüşmeler yapılmıştır. Söz konusu görüşmeler, firmaların yapılarını anlamak ve rekabet güçlerini geliştirmek için nelere ihtiyaçlarının olduğunu tespit etmek amacıyla gerçekleştirilmiştir. Proje kapsamında görüşülen makine üreticilerinin ağırlıklı olarak yenilikçi veya takipçi KOBİ kategorisinden şirketler olduğu görülmektedir. Konya’daki makine üreticileri büyüklük ve 2010-2012 dönemindeki performansları itibariyle önemli ölçüde farklılaşmaktadırlar. Ar-Ge ve inovasyon, satış ve pazarlama ve üretim becerileri firmadan firmaya değişmektedir. Ancak, genel itibariyle değerlendirildiğinde projede yer alan firmaların yenilikçi veya takipçi KOBİ’lerin sahip oldukları problemlerin, önemli bir bölümüyle karşı karşıya kaldıkları görülmektedir. Bu problemlerin neler olduğu ilerleyen bölümlerde etraflıca ele alınacaktır. T.C. Ekonomi Bakanlığı, UR-GE Tebliğ’i kapsamında, 33 Makine Sektöründe Rekabetçiliğin Geliştirilmesi Projesi: Konya İhtiyaç Analizi Raporu firmaların önümüzdeki 3 yıl boyunca gerçekleştirecekleri ortak faaliyetlere vereceği desteklerle, firmaların sorunlarının hafifletilmesine katkı sunmayı amaçlamaktadır. Konya’dan projeye dâhil olan makine üreticileri genel olarak tarım makineleri sektörüne dâhil olmakla beraber oldukça geniş bir ürün yelpazesinde faaliyet göstermektedirler. Bu firmalar bir araya geldiklerinde bir tarım makineleri kümesinde olması gereken faaliyet kollarının önemli bir bölümünü oluşturmaktadırlar. Tarım makinesi ve bu makinelerin parçalarının üretimi ve tarımsal sulama sistemlerinin kurulumu faaliyetleri projede yer alan firmalar tarafından gerçekleştirilmektedir. Her ne kadar genel gruplandırmada tarım makineleri üretseler de projede yer alan 16 firmanın neredeyse tamamı farklı fonksiyonlara sahip makineler üretmektedirler. Bu ürünler arasında zirai ilaçlama makineleri, hasat, harman ve biçme makineleri, karıştırma makineleri ve tarım makinelerinde kullanılan pompa gibi parçalar bulunmaktadır. Normal şartlar altında birlikte hareket etmeyen bu firmaların, bu proje neticesinde, ortak bir dizi faaliyete başlaması, ortaya yeni sinerjilerin çıkmasına aracı olabilir. İhtiyaç analizi yapılan Konya’daki makine üreticilerinin tamamı KOBİ’lerden oluşmaktadır. Satış gelirleri büyüklüğü itibariyle değerlendirildiğinde, 16 firmadan 6’sı 1-5 milyon TL ciro aralığında satış gelirine, 3 firma 10-15 milyon TL ve 2’şer firma ise 0-1 milyon TL, 5-10 milyon TL veya 15 milyon TL’nin üzerinde ciroya sahiptir. Bu firmaların 2012 yılı ortalama ciro büyüklüğü yaklaşık 4,7 milyon TL olmuştur. Üçü hariç bütün firmalar 50 altında istihdama sahiptirler. 2012 yılında bu firmalarda çalışanların ortalama sayısı yaklaşık 13’tür. 2012 yılında projeye Konya’dan dâhil olan firmaların 7’si ihracat yapmıştır. İhracat yapan firmalar arasında 2012 yılı ortalama ihracat büyüklüğü 880 bin ABD doları tutarında gerçekleşmiştir (Şekil 11: FİRMALARIN TEMEL BÜYÜKLÜKLERİNE GÖRE DAĞILIMI (2012)). Bu veriler genel olarak değerlendirildiğinde Konya’dan projeye katılan firmaların görece küçük boyutlu, düşük hacimlerde ve ihracatta süreklilik sağlama konusunda sıkıntılar yaşayan firmalar oldukları söylenebilir. 34 Makine Sektöründe Rekabetçiliğin Geliştirilmesi Projesi: Konya İhtiyaç Analizi Raporu Şekil 11: Firmaların temel büyüklüklerine göre dağılımı (2012)9 Konya’dan projeye dâhil olan firmalar tarım makineleri kümesinin bir parçası olsalar da üretim biçimleri itibariyle farklılık göstermektedirler. Parça üreten firmalar seri üretim çalışabilirken diğerleri sadece sipariş usulü çalışmaktadır. Dolayısı ile bazı firmalar stok tutmakta, bazıları tutmamaktadır. Tarım makineleri üretiminde kullanılan parçaların üretimini yapan firmaların ağırlıklı olarak seri üretim yaptıkları görülmektedir. Sipariş usulü çalışan firmaların ürettikleri makinelerin boyut ve özellikleri müşterilerinin makineyi kullanacakları alanın yapısı ve büyüklüğüne göre talep değişmektedir. Bu firmalarda her yeni makinenin üretimi için ayrı bir projelendirme gerekmektedir. Firmaların tümünün üretimlerinin emek yoğun bir yapıda olduğu da bir diğer önemli tespittir. Çelik ve/ya saç ürünlerine şekil verilmesi dışındaki üretim aşamalarının tümünün emek yoğun bir biçimde yapıldığı belirtilmiştir. Emek yoğun bir üretim yapısına sahip bu işletmelerin tümünde CNC tezgâhlarının olduğu görülmüştür. İhtiyaç analizi yapılan firmaların müşteri portföyleri tarım sektöründe yoğunlaşmaktadır. Müşteriler arasında yerli ve yabancı tarım firmaları ve çiftçiler yer almaktadır. Bu sebeple projeye katılan firmalar satış yaptıkları pazarlardaki hava koşullarından yoğun olarak etkilenmektedirler. Örneğin, tarımsal üretimin kuraklık benzeri sebeplerle düşük olduğu zamanlarda satışlar da bundan olumsuz etkilenmektedir. Firmalar, bu tür dalgalanmaların önüne geçmek için pazar çeşitlenmesine giderek, 9 Karşılaştırmalara verilen veri formunu dolduran firmalar dâhil edilmiştir. 35 Makine Sektöründe Rekabetçiliğin Geliştirilmesi Projesi: Konya İhtiyaç Analizi Raporu özellikle de Türkiye’de hava koşullarının tarımsal üretim için elverişli olmadığı yıllarda, yurt dışı pazarlara açılmaya gayret göstermektedirler. Kamunun görece önemsiz bir müşteri olduğu bu sektörde firmaların tamamı özel sektöre satış yapmaktadır. Sektör için kamunun müşteri olarak bir önemi olmasa da sektördeki üreticilerin faaliyetlerini etkileyen en önemli unsur kamu politikalarıdır. Özellikle tarımsal desteklemelerin türü ve miktarı sektördeki üreticiler için son derece kritiktir. Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı’nın çiftçilere makine ve ekipman yenileme için verdiği destekler, sektördeki üreticilerin gelir akımlarında önemli bir yer tutmaktadır. Sektördeki çoğu üretici, makine satışlarında çiftçilerin destek başvuruşu yapmalarına yardımcı olmaktadır. Tarımsal desteklerdeki belirsizlikler, tarımsal makine üreticilerinin üretim planlaması yapmalarını güçleştirmektedir. Konya’daki 16 makine üreticisinin tamamı son derece yoğun bir rekabet baskısıyla karşı karşıyadırlar. Projeye dâhil olan firmalarının hiçbirinin faaliyet gösterdikleri pazarlarda fiyat belirleme gücü bulunmamaktadır. Gerek yurt içindeki diğer üreticiler gerekse ithalatta serbestlik nedeniyle yurt dışındaki üreticilerle yoğun bir rekabet durumu söz konusudur. Yurt içindeki rakipler Orta Anadolu ve Ege bölgesindeki şehirlerde yer almaktadırlar. Yabancı firmalar, yurt içinde yoğun bir rekabet kaynağı oluşturmamaktadır. Yurt dışındaki pazarlarda rekabetin ise gerek yerli firmalardan, gerek Almanya, İtalya ve İspanya’dan geldiği firma görüşmelerinde sıklıkla dile getirilmiştir. Rakipler arasında bulunan gelişmiş ülkelere ek olarak, İran ve Pakistan gibi ucuz işgücüne sahip ülkelerin de önemli birer rakip olmaya başladığı firmaların büyük bir bölümü tarafından dile getirilmiştir. Ucuz işgücüne sahip ülkelerdeki üreticiler tarafından üretilen makinelerin, projede yer alan firmaların ürettiği makinelerden çok daha düşük kaliteli olduğu dile getirilmiştir. Firmalarla yapılan görüşmelerde firma yetkililerine firmanın mevcut rekabet gücü düzeyini yurt içi ve yurt dışı rakiplerle karşılaştırmaları istenmiştir. Rekabet gücü, firma yetkililerine, pazar payını arttırma veya koruma, karlılık, verimlilik, teknolojik yeterlilik, yenilik kabiliyeti, marka bilinirliği, müşterilerin ve çalışanların memnuniyeti gibi unsurların bileşkesi olarak tanımlanmıştır. Bu doğrultuda, firma yetkilileri kendilerini yurt içi ve yurt dışındaki rakipleriyle karşılaştırdıklarında Şekil 12’deki durum ortaya çıkmıştır. Projede yer alanlar içerisinde, hem yurt içinde hem de dışarıda pazar lideri olduğunu belirten firma bulunmamaktadır. Firmaların tamamı yurt içindeki rakiplerle benzer ya da biraz daha yüksek bir rekabet gücüne sahip olduklarını belirtmişlerdir. Yurt dışı rakiplerle karşılaştırıldığında ise projede yer alan firmaların önemli bir bölümü, rekabet güçlerinin mevcut düzeyinin, görece daha geride olduğunu söylemişlerdir. Projede yer alan firmalar içerisinde yurt dışındaki rakiplerinin ilerisinde olduğunu belirten firma bulunmamaktadır. Firma yetkilileri, Ar-Ge ve teknoloji üstünlükleri, markalaşmaya verdikleri önem, satış ve pazarlama kabiliyetlerinin ileri düzeyi, finansmana erişim imkânlarının daha bol olması gibi nedenlerle, yurt dışındaki rakiplerinin daha rekabetçi olabildiklerini belirtmişlerdir. Projede yer alan firmaların neredeyse tamamı Avrupa’daki makine üreticilerini yurt dışında ana rakip olarak gördüklerini dile getirmişlerdir. 36 Makine Sektöründe Rekabetçiliğin Geliştirilmesi Projesi: Konya İhtiyaç Analizi Raporu Şekil 12: Firmaların yerli ve yabancı rakiplerine kıyasla rekabet gücü durumları Firmaların, faaliyet gösterdikleri alt sektöre ve satış yaptıkları müşterilerin önceliklerine göre, rekabetçi olmaları için gerekli olan unsurlar farklılaşmaktadır. Projenin Konya aşamasına dâhil olan firmalar, yurt içi ve yurt dışı pazarlarda rekabetçi olmak için gerekli olan en öncelikli unsurun kalite olduğunu belirtmişlerdir. Tek başına kalitenin faaliyet gösterdikleri piyasalarda tutunmak için yeterli olmadığını belirten firma yetkilileri, önemli olanın yeni ürünler tasarlamak ve kalite fiyat dengesini müşterilerin beklentileri doğrultusunda kurmak olduğunu dile getirmişlerdir (Şekil 13: REKABETÇİLİĞİN BELİRLEYİCİLERİ VE YATIRIM ORTAMI KISITLARI ALGISI). Konya’daki makine üreticileri, Avrupa’daki rakipleriyle aralarındaki kalite farkını, daha düşük fiyatlara makine satarak kapatmaya çalışmaktadır. Avrupa’daki makine üreticilerine ek olarak firmalar başta İran ve Pakistan olmak üzere Asya ülkeleri ile de rekabet etmektedirler. Bu ülkelerdeki rakiplerden fiyat olarak yukarıda kalsalar da daha kaliteli üretim yaparak fiyattan kaynaklanan rekabet dezavantajının etkisinden kurtulabilmektedirler. Fiyat ve kalitenin arkasından, zamanında teslimat, satış sonrası destek ve yenilikçilik, rekabet gücünün diğer önemli belirleyicileri arasındadır. Projeye dâhil olan firmalar, yurt dışı pazarlar söz konusu olduğunda, yenilikçiliği, yurt içinde olduğundan daha az önemli gördüklerini dile getirmişlerdir. Diğer illerdeki makine üreticilerinde daha az rastlanan bu durum, Konya’dan projeye katılan firmaların yurtdışındaki müşterilerinin büyük ölçüde talebin daha düşük nitelikli olduğu Orta Doğu, Afrika ve Orta Asya ülkelerinden gelmesinden kaynaklanmaktadır. Bu bağlamda Konya’da yer alan firmaların daha sofistike talep yapısına sahip AB ve ABD gibi pazarlara ihracat yapabilmesi gereğinin altı çizilmelidir. 37 Makine Sektöründe Rekabetçiliğin Geliştirilmesi Projesi: Konya İhtiyaç Analizi Raporu Firma yöneticilerinin yatırım ortamına yönelik algıları, firma yetkilileriyle yapılan görüşmeler sırasında etraflıca değerlendirilmiştir. Firmadan firmaya yatırım ortamı engellerine yönelik algı önemli ölçüde farklılaşmaktadır. Görüşülen firmaların tümünde Türkiye’nin genelinde olduğu gibi nitelikli işgücü bulmakta karşılaşılan problemler en kısıtlayıcı yatırım ortamı engeli olarak dile getirilmiştir. Nitelikli işgücünün arkasından sektörde kayıt dışı çalışan firmalardan gelen rekabet önemli bir yatırım ortamı engeli olarak belirtilmiştir. Altyapı, hammadde ve girdilere erişim ve lojistik imkânlarında ciddi bir aksaklık yaşanmadığı da görüşülen firma yetkililerinin ortak görüşü olarak dile getirilmiştir (Şekil 13: REKABETÇİLİĞİN BELİRLEYİCİLERİ VE YATIRIM ORTAMI KISITLARI ALGISI). Şekil 13: Rekabetçiliğin belirleyicileri ve yatırım ortamı kısıtları algısı Firmaların 2010-2012 dönemindeki ihracat performansları önemli ölçüde farklılaşmaktadır. 2010-2012 döneminde ortalama ihracat artış hızı yüzde 169 olarak gerçekleşmiştir. 8 firma 2012 yılında ihracat yapmamıştır. 3 firma, 2012 senesinde ihracat yapmayı bırakmıştır. İhracat artış hızı, ortalamada ciro artış hızının üstündedir. İhracatın toplam satış gelirleri içindeki payı, 2012 yılında ortalama yüzde 11,8 civarında gerçekleşmiştir. Projedeki firmaların en fazla ihracata yönelik çalışanı üretiminin yüzde 98’ini ihraç etmektedir. 2012 yılında hiç ihracat yapmayan ya da ihracatın toplam satışlar içindeki payının yüzde 10’un altında olduğu firma sayısı ise 12’dir. Geri kalan 4 firmanın değişen nispetlerde olmakla birlikte ihracat kapasitesine sahip olduğunu söylemek mümkündür. Projeye dâhil olan firmaların net satış gelirleri artış hızının 2010-2012 döneminde yukarı yönlü bir seyir izlediğini söylemek mümkündür. Türkiye, 2008 yılında küresel ekonominin önemli bir bölümünü etkisi 38 Makine Sektöründe Rekabetçiliğin Geliştirilmesi Projesi: Konya İhtiyaç Analizi Raporu altına alan ekonomik krizden oldukça sert bir biçimde etkilenmiştir. Türkiye ekonomisi 2009 yılında yüzde 4,5 oranında küçülmüştür. 