19.3.2014 Cyperaceae • Başlıca ılıman ve soğuk bölgelerin nemli yerlerinde yayılmış olan, Graminae görünüşünde, çoğunlukla çok yıllık otsu bitkiler. Gövde silendrik veya üç köşeli, içi tamamen dolu, vagina kapalı, ligula eksik. Her çiçek zarımsı bir brakte koltuğunda. –80 kadar cins ve 3200 kadar tür. Tıbbi bakımından önemli bir familya değildir. Yurdumuzda 20 ye yakın cinsi vardır. • Cyperus papyrus – Eski Mısırlılar tarafından kağıt yapımında kullanılmış olan türdür. Vatanı Tropikal Afrika’dır. Bugün Güney İtalya’da, dere boylarında yabanileşmiş olarak yetişen örnekleri vardır. • Cyperus esculentus –Toprakaltı yumruları, tropikal memleketlerde gıda olarak kullanılan bir türdür. Cyperus papyrus PRINCIPES (ARECALES) Cyperus esculentus (yumruları) Palmae (Arecaceae) • Tropik ve subtropiklerde yetişen, çoğunlukla monoik, odunlu bitkiler. Gövde dallanmamış ve silendrik, bazen ince ve tırmanıcı, bazense dikotom dallı. Yapraklar, ağaçsı türlerde, gövdenin tepesinde küme halinde, diğerlerinde alternan dizilişli. Yaprak ayası, tomurcuk içinde palmat veya pennat olarak yelpaze kıvrımları gibi katlıdır. Olgunlukta kat yerlerinden yırtılır ve lamina çok parçalı palmat veya pennat bir lamina şeklini alır. Çiçekler tekeşeyli, çok dallanmış büyük bir durumda. Durum tabanda bir veya daha çok spatalı. Periant küçük, 6 parçalı. Stamen 6. Ovaryum üst durumlu, 3 karpelli, 3 gözlü, her gözde bir tohumlu, nadiren apokarp. Meyva bakka veya drupa. –210 kadar cins, 4000 kadar tür. Memleketimizde yerli bir tür vardır. 1 19.3.2014 • Palmiyeler, gerek yetiştiği bölgelerde, gerekse vatanlarının dışında, çok değişik ihtiyaçları karşılayan ağaçlardır. Aralarında tıpta ve eczacılık sanayiinde kullanılan ilkel maddeler verenler, nişasta ve yağ veren bitkiler, veya şeker bakımından zengin olan meyvaları gıda gibi kullanılanlar veya şekerli usarelerinden alkolik içki hazırlananlar vardır. Birçokların gövdelerinden veya yaprak saplarından kulübe, bölme, ev eşyası, sepet, hasır hazırlamakta istifade edilir. Palmiyeler arasında lif verenler de vardır. Bu liflerden, şilte doldurmakta, sicim, halat, fırça, süpürge hazırlamakta veya hasırcılık, sepetçilik, dokumacılıkta istifade edilir. Gene palmiyeler arasında bitkisel mum veren mühim ağaçlar vardır. Areca catechu • Areca catechu –Güney-doğu Asyada yetişen, 10-20 m yüksekliğinde, gövdesi enine paralel halkalı, büyük pennat yapraklı bir ağaçtır. Meyvası turuncu sarı renkli ve bir yumurta büyüklüğündedir. Tohumları toparlak, koyu kahverenginde ve üzeri damarlıdır. Tohumlar, Semen Arecae (arek cevizi), tanen bakımından zengindir ve başta arekolin olmak üzere birtakım alkaloitler taşır. Arekolin yağ kıvamında bir alkaloittir ve pilokarpin gibi tükrük ve ter ifrazatını ve bağırsağın peristatik hareketlerini arttırır. Hidrobromit tuzu halinde, veteriner hekimlikte kurt düşürücü olarak kullanılır. Yerliler areka tohumlarını, Piper betle bitkisinin yaprakları içine, kireç ve baharat ile birlikte sararlar ve eğlence olarak ağızlarında tutarlar veya çiğnerler. • Cocos nucifera (hindistancevizi) –Güney-doğu Asya’da, Hindistan, Seylan, Endonezya ve Filipinlerin bilhassa sahil bölgelerinde yetişen ve birçok tropikal memleketlerde de yetiştirilen, 20-25 m yüksekliğinde, bir ağaçtır. Yaprakları pennat ve 3-6 m boyundadır. Meyvası 20-25 cm boyunda, toparlakça bir drupadır. Eksokarp düz ve derimsi, mezokarp hava boşluklu, lifli ve birkaç cm kalınlığındadır. Endokarp çok serttir. Tohumun esmer bir testası, 1-2 cm kalınlığında beyaz etli bir endosperması vardır. Tohumun ortasındaki geniş boşlukta süte benceyen bir sıvı bulunur. Bitkinin faydalı kısmı meyvalarıdır. Mezokarptan elde edilen liften kaba tekstil sanayiinde, halat, halı yapımında, şiltelerin doldurulmasında istifade edilir. Tohumun endospermasına “kopra” denir. Kopra, yağ bakımından zengindir ve olduğu gibi yenir. Ayrıca tazyik yolu ile, kopradan bir yağ elde edilir. Hindistancevizi yağı denilen bu yağ, adi ısıda katıdır. Sabun ve mum imalinde, kosmetik sanayiinde kullanıldığı gibi, rafine edildikten sonra, yemeklik yağ olarak ve margarin yapımında kullanılır. 2 19.3.2014 • Euterpe oleracea (akai) Güney amerika kökenlidir. Gövdesi 15-30 m’e kadar, pennat yaprakları 3 m’e kadar uzayabilen palmiyelerdir. Üzüme benzeyen siyahımsı mor meyveleri vardır. Gıda olarak tüketilir. • Meyveleri ayrıca enerji arttırıcı, vücut fonksiyonlarını düzenleyici, bağışıklık sistemini güçlendirici ve antioksidan özelliklerinden dolayı kullanılmaktadır. • Elaeis guineensis –Batı Afrikanın tropikal bölgelerinde yetişen 10-20 m yüksekliğinde bir ağaçtır. Yaprakları 3-5 m boyunda, yaprak sapı dikenlidir. Meyvaları taşıyan durum kesif ve yumurtamsı şekildedir. Bir durumda 1000-2000 tane erik büyüklüğünde meyva bulunur. Gerek mezokarp, gerekse tohumlar yağ bakımından zengindir. Her iki kısımdan elde edilen yağlar, sabunculukta, kosmetik sanayiinde ve gıda olarak kullanılmaktadır. • Phoenix dactylifera (hurma ağacı) –Afrikadan