Ekinci ve ark. 185 _____________________________________________________________________________________________________ Araştırma / Original article Erişkin dikkat eksikliği ve hiperaktivite bozukluğu: Eş tanı ve işlevsellik Suat EKİNCİ,1 Bedriye ÖNCÜ,2 Saynur CANAT3 _____________________________________________________________________________________________________ ÖZET Amaç: Çocuklukta başlayan ve erişkin dönemde de sürdüğü bilinen dikkat eksikliği hiperaktivite bozukluğunda (DEHB) belirtilerin şiddeti büyümeyle birlikte azalsa veya belirtiler şekil değiştirse de, işlevsellikteki sorunlar sürmektedir. Bu çalışmanın amacı, DEHB tanısı konan erişkinlerde eş tanı yaygınlığını ve işlevsellik düzeyini araştırmaktır. Yöntem: DSM-IV TR tanı ölçütlerine göre DEHB tanısı konan 40 erişkin hasta (18-44 yaş aralığı, %52 erkek, yaş ort. 26.5±8.6) ve bu hastalarla yaş ve cinsiyet açısından eşleştirilmiş 40 sağlıklı kontrol (18-36 yaş aralığı, %55 erkek, yaş ort. 25±4.51) değerlendirmeye alınmıştır. DEHB olguları ve kontrol grubuna Sosyodemografik Veri Formu, SCID-I, Wender Utah Derecelendirme Ölçeği, Hamilton Depresyon Derecelendirme Ölçeği, Hamilton Anksiyete Derecelendirme Ölçeği, Young Mani Derecelendirme Ölçeği, Sosyal Uyum Kendini Değerlendirme Ölçeği, SCL-90 (Belirti Tarama Ölçeği) uygulanmıştır. DEHB tanısı açısından olgular ikinci bir uzman tarafından değerlendirilmiştir. Bulgular: DEHB’li erişkinlerde SCID-I ile saptanan eş tanı oranları oldukça yüksekti. En sık rastlanan eş tanı grubu duygudurum bozukluklarıydı (%50) (%22.5 majör depresyon, %22.5 bipolar bozukluk, %5 distimik bozukluk). Bunu yaygın anksiyete bozukluğu (%22.5), obsesif kompulsif bozukluk (%7.5) ve panik bozukluğu (%7.5) izlemektedir. Çocukluk çağında DEHB belirtileri şiddetli olanların erişkin dönemde işlevsellik düzeylerinin daha düşük olduğu saptanmıştır. DEHB alt tipleri arasında ölçek puanları ve işlevsellik bakımından farklılık saptanmamıştır. Sonuç: DEHB’ye erişkin dönemde eksen-I tanıları oldukça sık eşlik etmekte ve bu olguların işlevselliği de olumsuz etkilenmektedir. Erişkin DEHB olan hastaların eş tanılar yönünden değerlendirilmesi ve bu olguların DEHB açısından tedavisiz kalmaması önemlidir. (Anadolu Psikiyatri Dergisi 2011; 12:185-191) Anahtar Sözcükler: erişkin dikkat eksikliği hiperaktivite bozukluğu, eş tanı, işlevsellik Adult attention deficit hyperactivity disorder: comorbidity and functioning ABSTRACT Objective: It is known that adult attention deficit hyperactivity disorder (ADHD) starts in childhood and goes on in adulthood. Although the severity of the symptoms in ADHD decreases by growing up or symptoms change their form, problems in functioning go on. The aim of this study is to search comorbidity and functioning degree in adults with ADHD. Methods: According to DSM-IV TR diognosis criteria, 40 adult patients with ADHD (aged between 18-44, 52% male, mean age: 26.5±8.6) and 40 healty controls (aged between 18-36, 55 % male, average age: 25±4.51) matched with those in terms of age and sex are taken into evaluation. Sociodemographic Data Form, SCID I, Wender Utah Rating Scale, Hamilton Depression Rating Scale Hamilton Anxiety Rating Scale, Young Mani Rating Scale, Social Adaptation Self-Assessment Scale, SCL-90 (Symptom Check-List) are applied to whom with ADHD and the control group. Cases are evaluated by a second expert in terms of ADHD diagnosis. Results: Comorbidity rate in adults with ADHD, which is determined with SCID-I, is rather high. Comorbidity _____________________________________________________________________________________________________ Uzm.Dr., Şanlıurfa Eğitim ve Araştırma Hastanesi, Şanlıurfa 3 Doç.Dr., Prof.Dr., Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Psikiyatri ABD, Ankara Yazışma adresi/Address for correspondence: Uzm.Dr. Suat EKİNCİ, Şanlıurfa Eğitim ve Araştırma Hastanesi, Şanlıurfa E-mail: drsuatekinci@gmail.com Geliş tarihi: 09.12.2010, Kabul tarihi: 23.05.2011 1 2 Anadolu Psikiyatri Dergisi 2011; 12:185-191 186 Erişkin dikkat eksikliği ve hiperaktivite bozukluğu: Eş tanı ve işlevsellik _____________________________________________________________________________________________________ group found most are mood disorders (50%) (22.5% major depression, 22.5% bipolar disorder, 5% distimic disorder). This is followed by common anxiety disorder (22.5%), obsessive compulsive disorder (7.5%) and panic disorder (7.5%). It is found that functioning degree of the ones whose ADHD sypmtoms are severe in childhood is lower in adulthood. Among ADHD subtypes, any difference is not found in terms of scale points and functioning. Conclusion: ADHD is frequently accompanied with axis I diognosis in adulthood and functioning of these cases are affected negatively. It is very important to evaluate the patients whose ADHD goes on in adulthood in terms of comorbidity and to cure of whom in terms of ADHD. (Anatolian Journal of Psychiatry 2011; 12:185-191) Key words: adult attention deficit hyperactivity disorder, comorbidity, functioning _____________________________________________________________________________________________________ GİRİŞ Dikkat eksikliği hiperaktivite bozukluğu (DEHB), erken çocukluk döneminde başlayan ve temel belirtileri erişkin dönemde de süren kronik, gelişimsel bir psikiyatrik bozukluktur. Temel belirtileri dikkat dağınıklığı, dürtüsellik ve aşırı hareketlilik olup, erişkin dönemde de ruhsal ve sosyal alanlar ile eğitim/mesleksel alanlarda sorun1 lar yaşanmasına neden olmaktadır. Erişkin DEHB'nin yaşam boyu psikiyatrik eş tanı için önemli bir risk etkeni olduğu,2 DEHB’li erişkinlerde yüksek oranda eş tanı görüldüğü ve daha fazla tedavi maliyetine neden olduğu çalışmalarda gösterilmiştir.3 Çalışmaların sonuçlarında, erişkin dönemde DEHB ile en sık birlikte görülen bozuklukların duygudurum bozuklukları, alkol ve madde kullanım bozuklukları ile anksiyete bozukluklarının olduğu gösterilmiştir.4,5 DEHB’nin çocukluk döneminde başlaması, erişkin dönemde belirtilerinin büyük oranda sürmesi ve çeşitli alanlarda işlevselliği bozması, erişkin dönemde bu bozukluğun belirlenmesinin önemini artırmaktadır. DEHB’nin işlevsellik düzeyine etkisi ve DEHB alt tipleri arasındaki farklılıklar yeterince çalışılmamıştır ve bu nedenle çalışma literatürdeki eksik bir bilgiyi doldurmaya yönelik olması açısından önem taşımaktadır. Çalışmada ileri sürülen varsayımlar erişkin DEHB’de yüksek oranda eksen-I eş tanı görüldüğü, DEHB’nin işlevsellik düzeyini olumsuz etkilediği ve DEHB alt tipleri arasında eksen-I psikopatoloji şiddeti açısından fark olmadığıdır. YÖNTEM Örneklem Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Psikiyatri Poliklinikleri’nde DSM-IV TR tanı ölçütlerine ve klinik öyküye göre DEHB tanısıyla tedavi görmekte olan 18-44 yaş arasında, okuduğunu anlayabilecek düzeyde okuma yazma bilen ve çalışmaya Anatolian Journal of Psychiatry 2011; 12:185-191 katılmayı kabul eden 40 erişkin hasta (yaş ort.: 26.5±8.6, %52 erkek) DEHB grubunu oluşturmuştur. DEHB alt