V. ULUSAL ÇEVRE MÜHENDİSLİĞİ KONGRESİ TMMOB Çevre Mühendisleri Odası YEREL YÖNETİMLER İÇİN BÜTÜNSEL/ÖNLEYİCİ ÇEVRE YÖNETİMİ (BÜÇEP): EĞİTİM VE UYGULAMA ÖRNEKLERİ Canan YILDIZ1, Yunus ARIKAN1, Örgen UĞURLU1, Göksel N. DEMİRER2 1 2 TMMOB Çevre Mühendisleri Odası, proje@cmo.org.tr ODTÜ Çevre Mühendisliği Bölümü, goksel@metu.edu.tr ÖZET Kirliliği oluşmadan önlemeyi/azaltmayı hedefleyen “kirlilik önleme” kavramı, sürdürülebilir bir yaşam yolunda çevre yönetiminin önemli bir bileşeni olmak durumundadır. 1996 yılında İstanbul’da Birleşmiş Milletler bünyesinde gerçekleştirilen HABİTAT-II Zirvesi’nde sürdürülebilir kalkınmanın itici gücü olarak tanımlanan kentler, çevresel sorunlar daha fazla büyüyüp küresel sorunlar haline gelmeden, “kirlilik önleme” yaklaşımını benimsemelidirler. Anayasa ile tanımlanmış bir meslek örgütü olan TMMOB Çevre Mühendisleri Odası (ÇMO), çevre alanındaki gelişmeleri kamu yararına sunma ilkesi çerçevesinde, “Yerel Yönetimler İçin Bütünsel/Önleyici Çevre Yönetimi Projesi-BÜÇEP”i yürütmektedir. Bu bildiride, “kirlilik önleme” kavramına genel bir bakışın ardından, BÜÇEP kapsamında ele alınan çalışmalardan edinilen deneyim ve dünyadan başarı örnekleri sunulmaktadır. Anahtar Kelimeler: kirlilik önleme, yerel yönetimler, ekilmiş sulakalanlar INTEGRATED PREVENTIVE ENVIRONMENTAL MANAGEMENT: TRAINING AND IMPLEMENTATION ABSTRACT The concept of pollution prevention which aims to prevent/reduce pollution before it is produced, should be an important component of environmental management in order to have a sustainable life. Cities, which are defined to be important for sustainable development (HABITAT-II, İstanbul 1996) should realize the significance of the concept of “pollution prevention” to control local environmental problems before they become global. UCTEA Chamber of Environmental Engineers aiming to disseminate environmental innovations, initiated “Integrated Preventive Environmental Management for Municipalities - IPEMM”. This paper aims to provide information about “pollution prevention” concept, success stories from other countries, studies carried out within the framework of IPEMM and share the experience gained. Keywords: pollution prevention, local governments, constructed wetlands Evsel Atıksu Arıtımı İçin Ekilmiş Sulakalan Tesisi: Viranşehir Örneği Canan YILDIZ 1. GİRİŞ Anayasa ile tanımlanmış bir meslek örgütü olan TMMOB Çevre Mühendisleri Odası (ÇMO), kamu yararı ilkesi çerçevesinde, mesleğin ve meslektaşlarının sağladığı bilgi ve birikimin ortak aklı sonucu ortaya çıkan çağdaş yaklaşımları doğanın, insan toplumlarının ve insanlığın hizmetine sunmayı hedeflemektedir. Bu bildiride, yukarıda açıklanan hedef doğrultusunda, ÇMO’nun “kirlilik önleme” yaklaşımlarının Türkiye’de yerel yönetimler düzeyinde uygulanması amacıyla 2000 yılından bu yana yürüttüğü çalışmaların hangi temeller üzerinde yükseldiği, çalışmaların teknik özeti ve elde edilen deneyimler ÇMO ve ilgili kamuoyu ile paylaşılacaktır. 2. KENTLER VE ÇEVRE 1996 yılında İstanbul’da Birleşmiş Milletler bünyesinde gerçekleştirilen HABİTAT-II Zirvesi Hazırlık Komitesi, yaşadığımız kentlerin sürdürülebilir kalkınmanın itici gücü olduğunu belirtmekle beraber, bugünkü sorunların çözülmemesi halinde, kentsel alanların küresel ölçekte ciddi bir tehlikenin ana kaynağını oluşturacağını belirtmektedir. Kent sakinlerinin sağlıklı barınma, temiz ve güvenli içme suyu ve gıdaya erişim, sosyal gelişimlerinin sağlanması gibi ihtiyaçlarının karşılanması söz konusu olduğunda, hem tüketilen doğal kaynak hem de üretilen atıklar, içerikleri ve büyüklükleri itibarı ile ciddi birer sorun olarak ortaya çıkmaktadırlar. 20. yüzyılın başında 11 olan nüfusu 1 milyonu aşan kent sayısının yüzyılın sonunda 300’e ulaşması, bu süreç sonucunda küresel kent nüfusunun 3 kat artarak %50’ye ulaşması sorunun ciddiyetini daha net ortaya koymaktadır. (Rifkin ve diğerleri, 1990) 2.1 Türkiye’de Kentler ve Çevre Devlet İstatistik Enstitüsü (DİE) tarafından yürütülen 1996 Belediye Çevre Envanteri anket sonuçlarına göre, kanalizasyon şebekesi ile hizmet edilen belediye nüfusunun Türkiye nüfusu içindeki payı %54.73, belediye nüfusu içindeki payı %71.82 olarak bulunmuştur. Atıksu arıtma tesisleri ile hizmet edilen belediye nüfusunun Türkiye nüfusu içindeki payı %10.50 ve toplam belediye nüfusu içindeki payı ise %13.78 olarak belirlenmiştir. Ankete cevap veren 2322 belediyenin ancak 778’i Katı Atık Kontrolü Yönetmeliği’ni yerine getirmektedir. 