2010 ve sonrasında ise küresel ekonomik krizin neden olduğu büyüme kayıpları önemli ölçüde telafi edilmiştir. Türkiye ekonomisi 2010 yılında yüzde 9,2, 2011 yılında yüzde 8,8, 2012 yılında ise yüzde 2,2 oranında büyümüştür. Büyümeye özel kesim tüketim ve yatırım harcamaları kaynaklık etmiştir. Özel sektör yatırım harcamalarındaki artış Konya’dan projeye dâhil olan firmalara da olumlu yansımıştır. Özel sektör yatırım harcamalarının yanı sıra, TR52 Bölgesi’nde tarım sektöründeki ekonomik faaliyetlerin gayri safi katma değere katkısının 2010 yılından sonra yaklaşık 3 yüzde puan artması da Konya firmalarının satış performansları üzerinde olumlu bir etki yaratmıştır. 2010-2012 döneminde projede yer alan firmaların ortalama satış gelirleri artış hızı yüzde 121 olmuştur. 6 firmanın satış gelirleri artmasına rağmen karlılıklarının azalması dikkat çekicidir. Tablo 6: Firmaların temel performans göstergeleri FİRMA DEĞER ZİNCİRİ ANALİZİ Çalışmada, projede yer alan makine üreticilerinin faaliyetleri, değer zincirinin halkaları itibariyle analiz edilmektedir. Firmalar satışa hazır hale getirdikleri ürünlerini ortaya çıkarırken, birinci aşamada Ar-Ge ve ürün geliştirme faaliyetlerini gerçekleştirmektedirler. Ar-Ge ve ürün geliştirme faaliyetleri, müşterilerin ihtiyaçlarına daha etkili bir biçimde cevap verebilmek ve firmanın pazar payını arttırmaları için özellikle de makine sektöründe kilit bir öneme sahiptir. Müşterilerin ihtiyaçlarına bağlı olarak ürünün tasarlanması ve projesinin çizilmesi bu aşamada gerçekleştirilmektedir. İkinci aşamada üretim 39 Makine Sektöründe Rekabetçiliğin Geliştirilmesi Projesi: Konya İhtiyaç Analizi Raporu için gerekli olan hammadde ve ara mamullerin tedariki gelmektedir. Hammadde ve girdiler yurt içinden ve/ya yurt dışından tedarik edilmektedir. Proje tamamlandıktan ve hammadde ve girdi ihtiyaçları tedarik edildikten sonra sırada üretim vardır. Üretim aşamasından sonra ise ürünün pazara sunulması ve arkasından destek hizmetlerinin verilmesi bir diğer ifade ile satış, pazarlama ve servis aşaması bulunmaktadır. Şekil 14: Makine üreticilerinin değer zinciri analizi 1 2 3 4 Ar-Ge ve ürün geliştirme Tedarik Üretim Satış, pazarlama ve servis • Ar-Ge faaliyeti var mı? • Kamu desteklerinden faydalanmış mı? • Ar-Ge mühendisi istihdam ediyor mu? • Ar-Ge faaliyetlerini müşterilerden gelen talep mi yönlendiriyor? • Üniversite ile ortak Ar-Ge projesi yürütülmüş mü? • İçeride ve dışarıda rakipler takip ediliyor mu? • Müşterilerin değişen talepleri değerlendiriliyor mu? • Girdi tedarikinde herhangi bir sorun yaşanıyor mu? • Az sayıda tedarikçiye bağımlı olunan girdiler var mı? • Katma değerin yüksek olduğu komponentler dışarıdan mı alınıyor? • Üretimde çalışanların nitelikleri ne durumda? • Üretime dönük hedefler belirleniyor mu? • Çalışanların niteliğini iyileştirmeye dönük bir strateji var mı? • Çalışanların verimliliği ölçülüyor mu? • Ürün bazında maliyet değerlendirmesi yapılıyor mu? Bunun için bir sistem var mı? • Pazar araştırması yaptırılıyor mu? • Yurtdışı fuarlara katılım var mı? • Dış ticaret yayınları takip ediliyor mu? • Ayrı bir pazarlama birimi var mı? • Pazarlama işiyle ilgilenen personelin yabancı dil bilgisi yeterli mi? • Satış sonrası destek ne şekilde veriliyor? Makine üreticilerinin kategorilere ayırıp her bir kategorideki işletmelerin özelliklerine önceki bölümlerde değinilmişti. Küresel liderler kategorisindeki işletmelerin makine üretim değer zincirinin tüm halkalarında diğer kategorilerdeki işletmelerden daha kuvvetli olduğu belirtilmişti. Küresel liderler kategorisi makine üreticilerinin ulaşabileceği son nokta olarak değerlendirilebilir. Küresel liderlerden önceki kategori ise hızlı yükselenler kategorisidir. Hızlı yükselenlerden sonraysa sırasıyla fason üreticiler, yenilikçi KOBİ’ler ve en son olarak da takipçi KOBİ’ler gelmektedir. Konya’dan projeye dâhil olan firmaların yenilikçi veya takipçi KOBİ grubuna dâhil oldukları göz önünde bulundurulduğunda, bu firmaların rekabet güçlerinde yapılacak iyileştirmelerin bu firmaları hızlı yükselenler kategorisine yaklaştırması hedeflenmelidir. Projede yer alan 16 firmanın makine üretim değer zincirinin halkalarındaki mevcut durumları aşağıda ele alınmaktadır. Bu firmaların bulundukları kategoriden bir üst seviyeye çıkabilmeleri için yapılması gereken iyileştirmeler değer zincirinin aşamaları incelenirken ortaya çıkmaktadır. 40 Makine Sektöründe Rekabetçiliğin Geliştirilmesi Projesi: Konya İhtiyaç Analizi Raporu Araştırma ve Geliştirme (Ar-Ge) ve ürün geliştirme aşamasındaki mevcut durum Ar-Ge, bir firmanın yeni bir ürün veya üretim metodu geliştirme amacıyla yaptığı faaliyetlerin tümüne denmektedir. Ar-Ge’ ye yatırım yapmak firmaların büyüme potansiyellerini arttırmada önemli bir rol oynamaktadır. Özel sektörün Ar-Ge yatırımlarının temel amacı ticari fayda sağlamak ve firmanın rekabet gücünü arttırmaktır. Makine sektöründe, küresel liderler kategorisindeki işletmeler, müşterilerin bile farkında olmadığı ihtiyaçları giderecek yeni teknolojiler geliştirebilmektedirler. Bunun dışındaki kategorilerde yer alan işletmelerin ise ağırlıklı olarak müşterilerin ihtiyaçlarına cevap vermek ve verimlilik ve karlılıklarını arttırmak amacıyla Ar-Ge yaptıkları bilinmektedir. Başarılı Ar-Ge çalışmaları neticesinde, sanayide bir ürünün üretim zaman ve maliyetini düşürebilen makineleri pazara sürebilen firmalar pazar paylarını arttırmaktadır. Makine sektöründe faaliyet gösteren ve küresel liderler kategorisindeki işletmeler, Ar-Ge’ye daha çok kaynak ayırmakla beraber, Ar-Ge faaliyetlerinin sadece bu kategorideki işletmeler tarafından gerçekleştirildiğini söylemek doğru değildir. Hızlı yükselenler, yenilikçi KOBİ’ler ve takipçi KOBİ kategorisindeki işletmelerin de Ar-Ge’ye değişen nispetlerde önem verdikleri görülmektedir. Özellikle Almanya ve İtalya’da sektördeki yeniliklerin büyük bir kısmını KOBİ’ler gerçekleştirmektedir. KOBİ’ler kimi zaman müşterileriyle, araştırma kuruluşlarıyla veya birbirleriyle işbirliğine girerek kaynaklarını paylaşmaktadır. Ağırlıklı olarak KOBİ’lerden oluşan ülkemiz makine sektöründeki firmaların da Ar-Ge faaliyetinde bulunması bu sebeple oldukça önemlidir. Ar-Ge’den farklı olarak ürün geliştirme, yeni yöntem ve teknolojilerin geliştirilmesi değil, var olan metot ve teknolojilerin farklı bir şekilde düzenlenerek kullanılmasıdır. Sektördeki temel eğilimleri takip etmek, müşteri talebine göre üretilen makinelerin özelliklerini, boyutlarını, tasarımını değiştirmek suretiyle Ar-Ge yapmadan ürün geliştirmek mümkündür. Ürün geliştirme, özellikle siparişe dayalı üretim yapan firmalar için önemlidir. Buna ilaveten bir ürünün satıldığı ülkeye göre farklı olarak geliştirilmesi gerekebilmektedir. Örneğin AB ülkelerine ihraç edilen makinelerin tabi olduğu standartlar ile Ortadoğu ülkelerine ihraç edilenlerinki farklılık göstermekte, üreticiler de buna göre tasarımlarını değiştirmektedirler. Proje kapsamında yer alan firmaların neredeyse tamamı, tasarım kabiliyetlerinin mevcut düzeyini yeterli görmediklerini belirtmişlerdir. Almanya ve İtalya’daki benzer ölçekli firmaların küresel rekabet güçlerinin kaynağından tasarım kabiliyetinin yer aldığını belirten firma yetkilileri, Türkiye’nin de makine alt sektörlerinde öncü bir konuma kavuşması için tasarım anlamında ciddi mesafe alınması gerektiğini belirtmişlerdir. Konya’da görüşülen firmaların tamamına yakını yenilik faaliyetlerinde bulunduklarını belirtmişlerdir. Üç firma ise herhangi bir yenilik faaliyeti gerçekleştirmediklerini belirtmişlerdir. Yenilik faaliyeti olan firmaların ağırlıklı olarak yeni ürün geliştirmek için gayret gösterdikleri tespit edilmiştir. Firmaların hiçbirinde sektörü dönüştürme hedefiyle gerçekleştirilen büyük ölçekli bir Ar-Ge aktivitesine rastlanmamıştır. Diğer firmalarda yapılan Ar-Ge’nin yoğunluğu ve niteliği, firmadan firmaya değişiklik göstermektedir. Ar-Ge faaliyeti gerçekleştirdiğini beyan eden işletmeler arasında bazılarının yeni ürün geliştirebildikleri ve geliştirdikleri yeni ürünler için patent aldıkları görülmektedir (Tablo 7: FİRMALARIN TEMEL AR-GE GÖSTERGELERİ (2012)). En az Ar-Ge yapan firmalar için Ar-Ge 41 Makine Sektöründe Rekabetçiliğin Geliştirilmesi Projesi: Konya İhtiyaç Analizi Raporu faaliyetleri, müşteri talepleri doğrultusunda ürünler üzerinde yapılan bazı küçük değişiklikleri ifade ederken, Ar-Ge’ye en yüksek kaynağı ayıran beş firmada, piyasadaki en yeni ürünlerin mevcut olanaklar dâhilinde geliştirilip patentlendiği gözlenmiştir. Daha önceden piyasada bulunmayan orijinal ürünleri geliştirip piyasaya sunan firma bulunmamaktadır. Tarım makineleri alt sektörüne olan talep, diğer birçok makine alt sektörüne olan talepten daha düşük niteliktedir. Tarım makinelerinin kullanıcısı çiftçilerdir ve Türkiye’de tarım sektöründe ciddi bir verimsizlik problemi bulunmaktadır. Tarımsal aktivitenin büyük bir çoğunluğu ücretsiz aile işçileri tarafından gerçekleştirilmektedir ve tarım sektöründe şirketleşme son derece sınırlıdır. Eğitim seviyesi ve iyi tarım ve verimlilik uygulamaları konusundaki bilinç eksiklikleri nedeniyle çiftçilerin tarım makineleri alt sektöründe dönüşüme neden olacak bir itici faktör olarak işlev görmesi mümkün olmamaktadır. Bu nedenle tarım makineleri üreticilerinin büyük çoğunluğu uzun yıllardır benzer ürünleri üretmektedir ve bu sektördeki Ar-Ge faaliyetleri diğer makine alt sektörlerinin birçoğunun gerisindedir. Tablo 7: Firmaların temel Ar-Ge göstergeleri (2012) AR-GE Harcamaların Pasif Toplam İçindeki Payı Yeni Geliştirilen Ürün veya Hizmet Patent Sayısı veya Başvurusu 9 2 5 Firma 1 Firma 2 Firma 3 8% Firma 4 Firma 5 8% 6% 1.50% 5 6 1 1 1 41 45% 18 12 Firma 6 Firma 7 Firma 8 Firma 9 1 Firma 10 Firma 11 Firma 12 Firma 13 Firma 14 1 Firma 15 Firma 16 *veri paylaşımında bulunmayı kabul eden firmaların değerleri girilmiştir Firmaların, Türkiye’de başta KOSGEB, TÜBİTAK ve Bilim Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı’nın verdiği Ar-Ge desteklerinden faydalanma sıklıklarının düşük olduğu görülmektedir. Kamu Ar-Ge desteklerinden, 16 firma içinden, Ar-Ge performansı diğerlerine göre daha yüksek olan altı firmanın faydalanabildiği ancak diğer firmaların bu anlamda ciddi bir eksikliklerinin olduğu görülmektedir. Kamu kurumları arasında en yüksek Ar-Ge desteği veren kurum TÜBİTAK’tır. TÜBİTAK desteklerinden faydalanmaya hak kazanan projelerin, diğer Ar-Ge projelerinden daha yüksek nitelikte olduğu 42 Makine Sektöründe Rekabetçiliğin Geliştirilmesi Projesi: Konya İhtiyaç Analizi Raporu görülmektedir. Konya’dan projeye dâhil olan firmalardan sadece 3’ünün TBİTAK desteklerinden faydalanmış olmaları, geri kalan 13 firmanın Ar-Ge faaliyetlerinin düşük nitelikte olduğunu göstermektedir. Ar-Ge desteklerinden faydalanmama nedenleri arasında bilgi eksikliği ve desteklerden faydalanmak için tamamlanması gereken bürokratik işlemlerin çokluğu gösterilmiştir. Ancak, Ar-Ge desteklerinden faydalanamamanın asıl nedeni, firmaların ciddi anlamda bir Ar-Ge faaliyetinin bulunmamasıdır. Görüşülen firmalardan dokuzu AR-GE için mühendis istihdam etmektedir. Ar-Ge mühendisi tam zamanlı olarak firmanın AR-GE laboratuarında çalışabildiği gibi, zamanını üretim, tasarım ve Ar-Ge arasında da bölüştürebilmektedir. Firmaların büyük çoğunluğu genel amaçlı mühendis istihdam etmektedir ve bu mühendislerin bir bölümü zamanların bir kısmını Ar-Ge faaliyetlerine ayırmaktadırlar. Bilim Sanayi ve Teknoloji Bakanlığının sahip olduğu AR-GE Merkezi tanımına10 göre projeye dâhil olan firmaların hiçbiri Ar-Ge merkezine sahip değildir. Ar-Ge yaptığını belirten 13 firmadan dördü ARGE faaliyetlerinde müşterilerle işbirliğinde bulunduğunu belirtmektedirler, fakat işbirliği düşük yoğunluktadır. Sadece iki firma, bugüne kadar üniversitelerle en az bir ortak AR-GE faaliyetlerinde bulunmuş olduğunu belirtmiştir. Ar-Ge faaliyetlerinde üniversitelerle işbirliğinin olmaması ya da sınırlı bir düzeyde kalmasının nedenlerinin belirlenebilmesi için kapsamlı çalışmalara ihtiyaç bulunmaktadır. Görüşülen firmaların altısının yakınının faydalı model veya patenti bulunmakta, birden fazla patente sahip olan üç firma bulunmaktadır. Bu durum, firmaların yenilik yapmadığı anlamına gelmemektedir, çünkü bazı firmalar patent almak için gereken zaman ve emeğin teknolojilerin hızlı değiştiği bu sektörde çabaya değmediğini düşünmekte, bazı firmalar ise patent almaları durumunda rakiplerinin kendi tasarımlarını kopyalayacağından endişe etmektedir. Bütün firmalar sektörlerindeki trendleri takip etmektedir. Bununla beraber, patent sahibi olan firmaların sektörlerindeki temel eğilimleri daha yakından takip ettikleri gözlemlenmektedir. 