Remd DUR.I`N

advertisement
D.E. ü.lld.htyat Fakültesi Dergisi
· Sayı VI, !zmir 1989, ss. 619-623
e
c
o
e
MIMARI ESTETIKif.ER
l
: Afif BAHNASSI
Remd DUR.I'N
••
Tek tann inancı, Vücüdi birlik fikrini ortaya koyan İslam mimarisinde yansıtılmıştır. Bu anlayış, mükemmellik hissiyle karakterize edilmiş olan islam şehrtnin kuruluşunu ve milli birligin sosyal
yapısını etkilemiştir. Eski şehir; kalabalık ve sıra evleri, dar so~ak­
lan ve caddeleri ilı:- rrıeŞhurdur. Ancak ev, her yerde var olan Allah'ın
himayesinde, ~J.şinin ailesi -toplumun temel birimi- ile beraber Şahsi
hayatla:rc:ı.n idame eHirdikleri huzurlu bir mekandır. Bu tür ev, mavi
gökyüzüne açılan, birçok pencereleri bulunan odala:rla çevrili açık bir
avluya sahiptir. Ege:r kalabalık şehir milli birHgı sembolize ediyorsa,
gökyüzüne dogru açıklıklan bulunan ev de, insan ile yaratıcısı arasın­
da do~rudan münasebete delalet etmektedir.
Diger bir ifadeyle, eger insan bedenen kendiliginden oluşan şeh­
riyle birleştirilmişse, iç dünyası göge dog:ru açılan avlu ve pence:relerle
dua edilen vy Allah diye isiiDlendirilen yaratıcısma baglanmıştır.
İslam
ahlak'a özel bir önem ve:ri:r. Allah "İyiligi emreden ve kötülükten men eden bir millet olunuz"2 diye buyuruyor. İslam özellikle insanm, kibirli ve magrur degil mütevazi olmasma önem verir. Allah'ın
buyurdugu gibi "Kibirlice yürüme".3 Ve İslam aynı zamanda kalp temizliginive Allah'ın iradesine tabi olunmasmı emreder. Yine, Alla'-ı "Her
nereye dönerseniz, Allah'm yönü orasıdır" 4 buyu:rmaktadır.
Bu temel kaideler, insaniann mütevazi ve zahitane bir şekilde,
Allah'a itaat ederek ve diger insanlan veya onlann duygulanm incitmeden veyahutta kibirli davranış ve üstünlük içinde olmadan "İnsan­
lar bir taragın dişleri gibi eşittir" 5 buyruguna uyarak yaşadıklan eski
evlerde şekillendiler. Ve böylece layık olduklan yeri buldular.
Lakin, insan,· kendi.davranişlannda, kendi kendisini tahkik etme düşüncesinde ve Allah'a gizlice hamd ü senaile ebedlligi kazanmada bizat1hi hü:rdür.
Eski bir eve adım attıgımızda, limon, mandalina gibi meyve
agaçlan, yasemin gibi çiçekler, feslegene benzer bitkiler ile çevrilmiş,
ortasmda bü)rük fıskiyesiyle aviuyu görürüz. Ve aviuyu çevreleyen çiz-619-
Arş.Gö:r.Remzl
gileıin
hepsine dikkatlice baktıgımız zaman, bu çizgilerin;
pencereleri, kapıları, kemerleri ve taş ve ahşap süslemeleıin
şekiUedigini farkederiz.
DURAN
satıhlan,
tamamını
İsl4m Felsefesinin Estetik Şekilleri
İslam mimarisi insanın konut ihtiyacım veya sosyal isteklerini
karşılamasının yanısıra islam ruhu ve felsefesinin estetik şeklılerini
de bir bütün halinde aksetttrmektedir.
Hristiyan mimarisini Hristiyan doktrini, Budist mimarisini
Budist doktrinin etkilemiş oldugundan ve Mısır ve Mezopotamya mimarisini her iki kültüre haltim olan kültürlerin desteklediginden hiç
şüphemiz yoktur.
