- 2 4 îstanbul Milletvekili Rıza Kuas'm, 274 sayılı Sendikalar Kanununun bir [kısım değiştirilmesi hakkında kanun teklifi (2/287) maddelerinin Millet Meclisi Başkanlığına 274 sayılı Sendikallar Kanununun bir kısım makld el erinin değiştirilmesi bakkın'daki kanun teki irimin, konu ile ilgili olarak kurulmuş lolan (leçici Komisyona havale edilmesi hususunda ilgililere emir ve müsaadelerinizi rica ederim. Saygılarında. İstanbul Milletvekili Rıza Kuas 1963 yılında yürürlüğe giren Sendikalar Kanunu,, bu meslekî teşekküllerin gelişmesi oranında kendisine has tipik meseleler yaratılmasını bilmiş tir. Anayasanın eksiksiz uygulanması ve işçi sınıfının haklarını her türlü uzlaşma çemberinden kurtararak savunmak son yılların başlıca alternatifi olmuştur. Nitekim, bu amaçla işçilerin Anayasadan doğan bütün haklarını geniş anlamda ortaya koymak istiyen sendikalar, kendi arala­ rında birleşerek Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu (DİSK) adı altında bir ikinci konfede­ rasyon kurmuşlardır. Türkiye'de artık bir tek konifederasyon yoktur. İşçileri Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyo­ nu «DİSK» etrafında toplanmaları Türk demokrasisinin talbiî bir s'onucu sayılmalıdır. Bu önemli olayın bir prensibi daha aransa, tek parti devri ıln arkasından gelen çok partili demokratik dev­ reye -geçişimiz gösterilebilir. Çok partili demokratik hayatın gerekliliğine ve ziorunluğuna inanan insanlar, DİSK in varlığını da bu açıdan saygı ile karşılamaları gerekecektir. Diğer yandan eski konfederasyon işçi önünde yetirdiği sempatisini Meclise getirdiği tasarılar ile kurtarmaya yeltenmektedir. Bütün yetkileri en çok üyesi olan ve merkezi Ankara'da bulunan bir 'konfederasyona bağlamak istiyerek kendi adreslerini veren konfederasyon çıok partili hayatın temsilcisi olan Sayın Mıeelisinizden tek partili günlerin havasını taşır tasarıların kanunlaşmasını ister gibidir. Elbette bu tip kanun teklifleri demokrasinin, öızüne aykırıdır. Ve Anayasada Reisi­ cumhur olarak adını geçirten garip diktatörlerin kanun anlayışına yapılmış bir atıf sayılır. Bugün nasıl, «en çok oyu alan ve merkezi Ankara'da bullıınan bir siyasi partiye» her türlü yetki­ yi kayıtsız şartsız bırakmak demokrasinin iflâsı ise, böyle bir konfederasyonla da bütün sendikal yetkileri bırakmak, işçi kesiminde demoknatik düzenin ve düşüncenin idam edilmesi anlamına gele­ cektir. Birçok konfederasyonlar olabilir. Bu dem ok ı'atik düzenin doğal bir sonucudur. Nitekim DİSK. Türk - İş Konfederasyonunun Hükümetin dümen suyunda emperyalist Amerikalılarla sıkı fıkı olmak ve onlardan dolar yardımı almakla suçlamaktadır. Eğer bütün sendikal temsili yetkileri >en sonunda bu tip bir kuruluşa, adresi tâyin ledilcrek, verilecek, ise bunun faşist bir yöneliş olaca> ğını şimdiden söyleyebiliriz. İşçi kesimine getirilecek her türlü faşist usuller ise eninde sonunda işçi patlamaları ile or­ tadan kaildirılmıştır. Bu tarihî bir gerçeğin taze örneklerinde ispat edilmiştir. Türkiye'de birden fazla konfederasyon kurulmasının tabiî bir sonucu. Sendikalar Kanununda öngörülecek değişiklikler kanun teklifimiz ile birlikte yeteri kadar 'getirilmiş bulunmaktadır. özellikle üyeliğe giriş ve ayrılış, uluslararası teşekküllere katılma özgürlüğü konularında bü­ tün ülkcflemcc benimsenmiş normlara ve Anayasamıza uygun görüşler teklif edilmiştir. Ayrıca sendikaların siyasi partilerle ilişkilerinde demokratik bir serbestlik getirilmektedir Sendikaların daha özgür, daha sorumluluk taşıyan bir çalışma güvenliğine kavuşabilmesi için getirilen gerekli tekliflerimizle maddeler okundukça ayrıca izah edilecektir. Millet Meclisi (S. Sayısı : 133)