M. Meclisi B : 79 REŞİT ÜLKER (İstanbul) — Saym Başkan, de ğerli

advertisement
M. Meclisi
B : 79
REŞİT ÜLKER (İstanbul) — Saym Başkan, de­
ğerli arkadaşlarım;
Önümüzde bir tasarı mevcut. Bu tasarıda, doğru
olan ne ise onu yapmak, Meclisin seçeceği en iyi yol­
dur her zaman. Zaten, hükümetlerin bir tasarıyı sevk
etmeleri, Meclislerin mutlaka onu kabul etmeleri an­
lamını hiç bir zaıman taşımaz.
Şimdi, anlaşılan odur iki, - ıben de şahsen böyle
düşünüyorum, bunun İçin de söz 'almış bir arkada­
şınızım - bu getirilen değişiiklik yanlıştır. Sebebi şu:
278 sayılı Kanun 1963'te çıiktı. 1 ne i maddesi, kuru­
luş amacını açıkça yazıyor; «Türkiye'de, müspet bi­
limler alanında, temel ve uygulamalı araştırmaları ge­
liştirmek, teşvik etmek, düzenlemek ve koordone et­
mek amacı ile - özellikle 'dikkatinize sunuyorum tüzelkişiliği, adarı ve malî özerkliği bulunmak ve
Başibalkana bağlı olmak üzere..»
Onun için, burada, «Neden bu tasarıyı kabul .et­
miyoruz?» diye 'bir sual sorulduğu zaman, bu getiri­
len metni, 1 nici maddedeki esaslara aykırı bulu­
yoruz. Malî ve idarî özerkliği oluyor. İdare ile de,
yürütme ile de ilişkisi kurulmuş durumda, o maddeyi
değiştirmediğimize göre. Başbakana bağlı.. Başbakan,
buraya istediği konulan getirmek, telkin etmek imkâ­
nına sahip.
Değerli arkadaşlarım, ben 163'te, bu kanun çıkar­
ken, hu kanunun Karma Komisyonunda bulunmuş bir
arkadaşınızım. Bu kanuna o sırada, bütün, rejimle
ilgili meseleler olduğu halde, hepsinin önünde bir önem
Verildi. Alındı, getirildi iki, böyle bir bilim müessese­
si kurulduktan sonra, onun gelişmesi, serpilmesi çok
uzun yıllar isteyeceği için acele edildi; o zaman bu
kurulda bulundum.
Şimdi birkaç şeyi de söyleimek isterim. Bazı de­
ğerli sözcüler, çalışmalar hakkında, yetedi çalışma
olmadığını ifade ettiler. Ben birkaç olayı - parla­
menter olarak rastladığım olayı - size arz etmek is­
terim; Hava Kirliliği Kanunu bıir karma komisyonda
görüşülmekte idi. Bu karma komisyona TÜBİTAK'ın
temsilcileri geldi ve gördük ki, şu anda devam ediyor
o araştırmalar, hava kirliliği konusunda, çok derinle­
mesine, en modern yöntemlerle araştırmalar yapmak­
tadır ve Parlamentoya o kanun çıkarken gelip bize
yön verdiler.
Diğer bir çalışmalarını biliyorum; «Bilim ve Tek­
nik» diye bir dergileri vardır. Çocuklarımızın, bilhas­
sa ortaokul, lise hatta ilkokuldaki çocukların okuya­
bileceği niteliktedir. Çok satılan bir dergidir. Fev-
23 , 3 . 1976
O:1
kalâde güzel... Gençlerde bilim aşkım uyandıracak,
hakikaten kaliteli bir dergidir.
Yine, diğer konularda da araştırmaları oldu­
ğunu biliyorum. Ama, Parlamenıtonun, böyle bir
kurumun çalışmalarını yeteri kadar bilmemesi 'kuru­
mun, çalışmalarını yeteri kadar kamuoyuna yansıtma­
dığım gösteriyor. Parlamento konuşmaları, her halde,
kuruma çalışmalarını göstermek bakımından, bundan
sonra bir uyarı olacaktır, çalışmaları nı göstermek ba­
kımından. Yani ben, çalışmayan bıir kurum niteliğinde
görmüyorum; bilimsel bir kurum olarak çalışmaktadır.
Değerli arkadaşlarıım, şimdi esiki metinde şöyle idi: •
Kendi aralarından seçim yapıyorlardı, 11 kişilik Bilim
Kurulu için. Bir defa, burada biz baştan aşağı bir de­
ğişiklik yapmıyoruz. Çünkü, bunun bir Bilim Kurulu
var, Danışma Kurulu var, Genel Sekreterliği var,
araştırma grupları var, enstitüler ve başka müessese­
leri var; yani, çok geniş kapsamlı bir kurum. Değişik­
lik yapılmak istenen madde, Bilim Kurulu ile ilgi­
lidir. Halbuki, meselâ birçok arkadaşlarım, değerli
sözcüler temas ettiler, kamu kuruluşlarından uygu­
lama ile ilişki kursunlar diye. Danışma Kurulunda;
Devlet Planlama Teşkilâtı, üniversiteler, Maden Tet­
kik Arama Enstitüsü, Elektrik İşleri Etüt İdaresi,
Ticaret ve Sanayi Odaları, Türk Mühendis ve Mimar
Odaları, Türkiye Tabip Odaları, Türkiye Eczacı OdaJarı, Türkiye Veteriner Hekimler Odalar Birliği, İstan­
bul Ziya Gün Vakfı Araştırma Enstitüsü, Bilim Ku- •
ruhi ihtiyaca göre yeni üyelikler ihdas edebilir.
Şimdi görülüyor ki, teması da, Danışma Kurulu
vasıtasıyle engindir. Böylece, tamamen Bakanlar Ku~
rulu tarafından tâyin edilme, birinci maddeye aykı­
rıdır. Müessesemin özerkliğine, malî ve bilimsel özerk­
liğine aykırıdır. Uygulama ile ilişkisini Başbakan va­
sıtasıyle ve danışma kurulları vasıtasıyle kurmak im­
kânı vardır. Bu nedenle, bu getirilmiş olan değişikli­
ğin, yani yasa tasarısının reddedilmesi görüşündeyim.
Saygılar sunarım.
BAŞKAN — Teşekkür ederim Sayın Ülker.
Adalet Partisi Meclis Grupu adına Sayın Oğuz.
Buyurun1 Sayın Oğuz.
A. P. GRUPU ADINA ORHAN OĞUZ (Eski­
şehir) — Sayın Başkan, değerli arkadaşlarım;
Türkiye Bilimsel ve Teknik Araştırma Kurumuna
yön veren, onun vücut bulmasına sebep olan kanunun
bazı maddelerinin değiştirilmesini öngören tasarıyı
müzakere ediyoruz.
Türkiye Bilimsel ve Teknik Araştırma Kurumu­
nun mazisi, aşağı - yukarı 10 yılın üstüne geçmiştir.
Download