Eger böyleyse, kabul edilebilir birkaç özelligi-ki bunlar bagunsız
bir İslam Sanat Felsefesi'nin teşekkülü için yeterli degildir- dışında
pek birşey bilinmeyen İslam mimarisinin estetik hususiyetleri nasıl
ortaya çıkarılabilir.
İslam
mimarisi, dini ve sivil mimarinin bir birleşimidir. Cami
bu mimarinin tek örnegi olmayıp, medreseler, saraylar, hastahaneler,
hamamlar ve evlerde bu mimarinin güzel örnekleri arasındadır.
'
.
Dikk:at edersek, hakikaten. Allah'ın birligi, Allah'ın tek Tanrı
oldugu, ortagı, eşi benzeri olmadığ;ı fikrini savunan İslarn doktrinlni
temsil etmesinden dolayı cami, İslam mimarisinde ~n önemli yapıdır.
Allah, idealdir, mutlak hakikattir, dognıluktur, iyilikUr, güzellik ve
benzer ideal kıymetlerdir. O, Kadir-i Mutlaktır. İnsanın Allah iıe iliş­
kisi hem mevcudiyet hem de ezelilik veebedilik yönündendir. Yani, insan, Allah tarafından yaratıldı. O'na ve O'nun ezeliligine ve ebediliğ;ine
bağ;lanmıştır. Bu sebepten, bir müminin imam onu dürüst davranmaya
ve Allah'taki mükemmeliğ;in sırlarını keşfetmeye götürür. Bir diğ;er ifadeyle, gerçek inanç Bilinmeyeni ve Mutlak Hakikati bilmek için sü~
rekli bir arzudur. Bunun manası, sonsuz bir kültürü ifade eder, özellikle Allah maddi şekiller içinde ifade edilemez, ancak O, sonsuz kainatm sırlan üzerinde derin tefekkürle dosdoğ;ru olarak idrak edilebilir.
Bununla beraber, mümin, camide -Allah'ın evinde- Allah'ın huzunmda mütevazi bir şekilde hazırdır. Bir günde beş defa yaratıcısı ile
beraber olmak ona hayatta kalma gücü verir. Bu, imanın asıl manası­
dır. Kentlerini müslüman diye isimlendiren fakat kadercilik ve kayıt­
sızlık arkasma saklanarak kendi kendine sadece tevekkül eden halk
islamın gerçek manasını kavrayamaz. ibadet mahalli olan cami, mi-620-
mari tarzı ve estetik ~ymetiyle bizatihi imanla· geliştirilmiştir.
Cami'nin mimari unsurlan, minare, kubbe, harem, avlu, minher
ve
mihraptır.
Minare, ka~e bir kaide üzerinde, poligon ve sfiindirik olarak
yükselen bir çeşit kule veya fener kulesidir.
İslam dünyasındaki ilk minarenin, Halife Velid bin Abdülmelik
zamanında inşa edilen Şam'daki Ümeyye Camii'ne ait minare oldu-
. ···· g~ndan hiç şüphemiz yoktur. İlk Suriye minaresi kare şeklinde olup
MeiôP"St<LIP. }'a
.
Zigguratma benzerdi. Minan~. İran Ateşgedesi ve Hristiyan çan kuleSNJ.e.._ aynı şekildedir. Ziggurat, gökyüzüne dogru yükse---. ----......
len kutsal bir bina, n;ıer,gıvenli bir kuledir. Bu rnerdivenler ya spiral
bir şekilde ya da katlar arasında inşa edilmiştir. Onlar, insanın Al- .
-----. lah'a daha yakın olma arzusunun bir tezah.l)rüdür. Bu görüşe göre, dünyanın sembolü üçgendir. Çünkü üçgenin taoanı dünyanın temelini ve
üst kısmı da inanç ve aklı işaret eder. Bu doktrin, yer tan.nsı. Enlil veya
· Arso'nun, gök tannsı Ea veya Bealshamin'den bagırnsız olarak var oldugu, tarihin başlangıcından beri bilinmektedir.
