SA'LEBE tBenT Sa'lebel neşretmiştir. 3. Mecdlisü Şa'leb (el-Mecalis, Mücalesatü Şa'leb, Emalf Şa'leb). Sa'leb'in derslerde öğrencilerine tutturduğu nottarla kendisine sorulan sorulara verdiği cevaplardan o luşan eser Küfe rnektebinin dil meselelerine, Kur'an ve şiir ına­ naları ile ahbara dair çeşitli meseleleri ihtiva eder. Sa'leb, ele aldığı konularla ilgili değişik görüşleri tartışırken kendi görüş­ lerine olduğu kadar Basra mektebinin görüşlerine de yer vermiştir. Ebu Bekir İb­ nü'l-Enbarl. Gulamu Sa'leb. İbn Dürüsteveyh. İbn Miksem ve Ebu Abdullah el-Yezldl'nin rivayet ettiği eser Ali b. Hamza elKisal ve Ferra' nın dil kurallarına ilişkin görüşlerinin ve Küfe nahvinin belirlenmesinde zengin bir malzeme oluşturur. Eserde genellikle metin ve örnekten kurala geçilerek modern dil öğretiminde benimsenen bir yöntem izlenmiştir. Kitabı Mecdlisü Şa'Ieb adıyla Abdüsselam Muhammed Harun -Ahmed Muhammed Şakir yayım ­ lamış (I-II, Kahire 1945, 1956, 1960), Ahmed Abdüllatlf Mahmud el-Leysl, en-Na]J.v fi Mecdlisi Şa'Ieb (Kah i re 199 ı) ve eş-Şart ii Me calisi Şa 'leb (Kahire 199 ı ) adıyla iki çalışma gerçekleştirmiştir. 4. Me'dni ve fevd'id. On yedi varaklık bir yazma nüshası bulunan eser (Sezgin, Vlll, ı47) Sa'leb'in Arap lugat ve nahvine dair bazı meseleleri ele aldığı Kitdbü 'J-Mesd'il'inden bir bölüm olmalıdır. s. el-Kaşidetü'l­ lj.dliyye. Ebu Hilal el-Askerl'nin eş-Şmd'a­ teyn'i ile (Kahire 197ı, s. 438-439) İbn ManzOr'un Lisdnü'l - 'Arab'ında ("'tJ.yl" md.) yer alır. Sa'leb'in rivayet ettiği veya üzerine şerh yazdığı eski şiir ve divanlardan başlıcaları şunlardır: Şer]J.u Divdni Züheyr b . Ebi Sülmd (Kahire 1363/1944; nşr. Hanna Nasr ei-Hıtt!, Beyrut 14ı2!1992, 1414/ı994; Şer­ f:ıu Şi' ri Züheyr b. Ebf Sülma, nşr. Fahreddin Kabave, Beyrut ı402/1982); (Şerf:ıu) Divdnü 'l-A 'şd (nşr. Rudolf Gayer. Yana ı 927); (Şerf:ıu) Divdnü İbni'd-Dümeyne (nşr. Ahmed Ratib en-Neffah, Kahire ı 959); Şer]]. u Divdni'l-Ijan§a ' (nşr. Enver Ebu Süleym, Arnman 1998); (Şerf:ıu) Divdnü şi'ri 'Adi b . er-Ri]fii' el-'Amili 'an Ebi'l'Abbds A]J.med b . Ya]J.yd Şa'leb eş­ Şeybdni (nşr. Nuri HammGdl el-KaysiHatim Salih ed-Damin, Bağdat 1407/1987); (Şerf:ıu) Divdnü 'Urve b. lfızdm (Darü'lkütübi'I-Mısriyye, nr. 5077); Şer]J.u Ldmiyyeti'ş-Şenferd (Süleymaniye Ktp ., Ayasofya, nr. 52); Şer]J.u K.aşideti 'Umdre b . 