HEPATİT C SIK SORULAN SORULAR,SÖZLÜK,KA

advertisement
17- HİDROKSİ PROGESTERON
17-OH
progesteron;
Progesterone – 17-OH
17-hydroxyprogesterone;
17 – hidroksi progesteron böbrek üstü bezleri ve over lerden
salgılanan bir hormondur. Test ile kandaki miktarı ölçülür.
Böbrek üstü bezleri ve over hastalıklarında kandaki miktarı
artar. Doğum kontrol ilaçları ve kortizonlu ilaçlar testin
sonucunu bozar. 17- Hidroksi progesteron testi sabah, aç
karnına yapılmalıdır.
17 OH progesteron testi neden yapılır?
Test genetik böbrek üstü bezi hastalıklarının (Konjenital
Adrenal Hiperplazi) tespitinde ve böbrek üstü bezi
tümörlerinin teşhisinde kullanılır. Dış genital organları
erkek yada dişiye benzemeyen yeni doğan bebeklerde (
hermafrodit), klasifiye edilememiş adrenal hiperplazilerde,
hirzutizm araştırmasında, kadınlarda erkek karakterlerinin
ortaya çıktığı durumlarda 17 OH progesteron bakılır.
17- hidroksi progesteron için normal değerler:
Yenidoğan da doğum kilosuna göre normal değer değişir. Genel
olarak normal değerler:
Klordon kanında: 1,000 – 3,000 ng/dL
>24 saat sonra : < 100 ng/dL
Erişkin : < 200 ng/ dL
17 OH progesteronu arttıran sebepler:
Adrenal tümörler,
Kongenital Adrenal Hiperplaziler,
Kongenital adrenal hiperplazisi olan bebeklerde 17 OH
progesteron değeri 2,000 -40,000 ng/dL arasında değişir.
Erişkinde 200 ng/dL üzeri adrenal hiperplazi anlamına gelir.
17 OH progesteron 200 – 800 ng/dL arasında ise ACTH bakmak
gerekir.
Referanslar:
1.Fritz MA, Speroff L. Normal and abnormal sexual development.
In: Speroff L, Fritz MA, eds. Clinical Gynecologic
Endocrinology and Infertility. 8th ed. Philadelphia, Pa:
Lippincott Williams & Wilkins; 2011:chap 9.
2.Lambert SM, Vilain EJ, Kolon TF. A practical approach to
ambiguous genitalia in the newborn period. Urol Clin North Am.
2010; 37(2):195-205.
17- OH KORTİKOSTEROİD
17Hidroksi
Kortikosteroid;
corticosteroid; 17-OHCS;
17-hydroxy
17 OH kortikosteroid: Kortizon hormonunun karaciğerde yıkılıp
inaktive edilmiş halidir, böbreklerle atılır. 17 hidroksi
kortikosteroid laboratuar testi 24 saatlik idrarda çalışılır.
Ampisilin,
Glukokortikoid ilaçlar (kortizonlu ilaçlar), testin
sonucunu arttırır,
Östrojen,
Doğum kontrol ilaçları ve,
Deksametazon ise testin sonucunu düşürür.
17 hidroksi kortikosteroid testi vücutta yeterli kortizon
hormonunun üretilip üretilmediğini test eder. Böbrek üstü bezi
hastalıklarının teşhisinde kullanılır.
17-OH kortikosteroid için normal değerler:
Erkek: 4-14 mg/24 saat,
Kadın: 2-12 mg/24 saat
17- OH kortikosteroid miktarını arttıran sebepler:
Cushing ( kuşhing ) sendromu ( böbrek üstü bezi tümörü
yada hipofiz tümörüne bağlı olabilir),
ACTH üreten tümörler,
Ciddi fiziksel yada ruhsal stres,
Ayrıca aşağıdaki sebeplerde 17 – OHCS seviyesini
arttırır:
Depresyon,
Kortizon tedavisi,
Kötü beslenme, malnutrisyon,
Obezite,
Gebelik,
Kontrolsüz yüksek tansiyon.
17-OHCS miktarını düşüren sebepler:
Böbrek üstü bezi yetmezliği ( Addison hastalığı),
Tüberküloz,
Kanama,
İnfaktüs,
Herediter enzim eksikliği,
Hipopituitarizm,
Böbrek üstü bezlerinin cerrahi olarak çıkarılması,
Referanslar:
Stewart PM. The adrenal cortex. In: Kronenberg HM, Melmed S,
Polonsky KS, Larsen PR, eds. Williams Textbook of
Endocrinology. 11th ed. Philadelphia, PA: Saunders Elsevier;
2008: chap 14.
17- KETOSTEROİD
17-Ketosteroid;17-KS; Ketosteroid; 24 saatlik
idrarda
17-Keto
steroidler;
İdrarda
17
ketosteroidler; 17-KS urine; İdrarda Steroid;
İdrarda 17-ketosteroid miktarı
adrenokortikal (böbreküstü
bezleri) fonksiyonu ölçmek amacıyla kullanılır. 24 saatlik
idrarda bakılır.
17-Ketosteroid için normal değerler:
Erkek:
• 17-21 yaş: 9-22mg/24h idrar.
• >20 yaş: 8-20 mg/ 24h idrar .
Kadın:
• >16 yaş: 6-15 mg/24h idrar.
Çocuk:
• <1 yaş: <1.0 mg/24 h idrar,
• 1-4 yaş: <2.0 mg/24h idrar,
• 5-8 yaş:<3.0 mg/24 h idrar,
• 9-12 yaş: 3-10 mg/ 24h idrar,
• 13-16 yaş: 5-12mg/24h idrar,
idrarda 17-ketosteroid miktarı ne için bakılır?
Test böbrek üstü bezlerinden salınan 17 keto steroidleri ölçer
ve böbrek üstü bezlerinin çalışması değerlendirilir. 17 keto
steroidler
birkaç
hormondan
oluşur:
bunlar
dehidroepiandrosteron (DHEA), androstenedion, ethiocholanolon
ve androsteron dur. Bu hormonlardan her hangi birtanesinin
fazlalığı idrarda 17-KS artışına yol açar.
Erkeklerde 17-Ketosteroid hormonların üçte ikisi böbrek üstü
bezlerinden, diğerleri testislerden salınır. Kadınlarda ise
17-ketosteroidlerin tamamı böbrek üstü bezlerinden salgılanır.
Bu nedenle her iki cinstede 17 – ketosteroid miktarı adrenal
androjen homonları yansıtır. Beraberinde kreatinin
miktarınında bilinmesi gereklidir. Test için idrarın borik
asit, asetik asit yada hidroklorik asit içeren bir kaba 24
saat boyunca toplanması gerekir.
24 saatlik idrarda 17-Ketosteroid
arttıran sebepler nelerdir?
miktarını
Cushing sendromu,
Adrenal hiperplazi, erken püberte,
Fizyolojik stress; cerrahi girişim, travma, yanık,
infeksiyon hastalığı vb. ,
ACTH yada gonadotropin stimulasyonu,
Adrenal tümör,
Over kanseri,
Testis kanseri,
Polikistik over vb. Over disfonksiyonları,
24 saatlik idrarda 17-Ketosteroidleri azaltan
sebepler nelerdir?
Addison hastalığı,
Kısırlaştırma ( erkeklerde ),
Hipofiz bezi yetmezliği (hipopituitarizm),
Hipotiroidi ( miksödem),
Nefroz,
ACTH yetmezliği,
İlaçlar:
Kortikosteroid,
Estrojen yada
Doğum kontrol hapı kullanmak,
Aşağıdaki
ilaçlar
17-ketosteroid
seviyesini
düşürür:
Doğum kontrol ilaçları,
Uzun süre kullanılan salisilat,
Estrojen,
Probenecid,
Promazin,
Reserpin,
Tiazid diüretikler.
İdrarda 17-Ketosteroid seviyesi hastalık olmadan
artar mı?
Aşağıdaki ilaçlar 17-Ketosteroid seviyesini yükseltir:
Antibiyotikler,
Kloranfenikol,
Klorpromazin,
Deksamatazon,
Meprobomat,
Fenotiazid,
Kinidin,
Secobarbital,
Sprinolakton.
Referanslar:
1- Nieman LK. Adrenal cortex. In: Goldman L, Ausiello D, eds.
Cecil Medicine. 23rd ed. Philadelphia, Pa: Saunders Elsevier;
2007:chap 245.
5- HİDROKSİ TRİPTAMİN
5-HT; Serum Serotonin;
5- hidroksitriptamin yani serotonin sinir hücrelerinde yapılan
bir maddedir. 5 hidroksi triptamin laboratuar testi ile kan
düzeyine bakılır.
Karsinoid sendrom teşhisinde kullanılan bir testtir. Karsinoid
tümörler serotonin salgılar kanda serotonin ve idrarda
serotonin artık maddesi olan 5- Hidroksi İndol Asetik Asit
artar.
Normal değer:
Erişkin: 101-283 ng/mL dir
5- Hidroksi triptamini arttıran sebebpler:
• Karsinoid tümörler dir.
Referanslar:
Bluth MH, Hardin RE, Tenner S, Zenilman ME, Threatte GA.
