İRAN ÜLKE BÜLTENİ EYLÜL 2010 Resmi Adı Yönetim Biçimi Başkenti Başlıca Kentleri : İran İslam Cumhuriyeti : İslam Cumhuriyeti (1979 Anayasası) : Tahran : Tahran (7.3milyon), Meşhed (2.1 milyon), İsfahan (1.3 milyon), Tebriz (1.3 milyon), Şiraz (1.1 milyon) Dini Lider Cumhurbaşkanı Nüfusu Yüzölçümü Resmi Dili Kullanılan Diller Para Birimi Para Kuru : Ayetollah Seyid Ali Khamenei : Mahmud Ahmadinejad : 74.2 milyon (2009) : 1,648,000 km² : Farsça : % 58 Farsça, % 26 Türk ve Türk Lehçeleri, % 9 Kürtçe, %2 Luri, %1 Türkçe, % 1 Beluci, %1 Arapça, %2 Diğer : İran Riyali (10 Riyal = 1Tümen) : 1 $ = 9,9 IR 1 İRAN EKONOMİSİ GENEL EKONOMİK DURUM TEMEL EKONOMİK GÖSTERGELER GSYİH ( Milyar $) GSYİH Artış Oranı (%) Enflasyon oranı (tüketici fiyatları) ( %) Nüfus (Milyon) İhracat (fob) (Milyon $) İthalat (fob) (Milyon $) Dış Ödemeler Dengesi (Milyon $) Döviz Rezervleri (altın hariç) (Milyar $) Toplam Dış Borç (Milyar $) Döviz Kuru (ortalama) (Riyal: $) 2004 156.8 2005 189.3 2006 222.8 2007 286.1 2008ª 337.3 2009ª 361.2 2010* 416.7 5.1 4.7 5.8 7.8 6.5 0.5 2.9 14.7 13.4 11.6 17.1 25.5 13.5 11.8 68.7 70.8 71.6 72.4 73.3 74.2 75.1 43.8 64.3 76.0 97.4 100.5 70.3 81.2 38.1 43.0 50.0 56.5 68.5 57.1 58.3 1.442 16.637 20.402 34.081 23.987 2.713 12.399 32.959 45.459 58.459 82.059 96.559 81.309 75.060 20.3 21.2 20.1 20.6 28.7 19.1 NA 8.614 8.964 9.171 9.281 9.429 9.864 10.062 Kaynak: Economic Intelligence Unit (EIU), Nisan 2010, Country Report (a)EIU tahmini rakamları (*)EIU öngörüleri İran genel olarak ekonomide merkezi planlamanın hakim olduğu, petrol, doğal gaz ve diğer büyük ölçekli işletmeler üzerinde devlet mülkiyetinin devam ettiği, kırsal bölgelerde tarımsal üretimin ağırlıklı olduğu, özel ticaret faaliyetlerin ise sınırlı düzeyde olduğu bir ekonomik yapıya sahiptir. Devlet sektörünün yanında, “Bonyad” diye tabir edilen ve büyük ekonomik ayrıcalıklarla faaliyet gösteren vakıflar (kooperatif) ekonomide önemli pay sahibidirler. 2000’li yıllara girilmesiyle birlikte ise, ekonominin serbestleştirilmesine yönelik olarak, özelleştirme ve daha fazla yabancı yatırıma açılması söz konusu olmuştur. Örneğin; hükümet her yıl devlet mülkiyetindeki firmaların %20’sini özelleştirmeyi hedeflemektedir. 1990’ların sonunda petrol fiyatlarındaki düşüşler nedeniyle daralan İran ekonomisi 2000 yılından günümüze kadar, petrol fiyatlarının tekrar yüksek seyretmesi ile canlanmıştır. İran ekonomisinin petrol gelirlerinden etkilenen yapısı hükümetin ekonomik alandaki en önemli konularından birini oluşturmaktadır. 2 İran dış ticaret fazlası veren bir ülke olmakla birlikte, toplam ihracatının yaklaşık yüzde 80’ini ve devlet bütçesinin % 40–70’ini petrol gelirleri oluşturmaktadır. Bu nedenle, petrol fiyatlarındaki artış devlet gelirleri üzerinde büyük bir etki yaratmaktadır. EIU tahmini rakamlarına göre 2009 yılı Kişi Başına Düşen Milli Gelir Oranı 11.358 ve 2010 yılı için tahmin edilen rakam da 11.550 dolardır. Yine EIU hesaplamalarına göre 2008 yılında bu miktar 11.400 dolar olarak gerçekleşmiştir. İran ayrıca nükleer faaliyetlerine ilişkin Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’nin çıkartmış olduğu Kararlar ile ekonomik yaptırımlar ile karşı karşıya kalmaktadır. Bu yaptırımlar daha çok İran’ın uluslararası faaliyette bulunan banka ve temsilcilikleri ile İran’ile iş yapan belli şirketlere finansman sağlayan kurumları hedef almaktadır. İran’ın nükleer faaliyetlerine ilişkin tartışmaların ve bu bağlamda ekonomik yaptırım hususunun BM platformunda değerlendirilmeye devam edileceği beklenmektedir. SON DÖNEMDE TEMEL EKONOMİK GÖSTERGELERDE DEĞİŞİM Büyüme Yükselen petrol fiyatları ile beraber 2007 büyüme oranı % 5.7’e ulaşmıştır. Bu oran 2008 yılında % 6.5 olarak gerçekleşmiştir. Petrol gelirlerindeki bu artışla hükümetin genişletici maliye politikalarını sürdürmesi ve özel tüketim ve yatırım harcamalarının artması beklenmektedir. The Economist’in tahmini rakamlarına göre küresel ekonomik krizin etkisiyle 2009 yılında % 0.5 seviyesinde gerçekleşen