1544 belediyenin Yönetmeliği yerine getirmeme sebepleri ise, maddi imkansızlıklar, personel yetersizliği, yönetmeliğin bilinmemesi, teknik sebepler ve araç yetersizliği olarak belirlenmiştir. (DİE, 2001) Katı Atık Kontrol Yönetmeliği hükümlerini yerine getirmeme sebeplerine göre belediyelerin 1996 ve 2001 yılı verileri bazında karşılaştırması Grafik 1’de sunulmuştur. 64 Evsel Atıksu Arıtımı İçin Ekilmiş Sulakalan Tesisi: Viranşehir Örneği Canan YILDIZ 60 Belediye sayısı (%) 50 40 1996 2001 30 20 10 0 Yönetmelik bilinmiyor Maddi imkansızlıklar Personel yetersizliği Teknik sebepler Araç yetersizliği Kontrolsüz büyüme Grafik 1 Katı Atık Kontrol Yönetmeliği hükümlerini yerine getirmeme sebeplerine göre belediyeler 3. KİRLİLİK ÖNLEME Endüstriyel kirliliğin gittikçe artması ve kaynakların azalması nedeniyle üretim süreçlerinde doğal kaynaklar tahrip olmaktadır. Oluşan atıkların “boru-sonu” yaklaşımları ile bertaraf edilmesi ise sürdürülebilir kaynak yönetimi ve çevre kalitesini beraberinde getirmemektedir. (Bishop, 2000) ABD Çevre Koruma Kurumu (EPA) tarafından “kirlilik önleme” kavramı şu şekilde tanımlanmaktadır: • Her türlü tehlikeli madde ve kirleticinin doğrudan doğal alıcı ortamlara verilmesi ya da geri dönüştürme, arıtım ve nihai depolama süreçleri öncesi atıklara karışmasını önleyen/azaltan, • Her türlü tehlikeli madde ve kirleticinin deşarjı kaynaklı halk sağlığı ve çevresel zararları önleyen/azaltan, • Kirleticileri (1) hammaddelerin verimli kullanılması ya da (2) doğal kaynakların korunması ile azaltan ya da yok eden, herhangi bir etkinlik. Alışılagelmiş kirlilik kontrolü yaklaşımların tersine “kirlilik önleme” yaklaşımı kirlililiği oluşmadan önlemeyi/azaltmayı hedefler. Kirlilik kontrolü yaklaşımları üretim ve tasarım aşamalarını değişmez faktörler olarak benimseyip kirliliği de bu aşamaların kaçınılmaz bir sonucu olarak görmekte ve kirlilik ortaya çıktıktan sonra bu soruna çözüm getirmeye çalışmaktadır. Dolayısı ile bu yaklaşımlar kirliliği daha iyi tanımlama ve atıkları arıtma ve bertaraf etme üzerine odaklanmakta ve kuruluşlara önemli miktarlarda ek maliyet getirmektedir. Öte yanda, Kirlilik Önleme yaklaşımları kirliliği ve atıkları tasarım, kaynak kullanımı ve üretim prosesleri aşamalarındaki yetersizlik, verimsizlik ve etkisizliğin bir sonucu olarak görmekte ve soruna bu aşamalarda gerekli gelişmeleri sağlayarak çözüm getirmeyi amaçlamaktadır. Bu nedenle, sadece atık oluşumunu azaltmakla kalmamakta aynı zamanda ekonomik faydalar da sağlamaktadır. (Demirer, 2001) 65 Evsel Atıksu Arıtımı İçin Ekilmiş Sulakalan Tesisi: Viranşehir Örneği Canan YILDIZ 4. YEREL YÖNETİM HİZMETLERİNDE KİRLİLİK ÖNLEME Çevresel problemlerin kaynağının yerel ve toplumsal nedenler olduğu düşünülerek, yerel düzeyde çözülmeleri gerekmektedir. Hedeflenen sonuçlara ulaşmak ve başarılı olmak için yerel yöneticilerin ve halkın da sürece dahil edilmesi önemlidir. Yerel yönetimler, yerel ve bölgesel anlamda, çevrenin korunması, ekonominin gelişmesi ve yaşam kalitesinin yükseltilmesi anlamında önemli bir güce sahiptirler. Yerel yönetimler, sahip oldukları kaynakları ve ilgilerini “boru-sonu”nda değil kirliliğin kaynağında yoğunlaştırarak, yaratılan kirliliği ve bertaraf maliyetini azaltabilirler. Çevre ve ekonomiyi buluşturan bir yaklaşım olarak “kirlilik önleme” her tür prosesin daha verimli, daha az toksik ve sonuç olarak çevreyle uyumlu ve daha ekonomik olmasını sağlar. (EPA, 1998) Yerel Yönetimler, kendi hizmetlerini geliştirmenin yanısıra, yenilikçi teknikler ve bu tekniklerin uygulanması yoluyla su ve enerji tasarrufu, atık azaltılması ve toksik madde kullanımının azaltılması sonucu ekonomik kazançlar elde ederek toplum için bir laboratuar görevi de üstlenmektedirler. Sonuç olarak, yerel yönetimler iş dünyasına ve vatandaşlara “kirlilik önleme”nin başarıyla uygulanabileceğini, ekonomik ve çevresel kazançlar sağlayacağını gösterme gücüne ve fırsatına sahiptir. Faaliyetleri sonucunda belli bir kirliliğin oluşmasından sorumlu olan yerel yönetimler, “kirlilik önleme” yaklaşımını benimseyip uygulayarak bu özeliklerini tersine çevirebilir ve topluma örnek teşkil edebilirler. (EPA, 1998) En genel tanımıyla kirliliği kaynağında önlemeye/azaltmaya yönelik gerçekleştirilen tüm etkinlikler olarak tanımlanabilecek olan kirlilik önleme/azaltma yaklaşımları tüm yerel yönetim hizmetlerinin ortak paydasını oluşturmak durumundadır. Bu yaklaşım sadece arıtılacak ve bertaraf edilecek atık miktarlarını azaltmakla kalmayıp, yerel yönetimlerin çevresel yasa ve yönetmeliklere uygun hizmet sağlamalarında da önemli bir rol oynamaktadır. (Demirer, 2001) Maddi imkansızlıklar, yönetmelik