Mart-1986 CAMİ ADABI Muharrem KIVANÇ Aziziye Camii İmam-Hatibi/ Konya َ َّ َاك نَ ْعبُ ُد و ِإي َ َّ َِإي اك نَسْ ت َِعي ُن Aziz Kardeşlerim! İslam dini her hususta olduğu gibi iman ve ibadette de birliğe çok önem vermiştir. Hayatta dirlik ve düzenlik kurabilmek için birleşmenin, tanışmanın, sevişmenin, toplanmanın ehemmiyetini, iman ve ibadetlerimizdeki birlikle de açıkça ortaya koymuştur. Bayram namazlarını, Cuma namazlarını ancak cemaat halinde kılabileceğimizi bildirerek, bizi en az haftada bir defa toplanmaya mecbur etmiştir. Cemaatle ibadet etmenin sevabını ve ecrini kat kat artırmıştır. Faziletini genişletmiş, önemli bir mazeret olmadıkça cemaatin terkedilmesine razı olmamıştır. İslam âleminde yükselen ve her biri ayrı bir sanat şaheseri olan minareler, hep bu cemaat ruhunun meydana getirdiği abidelerdir. Hac farizası da İslam Dininde cemaate verilen ehemmiyetin muhteşem bir ifadesidir. Bilhassa İslam dinini bize getiren sevgili Peygamberimizin şu hadisi şerifleri bu hakikati gayet güzel açıklamaktadır: 1 - Bir kimsenin cemaatle kıldığı namazın sevabı, evde veya sokakta kıldığı namazın sevabından 27 kat daha fazladır. Zira o kimse güzelce abdest alır da yalnız namaz maksadıyla mescide gelirse, her adım attıkça o adamın derecesi bir kat yükselir ve bir günahı dökülür. O kimse namazı kılıp da abdestini bozmadan veya dünya sözü söylemeden namaz kıldığı yerde oturduğu müddetçe melekler ona dua ederler: Yarabbi, bu kuluna rahmet et, onu bağışla derler. Bu şekilde namazı beklediği müddetçe adeta namazda gibidir.1 2 - Kıyamet günü Müslüman olarak Allah'a kavuşmak isteyen kimse nerede ezan okunursa namaza (koşsun) devam etsin. Muhakkak Allah Teala sizin Peygamberinize hidayet yollarını açtı. Beş vakit namaz da hidayet yollarından biridir. Eğer siz cennete girmeyen şu adam gibi evde kılacak olursanız, Peygamberimizin izini, sünnetini terk etmiş olursunuz. Peygamberin izini terk ederseniz elbette yolunuzu şaşırırsınız.2 Böylece Hadisi şerifte münafıkların cemaate devam etmedikleri ifade buyurulmuştur. Aziz Müslümanlar! Cemaatle namaz kılarken uyulması gereken kaideler vardır ki bunlara cami ve cemaat adabı diyoruz. Cemaat adabının birinci şart temizliktir. Müslümanın üstü başı, eli ayağı temiz olacaktır. Üzerinde pis kokular ve kirler bulunmayacaktır. Bilhassa sigara kokusu ve ayak kokusu bulundurmamağa son derece dikkat edecektir. Çamurlu ve kirli sulu ayakkabılar camiye sokulmayacak, ayakkabılıklara teslim edilecek, bu yoksa güzelce temizlenecek ve cami içindeki yerlerine usulüne göre konacaktır. Mümin, camiye girerken sağ ayağı ile Kelime-i Tevhid’i ve Kelime-i Şehadeti okuyarak girecek, cami içinde mecbur olmadıkça asla konuşmayacaktır. Konuşmak mecburiyeti hasıl olunca kalbinden de olsa (itikafa niyet ettim) diyerek konuşacaktır. Hutbe dinlerken, asla konuşulmayacaktır. Va'z, hutbe ve Kuran dinlenirken gayet edepli oturulacaktır. Camiye giren her Müslüman en ilerdeki boş yere oturacak, gerilerdeki boş yere oturmayacaktır. Aksi halde sonradan gelenleri ilerdeki boş yere geçmek zorunda bırakacaktır ki bu hem o kişiye, hem de Müslümanlara eziyettir. Namaz kılanlar, önünden geçilmesi zaruri olan yerlerde durmayacaklar, uygun bir yer arayacaklardır. İmamlık yapmaya ehliyetli olmayanlar mihrabın önüne geçmeyeceklerdir. İmam, imamlık yapamayacak bir hale gelince veya yanılınca, onun vazifesini devam ettirebilecek olanlar imamın arkasında bulunacaktır. Cami içindeki safların fazileti ön saftan başlar, onun için önden itibaren saflar gayet sıkı olarak tutulacaktır ki daha fazla Müslüman fazilete iştirak etsin. Saf tanziminde yüce Peygamberimizin şu emri unutulmayacaktır: “Saflarınızı sık ve düzgün tutunuz. Zira namazın kemali safların düzgün tutulmasıyla mümkündür”.3 Ashabı Kiramın elbiseleri ilk önce omuzlarından eskir ve delinirdi. Safları o kadar sık tutarlardı. Hz. Ömer (r.a.) safları birer birer kontrol eder, düzeltir, ondan sonra namaza başlardı. Ümmetini sonsuz şefkatle seven Yüce Peygamberimiz buyurdu ki "Meleklerin Allah'ın huzurunda saf bağladıkları gibi saf tutmayı ihmal etmeyin". Ashabı Kiram, Ey Allah'ın Rasül’ü, Melekler Rablerinin huzurunda nasıl saf tutuyorlar? diye sordular. Nebiyyi Ekrem buyurdu ki "Melekler Allah'ın huzurunda, birinci saftan itibaren safları tamamlayarak dururlar ve gayet sık tutarlar". 4 Erkek saflarının en hayırlısı birinci safdan başlar, en az fazilet en geriye kalır. Kadın saflarının en hayırlısı ise en geriden başlar, en az hayırlısı ön safa kalır.5 Hülasa camide ve cemaatte edep vardır, fazilet vardır. Bütün hayırlara bu adaba ve esaslara riayet etmekle ulaşılır. *** 1 2 3 4 5 R.Salihin c , 2., hadis No: 1062 – 1063. A.g.e. c. 2, Hadis No: 1067. Riyazüssalihin metni c. 2, Hadis No: 1085. A.g.e., c. 2, Hadis No : 1080. A.g.e., c. 2 Hadis No 1082.