Laboratory diagnosis of gastrointestinal and pancreatic
disorders. In: McPherson RA, Pincus MR, eds. Henry’s Clinical
Diagnosis and Management by Laboratory Methods. 21st ed.
Philadelphia, Pa: Saunders Elsevier; 2006:chap 22.
5’ NÜKLEOTİDAZ
5’-NT, 5NT, Nükleotidaz;
Karaciğerde üretilen bir proteindir. 5′ nükleotidaz( 5′-NT )
laboratuvar testi ile kandaki miktarı ölçülür. Karaciğer,
safra kesesi ve safra yollarını döşeyen hücrelerde bolca
bulunur. safra kesesi ve safra yolu hastalıklarında artar.
Bazı ilaçlar bu testin sonucunu bozar:
Asetaminofen ( parasetamol) ,
Halotan,
İzoniyazid,
Metildopa,
Nitrofurantoin sonucu etkiler.
5′ Nükleotidaz miktarı özellikle karaciğer ve safra yolları
hastalıklarında artar.
Normal değerler:
Erişkin:2-17
Unit/ltd ir.
5’-Nükleotidazı arttıran sebepler nelerdir ?
Safra taşı, Kolestaz ( safra akışının durması),
Karacieğr harabiyeti,
Hepatit,
Karaciğer iskemisi,
Karaciğer tümörü,
Karaciğere hasar veren ilaçlar.
Referanslar:
1. Sunderman FW. The clinical biochemistry of 5′-nucleotidase
[Review]. Ann Clin Lab Sci 1990;20:123-139.[Abstract]
2. http://www.nlm.nih.gov/medlineplus/ency/article/003575.htm
3. Bodansky O, Schwartz MK. 5′-Nucleotidase [Review]. Adv Clin
Chem 1968;11:277-328.[Medline][Order article via Infotrieve]
4.
http://medical-dictionary.thefreedictionary.com/5′-nucleotidas
e
5. Dixon TF, Purdom M. Serum 5′-nucleotidase. J Clin Pathol
1954;7:341-343.
6. Eshchar J, Rudzki C, Zimmerman HJ. Serum levels of 5′nucleotidase in disease. Am J Clin Pathol 1967;47:598-606.[Web
of Science][Medline][Order article via Infotrieve]
4 LÜ TEST
Dörtlü test; Dörtlü tarama testi; Prenatal tarama
testi; 4 Marker Screen; Quad screen; Multiple
marker screening; AFPplus; Triple screen test; AFP
maternal; MSAFP; 4-marker screen;
Gebelikte tarama testleri bebeğin doğum defektleri riskini
ölçen laboratuar testidir. Üçlü yada dörtlü tarama testi
olarak yapılabilir. Test anneden alınan kandan yapılır. 4 lü
test prenatal dönemde yani doğum öncesi dönemde yapılan en
önemli testtir. 4lü test hamileliğin 15 – 22. haftalarında
yapılır en doğru olarak 16-18. Haftalar arasında alınır.
Anneden alınan kanda:
Alfa Feto Protein (AFP): (anne karnındaki bebeğin
ürettiği bir proteindir),
Human Chorionic gonadotropin ( hCG): (plasenta dan
yapılan bir hormondur),
Unconjuge Estriol (uE3): (fetus ve plasentada yapılan
bir hormondur),
İnhibin A: (plasentadan salınan bir hormondur).
Testleri yapılır.
Eğer inhibin A bakılmaz ise buna 3 lü test denir. Testin
yapılabilmesi için:
Anne yaşı,
Etnik orijin,
Anne kilosu,
Bebeğin gestasyonel
bilinmelidir.
yaşı
(
son
adet
tarihi)
Bu bilgiler ışığında çocukta olabilecek doğumsal anormali
riski hesaplanır. Çocuğun Down sendromu, spinal kanal, beyin
(Nöral tüp defektleri) defekti gibi riskler taşıyıp
taşımadığına bakılır. Tüm hamile kadınlara yapılması önerilir.
Bazı insanlar doğumsal hastalıklar açısından risk taşırlar
özellikle:
35 yaş üstü hamileler,
İnsulin kullanan diyabetli hamileler,
Ailede defektli
hamilelerdir.
doğum
olan
hamileler
riskli
4 lü test neden yapılır?
4 lü test bir prenatal tarama testidir. Teşhis amacıyla
kullanılamaz. Tüm doğumsal hastalıkları tespit edemez. Sadece
bebekte doğumsal hastalık riski olup olmadığını söyleyebilir.
Normal değerler:
AFP, hCG, uE3 ve İnhibin A nın gestasyonel yaşa uygun normal
değerleridir.
4 lü test de anormal sonuç ne anlama gelir?
Anormal 4 lü test sonucu çocukta doğumsal hastalık olacağı
anlamına gelmez, çocuğun bu açıdan incelenmesi gerektiği
anlamına gelir. Bu durumda detaylı bir ultrason ile çocuğun
kafatası, omurgası ve diğer organları incelenir. Test tekrarı
yapılır. Sonuçların ultrason yaşı ile uyumlu olup olmadığına
bakılır.
Anormal sonuçların devamı halinde ise amniosentez ( fetüsün
içinde bulunduğu amnios sıvısının incelenmesi), amnios
sıvısında AFP değeri, fetal hücrelerde kromozom incelemesi,
Down sendromu gibi defekt lerin analizi yapılabilir. Genetik
danışma istenebilir, bebeğin beyin, omurilik, karaciğer ve
böbrekleri ultrason ile incelenebilir.
Gebelikte AFP artışı bebekte bir problem olduğunu
gösterir
Alfa Feto Protein bebek vücudunda üretilen bir proteindir ve
bebeğin gelişiminde görev alır. Anneden alınan kanda bu
protein miktarı nın normalden fazla olması çocukta bir
anormallik olduğunu gösterir.
İkiz gebelik,
Anansefali (beyin gelişim geriliği var ise ),
Duodenal atrezi (barsak gelişim geriliği ),
Omfalosel ( batın duvarı kapanma bozukluğu),
Spina bifida ( omurilik kapanma bozukluğu),
Fallot tetralojisi ( kalp anormalliği),
Turner sendromu ( kromozom bozukluğu) var ise anne
kanında Alfa Feto Protein ( AFP) yükselir.
AFP ve uE3 düşük buna karşılık hCG ve İnhibin A
yüksek ise bebekte:
Down sendromu ve
Edward sendromu gelişme riski vardır denir.
4 lü test yanlış pozitif ve yanlış negatif
cevaplar verebilir mi?
4 lü test bir tarama testidir ve gösterdiği şüpheler
doğrultusunda araştırma yapılması gerektiğini söyler.
Referanslar:
1. ACOG Committee on Practice Bulletins. ACOG practice
bulletin no. 77: screening for fetal chromosomal
abnormalities. Obstet Gynecol. 2007;109:217-227.
2. Anderson CL, Brown CEL. Fetal chromosomal abnormalities:
Antenatal screening and diagnosis. Am Fam Physician.
2009:79(2).
Hello world!
Welcome to WordPress. This is your first post. Edit or delete
it, then start blogging!
HEPATİT C SIK SORULAN SORULAR
Hepatit C nedir?
Hepatit C virüsünün neden olduğu karaciğer hastalığıdır.
Hepatit C hastalığı olarak bilinir ve %70 kronikleşir, siroz,
karaciğer yetmezliği, karaciğer kanseri ve ölümle neden olur.
C hepatiti sinsi seyirlidir hemen hemen hiç belirti vermez
birçok kişi karaciğer yetmezliği başlayana kadar hasta
olduğunu bile bilmemektedir.
Hepatit C nasıl bulaşır?
Hepatit C virüsü kan ve vücut salgıları ile bulaşır.
• Kan ve kan ürünleri,
• Manikür – pedikür,
• Dövme yaptırmak,
• Korunmasız cinsel temas,
• Virüs taşıyan kan veya organ nakli,
• Hasta kişilerin diş fırçası, tıraş bıçağı, ustura, enjektör
gibi aletlerini kullanmak,
• Steril olmayan aletlerle yapılan cerrahi müdahaleler, diş
müdahaleleri,
• Doğum sırasında anneden bebeğe bulaşır.
Kimler
hepatit
altındadır?
C
açısından
risk
• 1992 öncesinde kan nakli yapılmış olan kişiler,
• 1992 öncesinde pıhtılaşma faktörü eksikliği nedeni ile kan
ve kan ürünü alan kişiler,
• Uzun dönem hemodiyaliz hastaları,
• HCV pozitif anneden doğan çocuklar,
• Şüpheli cinsel temasta bulunan ve birden çok cinsel eşi olup
korunmasız olarak ilişkisini devam ettirenler ve
• Sağlık çalışanları hepatit C riski altındadır.
Hepatit C hastası olup olmadığımı nasıl
anlarım ?
Basit kan testleriyle hepatit C hastası olup olmadığınızı
kolayca anlayabilirsiniz. Anti HCV kan laboratuar testi tarama
testi olarak kullanılır.
Hepatit C testinin pozitif olması her zaman hastalığı mı
gösterir?