hakkında bilgi eksikliği ve personel yetersizliği giderek artan sayıda belediyenin yönetmeliklerle uyumunu engellemektedir. Çevresel sorunların çözümünde kullanılan geleneksel yöntemlerin yatırımcıya getirdiği mali yükler ve uygulamada karşılaşılan zorluk ve eksiklikler, özellikle son 20 yılda yeni arayışları da beraberinde getirmiş ve bu arayışların sonucunda “kirlilik önleme” yaklaşımları tüm dünyada pek çok ülke tarafından uygulanmaya başlamıştır. Yerel yönetim hizmetlerinden kaynaklı olarak ortaya çıkabilecek olan çevresel etkilerin azaltılmasına/önlenmesine yönelik çalışmalar, yerel yönetim hizmetlerinin pek çok aşamasında gerçekleştirilebilir. Bu çalışmaların önemli bileşenleri şöyle özetlenebilir: (Demirer, Torunoğlu, 2000) !" Hammadde ve enerji kayıplarının önlenmesi/en aza indirilmesi !" Çalışanların eğitimi !" Yerel yönetimlerde yer alan çeşitli birimler arasında iletişimin sağlanması !" Kullanılmakta olan hammadde ve ara maddelerden çevre için bir tehdit oluşturanların çevreye duyarlı olan ve/veya geri dönüştürülebilir nitelikteki maddelerle değiştirilmesi !" Geri dönüştürme ve yeniden kullanım olanaklarının araştırılması 66 Evsel Atıksu Arıtımı İçin Ekilmiş Sulakalan Tesisi: Viranşehir Örneği Canan YILDIZ 5. ÖRNEK KURULUŞLAR VE PROJELER 5.1 Kuruluşlar Bu bölümde yerel yönetim faaliyetleri ve “kirlilik önleme” üzerinde faaliyet gösteren bazı kuruluşlar hakkında bilgi verilecektir. Uluslararası Yerel Yönetimler Birliği (IULA, International Union of Local Authorities) IULA, 1913’de kurulan dünya çapında bir yerel yönetimler organizasyonudur. Başlıca amaçları: yerel yönetimlerce sunulan hizmetlerin kalitesinin artırılmasına yardım etmek, insan yerleşimlerinde yönetim ve kalkınma amaçlı enstitüler kurmak, sosyo-ekonomik gelişme ve kalkınma için yerel yönetimler güçlendirmek, yöre ve bölge yönetimleri arasında uluslararası uzman ve bilgi alışverişini teşvik etmek ve demokrasinin temel taşı olan yerel yönetimleri desteklemek. IULA, yerel yönetimler ve demokrasinin ilgi alanları konusunda, uluslararası forumlarda onların sesi olarak, yerel yönetimler arasında bilgi alışverişini sağlayarak, eğitim ve enstitülerin gelişimi üzerine çalışarak ve Dünya Kongresi gibi küresel ve bölgesel toplantılar düzenleyerek geniş bir alanda hizmet verir. Uluslararası Yerel Çevre İnsiyatifleri (ICLEI, International Council for Local Environmental Initiatives) Temel görevi Yerel Gündem eylem planlarının hazırlanmasını hızlandırmak olan ICLEI’nin başlıca etkinlikleri: çevreye duyarlı çalışma yürüten yerel yönetimler için forum düzenlemek, eğitim programları ve teknik el kitapları hazırlamak, “Model Toplum Programı” ve “Yerel Gündem 21 Toplum Programı’ndan oluşan “Yerel Gündem 21 İnisiyatifleri” hazırlamak, kentlerde CO2 seviyesinin azaltılması ve benzer projeler hazırlamak, yerel sürdürülebilirlik örnek çalışmaları bilgi sistemini oluşturmaktır. Akdeniz Kentleri Ağı (Medcities Network) Akdeniz’e kıyısı bulunan şehirlerden oluşan Akdeniz Kentleri Ağı, 1991 yılında Berlin’de Akdeniz Teknik Destek Programı (METAP) kapsamında kurulmuştur. Akdeniz Kentleri Ağı’nın hedefleri: Akdeniz’in korunması amacıyla kentsel çevre koruma politikalarının desteklenmesi, yerel çevre koruma politikalarında belediyelerin rolünün ve kurumsal, finansal ve teknik altyapı anlamında yapılarının güçlendirilmesi, halk katılımının ve duyarlılığının artırılması, Akdeniz’e kıyısı bulunan kentler arasında doğrudan politika işbirliği ve ortaklıkların oluşturulmasıdır. 5.2 Örnek Projeler Bu bölümde yerel yönetim ölçeğinde “kirlilik önleme” uygulamalarından örnekler verilecektir. Örnek projeler, özellikle ÇMO tarafından yürütülen “Yerel Yönetimler İçin Bütünsel/Önleyici Çevre Yönetimi Projesi – Uygulama Aşaması” kapsamında ele alınan konular arasından seçilmiştir. Bütünsel Pestisit Yönetimi – Amerika (EPA, 1998) Zararlılarla mücadelede ilaç kullanımını azaltmak ve ilaçların su kaynaklarına zarar vermesini önlemek amacıyla başlatılmış bir projedir. Proje kapsamında, farklı disiplinlerden gözlemciler tarla ve bahçelerde incelemelerde bulunarak, problemli alanları belirlemiş ve çözüm önerileri geliştirilmiştir. Çözüm önerileri belli harcamalar gerektirdiği gibi çok basit değişikliklerden de oluşabilmektedir. Ayrıca, hazırlanan haftalık bültenlerle çiftçiler inceleme sonuçları hakkında bilgilendirilmiştir. Projenin sonunda, 67 Evsel Atıksu Arıtımı İçin Ekilmiş Sulakalan Tesisi: Viranşehir Örneği Canan YILDIZ • Yaklaşık 7000 hektarlık arazide çalışmalar yürütülmüş ve çiftçilerin %96’sının aktif