152. İHMAL VE İSYAN İhmal insanın yapması gereken şeyi yapma konusunda gösterdiği isteksizliktir. Yapmayı ister veya istemez ama o konuda hiçbir çaba göstermez. Genelde kendi yeteneklerini inkar ederek ya zamansızlıktan yakınarak ya da o konuyu tamamen unutarak yapılması gerekeni ertelemeyi ve bu yolda bir çaba göstermemeyi yeğler. Bunun sonucunda da çoğu kez zamanında konuyu ele almayışından dolayı elde edeceği yararlardan da mahrum kalır. İhmal sonucu ortaya çıkan gecikmeler olayın yapılmasına da imkan vermez. İhmal bir anlamda da görevlerimizin bilincine varmama anlamına gelir. Evli eşlerin birbirini ihmal etmesi, ebeveynlerin çocuklarını ihmal etmesi bu anlamda kullanılır. Burada sosyal olarak üstlenilen görevlerin yapılmaması sonucu kişilerin ihmali söz konusudur. Yine burada ihmal edilinen, kişilere karşı yapması gereken görevlerin zamanında veya hiçbir zaman yapılmamasıdır. İnsan, ister kendini ilgilendiren konularda ister başkalarını ilgilendiren konularda, kendi sorumluluğu altındaki görevleri yerine getirmediği an ya kendini ya da başkalarını ihmal etmiş olur. İsyanda olaylara karşı tepki yatar. Kişi görevleri ile ilgili olarak etrafında cereyan eden olaylara karşı gösterdiği negatif tepkiyi isyan biçiminde belirtir. Bu tür tepki de insanın bazı eylemleri yapmamaya iter ve isyan sonucunda da kişi sorumluluğu altındaki görevleri ihmal etmeye başlar. Bir anlamda bu iki olay birbirine çok ilintilidir. Devamlı ihmale uğramış kişi de isyan edebilir. İsyanının ihmal etme yolunu seçerek gösteren kişiler de olabilir. Örneğin, devamlı ihmale uğrayan eşlerden biri isyan ederek evliliğine son vermek isteyebilir. Yahut eşinin olumsuz hareketler ve zararlı alışkanlıklarına tepki gösteren karı veya koca da bu durumdaki eşi ihmal etme yoluna olaylara karşı isyanı sonucu gidebilir. İşte görülüyor ki ihmalin ve isyanın sonuçları hiçbir olumlu durum yaratmamaktadır. O nedenle görevlerimizi ihmal etmemeye çalışalım ve olayların vahameti karşısında isyan etme yerine onlara çözüm aramalıyız. 3 Eylül 1997