Hayır. Hepatit C tanısında ilk test olarak kullanılan ELISA
testinin pozitif olması da her zaman hastalık anlamına gelmez.
Yalancı pozitiflik olabileceği gibi virüsle karşılaşıp
iyileşen kişilerde de test bir süre pozitif kalır. Anti HCV
testi pozitif ise HCV RNA PCR testi yapılır bu test pozitif
ise Hepatit C hastasıdır denir.
Günümüzde kan nakli ile hepatit C bulaşma
riski nedir?
Günümüzde kanlar son derece duyarlı testlerle taranmaktadır,
bu nedenle bulaşma riski 2 milyon ünitede 1 ‘den daha azdır.
Hepatit C hastası olan anneden doğan
bebeğe hastalık hangi yolla bulaşır,
bebek ne zaman test edilmelidir?
Anneden bebeğe doğum sırasında bulaşabilir. Doğar doğmaz
yapılan testlerde anneden geçen antikorlar nedeni ile yalancı
pozitiflik olabilir. Testler 18.aydan sonra yapılmalıdır.
Erken tanı için PCR testi yapılabilir.
Anneden çocuğa emzirme ile geçer mi?
Hayır. Ancak annenin meme başında çatlak ve kanama olması
durumunda bulaş
verilebilir.
olabilir.
Bu
durumda
emzirmeye
ara
Hepatit C hangi yollar ile bulaşmaz?
Hepatit C sosyal ilişkiyle, tokalaşma ile, sosyal anlamda
sarılıp öpüşme ile, aynı evi aynı sofrayı paylaşmak ile,
hapşırma, öksürük, yiyecek ve içecek kaplarının paylaşımı ile,
gıdalar ve sular ile, aynı ortamı paylaşmak ile bulaşmaz.
Hepatit C’li anneden doğan tüm bebekler
hepatit C hastası olurmu?
Hepatit C’li anneden doğan bebeklerin % 4 ve daha azı doğum
sırasında mikrop kapar ve hasta olur. Bebek yaşta kapılan
virüsler genellikle kronikleşir.
Hepatit C aile
bulaşabilir mi?
bireyleri
arasında
Evet, sık olmamakla beraber aile bireyleri arasında bulaş
olabilmektedir. Cinsel olarak bulaşma ihtimali düşük
olduğundan eşler arasınca cinsel yolla geçişin az olduğu kabul
edilir.
Böcek veya sivrisinek sokması ile hepatit
C bulaşır mı?
Hayır bulaşmaz.
Hayvandan insana hepatit C bulaşırmı?
Hepatit C virüsü genellikle insandan insana bulaşır. Hepatit C
kedi, köpek, sığır, at vb, hayvanlardan bulaşmaz. Değişik
türlerde hastalık yapan virüsler de vardır örneğin grip virüsü
kuşlar, kümes hayvanları ve doğadaki birçok canlıda hastalık
yapabilir ancak hepatit C virüsü sadece insan ve şempanzelerde
hastalık yapar.
Dövme, akupunktur, kulak deldirme ve
vücut deldirme yaptırmakla hepatit C
bulaşır mı?
Steril olmayan aletlerle yapılan bu tür girişimlerle hepatit C
bulaşır.
Hepatit C virüsü çevrede (dış ortamda)
yaşabilir mi? Yaşarsa ne kadar süreyle?
Oda ısısında 16 saat kadar canlılığını sürdürebilir. Ancak 4
günden fazla yaşamaz.
Hepatit
C
nelerdir?
hastalığının
bulguları
Virüsün vücuda girişinden sonraki ortalama 6-12 hafta (en az
1- en çok 26 hafta) sonra halsizlik, kırgınlık, çabuk yorulma,
iştahsızlık, bulantı, kusma, gözlerde sararma, idrar renginde
koyulaşama gibi diğer hepatitlerde de görülebilecek akut
hepatit tablosu olabilir.
Ancak bu tablo çok nadir görülür virüs karaciğerde çoğalırken
genellikle hastanın hiçbir şikayeti olmaz.
Çoğu hastada tanı ya tesadüfen yapılan testler ya da kan
vermek istenildiğinde yapılan tarama testleri ile hastalık
geçtikten çok sonra konur.
Bu safhada hasalık kronik hepatit evresindedir. Kronik hepatit
C hastalarının: hastalık son döneme gelinceye kadar hiç
şikayetleri olmaz.
Hastalık son döneme girince aylar içinde artan karaciğer
yetmezliği, siroz veya karaciğer kanseri bulguları ile ölüm
ortaya çıkar.
Hepatit C karaciğerden
organlara zarar verir?
başka
hangi
Hepatit C karaciğer hasarı dışında vücutta deri, böbrekler,
tiroit bezi, tükürük bezleri, göz hastalıkları ve romatizmal
sorunlara yol açabilir. Şeker hastalığına neden olabilir.
Yapılan testlerde hepatit C pozitif
çıktı, ancak hiçbir şikayetim yok gene de
hasta sayılır mıyım?
Kronik hepatit C’li hastaların çoğunun herhangi bir şikayeti
yoktur. Karaciğer yetmezliği başlayana dek hastaların şikayeti
olmaz. Karaciğer yetmezliğinin geliştiği dönem ise tedavi
açısından geç kalınmış evredir.
Hepatit C’li hastaların yapması gereken
özel bir diyet var mıdır?
Alkol alımı hepatiti ağırlaştırır ve gidişi hızlandırır.
Sigara kullanıyorsa bırakılmasında fayda vardır. Özel bir
diyet önersi yoktur. Kilo almamaya dikkat edilmelidir.
Herhangi bir gıdada kısıtlama da yoktur. Hepatit C tedavi
altındaki hastalarda tedaviye bağlı olarak iştah azalması,
ağızda boğazda yaralar, metalik tat ve bulantı kusma olabilir.
Akut hepatit C geçiren kişide hastalık
her zaman kronikleşir mi?
Virüsü alan kişilerin % 60-80’inde kronik hepatit gelişir.
Akut hepatit ne zaman kronik hepatite
dönüşür?
Akut hepatit C hastalığından 6 ay sonra kanda veya karaciğerde
hala virüs varsa; yada 6 ay arayla yapılan iki test pozitif
ise artık kronik hepatit gelişti denir. Bu aşamadan sonra
virüsün kendiliğinden vücuttan temizlenme şansı yok denecek
kadar azdır.
Kronik hepatitin bulguları nelerdir?
Hastaların çoğunun herhangi bir şikâyeti yoktur. Hastalık
ilerledikçe en çok ortaya çıkan bulgular:
• Halsizlik,
• Bulantı,
• İştahsızlık,
• Kas, eklem ağrısı,
• Güçsüzlük,
• Kilo kaybı
Kronik hepatit C hastalığı ilerlerse ne
olur?
Hasta olanların % 20-30’unda yaklaşık 20- 30 yıllık dönemde
siroz gelişir. Ayrıca karaciğer kanseri gelişeme riski çok
yüksektir.
Siroz hastalığı nedir?
Karaciğer dokusunun görev yapamayacak kadar bozulmasına siroz
denir. Siroz birçok sebebe bağlı olabilir. Sirozun en sık
nedenlerinden biri kronik hepatitlerdir. Bozulan karaciğer
dokusu asıl görevini yapamaz ve karaciğer yetmezliğine bağlı
bulgular ortaya çıkar.
Karaciğer biyopsisi niçin yapılır?
Hepatit C virüsünün karaciğere verdiği hasarı ve hasarın
derecesi en iyi gösteren test karaciğer biyopsisidir.
Karaciğer hasarı başlamış ise tedavi verilir. Tedaviye karar
vermek için ve tedavinin faydasını görmek için yapılabilir.
Kronik
müdür?
hepatit
C’nin
tedavisi
mümkün
Günümüzde kullanılan ilaçlar ile % 60-70 oranında virüsün
temizlenme şansı vardır. Başarı oranı hastalık yapan virüsün
tipine göre de değişir.
Kronik hepatit C’de tedavi süresi ne
kadardır?
Virüsün tipine bağlı olarak tedavi süresi 24 veya 48 haftadır.
Verilen tedavinin etkili olup olmadığı
nasıl anlaşılır?
Tedavi sırasında ve tedavi bittikten sonra virüs sayımı
yapılır. Tedaviden 6 ay sonra yapılan testlerde virüs
sayılamayacak kadar azsa kalıcı cevap alınmıştır denir. Ayrıca
karaciğer fonksiyon testlerinin de normal sınırlara dönmesi
istenir.
Kronik hepatit C’de karaciğer kanseri
oluşumunu artıran risk faktörleri var
mıdır?
EVET…kronik hepatit C hastalarında
karaciğer kanseri riskini arttırır.
aşağıdaki
faktörler
• Siroz
• Alkol
• İleri
• Erkek
riskini
gelişimi
kullanımı,
yaş,
hasta olmak hepatit C hastalarının karaciğer kanseri
arttırır.
Hepatit C hastalığından koruyan aşı var
mıdır?
Hayır, Hepatit C aşısı henüz geliştirilememiştir.
Hepatit
C
hastasıyım.