katılımı sağlanmıştır. • Alternatif çözüm önerilerinin değerlendirilmesiyle birlikte ilaç kullanımında ciddi bir azalma sağlanmıştır. • Civardaki su kaynaklarına karışan tehlikeli atıkların azalmasıyla birlikte, balık ve diğer canlıların sayısında bir artış sağlanmıştır. • Projede ilerleme sağlanması ve ilaç kullanımının azalmasıyla birlikte, yeni yöntemler için harcanan her dolara karşılık, 4-8 dolar kar sağlanmıştır. Enerji Tasarrufu ve İstihdam Yaratılması – Berlin, Almanya (ICLEI, 1993) Kentsel Gelişim ve Çevre Koruma Bakanlığı, Çalışma Bakanlığı, yerel yönetim kadroları ve konunun uzmanlarından oluşan bir Enerji Ekibi kurulmuş ve kamu idari binaları, okullar, hastaneler ve sosyal yardım binalarının enerji miktar ve yöntemlerinin analizi ve tasarruf imkanlarının araştırılması amacıyla bir proje başlatılmıştır. Proje sonunda, 2 yılda 243 nokta tespit edilmiş ve 80 noktadaki iyileştirme işlemleri sonucunda ısınma giderlerinde %34’lük tasarruf sağlanmıştır. Yatırım bedelleri 2,5 yılda amorti edilebilmektedir. Ayrıca, proje kapsamında 150 işsiz mühendis görev almış, bunlardan 40’ı daha sonra proje kapsamında yaratılan ilişkiler sonucunda sürekli istihdam edilmiştir. Çevre Dostu Satın Alma Politikaları – Santa Monica (EPA, 1997) Santa Monica Belediyesi, satın alma politikalarını, verimlilik standartları ve ekonomik kriterleri gözardı etmeksizin, çevre dostu ürünlerin tercih edilmesi yönünde değiştirmiştir. Projenin sonunda, • Yıllık tehlikeli/toksik kimyasal madde kullanımı 1.5 ton azaltılmış ve böylece hem halk hem de çalışanlar için daha güvenli ve sağlıklı bir çevre oluşturulması yönünde önemli adımlar atılmıştır. • Bütünsel zararlı mücadelesi uygulanarak harcamalarda % 30 azalma sağlanmıştır. • Temizlik malzemeleri alımında çevreyle uyumlu ürünler tercih edilerek harcamalarda %5 azalma sağlanmıştır. • Maliyeti saf motor yağından % 25 daha az olan geri kazanılmış motor yağı kullanılmaya başlanmıştır. • Araç bakımında toksik olmayan kimyasallar satın alınmaya başlanmıştır. • Araçların %20 sinde alternatif yakıtlar kullanılmaya başlanmıştır. • Kağıt, boya, lastik,vb. malzeme alımlarında geri kazanılmış ürünler tercih edilmiştir. Ekoloji Merkezli Atık Yönetimi – Zürih (ICLEI, 1993) Zürih yıllardır atık yakma teknolojisini kullanmaktadır. Ancak artan rahatsızlıklar sonucu bu politikayı 1990 yılından itibaren değiştirmektedir. Yeni uygulamada geri kazanım desteklenmekte, yakma fırınlarına giden çöp için daha fazla bedel alınmaktadır. Ayrıca geri kazanılan çöpler için de kompost tesisleri inşa edilmiştir. Projenin sonunda, 68 Evsel Atıksu Arıtımı İçin Ekilmiş Sulakalan Tesisi: Viranşehir Örneği Canan YILDIZ • 5 yıl içinde yakma fırınlarının kapasitesinde %25 azalma olmuştur. • Geri kazanım miktarı %10 artmıştır ve bu oranın 2 yıl içinde %40’a çıkarılması hedeflenmektedir, 6. YEREL YÖNETİMLER İÇİN BÜTÜNSEL/ÖNLEYİCİ ÇEVRE YÖNETİMİ PROJESİ - BÜÇEP Son 20 yıldır dünyadaki pek çok ülkenin hayatın pek çok alanında hızla uygulamaya başladığı Kirlilik Önleme yaklaşımları ne yazık ki, ülkemizde -pekçoğu araştırma boyutunu geçmeyen birkaç istisnayı saymazsak- bilinmemekte ve uygulanmamaktadır. Oysa bu yaklaşımın ülke çapında tanıtılması, kitlelere benimsetilmesi ve yaygın olarak uygulamaya koyulması sürdürülebilir bir çevre ve sürdürülebilir bir yaşam için bir zorunluluktur. (Demirer, 2001) TMMOB Çevre Mühendisleri Odası tarafından, İsviçre Kalkınma ve İşbirliği Ajansı (SDC) desteği ile başlatılan, “Yerel Yönetimler için Bütünsel/Önleyici Çevre Yönetimi Projesi BÜÇEP” kirlilik önleme yaklaşımlarının yerel yönetimler bazında uygulanmasına yönelik bir temel oluşturulmasını hedeflemektedir. Proje kapsamında; - BÜÇEP-I; 2000 ve 2001 yıllarını kapsayan eğitim ve tanıtım çalışmalarını, - BÜÇEP-II; 2002-2004 yıllarını kapsayan uygulama çalışmalarını içermektedir. Çalışmalar kapsamında ÇMO bünyesinde; Proje Yöneticisi, Proje Koordinatörü ve Proje Danışma Kurulu’ndan oluşan ve Oda Yönetim Kurulu’nun onayı doğrultusunda faaliyet gösteren bir idari yapı oluşturulmuştur. Bu yapılanmaya ek olarak; proje çalışmaları, gerek teknik gerekse de sosyal boyutu çerçevesinde Proje Danışmanları’nın katkılarıyla yürütülmektedir. 