ADALET BAKANLIĞI Hukuk İşleri Genel Müdürlüğü Bilirkişilik Daire

advertisement
T.C.
ADALET BAKANLIĞI
Hukuk İşleri Genel Müdürlüğü
Bilirkişilik Daire Başkanlığına
ANKARA
Bakanlığınız tarafından hazırlanan ve 24.11.2016 tarih ve 29898 sayılı Resmi Gazetede
yayınlanarak yasalaşan BİLİRKİŞİLİK KANUNU ve buna bağlı olarak yine 03.08.2017 tarihli ve
30143 sayılı Resmi Gazetede yayınlanan BİLİRKİŞİLİK YÖNETMELİĞİ ile Başkanlığınızca
11.08.2017 tarihinde yayınlanan “Bilirkişilik Temel Eğitiminin Usul ve Esasları” konulu GENELGE de
bir takım hukuka ve mevcut yasalara uyarsızlıklar, bilhassa şu ana kadar hukuk nosyonu olan
meslekler hariç geçmişten bu yana bilirkişilik müessesinde en büyük hizmeti veren ve bahse konu
kanun sonrası en büyük bilirkişilik grubunu oluşturan mesleğimizle, meslektaşlarımızla ilgili
haksızlıklar, ve uygulamada yaşanması muhtemel boşluklar mevcut olup düzeltilmesi gereken
hususlar bulunmaktadır.
Şöyleki;
1- 102.000 Serbest Muhasebeci Mali Müşavir ve 4600 Yeminli Mali Müşavir olmak üzere
toplam 106.600 meslek mensubu sayısıyla Türkiye nin en büyük serbest meslek grubuyuz.
2- 13.06.1989 Tarih ve 20194 Sayılı Resmi Gazetede yayımlanan 3568 sayılı SERBEST
MUHASEBECİ MALÎ MÜŞAVİRLİK VE YEMİNLİ MALÎ MÜŞAVİRLİK KANUNU ile resmi
olarak meslek yasasıyla hizmet veren gerek Serbest Muhasebeci Mali Müşavirler ve gerekse
Yeminli Mali Müşavirler, 27 yıldır ülkemizde kayıt dışı ekonomi, kayıt dışı istihdam ile
mücadele eden ve yargıda konu itibariyle birçok konuda sayısı milyonlarla ifade edilebilecek
dosyada bilirkişi sıfatıyla hizmet vermektedir.
3- Serbest Muhasebeci Mali Müşavir ve 4600 Yeminli Mali Müşavir olabilmenin şartları,
usül ve esasları meslek yasamızda belirlendiği gibi yapabilecekleri işler arasında bilirkişilikte
mevcuttur.
3568 sayılı meslek yasamızın ilgili 2/A ve B bendi aynen aşağıdaki gibidir;
Madde 2-A) Muhasebecilik ve malî müşavirlik mesleğinin konusu:
Gerçek ve tüzelkişilere ait teşebbüs ve işletmelerin;
a) Genel kabul görmüş muhasebe prensipleri ve ilgili mevzuat hükümleri gereğince, defterlerini
tutmak, bilanço kâr-zarar tablosu ve beyannameleri ile diğer belgelerini düzenlemek ve benzeri
işleri yapmak.
b) Muhasebe sistemlerini kurmak, geliştirmek, işletmecilik, muhasebe, finans, malî mevzuat ve
bunların uygulamaları ile ilgili işlerini düzenlemek veya bu konularda müşavirlik yapmak.
c) Yukarıdaki bentte yazılı konularda, belgelerine dayanılarak, inceleme, tahlil, denetim yapmak,
malî tablo ve beyannamelerle ilgili konularda yazılı görüş vermek, rapor ve benzerlerini
düzenlemek, tahkim, bilirkişilik ve benzeri işleri yapmak.
Yukarıda sayılan işleri; bir işyerine bağlı olmaksızın yapanlara serbest muhasebeci malî müşavir
denir.