ekonomik büyümenin 2010 yılında %2.9’a yükselmesi öngörülmektedir. Enflasyon İran ekonomisinde enflasyon çok yüksek olmamakla beraber varlığını sürdürmektedir. Enflasyonun temel nedenlerinden biri ithal ürünlerin döviz nedeniyle daha pahalıya mal olmasıdır. Bu yönüyle İran’daki enflasyonun dış kaynaklı olduğu söylenebilir. Bu nedenle hükümet, içeride uygulanan resmi kur ile ithalatçılara uygulanan ve farklılık gösteren döviz kurunu 2002 yılında birleştirerek tek bir değer yaratmıştır. Bu sayede enflasyonun düşmesi beklenmiş, fakat artan petrol gelirleriyle birlikte hükümet harcamalarının da artmış olması enflasyonist etki yaratmıştır. Daha önceki yıllardaki kadar olmamakla birlikte, gözler 2009-2010 mali yılındaki maliye politikalarına çevrilmiştir. 2007 yılında İran’da temel mal ve hizmet fiyatları çok hızlı bir biçimde artmış ve ithalat pahalılaşmıştır. İran Merkez Bankası (Bank Markazi) verilerine göre, 2007’de %17.1, 2008’de %25.5 olan enflasyon oranı son yıllarda düşüşe geçmiştir. 2009’da %13.5 oranıyla en düşük seviyesini gören enflasyon oranının EIU tahminlerine göre 2010 yılında %11.8 olması beklenmektedir. Döviz Kuru 3 İran ulusal para birimi Riyal istikrarlı bir trend izlemiştir. Geçmişte, resmi döviz kuru ile serbest piyasa kuru arasında çok ciddi farklılıklar söz konusuyken, yeni düzenlemeler sonucunda resmi ve serbest piyasadaki döviz kuru eşitlenmiştir. 21 Mart 2002 itibarıyla, ithalat ve ihracatta tek döviz kuru uygulanmasına başlanmış ve döviz kuru 1 ABD Dolarına karşılık 9,227 İran Riyali olarak belirlenmiştir. Para istikrarının korunmasını hedefleyen Merkez Bankası, petrol dışındaki ürünlerin ihracatını desteklemek amacıyla, İran Riyalinin değerinin Dolar karşısında küçük oranlar ile azalmasına izin vermiştir. Doların değer kaybetmeye devam etmesi ile beraber döviz kuru 2007 yılında 1 ABD Doları ortalama 9,407 IR olarak gerçekleşmiştir. Son yıllık miktarlara göre, 2008’deki seviyesinden %2 oranında daha düşük gerçekleşerek 1 ABD Doları 9.429 IR olarak gerçekleşmiştir. 2010 yılında ABD Doları’nın diğer büyük para birimlerine oranla yükseleceği tahminine bakılırsa, 1 ABD Doları’nın 9.900 IR ve 10.098 olması beklenebilir. Ayrıca ithalatının yüzde 40’ını Avrupa ülkelerinden Euro cinsinden yapan İran için Euro’nun değer kazanması da enflasyonist bir etki yaratmaktadır. Dördüncü Beş Yıllık Kalkınma Planı Dördüncü Beş Yıllık Kalkınma Planının (2005 – 2010) ana teması enflasyonla mücadele ve yerli yatırımları teşvik etmektir. Bu çerçevede, Planın hedefi 2010 yılında banka faiz oranlarını tek haneli rakamlara indirmek olarak belirlenmiştir. Yeni beş yıllık (2010-2015) kalkınma planı çerçevesinde %8’lik bir GSYİH artışı beklenmektedir. Ancak dış yardım almaksızın bu miktar, gerçekleştirilmesi güç bir hedeftir. Reformlar Yabancı Yatırımların Teşviki ve Korunması Yasası: 1950 yılından beri yürürlükte olan Yabancı Yatırımların Teşviki ve Korunması Yasası’nın Hatemi Hükümetince, yabancı yatırımcılara daha geniş imkanlar tanımak üzere değiştirilmesi yoluna gidilmiş, bu çerçevede hazırlanan yasa taslağı Aralık 2001’de Koruyucular Konseyi tarafından ikinci kez Meclis’e gönderilmiştir. Ülkeye yabancı sermayenin gelmesini teşvik eden, ekonomik büyüme, işsizlik sorununun giderilmesi ve sanayinin yenilenmesi açısından beklenen “Yabancı Yatırımın Teşviki ve Korunması Yasası (Foreign Investment Promotion and Protection Act – FIPPA)” Ekim 2002 tarihinde yürürlüğe girmiştir. 2006 yılında İran’a 7 milyar dolar civarında yabancı sermaye girişi sağlanmıştır. Dış Yatırımın Teşvik ve Korunmasına ilişkin Kanun uyarınca sağlanan imkanlar şöyledir: I. Yasal İmkanlar: 4 1. 2. 3. 4. 5. Ülke dışına kar sevki izni, Ana sermayenin ülke dışına transferi izni, Yatırımın millileştirilmesi durumunda tazminat ödenmesi, Ülke içindeki yatırımcılara tanınan sair hakların tanınması, Nakit olarak sermaye ithali veya makine aleti ve teknik bilgi ithali. II. Mali İmkanlar: 1. 2. 3. 4. 