6.1 BÜÇEP-I: EĞİTİM VE TANITIM “Eğitim ve Tanıtım Aşaması”nın amacı, yerel yönetim teknik ve idari kadrolarının çevre sorunlarının çözümünde daha verimli çalışmalar gerçekleştirebilmesi için “Kirlilik Önleme” kavramı hakkında ve bu kavramın yerel yönetim hizmetlerinde hayata geçirilmesi yönünde bilgilendirilmesi olarak belirlenmiştir. Belirlenen amaç doğrultusunda; - yerel yönetimlerin teknik ve idari kapasiteleri ile önceliklerinin belirlenmesi amacıyla bir anket çalışması yürütülmüş, - ön-hazırlık çalışması kapsamında Ankara’da “Yerel Yönetimler Teknik Okulu” düzenlenmiş, - yürütülen araştırma ve geliştirme çalışmaları sonucunda, ülkemizde konuyla ilgili en kapsamlı Türkçe yayın olarak “Yerel Yönetimler İçin Bütünsel/Önleyici Çevre Yönetimi El Kitabı” hazırlanmış, - “kirlilik önleme” kavramının ve hazırlanan Proje El Kitabı’nın, yerel yönetimlerin çeşitli kademedeki çalışanlarına yerinde ve doğrudan tanıtımı amacıyla 6 farklı kentte “Eğitim Seminerleri” düzenlenmiştir. Yerel Yönetimler İçin Bütünsel/Önleyici Çevre Yönetimi El Kitabı (Proje El Kitabı) “Proje El Kitabı”, farklı birçok çağdaş disiplinin yönetim, finans, planlama ve tasarım, halk katılımı, kaynak ve atık yönetimi, halk sağlığı gibi belediye çalışmalarına yansımalarını bir araya getiren ve yerel yönetim kadrolarını Kirlilik Önleme kavramı ile buluşturmak amacı ile hazırlanmış bir kitaptır. 69 Evsel Atıksu Arıtımı İçin Ekilmiş Sulakalan Tesisi: Viranşehir Örneği Canan YILDIZ Proje El Kitabı kapsamında, • Giriş • Bütünleyici Çevre Koruma ve Yerel Yönetimler • Yerel Yönetim Hizmetleri ile İlgili Kirlilik Önleme Olanakları - Satın Alma Hizmetleri - İnşaat/Mülk Yönetimi - Pestisit Yönetimi - Kamusal Güvenlik - Katı Atık Yönetimi - Atıksu Yönetimi - Su Kaynakları Yönetimi - Su Dağıtımı - Araç ve Ekipman Bakımı • Yerel Çevre Yönetimi ve Halk Sağlığı • Yerel Yönetimlerin Çevresel Uygulamalarına İlişkin Yasa ve Yönetmelikler • Yerel Yönetim Hizmetlerinde Finansman Kaynakları • Yerel Çevre Yönetiminde Halk Katılımı, Planlama ve Denetim • Yerel Yönetimler Tarafından Gerçekleştirilen Önleyici Çevre Yönetimi Uygulamalarına Örnekler • Konu ile İlgili Kurum, Kuruluş ve Kaynakça Dizini başlıklı konular ele alınmaktadır. Eğitim Seminerleri Düzenlenen eğitim seminerleri ile; • her düzeyde yerel yönetim çalışanına “Önleyici Çevre Yönetimi” konusunda eğitim verilmesi, • yerel yönetimlerin çeşitli çevre teknolojileri hakkında bilgilendirilmesi, • Yerel Çevre Koruma Planları’nın oluşturulması ve yerel çevre koruma çalışmalarına halk katılımı ve denetiminin sağlanması için bir temel oluşturulması, • çevre konusunda yerel düzeyde politikaların ve eylemlerin geliştirilmesi için belli çerçeveler oluşturulması hedeflenmiştir. Seminerler kapsamında düzenlenen basın toplantıları ve çeşitli düzeyde yöneticilerin katıldığı paneller aracılığıyla konunun kamuoyu gündemine daha etkin bir şekilde taşınması sağlanmıştır. Seminer yeri olarak gündeme gelen çeşitli alternatifler arasında yapılan seçimde, coğrafi dağılım, nüfus, toplumsal ve kentsel altyapı özellikleri, Çevre Mühendisleri Odası’nın örgütsel gücü ve aday kentlerin gönüllü ev sahipliği gibi veriler değerlendirmeye alınmış ve 70 Evsel Atıksu Arıtımı İçin Ekilmiş Sulakalan Tesisi: Viranşehir Örneği Canan YILDIZ sonuç olarak seminerler İçel, Denizli, Van, Diyarbakır, Eskişehir ve Samsun illerinde düzenlenmiştir. 6 bölgede düzenlenen seminerler sonucunda, 30 değişik kenti temsilen katılım sağlayan 1171 katılımcıya Önleyici Çevre Yönetimi kavramı akademisyenler ve konunun uzmanları tarafından tanıtılmıştır. Seminer katılımcı profili Tablo 1’de sunulmuştur. Tablo 2 seminerlerin katılımcı sayısı itibarı ile bir sıralamasını ve değerlendirmesini sunmaktadır Tablo 1: Seminer katılımcı profili İÇEL DENİZLİ VAN ESKİŞEHİR DİYARBAKIR SAMSUN Belediye 37 36 52 40 62 47 İl Müd. 24 27 14 19 8 20 Üniversite 8 4 2 9 6 5 Öğrenci 7 4 15 8 2 16 Kamu 12 7 11 6 6 4 Basın 6 6 2 8 3 5 Diğer 5 16 3 10 14 4 Tablo 2: Seminerlerin düzenlendiği illerin katılımcı sayısına göre değerlendirmesi Katılımcı sayısına göre sıralama 2000 2001 Aynı sırayı paylaşan kentlerin ortak özellikleri 1 Van Diyarbakır Düşük sanayileşme, yüksek işsizlik, yüksek göç, sınırlı teknik imkanlar, yüksek halk katılımı, yerel düzeyde etkin ÇMO 2 İçel Samsun Yoğun sanayileşme, liman özellikleri ile ticaret noktası, teknik imkanlara erişim şansı yüksek, yeterli düzeyde halk katılımı, yerel düzeyde etkin ÇMO çalışmalarının takdir edilmesi 3 Denizli Eskişehir Yoğun sanayileşme, teknik imkanlara erişim şansı yüksek, sınırlı halk katılımı, ÇMO etkinliği daha düşük İki yıl boyunca yürütülen bu eğitim ve tanıtım çalışmalarında elde edilen deneyimler sonucunda aşağıdaki noktalar öne çıkmaktadır; - Seminerler kapsamında, ülkemizin 6 değişik bölgesinde yer alan 30 kentin farklı düzeydeki yöneticisi ve çalışanına “kirlilik önleme” kavramı uzman kadrolarla tanıtılmış, tartıştırılmıştır. Bu rakam Türkiye kentlerinin yaklaşık %30’unu temsil etmektedir. - Seminerler çoğunlukla, ÇMO örgütlenmesinin güçlü olduğu ve yerel/merkezi hükümetlerin meslek örgütleri ve demokratik kitle örgütleriyle etkin işbirliğinin öngörüldüğü bölgelerde daha büyük bir istek ve ilgi ile karşılanmıştır. 