tipleri DSM-IV TR tanı ölçütlerine göre belirlenmiş, tanılar erişkin DEHB konusunda uzman ikinci bir psikiyatri uzmanı tarafından doğrulanmıştır. Kontrol grubu olarak yaş ve cinsiyet açısından DEHB grubuyla eşleştirilmiş, DSM-IV TR tanı ölçütlerine göre şu anda ve/veya geçirilmiş eksen-I psikiyatrik bozukluğu olmayan 18-36 yaş arasında, okuduğunu anlayabilecek düzeyde okuma yazma bilen, çalışmaya katılmayı kabul eden 40 sağlıklı yetişkin (yaş ort.: 25.0±4.51, %55 erkek) çalışmaya alınmıştır. Zeka geriliği olan, okuryazar olmayan ve çalışmaya katılmayı kabul etmeyen hastalar çalışmaya alınmamıştır. DEHB ve kontrol grubuna uygulama öncesi sözel ve yazılı olarak ayrıntılı bilgilendirilme yapılmış, bilgilendirilmiş onam formu doldurulmuş, SCID ve diğer ölçekler birinci yazar (SE) tarafından tek oturumda uygulanmıştır. Veri toplama araçları Sosyodemografik Veri Formu: Çalışmaya katılanların nüfus özelliklerini (yaş, cinsiyet, medeni durum), eğitim, gelir düzeyini ve alkol-madde kullanım sıklıklarını sorgulayan bir form kullanılmıştır. DSM-IV eksen-I tanıları koymak için Yapılandırılmış Klinik Tanı Görüşmesi (SCID-I): SCID-I, DSM-IV eksen-I tanılarının konulması için geliştirilmiş, yarı yapılandırılmış bir görüşmedir ve 6 eğitilmiş görüşmeciler tarafından kullanılır. Altı modülden oluşmakta ve tamamlanması 25-50 dakika sürmektedir. Türkçe güvenilirlik ve geçerlilik çalışması yapılmıştır.7 Wender-Utah Derecelendime Ölçeği (WUDÖ): Çocukluk çağındaki DEHB belirtilerini değerlendirmek için geliştirilen WUDÖ’nün 25 maddelik formu uygulanmıştır.8 WUDÖ her maddesinin 04 arasında derecelendirildiği (0=hiç, 4=aşırı) beşli Likert tipinde yanıtlanan bir öz bildirim ölçeğidir. Ölçeğin özgün formunda DEHB tanısı için, kesme puanı 46 olarak saptanmıştır. WUDÖ’nün Ekinci ve ark. 187 _____________________________________________________________________________________________________ Türkçe formunun geçerlilik ve güvenilirlik çalışması yapılmış olup, kesme puanı 36 olarak belirlenmiştir. Bu kesme noktası alındığında duyarlılık %82.5, özgüllük %90.8 olarak saptanmıştır.9 Hamilton Depresyon Derecelendirme Ölçeği (HAM-D): Depresyonun şiddetini saptamak için yaygın olarak kullanılan 17 soruluk bir testtir.10 Son bir haftadaki depresyon belirtilerini sorgular ve görüşmeci tarafından uygulanır. Türkçe güvenilirlik ve geçerlilik çalışması yapılmıştır.11 Hamilton Anksiyete Derecelendirme Ölçeği (HAM-A): Genel anksiyete şiddetini belirlemek için Hamilton tarafından geliştirilenrkullanılan, 13 maddeden oluşan, belirti şiddeti 0-4 arasında derecelendirilen bir testtir.12 Test görüşmeci tarafından uygulanır. Türkçe güvenilirlik ve geçerlilik çalışması yapılmıştır.13 Young Mani Derecelendirme Ölçeği (YMDÖ): Manik belirtilerin şiddetini belirlemek için uygulanır, 11 maddeden oluşur ve görüşmeci tarafından uygulanır. Young ve ark. tarafından geliştirilmiştir.14 Türkçe güvenilirlik ve geçerlilik çalışması yapılmıştır.15 Belirti Tarama Ölçeği (SCL-90): Genel psikiyatrik belirti şiddetini belirlemek için kullanılır. 