Hastalığı
başkalarına bulaştırmamak için nelere
dikkat etmeliyim?
Kan vermeyin, organ bağışlamayın,
Kan ile kontamine olabilecek jilet, tırnak bakım malzemeleri,
diş fırçası gibi kişisel eşyalarınızı başkaları ile
paylaşmayın.
Bir yeriniz kesilirse kanın etrafa bulaşmamasına dikkat edin.
Hepatit C’li hasta hepatit A ve B aşısı
olmalı mıdır?
Evet olmalıdır.
Referanslar
1- http://www.cdc.gov/hiv/resources/factsheets/hepatitis.htm.
2-
MMWR Recommendations: Recommendations for Prevention and Control of
Hepatitis C Virus (HCV) Infection and HCV-Related Chronic Disease
3http://www.who.int/mediacentre/factsheets/fs164/en/index.html
SÖZLÜK
HEPATİT SÖZLÜĞÜ
Adefovir dipivoxil (Hepsera):
Hepatit B tedavisinde
kullanılan ağızdan alınan virüs öldürücü ( anti viral )
ilaç. Nüklesoid analoğu da denir. Virüsün çoğalmasını
durdurur. Kronik Hepatit B tedavisinde kullanılır.
Akut Hepatit: Yeni gelişen karaciğer iltihabıdır. Birçok
sebebe bağlı olabilir. En sık sebebi hepatit virüsleridir.
Albümin: Karaciğerde yapılan bir proteindir. Vücudun ana
proteinlerinden birisidir ve damar içindeki sıvının yerinde
durmasını sağlar. Karaciğer hastalıklarında albümin yapımı
bozulur ve kandaki seviyesi düşer, damar içindeki sıvı dışarı
kaçar ve ödem, karın şişmesi ortaya çıkar. Karaciğer
yetmezliklerinde albümin düşmesine bağlı olarak karın içinde
büyük miktarda sıvı birikebilir bu duruma asit denir.
Alfa-feto protein (AFP): karaciğer kanseri ve hamilelikte
ortaya çıkan bir proteindir. Kanda Alfa Feto protein arışı
karaciğer kanserinin habercisidir. Kronik hepatit hastalarında
AFP değerine sık aralıklarla bakılmalıdır.
Antikor – Antibody: İmmün sistemin savaş silahıdır. Antikorlar
proteindir ve yabancı maddeler, virüsler ve mikroplara karşı
savaşta yer alırlar. Aşı sonrası oluşan antikorlar vücudumuzu
korurlar.
Anti-HCV (Hepatit C virüs antikoru): Hepatit C Virüse karşı
oluşan antikordur. Vücutta Anti-HCV varlığı hepatit C virüse
karşı bir immün cevap olduğunu virüse karşı savaşan antikorlar
olduğunu gösterir. Anti HCV antikorları çok koruyucu değildir
kronikleşmeyi önlemez.
Antijen – Antigen: Virüs, bakteri ve mantar gibi mikropların
yüzeyinde bulunan protein tabiatında yabancı maddeler.
Antijenler immün sistemimizi uyararak antikor yapımını
başlatırlar.
Anti HBs: Hepatit B virüsün yüzeyindeki proteine karşı vücudun
yaptığı antikoru gösterir. Vücudun virüse karşı savaştığını
gösterir. Ya aşı ile oluşur yada enfeksiyon ile oluşur. Anti
HBs pozitif olması vücudun hepatit B virüse karşı savunması
olduğunu gösterir.
Anti HBc: Hepatit B virüsün içyapı maddesine (kor)
karşı
oluşan antikordur. Hepatit
B kor antikor da denir.
Hastalıktan korunmaya vücudu korumaya yardımcı olmaz, hepatit
b virüse karşı bir immünite sağlamaz. Hepatit b hastalarının
taranmasında kullanılan bir testtir. Anti HBc pozitif olması
hastalın Hepatit B virüsü ile karşılaşmış olduğunu gösterir
ancak
hastalığın
geçip
geçmediği,
kronikleşip
kronikleşmediğini göstermez, bunun için diğer testleri de
yapmak gerekir.
Ansefalopati (ensefalopati): ileri karaciğer hastalıklarında
beyin fonksiyonlarının bozulmasıdır. Uykuya meyil,
oriyentasyon bozukluğu, uykusuzluk, yazma, konuşma ve hafıza
bozuklukları görülebilir, komaya doğru ilerler.
Asemptomatik: Belirti vermeyen anlamındadır.
Belirti vermeyen
hastalık anlamında kullanılır. Birçok Hepatit B ve Hepatit C
hastasının hiç şikayeti olmaz hastalık hiçbir belirti vermez.
Bu durumdaki hastalara asemptomatik hastalar denir. Hastalık
ileri devreye ulaşıp karaciğer yetmezliği başlayınca hastanın
şikayetleri de başlar.
Asit – Ascites:
karın içinde büyük miktarda sıvı
toplanmasıdır. Karaciğer yetmezliği, siroz ve karaciğer
kanseri vakarlında karaciğer albümin yapımı bozulur ve sıvı
damar dışına kaçarak karında birikir.
Aşı: bir hastalığa karşı bağışıklık sağlamak amacıyla hastalık
yapmayan benzerinin vücuda verilmesidir.
Bilirübin: kırmızı kan hücrelerinin ömrü dolunca parçalanır ve
içindeki hemoglobin bilirübine dönüştürülerek karaciğerden
safra ile atılır. Karaciğer hastalıklarında safra atılamaz ise
bilirübin kanda birikir ve sarılık ortaya çıkar.
Cevapsız hasta: Tedavi veya aşılama ile istenen cevabın
alınamadığı hastalar.
Cinsel yolla bulaşan hastalıklar: Cinsel temas ile insandan
insana bulaşan hastalıklardır. En önemli ve tehlikeli olan
HİV, Hepatit B, Hepatit C dir ayrıca bel soğukluğu, papilloma
virüs ( HPV), sifiliz ( treponema pallidum), Lenfo granüloma
venerium (LGV), Lenfo granüloma inguinale (LGI), kasık biti
dahil birçok hastalık cinsel temas yoluyla bulaşır.
Dalak: sağ kaburga altında yer alan bir organımızdır. Kanın
filtre işlevini görür ve immün sistemin en önemli
organlarından birisidir. Ömrü dolan kırmızı kan hücrelerini ve
mikropları kandan temizler, siroz ve karaciğer hastalıklarında
şişer.
Dekompanse Siroz: Sirozun ileri dönemi. Kan testlerinde
bozulma ve siroz komplikasyonlarının ortaya çıktığı dönem. Bu
dönemde hastaya karaciğer nakli gerekir.
DNA Polimeraz: Hepatit B virüsün çoğalması için gereken bir
enzimdir. Hepatit B tedavisinde kullanılan birçok ilaç bu
enzime etki ederek virüsün çoğalmasını durdurmaya çalışır.
Entekavir (Entecavir) : Kronik Hepatit B tedavisinde
kullanılan ilaçtır. Virüsün çoğalmasını durdurarak etki eder,
ağızdan alınır.
Enzim: vücuttaki kimyasal reaksiyonları hızlandıran madde.
Epidemiyoloji: Hastalıkların sebebi, yayılması, dağılması,
bulaşması, hastalıklardan korunma ile ilgilenen tıp bölümü.
Fibroz ( Hepatik Fibroz): Karaciğerde kronik iltihabi
durumların neden olduğu düzensiz iyileşme. İyileşme sırasında
oluşan dokular karaciğerin yapısını daha da bozarak siroza
neden olur.
Gastroenteroloji: Mide, bağırsak, karaciğer, pankreas ile
ilgili tıp dalı.
Genom: Canlının genetik materyali. İnsan, virüs, bakteri vb
canlıların genetik kısmı.
Genotip: Çeşit. Guruba özgü genetik yapı. Örneğin hepatit B
nin 7, Hepatit C virüsün 6 ayrı genotipi ( çeşidi ) vardır ve
doktorunuz en iyi tedavi için hepatit b genotip tayini ister.
Bazı genotipler tedaviye dirençli olabilir.
Hasta uyumu: doktorun çizdiği tedavi protokolüne riayet eden
ve program dahilinde yapan hastalar.
HBe Ab, Anti HBe (e- antikoru ): Hepatit B virüsüne karşı
vücudun oluşturduğu antikor dur ( savunma proteinidir).
Virüsün e-antijeni ne karşıdır. Testlerde e-antijeninin
kaybolup e-antikorunun ortaya çıkmasına serokonversiyon denir
ve immün sistemin virüsler savaştığını virüsü temizlemeye
başladığının gösterir.
HBsAg: Hepatit B yüzey antijeni. Hepatit B virüs varlığını
gösterir. Hepatit B virüsün duvarında bulunan antijenik bir
proteindir. HBsAg pozitif ise virüs var demektir.
HBe Ag: Hastanın son derece bulaştırıcı olduğunu gösterir,
kanda yüksek miktarda hepatit B virüsü olduğunu gösterir.
Kronik hepatit b hastalarının tedaviye verdikleri cevabın
izlenmesinde kullanılır.
