www. mer t van. av. t r Aldatıcı Reklam ve Yaptırımları Reklam Nedir Firmalar açısından günümüzün önemli sorunlarından birisi üretilen mal ve hizmetlerin pazarlanmasıdır. Üretici ile tüketici arasında iletişim kurulmasını sağlayan en önemli bağlardan biri reklamdır. Reklam, tüketiciye üretilen mal ve hizmetler hakkında yeterli ve doğru bilgiyi çeşitli reklam, gazete, dergi, radyo, televizyon, sinema, afiş, tabela gibi kitle iletişim araçları yardımı ile para karşılığında geniş halk kitlelerine tanıtımıdır. Reklamın Etkileri Reklam tanıtımı sadece ticari alanda değil günümüzde siyasi ve sosyal alanlarda önemli rol oynamaktadır. Reklamlar, tüketicinin malı tanımasını, nereden, nasıl, ne fiyata alınacağını ve nasıl kullanılacağı konularında doğru seçim yapmasını özetle tüketicinin bilgilendirilmesini sağlar. Ayrıca reklam; üretici ve iş adamına, rekabet ortamı sağlayarak iyi ve geniş pazarlar bulmasına, yeni üretim ve yatırımlara yönelmesine destek verir. Reklamlarda Uyulması Gereken Genel İlkeler Bazı firmalar tüketicilerine veya alıcılarına doğru olanı vermeye çalışırken diğerleri kısa dönemde yüksek kar elde etme hevesine kapılırlar. Böylece reklamın bilgilendirme fonksiyonu bazen kötü uygulamalarla yanlış ve yanıltıcı reklamlara dönüşebilmektedir. Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun'un 16. maddesi "Ticari reklam ve ilanların yasalara ve genel ahlaka uygun, dürüst ve doğru olmaları esastır. Tüketiciyi aldatıcı, yanıltıcı veya onun tecrübe ve bilgi noksanlıklarını istismar edici, tüketicinin can ve mal güvenliğini tehlikeye düşürücü, şiddet hareketlerini ve suç işlemeyi özendirici, kamu sağlığını bozucu, hastaları, yaşlıları, çocukları ve özürlüleri istismar edici reklam ve ilanlar yapılamaz." hükmünü getirmektedir. Bu yasa hükmü ile reklamlarda uyulması gereken genel esasları belirtilmiştir. Yasa ne şekilde reklam yapılamayacağını sıralayarak, bu tür reklamları yasaklamaktadır. Bu hüküm doğrultusunda reklamda aranan şartlar şöyle sıralanabilir: * Hukuka Uygunluk, * Genel Ahlaka Uygunluk, * Dürüstlük ve Doğruluk Reklamların muhatapları tüketicilerdir. Reklam yapanın esas amacı, malını veya hizmetini mevcut pazarında daha fazla pay oranıyla satarak ve daha yüksek kar elde etmektir. Reklamların maliyetinin yüksek olması nedeniyle reklamların mal veya hizmeti doğru yansıtması, yani tüketiciyi aldatmaması gerekir. Aslına uymayan ya da kanıtlanamayan iddialar içeren her türlü reklam aldatıcı ve yanıltıcıdır. Eğer reklamda vurgulanan nitelikler ve bilgiler gerçeği yansıtmıyorsa bu durumda yanlış reklam söz konusudur. Örneğin gazetede yayınlanan bir ilanda satılığa çıkarılan bir sitenin denize 0 km olarak tanıtıldığını gördünüz ancak gidip gördüğünüzde denizden 5 km uzakta bir site ile karşılaşırsanız ortada yanlış reklam vardır. Esasında vurgulanan nitelikler ve bilgiler gerçek olmasına rağmen bilinçli bir şekilde reklamda olması gereken bazı husus/hususlar gizlenmişse yanıltıcı reklam söz konusudur. Örneğin bir devre mülk tatil köyünün döneminin 500 YTL olarak reklam edilmiş ve başkaca hiçbir ibare kullanılmamıştır. Siz tatil köyüne gittiğinizde bu fiyatın www. mer t van. av. t r sadece Şubat ayı için uygulandığını Temmuz ayında ise 800 YTL olduğunu söylemişlerdir. Reklamda en önemli hususlar bildirilmeden tüketicinin yanılması söz konusudur. Reklamların Denetimi Tüketiciyi aldatıcı, yanıltıcı veya onun tecrübe ve bilgi noksanlıklarını istismar edici, tüketicinin can ve mal güvenliğini tehlikeye düşürücü, şiddet hareketlerini ve suç işlemeyi özendirici, kamu sağlığını bozucu, hastaları, yaşlıları, çocukları ve özürlüleri istismar edici reklam ve ilanlar yapılamaz. Genellikle dünyada yasak olan aldatıcı reklamlarla mücadele edilirken, üç esas yöntem uygulanmaktadır. Bu yöntemler ülkemizde de uygulanmaktadır. Bunlar; Öz Denetim: Ülkemizde 1994 yılında reklam verenler, reklam ajansları, mecralar ve tüketici temsilcileri bir araya gelerek Reklam Özdenetim Kurulu'nu (RÖK) oluşturmuşlardır. Bu kurul sadece gelen uyan ve şikayetler üzerine faaliyet göstermektedir. Kurulun bir reklamın esaslara uymadığının bulması halinde; * Yayından kaldırma, * Düzeltilmiş halini yayınlatma yetkisi vardır. İdari Denetim: Ülkemizde reklamların hukuka uygunluğunun denetimini ve özellikle aldatıcı reklamlar karşısında tüketicinin korunmasını sağlamak amacıyla Reklam Kurulu kurulmuştur. Bunun yanında RTÜK reklamlar üzerinde idari denetim görevi yapmaktadır. Bu iki kurum idari denetim organı olarak reklamlarda uyulması gereken ilkeleri belirlemekte ve belirlenen bu ilkelere göre gereken davranışları yerine getirmektedirler. Reklam Kurulu yasaya aykırı reklam verenlere karşı; * Para cezası, * Reklamın durdurulması, * Reklamın aynı yöntemle düzeltilmesi yaptırımlarını uygulayabilmektedir. Özel Hukuk Davaları: Aldatıcı reklamlarla mücadelede en eski yöntemdir. Hukuk sistemimizde, haksız rekabete ve özellikle aldatıcı reklamlara ilişkin Ticaret Kanun'un 56, 57 ve 58. maddelerine dayanarak rakiplere, zarar gören tüketicilere ve ilgili mesleki ve iktisadi teşekküllere dava açma hakkı veren hükümlerle aldatıcı reklamların önlenmesinde önemli bir imkan sağlamaktadır. Sonuç Günümüzde medya insan hayatında yer alan büyük bir güçtür. Reklamın tüketici davranışları üzerinde büyük etkisi vardır. Bu nedenlerle reklamcının topluma karşı bazı sorumlulukları vardır. Bunlardan en önemlisi reklamın içerdiği mesajın doğruluğudur. Tüketiciye yanlış mesaj vermek, onları yanlış yönlendirmek reklamın toplumsal sorumluluğuna aykırıdır. Reklam mesajında abartılı cümleler kullanılmamalı, eksik bilgi verilmemeli, anlam açık olmalıdır.