Hindistana kadar uzanan sıcak bölgelerde kültürü yapılan ve diğer kıtaların sıcak bölgelerinde de kültüre alınmış olan dioik bir ağaçtır. Gövde diktir ve tabanında birçok sürgünler verir. Yapraklar büyük ve pennattır. Meyva sarımsı veya kızılımsı renkte, silendrik, kısa bir bakkadır. Endokarp zarımsıdır. Mezokarp etli ve şeker bakımından çok zengindir. Tohum silendrik ve bir yüzü boyunca derin olukludur. Endosperması çok serttir. Meyvaların gıdai değeri vardır. • Memleketimizde Phoenix dactylifera örneklerine Güney ve Batı Anadoluda rastlanır. Bu bölgede, yol kenarı ve park ağacı olarak yetiştirilen tür, Phoenix canariensis’tir. Bu tür, gövde tabanında sürgünler vermemesi ve tohumlarının daha kısa ve şişkin oluşu ile ayırt edilir. • Phoenix theophrastii –Yurdumuzda yabani olarak yetişen yegane palmiye türüdür. Güney-batı Anadolu’da yerlidir. Meyvası küçük ve kurudur. Bu bitkinin ikinci bir yayılışı Girit adasıdır. • Metroxylon rumphii –Güney Asya’da yetişen, yaprak ve spataları dikenli olan bir ağaçtır. Gövdesinden sago adı verilen bir nişasta elde edilir. • Copernicia cerifera –Brezilya’da yetişen, palmat yapraklı, yüksek bir ağaçtır. Yaprakları kalın bir mum tabakası ile örtülüdür. Yapraklarından elde edilen mum, “Carnauba mumu” adını taşır. Önemli bir bitkisel mumdur. Cilacılıkta değerlidir. Sert mumların ve birçok deri ve mobilya cilası karışımlarının terkibine girer. Eczacılık sanayiinde drajelerin cilalanmasında kullanılır. • Raphia ruffia (R. pedunculata) Madagaskarda yetişen, 15-20 m yüksekliğinde bir palmiyedir. Henüz katlı iken, genç yaprakların üst epiderması 3 cm kadar genişlikte uzun şeritler halinde çıkarılır. Bu şeritler “raphia”yı teşkil eder. Parlak, yumuşak ve elastikidir, düğümlenebilir, dokunabilir. Bahçecilikte, elbise, çanta örülmesinde kullanılır. • Chamaerops humilis –Güney İspanyada ve Kuzey-batı Cezayirde yabani olan, palmat yapraklı bir palmiyedir. Gövde alçaktır ve gövde tabanından sürgünler verir. Memleketimizde yetiştirilen örnekleri azdır. Buna karşılık, Trachycarpus fortunei (Chamaerops excelsa) ye daha çok rastlanır. Bu türün gövdesi daha yüksektir ve tabanından sürgün vermez. Her iki türün gövdesi, at kılına benzeyen liflerle örtülüdür. Bu lifler “bitkisel at kılı” adını taşır ve şiltelerin, koltukların doldurulmasında kullanılır. 3 19.3.2014 • Calamus draco ve diğer Calamus türleri –Tropikal Asyada yetişen tırmanıcı palmiyelerdir. Gövdeleri 150 m ye kadar uzunlukta, düzgün kalınlıkta, kuvvetli ve bükülebilir özelliktedir. Meyvaları 2 cm kadar çapta, üzeri pullu ve kalın kırmızı bir reçine tabakası ile kaplıdır. Bu reçine “Sanguis draconis” drogunu teşkil eder. Kan dindirici ve dezenfektan etkisi vardır, diş macunlarının terkibine girmiştir. Bugün cilalara renk vermekte kullanılır. Gövdelerinden hafif ev eşyası, sepet, baston vs.hazırlanır. • Phytelephas macrocarpa (fildişi ağacı) –Tropikal Amerika’da yetişen bir ağaçtır. Tohumlarının endosperması çok serttir ve “bitkisel fildişi” adını alır. Düğme, baston başı, satranç takımı, biblo yapımında ve kakma işlerinde kullanılır. • Washingtonia filifera –Vatanı Güney Kaliforniya olan Akdeniz ikliminde ve Güney Anadoluda iyi yetişen, İstanbul’da da yetişebilen, palmat yapraklı, loplarının ucu ipliksi şekilde uzun olan bir palmiyedir. Phytelephas macrocarpa (fildişi ağacı) Araceae SPATHIFLORAE (ARALES) • Tropikal ve subtropikal bölgelerde yetişen, çok yıllık, rizomlu veya yumrulu otsu bitkiler. Tropiklerde yetişenler arasında epifitler veya su bitkileri var. Yaprak laminası tam veya parçalı, damarlanma paralel, palmat, pedat veya pennat. Çiçekler erdişi veya tek eşeyli, küçük, periantlı veya periantsız, etli bir eksen üzerinde bir spadiks durumunda, spadiks büyük bir spata ile korunmuş. 111 cins ve 2000 den fazla tür. Türkiye’de 6 cins ve 20 den fazla türü vardır. • Acorus calamus (azakeğeri, hazanbel) –Vatanı Hindistan olup, Avrupa, Asya ve Amerikaya yayılmış olan, memleketimizde, Sapanca, Yeniçağ ve Beyşehir göllerinde rastlanan, rizomlu bir bataklık bitkisidir. Yaprakları uzun kılıç şeklindedir. Çiçekleri erdişi, yeşilimsi perigonlu, 5-8 cm boyunda olan spadiksin üzerinde sık ve çepeçevre dizilişlidir. Spata dik, yeşil ve yapraksıdır. Rizomları uçucu yağ taşır. Uçucu yağından dolayı Calami rhizoma adı altında tonik, hazmı kolaylaştırıcı, midevi ve aromatik olarak kullanılır. Halk arasında sakinleştirici olarak kullanılır. Ancak uçucu yağındaki sititoksik maddeler bulunmaktadır. Özellikle Hindistan kökenli örneklerde bu madde oranı çok yüksektir. Amerika kökenlilerde yok, Ülkemizin de içinde bulunduğu Avrupa kökenliler de ise kabul edilebilir orandadır. 