Hepatit: Karaciğer iltihabı demektir. Birçok sebebe bağlı
olabilir: alkol kullanımı, ilaçlar, zehirlenme, virüsler,
bakteriler, parazitlere bağlı olabilir ancak en sık sebebi
virüsler ile olan hepatitlerdir. Virüsler ile olanlara viral
hepatitler denir. Karaciğerde iltihaba sebep olan birçok virüs
vardır bunlar içinde 5 tanesi en sık görülenleridir: Hepatit A
virüsü, Hepatit B virüsü, Hepatit C virüsü, Hepatit D virüsü
ve Hepatit E virüsü.
Hepatit A: Enfeksiyöz hepatit, bulaşıcı sarılık da denir.
Hepatit A virüsü (HAV) ile meydana gelir. Hepatit A
enfeksiyonu kronikleşmez. Hastalar genellikle 6 ila 10 haftada
düzelirler. Hastaların dışkısı ve idrarıyla etrafa yayılır
kanalizasyon sisteminin kötü olduğu yerlerde salgınlar yapar.
Hepatit A aşısı vardır, aşı ile önlenebilen bir hastalıktır.
Hepatit B: Serum hepatiti de denir. Hepatit B virüs (HBV) ile
meydana gelir. Hastaların % 10 ila 15 i kronikleşir. Kan ve
vücut salgıları ile bulaşır. Anneden bebeğe genellikle doğumda
bulaşır. Yeni doğan bebeklerde hastalık kapılırsa %90
kronikleşir küçük çocuklarda ise %50 kronikleşir, bu nedenle
doğum sonrası aşılama önemlidir. Korunmasız cinsel temas,
temiz olmayan aletler ile yapılan manikür, pedikür, dövme,
vücut deldirme, diş, diyaliz, cerrahi girişimler ile bulaşır.
Hepatit B virüsüne karşı aşı vardır, hepatit b aşı ile
önlenebilen bir hastalıktır.
Hepatit C: non-a, non-b hepatit diye bilinir. Hepatit C Virüsü
(HCV) ile meydana gelir. Vakaların % 70- 80 i kronikleşir. Kan
ve vücut salgıları ile bulaşır. Korunmasız cinsel temas,
manikür, pedikür, dövme, diş, diyaliz, cerrahi müdahaleler ile
bulaşır. 1992 öncesi kan transfüzyonları ile bulaşmış
olabilir. Hepatit C Virüsüne karşı aşı yoktur.
Hepatit D: delta hepatit diye bilinir. Hepatit D virüsü ( HDV)
ile meydana gelir. Bu virüs sadece Hepatit B hastalarına
bulaşabilir. Hastada Hepatit B yoksa bulaşamaz. Hepatit B yi
kötüleştirir, siroza gidişi hızlandırır. Hepatit D Virüse
karşı aşı yoktur.
Hepatit E: Ağızdan bulaşan non-a, non-b hepatiti diye de
bilinir. Sebebi Hepatit E Virüsü (HEV) dir. Dışkı ile etrafa
yayılır, kanalizasyon sisteminin kötü olduğu bölgelerde daha
sık görülür. Hepatit E akut enfeksiyon yapar, kronikleşmez.
Hepatit E nin aşısı yoktur. Hepatit E hamilelerde tehlikeli
olabilir ve nadiren kronikleşir.
Hepatit paneli: Hepatit teşhisi ve karaciğerin durumunu
gösteren kan testleri.
Hepatit serolojisi: Hepatit teşhisi için istenen kan testleri.
Hepatit B İmmün Globülin (HBIG): Hepatit B virüsü için immün
serum dur. Bulaşma sonrası hastayı korumak amacıyla aşı ile
birlikte kullanılır. Herhangi bir şekilde hepatit b bulaşması
durumunda örneğin: iğne batması, hepatit b taşıyan annenin
doğum yapması, şüpheli cinsel temas vb. hepatit b aşısı ile
birlikte hepatit b immün globülin (HBIG) de yapılır. Karaciğer
nakli sonrası tedavide de kullanılır.
HBV-DNA PCR: Hepatit B virüsün miktarını gösterir. Miktar
arttıkça bulaştırıcılık da artar. Kronik hepatit b
hastalarının tedaviye verdikleri cevabı izlemekte kullanılır.
Hepato Sellüler Karsinom (HCC): Karaciğer kanseri. Karaciğerin
malin tümörüdür. Kronik hepatit b ve hepatit C hastalarında
kronik karaciğer
ilerler.
iltihabı
siroz
ve
karaciğer
kanserine
Hepatosit: Karaciğer hücresi.
IgG anti HBc: Hepatit B virüs kor antikorunun IgG türüdür. İlk
aylardan sonra ortaya çıkar. HBs Ag ile birlikte IgG anti HBc
pozitif olması kronikleşmeyi düşündürür ( IgM anti Hbc negatif
ise).
IgM anti HBc: Hepatit B virüs kor antikorunun IgM türüdür. IgM
anti HBc pozitif olması akut enfeksiyonu, yakın zamanda
hepatit B geçirildiğini gösterir( son altı ay içinde).
İğne kazası: ( needlestick injury) hasta iğnesinin yanlışlıkla
personele batmasıdır. Hastane, laboratuar ve sağlık hizmetleri
sırasında sık karşılaşılan tehlikeli durumdur. İğne kazaları
personele bulaşıcı hastalıklar bulaşmasına yol açabilir.
Hepatit B, Hepatit C, HİV ve diğer hastalıklar iğne kazaları
ile bulaşır.
İmmün sistem: Vücudun savunma sistemidir. Özellikle bakteri,
virüs, mantar, kanser hücresi gibi istilacılarla savaşmakta
görev alır.
İmmünoloji: immün sistem ve alerji ile ilgilenen tıp dalı.
İnfeksiyon ( enfeksiyon): zararlı mikropların vücuda girmesi.
İnfeksiyon akut ( kısa zaman önce başlamış ) yada kronik (
uzun zamandır devam eden ) olabilir.
İnjeksiyon: vücut içine iğne ile ilaç, besin maddesi, vitamin
vb. verme yolu. İntra Müsküler ( İM) injeksiyon: kas içine,
İntra Venöz (İV) injeksiyon: damar içine, Subkutan injeksiyon
( SC): deri altına ilaç vermek demektir.
İnterferon: Enfeksiyonları durdurmak için immün sistem
hücreleri tarafından üretilen bir proteindir. Karaciğer
hücreleri dahil birçok hücrede interferon üretilir.
Laboratuarda da üretilir ve kronik hepatit B ve hepatit C
tedavisinde interferon kullanılır.
İnterferon Alfa-2b (Intron A): Doğal interferonun laboratuarda
üretilmiş halidir. Haftada üç kez deri altından enjeksiyon
yapılarak kullanılır. Kronik hepatit B tedavisinde ilk
kullanılan ilaçtır ve 1991 de kullanılmaya başlanmıştır. İki
yaşından itibaren kullanılabilir.
Kalıcı cevap: Sustained Response:
tedavi ile sağlanan
düzelmenin uzun süre devam etmesidir. Örneğin kronik hepatit
tedavisinde 6 aydan uzun süre virüs tespit edilemediği bir
dönem elde etmek kalıcı cevap, sustained response olarak
adlandırılır.
Kanla bulaşan mikroplar: kanda bulunan ve kan ile insandan
insana bulaşan mikroplardır. Hepatit B, Hepatit C ve Hepatit D
kan ile bulaşan mikroplardır.
Karaciğer: vücudun en büyük organıdır. Vücudun rafinerisidir.
Bağırsaklara giren her madde karaciğerden geçmek zorundadır.
Birçok fonksiyonu vardır. Protein, karbonhidrat, safra,
pıhtılaşma faktörleri, immün globülin üretimi yapar, vitamin
ve enerji depolar, birçok maddenin zararsız hale getirilip
atılmasını sağlar.
Karaciğer biyopsisi: karaciğerden küçük bir parça alınıp
incelenmesi. Genellikle iğne ile alınır. Alınan parça
karaciğerin durumunu gösterir.
Karaciğer enzimleri: karaciğer içinde yapılan işlemleri
hızlandıran proteinlerdir. Kandaki miktarlarının artması
karaciğer hücrelerinde bir harabiyet olduğunu gösterir. En sık
bakılanları ALT ve AST dir ( SGOT, SGPT). ALT karaciğere daha
özgü bir testtir. AST karaciğer ve kalp kasında da bulunur,
hepatit ve kalp krizinde artar.
Karaciğer
fonksiyon
testleri:
karaciğerin
durumunu
değerlendirmek amacıyla yapılan testlerdir. Karaciğer
hastalıklarının tespiti ve tedaviye cevabın görülmesi için bu
testlere bakılır.
•
Aspartate
Aminotransferase
(AST)
Serum
Glutamik
Oksaloasetik Transaminaz (SGOT) de denir.
• Alanine Aminotransferase (ALT) Serum Glutamik Pirüvik
Transaminaz (SGPT) de denir.
• Aspartat Aminotransferaz ( AST):
• Alkalen Fosfataz (ALP):
• Gamma Glutamik Transferaz (GGT) :
• Albümin,
• Total protein,
• Bilirübin,
• Laktat Dehidrogenaz,
• Pıhtılaşma testleri ve INR,
Karaciğer yağlanması: Karaciğerde aşırı yağ depolanmasıdır.
