tc gazi üniversitesi sosyal bilimler enstitüsü işletme ana bilim dalı

advertisement
T.C.
GAZİ ÜNİVERSİTESİ
SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ
İŞLETME ANA BİLİM DALI
İŞLETME BİLİM DALI
POLİTİK PAZARLAMADA TUTUNDURMA FAALİYETLERİNİN
ÜNİVERSİTE ÖĞRENCİLERİ TARAFINDAN ALGILANIŞI
YÜKSEK LİSANS TEZİ
Hazırlayan
Ahmet ÇATLI
Danışman
Prof. Dr. M. Mithat ÜNER
Ankara-2011
ÖNSÖZ
Politik pazarlamada tutundurma faaliyetlerinin üniversite öğrencileri
tarafından algılanışını ölçmeye yönelik olan bu çalışma sürecinde her türlü
desteğini eksik etmeyen, konuyla ilgili derin bilgilerini her daim paylaşan ve
beni yönlendiren saygıdeğer danışman hocam Prof. Dr. M. Mithat ÜNER’ e,
çalışma esnasında yardımları söz konusu olan değerli Gazi Üniversitesi
İktisadi
ve
İdari
Bilimler
Fakültesi
çalışanlarına,
çalışmanın
alan
araştırmasının uygulanması esnasında yardımlarını esirgemeyen Gazi
Üniversitesi Ticaret ve Turizm Eğitim Fakültesi Öğretim Elemanlarına, ve
sonsuz fedakarlıklarıyla eşime teşekkürlerimi sunarım.
Ankara, 2011
Ahmet ÇATLI
ii
İÇİNDEKİLER
ÖNSÖZ ............................................................................................................i
İÇİNDEKİLER .................................................................................................ii
TABLOLAR ....................................................................................................v
GİRİŞ ..............................................................................................................8
BİRİNCİ BÖLÜM
POLİTİKA VE PAZARLAMA KAVRAMLARI
1.1.
POLİTİKA KAVRAMI....................................................................... 10
1.2. POLİTİKA VE PAZARLAMA İLİŞKİSİ ................................................ 12
1.3. POLİTİK PAZARLAMA KAVRAMI ..................................................... 13
1.4. POLİTİK PAZARLAMANIN ÖZELLİKLERİ......................................... 16
1.5. POLİTİK PAZARLAMANIN GELİŞİMİ ................................................ 19
1.5.1. ABD’de Politik Pazarlamanın Gelişimi ......................................... 20
1.5.2. Avrupa’da Politik Pazarlamanın Gelişimi ..................................... 23
1.5.2. Türkiye’de Politik Pazarlamanın Gelişimi..................................... 25
1.5. POLİTİK PAZARLAMA KARMASI ..................................................... 29
1.5.1. Ürün............................................................................................. 30
1.5.1.1. Siyasi Parti Lideri ...................................................................... 31
1.5.1.2. Siyasi Parti Kimliği ve İdeolojisi ................................................ 33
1.5.1.3. Adaylar ..................................................................................... 34
1.5.1.4. Parti Programı .......................................................................... 35
1.5.2. Fiyat............................................................................................. 37
1.5.3. Dağıtım ........................................................................................ 38
1.5.3.1. Doğrudan Dağıtım Kanalları ..................................................... 39
1.5.3.2. Dolaylı Dağıtım Kanalları .......................................................... 40
1.5.4. Tutundurma ................................................................................. 41
İKİNCİ BÖLÜM
POLİTİK PAZARLAMADA TUTUNDURMA
2.1. POLİTİK PAZARLAMADA TUTUNDURMA KAVRAMI ...................... 42
2.2. POLİTİK PAZARLAMADA TUTUNDURMANIN ÖNEMİ .................... 43
2.3. POLİTİK PAZARLAMADA TUTUNDURMANIN AMAÇLARI .............. 45
iii
2.4. POLİTİK PAZARLAMADA TUTUNDURMA BÜTÇESİ ....................... 46
2.5. POLİTİK PAZARLAMADA TUTUNDURMA ELEMANLARI................ 47
2.5.1. Reklam ........................................................................................ 48
2.5.2. Kişisel Propaganda...................................................................... 55
2.5.3. Halkla İlişkiler/Tanıtım Faaliyetleri ............................................... 59
2.5.4. Satış Geliştirme ........................................................................... 63
ÜÇÜNCÜ BÖLÜM
POLİTİK PAZARLAMADA TUTUNDURMA FAALİYETLERİNİN
ÜNİVERSİTE ÖĞRENCİLERİNİN ALGILAYIŞLARININ ÖLÇÜLMESİ
3.1. MECLİSTE YER ALAN MEVCUT PARTİLER HAKKINDA GENEL
BİLGİ ........................................................................................................ 66
3.2. ARAŞTIRMANIN ÖNEMİ ................................................................... 68
3.3. ARAŞTIRMANIN AMACI ................................................................... 68
3.4. ARAŞTIRMANIN YÖNTEMİ .............................................................. 70
3.4.1. Araştırmanın Modeli .................................................................... 70
3.4.2. Evren ve Örneklem ...................................................................... 71
3.4.3. Veri Toplama Yöntemi ................................................................. 71
3.4.4. Anketin Uygulanması ve Verilerin Toplanması ............................ 72
3.4.5. Veri Çözümleme Yöntemi ............................................................ 73
3.5. ARAŞTIRMA İLE İLGİLİ BULGU VE DEĞERLENDİRMELER........... 74
3.5.1. Öğrencilerin Partinin Tutundurma Faaliyetlerinden Olan Halkla
İlişkiler Alt Boyutundan Etkilenme Düzeylerinin Parti Üyeliğine İlişkin
Sonuçlar ................................................................................................ 74
3.5.2. Öğrencilerin Partinin Tutundurma Faaliyetlerinden Olan Reklam Alt
Boyutundan Etkilenme Düzeylerinin Parti Üyeliğine İlişkin Sonuçlar .... 75
3.5.3. Öğrencilerin Partinin Tutundurma Faaliyetlerinden Olan Kişisel
Satış ve Satış Geliştirme Alt Boyutundan Etkilenme Düzeylerinin Parti
Üyeliğine İlişkin Sonuçlar...................................................................... 75
3.5.4. Tercih Edilen Siyasi Partinin Halkla İlişkiler Faaliyetlerinden
Etkilenme Düzeyi Üzerinde Etkisi .......................................................... 76
3.5.4. Tercih Edilen Siyasi Partinin Reklam Faaliyetlerinden Etkilenme
Düzeyi Üzerinde Etkisi........................................................................... 78
3.5.5. Tercih Edilen Siyasi Partinin Halkla İlişkiler ve Kişisel Satış
Faaliyetlerinden Etkilenme Düzeyi Üzerinde Etkisi ................................ 79
iv
3.5.6. Tercih Edilen Siyasi Parti ile Bir Sonraki Seçimlerde Tercih
Edilecek Siyasi Parti Arasındaki İlişki .................................................... 81
3.5.7. Seçmenlerin Seçim Kararını Belirleme Zaman ile Tutundurma
Faaliyetlerinden Etkilenme Düzeyleri Arasındaki İlişki ........................... 83
3.5.8. Başarılı Bir Kampanya Çalışması Görüşleri Tam Olarak
Yansıtmayan Bir Partiye Oy Verdirtme Durumu .................................... 88
3.5.9. Seçmenlerin Cinsiyeti ile Tutundurma Faaliyetlerinden Etkilenme
Düzeyleri Arasındaki İlişki...................................................................... 89
3.5.10. Seçmenlerin Gelir Durumları ile Tutundurma Faaliyetlerinden
Etkilenme Düzeyleri Arasındaki İlişki ..................................................... 91
3.5.10. Seçmenlerin İkamet Ettikleri Belde ile Tutundurma
Faaliyetlerinden Etkilenme Düzeyleri Arasındaki İlişki ........................... 96
3.5.10. Seçmenlerin Tutundurma Karması Elemanlarından Etkilenme
Düzeyi ..................................................................................................103
SONUÇ .......................................................................................................106
KAYNAKÇA ...............................................................................................109
EKLER........................................................................................................118
EK-1 ANKET SORULARI ........................................................................118
ÖZET ..........................................................................................................120
ABSTRACT ................................................................................................122
v
TABLOLAR
Tablo 1 Pazardaki Konum ile Stratejik Kararlar ..................................................16
Tablo 2 Öğrencilerin partinin tutundurma faaliyetlerinden olan Halkla İlişkiler
alt boyutundan etkilenme düzeylerinin parti üyeliğine ilişkin t testi sonuçları 74
Tablo 3 Partinin tutundurma faaliyetlerinden olan Reklam alt boyutundan
etkilenme düzeylerinin parti üyeliğine ilişkin t testi sonuçları...........................75
Tablo 4 Partinin tutundurma faaliyetlerinden olan Kişisel Satış ve Satış
Geliştirme alt boyutundan etkilenme düzeylerinin parti üyeliğine ilişkin t testi
sonuçları................................................................................................................76
Tablo 5 Tercih Edilen Siyasi Partiye Göre Halkla İlişkiler Alt Boyutundan
Aldıkları Puanların Betimsel İstatistik Sonuçları ................................................76
Tablo 6 Tercih Edilen Siyasi Partiye Göre Halkla İlişkiler Alt Boyutundan
Aldıkları Puanlarına İlişkin Tek Yönlü ANOVA Sonuçları ...................................77
Tablo 7 Tercih Edilen Siyasi Partiye Göre Reklam Alt Boyutundan Aldıkları
Puanların Betimsel İstatistik Sonuçları ...............................................................78
Tablo 8 Tercih Edilen Siyasi Partiye Göre Reklam Alt Boyutundan Aldıkları
Puanlarına İlişkin Tek Yönlü ANOVA Sonuçları..................................................79
Tablo 9 Tercih Edilen Siyasi Partiye Göre Kişisel Satış ve Satış Geliştirme Alt
Boyutundan Aldıkları Puanların Betimsel İstatistik Sonuçları...........................80
Tablo 10 Tercih Edilen Siyasi Partiye Göre Kişisel Satış ve Satış Geliştirme Alt
Boyutundan Aldıkları Puanlarına İlişkin Tek Yönlü ANOVA Sonuçları .............81
Tablo 11 Öğrencilerin son seçimde tercih ettikleri siyasi parti ile bugün seçim
olsa tercih edecekleri siyasi partiye ilişkin çapraz tablo sonuçları ...................82
Tablo 12 Seçim Kararını Belirleme Zamanına Göre Halkla İlişkiler Alt
Boyutundan Aldıkları Puanların Betimsel İstatistik Sonuçları...........................83
Tablo 13 Seçim Kararını Belirleme Zamanına Göre Halkla İlişkiler Alt
Boyutundan Aldıkları Puanlarına İlişkin Tek Yönlü ANOVA Sonuçları .............84
Tablo 14 Seçim Kararını Belirleme Zamanına Göre Reklam Alt Boyutundan
Aldıkları Puanların Betimsel İstatistik Sonuçları ................................................85
Tablo 15 Seçim Kararını Belirleme Zamanına Göre Reklam Alt Boyutundan
Aldıkları Puanlarına İlişkin Tek Yönlü ANOVA Sonuçları ...................................86
vi
Tablo 16 Seçim Kararını Belirleme Zamanına Göre Kişisel Satış ve Satış
Geliştirme Alt Boyutundan Aldıkları Puanların Betimsel İstatistik Sonuçları ...86
Tablo 17 Seçim Kararını Belirleme Zamanına Göre Kişisel Satış ve Satış
Geliştirme Alt Boyutundan Aldıkları Puanlarına İlişkin Tek Yönlü ANOVA
Sonuçları ...............................................................................................................87
Tablo 18 Başarılı Bir Kampanya Çalışması Görüşleri Tam Olarak Yansıtmayan
Bir Partiye Oy Verir Misiniz? Sorusuna İlişkin Frekans Tablosu .......................88
Tablo 19 Öğrencilerin Partinin Tutundurma Faaliyetlerinden Olan Halkla
İlişkiler Alt Boyutundan Etkilenme Düzeylerinin Cinsiyete İlişkin t Testi
Sonuçları ...............................................................................................................89
Tablo 20 Öğrencilerin Partinin Tutundurma Faaliyetlerinden Olan Reklam Alt
Boyutundan Etkilenme Düzeylerinin Cinsiyete İlişkin t Testi Sonuçları ...........89
Tablo 21 Öğrencilerin Partinin Tutundurma Faaliyetlerinden Olan Kişisel Satış
Ve Satış Geliştirme Alt Boyutundan Etkilenme Düzeylerinin Cinsiyete İlişkin t
Testi Sonuçları ......................................................................................................90
Tablo 22 Gelir Durumlarına Göre Halkla İlişkiler Alt Boyutundan Aldıkları
Puanların Betimsel İstatistik Sonuçları ...............................................................91
Tablo 23 Gelir Duruma Göre Halkla İlişkiler Alt Boyutundan Aldıkları
Puanlarına İlişkin Tek Yönlü ANOVA Sonuçları..................................................92
Tablo 24 Gelir Durumlarına Göre Reklam Alt Boyutundan Aldıkları Puanların
Betimsel İstatistik Sonuçları ................................................................................93
Tablo 25 Gelir Duruma Göre Reklam Alt Boyutundan Aldıkları Puanlarına
İlişkin Tek Yönlü ANOVA Sonuçları.....................................................................94
Tablo 26 Gelir Durumlarına Göre Kişisel Satış ve Satış Geliştirme Alt
Boyutundan Aldıkları Puanların Betimsel İstatistik Sonuçları...........................95
Tablo 27 Gelir Duruma Göre Kişisel Satış ve Satış Geliştirme Alt Boyutundan
Aldıkları Puanlarına İlişkin Tek Yönlü ANOVA Sonuçları ...................................96
Tablo 28 İkamet Edilen Yere Göre Halkla İlişkiler Alt Boyutundan Aldıkları
Puanların Betimsel İstatistik Sonuçları ...............................................................97
Tablo 29 İkamet Edilen Yere Göre Halkla İlişkiler Alt Boyutundan Aldıkları
Puanlarına İlişkin Tek Yönlü ANOVA Sonuçları..................................................98
Tablo 30 İkamet Edilen Yere Göre Halkla İlişkiler Alt Boyutundan Aldıkları
Puanlarına İlişkin Tukey Testi Sonuçları .............................................................99
Tablo 31 İkamet Edilen Yere Göre Reklam Alt Boyutundan Aldıkları Puanların
Betimsel İstatistik Sonuçları .............................................................................. 100
vii
Tablo 32 İkamet Edilen Yere Göre Reklam Alt Boyutundan Aldıkları Puanlarına
İlişkin Tek Yönlü ANOVA Sonuçları................................................................... 101
Tablo 33 İkamet Edilen Yere Göre Kişisel Satış ve Satış Geliştirme Alt
Boyutundan Aldıkları Puanların Betimsel İstatistik Sonuçları......................... 102
Tablo 34 İkamet Edilen Yere Göre Kişisel Satış ve Satış Geliştirme Alt
Boyutundan Aldıkları Puanlarına İlişkin Tek Yönlü ANOVA Sonuçları ........... 103
Tablo 35 Seçmenlerin Tutundurma Karması Elemanlarından Etkilenme
Düzeyine İlişkin Tablo ........................................................................................ 104
8
GİRİŞ
Geçtiğimiz yüzyılla birlikte işletmeciliğe ait bir yönetim fonksiyonu
olmaktan çıkıp bir hayat felsefesi haline gelen pazarlama günümüzde hayatın
tam içinde ve hemen her alanda yer almaktadır. Öyle ki yaşamımızda yer
alan her nesnede, eylemde, ilişkilerde aslında birer pazarlama faaliyeti
görülmektedir. Pazarlama salt malları ele almaktan öte; kişileri, tutumları,
inançları, nesneleri, mekanları kısacası hayatta yer alan tüm değerleri temel
alan bir sistem haline gelmiştir. Bu kapsamlı sistemle birlikte pazarlama
literatüründe kişi pazarlaması, yeşil pazarlama, hizmet pazarlaması,
destinasyon pazarlaması gibi birçok konu geniş yer kaplar hale gelmiştir.
Politik pazarlama da pazarlama literatüründe pazarlamanın bir hayat felsefesi
haline gelmesiyle birlikte son zamanlarda giderek artan bir seyirde yer tutan
bir konu haline gelmiştir. Pazarlamanın temel amacının rekabet üstünlüğü
elde etmek olduğu düşüncesinden hareketle –özellikle demokrasinin
yaygınlaşmasıyla da- yoğun rekabetin yaşandığı politika dünyasında
pazarlama faaliyetleri oldukça geniş yer tutar hale gelmiştir. Esasen
politikada söylenen her söz, yapılan her eylem, takınılan her tavır ve tutum
bir pazarlama faaliyetidir; ancak yapılacak her türlü bilinçli ve stratejik
pazarlama
adımları
olağan
sonuçları
değiştirebilecek
güce
sahiptir.
Pazarlamanın öz bünyesinde yer alan ürün, fiyat, dağıtım ve tutundurma
kararları aynen politik pazarlama için de söz konusu olmakla birlikte
tutundurma faaliyetlerinin seçmenleri etkileme derecesi oldukça büyük önem
taşımaktadır. Temel pazarlama faaliyetlerinden geniş ölçüde yararlanan
politik pazarlama faaliyetleri özellikle tutundurma kararları açısından
bünyesinde
fazladan
faaliyetlere
de
sahip
olmaktadır.
Bu
önem
doğrultusunda hazırlanan üç bölümden oluşan bu çalışmanın ilk bölümünde
politika kavramından, politika kavramının pazarlama ile ilişkisinden, politik
pazarlama kavramı, özelikleri ve gelişiminden, politik pazarlama karmasından
söz edilmiştir.
9
İkinci bölümde ise politik pazarlama karmasının tutundurma elemanı
ayrıntılı olarak incelenerek reklam, kişisel satış, satış geliştirme ve halkla
ilişkiler bu bölümün temel çerçevesini oluşturmuştur.
Bu tez çalışmasının amacının, kapsamının, yönteminin, uygulama
modelinin ve hipotezlerinin yer aldığı bölüm çalışmanın son bölümüdür.
Politik
pazarlamada
tutundurma
faaliyetlerinin
üniversite
öğrencileri
tarafından algılanışını ölçmeye yönelik olan bu bölümde belirlenen bir grup
üzerinden araştırma yapılmış ve araştırma bulguları, sonuçlar ve önerilere
yer verilmiştir.
10
BİRİNCİ BÖLÜM
POLİTİKA VE PAZARLAMA KAVRAMLARI
1.1.
POLİTİKA KAVRAMI
Politika toplumda birliği sağlamak, özel çıkarlardan çok genel çıkarları
ve toplumun iyiliğini gerçekleştirmek çabası ve uğraşısıdır. Günümüzde
politika
sözcüğü
konusunda
değişik
tanımlamalar
yapılmaktadır.
Bu
sözcüğün iki türlü tanımı yapılabilir. Bunlardan ilki, özellikle siyasi partiler ve
büyük toplumsal örgütler açısından yapılan tanım, bu tanıma göre politika;
siyasi iktidarın ele geçirilmesine yönelik girişilen eylemlerin tümüdür. Bu
anlamdaki siyasetin temel amacı özellikle de siyasi partiler açısından siyasi
iktidarı ele geçirmek ya da en azından ona ortak olmaktır. İkincisi ise, bir
örgütün ya da bir örgüt baş yöneticisinin önemli konularda benimsediği tutum
ya da genel yönelim, izlediği yol ve yöntemdir. Bu anlamdaki politika ya da
siyaset, devlet dediğimiz en büyük tüzel kişilikten, küçük bir örgüte kadar tüm
örgütler için geçerlidir. 1
Yukarıdaki tanımın başından yola çıkılacak olunursa, görünen ve
duyulan yanlarıyla; menfaat, rant, makam ve mansıp kavgası olarak izah
edilebilecek politikanın, aslen yaşatmak için yaşamadır denilebilmesinde bir
sakınca olmaması söylenebilir.
Bir başka tanıma göre ise politika,
toplumda yaşayan insanlar
arasında bir çatışma, bir mücadele ve kavgadır. İnsanlar yaradılışları, sosyal
ve ekonomik durumları bakımından değişik fikirlere ve değişik çıkarlara
1
Ali ÖZTEKĐN, Siyaset Bilimine Giriş, 4. Baskı, Ankara, Siyasal Kitabevi, 2003, s. 2.
11
sahiptirler. Aralarındaki düşünce, çıkar ve psikolojik eğilim farklılıklarından
doğan çatışma politikanın temelini oluşturur. Bir bakıma, çatışmanın asıl
konusu toplumdaki değerlerin paylaşılmasıdır denebilir. Çatışmanın hedefi
ise, iktidarın ele geçirilmesidir. Toplumdaki çeşitli gruplar siyasal iktidarı elde
etmek
ve onu
kullanmak
suretiyle
kendi
görüşlerini ve çıkarlarını
gerçekleştirmek amacını güderler. Şu halde hedef, kısaca, iktidarın ele
geçirilmesi ve onun sağladığı yararların paylaşılmasıdır2
Siyaset ile politika sözcükleri arasında farklılık olduğunu savunanlar
bulunmakta ise de, aynı anlamı içeren iki kelimedir. Özellikle politika
kelimesinin çok yüzlülük anlamına geldiği iddiaları doğru değildir. Çünkü
politika sözcüğünün ilk yarısı olan “poli”nin anlamı çok değil, “düz, parlak,
cilalı, zarif, nazik, uygar” demektir. Çok anlamına gelen kelime “poli” değil,
“poly”dir.
Sözcüğün
ikinci
yarısı
olan
“tika”
ise,
“yüz”
anlamına
gelmemektedir. “Yüzdeki kırışıklık, gerilme” anlamlarına gelmektedir. Yani
çok yüzlülük anlamına gelmesi için “polytic” şeklinde yazılması gerekirdi fakat
“politique”şeklinde yazılmaktadır. 3
Günümüzde siyaset kavramını kısaca ülke, devlet ve insan yönetimi
şeklinde tanımlamak mümkündür. Daha kapsamlı bir ifadeyle siyaset, siyasal
otorite ile ilgili kurumların oluşmasında ve işlemesinde rol oynayan
davranışların bilimi olarak tanımlanabilir.4
Politikanın ilgi alanı devleti, ülkeyi ve insanları yönetmek, devleti
uluslar arası alanda ayakta tutmak, ülkenin dirliğini ve birlini koruyarak
2
Munci KAPANI, Politika Bilimine Giriş, 11. Baskı, Ankara, Bilgi Yayınevi, 1999, s.17.
Yaşar KAPLAN, “Siyaset ve Politika Kavramlarına Etimolojik Bir Yaklaşım ve Bir Mini
Yorum”, Yeni Türkiye Dergisi, Sayı:14 (Mart- Nisan), 1997, s. 1269..
4
Ahmet Taner KIŞLALI, Siyasal Sistemler. Siyasal Uzlaşma ve Çatışma, Ankara, Đmge Kitabevi, ,
s. 18.
3
12
insanların mutluluğunu sağlamaktır. Politikanın özellikleri aşağıdaki gibi
özetlenebilir: 5
• Politika evrensellik ve süreklilik taşıyan bir kavram ve
gerçekliktir. Politikanın temelinde bir ‘çıkar ve çatışma’ ilişkisi
vardır. İnsanlar arasındaki düşünce ve çıkar ayrılıkları her
zaman var olacağından, politikada da var olacaktır.
• Politika toplumdaki değerlerin bölüşümü için verilen bir iktidar
mücadelesi ve çatışmasıdır. Bu mücadele ve çatışma, toplumda
sürekli istikrarsızlık oluşmaması için kaçınılmaz bir süreçtir.
Yani iktidar mücadelesi belli bir düzen ve denge çerçevesinde
ilerlemek zorundadır. Aksi takdirde mücadele edilecek bir iktidar
kalmayabilir.
• Politikanın sadece bir ‘çatışma’ değil, aynı zamanda bir uzlaşma
olduğu unutulmamalıdır. Toplumdaki farklı çıkar gruplarının
iktidara ilişkin isteklerinin denge zemininde uzlaştırılması görevi
de politikaya aittir.
1.2. POLİTİKA VE PAZARLAMA İLİŞKİSİ
Pazarlama sözcüğünün tek başına kullanılması durumunda, bu
kavramdan genellikle ticari pazarlama anlaşılmaktadır. Ancak pazarlama
bilimi, yalnızca karın temel amaç olduğu alana uygulanıp bırakılabilecek ve
diğer alanlara –kar amaçsız kuruluşlara- uygulanamayacak bir uygulamalar
bütünü değildir. Kuşkusuz tiyatrolar, üniversiteler, devlet kurumları, inanç
kurumları, siyasal partiler, dernekler, vakıflar gibi kar amacı gütmeyen kurum
5
Beyza AYDOĞAN, ‘‘Politik Pazarlama ve Politik Pazarlama Uygulamalarına
Eğilimler: Üniversite Öğrencileri Üzerine Bir Uygulama’’, Yayınlanmamış
Yüksek Lisans Tezi, Çukurova Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, Adana, 2007, s.4.
13
ve kuruluşlar da pazarlama biliminin uygulamalarından geniş ölçüde
yararlanmaktadırlar6
Pazarlamanın, politik bakış acılarının değişmesinde ve seçmen yönlü
bir anlayışın yerleşmesinde önemli rolü vardır. İnsanlara hizmet etmek için
kullanılan bir aracın, seçmen ihtiyaçlarını detaylarıyla belirleyip amaca uygun
politika ve stratejiler geliştirmesi kaçınılmazdır. 7
Siyaset ile ilgili tanımlamalar yapılırken belirtildiği gibi, siyasetin en
kısa tanımı ‘devletin yönetimidir’. Ancak devleti yönetmek için devleti
oluşturan halktan yönetim ile ilgili bir ‘izin’ almak gereklidir. ‘İzin’ olarak
tanımlanan bu olgu demokratik sistemlerde ‘Seçim’lerden başka bir şey
değildir. Demokrasilerde halk kendi rızasıyla oy verdiği adayın ya da partinin
kendisini belli bir süre yönetmesinin yetkisini devreder. İşte bu açıdan
bakıldığında, siyasetin yapılabilmesi için gerekli olan oy sayısına ulaşmak için
gösterilen
çabalar,
politik
pazarlamayı
gerekli
kılmaktadır.
Çünkü
pazarlamanın amacı, hedeflediği müşteri bölümüne yönelik, onların istek ve
ihtiyaçlarını tatmin edecek ürün ve hizmetleri, müşterilerinin en uygun fiyat ve
en uygun kanallardan temin etmesini sağlamaktır. Siyasal alana bu tanımı
uyarlarsak, siyasi parti ya da adayların, seçmenin istek ve ihtiyaçlarını göz
önünde
bulundurarak,
onların
kendilerine
inanacağı
ve
bu
inanç
doğrultusunda adaya ya da partiye oyunu vereceği uygun ortamı hazırlamak,
politik pazarlamanın hedefini ortaya çıkaracaktır.8
1.3. POLİTİK PAZARLAMA KAVRAMI
6
Esen GÜRBÜZ, Emin ĐNAL, “Siyasal Pazarlama Stratejik Bir Yaklaşım”, Ankara, Nobel Yayın
Dağıtım, 2004, s. 50.
7
Abit BULUT, “Erzurum’da Seçmenlerin Politik Pazarlama Uygulamalarına Đlişkin Görüşleri ve
Tercihleri Üzerine Bir Saha Araştırması”, Erzurum, 1994, s.1.
8
Mehmet Can DEMĐRTAŞ, “Seçmen Tercihlerinin Siyasal Pazarlama Karması Açısından Analizi:
Đzmir Đlinde Bir Uygulama”, Dokuz Eylül Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Yayınlanmamış
Yüksek Lisans Tezi, Đzmir, 2010, s.2.
14
Politik
pazarlama,
bir
siyasi
partinin veya
adayın
potansiyel
seçmenlerine uygunluğunu sağlamak, siyasi partiyi veya adayı en yüksek
sayıdaki seçmen kitlesinin ve bu kitledeki her bir seçmenin tanımasını
sağlamak, rakiplerle ve muhalefetle farkını yaratmak ve minimum araçla, bir
seçimi kazanmak için gerekli olan oy sayısını elde etmek için kullanılan
tekniklerin tümüdür
9
Politik pazarlama kamusal, siyasal veya belirli partiler ve adaylarla ilgili
özelliklerin, fikirlerin, ilke ve politikaların pazarlanmasıdır. Politik pazarlama
genellikle,
seçimlerde
seçmenin
oy
tercihini
etkileme
üzerine
biçimlendirilmektedir. 10
Politik pazarlama, halk tarafından ihtiyaç
duyulan programları
geliştirmek ve kurumsal tanınma sağlamak amacıyla siyasi örgütler
tarafından yürütülen faaliyetlerdir.11
Politik pazarlama, “politikacıların amaçlarını gerçekleştirmek için parti
ile seçmenleri arasında yararlı bilgi alışverişi kuracak ve sürdürecek yaratıcı
seçim programlarının analizi, geliştirilmesi, planlanması, uygulanması ve
kontrolüdür”
12
tanımı Amerikan Pazarlama Birliği’nin 1985 yılında yapmış
olduğu; pazarlama kişisel ve örgütsel amaçları gerçekleştirmek üzere gerekli
değişimleri sağlayarak mal, hizmet ve fikirlerin geliştirilmesi, fiyatlandırılması,
dağıtılması ve tutundurulmasına yönelik planlama ve uygulama süreci” tanımı
ile birebir örtüşmektedir.