4 19.3.2014 • Arum (danaayağı) türleri –Yumrulu, monoik bitkiler. Memleketimizde yetişen türleri vardır: A. Orientale, italicum gibi. Yapraklar saplı, lamina ok şeklindedir. Çiçekler tek eşeyli ve periantsızdır. Spadiksin alt kısmında dişi çiçekler, üst kısmında erkek çiçekler, bu iki grup arasında ve erkek çiçek kümesinin üst tarafında kıl şeklini almış verimsiz çiçekler vardır. Spadiksin tepesi, etli, şişkin, uzun bir apendiks ile nihayet bulur. Spata, spadiksin çiçekli kısmını bir kapan şeklinde sarmış ve daha yukarı bölgede genişlemiş ve yayılmıştır. Çiçekler protogindir, yani dişi çiçeklerin ancak başka bir durumdan böcekler aracılığıyla gelen polen taneleri tarafından döllenmelerini sağlayacak bir durum yaratılmıştır. Arum’lar zehirli bitkilerdir. Yumrular bol miktarda rafit, saponin ve nişasta taşır. Bütün bitki taze iken tahriş edicidir. Ancak su içinde kaynatıldığı zaman, bu özelliklerini kaybetmektedir. • Colocasia esculenta (gölevez) – Güney-doğu Asyada çok yetiştirilen, büyük yapraklı ve çok yumrulu bir türdür. Yumrular nişasta bakımından zengindir ve kaynatıldıktan sonra patates gibi yenir. Memleketimizin güneyinde, Mersin, Anamur yöresinde, bu bitki yetiştirilir ve yumruları haşlandıktan sonra yenir. Kolokaz, göleğez adlarıyle de tanılır. Dış piyasadaki adı taro’dur. • Dünyanın en büyük çiçeğine sahip Amorphophallus titanum (titan arum) ilk kez 1889 yılında Londra'da "Royal Botanic Gardens"da yetiştirilmeye başlandı. • Batı Endonezya'daki Sumatra ormanlarına özgü olan bu nadide çiçeğin, büyüklüğünün yanı sıra bir önemli özelliği de kötü kokusu. Çürümüş et yada ekşimiş peynir gibi kokan dev çiçeğin boyu, ortalama üç metreye kadar uzayabiliyor. Titan Arum'un salgıladığı leş kokusu kadar keskin kokunun sebebi ise polen taşıyan böcekleri çekebilmek. Çiçeğin bir diğer sıra dışı özelliği de, 40 yıllık ömrü boyunca yalnızca iki ya da üç kez açar ve çiçeği yalnızca birkaç gün canlı kalabiliyor. Çiçek açma zamanı ise önceden tahmin edilemiyor. Saatte 1 santimetre büyüyen çiçek. 2-3 metreye kadar büyüyebiliyor ve ağırlığı maksimuma ulaştığında 19 kilogramı buluyor. • Araceae familyası, çiçek ve yapraklarından dolayı süs bitkisi olarak yetiştirilen bir çok türler taşır. Zantedeschia aethiopica, büyük beyaz spatasından dolayı, gelin çiçeği olarak adlandırılır. Anthurium çeşitleri, gerek değişik renkteki spatasından, gerekse yapraklarının şekillerinden dolayı değerlidir. Aglaonema, Alocasia, Caladium, Dieffenbachia, yaprakları için yetiştirilen salon bitkileridir. Pothos, Scindapsus, Monstera türleri tırmanıcı bitkilerdir. Monstera türleri, yapraklarında, daha genç iken, damarlarası bölgelerde açılan deliklerden dolayı kolayca tanılır. 5 19.3.2014 Lemnaceae Tatlı suların yüzeyinde serbest olarak yaşayan, vejetatif olarak çoğalarak su yüzeyini tamamen örtebilen, 2-8 mm boyunda, yassı, dairemsi, oval veya dikdörtgenimsi, küçük, yeşil bitkiler –4 cins ve 15 kadar tür. Memleketimizde 2 cins ve 5 türü vardır. Tıbbi bakımından önemli bir familya değildir. FARINOSAE Bromeliaceae Çoğu kısa gövdeli, otsu, epifit bitkiler. Yapraklar rozet şeklinde, kenarları ekseriya dikenli. –60 kadar cins ve 2000 kadar tür. • Ananas comosus (ananas) –Vatanı Tropikal Amerika olan, fakat sıcak bölgelerde meyvaları için yetiştirilen, çok yıllık bir bitkidir. Yaprakları rozet şeklinde, uzun, sert, kenarları dikenlidir. Çiçek durumu kesif, ekseni kalın bir spikadır. Durumun tepesinde küçük bir yaprak demeti bulunur. Ovaryum alt durumludur. Olgunlukta, kısmi meyvalar, brakteler ve durumun ekseni, hepsi birden etlenir ve çam kozalağını andıran bir bileşik meyva meydana gelir. Yenen kısmı, odunlu orta kısmından kurtarılmış olan, özel tat ve kokudaki etli eksendir. • Meyve ve gövdesinden çıkarılan usareden bromelin adı verilen bir enzim elde edilir; bu proteini sindiren ve sütü pıhtılaştıran bir enzimdir, nekahat dönemindeki hastalara verilir. LILIIFLORAE (LILIALES) Juncaceae • Ilıman bölgelerde yetişen bir veya çok yıllık otsu bitkiler. Yapraklar ya yassı, gramine yaprağına benzer tipte, veya silendrik. Perigon küçük ve 6 zarımsı tepalli. Stamen 6.polen taneleri tetrat şeklinde. Ovaryum üst durumlu, 3 karpelli, 1 veya 3 gözlü veya 3 bölmeli. Stilus 1.Stigma 3 ve tüysü. Meyva lokulisit kapsula. –8 cins ve 315 kadar tür. Memleketimizde 2 cins ve 50 ye yakın türü vardır. • Tıp ve eczacılık bakımından önemli olmayan bitkilerdir. Ancak bazı Juncus (saz) türleri, hasır örgüler, şapka, sepet, sandalya üstü yapımında kullanılır. Liliaceae • Dünyanın her bölgesine yayılmış olan, fakat sıcak bölgelerde daha çok tesadüf edilen, çoğu çok yıllık otsu ve az bir kısmı odunlu bitkiler. Toprak altında soğan, kormus, rizom veya yumruları var. Yapraklar yassı ve şeritsi, bazen kalp şeklinde, bazense küçük zarımsı pul şeklinde veya etli. Bazı türlerde filloklatlara ve sülüklere tesadüf edilir. Çiçekler erdişi, aktinomorf. Dış 2 halka bir perigon şeklinde, tepaller serbest veya birleşik. Stamen 6. Ovaryum üst durumlu, sinkarp, 3 karpelli, 3 gözlü, plasentalanma marginal ve sentral. Ovül çok sayıda. Meyva septisit veya lokulisit kapsula veya bakka. –240 kadar cins ve 4000 kadar tür. Memleketimizde 36 cinsi ve 400 kadar türü vardır. Geniş kapsamlı bir familyadır. Modern sistematikçiler onu daha küçük familyalara ayırmışlardır. 