Çörek mantarı , Bolet mantarı , Ayı Mantarı olarak da bilinen mantarın latince adı Boletus Edulis dir. Çörek mantarı (Boletus edulis), Boletaceae familyasındandır.Bolet latincede “üstün mantar”, edulis te “yenebilen” anlamındadır. En beğenilen mantarlardan biridir. Özellikle Fransa mutfağında çok kullanılmaktadır. BİYOLOJİSİ Şapka: 10-20 cm büyüklükte, bazan biraz daha geniştir. Yarım küre şeklinde, daha sonra tümsek, nihayet yayvandır. İyi pişmiş, kabarmış çöreğe benzer. Kenarı başlangıçta içeri kıvrıktır. Şapkanın zarı düzgün değil, çıplak ve kurudur. Islak olduğu zaman parlar ve hafif yapışkandır. Rengi çok değişken, kestane kahverengisi veya soluk olabilir. Kenarının rengi hafifçe daha açık olur: Borucuklar: Sıkı bir şekilde yanyana yer alırlar. Sapa boyları kısalarak bağlanırlar, uzun ve incedirler. Önce boz beyaz daha sonra yeşilimsi sarı, zeytin yeşili rengindedir. şapkadan kolayca ayrılabilirler. Delikçikler: Küçük ve yuvarlaktır. Önce kirli beyaz, daha sonra sarımtırak, nihayet yeşilimtırak sarıdır. Sap: Kuvvetli ve katıdır, Çoğunlukla ortada veya aşağıda şişkindir. Gençken dip tarafında şişkin olup daha sonra kalınlık bakımından muntazam olur. 15-20 cm kadar boyda, 3-4 cm kadar kalınlıkta olabilir. Renk bakımından önce beyaz açık bozdur, sonra esmer kahverengiye döner. Yukarı kısmı, ince, belirsiz beyaz soluk renkli damarlı ağ gibi görünüşe sahiptir, bazan bütün yüzeyi böyledir. Etli Kısım: Gençken sert, beyazımtırak, olgun numunelerde yumuşak, sünger gibi sarımtıraktır. Şapkada dış zarın altına gelen kısımda esmerimtıraktır. Spor İzi: Sarıdır. Yetişme Yeri ve Zamanı Hazirandan Ağustosa ve Eylülden Kasıma kadar yapraklı ağaçlardan meşe, huş, bilhassa kayın, iğne yapraklılardan çam, bilhassa genç ladin meşçereleri altında ve çevresinde, oldukça asit karakterde topraklarda, ormandaki yol kenarlarında, orman sınırı boyunca, yaprak çürüntüsü üzerinde ekseriyetle çok sayıda bazan tek tek görülür. Hoş kokusu ve fındık gibi, mulayim, hoş ve lezzetli tadı ile yenilebilen en iyi mantarlardan biridir. Kurutularak veya yağ içinde saklanabilir. Bolet Mantarı akşam hava karardığında büyüme sürecine girer ve sabah güneş doğduğunda büyümesi durur. Bu mantar ortalama sekiz saatte büyür, bu gün kesim yapılan yerde yarın sabah tekrar yetişir. Boletlerin büyümesinde Ay’ın etkisi büyüktür. Ay’ın ilk ay döneminde başlarlar büyümeye, dolunayda en büyük hallerine gelirler. Mantar toplarken dikkat edilmesi gereken önemli kurallar: • Güzel kokmaları ve lezzetli görünmeleri durumunda bile türünü belirleyemediğiniz mantarlara kesinlikle toplanmamalıdır. belirleyemediğiniz mantarları eve gittiğinizde yenilebilir olup olmadıklarını belirlemek için incelemek üzere toplamak isterseniz, lütfen kökleyip alın. Türünü belirleyebildiğiniz mantarları köklemekle sapından kesmeniz arasında fark yoktur. • Türünü • Yaşlı veya çok küçük mantarları ya da hayvanlar tarafından dişlenmiş veya toprağından sökülmüş mantarlar toplanmaz. • Hızlı bozuldukları için mantarlar toplandığı gün yenmelidir. • Mantarlar kesinlikle çiğken yenmemelidir. Bolet mantarları çiğ yenmemelidir. Zehirli olup, ishale, mide bulantısına ve kusmaya neden olur. Mantarın kanser tedavisindeki rolü Ağaç kökü ya da kuru dallar üzerinde üreyen mantarlar, vücudumuzu tehdit eden bakteri ve virüsleri yutuyor. İçeriğindeki kanser karşıtı maddeler ise ömrü uzatıyor. Kanser tedavilerinde etkin rol oynayan tıbbi mantarlar, bağışıklık sistemimize destek olarak vücudumuza temel bir katkıda bulunurlar. Harvard Üniversitesi'ndeki araştırmacılar, 1980'lerde tıbbi mantarların hücre duvarındaki 'polisakkarid' bileşeninin bağışıklık artırıcı özelliklerini gözlemişlerdir. Yenilebilir Mantarların Beslenmedeki Rolü Yenebilir mantarların % 90'ı sudur. Bunlarda şeker ve yağ az bulunur. Bu sebeple diyet yemekler içerisinde mantarın özel bir yeri vardır. Dengeli beslenme açısından gerekli, kolay sindirilebilen proteinler, vitaminler ve minerallerce de zengindir. 100 g taze mantar, ancak 20-40 kalori vermektedir. Bu durum zayıflamak isteyenler için mantarları ideal bir gıda niteliğine sokmaktadır. Mantarlar, yağ ve karbonhidrat miktarı çok düşük olduğundan, kalb ve damar hastalarına tavsiye edilir. Mantarların protein miktarı, çeşidine göre değişmekle birlikte, ortalama 100 g mantarda 3-8 g'dır. Bu değer aynı miktar sütteki protein miktarıyla eşdeğerdir. Bu proteinlerin ortalama % 70'i hazmedilebilir niteliktedir. Böylece 100 g mantarın yaklaşık 2-5 gramı protein olarak vücuda alınır. Mantarlardan alınan proteinler vücutta depolanmaz, günlük harcanır. Hayvanî gıdalarda ortalama % 8-15 arasında protein bulunmaktadır. Bu proteinlerin ortalama % 30-40'ı sindirilir; yani 100 g hayvanî gıdadan alınan protein miktarı, yaklaşık 3-8 g kadardır. Bu proteinlerin fazlası vücutta depolanarak damar çeperinde birikir. Bu durum bilhassa erkeklerde görülen kalb-damar hastalıklarının sebeplerinden biridir. Kalb ve damar hastalığı olan kişiler için hayvanî gıdaların normalden fazla alınması mahzurludur. Mantarlardaki protein, vücutta birikmediği için tercih sebebidir. Ayrıca, mantarlardaki proteinlerde insanların beslenmesi için gerekli birçok aminoasit bulunmaktadır. Şapkalı mantar türleri, B1 (thiamin), B2 (riboflavin), B3 (pantotenik asit), B5 (nikotinik asit), B7 (biothin) ve C (askorbik asit) vitamini yönünden zengin bir besindir. Ayrıca bunlar folik asit bakımından da zengin olduğundan kansızlık tedavisinde kullanılabilir. Mantarlar potasyum, fosfor, kalsiyum, demir ve bakır yönünden de oldukça zengindir. Ekonomik Durum Tür ayırmadan genel olarak mantarların ihracat rakamlarına baktığımızda, 2007 yılında 99.000$ olan ihracat rakamları 2011 yılında 325.000$’a kadar çıkmıştır. Kıbrıs, Avustralya, Fransa, Irak en çok ihracatın yapıldığı ülkelerdir.