Karaciğerin yapısını ve çalışmasını bozabilir.
Karsinom: Kanserleşen hücreler Hepatosellüler Karsinom =
karaciğer kanseri demektir.
Komplikasyon: hastalığın tedavisi sırasında ortaya çıkan tıbbi
problemler.
Kronik Hepatit B Enfeksiyonu: 6 aydan uzun süre Hepatit B
testleri pozitif olan hastalara kronik hepatit B enfeksiyonu
denir.
Lamivudine (Epivir-HBV, Zeffix, Heptodin): hepatit B virüsünün
çoğalmasına engel olarak virüsü durduran ilaçtır. Hepatit B
tedavisinde kullanılır, nükleosid analoğudur.
PCR (polymerase chain reaction): virüs DNA sını tespit eden
test yöntemi. Örnekte virüsün varlığının kanıtıdır. Sayı
olarak da sonuç alınır, kanda mm küpte virüs sayısını tespit
etmekte kullanılır.
Pegile interferon: Peg Interferon Alfa-2a (Pegasys):
interferon vücut tarafından üretilen ve virüsleri durduran
bir proteindir. Pegile interferon vücudun yaptığı
interferonun sentetik olarak üretilmiş olanıdır ve hepatit B
ve Hepatit C tedavisinde haftada bir iğne olarak kullanılır.
2005 yılında kullanılmaya başlandı. Pegile formu yan etkisini
azaltmıştır.
Perinatal bulaşma ( anneden bebeğe bulaşma), Perinatal
Transmission (vertical transmission):
hastalığın anneden
bebeğe bulaşmasıdır. Bulaşmanın çoğu doğum sırasında olur. Çok
önemlidir çünkü hepatit B yeni doğan çocuğa bulaşırsa bu
çocukların % 90 ında hastalık kronikleşir ve %25 i kronik
karaciğer hastalıkları ve karaciğer kanserinden erken yaşta
hayatını kaybeder. Bu nedenle hamilelerin gebelik sırasında
hepatit taramasından geçmesi ve eğer hepatit B taşıyorlar ise
bebeğin doğar doğmaz ( doğumu takiben 12 saat içinde ) hepatit
B ile aşılanması ve hepatit B immün globülin yapılması
gerekir.
Persistan: geri dönen yada uzun zaman devam eden hastalık.
Post transfüzyon hepatiti: kan naklinden sonra ortaya çıkan
hepatit tablosudur. 1993 öncesinde kanlar hepatit C
taramasından geçirilmiyordu ve kan nakli sonrası hepatit C
hastalığı görülüyordu. Günümüzde bütün kan ve kan ürünleri
hepatit ve hiv taramasından geçmek zorundadır.
Protein: amino asitlerden yapılmış zincirlerdir. Proteinler
insan vücudunun ana yapı malzemeleridir.
Recombinan DNA:
genetik materyalin yeniden üretilmesidir.
Laboratuarda DNA nın kesilip şekillendirilerek yeniden
oluşturulmasıdır. Birçok ilaç ve hepatit aşıları bu yöntemle
oluşturulmaktadır.
Relaps: iyileşmeyi takiben bir süre sonra hastalık yada
şikayetlerin geri dönmesi (recurrence).
Remisyon: Hastalık şikayetlerinin ortadan kaybolduğu veya
şikayetlerin azaldığı dönem. Remisyon kendi kendine yada
tedaviyi takiben gelişebilir.
Pıhtılaşma faktörleri: karaciğerde yapılan ve pıhtılaşmayı
sağlayan proteinlerdir. Eksikliklerinde kanama durmaz.
Pıhtılaşma faktörlerinin azalması karaciğerin işini
aksattığını, bozulmaya başladığını ve karaciğer hastalıklarını
gösteren önemli bir ipucudur. Kronik hepatit hastalarında
kanama zamanının uzaması karaciğer nakli gerektiğini gösterir.
Risk faktörü: hastalığın bulaşma ihtimalini arttıran davranış
ve durumlar. Örneğin sigara akciğer kanserini arttıran bir
risk faktörüdür. İğne kazası ihtimali olan işler ( doktorluk,
hemşirelik) hepatit bulaşması için risk faktörüdür. İlaç ve
uyuşturucu bağımlılığı hepatti B ve C bulaşması için risk
faktörüdür.
Serokonversiyon: vücudun savunma sisteminin üstün duruma
geçtiğinin gösterilmesidir. Virüsün varlığını gösteren testler
antijen testleri, immün sistemin silahlarını gösterenler
antikor testleridir. Bir hastalık için testlerde antijen
pozitif / antikor negatif iken durumun antijen negatif/
antikor pozitif hale gelmesine serokonversiyon denir. Örneğin
hepatit B hastalığında HBe antijeni pozitif / HBe antikoru
negatif iken serokonversiyon olmuş ve HBE antijeni negatif /
Anti HBe antikoru pozitif olmuş ise vücut hepatit B virüsünü
temizlemeye başlamış ve büyük miktar hepatit B virisi
temizlenmiş demektir.
Seroloji: kanın serum kısmında çalışılan antikor testlerine
denir. Hepatit B ve hepatit C gibi mikroplarla karşılaşan
vücut bunları ortadan kaldırmak için antikor denilen silahları
üretir. Yapılan testler ile bu antikorların tespit edilmesi
hastalığın varlığını gösterir.
Sarılık: deri ve göz aklarında sararma. Bilirübin ömrünü
doldurmuş kan hücrelerinin parçalanması sonucu ortaya çıkar ve
safra ile karaciğerden atılır. Karaciğer hastalıkları ve safra
kanallarının tıkandığı durumlarda bilirübin kanda birikir ve
sarılık ortaya çıkar. Sarılık safra taşlarına, karaciğer
kanserine, parazitlere, pankreas başı tümörlerine, alkolizme,
zehirlenmeye, safra kesesini tıkayan bütün hastalıklara bağlı
olabilir.
Semptom: Hastalık bulgusu olarak vücutta
değişiklikler yada fonksiyon kaybıdır.
meydana
gelen
Siroz: karaciğerin işlemesini bozacak derecede geri dönüşü
olmayan hasar. Kronik Hepatit B kronik hepatit C sürekli
iltihaba neden olarak ve karaciğerin dokusunu bozarak siroza
yol açan en önemli sebeplerdir.
T- hücreleri: Yabancı maddeleri ve virüsleri fark ederek
onlarla savaşan, antikor üretimini başlatan immün sistemin
beyaz hücreleridir.
Tam kan sayımı: kan içindeki kırmızı hücreler( eritrositler),
beyaz hücreler (lökositler), pıhtılaşma hücreleri (
trombositler), hemoglobin miktarı ve hücre oranlarını gösteren
testler gurubudur. Kronik hepatit hastalarında beyaz kürelerin
( lökositlerin) düşmesi siroza gidişi gösterir.
Tarama testi: Screening: kan vericilerin hepatit ve diğer
hastalıklar açısından tarama testinden geçirilmesidir. Tüm kan
vericiler ve torba kanları hepatit B, hepatti C, HİV ve diğer
kanla bulaşan hastalıklar açısından testten geçirilir.
Tekrar tedavi (Retreatment): ilk tedaviye cevap vermeyen yada
şikayetleri tekrar başlayan hastaların ikinci tedaviye
alınmasıdır.
Transaminazlar: karaciğer hücrelerinde bulunan enzimlerdir ve
kandaki miktarlarının artması karaciğer hücrelerinde harabiyet
olduğunu gösterir. ALT, AST
( eski adı SGOT, SGPT).
Transmisyon: hastalığın bulaşma yoludur.
Transfüzyon: kan veya kan ürünlerinin tedavi amacıyla hastaya
verilmesidir.
Trombosit: kanın pıhtılaşmasını sağlayan hücreler.
Trombositler kemik iliğinde yapılır ve kanın pıhtılaşmasını
sağlarlar. Karaciğerde yapılan pıhtılaşma faktörleri bu süreci
başlatır ve kolaylaştırır. Karaciğer hastalıklarında trombosit
olsa da pıhtılaşma bozulur.
Varis kanaması: karaciğer yetmezliği ve siroz hastalarına
karaciğerden geçemeyen kanın yutak borusu etrafında varis
yapması ve bu varislerin kanamasıdır. Bu kanamalar çok
şiddetli olabilir.
Viral hepatitler: karaciğer iltihabına sebep olan virüsler.
Birçok virüs karaciğerde iltihaba yol açabilir ancak sadece
karaciğeri seven ve hepatit yapan beş virüsü anlatmak amacıyla
kullanılan bir deyimdir. Hepatit A, Hepatit B, Hepatit C,
Hepatit D ve hepatit E.
Viral yük: kronik hepatit hastalarında ( hepatit B ve C de)
kandaki virüs miktarını tespit amacıyla yapılan ölçümdür. PCR
yöntemiyle bakılır. Tedaviye başlama ve tedaviye alınan
cevabın ölçülmesinde kullanılan bir testtir.