10 Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı tanımına göre, şirketin içerisinde ayrı bir birim olarak örgütlenmiş Ar-Ge faaliyetlerinde bulunan ve en az elli tam zaman eşdeğer Ar-Ge personeli istihdam eden, yeterli Ar-Ge birikimi ve yeteneği olan birimlere Ar-Ge denir. 43 Makine Sektöründe Rekabetçiliğin Geliştirilmesi Projesi: Konya İhtiyaç Analizi Raporu Tablo 8: Değer zincirinin Ar-Ge aşamasında firmaların değerlendirilmesi 44 Makine Sektöründe Rekabetçiliğin Geliştirilmesi Projesi: Konya İhtiyaç Analizi Raporu Tedarik aşamasındaki mevcut durum Makine sektörünün küresel bir tedarik zinciri bulunmaktadır. Makineler genel olarak yassı demir-çelik ürünleri, pnömatik sistemler, otomasyon sistemleri ve motorların bir araya gelmesiyle oluşmaktadır. İnşaat demirinden farklı olan ve daha yüksek katma değere sahip yassı çelik ürünlerinin Türkiye’de üretimi son yıllarda artmıştır. Dolayısıyla, ihtiyaç duyulan demir çelik ürünlerinin büyük bir bölümü yurt içinden tedarik edilebilmektedir. Buna karşılık elektronik teknolojilere dayanan ve ürünün katma değeri en yüksek parçası olan otomasyon ve diğer elektronik sistemler ağırlıklı olarak yurt dışından ithal edilmektedir. Bu konuda özellikle müşterilerin otomasyon, motor ve pnömatik sistemlerde tanıdıkları markaları görmek istemeleri rol oynamaktadır. Ancak, tarım makineleri alt sektöründe ileri teknoloji komponentlerin son derece sınırlı olarak kullanıldığı görülmektedir. Bu firmaların ürettikleri tarım makinelerinin büyük çoğunluğu mekaniktir ve traktörlere takılarak kullanılmaktadır. Konya’dan projeye dâhil olan firmaların ürettikleri ortalama bir üründe dışarıdan tedarik ederek kullandıkları girdilerin makinenin toplam satış fiyatı içerisindeki payı firmadan firmaya farklılık göstermekle beraber firmalar ortalamada düşük oranda dışarıdan girdi kullanmaktadır. Üç firma, hiçbir ürününde komponent kullanmadığını belirtmiştir. Bu durum, sektör genelinde ürünlerin yapısı gereği fazla komponent kullanmamasından kaynaklanmaktadır. Komponent kullanan bütün firmalar, katma değeri yüksek olan komponentleri dışarıdan temin etmektedir. Komponentlerin toplam katma değer içindeki payı, bu firmalarda ortalama yüzde 10 civarındadır (Tablo 9: DIŞARIDAN SATIN ALINAN KOMPONENTLERİN MAKİNE SATIŞ FİYATINA ORANI (%)). Komponent üretimi ile makine üretimi birbirinden tamamen farklı iki faaliyet koludur. Makine üreticilerinin aynı zamanda komponent üretmelerini beklemek gerçekçi değildir. Makine üreticilerinin kullandıkları komponentlerin yurt içinde üretilmeye başlanması sanayinin katma değerinin arttırıp Türkiye’nin cari açık probleminin azaltılmasına katkı sunacaktır. Tablo 9: Dışarıdan satın alınan komponentlerin makine satış fiyatına oranı (%) Komponent Değeri, % Firma 1 Firma 2 Firma 3 Firma 4 Firma 5 Firma 6 Firma 7 Firma 8 Firma 9 Firma 10 Firma 11 Firma 12 Firma 13 Firma 14 Firma 15 Firma 16 10 10 20 2 45 Makine Sektöründe Rekabetçiliğin Geliştirilmesi Projesi: Konya İhtiyaç Analizi Raporu Projeye Konya’dan katılan firmalar genel olarak girdi tedarikinde sorun yaşamamakla beraber dört firma orta derecede sorun yaşamaktadır. Bir firma, sorunun Konya’da tedarikçi bulmamaktan, diğer üç firma da artan döviz fiyatlarının girdi fiyatlarına olumsuz etki etmesinden kaynaklandığını belirtmiştir. Bir firma hariç diğer tüm firmaların, girdi alımında az sayıda tedarikçiye bağımlı olmaktan kaynaklanan sorunları bulunmamaktadır. Bahsi geçen firma, bağımlı olduğu tedarikçisinin kimi zaman bu durumu kendine karşı bir koz olarak kullandığını belirtmiştir. Türkiye’nin makine sektörüne yönelik stratejisini tasarlarken beraberinde elektronik ve yazılım sektörlerine yönelik de bir strateji tasarlaması gerekmektedir. 46 Makine Sektöründe Rekabetçiliğin Geliştirilmesi Projesi: Konya İhtiyaç Analizi Raporu Tablo 10: Değer zincirini tedarik aşamasında firmaların değerlendirilmesi Üretim Projede yer alan firmalarda, sipariş usulü üretimin, seri üretime göre daha yaygın olduğu tespit edilmiştir. Üretim aşamasında makineler ve el emeği kullanılmakta, incelenen firmalarda genel olarak her iki yöntemden de yararlanıldığı görülmektedir. Dolayısıyla bu firmaların üretimlerini emek ya da makine yoğun olarak sınıflandırmak mümkün değildir. Makine sektörünün geneline dair bir başka özellik ise fabrikalardaki takımlarla çok sayıda farklı makinenin üretilebiliyor olmasıdır. Örneğin, savunma sanayinde kullanılan tezgâhların küçük değişiklikler yapılarak tıbbi cihaz üretiminde kullanılması mümkündür. Bu sebeple bir sektörde yaşanan daralma durumunda fabrika büyük çaplı yatırıma gerek kalmadan başka sektörler için makine üretimi yapacak şekilde dönüştürülebilmektedir. Bu esneklik avantajı özellikle sipariş usulü üretim yapanlar için geçerlidir. Üretimdeki en kritik unsur çalışanların beceri düzeyidir. Firmalar, genel olarak üretim hattında çalışan elemanlarının niteliklerinden kısmen memnundur ve eleman bulmakta sıkıntı çekmektedirler (Tablo 11: ÇALIŞANLARIN MEVCUT BECER DÜZEYİ ŞİRKETİN İHTİYAÇLARIYLA UYUMLU MU? ve Tablo 12: NİTELİKLİ PERSONEL BULMAKTA KARŞILAŞILAN SORUNLARIN DERECESİ). Bu durumda Konya’da sadece il ve civarından elemanların istihdam edilmesi, büyük şehirlerden insanların Konya’ya çalışmak için gelmemesinin etkisi vardır. Ayrıca Konya’daki üniversitelerin Türkiye’de en iyi üniversiteler arasında yer almaması (uluslararası sıralamalarda yer 47 Makine Sektöründe Rekabetçiliğin Geliştirilmesi Projesi: Konya İhtiyaç Analizi Raporu bulacak kadar iyi olmaması) ve yükseköğretim mezunlarının toplam nüfusa oranının %10,1 ile Türkiye ortalamasının (%11,3) altında kalması, firmaların kalifiye personele erişimini kısıtlamaktadır. Tablo 11: Çalışanların mevcut becer düzeyi şirketin ihtiyaçlarıyla uyumlu mu? Sadece iki şirket çalışanlarını becerilerinden çok memnun olduğunu belirtirken geri kalan kesim çalışanlarının becerilerinden kısmen memnundur veya memnun değildir. Firmalar, Konya’da nitelikli eleman bulmanın özellikle zor olduğunu, Kocaeli ve Bursa gibi sanayi şehirlerine nazaran kendi illerindeki yetenek havuzunun dar kaldığını belirtmekte, şehrin dışarıdan yetenek çekemediğini de vurgulamaktadır. Genel olarak ilde bulunan mesleki eğitim kurumlarından memnuniyet düzeyi orta ve ortanın altındadır. Tablo 12: Nitelikli personel bulmakta karşılaşılan sorunların derecesi 48 Makine Sektöründe Rekabetçiliğin Geliştirilmesi Projesi: Konya İhtiyaç Analizi Raporu Değer zincirinin en kritik aşamalarından biri olan üretim aşamasındaki yetkinliklerin en temel belirleyicisi insan kaynağının niteliğidir. Sadece yedi firma çalışanlarının niteliklerini iyileştirmeye yönelik iş başı eğitim haricinde eğitim programları uyguladıklarını belirtirken iki firma çalışanlarına hiçbir düzenli eğitim vermemektedir. Sadece bir firmada sistematik bir eğitim programı bulunmaktadır. Bazı firmalarda mecburi iş güvenliği eğitiminin bile tam anlamıyla verilmediği dikkati çekmiştir. Çalışanlarının niteliklerini iyileştirmeye daha fazla kaynak ayıran firmaların çalışanlarının niteliklerinden daha memnun oldukları gözlemlenmekle beraber aradaki ilişki kuvvetli değildir. Çalışan temelli verimlilik ölçümü, genel olarak uygulanmamakta, sadece bir firma tarafından sistematik bir şekilde uygulanmaktadır. Konya’daki firmalarda dikkat çeken bir eksiklik, maliyet muhasebesinin genel olarak yapılmamasıdır. Firmalar çalışanlarının verimliliklerini ölçemedikleri için bir ürünü üretmek için ne kadar emek harcadıklarını da bilememektedirler. Bu durum kaynak planlaması yapmayı da zorlaştırmaktadır. Sadece bir firma az gelişmiş yöntemlerle maliyet muhasebesi yapmakta olduğunu hiçbir firma detaylı maliyet muhasebesi yapmamaktadır. Firmaların tamamına yakını, ürün fiyatı belirlerken herhangi bir yönteme başvurmadığını belirtmiş, karar alırken piyasa koşulları ve önceki satışlara baktıklarını söylemiştir. Beş firma hariç bütün firmalar, üretim ve ihracata dönük hedefler belirlediklerini bildirmişlerdir. Bahsi geçen beş firma, tamamen sipariş bazlı üretim yaptıklarını ve siparişlerin ne yönde değişeceğini tahmin edemediklerini bildirmiştir. Bununla birlikte, hedef koyan firmalardan sadece üçü bu hedefleri detaylı çalışma yaparak belirlemektedir. Yılsonlarında bir sonraki yıla yönelik hedefler belirlenmekle birlikte söz konusu hedeflerin ne ölçüde gerçekçi olduğu bilinmemektedir. Belirlenen hedeflerden yüksek miktarda sapmaların olduğu şirket yetkilileri tarafından dile getirilmiştir. İstisna oluşturan üç şirket hariç yıllık hedefler, çoğunlukla şirketin ana ortaklarının temennilerinden meydana gelmektedir ve şirketin farklı birimleri arasında koordinasyonun sağlanarak hedef belirlenmesi gibi bir durum söz konusu değildir. Buna ek olarak, belirlenen hedeflere ulaşılıp ulaşılmadığı takip edilmemekte ve çeyreklik ya da yarıyıllık değerlendirmeler yapılmamaktadır. Bu çerçevede değerlendirildiğinde, hedef belirlediğini belirten firmalarda bile aslında gerçek anlamda tutarlı ve ayakları yere basan hedeflerin belirlenmediğini söylemek mümkündür. 49 Makine Sektöründe Rekabetçiliğin Geliştirilmesi Projesi: Konya İhtiyaç Analizi Raporu Tablo 13: Değer zincirinin üretim aşamasında firmaların değerlendirilmesi 50 Makine Sektöründe Rekabetçiliğin Geliştirilmesi Projesi: Konya İhtiyaç Analizi Raporu Satış, Pazarlama ve Servis Makine sektörü, ticaretin küresel boyutta yapılabildiği, mesafelerin ihracata önemli engel teşkil etmediği bir sektördür. Sektörün, yüksek katma değerli ve siparişe dayalı yapısı nedeniyle lojistiğe olan bağımlılığı tekstil, demir-çelik gibi sektörlere nazaran daha düşüktür. Kalite fiyat dengesini tutturabilen makine üreticilerinin, satış, pazarlama ve servis kapasitelerini geliştirebilmeleri durumunda, dünyanın her yerine satış yapabilmeleri mümkündür. Makine sektöründe pazar bilgisi, dil kabiliyetleri, tanıtım gibi faktörlere ilaveten müşteri sadakati ve kalite algısı da çok önemlidir. Makine sektöründeki alıcılar üretim sürecini aksatmayacak dayanıklı, güvenilir ve bilinen marka makinelerin daha fazla para harcamaya değer olduğunu düşünmektedir. Bu bağlamda satış sonrası servis de müşterilerin kararlarını etkilemektedir. Konya’da yer alan firmaların satış ve pazarlama kapasitelerini geliştirebilmeleri için oldukça geniş bir alan vardır. İkisi hariç firmaların geri kalanında satış ve pazarlama kabiliyetleri yetersiz durumdadır. Projede yer alan firmalardan sadece beşinde bir satış ve pazarlama birimi bulunmaktadır. Diğer firmalarda satış ve pazarlama işlemleri başka işlerden de sorumlu olan çalışanlar veya genel müdür ya da firma sahibinin bizatihi kendisi tarafından gerçekleştirilmektedir. Üç firmadan herhangi bir pazarlama fonksiyonu bulunmamaktadır. Şirketlerin yarısı pazar araştırması yapmamakta ve/ya bunun için bir danışmanla çalışmamaktadırlar. İki firma, kendi bünyelerinde araştırma yapmakta ve buna ilaveten danışmanlardan destek almaktadırlar. Beş firmada satış ve pazarlama elemanlarının yabancı dil seviyesi iyi düzeyindeyken, dört firma çalışanlarının yabancıl dil seviyelerinin orta olduğunu belirtmiştir. Geri kalan yedi firmada yabancı dil seviyesi yetersizdir. Bütün firmalar satış sonrası destek vermektedir. Firmalar servis için genel olarak teknik personellerini göndermektedir. Firmaların satış ve pazarlama anlamındaki eksiklikleri ihracat performansının zaman içindeki değişiminden de izlenebilmektedir. Konya’dan projeye dâhil olan firmaların istikrarlı bir ihracat performansına sahip olmadıkları görülmektedir. Bazı yıllar ihracat yapılabilirken, diğer yıllarda ihracat yapılamamaktadır. Bunun temel nedeni dış pazarlama anlamında önemli eksikliklerin olmasıdır. Finansmana erişim ve nitelikli işgücündeki eksiklikler de ihracat performansını olumsuz etkilemektedir. Firmaların ihracat performanslarındaki düşüklüğün bir diğer temel nedeni, yurt dışındaki alıcıların doğrudan son kullanıcılar olmasıdır. Konya’daki firmaların neredeyse hiçbiri yurt dışında bayiler üzerinden satış yapmamaktadır. Bayi ağının olmayışı ihracatta istikrarlı bir performans sergilenmesinin önündeki temel bir engel olarak öne çıkmaktadır. 