'
-
Böylece, rninare, rnürnini ibadete çagırarak sernaya ulaştıran bir
yoldur. Onun şekli zamanla geliştirilıİıiş ve çok yükseltilmiştir. Minare, sonsuz sırlar dünyasına, göge dogru gitrnek üzere insanın hazır­
hgını ifade eden bir mızrak veya konik bir şekilde son bulur. Minarenin tepesi, yeryüzünden ayrı, gögün bir katı veya gökyüzünden yeryüzüne sürekli emir alan sembolik bir mekanizma gibi görünüyor. Alem,
herbirinin tepelerinde, gögün sembolü hilal bulunan, üç veya daha fazla, pirinç madeninden yapılmış, sernavi cisimlerin sembolleri toplar
ile şekillenmiştir. İlave olarak, 'içeride ve dışandaki spttal merdivenler, Sarnarra, Ebu Dulefve İbn Tulun camilerinde gördügürnüz gibi spiral minare f~rrnunun göge dogru hareketini saglamaktadırlar.
Minareden ayn olarak, hatta ondan daha da önce, İslam'da kainatı sembolize eden kubbe vardır; çünkü.kainat her zaman bi:r küre gibi tasvir edilmiş. İki kısım halinde görünen Harem, bu kainatın küçük
bi:r benzeridir.
Üstteki kısım, sernayı sembolize eden kubbe veya göge ulaşmak
arzusundaki yeryüzünü temsil eden bir pirarnid şeklindedir. Bu fikir,
kubbeleri konik şekilde inşa edilen Konya camilerinde veya piramidal
şekilde inşa edilen rnagrib camilerinde açıkça görülmektedir. Tekrar,
burada da, kubbenin tepesine yerleştirilmiş, insanın yeryüzünden ayrılarak göge, Allah'a ulaşmak arzusunu ifade eden alern'i görüyoruz.
-621-
Arş.Gö:r.Remzi
Alt kat, dua ve tefekkü:r
Harem' dir.
vasıtasıyla
Allah'la
rabıtanın
DURAN
kuruldugu
Cami avlusu, ibadetten önce abctest almaya ve Kur'an okumaya elverişli olarak düzenlenmiş bir mekandır. Burası ferdi veya toplu ibadet içinde kullanılabilir.
Namaz kılmak isteyen kişi, mihrap nişi önünde, yönü kabe'ye
dönük olarak imam'ın ark.::ısında du:nlır. Minbe:r, tepesinde alem bulunan korilk bir külahla örtülü kürsü şeklinde bir platfmmdan müteşek­
kildir. Minber, ilahi haberleşmenin sembolü olup Allah'a dualar eden,
hamd eden veya ezberden Kur'an okuyan vaiz'in durumunu kuvvetlendinnektedi:r.
Mih:rab, lllibe istikametini gösteren, duvara açılmış, üstü tezyı­
natlı bir yarını kubbe ile örtülmüş bir rı.Jştir. Bu du:rumuyla mihrab,
tapınaklardakilerin bir benzeri degildir. Şam Ümeyye Camii'nin mihrabı, milirab fikrinin tecessüm ettiıilmiş ilk şeklidir. Medine şehrin­
deki Mescid-i Nebevi'de ilk olarak taşlardan inşa edilmiş olan mihrab,
daha sonra Halid bin Velid tarafından, buğün dahi mevcut olan güney
duvarındaki büyük mihrab nişi haline dönüştürülmüş ve yanma da bir
kapı açılmıştır.
Sivil Mimarinin Estetikleri
Sivil Mimari, saraylar ve evlerde olduğu gibi, aynı zamanda bir
dini manaya da sahiptir. İlk saraylar, Erneviler zamanında inşa edilmiş olan Hayrü'l-Garbi, Hayrü'l-Şarki, Mışatta, Mefcer Saraylan v.b.
dir.
Eleştirmenler, İslam
saray mimarisinin temel estetik hususiyetlerine dair yorumlannda farklı görfişlere sahiptirler.
Emevi saraylan birleşik fonnda inşa edilmiş olup, her sarayın
etrafı muhafazalı mazgalh bir dış duvan ve içende revaklı bir avlusu
ve sonra da günlük hayatm dörtte birinin geçirildigi bir veya iki katı
vardır.