6 19.3.2014 • Urginea maritima (Scilla maritima) (adasoğanı) –Akdeniz bölgesi bitkisidir. Güney Anadolu’da, taşlı tepelerde, boş arazide, çam ormanlarının altında tesadüf edilen büyük soğanlı, geniş şeritsi yapraklı çok yıllık otsu bir bitkidir. Çiçek durumu sapı ile beraber 1-1,5 m boyundadır. Çiçekler çok sayıda ve beyazdır, sonbaharda açar. Zehirli bir bitkidir. Kullanılan kısmı soğanıdır. Scillae bulbus T.K. (adasoğanı) kardiotonik glikozitler (sillarozit (sillaren) A ve sillarozit (sillaren) B) taşır, kalbi kuvvetlendirir ve idrar söktürür, fakat tahriş edicidir. Anatomik yapısında bol miktarda rafit demetleri görülür. İğne şeklinde bu kristaller, drogu hazırlarken soğanların kesilmesi sırasında, eli tahriş eder ve kaşıntılar husule gelir. • Urginea maritima‘nın Kuzey Afrika’da yetişen, bir varyetesi vardır, bunun kırmızı renkli soğanları Bulbus Scillae rubrae, taşıdığı sillirozit isimli heterozitten dolayı fare zehiri hazırlamada kullanılır. Farelerdeki etkinin merkezi sinir sistemi üzerine olduğu söylenir. • Colchicum autumnale (çiğdem) –Orta ve Güney Avrupa bitkisidir. Türkiye’de yetiştiği şüphelidir. Toprak altında bir kormusu olan, çok yıllık otsu bir bitkidir. Sonbaharda, yapraklar meydana gelmeden evvel, pembe renkli çiçekler açar. Perigon, alt kısmında dar uzun bir tüp şeklindedir, üst kısmında bir huni şeklinde genişlemiştir ve 6 parçalıdır. Parçalar ovattır. Çiçek tabanı kormusun yan tarafına bağlıdır. Bu şekilde ovaryum toprak altındadır ve ancak ertesi yıl, ilkbaharda geniş şeritsi-lanseolat yapraklarla beraber toprak üzerinde çok tohumlu bir meyva verir. Zehirli bir bitkidir. Kullanılan kısmı tohumlarıdır: Colchici semen T.K. (çiğdem tohumu). Bütün bitki kolşisin ve demokolşin alkaloitlerini taşır. Tohumlardan hazırlanan tentür nikris hastalığında ağrı kesici olarak kullanılır. Poliploit bitkilerin elde edilmesinde kolşisinden faydalanılır. Bu madde, bitkisel hücre için zehirli olmamakla beraber, hücre bölünmesi sırasında iğ ipliklerinin teşekkülünü engeller ve sayısı iki misline çıkmış olan kromozomların iki kutba ayrılmalarına imkan vermez. Kolşisin insan hücresi için zehirlidir ve kansere karşı kullanılamaz. Fakat demokolsin çok daha az toksiktir ve kronik lösemide kullanılabilir. • Colchicum speciosum –Kuzey-doğu Anadolu’da yetişen bu türün tohumları alkaloit bakımından zengindir. Tohumlar toplanır ve dış ülkelere ihraç edilir. • Merendera genusu Colchicum cinsinden perigon tübünün boyuna kolayca yırtılması ile ayırt edilir. Doğu Anadolu ve Erzurum civarında yaygın olan M. caucasica ile Orta Anadolu ve Ankara’da yetişen M. attica türlerine kardelen adı verilir. Her iki türün de herbasında ve soğanlarında alkaloit bulunmaktadır. Merandera attica • Smilax (saparna) türleri –Tırmanıcı ve dikenli gövdeli çok yıllık bitkiler. Yapraklar alternan dizilişli, saplı ve kalp şeklindedir. Stipulalar sülük şeklini almıştır. Çiçekler, yaprakların koltuğunda, basit umbella veya panikula durumundadır. Meyva bakkadır. • S. utilis, medica, ornata, officinalis, syphilitica, papyracea – Orta Amerika’da yetişen ve tıbbi olan türlerdir. Uzun, dar, silendrik kökleri vardır. Kullanılan kısmı bu köklerdir. Sarsaparillae radix T.K. (saparna kökü) saponinler taşır. Cilt hastalıklarında kan temizleyici olarak kullanılır. • Anadolu’da 2 smilax türü yetişir: S. aspera ve S. excelsa. Birincisi Batı ve Güney Anadolu’da, ikincisi ise Kuzey Anadolu boyunca yaygındır. Smilax excelsa nın meyvası kırmızıdır ve tohumlarının üzerindeki zar gıcır olarak sakıza ilave edilir. Bu bitkinin meyva durumları İstanbul’da yılbaşı zamanında çiçekçilerce çok kullanılır. Kırmızı bakkallardan ibaret olan durumlar, Ruscus aculeatus dallarının tepesine ve Ilex aquifolium dallarının koltuklarına bağlanır ve bu dallar süs bitkisi olarak satılır. 7 19.3.2014 • Aloe (sarısabır) türleri-Ekserisi Güney Afrika’da yetişen sukkulent bitkiler. Gövde kısa, odunsu, yapraklar etli, dişli kenarlı ve rozet şeklinde toplanmıştır. Çiçek durumu dik ve sık bir salkımdır. Çiçekleri sarı veya kırmızıdır. • A. vera, africana, ferox, spicata –Tıpta, bu bitkilerin yapraklarından elde edilen bir ürün kullanılır: Aloe T.K. (sarısabır). Yapraklar kesilerek veya ezilerek usaresi alınır, kaynatılarak veya güneşte bırakılarak suyu uçurulur, bakiye siyah parlak kütleler halinde kalır. Bu kütleler Aloe drogunu teşkil eder. Antrasen türevleri taşır ve bu nedenle kuvveti müshil etkisi vardır. Kalın bağırsağa tesir eder. • Kozmetikte cilt bakımürünlerinde nemlendirici ve yumuşatıcı olarak kullanılır. Yara, yanık, ekzama ve sedefte etkilidir. • A. vera Akdeniz havzası bitkisidir ve memleketimizin Güneybatı sahillerinde, kayalık yerlerde veya harabelerde rastlanır. • Schoenocaulon officinale (Sabadilla officinarum) (bitotu)-Meksika, Guatemala ve Venezuela’nın dağlarında yetişen, soğanlı, büyük bir bitkidir. Yaprakları rozet şeklinde, dar ve uzundur. Çiçek durumu yüksek ve bol çiçeklidir. Zehirli