9
Michael BONGRAND, Politikada Pazarlama, Çev. Fatos ERSOY, Đstanbul, Đletişim Yayınları,
s.17.
10
Patrick BUTLER, Neil COLLINS, “Political Marketing Structure And Process”, European
Journal Of Marketing, Cilt:28, Sayı:1,1994, s.19.
11
Philip KOTLER, “A Generic Concept of Marketing”,Journal of Marketing, Vol. 36, April, pp.46.
12
Aron O’CASS, “Political Marketing: An Investigation Of The Political Marketing Concept And
Political Market Orientation In Australian Politics”, European Journal Of Marketing, Cilt: 35, Sayı:
9/10,2001, s.1004.
15
Politik pazarlama en genel tanımıyla, kamusal, siyasal veya belirli
partiler
ve adaylarla
ilgili
özelliklerin,
fikirlerin,
ilke
ve politikaların
pazarlanmasıdır. Politik pazarlama genellikle, seçimlerde seçmenin oy
tercihini etkileme üzerine biçimlendirilmektedir.13
Politik pazarlama ve onun en önemli enstrümanı olan siyasal reklam,
seçmenin ihtiyaç ve beklentilerini gerçekleştirmeye aday kişi ya da partilerin
ve onların programlarının seçmene tanıtılması ve tutundurulması ile ilgili her
türlü faaliyettir. Özü itibariyle, fikirlerin satışını değil, pazarlanmasını ifade
etmektedir.14
Ticari pazarlama, tüketicilerin ihtiyaçlarını tespit ederek, bu ihtiyaçları
tüketicileri memnun edecek en iyi şekilde, karşılama sürecini ifade eder.
Politik pazarlamada da, aynı şekilde seçmenlerin ihtiyaçlarını tespit ederek,
onların en iyi şekilde memnuniyetini sağlayacak, karşılama sürecini ifade
etmektedir. 15
Politik pazarlamanın yükselişi araştırmacı gazeteciliğin gelişmesine,
parti sadakatinin azalmasına, siyaset ve seçim sistemlerinde değişikliklere
neden olmuştur. Uzmanlar medyanın özellikle de televizyonun siyasal sistem
üzerinde önemli etkisi olduğunu belirtmişlerdir. Siyasetçiler ve seçmenler
arasındaki iyi iletişime politik pazarlamanın yapmış olduğu katkı yadsınamaz.
Gerek politik pazarlama gerekse siyasal iletişim üzerine yapılan güncel ve
akademik çalışmalarda imajın siyasal pazarı işgalinden ve onun seçmen
üzerine yaptığı etkilerden bahsedilmektedir. Newman ve Sheth oy verme
davranış modeli yaratabilmek için tüketici davranışları ve siyaset bilimindeki
konseptleri bir araya getirmişlerdir. Su ana kadar bu model sadece
Amerika’daki bir seçimde test edilmiştir. Dolayısıyla bunun dışarıda
13
Gürbüz ve Đnal, a.g.e., s.6.
Necati ÖZKAN, Seçim Kazandıran Kampanyalar Türkiye’den ve Dünyadan Örneklerle,
Đstanbul, Mediacat Yayınları, 2002, s.2.
15
Cihat POLAT, ve Banu KÜTLER, ‘‘Potansiyel Genç Seçmenler Gözüyle Siyasal Ürün (Siyasi
Lider) Özellikleri: Lise Öğrencileri Üzerine Bir Araştırma’’, Akademik Araştırmalar Dergisi,
Sayı.40, 2009, s.149-162.
14
16
uygulanabilirliği henüz net değildir. Bu konuda yazılanların bir çoğu
pazarlamacıların taktiksel konularla ilgili düşüncelerine yakınlaşırken Butler
ve Collins stratejinin etkisi ve onun kampanya yönetimi üzerindeki önemini
ortaya koymuştur. Batıdaki birçok seçim pazarı artık olgunlaşmıştır.
Oyuncular ve pozisyonlar belirlenmiştir. Kotler ve Porter’ın öne sürdükleri
rekabet stratejileri politik pazarlama alanına da uyarlanabilir. Butler ve Collins
tarafından
oluşturulmuş,
yöneticilerin
kullanabileceği
stratejik
kararlar
aşağıdaki tabloda belirtilmiştir : 16
Tablo 1 Pazardaki Konum ile Stratejik Kararlar
Pazardaki Konum
Nitelikler
Stratejik Kararlar
Örnekler
Lider
En yüksek pazar
payı.
Devamlı saldırı.
Pazarı genişlet.
Pazar payını artır.
Pazar payını koru.
Ulusal Kongre
(Hindistan)
PRI (Meksika)
Meydan Okuyan
Liderin en büyük
rakibidir.
Birden fazla meydan
okuyucu
olabilir.Amaç
lideri
devirmektir
Hedef
pazara
konsantre olmuştur.
Yenilikçilikten ziyade
taklitçidir.
Yerel
avantajlara
sahiptir.
Lidere hücum et.
Benzer rakiplere
saldır.
Küçük rakiplere
saldır
İşçi Partisi
(İngiltere)
Popüler Parti
(İspanya)
Kopyala.
Taklit et.
Adapte et
Merkez Parti
(Norveç)
İlerici Demokrat
Parti
(İrlanda)
Belirli
dar
bir
pazarda lider. Küçük
ve özel olmanın
avantajı.
Nis Pazar yarat.
Nis pazarı genislet.
Nis pazarı koru
Les Verts (Fransa)
Yeşiller Partisi
(Almanya)
Taklit Eden
Niş
1.4. POLİTİK PAZARLAMANIN ÖZELLİKLERİ
Ticari işletmelerde olduğu gibi siyasi partiler, liderler ve programlar da
rekabet halindedir. Özellikle kararsız seçmen grubunu etkileyebilmek için
16
Harris PHĐL, Andrew LOCK ve Terese NĐEVELT, “Perceptions Of Political Marketing In Sweden:
A Comparative Perspective”, Proceedings Of The 2nd Political Marketing Conference, University
of Bournemouth, 15-17 Eylül 1999, s.3.
17
siyasi partiler ve liderler pazarlama faaliyetlerini yoğun bir şekilde
kampanyalarında kullanmaktadırlar. Siyasi partiler, kampanyalarını ve seçim
öncesi-sonrası halkla ilişkiler faaliyetlerini profesyonel şirketlere vererek
pazarlama faaliyetlerinde süreklilik sağlamaya çalışmaktadır. 17
Politik
pazarlama,
aday ve partilerin
siyasal
gereksinimlerinin
belirlenmesi ile başlar, bunların karşılanmasına yönelik çözümler geliştirip
bunları çeşitli taktikler ve stratejilerle seçmenlere sunar ve karşılığında
seçmenlerin desteğini kazanmayı çalışır. Daha sonra, kazanılan oyların
karşılığında, oy sahiplerinin memnuniyetinin sağlanmasına yönelik olarak
gerekli iletişim, bilgilendirme ve ikna süreci ile devam etmektedir. 18
Politik pazarlama aynı zamanda bir fikir pazarlamasıdır. Fikrin
pazarlaması, siyasi partilerin ülke sorunlarını saptamalarını, bu sorunların
nedenlerini teşhis etmelerini ve bu sorunların çözümüne yönelik önerdikleri
yöntemleri, seçmen bölümüne benimsetmeleri çalışmalarını içerir. Değişik
siyasal partiler, aynı sorunlara değişik görüş açılarıyla bakar ve değişik
çözümler önerebilirler. Bunlar ideolojik bir çerçeve içine konulabileceği gibi,
pragmatist bir çerçeveye de dayandırılabilmektedir. 19
Politik pazarlama ürünleri açısından ticari pazarlamadan oldukça farklı
görünüyor olsa da, hizmetler açısından karşılaştırıldığında her ikisinin de
çoğu özelliğinin benzer olduğu göze çarpmaktadır. Öncelikle her ikisi de, vaat
ve tecrübeye bağlıdır, soyuttur, bozulabilir, kısmi olarak halkın malıdır ve
17
Abdullah OKUMUŞ, ‘‘Pazarlama Anlayışında Siyasal Pazarlamanın Yeri ve Pazar Konumlarına
Göre Siyasi Partilerin Stratejik Analizi’’, Dumlupınar Üniversitesi S.B.E. Dergisi, Sayı.17, 2007,
s.157.
18
Gürbüz ve Đnal, (2004), s.8.
19
Ahmet TAN, Đlke ve Uygulamalarıyla Politik Pazarlama, Đstanbul, Papatya Yayıncılık, 2002(a),
s.18.
18
doğrudur. Dahası, seçmenler, oy verenler ve üye destekleyiciler ticari
müşteriler olmasa da onlara oldukça benzemektedir.20
Politik pazarlama seçmenin bilgi sahibi olmasını sağlamaktadır.
Reklamın olmadığı toplumdaki tüketicinin durumu ile politik pazarlamanın
olmadığı
bir
toplumdaki
seçmenin
durumu
arasında
bir
fark
bulunmamaktadır. 21
“Politik pazarlama bir sürecin adıdır. Bu süreç seçmen isteklerinin
belirlenmesinden başlayarak, bunu gerçekleştirebilecek uygun adayların
bulunması, uygun politikaların belirlenmesi, seçmenler ile rahat iletişim
kuracak teşkilat yapısının oluşturulması, seçmenlere ulaşacak en uygun
promosyon araçların seçilmesi, bu araçların kullanılarak lider, parti, diğer
adaylar ve politikaların seçmenlere tanıtılması ve secimden sonra da
seçmenlerin istekleri doğrultusunda hangi islerin yapıldığı, nasıl ve ne zaman
ve niçin yapıldığı gibi konularda seçmenlerle sürekli bir iletişimde bulunmayı
içeren ve böylece secim sonrasında da devam eden ve iktidarı seçmenlerin
memnuniyeti esasına dayanarak elde etmeyi ve sürdürmeyi içermektedir”.
“Bir siyasal partinin amacı seçmenlerin ihtiyaçlarını belirlemek, partiye
bağlılık oluşturmak, seçmen ihtiyaçlarını rakiplerden daha iyi karşılayarak
fark yaratmak suretiyle seçimlerden başarı ile çıkmaktır. Pazarlama bakış
açısıyla
siyasi
alanda
yapılacak
uygulamalar
seçimlerde
galibiyeti
garantilemese bile partiye farklı bir hüviyet kazandırabilir veya karar almada
daha uygun yolları gösterebilir. Pazarlama felsefesiyle yönetilen seçim
kampanyaları daha etkili olabilmektedir”. 22
20
Zuhal KERESTECĐ, “Siyasal Partilerin Politik Pazarlama Uygulamaları Đle Bu Uygulamaların
Seçmenler Üzerindeki Etkileri ve Bir Uygulama”, Trakya Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü
Yayınlanmamış Yüksek Lisans Tezi, Edirne, 2006, s.39.
21
Ercan GEGEZ, “Pazarlamanın Gelişim Süreci Ve Politik Pazarlama”, Pazarlama Dünyası Dergisi,
Yıl:4, Sayı: 19, 1990, s. 39-40.
22
Cihan POLAT, Esen GÜRBÜZ, Mehmet Emin ĐNAL, Hedef Seçmen: Siyasal Pazarlama
Yaklaşımı, 1. Baskı, Ankara, Nobel Yayın Dağıtım, 2004, s.25.
19
Politik pazarlama, siyasi partilere rehberlik ederek, onların aşağıdaki
faaliyetleri yerine getirmelerini sağlamaya çalışmaktadır:23
• Örgütü
(siyasi
partiyi)
tanıtma
ve
kamuoyunda
destek
sağlamak,
• Siyasi
adayı
seçmenlere
benimsetme
ve
seçilebilmesini
sağlayacak politika ve stratejileri geliştirmek ve uygulamak,
• Parti görüşlerine uygun fikirleri ortaya çıkarmak ve bu fikirlerin
kabulünü sağlayarak onlara işlerlik kazandırmak,
• Parti
veya
siyasi
aday
aracılığıyla
müşterilerine,
yani
seçmenlerine onurlu bir hizmet sunmak.
1.5. POLİTİK PAZARLAMANIN GELİŞİMİ
Politik pazarlamanın teoride kabulünün tarihi eskilere dayanmamasına
rağmen pratikte çok daha eskidir. Siyaset bilimcilere göre siyasetin iki öğesi
vardır. Biri devlet, öteki iktidardır. Çünkü siyaset devlet olmadan önce de
bulunmaktadır. 24
Pazarlamanın seçim kampanyalarına girişi politikacılar için bir can
simidi olmuş, seçim kampanyaları daha renkli olmaya başlamış, rekabet
artmıştır. Politik pazarlamanın temeli radyo ve televizyonun gelişimiyle
atılmıştır. Radyo ve televizyonun seçim kampanyalarına yeni bir boyut
kazandıracağı gerçeğini fark eden politikacılar bu araçlardan en iyi şekilde
yararlanmanın yollarını aramaya başlamışlardır. Seçim kampanyalarında
modern
halkla
ilişkilerin
başlangıcı
19.
yüzyılın
sonlarına
doğru
uzanmaktadır. Bu yıllarda seçim kampanyalarında deneyimli gazeteciler
görev almaya başlamışlardır. Ancak politik pazarlamanın temellerinin radyo
23
Abit BULUT, “Siyasal Pazarlama”, Atatürk Üniversitesi Đ.ĐB.F. Dergisi, IX. 3- 4, 1992, s.414.
Ahmet Hamdi ĐSLAMOĞLU,. Siyaset Pazarlaması Toplam Kalite Yaklaşımı, Đstanbul Beta
Basım Yayım Dağıtım AŞ., 2002, s.25
24
20
ve televizyonun gelişimiyle atıldığı kabul edilmektedir. Radyo ve televizyonun
seçim kampanyalarına yeni bir boyut kazandıracağı gerçeğini fark eden
politikacılar bu araçlardan en iyi şekilde yararlanmanın yollarını aramaya
başlamışlardır. Radyo ve televizyonun çok büyük kitlelere ulaşabilme gücü,
bunları en iyi şekilde yönetebilecek uzman fikirlere gereksinim yaratmıştır.
Gerçekte çok pahalı olan bu araçların etkin kullanımıyla minimum finansal
yüke karşılık maksimum kitleye ulaşılabilinirse çok başarılı sonuçların elde
edilebileceği anlaşılmış, bu da pazarlama uzmanlarının ortaya çıkmasına
neden olmuştur.25
Politik pazarlamanın bilimsel olarak ele alınması ise, bütün dünyada
oldukça yeni- yirminci yüzyıl başları- sayılabilir. Pazarlama bilimi ve
uygulamalarının siyaset alanına girmesi, bu alanı önemli ölçüde etkilemiş,
özellikle ticari pazarlamadaki promosyon yaklaşımı, seçim kampanyalarında
siyasetçiler
için can
simidi
olmuş,
rekabetin
de
artmasıyla
seçim
26
kampanyaları daha renkli bir biçime bürünmüştür.
Siyasi pazarlamanın modern anlamda gelişmesi ve bir disiplin olarak
ortaya çıkması 20. yy.ın başlarında ABD.’de olmuştur. Franklin D.
Roosevelt’in 1936 yılındaki kampanyası, modern anlamdaki siyasi iletişimin
doğuşunda önemli bir nokta olarak ifade edilmektedir.27
1.5.1. ABD’de Politik Pazarlamanın Gelişimi
Amerikan siyasal kampanyalarında iki önemli evre esas alınmaktadır.
Bunlar, klasik, örgütsel politikalar dönemi ile seçim zamanı yoğunlaşan, ticari
reklam benzeri faaliyetler dönemidir. Her ikisi arasında amaç açısından bir
25
Gegez, a.g.e., s.39.
Gürbüz ve Đnal, a.g.e. ,s.12.
27
Polat, Gürbüz, Đnal, a.g.e., s. 25.
26
21
fark olmamakla birlikte, yapılan faaliyet türleri, iletişim yöntem ve teknikleri ve
mesajların içeriği farklılık göstermektedir. Bu konuda daha belirgin olarak
birinci aşamada uzun vadeli; içinde halkla ilişkilerin kapsamına giren imaj
oluşturma, prestij sağlama gibi olgularını içeren bir siyasal kampanyadan söz
edilebilirken, seçim zamanındaki siyasal kampanya olgu ve sürecinde kısa
dönemde
sonuç
almaya
yönelik
bir
siyasal
kampanyadan
söz
edilebilmektedir. 28
1928 yılında ABD’ de Franklin Roosevelt’in seçim kampanyasında
yaptığı radyo konuşmaları ve kullandığı reklamlar politik pazarlamanın ilk
uygulamaları olarak kabul edilmektedir. 29
1952 yılında ABD’de BBDO reklam ajansından Rosser Reeves,
Dwight Eisenhower için ilk siyasal reklamı yapmıştır. Bu, bir siyasetçinin, bir
reklam ajansı ile calıştığı ilk siyasal kampanyadır ve sonucunda Eisenhower
secimi
kazanmıştır.
1950
yılından
itibaren
de
televizyon
secim
kampanyalarının bir mecrasını oluşturmaya başlamıştır. Televizyonun siyasal
kampanyalarda ilk olarak kullanılması 1950 yılında senatör Barton ve William
Benton tarafından, 1952’de ise senatör Ester Kefauver tarafından olmuştur.
30
1960 yılındaki başkanlık seçimi, televizyonun politik pazarlamadaki
yeri ve seçim kazanmadaki etkisini ispatlaması açısından çok önemlidir. 1960
yılı başkanlık seçimlerinde Cumhuriyetçi Parti adayı Richard Nixon,
Demokrat Parti’nin adayı ise John F.Kennedy’dir. Adaylar seçimlere az bir
süre kala 26 Eylül 1960 tahinde karşı karşıya gelmişlerdir. Nixon kısa bir süre
önce dizini arabasının kapısına çarptığı için hastanede yatmıştır. Stüdyoya
gelirken aynı dizini arabasının kapısına tekrar çarpar. Adayların kıyafetlerinde
28
Aysel AZĐZ, Siyasal Đletişim, 1. Baskı, Ankara, Nobel Yayın Dağıtım, 2003, s.76.
Nilüfer ATĐLLA, “Politika Pazarlaması Örnekleriyle Türkiye’de Politika Pazarlaması ve Bir
Kampanya Araçları Etkinlik Araştırması”, Uludağ Üniversitesi, Yayınlanmamış Yüksek Lisans
Tezi, Bursa, 1997, s.42.
30
Ahmet TAN, Politika’da Niye Kaybediyorlar? Nasıl Kazanırlar?, Đstanbul, Papatya Yay., 2002,
s.17.
29
22
de Kennedy avantajlıdır. Kennedy, stüdyodaki fonun rengine uygun olarak
koyu renk elbise seçer, Nixon’un elbisesi ise fonun rengine çok yakındır.
Program boyunca Nixon hasta, yorgun ve sıkıntılı görünür. Kennedy ise
kendine güvenen, rahat ve dinamik görüntüsüyle tartışmanın galibidir.
Tartışmayı radyodan dinleyenler Nixon’u, televizyondan takip edenler ise
Kennedy’i desteklemişlerdir. Seçim sonuçlarında ise Kennedy yarışı galip
bitirmiş ve başkan olmuştur.
31
Böylelikle bu ve benzeri bazı orijinal orjinlere
oturtulmuş politik pazarlama hamleleriyle ABD’de güçlü etkisi artık sır
olmayan Yahudi lobisi ile ilk olarak anlaşmadan seçilen ilk başkan olma
sıfatını kazanmıştır. ABD tarihinde bu güçlü lobiyle anlaşmadan seçilen ikinci
Başkan ise yine demokratların adayı Bill Clinton’ dur. Anlaşmaya varamadığı
için kendisine kapalı olan ulusal yayınlara çıkartılamama krizine bir fırsata
dönüştürmüş ve hem mağduriyet hem de yerel yayın organlarda çok aktif boy
gösterme politik pazarlama stratejisini kullanarak seçilmiştir. Nitekim ilki hala
spekülatifliğini koruduğu görüşünün ağırlıkta olduğu bir suikastla öldürülmüş,
diğeri ise –belki daha kötüsü- tüm dünyaya bir seks skandalı ile rezil
edilmiştir.
ABD’nin 44. Başkanlık kampanyası ise yoğun olarak internet
üzerinden yürütülen bir kampanya olmuştur. İnternetin etkin olarak
kullanılmasında önem arz edecek bir durum ise, kampanyayı yürüten kişilerin
dışındaki seçmenlerin de internet siteleri aracılığıyla başkan adaylarına
destek vermeleri olmuştur. Bu seçimlerde başkan adaylarından Barack
Obama
için
kampanya
ekibi
tarafından
hazırlanan
site
‘‘www.barackobama.com’’ internet sitesidir. Bu site kullanıcı dostu bir sitey
olup, siteye üye olanlar çok kolaylıkla kendi sayfalarını güncelleyebilmekte;
video,
fotoğraf,
edebilmekteydiler.
müzik
32
ve
vinyet
yükleyebilmekte,
etkinlikleri
takip
Yine aleyhinde bir politik pazarlama faaliyeti olan Kenya
kökenliliği, ilk zenci (60 yıl öncesine dek resmen 2.sınıf vatandaş varsayılan)
başkan olacak olması, Müslüman bir babanın oğlu oluşu ve göbek adının
31
32
Özkan, a.g.e., 279.
Osman ÖZSOY, ‘‘Seçim Kazandıran Siyasal Đletişim’’, Đstanbul Pozitif Yayınları, 2009, s.54.
23
Hüseyin olmasını ustaca bir geri tepme stratejisiyle, geriye kalanların
tepkisini almadan, Afrika kökenli, Müslüman ve inanç ve ırklara saygılı halkın
tamamına yakınının desteğini almayı başarmıştır. Öyle ki yalnız Birleşik
Devletler de değil tüm dünyada devlet başkanlarından köy halklarına kadar
bu sempatiklik altındaki desteği toplayabilmiştir.
Üzerinde özellikle durduğumuz ve yorumladığımız üç başkanın da
asgari müşterekte en önemli özellikleri; mağduriyet, mecburi de olsa yerel
propaganda ile adeta kılcal damarlarlardan başlayan bir siyaset ve bunun
sonucunun da bir sebebi olduğu toplumsal aidiyeti kazanmalarıdır.
1.5.2. Avrupa’da Politik Pazarlamanın Gelişimi
Esas
anlamı
itibariyle
politik
pazarlama
faaliyeti
olarak
adlandırılmamakla birlikte Avrupa Birliği ülkelerinden biri olan Fransa’da 1963
ve 1965 yıllarında gerçekleştirilen uygulamaların, ülkede bir ilk niteliği
taşıdıkları söylenebilir. Michel Bongrand adlı politik pazarlama uzmanı bu
donemde adını duyurmuş ve ün kazanmıştır.
33
Ünlü iletişim uzmanı Michael
Bongrand’ın 1965 yılında Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde De Gaulle’e karsı
adaylığını koyan Jean Lecanuet için hazırladığı seçim kampanyası ile
Fransızlar ilk defa politik pazarlama ile karşılaşmışlardır. Bongrand,
Lecanuet’in gülümsediği büyük boy afisler hazırlatmıştır. Kampanyanın
simgesi olarak da yeşili kullanmıştır. Bongrand, her yeri yeşil bayraklarla
donatmıştır. Lecaunet televizyondaki konuşmalarında alışılmamış bir görüntü
yaratmış ve sempati kazanmıştır. Bongrand, yaptığı çalışmalarla adayın
kazanmasını sağlayamadıysa da son derece popüler olmasını ve beklenenin
çok üstünde oy almasını sağlamıştır.34
33
Tan , (2002b), 96.
Hıfzı TOPUZ, Siyasal Reklamcılık. Dünyadan ve Türkiye’den Örneklerle, Đstanbul, Cem
Yayınevi, 1991, s.9.
34
24
İngiltere’de 1959 yılında Muhafazakar Parti ve İsçi Partisinin seçim
kampanyaları politik pazarlamanın ilk örnekleri olarak kabul edilmektedir.
Ancak televizyonun seçim sonuçları üzerinde etkili olabilmesi ancak 1964
seçimlerinde mümkün olmuştur. Bunun nedeni Muhafazakar Parti ve İsçi
Partisi ile birlikte seçimlere katılan Liberal Partinin parasal olanaklarının sınırlı
olmasından dolayı gazete, bildiri ve afis bastıramamasıdır. Televizyon
kampanyası bu bakımdan Liberal Partiye çok yararlı olmuştur. İngiltere’de
1978 yılında ise Muhafazakar Parti tanıtımını Saatchi ve Saatchi reklam
firmasına veren ilk siyasi parti olmuştur.35
İngiltere ile ilgili anlatılabilecek bir örnek var ki, bu siyasal iletişim
derslerinin de en önemli örneği olarak sunulmuştur. Şöyle ki; 1.Dünya
Savaşı’nın başarılı Savaş Bakanı Winston Churchill, başbakanlığına denk
gelen 2. Dünya Savaşı’nda ise adeta devleşerek Almanları durdurabilmiştir.
Artık yaşayan bir efsane konumundadır. Ancak politik pazarlama zayıflığı
neticesinde
bu
durumun
tutundurma
faaliyetleriyle
halka
anlatılıp
benimsetilememesi ve muhalefetin; özellikle Liberal Parti’nin kurnazca bir
politik pazarlama faaliyeti ile savaşın bittiğini ve artık savaşla ilgili başarılı bir
lidere değil ülkeyi iyi idare edecek, kalkınmasını ve imarını planlayıp
uygulayacak bir lidere ihtiyaçları olduğu ana temalı bir tutundurma faaliyeti ile
–ki burada hem spesifik başarı hakkını iade ederek negatif bir pazarlama
hem de kendileri için muazzam bir tercih sebebi haleleyerek- savaşın hemen
akabindeki seçimlerde Churchill’e reaksiyoner bir imaj giydirerek, iktidardan
tarih sahnesine indirmeyi başarabilmişlerdir.
Almanya’da ise politik pazarlama konusunda, özellikle de bilimsel
verilerin ışığında yürütülen çalışmalar, 2. Dünya Savaşının sonlarından
itibaren başlamıştır. Bu yıllardan itibaren parti yönetiminin uyguladığı
reklamlar, sloganlar, marşlar gibi uygulamalar yalnızca aksesuar değil, aynı
35
Topuz, a.g.e., s.123.
25
zamanda siyasetin de gereklilikleri olarak görülmeye başlanmıştır. Partilerin
pazarlama faaliyetlerinde reklamın öneminin arttığı ve siyasal partiler
tarafından reklam ajanslarının yoğun biçimde kullanılmaya başlandığı
gözlenmektedir. 1980’li yıllarda pazarlama kavramının bir araç ve yöntem
olarak siyaset ile ilişki noktalarının geniş biçimde yorumlanıp açıklanması
konusunda çeşitli çalışmalar ortaya konulmuştur. Bu çalışmalardan birisi de,
siyasal partilerin pazarlama ilkelerini kendi konularına uyarlama üzerine
yoğunlaşmaktaydı ve siyaset ile pazarlama bilimi arasındaki benzerliklere
dikkat çekiyordu. 36
1.5.2. Türkiye’de Politik Pazarlamanın Gelişimi
Türkiye’de
siyasi
parti
propagandalarının
profesyonel
tanıtım
kuruluşlarınca yapılmasına, gelişmiş ülkelere göre geç başlanmıştır. Bu
durumun,
partilerin
üst
yönetim
kadrolarının
pazarlamanın
gereğine
inanmamalarından, bazı yetkilerini profesyonellere devretmekte isteksiz
olmalarından kaynaklandığı söylenebilir. Ayrıca siyasi parti yöneticilerinin bir
takım
yenilikleri
unutulmamalıdır.
öğrenme
37
konusundaki
şüpheli
yaklaşımları
da
Kaldı ki Türkiye’nin özde demokrasiye militarizm
etkisinden dolayı geç ve kesintili başlaması da bir büyük etken olarak
düşünülebilir.
Türkiye’de ilk ciddi geniş kapsamlı politik pazarlama 1950 seçimleri ile
olmuştur. Bu seçimlerde 1946’da kurulan ve ikinci kez seçime giren
Demokrat Parti (DP) tarafından, 27 yıldır iktidarda bulunan ve bunun 23 yılını
tek parti olarak iktidarda geçiren Cumhuriyet Halk Partisi (CHP)’ye karşı
yürütülmüştür. O zamanın olanakları ile elektronik kitle iletişim aracı olarak
36
H. Hans BAUER, Frank HUBER, Andreas HERRMANN, “Political Marketing: An InformationEconomic Analysis”, European Journal Of Marketing, Cilt: 30, Sayı:10/11, s. 154, 1996
37
Tan, 2002b, s. 24.
