İSLAM’I YAYMAK İÇİN GÜÇ Şeyh Mehmet Efendi’nin 16 Mart 2015 Sohbeti As-salamu alaikum wa rahmatullahi wa barakatuh. Audhu billahi min as-shaytani r-rajim. Bismillahi rRahmani r-Rahim. As-salatu wa s-salamu ala Rasulina Muhammadin Sayyidi l-awwalina wa l-akhirin. Meded ya RasulAllah, meded ya Sadatı Ashabı Rasulillah, meded ya Meşayihına, destur ya Mevlana Şeyh Abdullah Dağıstani, Şeyh Muhammed Nazım el-Hakkani destur. Tariqatuan as-sohbah, wa l-khayru fi jam'iyyah. Allah'a şükür Şeyh Efendi'nin himmetiyle, bereketiyle epeyce bir ihvanları ziyaret ettik, epeyce bir memleketlere gittik. Oradaki ihvanlar, müritler maşaAllah Şeyh Efendi'ye hürmet ettikleri gibi bize de hürmet ettiler, memnun oldular. O da insanın imanının yüksekliğine delalet eder. İnsan ne kadar manevi mertebesi yüksekse o kadar ahiretten haz alır. Yani bu insanlar dünyayı vermiş gibi oldular, o kadar sevindiler ki, Şeyh Efendi'nin yerine Şeyhimiz geldi diye sevindiler. O da Şeyh Efendimiz'in hürmetine nereye gidiyorsak muhakkak himmeti yetişiyor, ruhaniyeti hazır oluyor. Yoksa bizim hiçbir şeyimiz yok. Onun emriyle, Onun yaptığı şeyler, iyilikleri, öğrettikleri insanları boş bırakmamak için bu yolculuğa çıkmıştık. Bu sene içinde epeyce bir yer gittik. O da lazımdı yani, seyahat Peygamberlerin sünnetidir. Onlara emirdir. Onlar için emirdir ki insanlar hidayete gelsin. Oturup durmayın diyor. Çünkü oturduğu yerde ekseriyetle bir tembellik olur yahut oradaki insanlar itibar etmez, kıymet bilmez insanlar. Onun için Allah Azze ve Celle devamlı Peygamberlere seyahat edin diye emir var. Buna misal olarak Sultan Mahmud Haznevi Hazretleri sefere çıkmıştı. Geçerken bakmış bir dergah, kulübe, bacadan duman tütüyor, mübareği ziyaret edeyim demiş. Şeyh Hasan Harakani Hazretleri vardı, girmiş tabi Sultan Mahmud Haznevi Hazretleri Ehli Sünnet ve l-Cemaat bir de epeyce kuvvetli, epeyce yani bu Hindistan'a İslam'ı koyan adamdır. Girince tabi biraz Sultan olarak girmiş yani oraya, bakmış kimse iltifat etmiyor. Biraz bozulmuş, o vakit Hazreti Hasan Harakani Hazretleri'ne demiş ki, Şeyhin nasıl bir insandı, nasıl bir adamdı Şeyh Bayezid Bestami Hazretleri diye. O da demiş ki Şeyhim, Şeyhime bakan imana gelir, müslüman olur. O vakit Sultan da demiş, sen nasıl oluyor da yani, Şeyhin Peygamber Efendimiz'den yüksek miydi? Çünkü orada tabi bakanlar çoğu müslüman olmadı. www.saltanat.org Page 1 Ebu Cehil, Ebu Lehebler vardı, Velidler vardı, bilmem neler vardı. Hepsi Peygamber Efendimiz'e bakmışlar ama müslüman olmamışlar. Nasıl böyle diyorsun yani? Peygamber'e bakan müslüman olmuyor, senin Şeyhine nasıl bakıp da müslüman oluyor? E onlar Peygamber olarak bakmıyorlardı. Ebu Talib'in yetimi diye bakıyorlardı. Ebu Talib amcası, o bakıyor diye yetim olarak öyle şey bakıyorlardı. Yani onun için hiçbir şeyi Peygamber'in yerinde kıymet bilmediler. Ama Bayezid Bestami Hazretleri'ne baktıkları vakit mecusisi de, ateşperesti de işte bu Bayezid Bestami Hazretleri diye söyleyince ona himmet yetişiyordu. Öyle deyince Sultan, Sultan tabi Allah ona hem akıl vermiş hem idrak vermiş hem hemen hakkı kabul eden insan, doğru söyledin demiş. Bu defa ikram etmişler, kapıya kadar getirmiş kendisini Hasan Harakani Hazretleri'ne demiş, ya ben girerken yüzümüze bakmadınız, şimdi ne için böyle zahmet etmeyin, biz gideriz. Yok demiş. Gelirken kibirle girmiştin, giderken nefsin boyun eğdi. Onun için ikram ettik sana. Böyle şeyler Evliyalar edep, terbiye öğretirler. Şeyh Efendi de dediğimiz gibi bütün bu dünyanın neresinde varsa illa bir mürid bırakmış, bir dergah yahut oraya bir nokta atmış. İnşaAllah onları, hayattayken gene iyiydi de, şimdi oralar himmetiyle yeşerecek. Yani nasıl makinenin düğmesine basılıp da çoğalırsa inşaAllah öyle o faaliyete geçecekler. O da hepsi Şeyh Efendimiz'in himmetiyle, bereketiyle, Peygamber Efendimiz'in lütfuyla olacak Allah'ın izniyle. Ona yani bizim bir gücümüz yetmez, biz zayıf insanlarız. Ama onlar oralara boş yere gitmediler. Oraları hazırladılar. Allah'ın izniyle İslam, hakiki Ehli Sünnet ve l-Cemaat, Tarikat, Peygamber aşıkları oradan çıkacak, bütün bu Şeyh Efendimiz'in dergahlarından. Bizim kendi gücümüzle, kendi işimizle olsa bin senede de yapamayız. Şeyh Efendi yaptı onları Allah'ın izniyle, onlar nur olacak, hidayet yerleri olacak, bereket yerleri olacak etrafa, iyilik, güzellik, bereket, nur saçılacak Allah'ın izniyle. Onları gördük her gittiğimiz yerde öyle. Bir de Şeyh Efendi'nin bir senedir hemen hemen bizden cismani olarak ayrıldı ama herkesin içinde, herkese daha fazla yetişiyor şimdi. Daha rahat yetişiyor. İnsanlar her gittiğimiz yerde anlatıyorlar, nasıl himmetleri yetişti, nasıl rüyalarda gördüler. Onun için yani doğru yoldayız Allah'a şükür, bu büyük bir nimettir. Bu nimetin kadrini bilsin herkes. Allah iyileri çoğaltsın. Allah iyi yerde toplasın hepsini inşaAllah. Video Link: http://saltanat.org/videopage.php?id=13345&name=2015-03-16_tr_PowerToSpreadIslam_SM.mp4 www.saltanat.org Page 2