bir bitkidir. Tohumları siyah ve parlaktır. Sabadillae semen. Saç dökülmesine karşı kullanılır. Bu tohumdan elde edilen alkaloit karışımı, Veratrinum T.K. (veratrin) adı altında haricen sinir ve romatizma ağrılarına karşı kullanılır. • Veratrum album (beyaz çöpleme) –Avrupa dağlarında ve Anadolu’da, Kuzey-doğu Karadeniz bölgesinde yetişen, çok yıllık, otsu bir bitkidir. Rizom kısa ve kalın, kökler çok sayıdadır. Gövde dik, yapraklar sapsız, geniş-ovat ve alternan dizilişlidir. Çiçekler yeşilimsi beyazdır, çok çiçekli bileşik bir salkım durum teşkil ederler. Zehirli bir bitkidir. Bitkinin sonbaharda kökleri ile birlikte toplanan rizomları Veratri albi rhizoma droğunu verir. Bileşiminde başlıca protoveratrin A ve B alkaloitleri bulunur. Tansiyon düşürücü olarak, ayrıca romatizmada kullanılırsa da zehirli bir drogdur. Rizomun iç kısmını bıçakla kazıyarak alınan toz enfiye gibi buruna çekilir, burun tıkanıklığını giderici etkisi olmakla birlikte bu, tehlikeli zehirlenmelere sebep olabilir. Tozu tahriş edici ve aksırtıcıdır. • Orta Avrupa’da yetişen Veratrum nigrum ve Kuzey Amerika bitkisi olan V. viride türleri de tıbbidir ve aynı etkiye sahiptir. 8 19.3.2014 • Convallaria maialis (inciçiçeği, müge) –Orta Avrupa’nın dağ ve ormanlarında yabani olarak yetişen, çiçeklerinden dolayı süs bitkisi olarak yetiştirilen, çok yıllık otsu bir bitkidir. Rizomları ince ve sürünücüdür. Yaprakları sapsız, büyük ve geniş eliptiktir. Her sürgünde iki yaprak vardır. Durum basit, gevşek, az çiçekli, kısa bir salkımdır. Çiçekler saplı, küçük, beyaz, sarkık birer çan şeklindedir ve güzel kokuludur. Meyva kırmızı bir bakkadır. Bitkinin yaprak ve çiçekleri, Covallariae herba, konvallatoksozit isimli kardiotonik glikozitler taşır. Kalbi kuvvetlendirici ve diüretik etkisi vardır. Müge çiçeklerinden petrol eteri ile hazırlanan ekstre, parfümeride değerlidir. Veratrum album • Allium sativum (sarmısak) –Nadiren çiçek veren soğanlı bir kültür bitkisidir. Çiçekleri beyaz veya pembemsidir, umbella durumundadır. Umbella tabanında bir spata vardır. Sarmısak başı adı verilen soğanlar, diş adı verilen soğancıklardan yapılmıştır. Sarmısak başları iştah açıcı, koku verici ve tansiyon düşürücü olarak kullanılır. Özel kokusu, taşıdığı alliin maddesinin hidrolizi ile ortaya çıkan allil disülfürden ileri gelir. A ve C vitamini ve antibiyotik etkili bileşikler de bulunur, ağızda bakterisit, etki gösterir; ayrıca diüretik ve antelmintiktir. • Asphodelus aestivus (çirişotu) –Akdeniz havzası bitkisi olup, memleketimizde Marmara bölgesinde, Batı ve Güney Anadolu’da yaygın olan, çok yıllık otsu bir bitkidir. Toprak altında demet teşkil eden yumru şeklinde birçok kökleri vardır. Yumrular inulin bakımından zengindir. Tozu yapıştırıcı olarak, çiriş adı altında kullanılır. • Ruscus aculeatus (tavşanmemesi) –Avrupa’da ve memleketimizin Karadeniz bölgesi boyunca yetişen, daima yeşil bir çalıdır. Dalları, ovat, sert ve sivri filloklatlar şeklini almıştır. Meyva kırmızı bir bakkadır ve filloklatların üzerindedir. Bitkinin rizomu ve kökleri Rusci aculeati radix droğunu verir ve ruskogenin taşır, diüretik ve antienflamatuvar etkilidir. Daima yeşil kalması ve şehir yakınlarından kolayca sağlanması nedeniyle, İstanbul’da, çiçekçilerce her mevsimde, bilhassa yılbaşı zamanında çok kullanılan bir süs bitkisidir. Ruscus hypoglossum (Yalova mercanı), İstanbul’da yeşillik olarak çok kullanılan bir diğer Ruscus türüdür. 9 19.3.2014 Polygonatum multiflorum (mührüsüleyman, boğumlucaotu) Karadeniz ve Trakya Bölgelerinde ve Abant’ta ormanaltı ve çayırlıklarda yetişir. İnci çiçeğine benzeyen, 15-90 cm boyunda, rizomlu, çok yıllık bir bitkidir. Yapraklar gövde üzerinde, 10-15 cm uzunlukta, basit, sapsız veya saplıdır. Çiçekler yeşilimsibeyaz renkli olup her yaprağın koltuğundan 2-6 çiçek sarkar; kokusuzdur. Meyvaları mavimsisiyah renklidir. Bitkinin rizomları, Polygonati rhizoma saponozit içermektedir. Dışarıdan romatizma ağrılarını giderici ve yara iyileştirici olarak kullanılır. • Dracaena draco (ejderağacı, kardeşkanı) –Kanarya adalarında yetişen bir ağaçtır. Gövde kalın ve tepede dallanmıştır. Yaşlı gövdelerden kırmızımtırak bir reçine akar. Bu reçine, Sanguis draconis (kardeşkanı), boyacılıkta kullanılır. Phormium tenax – Yeni Zelanda’da yetişen ve kültürü yapılan, uzun ve sert yapraklı, çok yıllık bir bitkidir. Yapraklardan sağlam bir lif elde edilir. • Asparagus officinalis (kuşkonmaz) – Avrupa’da, Trakya’da ve Doğu anadolu’da yabani olarak tesadüf edilen, fakat daha ziyade kültürü yapılan, çok yıllık otsu bir bitkidir. Toprak altında bir rizomu vardır. Gövde otsudur, filloklatlar yeşil ve kısa iğneler şeklindedir. Meyva kırmızı bir bakkadır. Rizom ve kökleri, Kökleri ve rizomları Asparagi radix, asparagin ve vitaminler bakımından zengindir, diüretik olarak kullanılır. İlkbaharda rizomdan süren genç gövde sürgünleri kuşkonmaz veya asperj adını taşıyan sebzeyi teşkil eder. • Liliaceae bitkilerinin büyük bir