26
sınırlı bir alana yayın yapan Ankara ve İstanbul Radyoları seçimlerle ilgili
haberleri verme yanında iktidar ve muhalefet partilerinin haberlerine, seçim
kampanyalarına da yer vermiştir. 38
Türkiye’de politik pazarlama için ilk profesyonel seçim kampanyası 5
Haziran 1977 genel seçimlerinde yapılmıştır. İlk defa bu seçimlerde bir
reklam ajansı siyasal kampanya yürütme görevi üstlenmiştir. Cemajans, 1977
seçimlerinde, Adalet Partisi adına afiş tasarlayan, slogan üreten, ses
kasetleri ve basın ilanları yaratan reklam ajansıdır. Seçim kampanyalarında
televizyonun kullanılması bir yenilik olarak karşımıza çıkmakta ve yazılı
basında da ilk kez reklamlar oluşturulmaktadır. Seçim sonucunda CHP birinci
parti olmuştur ancak Adalet Partisi bir önceki seçimlere göre oylarını %29,8
den %36,9’ a yükselterek çalıştığı ajans ile başarısını yükseltmiştir.
39
İlginçtir
ve bahsi çok geçmese de bu seçimlerde bir önceki seçime göre oy oranını en
çok arttıran parti MHP’dir.
12 Eylül 1980 darbesi sonrası ordu tarafından tüm siyasi partiler
kapatılmıştır. 1983 yılında ise siyasi partilerin açılmasına tekrar izin verilir.
Ancak partilerin kimlerden oluşacağının denetimi yine askeri yönetime bağlı
olmaktadır. Bu durum sonucunda ise Anavatan Partisi, Halkçı Parti, Milliyetçi
Demokrasi
Partisi(bu
partinin
MHP
ile
geçmişten
veya
gelecekte
organik/inorganik bir bağı bulunmamaktadır) 1983’te yapılan seçimlere
katılmış, Sosyal Demokrat Parti ve Doğru Yol Partisi, Refah Partisi’nin
seçimlere girmesi askeri yönetim tarafından engellenmiştir. 40
1980’li yıllardan itibaren siyasal seçim kampanyalarında önemli bir
değişim süreci başlamış ve profesyoneller devreye girmiştir. Daha önceleri
bu kampanyalar doğrudan veya dolaylı olarak parti ve adaylar tarafından
yürütülürken, reklam ajansları ve kamuoyu araştırma işletmeleri siyasal
38
Aziz, a.g.e., s.84.
Özkan, a.g.e., s.45.
40
Özkan, a.g.e., s.61.
39
27
ürünleri pazarlamaya
girişmişledir. Bu gelişmenin temelinde, iletişim
teknolojilerindeki değişim ve yaygınlaşma sonucu televizyon kanallarının
çoğalması ve renklenmesi, 1980 sonrası siyasal ve toplumsal değişim
sürecinin partileri ideolojik mesajlardan ziyade teknik söylemlere yöneltmesi
ve seçmen kitlesinin siyasal tutumundaki esneme yatmaktadır. Bütün bu
gelişmeler sonrasında, siyasal seçim kampanyalarına profesyoneller hakim
olmaya
başlamış,
bunların
uyguladığı
değişik
ve
çeşitli
teknikler
kampanyaların gelişim sürecini hızlandırmıştır. 41
1980’li yıllarda yapılan seçimlerle birlikte siyasal promosyon araçları
daha yoğun olarak kullanılmaya başlanmıştır. Bu tarihlerden başlayarak
Türkiye’deki siyasal çevreler tarafından siyasal iletişimin öneminin daha da iyi
anlaşılmasıyla birlikte, ortaya bu yöntemleri uygulayan siyasal danışmanlar
ve pazarlama şirketleri çıkmıştır. Bu şirketler ve danışmanlar, 6 kasım 1983
ve 29 kasım 1987 Türkiye Milletvekili Genel Seçim kampanyalarında çeşitli
siyasal partilere ve adaylara hizmet sunmuşlardır. Özellikle 20 ekim 1991
Milletvekili Genel Seçimleri sırasında yürütülen seçim kampanyaları tam
olarak, bu tür profesyonel şirketlerin gözetim ve denetiminde sürdürülmüştür.
Siyasal iletişimin önemini anlayan partiler ve liderleri, seçim kampanyalarını
siyasal iletişim uzmanlarının yardımıyla ve ilgili promosyon araçlarından
büyük ölçüde yararlanarak gerçekleştirmeye başlamışlardır. Bu zamandan
itibaren siyasal promosyon, Türk siyaset yaşamında yoğun olarak kullanımını
sürdürmektedir. 42
Türkiye’de ilk kez 20 Ekim 1991 seçimlerinde, secime katılan tüm
siyasal partiler, reklam ajanslarıyla geniş kapsamlı işbirliğine girmişlerdir.
1991 seçimleri, 1987 ve 1989 seçimleriyle başlayan show tipi seyirlik
kampanyaların doruğa ulaştığı ve partilerin olağanüstü harcamalar yaptıkları
bir secimdir. 1991 seçimlerinde öne çıkan bir başka nokta da Fransa’da
41
Ahmet KALENDER, Siyasal Đletişim Seçmenler ve Đkna Stratejileri, Konya, Çizgi Kitabevi,
2002, s.94.
42
Polat, Gürbüz, Đnal, a.g.e., s. 19.
28
Sosyalist partiye basarılar kazandıran reklamcı Seguela’nın Anavatan Partisi
için kampanya hazırlamasıdır. Türkiye’de büyük yankı bulan bu olay
reklamcıların tepkilerine de neden olmuştur. Tepkilerin büyük bir çoğunluğu
yabancı bir reklamcı ile çalışıldığından dolayı gelmiştir. Seguela’nın,
Anavatan Partisinin o zamanki kurmaylarıyla yaptığı toplantıda Mesut
Yılmaz’a verdiği “10 altın öğüt” şunlardır: 43
1. Seçimleri ideoloji değil, lider kazanır.
2. Seçimlerde geçmiş için değil, gelecek için oy verilir.
3. Oy umut için verilir, program için değil.
4. Secim, siyasal olmaktan öte, psikolojik bir olaydır.
5. Devlet adamı olmak isteyen her siyasetçi kendi efsanesini
geliştirmelidir.
6. Lider, bağımsız kişiliğini vurgulamalıdır.
7. Devlet adamı, ülkesinin yapısını yansıtmalı, bugünden yarını temsil
etmelidir.
8. Lider, ülke içi imajı kadar, dış imajına da önem vermeli ve onu
geliştirmelidir.
9. Secimi lider kazanır, ama yalnız olmadığını unutmamalıdır. Politika
dışı ilişkilerine de önem vermelidir.
10. Zamana zaman tanımak gerekir. Lider, orta ve uzun vadeli
düşünmeli ve bunları yansıtabilmelidir.
3 Kasım 2002 Erken Genel Seçimleri, politik pazarlamada yeni
teknoloji ürünü kitle iletişim araçlarının ilk kez kullanılmasına olanak
sağlamıştır. Siyasi partiler internette ilan vererek ve internet siteleri ile
kararsız seçmenlere ulaşmayı hedeflemişlerdir. Seçim kampanyalarında
kullanılan bir diğer yeni kitle iletişim aracı ise cep telefonları olmuştur. Ancak
cep telefonlarına kısa mesaj göndererek yapılan seçim propagandaları
43
Başak Pınar ÇELĐK, “Siyasal Pazarlamada Kararlı/Kararsız Seçmen Ayrımı ve Davranışları
Üzerinde Bir Araştırma”, Đstanbul Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Yayınlanmamış Yüksek
Lisans Tezi, Đstanbul 2008, s.34.
29
internet kadar ilgi görmemiştir. Seçimlerde Cumhuriyet Halk Partisi, Kanguru
ve İRA olmak üzere iki ajans ile Adalet ve Kalkınma Partisi, Arter Ajans’la;
Doğru Yol Partisi, Cenajans’la; Anavatan Partisi, Terminal Ajans’la;
Demokratik Sol Parti, Klan Ajans’la; Milliyetçi Hareket Partisi, Advise Ajans’la
ve Genç Parti ise ünlü reklamcı Ali Taran ile çalışmıştır. Seçim sonuçlarına
göre Adalet ve Kalkınma Partisi %34’lük oy oranı ile seçimlerin açık galibi
olmuş ve Mecliste üçte ikilik bir çoğunluğa ulaşmıştır. Cumhuriyet Halk Partisi
ise aldığı %19’luk oy oranı ile 178 kişilik Meclis grubuyla ülkenin yeni ana
muhalefet partisi olmuştur. İlk kez, iktidar tamamı; Demokratik Sol Parti,
Milliyetçi Hareket Partisi, Anavatan Partisi, Doğru Yol Partisi ve Saadet
Partisi, %10’luk seçim barajının altında oy alarak TBMM dışında kalmıştır. 44
22 Temmuz 2007 ve 16 Haziran 2011 seçimleri ve aralardaki yerel
seçimler de bu doğrultuda süregelmiş. Daha çok kullanılan propaganda, TV
reklamları tutundurma farkı olarak göze çarpmıştır. Oy oranına göre tüm
bunları ve bilbordlar gibi yeni orijinal tutundurmaları daha da fazla kullanan
AKP’nin açık ara, tartışmasız hatta Cumhuriyet tarihi rekoru kırdığı seçimler
yaşanmıştır. CHP yeni ve eski vizyonuyla ve hatta bunların da kendi içinde
olmak üzere bir istikrarsızlık ve ana felsefeyi oturtamama durumunda kaldığı
görülse de sol seçmen kitlesinin daha da yukarıya çıkma ihtimalinin
güçsüzlüğü kabul görmektedir. MHP ise durumu en belirsiz partidir. Aslen
geniş potansiyeli olmakla birlikte bunu sandığa yansıtamamakta ve en
önemlisi
tutundurma
faaliyetleri
için
stratejik
bir
uğraş
vermeye
çalışmamaktadır.
1.5. POLİTİK PAZARLAMA KARMASI
Siyasetçiler rakiplerinden farklılaşmak, yeni seçmen kazanmak,
seçmen kitlesinde parti bağımlılığının oluşmasını sağlamak için pazarlama
44
Orhan GÖKÇE, ve diğer., “3 Kasım Seçimlerinin Anatomisi: Türk Siyasetinde Süreklilik ve
Değişim”, Selçuk Üniversitesi Đ.Đ.B.F. Dergisi, II. 4, 2002, s.2.
30
biliminden faydalanmaktadırlar. Politik pazarlama faaliyetlerinin kısa ve açık
bir ifadesi olan politik pazarlama karması unsurları kullanılarak bilgilendirilen
seçmen, daha kaliteli ve tutarlı siyasi ürünleri seçme imkanı elde etmektedir45
1.5.1. Ürün
Politik pazarlamada ürün kavramı, ticari pazarlamada olduğundan
daha soyut ve çerçeve olarak da daha geniş bir anlamı ifade etmektedir.
Esasen,
siyasal
ürün
olarak
nitelendirebileceğimiz
ve
seçmenlere
sunabileceğimiz ürünün sınırlarının nerde başlayıp nerede bittiğini tam olarak
söylemek de mümkün değildir. Ancak bu, siyasal ürünün hiç olmadığı veya
hiçbir sınıra sahip olmadığı anlamına gelmemektedir. Söylemek istediğimiz
şey, yalnızca siyasal ürünün sınırlarının çok belirgin olmadığıdır.
46
Bir politik
pazarlama değişkeni olarak ürün denilince, lider, parti programı, adayları,
siyasi partinin yapısı, ideolojik görüşü ile ülke sorunlarına ilişkin çözüm
önerileri gibi hususlar anlaşılmaktadır.47
Politik pazarlamada ürün, aynı zamanda seçmen ile iletişimi
gerçekleştirecek kaynak olduğu için ayrı bir önem de kazanmaktadır. Urun bir
bakıma siyasal iletişimin bir parçası olmaktan çıkacak, bizzat kendisi haline
gelecektir. Bu sebeple, bir siyasal parti başarılı olabilmek için kamuoyuna
uygun fikirleri üretip pazarlamalıdır.48
Siyasal ürün karmaşık ve soyut özellikleri ağır basan bir yapıdadır.
Aday, parti, parti programları ve ideolojiler siyasal ürün kapsamında
değerlendirilebilir. Siyasal ürün uzun dönemde satın alınmaktadır. Bu yönüyle
hizmet satın almaya benzemektedir. Ödeme önceden yapılır ancak hizmet
45
Sevilay DĐVANOĞLU USLU, ‘‘Seçim Kampanyalarında Siyasal Pazarlama Karması
Elemanlarının Yeri Ve Önemi’’, Niğde Üniversitesi Đ.Đ.B.F. Dergisi, Cilt.1, Sayı.2, 2008, s.105.
46
Polat, Gürbüz, Đnal, a.g.e., s. 26.
47
Tan, (2002a), s.35.
48
Tan, (2002a), s:36.
31
ödemenin yapıldığı an satın alınmaz. Geleneksel pazarlamada bu tür ürünler
az sayıdadır. Oysa politik pazarlamadaki tüm ürünler bu özelliği taşımaktadır.
Politik pazarlamada seçmen bir siyasal ürünü beğendiği halde baska bir
ürünü tercih edebilir. Örneğin, adayını beğenmediği halde ideolojik
nedenlerle belirli bir partiye oyunu verebilir. Siyasal ürünlere karsı seçmenin
göstermiş olduğu sadakat geleneksel pazarlamadakinden daha yüksektir.
Siyasal ürünün algılanması ile ilgili seçmenler arasındaki benzerlikler ticari bir
ürüne nazaran daha azdır. Seçmenlerin farklı nedenlerle aynı tercihi yapma
ihtimalleri yüksektir.49
Pazarlama anlayışının müşteri odaklı bir hale gelmesi ile birlikte,
tüketicilerin istek ve ihtiyaçları ön plana çıkmıştır. Etkili pazarlama
araştırmaları
ile
tanımlanan
seçmenlerin
istekleri,
siyasi
ürünün
tasarlanmasında alt yapıyı oluşturmaktadır. Politik pazarlamada başarıyı
yakalamanın en önemli faktörünün ürün olduğu kabul edilmektedir. Rekabet
ortamında, seçmeni tatmin eden etkili ve farklı bir ürünün tasarlanması ve
sunumu başarıyı sağlamaktadır.50
1.5.1.1. Siyasi Parti Lideri
Siyasi lider, siyasal topluluğun başında bulunarak, söz konusu
topluluğu amaçlar yönünde kanalize eden, üyelerin bireysel amaçlarıyla
topluluk amaçlarını koordineli hale getiren ve üyelerde ortak bir bilinç
oluşturarak siyasal topluluğu yükseltme çabası içerisinde olan kişidir. 51
49
Gül BAYRAKTAROĞLU, “Geleneksel Pazarlamada Politik Pazarlamanın Yeri”, Dokuz Eylül
Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Dergisi, Cilt 4, Sayı.3, 2002, s.70-71.
50
Yelis KARAKAYA, “Politik Reklamcılık ve Bir Uygulama Örneği”, Marmara Üniversitesi
Sosyal Bilimler Enstitüsü Yayınlanmamış Yüksek Lisans Tezi, s.67.
51
Ümit ARKLAN, ‘‘Siyasal Liderlikte Karizma Olgusu: Recep Tayyip Erdoğan Örneğinde Teorik ve
Uygulamalı Bir Çalışma’’, Selçuk Üniversitesi S.B.E. Dergisi, Sayı.16, 2006, s. 48.
32
Başarılı bir siyasi liderde bulunması gereken özellikler aşağıdaki
gibidir: 52
• En az bir yabancı dil bilmesi,
• İkili ilişkilerde diyaloga açık olması,
• Göreve ehil olduğunun işareti olacak başarılı geçmişe sahip
olması,
• Dürüst ve ahlaki karakterinin düzgünlüğüyle tanınmış olması,
• Örnek bir aile yaşantısına sahip olması,
• Yalandan uzak durması,
• Sözüne güvenilir olması,
• Kişisel çıkarlarını ülke yararlarının önüne geçirmemesi,
• Koltuk düşkünü olmaması,
• Devlet hizmetinin halka hizmet gibi önemli bir misyonu
içerdiğinden, yeri geldiğinde bu hizmet bayrağını başkalarına
devretme konusunda anlayış göstermesi,
•
Kişisel hırstan uzak durmasıdır.
Seçmenlerin, çoğu zaman parti ile onun liderini özdeştirdikleri ve
bazen bütün bir partiyi “o partinin lideri” ile algıladıkları bilinmektedir. Hatta
öyle ki, oy verirken “ şu veya bu parti” yerine, “şu veya bu lider” e oy
vermektedirler.53
Bir politik pazarlama aracı olarak siyasal parti liderliğinin stratejik bir
bicimde yönetilmesi gerekmektedir. Çünkü, lider ya da liderler partinin
çekirdeğini oluşturur ve partiler arası mücadelede bu kişi ya da kişiler
öncelikle yıpratılmaya çalışılır. Liderin seçmenlerin gözünden düşürülmesi,
siyasal partinin çözülmesine ve zaman içinde dağılmasına neden olur.54
52
Tan, (2002a), s.38
Đslamoğlu, a.g.e., s:117.
54
Öztekin, a.g.e., s:77
53
33
1.5.1.2. Siyasi Parti Kimliği ve İdeolojisi
Parti kimliği, partinin işçi sınıfını temsil etmesi, dindar bir seçmen
kitlesi olması ya da özel bir etnik gruba seslenmesi gibi, genelde sahip
olduğu kimliği ve özelde de seçim kampanyası için belirlediği konumu içerir.
Parti kimliğinin partinin savunduğu görüşler ile bağlantılı olması beklenir.
Ancak son dönemlerde geleneksel kimlik ile icraatlar ya da savunulan
görüşler arasında çelişkiler söz konusu olabilmektedir. Geleneksel sol-sağ
ayrımının gitgide parçalanması, sol ya da merkez sağ olarak kendini
tanımlayan birden fazla partinin sol ya da sağı temsil iddiaları sözü edilen
parti kimliği sorunsalını hem seçmenler hem de partiler için güç anlaşılır hale
getirmektedir. Diğer yandan partinin geleneksel kimliği ile gösterdiği adaylar
arasında da benzer bir tutarlılığın öneminden de bahsedilebilir. Gösterilen
adayın kişiliği, siyasal geçmişi parti kimliğini doğrudan etkilemektedir. 55
Toplumun tümü için geçerli olmasa da ideoloji, kültürün gerçek
çekirdeği olup, siyasal parti kimliğinin tanımlanmasında temel taşlardandır.
İdeoloji daima birlik ve beraberlik peşinde olmasına rağmen, çoğu zaman
bunu gerçekleştiremeyerek, ayırıcı olmaktadır. Ancak bu ayırıcılık toplumda
siyasal partilerin kimliklerinin ayrışması için de gerekli bir özelliktir. İdeoloji,
kültür içinde model ve değerle kıyasla daha rasyonel ve açıktır.56
55
Ferruh UZTUĞ, “Siyasal Marka Konumlandırma Ve Siyasal Mesaj Stratejileri Đlişkisi:1991- 19951999 Seçimleri Türkiye Siyasal Reklam Mesaj Türleri Analizi”, Selçuk Üniversitesi Đletişim
Fakültesi Akademik Dergisi, Cilt: 3, Sayı:1(Temmuz), 2003, s. 5-6,.
56
Sumru BAYRAKTAR, “Siyasal Pazarlama Uygulamalarının Seçmen Tercihleri Üzerine Etkileri–
Đzmir Đli Örneği-“ Süleyman Demirel Üniversitesi SBE Yayınlanmamış Yüksek Lisans Tezi,
Isparta, 2009, s.22.
34
1.5.1.3. Adaylar
Adayların belirlenmesinde yönetici kadrolar, parti üyeleri veya partili
seçmenlerin etkin olduğu görülmektedir. Bunların her birinin demokratik
ilkelere bağdaşma derecesi farklı olmaktadır. Adaylar hangi yöntemlerle
belirlenirse belirlensin, önemli olan adayın seçmen tercihlerini etkileyebilecek
genel niteliklere sahip olup olmadığının bu belirlemede göz önünde
bulundurulmasıdır57
Ürün
karmasının
bir
bölümü
olan
aday,
siyasete
girmeyi
kararlaştırdığında, pazara yeni sunulan, pazarda bilinmeyen bir ürün olarak
düşünülebilir.
Seçmen
pazarına
kendisini
tanıtma
işinde
de,
ürün
pazarlamasında oluşan aşamaların pek çoğu bulunmaktadır: Kişilik geliştirme
(marka imajı), organizasyonun onayını alma ( işletme imajı), ön seçime girme
( Pazar testi), etkin bir kampanyayı tamamlama ( reklam ve dağıtım), seçimi
kazanma ( Pazar payı) ve görevde kalma ( yinelenen satışlar) şeklinde
görülmektedir.58
Siyasal partilerde aday seçimleri değişik yöntemlerle yapılmaktadır. Bu
yöntemlerden bir tanesi, on secim yapılarak desteklenen adayların parti
listelerine alınmalarıdır. Bir diğeri de farklı bölgelerden, alanlarında oncu
kişilerin listelere alınmasıdır. Fakat hangi yöntem kullanılırsa kullanılsın
dikkat edilmesi gereken nokta, parti ideolojisine uygun bir şekilde ve seçmen
kitlesi ile en etkili iletişimi gerçekleştirebilecek niteliklere sahip olan adaylara
öncelik tanınmasıdır. Bununla beraber adayların hizmet etmeye istekli ve
gönüllü olmaları gerekmektedir.59
57
Tan, (2002a), s.41.
Gürbüz ve Đnal a.g.e., s. 62.
59
Çelik, a.g.e., s.39.
58
35
1.5.1.4. Parti Programı
Bir partinin programı o partinin iktidar olması durumunda izleyeceği
siyasete Işık tutmakta, partinin ülkenin halihazırdaki sorunlarına yönelik
geliştirdiği
çözüm
yollarını
ortaya
koymaktadır.Seçimlerden
önce
kamuoyunun görüşlerine sunulan parti programları sadece eğitim ve kültür
düzeyinin daha yüksek olduğu gelişmiş ülkelerde gerektiği kadar dikkate
alınmaktadır. Bu tür ülkelerde oy verilecek parti belirlenirken parti programları
daha ön planda iken, az gelişmiş ve gelişmekte olan ülkelerde parti liderinin
karizması, parti ideolojisi gibi kavramlar seçmenin görüşlerine daha çok
etkide bulunmaktadır.60
Parti
programı
hazırlamak
ciddi
ve
bilimsel
araştırmaları
gerektirmektedir. Bunun nedeni, siyasi parti programı, çözüm gerektiren
sorunların teşhisini, bunların önemini ve öncelik sırasını, sorunların nasıl ve
hangi
kaynakların
kullanılmasıyla
ortadan
kalkacağını
gösteren
bir
yönergedir. Sorunların öncelik sırası, toplum kesimlerine göre farklılık
göstermektedir. Toplumun bazı kesimleri enflasyonu, bazıları da işsizliği ya
da gelir adaletsizliğini öncelikli ekonomik sorun olarak görmektedirler. Bu
kesimlerin büyüklüğü, birbirini ayırmada etkili olan özellikler bilinmedikçe,
toplumu memnun edebilecek programlar üretilmesi sansa bırakılmaktadır
denilebilir.61
Parti programlarının urun olarak önem taşımasının bir nedeni,
programların siyasal partilerin iktidara geldiklerinde yapmayı taahhüt ettikleri
hizmetleri seçmenlere duyurmasıdır. Bu programlar vasıtası ile seçmenler
partilerin verecekleri hizmetlerin kendi ihtiyaç ve isteklerini karşılayıp
karşılamadığını
60
görebilir,
diğer
partiler
ile
farkları
kıyaslayabilirler.
Ali TATAR, “Siyasal Pazarlama Açısından Siyaset Kurumu Đmajının Seçmenler Tarafından
Algılanmasına Đlişkin Bir Uygulama”, Marmara Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Doktora
Tezi, Đstanbul, 2007, s.70.
61
Burak EKĐNCĐ, “Politik Pazarlama Üzerine Uygulamalı Bir Araştırma”, Kocaeli Üniversitesi.
Yayınlanmamış Yüksek Lisans Tezi, s.21.
36
“Toplumların siyasal bilinçleri ve eğitim düzeyleri arttıkça, parti programlarını
inceleme ve ona göre karar verme ihtimalinin artacağı beklenebilir.62
Siyasi
partiler
programlarında,
iktidara
gelmeleri
durumunda
yapacakları faaliyetleri sıralamakta, ülkenin problemlerini belirlemekte ve bu
problemleri iktidara geldiği takdirde nasıl çözeceğini seçmene iletmektedir.
Günümüzde iletişim teknolojilerinin gelişmesi ile birlikte artık siyasi partilere
de ulaşmak kolaylaşmıştır. Özellikle partilerin programları internet üzerinden
rahatlıkla okunabilmektedir. Toplumun siyasal eğitimi bakımından, partilerin
programlara ortaya çıkmaları, seçmene tercih hakkı vermeleri, geleneksel
toplumdan modern topluma geçişte önemli bir ilerleme oluşturmaktadır.
Birden fazla programın kamuoyuna getirilmesi bir tartışma ortamının
açılması, tartışmanın dinamiği içinde fikirlerin gelişmesi yaygınlaşması
seçmenin iktidar karşısında daha etkin rol oynamaya başlamasına imkan
sağlamaktadır.63
İslamoğlu aşağıdaki önerilerde bulunmuştur:64
• Parti programı milli olmalıdır.
• Siyasi partinin felsefesi, ideolojisi ve kimliği ile tutarlı olmalıdır
• Ülke sorunlarını, bunların öncelik sırasını dikkate almalıdır.
• Çözüm önerileri ülke ve dünya gerçekleri ile uyumlu olmalıdır.
• Kendi içinde tutarlı olmalıdır.
• İnandırıcı ve güven verici olmalıdır.
• Partinin ürünü olmalıdır.
• Hedefleri gerçekçi ve ulaşılabilir olmalıdır.
• Bilimsel verilere dayanmalıdır.
62
Đslamoğlu, a.g.e., s.123.
Tan, (2002a), s.40.
64
Đslamoğlu, a.g.e., s.126.
63
37
1.5.2. Fiyat
Politik pazarlamada fiyat, üye aidatları, bağışlar, partiye verebilecekleri
çeşitli hizmetler, ürünler karşılığında bir bedel olabileceği gibi, seçim zamanı
adaya ya da partiye oy vermek ve adı geçen parti ve adayın ortaya koyduğu
ve savunduğu politikaları oyla desteklemek de olabilir. Seçmenin adayın
değerlerini kabul etmesi veya adayın seçmeni hoşnut edebilmek için
değerlerini değiştirmesi de bu alışverişin bir başka yönü sayılabilmektedir.65
Politik pazarlamada fiyatlandırma işleyişi farklı bir görünüme sahiptir.
Parasal olmayan bir değiş-tokuş süreci söz konusudur. Diğer bir ifadeyle
politikacılar, seçmene sundukları hizmetler karşılığında seçmenin oyunu
istemektedir. Seçmenler ise kendilerine en çok yararı sağlayacağını
düşündükleri adaya/lidere oy vererek, adayın kişiliğinde somutlaşan yarar
veya hizmeti satın almaktadır.66 Wring siyasal satın almada gerçek bir fiyatın
oluşmadığını fakat seçmenlerin maddi ve manevi beklentilerinin toplamının
“siyasal fiyatı” oluşturduğunu belirtmektedir.67
Politik pazarlamada fiyatlandırma stratejileri, parti kurma harcamaları,
adaylık için yapılan harcamalar, rüşvet, komisyon, taviz, haksız ödemeler,
teşvik ve ihale yoluyla haksız kazanç vb. gibi pek çok şekilde ortaya çıkabilir.
Bu tür fiyatlar, toplumların, daha çok dolaylı olarak ödemek durumunda
oldukları politik
pazarlama
maliyetleri
olarak
da
görülebilir.
Ayrıca,
seçmenlerin seçim için katlandıkları maddi ve manevi maliyetler onların
doğrudan politik pazarlama için ödedikleri için fiyatları oluşturur. Politik
pazarlamada fiyatlar, aslında toplumun geneline yüklenen önemli bir maliyet
unsuru olarak görülmelidir. Bu nedenle, siyasal ürünlerin fiyatlandırılması,
toplumsal katkı sağlayacak ürünlerin hedef kitleye benimsetilmesi ve gereksiz
65
66
Polat, Gürbüz ve Đnal, a.g.e., s.37.
Mehmet LĐMANLILAR “Siyasal Pazarlama”, Pazarlama Dünyası, No: 29, Eylül- Ekim, 1991, s.
32
67
Bayraktaroglu, a.g.e., s.71.
38
maliyetlere yol açabilecek siyasal uygulamalardan mümkün olduğunca
kaçınılması önemli bir husus olmaktadır. Ancak, özellikle kitle iletişim
araçlarına sahip olanların kötü niyetleri ve bu kişi ya da kuruluşların
toplumdaki hakimiyetleri ile siyasal unsurlar üzerindeki etkileri oranında,
politik pazarlamada aşırı fiyatlar, topluma yüklenen önemli bir maliyet unsuru
olmaya devam edecektir. 68
Bir siyasi parti kamu hizmetlerinin tümünü, düzeyini ve finansmanının
ne olacağını belirlerken fiyatlama amaçlarını iyi hesaplamalıdır. Bu amaçlar,
ticari amaçlara benzer biçimde şöyle sıralanabilir:69
•
Oyları maksimize etme,
•
Partiler arasında belli bir sıraya yükselme,
•
Gelecekteki oyları maksimize etme,
•
Başlıca rakipler arasında yer alma,
•
İktidar ortağı olma,
•
Belli bir imaj yaratma.