51 Makine Sektöründe Rekabetçiliğin Geliştirilmesi Projesi: Konya İhtiyaç Analizi Raporu Tablo 14: Satış, pazarlama ve servis değerlendirmesi 52 Makine Sektöründe Rekabetçiliğin Geliştirilmesi Projesi: Konya İhtiyaç Analizi Raporu UR-GE YOL HARİTASI Bu çalışmada, projede yer alan Konya firmalarının rekabet güçlerinin artmasının önünde engel oluşturan unsurlar tespit edilmiştir. Söz konusu unsurların tespitinde bütüncül bir yaklaşım benimsenerek, firmaların bulundukları ilin durumu, faaliyet gösterdikleri alt sektörde öncü olan ülkelerle Türkiye’nin karşılaştırmalı rekabet gücü ve firmaların yönetim yapıları incelenmiştir. Konya’nın ya da daha genel anlamda Türkiye’nin sosyoekonomik yapısından kaynaklanan aksaklıkların çözümü için önerilerin geliştirilmesi bu projenin kapsamı dışındadır. İhtiyaç analizinde, firmaların yapısından kaynaklanan aksaklıkların UR-GE kapsamında sağlanacak desteklerle giderilmesi hedeflenmektedir. İhtiyaç analizinde dile getirilen aksaklıklar ve bu aksaklıkları gidermek için gerçekleştirilmesi önerilen eylemler aşağıda sıralanmaktadır11. Bundan sonraki üç yıl boyunca, T.C. Ekonomi Bakanlığı’nın destekleriyle gerçekleştirecek faaliyetlerin stratejik hedefi, projede yer alan Konya firmalarının yenilikçi veya takipçi KOBİ statüsünden, hızlı yükselenler kategorisine sıçramalarına katkı sunacak şekilde tasarlanmalıdır. Bundan sonraki süreçte gerçekleştirilecek faaliyetler KSO tarafından koordine edilecektir. Değer zinciri çerçevesinde değerlendirildiğinde yenilikçi veya takipçi KOBİ’ler ve hızlı yükselen işletmeler arasındaki temel farklılığın Ar-Ge ve ürün geliştirme, üretim ve satış ve pazarlama aşamalarında ortaya çıktığı bilinmektedir. Projeye Konya’dan dâhil olan firmaların da Ar-Ge, üretim ve satış ve pazarlama aşamalarında önemli eksiklikleri olduğu tespit edilmiştir. Söz konusu eksikliklerin giderilmesine katkı sunacak faaliyetler Şekil 15’de yer almaktadır. 11 12 Mart 2014 tarihinde projede yer alan firmaların, KSO’nun, Ekonomi Bakanlığı’nın ve TEPAV’ın temsilcilerinin katılımıyla KSO’da, ihtiyaç analizi sonuçlarının tartışıldığı bir toplantı gerçekleştirilmiştir. Söz konusu toplantıda proje kapsamında bundan sonraki üç yıl boyunca yapılacak eylemler kararlaştırılmıştır. 53 Makine Sektöründe Rekabetçiliğin Geliştirilmesi Projesi: Konya İhtiyaç Analizi Raporu Şekil 15: UR-GE Faaliyetleri Eğitim KSO tarafından, ihtiyaç analizi yapılan firmaların katılımıyla düzenlenecek eğitim programı giderlerinin yüzde 75’e kadarı T.C. Ekonomi Bakanlığı tarafından UR-GE Tebliğ’i kapsamında karşılanacaktır. İhtiyaç analizi yapılan firmaların dört temel alanda eğitime ihtiyaçları bulunmaktadır. 54 Bunlardan birincisi ve en çok tercih edileni aile şirketlerinde kurumsallaşma konusunda alınacak eğitimdir. Konya’da yer alan katılımcı firmaların tamamı aile firmasıdır. Bu firmaların işletme yapısı ve kurumsal kültürü, büyük şehirlerde yer alan muadillerine nazaran bazı farklılıklar göstermektedir. Bu sebeple firmaların eğitimi Konya’nın kültürel özelliklerini ve şirketlerdeki yönetim yapısını bilen eğitim kurumlarından alınmasında fayda bulunmaktadır. Firmaların önemli ölçüde iyileşme ihtiyacı olduğunu düşündükleri alanların başında süreç yönetimi gelmektedir. Bu amaçla, danışmanlık hizmeti ile beraber bu alanda bir eğitim programı düzenlenmesi gerekli bulunmuştur. Firmaların önemli bir bölümünde, dış ticaret operasyonları ve mevzuatı konuşunda eksiklikler tespit edilmiştir. Bu eksikliklerin giderilmesi için firmaların dış ticaretten sorumlu mensupları için bir eğitim programı düzenlenmesi uygun olacaktır. Bu program kapsamında dış ticarete genel bir girişe ilaveten muhasebe, teslimat, sözleşme, fiyatlandırma, B2B ilişkiler, kamu destekleri ve telif verme usulleri konusunda eğitim verilmesi faydalı olacaktır. Konya’daki Makine Sektöründe Rekabetçiliğin Geliştirilmesi Projesi: Konya İhtiyaç Analizi Raporu firmaların dış ticarette karşılaştıkları bir sorun, ihracat pazarlarının riskli ülkelerden oluşmasıdır. Bu ülkelerde gönderilen malın tahsilâtında sorunlar yaşandığı, peşin satışların ise tercih edilmediği kimi firmalar tarafından dile getirilmiştir. Bu sorunu çözmek amacıyla Eximbank, Hermes gibi kuruluşlar ihracat sigortası yapan hizmeti sunsa da, bu hizmetlere başvuru süreci firmalar için bir zorluk teşkil etmektedir. Bu sebeple ihracat sigortası, Konya’daki firmaların alacakları dış ticaret eğitimi müfredatının bir parçası olmalıdır. Danışmanlık KSO tarafından, ihtiyaç analizi yapılan firmaların toplu danışmanlık hizmeti giderlerinin yüzde 75’e kadarı T.C. Ekonomi Bakanlığı tarafından UR-GE Tebliğ’i kapsamında karşılanacaktır. İhtiyaç analizi yapılan firmaların üç temel alanda danışmanlık hizmetine ihtiyaçları bulunmaktadır. Konya’dan projeye dâhil olan firmaların tamamı aile işletmeleridir. Bu tip işletmelerde, firma sahibi ya da sahipleri, firmanın günlük işleyişinde ve uzun vadeli hedeflerinin belirlenmesinde tek yetkili isimdir. Bu yapıdaki şirketlerin büyümesi yönetilmelerini zorlaştırdığından kurumsallaşma ihtiyacı öne çıkmaktadır. Bu amaçla yapılacak olan kurumsallaşma danışmanlığının Konya’daki kurumsal ve aile kültürüne hâkim, gerçekçi hedefler koyup onlara ulaşabilen ve tecrübeli bir danışmanlık firması tarafından yürütülmesi gerekmektedir. Firmaların alacakları süreç iyileştirme eğitimine ilaveten bu alandaki al başlıklarda ve genel anlamda süreç yönetimi danışmanlığı almaları verimliliklerine önemli katkı sağlayacaktır. Satın alma, üretim, satış, AR-GE, muhasebe ve performans ölçümü gibi ayrı alanlarda farklı firmalardan danışmanlık alınması mümkündür. Geçtiğimiz yıllarda hızlı bir kalkınma ve kentleşme sürecine giren Afrika ülkelerinin dünya genelinde tarımsal yatırımlardaki önemi artmıştır. Hızla mekanize olmakta olan Afrika tarım pazarına girmek konusunda firmalar oldukça istekli olsalar da, bu kıtanın pazar koşulları hakkındaki bilgileri sınırlıdır. Firmaların Afrika’da hangi pazarları hedeflemeleri gerektiği ve bu pazarlarda hangi tür müşterilerle ne şekilde iletişim kurmaları gerektiği konusunda bir pazar araştırması ve ticari istihbarat danışmanlığı hizmeti almaları firmaların ihracat performanslarının iyileştirilmesi için gereklidir. Öncelikli pazar ve müşterilerin belirlenmesinin ardından yurt dışı pazarlama organizasyonlarının düzenlenmesi yerinde olacaktır. Uluslar arası kuruluşlar, sivil toplum örgütleri ve kalkınma işbirliği örgütleri (USAID, DFID, TIKA vb.) gelişmekte olan ülkelerde tarımsal kalkınmaya önemli miktarda kaynak ayırmaktadır. Bu kuruluşların hibe ve kredi programları kapsamında tarımsal makine alımı yapılmaktadır. Konya’daki katılımcı firmaların bu programlara katılabilmek için yapmaları gerekenler (ihale başvurusu, standartlar, vs.) hakkında danışmanlık almaları faydalı olacaktır. Bu sayede firmalar daha önce faaliyet göstermedikleri pazarlara risksiz olarak girme yolu bulacaklardır. Konya’dan projeye katılan firmalar aynı makine alt sektöründe üretim yapmaktadır ve büyük çoğunluğu halihazırda KONTARKÜM adını verdikleri bir kümenin parçasıdır. Bununla birlikte 55 Makine Sektöründe Rekabetçiliğin Geliştirilmesi Projesi: Konya İhtiyaç Analizi Raporu firmalar görüşmelerde genel olarak ortak alım, pazar gezileri ve tanıtım gibi küme faaliyetlerinde bulunmadıklarını belirtmişlerdir. Bu sebepten dolayı firmaların küme yönetimi konusunda danışmanlık almalarında fayda olacaktır. Bu danışmanlık kapsamında firmalara küme yönetimi konusunda teknik danışmanlık, networking, performans izleme ve raporlama, tanıtım gibi alanlarda yardımcı olunabilir. Firmaların gidecekleri fuarlarda farklı alt sektörlerde de olsa kendilerini ortak olarak tanıtabilmeleri için bir tanıtım filmi broşürünün hazırlanması ve ilgili kentlerdeki yayın organlarına ilan verilmesi faydalı olacaktır. Bu amaçla tanıtım materyallerini ve ortak temayı hazırlayacak bir reklam firması ile temasa geçilmesinin gerekli olduğu düşünülmektedir. Başlangıç aşamasında küme faaliyeti olarak firmalar tarafından dile getirilen bir talep olan tarım ihtisas OSB’si için bir fizibilite etüdü de yapılabilir. Yurt dışına açılma KSO’nun ihtiyaç analizi yapılan firmaların katılımıyla düzenleyeceği yurt dışı pazarlama ve alım heyeti programları T.C. Ekonomi Bakanlığı tarafından UR-GE Tebliğ’i kapsamında desteklenecektir. Her bir programın üst limiti 150 bin ABD doları olacak şekilde yüzde 75’i bakanlık tarafından desteklenmektedir. 56 Konya’dan projeye dâhil olan 16 firmanın tamamı tarım makineleri sektöründe faaliyet gösterse de bu sektörün içinde 7 farklı makine alt sektöründe faaliyet göstermektedir. Bu nedenle firmaların tümünün bir arada, aynı fuara katılması mümkün olmakla birlikte alt sektörlere göre bölünmüş fuar alanında ortak stant açmaları mümkün değildir. Yurt dışı fuar katılım desteklerinden faydalanmak içinse firmaların bir arada hareket etmeleri zorunludur. Bu nedenle Konya’daki firmaların, yurt içi (Konya, İstanbul) ve yurt dışı (EIMA, Agritechnica) fuarlarına katılırken ortak bir temaya sahip stantlar ile katılması, firmaların kendi bölümlerindeki stantlarına ilaveten fuarın uygun bir yerine bir küme tanıtım standı alması mümkündür. Firmalar, farklı alt sektörlerde faaliyet gösterseler de ticaret verilerine bakıldığında bütün sektörlerde Almanya ve ABD’nin hem en büyük pazarlar, hem de en önemli üreticiler arasında olduğu görülmektedir. Bu sebeple Konya’daki firmaların bu iki ülkeye hem pazar gezisi amaçlı, hem de rakiplerini tanıma amaçlı geziler düzenlemesi mümkündür. Bu gezilerde firmaların elde edecekleri bağlantıları daha sonra Konya’ya alım heyeti olarak çağırmaları mümkündür. Tablo 15: UR-GE yol haritası takvimi ve temsili maliyetler 57 SONUÇ Makine Sektöründe Rekabetçiliğin Geliştirilmesi Projesi, Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği’nin öncülüğünde yürütülmekte ve T.C. Ekonomi Bakanlığı’nın Uluslararası Rekabetçiliğin Geliştirilmesi Tebliğ’i kapsamında desteklenmektedir. Projenin danışman kuruluşu TEPAV’dır. Projenin gerçekleştirildiği illerdeki Sanayi veya Sanayi ve Ticaret Odaları, projede, yararlanıcı kuruluş olarak yer almaktadırlar. Projenin amacı, Türkiye’nin 2023 yılı hedeflerini yakalamasında kritik bir rolü bulunan makine sektörünün yoğunlaştığı 7, her bir ilde faaliyet gösteren en az 10 makine üreticisinin rekabet gücünün mevcut düzeyini analiz etmek ve bu firmaların rekabet güçlerinin geliştirilmesinin önündeki engelleri tespit etmektir. Yapılan incelemeler neticesinde her bir il için, o ilden projeye dâhil olan firmaların rekabet gücü ihtiyaç analizi hazırlanacaktır. İl raporları, T.C. Ekonomi Bakanlığı’nın, URGE Tebliğ’i kapsamında, projede yer alan firmalara vereceği destekler konusunda, Bakanlığa yol gösterici olacaktır. Projenin Konya’da yürütülen aşamasının sonuçlarını içeren bu raporda, Konya’da faaliyet gösteren 16 makine üreticisi firmanın mevcut rekabet gücü düzeyi analiz edilmekte ve bu firmaların rekabet güçlerini geliştirebilmeleri için ihtiyaç duydukları unsurlar tespit edilmektedir. Projede yer alan firmalar, TEPAV proje ekibi tarafından gerçekleştirilen ihtiyaç analizi doğrultusunda, T.C. Ekonomi Bakanlığı’nın URGE Tebliğ’i kapsamında destekleneceklerdir. Konya’daki 16 makine üreticisinin TEPAV tarafından yapılan ihtiyaç analizi neticesinde firmaların değer zincirinin halkalarındaki aksaklıklar tespit edilmiştir. Söz konusu eksikliklerin giderilmesi durumunda firmaların yenilikçi veya takipçi KOBİ statüsünden hızlı yükselenler kategorisine ulaşabilecekleri değerlendirmesi yapılmıştır. Çalışmada, firmaların eksikliklerinin giderilebilmesi için bundan sonraki 3 yılda gerçekleştirilmesi önerilen bir takım aktiviteler tasarlanmıştır. Bu aktiviteler, ihtiyaç analizi sonuçları doğrultusunda, 16 firmanın temsilcilerinin katılımıyla, 12 Mart 2014’te Konya Sanayi Odası’nda gerçekleştirilen toplantıda netleştirilmiştir. Önümüzdeki 3 yıl boyunca gerçekleştirilecek aktivitelerin organizasyonu KSO tarafından yapılacaktır. KSO’nun bu süreçte firmalarla yakın işbirliği içerisinde olmasında fayda bulunmaktadır. T.C. Ekonomi Bakanlığı’nın destekleriyle, KSO organizasyonunda, önümüzdeki dönemde gerçekleştirilecek faaliyetlerin, firmaların bu raporda altı çizilen eksikliklerinin giderilmesine katkı sunmasını temenni ediyoruz. 