kısmı, güzel çiçeklerinden dolayı bahçelerimizde süs bitkisi olarak yetiştirilmekte, çiçekçilik bakımından önemli türlerin geniş kültürleri yapılmaktadır. Bu bitkilerin başlıcaları, Tulipa (lale), Lilium (zambak), Hyacinthus (sümbül), Colchicum (çiğdem), Muscari (arapotu), Scilla, Fritillaria, Eremurus vs. gibi cinslere aittir. Sansevieria (evyapan, subaykılıcı) kılıç şeklinde yükselen dik yapraklarıyle tanılan bir salon bitkisidir. Yucca gloriosa (avizeağacı), büyük beyazımsı, sarkık çiçekleri ve avizeye benzeyen zengin çiçek durumları olan odunlu bir park bitkisidir. Kniphofia uvaria tüp şeklindeki sarkık turuncukırmızı çiçekleri, korolladan uzun stamenleri, yüksek, dik, sık durumlarıyle tanılan bir bahçe bitkisidir. Fritillaria imperialis (ağlayan gelin, gelin çiçeği) vertisillat olarak dizilmiş turuncu sarkık çiçekli bir süs bitkisidir. Yucca gloriosa Kniphofia uvaria 10 19.3.2014 • Sebze veya koku ve tad verici olarak kullanılan Liliaceae bitkilerini başlıca Allium cinsinde buluyoruz: A. cepa (soğan), A. porrum (pırasa), A. sativum (sarmısak), A. fistulosum (sibul), A. schoenoprasum (sibulet). Memleketimizde 150 den fazla Allium türü yabani olarak yetişir. Bunların arasından kuvvetli bir kokuya sahip olanların yaprakları (sirmo, körmen), köylüler tarafından çorba, peynir ve börek içine koku verici olarak ilave edilir. Gösterişli çiçek durumları taşıyan türlerden bazıları, kesme çiçek şeklinde kullanılmak üzere yetiştirilmektedir. • Pancratium maritimum (kum zambağı) –Akdeniz havzasının deniz kumluklarında, memleketimizde Batı ve Güney Anadolu sahillerinde, İstanbul’da Şile ve Kilyos’ta kumlar içinde yetişen büyük soğanlı bir bitkidir. Çiçekler beyaz, 15 cm boyunda, 2-15 bir aradadır. Parakorolla büyük bir huni şeklindedir ve 12 dişlidir. Tıbbi bir kullanılışı yoktur. Soğanları adasoğanı ile benzerlik gösterir. Onunla karıştırılmamalıdır, etkili değildir, büyük nişasta taneleri taşıması ile adasoğanından ayrılır. Amaryllidaceae • Tropikal ve subtropikal bölgelerde yayılmış olan, çok yıllık otsu bitkiler. Toprak altında soğan, kormus veya rizomları var. Yapraklar yassı şeritsi, bazense etli, sert ve lifli. Çiçekler erdişi, tek veya umbellaya benzer durumda ve umbella tabanında spatalı. Çiçek örtüsü perigon şeklinde, iki halka üzerine dizilmiş, 6 tepalli. Tepaller serbest veya birleşik, bazen bir parakorolla var. Stamen 6. Ovaryum alt durumlu, sinkarp, 3 karpelli, 3 gözlü, ovül çok sayıda. Meyva lokulisit kapsula veya bakka.-86 cins ve 1300 kadar tür. Yurdumuzda 8 cins ve 30 kadar türü vardır. • Agave americana –Vatanı Amerika olan, Akdeniz havzasında ve memleketimizde de yetiştirilen, sürünücü rizomlu bir bitkidir. Yapraklar sert, etli, lifli, tepede sivrilmiş ve batıcıdır. Yapraklardan bir lif elde edilir ve bu lifler dokumacılıkta, halat, cisim yapımında kullanılır. • Agave sisalana –Sisal adlı bir lif veren ve Meksika’da kültürü yapılan bir türdür. Bu lif, ip, çuval, halat yapımında ve örme işlerinde kullanılır. Bitkide bulunan steroitlerden kortikosteroitlerin sentezi için istifade edilir. 11 19.3.2014 • Polianthes tuberosa (sümbülteber) – Çiçekleri beyaz ve güzel kokulu olup uzun ve sık salkım teşkil eden yumrulu bir bitkidir. Çiçekçilikte önemli olduğu gibi, Güney Fransa’da kültürü yapılır ve petallerden “enfleurage” metodu ile parfümeride çok değerli olan bir konsantre hazırlanır. • Galanthus (kardelen) türleri-Şubat-Mart aylarında çiçek açan, beyaz renkli, tek ve sarkık çiçek taşıyan, soğanlı, alçak bitkiler. İç perigon parçaları dış perigon parçalarından farklı şekildedir. Memleketimizde 10 kadar yerli türü vardır. Galantamin ve likorin alkaloitlerini taşırlar. Galantamin alkaloidinin göz bebeğini daraltıcı etkisi vardır ve çocuk felci hastalığı geçtikten sonra hastalık ardından görülen bozukluklara karşı kullanılır. Ayrıca alzheimer’da ve hafızayı güçlendirmek için kullanılır. • Leucojum aestivum (akçebardak) –Nemli çayırlarda tesadüf edilen ve memleketimizde de yetişen soğanlı bir bitkidir. Çiçekleri beyaz ve gövde tepesinde birkaç tane bir aradadır. Perigon parçalarının hepsi eştir ve tepede yeşil lekelidir. Bitki alkaloit taşır. • Amaryllidacae familyasında, çiçekçilikte önemli olan pek çok bitki vardır. Birkaç cins adı vermek lazım gelirse, bunların başında Narcissus, Amaryllis, Hippeastrum, Nerine, Haemanthus, Clivia, Eucharis gibi cinsler gelir. Iridaceae • Sıcak ve ılıman bölgelerde yayılmış olan, çok yıllık otsu bitkiler. Toprak altında soğan, kormus veya rizomları var. Yaprakla şeritsi veya kılıçsı, paralel damarlı. Çiçekler erdişi, aktinomorf veya zigomorf. Dış 2 halka bir perigon şeklinde, ekseriya tabanda bir tüp şeklinde birleşik. Stamen 3.Ovaryum alt durumlu, sinkarp, 3 karpelli, 3 gözlü, plasentalanma marginal ve sentral, ovül çok sayıda. Stilus 3 kollu, kolları tam veya dallanmış veya tepale benzer. Meyva lokulisit kapsula. –58 cins ve 1500 kadar tür. Memleketimizde 6 cins ve 90 kadar türü vardır. • Crocus sativus (safran) – Memleketimizde, İtalya, İspanya, Fransa, İran’da kültürü yapılan, çok yıllık otsu bir bitkidir. Çiçekler sonbaharda, yapraklardan evvel açar, mor renklidir. Perigon dar uzun bir tüp şeklinde ve tepede huni şeklinde genişleyerek 6 geniş parçalıdır. Stigma kırmızı ve 3 uzun kolludur. Kollar tepede genişlemiş ve çukurlaşmıştır. Yapraklar çiçeklerden hemen sonra meydana gelir ve dar şeritsidir. Kullanılan kısım stigmalardır. Drog Crocus T.K. (safran) adını taşır, renk, tat ve koku verici olarak kullanılır. Safrana kendine özgü kokusunu veren, uçucu yağında bulunan (siklositral türevi) safranal isimli aldehittir; droğun kırmızı-turuncu rengi ise krosin isimli bileşikten ileri gelir. Eczacılıkta koku ve renk verici olarak kullanılır; emenagog etkisi vardır, çok miktarda alınırsa uterus hareketlerini arttırarak abortus (düşük) yapabilir. Besin sanayinde tatlılarda kullanılır. 12 19.3.2014 • Türkiye’de yabani olarak yetişen 40 kadar Crocus türü vardır. Crocus cancellatus’un soğanları Güney-doğu Anadolu’da toplanır ve demetler halinde bağlanarak pazarlarda satılır, yenir ve kestane lezzetindedir. • Iris (süsen) türleri-Iris çiçeklerinde perigonun dış 3 parçası aşağı doğru geri kıvrılmıştır ve çoğunlukla orta damarı üzerinde fırça şeklinde dik tüylüdür. Stilus 3 tanedir ve her biri bir petale benzer. Türk kodeksinde kayıtlı olan süsen türleri Iris florentina (beyaz çiçekli), I. pallida (mavi çiçekli) ve I. germanica (mor çiçekli) dir. Bunlar bahçelerde yetiştirilir. Tabiileşmiş olarak ta Türkiye’nin değişik bölgelerinde tesadüf edilir. Rizomları, dış kısımları soyulup kurutulduktan sonra, Iridis rhizoma T.K. (menekşe kökü) adı altında kullanılır. Menekşe kokusunu taşıyan ionan maddesi rizom kuruduktan sonra teşekkül eder. Drog balgam söktürücü olarak Species pectorales T.K.’nin terkibine girer. • Türkiyede yabani olarak yetişen 40 kadar Iris türü vardır. Iris türleri birçok çeşit ve kültür formları ile bahçecilikte sevilen bitkilerdir. Gene süs bitkisi olarak yetiştirilen diğer cinsler: Freezia, Gladiolus, Ixia. Dioscoreaceae • Tropikal ve subtropikal bölgelerde yetişen, büyük şişkin rizomlu, tırmanıcı gövdeli, çok yıllık otsu, çoğunlukla dioik bitkiler. Yapraklar saplı, kalp şeklinde, palmat damarlı. Çiçekler küçük, aktinomorf, tek eşeyli. Periant yeşilimsi, 6 parçalı, parçalar iki halka üzerine dizilmiş ve tabanda birleşik. Erkek çiçekler 6 veya 3 stamenli. Dişi çiçeklerde ovaryum alt durumlu, 3 karpelli, sinkarp, 3 gözlü. Meyva kapsula veya bakka.-10 cins ve 650 kadar tür. Memleketimizde yalnız bir tür yetişir. • Tamus communis (dövülmüş avratotu)-Akdeniz havzasında yetişen, yumru şeklinde büyük rizomlu, sarılarak tırmanıcı gövdeli, çok yıllık otsu, dioik bir bitkidir. Yapraklar saplı ve kalp şeklinde, çiçekler yaprak koltuğundan çıkan küçük salkımlar halindedir. Meyva kırmızı bir bakkadır. Rizomlar bol miktarda rafit taşır. Halk arasında, haricen cilde sürtmek suretiyle, romatizma ağrılarına karşı kullanılır. İstanbul’da yanlış olarak adamotu adı altında satıldığı görülmüştür. Gerçek adamotu, Mandragora autumnalis’tir. 13 19.3.2014 • Dioscorea türleri –Başlıca Tropikal Amerika’da yetişen ve takriben 600 türü bulunan bir cinstir. Yumruları nişasta bakımından zengindir. Bu nedenle tropikal bölgelerde bir takım Dioscorea türlerinin kültürü yapılır ve yumruları kaynatıldıktan sonra halk tarafından gıda olarak kullanılır: Dioscorea alata, batatas, esculenta, hispida, gibi. Dioscorea türleri gıdai amaçlar dışında, tıbbi gayeler için de yetiştirilir, çünkü bu bitkiler steroidal bünyede maddeler taşır ve bu maddelerden kortizona geçilir. Bugün kortikosteroitleri elde etmek için önemli kaynak Dioscorea türlerinin (D. composita, D. floribunda) toprakaltı kısımlarıdır. Bu türler Güney Meksikada yerlidir. SCITAMINEAE (ZINGIBERALES) Musaceae • Tropik ve subtropiklerde yetişen, ağaca benzeyen, büyük otsu bitkiler. Yapraklar saplı, büyük. Gövde yalancıdır ve vaginaların sık bir şekilde birbirini izlemesiyle meydana gelmiştir. Laminada damarlanma pennat, yan damarlar birbirine paralel ve sık. Lamina damarlar arasından kolaylıkla yırtılır. Çiçekler erdişi veya tek eşeyli. Periant 6 parçalı. Stamen 5, bazen 6. Çiçek durumları ekseriyetle büyük. Meyva bakka ve kapsula. –5 cins ve 150 kadar tür. • Musa acuminata (muz) –Tropiklerde meyvaları için geniş çapta yetiştirilen bitkilerdir, ve bu maksatla meyvaları tohumsuz ve nişastaca zengin olan hibritler yetiştirilir. Çiçek durumu büyüktür, taban kısmında dişi çiçekler, daha üstte erdişi çiçekler, tepede erkek çiçekler bulunur. Ancak tabandaki çiçekler meyva verir. Türkiye’de muz bilhassa Alanya ve Anamur yöresinde yetiştirilir (cüce Cavendish çeşidi). • Musa paradisiaca – Tropiklerde yetiştirilen, meyvaları 50 cm kadar uzunlukta ve 10 cm kadar kalınlıkta olan bir muz türüdür. Meyvaları nişasta bakımından zengindir ve patates gibi nişastasından dolayı kullanılır. Piyasa adı planten (plantain) dir. • Musa textilis –Filipinlerde, yaprak vaginalarından lif elde etmek için yetiştirilir. Bu lif manila keneviri adını taşır, yelken bezleri, gemici haladı yapımında, örme işlerinde kullanılır. 