1.5.3. Dağıtım
Politik pazarlamada dağıtım kanalları, partinin il ve ilçe örgütleri ve
diğer birimleridir. İl ve ilçe örgütleri köy ve kasabalara kadar düzenleyecekleri
sosyal etkinlikler ve toplantılarla farklı topluluklara ulaşabilirler.70
Siyaset pazarlamasında dağıtım denince; siyasi ürünlerin ve bunlara
ilişkin mesajların (parti programı, lider, aday, uygulamalar, örgüt) seçmen
kitlelerine en kısa yoldan, en uygun zamanda, en ekonomik ve etkin biçimde
68
Ömer TORLAK, ‘‘Bir Politik Pazarlama Aracı Olarak Hükümet Pazarlaması’’, Akademik
Araştırmalar Dergisi, Sayı.14, 2002, s., 37-38.
69
Đslamoğlu, a.g.e., s.135.
70
M. Emin ĐNAL, Esen GÜRBÜZ, “Siyasal Pazarlamanın Gelişmesi Ve Đlkeleri”, Erciyes
Üniversitesi Đktisadi Ve Đdari Bilimler Fakültesi Dergisi, Sayı:12, 1995, s. 156.
39
ulaştırılması akla gelir. Bu, iki şekilde gerçekleştirilebilir. Birincisi; parti
kadrolarının hiçbir aracı kullanmadan seçmenlere doğrudan ulaşmalarıdır.
İkincisi; kadroların bir takım aracılar vasıtası ile seçmenlere ulaşmalarıdır.
Birinci
yolun
üstünlüğü;
ürünlerin
ve
fikirlerin
başkaları
tarafından
değiştirilmeden seçmenlere ulaştırılmasını, mesajların denetim altında
tutulmasını,
eksik
ya
da
yanlış
algılamaların
önüne
geçilmesini
sağlamasındadır. Ancak, maliyeti son derece yüksektir. İkinci yol ise; birinci
yolun avantajlarının tersine dezavantaja sahiptir. Ancak, maliyeti düşüktür.
Bu yolla, daha kısa zamanda daha düşük maliyetle daha çok sayıda
seçmene ulaşılır.71
1.5.3.1. Doğrudan Dağıtım Kanalları
Doğrudan dağıtım, bir siyasi partinin kendi pazarlama örgütleriyle
mesajlarını doğrudan doğruya hedef kamuoyuna ulaştırmasıdır. Diğer bir
deyişle mesaj akışı işlemi, bir ucunda siyasi partinin, diğer ucunda
seçmenlerin bulunduğu dağıtım kanalıyla gerçekleştirilir. Doğrudan dağıtımda
siyasi parti, doğrudan seçmene hitap etmekte ve gerekli pazarlama
fonksiyonlarını da kendisi yerine getirmektedir. Doğrudan dağıtımın örgütsel
açıdan merkezi ve merkezi olmayan türleri vardır. Merkezi direkt dağıtımda
siyasi parti genel merkezin eylemleri ile mesajlar hedef kamuoyuna
ulaştırılmaktadır. Merkezi olmayan direkt dağıtımda ise, siyasi parti taşra
örgütleri ve yardımcı örgütleri gibi hukuki, yönetsel ve iktisadi bakımlardan
merkeze bağlı organlardan yararlanılmaktadır.72
Doğrudan dağıtım aşağıdaki durumlarda kullanılabilmektedir:73
71
Đslamoğlu, a.g.e., s. 135.
Tan, (2002a), s.52-53.
73
Đslamoğlu, a.g.e., s. 136.
72
40
•
Seçimler
esnasında ya da seçimlere
kısa bir süre
kaldığında,
•
Program ve öteki ürünler hakkında kısa zamanda bilgi
verilme imkanı olduğunda,
•
Seçmenlere toplu halde ulaşma imkanı olduğunda,
•
Yüz tüze görüşme etkili olduğunda,
•
Tercihlerin yapılmasında yöresel özelliklerin önemli olduğu
durumlarda, doğrudan dağıtımın siyasi partilerce kullanımı
daha doğru olacaktır.
1.5.3.2. Dolaylı Dağıtım Kanalları
Doğrudan dağıtım her ne kadar yüz yüze iletişim gibi önemli bir
avantaja sahip olsa da, hem maliyetinin yüksek olması hem de seçimlerdeki
başarı, siyasi partilerin ve adayların hedef ve politikalarını olabildiğince fazla
seçmene ulaştırmasıyla gerçekleşmekte olduğundan, dolaylı dağıtım da
partiler ve adaylar tarafından yoğun şekilde kullanılmaktadır. Siyasi partilerin
dolaylı dağıtımı kullanmalarının nedenleri şöyle sıralanabilir:74
• Siyasi partiler büyük de
olsalar, çoğunlukla
mesajlarını
doğrudan doğruya hedef kamuoyuna yöneltecek bir dağıtım
kanalı sistemine sahip değildirler. Zira dağıtım görevini üstlenen
bu aracı kuruluşların yerini alacak bir örgütlenme, siyasi partiyi
ihtisası dışına itmekte, ayrıca bu fonksiyonları üstlenmenin
maliyetleri ve yaratacağı risk siyasi partinin diğer faaliyetlerini
olumsuz yönde etkileyebilmektedir.
• Siyasi partilerin bilgi birikimleri mesajların hedef kamuoyuna
ulaştırılması açısından yeterli olmamaktadır. Aracı kuruluşların
74
Tan, (2002a), s.53.
41
kullanılması bunların temel pazarlama görev ve fonksiyonları
açısından üstünlüklere ve etkinliklere dayanmaktadır.
• Mesajların beklenen etkiyi yaratması onların uygun zamanda,
uygun yerde ve uygun araçla en geniş kitleye ulaştırılmasına
bağlıdır.
Aracı
kuruluşlar,
mesajlarda
beklenen
etkinin
yaratılması açısından yardımcı olmaktadırlar.
• Aracı kuruluşların kullanılması, siyasi partinin yapacağı işlemleri
azaltarak iş hacminde önemli bir tasarruf sağlamaktadır. Hedef
kitledeki seçmen sayısı arttıkça, siyasi partilerin mesajlarını
ulaştırma işlemleri artacağından, aracı kullanarak bu mesajların
zamanında hedef kitlenin bütün bölümlerine ulaştırılması
sağlanacaktır.
1.5.4. Tutundurma
Siyasal
ürünle
ilgili
seçmenlerin
bilgilendirilmesi
maksadıyla
yürütülecek tutundurma çabaları siyasal hedeflerin elde edilmesinde önemli
faktörlerden biridir. Bu anlamda siyasal tutundurma, siyasal ürünle ilgili
bilgileri kitlelere ve hedef seçmen gruplarına ya da bireylere arzulanan
biçimde ulaştıran ve bir çok elemandan oluşan bir haberleşme sürecidir. Bu
süreç bilgilerin kaynaktan hedef kitleye akısını ve hedef kitlenin bu bilgilere
tepkilerine ilişkin geribildirimi kapsamaktadır.75
Politik
pazarlamada
tutundurma
karması
çalışmamızın
ikinci
bölümünde detaylı olarak ele alınacağı için bu kısımda kısaca değinilmiştir.
75
Tatar, a.g.e., s.17.
42
İKİNCİ BÖLÜM
POLİTİK PAZARLAMADA TUTUNDURMA
2.1. POLİTİK PAZARLAMADA TUTUNDURMA KAVRAMI
İşletme ve kuruluşların pazarlama yönlü iletişimleri, tutundurma ya da
promosyon kavramında ifadesini bulur. Promosyon, Latince kökenli bir
sözcük olup “öne, ileri sürmek, ilerletmek, yükseltmek” anlamına gelmektedir.
Tutundurma, iletişimler yoluyla işletme amaçlarına ilgi uyandırmak ve bunları
daha da öteye götürmek için kullanılan araçlara denilir. Tutundurma
fonksiyonu, bir işletmeyi ve/veya ürün ve hizmetlerini, tüketici, aracı ve
kullanıcılara sunmak üzere tasarımlanmış bir iletişim araçları sisteminde
odaklaşır. Bu faaliyetler satıcılar ile alıcılar ve işletmeyi etkileyen çeşitli
gruplar (hükümet, kamu kuruluşları, kamuoyu vb.) arasında yürür.76
Siyasi partilerin ana hedefi, seçim öncesi ve sonrası gerçekleştirdiği
faaliyetlerle seçmenlere kendisini anlatmak ve sonucunda seçmen beğenisini
kazanıp, seçmenlerin oy vermelerini sağlamaktır. Bu açıdan, siyasi partilerin
seçimlerde hedef seçmen kitlesinin kendilerine oy vermesini sağlamak üzere,
seçmenlerin bilgilendirilmesi için onları ikna etmeye yönelik sistemli olarak
yürütülen
iletişim
etkinlikleri
tutundurma
faaliyetleri
olarak
ifade
77
edilmektedir.
Siyasette tutundurma ; bir siyasi partinin, bir adayın ya da liderin
kendine ya da ürettiği politika ve hizmetlere ilişkin bilgileri kitlelere, hedef
seçmen gruplarına ya da bireylere arzulanan biçimde ulaştıran ve bir çok
elemandan oluşan bir haberleşme sürecidir. Tutundurmanın amacı ise
76
Ömer Baybars TEK,
Yayınevi, s.708.
77
Tan, (2002b), s.15.
Pazarlama Đlkeleri Türkiye Uygulamaları, 8. Baskı, Đstanbul, Beta
43
sadece siyasi ürünleri tanıtmak değil, aynı zamanda kişi ya da örgüte karşı
olumlu bir tutum yaratmaktır. Tutum; nesneler, insanlar ya da olaylar
hakkında olumlu ya da olumsuz değerlendirmelerin bir biçimde ifadesidir. Bir
bireyin tutumu onun duygu, davranış ve bilişsel(bilgi) elemanı aracılıyla
oluşur. Dolayısıyla, bireyin tutumu değiştirilecekse onun bu üç elemanının
değiştirilmesi gerekir.78
Politik pazarlamada tutundurma çalışmalarının temelini propaganda
oluşturmaktadır. Siyasal iletişimde propaganda siyasi partilerin halkın
beğenisini kazanıp oy oranına arttırma ve nihayetinde de seçmenlerden en
yüksek oyu alma amacına yönelik olarak yaptıkları reklam, etkilenme ve
yönlendirme faaliyetleridir. Başarılı bir propaganda için geliştirilmiş kurallar
bulunmaktadır. Bu kurallar şunlardır: basitlik, cazibe, sentez, tekrar, tek
düşman, birlik ve yayılma, yoğunlaşma, abartı, simge kullanma, karikatürize
etme, benzetme, hedef küçültme ve şahsiyetleştirme olarak sıralanabilir79.
2.2. POLİTİK PAZARLAMADA TUTUNDURMANIN ÖNEMİ
Siyasi partinin başarısı, geniş ölçüde pazarlama sistemini etkileyen
kontrol edilebilir değişkenlerle, kontrol edilemeyen değişkenler arasında
uygun bir ilişki sağlanmasına bağlıdır. Ürün, siyasi partinin kontrol
edilemeyen, dış faktörlere uyumunu sağlayan bir faktördür. Siyasi partinin
kontrol edilemeyen değişkenlere etkisini sağlayan en önemli pazarlama
değişkeni ise tutundurmadır.80
Siyasi partiler tarafından gerçekleştirilen tutundurma faaliyetlerinin
temel amacı, seçmeni parti ya da aday yönünde oy vermeye ikna etmektir.
78
Đslamoğlu, a.g.e., s. 138-140.
Nazlı Ayşe ÜNNÜ AYYILDIZ, “Politik Pazarlamada Pazar Yönlülük ve Otantik Liderliğin
Önemi”, Ege Akademik Bakış, 1999, s.1257.
80
Tan, (2002a), s.58.
79
44
Partiler
bu
amaca
ulaşmak
için
politik
pazarlama
faaliyetlerinden
yararlanırlar. Seçmenin kendi lehine oy kullanmasını sağlamaya çalışan bir
parti, seçmene uygun ürün geliştirmeli, bu ürünü seçmene herhangi bir ek
maliyet getirmeyecek şekilde, uygun dağıtım kanallarıyla seçmene ulaştırmalı
ve en önemlisi bu ürünü seçmene bütünleşik pazarlama iletişimi ile
tutundurma araçlarını maksimum etkinlikle kullanarak iletmelidir. Bu süreci
şekil üzerinde açıklamak mümkün olmaktadır. İşletme olarak bir siyasi
partinin amacı seçmenlerinden maksimum desteği sağlayarak yönetim
gücünü ele geçirmektir. Pazarlama fonksiyonun ise buradaki görevi siyasal
parti veya adayı en uygun şekilde seçmene tanıtmak ve talep edilmesini
sağlamaktır. Pazarlama amacı olarak, hükümete gelmek yani %51 oy almak
uygun bir amaç olarak görülebilmektedir. Tutundurma karması araçları olarak
sayılan reklam, satış geliştirme, kişisel satış ve halkla ilişkiler unsurları ise
partinin ve adayın seçmene yönelik olarak oy verme davranışını kendi
lehlerine yöneltmek için uyguladığı faaliyetler bütünü olarak belirtilmektedir.
Bu faaliyetlerin amaçlarına bakıldığında ise;‘partinin seçmen nezdinde
bilinirliliğinin arttırılması, seçmeni partinin bir parçası olduğu yönünde
hissettirmeye yöneltme, partiye maddi ve manevi destek sağlayan üye
sayısının arttırılması ve seçmeni her ortamda partinin icraatlerini beğenen ve
buna inanan, bu durumu diğer seçmenlere aktaran bireyler haline getirmek
olduğu görülmektedir81.
Tutundurma çalışmalarına verilen önemin artış nedenleri şu şekilde
açıklanmaktadır :82
• Seçmen pazarının büyümesi,
• Siyasi partilerle seçmenler arası uzaklılığın artması,
• Siyasal pazarda faaliyet gösteren siyasi parti sayısındaki artış,
• Seçmenin siyasetçilere duyduğu güven kaybı,
• İletişim araçlarının gelişmesi,
81
Demirtaş, a.g.e., s.125.
Ahmet ÇĐFTLĐKÇĐ, “Siyaset Pazarlaması ve Siyasi Partilerin Malatya’daki Uygulamaları”, Đnönü
Üniversitesi Yayınlanmamış Doktora Tezi, Malatya, s. 153.
82
45
• Siyasi partiler arasında bulunan farklılıkların azalması,
• Seçmen arzu ve isteklerinin değişmesi,
• Kararsız seçmenlerin sayısında meydana gelen artış, olarak
belirtilmektedir.
2.3. POLİTİK PAZARLAMADA TUTUNDURMANIN AMAÇLARI
İletişim tekniği bakımından bir tutundurma çalışmasının başarısında
önemli unsurlardan biri hedef seçmenlere uygun yöntem ve araçlara hitap
edimesidir. Ayrıca hedef seçmenlerin ve ihtiyaçların iyi bilinmesi ve iletilen
mesajlarla yol gösterilmesi de önemlidir. Tüketicilerin işletmelerce yürütülen
tutundurma faaliyetlerinden ne şekilde etkilendiğini açıklamaya yönelik bir
çok model geliştirilmiştir. Bu modellerden en önemlilerden biri tutundurmanın
belli başlı fonksiyonlarını kapsayan AIDA modelidir. Modelde tutundurma
fonksiyonları, ürün konusunda değinilen yeniliklerin benimsenme süreci
modelinin farkında olma, ilgilenme, değerleme, deneme, benimsenme
aşamalarına paralel olarak belirlenmektedir. Söz konusu fonksiyonları veya
modelin aşamalarına kısaca siyaset pazarlamasına uyarlanacak olursa şu
durum ortaya çıkacaktır:83
• Dikkat çekmek : siyasi parti öncelikle neler sunduğunu seçmene
duyuracak,
onu
ürününden
haberdar
ederek,
dikkatini
çekecektir.
• İlgi Uyandırmak : ürünün varlığından haberdar olan seçmenin o
ürüne ilgi göstermesini sağlayacaktır.
• İstek uyandırmak : ilgi olumlu yöne çekilerek değerlendirme,
ürüne oy verme arzu ve isteğine dönüştürülecektir.
• Harekete geçme : oy verme isteğinin oy verme eylemine
dönüşmesi ile oy verme gerçekleşecektir.
83
Tan, (2002a), s.60.
46
2.4. POLİTİK PAZARLAMADA TUTUNDURMA BÜTÇESİ
Tutundurma faaliyetleri siyasi partiye ve adaylarına yüklü bir parasal
zorunluluk getirmektedir. Yüksek tutarlardaki kampanya harcamalarının en
büyük bölümü bu faaliyetlere aktarılmaktadır. Bu nedenle tutundurmaya ne
ölçüde kaynak ayrılacağı ve belirli bir bütçe tahsisatının tutundurma
araçlarına ne şekilde dağıtılacağı tutundurma konusundaki en önemli iki
karardır. İlke olarak, tutundurma faaliyetlerine ne kadar kaynak ayrılacağını
belirlemek kolaydır. Siyasi partinin kampanya hedefi ve sahip olduğu
imkanları
tutundurmaya
ayıracağı
bütçenin
belirlenmesinde
önemli
etkenlerdir.
Belirli bir tutundurma karması seçilirken dikkat edilmesi gereken
hususlar aşağıdaki gibidir:84
Tutundurma Bütçesi ve Maliyetler
Tutundurma için ayrılan para miktarı çok önemli olup, hem tutundurma
karmasının seçimini hem de tutundurma çeşidi için kullanılacak araçların
seçimini etkilemektedir. Finansal imkanları iyi ve tutundurmaya ayırdığı fon
fazla olan bir siyasi parti, küçük bir siyasi partiye göre daha etkili ve yüksek
maliyetli tutundurma araçlarını kullanabilmektedir. Çoğu kez de birkaç teşvik
çeşidi ve aracını bir arada etkili biçimde kullanma yolunu tercih etmektedir.
Kamuoyunun Niteliği
Tutundurmanın hedefi olarak kamuoyunu oluşturan seçmenlerin sayısı
ve dağılımı, seçmen tipleri de tutundurma unsurlarını belirlemede önemli bir
rol oynamaktadır. Seçmenlerin sayısı fazla ve dağılımı yaygın ise bunlara
ulaşmanın etkili yolu reklamdır. Az sayıda ve coğrafi olarak toplanmış
seçmenler için siyasal propaganda daha uygundur. Okur yazar oranının
düşük olduğu bölgelerdeki seçmenlere gazete reklamıyla ulamsak masraftan
84
Çiftlikçi, a.g.e., s. 163-165.
47
başka bir şey değildir. Reklamdan, propagandacılardan hoşlanmayan
seçmenler için halkla ilişkiler daha etkili olacaktır.
Ürünün Niteliği
Siyasi ürünün, niteliği de tutundurma karmasının seçiminde rol
oynamaktadır. Bazı söz ve vaatlerin teknik yönü karmaşıktır ve bu
karmaşıklık ölçüsünde ürün özellikleriyle ilgili çeşitli açıklamalar gereklidir.
Bunların anlaşılır hale getirilmesi kişisel çabaları zorunlu kılmaktadır. Genel
olarak fazla anlatılacak teknik özelliği olmayan söz ve vaatler için siyasal
propagandaya göre reklam çok daha uygundur.
Siyasi Partinin Hayat Seyrindeki Dönemi
Siyasi partinin hayat seyrinin her döneminin kendine özgü özellikleri,
her dönemde farklı tutundurma, politika ve stratejilerinin izlenmesini gerektirir.
Sunuş döneminde tutundurma, potansiyel seçmenlere siyasi partinin varlığını
haber vermeye yöneliktir. Bu dönemde tutundurma çok önemli olduğundan
yoğun kampanyalara girişilir. Büyüme döneminde rakipler kamuoyunda
rekabete başladığında parti imajı ile seçmenin siyasi partiyi seçmesine
çalışılır. Olgunluk döneminde rakipler çoğalır ve rekabet daha da yoğunlaşır.
Siyasi partinin bütün özellikleri rakiplerce bilinmektedir. Bu dönemde
farklılaştırma yoluna gidilerek psikolojik farklılık yaratılmaya çalışılır. Öte
yandan kamuoyu bölümlendirme ile farklı kamuoyu bölümlerine hitap
edilmeye çalışılır. Gerileme döneminde mevcut seçmenler elde tutulmaya
çalışılarak özel kamuoyu bölümlerine büyük özenle hitap edilir ve özellikle
hatırlatıcı reklama ağırlık verilir.
2.5. POLİTİK PAZARLAMADA TUTUNDURMA ELEMANLARI
Siyasi partinin yaptığı her şey tutundurma etkisine sahiptir; ama
tutundurmanın ayırıcı niteliğini gözden uzak tutmamak gerekir. Bu bakımdan
48
tutundurma karması, esas görevi inandırıcı iletişim olan pazarlama karması
araçlarını kapsar. Şüphesiz çok sayıda araç bu tanıma uyar. Siyasi partiler
tarihsel
olarak
çeşitlerinden
önce
kişisel
propagandalardan
sonra
reklamlardan daha sonra da tanıtmadan yararlanmaya başlamışlardır.
Bunlara ek olarak tutundurma karmasına diğer oy arttırıcı çabalar da
eklenmiştir.
Böylece
tutundurma
çeşitleri
genellikle
dört
şekilde
sınıflandırılmaktadır: 85
•
Kişisel satış / propaganda,
•
Reklam,
•
Tanıtım ve halkla ilişkiler,
•
Satış geliştirme (diğer çabalar)
2.5.1. Reklam
Reklam çeşitli şekillerde tanımlanmıştır. Amerikan Pazarlama Birliğinin
(AMA) tanımına göre reklam; herhangi bir malın, hizmetin veya fikrin bedeli
verilerek ve bedelin kimin tarafından ödendiği anlaşılacak biçimde yapılan ve
yüz yüze satış dışında kalan tanıtım faaliyetleridir.
Reklam, bir işletmenin mal ya da hizmetlerin sunulduğunun ya da
pazarda olduğunun, niteliklerinin, üstünlüklerinin kitle iletişim araçlarından
yararlanılarak ve çoğu kez üretici ya da satıcı adı belirterek, hedef kişi ve
kuruluşlara iletilmesi ya da daha önce yapılmış bu yöndeki iletişimlerin
hatırlatılması ve pekiştirilmesi çabasıdır.86
Günümüzde
reklamcılığın
önemli
kollarından
birini
de siyasal
reklamcılık oluşturmaktadır. Kesin bir tanımı olmamakla birlikte siyaset
85
86
Tan, (2002a), s.61.
M. Mithat ÜNER, Pazarlama, Gazi Yayınları, 1992. s.191.
49
bilimciler ve reklamcılar, siyasal reklamcılığı içeriği siyasal olan reklamcılık
şeklinde tanımlamaktadır. Lee Kaid, siyasal reklamcılığı, bir siyasal partinin
veya adayın kitle iletişim kanallarında zaman ve yer satın alarak, seçmenlerin
siyasal inançlarını, tutumlarını veya davranışlarını etkilemek bakımından
siyasal mesajlar vermek için kullanılması süreci olarak tanımlamaktadır.
Siyasal reklamcılıkta görülen gelişmelere rağmen bir seçimi sadece politik
pazarlamacıların kazandığını sanmak çok yanlıştır. Bir çok iletişim uzmanı ve
politik pazarlamacının da belirttiği gibi kötü bir ürünün satışının pazarlama
yolu ile sağlanabileceği fikri gerçekçi değildir. Ancak politik pazarlama
uygulamalarının kararsız seçmenlerin oylarının kazanılmasına yaradığı ve
kararsızların oylarının kazanılmasının da bazen seçim sonuçlarını değiştirdiği
yadsınamaz bir gerçektir. Politik pazarlamacılar işte bu noktada önem
kazanmaktadır. Tüm bunların yanında siyasal reklamcılığın her ülkede
geçerli, kabul görmüş olan formülleri ve kuralları tespit edilmemiştir. Bir
ülkede çok fazla kabul gören bir görüntü, bir mesaj, bir slogan ya da bir afiş,
bir başka ülkede alerji oluşturabilmektedir.87
Politik reklam bir siyasal aday, kuruluş ya da görüşün toplumda etkinlik
kazanmasını sağlamak amacıyla yürütülen ve ticari reklamcılık yöntemleriyle
çalışan, ondan belli noktalarda ayrılan çabalardır.88
Politik reklamlar bazı özelliklerinden dolayı ticari reklamlardan
ayrılmaktadır: 89
• Siyasal reklamlar, maliyeti yüksek, kısa vadede seçmeni ikna
etmeyi amaçlayan, siyasi mesajlardır. Siyasal reklamlar, kısa,
basit, görsel, işitsel, dilsel anlatım için düzenlenmişlerdir. Bu
niteliklerin bir siyasi mesaja yüklenmesindeki amaç
87
ise
O. TAŞ, T.Z. ŞAHIM, “Reklamcılık Ve Siyasal Reklamcılık”, Ankara, Aydoğdu Ofset, 1996, s.
97-101.
88
Oya TOKGÖZ, “Türkiye’de 1983 Ve 1987 Genel Seçimlerinde Kullanılan Siyasi Reklamlar”,
Türkiye Ve Ortadoğu Amme Đdaresi Enstitüsü Dergisi, Cilt: 24, Sayı:1, 1991, s. 13.
89
Tekin, a.g.e., s.61
50
çarpıcılığını,
kolay
anlaşılırlığını,
akılda
kalırlığını
ve
kapsayıcılığını arttırmaktır.
• Siyasal
reklamlar,
döneminin
son
seçim
dönemlerinde,
zamanlarında
özellikle
yapıldığından,
seçim
daha
az
karmaşıktırlar. Siyasal reklam, basitliğiyle iç içe, karmaşık bir
eylemden öte, seçmenlere ulaştırmayı amaçladığı mesajı, açık
ve yanlış anlaşılmayacak biçimde düzenler. Bu niteliğin bir
siyasal reklamda olması, politikacı ile reklamın hazırlanmasında
birlikte çalışan politik danışman, halkla ilişkiler uzmanı ve
reklamcıların bilgi ve yeteneklerine bağlıdır.
• Kimi ülkelerde, siyasal reklamlar, ticari reklamlar gibi, yayın
kuruluşlarından süre kiralanarak yayınlanabilir. Böylelikle,
izleyici ve reklamlarla dinleyicinin, radyo ya da televizyon
yayınlarını izlerken, kendi tercihi dışındaki siyasal reklamlarla
karşılaşması sağlanmış olur. Bu uygulamaya izin verilen
ülkelerde, siyasal reklamlar, etkisi ve temsil yeteneği daha
yüksek, geniş izleyici ve dinleyici kitlesine ulaşabilen siyasi
mesajlar olma özelliğini kazanır.
• Siyasal reklam mesajlarının sık sık yenilenmeleri ve değişik
kanallarda,
kalmaları
farklı
ve
yayınlanma
zamanlarda
öğrenilmeleri
sıklığı
ve
yayınlanmalarıyla,
kolaylaşır.
içeriğinin
iyi
akılda
Siyasal
reklamın
bilinmesi
halinde,
seçmenlerin bildiği şeylerin gereğinden sık tekrarı, mesajları
boşlamalarına, seçimlerden uzaklaşmalarına, sonuçta da,
seçimlere katılımın azalmasına neden olabilmektedir.
• Siyasal reklamı, diğer siyasi mesajlardan ayıran en önemli
özelliği,
kitleleri
ikna
etme
konusunda,
uzmanlaşmış
reklamcılara yaptırılmasıdır.
• Siyasal reklamın diğer bir özelliği ise, pahalı olmaları, uzun süre
yayınlanırlarsa,
kanıksanabilmeleri
ve
kısa vadede etkili
51
olmaları nedeniyle, seçim kampanyalarında seçime yakın
dönemde yayımlanmalarıdır.
• Siyasi otorite ve özellikle reklamcılar, kitle ilgisini çekmede,
güldürü unsurunun etkili olduğunu bilerek, güldürü öğesine yer
vermektedir.
Reklam kampanyalarında cevaplandırılması gereken en önemli sorun
ulaşmak
veya
mesajımızı
iletmek
istediğimiz
insanlar
kimlerdir?
Kamuoyundaki bütün seçmenler hedeflenmiş olabilir. O zaman hedef
kamuoyundaki insanların yerleşim yerleri ve coğrafi dağılımı, yaş, cinsiyet,
gelir dağılımı, eğitim seviyeleri ve seçmenlerin reklamı yapılan siyasi parti ve
diğer partilere ilişkin görüş ve yargılarının öğrenilmesi gerekir. Bütün bu
bilgiler siyasi partinin ne tür fırsatlarla karşı karşıya olduğunu belirlemek için
de oldukça önemlidir. Siyasal reklam yöneticisi veya sorumlusu, belirlenen
amaçlara ulaşmak için yapacağı çalışmaları belirli bir plan çerçevesinde
yürütür. Reklam bu sorumlunun işi olup, bir reklam ajansı kullanılsa da
stratejileri tespit etme, reklam programını onaylama ve değerlendirme onun
görevidir.90
Siyasal reklamları amaç ve içerik açısından üç grupta incelemek
mümkündür:91
a) Siyasi Partizan Reklamlar
Seçimlerde parti oy vermesi düşünülen seçmenlerin son kararlarının,
beklenen yönde gerçekleşmesini sağlamaya yönelik reklamlardır. Kendi
içinde üç gruba ayrılır.