'Hiç’ ile 'çok fazla’ arasında beşli Likert tipinde yanıtplanan 90 madde ve 10 alt birimden oluşan bir öz bildirim ölçeğidir. Sorular, son 3 ay göz önünde bulundurularak yanıtlanır. Dereogatis tarafından geliştirilmiştir.16 Ölçeğin Türkçe güvenilirlilik ve geçerlilik çalışması yapılmıştır.17 Sosyal Uyum Kendini Değerlendirme Ölçeği (SUKDÖ): İşlevsellik düzeyini belirlemek için kullanılan 21 maddelik bu ölçeğin, 1. ve 2. maddelerinden biri meslek durumuna göre doldurulur ve 0-3 aralığında değerlendirilen 20 madde yanıtlanır. Her maddenin puanı toplanarak toplam değere ulaşılır. Ölçeğin puan aralığı 0-60’tır. Kişinin normal bir sosyal işlevselliğe sahip olması için en az 35 puan alması gerekli görülmektedir. Bosc ve ark. tarafından geliştiril18 miş olup Türkçe güvenilirlik ve geçerlilik çalışması yapılmıştır.19 İstatistiksel değerlendirme İstatistiksel analizler için SPSS (Statistical Package for Social Sciences) for Windows 13.0 programı kullanıldı. Kategorik değişkenlerin incelenmesinde frekans analizi ve ki-kare testi; sürekli değişkenlerin, grup içi dağılımlarının normal olup olmadığını test etmek için Kolmogorov-Smirnov testi; normal dağılım gösteren sürekli değişkenlerin gruplar arasında fark gösterip göstermediğinin incelenmesinde t-testi kullanıldı. Sürekli değişkenlerin normal dağılım göstermeyenleri ise non-parametrik testlerle (Mann-Whitney U) değerlendirildi. Sürekli değişkenlerin korelasyonları, normal dağılım gösterenlerde Pearson korelasyon analiziyle, göstermeyenlerde Spearman korelasyon analiziyle test edildi. BULGULAR DEHB grubu ile kontrol grubu arasında yaş, cinsiyet, eğitim ve medeni durum açısından istatistiksel olarak anlamlı bir fark saptanmadı (p>0.05) (Tablo1). Olguların %25’i dikkatsizliğin önde gittiği tip (s=10), %75’i (s=30) bileşik tip DEHB idi. DEHB grubunda 27 kişi (%62.5), kontrol grubunda 20 kişi (%50) alkol kullanıyordu. DEHB grubunda üç kişide (%7.5) madde kullanımı var, kontrol grubunda yoktu. Alkol ve madde kullanımı DEHB grubunda daha fazla fakat fark istatistiksel olarak anlamlı değildi (sırasıyla, χ2=3.76, p>0.05; χ2=3.11, p>0.05) (Tablo1) . DEHB grubunda 20 hastada (%50) duygudurum bozukluğu saptandı. Hastaların dokuzunda majör depresyon (%22.5), dokuzunda iki uçlu bozukluk (İUB) (%22.5), ikisinde distimik bozukluk (%5) vardı. Dokuz hastada yaygın anksiyete bozukluğu (YAB) (%22.5), üç hastada panik bozukluğu (%7.5), üç hastada obsesif-kompulsif bozukluk (OKB) (%7.5), bir hastada somatoform bozukluk (%2.5) saptandı. Altı hastada alkol kötüye kullanımı (%15), üç hastada madde kötüye kullanımı (%7.5) saptandı. Eş tanı sayısına göre, 23 hastada (%57.5) en az bir eş tanı vardı; sekiz hastada (%20) bir, dokuz hastada (%22.5) iki, dört hastada üç (%10), bir hastada dört tanı (%2.5), bir hastada (%2.5) beş tanı vardı. SCID-I ile geçirilmiş eksen-I bozukluklarına bakıldığında, DEHB grubundaki hastaların 18’inde geçirilmiş majör depresif nöbet (%45), dokuzunda İUB (%22.5), dördünde YAB (%10), birinde panik bozukluğu (%2.5), birinde OKB (%2.5), ikisinde TSSB (%5), birinde alkol kötüye kullanımı (%2.5), birinde madde kötüye kullanımı (%2.5) saptandı. Eş tanı sayısı açısından, 28’inde (%70) en az bir tanı; 23’ünde (%57.5) bir, üçünde iki (%7.5), ikisinde (%5) üç tanı vardı. Tüm ölçek puanlarında DEHB grubu ile kontrol grubu arasında istatistiksel olarak anlamlı farklılık saptandı (p>0.05) (Tablo 2). DEHB grubu ile kontrol grubu arasında tüm SCL-90 alt ölçekleri ve SCL-90 toplam puanında istatistiksel olarak anlamlı fark saptandı (p<0.001). DEHB grubunda somatizasyon alt Anadolu Psikiyatri Dergisi 2011; 12:185-191 188 Erişkin dikkat eksikliği ve hiperaktivite bozukluğu: Eş tanı ve işlevsellik _____________________________________________________________________________________________________ Tablo 1. Erişkin DEHB ve kontrol grubunun sosyodemografik verilerinin karşılaştırılması _________________________________________________________________________________ Özellikler DEHB (s=40) Sayı % Kontrol (s=40) Sayı % Test p _________________________________________________________________________________ Yaş (Ort.