5. En az 6 yıl vergi muafiyeti, Muafiyet dönemlerinden sonra %20 oranında vergi indirimi, Ortak verginin sadece %10’u İhracat gelirlerinde %100 oranında vergi muafiyeti, Gelişme için ayrılmış karlarda vergi muafiyeti (İran mevzuatı hakkında ayrıntılı bilgi www.iranianlaw.com internet sitesinden temin edilebilmektedir.) Bu yasanın yürürlüğe girmiş olmasına rağmen Avrupa hükümetleri İran’daki yatırımlarına ek garantiler alabilmek için ikili anlaşmalar imzalama yoluna gitmektedirler. BAŞLICA EKONOMİK SEKTÖRLER Tarım ve Hayvancılık İran 23.6 milyon hektarı bulan ekilebilir alanları ile dünyada tarım üretimi çeşitliliği (çiftlik ve bahçe üretimi dâhil) açısından üçüncü sırada yer almaktadır. Fakat İran'daki tarım alanlarının %56-%60'lık kısmı düzenli olarak sulanamamaktadır. İran dünyanın birinci şam fıstığı tedarikçisidir. Deniz ürünlerinde ise Hazar Denizi’nden elde edilen havyar dünya pazarında önemli bir yer almaktadır. Son yıllarda tarım sektöründeki yatırımlarda bir artış söz konusudur. Tarımsal üretimdeki liberalleşme, paketleme ve pazarlama alanındaki gelişmeler yeni ihraç pazarlarının yaratılmasına olanak tanımaktadır. Geniş ölçekli sulama programlarıyla birlikte çiçek ve fıstık gibi ihracata yönelik tarımsal mal gruplarında artan üretim bu alanda oldukça sağlıklı bir ekonomik yapı ortaya çıkarmıştır. İran’ın yetiştirdiği en önemli tarım ürünleri buğday, şekerpancarı, arpa, pirinç, şekerkamışı, şam fıstığı, keten tohumu ve çaydır. İran’ın tarımsal üretiminin büyük bölümü ziyan olabilmektedir. Uygun işleme imkanlarının artırılması ve iç talebin sınırlılığı sebebiyle elde kalan ürünlerin ihraç edilmesi mümkün olacaktır. Tarım Bakanlığı verileri İran’ın gıda ihtiyacının yüzde 80’inin ülke içerisinde üretildiğini göstermektedir. İran’da yılda 62 milyon ton tarımsal üretim yapılmakta, gelecek 20 yılda ise bu rakamın iki katına çıkarılması planlanmaktadır. Bu itibarla, tarıma elverişli alanların ıslahı ve sulama projeleri için 625 milyon dolar tutarında kredi sağlanacağı açıklanmıştır. 5 Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Örgütü’nün verilerine göre İran’ın miktar bazlı en fazla ihraç ettiği ürünler sigara, sebze, baharat, ipek böceği kozası, elma suyu, bebek maması, et, konserve mantar, kakao ezmesi ve yağsız süttür. En fazla ithal edilen ürünlerin başında ise mısır, işlenmemiş şeker, işlenmiş pirinç, soya fasulyesi, soya fasulyesi yağı, palmiye yağı, arpa, buğday, patates ve ayçiçeği yağı gelmektedir. Sanayi Petrokimya Sanayi: İran petrolden elde edilen gelirlerin bir kısmını petrokimya sanayi gibi diğer birtakım alanlara aktararak petrol sektörüne olan bağımlılığı azaltmaya çalışmaktadır. İran’ın sahip olduğu 11 petrokimya kompleksi Basra Körfezi’nin petrokimya üretiminin yüzde 13’ünü gerçekleştirmektedir. Son yıllarda İran’ın petrol dışı gelirlerinde de bir artış göze çarpmaktadır. İran Ulusal Petrokimya Şirketi 2013 yılına kadar toplam 20 milyar dolar yatırım gerektiren 30 tesisi hizmete açmayı planlamaktadır. 2005 – 2010 yıllarını kapsayan Dördüncü Beş Yıllık Kalkınma Planı çerçevesinde bu sektördeki üretimin 56 milyon tona çıkarılması hedeflenmektedir. Bu çerçevede, 11 milyar dolar tutarında 26 projenin hayata geçirilmesi gerekmektedir. Petrokimya alanındaki önemli projelerin çoğu Körfez kıyısında bulunan Pars Özel Ekonomik Bölgesinde yer almaktadır. Son yıllarda hızlı bir büyüme gözlenmektedir ancak hedeflenen yüksek değerlere ulaşılması, Pars Özel Ekonomik Bölgesi’nin daha da geliştirilmesinin yanında İran’ın bu alandaki dış yatırımı ülkesine çekebilme yeteneğine bağlıdır. Otomotiv ve Yan Sanayi: Otomotiv sanayii dış rekabet karşısında yüksek vergi oranları ve kotalar ile korunmaktadır. Fakat, devlet tekelinde olan bu sektör, teknoloji transferi amacıyla son yıllarda yabancı ortaklıklar yoluyla yeni model araçların üretimine başlamıştır. Başta Nissan (Japon), Peugeot (Fransa), Renault (Fransa) ve Kia (Güney Kore) firmaları olmak üzere birçok ortaklık anlaşması imzalanmıştır. İran Khodro Şirketi Saipa (Citroen ve Kia otomobillerinin