B) Yeminli malî müşavirlik mesleğinin konusu:
(A) fıkrasının (b) ve (c) bentlerinde yazılı işleri yapmanın yanında Kanunun 12 nci maddesine göre
çıkartılacak yönetmelik çerçevesinde tasdik işlerini yapmaktır
4- Yine Serbest Muhasebeci Mali Müşavir meslektaşlarımız, sadece kayıt tutmamakta,
analiz, raporlama, denetim gibi ağır eğitim ve deneyim gerektiren teknik nitelikte işler ve
görevler yapmakta, 4 yıllık lisans eğitimi sonrası, önce aşağıdaki konularda staj başlatma
sınavına girmekte;
Genel Kültür, Türkçe, Matematik, Atatürk İlkeleri ve İnkılâp Tarihi, Yabancı Dil, Alan
Bilgisi, Finansal Muhasebe, Maliyet Muhasebesi, Mali Tablolar Analizi, Denetim,
Ekonomi, Maliye, Meslek Hukuku, İş ve Sosyal Güvenlik Hukuku, Vergi Hukuku,
3 yıl staj yaptıktan sonra aşağıdaki konulardan sınava girerek en az 26 yaşında Serbest
Muhasebeci Mali Müşavir olabilmektedir.
Muhasebe Denetimi, Muhasebecilik ve Mali Müşavirlik Meslek Hukuku, Vergi
Mevzuatı ve Uygulaması, Hukuk, Finansal Muhasebe, Finansal Tablolar ve Analizi,
Maliyet Muhasebesi, Sermaye Piyasası Mevzuatı, Ticaret Hukuku, Borçlar Hukuku
Yeminli Mali Müşavir meslektaşlarımız ise asgari 10 yıl Kamu Kurumlarında mali ve diğer
konularda özellikle müfettişlik, denetmenlik yaparak yada 10 yıl SMMM şartını sağladıktan
sonra aşağıdaki konulardan sınava girerek Yeminli Mali Müşavirliğe hak kazanmaktadırlar.
İleri Düzeyde Finansal Muhasebe, Finansal Yönetim, Yönetim Muhasebesi,
Denetim, Raporlama ve Meslek Hukuku, Revizyon, Vergi Tekniği, Gelir Üzerinden
Alınan Vergiler, Harcama ve Servet Üzerinden Alınan Vergiler, Dış Ticaret ve
Kambiyo Mevzuatı, Sermaye Piyasası Mevzuatı.
Görüleceği üzere gerek Serbest Muhasebeci Mali Müşavir ve gerekse Yeminli Mali Müşavir
meslektaşlarımız, en az 26 yaşına kadar adeta tıp eğitimine yakın eğitimler almakta, özel
ihtisas alanlarında işlerle iştigal etmekte, fikri haklardan vergi hukukuna, ticaret kanunundan
borçlar kanuna kadar birçok alanda meri 7250 kanun, 750 KHK ve yüzbine yakın tebliğ,
yönetmelik, genelge, yönerge, tüzük, sirkü, vakıf senedi gibi tüm mevzuata güncel olarak
uyacak şekilde bizzat uygulamada yer almaktadırlar.
5- Bir bayanın 23, erkeğin de askerliğinden dolayı 24-25 yaşında hakim ve savcı olduğu
ülkemizde 26 yaşından aşağı ruhsat sahibi olamayan, en uzun stajyerlik süresine sahip
olunduğu için yukarıda sayılan tüm işleri meslek mensubu kadar hakim olan stajlardan gelen
meslek mensuplarımızın bilirkişilik yapmasına yaş sınırı yada deneyim süresi konması
hukuka ve gerçeklere aykırıdır.