Dış
taraf, penceresiz yüksek duvarlan,
rtyle küçük bir kaleyi andınnaktadıt.
Eleştirmenler. İslam
yarım
daire
şekilli
kulele-
mimarisinin femel özelliklerini yorumlamaya çalıştılar. Stern, mimarinin bu türünün, Kavarnak ve Sadr saraylannı inşa eden el-Munthirids tarafından kurulan Hayri mi;marisinden ilham aldıgını düşünmektedir. Mesudi, El-Hayri mimarisinden
ilham aldıgmı düşünmektedir. Mesudi, El-Hayri mimarisini tasvir etti
-622-
MiMARİ ESTETİKLER
ancak arkeologlar bu mimari
hakkında
onunla hemfikir
değ;ildirler.
Diger eleştirmenler, bu mimari tarzının, biribirine yakın olarak
kurulan Arap çaddırlanndan ilk olarak ortaya çıktığ;mı ve sorıra da
İslam saray ve evleri olarak geliştlgi görüşünü benimsemektedirler.
İç
süslemede kullamlan unsurlar, mü'minirı kendi iç dünyasında
var olan güzelliğ;e doğ;ru egilimini aksettirir. Avlu etrafındaki hortzontal çizgiler, kainatı kuşatan ve göge dogru yükselen, maddi varoluşu
sembolize eden dai:relerdir. Yeryüzü ve bütün daireler, avlunun ortasmda ·su fıskiyesi ile sembolize edilen bir sütun vasıtasıyla sema ile
birleştirilmiştir.
İlave
olarak, müslüman bahçesini çölün zıddı olan Cennet gibi
hayal eder, sadece kemerler, gök ile onun irtibatıru saglayan yerin
küçük bir şeklidir. Kemerler, aşagıdan başlar, yukanya dogru yükselir
ve tekrar aşagıya doğ;ru aynı şekilde geri dönerler. Kemerler, kirişler
veya kubbeler arasında, Mü'min, Allah'ınrahmeti ve magfireti altında
kendi evinde yaşar.
İslim Sanatının Fonksiyonu
Felsefe'nin ve Estetisizm'in arka planı ile İslam sanatının münasebeti, somut fonksiyonlara hizmette sanata engel degildir. Resim,
minyatür, hat ve mimari gibi sanatm bütün kollan tezyinat veya sade
sanat olsun diye yapılmamış, güzellikten öte belirli ihtiyaçlar da nazan dikkate alınmıştı. Çünkü bildigirniz gibi, sanat hayat ile içiçedir.
Güzel yazı, hakikatı gün ışıgına çıkarmak; renkli resimler olarak
minyatür, kitabı göze hitab eder hale getirmek; güzel halı ve kilim, medenileşmiş bir fenomen ve aynı zamanda yeri ısıtmak; fıskiye, serinletmek ve kuru havayı nemlendirmek; süslü, gösterişli kılıç, sahibinin
gücünü vurgulamak ve şehrin organizasyonu, konutlar ve diğer sosyal
ihtiyaçlan temin etmek içindir.
Fonksiyonlan ile birlikte İslam sanatının muhtelif kollannın
münasebetini daha da tartışabilirdik. Ancak bu bölüm, bizim asıl konumuz olan estetikler ile ilgilidir.
Notlar:
'
1- AfifBahnassi, 'The Aesthetlcs Of Architecture", Arts And The lsla-mic World, Londan,
Spring-Summer 1987, VoL 4, Nu.3, s. 10-12 (Spe-cial IssucOn Islamic Heritage). Makalede geçen Hadis'in kaynağını tesbit eden Doç.Dr.Ali Yardım Bcye teşekkür ederim.
2- Al-i imran Süresi, 104. ayet.
3- Isra Süres, 37. ayetln bir kısmı.
4- Bakara Süresi, 115. ayetin bir kısmı.
5- Acluni, Keşfü'l-Hafa, Kahire, Tarihsiz, C.H., s.451, nu. 2847.
-623-
Download