üreticisi) ile işbirliği yaparak, Fransız Renault firması ile müşterek, İran’daki mevcut arabaların yüzde 50’sini oluşturan eski teknoloji üretimi Peykan’ların yerine, Renault L90 isimli yeni bir modelin %50 yerli montaj ile yılda 300 bin adet civarında üretilmiş ve Mayıs 2006’da piyasaya sunulmuştur. Renault firması, L90 üretiminden ayrı olarak Saipa grubuna bağlı Pars Khodro ile Megane Sedan model araçların İran’da üretimi ve 2006 ortalarında pazarlanması konularında, Mayıs 2005 içerisinde anlaşmaya vardıklarını açıklamıştır. İran’daki yatırımlarının ikiye katlanabileceğini açıklayan Renault firmasının, 1979 senesinden beri İran’da 300 milyon euro ile yatırım yapan petrol dışı ilk Fransız firması olduğu belirtilmektedir. Sanayi ve Madenler Bakanı, 50 milyon dolar tutarında yatırım gerçekleştirilen İran Khodro Dizel Şirketinin yılda 5.500 otobüs üretimi kapasiteli ünitesini Nisan 2002’de hizmete açmıştır. Ayrıca söz konusu şirket, Alman-Amerikan otomotiv 6 şirketi Daimler Chrysler ile 8 ve 40 ton kapasiteli kamyon üretimi için bir anlaşma imzalamış ve CKD (complete knock down) sıfırdan üretimini başlatmıştır. İran’da kalite ve rekabeti arttırmak amacıyla hazır binek araç ithalatına müsadeler verilmeye başlanmış olup bu müsadeler çerçevesinde BMW ve Mercedes gibi binek araçların da ithalatı ve satışı gerçekleştirilmiştir. Bu gelişmeler çerçevesinde, İran dünya genelinde en fazla otomobil üreten 11. ülke konumuna gelmiştir. Gıda Sanayi: İran’da 168 adet, 50’den fazla kişinin çalıştığı geniş ölçekli gıda işleme tesisi bulunmaktadır. Bu tesislerde yıllık ortalama 9 milyar riyal değerinde üretim gerçekleştirilmektedir. Bununla birlikte bu alanda üretim ve ürün geliştirme düşük seviyede kalmaktadır. Bugün sektör iç talebi karşılayacak seviyeye ulaşmıştır. Ancak ihracata yönelik üretim sınırlıdır. İhracatın artması için bu sektördeki ürün kalitesinin artırılması ve paketlemeye yönelik yatırımların yapılması önem kazanmaktadır. Hükümet ayrıca, havyar ve şamfıstığı ihracatının geliştirilmesi yönünde çalışmalar sürdürmektedir. ABD’nin 1999 yılında İran’a gıda ürünleri üzerindeki yaptırımı kaldırmasıyla Nestlé şirketi İranlı yerel bir firma ile anlaşma imzalamıştır. Ayrıca, bu tarih itibarıyla Coca Cola İran firması olan Khosgovar ve Pepsi ise Neysun Shargh ile ortaklık yaparak İran’da faaliyet göstermeye başlamıştır. Madencilik İran sadece petrol ve doğal gaz rezervleri bakımından değil aynı zamanda birçok maden bakımından da zengin bir ülkedir. Dünyanın en büyük çinko rezervlerine sahiptir. Ayrıca dünyanın ikinci en büyük bakır rezervleri ve dokuzuncu büyük demir rezervleri İran’da bulunmaktadır. İran, uranyum, kurşun, kromit, manganez, kömür ve altın rezervleri bakımından da zengin bir ülkedir. Maden yataklarının geliştirilmesi hükümetin öncelikleri arasında yer almaktadır. Bu nedenle bu sektörde yatırımlar hükümet tarafından teşvik edilmektedir. Ekipman, “know-how“ ve yatırım sunan yabancı firmalar için önemli imkânlar bulunmaktadır. Bugün yabancı firmalar İran’da fizibilite çalışmalarından ekipman teminine kadar madencilik sektöründe aktif olarak faaliyet göstermektedirler. Bu sektörden Maden ve Metaller Bakanlığı sorumludur ve birçok devlet ulusal şirketi aracılığıyla faaliyet göstermektedir. İran’da madencilik sektöründe yabancı yatırımlara ihtiyaç duyulmaktadır. Önemli rezervlerin varlığına karşılık İran’ın dünya maden üretimindeki yeri % 1,5’in altındadır. Yetkililer tarafından İran’ın dünya piyasalarında rekabet edebileceği ürünlerin ihracına yönelmesi gerektiği belirtilmektedir. Sanayi ve Madenler Bakanlığı ile Alman muadili arasında imzalanan anlaşma çerçevesinde, İran’ın 150 bin ton olan mevcut alüminyum üretimi 10 yıl içinde 1 milyon tona çıkarılacaktır. Bu yıl içinde alüminyum %46, bakır %12, kömür %33 ve alümina üretimi %15 artış göstermiştir. Demir - Çelik Üretimi: 7 1960’lı yıllarda Sovyetler Birliği’nin desteği ile kurulan demir ve çelik sektörü, 1979 devrimi sonrası yapılan yatırımlarla daha da gelişerek, üretimini 2001 yılında 7 milyon tona kadar çıkarmıştır. Önemli demir madenleri, Asfahan, Ahvaz ve Yazd Bölgerinde bulunmaktadır. Yazd’da bulunan çelik işletmelerine ek olarak Ahvaz, İsfahan ve Mübarek şehirlerinde gerçekleştirilen yatırımlar sonucu, 1998 yılında toplam 5.6 milyon ton olan İran’ın toplam çelik üretimi 2006 yılında toplam 9.8 milyon tona ulaşmıştır. Bu da İran’ı Ortadoğu’daki en büyük çelik üreticisi yapmaktadır. 