6- 26 yaşına kadar sürekli olarak eğitim gören ve bizzat uygulamada olan
meslektaşlarımızın 5 yıl deneyimi demek ilk bilirkişiliğe 31 yaşından aşağı
başlayamaması demektir. Oysa Kamu Gözetim Kurumundan alınan, uluslararası
denetim yetkisi bulunan ve bir işletmenin geçmişini, hali hazır durumunu, geleceğini,
kayıp ve kaçakları, hile denetimini, mahkemelerde adli muhasebe, kurumsal şahitlik,
kurumsal bilirkişilik yapabilecek Bağımsız Denetçilikte bile SMMM ruhsatına ilaveten
sınav ve sadece 2 denetim (yani 2 yıllık bir süreç) yeterli görülmüştür.
7- İlgili yasa ve yönetmelikte ruhsat sahibi genç meslektaşlarımıza bu kotalar
konduğu gibi, eskiden beri yargı sistemine on yıllarla ölçülecek sürelerde hizmetler
vermiş, milyonlarca dosyada adil karar verilmesi için emek harcamış kişilerinde; ne
kanunda ne yönetmelikte nede genelgede emeklerine saygı gösterilmemiş, kazanılmış
hak yada geçici madde hükümleri öngörülmeksizin yeni başlayacak bir bilirkişi gibi
temel eğitimler, teori eğitimleri, uygulama eğitimleri öngörülmüştür. Bu husus bugüne
kadar yasalaşan kanunlarda ilk kez karşılaşılan ve hukuki olmayan bir kanun yapma
tekniğidir. Şu husus unutulmamalıdır ki bugün verilecek eğitimlerdeki bilirkişi
raporlarının formatının temelinde hukukçular ve mali müşavirlerin emekleri vardır.
8- Yetkilendirildiği ileri sürülen kurum ve kuruluşların vereceği eğitimin niteliği ve bedeli
konusuna gelinecek olursa; uzaktan eğitimle dahi halledilebilecek temel eğitim dışında teorik
eğitim ve uygulama eğitimi, teknik ve teorik bilgiler ve her olayın konulara münhasır olması
nedeniyle çokta uygulamayla bağdaşacağı söylenemez çünkü bilindiği gibi yargıda her olayın
kendisine has ayrıntıları vardır. Bu konuda eğitim veren kurumlar akademisyen dahi olsa
gerçek hayattan ve ekonomiden uzak kişilerden oluşmaktadır. Yine yetkilendirilen kurumların
yeterliliği tartışılacağı gibi sürekli eğitim alan meslektaşlarımıza şimdi yeniden 1.000.- TL +
KDV den başlayan anormal bedeller istenmektedir. Maliyetlerin 5.000 TL ye kadar
çıkabileceği söylenmektedir. Buda zaten sıkıntı içerisinde olan ve yeterli bilgi ve deneyime
sahip meslektaşlarımız açısından ayrı bir yük olmakta, yaklaşık 2/3 bilirkişinin yok denecek
kadar dosya dahi alamadığı sistemde kayda değer bir emek karşılığı vasfını taşımamaktadır.
9- Verilen eğitimin sürekliliği, 3 yılda 1 yenilenmesi şartı bambaşka ve uygulamaya,
hukuka, hayatın normal akışına ters bir durumdur. Uzaktan eğitim sistemiyle Başkanlığınızın
çok rahat duyuru ve kısa eğitimlerle giderebileceği bir konu bir takım kişi yada kurumlara
Pazar yaratmaktadır. Ve Bilirkişiliği yapılamaz boyutlara taşımaktadır. Bugün hem ilk eğitimler
hem diğer yenilenecek eğitimlerin maliyetleri, ortalama brüt 300.- TL, net 240.- TL dosya başı
bilirkişi ücretleriyle karşılanamaz noktalara ulaşmaktadır.