±SS) 26.5±8.6 25±4.51 t=0.95 >0.05 Cinsiyet (erkek /kadın) 21/19 22/18 χ =0.50 >0.05 χ =7.38 0.0 >0.05 Eğitim İlkokul Ortaokul Lise Yüksekokul Üniversite 0 5 24 1 10 Eğitim yılı 11.68±2.21 Meslek Çalışıyor Çalışmıyor Öğrenci Gelir Düzeyi 0-500 TL 500-1000 TL 1000-1500 TL 1500-2000 TL 2000 TL’den çok Medeni durum Bekar Evli Boşanmış/ayrı Alkol kullanımı Hiç Nadiren Sık 2 2 0.0 12.5 60.0 2.5 25.0 0 24 0 0.0 60.0 0 16 0.0 40.0 12.63±2.12 t=-1.96 >0.05 χ =10.33 32.5 5.0 62.5 <0.05 2 χ =7.26 >0.05 2 χ =1.46 >0.05 2 16 11 13 11 0 5 5 6 27 13 0 40.0 27.5 32.5 27.5 0.0 12.5 12.5 15.0 67.5 32.5 0.0 13 2 25 2 1 1 4 7 29 5.0 2.5 2.5 10.0 17.5 72.5 10 1 25.0 2.5 >0.05 20 15 5 χ =3.76 50.0 37.5 12.5 >0.05 0 0 2 χ =3.11 0.0 0.0 2 13 16 11 Madde kullanımı Var Yok 32.5 40.0 22.5 3 0 7.5 0.0 _________________________________________________________________________________ Tablo 2. Erişkin DEHB grubu ile kontrol grubunun ölçek puanlarının karşılaştırılması ________________________________________________________________________________________ DEHB grubu Kontrol grubu Test p ________________________________________________________________________________________ HAM-D Ölçek puanı (Ortanca±SS) 14±6.69 1±1.51 HAM-A Ölçek puanı (Ortanca±SS 13±8.69 1±1.54 z=-7.44 <0.001 0±3.09 0±0.6 z=-2.42 <0.05 Young Mani Ölçek puanı (ortanca±SS) z=-7.51 <0.001 WUDÖ puanı (Ortanca±SS) 48.5±19.81 9.5±7.12 z=-6.87 <0.001 SUKDÖ puanı (Ortanca±SS) 37.5±7.12 46.0±4.46 z=-5.36 <0.001 ________________________________________________________________________________________ ölçeğinin ortanca puanı 1.04±0.90, kontrol grubunun 0.20±0.32 (z=-4.32, p<0.001); DEHB grubunda OKB alt ölçeğinin ortanca puanı 2.0±0.77, kontrol grubunun 0.50±0.49 (z=-6.37, p<0<001); DEHB grubunda kişilerarası ilişkilerAnatolian Journal of Psychiatry 2011; 12:185-191 de alt ölçeğinin ortanca puanı 1.15±0.99, kontrol grubunun 0.22±0.50 (z=-5.25, p<0.001); DEHB grubunda depresyon alt ölçeğinin ortanca puanı 1.39±0.97, kontrol grubunun 0.23±0.42 (z=-5.53, p<0.001); DEHB grubunda anksiyete alt ölçeği- Ekinci ve ark. 189 _____________________________________________________________________________________________________ nin ortanca puanı 0.95±0.83, kontrol grubunda 0.20±0.24 (z=-5.80, p<0.001); öfke düşmanlık alt ölçeği puan ortancası DEHB grubunda 1.18±9.77, kontrol grubunda 0.25±0.41 (z=-5.75, p<0.001); fobik anksiyete alt ölçeğinin ortanca puanı DEHB grubunda 0.29±0.61, kontrol grubunda 0.0±0.26 (z=- 3.93, p<0.001); paranoid alt ölçeğinin ortanca puanı DEHB grubunda 1.5±0.98, kontrol grubunda 0.33±0.46 (z=- 5.25, p<0.001); DEHB grubunda psikotisizm alt ölçeğinin ortanca puanı 0.65±0.80, kontrol grubunun 0.10±0.26 (z=- 4.35, p<0.001); DEHB grubunda uyku-yeme bozukluğu alt ölçeğinin ortanca puanı 1.21±0.83, kontrol grubunun 0.29±0.43 (z=5.54, p<0.001); SCL-90 genel toplam puanı DEHB grubunda 1.31±0.79, kontrol grubunda 0.30±0.30 (t=7.11, p<0.001). Tablo 3. DEHB alt tiplerinin ölçek puanları ______________________________________________________________________________________ BT (s=30) DGT (s=10) Test p ______________________________________________________________________________________ HAM-D Ölçek puanı (Ortanca±SS) 14±7.01 12.5±5.57 z=-0.97 >0.05 HAM-A Ölçek puanı (Ortanca±SS) 15.2±8.84 11.5±8.05 t=1.15 >0.05 0±1.25 0.5±5.62 z=-1.89 >0.05 49±18.22 39.6±18.22 t=1.31 >0.05 37.5±8.76 