58 Makine Sektöründe Rekabetçiliğin Geliştirilmesi Projesi: Konya İhtiyaç Analizi Raporu EK-1: SEKTÖREL TİCARET ANALİZLERİ Ek 1.1: - Sıvı, tozları püskürtmeye, dağıtmaya mahsus mekanik cihazlar Sektörün dünya toplam ihracatı küresel krizle birlikte yüzde 24 daralmış ancak izleyen yıllarda sergilediği kademeli artış ile kriz öncesindeki seviyenin üzerine çıkabilmiştir. Böylelikle sektörün toplam ihracatı 2007-2012 döneminde yüzde 24’lük bir artış yaşamıştır. 17.602 17.713 2011 2012 16.570 14.528 14.271 12.578 2007 2008 2009 2010 Kaynak: BM COMTRADE, TEPAV Hesaplamaları 59 Makine Sektöründe Rekabetçiliğin Geliştirilmesi Projesi: Konya İhtiyaç Analizi Raporu Sektörün dünya toplam ihracatının yüzde 37’si ABD ve Almanya tarafından gerçekleştirilmektedir. Bununla birlikte Çin’in 2007-2012 döneminde ihracatını hızlı bir şekilde artırması, sektör ticaretindeki konumunu giderek belirginleştirdiği anlamına gelmektedir. En büyük 10 ihracatçı (2012, milyon ABD doları) 2007-2012 CAGR (%) ABD 3.347 Almanya 3.259 Çin 1.429 Hollanda 5,4 ABD 0,2 Çin 696 2.266 1.637 Almanya 13,5 2.810 İtalya En büyük 10 ithalatçı (2012, milyon ABD doları) 2007-2012 CAGR (%) 1.102 4,2 15 6,7 0 Fransa 6,6 Kanada 748 3,4 3,7 Rusya 703 13 692 5,6 İngiltere 564 Japonya 499 7,5 Meksika Fransa 470 3,7 Brezilya 1,4 834 32 594 İsviçre 367 0,6 İngiltere 519 -2,3 Meksika 360 7,1 Hollanda 470 7 Kaynak: BM COMTRADE, TEPAV Hesaplamaları CAGR: İhracat Pazar payı kümülatif artış hızı Sektörün en büyük ihracatçısı olan ABD’nin ana ticaret partnerleri Kanada, Meksika ve Çin’dir. 2007-2012 döneminde ihracatta en hızlı artış düzeyini yakalayan Çin ise, ihracatının yaklaşık dörtte birini ABD’ye yapmaktadır. ABD 3.347 Almanya 3.259 Çin 2.810 İtalya Hollanda 1.429 696 2 3 4 5 Meksika (13) Çin (10) Avusturalya (5) Brezilya (4) Çin (14) Fransa (9) Rusya (7) ABD (5) Brezilya (5) ABD (24) Japonya (5) Almanya (4) Tayland (4) Brezilya (4) Almanya (14) Fransa (12) ABD (6) Rusya (5) Avusturya (4) Almanya (24) Fransa (12) İngiltere (8) Belçika (6) ABD (4) İngltere 564 ABD (11) Hollanda (7) İrlanda (7) Almanya (7) Japonya 499 Çin (25) Tayland (14) ABD (11) Kore (7) Birleşik Arap Emirlikleri (7) Endonezya (6) Fransa 470 Almanya (20) ABD (6) Çin (5) Rusya (5) İspanya (5) İsviçre 367 Almanya (28) İtalya (7) Fransa (7) Çin (7) ABD (6) Meksika 360 ABD (92) Avusturalya (1) Fransa (1) Venezüella (1) Kolombiya (1) Kaynak: BM COMTRADE, TEPAV Hesaplamaları 60 1 Kanada (18) Makine Sektöründe Rekabetçiliğin Geliştirilmesi Projesi: Konya İhtiyaç Analizi Raporu 2007-2012 döneminde ithalatını en çok artıran ülke konumundaki Brezilya’nın ağırlıklı olarak ABD, Çin ve Almanya’dan ithalat yaptığı görülmektedir. Çin, sektörün en büyük ithalatçısı olan ABD’nin pazarında önemli bir paya sahiptir. ABD, ithalatının yüzde 39’unu Çin’den gerçekleştirmektedir. ABD 1 2 3 4 5 Çin (39) Meksika (16) Almanya (8) Kanada (8) Japonya (5) Almanya (31) Japonya (17) ABD (16) Kore (10) Diğer Asya (4) İtalya (19) Çin (15) İsviçre (10) Hollanda (9) Fransa (9) Almanya (33) İtalya (17) Çin (10) ABD (8) Hollanda (6) 2.266 Çin 1.637 Almanya 1.102 Fransa 834 Kanada 748 ABD (63) Çin (17) Meksika (4) Almanya (3) İtalya (2) Rusya 703 Almanya (25) Çin (17) İtalya (15) ABD (12) Fransa (4) Meksika 692 ABD (64) Çin (12) Almanya (7) İtalya (3) Japonya (3) ABD (29) Çin (19) Almanya (15) Japonya (8) İtalya (6) Çin (25) Almanya (18) ABD (15) İtalya (7) Hollanda (6) Almanya (25) ABD (17) Belçika (12,5) Çin (10) İngiltere (6) Brezilya 594 İngiltere 519 Hollanda 470 Kaynak: BM COMTRADE, TEPAV Hesaplamaları Avrupa ülkelerinin sektör paylarını korudukları, buna karşın Çin’in sergilediği başarılı ihracat performansı ile diğer ülkelerden ayrıştığı görülmektedir. Çin, ihracattaki pazar payını giderek artırmakta ve ABD’nin ticaret hacmine yakınsamaktadır. Dünya Pazar Payı (%), 2012 26 24 22 20 18 16 14 12 ABD Almanya Çin 10 8 6 4 2 0 İtalya İngltere Hollanda Japonya İsviçre Fransa Meksika -2 -4 -6 -4 0 4 8 12 16 20 2007-2012 İhracat Pazar payı kümülatif artış hızı (yüzde) Kaynak: BM COMTRADE, TEPAV Hesaplamaları 61 Makine Sektöründe Rekabetçiliğin Geliştirilmesi Projesi: Konya İhtiyaç Analizi Raporu Türkiye’nin sektördeki dış ticareti 2009 yılından beri hızla artmaktadır. Ancak sektör ihracatının, Türkiye’nin toplam ihracatı içindeki payının oldukça küçük olması ve ithalatın ihracata kıyasla yüksek bir seviyede seyretmesi, sektördeki dış ticaret açığının önemli bir sorun olarak karşımıza çıkmasına neden olmaktadır. Türkiye’nin sektördeki dış ticareti (2012, milyon ABD doları ve %) 215 203 175 143 144 115 ihracat ithalat Türkiye’nin toplam makine dış ticareti içindeki payı (%) 40 27 2007 İhracat 0,4 40 35 63 53 2008 2009 2010 2011 0,4 0,5 0,5 0,5 2012 0,6 Kaynak: BM COMTRADE, TEPAV Hesaplamaları Türkiye’nin sektördeki ihracatında öne çıkan ülkelerin ağırlıklı olarak komşu bölgelerde yer aldığı görülmektedir. Bu durum, Türkiye’nin sektörün küresel liderlerinin bulunduğu pazarlarda kendini gösteremediği anlamına gelmektedir. Bununla birlikte sektöre yönelik talep önemli ölçüde Almanya ve Çin’den karşılanmaktadır. ihracatın ülkelere göre dağılımı (%) İhracatın ülkelere göre dağılımı (2012, milyon ABD doları) Rusya Federasyonu 9 Irak 7 Azerbaycan 6 İran 3 Almanya 3 14 Almanya 39 18 10 Çin 39 18 10 İsrail 5 İtalya 23 11 5 ABD 22 11 24 11 Türkmenistan 2 4 Suudi Arabistan Suudi Arabistan 2 3 Hollanda 8 7 15 10 Fas 2 3 İngiltere 8 4 Cezayir 2 3 İsviçre 6 4 Mısır 2 3 İspanya 5 3 Kaynak: BM COMTRADE, TUIK TEPAV Hesaplamaları 62 ithalatın ülkelere göre dağılımı (%) İthalatın ülkelere göre dağılımı (2012, milyon ABD doları) Not: CAGR hesaplanma yöntemi Makine Sektöründe Rekabetçiliğin Geliştirilmesi Projesi: Konya İhtiyaç Analizi Raporu Ek 1.2: Tarla, bahçe tarımında, ormancılıkta kullanılan makine, cihazlar Sektörün dünya toplam ihracatı küresel krizde yüzde 26’lık bir kayba uğramıştır. Ancak izleyen yıllarda hızlı bir şekilde toparlanmış ve kriz öncesi seviyenin de üzerine çıkabilmiştir. 7.800 8.153 7.378 5.496 5.403 2007 2008 2009 5.819 2010 2011 2012 Kaynak: BM COMTRADE, TEPAV Hesaplamaları 63 Makine Sektöründe Rekabetçiliğin Geliştirilmesi Projesi: Konya İhtiyaç Analizi Raporu Almanya ve ABD, sektörün en büyük ihracatçılarıdır. Her iki ülke de 20072012 döneminde ihracat pazar paylarını artırabilmiştir. Ancak Çin, yüzde 30’luk büyüme hızı ile ihracatı en fazla artan ülke olmuştur. Çin, ithalatta da aynı büyüme performansını yakalamış ve ithalatı en hızlı artan ülke olmuştur. En büyük 10 ihracatçı (2012, milyon ABD doları) 2007-2012 CAGR (%) Almanya 1.235 ABD 1.121 İtalya 844 Kanada 574 Çin 572 Fransa 531 İsveç 321 Hollanda 289 8,3 ABD 13 Fransa 2,2 Almanya 522 8,3 8,2 Rusya 515 4,2 30 Kanada 3,8 Ukrayna 296 16 9,1 İngiltere 285 -2,5 9,6 Polonya Avusturya 204 Çin 186 Avusturya 210 8,6 Brezilya 208 9,9 Kaynak: BM COMTRADE, TEPAV Hesaplamaları En büyük 10 ithalatçı (2012, milyon ABD doları) 2007-2012 CAGR (%) 827 9,8 653 5,3 18 477 234 13 9,1 30 CAGR: İhracat Pazar payı kümülatif artış hızı Sektörün en büyük ihracatçısı olan Almanya, ihracatının beşte birini Fransa’ya yapmaktadır. İhracatında ne çıkan diğer ülkeler de ağırlıklı olarak Avrupa pazarlarıdır. İhracatını en hızlı artıran Çin’in ana ticaret partnerleri ise ABD, Rusya ve Avustralya’dır. Almanya 1.235 ABD 1.121 İtalya 844 Kanada 574 Çin 572 Fransa İsveç Hollanda 531 321 289 2 3 4 5 Rusya (11) Ukrayna (6) Polonya (6) Avusturya (6) Kanda (36) Ukrayna (11) Avustralya (8) Brezilya (7) Rusya (6) Fransa (17) Almanya (11) ABD (6) İngiltere (5) Avusturya (4) ABD (78) Rusya (5) Avustralya (5) Lituanya (5) Ukrayna (1) ABD (20) Ukrayna (8) Rusya (8) Japonya (8) Almanya (4) Almanya (20) Rusya (7) Polonya (7) İngiltere (6) İspanya (5) Rusya (13) İngiltere (11) Fransa (9) Polonya (8) Almanya (7) Almanya (17) ABD (12) Belçika (12) Fransa (10) İsviçre (8) Avusturya 210 Almanya (22) Fransa (18) Polonya (11) Çek Cumhuriyeti (5) Romanya (5) Brezilya 208 Venezüella (16) Paraguay (14) ABD (10) Bolivya (9) Güney Afrika (7) Kaynak: BM COMTRADE, TEPAV Hesaplamaları 64 1 Fransa (21) Makine Sektöründe Rekabetçiliğin Geliştirilmesi Projesi: Konya İhtiyaç Analizi Raporu Dünyanın en büyük ithalatçısı olan ABD, ithalatının yüzde 60’ını komşu ülkelerden gerçekleştirmektedir. İthalatı en fazla artan Çin’in ise ağırlıklı olarak sektörün ana ihracatçıları arasında yer almayan Japonya’dan ithalat yaptığı görülmektedir. ABD 827 Fransa 653 1 2 3 4 5 Kanada (53) Çin (14) Meksika (8) İtalya (6) Fransa (2) Almanya (43) İtalya (19) Avusturya (5) Çin (4) İsveç (4) Almanya 522 Fransa (17) İtalya (16) Avusturya (10) Çin (9) Polonya (6) Rusya 515 Almanya (23) ABD (16) Çin (13) Ukrayna (7) Kanada (6) ABD (76) Almanya (5) Çin (3) Fransa (3) Kanada (3) Kanada 477 Ukrayna 296 ABD (44) Almanya (18) Fransa (6) İtalya (5) Çin (5) İngiltere 285 Almanya (28) İsveç (13) Fransa (9) İtalya (7) ABD (7) Almanya (32) Fransa (14) İtalya (11) Belçika (8) İsveç (6) Almanya (34) Çek Cumhuriyeti (17) Macaristan (17) İtalya (11) Fransa (6) Japonya (56) Almanya (9) ABD (9) İtalya (9) Kore (6) Polonya 234 Avusturya 204 Çin 186 Kaynak: BM COMTRADE, TEPAV Hesaplamaları Sektörün küresel lideri konumunda olan Almanya, pazar payını ılımlı bir şekilde de olsa artırmaya devam etmektedir. Sektörün en büyük ihracatçıları arasında yer alan hiçbir ülkenin pazar payında negatif yönlü bir hareket gözlenmezken, Çin’in henüz çok küçük bir ticaret hacmine sahip olmakla birlikte pazar payını hızlı bir şekilde artırabildiği görülmektedir. 20 18 14 ABD 12 İtalya 10 8 Kanada Fransa 6 Dünya Pazar Payı (%), 2012 16 Almanya 4 İsveç Çin 2 Hollanda Brezilya Avusturya 0 -2 0 2 4 6 8 10 12 14 16 18 20 22 24 26 28 30 32 34 2007-2012 İhracat Pazar payı kümülatif artış hızı (yüzde) Kaynak: BM COMTRADE, TEPAV Hesaplamaları 65 Makine Sektöründe Rekabetçiliğin Geliştirilmesi Projesi: Konya İhtiyaç Analizi Raporu Küresel kriz dönemi dahil olmak üzere, Türkiye’nin sektörde dış ticaret fazlası verdiği görülmektedir. Ancak buna rağmen sektörün ihracatının, Türkiye’nin toplam ihracatı içindeki payı oldukça küçüktür. İhracat, 2012 yılında 2007-2012 dönemini en yüksek seviyesine ulaşmıştır. Türkiye’nin sektördeki dış ticareti (2012, milyon ABD doları ve %) 75 63 52 51 50 46 40 35 ihracat ithalat 32 27 17 Türkiye’nin toplam makine dış ticareti içindeki payı (%) 17 2007 İhracat 0,6 2008 2009 2010 2011 0,6 0,5 0,5 0,6 2012 0,7 Kaynak: BM COMTRADE, TEPAV Hesaplamaları Türkiye, sektördeki ihracatını ağırlıklı olarak komşu bölgelere yapmaktadır. Irak ve Bulgaristan, Türkiye’nin ihracatında öne çıkan ülkelerdir. Sektördeki ithalatın yüzde 85’i ise İtalya ve Çin’den gelmektedir. ihracatın ülkelere göre dağılımı (%) İhracatın ülkelere göre dağılımı (2012, milyon ABD doları) 14 Irak 9 Bulgaristan 6 Sudan 5 Azerbaycan Fransa 4 Etiyopya 3 19 İtalya 12 Çin 25 17 50 35 Fransa 2 3,2 6,6 Almanya 1 2,7 4,7 ABD 1 1,6 4,5 Hollanda 1 1,4 8 Cezayir 2 3 Romanya 0 0,8 İtalya 2 2,8 İngiltere 0 0,7 Romanya 2 2,7 Hindistan 0 0,7 Macaristan 2 2,7 Hırvatistan 0 0,7 Kaynak: BM COMTRADE, TUIK TEPAV Hesaplamaları 66 ithalatın ülkelere göre dağılımı (%) İthalatın ülkelere göre dağılımı (2012, milyon ABD doları) Not: CAGR hesaplanma yöntemi Makine Sektöründe Rekabetçiliğin Geliştirilmesi Projesi: Konya İhtiyaç Analizi Raporu Ek 1.3: Hasat, harman, biçme; ürünleri ayırma, temizleme makine, cihazları Sektörün dünya toplam ihracatı 2009 yılında yaşadığı yüzde 25’lik daralmayı, izleyen dönemlerde telafi edebilmiş ve 2012 itibari ile kriz öncesi seviyesini yakalayarak, 20 milyar doları aşmıştır. 