Viremi: kan dolaşımında virüsün bulunmasıdır.
Virüs: hastalık yapan bakteriden küçük mikroplardır. Sadece
hücre içinde çoğalarak üreyebilirler.
Yanlış pozitif:
çıkması.
Hastalık
olmadığı
halde
testin
pozitif
KARACİĞER FONKSİYON TESTLERİ
Karaciğerin sağlık durumunu anlamak amacıyla bakılan bir gurup
biyokimya testidir. Karaciğerde yapılan metabolitlerin kanda
test edilmesidir. Bu testlerde anormallik olması karaciğer de
bir problem olduğunu gösterir.
Karaciğer ne iş yapar?
Karaciğer karın üst sağ tarafında kaburga kafesinin hemen
altında yer alan vücudumuzun en büyük ikinci organıdır.
Gıdalardan alınan şekeri glikojene çevirip depolar, gıdalardan
alınan protein ve yağların sindirilmesinde görev alır. Vücudun
ana proteini olan albümini üretir, pıhtılaşma faktörlerini
üretir. Vücudumuzda oluşan veya dışarıdan alınan zehirli
maddelerin, ilaçların zehirsizleştirilip atılmasında görev
alır. Kanın yıkılmasından ve atık maddelerden ortaya çıkan
safra asitlerini ve bilirubini üretir. Safra sarı siyah bir
maddedir, karaciğerde yapılarak safra kesesinde depolanır,
yemekle birlikte bağırsağa boşaltılır ve yağların
sindirilmesinde kullanılır.
Karaciğer fonksiyon testlerinin normal değerleri laboratuarlar
arasında farklılık gösterebilir. Yani farklı laboratuarlar dan
alınan sonuçların karşılaştırılması zor olabilir, keza normal
değerler erkek/kadın cins ve yaşına bağlı olarak da değişir.
Karaciğer fonksiyon
kullanılır?
testleri
nerede
Karaciğer fonksiyon testleri karaciğer hastalıklarının
teşhisinde kullanılır. Testlerin yüksekliği karaciğerdeki
harabiyetin nedenine göre değişir. Karaciğer fonksiyon
testleri karaciğer hastalıklarının izlenmesin dede kullanılır.
Hastalığın tedaviye verdiği cevap, hasarın iyileşmesi,
karaciğer fonksiyon testleri ile takip edilir. Karaciğere
dokunacak ilaçlar kullanılırken bu testlere sıklıkla bakılır.
Hepatit gibi kronik karaciğer hasarı yapabilecek hastalıkların
takibinde bu testler sık aralıklarla kontrol edilir.
Karaciğer fonksiyon testleri nelerdir?
Karaciğer birçok metabolik fonksiyonu aynı anda yürütür, safra
ve kana birçok metabolik madde karışır. Karaciğer
hastalıklarına bağlı olarak bu maddelerin bir veya birkaçı
artar. Karaciğerin sağlık durumunu ortaya koymak üzere bakılan
bu testlere karaciğer fonksiyon testleri denir. Karaciğer
fonksiyon testlerinden:
• AST ve ALT karaciğer hasarını,
• GGT ve ALP karaciğer ile birlikte safra yollarındaki hasarı,
• Albümin, pıhtılaşma testleri ve INR karaciğerin fonksiyon
bozukluğunu yetmezlik tablosunu gösterir.
Alanin Transaminaz ( ALT):
Serum Glutamik Pirüvik Transaminaz (SGPT) de denir. Bu bir
enzimdir ve protein üretimi sırasında kullanılır. Karaciğer
hücrelerinin parçalanması ile kana karışır. Karaciğer hasarını
tespit etmek amacıyla en sık kullanılan testtir. Karaciğer
hasarında kana çok fazla karışır ve ALT yükselir. ALT sadece
karaciğerde bulunur. Yani ALT yüksek olması demek karaciğerde
hasar var demektir. Karaciğer hastalıklarının teşhisi yada
hastalığı olanların tedavisini takip etmek, tedavinin işe
yarayıp yaramadığını anlamak için ALT testi istenir. Bu amaçla
sadece ALT veya diğer testlerle birlikte istenebilir. ALT
karaciğer hastalıklarının teşhisinde ve izlenmesinde AST den
daha değerlidir.
Aspartat Aminotransferaz ( AST):
Serum Glutamik Oksaloasetik Transaminaz (SGOT) da denir:
karaciğer hücrelerinin içinde yer alan ve protein üretiminde
kullanılan
bir
enzimdir.
Karaciğer
hücrelerinin
parçalanmasıyla kana karışır ve miktarı yükselir. AST sadece
karaciğerde değil kalp ve iskelet kaslarında da bulunur. AST
yüksekliği karaciğer, kas veya kalp problemi olduğunu
gösterir.
ALT/AST oranı da karaciğer hastalığı hakkında fikir verir.
Kronik hepatit süresince ALT>AST iken siroz başladıktan sonra
AST>ALT olur.
AST / ALT nin >2 olması alkolik ve toksik
karaciğer hastalıklarında <1 olması alkolik ve toksik olmayan
karaciğer hastalıklarında görülür.
Alkalen Fosfataz (ALP):
Alkali fozfataz enzimi safra kanalları yakınındaki karaciğer
hücrelerinde ve kemiklerde bulunur. Karaciğer ve kemik
hastalıklarında yükselir. Safra kanalı tıkanmalarında GGT ile
birlikte yükselir. GGT normal sadece ALP yükselmesi kemik
hastalıklarında yada kemik iliğini tutan hastalık ve
tümörlerde görülür. Gençlerde kemik yapım hızı yüksek
olduğundan gençlerde ALP yüksektir. Gebeliğin son üç ayında (
üçüncü trimester ) plasentada ALP yapıldığı için yüksek
bulunur.
Gamma Glutamik Transferaz (GGT) :
Safra kanallarına yakın karaciğer hücrelerinde bulunur. Safra
kanallarını ilgilendiren enzimdir ve safra kanallarının
tıkanıklığında ALP ile birlikte artar. Eğer GGT yüksek ALP
normal ise alkol, ilaç, zehirlenme gibi nedenlere bağlıdır.
Alkol karaciğerde metabolize edilerek atılır ve bu işlem
sırasında GGT kullanılır. Aşırı alkol alımında GGT artar.
Albümin:
karaciğerde üretilen vücudun ana proteinidir. Kanda bol
miktarda bulunur. Bazı karaciğer hastalıklarında albümin
üretimi bozulur ve kandaki miktarı düşer.
Total protein:
Kanda bulunan albümin ve diğer proteinlerin ölçümüdür. Albümin
ile birlikte pıhtılaşma faktörleri ve diğer proteinlerde
karaciğerde üretilir. Bazı karaciğer hastalıklarında protein
üretimi bozulur ve kandaki miktarı düşer.
Bilirubin:
Yeşil siyah renkli safra sıvısına rengini veren maddedir.
Kanda bilirubin yükselmesi sarılığa yol açar. Bilirubin
hemoglobin yani kan molekülünden yapılır. Ömrünü dolduran kan
hücreleri parçalanınca açığa çıkan hemoglobin bilirubine
dönüştürülür ve karaciğere getirilir burada bir şeker
eklenerek safraya atılır buna konjuge bilirubin denir.
Bilirubin yüksekliğinde ilk önce hangi bölümün yüksek olduğuna
bakılır ortalama olarak konjuge / unkonjuge bilirubin oranı
eşittir.
Konjuge bilirubin in yükselmesi demek safranın atılmasında bir
problem var demektir. Safra taşı vb. ile safra yolları tıkalı
veya hepatit gibi karaciğeri şişiren ve iç safra yollarını
tıkayan durumlarda, uzun süre alkol alımına bağlı olarak yada
pankreas başı tümörlerinde safra yolları da tıkandığı için
konjuge bilirubin yükselir.
Konjuge edilmemiş (Unkonjuge Bilirübin) yükselmesi: kan
hücrelerinin aşırı derecede yıkılması sonucu ortaya çıkar.
Hemolitik anemi, hematom vb. hastalıklarda görülür.
Laktat Dehidrogenaz ( LDH):
Birçok
dokuda
yaygın
olarak
bulunur.
Karaciğer,
Kas,
Böbrekler, Akciğer, Kalp ve kanda bol miktarda LDH vardır.
Karaciğer hastalıkları da dahil birçok hastalıkta hatta
gebelik ve ağır egzersizde dahi yükselir.
Pıhtılaşma testleri ve INR:
Pıhtılaşma faktörlerin büyük oranda karaciğerde üretilir. Bazı
karaciğer hastalıklarında bu maddelerin üretimi aksar ve
pıhtılaşma problemleri ortaya çıkar. Karaciğerin sentez
fonksiyonunu değerlendirmede istenen önemli bir testtir. Bu
nedenle pıhtılaşma testleri karaciğerin işleyişini gösteren
önemli testlerden dir.
Diğer testler:
karaciğer fonksiyon testlerindeki bozuklukların daha ileri
araştırması ve teşhis koymak amacıyla istenen testlerdir.