'A]fil b. Cerir (Halid b. Yezld eş-Şey­ banl'nin methine dair, Darü'l-kütübi'l-Mıs­ riyye, Mecami', nr. ı66). Sa'leb'in bunların dışında kaynaklarda çeşitli eserlerinin adı zikredilmektedir (S ezgi n, vııı, 14 ı - 14 7). BİBLİYOGRAFYA : Sa'leb. el-Faşf/:ı (nşr. Atıf Medkur), Kahire, ts. (Darü'l-maarif), tür.yer., ayrıca bk. neşredenin girişi, s. 7-258; Ebü't-Tayyib ei-Lugav1, Meratibü 'nna/:ıuiyyfn (nşr. M. Ebü 'I-Fazl İbrahim) , Kahire 1375/1955, s. 95-96; Ebü Bekir ez-Zübeydi. Taba}!:atü'n-naf:ıuiyyln ue 'l-lugauiyyin (nşr. M. Ebü'l-Fazl İbrahim), Kahire 1392/1973, s. 141150; ibnü'n-Nedlm, el-Fihrist(Fiügel), s. 74; Ebü Hilal el-Askeri, eş-Şına'ateyn (nşr. M. Ebü'l-FazlAii M. el -Bicavl), Kahire 1971, s. 438-439; Hatlb, Tarll]u Bagdad, V, 204-212; Kemaleddin el-Enbarı, Nüzhetü'l-elibba' (nş r. İbrahim es-Samerra1), Zerka (Ürdün) 1405/1985, s. 173-177; Yakut. Mu'cemü'l-üdeba', V, 102-146; ibnü 'I-Kıft1, İnbahü'r­ rüvat, ı, 148, 173-186; ibn Hallikan, Vefeyat, ı, 151-153; Brockelmann, GAL, ı, 118-122; Suppl., I, 181-182; Sezgin, GAS, VIII, 99, 141-147; Ömer Ferruh, Tarfl]u '1-edeb, lll, 370 -372; ihsan Abbas, Tarll]u'n-na}!:di'l-edebl 'inde'l-'Arab, Beyrut 1404/1983, s. 82-86; Halid b. Abdurrahman elAcemi. Mesa'ilü'l-l]ilafi'l-me'şüre 'ani'l-Müberred ve Şa'leb (yüksek lisans tezi, 1404), Camiatü'I-imam Muhammed b. Suud el-islamiyye, el-Lugatü'I-Arabiyye, en-nahv ve's-sarf, tür.yer.; Muhy1 Hilal es-Serhi'i.n, Fihrisü matbü'ati Vizareti 'lev}!:af, Bağdad 1986, s. 71- 72; Abdülhamld Seyyid Tılib, Garibü'l-J<:ur'an, ricalühu ve menahicühum min İbn 'Abbas ila Ebl fjayyan, Küveyt 1986, s. 203-207; Ahmed Abdüllatıf Mahmud eiLeys1, en-Naf:ıv f1 Mecalisi Şa'leb, Kahire 1991, tür. yer.; a.mlf. , eş-Şart f1 Mecalisi Şa'leb, Kahire 1991, tür.yer.; Abdülvehhiib Hammude. "Email Şa'leb", ME, XXIV (I 952), s. 821-827; M. Cebbiir ei-Muaybid, "Divanü'1-tıansa' bi-şerJ::ıi Ebi'1-'Abbas Şa'leb 1eyse lehü", MMLAÜr. , XX/50 (1416/ ı 996). s. 225-234. li İSMAİL DURMUŞ SA'LEBE (Beni Sa'lebe) (~~) L Adnanller ve Kahtaniler'e mensup bazı kabHelerin adı. _j Beni Sa'lebe adına ilk defa Yemen 'de bulunan Sebe meliklerine ait kitabelerde rastlanır (Cevad Ali, ll, 590). Kalkaşendl, Adnanller'in on, Kahtanller'in on altı kolunun Sa'lebe adıyla anıldığını kaydeder (Nihayetü'l-ereb, s. 181-185). Beni Sa'lebe adıyla tanınan başlıca kabileler şunlardır: Beni Sa'lebe b. Sa' d. Adnanller'e mensup Gatafanoğulları'nın önemli kollarından biridir. Bunlar yoğun olarak Orta Arabistan'da Gayga, Surrad ve Huş­ be'de yaşıyordu. aataffın kabilesinin diğer kolları gibi Beni Sa'lebe b. Sa'd da uzunca bir süre müslümanlara düşmanlık