Pompei Freski Tanr›ça Flora Yazan: AYfiEGÜL ÇEL‹K on y›llarda, mitolojinin içinden gelen karakterlerle s›kça karfl›lafl›r olduk. Üç bafll› ejderler, y›lan saçl› kad›nlar, filmlerden, dev afifllerden, büyük ekran televizyonlar›m›zdan günlük yaflant›m›z› gözlüyorlar adeta. Ülkemizde de serüvenleri ilgiyle izlenen mitolojik karakterler, insan yüzlü tanr›lar, atefl kusan devler, orman cinleri, yüzy›llardan sonra yeniden insan›n gündelik yaflam›n›n birer 146 Tanr› Zeus’un asl›nda bir “difli” (di¤er bir deyiflle tanr›ça!) oldu¤unu duymak sizi flafl›rt›r m›? BD KASIM 2015 parças› haline geldiler. Günümüz insan› bu karakterleri diline kondurdu¤u “Herkül kadar güçlü, Afrodit kadar güzel” gibi deyimlerle karfl›lad›. Böylelikle eski dünyan›n kahramanlar› bin y›llar› afl›p aram›za kar›fl›verdiler. Çeflit çeflit tanr›çan›n ad›n›, onlarca kahraman›n özelliklerini, maceralar›n› ö¤rendik, art›k çocuklar bile onlar hakk›nda fikir sahibi oldular. Peki ama bu çeflit çeflit kahraman›n, tanr› ve tanr›çan›n yirminci yüzy›lda sanat malzemesi olarak kullan›lmalar›ndan önceki durumlar› hakk›nda ne biliyoruz? Örne¤in, herkesin aflina oldu¤u, tanr› Zeus’un asl›nda bir “difli” (di¤er bir deyiflle tanr›ça!) oldu¤unu duymak sizi flafl›rt›r m›? 3000’lerde, yani günümüzden 5000 y›l önce anaerkil tap›m›n yafland›¤› Ege Uygarl›¤›, oldukça h›zl› say›labilecek bir biçimde ataerkil tap›ma geçmifltir. Ataerkil tap›m, ad›ndan da anlafl›laca¤› gibi, anaerkil inançlar›n tersine, varl›¤› erkek ilkeye ba¤lar. Fiziksel güce ba¤l› yaflam da kalma gerçe¤i tar›m toplumunda güçlü olan› yani erke¤i ön plana ç›kararak, kad›n›n do¤urganl›¤›na duyulan flaflk›nl›k ve ba¤l›l›¤› k›smen azaltm›flt›r. Ancak bu köklü de¤iflim, Ege’nin genç say›labilecek toplumsal yaflam›nda kolay sindirilememifl, eski inançlar›n sentezleri ancak yeni durumlarla ba¤daflt›r›larak de¤iflebilmifltir. Bugün tan›d›¤›m›z, aflk, savafl, bereket, günefl vd. tanr›lar› bu de¤iflim sonucunda ortaya ç›km›flt›r. E¤er dinler antropolojisine, mitolojiye, efsanelere özel bir ilgi duymuyorsak, Antik Yunan tanr›lar› hakk›nda bildiklerimiz yaln›zca beyazperdenin bize aktard›¤› kadar›d›r; insan biçimli, insan arzulu, insan zay›fl›klar›na sahip ancak bir türlü ölmeyen yarat›klard›r Antik Yunan tanr›lar›. Onlar›n böyle tasar›mland›klar› bir gerçek, ancak Yunan tanr›lar›n›n bugün tan›d›¤›m›z hallerine gelmeden önce geçirdikleri karanl›k bir dönem vard›r ki, yaflad›klar› çeflitli karmafl›k iliflkiden çok daha önemlidir. Bir zamanlar kad›n tanr›, yaln›zca duvar kabartmalar›nda, küçük tafl heykelciklerde somutlaflan büyük bir gücü simgeliyordu. Son derece soyut ve büyüklü¤üyle korkunç say›labilecek bir güç; toprak ana, bereket ana, yarat›c›l›¤›na efl bulunamayan ana tanr›ça gibi... Tan›mland›¤›nda; mevsimleri, zaman›, yaflam›, varoluflu herfleyi aç›klayan korkunç ve tasavvur 147 BD KASIM 2015 edilemez bir varl›k! Ege uygarl›¤›nda bask›n ve uzun süreli bir ana tanr›ça tap›m›na rastlan›r. En eski Ege uygarl›klar›ndan Minos’da ölülerin topluca bir mezara gömülmüfl