z=-0.26 >0.05 Young Mani Ölçek puanı (Ortanca±SS) WUDÖ puanı (Ortanca±SS) SUKDÖ puanı (Ortanca±SS) 38.5±6.67 ______________________________________________________________________________________ Bileşik tip DEHB (BT) ile dikkatsizlikle giden tip (DGT) DEHB grupları ölçek puanları bakımından karşılaştırıldığında istatistiksel olarak anlamlı bir fark saptanmadı (p>0.05) (Tablo 3). BT ile DGT arasında SCL-90 alt ölçek ve SCL90 toplam puanları arasında istatistiksel olarak anlamlı bir fark saptanmadı. BT grubunda somatizasyon alt ölçek puan ortalaması 1.23±0.89, DGT grubunda 0.85±0.94 (t=1.13, p>0.05); BT grubunda OKB ortanca puanı 2.05±0.76, DGT grubunda 1.8±0.83 (z=-0.32, p>0.05); BT grubunda kişilerarası duyarlılık alt ölçeğinde ortalama puanı 1.5±1.02, DGT grubunda 1.24±0.90 (t=0.71, p>0.05); BT grubunda depresyon puan ortalaması 1.57±1.03, DGT grubunda 1.38±0.79 (t=0.52, p>0.05); BT grubunda anksiyete ortanca puanı 1.1±0.78, DGT grubunda 0.7±1 (z=0.98, p>0.05); BT grubunda öfke-düşmanlık ortanca puanı 1.35±11.25, DGT grubunda 1±1.15 (z=-0.76, p>0.05); BT grubunda fobik anksiyete ortanca puanı 0.29±0.54, DGT grubunda 0.28±0.82 (z=-0.15, p>0.05); BT grubunda paranoid düşünceler alt ölçek ortanca puanı 1.02±1.01, DGT grubunda 1.16±0.93 (z=-0.64, p>0.05), BT grubunda uyku-yeme bozukluğu alt ölçek ortanca puanı 1.29±0.85, DGT grubunda 1.07±0.76 (z=-0.59, p>0.05) SCL-90 toplam puanı ortancası BT grubunda 1.2±0.80, DGT grubunda 0.97±0.76 (z=-0.79, p>0.05). TARTIŞMA Çalışmada, DEHB grubunda eksen-I eş tanıla- rının yüksek oranda olduğu saptandı. DEHB’li erişkinlerde eş tanı sıklığını araştıran önceki çalışmalarda majö depresyon %16-31, distimik bozukluk %12-37 ranında bulunmuştur.20,21 Bu çalışmada, majör depresyon görülme oranı önceki çalışmalara benzerken, distimik bozukluk oranı daha düşüktür. Bu durum, örneklem sayısından kaynaklanabileceği gibi, örneklemin yapısından da kaynaklanıyor olabilir. Millstein ve ark. İUB eş tanısını %17,22 Kessler ve ark. ulusal ek tanı araştırmasında %19 oranında bulmuştur.23 Çalışmamızda İUB eş tanısı %22.5 oranında saptanmış olup önceki çalışmalardan biraz daha yüksektir. Çalışmamızda, DEHB olgularının %22.5’inde YAB, %7.5’inde OKB, %7.5’inde panik bozukluğu saptanmıştır. Daha önceki çalışmalarda bildirilen eş tanı oranları YAB için %21, panik bozukluğu için, %11, OKB için %7 ve özgül fobi için %11’dir.24,25 Çalışmamızda bulunan anksiyete bozukluğu eş tanı oranı daha önceki çalışmalarla uyumludur. Çalışmamızda altı hastada (%15) alkol kötüye kullanımı, üç hastada (%7.5) madde kötüye kullanımı, iki hastada alkol ve madde bağımlılığı (%5) saptandı. Shekim,26 %34 alkol bağımlılığı ve kötüye kullanımı, %30 madde kötüye kullanımı bulmuştur. Schubiner, 114 DEHB’li erişkinle yaptığı bir çalışmasında, %36 alkol bağımlılığı/kötüye kullanımı, %21 kannabis kullanımı, %11 kokain veya diğer uyarıcılar, %5 çoklu ilaç Anadolu Psikiyatri Dergisi 2011; 12:185-191 190 Erişkin dikkat eksikliği ve hiperaktivite bozukluğu: Eş tanı ve işlevsellik _____________________________________________________________________________________________________ bağımlılığı saptamıştır.27 Erişkin DEHB ile alkol ve madde kullanım bozukluklarını araştıran önceki çalışmalarla bu çalışmada elde edilen bulgular karşılaştırıldığında, bu çalışmada alkol ve madde kullanım bozuklukları oranı daha düşük saptanmıştır. Ülkemizde alkol ve madde kullanımının düşük olması bu bulguların bir nedeni olabilir. Örneklem grubunun psikiyatri kliniğine başvuran DEHB grubu