20.213 19.493 19.118 14.590 15.047 2009 2010 13.604 2007 2008 2011 2012 Kaynak: BM COMTRADE, TEPAV Hesaplamaları 67 Makine Sektöründe Rekabetçiliğin Geliştirilmesi Projesi: Konya İhtiyaç Analizi Raporu ABD, sektör ticaretinde küresel lider konumundadır. Çin ise 2007-2012 döneminde hem ithalatı hem de ihracatı en çok artan ülke olmuştur. Sektörün en büyük ihracatçıları arasında pazar payı azalan tek ülkenin İtalya olduğu görülmektedir. En büyük 10 ihracatçı (2012, milyon ABD doları) 2007-2012 CAGR (%) ABD 11 ABD 5 Kanada - Fransa 1.778 3,2 17 Almanya 1.760 7,5 -1,3 Rusya 939 7,5 1,7 İngiltere 902 2,2 1,5 Avusturalya 4.617 Almanya 4.001 Belçika 1.399 Çin 1.299 İtalya 1.183 Fransa 1.127 Hollanda En büyük 10 ithalatçı (2012, milyon ABD doları) 2007-2012 CAGR (%) 847 Kanada 574 8 Polonya 524 14 Brezilya 424 1,7 Kaynak: BM COMTRADE, TEPAV Hesaplamaları 2.031 1.833 850 Belçika 8,3 14 25 682 Hollanda - 598 Çin 4,8 513 42,4 CAGR: İhracat Pazar payı kümülatif artış hızı ABD ve Almanya, ihracatını en fazla artıran Çin’in ana ticaret partnerleri arasında yer almaktadır. Fransa’nın, dünyanın önde gelen ihracatçıları için önemli bir pazar olduğu görülmektedir. En büyük ihracatçı olan ABD ise ihracatının önemli bir kısmını Kanada’ya yapmaktadır. ABD 4.617 Almanya 4.001 Belçika 1.399 Çin 1.299 2 3 4 5 Avustralya (12) Çin (6) Brezilya (6) Meksika (4) Fransa (16) ABD (11) Rusya (8) İngiltere (7) Polonya (6) Fransa (22) Almanya (11) İngiltere (10) Hollanda (5) ABD (5) ABD (16) Almanya (10) Vietnam (7) Avustralya (6) İngiltere (5) İtalya 1.183 Fransa (21) Almanya (13) ABD (8) Belçika (4) Polonya (4) Fransa 1.127 Almanya (25) Belçika (10) ABD (8) İngiltere (6) Polonya (6) Almanya (17) Fransa (15) Belçika (9) ABD (7) İngiltere (7) Hollanda 847 Kanada 574 ABD (71) Avustralya (10) Rusya (6) Brezilya (5) Kazakistan (2) Polonya 524 Fransa (10) Türkiye (10) Almanya (10) Belçika (9) İsveç (8) Arjantin (24) Paraguay (11) Bolivya (10) ABD (8) Venezüella (7) Brezilya 424 Kaynak: BM COMTRADE, TEPAV Hesaplamaları 68 1 Kanada (36) Makine Sektöründe Rekabetçiliğin Geliştirilmesi Projesi: Konya İhtiyaç Analizi Raporu İthalatta da lider olan ABD’nin ana ithalat partneri Almanya’dır. Çin hızlı yükselişine rağmen henüz önemli bir ithalat seviyesine sahip değildir. Mevcut ithalatının yüzde 60’tan fazlasını ise ABD’den gerçekleştirmektedir. 1 2 3 4 5 Kanada (18) Meksika (14) Çin (13) İtalya (5) ABD (81) Almanya (8) Belçika (2) Çin (1,5) Fransa (1) Almanya 2.031 (22) ABD Kanada 1.833 Fransa 1.778 Almanya (32) İtalya (12) Belçika (11) ABD (9) Hollanda (5) Almanya 1.760 ABD (13) Macaristan (12) Fransa (10) İtalya (10) Hollanda (7) Belarus (30) Almanya (29) ABD (9) Belçika (6) Kanada (4) Almanya (34) ABD (14) Belçika (9) Çin (8) Fransa (8) ABD (73) Çin (7) Kanada (7) Almanya (4) Fransa (2) ABD (35) Almanya (20) Fransa (16) Hollanda (8) İtalya (7) Almanya (35) ABD (19) Belçika (15) Fransa (6) İtalya (6) ABD (63) Almanya (10) Japonya (7) İsrail (2,5) Belçika (2) Rusya 939 İngiltere 902 Avusturalya 850 Belçika 682 Hollanda 598 Çin 513 Kaynak: BM COMTRADE, TEPAV Hesaplamaları Sektörün temel oyuncuları küresel pazar payını artırmaya devam eden Almanya ve ABD’dir. Çin, sektördeki ihracatını en hızlı artıran ülke olmasına rağmen henüz oldukça düşük bir ticaret hacmine sahiptir. Diğer ülkeler pazar paylarını aşağı yukarı benzer seviyelerde tutarken, İtalya’nın pazar payının küçüldüğü görülmektedir. Dünya Pazar Payı (%), 2012 35,0 32,5 30,0 27,5 25,0 22,5 20,0 17,5 ABD Almanya 15,0 12,5 10,0 7,5 5,0 2,5 İtalya Çin Fransa Kanada Hollanda 0,0 -2,5 -5,0 Polonya Brezilya -4 0 4 8 12 16 20 2007-2012 İhracat Pazar payı kümülatif artış hızı (yüzde) Kaynak: BM COMTRADE, TEPAV Hesaplamaları 69 Makine Sektöründe Rekabetçiliğin Geliştirilmesi Projesi: Konya İhtiyaç Analizi Raporu Türkiye’nin sektördeki ithalatı 2009 yılından beri hızla artmakta, buna karşın ihracatı benzer seviyelerde kalmaktadır. Bu durum, Türkiye’nin sektörde yüksek oranda dış ticaret açığı verdiği anlamına gelmektedir. Türkiye’nin sektördeki dış ticareti (2012, milyon ABD doları ve %) 220 217 186 122 110 ihracat ithalat 73 52 Türkiye’nin toplam makine dış ticareti içindeki payı (%) 49 45 60 47 30 2007 İhracat 0,4 2008 2009 2010 2011 0,6 0,6 0,6 0,5 2012 0,5 Kaynak: BM COMTRADE, TEPAV Hesaplamaları Sektörün en büyük ithalatçılarından olan Fransa, Türkiye için önemli bir pazardır. Bununla birlikte Türkiye’nin diğer ihracat pazarlarının komşu ülkelerle sınırlı kaldığı görülmektedir. ihracatın ülkelere göre dağılımı (%) İhracatın ülkelere göre dağılımı (2012, milyon ABD doları) 11 İtalya 10 Fransa 5 Sudan 18 Polonya 17 İtalya 9 Almanya İran 4 7 ABD Irak 4 7 Belçika 71 37 35 18 13 32 17 16 8 6 Azerbaycan 2 4 Hollanda Libya 2 4 İsrail 6 3 9 4 Fas 2 3 Fransa 6 3 Meksika 2 3 İspanya 6 3 Rusya Federasyonu 1 2 Çin 4 2 Kaynak: BM COMTRADE, TUIK TEPAV Hesaplamaları 70 ithalatın ülkelere göre dağılımı (%) İthalatın ülkelere göre dağılımı (2012, milyon ABD doları) Not: CAGR hesaplanma yöntemi Makine Sektöründe Rekabetçiliğin Geliştirilmesi Projesi: Konya İhtiyaç Analizi Raporu Ek 1.4: Süt sağma, sütçülükte kullanılan makine ve cihazlar Sektörün dünya ihracatı küresel krizde yaşanan daralmayı takiben 2009 yılından beri artmaktadır. Ancak bu süreçte kriz öncesi seviyesini yakalayamadığı gibi 2012 yılında da yine negatif yönlü bir değişim göstermiştir. 1.944 1.867 1.819 1.579 1.440 1.344 2007 2008 2009 2010 2011 2012 Kaynak: BM COMTRADE, TEPAV Hesaplamaları 71 Makine Sektöründe Rekabetçiliğin Geliştirilmesi Projesi: Konya İhtiyaç Analizi Raporu Sektörde ihracatı en fazla artan ülke İsrail, ithalatı en fazla artan ülke ise Belarus olmuştur. Sektör ihracatında önemli bir yere sahip olan Hollanda ve Almanya’nın ise ihracat pazar paylarının daraldığı görülmektedir. En büyük 10 ihracatçı (2012, milyon ABD doları) 2007-2012 CAGR (%) Hollanda 330 Almanya 279 ABD 144 İtalya 111 Danimarka 107 İsrail 100 En büyük 10 ithalatçı (2012, milyon ABD doları) 2007-2012 CAGR (%) -9,2 Fransa 147 10 -3,2 Almanya 144 4,2 5,2 Hollanda 1 Belarus -13 Rusya 23 ABD 137 12 27 105 -2,1 89 79 1,1 Polonya 90 7,7 İngiltere 74 7,2 Belçika 82 - Kanada 73 7,6 Belçika 71 - Fransa 63 -6,5 İsveç 62 -3,9 Kaynak: BM COMTRADE, TEPAV Hesaplamaları Avusturya 59 9,8 CAGR: İhracat Pazar payı kümülatif artış hızı İhracatta küresel lider konumunda olan Hollanda’nın ana ihracat partnerleri ağırlıklı olarak Avrupa ülkeleridir. İhracatta en hızlı artışı yaşayan İsrail ise Belarus, Hollanda ve Almanya’ya ihracat yapmaktadır. Hollanda 330 Almanya 279 ABD 144 2 3 4 5 Almanya (17) İngiltere (7) ABD (6) Finlandiya (5) Rusya (13) Belarus (11) Danimarka (10) Fransa (6) ABD (5) Kanada (27) Belçika (10) Arjantin (7) Venezüella (6) Almanya (6) İtalya 111 Fransa (8) Belarus (8) Rusya (7) Almanya (6) İspanya (6) Danimarka 107 Almanya (8) Suudi Arabistan (7) Norveç (7) ABD (5) Fransa (4) Belarus (18,5) Hollanda (16) Almanya (11) İtalya (10) ABD (9) Belarus (36) Almanya (27) Rusya (13) İsveç (8) Litvanya (4) Fransa (40) Almanya (19) Hollanda (11) İngiltere (5) İtalya (4) İsrail 100 Polonya Belçika 90 82 Fransa 63 Cezayir (16) Belçika (14) Fas (10) Almanya (8) İspanya (8) İsveç 62 Vietnam (13) Norveç (13) Singapur (10) Rusya (7) Çin (7) Kaynak: BM COMTRADE, TEPAV Hesaplamaları 72 1 Fransa (19) Makine Sektöründe Rekabetçiliğin Geliştirilmesi Projesi: Konya İhtiyaç Analizi Raporu Sektörün dünya ihracat liderlerinin aynı zamanda ithalatta da öne çıktığı görülmektedir. Almanya ve Hollanda ağırlıklı olarak birbirlerinden ithalat yapmaktadır. İthalatını hızlı bir şekilde artıran Belarus ise sektördeki talebini ağırlıklı olarak Avusturya’dan karşılamaktadır. Fransa 147 Almanya 144 Hollanda 137 Belarus 105 Rusya 89 ABD 79 1 2 3 4 5 Hollanda (33) İsveç (24) Belçika (14) Almanya (8) İtalya (7) Hollanda (36) İsveç (26) Polonya (6) İngiltere (5) Danimarka (4) Almanya (41) Danimarka (13) İrlanda (8) İsveç (5) İtalya (4) Avusturya (21) Almanya (18) Hollanda (13) Polonya (12) Çek Cumhuriyeti (8) Almanya (27) İsveç (23) İtalya (10) Belçika (8) Polonya (6) Hollanda (22) İsrail (10) Almanya (8) İsveç (8) Yeni Zellanda (8) İngiltere 74 Hollanda (24) Almanya (20) Irlanda (12) Yeni Zellanda (7) İsrail (5) Kanada 73 ABD (33) Hollanda (29) İsveç (14) Almanya (8) Fransa (5) Belçika 71 Almanya (28) Hollanda (25) ABD (16) Fransa (12) İngiltere (6) Almanya (49) İsviçre (17) Hollanda (11) İsveç (8) Danimarka (4) Avusturya 59 Kaynak: BM COMTRADE, TEPAV Hesaplamaları Sektörde Avrupa ülkeleri pazara hakim olsa da, pek çoğunun pazar payının küçüldüğü görülmektedir. İsrail is dünya pazar payını hızla artırmaktadır. Ancak sektörün liderlerine kıyasla henüz küçük bir ticaret hacmine sahiptir. 26 24 22 Dünya Pazar Payı (%), 2012 20 Hollanda 18 16 Almanya 14 12 10 8 Danimarka ABD İtalya 6 4 2 İsrail Polonya Fransa İsveç 0 -2 -4 -16 -12 -8 -4 0 4 8 12 16 20 24 28 2007-2012 İhracat Pazar payı kümülatif artış hızı (yüzde) Kaynak: BM COMTRADE, TEPAV Hesaplamaları 73 Makine Sektöründe Rekabetçiliğin Geliştirilmesi Projesi: Konya İhtiyaç Analizi Raporu Türkiye, sektörde gerçekleştirdiği ithalatta yaşanan daralma ile birlikte 2007 yılındaki dış ticaret açığını azaltmış ve 2009 yılında da fazla vermeyi başarmıştır. Ancak izleyen yıllarda hem ithalatın hızlı bir şekilde artması hem de ihracatın düşük seviyelerde seyretmesi dolayısıyla, sektör tekrar dış ticaret açığı sorunu ile karşı karşıya kalmıştır. Türkiye’nin sektördeki dış ticareti (2012, milyon ABD doları ve %) 45 36 28 25 21 ihracat 21 ithalat 21 21 18 17 11 10 Türkiye’nin toplam makine dış ticareti içindeki payı (%) 2007 İhracat 0,1 2008 2009 2010 2011 0,2 0,2 0,3 0,2 2012 0,2 Kaynak: BM COMTRADE, TEPAV Hesaplamaları Türkiye, sektörde ancak komşu ve bölge ülkelere ihracat yapabilmektedir. İthalatta ise Avrupa pazarlarına odaklandığı görülmektedir. Türkiye ithalatının yüzde 86’sını Avrupa pazarlarından karşılamıştır. ihracatın ülkelere göre dağılımı (%) İhracatın ülkelere göre dağılımı (2012, milyon ABD doları) 3 Cezayir 2 Tunus 13 Almanya 9 Danimarka 5 4 36 13 İran 1 7 İtalya Gürcistan 1 6 Fransa 3 9 5 İsveç 3 8 1 Romanya 11 K.Kıbrıs 1 4 ABD Kosova 1 4 Polonya 1 4 3 İngiltere 1 3 2 İsrail 1 3 2 Hollanda 1 2 1 Macaristan 1 Fas Kazakistan 0 Kaynak: BM COMTRADE, TUIK TEPAV Hesaplamaları 74 15 ithalatın ülkelere göre dağılımı (%) İthalatın ülkelere göre dağılımı (2012, milyon ABD doları) 2 Not: CAGR hesaplanma yöntemi 5 Makine Sektöründe Rekabetçiliğin Geliştirilmesi Projesi: Konya İhtiyaç Analizi Raporu Ek 1.5: - Tarım, ormancılık, kümes hayvancılığına mahsus makine, cihazlar Sektörün dünya toplam ticareti 2009 yılında yüzde 26 değer kaybetmiş ancak izleyen yıllarda hızla toparlanarak kriz öncesi seviyesini aşabilmiştir. Yine de 2012 yılında toplam ihracatın çok küçük bir oranda da olsa negatif yönlü bir değişim sergilediği görülmektedir. 5.560 7.162 7.093 2011 2012 5.472 4.882 4.104 2007 2008 2009 2010 Kaynak: BM COMTRADE, TEPAV Hesaplamaları 75 Makine Sektöründe Rekabetçiliğin Geliştirilmesi Projesi: Konya İhtiyaç Analizi Raporu Almanya, sektörün lider ihracatçısı olup, pazar payını artırmaya hızla devam etmektedir. Çin ve İspanya da sektördeki ihracatı 2007-2012 döneminde en hızlı artan iki ülke olmuştur. İthalatta ise Rusya’nın öne çıktığı ve ithalatı en fazla artan ülkenin de Hollanda olduğu görülmektedir. En büyük 10 ihracatçı (2012, milyon ABD doları) 2007-2012 CAGR En büyük 10 ithalatçı (2012, milyon ABD doları) 2007-2012 CAGR (%) (%) Almanya 1.391 Hollanda 863 ABD 732 İtalya 625 Kanada 404 Çin 399 Finlandiya 289 Danimarka 268 İspanya 262 İsveç 10 Rusya 7,7 ABD 7,8 Almanya 9 Kanada 288 9,3 5,7 Hollanda 269 15 12 Fransa 624 4,2 5,6 388 7 224 7 -0,7 İngiltere 191 -1 4,9 İsveç 175 8,6 12 Suudi Arabistan 145 Çin 126 2,4 168 837 Kaynak: BM COMTRADE, TEPAV Hesaplamaları 4,4 3,8 CAGR: İhracat Pazar payı kümülatif artış hızı İhracatı en fazla artan Çin ve İspanya’nın ihracat pazarlarının çeşitlendiği görülmektedir. Lider ihracatçı Almanya ise ağırlıklı olarak Rusya’ya ihracat yapmaktadır. Almanya 1.391 Hollanda 863 ABD 732 İtalya 625 2 3 4 5 Hollanda (7) Fransa (6) Polonya (6) Ukrayna (5) Almanya (14) Rusya (11) Fransa (8) Belçika (5) ABD (5) Kanada (25) Venezüela (9) Meksika (7) Avusturalya (5) Brezilya (5) İspanya (9) Fransa (9) ABD (7) Almanya (6) İngiltere (5) Kanada 404 ABD (73) Rusya (4) Brezilya (3) Avusturaya (3) Çin (3) Çin 399 Almanya (11) ABD (10) Hollanda (6) Endonezya (5) Tayland (5) Finlandiya 289 Çin (22) Tayland (18) ABD (14) Kore (6) Endonezya (5) Danimarka 268 Rusya (9) Almanya (8) İsveç (8) Suudi Arabistan (6) Norveç (6) İspanya 262 Fransa (16) Meksika (10) Rusya (8) Portekiz (7) Romanya (7) Rusya (16) ABD (14) Almanya (12) Norveç (12) Finlandiya (10) İsveç 168 Kaynak: BM COMTRADE, TEPAV Hesaplamaları 76 1 Rusya (29) Makine Sektöründe Rekabetçiliğin Geliştirilmesi Projesi: Konya İhtiyaç Analizi Raporu En büyük ithalatçı Rusya’nın ise ana ithalat pazarları Avrupa ülkeleri olup, yüzde 40’a yaklaşan payı ile Almanya ilk sırada yer almaktadır. İthalatı en fazla artan Hollanda da ithalatının yarıdan fazlasını Avrupa’dan yapmaktadır. Rusya 837 ABD 2 3 4 5 Hollanda (18) Finlandiya (7) İtalya (4) ABD (4) Kanada (44) İtalya (9) Çin (7) Almanya (7) Hollanda (7) Hollanda (16) İtalya (11) Belçika (10) Finlandiya (9) Danimarka (8) İtalya (8) Hollanda (7) Almanya (5) 624 Almanya 388 Kanada Yeni Zelanda (10) ABD (52) 288 Hollanda Fransa 1 Almanya (39) 269 224 Almanya (36) Polonya (11) ABD (10) Belçika (10) Çin (9) Almanya (21) Hollanda (15) İtalya (15) İspanya (9) İrlanda (6) İngiltere 191 İsveç (24) Almanya (19) Hollanda (12) Finlandiya (10) ABD (8) İsveç 175 Finlandiya (42) Almanya (22) Danimarka (10) Hollanda (8) Norveç (3) İtalya (21) Hollanda (19) Almanya (19) Belçika (9) Danimarka (6) ABD (20) Almanya (20) İtalya (9) Japonya (8) Hollanda (7) Suudi Arabistan Çin 145 126 Kaynak: BM COMTRADE, TEPAV Hesaplamaları Dünya Pazar Payı (%), 2012 Sektörün toplam ihracatında Almanya ve ABD’nin yüksek bir pazar payına sahip olduğu ve bu ülkelerin pazar paylarını artırmaya devam ettiği görülmektedir. Ancak ticaret hacimleri henüz küresel liderlerin çok gerisinde olmakla birlikte İspanya ve Çin, dünya pazar paylarını en hızlı artıran iki ülke konumundadır. En büyük ihracatçılar arasında pazar payı kaybına uğrayan tek ülke ise Finlandiya olmuştur. 