Çalışma hakkı kavramı tek bir hakkı ifade etse de çalışma hakkı ile ilgili birçok hakkı da içinde barındırır, bu anlamda çalışma haklarından bahsetmek mümkündür. Anayasada düzenlenen dinlenme (izin) hakkı, ücret hakkı, sendikal haklar ve sosyal güvenlik hakkı bu kapsamdadır. Bununla birlikte Anayasa Mahkemesi kararlarında çalışma ile ilgili birçok haktan bahsetmektedir. Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) de kararlarında işe erişim, işten çıkarma ve işyerinde güvenlik gibi farklı çalışma haklarından bahsetmiştir (Dutertre, 2003). Çalışma ile ilgili emeklilik ve iş sağlığı ve güvenliği gibi hususlar ayrıca kanunlarda düzenlenmiştir. Bu makalede de çalışma haklarının önemli bir kısmını oluşturan sendikal haklar ayrıca incelenecektir. Bu makale temel haklardan olan çalışma hakkını anayasal çerçevede incelemektedir. Türk anayasalarında çalışma hakkı karşılaştırmalı ve kronolojik biçimde incelenirken yürürlükteki anayasamız olan 1982 Anayasası hükümleri merkezdedir. Makalenin amacı; çalışma hakkının belli başlı niteliklerini ve çalışma hakkı bakımından özel durum oluşturan bazı kişi ve konuları açıklamak, anayasal çerçevede çalışma hakkının gelişimini ve Anayasanın (1982) çalışma hakkına olan bakışını ortaya koymaktır. Anayasa dışında yasa merkezli olmak üzere mevzuat, uluslararası sözleşmeler ve hukukun temel ilkeleri makalede başvurulan önemli araçlardandır. Makale nihayetinde entelektüel alanda çalışma hakkının gelişmesi ve kullanılmasına hizmet edecektir. 1. Genel Olarak ve Türk Anayasalarında Çalışma Hakkı Hukuki bir kavram olarak hak onu düzenleyen yazılı kurallar ve de özellikle uluslararası sözleşmeler ve anayasa ile belirlenir. Bu anlamda evrensel kurallarca kabul edilen temel hakları kavramsal olarak tanımlamak yerine hakkı düzenleyen yasalarca içeriğine, kapsamına ve sınırlamasına bakmak gerekir. Evrensel olarak kabul edilen temel haklardan olan çalışma hakkı İnsan Hakları Evrensel Bildirgesinde (Madde 23) temel olarak “Her şahsın çalışmaya, işini serbestçe seçmeye, adil ve elverişli çalışma şartlarına… hakkı vardır” şeklinde belirtilmiştir. Bunun yanında evrensel hukuk metinlerinde; ücret ve menfaat sağlama, eşit davranılma, sendika kurma ve sendikaya üye olma, istihdam edilme ve işe erişme, işten ayrılma, iş sağlığı ve güvenliğinin sağlanması, yasal ve güvenceli çalışma hakkı bu temel hakkın unsurları olarak yer alır.* Aynı zamanda çalışma hakkı ulusal anayasalarda belirtilen temel haklardandır. Türkiye Cumhuriyeti Anayasasında çalışma hakkı “Çalışma herkesin hakkı ve ödevidir” şeklinde düzenlenir (Madde 49/1). Burada çalışma hakkını diğer temel haklardan ayıran önemli bir özelliği, çalışmanın aynı zamanda bir ödev oluşu ortaya çıkar. Yani herkes (belirli şartların sağlanması halinde) çalışmakla yükümlüdür. Bu bir anlamda sosyal bir sorumluluktur. Çalışma hakkının kullanımı belirli şartlara bağlıdır. Başka bir deyişle bu hakkın kullanımını, hak öznesinin dışında oluşan etmenlere bağlıdır. Kişi bu özgürlüğünden ancak iş ve çalışma olanağı mevcutsa yararlanabilir (Kaboğlu, 2009, 45). Bu konudaki görev ise devlete * Çalışma hakkı için bknz. İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi Madde 23, Avrupa Sosyal Şartı Madde 1 ve Uluslararası Çalışma Örgütü (ILO) Sözleşmeleri 68