İki Kadın Bir Hayat “Nehir” oyunu Jez - Bilkent University

advertisement
Hocaoğlu 1
Helin Hocaoğlu
21402311
TURK101
İki Kadın Bir Hayat
“Nehir” oyunu Jez Butterworth tarafından yazılmış bir eser. Haluk Bilginer bu oyunu
2013 Yılında sahneye taşıdı. Oyunu izleyen herkesin oyun sonrasında birkaç saat sessiz
kalmış olabileceğini tahmin etmek mümkün. Genellikle tiyatro izleyicisi oyun öncesinde ve
sonrasında okumalar yapıp oyun üzerine konuşup tartışır. Fakat oyunun etkileyiciliği bunu
engelleyebilecek kadar güçlü. Kısacası üzerine tartışılması zor bir oyun. Oyunun insanda
harekete geçirdiği duygular, akademik tartışmaları perdeleyecek kadar kuvvetli.
“Nehir” oyunundan çok etkilenmemin sebeplerinden biri realist eserlere olan
hayranlığım. Epik tiyatro izlerken zevk almıyorum demek doğru olmaz. Ben de herkes gibi
Brecht oyunlarını izlemeyi seviyorum, hatta Brecht’in gerçekten sıradan bir insan olmadığını
fark ediyorum. Fakat realist tiyatro imkansızı başarmak gibi geliyor bana. Gerçek hayatı
yazıya dökmek... Ben de kendi hayatımdan bir kesit yazabilirim ve tekrar okuduğumda bu
yazı elbette realist bir eser gibi görünebilir. Ancak başkalarının hayatlarının gerçekliğini de
aynı anda dile getirebilmek, açıklayabilmek, eleştirebilmek, sahneye taşıyabilmek... Hayran
kaldığım kısım sanırım burası. Her yazarın bunu ustaca yapamadığını çok fazla kez fark ettim.
Bab-ı Esrar’ı okuduğumda ana karakterin kadın olduğuna inanmakta çok zorlanmıştım
mesela. Kitapta konuşan bir kadın değildi. Zihnimde kadın kılığına girmiş bir Ahmet Ümit
hayal etmiştim. Defalarca içimden “bir kadının bunu söylemesi imkansız” dedim. Yüksek
Topukları’ı ve Çador’u okuduğumda Murathan Mungan’ın karakterlerinin kadın olduğuna
gerçekten inanmıştım. Hem de farklı kadınlardı bunlar. Bab-ı Esrar’ın realist bir roman
olmadığını kabul ediyorum ama bir okuyucu olarak kitabın bazı kısımlarının inandırıcı olması
gerektiğini düşünüyorum. En azından okuyucunun bunu beklemeye hakkı olduğunu biliyorum
ve bu beklediğimi “Nehir”de tamamen buldum.
Hocaoğlu 1
Nehir oyunun ana karakteri nehir kenarında yaşayan bir balıkçıydı. Adamın hayatı
olay örgüsü üzerine ustaca oturtulmuştu ancak seyirciyi asıl etkileyen şey adamın hayatındaki
kadın karakterlerdi. Balıkçı bir şekilde hayatına devam ediyordu. Farklı kadınlarla ilişkiler
yaşıyordu fakat oyuncular farklı olsa da aslında bu kadınlar aynıydı. “O kadın” değildi,
“herhangi bir” kadındı. Balıkçı hiçbir zaman fiziksel olarak yalnız kalmıyordu, yanındakinin
kim olduğu önemli değildi. Önemli olan yanında biri olmasıydı. Ne de olsa kadınlar
birbirlerini tamamlıyorlardı.
Balıkçı karakteri Haluk Bilginer’in de belirttiği gibi anı yaşayamayan bir karakterdi.
Geçmişe takılmış ve kafasında hâlâ soru işaretleri vardı. Bu yüzden kendini hayatındaki
kadınlara tamamem açabilmiş değildi. Yalanlar söylüyor bulunduğu durumdan kurtulmak için
ve kadınların bu yalanları fark etmesi de uzun sürmüyordu. Oyundaki kadın karakterler
aslında birbirlerinden çok farklıydı. Biri oldukça duygusal ve beklentileri çok yüksek, Canan
Ergüder’in canlandırdığı karakter ise duygusal açıdan güçlü bir kadındı. Buna rağmen balıkçı
karakteri kadınları aynı şekilde görüyordü. Onlarla konuşma biçimi, anlattıkları, söylediği
yalanlar değişmiyordu.
Ustaca tasarlanmış olay örgüsü oyunu başarılı kılan tek etken değildi. Dekorlar çok
başarılı bir şekilde sahnedeydiler. O dekorlar o sahneye aitti şüphesiz. Bir tek eksik veya fazla
yoktu sahnede. Arkadaşlarımın ve benim çok etkilendiğimiz ayrıntılar da vardı. Sahnedeki
musluktan su akması ya da fırının kapağı açıldığında ışığının yanması herkesi hayranlık
içerisinde bıraktı. Tekrar anladık ki tek önemli olan oyunu çok başarılı oyuncularla
oynamakmış gibi görünse de bu tür ayrıntılar realist bir oyun için olmazsa olmazdı.
Oyun bittiğinde ilk düşündüğüm şey “nehir” isminin bu oyuna rastgele verilmiş
olamayacağıydı. Sırf adam nehir kenarında yaşıyor diye bu ismi almış olamazdı oyun. Yazara,
Hocaoğlu 1
oyunculara, seyircilere haksızlık etmiş olurdum bunu düşünerek. Adam nehirdeki taşları
temsil ediyordu ve nehir de hayatından geçen kadınlar için bir metafordu.
Kaynakça
Oyun Atölyesi. n.d. web. 20 10 2014. <http://www.oyunatolyesi.com/etkinlikler/oyun/oyunatolyesi/nehir-2013-2014>.
Uras, Güngör. Olayların İçinden. 27 10 2013. 20 10 2014.
Download