olduklar› görülür. Girit ve Kyklad’larda ise erken Minos döneminden itibaren ölüler ayr› ayr› gömülmüfllerdir. Bu yeni gömme usulü, klan›n art›k da¤›lmaya bafllamas›n›n bir belirtisi say›lm›fl, söz konusu kültürlerde kabileden devlete gidifli gösteren bir aflama olarak kabul edilmifltir. Kutsal ve ana say›lan topra¤›n tüm bireylerin birleflti¤i ortak yer olmas›, iflte bu dönemde bireysellik kazanmaya bafllar. De¤iflen toplumsal yap›yla birlikte anaerkil inançta da çatlamalar bafllam›flt›r. Tanr›çalar›n tahtlar›n›n salland›¤› bu dönemin izi Atina’n›n günlük yaflant›s›nda kolayca görülebilir: Art›k kentleflmifl olan, Atina’da Demeter ve ‹osion 148 bir yurttafl, resmi olarak kiflisel ad›, baba ad› ve bucak ad›yla tan›n›rd›. Bucak, do¤umunun kay›tl› oldu¤u kent ya da köy yöresiydi. Yunanlar’›n tipik klan adlar›nda Yunanca’da diflil olan “id” ö¤esine dayanan ve ata ad›n› belirten “idas” biçiminde bir sonek vard›r. Günümüze uyarlayacak olursak, annenin soyad›yla an›lmakt›r bu. Ayn› biçimde erkek kardefl anlam›nda kullan›lan Adelpos sözcü¤ünün kökü; “ayn› döl yata¤›ndan do¤mufl” anlam›na gelir. Bütün erkek çocuklar için kullan›lan bu sözcük yine ana yanl› bir geçmifli gösteren dilbilimsel bir örnektir. ncak, Ege’nin kudretli tanr›çalar›, zamanla bölünen klan düzenine efllik etmek zorunda kald›lar, bu yeni zamanda yaflamda kalmak anlam›na gelen fiziksel güç kayna¤› gere¤i simge olarak “erkek”i kulland›¤›ndan tanr›çalar da belirgin eril niteliklerle donanmaya bafllad›lar ve de¤iflmekte olan yeni toplum biçimine uyarak sessiz sedas›z dönüfltüler. Atalar› Minos’lu olan Demeter (topraktaki bereketin tanr›ças›), erken dönemlere ait pek çok yontuda tasvir edilmifl, pek çok efsanede boy göstermifltir. Yaln›z Demeter’in bu dönemde art›k bir erkek orta¤› BD KASIM 2015 vard›r. (Efli ya da o¤lu gibi) Bu erkek, bo¤a ile özdefllefltirilmifltir. Bo¤a da gücünden duyulan korkuyla birçok topluma tanr›sal ilhamlar vermifl bir erkek ögedir (G›lgamefl ve karfl›s›na dikilen göklerin bo¤as› ya da Minos ecesini kendine âfl›k eden Minotaurus gibi). Demeter’in yan›ndaki ister gerçek bir bo¤a, ister bo¤a maskeli bir kral olsun, tanr›ça yaln›z de¤ildir çünkü erkek tanr› sessiz sedas›z gündeme gelmeye bafllam›flt›r art›k. Demeter’in, Iason’la üç kez sürülmüfl bir tarlada sarmafl dolafl olmas› sonucunda tüm insanlar tarla sürmeyi ve saban kullanmay› ö¤renirler. nsano¤lunun tar›m toplumuna dönüflmüfl oldu¤unu müjdeleyen bu yeni dönemde, topra¤› sürerek gücünü sabitlefltiren erkek de söylencelerde belirmeye bafllar ve yarat›c› kad›n imgesi erkeksi niteliklerle donan›r. ‹nsano¤lunu, yeni keflfi olan toprak ve tanr›sal arma¤an sabanla bir süre için oldu¤u yerde b›rakarak yeniden modas› geçmekte olan tanr›çalara dönelim, çünkü burada karfl›m›za ç›kan tablo ilginçtir. Tanr›lar›n yaflad›¤› yüce Olympos da¤›n›n ecesi, tanr›lar tanr›s› Zeus’un efli Hera, anaerkil niteliklerini b›rakan ilk Tanr›ça Hera tanr›çad›r. Hera, önce Troya’y› kuflatan Akha’lar›n tanr›ças› oldu ve böylece erken bir tarihte Olympos ecesi, yeni