olması nedeniyle, çalışmada elde edilen eksen-I eş tanı oranlarının tüm erişkin DEHB grubuna genellenemeyeceğini belirtmeliyiz. Yapılan çalışmalarda DEHB olan erişkinlerin, tedaviye yönelik yardım arama çabalarının daha çok eş tanılar nedeniyle olduğu belirtil28 mektedir. Bu nedenle, psikiyatri kliniğine başvuran erişkin DEHB hastalarında eş tanı oranı daha yüksek olabilmektedir. DEHB’li erişkinlerde eş tanı oranlarının epidemiyolojik çalışmalar ile elde edilmesi, bulguların tüm erişkin DEHB grubuna genellenebilmesini sağlayacaktır. Bu çalışmada, WUDÖ ve SUKDÖ arasında negatif bir korelasyon bulundu (r=-0.606, p=0.01). Çocukluk dönemindeki DEHB belirtileri şiddetli olan hastalarda, işlevsellik düzeyinin daha düşük olduğu saptandı. BT ile DGT DEHB alt tiplerinin ölçek puanları karşılaştırıldığında, istatistiksel olarak anlamlı bir farklılık saptanmadı. Çalışmada, dikkatsizlikle giden tipte örneklem boyutu küçüktü (s=10). DEHB alt tiplerini karşılaştırmak için geniş ölçekli araştırmalara gereksinme vardır. Sonuç Bu çalışmada DEHB olan erişkinlerde, yüksek oranda psikiyatrik eş tanı olduğu ve DEHB’nin erişkin dönemde de işlevselliği olumsuz etkilediği görülmektedir. DEHB alt tipleri karşılaştırıldığında, psikopatoloji şiddeti bakımından istatistiksel olarak anlamlı farklılık saptanmadı. Örneklem boyutunun küçük olması nedeniyle, alt tipler ile ilgili elde ettiğimiz sonuçların büyük örneklem grupları ile test edilmesi gerekmektedir. DEHB’li olan erişkinlerde, tedaviye rağmen yüksek eksen-I eş tanı oranı görülmektedir. DEHB işlevsellik düzeyini olumsuz etkilemektedir. Erişkin DEHB eş tanılarını belirlemek ve bunlara yönelik tedaviler hastaların yaşam kalitesini artıracak ve tedavi maliyetini azaltacaktır. KAYNAKLAR 1. Wender PH. Attention deficit hyperactivity disorder in adults. New York, Oxford University Press, 1995, p.122143. Psychiatry 1993; 50:885-890. 9. Öncü B, Ölmez Ş, Şentürk V. Wender-Utah Derecelendirme Ölçeği Türkçe formunun erişkin dikkat eksikliği ve hiperaktivite bozukluğunda geçerlik ve güvenilirlik çalışması. Türk Psikiyatri Dergisi 2005; 16:252-259. 2. McGough JJ, Smalley SL, McCracken JT, Yang M, Del'Homme M, Lynn DE, et al. Psychiatric comorbidity in adult attention deficit hyperactivity disorder: findings from multiplex families. Am J Psychiatry 2005; 162: 1621-1627. 10. Hamilton M. A rating scale for depression. Journal of Neurology, Neurosurgery, Psychiatry 1960; 23:56-62. 3. Secnik K, Swensen A, Lage MJ. Comorbidities and costs of adult patients diagnosed with attention-deficit hyperactivity disorder. Pharmacoeconomics 2005; 23:93-102. 11. Akdemir A, Örsel S, Dağ İ, İşcan N, Özbay H. Hamilton Depresyon Derecelendirme Ölçeğinin geçerliliği, güvenilirliği ve klinikte kullanımı. 3P Dergisi 1996; 4:251-259. 4. Torgersen T, Gjevan B, Rasmussen K. ADHD in adults: A study of clinical characteristics, impairment and comorbidity. Nord J Psychiyatry 2006; 60:38-43. 12. Hamilton M. The assesment of anxiety states by rating. Br J Med Psychol 1959; 32:50-55. 5. Milberger S, Biederman J, Faraone SV, Murphy J, Ysuang MT. Attention deficit hyperactivity disorder and comorbid disorders: issues of overlapping symptoms. Am J Psychiatry 1995; 152:1793-1799. 6. First MB, Spitzer RL, Gibbon M, Willams JBW, Benjamin LS. Structured Clinical Interview for DSM IV axis I Disorders (SCID-I), Clinical Version. Washington D.C., American Psychiatric Press, 1997. 