2009 yılı içinde çelik üretimi %26, demir taşı üretimi de %7 artış göstermiştir. Petrol İran OPEC’in ikinci en büyük petrol üreticisidir ve dünya petrol rezervlerinin % 10,3’ünü elinde bulundurmaktadır. 137 milyar varil kanıtlanmış petrol rezervine sahiptir. İran’ın ham petrol rezervlerinin önemli bir bölümü Irak sınırı yakınındaki Kuzistan’da bulunmaktadır. İran petrol ihracatının yaklaşık yarısını Asya pazarına, geriye kalanını ise Avrupa ve Afrika’ya yapmaktadır. İran ham petrol üretiminde dünya dördüncüsü olmasına karşın, petrol işleme altyapısının yeterli olmamasından ötürü benzin vb. rafine petrol ithal etmektedir. Ancak 2007 ve 2008’de yılda 2,4 milyon varil petrol ihraç ederek ihracatçı konumuyla da dünyada dördüncü sıraya yükselmiştir. Bunun yanında hükümet, kendi kendine yeterliliği desteklemek adına 2007 yılı Ağustos ayında petrol tüketim kısıtlaması getirmiştir. Konulan kota ile bir arabaya aylık 100 litre benzin tahsis eden özel kartlar dağıtılmıştır. Uygulama ile benzin fiyatlarında %25’e varan artış da kaydedilmiştir. İran Petrol Bakanlığı tarafından açıklanan bilgiye göre petrol sahalarının modernizasyon ve yenileme ihtiyacı nedeniyle üretimin her yıl günde 250-300 bin varil azaldığı ifade edilmektedir. Varolan sorunlara rağmen İran, 2010 yılına kadar petrol üretimini günde 5.6 milyon varil ve 2020 yılına kadar 7 milyon varil seviyesine çıkarmayı planlamaktadır. Mevcut durumda 25’i onshore olmak üzere 32 sahada üretim yapılmaktadır. İran, 15 milyar dolar ile 20 milyar dolar tutarında yabancı yatırımı çekerek hidrokarbonlar sektörünü modernleştirmek ve geliştirmek amacındadır. Diğer taraftan, petrolün iç tüketimi de oldukça fazladır. Bu hacim gelişmekte olan ülkelerin tüketiminden yüzde 50 oranında daha fazladır. Norveç şirketi Statoil’in İran Ulusal Petrol Şirketi (NIOC) ile birlikte Ahvaz, Bibihakimeh ve Maroun petrol sahalarında fizibilite çalışmaları yaparak bu sahalarda geliştirilmiş petrol üretimi için bir plan hazırlamış bulunmaktadır. Ayrıca, Norveç Sintef Petrol Araştırma ve Reinertsen Mühendislik Şirketleri Irak sınırı yakınlarında 7 petrol sahasında petrol çıkarımının artırılması yönünde 53 milyon Norveç Kronu değerinde bir anlaşma imzalamıştır. Bunlara ek olarak, 8 petrol sahasının geliştirilmesi için açılan ihaleleri İngiliz LNG ve Hydrosearch, Kanadalı CM, Sproue ve Teknica, Fransız GCA ve Franlab’ın kazanmış olduğu duyurulmuştur. İran Ulusal Petrol Şirketi ve Japon Konsorsiyumu arasında Azadegan petrol yatakları konusunda uzun süre devam eden müzakereler, Şubat 2004’de imzalanan 2 milyar dolarlık anlaşma ile sonuçlanmıştır. Bu anlaşma uyarınca, 8 Japon Petrol Firması Inpex’in Azadegan bölgesinin güneyindeki petrol yataklarının günlük rekoltesini 2007 yılına kadar 50,000 varilden 150,000 varile çıkarmasına ve 8 yıllık bir çalışma sonucunda ise toplam kapasitenin günde 260,000 varil olarak gerçekleşmesine karar verilmiştir. Ayrıca, Japon devlet bankası olan JBIC, 9 yıllık petrol alımını garantilemek amacıyla İran Ulusal Petrol Şirketi ile 1.2 milyar dolar tutarında bir ödeme anlaşması imzalamıştır. İran Ulusal Petrol Rafinerileri ve Dağıtım Şirketi Arak ve Bandar Abbas rafinerilerinin kapasitelerini arttırmak için 1.9 milyar dolar tutarında yatırıma ihtiyaç duymaktadır. Ayrıca İran Petrol Bakan Yardımcısı İran Milli Petrokimya Şirketi’nin dünyanın ikinci büyük “olefin” tesisini kuracaklarını açıklamıştır. İran aynı zamanda, Irak ile petrol konusunda işbirliğini geliştirmektedir. İran’ın Abadan Rafinerisinden yararlanabilmek amacıyla günde 250,000 varil petrol taşıma kapasitesine sahip mevcut petrol boru hattının 6 mil kadar daha uzatılması konusunda çalışmalar yürütülmektedir. 