Preveze Zaferi’nin 448. Akdeniz'e 'Türk gölü’ dam gası!.. g 28 Eylül 1538 Cumartesi günü Preveze önlerinde Andrea Doria komutasındaki büyük Haçlı filo­ suyla, Barbaros komutasındaki Türk filosu arasındaki savaş, dün­ ya denizcilik tarihinin en önem li olayları arasında yer alır. Barba­ ros'un kesin zaferi ile sonuçlanan bu savaş, Akdeniz’in "Türk gölü" haline gelişinin bir simgesi sayılır 6 Ağustos 1071’de Alpaslan’ın Malaz­ g irt’te kazandığı zafer, Anadolu’ya Türklerln attığı ilk adımın müjdecisi idi. Yıllar birbirini izleyecek, Anadolu bir Türk vatanı olacak, Türklük Balkanlar’a Avrupa or­ talarına, Afrika’ya, Arap Yarımadası’na kanat açacaktı. Bu yayılmada denizler de payını almalıy­ dı. Karadeniz, Kızıldeniz, Akdeniz gibi üste­ lik A kdeniz b ir Türk gölü n ite liğ in i kazanmacasına... Bu öykü yüzyıllar önce başladı. Asya içle­ rinden kalkan bir kavim, savaşa savaşa, des­ tanlar yazarak Batı’ya ilerledi. Bir adı da Küçük Asya olan Anadolu’yu kendisine yurt edindi ye dünyaya egemen bir imparatorluk kurdu. Önceleri karalarda kazanılan zaferle­ re, giderek deniz zaferlerinden oluşan bir baş­ ka dizi eklendi. Bu kavim Türk kavmi idi. Son kurdukları büyük imparatorluk da Osmanlı adını taşıyordu. Tarih, bu zaferler dizisinin en önemlisi olarak ünlü Osmanlı denizcisi Barbaros Hayrettin’in 28 Eylül 1538 Cumartesi günü, Italyan amirali Andrea Doria komutasındaki Haçlı donanmasına karşı Preveze önlerinde sağladığı eşsiz başarıyı gösterir. Batı Türkleri 1071 Malazgirt zaferinden sonra bölüm bölüm Anadolu’yu ele geçirme­ ye başladılar. Nitekim bu kavmin öncüleri 1088 yılında Gemlik’ten Marmara’ya, ertesi yıl da İzmir’den Ege Denizl’ne indiler. Aynı yıl­ larda Gemlik’te ilk Türk tersanesini kurma­ yı başardılar. Ardından İzmir’de oluşturdukları deniz üssü ve tersane ile Selçuklular Ege Denizi’nde egemen olma durumuna geldiler. OSMANLI TERSANESİ Bu başlangıçtan, Osmanlı Oevleti’nin ku­ rulduğu 1299 yılına kadar geçen 200 yıl sü­ resince Anadolu Türkleri Ege Denizi’nin egemenliğini hiçbir zaman yitirmediler. Ak­ deniz’de kurdukları deniz üsleriyle her iki de­ nizde de bayrak gezdirdiler. 1327 yılında Karamürsel’de kurulan Osmanlı tersanesi ise güçlü Türk denizciliğinin başlangıcı kabul edilir. Yıldırım Beyazıt ile başlayan, Yavuz Sul­ tan Selim ve Kanuni Sultan Süleyman döne­ mi ile gelişen Türk denizciliğinin “altın çağı” Kaptan-ı Derya Kılıç Ali Paşa’nın 1587 yılın­ da ölümüne dek sürdü. Adalar Denizl’ndeki ilk zaferlerin sahibi, Kılıç Arslan’ın kayınpederi Çaka (Tekeş) Bey oldu. Çaka Bey’in zaferlerinin ardından Men­ teşe Oğulları, Aydın Oğulları, Saruhan Oğul­ ları, Karasi Oğulları dönemlerinin Türk denizcileri Ege ve Marmara’da çoğu başarı ile sonuçlanan birçok sefer düzenlediler. Os­ manlI Devleti’nin kurulması ile birlikte Osman Bey, Orhan Bey dönemlerinde de Türk deniz­ cilerinin etkinlikleri birbirini izledi. 