7. Çorapçıoğlu A, Aydemir O, Yıldız M, Esen Danacı A, Köroğlu E. DSM IV Eksen I bozuklukları için yapılandırılmış klinik görüşmenin Türkçeye uyarlanması ve güvenilirlik çalışması. İlaç ve Tedavi Dergisi 1999; 12:33-36. 8. Ward MF, Wender PH, Reimherr FW. The Wender Utah Rating Scale: An aid in the retrospective diagnosis of childhood attention deficit hyperactivity disorder. Am J Anatolian Journal of Psychiatry 2011; 12:185-191 13. Yazıcı MK, Demir B, Tanrıverdi N, Karaağaoğlu E, Yolaç P. Hamilton Anksiyete Değerlendirme Ölçeği: Değerlendiriciler arası güvenirlik ve geçerlilik çalışması. Türk Psikiyatri Dergisi 1998; 9:114-117. 14. Young RC, Bigss T, Ziegler A. Rating Scale for mania: realiability, validity and sensitivity. Br J Psychiatry 1978; 133:429-435. 15. Karadağ F, Oral ET, Aran Yalçın F, Erten E. Young Mani Derecelendirme Ölçeğinin Türkiye’de geçerlilik ve güvenilirliği. Türk Psikiyatri Dergisi 2001; 13:107-114. 16. Derogatis LR. SCL-90: Administration, scoring and procedure manual-I for the revised version. Baltimore, MD, John Hopkins Univ. Clinical Psychometrics Unit, 1977. 17. Dağ İ. Belirti tarama listesinin (SCL-90-R) üniversite öğrencileri için güvenirliği ve geçerliği. Türk Psikiyatri Dergisi 1991; 2:5-12. Ekinci ve ark. 191 _____________________________________________________________________________________________________ 18. Bosc M, Dubini A, Polin V. Development and validation of a Social Functioning Scale, the Social Adaptation Self-Evaluation Scale. Euro Neuropyschopharmacol 1997; 7(Suppl.1):57-70. 19. Akkaya C, Sarandöl A, Esen Danacı A, Sivrioğlu YE, Kaya E, Kırlı S. Sosyal Uyum Kendini Değerlendirme Ölçeği (SUKDÖ) Türkçe formunun geçerlilik ve güvenilirliği. Türk Psikiyatri Dergisi 2008; 19:292-299. 20. Murphy K, Barkley RA. Attention deficit hyperactivity disorder adults: comorbidities and adaptive impairments. Compr Psychiatry 1996; 37:393-401. 21. Biederman J, Wilens T, Mick E, Milberger S, Spencer TJ, Faraone SV. Psychoactive substance use disorders in adults with attention deficit hyperactivity disorder (ADHD): effects of ADHD and psychiatric comorbidity. Am J Psychiatry 1995; 152:1652-1658. 22. Millstein RB, Wilens TE, Biederman J, Spencer TJ. Presenting ADHD symptoms and subtypes in clinically refered adults with ADHD. J Atten Dis 1997; 2:159-166. 23. Kessler RC, Adler L, Barkley R, Biederman J, Conners CK, Demler O. The prevalence and correlates of adult ADHD in the United States: results from the National Comorbidity Survey Replication. Am J Psychiatry 2006; 163:716-723. 24. Biederman J, Faraone SV, Spencer TJ. Patterns of psychiatric comorbidity, cognition and psychosocial functioning in adults with attention deficit hyperactivity disorder. Am J Psychiatry 1993; 150:1792-1798. 25. Pary R, Lewis S, Matuschka PR, Rudzinskiy, Safi M, Lippmann S. Attention deficit hyperactivity disorder in adults. Ann Clin Psychiatry 2002; 14:105-111. 26. Shekim WO, Asarnow RF, Hess E, Zaucha K, Wheeler N. A clinical and demographic profile of a sample of adults with attention deficit hyperactivity disorder, residual state. Compr Psychiatry 1990; 31:416-425. 27. Schubiner H, Tzelepis A, Milberger S, Lockhart N, Kruger M, Kelley BJ, et al. Prevalence of attentiondeficit/hyperactivity disorder and conduct disorder among substance abusers. J Clin Psychiatry 2000; 61:244-251. 28. Fayyad J, de Graff R, Kessler R, Alonso J, Angermeyer M, Demyttenaere K. Cross-national prevalence and correlates of adult attention deficit hyperactivity disorder. Br J Psychiatry 2007; 190:402-409. Anadolu Psikiyatri Dergisi 2011; 12:185-191