DİZİLERİN DİNİ VE ŞEAİR-İ İSLAM’A SAYGI Pazartesi, 01 Mart 2010 21:23 Tarihten beri sembollerin önemi vardır. Günümüzde ise daha bir önem kazanmıştır, hatta tarihte olmadığı kadar bir önem kazanmıştır. Bu yüzden dinimizin sembollerine, işaretlerine ayrı bir hürmet ve saygı göstermeliyiz. Şab şeker bir birine karıştırıldığından, Hinduların dini sembolü olan “om” u, Hıristiyanların “haç”ı vb. farklı dinlerin sembollerini Müslüman insanlarımız farkında olmadan kullanmaktadır. Moda vs. Saiklerle insanlarımıza “bizim olmayan” semboller sevdirilip benimsetilirken, bizim olan “özellikle dinî olan” semboller hakir gösterilerek yok edilmeye çalışılmaktadır. Dizilerin dini var mı? Eskiden beri bu ülkenin televizyonlarında gösterilen Müslüman tipi şöyledir: kirli takkeli, kirli sakallı, kışın ortasında kiracısını sokağın ortasına bırakan, acımasız gaddar, söz dinlemeyen, söz anlamayan bir tip… Bu tiplemeyle ne amaçlanmaktadır? Zihinlere ne kazılmaktadır? Şüphesiz bu soruların cevabı nettir: Dine ve dini olana vurarak zayıflatmak. Şu dizilerin senaryosunu yazanlar acaba hangi ülkede yaşamaktadırlar. Bu kadar halkından kopuk, bu kadar halkına yabancı diziler hangi ülkede vardır? Siz hiç bu dizilerde “namaz kılan” birini gördünüz mü? Görmediniz. Göremezsiniz de… Çünkü bu dizileri hazırlayanlar namaz kılmayan, dinle bağını kesmiş, seküler bir toplum özlemi içerisindedirler. Yaptıkları işle de bunu oluşturmaya çalışmaktadırlar. Bu amaçla da İslami olan bütün sembolleri ya yok saymaktalar ya da değişik kılıflarla sembolleri törpülemeye çalışmaktalar. İsimlerle Yıpratma Dikkat ederseniz eğer, bu dizilerdeki sahtekâr, düzenbaz, namussuz tiplerin isimleri hep Kadir, Gafur, Beşir, Abbas, Davut, Arap Celal, İnek Şaban, Güdük Necmi gibi isimlerdir. Bu isimlerin özelliği İslamî olmalarıdır. Özellikle seçilerek kullanılmaktadır. Çünkü bu isimlerle taarruz yapılarak insanlarımızın sembol dünyası yok edilmektedir. Mesela; son bilmem kaç yıldır çocuğuna Şaban ismi koyan duydunuz mu hiç? Yok, öyle şey olur mu derseniz sorarım size: Kaya, Tarkan, Seren, Gökhan, Serap gibi isimler söylenince sizde ne çağrışım yapıyor? Birinci grupta yazdığım isimler söylenince sizde 1/4 DİZİLERİN DİNİ VE ŞEAİR-İ İSLAM’A SAYGI Pazartesi, 01 Mart 2010 21:23 ne çağrışım yapıyor? Kararı siz verin. Cici papaz kötü hoca Kötü hacı kışın ortasında Şaban’ı sokağa atıyor. Gösterdikleri film ve dizilerde gayr-i Müslim din adamları gayet insancıl, erdemli ama iş Müslüman kesime gelince “üfürükçü hoca, gaddar ev sahibi hacı” ön plana çıkıyor. Neden acaba? Eee bu hacılar, hocalar hep böyle. Zaten hacılarla hocaların yüzünden kıyamet kopacak!!! gibi ipe sapa gelmez sözleri bu neslin zihin dünyasına kim kazdı? Milli mücadele yıllarında ev ev, şehir şehir, karış karış memleketi gezip halkı mücadeleye çağıran hocaları bu neslin beynine kimler, “korkak, hiçbir işe yaramaz” diye kazdı? “Hacıdan hocadan, kork karanlık geceden!” diye bir söz vardır dilimizde mesela; “hacı-hoca takımı”na güvenilmeyeceğini anlatır. Bu ve buna benzer sözlerle toplumumuz yönlendirilmeye çalışılmaktadır. Birileri eskiden olduğu gibi hâlâ semboller üzerinden dinimizi yok etmeye, zihin dünyamızı allak bullak etmeye çalışıyor. Seküler kafalar dini olan her şeye mesafeli durdukları yetmezmiş gibi başkalarının da dini