1354 yılın­ da Süleyman Paşa komutasındaki Türk kuvvetleri Rumeli’ye geçtiler. Murad Hüdavendigâr döneminde Türk de­ nizciliği ilk kez düzenli bir kuruluşa kavuştu. Gelibolu'da kurulan bir kışlada, deniz askeri yetiştirilmesine başlandı. “ Azab Askeri” adını alan bu güç günümüzün “denizpiyadesi”ne benzeyen bir kuruluştu ve Osmanlı Deniz Kuvvetleri’nin çekirdeğini oluşturdu. İSTANBUL ABLUKASI Yıldırım Beyazıt döneminde, Bizans’ı ele geçirmek için Türk denizcileri 1394 yılında ilk kez İstanbul’u bir süre için ablukaya aldılar. Bu arada 1399 yılında Anadolu Hisarı yapıl­ mıştı. 1399 yılında da Sarıca Paşa komutasın­ daki 17 parçalık Osmanlı filosu Bozcaada önlerinde Fransız ve Ceneviz gemilerinden oluşan bir müttefik filosuna karşı ilk başarı­ yı sağladı. Osmanlı deniz gücü Bizans’ı ele geçirme gücünden henüz yoksundu. Çelebi Sultan Mehmet ve Murad Hüda­ vendigâr dönemlerinde de etkinliğini ortaya koyan Osmanlı deniz gücü asıl varlığını Fa­ tih Sultan Mehmet’in İstanbul’u kuşatma gi­ rişimi ile gösterdi. Nitekim kuşatmanın başında, 12 Nisan günü Türk donanması Dolmabahçe önünde toplandı. Bir hafta sonra, bugün ayrı ayrı, Kınalı, Burgaz, Heybeli, Büyükada diye tanıdığımız Prens Takımadafar» ele geçirildi. 21 Nisan’ı 22 Nisan’a bağlayan gece boyları 50-70 metre arasında değişen 70 kadar Türk savaş gemisi, karadan geçirilip Haliç’e indirilerek kuşatmaya katıldı. Bir hafta sonra da Bizans çökecekti. Fatih döneminde Türk deniz gücü Ege’ deki birçok ada ile birlikte Mora,Midilli Adası’nı ele geçirdi, İtalya kıyılarında Otranto fet­ hedildi, Rodos kuşatıldı. II.Beyazıt döneminde de birçok seferi ger­ çekleştiren Türk denizcileri Yavuz Sultan Selim’in İran ve Mısır seferlerinde önemli rol oynadı. 1515 yılında Haliç tersanesi Osman­ lI deniz gücünün merkezi haline getirildi. KANUNİ DÖNEMİ OsmanlIlar, Kanuni Sultan Süleyman dö­ neminde Avrupa’ya yayılırken, Türk deniz gü­ cü de devleşen bir imparatorluğun deniz zaferlerine olanak sağlıyordu. Bu dönemde Türk gemileri önce Tuna nehri üzerinde Belg­ rad kuşatmasına katıldılar. 1522’de Rodos Adası Osmanlı egemenli­ ğine girdi. 1534 yılında Barbaros Hayreddin Paşa’ya “ Kaptan-ı Derya”lık verildi. Barbaros yıllar sonra Osmanlı toprağı olacak Girit Adası’nada 1538 yılından itibaren seferler düzen­ lemeye başladı. PREVEZE ZAFERİ 1538 yılı Eylül ayının 28. günü (448 yıl ön­ ce bugün) İyonya denizinde, Preveze önlerin­ de Andrea Doria komutasındaki büyük Haçlı filosu ile Barbaros komutasındaki Türk filo ­ su arasındaki savaş, dünya denizcilik tarihi­ nin en önemli olayları arasında