yapmıştı. Hicretin 3. yılında (624) Beni Sa'lebe b. Sa'd'ın Necid bölgesinde Züemer'de Beni Muharib ile birlikte Medine'ye baskın hazırlığı içerisinde o l duğu haber alı­ nınca onlara karşı Züemer (Gatafan) Gaz- vesi düzenlendi (Vakıdl, 1, 193-194). Ertesi yı l meydana gelen Zatürrika' Gazvesi'nin asıl sebebi de Beni Sa'lebe'nin Beni Enmar ile birleşerek Medine'ye yönelik saldı­ rı hazırlıkları yapmasıydı. Herhangi bir çatışmanın olmadığı ZGemer ve Zatürrika' gazveteri Beni Sa'lebe'nin Medine'ye yönelik tehditlerini geçici bir süre durdurdu. Hz. Peygamber, 6. yılın Reblülahirinde (Ağustos-Eylül627) Muhammed b. Mesleme'yi keşif ve bilgi toplamak amacıyla on arkadaşıyla birlikte Medine'den Z4 mil uzaklıktaki Zülkassa'da yaşayan Beni Sa'lebe b. Sa'd'ın yurduna gönderdi. Müslümanların yurtl arına geldiğini farkeden Beni Sa'lebe'den silahlı 100 kişi onları kuşatıp yaralı olarak Medine'ye dönen Muhammed b. Mesleme dışındakileri öldürdü. Bunun üzerine ResGl-i Ekrem, Ebu Ubeyde b. Cerrah kumandasında kırk kişiden oluşan bir kuweti olay yerine gönderdi. Düşman kuwetlerine rastlamayan Ebu Ubeyde ele geçirdiği hayvan sürüleriyle Medine'ye döndü (a.g.e., ll, 551). Ebu Ubeyde aralarında ittifak oluştura ­ rak Medine'yi ve meralarını tehdit eden Beni Sa'lebe, Beni Muharib ve Beni Enmar'a karşı reblülahir ayının sonlarında (eylül ortaları) ikinci bir sefere çıktı. Aynı yılın cemaziyelahir (ekim-kasım) ayında Zeyd b. Harise kumandasındaki on kişilik bir kuwet Beni Sa'lebe'nin bir diğer konak yeri olan Tarif'e sevkedildL Birlik Tarife ulaştığında Sa'lebeoğulları, gelenlerin Hz. Peygamber kumandasındaki bir ordunun öncü birliği olduğunu sanarak yurtlarını terkettiler. Zeyd ve beraberindekiler yirmi deveyle bir miktar davarı ganimet alarak Medine'ye döndüler. Bu seferlerden özellikle ekonomik anlamda ciddi zarar gören Beni Sa'lebe ve müttefikleri Medine'ye yönelik tehditlerinden vazgeçtiler. ResGl-i Ekrem, Ci'rane'den döndükten sonra (8/630) Beni Sa'lebe'den dört kişilik bir heyet Medine'ye gelerek kabilelerinin İslamiyet'i kabul ettiğini bildirdi. Remle bint Haris'in konağında ağırlanan Beni Sa'lebe heyeti Medine'de birkaç gün kaldıktan sonra ayrıldı (İbn Sa'd, I, 227). İbn Hacer el-Askalanl, Hz. Peygamber'in bu sı­ rada Beni Sa'lebe b. Sa'd'ın lideri Abdullah b. Amr es-Sa'lebi'yi kabilesine amil olarak tayin ettiğini kaydeder ( el-İşabe, IV, 164) Ancak Abdullah'a bu görev heyetin Medine'den ayrılmasından sonra verilmiş olmalıdır. Küfe'ye yerleşen ve kendisinden