olan her şeyi sadece birer figür olarak görmesini istemektedirler. Burada tahkir edilerek insanların gözünden düşürülmeye çalışılan sembol kuşkusuz, Ebu Davud, Tirmizî, İbn Mace ve daha başka Hadis imamları tarafından nakledilen bir rivayette Efendimiz s.a.v. tarafından “Peygamber vârisi” olarak nitelendirilmiş bulunan hocalar (alimlerdir), onların temsil ettiği değerlerdir. Dini sembollerimiz nelerdir? Ezan, Cami, Ramazan ayı, Cuma günü, kandil geceleri gibi mübarek zamanlar, Mescid-i Haram, Mescid-i Nebî, Mescid-i Aksa, camiler… gibi mübarek mekânlar, her türden ibadetler, alim ve mürşidler, dinî eserler, dinî kavramlar bizim dini sembollerimizdir. Hz. Ali r.a. Efendimiz “Parça bütünün habercisidir” buyuruyor. Dinin bu “görünen yüzü”ne Yüce Kitabımız “şiar” (çoğulu “şeâir”) adını verir. Bir ayette şöyle buyurulur: “Ey iman edenler! Allah’ın tayin ettiği şiarlara… sakın saygısızlık etmeyin.” (Mâide, 2) 2/4 DİZİLERİN DİNİ VE ŞEAİR-İ İSLAM’A SAYGI Pazartesi, 01 Mart 2010 21:23 Burada geçen “şiar” kelimesi alamet, işaret, sembol, simge, bir şeyi diğerlerinden ayıran özellik anlamındadır. Yine bir diğer ayette şöyle buyurulur: “Kim Allah’ın hürmet edilmesini istediği şeylere saygı gösterirse, bu, Rabb’inin katında kendisi için daha hayırlıdır. (…) Kim Allah’ın şiarlarını yüceltirse, bu kalplerin takvasındandır.” (Hac, 30-32) yukarıya mealen aldığımız ifadeler umumi olduğu için, ulema bu ayetlerde geçen, “Allah’ın hürmet edilmesini istediği şeyler” ve “Allah’ın şiarları” ifadelerinin “Allah Tealâ’nın dini ve indirdiği hükümler” anlamına geldiğini söylemiştir. [Kurtubî, el-Câmi’ li Ahkâmi’l-Kur’ân, 6/36; Beydâvî tefsiri, (Şeyhzâde haşiyesi ile birlikte) 3/383.] Müslümanlar hem bu sembollere hürmette kusur etmemeli, hem de çoluk çocuklarına bu hürmeti, saygıyı öğretmelidir. Bu sembollere hürmetsizliğin, doğrudan doğruya dinin kendisine yönelik bir hürmetsizlik anlamı taşıyacağına özellikle dikkat edilmelidir. Efendimiz s.a.v. şöyle buyurur: “Sizden birinizin göğüs kafesinde iman, elbisenin eskidiği gibi eskir. Öyleyse (sık sık) Allah Tealâ’dan, kalplerinizde imanı yenilemesini dileyin.” (Hâkim, Taberânî) Bu Nebevî uyarı, imanımızı her an diri ve canlı tutmanın yollarını aramanın ihmale gelmez bir farz olduğunu anlatır. Şüphesiz bunun çeşitli yolları vardır. İbadetlerimizi aksatmadan ve şuurlu bir şekilde yerine getirmek, çokça Kur’an okumak, zikrullaha devam etmek, salih insanlarla birlikte olmak… bu çerçevede zikredilebilecek hususların başında gelir. Söz gelimi, sırf tahkir etmek amacıyla âlim birisine “âlimcik” demek, fıkıh, tefsir, hadis… gibi dinî ilimlere ve bu ilimler hakkındaki eserlere saygısızlık göstermek, bu fiilleri işleyen kimsenin itikadî durumunu ciddi tehlikelere sokar. (Şerhu’l-İmâm Ali el-Karî alâ Kitâbi Elfâzi’l-Küfr, 165-167) Dine ve dinî açıdan önem taşıyan hususlara saygı göstermek, bu dinin sahibi olan Allah Tealâ’ya duyulması gereken haşyet, muhabbet ve takvanın ifadesidir. Bu sebeple bu noktaya azami dikkat göstermek gerekir. Bu tozun dumana karıştığı ahir zamanda imanımızı korumak için çok dikkatli olmalı ve sayılı nefeslerin tükeneceği bir günün başımıza geleceğini aklımızdan çıkarmadan “şeair-i islama” hürmette kusur etmemeliyiz. 3/4 DİZİLERİN DİNİ VE ŞEAİR-İ İSLAM’A SAYGI Pazartesi, 01 Mart 2010 21:23 4/4