30 28 26 24 22 20 18 16 14 12 10 8 6 4 2 0 -2 -4 -6 -10,0 Almanya ABD Hollanda İtalya Kanada Finlandiya İsveç -7,5 -5,0 -2,5 0,0 2,5 Çin Danimarka 5,0 İspanya 7,5 10,0 12,5 15,0 2007-2012 İhracat Pazar payı kümülatif artış hızı (yüzde) Kaynak: BM COMTRADE, TEPAV Hesaplamaları 77 Makine Sektöründe Rekabetçiliğin Geliştirilmesi Projesi: Konya İhtiyaç Analizi Raporu Sektörün Türkiye’deki ihracatı 2007 yılından bu yana belirgin bir şekilde artmaktadır. Ancak buna rağmen Türkiye’nin toplam ihracatı içindeki payı hala küçük bir seviyededir. Bununla birlikte sektörün, son altı yılda (2010 yılı hariç) dış ticaret fazlası vermesi önemli bir husustur. Türkiye’nin sektördeki dış ticareti (2012, milyon ABD doları ve %) 67 52 46 49 42 38 34 31 ihracat 26 ithalat 21 18 19 Türkiye’nin toplam makine dış ticareti içindeki payı (%) 2007 İhracat 0,3 2008 2009 2010 2011 0,4 0,5 0,5 0,5 2012 0,6 Kaynak: BM COMTRADE, TEPAV Hesaplamaları Türkiye, genellikle komşu bölgelere ihracat yapmakta ve Rusya dışında sektörün önemli ithalatçılarının pazarlarında kendini gösterememektedir. ABD, Almanya ve Kanada gibi önemli ithalatçıların Türkiye’nin sektördeki hedef ihracat pazarlarının dışında kaldığı görülmektedir. Sektördeki yerli talep ise önemli ölçüde Avrupa’dan karşılanmaktadır. ihracatın ülkelere göre dağılımı (%) İhracatın ülkelere göre dağılımı (2012, milyon ABD doları) 10 Azerbaycan 6 Irak 5 Rusya Federasyonu 4 Mısır Hollanda 9 Almanya 8 İtalya 3 8 ABD 3 7 Danimarka 3 6 Belçika 2 6 6 3 5 Hindistan 3 5 Suudi Arabistan 3 5 Cezayir 3 4 İran 3 4 2 Kaynak: BM COMTRADE, TUIK TEPAV Hesaplamaları 78 15 Malezya Özbekistan ithalatın ülkelere göre dağılımı (%) İthalatın ülkelere göre dağılımı (2012, milyon ABD doları) 3 15 10 36 25 Fransa 1 2 Çin 1 2 İspanya 1 2 Avusturya 0 Not: CAGR hesaplanma yöntemi 1 Makine Sektöründe Rekabetçiliğin Geliştirilmesi Projesi: Konya İhtiyaç Analizi Raporu Ek 1.6: Karıştırma, yoğurma, kırma, öğütme, homojenleştirme vb. makineleri Sektörün dünya toplam ihracatı 2009 sonrası hızla toparlanmış ve 2011 yılında 127 milyar dolar seviyesine çıkmıştır. Ancak 2012 yılında yine sert bir düşüş yaşayarak küresel kriz öncesi seviyenin altına gerilemiştir. Sektörün dünya ticareti 2012 yılında 81 milyar dolar civarında gerçekleşmiştir. 127.377 109.277 91.028 95.200 81.253 69.693 2007 2008 2009 2010 2011 2012 Kaynak: BM COMTRADE, TEPAV Hesaplamaları 79 Makine Sektöründe Rekabetçiliğin Geliştirilmesi Projesi: Konya İhtiyaç Analizi Raporu Singapur yüzde 15’lik büyüme hızıyla ihracatını en çok artıran ülke olmuştur. Sektörün en büyük ihracatçısı ise yaklaşık 14 milyar dolar ihracat yapan Almanya’dır. Çin, sektörün en büyük ithalatçısı olup, ithalat hacminde son altı yılda küçülme yaşandığı gözlenmiştir. Rusya, ithalatı en hızlı artan ülke konumundadır. En büyük 10 ihracatçı (2012, milyon ABD doları) 2007-2012 CAGR (%) En büyük 10 ithalatçı (2012, milyon ABD doları) 2007-2012 CAGR (%) Almanya 13.815 1,5 Çin Japonya 13.677 -8 Amerika -10 Kore ABD 8.888 Kore 5.557 İtalya 5.544 Singapur Çin 4,4 4.029 3.414 -4 10.662 -1 8.522 -15 4.726 Almanya -4 4.220 -3 Singapur 1 15 Rusya 2.354 14 12 Japonya 2.327 -13 3.464 Hollanda 2.549 -17 Hollanda 2.166 8 İsviçre 2.227 1,5 Meksika 2.086 0,7 Birleşik Krallıklar 1.752 -1 Fransa 1.868 -3 Kaynak: BM COMTRADE, TEPAV Hesaplamaları CAGR: İhracat Pazar payı kümülatif artış hızı Sektörün en büyük iki ihracatçısı olan Almanya ve Japonya’nın ana ihracat partnerlerinin Çin ve ABD olduğu görülmektedir. İhracatını en fazla artıran Singapur ise ağırlıklı olarak Asya ülkelerine ihracat yapabilmektedir. 2 3 4 5 ABD (11) Rusya (5) Fransa (5) Avustralya (3) Almanya 13.815 Japonya 13.677 Çin (23) ABD (20) Kore (9) Tayland (8) Diğer Asya ülkeleri (8) Kanada (13) Meksika (9) Kore (7) Çin (7) Singapur (5) Çin (31) ABD (12) Japonya (6) Vietnam (4) Hindistan (4) ABD (8) Almanya (7) Çin (6) Fransa (5) Rusya (4) Endonezya (14) Hong Kong (12) Malezya (10) Diğer Asya ülkeleri (8) Çin (8) ABD (13) Hong Kong (10) Japonya (9) Singapur (5) Kore (4) ABD (18) Kore (13) Almanya (9) Almanya (26) ABD (14) Çin (7) Fransa (5) İtalya (3) ABD (13) Avustralya (8) Norveç (8) Rusya (6) Almanya (5) ABD 8.888 Kore 5.557 İtalya 5.544 Singapur Çin Hollanda İsviçre Birleşik Krallıklar 4.029 3.414 2.549 2.227 1.752 Kaynak: BM COMTRADE, TEPAV Hesaplamaları 80 1 Çin (13) Diğer Asya Birleşmiş Krallıklar (6) (5) Makine Sektöründe Rekabetçiliğin Geliştirilmesi Projesi: Konya İhtiyaç Analizi Raporu Sektörün en büyük ithalatçıları Çin, ABD ve Kore’dir. Bu ülkelerin taleplerini dünyanın dört bir yanından karşıladıkları, dolayısıyla sektörün ticaretinin küresel niteliğe sahip olduğu görülmektedir. Çin 10.662 ABD 8.522 Kore 4.726 Almanya 1 2 3 4 5 Japonya (33) Almanya (18) ABD (11) Kore (10) Diğer Asya ülkeleri (5) Japonya (23) Almanya (14) Kanada (11) Çin (10) Hollanda (4) Japonya (30) ABD (19) Almanya (10) Norveç (7) Çin (7) İsviçre (16) ABD (13) Japonya (12) Çek Cumhuriyeti (7) İtalya (5) ABD (30) Japonya (22) Malezya (8) Çin (7) Almanya (6) 4.220 Singapur 3.464 Rusya 2.354 Almanya (33) İtalya (12) Çin (8) ABD (5) Birleşik Krallıklar (4) Japonya 2.327 ABD (24) Çin (22) Kore (10) Almanya (9) Diğer Asya ülkeleri (5) Hollanda 2.166 Almanya (34) ABD (24) Japonya (8) Meksika 2.086 ABD (40) Japonya (14) Almanya (12) Çin (5) İtalya (5) Almanya (34) İtalya (15) ABD (8) Japonya (5) Birleşik Krallıklar (5) Fransa 1.868 Diğer Asya ülkeleri Birleşik Krallıklar (3) (3) Kaynak: BM COMTRADE, TEPAV Hesaplamaları Sektörde az sayıda ülkenin pazarda hakimiyet kurması gibi bir durumu söz konusu olmadığı görülmektedir. Ancak Almanya ve Kore önemli oyuncular olup, pazar payları giderek artmaktadır. ABD ve bazı önde gelen Avrupalı ihracatçıların pazar paylarında ise azalma gözlenmiştir. 26 24 22 Dünya Pazar Payı (%), 2012 20 18 Almanya Japonya 16 14 12 ABD 10 8 İtalya 6 Kore Singapur Çin 4 İsviçre Birleşik Krallıklar 2 Hollanda 0 -2 -25 -20 -15 -10 -5 0 5 10 15 20 25 30 2007-2012 İhracat Pazar payı kümülatif artış hızı (yüzde) Kaynak: BM COMTRADE, TEPAV Hesaplamaları 81 Makine Sektöründe Rekabetçiliğin Geliştirilmesi Projesi: Konya İhtiyaç Analizi Raporu Türkiye’nin sektördeki ihracatı kriz öncesine göre toparlanmışsa da ithalat 1 milyar doların üzerine çıktığı için sektörde önemli düzeyde dış ticaret açığı sorunu bulunmaktadır. Türkiye’nin sektördeki dış ticareti (2012, milyon ABD doları ve %) 1.077 1.065 909 893 739 657 ihracat ithalat 175 160 200 2007 7 22 İhracat İhracat İhracat 282 233 221 Türkiye’nin toplam makine dış ticareti içindeki payı (%) 200 2008 8 2,4 2,4 173 200 2009 201 2010 9 2,3 2,3 201 2011 0 2 2 2012 2012 1 2,2 2,2 2,5 2,5 Kaynak: BM COMTRADE, TEPAV Hesaplamaları Türkiye sektördeki ihracatını ancak dar talepli pazarlara yapabilmektedir. Bu bağlamda Çin, ABD ve Kore gibi büyük pazarlara açılabilmesi çok önemlidir. İthalatın yarıdan fazlası ise Avrupa’dan yapılmaktadır. ihracatın ülkelere göre dağılımı (%) İhracatın ülkelere göre dağılımı (2012, milyon ABD doları) Rusya 22 8 Almanya ithalatın ülkelere göre dağılımı (%) 424 40 16 Irak 17 6 İtalya İran 16 6 Çin 5 Güney Kore 50 5 4 Japonya 48 4 4 ABD 42 4 3 Çek Cumhuriyeti 29 3 3 İsviçre 25 2 3 Fransa 24 2 3 İsveç 21 2 Almanya 14 Suudi Arabistan 12 11 Azerbaycan Özbekistan 9 Etiyopya 9 Romanya 9 Cezayir 9 Kaynak: BM COMTRADE, TUIK, TEPAV Hesaplamaları 82 İthalatın ülkelere göre dağılımı (2012, milyon ABD doları) 172 68 Not: CAGR hesaplanma yöntemi 6 Makine Sektöründe Rekabetçiliğin Geliştirilmesi Projesi: Konya İhtiyaç Analizi Raporu Ek 1.7: Transmisyon milleri, kranklar, yatak kovanları, dişliler, çarklar Sektörün dünya toplam ihracatı 2010 yılından sonra küresel krizin etkisinden kurtulmuş ve 2012 yılında da tarihsel olarak en yüksek seviyesine ulaşmıştır. Sektörde yaklaşık 51 milyar dolarlık ticaret yapılmaktadır. 50.940 50.991 2011 2012 45.566 41.562 38.089 34.678 2007 2008 2009 2010 Kaynak: BM COMTRADE, TEPAV Hesaplamaları 83 Makine Sektöründe Rekabetçiliğin Geliştirilmesi Projesi: Konya İhtiyaç Analizi Raporu Sektörde ihracatı en fazla artan ülke yüzde 22,5 ile Çin olmuştur. Çin’in aynı dönemde ithalatının da yüzde 11 arttığı gözlenmiştir. Sektörün dünya ticaretinde gelişmiş ülkelerin hakimiyeti söz konusu olup ihracatta Almanya ve Japonya; ithalatta da ABD öne çıkmaktadır. En büyük 10 ihracatçı (2012, milyon ABD doları) 2007-2012 CAGR (%) Almanya 11.821 Japonya 6.431 En büyük 10 ithalatçı (2012, milyon ABD doları) 2,2 ABD 8,4 Çin 2007-2012 CAGR (%) 8.269 6,7 5.280 11 4,9 Çin 5.442 22,5 Almanya ABD 5.301 11,4 Meksika 2.380 10,4 -0,3 Kanada 2.224 7 1,2 Fransa 1.933 -0,6 0,7 Japonya 1.758 6,6 İtalya 3.179 Fransa 1.881 Belçika 1.597 4.839 Kanada 1.191 2,9 Brezilya 1.601 10,2 Kore 1.123 17 İngiltere 1.563 0,6 İspanya 1.104 7,8 Kore 1.494 Kaynak: BM COMTRADE, TEPAV Hesaplamaları 7,5 CAGR: İhracat Pazar payı kümülatif artış hızı Sektörün en büyük ihracatçısı olan Almanya, sektördeki toplam ihracatın yaklaşık dörtte birini gerçekleştirmektedir. Almanya’nın ihracat partnerlerinin çeşitlendiği görülmektedir. İhracatında yüksek bir büyüme hızı yakalayan Çin ise ağırlıklı olarak ABD’ye ihracat yapıyor olsa da, Çin de ihracat yaptığı ülke sayısını çeşitlendirebilmiş görünmektedir. Almanya 11.821 Japonya 6.431 2 3 4 5 Çin (10) Fransa (8) Avusturya (6) İngiltere (4) ABD (24) Çin (18) Tayland (10) Endonezya (6) Kore (5) Çin 5.442 ABD (26) Japonya (11) İtalya (5) Almanya (5) Hindistan (4) ABD 5.301 Kanada (28) Meksika (20) Çin (6) Japonya (4) Brezilya (4) Almanya (18) ABD (15) Fransa (9) İngiltere (5) Belçika (4) Almanya (28) Belçika (8) İngiltere (8) Singapur (6) İtalya (5) ABD (18) İtalya (14) Almanya (14) Fransa (6) Hollanda (5) ABD (72) Almanya (4) Fransa (4) Çin (3) Japonya (3) Çin (24) ABD (23) Japonya (16) Almanya (4) Kanada (3) ABD (32) Almanya (11) Portekiz (8) Fransa (7) Brezilya (6) İtalya Fransa Belçika 3.179 1.881 1.597 Kanada 1.191 Güney Kore 1.123 İspanya 1.104 Kaynak: BM COMTRADE, TEPAV Hesaplamaları 84 1 ABD (12) Makine Sektöründe Rekabetçiliğin Geliştirilmesi Projesi: Konya İhtiyaç Analizi Raporu Sektördeki en büyük ithalatçı olan ABD’nin ana ithalat partneri Çin’dir. Çin’in ise sektördeki ithalatının yarısını Japonya ve Almanya’dan yaptığı görülmektedir. ABD 8.269 Çin 5.280 Almanya 4.839 Meksika 2.380 Kanada 2.224 Fransa 1.933 Japonya 1.758 1 2 3 4 5 Çin (17) Japonya (16) Almanya (16) Kanada (9) İtalya (7) Japonya (26) Almanya (24) ABD (11) Kore (8) Diğer Asya (6) İtalya (13) Fransa (8) Japonya (8) Çin (7) Avusturya (6) ABD (50) Japonya (10) Çin (8) Almanya (8) Brezilya (4) ABD (55) Almanya (8) Çin (7) Japonya (6) İtalya (4) Almanya (38) İtalya (13.3) Japonya (7) ABD (6) İngiltere (4) Çin (31) Kore (14) ABD (13) Almanya (9) Diğer Asya ülkeleri (5) Brezilya 1.601 ABD (21) Almanya (16) Japonya (10) Çin (9) İtalya (7) İngiltere 1.563 Almanya (26) İtalya (13) ABD (11) Japonya (8) Fransa (7) Güney Kore 1.494 Almanya (21) Japonya (17) Çin (12) ABD (10) Romanya (6) Kaynak: BM COMTRADE, TEPAV Hesaplamaları Almanya pazar payını artırma eğiliminde olmamakla birlikte yaklaşık 12 milyar dolarlık ihracatı ile sektörün en büyük ihracatçısı konumundadır. Sektörün önemli ihracatçıları arasında yer alan Avrupa ülkelerinin çoğunun ihracat artış hızları çok düşük seviyede olup, Çin ve Japonya’nın hızla bu ülkelere yakınsadığı görülmektedir. 