14 19.3.2014 Zingiberaceae • Tropikal ve subtropikal bölgelerde yetişen, sürünücü rizomlu veya yumrulu, çok yıllık otsu bitkiler. Yapraklar saplı, vaginalı, linear veya eliptik, büyük. Bu familyada uçucu yağ bakımından zengin tohumlar veya rizomlar taşıyan bitkiler vardır. –50 kadar cins ve 1400 kadar tür. • Elettaria cardamomun (kakule)-Hindistan’da ve Asya’nın sıcak bölgelerinde yetişen, rizomlu, uzun-lanseolat yapraklı, yüksek, otsu bir bitkidir. Yapraklarda yan damarlar, orta damara göre eğimli, sık ve hepsi birbirine paraleldir. Meyva 12 cm boyunda, boyuna çizgili bir kapsuladır. İçinde birbiri üzerine oturan, üzeri enine pürüzlü, siyah prizmatik tohumlar vardır. Kullanılan kısmı, tamamen olgunlaşmadan evvel toplanmış olan meyvalardır: Cardamomi fructus T.K. (kakule). Uçucu yağ tohumlarda bulunur, baharat, iştah açıcı ve midevi olarak kullanılır. • Amomum granum-paradisi (cennet tohumu, cennet biberi)Batı Afrika’da ve tropikal bölgelerde yetişen ve tohumları baharat olarak kullanılan bir bitkidir. • Rizomları baharat ve olarak kullanılan, Hindistan ve Tropikal Asya’da yetiştirilen, bu familyanın diğer bitkileri şunlardır: • Zingiber officinale (zencefil) –Rhizoma Zingiberis drogunu verir. • Alpinia officinarum (havlıcan) –Rhizoma Galangae drogunu verir. • Curcuma longa (zerdeçöp) –Rizomu sarı renklidir, Rhizoma Curcumae drogunu verir. • Curcuma zedoariae (cedvar) –Rhizoma Zedoariae drogunu verir. Zingiber officinale Alpinia officinarum (havlıcan) Curcuma longa Marantaceae • Tropikal ve subtropikal bölgelerin nemli ormanlarında yetişen, çok yıllık, rizomlu, otsu bitkiler. Yapraklar geniş laminalı, pennat damarlı, saplı ve vaginalı. –26 cins ve 350 kadar tür. • Maranta arundinacea – Amerika’nın sıcak bölgelerinde yetiştirilen bu türün rizomlarından ararot adı verilen bir nişasta elde edilir. 15 19.3.2014 Orchidaceae MICROSPERMAE (GYNANDRAE, ORCHIDALES) • Her iki yarıkürenin değişik bölgelerinde yetişen, fakat en çok tropiklerde tesadüf edilen, çok yıllık otsu bitkiler. Bir kısmı toprakta yaşar; bunların toprak altında yumru veya rizomları vardır; ılıman ve soğuk bölgelerde yetişen türler bu tiptendir. Bir kısmı epifittir ve tropiklerde ağaçların üzerinde yaşar; bunlarda gövde yalancı bir soğan şeklinde şişkindir ve sarkık hava kökleri vardır bu kökleri örten bir doku yardımıyle havadan su emerler. Bazılarının gövdesi tırmanıcıdır. Bir kısmı ise klorofilsiz bitkilerdir. Yapraklar basit, alternan, tabanda gövdeyi sarıcı, klorofilsiz olanlarda pul şeklinde. Çiçekler erdişi, zigomorf, salkım, spika veya panikula durumlarda, bazen tek. Çiçekler brakteli, resupinat, yani açtığı zaman çiçek kendi ekseni üzerinde 180˚ döner ve ovaryum burulur. Çiçek örtüsü 6 parçalı, parçalar 2 halka üzerinde. İç halkadaki orta tepal bir labellum şeklinde gelişmiş ve çoğunlukla mahmuzlu. Stamen 1 veya 2. Verimli anter 2 tekalı, her tekada 1-4 polinyum. Verimli stamen, stilus ve stigma ile beraber ginostemyum adı verilen bir sütun şeklinde birleşmiş. Stigma 3 loplu, ortadaki verimsiz ve bir rostellum (gaga) şeklinde, diğer 2 stigma verimli ve çukur şeklinde. Ovaryum alt durumlu, 3 karpelli, bir gözlü, plasentalanma paryetal. Meyva kapsula. Tohumlar çok küçük ve bol miktarda.-450 cins ve 15.000 kadar tür. Türkiye’de 25 kadar cins ve 100 e yakın türü vardır. • İki altfamilya altında incelenir: Monandrae (çiçekler 1 stamenli) ve Diandrae (çiçekler 2 stamenli). • Türkiye’de yetişen orkidelerin hepsi Monandrae altfamilyasındandır. Toprakta yaşarlar. Büyük bir kısmı yumrulu, az bir kısmı rizomludur. Klorofilsiz olan türler de vardır. Yumrulu orkidelerin toprak altında 2 yumrusu bulunur; bunlardan birinden (ana yumru) o yılın gövdesi sürmüştür; diğeri ise henüz gençtir (kardeş yumru), bu yumrudan ancak ertesi yıl bir gövde meydana gelecektir. • Orchis, Ophrys, Serapias, Platanthera, Aceras, Anacamptis vs. (salep) türleri. Bunlar yumrulu cinslerdir. Türkiye’nin birçok bölgelerinde yaygındır. Yumruları müsilaj bakımından zengindir, Salep tubera T.K. (salep yumrusu) drogunu verir. Yumuşatıcı olarak kullanılır. • Vanilla planifolia (vanilya) –Meksika’da ve birçok tropikal memleketlerde yetiştirilen, tırmanıcı gövdeli bir bitkidir. Meyva 15-20 cm boyunda, silendrik, etli bir kapsuladır. Bu meyvalar henüz olgunlaşmadan evvel toplanır. Sırasıyle, birçok kere kuru ve nemli ortamlarda bırakılır. Özel kokulu vanilin maddesi meyvada ancak böyle fermentatif bir kurutma sonucunda meydana gelir. Vanillae fructus T.K. (vanilya meyvası), tabii vanilin kaynağıdır. Koku ve tat verici olarak kullanılır. 16 19.3.2014 • Orchidaceae familyasında çiçekçilikte çok değerli olan bitkiler bulunur. İstanbul’da en çok görülen çiçekler başlıca Cattleya, Paphioedilum, Cymbidium, Odontoglossum, Dendrobium gibi cinslere aittir. 17 19.3.2014 18