ataerkil dünyan›n egemeni Zeus’un efli olarak ululand›. Olympia’daki en eski tap›nak Hera tap›na¤›d›r. Olimpiyat oyunlar›n›n kurucusu olarak gösterilen tanr› Herakles’in ad›n›n sözcük anlam›na bakacak olursak bunun “Hera’n›n baflar›s›” anlam›na geldi¤ini görürüz. Söylencelerde daima Hera’n›n nefretini üstüne çeken Herakles, her defas›nda onunla çat›fl›r ve Hera’ya karfl› savafl›rken gösterdi¤i yi¤itlikler giderek ününün yay›lmas›n› sa¤lar ve sonuçta Zeus’un bu gayrimeflru o¤lunu da (t›pk› Herkül gibi) Olympos’a alarak ölümsüzlük verdi¤i söylenir. Roma’da Herakles’e oldukça erken bir dönemde tap›lm›flt›r. Ancak ona tap›l›rken yan›nda gösterilen kad›n da efli olarak düflünülmüfl ve çeflitli arkeolojik bulgularda bu kad›nla Hera aras›nda büyük benzerlikler gözlemlenmifltir. E¤er bu kad›n Hera ise, Hera önceden Zeus’un de¤il de Herakles’in efli demektir. Öyleyse kolayca Zeus’un ilk eflinin kim oldu¤u bilinmiyor denebilir. Yaln›z Aristoteles’in dedi¤i gibi Hellenler’in eski yurdu Dodona kenti dolaylar›nda baflka bulgular devreye girer, zira 149 kesme iflini yapan kad›n›n kutsall›¤›yla birleflmifltir ve t›pk› saban gibi, bilgi ile birlikte insanl›¤a bir tanr› ya da tanr›ça taraf›ndan verilmifltir. Önceleri kad›n kutsall›¤›yla birleflerek ululaZeus Tap›na¤› - Dodona nan balta art›k Zeus’ta bulunmaktad›r. Karia’l› Zeus çift tarafl› baltayla simgelenmektedir. Amazon ecesini öldürdükten sonra onun silahlar›n› kuflanan Herakles bu baltay› soyuna geçirmifl soy içinde el de¤ifltiren balta sonunda bafltanr› Zeus’a arma¤an edilmifltir. Yani Zeus Karia’da bir kad›n›n elinden ald›¤› Hitit baltas›yla Dodona’da eski bir Zeus tap›na¤› simgelenmifl ve tap›m görmüfltür. vard›r. Anlat›ld›¤›na göre, Dodona’da Di¤er bir deyiflle Zeus, gücü ilk Hera’ya Dione ya da Dia ad›yla sahibinden devralm›fl ve bu Ege tap›l›yordu. Zeus’un (Hint Avrupa tarihinin kay›tlar›na art arda eklenen dilinde Dyeus) diflisinden baflka birfley çeflitli efsanelerle geçmifltir. T›pk› de¤ildir Dione. Yaln›zca ataerkil bir topra¤›n bereketini sa¤layan tanr›çan›n Hint Avrupa tanr›ças› olarak, aslolan bir erkekle sarmafl dolafl olmas›ndan erkek tanr›ya göre adland›r›lm›flt›r. sonra tüm insanl›¤›n saban bilgisine Bu iki kültürün ataerkil Yunan’da kavuflmas› gibi. kaynaflmas›, tanr›ça ile tanr›n›n Öyle görünüyor ki, yirmibirinci evlili¤iyle kolaylaflt›r›lm›fl, yüzy›lda, yeni yüzler kondurarak kabullenilebilinir yeni bir simgeye izledi¤imiz tanr›çalar›n, filmin ilk kavuflturulmufltur. yar›s›ndaki çehreleri bildiklerimizden çok farkl›, çok daha renklidir ve özümüz simgelere geldiefsaneler tarihin bir çok bilinmezine ¤ine göre tanr›çalar›n yerlerini öykülerle sessizce ›fl›k tutmaya devam erkek tanr›lara b›rakma öyküsü- etmektedir.• ne bir simge daha ekleyebiliriz; balta. Thompson, George “Eski Ege” Cilt Birçok toplumda kutsal say›lan balta- Kaynakça: 1 Mansel, Müfit. “Ege Uygarl›¤›” Kabaa¤aç, Cevat n›n as›l kullan›c›s› kad›nd›r. Baltan›n fi. “Anadolu Tar›lar›” Champbell, J. “Yarat›c› kutsall›¤› ilkel toplumlarda a¤aç Mitoloji” 150