Gizli Siyasal Reklamlar:
Parti adı ya da kimliği ile ilgili bilgilere doğrudan yer verilmez. Bir
önceki seçimde rakip partiye oy veren ancak bu tercihinden memnun
kalmayan seçmenlerin oylarına yöneliktir.
90
91
Tan, (2002a), s.91-92.
Tekin, a.g.e., s.62-64.
52
Açık Partizan Reklamlar:
Parti kimliği, adı ve sloganları sesli ya da görüntülü olarak yayınlanır.
Siyasi partinin kemikleşmiş seçmeninin desteğini canlı tutmak amacına
yöneliktir.
Marjinal Reklamlar: Oy oranları yüksek olmayan ancak seçim
sonuçlarını etkileyebilecek marjinal grupların oylarını toplamaya yönelik
reklamlardır.
b)Adayların Niteliklerine Göre Siyasal Reklamlar
Siyasi adayların sahip olduğu niteliklerini (düzgün aile hayatı, saygın
geçmişi, politik üstünlükleri vb.) vurgulayarak adaya ve partisine olan güveni
artırmayı amaçlayan reklamlardır.
c) Sınıf, Kesim ve Demografik Gruplara Yönelik Siyasal Reklamlar
Toplumun belirli kesimlerinin (İsçi sınıfı, kadınlar, üniversite gençliği
vb.) sorunların çözümüne yönelik reklamlardır.
Politik reklam üç şekilde karşımıza çıkmaktadır:92
1) Öncü Reklam: Öncü reklam belirli bir siyasi partiyi veya adayı değil
de ilk defa kamuoyuna sunulan yeni bir fikri, bir siyasi partiyi veya adayı
tanıtma ve benimsetme amacını güder. Kamuoyunda siyasi parti için bir
potansiyel oluşturmaya çalışır.
2) Rekabet Edici Reklam: Rekabet edici reklamda siyasi partinin,
adayların
ve
vaatlerin
rakiplere
göre
farklılıkları
ortaya
konularak,
kamuoyunda bu farklılıklardan hareket ederek seçici tercihler yaratılmaya
çalışılır. Bu reklam kamuoyunda birçok siyasi partinin veya adayın rakip
olarak ortaya çıkmasıyla özellikle olgunluk döneminde büyük önem kazanır.
3) Hatırlatıcı Reklam: Hatırlatıcı reklam ise, siyasi parti veya adaylar
bilinmekle beraber kamuoyunda bir doyma durumunun belirdiği, oy hacminde
bir daralma başladığı zaman yapılan reklamdır. Böylece siyasi partiye veya
adaya olan tercihleri yeniden canlandırma, siyasi partiyi veya adayları
92
Tan, (2002a), s.88.
53
seçmenlerin zihninde canlı tutma amacı güdülür. Siyasi partilerin olgunluk ve
gerileme dönemlerinde hatırlatıcı reklama daha çok başvurulabilir.
İçerikleri
bakımından
ise
politik
reklamlar
aşağıdaki
gibi
sınıflandırılabilinir:93
• Adayın partililik bağını, partiye olan bağlılığını vurgulayan
reklamlar,
• Adayın
(lider)
sahip
oldukları
özellikleri
işleyen,
kişisel
özelliklerini ya da devlet deneyimlerini, başarılarını öne çıkaran
reklamlar,
• İktidarın kendi icraatlarını öven, vurgulayan (olumlu reklamlar)
ya
da
muhalefet
açısından
iktidarın
icraatlarını
yeren,
küçümseyen reklamlar (olumsuz reklamlar),
• Özel toplumsal katmanları ya da demografik grupları doğrudan
hedef alan reklamlar.
Negatif siyasi reklam ise, Seçim kampanyaları boyunca siyasal parti
ya da adaylar, kendi icraatlarını öven reklam yayınlatmanın yanı sıra, rakip
parti veya adayı eleştiren ve onların yetersizliğine vurgu yapan mesaj
stratejilerini de sık sık kullanmaktadırlar. Özellikle bu tür reklamlar vasıtasıyla
rakip aday gündeme getirilerek onun başarısızlıkları, liderlik bakımından
yetersizlikleri ve geçmişteki yanlış icraatları hedef seçmen gruplara
iletilmekte; bu adaya ilişkin olumsuz bir imaj oluşturabilmektedir.94
Negatif reklamlar, bir rakip hakkında negatif suçlamalar sunarak,
siyasal sürecin ve dolayısıyla siyasetin, siyasetçinin güvenilmezliğini
93
Ferruh UZTUĞ, ‘Siyasal Đletişim Yönetimi, 3.Baskı, Đstanbul, Mediacat Kitapları, , 2004, s.319
Yusuf DEVRAN, Siyasal Kampanya Yönetimi: Mesaj, Strateji Ve Taktikler, ĐstanbulAnd
Yayınları, 2003, s. 139.
94
54
arttırmaya, siyasetçiye ve oy kullanmaya karşı ilgisizliği tırmandırmaya neden
olmaktadır.95
Negatif ve pozitif siyasal reklamlar arasında aşağıdaki farklılıklar
bulunmaktır:96
• Negatif siyasal reklam, rakip adayın kendisi ya da partisine veya
adayın işlediği konulara saldırıları içermektedir. Pozitif siyasal
reklam ise; siyasal parti ya da adayın kendi icraatlarını,
vaatlerini iyimser bir gelecek teması içinde sunan reklamlardır.
• Negatif siyasal reklam, eleştiri unsurunu kullanırken; pozitif
siyasal reklam iyi özelliklere vurgu yapmaktadır.
• Negatif siyasal reklam, rakip parti ya da adayın yeterliliğini ya
da gücünü sorgulayarak, onlara ilişkin şüphe yaratmak amacını
taşıyan reklamlardır.
Genel olarak üç tür negatif siyasal reklam üzerinde durulmaktadır97;
• İmalı Reklam (İmalı Karşılaştırma): Rakip parti ya da adaya
doğrudan değil, imalı bir yolla saldırıda bulunmayı ifade eder.
• Karşılaştırmalı Reklam (Doğrudan Karşılaştırma): Çekişen parti
ya da adaylar arasında açık bir karşılaştırmaya gider.
• Saldırgan
Reklam
(Doğrudan
Saldırı):
Hedef
adayın
karakterine, güdülerine, dost ve arkadaşlarına, yürüttükleri
faaliyetlerine, reklamı verenin özellikleriyle hemen hemen hiçbir
kıyaslamaya girmeden doğrudan ve şahsa yönelik saldırıda
bulunulması.
Bu stratejiler kullanılırken, rakiplerin konumunu bozmak, onları zayıf
göstermek için yapılacak olumsuz (karşı)
95
reklamlarda dikkatli davranmak
Gürbüz ve Đnal, a.g.e., s. 72.
Ayten GÖRGÜN, Çamurda Dans- Negatif Politik Reklam, Đstanbul, Bas-Haş Yayınları, 2002,
s. 25.
97
BAYRAKTAR, a.g.e., s.78.
96
55
gerekir. Dikkat edilmesi gereken birinci nokta, rakibin herkesçe bilinen zayıf
noktasına yönelmek gerektiğidir. Güçlü yönüne ilişkin olumsuz bir reklam
inandırıcı olmaz. İkinci nokta, o konuda ileri sürülebilecek tutarlı bir
alternatifin sunulma zorunluluğudur. Aksi halde rakip hakkında yapılan
olumsuz reklam rakibe puan kazandırır. Örneğin; Türkiye’de belediye
seçimlerinde, Recep Tayyip Erdoğan’ın Sultanbeyli’de gecekondusu olduğu
ve bunu haksız yere edindiği ileri sürüldü. Herkesin gecekondusu vardı,
kimse buna kulak asmadı. Üstelik bu reklam “gecekonduda oturan dürüst
adam” imajına dönüşmüştür.98
2.5.2. Kişisel Propaganda
Kişisel satış, mal ya da hizmetin kısa sürede tanıtılarak satışının
gerçekleştirilmesi için, tanıtımını ve satışı yapacak kişi ya da kişilerin, olası
alıcı ya da alıcılarla yüzyüze gelerek konuşmaları, görüşmeleri ve satışı
gerçekleştirmeye çalışmaları çabalarıdır.99
Politik pazarlamada kişisel propaganda olarak adlandırılan esasen bir
kişisel satış biçimi olan kişisel propaganda kişisel bir iletişim türü olarak
karşımıza çıkmaktadır. Yapılan araştırmalar kişisel iletişimin temel olarak
mesaj içeriğinin daha zengin olması ve bazı temel psikolojik üstünlükleri
nedeniyle kitle iletişim araçlarından daha etkili olduğunu ileri sürmektedir.
Diğer yandan insanların gündelik yaşamlarında alıştıkları ve güvendikleri
haber kaynaklarından yeterince haber alamadıklarında ya da haber
kaynaklarını yeterince güvenilir bulmadıkları zamanda kişisel iletişime
başvurdukları gözlemleniştir. Genellikle insanların söylenti ya da fısıltı
gazetesinden bilgi edinme eğilimi içinde oldukları kabul edilmektedir. Bu
nedenle kişisel iletişim söylentiler ya da kişiler arası görüşme ve tartışmalar
98
99
Đslamoğlu, a.g.e., s. 155.
Üner, a.g.e., s.206.
56
aracılığı
ile
bilgi
dolaşımında
etkin
bir
rol
oynamaktadır.
Siyasal
kampanyalarda da aday ya da kampanya hakkında haber akışının zayıf
olduğu
zamanlarda
seçmenler
kişiler
arası
iletişime
daha
çok
100
yönelmektedir.
Propaganda belirli bir amaç doğrultusunda, bilinçli olarak insanların,
tutum, davranış ve inançlarını değiştirmeye yönelik etkinlikler, propaganda
tanımı içerisine girmektedir. Propaganda toplumla iletişim kurmanın ötesinde
bir faaliyettir. Amacı tanıtmaktan çok ikna etmek ve yönlendirmektir.101
Propaganda, bireyler ve gruplar aracılığıyla diğer grupların kanılarını,
görüşlerini ve davranışlarını iletişim araçlarını kullanarak propagandacının
istekleri doğrultusunda etkileme, değiştirme veya kontrol altında tutmaya
yönelik bilinçli bir davranıştır.102
Siyasal partilerin halkın beğenisini kazanma, oy oranını arttırma veya
sadece seçimi kazanma amacına yönelik olarak yaptıkları tanıtım, reklam
etkileme ve yönlendirme faaliyetleri propaganda olarak tanımlanmaktadır. Bir
propaganda stratejisinin belirlenmesinde üç temel ilke bulunmaktadır; hedef
kitlenin belirlenmesi, bilgi içeriğinin tanımlanması ve propaganda karmasının
kararlaştırılması şeklindedir. Propaganda da en önemli strateji karar almanın
temeli olarak aday kavramının kullanılmasıdır. Bu durum adayı destekleyen
seçmenleri etkileyici öğelerin kullanılmasını gerekli kılmaktadır. Propaganda,
bir adayın hedef kitleler ile iletişime geçebildiği medya karmasıdır. Farklı
propaganda sistemleri içerisinde kullanılacak medya araçlarının farklı
biçimde belirlenmesi gerekebilir. Siyasal partiler, seçmenlerin düşüncelerini
yönlendirmek, kamuoyu oluşumunu kendi lehlerine dönüştürebilmek, kararsız
100
Ferruh UZTUĞ, Siyasal Marka: Seçim Kampanyaları ve Aday Đmajı, Đstanbul, Mediacat
Yayınları, 1999, s. 107-108.
101
Đslamoğlu, a.g.e., s. 141.
102
Özsoy, a.g.e., s.69.
57
seçmenleri etkileyebilmek için propaganda tekniğinden önemli ölçüde
yararlanmaktadır.
103
Propaganda ile reklam arasındaki farklılık ise, propagandada mesajın
kaynağının gizlenmesidir. Reklamı izleyenler, mesajın kim ya da kimler
tarafından yayınlandığını anlarken, propagandada mesajın kimler tarafından
üretilip yayımlandığı anlaşılamaz.104
Ayrıca siyasi partileri amaçlarına ulaştırmada da en önemli tutundurma
aracıdır. Oy almak amacıyla bir veya daha çok potansiyel seçmenle karşılıklı
konuşmak, görüşmek ve sonuca ulaşmak kişisel propagandanın faaliyet
alanını oluşturur. Ayrıca kişisel karşılama, dostluk ilişkileri geliştirme, dinleme
ve karşılık verme zorunluluğu olması ve propagandacıya direkt bilgi toplama
olanağı vermesi de temel özelliklerinden bir kaçıdır. Kişisel propaganda en
eski tutundurma metodu olmak yanında direkt karşılama yoluyla seçmenle
doğrudan ilişki kurmaya dayandığından en etkili iletişim şeklidir. Siyasi
partilerin büyük bir çoğunluğunun başarısı geniş ölçüde propagandacıların
oluşturduğu propagandanın etkinliğine dayanmaktadır.105
Propaganda,
görüşler
yaratmaya,
bunları
değiştirmeye
ya
da
doğrulamaya çalışması ile reklama yaklaşmaktadır. Ancak, ticari olmaması
ve siyasi bir amaç gütmesi ile de reklamdan ayrılmaktadır. Reklamın yarattığı
gereksinme ve tercihler, özel bir ürüne yönelmektedir. Propaganda da ise
kişinin davranışlarında ve ruhsal durumunda din ya da siyasetle ilgili
konularda değişikliğe yol açmaya çalışılmaktadır. Propagandanın sahip
olduğu özellikler aşağıdaki gibi sıralanabilir: 106
• Propaganda tek yönlüdür ve abartma üzerine kurulmuştur.
• İyi niyete her zaman yer verilmez .
• Tartışma kabul etmez, dogmatik ve otoriterdir.
103
Gürbüz ve Đnal, (2004), s. 81.
Đslamoğlu, a.g.e., 142.
105
TAN (2002a), s.74.
106
Tekin, a.g.e., 69-70.
104
58
• Çok tekrar yoluyla ikna etmeye çalışır.
• Yanıltıcı, kandırıcı ve yıkıcı olabilir.
• Bireye değil, kitleye hitap eder.
Propaganda çok biçimli bir yapı olup nerdeyse sınırsız kaynaklardan
yararlanmaktadır.
Propaganda, çeşitleriyle de, durumlara uymadaki
esnekliğiyle de, etkileriyle de sınırsızdır; 107
• Kapı Kapı Yöntemi: Gazeteler, bildiriler vermek, elden geldiği
takdirde konuşmaya girişmek, bir semtin bütün kapılarını birbiri
ardına çalmak,
• Söz Alma: Herhangi bir olaydan yararlanarak, elden geldiğince
kısa ve açık bir söylem gerçekleştirmek,
• Basılı Yazı: Pahalı olması ve okunmasının zor olmasına
rağmen ‘kitap’ temel bir araç olmaktadır.
• Eleştiri Yazısı
• Gazete
• Afiş ve Bildiriler: Bildirinin en önemli özelliği; elverişliliği, fazla
yer
tutmaması
ve
kimin
elinden
çıktığı
anlaşılmadan
dağıtabilmesidir.
• Radyo
• Resim: Fotoğraf, karikatürler, alaylı resimler, simgeler, önder
resimleri.
• Gösteriler
• Tiyatro
• Sinema
• Televizyon
Siyasi partiler açısından başarılı propaganda gerçekleştirmesi, her
şeyden önce seçmenlerin parti ve adayla ilgili birincil bilgi kaynakları
107
Demirtaş, a.g.e., s.141.
59
vasıtasıyla bilgi almaları demektir. Başarılı bir propaganda için üzerinde
durulması
gereken
bazı
noktaları
şu
şekilde
sıralamak
mümkün
108
olmaktadır:
• Propaganda planlı olmalı, işbirliği ve koordinasyona önem
verilmelidir.
Çeşitli
kanallardan
yapılacak
propagandanın
birbirine ters düşmesine izin verilmemeli, birbirlerini teyit etmesi
sağlanmalıdır.
• Propagandada planlar esnek olmalı, değişen şartlar veya ortaya
çıkan yeni fırtsalar karşısında, önceden alınan karar ve
uygulamalardan derhal vazgeçilerek yeni durumlara uyum
sağlayabilmesi kolay olmalıdır.
• Propagandada zaman olayına çok dikkat edilmelidir.
• Propaganda ikna edici olmalı, uygun delillere ve inandırıcı
esaslara dayandırılmalıdır.
• Propaganda zamana yayılmalı ve tedrici suretle yapılmalıdır.
• Propaganda kampanyası hedef kitlenin sosyal seviyesine ve
inançlarına uygun olarak yapılmalıdır.
• Propagandanın yapıldığı siyasal havanın, propagandaya uygun
olması gerekmektedir.
2.5.3. Halkla İlişkiler/Tanıtım Faaliyetleri
Pazarlama amaçlı halkla ilişkiler, diğer tutundurma araçları gibi,
işletmenin iletişim kurma amacına hizmet etmektedir. Ancak, diğer
tutundurma araçlarından biraz daha farklı bir konum be biçimde tutundurma
amaçlı iletişim çabaları ortaya koymaktadır.109
108
109
Özsoy, a.g.e., s.12-13.
Üner, a.g.e., s.220.
60
Halkla İlişkiler/tanıtım faaliyetleri bir organizasyonun ürünlerinin ve
veya politikalarının belirli bir ücret karşılığı olmaksızın medyada yer
almasının sağlanmasıdır. Temelde pozitif olmakla birlikte olumsuz bir olayın
medyada yayınlanması sonucunda negatif bir tanıtım da söz konusu
olabilecektir.110
Politik pazarlamada halkla ilişkilerin temel amacı, siyasi partinin
seçmenle en verimli haberleşme sistemini kurmak, parti içi ve parti ile
seçmenler arasında sempati yaratmak ve bir faaliyet hakkında en kapsamlı
bilgileri sağlamaktır. Siyasi partilerinin diğer halkla ilişkiler amaçları aşağıdaki
gibidir :111
• Partinin
hedeflediği
seçmenlerin
tutumlarının
ölçülmesi,
değerlendirilmesi ve yorumlanması,
• Partinin kabul görmesini ve desteklenmesini sağlama,
• Partinin gördüğü kabul ve desteğin arttırılmasında yönetime
yardımcı olma,
• Partinin amaçlarını, seçmenlerin gereksinim ve beklentileri ile
bütünleştirme,
• Partinin kabul ve desteklenmesini sağlamak için program
geliştirme, uygulama ve değerlendirme,
• Parti içi unsurların ve örgütler arası iletişim ve eşgüdümünü
sağlama
Halkla ilişkiler çalışmaları gibi propaganda faaliyetleri de seçmenlerle
iletişime geçerek, onları bilgilendirmeyi amaçlamaktadır. Ancak halkla ilişkiler
ve
propaganda
faaliyetleri
arasında
bazı
farklılıklar
bulunmaktadır.
Propaganda, bir kaynaktan bir hedefe tek yönlü bilgi aktarmaktır. Oysa halkla
ilişkilerde çeşitli iletişim kaynakları aracılığıyla gönderilen bilgilerin hedef kitle
üzerinde yarattığı tepkileri bilmek şarttır. Bu nedenle halkla ilişkiler, çift yönlü
110
111
Gürbüz ve Đnal., (2004), s. 75.
Atilla, a.g.e., s.105.
61
bilgi akımına değer veren bir fonksiyondur. Halkla ilişkiler, doğru ve güvenilir
bilgiler yaymak zorundadır. Propaganda da ise, abartılmış, saptırılmış ve
yanıltıcı bilgiler yayılabilir, propagandada gönderilen mesajlar dogmatiktir,
tartışılamaz. Halkla ilişkiler ise her zaman tartışmaya açık olmak zorundadır.
112
Siyasal reklamcılık gibi halkla ilişkilerde temelde bir iletişim sürecidir.
Bu planlı ve organize bir süreçtir ve kitle iletişim araçlarının kullanımını
gerektirmektedir. Hakla ilişkiler reklamcılığın aksine uzun ve belirsiz bir
zaman sürecine yayılan düzenli bir çalışmayı zorunlu kılmaktadır. Böyle bir
çalışma hiç kuskusuz uzmanlık gerektirir. Bu nedenle siyasi partiler kendi
içinde bir halkla ilişkiler bölümü kurmak ve halkla ilişkiler uzmanından
yararlanmak zorundadırlar Politik pazarlamada kullanılan belli baslı halkla
ilişkiler araçları şunlardır:113
Büyük Halk Toplantıları (Mitingler)
Mitingler, geniş halk kitlelerinin büyük bir meydanda bir araya
getirilerek yapılan halk toplantılarıdır. Bu tür organizasyonlarda büyük kitleleri
bir araya getirmenin yaratacağı coşku, adayı partililerle bir arada tutan bağı
güçlendirmesi ve gösterinin başarısı karsısında etkilenen kararsız kişilerin
parti saflarına çekilebilmesi bakımından büyük önem taşımaktadır. Ancak
mitinglere zaten partili olanların katılması, sonuç elde etmek için çok para ve
emek sarf edilmesi ise eleştirilen yanlarıdır.
112
, Gönül ve Gülay BUDAK , Halkla Đlişkiler Davranışsal Bir Yaklaşım, 4.Baskı, Đzmir Barış
Yayınları, 2004, s.16.
113
Belgin TURA, ”Siyasal Pazarlamada Kullanılan Tutundurma Araçlarına Üniversite Öğrencilerinin
Đlgisi Üzerine Bir Araştırma” Gazi Üniversitesi Eğitim Bilimleri Enstitüsü Yayınlanmamış
Yüksek Lisans Tezi, Ankara, 2006, s.83.
62
Özel Toplantılar
Sivil toplum örgütleri ve çeşitli baskı grupları ile yapılan toplantılardır.
Amacı, bu kuruluşların sorunlarını dinlemek ve bu sorunlara getirilen çözüm
önerilerini aktararak onları partiyi desteklemeleri konusunda ikna etmektir.
Halkla Yüz Yüze İlişkiler
Siyasi parti lider ve adaylarının tanıtımı ve imaj oluşturmada büyük bir
etkiye sahiptir. Tek tek kişilerin ihtiyaç ve sorunlarının dinlenmesi ve bunlara
çözümler getirilerek partiye oy verme konusunda ikna edilmesi amaçlanır.
Mahalle Gezileri
Köy, kahve ve mahallelerde yapılan toplantılardır. Bu tür toplantılar
ülkemizde oldukça etkili olup genellikle halkın dertlerini dinleme şeklindedir.
Kitle İletişim Araçları
Kitle iletişim araçlarındaki gelişmeler sayesinde okumak kitlesel hale
gelirken teknolojik gelişmelere bağlı olarak yaygınlaşan radyo ve televizyon
mesajların milyonlarca kişilere ulaştırılmasını sağlayarak halkla ilişkilerin
önemli bir aracı haline gelmiştir. Düzenli olarak kamuoyuna bilgi aktaran kitle
iletişim araçlarının en önemli haber kaynaklarının basında siyasal olaylar
gelmektedir. Bu nedenle siyasi partiler medya ile iyi ilişkiler kurmak
zorundadırlar.
Siyasi Partinin Kendi Araçları
Siyasi partiler kendilerinin kontrolünde ya da kendilerine yakın
hissettikleri
kitle
iletişim
araçlarını
kullanarak
hedef
kamuoyuna
ulaşabilmektedirler. Buna örnek olarak siyasi partinin mesajlarını kamuoyuna
düzenli ulaştırmak ve gündemi etkileyebilmek için günlük gazete çıkarması
ya da televizyon kanalı kurması verilebilir. Bunların yanı sıra, siyasi partiler
kamuoyunun sempatisini kazanmak amacıyla sosyal, kültürel, sportif ve
bilimsel
alanlarda
yapılan
oluşturabilmektedirler.
faaliyetlere
katılarak
olumlu
bir
izlenim
63
2.5.4. Satış Geliştirme
Pazarlama bilimi açısından satış geliştirme; kişisel satış, halkla ilişkiler,
reklam dışında tüketici veya kullanıcıların alımını harekete geçirmeye ve
aracıların etkinliğini arttırmaya, özendirmeye yönelik süreklilik göstermeyen
ve olağan rutinde olmayan kendine özgü tutundurma ve satış çabalarıdır114.
Satış geliştirme, tutundurma ve satış teşvik amacıyla kullanılan reklam ya da
kişisel satış çabalarının etkinliğinin arttırılmasına yönelik katkıda bulunan
önemli bir araçtır.115
Ticari
pazarlarda
kullanılan
satış
geliştirme
araçlarına
politik
pazarlamada da sıklıkla başvurulabilmektedir. Bu alanda sıklıkla kullanılan
satış geliştirme araçlarından bazıları, partilerce seçmenlere dağıtılan
hediyeler, ikramlar, parti amblemini taşıyan ve ücretsiz olarak sunulan ürünler
vb. olarak sayılabilir. Seçmen ile iletişim kurmada satış geliştirme araçlarına
başvurulması, özellikle gelir düzeyi düşük seçmen kitlesi üzerinde etkili
olabilmektedir. Bu araçlar, diğer yöntemlerle birlikte kullanılmaktadır. Siyasal
partilerin bu çerçevede dikkat etmesi gereken noktanın, dağıtılan hediye ve
ikramların birim fiyatının çok yüksek olmaması gerektiğidir. Aksi davranış
durumunda seçmen, hediye alarak oy verdiğini, psikolojik güçsüzlük ve
olumsuzluk göstergesi olarak düşünülebileceğinden kabul etmeyebilecek
veya hediyeyi dağıtan partinin istediği türden bir oy verme doğrultusunda
hareket etmeyebilecektir.116
Satış
geliştirme
çalışmaları,
siyasal
partilerin
ve
adaylarının
seçmenleri kendilerine oy vermeye ikna etmede kullandıkları bir araçtır.
Seçmenlerin giderek artan eğitim seviyesi ve siyasete olan ilgileri, siyasi
114
Demirtaş, a.g.e., s.152.
Üner, a.g.e., s.216.
116
Gürbüz ve Đnal, (2004), s. 80.
115
64
partilerin bu çalışmalarda aşırıya kaçmalarını engellemekte ve siyasette etik
olgusuna değer vermeye yönlendirmektedir. 117
Politik
pazarlamada
satış
tutundurma
çabaları
iki
şekilde
yapılmaktadır118
a) Hedef Kamuoyuna Yönelik Satış Tutundurma
Politik pazarlamada hedef kamuoyuna yönelik satış tutundurma
çabaları aşağıdaki gibidir:
Mektup ve Tebrik Kartları: Resmi ve dini bayramlar, yılbaşı, özel
yöresel günler vb. gibi günlerde seçmene gönderilen mektuplar, tebrik kartları
bu çabaların içine girmektedir.
Kataloglar,
Hizmet
Broşürleri:
Parti
programlarına,
adayların
özelliklerine ait ya da parti adına hazırlanan katalog ve broşürler ile en uzak
seçmen noktasına kadar ulaşmak mümkün olmaktadır.
Hediyeler:
Siyasal
partilerin
ya
da
adayların
özellikle
seçim
zamanlarında seçmene dağıttıkları ve üzerinde parti ve adayın logosunu
veya reklamını taşıyan kalem, şapka, atkı, balon, çakmak, anahtarlık,
semsiye, seker gibi küçük hediyelik eşyalar bu gruba girmektedir.
Yarışma ve Çekilişler: Siyasi partiler bazen yöresel bir geleneği bazen
de bir yarışmayı organize ederek seçmenin ilgisini çekmeyi ve takdirini
toplamayı başarmaktadırlar.
b) Dağıtım Kanallarına Yönelik Satış Tutundurma
117
118
Demirtaş, a.g.e., s. 153.
Karakaya,a.g.e., s.88
65
Siyasi partilerde dağıtım kanalları bölge, il, ilçe, belde ve köy
teşkilatlarıdır. Partinin dağıtım kanallarına ve satış gücüne yaptığı satış
tutundurma çabalarından kastedilen, gönüllüler ve parti çalışanlarına yapılan
faaliyetlerdir. Bunlar aşağıdaki gibi sıralanabilir;
Parti Toplantıları: Bu toplantılar sayesinde yürütülen çalışmalar izlenir
ve uygulamadaki basarı ve aksaklıklar değerlendirilir. Böylece kontrol
mekanizması işlemiş olmaktadır. Siyasi partilerde çalışanların genellikle
gönüllü olması bazen kontrol sisteminde aksaklıklara yol açabilmektedir. Bu
nedenle parti toplantıları oldukça önemlidir.
Eğitimler: Diğer ticari olmayan örgütlerdeki gibi siyasi partilerin de en
önemli sorunu, kalifiye eleman seçme sansının olmamasıdır. Bunun nedeni,
partide çalışan insanların gönüllü olmalarıdır. Bu nedenle eğitim partiler için
daha da önem kazanmaktadır. Parti çalışanlarının, parti programı, misyonu,
eğilimleri, çalışmaları gibi bir çok konuda eğitimleri gerekmektedir.