yer almıştır. Barbaros’un kesin zaferi ile sonuçlanan bu savaş Akdeniz’in bir “Türk gölü” haline ge­ lişinin de simgesi sayılır. Alman İmparatoru Şarlken ve Venedikli­ lerin Akdeniz’deki Türk üstünlüğüne son ver­ mek amacı ile oluşturdukları “dev” filo Papa’nın kışkırtması ile Venedik, Ceneviz, Malta, İspanya ve Portekiz deniz güçlerinin de katılmasıyla AvrupalIlar tarafından gerçek­ leştirildi. Haçlı donanmasında 300’ü aşkın sa­ vaş gemisi, bir o kadar küçük gemi, 3000 top, 60 bin asker vardı. Osmanlı donanması ise 122 parça gemiden oluşmuştu. Taraflar ön­ ce 27 Eylül günü karşılaştılar. Ertesi gün sabahın 10’unda başlayan ve 5 saat süren kanlı savaş 128 gemi kaybeden Haçlıların yenilgisi ile sonuçlandı. Düşman karşısında yarım ay biçiminde savaş düzeni alan Türk donanmasında Salih Reis, Şeydi Ali Reis, Turgut Reis ve Barbaros’un oğlu Haşan Reis gibi ünlü denizciler görev almışlardı. Türk toplarının yoğun ateşi altında yenil­ giyi kabul eden düşman 3 bin kadar da esir vermişti. Barbaros ise bu savaşta hiç gemi kaybetmemişti. Yenilgiden sonra Venedikli­ ler Mora’yı ve Dalmaçya kıyılarındaki kalele­ ri OsmanlIlara bıraktılar, 30 bin altın tazminat ödeyerek barış yaptılar. Barbaros’un Preveze zaferini İtalya sahil­ lerine yaptığı seferler, Fransa sahillerindeki Nice kentinin ele geçirilmesi (1543) izledi. Ün­ lü amiral 1546 -ılında öldü. Barbaros’un ölümünün ardından Sokullu Mehmet Paşa bir süre Kaptan-ı Deryalığı üst­ lendi, 1550 yılındadaTurgut Reis Türk donan­ masının başına geçti, izleyen yıllarda Osmanlı Donanması uzun sürecek Malta akınlarını başlattı, 1551’de Trablusgarp ele geçirildi. Temmuz 1560’ta Cerbe kalesi fet­ hedildi. 1566’da Sakız A dası, Türklerin oldu. Osmanlı donanmasının 15 Mayıs 1571 de başlattığı Kıbrıs seferi de 1 Ağustos 1571 gü­ nü Lala Mustafa Paşa komutasındaki Türk kuvvetlerinin zaferiyle sonuçlandı. Bu arada 7 Ekim 1571 günü de Müezzinoğlu Ali Paşa komutasındaki Türk donanması, inebahtı açıklarında güçlü bir Haçlı filosunun önün­ de yenilgiye uğramıştı. SONUN BAŞLANGICI Her başlangıcın bir sonu vardır. Akdeniz’­ de minik minik teknelerle, yeni yetme levent­ lerle başlayan Osmanlı egemenliği de bir sona ulaşacaktı. Yaşamın da, egemenliğin de, hükümranlığın da “ sonsuz” u olmuyordu. Parlak bir dönem artık ağır ağır merdivenler­ den inmeye koyulmuştu. Kaptan-ı Derya Ali Paşa komutasında Os­ manlI donanmasında1572-1587 arasında ka­ zandığı başarılar, zaferler döneminin son pırıltıları sayılmalıydı. Ve 21 Haziran 1587’de Kılıç Ali Paşa da öldü. Bu imparator,uğun de­ nizlerde, özellikle Akdeniz’de çözülüşünün işareti idi. Güneş batmaya başlamıştı... Ali Paşa ve leventlerinin zaferleri de batan gü­ neşin son ışıklarıydı. 4 Taha Toros Arşivi