10- Yukarıdaki maddelerde eğitiminin ağırlığı, niteliğini saydığımız ve mali ve hukuki
alanda teknik bilgi ve deneyim isteyen mesleğimiz bir kariyer mesleği olup kendi meslek
yasası olan bir meslektir. Dolayısıyla kanun ilk taslak şeklinde iken üniversitelerin sadece
sosyal güvenlik uzmanlığı gibi meslek yasası olmayan hususlarda açtığı eğitimler bu aldığınız
kararlarla genele yayılmış, hukuka aykırı biçimde meslek niteliklerini yeniden belirleme
anlamı taşır hale gelmiştir. Buna karşın örneğin doktorun, mühendisin, veterinerin mesleki
bilgi ve kriterlerini başka kurumun belirlemesi hukuka ve hayatın gerçeklerine nasıl uyum
sağlamıyorsa, mesleğimizi teknik ve ihtisas mesleği görmeyip başka mesleklerle aynı kefeye
koymak uygun olmamıştır. Üstelik bu muaf tutmanız gerekirken, mesleklerimizin yanında
eğitimi ve diğer hususları kıyaslanmayacak Gayrimenkul Değerleme Uzmanlığına sadece
SPK lisanslama sınavına girdiği için muafiyet tanımaktasınız. Oysa şu anda bizim
meslektaşlarımızdan sadece 17.000 i uluslar arası finansal tablo denetimine yetkili, KGK dan
belgeli Bağımsız Denetçilik hakkına sahiptir. Kaldı ki Kamu Gözetim Kurumu kurulduktan
sonra SPK nın mesleki açıdan raporlama, denetim, analiz gibi dallarda bir misyonu da
kalmamıştır.
SPK nın Gayrimenkul Değerleme Uzmanlığı Lisansı ile ilgili ve mesleklerimizle kıyas
kabul etmeyecek kriterlere ilişkin duyurusunda meslekte aranan özellikler aşağıdaki gibidir.
Gayrimenkul Değerleme Uzmanlığı Lisansı ve Konut Değerleme Uzmanlığı
Lisansına Yönelik Duyuru
1) Gayrimenkul Değerleme Uzmanlığı Sınavı ile Konut Değerleme Uzmanlığı Sınavında
başarılı olan ancak mesleki tecrübeleri yeterli olmayan adaylara eksik süreleri
tamamlanıncaya kadar ilgili lisansları verilmeksizin, bu kişilerin gayrimenkul değerleme
şirketlerinde, "Değerleme Uzmanı Yardımcısı" ve "Konut Değerleme Uzmanı
Yardımcısı" unvanları ile tam zamanlı istihdam edilebilmelerine, bu kişilerin işe
alınmakla birlikte tecrübe süreleri doluncaya kadar tek başına imza atmaksızın lisanslı
bir değerleme uzmanı refakatinde değerleme raporu hazırlayabilmelerine,
2) Gayrimenkul Değerleme Uzmanlığı Sınavı'nda başarılı olan ancak, gayrimenkul
değerlemesi alanında 3 yıllık mesleki tecrübeleri bulunmadığından Gayrimenkul
Değerleme Uzmanlığı Lisansını alamayan kişilere talepleri halinde en az 1 yıllık mesleki
tecrübelerinin sağlanması kaydıyla Konut Değerleme Uzmanlığı Lisansı'nın verilmesine
Yine bilirkişilik müessesinin eskiden var olan ve bugün kanun, yönetmelik ve genelgelerle
kurumsallaşan denetim ve kontrol mekanizması zaten mevcut olup kritere uymayan, yanlışlık
içerisinde olan, bilirkişilik vasfını taşımayan yada sonradan uymayacak davranışlarda
bulunanlarla ilgili yasal zemin mevcuttur. Hatta son düzenlemelerinizde Denetim ve İnceleme
başlıklı 14/3 ve 4. maddesinde mesleki bilginin denetimi konusunda herkese yetki
tanınmamakta ve aynen aşağıdaki hüküm kurularak mesleki bilginin önem ve ehemmiyeti
vurgulanmıştır
“(3) Bölge kurulları, bilirkişi raporlarını özel veya teknik bilgi yönünden denetleyemez.