2009 itibarı ile petrol fiyatlarındaki düşüş sebebiyle daralmaya giden devlet gelirlerinin vergi sisteminin revizyonu ile aşılmaya çalışılacağı tahmin edilmektedir. Ulusal Petrol Şirketi Uluslararası İlişkiler Direktörü’nün 2008 yılının şubat ayında yaptığı açıklamaya göre; İran 2009 yılının ilk on bir ayında (21 Mart 2007-20 Şubat 2008), 70 milyar dolarlık petrol ve petrol ürünü satmıştır geçen yıl İran’ın petrol geliri 60 milyar dolar olarak gerçekleşmiştir. Bu dönemde ham petrolün ortalama fiyatı 74 dolardır ve İran 2.5 milyon varil ham petrol ihraç etmiştir. Ancak, geçtiğimiz yıl itibarı ile dünyada yaşanan ekonomik krizin ve hızlı bir düşüşe geçmeye başlayan petrol gelirlerinin ülke ekonomisinde ortaya çıkarabileceği olumsuz etkilere önlem olarak lüks malların ithalatı zorlaştırılmıştır. İran bu rakamlarla OPEC’in Suudi Arabistan’dan sonra ikinci büyük petrol üreticisi konumundadır. Petrol Üreten Ülkelerin Rezervleri ve Yıllık Üretimleri (2009 Yılı Sonu İtibarıyla) Ülke İsmi Toplam Rezervler (milyar varil) Dünya Toplamı Pay (%) Dünya Yıllık Üretim Toplamı (bin varil/gün) Pay (%) Suudi Arabistan 264.6 19.8 9713 Venezüella 172.3 12.9 2437 İran 137.6 10.3 4216 Irak 115 8.6 2482 Kuveyt 101.5 7.6 2481 Birleşik Arap Emirlikleri 97.8 7.3 2599 Rusya 74.2 5.6 10032 Libya 44.3 3.3 1652 Kazakistan 39.8 3.0 1682 Nijerya 37.2 2.8 2061 Kaynak: BP, Statistical Review of World Energy (2010) 12.0 3.3 5.3 3.2 3.2 3.2 12.9 2.0 2.0 2.6 9 Doğal Gaz İran’ın yaklaşık 29.6 trilyon m³ doğal gaz rezervine sahip olduğu sanılmaktadır. Bu Rusya’dan sonra dünyanın en büyük doğal gaz rezervine işaret etmektedir. İran’ın doğal gaz rezervleri Güney Pars bölgesindeki ‘offshore’ sahada yoğunlaşmıştır. Bu rezervler büyük ölçüde geliştirilmemiş sahalardır ve bu nedenle büyük bir potansiyel mevcuttur. Bugün toplam enerji ihtiyacının yarısı doğal gazdan karşılayan İran, artan iç tüketime rağmen aynı zamanda önemli bir doğal gaz ihracatçısıdır. Başlıca ihraç doğal gaz ihraç partnerleri Türkiye ve Ermenistan’dır. 2004 Şubat ayının sonlarında Fransa’nın Total (%40), Malezya’nın Peronas (%10) ve İran’ın Ulusal Petrol Şirketi (%50) oluşturdukları ortak yatırım ile Pers LNG konusunda 2009 yılında tamamlanmak üzere 2 milyar dolar tutarında yatırım anlaşması imzalamışlardır. Bu proje uyarınca Pers Bölgesi’nde yılda 10 milyon ton sıvılaştırılmış doğal gaz çıkarılması öngörülmektedir. İran, kendi payı üzerinde 28 safhada geliştirme projeleri yürütmekte bu amaçla yabancı sermayeyi çekmeye gayret etmektedir. Güney Pars Doğalgaz Sahası’na ilişkin yatırım projelerinin tamamlanması halinde 2010 yılında 5 milyar m³ satışla net ihracatçı konumuna gelinmesi öngörülmektedir. İran iç tüketimdeki hızlı artışa rağmen doğal gaz ihracatını artırmak için girişimlerde bulunmaktadır. Türkiye 2002 yılından itibaren İran’dan 25 yılda toplam 10 milyar m³ alınacak doğal gazın transferine başlamıştır. İran ayrıca, Türkiye ve Bulgaristan üzerinden Nabucco projesi kapsamında Avusturya’ya doğal gaz ihraç etmeyi hedeflemektedir. İran’ın diğer potansiyel doğal gaz pazarları Ermenistan, Ukrayna (İran-Ermenistan-Gürcistan-Kırım üzerinden geçecek bir boru hattı ile), Avrupa, Pakistan, Hindistan, Tayvan, G. Kore ve Çin’in kıyı bölgesidir. Bu ihracatın boru hatları ya da LNG tankerleri ile gerçekleştirilmesi mümkündür. Bu çerçevede, Çin’in devlete ait firmalarından Zhuhai Zhenrong Co. 2004 yılında İran’dan 25 yıl boyunca toplam 110 milyon ton LNG almayı taahüt eden bir anlaşma imzalamıştır. Aynı zamanda, İran ve Ermenistan arasında bir gaz anlaşması imzalanmıştır. Bu anlaşma uyarınca İran 2007 yılından başlamak üzere Ermenistan’a 20 yıl süreyle toplam 36 milyar metre küp tedarik edecektir. İran, 1993 yılında Hindistan ile bir boru hattı inşasına yönelik olarak memorandum imzalamış olmakla birlikte bölgedeki siyasi gelişmeler ve güvenlik kaygıları