66
ÜÇÜNCÜ BÖLÜM
POLİTİK PAZARLAMADA TUTUNDURMA FAALİYETLERİNİN
ÜNİVERSİTE ÖĞRENCİLERİNİN ALGILAYIŞLARININ ÖLÇÜLMESİ
3.1. MECLİSTE YER ALAN MEVCUT PARTİLER HAKKINDA GENEL
BİLGİ
12 Haziran 2011 tarihinde yapılan genel seçimlere göre Adalet ve
Kalkınma Partisi (AK) %49,9 ile birinci gelen parti olup 326 milletvekilli
sayısına sahip, Cumhuriyet Halk Partisi (CHP)
% 25,9 oy oranı ile 135
milletvekiline sahip olup son olarak Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) %13 oy
oranı ile 53 milletvekili çıkarabilmiştir. Bağımsızlar ise %5,9 oy oranı ile 36
milletvekili çıkarabilmiştir.
AK Parti :
AK Parti 2001 yılında mevcut genel başkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın
kurucu başkanlığında kurulan Türk siyasî partidir. Parti tüzüğüne göre resmî
kısaltması "AK Parti" olmakla birlikte, baş harflerinden oluşan "AKP"
kısaltması da kullanılmaktadır. Amblemi sarı ve siyah renklerden oluşan
ampuldür. Erdoğan, partinin siyasi yelpazedeki
yerinin
muhafazakâr
demokratlık olduğunu belirtmiştir. Kurucuları ve önde gelen isimlerinden bir
bölümü, eski Fazilet Partisi'ne yakın ya da Fazilet Partisi kadrosundan olup,
bu partinin kapatılmasından sonra kurulan ve devam niteliğine sahip olduğu
kabul edilen Saadet Partisi'ne katılmayanlardır. Gerek kuruluştaki, gerekse
sonraki dönemlerdeki kadroları değişik parti ve siyasi görüşlerden pek çok
adı barındırmıştır. Fazilet Partisi'nin veya ilgili siyasi geleneğin bir uzantısı
olarak gösterilmesine şiddetle karşı çıkılmıştır. Ayrıca Anavatan Partisi'nin
devamı olduğu da iddia edilmiştir. 2001'den itibaren katıldığı tüm seçimlerden
67
birinci olarak çıkan partinin adayı Abdullah Gül de Cumhurbaşkanı seçilmiş
ve halen bu görevi yürütmektedir.119
CHP :
CHP, 9 Eylül 1923’te Mustafa Kemal Atatürk tarafından kurulan ve
Atatürkçü ve sosyal demokrat siyasi görüşünü benimsemiş olan Türk siyasî
partidir. Çok partili düzene geçiş sürecinde tek parti iktidarını sürdürmüş ve
Türkiye'de en uzun süre iktidarda bulunmuş parti olan Cumhuriyet Halk
Partisi, Türkiye Cumhuriyeti'nin kurucusu olarak da anılır. "Halk Fırkası"
adıyla kurulan partinin adının başına 1924'te "Cumhuriyet" sözcüğü eklenmiş,
daha sonra 1935'teki 4. Kurultay'da bugünkü "Cumhuriyet Halk Partisi" adı
benimsenmiştir. 12 Eylül Darbesi'nin ardından, o dönem Bülent Ecevit'in
genel başkanlık yaptığı Cumhuriyet Halk Partisi kapatılmış; daha sonra 3821
sayılı yasaya dayanarak, kuruluşunun 69. yıldönümü olan 9 Eylül 1992 günü
tekrar açılmıştır. CHP, kurucusu ve ilk genel başkanı Atatürk'ün vasiyeti ile
tasarruf haklarını CHP'ye terk ettiği Türkiye İş Bankası'nın bir bölüm
hissesinin de sahibidir. CHP'nin tasarruf hakkına sahip olduğu %28,1'lik
orandaki bu banka hisselerinin kazancı, Türk Dil Kurumu ve Türk Tarih
Kurumu'na
aktarılmaktadır.
Kılıçdaroğlu yapmaktadır.
Günümüzdeki
genel
başkanlığını
Kemal
120
MHP :
MHP'nin propagandalarının esasını Atatürkçülüğün yenilikçi-devrimci
niteliklere sahip altı okçu ideolojisiyle birlikte, İslam dininin şekillendirdiği Türk
milliyetçiliğini temel alan gelenekçi-muhafazakar niteliklere de sahip Dokuz
Işık temsil etmektedir. Ülkücüler, idealizmin (ülkücülük) doruk noktalarına
ulaştığı antikapitalist, antikomünist, milliyetçi bir siyaseti savundu. Dokuz Işık
arasında milliyetçilik en önemli yere sahiptir. Alparslan Türkeş bir sözünde
Biz ne sağcıyız ne solcu biz milliyetçiyiz diyerek politik pozisyonunun merkez
119
120
http://tr.wikipedia.org/wiki/Adalet_ve_Kalk%C4%B1nma_Partisi, 30/08/2011.
http://tr.wikipedia.org/wiki/Cumhuriyet_Halk_Partisi, 30/08/2011.
68
olduğunu göstermiştir. Günümüzdeki genel başkanlık görevini Devlet Bahçeli
sürdürmektedir.121
3.2. ARAŞTIRMANIN ÖNEMİ
Pazarlama faaliyetlerinin yoğun olarak görüldüğü politika dünyasında
özellikle seçim dönemlerinde siyasi partiler seçim kampanyaları için devletten
aldığı destekle yoğun harcamalar yapmaktadır. Kampanyalar literatürdeki
adıyla politik tutundurma politik pazarlamanın vazgeçilemez bir unsurudur;
ancak burada önemli olan nokta, belirlenen hedef kitleye uygun, etkileyici
tutundurma faaliyetleri yapmak gerekir. Klişeleşmiş tutundurma faaliyetlerinin
seçmen karar verme sürecinde çok da etkili olacağı söylenememektedir. Bu
araştırma kapsamı ile politik pazarlama tutundurma faaliyetlerinin üniversite
öğrencileri tarafından algılanışının belirlenmesi ile siyasi partilerin hedef
kitlelere ne kadar uygun tutundurma faaliyeti yaptığı belirlenecektir.
3.3. ARAŞTIRMANIN AMACI
Politik pazarlamada tutundurma faaliyetlerinin üniversite öğrencilerinin
algılayışlarını belirlemeye yönelik bu araştırmada aşağıdaki hipotezler
kurulmuştur:
HİPOTEZLER
Hipotez 1:
H0 : Parti üyeliği ile partinin tutundurma faaliyetlerinden etkilenme
düzeyi arasında anlamlı bir ilişki yoktur.
121
http://tr.wikipedia.org/wiki/Milliyet%C3%A7i_Hareket_Partisi, 30/08/2011.
69
H1 : Parti üyeliği ile partinin tutundurma faaliyetlerinden etkilenme
düzeyi arasında anlamlı bir ilişki vardır.
Hipotez 2:
H0 : Tercih edilen siyasi parti ile tutundurma faaliyetlerinin etkisi
arasında anlamlı bir ilişki yoktur.
H1 : Tercih edilen siyasi parti ile tutundurma faaliyetlerinin etkisi
arasında anlamlı bir ilişki vardır.
Hipotez 3:
HO: Tercih edilen siyasi parti ile bir sonraki seçimlerde tercih edilecek
siyasi parti arasında anlamlı bir ilişki yoktur.
H1: Tercih edilen siyasi parti ile bir sonraki seçimlerde tercih edilecek
siyasi parti arasında anlamlı bir ilişki vardır.
Hipotez 4:
H0 : Seçmenlerin seçim kararını belirleme zamanı ile tutundurma
faaliyetlerinden etkilenme düzeyleri arasında anlamlı bir ilişki yoktur.
H1 : Seçmenlerin seçim kararını belirleme zaman ile tutundurma
faaliyetlerinden etkilenme düzeyleri arasında anlamlı bir ilişki vardır.
Hipotez 5 :
HO :
Başarılı bir
kampanya çalışması
görüşleri tam olarak
yansıtmayan bir partiye oy verdirmez.
H1 : Başarılı bir kampanya çalışması görüşleri tam olarak yansıtmayan
bir partiye oy verdirir.
Hipotez 6 :
H0 : Seçmenlerin cinsiyeti ile tutundurma faaliyetlerinden etkilenme
düzeyleri arasında anlamlı bir ilişki yoktur.
70
H1 : Seçmenlerin cinsiyeti ile tutundurma faaliyetlerinden etkilenme
düzeyleri arasında anlamlı bir ilişki vardır.
Hipotez 7:
H0 : Seçmenlerin gelir durumu ile tutundurma faaliyetlerinden
etkilenme düzeyleri arasında anlamlı bir ilişki yoktur.
H1 : Seçmenlerin gelir durumu ile tutundurma faaliyetlerinden
etkilenme düzeyleri arasında anlamlı bir ilişki vardır.
Hipotez 8 :
H0: Seçmenlerin ikamet ettiği belde ile tutundurma faaliyetlerinden
etkilenme düzeyleri arasında anlamlı bir ilişki yoktur.
H1 : Seçmenlerin ikamet ettiği belde ile tutundurma faaliyetlerinden
etkilenme düzeyleri arasında anlamlı bir ilişki vardır.
Hipotez 9 :
HO : Seçmenlerin tutundurma faaliyetlerinden etkilenme düzeyi
tutundurma faaliyetlerinin çeşitlerine göre farklılık göstermemektedir.
H1:
Seçmenlerin
tutundurma
faaliyetlerinden
etkilenme
düzeyi
tutundurma faaliyetlerinin çeşitlerine göre farklılık göstermektedir.
3.4. ARAŞTIRMANIN YÖNTEMİ
3.4.1. Araştırmanın Modeli
Bu araştırmada, geçmişte yaşanmış ya da halen var olan durumun
ortaya konmasına çalışılmıştır. Bu paralelde, araştırmanın hazırlanmasında
Politik pazarlamada tutundurma faaliyetleri ile ilgili ayrıntılı bir şekilde kaynak
71
taraması yapılmıştır. Yine, mevcut durumu ortaya koymak amacıyla uzman
görüşleri doğrultusunda anket hazırlanmış ve konuyla ilgili üniversite
öğrencilerine
anket uygulanmıştır. Elde edilen bulgular, bilgisayar ortamına
aktarılarak SPSS 12.0 for Windows programı yardımıyla çözümlenerek
yorumlanmış ve bu doğrultuda öneriler geliştirilmiştir.
3.4.2. Evren ve Örneklem
Araştırmanın evren kapsamını Gazi Üniversitesi Ticaret ve Turizm
Eğitim Fakültesi’nde öğrenim gören ve son seçimlerde oy kullanan öğrenciler
oluşturmaktadır.
kısıtlılıkları
Evren sayısının tümüne ulaşmak zaman ve maliyet
sebebiyle
mümkün
olamayacağından
örneklem
belirleme
yöntemine başvurulmuştur. Araştırma örneklem sayısının belirlenmesinde
tabakalama örneklem yöntemi ile 200 kişiden oluşan örneklem belirlenerek
bölümler bazında Muhasebe ve Finansman Eğitimi için 40, Büro Yönetimi
Eğitimi İçin 40, İşletme Eğitimi için 40, Seyahat İşletmeciliği Eğitimi için 40,
Konaklama İşletmeciliği Eğitimi için 40 olmak üzere toplam 200 anket kağıdı
dağıtılmıştır.
Bu araştırmada katlanılabilinir hata oranı, maddi olanaklar ve zaman
unsuru da dikkate alınarak %5 olarak belirlenmiştir. Bununla birlikte,
araştırmalarda yapılan çalışmaların bir güven aralığında olması büyük önem
arz etmektedir. Araştırmacıların tespit ettiği bu aralık ise artı eksi %2,5’dur
diğer bir ifadeyle güven aralığı %95’dir. Buna bağlı olarak Z değeri ise
1,96’dır.
3.4.3. Veri Toplama Yöntemi
72
Araştırmada
veri
toplama
aracı
olarak
anket
tekniğinden
yararlanılmıştır. 9 bölümden oluşan anketin ilk üç bölümü seçmenlerin
demografik özelliklerini ölçmeye yönelik olup, cinsiyetleri, gelir durumları ve
ikamet ettikleri belde sorulmuştur. Dördüncü bölümde herhangi bir partiye
üye olup olmadıkları, beşinci bölümde en son oy attıkları parti, altıncı
bölümde bugün seçim olsa hangi partiye oy atacakları belirlenmeye
çalışılmıştır. Yedinci bölümde hangi partiye oy vereceklerini ne zaman
belirledikleri, sekizinci bölümde başarılı bir tutundurma faaliyetinin görüşlerini
temsil etmeyen bir partiye oy verdirip verdirmeyeceği belirlenmeye
çalışılmıştır. Dokuzuncu bölüm ise 5’li Likert ölçeğine göre hazırlanmış on
yedi yargıdan oluşan bir bölümdür Bu bölümde; üç faktör baz alınarak –
reklam, halkla ilişkiler, kişisel satış ve satış geliştirme- üniversiteli
seçmenlerin
algıları
konusundaki
görüşlerini
boyutlarında
bazında
belirleyebilmek amaçlanmıştır. Bu paralelde tüketicilerin; belirlenen yargılara
ilişkin katılım derecelerini 5’li Likert ölçeği doğrultusunda ankette verilen “Hiç
Katılmıyorum”,
“Katılmıyorum”,
“Ne
Katılıyorum
Ne
Katılmıyorum”,“Katılıyorum, “Tamamen Katılıyorum” seçeneklerinden birini
seçerek işaretlemeleri istenmiştir.
3.4.4. Anketin Uygulanması ve Verilerin Toplanması
Anket 2011 yılının Temmuz ayında Gazi Üniversitesi Ticaret ve Turizm
Eğitim Fakültesi öğrencilerine son seçimler oy verip vermemelerini öğrenmek
koşulu ile yüz yüze uygulanmıştır. Çoğaltılıp 200 adet dağıtılan anket
formundan 153 tanesi değerlendirmeye tabi tutulmuş olup, katılım oranı %77
olarak belirlenmiştir.
73
3.4.5. Veri Çözümleme Yöntemi
Bağımsız örneklemler için tek-faktörlü varyans analizi, tek bir bağımsız
değişkene ilişkin iki ve daha fazla grubun bağımlı bir değişkene göre
ortalamalarının karşılaştırılarak, ortalamalar arasındaki farkın belirli bir güven
düzeyinde (%95,%99 gibi) anlamlı (önemli) olup olmadığını test etmek için
kullanılan istatistiksel bir tekniktir. Varyans analizinde gruplar topluca ele
alınarak, aralarında bir fark bulunup bulunmadığı konusunda genel bir
sonuca varılır. Fakat varyans analizi farkın hangi gruplar arasında olduğu
sorusuna cevap vermez. Araştırmada seçmenlerin tutundurma algılarının
demografik özellikler açısından, arasında anlamlı bir farklılığın olup olmadığı
cinsiyet açısından tek örneklem t-testi ile analiz edilmiş olup diğer demografik
özellikler açısından farklılıkların belirlenebilmesi için bağımsız örneklemler
için tek-faktörlü varyans analizi (One-Way Anova) yapılarak test edilmiştir.
Eğer gruplar arasında farklılık saptanırsa söz konusu farklılığın hangi
gruplardan kaynaklandığını test etmek için çoklu karşılaştırma yapılması
gerekir. Çoklu karşılaştırma için; Tukey, Duncan, Benferroni, Dunnet, Scheffe
gibi testlerden yararlanılır. Bu araştırmada, belirlenen farklılıklar çoklu
karşılaştırma yöntemlerinden olan Tukey testi kullanılarak analiz edilmeye
çalışılmıştır.
Politik tutundurma ölçeğinin yapı geçerliliği faktör analizi ile test edilmiş
ve ölçeğin tek ya da çok faktörlü olup olmadığı araştırılmıştır. Faktör analizi
sonucunda ölçeğin üç faktörlü bir yapıya sahip olduğu görülmüştür. Bu
faktörlerde yer alan maddelerin ortak özellikleri göz önünde bulundurularak
faktörlere isim verilmiştir. Buna göre; birinci faktör “Halkla ilişkiler”, ikinci
faktör “Reklam”, üçüncü faktör “Kişisel satış ve satış geliştirme” biçiminde
adlandırılmıştır. Dört faktörlü yapı gösteren ölçekte açıklanan toplam varyans
% 64.97 olarak hesaplanmıştır. Faktör sayısının belirlenmesinde çizgi grafiği,
faktör öz değerleri ve açıklanan varyans toplamı dikkate alınmıştır.
74
Uygulamayla ilgili yukarıda belirtilen analizler SPSS 12.0 for Windows
programıyla yapılmış olup, açıklanan söz konusu tüm analizler, amacına
uygun olarak yorumlanmıştır.
3.5. ARAŞTIRMA İLE İLGİLİ BULGU VE DEĞERLENDİRMELER
3.5.1. Öğrencilerin Partinin Tutundurma Faaliyetlerinden Olan
Halkla İlişkiler Alt Boyutundan Etkilenme Düzeylerinin Parti Üyeliğine
İlişkin Sonuçlar
Bu başlık altında öğrencilerin herhangi bir partiye üye olup olmamaları
ile halkla ilişkiler faaliyetlerinden etkilenme arasında bir ilişki olup olmadığı
saptanmaya çalışılmıştır.
Tablo 2 Öğrencilerin partinin tutundurma faaliyetlerinden olan Halkla İlişkiler alt
boyutundan etkilenme düzeylerinin parti üyeliğine ilişkin t testi sonuçları
Üyelik
Halkla
ilişkiler
Var
Yok
Tablo
2
N
Χ
8
134
incelendiğinde
Ss
3.03 1.0
7
t
p
-.152
.879
3.08 .86
Öğrencilerin
partinin
tutundurma
faaliyetlerinden olan Halkla İlişkiler alt boyutundan etkilenme düzeyleri parti
üyesi olup olmamaya göre anlamlı fark göstermemektedir (t=-.152, p>.05).
Bulunan bu sonuca göre Öğrencilerin partinin tutundurma faaliyetlerinden
olan Halkla İlişkiler alt boyutundan etkilenme düzeyleri herhangi bir siyasi
partiye üye olup olmamaya göre değişmemektedir.
75
3.5.2. Öğrencilerin Partinin Tutundurma Faaliyetlerinden Olan
Reklam Alt Boyutundan Etkilenme Düzeylerinin Parti Üyeliğine İlişkin
Sonuçlar
Bu başlık altında öğrencilerin herhangi bir partiye üye olup olmamaları
ile reklam faaliyetlerinden etkilenme arasında bir ilişki olup olmadığı
saptanmaya çalışılmıştır.
Tablo 3 Partinin tutundurma faaliyetlerinden olan Reklam alt boyutundan etkilenme
düzeylerinin parti üyeliğine ilişkin t testi sonuçları
Üyelik
Reklam
Var
Yok
Tablo
3
N
Ss
Χ
7
132
2.68 1.1
3
t
p
-.232
.817
2.76 .89
incelendiğinde
Öğrencilerin
partinin
tutundurma
faaliyetlerinden olan Reklam alt boyutundan etkilenme düzeyleri parti üyesi
olup olmamaya göre anlamlı fark göstermemektedir (t=-.232, p>.05). Bulunan
bu sonuca göre Öğrencilerin partinin tutundurma faaliyetlerinden olan
Reklam alt boyutundan etkilenme düzeyleri herhangi bir siyasi partiye üye
olup olmamaya göre değişmemektedir.
3.5.3. Öğrencilerin Partinin Tutundurma Faaliyetlerinden Olan
Kişisel Satış ve Satış Geliştirme Alt Boyutundan Etkilenme Düzeylerinin
Parti Üyeliğine İlişkin Sonuçlar
Bu başlık altında öğrencilerin herhangi bir partiye üye olup olmamaları
ile kişisel satış ve satış geliştirme faaliyetlerinden etkilenme arasında bir ilişki
olup olmadığı saptanmaya çalışılmıştır.
76
Tablo 4 Partinin tutundurma faaliyetlerinden olan Kişisel Satış ve Satış Geliştirme alt
boyutundan etkilenme düzeylerinin parti üyeliğine ilişkin t testi sonuçları
Üyelik
Kişisel Satış Ve Satış
Geliştirme
Var
4
Χ
Ss
7 2.66 1.0
9
Yok
Tablo
N
t
p
1.002
.318
133 2.33 .85
incelendiğinde
Öğrencilerin
partinin
tutundurma
faaliyetlerinden olan Kişisel Satış ve Satış Geliştirme alt boyutundan
etkilenme
düzeyleri
parti
üyesi
olup
olmamaya
göre
anlamlı
fark
göstermemektedir.
3.5.4. Tercih Edilen Siyasi Partinin Halkla İlişkiler Faaliyetlerinden
Etkilenme Düzeyi Üzerinde Etkisi
Öğrencilerin partinin tutundurma faaliyetlerinden olan Halkla İlişkiler alt
boyutundan etkilenme düzeylerinin tercih edilen siyasi partiye göre değişip
değişmediğine ilişkin Betimsel İstatistik sonuçları Tablo 5’te verilmiştir.
Tablo 5 Tercih Edilen Siyasi Partiye Göre Halkla İlişkiler Alt Boyutundan Aldıkları
Puanların Betimsel İstatistik Sonuçları
Tercih Edilen
Siyasi Parti
Χ
S
N
AKP
3.06
.798
51
CHP
3.28
.898
23
MHP
3.14
.990
28
Diğer
2.99
.796
35
Toplam
3.10
.852
137
77
Tablo 5 incelendiğinde; araştırma grubundaki AKP’yi tercih eden
öğrencilerin Halkla İlişkiler puanlarının ortalaması ( Χ ) 3.06, CHP’yi tercih
eden öğrencilerin Halkla İlişkiler puanlarının ortalaması ( Χ ) 3.28, MHP’yi
tercih eden öğrencilerin Halkla İlişkiler puanlarının ortalaması ( Χ ) 3.14,
Diğer’i tercih eden öğrencilerin Halkla İlişkiler puanlarının ortalaması ( Χ )
2.99’dir.
Öğrencilerin siyasi tutundurma ölçeğinin alt boyutlarından olan Halkla
İlişkiler puanlarının, tercih edilen siyasi partiye göre anlamlı bir fark gösterip
göstermediğini belirlemek için elde edilen verilere uygulanan tek yönlü
ANOVA sonuçları Tablo-6’da sunulmuştur.
Tablo 6 Tercih Edilen Siyasi Partiye Göre Halkla İlişkiler Alt Boyutundan Aldıkları
Puanlarına İlişkin Tek Yönlü ANOVA Sonuçları
KAYNAK
Tercih edilen siyasi
parti
Hata
Toplam
KT
Sd
KO
1.258
3
.419
97.630
133
.734
1412.360
137
F
.571
p
.635
Tablo-6 incelendiğinde; öğrencilerin tercih edilen siyasi partiye göre
siyasi tutundurma ölçeğinin alt boyutlarından olan Halkla İlişkiler puanları
arasındaki farka ilişkin F değeri anlamlı bulunmamıştır, F(3-133)=.571, p>.05.
Bu bulgu; öğrencilerin siyasi tutundurma ölçeğinin alt boyutlarından olan
78
Halkla İlişkiler puanlarının tercih edilen siyasi partiye göre anlamlı bir şekilde
değişmediğini göstermektedir.
3.5.4. Tercih Edilen Siyasi Partinin Reklam Faaliyetlerinden
Etkilenme Düzeyi Üzerinde Etkisi
Öğrencilerin partinin tutundurma faaliyetlerinden olan Reklam alt
boyutundan etkilenme düzeylerinin tercih edilen siyasi partiye göre değişip
değişmediğine ilişkin Betimsel İstatistik sonuçları Tablo 7’de verilmiştir.
Tablo 7 Tercih Edilen Siyasi Partiye Göre Reklam Alt Boyutundan Aldıkları Puanların
Betimsel İstatistik Sonuçları
Tercih Edilen
Siyasi Parti
Χ
S
N
AKP
2.80
.785
48
CHP
2.70
.898
24
MHP
2.92
1.005
27
Diğer
2.67
.931
36
Toplam
2.77
.886
135
Tablo 7 incelendiğinde; araştırma grubundaki AKP’yi tercih eden
öğrencilerin Reklam puanlarının ortalaması ( Χ ) 2.80, CHP’yi tercih eden
öğrencilerin Reklam puanlarının ortalaması ( Χ ) 2.70, MHP’yi tercih eden
öğrencilerin Reklam puanlarının ortalaması ( Χ ) 2.92, Diğer’i tercih eden
öğrencilerin Reklam puanlarının ortalaması ( Χ ) 2.67’dir.
79
Öğrencilerin siyasi tutundurma ölçeğinin alt boyutlarından olan Reklam
puanlarının, tercih edilen siyasi partiye göre anlamlı bir fark gösterip
göstermediğini belirlemek için elde edilen verilere uygulanan tek yönlü
ANOVA sonuçları Tablo 8’de sunulmuştur.
Tablo 8 Tercih Edilen Siyasi Partiye Göre Reklam Alt Boyutundan Aldıkları Puanlarına
İlişkin Tek Yönlü ANOVA Sonuçları
KAYNAK
Tercih edilen siyasi
parti
Hata
Toplam
KT
Sd
KO
1.089
3
.363
104.095
131
.795
1142.688
135
F
.457
p
.713
Tablo 8 incelendiğinde; öğrencilerin tercih edilen siyasi partiye göre
siyasi tutundurma ölçeğinin alt boyutlarından olan Reklam puanları
arasındaki farka ilişkin F değeri anlamlı bulunmamıştır, F(3-131)=.457, p>.05.
Bu bulgu; öğrencilerin siyasi tutundurma ölçeğinin alt boyutlarından olan
Reklam puanlarının tercih edilen siyasi partiye göre anlamlı bir şekilde
değişmediğini göstermektedir.
3.5.5. Tercih Edilen Siyasi Partinin Halkla İlişkiler ve Kişisel Satış
Faaliyetlerinden Etkilenme Düzeyi Üzerinde Etkisi
Öğrencilerin partinin tutundurma faaliyetlerinden olan Kişisel Satış ve
Satış Geliştirme alt boyutundan etkilenme düzeylerinin tercih edilen siyasi
partiye göre değişip değişmediğine ilişkin Betimsel İstatistik sonuçları Tablo
9’da verilmiştir.
80
Tablo 9 Tercih Edilen Siyasi Partiye Göre Kişisel Satış ve Satış Geliştirme Alt
Boyutundan Aldıkları Puanların Betimsel İstatistik Sonuçları
Tercih Edilen
Siyasi Parti
Χ
S
N
AKP
2.35
.812
49
CHP
2.34
.924
24
MHP
2.56
.984
27
Diğer
2.16
.779
36
Toplam
2.34
.861
136
Tablo 9 incelendiğinde; araştırma grubundaki AKP’yi tercih eden
öğrencilerin Kişisel Satış ve Satış Geliştirme puanlarının ortalaması ( Χ )
2.35, CHP’yi tercih eden öğrencilerin Kişisel Satış ve Satış Geliştirme
puanlarının ortalaması ( Χ ) 2.34, MHP’yi tercih eden öğrencilerin Kişisel
Satış ve Satış Geliştirme puanlarının ortalaması ( Χ ) 2.56, Diğer’i tercih eden
öğrencilerin Kişisel Satış ve Satış Geliştirme puanlarının ortalaması ( Χ )
2.16’dır.
Öğrencilerin siyasi tutundurma ölçeğinin alt boyutlarından olan Kişisel
Satış ve Satış Geliştirme puanlarının, tercih edilen siyasi partiye göre anlamlı
bir fark gösterip göstermediğini belirlemek için elde edilen verilere uygulanan
tek yönlü ANOVA sonuçları Tablo 10’da sunulmuştur.
81
Tablo 10 Tercih Edilen Siyasi Partiye Göre Kişisel Satış ve Satış Geliştirme Alt
Boyutundan Aldıkları Puanlarına İlişkin Tek Yönlü ANOVA Sonuçları
KAYNAK
Tercih edilen siyasi
parti
Hata
Toplam
KT
Sd
KO
2.437
3
.812
97.678
132
.740
844.844
136
F
1.098
p
.353
Tablo 10 incelendiğinde; öğrencilerin tercih edilen siyasi partiye göre
siyasi tutundurma ölçeğinin alt boyutlarından olan Kişisel Satış ve Satış
Geliştirme puanları arasındaki farka ilişkin F değeri anlamlı bulunmamıştır,
F(3-132)=1.098, p>.05. Bu bulgu; öğrencilerin siyasi tutundurma ölçeğinin alt
boyutlarından olan Kişisel Satış ve Satış Geliştirme puanlarının tercih edilen
siyasi partiye göre anlamlı bir şekilde değişmediğini göstermektedir. Hipotez
2’ye ilişkin elde edilen ANOVA testi sonuçları dikkate alındığında H0 hipotezi
kabul edilmiştir.
3.5.6. Tercih Edilen Siyasi Parti ile Bir Sonraki Seçimlerde Tercih
Edilecek Siyasi Parti Arasındaki İlişki
Öğrencilerin son seçimde tercih ettikleri siyasi parti ile bugün seçim
olsa tercih edecekleri siyasi partiye ilişkin çapraz tablo sonuçları Tablo 11’ de
sunulmuştur.