(4) Bilirkişi raporlarının özel veya teknik bilgi yönünden içeriğine ilişkin bölge kurullarına
başvuru yapılamaz; yapılan başvurular incelenmeksizin reddedilir.
11- Yayınlamış olduğunuz yönetmelik ve genelgede öngördüğünüz etik kurallar hem 3568
sayılı yasadan hem 660 Sayılı KHK dan kaynaklı mesleğimizde zaten var olan tüm kurallarla
aynıdır. Bu kurallara uymadan mesleğimizi dahi icra edemeyiz.
12- Yapılan düzenlemelerde, bütün bu yükümlülükler yanında 3 yıllık bir süre öngörülmesi,
3 yıl sonra tekrar aynı şartların aranması, diğer mesleki yasal düzenlemelere de uymamakta,
işlerini düzgün yapan, etik kurallara uyan ve bilirkişiliğe yakışır davranış içerisindeki
bilirkişilerinde mağduriyetine sebep olacaktır. Kaldı ki bu tür sicilleri tutan Türkiye Noterler
Birliğinde, Kamu Gözetim Kurumunda, Türkiye Ticaret Sicilinde ve diğer kurumlarda belirli
süreyle tutulan siciller değildir. Tamamen adli, cezai, hukuki yaptırımlar sonucu kaybedilen
aksi durumda devam eden sicillerdir. BU açıdan da düzenlemelerde hukuka aykırı hususlar
mevcuttur.
Yukarıda yaptığımız açıklamalar ışığında, yasal haklarımız saklı kalmak koşuluyla ve
sorunun İdarede çözülmesi amacıyla;
a) Tıpkı Avukatlık Kanunu, Tababet Kanunu, Mühendislik ve Mimarlık yasaları gibi belirli
bir meslek yasası olan, bugüne kadar on yıllarca süreyle ve milyonlarca dosyada görev
almış, yargıya hizmet etmiş Serbest Muhasebeci Mali Müşavirler ile Yeminli Mali Müşavirlerin,
daha az kriterlerle ve eğitimle sahip olunan ve düzenlemelerde muaf tutulan Gayrimenkul
Değerleme Uzmanlığı ve diğer teknik yada tıbbi mesleklerdeki gibi, ruhsat sahibi olmak
koşuluyla muaf tutulması,
b) Daha önce Bilirkişilik yapmayan veya arzu edenlerin sadece Temel Eğitim görmek
koşuluyla 5 yıllık deneyim süresi şartı aranmaksızın bilirkişi olabilmesi,
c) Yasanın çıktığı tarihte belli süre listelerde yer almış deneyimli bilirkişilik yapmış
meslektaşlarımızın listelere alınması, teorik ve uygulama eğitimlerinin iptalini,
d) Tutulacak sicil ve listelerde 3 yıllık tahdit hususunun kaldırılması
Hususlarının; yeni bir düzenleme ve genelgeyle hukuka, yaşamın olağan akışına ve
teamüllere uygun hale getirilmesini, aksi durumda yasal haklarımızı yargı önünde
arayacağımızı ve gerekirse mesleğimizi teknik, yasası olan ve yeterli görmeyen ve bir
anlamda itibarsızlaştıran bu uygulamalar nedeniyle bilirkişiliği yapmamak üzere eğitimlere
girmemek ve müracaat etmemek haklarımızı kullanacağımızı, yargının ve adaletin
uğrayacağı zararın sorumluluğunun tarafımıza ait olmayacağını görüş ve izinlerinize arz eder
saygılar sunarız.
Mithatpaşa Cad. 31/1 Kızılay ANKARA
MALİ MÜŞAVİR İŞVEREN SEN
Muhasebeciler, Mali Müşavirler ve Bağımsız
Denetçiler İşveren Sendikası
Download