71 Evsel Atıksu Arıtımı İçin Ekilmiş Sulakalan Tesisi: Viranşehir Örneği Canan YILDIZ - Büyükşehir belediyelerinin aktif destek sağladıkları bölgelerde gerçekleştirilen seminerlerde ana hedef grup olan yerel yönetimlerin personelinin katılımı daha da artmaktadır. - Seminerler sonrasında kamuoyu ve yerel yöneticilerin çevre mühendisliği mesleğine, ÇMO’nun kurumsal kimliğine ve çevre sorunlarına bakışı olumlu yönde etkilenmiştir. Bu kapsamda, çevre mühendislerinin istihdamı konusunda çok olumlu kazanımlar sağlanmıştır. - Seminerler sonrasında ÇMO birimlerinin insan kaynağı, teknik bilgi birikimi ve örgütlenme kapasitesi artmıştır. - Bu artışa paralel olarak ÇMO birimlerinin yerel ölçekteki kent ve çevre sorunlarında etkinliği hem yerel kamuoyu hem de yerel yönetim düzeyinde anlamlı derecede artmıştır. Örnek olarak, seminerler sonrasında; o ÇMO Diyarbakır İl Temsilciliği Yerel Gündem 21 çalışmalarında önder bir rol üstlenmiş, o ÇMO Samsun İl Temsilciliği Karadeniz Bölge Temsilciliği olarak etkinlik göstermeye başlamış ve Samsun’daki mobil santral mücadelesine çok önemli katkılar sağlamış, o ÇMO İçel İl Temsilciliği Yerel Gündem 21 ve TMMOB İl Koordinasyon Kurulu Sekreteryası görevini üstlenmiş, Mersin Atıksu Arıtma Tesisi İhalesi sürecinde kamu yararı ilkesi çerçevesinde çok önemli bir kamuoyu oluşturarak projenin revize edilmesini sağlamış, o Eskişehir, Trabzon ve Van’da yeni ÇMO Temsilcilikleri faaliyet göstermeye başlamış, o ÇMO Eskişehir İl Temsilciliği, Eskişehir Çöp Yakma Tesisi Projesi sürecinde kamu yararı ilkesi çerçevesinde projenin kamuoyu önünde tartışılmasını sağlamıştır. 6.2 BÜÇEP-II: UYGULAMA BÜÇEP-I kapsamında yürütülen seminerler sonrasında yürütülen anket çalışmaları kapsamında projenin uygulama aşamasında atıksu, katı atık yönetimi, vektör kontrolü ve enerji öncelikli çalışma alanları olarak belirlenmiştir. Evsel Atıksu Arıtımı İçin Ekilmiş Sulakalan Tesisi Geleneksel atıksu arıtım yöntemlerinin yüksek maliyet gereksinimi ve konu hakkında yeterli teknik bilgiye sahip eleman eksikliği nedeniyle kentsel atıksuların bertarafı belediyelerin en çok sıkıntı çektikleri konuların başında gelmektedir. Günümüzde, özellikle düşük nüfus yoğunluğuna sahip yerleşim birimlerindeki atıksuların arıtımında basit işletim koşullarına duyulan ihtiyacın ve doğal proseslere olan ilginin artmasıyla beraber, ekilmiş sulakalanlar dünyanın pek çok yerinde atıksu yönetiminde ve su kirliliği kontrolünde yaygın ve verimli bir şekilde kullanılmaya başlanmışlardır. Bazı ekilmiş sulakalanlar ise rekreasyon, yaban hayatı için habitat restorasyonu ve çevresel iyileştirme amacı ile kullanılmaktadırlar. (Korkusuz ve diğerleri, 2001) Doğal sulakalanlarda kendiliğinden meydana gelen bazı proseslerin daha kontrollü bir çevrede gerçekleştirilmesi için tasarlanmış olan ekilmiş sulakalanların, geleneksel arıtma yöntemlerine göre başlıca avantajları ise söyle sıralanabilir (Korkusuz ve diğerleri, 2001): #" Kolay uygulanabilirlik, #" İleri teknoloji ve pahalı ekipmanlara gereksinim olmaması, #" Düşük enerji ihtiyacı, 72 Evsel Atıksu Arıtımı İçin Ekilmiş Sulakalan Tesisi: Viranşehir Örneği Canan YILDIZ #" Düşük maliyet, #" Basit işletim, #" İşletim kararlılığı, #" Düşük miktarda çamur oluşumu, #" Flora ve fauna habitatlarını destekleyerek biyoçeşitlilikte artış sağlamak, #" Hasat edilen sucul bitkilerin çeşitli amaçlarla kullanılması (biyogaz, hayvan yemi ve gübre üretimi, bitki gövdesinin çatı, çit, mat yapımında kullanımı, vb.) Projenin başlıca yararları aşağıda özetlenmiştir: - Kentsel açıdan; evsel nitelikteki atıksuların yüksek teknoloji kullanmaksızın, yerel kaynak ve kapasitelerin harekete geçirilerek, düşük işletme ve yatırım maliyetine sahip, çevreyle uyumlu yöntemlerle arıtılarak halk sağlığının korunması, - Kırsal açıdan; kurak bölgelerde, mevcut doğal kaynaklar tüketilmeksizin, sulama amaçlı su ihtiyacının, yenilenebilir bir sistemle sürekli ve yeterli kalitede karşılanması, - Doğal kaynaklar açısından; kırsal alanda bol bulunması sebebiyle tarımsal üretim için engel oluşturan volkanik cürufun kentsel bir hizmet amacıyla kullanımının sağlanarak yeniden kullanıma sokulması Viranşehir Belediyesi, BÜÇEP – Eğitim ve Tanıtım Aşaması kapsamında Diyarbakır’da düzenlenen seminere gerek idari