30 Dünya Pazar Payı (%), 2012 25 Almanya 20 15 Japonya Çin ABD 10 İtalya 5 Fransa Belçika Kanada İspanya Kore 0 -8 -4 0 4 8 12 16 20 24 28 2007-2012 İhracat Pazar payı kümülatif artış hızı (yüzde) Kaynak: BM COMTRADE, TEPAV Hesaplamaları 85 Makine Sektöründe Rekabetçiliğin Geliştirilmesi Projesi: Konya İhtiyaç Analizi Raporu Türkiye sektörde önemli ölçüde dış ticaret açığı vermektedir. Bununla birlikte 2009 yılından bu yana ihracatın hızla artması ve 2012 yılında ithalatta küçük bir oranda da olsa negatif yönlü değişim gözlenmesi olumlu kabul edilebilecek bir gelişmedir. Türkiye’nin sektördeki dış ticareti (2012, milyon ABD doları ve %) 619 541 568 532 453 406 315 ihracat 274 ithalat 231 175 213 151 Türkiye’nin toplam makine dış ticareti içindeki payı (%) 2007 İhracat 2,4 Kaynak: BM COMTRADE, TEPAV Hesaplamaları 86 2008 2009 2010 2011 2,6 2 2,5 2,7 2012 2,9 Makine Sektöründe Rekabetçiliğin Geliştirilmesi Projesi: Konya İhtiyaç Analizi Raporu Türkiye, sektörün önemli pazarlarına ihracat yapabilmektedir. Almanya’ya yapılan ihracat, yüzde 17,5 seviyesindedir. Bunun yanı sıra komşu ülkeler de Türkiye’nin ihracatında önemli bir paya sahiptir. İthalatın yarıdan fazlası ise Avrupa ülkelerinden karşılanmaktadır. ihracatın ülkelere göre dağılımı (%) İhracatın ülkelere göre dağılımı (2012, milyon ABD doları) 55 Almanya 43 Irak 26 İngiltere 23 İtalya 20 Fransa İran 14 ABD 14 Polonya 11 Belçika 9 Meksika 9 Kaynak: BM COMTRADE, TUIK TEPAV Hesaplamaları İthalatın ülkelere göre dağılımı (2012, milyon ABD doları) 17, 5 Almanya 13, 5 Çin 8,2 İtalya 7,4 ithalatın ülkelere göre dağılımı (%) 171 71 64 35 Fransa 30, 1 12, 4 11, 3 6,1 6,2 ABD 30 5,2 4,5 İspanya 27 4,8 4,4 Japonya 3,4 Hindistan 18 3,1 2,9 İngiltere 16 2,9 2,8 Güney Kore 16 2,8 23 4 Not: CAGR hesaplanma yöntemi 87 Makine Sektöründe Rekabetçiliğin Geliştirilmesi Projesi: Konya İhtiyaç Analizi Raporu EK-2: FİRMA GENEL BİLGİLERİ Firma Adı: Anıl Yatağanlı Tarım Makinaları A.Ş. Kuruluş yılı ve yeri: 1980, Konya Ortaklık Yapısı: Şirket, yüzde yüz yerli sermaye ile kurulmuştur. Konum: Şirket Konya Organize Sanayi Bölgesi’nde bulunmaktadır. Kapalı Alan: Firma, 2.500 m² kapalı alana sahiptir. Sektör: Şirket, tarımda verimliliği artırma ve makineleşmeye yönelik tarım makineleri üretmektedir. Firmanın ağırlıklı olarak ürettiği ürünlerin uluslararası mal ticareti kodları HS-92’de 8428 ve 8432 olarak sınıflandırılmıştır. Üretim Tipi: Üretim sürecinde emek ve makinenin de eşit yoğunlukta kullanıldığını belirten firma, ağırlıklı olarak sipariş usulü üretim yapmaktadır. Firma Adı: Çayırova Otomotiv Tic. Ltd. Şti. Kuruluş yılı ve yeri: 1980, Konya Ortaklık Yapısı: Firma yüzde yüz yerli sermaye ile kurulmuştur. Konum: Firmanın üretim tesisi Konya’da bulunmaktadır. Kapalı Alan: Firma, 16.000 m²’lik kapalı alana sahiptir. Sektör: Firmada römork, tanker, treyler vb. ürünler ile bunların parçalarının imalatı gerçekleştirilmektedir. Firma, bu alanda 1500'den fazla ürün çeşidi sunmaktadır. Ağırlıklı olarak ürettiği ürünün HS-92’de kodu ise 8716’dır. 88 Makine Sektöründe Rekabetçiliğin Geliştirilmesi Projesi: Konya İhtiyaç Analizi Raporu Firma Adı: Dİ-SAN Otomotiv Makine Sanayi ve Tic. Ltd. Şti. Kuruluş yılı ve yeri: 1973, Konya Ortaklık Yapısı: Şirket, yüzde yüz yerli sermaye ile kurulmuştur. Konum: Firma Konya’da bulunmaktadır. Kapalı Alan: Firma, 1.500 m²’lik kapalı alana sahiptir. Toplam alanı ise 12.000 m²dir. Sektör: Firma bugün her türlü dişli üretim ve pazarlama faaliyetlerini yürütmektedir. Ürettiği ürünlerin HS-92’de kodu ise 8483’tür. Üretim Tipi: %80 sermaye yoğun üretim yapan firma, seri üretim yapmaktadır. Firma Adı: ERHAS Boru ve Makine Ekipmanları Endüstrisi A.Ş. Kuruluş yılı ve yeri: 1995, Konya Ortaklık Yapısı: Firma tamamen yerli sermaye ile kurulmuştur. Konum: Firma Konya Organize Sanayi Bölgesi’nde bulunmaktadır. Kapalı Alan: Firma 33.000 m² arazi üzerinde kurulu 6.500 m² üretim tesislerinde faaliyetlerini gerçekleştirmektedir. Sektör: Firma Tarım Sektörünün ihtiyacı olan, Basınçlı Sulama Sistemleri başlığı altında; Yağmurlama Sulama Sistemleri, Damla Sulama Sistemleri, Filtre Sistemleri, Yeni Nesil Kaplinler ve Priz Kolyeler üretmektedir. Firmanın ağırlıklı olarak ürettiği ürünlerin uluslararası mal ticareti kodları HS-92’de 3917 ve 8424 olarak sınıflandırılmıştır. Üretim Tipi: Firma sezonluk çalışmaktadır. 12 ay seri üretim yapıp ve satışlarını 4,5 ayda gerçekleştirmektedir. Genel olarak makine yoğun çalışmakla beraber iş gücü montajlama kısmında devreye girmektedir. 89 Makine Sektöründe Rekabetçiliğin Geliştirilmesi Projesi: Konya İhtiyaç Analizi Raporu Firma Adı: HARMAK Tarım Makinaları Ltd. Şti. Kuruluş yılı ve yeri: 2001, Konya Ortaklık Yapısı: Firma yüzde yüz yerli sermayelidir. Konum: Firma, Konya Organize Sanayi Bölgesi’nde bulunmaktadır. Kapalı Alan: Firma 8.000 m² kapalı alanda üretimini gerçekleştirmektedir. Sektör: Şirket tarım makineleri, ot toplama tırmıkları, çayır biçme makineleri üretmektedir. Firmanın ağırlıklı olarak ürettiği ürünün uluslararası mal ticareti kodu HS-92’de 8433, 8432 olarak sınıflandırılmıştır. Üretim Tipi: Ağırlıklı olarak seri üretim yapan firma, üretim sürecinde emek ve makinenin eşit yoğunluğa sahip olduğunu belirtmiştir. Firma Adı: Pançaoğlu Tarım Alet ve Makineleri Kuruluş yılı ve yeri: 1994, Konya Ortaklık Yapısı: Firma, aile şirketi olarak kurulmuş olup, yüzde yüz yerli sermayelidir. Konum: Firmanın üretim tesisi Konya’da bulunmaktadır. Kapalı Alan: Firma, 1.500 m²'si kapalı ve 500 m²’si açık olmak üzere toplam 2.000 m² üretim alanına sahiptir. Sektör: Şirket patates ekme ve sökme makineleri üretmektedir. Ürettiği ürünler HS-92’de 8432, 8433 olarak sınıflandırılmaktadır. Üretim Tipi: Üretim sürecini emek yoğun olarak tanımlayan firma, sipariş usulü çalışmak istese de sektörün onları stok usulü çalışmaya mecbur bıraktığını belirtmektedir. 90 Makine Sektöründe Rekabetçiliğin Geliştirilmesi Projesi: Konya İhtiyaç Analizi Raporu Firma Adı: Çelikel Tarım Makineleri San. Ve Tic. Ltd. Şti. Kuruluş yılı ve yeri: 1962, Konya Ortaklık Yapısı: Aile şirketi olarak kurulan firma, yüzde yüz yerli sermayelidir. Konum: Firmanın üretim tesisi, Konya Organize Sanayi Bölgesi’nde bulunmaktadır. Kapalı Alan: Firma, 6.000 m²'si kapalı ve 4.000 m²’si açık olmak üzere toplam 10.000 m² üretim alanına sahiptir. Sektör: Firma; yem karma makinesi, silah gibi tarım ve hayvancılıkta kullanılan makinelerin imalatını yapmaktadır. Ürettiği ürünler HS-92’de 8433 olarak sınıflandırılmaktadır. Üretim Tipi: Üretim sürecini makine yoğun olarak tanımlayan firmada üretim seri üretim şeklinde gerçekleşmektedir. Firma Adı: Kara Ova Tarım Makinaları İmalat Kuruluş yılı ve yeri: 1974, Konya Ortaklık Yapısı: Faaliyetlerine 2004 yılında Vega Otomasyon Şirketi bünyesinde başlayan firma, 2008 yılında bu şirketten ayrılmıştır. Firma, tamamen yerli sermaye ile kurulmuştur. Konum: Firma, Konya’da bulunmaktadır. Kapalı Alan: Firma, 4.000 m² kapalı alana sahiptir. Sektör: Firma, tarım römorku imalatı ile tarım alet ve makineleri sektöründe faaliyet göstermeye başlamıştır. Bugün de toprak işleme makineleri üretmektedir. Üretim Tipi: Hem makine hem emek yoğun üretim yapan firma, aynı zamanda hem sipariş usulü hem de seri üretim yapmaktadır. 91 Makine Sektöründe Rekabetçiliğin Geliştirilmesi Projesi: Konya İhtiyaç Analizi Raporu Firma Adı: Köylü Tarım Makinaları Sanayi ve Tic. Ltd. Şti. Kuruluş yılı ve yeri: 1995, Konya Ortaklık Yapısı: Firma, yüzde yüz yerli sermaye ile kurulmuştur. Konum: Firma, Konya Organize Sanayi Bölgesi’nde bulunmaktadır. Kapalı Alan: Şirket 1.800 m² kapalı toplam 4.000 m² bir alanda üretimini sürdürmektedir. Sektör: Şirket tarım makineleri ve toprak işleme makineleri üretmektedir. Firmanın ağırlıklı olarak ürettiği ürünlerin uluslararası mal ticareti kodları HS-92’de 8432 olarak sınıflandırılmıştır. Üretim Tipi: Hem emek hem makine kullanımının eşit yoğunlukta olduğunu belirten firma, seri üretim yapmaktadır. Firma Adı: Önallar Konyalılar Makine İmalat San. Ve Tic. A.Ş. Kuruluş yılı ve yeri: 1973, Konya Ortaklık Yapısı: Yerli sermaye ile kurulan firma, bir aile şirketidir. Konum: Firmanın üretim tesisi Konya’da bulunmaktadır. Kapalı Alan: Şirket 15.000 m² kapalı toplam 30.000 m² bir alanda üretimini sürdürmektedir. Sektör: Firmanın üretimi ağırlıklı olarak ilaçlama makineleri imalatı üzerine yoğunlaşmıştır. Üretim Tipi: Hem sipariş usulü hem de seri üretim yapan firmanın üretim süreci emek yoğun olarak tanımlanmıştır. 92 Makine Sektöründe Rekabetçiliğin Geliştirilmesi Projesi: Konya İhtiyaç Analizi Raporu Firma Adı: Özdöken Tarım Makinaları Sanayi ve Tic. A.Ş. Kuruluş yılı ve yeri: 1976, Konya Ortaklık Yapısı: Yüzde yüz yerli sermaye ile kurulmuş bir firmadır. Konum: Firma, Konya Organize Sanayi Bölgesi’nde bulunmaktadır. Kapalı Alan: Şirketin üretim tesisi 25.000 m²’si kapalı toplamda 45.000 m²’lik bir alana sahiptir. Sektör: Firma; tarım makineleri, ekim minzerleri, kültüvatörler, diskola tüpleri, toprak işleme aletleri üretimi yapmaktadır. Firmanın ağırlıklı olarak ürettiği ürünlerin uluslararası mal ticareti kodları HS-92’de 8428, 8429 olarak sınıflandırılmıştır. Üretim Tipi: Emek ve makine faktörünün üretim sürecinde eş yoğunlukta kullanıldığını belirten firma, seri üretim gerçekleştirmektedir. Firma Adı: Sağlamel Makina Kuruluş yılı ve yeri: 1979, Konya Ortaklık Yapısı: Firma, tamamen yerli sermaye ile kurulmuştur. Aile şirketidir. Konum: Firmanın üretim tesisi Konya’da bulunmaktadır. Kapalı Alan: Şirketin üretim tesisi 4.800 m² kapalı alana sahiptir. Sektör: Firma tarım sektöründe çok çeşitli makine ve ekipmanlarında kullanılan yedek parça üreticisi olup her türlü parça imalatını yapmaktadır. Daha çok toprak karıştırıcı diskler ve kültüvatör üretmektedir. Üretim Tipi: Sipariş üzerine seri üretim usulü üretim yapan firmanın üretim süreci hem emek hem makine yoğun olarak tanımlanmıştır. 93 Makine Sektöründe Rekabetçiliğin Geliştirilmesi Projesi: Konya İhtiyaç Analizi Raporu Firma Adı: ÜNTAR İlaçlama Bilişim Tarım Aletleri Sanayi Ticaret Ltd. Şti. Kuruluş yılı ve yeri: Konya Ortaklık Yapısı: Firma, yüzde yüz yerli sermaye ile kurulmuştur. Konum: Firma, Konya Organize Sanayi Bölgesi’nde bulunmaktadır. Kapalı Alan: Şirketin üretim tesisi 5.000 m² kapalı olmak üzere 7.000 m² alana sahiptir. Sektör: Firma ilaçlama ve yem kırma makineleri üretmektedir. Üretim Tipi: Firma sipariş usulü ve emek yoğun üretim yapmaktadır. Firma Adı: Yağbasan Metal Kalıp San. ve Tic. Ltd. Şti. Kuruluş yılı ve yeri: 1966, Konya Ortaklık Yapısı: Firma tamamen yerli sermaye ile kurulmuştur. Konum: Firma, Konya’da Büsan Organize Sanayi Bölgesi’nde bulunmaktadır. Kapalı Alan: Firma, 2.000 m²’lik kapalı alana sahiptir. Sektör: Tarım ilaçlama makineleri ve pompaları, havalı mibzer yedek parçaları üretimine ağırlık veren firma 30 lt’den 110 lt’ye kadar ilaçlama pompaları üretmektedir. Aynı zamanda ilaçlama makinelerinin, 100 lt’den 2 tona kadar tüm plastik aksamları tesislerinde üretilmektedir. Firma 225 ton ve 400 tonluk alüminyum enjeksiyon makinelerinde, pompaların alüminyum parçalarını üreten, ayrıca ham maddeden tam mamül maddeye kadar kalıp dahil tüm aksamları üretebilen sektöründeki tek firmadır. Üretim Tipi: Hem seri üretim hem de sipariş usulü üretim yapan firmanın üretim süreci de hem emek hem makine yoğun olduğu belirtilmiştir. 94 Makine Sektöründe Rekabetçiliğin Geliştirilmesi Projesi: Konya İhtiyaç Analizi Raporu Firma Adı: Öz Telefoncular Tarım Makinaları Tic. Ltd. Şti. Kuruluş yılı ve yeri: 1996, Konya Ortaklık Yapısı: Firma, yüzde yüz yerli sermaye ile kurulmuştur. Konum: Firma, Konya’da bulunmaktadır. Kapalı Alan: Şirket 2.000 m² kapalı alana sahiptir. Sektör: Firma, tarım makineleri üretmek için kurulmuş, özellikle de patates ekim, söküm ve gübreleme makineleri alanında uzmanlaşmıştır. Üretim Tipi: Emek yoğun üretim yapıldığını belirten firma, sipariş üzerine üretim yapmaktadır. Firma Adı: Tekyatağanlı Tarım Makinaları Sanayi ve Tic. A.Ş. Kuruluş yılı ve yeri: 1975, Konya Ortaklık Yapısı: Firma, yüzde yüz yerli sermaye ile kurulmuştur. Konum: Firma, Konya Organize Sanayi Bölgesi’nde bulunmaktadır. Kapalı Alan: Şirket, 1.800 m² kapalı olmak üzere toplam 4.000 m² bir alanda üretimini sürdürmektedir. Sektör: Şirket tarım makineleri üretmekte olup ağırlıklı olarak ürettiği ürünlerin uluslararası mal ticareti kodları HS-92’de 8432, 8433, 8437 olarak sınıflandırılmıştır. 95