İmmünolojik testler:
Viral hepatit serolojisi:
karaciğerde hastalık yapan virüslerin tespiti amacıyla
istenir. Bilinen 5 adet hepatit virüsü var Hepatit A, B, C, D
ve E. Hepatit virüslerini tespit için kullanılan testlere
viral markırlar da denir.
Otoantikorlar:
Karaciğer dokusuna saldıran antikorlardır ve otoimmün
hastalıklar denilen hastalıklara yol açarlar. En sık görülen
otoimmün hastalıklar:
– Primer bilier siroz: ( antimitokondrial antikor – AMA ),
– Otoimmün hepatit ( Düz kas antikoru – Anti Sm ),
– Primer sklerozan kolanjit ( antinukleer sitoplazmik antikor
– ANCA).
Karaciğer
metabolik
hastalıklarının
tespiti için istenen testler:
Enzim eksikliği sonucu ortaya çıkan karaciğer hastalıklarının
teşhisinde kullanılan testlerdir.
– Wilson hastalığı karaciğerde bakır birikimine
harabiyet olur kanda seruloplazmin bakılır.
bağlı
– Kistik fibroz nadir görülen bir siroz sebebidir kanda alfa 1
antitripsin bakılır,
– Hemakromatoz karaciğerde demir birikimi ile ortaya çıkar
kanda ferritin bakılır.
Karaciğer biyopsisi: karaciğer hasarının derecesini tespit
etmek amacıyla kullanılan çok önemli bir testtir.
Görüntüleme yöntemleri içinde en sık tercih edilen karaciğer
ultrasonu dur. Hızlı, kolay ve zahmetsiz bir uygulamadır ve
karaciğer içinde yer kaplayan lezyonların tespitinde en çok
kullanılan yöntemdir. Ayrıca karaciğer Tomografisi ve Manyetik
Rezonans görüntüleme de karaciğer hasarının teşhisinde sık
kullanılan testlerdir.
Anormal
karaciğer
testlerine yaklaşım
fonksiyon
Karaciğer fonksiyon testlerindeki anormalliklerde ilk akla
gelmesi gereken ilaç ve zehirlenmeler olmalıdır.
Diğer karaciğer fonksiyon testleri normal
iken sadece bilirubin yüksekliği:
Bilirubin yüksekliğinde ilk bakılması gereken şey hangi
bölümün yükseldiğidir. Konjuge ve Unkonjuge bilirubin oranları
ortalama olarak eşittir.
Unkonjuge hiperbilirubinemi:
yani kan hücreleri parçalanıp bilirubin yapılmış ancak
karaciğere gidip şeker ilavesi yapılamamış.
Hemoliz: yani aşırı kan yıkımı. Birçok hastalığa
bağlı olabilir. Kan hücrelerinde anormalliklere
bağlı olarak ortaya çıkabilir.
İlaçlar,
Gilbert sendromu,
Crigler Najjar sendromu
Konjuge hiperbilirubinemi:
yani kan hücreleri parçalanmış ve bilirubin karaciğere
giderek şeker ilavesi de yapılmış ancak atılamıyor.
Dubin –johnson sendromu,
Rotor sendromu,
Kronik karaciğer hastalıkları ( bu durumda bir
miktar diğer karaciğer testlerinde de bozukluk
görülür).
Kolestatik tablo: ALP ve GGT yüksekliği
AST ve ALT den daha belirgin
Safra yolu tıkanıklıklarına bağlı karaciğer fonksiyon
bozuklukları: safra kanalı tıkanıklıklarında ALP ve GGT
yüksekliği AST- ALT yüksekliğinden daha fazladır. Safra yolu
tıkanıklığı karaciğer içindeki ince safra yolları
(intrahepatik) yada karaciğerden çıkan ana safra yolları ve
safra kesesi (ekstrahepatik) tıkanıklığına bağlı olabilir.
Safra tıkanıklığında konjuge bilirubin de genellikle yüksek
olur.
İntrahepatik
sebepleri:
safra
yolu
tıkanıklığı
Akut viral hepatitler,
Primer bilier siroz,
İlaça bağlı,
Toksik ( zehirlenmeye bağlı),
Ekstrahepatik
sebepleri:
safra
yolu
tıkanıklığı
Ana safra kanalında taş,
Pankreas başı tümörü,
İlaçlar
Eritromisin,
Antidepresan ilaçlar,
Doğum kontrol ilaçları,
Testosteron ve anabolik steroidler,
Kalp yetmezliği,
Primer bilier siroz; kadınlarda daha sık görülür
ve ilk bulgu ALP artışıdır,
Primer sklerozan kolanjit,
Karaciğer kanserleri ve karaciğer metastazları,
Familial.
Hepatit tablosu : AST ve ALT yüksekliği
ALP ve GGT den daha belirgin ise hepatit
tablosu denir.
Karaciğer fonksiyon testlerinden AST
oranla daha fazla arttığı tabloya
Karaciğerde ciddi harabiyet ve
Genellikle hepatit virüsleri ile
ve ALT nin ALP ve GGT ye
hepatit tablosu denir.
iltihap göstergesidir.
meydana gelir.
Akut viral hepatitler
Hepatit A, Hepatit B, Hepatit C ve Hepatit E ye
bağlı olabilir,
Kronik viral hepatitler
Hepatit B, Hepatit C, ve Hepatit D enfeksiyonu,
Diğer viral hepatitler
CMV hepatiti,
EBV hepatiti,
Alkol
Akut alkolik hepatit: çok ağır ve hılı ilerleyen
karaciğer harabiyetine yol açar, bir seferde
alınan aşır ıalkole bağlı olarak ortaya çıkar, GGT
de yükselir.
Alkole bağlı yağlı dejenerasyon, uzun süreli alkol
alımına bağlı karaciğer hasarıdır.
Siroz ( sirozun en büyük nedeni alkoldür),
İlaçlar: Transaminazlar AST ve ALT
üzerindedir.
Fenitoin,
karbamezapin,
isoniazid,
>1000/IU/L
statinler,
metotreksat, parasetamol zehirlenmesi, amiodaron.
Karaciğer tümörleri yada karaciğer metastazları,
Hemokromatoz,
Metabolik karaciğer
hastalıkları
(
glikojen
depo
hastalıkları ve Wilson hastalığı ),
İskemik karaciğer hasarı,
Karaciğer yağlanması ( Transaminazlar AST ve ALT
<100IU/L dir)
Karaciğer hastalıkları dışı sebeplere bağlı hepatit
tablosu sebepleri:
Tiroid hastalıkları,
Çeliak hastalığı,
Hemolitik anemiler.
İzole ALP yüksekliği:
diğer karaciğer enzimleri normalken sadece ALP yüksekliğidir,
Gebelik ( gebeliğin 3. Trimesterinde yani son 3 ayında
plasentada Alkalen Fosfataz yapıldığı için kanda ALP
artar. Diğer Karaciğer testleri normal bulunur).
Karaciğer dışı Kemik yada Böbrek kaynaklı ALP
yüksekliği: ( Osteoporoz da kırık olmadan ALP artmaz).
Kemik kırığı,
Kemiğin Paget hastalığı,
Osteomalazi,
Tümörlerin Kemik metastazları.
İzole GGT yüksekliği:
Diğer karaciğer enzimleri normal iken sadece Gamma Glutamik
Transferaz GGT yüksekliği:
Alkol alımı
GGT yüksekliğine yol açan en sık sebeptir,
Alkol miktarına bağlı değildir,
Birçok alkolikte normal bulunabilir,
Alkolün bırakılmasını takiben 4 haftada normale
dönmesi beklenir,
İlaçlar.
Nadiren hepatit tablosu ile kolestaz tablosu birbirine karışır
her 4 parametrede eş değerde yükselir.
Referanslar:
1. ^ Lee, Mary (2009-03-10). Basic Skills in Interpreting
Laboratory Data. ASHP. pp. 259–. ISBN 978-1-58528-180-0.
Retrieved 5 August 2011.
2. ^ McClatchey, Kenneth D. (2002). Clinical laboratory
medicine. Lippincott Williams & Wilkins. pp. 288–. ISBN
978-0-683-30751-1. Retrieved 5 August 2011.
3. ^ Mengel, Mark B.; Schwiebert, L. Peter (2005). Family
medicine: ambulatory care & prevention. McGraw-Hill
Professional. pp. 268–.ISBN 978-0-07-142322-9. Retrieved 5
August 2011.
4. ^ a b c MedlinePlus Encyclopedia Liver function tests
5. ^ “http://www.gpnotebook.co.uk/simplepage.cfm?ID=322240579”
6. ^ Nyblom H, Berggren U, Balldin J, Olsson R (2004). “High
AST/ALT ratio may indicate advanced alcoholic liver disease
rather than heavy drinking”. Alcohol Alcohol. 39 (4): 336–339.
doi:10.1093/alcalc/agh074. PMID 15208167.
7. ^ Nyblom H, Björnsson E, Simrén M, Aldenborg F, Almer S,
Olsson R (September 2006). “The AST/ALT ratio as an indicator
of cirrhosis in patients with PBC”. Liver Int. 26 (7):
840–845. doi:10.1111/j.1478-3231.2006.01304.x. PMID 16911467.
Download