T.B.M.M. B : 62 2.2.1993 0:1 inci maddesi, yabancı devletlere karşı düşmanca hareketleri ve Türkiye'yi harp tehlikesine ma­ ruz bırakma suçları ve bunların müeyyidelerini; Türk Ceza Kanununun 138 inci maddesi ise, devlet hizmetinde sadakatsizlik suçlarını ve bunların müeyyidelerini göstermektedir. İşte, bütün buraya kadar anlattıklarımız, konuşmamızın hukukî müstenidatına işaret et­ mektedir. Ayrıca, üzerinde konuşurken temas edeceğimiz, bir de, sivil halka yönelik bir saldırı olayı var ki -Türkiye de, bu saldırı olayının itham edilen ülkeleri arasındadır- bunu da birkaç kelimeyle belirleyeceğiz. Değerli milletvekilleri, şimdi arz ettiğimiz bütün bu hukukî müstenidatın ışığı altında, Ame­ rika Birleşik Devletleri, İngiltere ve Fransa'nın, Türkiye Büyük Millet Meclisinde Çekiç Güç'ün süresinin uzatılmasına karar alınmasından tam 3'gün sonra, Körfezde başlattığı gerginliği ve 13 Ocak 1993 tarihinde İncirlik Üssünü kullanmak suretiyle Irak'ı bombalamaya vardırma­ sını ve bu bombalama sırasında, sadece 32 nci ve 36 ncı paralellerin dışındaki askerî hedeflerin değil, Irak'ın bu paraleller içerisinde kalan bölgelerinin de bombalanmasını ve özellikle, 17 Ocak günü, Bağdat Elreşid Otelinde, toplu halde çalışmalar yapan 60 islam ülkesinin 450 kişi­ lik ilim ve siyaset adamlarına füzeli saldırıda bulunulması -şimdi soruyorum- biraz önce tak­ dim etmiş olduğum Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi kararlarından hangisine uyar; İncir­ lik Üssü statüsünün hangi maddesine girer; Çekiç Güç Anlaşmasının hangi hükmüne dahil olur; Türkiye Büyük Millet Meclisinin, Hükümete verdiği yetkinin hangi satırına sığıdırılabilir ve hangi insafa ve hangi vicdana kabul ettirebilir? (RP sıralarıdan alkışlar) Değerli milletvekilleri, müttefik güçlerin, Türkiye'yi de aralarına almak suretiyle yapmış otduğu bu son saldırıların, Birleşmiş Milletlerin ittihaz ettiği Güvenlik Konseyi kararına aykırı olduğunu, Güvenlik Konseyinin Genel Sekreteri Gali'nin sözcüsü ve Birleşmiş Milletler Hu­ kuk Dairesi Üyesi Joe Silis de zaten açıkça itiraf etmektedir. Bu kişi, yapmış olduğu açıklama­ da, "688 sayılı karar, askerî güce müsait değildir, çünkü bu karar, sözleşmenin yedinci bölü­ müne bir atıf yapmıyor" diyor ve silahlı güç kullanılması için, sözleşmenin yedinci bölümüne atıfta bulunulmasını şart görüyor. Hatta, Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi daimi üyesi Çin'in, yedinci bölüme atfı engellediğinden bahsediyor görüşmeler sırasında. Yine, bir örnek daha ve­ riyor : "Her ne kadar, Kuveyt Harbinde ve Kuveyt Harbinin arkasından, silahlı kuvvetler kul­ lanılması istikametinde kararlar alındı ise de, yedinci bölüme atıf yapılarak alındı ve bu karar­ lar iki noktaya taalluk etmektedir : Bunlardan bir tanesi Irak'ın Kuveyt'ten çıkarılması kararı; diğeri de, Irak'ın, kitlesel imha silahlarının yok edilmesine karşı çıkması halinde almış olduğu karardır.," İşte buralarda, yedinci bölüme atıf var; ama, biraz önce konuştuğumuz hususta, bu yapılan saldırıların, Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi kararlarına açık seçik aykırı olduğu ortadadır. \ Değerli milletvekilleri, bugün, ülkemizi yöneten, idare eden ve Hükümette ortak olan ta­ raflar, Körfez Savaşı sırasında, benzer yetki kararlarının Meclisten çıkarıldığı gün ve Körfez Savaşı sırasında, Hükümetin birtakım davranışları karşısında ne diyorlardı? Sayın Süleyman Demirel'in, 19 Aralık 1990 tarihinde söylediği söz şu : "Amerika Birleşik Devletleri, Türkiye'yi ikinci bir İsrail yapmak istiyor." Yine, aynı tarihte, Sayın Demirel, "Ame­ rika Birleşik Devletleri, Türkiye'yi savaşa sokmaya çalışıyor." Sayın Demirel, 9 Ocak tarihinde ise, "Eğer resmî sıfatım olsaydı, Saddam'la görüşürdüm." diyordu. Daha sonraki tarihlerde, "İncirlik ve başka yerlerden kalkacak uçakların, Irak'a tecavüzü, Türkiye'yi savaşa sokmak­ tır." demiştir. Daha sonra da, "Türkiye topraklarından Irak'a tecavüz olunmuştur; bu, buz gibi — 318 —