gerekse teknik personel düzeyinde katılım sağlayan belediyeler arasındadır. Seminer sonrasında Viranşehir Belediyesi ve ÇMO’nun idari ve teknik kadroları arasında devam eden görüşmeler ve Belediye’nin projeye olumlu yaklaşımının sonucu olarak, BÜÇEP-Uygulama Aşaması’nın hedeflerinden biri olan “Evsel Atıksu Arıtımı İçin Ekilmiş Sulakalan Tesisi” çalışmalarının Viranşehir’de hayata geçirilmesi gündeme gelmiştir. İlk olarak Viranşehir Belediyesi idari ve teknik personeline BÜÇEP, geleneksel atıksu arıtma yöntemleri ve Ekilmiş Sulakalanlar’ın tanıtıldığı bir sunuş yapılmış ve personel proje hakkında bilgilendirilmiştir. Sunuş sonrasında yapılan görüşmeler sonucunda, Viranşehir’de pilot ölçekli bir Ekilmiş Sulakalan Tesisi inşa edilmesi konusunda anlaşmaya varılmıştır. Varılan anlaşmanın ardından, Viranşehir Belediye Başkanlığı projeyle ilgili çalışmalarda belediye çalışanlarının koordinasyonunu sağlamak üzere bir personel görevlendirmiştir. ÇMO ve Viranşehir Belediyesi kadrolarının işbirliği ile yürütülen hazırlık çalışmaları; saha incelemeleri, atıksu yapısının ve dolgu malzemelerinin özelliklerinin belirlenmesi ve bitkilerin hazırlanmasından oluşmaktadır: Saha incelemeleri: Atıksuyun temin edileceği bölgenin ve tesisin inşa edileceği arazinin belirlenmesi için gerçekleştirilen saha incelemeleri sırasında belirlenen alternatifler aşağıda listelenen kriterler dikkate alınarak değerlendirilmiştir: • Kanalizasyon şebekesinin durumu • Atıksu miktarı • Elektrik hattına uzaklık • Karayoluna uzaklık ve yol durumu • Şehir merkezine uzaklık/ulaşılabilirlik • Zemin yapısı • Alıcı ortam • Alıcı ortamın araziye uzaklığı • Sıhhi anlamda öncelik 73 Evsel Atıksu Arıtımı İçin Ekilmiş Sulakalan Tesisi: Viranşehir Örneği Canan YILDIZ Atıksu yapısının belirlenmesi: Viranşehir kanalizasyon sisteminden alınan numunelerinin analizleri DSİ 10 Bölge Müdürlüğü’nde (Diyarbakır) yapılmıştır. atıksu Dolgu malzemelerinin yapısının belirlenmesi: Viranşehir’de Karacadağ eteklerinde doğal olarak bulunan volkanik cüruf tesiste dolgu malzemesi olarak kullanılacaktır. Bitkilerin hazırlanması: Diyarbakır ve Viranşehir’de Dicle Üniversitesi Biyoloji Bölümü öğretim görevlilerinin de teknik desteğiyle gerçekleştirilen saha incelemeleri sırasında kargı (P. australis) bitkisinin Dicle Nehri kenarında doğal olarak bulunduğu tespit edilmiştir. Başarılı bitki adaptasyonu için bitkilerin doğal ortamlarından alınıp tesise dikilmeden önce tüplenmeleri ve yetişme şartlarının gözlenmesi gerekmektedir. Bu amaçla, 1000 adet bitki Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi tarafından tüplere aktarılmıştır ve Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi’ne ait serada bakımları devam etmektedir. 1000 adet bitkinin tüpleme işlemleri ise inşaat çalışmalarının başlamasının ardından Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi tarafından gerçekleştirilecektir. Kapsam ve Projelendirme: Viranşehir Ekilmiş Sulakalan Tesisi’nin proje debisi 300 kişinin atıksuyuna eşdeğer olan 30 m3/gün olarak belirlenmiştir. Belirlenen miktarda atıksu kentin kanalizasyon sistemi üzerinde inşa edilecek su alma yapısına yerleştirilecek olan bir dalgıç pompa ile temin edilecektir. Viranşehir Ekilmiş Sulakalan Tesisi, birbirine paralel ve aynı özelliklere sahip iki hibrit sistemden oluşmaktadır. Ekilmiş Sulakalan tasarım kriterleri ve Viranşehir Ekilmiş Sulakalan Tesisi’ne ait tasarım bilgileri Tablo-3’de sunulmuştur. Tablo 3 Ekilmiş Sulakalan tasarım kriterleri ve Viranşehir Ekilmiş Sulakalan Tesisi değerleri Parametre Tipik değer* Viranşehir Birim <300 100 mm/gün Alan gereksinimi 1-5 1 m2/kişi Maksimum BOİ yüklemesi 75 73 kg/ha/gün 5:1'e kadar 1.5:1 - Hidrolik yükleme hızı Yatakta en/boy oranı Nüfus 300 kişi Debi 30 m3/gün * Kaynak: Arceivala, 2002; Tchobanoglus, 1991 İnşaat çalışmaları: ÇMO ve Viranşehir Belediyesi’nin imkanlarının ortak kullanımı ve teknik kadrolarının işbirliği ile yürütülen ve Eylül 2003’de başlayan inşaat çalışmalarının, oluşturulan iş çizelgesi çerçevesinde Kasım 2003 ayında tamamlanması planlanmaktadır. Yerel Yönetimler İçin Kirlilik Önleme Kılavuzu Eğitim ve Tanıtım Aşaması boyunca tanıtımı yapılan ve Yerel Yönetimler İçin Bütünsel/Önleyici Çevre Yönetimi El Kitabı’nda ayrıntıları ile yer verilen Kirlilik Önleme kavramının belediyelerin günlük işleyişlerinde yerini alması amacıyla, tüm dünyada gerçekleştirilen başarılı uygulama örneklerinden de faydalanılarak; somut çözüme yönelik, belediyelerin karşılaştıkları çevre sorunları ile doğrudan ilgili, her kademeden yerel yönetim personelinin kullanımına uygun, uygulanması ve tekrarlanması kolay bir Kirlilik Önleme Kılavuzu hazırlanmaktadır. Kılavuz hazırlıklarına paralel olarak, çeşitli belediyelerde örnek çalışmalar gerçekleştirilerek somut uygulama sonuçlarının elde edilmesi hedeflenmektedir. 