hadis rivayet edilen Usame b. Şureyk de bu kabileye mensuptur. Yine Küfe'ye yerleşen Katbe b. Malik de özellikle hadis konusunda kendisine başvurulan sahabilerdendi (Sem.ani, Ili, ı 28) Beni Sa'lebe b. Sa'd ile Beni 27 SA'LEBE (Beni Sa'lebel Sa'lebe b. YerbQ' irtidad hareketleri içerisinde etkin biçimde yer aldı (Taberl, lll, 244, 248, 278) Gatafan'ın Sa'lebe, Eşca', Fezare gibi kolAbbasller döneminde daha çok duyulmaya başlandı. Sa'lebe, Gatafan 'ın bazı kollarıyla birlikte 230'daki (844-45) bedevi isyanına katıldı. Boğa ei-Keblr tarafından bastırılan bu isyandan sonra kabilenin önemli bir kısmı aataffın'ın diğer kollarıyla birlikte Arabistan 'ı terketti. Beni Sa'Iebe b. Ka'b. Kahtanller'in Kehlan koluna mensup olan Gassanller'in alt koludur. 200-636 yılları arasında hüküm sürdükleri Suriye ve çevresinde Lahmller'e ve Sasanller'e karşı Bizans saflarında mücadele eden Gassanller'in önemli bir kısmı­ nı Beni Sa'lebe b. Ka'b b. Müzeykıya oluş­ turuyordu. Bundan dolayı GassanTier'e Sa'lebiyyün (Al-i Sa'lebe) adı verilmiştir (Cevad Al i, III, 349, 391). Halid b. Velid'in Hlre halkı ile antlaşma yaparken huzuruna çı­ kanlar arasında Beni Sa'lebe de zikredilir (İbn Sa'd, VII, 278). larının adı Beni Sa'lebe b. Amr. Evs ve Hazrec'in bu ismi taşır. Bu kollar arasında Beni Sa'lebe b. Amr b . Avf, Beni Sa'lebe b. Abdüavf b . Ganm. Beni Sa'lebe b. Ubeyd ve Beni Sa'lebe b. Mazin özellikle zikredilmelidir. İbn Hacer, Hz. Peygamber'in Beni Sa'lebe b. Amr'ın liderlerinden Sayfi b. Amir'i kabilelerine amil tayin ettiğini kaydeder (el-İşabe, III, 367). İkinci Akabe Biatı'nda bulunan Sayfi, Medine'nin müslümanlaşmasında önemli rol oynamıştır. Hz. Ebu Bekir'in halife seçilmesinden sonra genellikle siyasetten uzak duran ve Medine'de yaşamayı sürdüren Beni Sa'lebe, Emevller döneminde meydana gelen Harre Savaşı'nda kayıplar vermiştir (Halife b. Hayyat, s. 188) kollarından bazıları Beni Sa'lebe b. Selaman. Kahtan1ler'den Tay kabilesinin kolu olan Beni Sa'lebe b. Selaman yoğun olarak Cev ile Necid'de yaşıyordu. Beni Sa'lebe b. Selaman zaman içerisinde Arabistan'ı terkederek Şam'a ve Mısır'a göç etti. Kabilenin İslamiyet öncesinde olduğu gibi bedevi hayat sürdüğü bazı faaliyetlerinden anlaşılmaktadır. 57Tde (1181-82) Selahaddin-i Eyyı1bl, Franklar'a erzak kaçıran Beni Sa'lebe'nin iktalarını ellerinden alarak onları Buhayre'ye sürdü (Şeşen, s. 240). Selahaddin, Franklar'a üstünlük sağlayınca Beni Sa'lebe Mısır'a gitti. Kalkaşendl bunların Mısır ve Suriye'de yoğun olarak yaşadığını ve müslüman ordusu içerisinde yer aldığını kaydeder (i'lihayetü'l-ereb, s. 183). Tay kabilesinin Sa'lebe b. Amr kolu Gazze ve çevresinde yerleşik hayata geçmiştir. 