82
Tablo 11 Öğrencilerin son seçimde tercih ettikleri siyasi parti ile bugün seçim olsa
tercih edecekleri siyasi partiye ilişkin çapraz tablo sonuçları
Bugün Seçim Olsa Tercih
Edilecek Siyasi Parti
AKP
CHP
MHP
Diğer
Toplam
Son Seçimde Tercih Edilen AKP
Siyasi Parti
CHP
49
0
0
2
51
0
24
0
0
24
MHP
0
2
27
0
29
Diğer
1
0
2
35
38
50
26
29
37
142
Toplam
Tablo 11 incelendiğinde
araştırmaya katılan öğrencilerin son
seçimlerde oy verdikleri siyasi parti AKP olanların 51’inden 49’u bugün seçim
olsa yine AKP’ ye oy vereceğini, öğrencilerin son seçimlerde oy verdikleri
siyasi parti CHP olanların 24’ünden 24’ü bugün seçim olsa yine CHP’ ye oy
vereceğini, öğrencilerin son seçimlerde oy verdikleri siyasi parti MHP
olanların 29’undan 27’si bugün seçim olsa yine MHP’ ye oy vereceğini ifade
etmiştir. (Ki-kare(9)= 371.233 p<.000). Bu bulgular dikkate alındığında bugün
seçim olsa araştırmaya katılan öğrencilerin büyük çoğunluğunun son
seçimlerde oy verdikleri partiye yine oy verecekleri söylenebilir. Hipotez 3’e
ilişkin elde edilen Ki-kare testi sonuçları dikkate alındığında H0 hipotezi
reddedilmiş H1 hipotezi kabul edilmiştir.
83
3.5.7. Seçmenlerin Seçim Kararını Belirleme Zaman
Tutundurma Faaliyetlerinden Etkilenme Düzeyleri Arasındaki İlişki
ile
Öğrencilerin partinin tutundurma faaliyetlerinden olan Halkla İlişkiler alt
boyutundan etkilenme düzeylerinin seçim kararını belirleme zamanına göre
değişip değişmediğine ilişkin Betimsel İstatistik sonuçları Tablo 12’de
verilmiştir.
Tablo 12 Seçim Kararını Belirleme Zamanına Göre Halkla İlişkiler Alt Boyutundan
Aldıkları Puanların Betimsel İstatistik Sonuçları
Χ
S
N
Seçim Kampanya Çalışmalarından Önce
3.05
.909
96
Seçim Kampanya Çalışmalarından Sonra
3.38
.689
26
Sandık Başında
2.91
.858
14
Toplam
3.10
.872
136
Seçim Kararını Belirleme Zamanı
Tablo 12 incelendiğinde; araştırma grubundaki öğrencilerin kararını
seçim kampanya çalışmalarından önce verenlerin Halkla İlişkiler puanlarının
ortalaması ( Χ ) 3.05, kararını seçim kampanya çalışmalarından sonra
verenlerin Halkla İlişkiler puanlarının ortalaması ( Χ ) 3.38, kararını sandık
başında verenlerin Halkla İlişkiler puanlarının ortalaması ( Χ ) 2.91’dir.
Öğrencilerin siyasi tutundurma ölçeğinin alt boyutlarından olan Halkla
İlişkiler puanlarının, seçim kararını belirleme zamanına göre anlamlı bir fark
gösterip göstermediğini belirlemek için elde edilen verilere uygulanan tek
yönlü ANOVA sonuçları Tablo 13’de sunulmuştur.
84
Tablo 13 Seçim Kararını Belirleme Zamanına Göre Halkla İlişkiler Alt Boyutundan
Aldıkları Puanlarına İlişkin Tek Yönlü ANOVA Sonuçları
KAYNAK
Seçim Kararını
Belirleme Zamanı
Hata
Toplam
KT
Sd
KO
2.678
2
1.339
99.962
133
.752
1410.840
136
F
1.782
p
.172
Tablo 13 incelendiğinde; öğrencilerin seçim kararını belirleme
zamanına göre siyasi tutundurma ölçeğinin alt boyutlarından olan Halkla
İlişkiler puanları arasındaki farka ilişkin F değeri anlamlı bulunmamıştır, F(2133)=1.782, p>.05. Bu bulgu; öğrencilerin siyasi tutundurma ölçeğinin alt
boyutlarından olan Halkla İlişkiler puanlarının seçim kararını belirleme
zamanına göre anlamlı bir şekilde değişmediğini göstermektedir.
Öğrencilerin partinin tutundurma faaliyetlerinden olan Reklam alt
boyutundan etkilenme düzeylerinin seçim kararını belirleme zamanına göre
değişip değişmediğine ilişkin Betimsel İstatistik sonuçları Tablo 14’de
verilmiştir.
85
Tablo 14 Seçim Kararını Belirleme Zamanına Göre Reklam Alt Boyutundan Aldıkları
Puanların Betimsel İstatistik Sonuçları
Χ
S
N
Seçim Kampanya Çalışmalarından Önce
2.74
.933
96
Seçim Kampanya Çalışmalarından Sonra
2.96
.734
26
Sandık Başında
2.48
1.003
11
Toplam
2.77
.905
133
Seçim Kararını Belirleme Zamanı
Tablo 14 incelendiğinde; araştırma grubundaki öğrencilerin kararını
seçim kampanya çalışmalarından önce verenlerin Reklam puanlarının
ortalaması ( Χ ) 2.74, kararını seçim kampanya çalışmalarından sonra
verenlerin Reklam puanlarının ortalaması ( Χ ) 2.96, kararını sandık başında
verenlerin Reklam puanlarının ortalaması ( Χ ) 2.48’dir.
Öğrencilerin siyasi tutundurma ölçeğinin alt boyutlarından olan Reklam
puanlarının, seçim kararını belirleme zamanına göre anlamlı bir fark gösterip
göstermediğini belirlemek için elde edilen verilere uygulanan tek yönlü
ANOVA sonuçları Tablo 15’de sunulmuştur.
86
Tablo 15 Seçim Kararını Belirleme Zamanına Göre Reklam Alt Boyutundan Aldıkları
Puanlarına İlişkin Tek Yönlü ANOVA Sonuçları
KAYNAK
Seçim Kararını
Belirleme Zamanı
Hata
Toplam
KT
Sd
KO
F
1.954
2
.977
106.266
130
.817
1125.063
133
p
1.195
.306
Tablo 15 incelendiğinde; öğrencilerin seçim kararını belirleme
zamanına göre siyasi tutundurma ölçeğinin alt boyutlarından olan Reklam
puanları arasındaki farka ilişkin F değeri anlamlı bulunmamıştır, F(2130)=1.195, p>.05. Bu bulgu; öğrencilerin siyasi tutundurma ölçeğinin alt
boyutlarından olan Reklam puanlarının seçim kararını belirleme zamanına
göre anlamlı bir şekilde değişmediğini göstermektedir.
Öğrencilerin partinin tutundurma faaliyetlerinden olan Kişisel Satış ve
Satış Geliştirme alt boyutundan etkilenme düzeylerinin seçim kararını
belirleme zamanına göre değişip değişmediğine ilişkin Betimsel İstatistik
sonuçları Tablo’16 da verilmiştir.
Tablo 16 Seçim Kararını Belirleme Zamanına Göre Kişisel Satış ve Satış Geliştirme Alt
Boyutundan Aldıkları Puanların Betimsel İstatistik Sonuçları
Χ
S
N
Seçim Kampanya Çalışmalarından Önce
2.32
.915
96
Seçim Kampanya Çalışmalarından Sonra
2.49
.707
26
Seçim Kararını Belirleme Zamanı
87
Sandık Başında
2.13
.947
12
Toplam
2.33
.880
134
Tablo 16 incelendiğinde; araştırma grubundaki öğrencilerin kararını
seçim kampanya çalışmalarından önce verenlerin Kişisel Satış ve Satış
Geliştirme puanlarının ortalaması ( Χ ) 2.32, kararını seçim kampanya
çalışmalarından sonra verenlerin Kişisel Satış ve Satış Geliştirme puanlarının
ortalaması ( Χ ) 2.49, kararını sandık başında verenlerin Kişisel Satış ve Satış
Geliştirme puanlarının ortalaması ( Χ ) 2.13’tür.
Öğrencilerin siyasi tutundurma ölçeğinin alt boyutlarından olan Kişisel
Satış ve Satış Geliştirme puanlarının, seçim kararını belirleme zamanına
göre anlamlı bir fark gösterip göstermediğini belirlemek için elde edilen
verilere uygulanan tek yönlü ANOVA sonuçları Tablo 17’de sunulmuştur.
Tablo 17 Seçim Kararını Belirleme Zamanına Göre Kişisel Satış ve Satış Geliştirme Alt
Boyutundan Aldıkları Puanlarına İlişkin Tek Yönlü ANOVA Sonuçları
KAYNAK
Seçim Kararını
Belirleme Zamanı
KT
Sd
KO
F
1.194
2
.597
Hata
101.903
131
.778
Toplam
831.875
134
.767
p
.466
Tablo 17 incelendiğinde; öğrencilerin seçim kararını belirleme
zamanına göre siyasi tutundurma ölçeğinin alt boyutlarından olan Kişisel
Satış ve Satış Geliştirme puanları arasındaki farka ilişkin F değeri anlamlı
bulunmamıştır,
F(2-131)=.767,
p>.05.
Bu
bulgu;
öğrencilerin
siyasi
tutundurma ölçeğinin alt boyutlarından olan Kişisel Satış ve Satış Geliştirme
88
puanlarının seçim kararını belirleme zamanına göre anlamlı bir şekilde
değişmediğini göstermektedir.
Hipotez 4’e ilişkin elde edilen ANOVA testi sonuçları dikkate
alındığında H0 hipotezi kabul edilmiştir.
3.5.8. Başarılı Bir Kampanya Çalışması Görüşleri Tam Olarak
Yansıtmayan Bir Partiye Oy Verdirtme Durumu
Başarılı bir kampanya çalışması görüşleri tam olarak yansıtmayan bir
partiye oy verir misiniz? Sorusuna ilişkin frekans değerleri Tablo 18’de
verilmiştir.
Tablo 18 Başarılı Bir Kampanya Çalışması Görüşleri Tam Olarak Yansıtmayan Bir
Partiye Oy Verir Misiniz? Sorusuna İlişkin Frekans Tablosu
F
%
Evet
18
12
Hayır
132
88
Toplam
150
100
Tablo 18 incelendiğinden başarılı bir kampanya çalışması görüşleri
tam olarak yansıtmayan bir partiye oy verir misiniz? Sorusuna Evet diyen 18
kişi (%12), Hayır diyen 132 kişi (%88) bulunmaktadır. Bu bulgu dikkate
alındığında araştırmaya katılanların sadece %12’sinin seçimde oy vereceği
partiyi seçim kampanyasına göre değiştirebileceğini ifade etmiştir.
89
3.5.9. Seçmenlerin Cinsiyeti ile Tutundurma Faaliyetlerinden
Etkilenme Düzeyleri Arasındaki İlişki
Öğrencilerin partinin tutundurma faaliyetlerinden olan Halkla İlişkiler alt
boyutundan etkilenme düzeylerinin cinsiyete ilişkin t testi sonuçları Tablo 19’
da verilmiştir.
Tablo 19 Öğrencilerin Partinin Tutundurma Faaliyetlerinden Olan Halkla İlişkiler Alt
Boyutundan Etkilenme Düzeylerinin Cinsiyete İlişkin t Testi Sonuçları
Cinsiyet
Halkla
ilişkiler
Tablo
N
Χ
Ss
Erkek
74
2.99
.925
Kadın
69
3.17
.795
19
incelendiğinde
t
p
-1.295
.197
Öğrencilerin
partinin
tutundurma
faaliyetlerinden olan Halkla İlişkiler alt boyutundan etkilenme düzeyleri
cinsiyete göre anlamlı fark göstermemektedir (t=--1.295, p>.05). Bulunan bu
sonuca göre Öğrencilerin partinin tutundurma faaliyetlerinden olan Halkla
İlişkiler alt boyutundan etkilenme düzeyleri cinsiyeti kadın ve erkek olmaya
göre değişmemektedir.
Öğrencilerin partinin tutundurma faaliyetlerinden olan Reklam alt
boyutundan etkilenme düzeylerinin cinsiyete ilişkin t testi sonuçları Tablo
20’de verilmiştir.
Tablo 20 Öğrencilerin Partinin Tutundurma Faaliyetlerinden Olan Reklam Alt
Boyutundan Etkilenme Düzeylerinin Cinsiyete İlişkin t Testi Sonuçları
Cinsiyet
Reklam
N
Χ
Ss
Erkek
71
2.86 1.010
Kadın
69
2.67
.750
t
p
1.184
.238
90
Tablo
20
incelendiğinde
öğrencilerin
partinin
tutundurma
faaliyetlerinden olan reklam alt boyutundan etkilenme düzeyleri cinsiyete
göre anlamlı fark göstermemektedir (t=1.184, p>.05). Bulunan bu sonuca
göre Öğrencilerin partinin tutundurma faaliyetlerinden olan Reklam alt
boyutundan etkilenme düzeyleri cinsiyeti kadın ve erkek olmaya göre
değişmemektedir.
Öğrencilerin partinin tutundurma faaliyetlerinden olan Kişisel Satış ve
Satış Geliştirme alt boyutundan etkilenme düzeylerinin cinsiyete ilişkin t testi
sonuçları Tablo 21’de verilmiştir.
Tablo 21 Öğrencilerin Partinin Tutundurma Faaliyetlerinden Olan Kişisel Satış Ve Satış
Geliştirme Alt Boyutundan Etkilenme Düzeylerinin Cinsiyete İlişkin t Testi Sonuçları
Cinsiyet
Kişisel Satış Ve Satış
Geliştirme
Tablo
21
N
Χ
Ss
Erkek
71 2.35 1.010
Kadın
70 2.33
incelendiğinde
t
p
.150
.881
partinin
tutundurma
.688
Öğrencilerin
faaliyetlerinden olan Kişisel Satış Ve Satış Geliştirme alt boyutundan
etkilenme düzeyleri cinsiyete göre anlamlı fark göstermemektedir (t=.150,
p>.05).
Bulunan
bu
sonuca
göre
Öğrencilerin
partinin
tutundurma
faaliyetlerinden olan Kişisel Satış Ve Satış Geliştirme alt boyutundan
etkilenme düzeyleri cinsiyeti kadın ve erkek olmaya göre değişmemektedir.
Hipotez 6’ya ilişkin elde edilen t testi sonuçları dikkate alındığında H0
hipotezi kabul edilmiştir.
91
3.5.10.
Seçmenlerin
Gelir
Durumları
ile
Faaliyetlerinden Etkilenme Düzeyleri Arasındaki İlişki
Tutundurma
Öğrencilerin partinin tutundurma faaliyetlerinden olan Halkla İlişkiler alt
boyutundan
etkilenme
düzeylerinin
maddi
durumlarına
göre
değişip
değişmediğine ilişkin Betimsel İstatistik sonuçları Tablo 22’de verilmiştir.
Tablo 22 Gelir Durumlarına Göre Halkla İlişkiler Alt Boyutundan Aldıkları Puanların
Betimsel İstatistik Sonuçları
Χ
S
N
600 TL’den az
3.11
.788
28
601-1000 TL
3.17
.864
46
1001-2000 TL
2.86
.940
51
2001-3000 TL
3.52
.681
10
3001 TL ve Üzeri
3.20
.864
4
Toplam
3.07
.876
139
Maddi Durumu (Aylık Gelir)
Tablo 22 incelendiğinde; araştırma grubundaki öğrencilerin ailesinin
aylık geliri 600 TL’den az olanların Halkla İlişkiler puanlarının ortalaması ( Χ )
3.11, aylık geliri 601-1000 TL olanların Halkla İlişkiler puanlarının ortalaması
( Χ ) 3.17, aylık geliri 1001-2000 TL olanların Halkla İlişkiler puanlarının
ortalaması ( Χ ) 2.86, aylık geliri 2001-3000 TL olanların Halkla İlişkiler
puanlarının ortalaması ( Χ ) 3.52, aylık geliri 3001 TL ve Üzeri olanların Halkla
İlişkiler puanlarının ortalaması ( Χ ) 3.20’dir.
92
Öğrencilerin siyasi tutundurma ölçeğinin alt boyutlarından olan Halkla
İlişkiler
puanlarının,
maddi
duruma
göre
anlamlı
bir
fark
gösterip
göstermediğini belirlemek için elde edilen verilere uygulanan tek yönlü
ANOVA sonuçları Tablo 23’de sunulmuştur.
Tablo 23 Gelir Duruma Göre Halkla İlişkiler Alt Boyutundan Aldıkları Puanlarına İlişkin
Tek Yönlü ANOVA Sonuçları
KAYNAK
Maddi Durum
Hata
Toplam
KT
Sd
KO
4.902
4
1.226
100.927
134
.753
1416.320
139
F
P
1.627
.171
Tablo 23 incelendiğinde; öğrencilerin maddi durumuna göre siyasi
tutundurma ölçeğinin alt boyutlarından olan Halkla İlişkiler puanları
arasındaki farka ilişkin F değeri anlamlı bulunmamıştır, F(4-134)=1.627,
p>.05. Bu bulgu; öğrencilerin siyasi tutundurma ölçeğinin alt boyutlarından
olan Halkla İlişkiler puanlarının maddi duruma göre anlamlı bir şekilde
değişmediğini göstermektedir.
Öğrencilerin partinin tutundurma faaliyetlerinden olan Reklam alt
boyutundan
etkilenme
düzeylerinin
maddi
durumlarına
göre
değişip
değişmediğine ilişkin Betimsel İstatistik sonuçları Tablo 24’de verilmiştir.
93
Tablo 24 Gelir Durumlarına Göre Reklam Alt Boyutundan Aldıkları Puanların Betimsel
İstatistik Sonuçları
Χ
S
N
600 TL’den az
2.84
.739
25
601-1000 TL
2.87
.816
45
1001-2000 TL
2.64
.990
51
2001-3000 TL
2.58
.817
10
3001 TL ve Üzeri
3.45
1.022
5
Toplam
2.78
.885
136
Maddi Durumu (Aylık Gelir)
Tablo 24 incelendiğinde; araştırma grubundaki öğrencilerin ailesinin
aylık geliri 600 TL’den az olanların Reklam puanlarının ortalaması ( Χ ) 2.84,
aylık geliri 601-1000 TL olanların Reklam puanlarının ortalaması ( Χ ) 2.87,
aylık geliri 1001-2000 TL olanların Reklam puanlarının ortalaması ( Χ ) 2.64,
aylık geliri 2001-3000 TL olanların Reklam puanlarının ortalaması ( Χ ) 2.58,
aylık geliri 3001 TL ve Üzeri olanların Reklam puanlarının ortalaması ( Χ )
3.45’tir.
Öğrencilerin siyasi tutundurma ölçeğinin alt boyutlarından olan Reklam
puanlarının, maddi duruma göre anlamlı bir fark gösterip göstermediğini
belirlemek için elde edilen verilere uygulanan tek yönlü ANOVA sonuçları
Tablo 25’de sunulmuştur.
94
Tablo 25 Gelir Duruma Göre Reklam Alt Boyutundan Aldıkları Puanlarına İlişkin Tek
Yönlü ANOVA Sonuçları
KAYNAK
KT
Maddi Durum
Hata
Toplam
Tablo 25
Sd
KO
4.061
4
1.015
101.648
131
.776
1154.938
136
F
1.308
P
.270
incelendiğinde; öğrencilerin maddi durumuna göre siyasi
tutundurma ölçeğinin alt boyutlarından olan Reklam puanları arasındaki farka
ilişkin F değeri anlamlı bulunmamıştır, F(4-131)=1.308, p>.05. Bu bulgu;
öğrencilerin siyasi tutundurma ölçeğinin alt boyutlarından olan Reklam
puanlarının
maddi
duruma
göre
anlamlı
bir
şekilde
değişmediğini
göstermektedir.
Öğrencilerin partinin tutundurma faaliyetlerinden olan Kişisel Satış ve
Satış Geliştirme alt boyutundan etkilenme düzeylerinin maddi durumlarına
göre değişip değişmediğine ilişkin Betimsel İstatistik sonuçları Tablo 26’da
verilmiştir.
95
Tablo 26 Gelir Durumlarına Göre Kişisel Satış ve Satış Geliştirme Alt Boyutundan
Aldıkları Puanların Betimsel İstatistik Sonuçları
Χ
S
N
600 TL’den az
2.29
.797
26
601-1000 TL
2.45
.884
45
1001-2000 TL
2.25
.905
51
2001-3000 TL
2.53
.733
10
3001 TL ve Üzeri
2.55
.763
5
Toplam
2.35
.857
137
Maddi Durumu (Aylık Gelir)
Tablo 26 incelendiğinde; araştırma grubundaki öğrencilerin ailesinin
aylık geliri 600 TL’den az olanların Kişisel Satış ve Satış Geliştirme
puanlarının ortalaması ( Χ ) 2.29, aylık geliri 601-1000 TL olanların Kişisel
Satış ve Satış Geliştirme puanlarının ortalaması ( Χ ) 2.45, aylık geliri 10012000 TL olanların Kişisel Satış ve Satış Geliştirme puanlarının ortalaması
( Χ ) 2.25, aylık geliri 2001-3000 TL olanların Kişisel Satış ve Satış Geliştirme
puanlarının ortalaması ( Χ ) 2.53, aylık geliri 3001 TL ve Üzeri olanların
Kişisel Satış ve Satış Geliştirme puanlarının ortalaması ( Χ ) 2.55’tir.
Öğrencilerin siyasi tutundurma ölçeğinin alt boyutlarından olan Kişisel
Satış ve Satış Geliştirme puanlarının, maddi duruma göre anlamlı bir fark
gösterip göstermediğini belirlemek için elde edilen verilere uygulanan tek
yönlü ANOVA sonuçları Tablo 27’de sunulmuştur.
96
Tablo 27 Gelir Duruma Göre Kişisel Satış ve Satış Geliştirme Alt Boyutundan
Aldıkları Puanlarına İlişkin Tek Yönlü ANOVA Sonuçları
KAYNAK
Maddi Durum
Hata
Toplam
KT
Sd
KO
1.589
4
.397
98.346
132
.745
858.516
137
F
.533
P
.712
Tablo 27 incelendiğinde; öğrencilerin maddi durumuna göre siyasi
tutundurma ölçeğinin alt boyutlarından olan Kişisel Satış ve Satış Geliştirme
puanları arasındaki farka ilişkin F değeri anlamlı bulunmamıştır, F(4132)=.533, p>.05. Bu bulgu; öğrencilerin siyasi tutundurma ölçeğinin alt
boyutlarından olan Kişisel Satış ve Satış Geliştirme puanlarının maddi
duruma göre anlamlı bir şekilde değişmediğini göstermektedir.
Hipotez 7’ye ilişkin elde edilen ANOVA testi sonuçları dikkate
alındığında H0 hipotezi kabul edilmiştir.
3.5.10. Seçmenlerin İkamet Ettikleri Belde ile Tutundurma
Faaliyetlerinden Etkilenme Düzeyleri Arasındaki İlişki
Öğrencilerin partinin tutundurma faaliyetlerinden olan Halkla İlişkiler alt
boyutundan etkilenme düzeylerinin ikamet edilen yere göre değişip
değişmediğine ilişkin Betimsel İstatistik sonuçları Tablo 28’de verilmiştir.
97
Tablo 28 İkamet Edilen Yere Göre Halkla İlişkiler Alt Boyutundan Aldıkları Puanların
Betimsel İstatistik Sonuçları
İkamet Edilen Yer
N
Χ
S
Köy
2.98
.842
26
Kasaba
3.03
.638
6
İlçe/Kaza
3.49
.799
35
Şehir
2.92
.879
75
Toplam
3.08
.870
142
Tablo 28 incelendiğinde; araştırma grubundaki öğrencilerin köyde
ikamet edenlerin Halkla İlişkiler puanlarının ortalaması ( Χ ) 2.98, kasabada
ikamet edenlerin Halkla İlişkiler puanlarının ortalaması ( Χ ) 3.03, ilçe/kazada
ikamet edenlerin Halkla İlişkiler puanlarının ortalaması ( Χ ) 3.49, şehirde
ikamet edenlerin Halkla İlişkiler puanlarının ortalaması ( Χ ) 2.92’ dir.
Öğrencilerin siyasi tutundurma ölçeğinin alt boyutlarından olan Halkla
İlişkiler puanlarının, ikamet edilen yere göre anlamlı bir fark gösterip
göstermediğini belirlemek için elde edilen verilere uygulanan tek yönlü
ANOVA sonuçları Tablo 29’da sunulmuştur.
98
Tablo 29 İkamet Edilen Yere Göre Halkla İlişkiler Alt Boyutundan Aldıkları
Puanlarına İlişkin Tek Yönlü ANOVA Sonuçları
KAYNAK
İkamet Edilen Yer
Hata
Toplam
KT
Sd
KO
8.132
3
2.711
98.567
138
.714
1450.320
142
F
3.795
P
.012
Tablo 29 incelendiğinde; öğrencilerin ikamet ettikleri yere göre siyasi
tutundurma ölçeğinin alt boyutlarından olan Halkla İlişkiler puanları
arasındaki farka ilişkin F değeri anlamlı bulunmuştur, F(3-138)=3.795, p<.05.
Bu bulgu; öğrencilerin siyasi tutundurma ölçeğinin alt boyutlarından olan
Halkla İlişkiler puanlarının ikamet edilen yere göre anlamlı bir şekilde
değiştiğini göstermektedir. Bu farkın kaynağını belirlemek için yapılan Tukey
testi sonuçları Tablo 30’da sunulmuştur.
99
Tablo 30 İkamet Edilen Yere Göre Halkla İlişkiler Alt Boyutundan Aldıkları Puanlarına
İlişkin Tukey Testi Sonuçları
(I) ikamet (J) ikamet
Köy
Ortalama farkı (I-J)
Kasaba
-.0564
.999
İlçe/Kaza
-.5145
.092
.0569
.991
-.4581
.611
Şehir
.1133
.989
Şehir
.5714*
.007
Şehir
Kasaba
İlçe/Kaza
p
İlçe/Kaza
Tablo 30 incelendiğinde yapılan Tukey testi sonuçlarına göre farkın
ilçe/kaza da yaşayan öğrenciler ile şehirde yaşayan öğrencilerin Halkla
İlişkiler puan ortalamaları arasında olduğu görülmektedir (.5714, p<.05). Yani
ikamet
edilen
ortalamalarının
yer
ilçe/kaza
ikamet
edilen
olan
yer
öğrencilerin
şehir
Halkla
olan
İlişkiler
puan
öğrencilerin
puan
ortalamalarından farkı istatistiksel olarak anlamlı bulunmuştur.
Öğrencilerin partinin tutundurma faaliyetlerinden olan Reklam alt
boyutundan etkilenme düzeylerinin ikamet edilen yere göre değişip
değişmediğine ilişkin Betimsel İstatistik sonuçları Tablo 31’de verilmiştir.
100
Tablo 31 İkamet Edilen Yere Göre Reklam Alt Boyutundan Aldıkları Puanların Betimsel
İstatistik Sonuçları
Χ
S
N
Köy
2.97
.784
23
Kasaba
2.88
.518
6
İlçe/Kaza
2.88
.971
35
Şehir
2.62
.906
75
Toplam
2.76
.896
139
İkamet Edilen Yer
Tablo 31 incelendiğinde; araştırma grubundaki öğrencilerin köyde
ikamet edenlerin Reklam puanlarının ortalaması ( Χ ) 2.97, kasabada ikamet
edenlerin Reklam puanlarının ortalaması ( Χ ) 2.88, ilçe/kazada ikamet
edenlerin Reklam puanlarının ortalaması ( Χ ) 2.88, şehirde ikamet edenlerin
Reklam puanlarının ortalaması ( Χ ) 2.62’ dir.
Öğrencilerin siyasi tutundurma ölçeğinin alt boyutlarından olan Reklam
puanlarının, ikamet edilen yere göre anlamlı bir fark gösterip göstermediğini
belirlemek için elde edilen verilere uygulanan tek yönlü ANOVA sonuçları
Tablo 32’de sunulmuştur.
101
Tablo 32 İkamet Edilen Yere Göre Reklam Alt Boyutundan Aldıkları Puanlarına
İlişkin Tek Yönlü ANOVA Sonuçları
KAYNAK
İkamet Edilen Yer
Hata
Toplam
KT
Sd
KO
2.959
3
.986
107.725
135
.798
1166.000
139
F
1.236
P
.299
Tablo 32 incelendiğinde; öğrencilerin ikamet ettikleri yere göre siyasi
tutundurma ölçeğinin alt boyutlarından olan Reklam puanları arasındaki farka
ilişkin F değeri anlamlı bulunmamıştır, F(3-135)=1.236, p>.05. Bu bulgu;
öğrencilerin siyasi tutundurma ölçeğinin alt boyutlarından olan Reklam
puanlarının ikamet edilen yere göre anlamlı bir şekilde değişmediğini
göstermektedir.
Öğrencilerin partinin tutundurma faaliyetlerinden olan Kişisel Satış ve
Satış Geliştirme alt boyutundan etkilenme düzeylerinin ikamet edilen yere
göre değişip değişmediğine ilişkin Betimsel İstatistik sonuçları Tablo 33’de
verilmiştir.