74 Evsel Atıksu Arıtımı İçin Ekilmiş Sulakalan Tesisi: Viranşehir Örneği Canan YILDIZ Kılavuz çalışmaları Milas Belediyesi (Muğla), Tepebaşı Belediyesi (Eskişehir) ve Viranşehir Belediyesi (Şanlıurfa) ile birlikte yürütülmektedir. Bu kapsamda öncelikle, belediye hizmetlerinin mevcut durumunun belirlenmesi amacıyla “Belediye Çevre Hizmetleri Durum Tespit Çalışması – I” başlıklı anket formu hazırlanmış ve bu anket sözü edilen belediyelerin teknik kadroları ile birlikte doldurulmuştur. Anket çalışması sonucunda, öncelikle belediye çevre hizmetlerinin mevcut durumunun tespiti, öncelikli alanların belirlenmesi; ayrıca, her belediyenin hayata geçirdiği örnek uygulamaların diğer belediyelerde yapılacak çalışmalar için bir altyapı oluşturması sağlanmıştır. Kılavuz hazırlıkları ve belediyelerde gerçekleştirilecek kirlilik önleme çalışmaları, Proje El Kitabı’nda ayrıntıları ile yer alan “kirlilik önleme” olanaklarının ve uluslararası çalışmaların ışığında yürütülecektir. 7. SONUÇLAR Son 20 yıldır dünya çapında çeşitli kuruluşlar tarafından birçok alanda hayata geçirilen “kirlilik önleme” yaklaşımı, sürdürülebilir kalkınmanın itici gücü olarak değerlendirilen yerel yönetimlerde çevre yönetiminin önemli bir bileşeni olmak durumundadır. Bu bildiri kapsamında yurtdışından çeşitli belediyelerin bu konudaki uygulamaları hakkında bilgi verilmiştir. Ayrıca, TMMOB Çevre Mühendisleri Odası tarafından 2000 yılında yürütülmeye başlanan “Yerel Yönetimler İçin Bütünsel Önleyici Çevre Yönetimi Projesi – BÜÇEP” kapsamında gerçekleştirilen çalışmalar aktarılmıştır. BÜÇEP-Eğitim ve Tanıtım Aşaması kapsamında, konu hakkında rehber doküman niteliğinde olan Proje El Kitabı hazırlanmış ve 6 değişik ilde düzenlenen eğitim seminerlerine 30 değişik kenti temsilen katılım sağlayan 1171 kişiye yerel yönetimler ölçeğinde kirlilik önleme olanakları hakkında bilgi verilmiştir. BÜÇEP-Eğitim ve Tanıtım Aşaması’nın ÇMO’nun kurumsal gelişimine belirgin etkileri olmuştur. 2002 yılında başlayan ve 2004 yılı sonuna kadar devam edecek olan BÜÇEP – Uygulama Aşaması çerçevesinde ise, Viranşehir’de (Şanlıurfa) inşa edilmekte olan Ekilmiş Sulakalan Tesisi’nin, evsel nitelikteki atıksuların yüksek teknoloji kullanmaksızın, yerel kaynak ve kapasitelerin harekete geçirilerek, düşük işletme ve yatırım maliyetine sahip, çevreyle uyumlu yöntemlerle arıtılması yönünde belediyelere örnek teşkil edeceği düşünülmektedir. Ayrıca, Türkiye’de bu alanda hayata geçirilen en büyük ölçekli tesis olması açısından da önemli bir yere sahiptir. BÜÇEP – Uygulama Aşaması hedeflerinden biri de “Kirlilik Önleme Kılavuzu”nun hazırlanması ve buna paralel olarak belediyelerde “kirlilik önleme” amaçlı örnek çalışmaların geliştirilmesidir. Bu konudaki çalışmalar Viranşehir Belediyesi (Şanlıurfa), Milas Belediyesi (Muğla) ve Tepebaşı Belediyesi (Eskişehir) ile birlikte yürütülmektedir. KAYNAKÇA Arceivala, S.J.,2002. Çevre Kirliliği Kontrolünde Atıksu Arıtımı, Tata McGraw-Hill Publishing Company Limited, New Delhi Belediye Çevre Envanteri, 1996. Devlet İstatistik Enstitüsü http://www.die.gov.tr Bishop, P.L, 2000. Pollution Prevention. McGraw-Hill, New York Demirer, N.G., 2001. “Temiz Üretim/Kirlilik Önleme Kavramı ve Çevre Mühendisliği Eğitimi”, Çevre Mühendisleri Odası, IV. Ulusal Çevre Mühendisliği Kongresi, Mersin, Türkiye. Demirer, N.G., Torunoğlu E., 2000, “Yerel Yönetimler İçin Bütünsel/Önleyici Çevre Yönetimi El Kitabı”, TMMOB Çevre Mühendisleri Odası, Ankara. 75 Evsel Atıksu Arıtımı İçin Ekilmiş Sulakalan Tesisi: Viranşehir Örneği Canan YILDIZ Environmental Protection Agency, Local Government Pollution Prevention Toolkit, USEPA Publication, 1998 Environmental Protection Agency, Profile of Local Government Operations, Sector Notebook, 1999 ICLEI International Council for Local Environmental Initiatives, 1993: Local Initiatives ICLEI Members in Action 1991-1992, Toronto, Ontati, Canada Korkusuz, E.A., Beklioğlu, M., Demirer, N.G., 2001. “Atıksuların Arıtımında Ekilmiş Sulakalanlar”, Çevre Mühendisleri Odası, IV. Ulusal Çevre Mühendisliği Kongresi, Mersin, Türkiye. Rifkin, J., ve Howard, T., (1990), Entropi: Dünyaya Yeni Bir Bakış, Ağaç Yayıncılık . Tchobanoglus, G.T., Burton F.L. (1991). Wastewater Engineering: Treatment, Disposal, Reuse. McGraw-Hill, New York. 76