28 Beni Sa'lebe b. Fityevn. Sa'lebe adı Arabistan'da yahudiler tarafından da kullanılmıştır. Beni Sa'lebe b. Fityevn, Medine'de yaşayan yahudi kabilelerinden Beni Kaynuka'ın önemli kollarındandır. Medine vesi kasında Beni Sa'lebe ve onun bir kolu olan Cefne ile Sa'lebe'nin mevlalarının bizzat Sa'lebeler gibi kabul edileceği kayıt altına alınmıştı. Yahudi Beni Sa'lebe'den olan alimler Resı11-i Ekrem'e düşmanlık besleyenierin başında geliyordu. Bunlardan Muhayrlk adlı biri sonradan İslamiyet'i kabul etmiştir (İbn Hişam , Il , 156). Kaynaklarda Sa'lebe adını taşıyan diğer kabHelere ait rivayetler şöylece özetlenebilir: Cahiliye devrinde ve İslamiyet'in ilk zamanlarında Arap kabileleri arasında meydana gelen savaşlarda (eyyamü'l-Arab) Sa'lebe adını taşıyan kabHelerin önemli rol oynadığı görülmektedir. Beni Sa'lebe b . Bekir ile Beni YerbQ' arasında Yevmü ereb, Beni Süleym'in kolu Beni Sa'lebe ile Beni Yerbu' arasında Yevmü'l-liva ve Adnanller'den Beni Sa'lebe b. YerbQ' ile Beni KiIab arasında Yevmü'r-rigam adıyla bilinen mücadeleler bunların en meşhurlarıdır. Mekke;ye ve ticaret için panayırlara gelenleri İslamiyet'e davet eden Hz. Peygamber'in ulaşabildiği kabileler arasında Bekir b. Vail'in kollarından Beni Sa'lebe b. Ukabe de bulunuyordu (Ebü'l-Fida İbn Keslr, lll, 144) . MQte Savaşı'nda Beni Hactes'in kolu olan Beni Sa'lebe savaşın müslümanların aleyhine gelişmesinde önemli rol oynamıştır (İbn Hişam, IV, 22; Taberl, lll, 42) Hz. Ali'ye karşı muhalefet hareketlerine katılanlar arasında Sa'lebe adını taşıyan kabHelere mensup kişiler de vardı (Ebü'lFida İbn Keslr, VII, 321 ). Ezd kabilesinin Beni Sa'lebe kolu Sıffin Savaşı'nda Muaviye b. EbQ Süfyan tarafında yer almıştır (Taber!, V, 27) . Haridier'in kollarından biri olan Sealibe, Sa'lebe b. Mişkan veya Sa'lebe b. Amir'e nisbet edilmektedir (bk. SEALİBE) Muaviye, Ben! Sa'lebe b. Şeyban'­ dan Maskale b. Hübeyre'yi Taberistan'a vali tayin etmiş (Belazürl, Fütüh, s. 481), Irak Valisi Ziyad b. Eblh de Basra'daki şur­ ta görevine Beni Sa'lebe b. YerbQ'dan Abdullah b. Hısn'ı getirmiştir (Halife b. Hayyat, s. ı 59). Adnanller'den Esed kabilesinin Beni Sa'lebe b. DQdan kolu Küfe ile Mekke arasında yer alan konak yerine adları­ nı vermişlerdi (İbn Hazm, s. ı 92; Cevad Ali, lll , 364) Şairliği kadar cengaverliğiyle