102
Tablo 33 İkamet Edilen Yere Göre Kişisel Satış ve Satış Geliştirme Alt Boyutundan
Aldıkları Puanların Betimsel İstatistik Sonuçları
İkamet Edilen Yer
Tablo
N
Χ
S
Köy
2.69
.697
23
Kasaba
1.90
.823
6
İlçe/Kaza
2.44
1.062
35
Şehir
2.22
.784
76
Toplam
2.34
.865
140
33 incelendiğinde; araştırma grubundaki öğrencilerin köyde
ikamet edenlerin Kişisel Satış ve Satış Geliştirme puanlarının ortalaması ( Χ )
2.69, kasabada ikamet edenlerin Kişisel Satış ve Satış Geliştirme puanlarının
ortalaması ( Χ ) 1.90, ilçe/kazada ikamet edenlerin Kişisel Satış ve Satış
Geliştirme puanlarının ortalaması ( Χ ) 2.44, şehirde ikamet edenlerin Kişisel
Satış ve Satış Geliştirme puanlarının ortalaması ( Χ ) 2.22’ dir.
Öğrencilerin siyasi tutundurma ölçeğinin alt boyutlarından olan Kişisel
Satış ve Satış Geliştirme puanlarının, ikamet edilen yere göre anlamlı bir fark
gösterip göstermediğini belirlemek için elde edilen verilere uygulanan tek
yönlü ANOVA sonuçları Tablo 34’de sunulmuştur.
103
Tablo 34 İkamet Edilen Yere Göre Kişisel Satış ve Satış Geliştirme Alt Boyutundan
Aldıkları Puanlarına İlişkin Tek Yönlü ANOVA Sonuçları
KAYNAK
İkamet Edilen Yer
Hata
Toplam
KT
Sd
KO
5.412
3
1.804
98.548
136
.725
868.906
140
F
2.489
P
.063
Tablo 34 incelendiğinde; öğrencilerin ikamet ettikleri yere göre siyasi
tutundurma ölçeğinin alt boyutlarından olan Kişisel Satış ve Satış Geliştirme
puanları arasındaki farka ilişkin F değeri anlamlı bulunmamıştır, F(3136)=2.489, p>.05. Bu bulgu; öğrencilerin siyasi tutundurma ölçeğinin alt
boyutlarından olan Kişisel Satış ve Satış Geliştirme puanlarının ikamet edilen
yere göre anlamlı bir şekilde değişmediğini göstermektedir.
Hipotez 8’e ilişkin elde edilen ANOVA testi sonuçları dikkate
alındığında Halkla İlişkiler alt boyutuna ilişkin H0 hipotezi reddedilmiş H1
hipotezi kabul edilmiştir. Bununla birlikte Reklam ve Kişisel Satış ve Satış
Geliştirme alt boyutlarına ilişkin H0 hipotezleri kabul edilmiştir.
3.5.10. Seçmenlerin
Etkilenme Düzeyi
Tutundurma
Karması
Elemanlarından
Politik Tutundurma Ölçeği’nin birinci faktöründe 5 madde yer almaktadır.
Ölçeğin bu faktöründeki maddelerin faktör yük değerleri .52 ile .87 arasında değerler
almıştır. Ölçeğin bu faktörüne ait iç tutarlılık katsayısı Cronbach Alfa .85 olarak
bulunmuştur. Ölçeğin ikinci boyutunda 4 madde yer almış ve bu maddelerin faktör
104
yük değerleri .63 ile .79 arasında değerler almıştır. Ölçeğin bu faktörüne ait iç
tutarlılık katsayısı Cronbach Alfa değeri ise .80 olarak hesaplanmıştır. Ölçeğin
üçüncü boyutunda 8 madde yer almış ve bu maddelerin faktör yük değerleri .58 ile
.86 arasında değişmiştir. Ölçeğin bu faktörüne ait iç tutarlılık katsayısı Cronbach Alfa
.91 olarak bulunmuştur. Ölçekte yer alan maddelerin faktör yükleri, açıklanan
varyans değerleri ve Cronbach Alfa iç tutarlık katsayıları Tablo 35’de sunulmuştur.
Tablo 35 Seçmenlerin Tutundurma Karması Elemanlarından Etkilenme Düzeyine
İlişkin Tablo
Kişisel satış
Halkla ilişkiler
Reklam
ve satış
geliştirme
s1
.870
s2
.867
s3
.868
s4
.708
S17
.516
S11
.747
S13
.767
S14
.785
S16
.625
S18
.575
S19
.667
S20
.606
S21
.758
S22
.799
S23
.872
Cronbach's
Alpha
Açıklanan
varyans (%)
.85
28.84
.80
20.48
.91
16.65
105
S24
.856
S25
.604
Tablo 35 de görüldüğü üzere seçmenlerin tutundurma karması
elemanlarından etkilenme düzeyleri birbirine yakın gözlenmiştir.
106
SONUÇ
Temel amacı rekabet üstünlüğü elde etmek olan pazarlama kavramı
her geçen gün önemini arttırarak giderek bir yaşam felsefesi haline gelmiş,
bunun sonucunda da giderek alt kolları çoğalmıştır. Politik pazarlama da bu
alt kollardan biri olup, yoğun olarak karşımıza çıkmaktadır. Pazarlamanın
genelinde olan rekabet üstünlüğü elde etme amacı politik pazarlamada da
temel amaç olarak, rakip partilere karşı seçmen oylarını kazanarak önde
gelebilme
gayesi
hedeflenmiştir.
Pazarlamada
olduğu
gibi
politik
pazarlamada da rekabet üstünlüğü kazanmak için pazarlama karması
kararlarına –ürün, fiyat, dağıtım, tutundurma- başvurulmaktadır. Politik
pazarlama karmasında önemli bir unsur olan tutundurma karması kararları
özellikle seçim dönemlerinde seçim kampanyaları olarak seçmenlerin
karşısına çıkmaktadır. Ancak sürekli değişen seçmen istek ve ihtiyaçları
tutundurma faaliyetlerinden etkilenme düzeyini de değiştirmiştir. Seçmenler
klasik kampanyalardan etkilenmez bir hal alıp, bu kampanyaları boş vaat ya
da geçici tatmin olarak görmekte ve bu faaliyetlere inanmamakta, bu
faaliyetler onun oy verme kararını değiştirememektedir. bu doğrultuda siyasi
partilerin
yeni
tutundurma
stratejilerine
ihtiyaçlarının
olduğu
yadsınılamayacak bir olgudur.
Çalışma kapsamında önde çıkan sonuçlarda, birçok üniversite
öğrencisinin parti üyeliğinin olmadığı gözlenmiş , parti üyeliği olmayan bu
seçmenlerin parti ile ilgili bilgilendirilmesi yalnızca tutundurma araçlarına
kalmıştır.
Tercih edilen siyasi parti yine üniversiteli seçmenlerin partilerin
tutundurma faaliyetlerinden etkilenme düzeyini etkilemediği gözlemlenen
107
sonuçlar arasındadır. Ancak tercih edilen siyasi parti bir sonraki seçimlerde
muhtemelen tercih edilecek siyasi parti tercihini etkilediği görülmüştür.
Seçmenlerin
seçim
kararını
belirleme
zaman
ile
tutundurma
faaliyetlerinden reklam, halkla ilişkiler, kişisel satış ve satış geliştirme
boyutlarından etkilenme düzeyleri arasındaki ilişkiye bakıldığında bir çok
seçmenin seçim kampanyalarından önce oy verecekleri partiye karar verdiği
görülmüştür.
Üniversiteli seçmenlere başarılı bir kampanyası ile görüşlerini tam
olarak yansıtmayan bir partiye oy verip vermeyecekleri sorulduğunda evet
diyen kişi oranı yalnızca %12’dir ki bu oran çok düşük olmakta, pazarlamada
tutundurmanın temel işlevini yerine getirememektedir.
Seçmenlerin cinsiyeti ile tutundurma faaliyetlerinden etkilenme
düzeyleri arasındaki ilişkiye bakıldığında seçmenin sahip olduğu cinsiyetin
seçmenin tutundurma algısını etkilemediği görülmektedir.
Seçmenlerin gelir durumu ile tutundurma faaliyetlerinden etkilenme
düzeyleri
arasındaki ilişkiye bakıldığında
seçmenin
gelir
durumunun
seçmenin tutundurma algısını etkilemediği görülmektedir.
Seçmenlerin ikamet ettikleri belde ile
tutundurma faaliyetlerinden
etkilenme düzeyleri arasındaki ilişkiye bakıldığında ise ikamet edilen belde
yalnızca seçmenlerin halkla ilişkiler faaliyetlerinden etkilenme düzeyini
etkilediği diğer değişkenleri –reklam, kişisel satış ve satış geliştirmefaaliyetlerini etkilemediği görülmüştür.
108
Son olarak tutundurma karması elemanlarından –reklam, halkla
ilişkiler, kişisel satış ve satış geliştirme- seçmenlerin etkilenme düzeyine
bakıldığında seçmenlerin en fazla patilerin yapmış olduğu halkla ilişkiler
faaliyetlerinden, ikinci olarak reklamlarından son olarak kişisel satış ve satış
geliştirme
faaliyetlerinden
etkilendiği
görülmektedir.
Politik
dünyanın
varoluşuyla birlikte ortaya çıkan kişisel satış ve satış geliştirme faaliyetleri söz
gelimi mitingler, ev ve işyeri ziyaretleri, telefon görüşmeleri, seçmenlere
yapılan maddi yardımlar ve dağıtılan eşantiyonlar artık kendini yeni
tutundurma stratejilerine bırakması gerektiği çalışmamız kapsamında çıkan
bir sonuçtur. Bunun yerine kamuoyunun yer alan seçim anketleri sonuçları,
yazılı ve görsel basından partiyle ile ilgili çıkan haberler seçmen kararlarını
daha fazla etkilemektedir.
Politik tutundurma araçlarının daha etkin kullanılması ve revizyonu ile
politik pazarlama faaliyetlerinin daha başarılı olacağı hususu siyasi partilerin
önemsemesi gereken en temel nokta olarak çalışmamız kapsamında
görülmektedir.
109
KAYNAKÇA
ARKLAN Ümit, ‘‘Siyasal Liderlikte Karizma Olgusu: Recep Tayyip
Erdoğan Örneğinde Teorik ve Uygulamalı Bir Çalışma’’, Selçuk Üniversitesi
S.B.E. Dergisi, Sayı.16, 2006.
ATİLLA Nilüfer, “Politika Pazarlaması Örnekleriyle Türkiye’de Politika
Pazarlaması ve Bir Kampanya Araçları Etkinlik Araştırması”,
Uludağ
Üniversitesi, Yayınlanmamış Yüksek Lisans Tezi, Bursa, 1997.
AYDOĞAN
Beyza,
‘‘Politik
Pazarlama
ve
Politik
Pazarlama
Uygulamalarına Eğilimler: Üniversite Öğrencileri Üzerine Bir Uygulama’’,
Yayınlanmamış Yüksek Lisans Tezi, Çukurova Üniversitesi Sosyal
Bilimler Enstitüsü, Adana, 2007.
AZİZ Aysel, Siyasal İletişim, 1. Baskı, Ankara, Nobel Yayın Dağıtım,
2003.
BAUER H. Hans, HUBER Frank, HERRMANN Andreas, “Political
Marketing: An Information- Economic Analysis”, European Journal Of
Marketing, Cilt: 30, Sayı:10/11,1996.
110
BAYRAKTAR Sumru, “Siyasal Pazarlama Uygulamalarının Seçmen
Tercihleri Üzerine Etkileri– İzmir İli Örneği-“ Süleyman Demirel Üniversitesi
SBE Yayınlanmamış Yüksek Lisans Tezi, Isparta.
BAYRAKTAROĞLU
Gül,
“Geleneksel
Pazarlamada
Politik
Pazarlamanın Yeri”, Dokuz Eylül Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü
Dergisi, Cilt 4, Sayı.3, 2002.
BONGRAND Michael, Politikada Pazarlama, Çev. Fatos ERSOY,
İstanbul, İletişim Yayınları.
BUDAK, Gönül ve Gülay, Halkla İlişkiler Davranışsal Bir Yaklaşım,
4.Baskı, İzmir Barış Yayınları, 2004.
BULUT
Abit,
“Erzurum’da
Seçmenlerin
Politik
Pazarlama
Uygulamalarına İlişkin Görüşleri ve Tercihleri Üzerine Bir Saha Araştırması”,
Erzurum, 1994.
BULUT Abit, “Siyasal Pazarlama”, Atatürk Üniversitesi İ.İB.F.
Dergisi, IX. 3- 4, 1992.
BUTLER Patrick, COLLINS Neil, “Political Marketing Structure And
Process”, European Journal Of Marketing, Cilt:28, Sayı:1,1994.
111
ÇELİK Başak Pınar, “Siyasal Pazarlamada Kararlı/Kararsız Seçmen
Ayrımı ve Davranışları Üzerinde Bir Araştırma”, İstanbul Üniversitesi
Sosyal Bilimler Enstitüsü Yayınlanmamış Yüksek Lisans Tezi, İstanbul
2008.
ÇİFTLİKÇİ
Ahmet,
“Siyaset
Pazarlaması
ve
Siyasi
Partilerin
Malatya’daki Uygulamaları”, İnönü Üniversitesi Yayınlanmamış Doktora
Tezi, Malatya.
DEMİRTAŞ Mehmet Can, “Seçmen Tercihlerinin Siyasal Pazarlama
Karması Açısından Analizi: İzmir İlinde Bir Uygulama”, Dokuz Eylül
Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Yayınlanmamış Yüksek Lisans
Tezi, İzmir, 2010.
DEVRAN Yusuf, Siyasal Kampanya Yönetimi: Mesaj, Strateji Ve
Taktikler, İstanbul And Yayınları, 2003.
DİVANOĞLU
USLU
Sevilay, ‘‘Seçim Kampanyalarında
Siyasal
Pazarlama Karması Elemanlarının Yeri Ve Önemi’’, Niğde Üniversitesi
İ.İ.B.F. Dergisi, Cilt.1, Sayı.2, 2008.
EKİNCİ Burak, “Politik Pazarlama Üzerine Uygulamalı Bir Araştırma”,
Kocaeli Üniversitesi. Yayınlanmamış Yüksek Lisans Tezi.
112
GEGEZ Ercan, “Pazarlamanın Gelişim Süreci Ve Politik Pazarlama”,
Pazarlama Dünyası Dergisi, Yıl:4, Sayı: 19, 1990.
GÖKÇE Orhan, ve diğer., “3 Kasım Seçimlerinin Anatomisi: Türk
Siyasetinde Süreklilik ve Değişim”, Selçuk Üniversitesi İ.İ.B.F. Dergisi, II. 4,
2002.
GÖRGÜN Ayten, Çamurda Dans- Negatif Politik Reklam, İstanbul,
Bas-Haş Yayınları, 2002.
GÜRBÜZ Esen, İNAL Emin, “Siyasal Pazarlama Stratejik Bir
Yaklaşım”, Ankara, Nobel Yayın Dağıtım, 2004.
İNAL M. Emin, GÜRBÜZ Esen, “Siyasal Pazarlamanın Gelişmesi Ve
İlkeleri”, Erciyes Üniversitesi İktisadi Ve İdari Bilimler Fakültesi Dergisi,
Sayı:12, 1995.
İSLAMOĞLU Ahmet Hamdi, Siyaset Pazarlaması Toplam Kalite
Yaklaşımı, İstanbul Beta Basım Yayım Dağıtım AŞ., 2002.
KALENDER Ahmet, Siyasal İletişim Seçmenler ve İkna Stratejileri,
Konya, Çizgi Kitabevi, 2002.
113
KAPANI Munci, Politika Bilimine Giriş, 11. Baskı, Ankara, Bilgi
Yayınevi, 1999.
KAPLAN Yaşar, “Siyaset ve Politika Kavramlarına Etimolojik Bir
Yaklaşım ve Bir Mini Yorum”, Yeni Türkiye Dergisi, Sayı:14 (Mart- Nisan),
1997.
KARAKAYA Yelis, “Politik Reklamcılık ve Bir Uygulama Örneği”,
Marmara Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Yayınlanmamış Yüksek
Lisans Tezi.
KERESTECİ Zuhal, “Siyasal Partilerin Politik Pazarlama Uygulamaları
İle Bu Uygulamaların Seçmenler Üzerindeki Etkileri ve Bir Uygulama”,
Trakya Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Yayınlanmamış Yüksek
Lisans Tezi, Edirne, 2006.
KIŞLALI Ahmet Taner, Siyasal Sistemler. Siyasal Uzlaşma ve
Çatışma, Ankara, İmge Kitabevi.
KOTLER Philip, “A Generic Concept of Marketing”, Journal of
Marketing, Vol. 36, April, 1972.
LİMANLILAR Mehmet “Siyasal Pazarlama”, Pazarlama Dünyası, No:
29, Eylül- Ekim, 1991.
114
O’CASS Aron, “Political Marketing: An Investigation Of The Political
Marketing Concept And Political Market Orientation In Australian Politics”,
European Journal Of Marketing, Cilt: 35, Sayı: 9/10,2001.
OKUMUŞ Abdullah, ‘‘Pazarlama Anlayışında Siyasal Pazarlamanın
Yeri ve Pazar Konumlarına Göre Siyasi Partilerin Stratejik Analizi’’,
Dumlupınar Üniversitesi S.B.E. Dergisi, Sayı.17, 2007.
ÖZKAN Necati, Seçim Kazandıran Kampanyalar Türkiye’den ve
Dünyadan Örneklerle, İstanbul, Mediacat Yayınları, 2002.
ÖZSOY Osman,‘‘Seçim Kazandıran Siyasal İletişim’’, İstanbul
Pozitif Yayınları, 2009.
ÖZTEKİN Ali, Siyaset Bilimine Giriş, 4. Baskı, Ankara, Siyasal
Kitabevi, 2003.
PHIL Harris, LOCK Andrew ve NİEVELT Terese, “Perceptions Of
Political Marketing In Sweden: A Comparative Perspective”, Proceedings Of
The 2nd Political Marketing Conference, University of Bournemouth, 15-17
Eylül 1999.
115
POLAT Cihan, GÜRBÜZ Esen, İNAL Mehmet Emin, Hedef Seçmen:
Siyasal Pazarlama Yaklaşımı, 1. Baskı, Ankara, Nobel Yayın Dağıtım, 2004.
POLAT Cihat, ve KÜTLER Banu, ‘‘Potansiyel Genç Seçmenler
Gözüyle Siyasal Ürün (Siyasi Lider) Özellikleri: Lise Öğrencileri Üzerine
Bir Araştırma’’, Akademik Araştırmalar Dergisi, Sayı.40, 2009.
TAN Ahmet, İlke ve Uygulamalarıyla Politik Pazarlama, İstanbul,
Papatya Yayıncılık, 2002.
TAN Ahmet, Politika’da Niye Kaybediyorlar? Nasıl Kazanırlar?,
İstanbul, Papatya Yay., 2002.
TAŞ O., ŞAHIM T.Z., “Reklamcılık Ve Siyasal Reklamcılık”, Ankara,
Aydoğdu Ofset, 1996.
TATAR Ali, “Siyasal Pazarlama Açısından Siyaset Kurumu
İmajının Seçmenler Tarafından Algılanmasına İlişkin Bir Uygulama”,
Marmara Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Doktora Tezi, İstanbul,
2007.
TEK Ömer Baybars, Pazarlama İlkeleri Türkiye Uygulamaları, 8.
Baskı, İstanbul, Beta Yayınevi.
116
TOKGÖZ Oya, “Türkiye’de 1983 Ve 1987 Genel Seçimlerinde
Kullanılan Siyasi Reklamlar”, Türkiye Ve Ortadoğu Amme İdaresi
Enstitüsü Dergisi, Cilt: 24, Sayı:1, 1991.
TOPUZ Hıfzı,
Siyasal Reklamcılık. Dünyadan ve Türkiye’den
Örneklerle, İstanbul, Cem Yayınevi, 1991.
TORLAK Ömer, ‘‘Bir Politik Pazarlama Aracı Olarak Hükümet
Pazarlaması’’, Akademik Araştırmalar Dergisi, Sayı.14, 2002.
TURA Belgin, ”Siyasal Pazarlamada Kullanılan Tutundurma Araçlarına
Üniversite Öğrencilerinin İlgisi Üzerine Bir Araştırma” Gazi Üniversitesi
Eğitim Bilimleri Enstitüsü Yayınlanmamış Yüksek Lisans Tezi, Ankara,
2006.
UZTUĞ Ferruh, “Siyasal Marka Konumlandırma Ve Siyasal Mesaj
Stratejileri İlişkisi:1991- 1995-1999 Seçimleri Türkiye Siyasal Reklam Mesaj
Türleri Analizi”, Selçuk Üniversitesi İletişim Fakültesi Akademik Dergisi,
Cilt: 3, Sayı:1(Temmuz), 2003.
UZTUĞ Ferruh, Siyasal Marka: Seçim Kampanyaları ve Aday İmajı,
İstanbul, Mediacat Yayınları, 1999.
117
UZTUĞ,
Ferruh.‘Siyasal
İletişim
Yönetimi,
3.Baskı,
İstanbul,
Mediacat Kitapları, , 2004.
ÜNER M. Mithat, Pazarlama, Gazi Yayınları, 1992.
ÜNNÜ AYYILDIZ Nazlı Ayşe, “Politik Pazarlamada Pazar Yönlülük ve
Otantik Liderliğin Önemi”, Ege Akademik Bakış, 1999.
Elektronik Kaynaklar:
http://tr.wikipedia.org/wiki/Adalet_ve_Kalk%C4%B1nma_Partisi,
30/08/2011.
http://tr.wikipedia.org/wiki/Cumhuriyet_Halk_Partisi, 30/08/2011.
http://tr.wikipedia.org/wiki/Milliyet%C3%A7i_Hareket_Partisi,
30/08/2011.
118
EKLER
EK-1 ANKET SORULARI
Değerli Katılımcı,
Gazi Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü İşletme Anabilim dalı için hazırlanan “Politik
Pazarlamada Tutundurma Faaliyetlerinin Üniversite Öğrencilerinin Algılayışları” adlı yüksek lisans tez
çalışması bünyesinde yapılan araştırma için aşağıdaki soruları yanıtlamanız araştırma açısından önemli
derecede katkı sağlayacaktır. Katkılarınız için şimdiden teşekkürler.
Ahmet ÇATLI
1.
Cinsiyetiniz :
Bay
2.
()
Ailenizin aylık gelir durumu :
600 TL den az ( )
TL üzeri ( )
3.
İlçe/Kaza ( )
Şehir ( )
Hayır ( )
CHP ( )
MHP ( )
Diğer ( )
Bugün seçim olsa hangi partiye oy verirsiniz?
AKP ( )
7.
Kasaba ( )
Son seçimlerde hangi partiye oy verdiniz?
AKP ( )
6.
1001- 2000 TL arası ( )
Herhangi bir siyasi partiye üye misiniz?
Evet ( )
5.
601- 1000 TL arası ( )
Aile olarak ikam et ettiniz yerleşim alanı:
Köy ( )
4.
Bayan ( )
CHP ( )
MHP ( )
Diğer ( )
Hangi partiye oy vereceğinizi ne zaman belirlersiniz?
Seçim kampanya çalışmalarından önce
()
Seçim kampanya çalışmalarından sonra
()
Sandık başında
()
2001-3000 TL arası ( )
3000
119
8.
Başarılı bir kampanya çalışması sonucunda görüşlerinizi tam olarak yansıtmayan bir partiye oy verir
misiniz?
Evet ( )
9.
Hayır ( )
Aşağıda sıralanmış olan parti tutundurma faaliyetlerinin şekillerinin etkileme düzeyini yandaki kutucuğa
işaretleyiniz.
Kesinlikle
Etkiler
Partiyle ilgili görsel basında yayınlanan haberler
Partiyle ilgili yazılı basında yayınlanan haberler
Partiyle ilgili internette yer alan haberler
Partiyle ilgili sosyal paylaşım sitelerinde yer alan
paylaşımlar
Kamuoyunda yer alan seçim anketleri
Partinin seçim şarkısı
Partinin kullandığı slogan
Partinin televizyon ve radyo reklamları reklamları
Negatif siyasi reklamlar (rakibi karalayıcı)
Otomatik telefon görüşmeleri
Adayların bizzat yaptığı telefon görüşmeleri
Partilerin SMS göndermesi
Partilerin e- posta gönderm esi
Partilerin seçim döneminde yaptığı yardımlar
Partilerin seçim döneminde dağıttığı eşantiyonlar
Parti programının yazılı olduğu broşürler
Etkiler
Hem Etkiler
Hem
Etkilemez
Etkilemez
Kesinlikle
Etkilemez
120
ÖZET
ÇATLI Ahmet, “Politik Pazarlamada Tutundurma Faaliyetlerinin
Üniversite Öğrencileri Tarafından Algılayışları”, Yüksek Lisans Tezi, Ankara,
2011.
Yoğun rekabetin yaşandığı politik dünyada temel amacı rekabet
üstünlüğü sağlamak olan pazarlamanın önemi oldukça büyüktür. Siyasi
partiler bilinçli pazarlama faaliyetleri ve titizlikle hazırlanmış pazarlama
stratejileri ile aslında birer müşteri niteliğine sahip olan seçmenlerin neyi, ne
zaman, nasıl istediğini belirleyerek ve bu istek ve ihtiyaçları karşılayarak rakip
partilere karşı rekabet üstünlüğü sağlayabilecektir. Seçim kampanyaları
olarak da nitelendirilen tutundurma faaliyetleri müşteri vasıflı seçmenleri
etkileme yolunda ve yine müşteri vasıflı seçmenleri karar verme sürecinde
etkileyecek önemli bir pazarlama karmasıdır. Ancak değişen müşteri istekleri
politik pazarlamada da kendini göstererek tutundurma faaliyetlerinin türleri ve
çeşitliliği özellikle günümüz teknoloji çağında klasik tutundurma faaliyetlerinin
çok ötesinde bir yere sahip olmaktadır. Bu çalışma üniversite öğrencilerinin
tutundurma faaliyetlerinden ne derece etkilediğini ve hangi tutundurma
faaliyetinden daha fazla etkilendiğini belirlemeye yönelik olup, bu doğrultuda
son seçimlerde oy kullanan üniversite öğrencilerine 9 bölümden oluşan bir
anket çalışması yapılmıştır. Anket uygulayıcıları Gazi Üniversitesi Ticaret ve
Turizm Eğitim Fakültesi öğrencileri olmaktadır. Anket kapsamında genel
olarak öğrencilerin cinsiyetleri, gelir durumları, ikame yerleri, herhangi bir
partiye
üye
olup
olmamaları,
tutundurma
faaliyetlerinden
etkilenip
etkilenmediği, şayet etkileniyorsa hangi tutundurma faaliyetinden ne ölçüde
etkilediği, reklam, halkla ilişkiler, kişisel satış ve satış geliştirme kararlarından
etkilenme düzeyleri belirlenmeye çalışılmıştır. Ancak çalışma sonucunda en
önemli bulgular, üniversite öğrencilerinin parti tutundurma faaliyetlerinden çok
fazla
etkilenmedikleri
ve sahip
oldukları
özelliklerin
bu
tutundurma
faaliyetlerinden etkilenme düzeyini etkilemediği ve bir çoğunun zaten
önceden zihinlerinde belirlememiş partiye oy attıkları görülmüştür. Bu
noktadan hareketle pazarlamada oldukça önemli bir yere sahip olan
121
tutundurma faaliyetlerinin mevcut partiler tarafından etkili kullanılmadığı,
üniversite öğrencilerinin öncelikle istek ve ihtiyaçlarının, bir partiden neler
beklediğinin tespitinin gerekli olduğu çıkarılmaktadır.
Anahtar Sözcükler
1. Politika
2. Pazarlama
3. Tutundurma
4. Parti
5. Seçim
122
ABSTRACT
ÇATLI Ahmet, "Perceiving Promotion Activities in Politic Marketing by
University Students" Master Thesis Ankara, 2011.
In the world with intense competition, marketing that main-aimed as
being stronger in markets, has a massive importance. Political parties
determine the marketing strategies about affecting electors, who have
customer property. What, when and how do they want? After they can meet
these wantings, needs and can subordinate other parties. Promotion
activities also can be defined as election drive, is an mix of marketing. It is
upon impressing and affecting customer properitied electors and their
decides. But as the seen changing of electors' wantings also in politic
marketing, kinds and variations of promotion activities, especially in our
technological age are more important than classic promotions. With this
project inquiry work that consists of 9 parts also has done to know about
how the university students are affected and which promotion activities affect
the students more. İnquiry appliers are students in University of Gazi,
Faculity of Trade and Tourism Education. In the inquiry, questioned to
students that students' gender, incomes, the place they live, their enroling in
political parties, being affected by promotion activities, if they are affected, by
which promotion activity and how much they are affected, advertsement,
public relations,personal marketing and marketing development. How ever
have been seen in the more important findings as the results, university
students aren't affected much by the promotion activities of political parties,
and also features that they dont impress the promotion affacting level, and
much of them already elected a political party that decided before. In the
case of these, promotion activities that has an importance in marketing cant
be used effective by political parties, and it is necessary that finding out what
university students want and what their needs are.
123
Key Words:
1. Politic
2. Marketing
3. Promotion
4. Party
5. Election
Download