ünlü olan sahabeden Dırar b. Ezver ile şa­ ir olan kız kardeşi Havle bint Ezver bu kabiledendir. "Şairu Ehli'l-beyt" unvanıyla tanınan Kümeyt ei-Eseöı de bu kabileye mensuptur. Adnan11er'den Beni Süleym'in alt bazı kollarından Beni Sa'lebe b. Behte'ye mensup olan Amr b. Anbese'nin Hz. Peygamber'in bi'set öncesi arkadaşlarından olduğu rivayet edilir (Kalkaşend!, s. 182). BİBLİYOGRAFYA : Vakıdi, el-Megazf, ı, 160-161 , 170, 193-194, 395-396; Il, 551-552, 555; İbn Hişam, es-Sire [nşr. Ömer Abdüsselam Tedmürl), Kahire 1987, n, 156, 159; IV, 22; İbn Sa'd, et-Tabah:at [nşr. M. Abdülkadir Ata). Beyrut 1410/1990, ı, 227; Il, 47, 65-67; lll, 362-364; IV, 281; VII, 278; Halife b. Hayyat, et-Tari/] (Zekkar), s. 40, 159, 188; Beliizür!, Ensab (Zekkar). ı, 483-484; a.mlf., Fütüh (Fayda). s. 481; Tabert Tari/] (Ebü'I-Fazl). lll, 42, 244,248, 278; V, 27; İbn Hazm, Cemhere, s. 192; Sem'an!, el-Ensab, lll, 127-130; İbnü'I-Es!r, Üsdü'l· gabe (nşr. Halll Me' mGn Şlha). Beyrut 1418/ 1997, ll, 464; Ebü'I-Fida İbn Kes!r, el-Bidaye ve'n-nihay e (nşr. Ali Abdüssatir v. dğr.), Kahire 1408/ 1988, lll, 144, 239, 326; VII, 321; Kalkaşend!, Nihayetü'l-ereb, Beyrut 1405/1984, s. 181-185; İbn Hacer ei-Askaliln!, el-İşabe [nşr. Adil Ahmed AbdülmevcGd v.dğr.), Beyrut 1418/ 1997, III, 367; IV, 164; V, 340; Cevad Ali, el-Mu{aşşal, ll, 590; lll, 216, 278, 330, 349, 364, 391; VI, 522; IX, 433; Ham!dullah, Islam Peygamberi, 1, 209, 509; Ramazan Şeşen. Salahaddin EyyQbi ve Devlet, istanbul 1987, s. 240; Kehhale, Mu'cemü h:aba'ili'l-'Arab, Beyrut 1412/1991, I, 142-147; H. H. Brau, "Tha'laba", EJ2 (İng.), X, 433-434. ı:;ı.ı f!l!lJ MusTAFA SABRi KüçüKAşcı SA'LEBE b. MiŞKAN ( uı.s::.;.., lo)!~ ı (II.NIII. yüzyıl) Harici fırkalarından Acaride'nin kolu Sealibe'nin kurucusu L (bk. SEALİBE). _j ...., SA'LEBI (~f) Ebu İshak Ahmed b. Muhammed b. İbrahim es-Sa'lebf en-Nisaburl (ö. L 427 /1035) Arap dili a.Iimi ve müfessir. _j İsnad zincirinde yer alan hocalarından hareketle lll. (IX.) yüzyılın ortalarında doğ­ muş olabileceği ileri sürülmüştür. Sa'lebi (bazı kaynaklarda Sealibl) onun nisbesi değil lakabıdır. Hocaları arasında İbn Habib en-Nisabüri, Ebu Tahir Muhammed b. Fazi b. Huzeyme, İbn Mihran en-Nisabüri, Ali b. Muhammed et-Taraz!, EbQ Muhammed Hasan b. Ahmed ei-Mahledi ve lfa]fii'~u't-tefsir sahibi Muhammed b. Hüseyin es-Süleml'nin adları zikredilebilir. Kaynaklarda talebelerinden sadece Ebü'I-Hasan ei-Vahiöı'nin adı belirtilir. el-Keşf ve'lbeyan adlı tefsirini kendisinden rivayet