projenin fizibilite çalışmalarının tamamlanmasını engellemiştir. LNG piyasasında yabancı firmalar arasındaki rekabet hızlanmıştır. Bu çerçevede; İtalyan ENİ, İngiliz BG ve Agip firmaları ile anlaşmalar imzalanmıştır. Bu anlaşmalar uyarınca Hindistan’da ve Güney Avrupa’da terminali bulunan BG’nin bu bölgelere LNG ihraç etmesine karar verilmiştir. Doğal gaz ihracatı yanında İran esas doğal gaz rezervlerinin bulunduğu güney bölgesinden uzakta kalan kuzey bölgelerinde kullanılmak üzere Azerbaycan’dan doğal gaz ithalini düşünmektedir. Halen Türkmenistan’dan bir miktar doğal gaz ithal edilmekte ve bu bölgede kullanılmaktadır. Türkmenistan 2001 yılından itibaren İran’a 40 Dolardan 5.9 milyar m³ doğal gaz sağlamaktadır. 10 Şehit Haşhemi Nejad (Khangiran) Gaz Rafinerisinin açılışı 16 Nisan 2002 tarihinde Cumhurbaşkanı Hatemi tarafından gerçekleştirilmiştir. Rafineride günde 8,5 milyon metreküp gaz rafine etme kapasiteli iki unite bulunmaktadır. Gaz Üreten Ülkelerin Rezervleri ve Yıllık Üretimleri (2009 Yılı Sonu İtibarıyla) Ülke İsmi Toplam Rezervler 3 (Trilyon m ) Dünya Toplamındaki Pay (%) Yıllık Üretim (Milyar m3 ) Rusya 44.38 23.7 527.5 Federasyonu İran 29.61 15.8 131.2 Katar 25.37 13.5 89.3 Türkmenistan 8.10 4.3 36.4 Suudi Arabistan 7.92 4.2 77.5 ABD 6.93 3.7 593.4 Birleşik Arap 6.43 3.4 48.8 Emirlikleri Venezuela 5.67 3.0 27.9 Nijerya 5.25 2.8 24.9 Cezayir 4.50 2.4 81.4 Kaynak: BP, Statical Review of World Energy (2010) Dünya Toplamındaki Pay (%) 17.6 4.4 3.0 1.2 2.6 20.1 1.6 0.9 0.8 2.7 Elektrik Enerjisi Hükümetin öncelikli yatırım hedeflerinden biri de gelecek bir kaç yıl içinde elektrik enerjisi üreten santrallerin çoğaltılması yönündedir. 18 hidro-elektrik ve 20 petrol ile çalışan santrale sahip İran’ın elektrik enerjisi kapasitesi 2008 yılı itibarıyla 193 Milyar KW’ye ulaşmıştır. Fakat, İran’da elektrik enerjisine olan talep ülkenin kalkınma hamlelerine paralel olarak yılda % 7-8 oranında artmaktadır. Bu çerçevede, Enerji Bakanlığı Yap-İşlet-Devret yöntemi ile kurulacak enerji santrallerine sıcak bakmaktadır. İran, Anayasasının 44. maddesi ve bu maddenin uygulama kanunu ile hız kazanan özelleştirme hareketi kapsamında elektrik üretiminin büyük bir bölümünü özel sektöre devretmek ve elektrik santrali inşası ile üretim faaliyetlerine yakın bir tarihte son vermek istemektedir. Elektrik santrali inşası için yeterli tecrübe ve donanıma sahip olmayan İran özel sektörünün teknolojik yeterliliğe sahip yabancı firmalarla ortaklık ihtiyacının doğacağı ve ülkemiz firmaları ile önemli bir işbirliği imkânı olacağı tahmin edilmektedir. İRAN’IN ELEKTRİK ÜRETİMİ ( milyon-kilovatsaat; mali yıl başlangıcı 21 Mart ) Buhar 2006 2007 90.243 92.507 11 Doğalgaz ve karışımları 77.736 88.018 Hidroelektrik 17.624 17.858 216 223 185.819 198.606 Mazot Kamu sektörü toplamı Kaynak:EIU Country Profile 2009 a: özel sektör hariç DIŞ TİCARET İran’ın en büyük ihraç kalemi petrol ve petrol ürünleridir. Bununla birlikte, sınırlı düzeyde de olsa petrol dışı ihracat söz konusudur. Bunlar, tarım ürünleri, halı, deri ve havyar gibi geleneksel ihraç malları ile metal cevherleri ve çok daha sınırlı düzeydeki sanayi mallarıdır. İran’ın ithal ettiği ürünlerin başında ise benzin, demir ve çelik, otomotiv yedek parça, tarım ürünleri, ilaç, otomobil ve sanayi ürünleri gelmektedir. 2008 yılında Çin %13,3; Birleşik Arap Emirlikleri %9,6; Almanya %8,9; Güney Kore %6,4; ve Rusya %5,6 ile İran’ın en fazla ithalat gerçekleştirdiği ilk beş ülke olmuştur. İran’ın 2008 yılında en fazla ihracat yaptığı ülkelerin başında ise % 18,5 ile Çin; %15,3 ile Japonya; %7,1 ile Güney Kore; % 6,9 ile Türkiye; ve %4,9 ile İtalya gelmektedir. İran ihracatının önemli bölümünü karayolu ile gerçekleştirmekte olup bunda İran Hükümeti’nin akaryakıt fiyatlarını sübvansiyona yönelik bir politika izlemesinin rolü büyüktür. Hükümet, iç piyasada talebi yüksek olan mallara yönelik kısıtlamaların kanun dışı ticareti teşvik ettiğini kabul etmekte ve uzun vadede bunu önlemeyi planlamaktadır. TÜRKİYE – İRAN TİCARİ VE EKONOMİK İLİŞKİLERİ İkili Ticaret İlişkisi Türkiye - İran Dış Ticareti (Milyon Dolar) YILLAR 1990 1991 1992 1993 1994 1995 1996 1997 1998 İHRACAT 495 487 455 290 250 268 298 307 195 İTHALAT 492 91 365 667 692 689 806 646 433 HACİM 988 577 820 957 942 958 1,104 953 628 DENGE 3 396 90 -377 -443 -421 -509 -339 -238 İHR/İTH 0.101 0.540 0.125 0.43 0.39 0.39 0.37 0.48 0.45 12 1999 2000 2001 2002 2003 2004 2005 2006 2007 2008 2009 2009/7 2010/7 Kaynak: TÜİK 158 236 361 300 534 812 913 1.066 1.386 2.028 2.024 1.114 1.569 636 816 840 919 1.861 1.962 3.470 5.626 6.613 8.199 3.402 1.813 3.399 794 1.052 1.200 1.218 2.394 2.774 4.382 6.692 8.000 10.227 5.426 2.927 4.968 -478 -580 -479 -619 -1.327 -1.150 -2.556 -4.566 -5.226 -6.171 -1.377 -699 -1.830 0.25 0.29 0.43 0.32 0.28 0.41 0.26 0.19 0.21 0.25 0.59 0.61 0.46 TÜRKİYE – İRAN DIŞ TİCARET İSTATİSTİKLERİ Türkiye'nin Dış Ticareti* (Milyon Dolar) İhracat İthalat 2005 73.476 116.774 2006 85.535 139.576 2007 2008 107.213 131.974 170.057 201.960 2009 102.164 140.775 2010/5 45.545 68.125 Kaynak: TÜİK İran İle Dış Ticaretimiz (Bin Dolar) 2005 İhracat 913.000 İthalat 3.470.000 Kaynak: TÜİK 2006 1.066.902 5.626.610 2007 2008 1.386.935 2.028.452 6.613.791 8.199.594 2009 2.024.779 3.402.104 2010/5 999.200 2.513.000 Türkiye'nin İran'a İhracatında Başlıca Ürünler 13 İHRACATIMIZ KAZAN;MAKİNA VECİHAZLAR,ALETLER,PARÇALARI DEMİR VE ÇELİK MOTORLU KARA TAŞITLARI,TRAKTÖR,BİSİKLET,MOTOSİKLET VE DİĞER MİNERAL YAKITLAR,MİNERAL YAĞLAR VE MÜSTAHSALLARI,MUMLAR ELEKTRİKLİ MAKİNA VE CİHAZLAR,AKSAM VE PARÇALARI AĞAÇ VE AĞAÇTAN MAMUL EŞYA;ODUN KÖMÜRÜ PLASTİK VE PLASTİKTEN MAMUL EŞYA TÜTÜN VE TÜTÜN YERİNE GEÇEN İŞLENMİŞ MADDELER MOBİLYALAR,AYDINLATMA,REKLAM LAMBALARI,PREFABRİK YAPILAR SENTETİK VE SUNİ DEVAMSIZ LİFLER DOKUMAYA ELVERİŞLİ SUNİ VE SENTETİK LİFLER DEMİR VEYA ÇELİKTEN EŞYA CAM VE CAM EŞYA TOPLAM Kaynak: Dış Ticaret Müsteşarlığı 2008 2009 $303.090.318 $351.036.952 $205.872.325 $227.752.544 $155.709.189 $94.902.417 $154.235.992 $3.859.842 $120.596.880 $115.019.199 $111.719.347 $145.363.136 $104.177.701 $121.479.281 $88.538.691 $73.531.305 $79.454.496 $77.246.561 $61.808.870 $65.988.300 $61.483.286 $78.570.499 $60.949.964 $49.131.749 2.029.759.634 $76.809.171 $53.602.726 2.024.724.587 Türkiye’nin İran’dan İthalatında Başlıca Ürünler İTHALATIMIZ MİNERAL YAKITLAR,MİNERAL YAĞLAR VE MÜSTAHSALLARI,MUMLAR BAKIR VE BAKIRDAN EŞYA PLASTİK VE PLASTİKTEN MAMUL EŞYA DEMİR VE ÇELİK ORGANİK KİMYASAL MÜSTAHSALLAR MOTORLU KARA TAŞITLARI,TRAKTÖR,BİSİKLET,MOTOSİKLET VE DİĞER TOPLAM 2008 2009 $7.551.392.075 $3.050.503.241 $303.031.471 $125.542.003 $32.020.679 $21.588.884 $65.741.210 $127.413.776 $11.298.832 $15.606.757 $17.156.339 $18.918.782 8.199.688.999 3.405.896.177 Kaynak: Dış Ticaret Müsteşarlığı İran'dan Petrol ve Doğalgaz İthalatımız (Milyon Dolar) Petrol ve Ürünleri Petrol Gazları, Doğalgaz 2005 2.393 926 2006 3.656 1.601 2007 4.202 1.800 14 Kaynak: Dış Ticaret Müsteşarlığı Türkiye ile İran arasındaki dış ticaret hacmi 2008 yılında 1990’lı yıllardan bu yana en yüksek seviyesine ulaşmış olup, 10 milyar dolar olarak gerçekleşmiştir. Yatırım Fırsatları İran yabancı yatırımlar için ülkede elverişli bir yatırım iklimi yaratmak suretiyle önemli miktarda yabancı yatırımı ülkeye çekmeyi ummaktadır. Bu çerçevede yabancı yatırımlar için sınırlamalar ve ithalat vergileri azaltılmakta, serbest ticaret bölgeleri yaratılmaktadır. Ülkede yatırımlar petrol, doğal gaz ve madencilik sektöründe yoğunlaşmıştır. İran Hükümeti özellikle petrol, doğal gaz ve petro-kimya sektörlerinde olası yabancı yatırımlara odaklanmaktadır. Bu sektörlerin dışında kalan alanlarda ise yatırımlar küçük ölçeklidir. Hükümetin yabancı yatırımlara ilişkin şüpheci yaklaşımı giderek değişmekte ve ülkenin sermaye ve teknolojik kaynaklara ulaşmasını imkan sağlayan yabancı yatırımlar ekonomik kalkınmanın bir parçası olarak görülmektedir. İran Hazine Bakanlığı Yabancı Yatırımlar Daire Başkanlığı verilerine göre 21 Mart 1993 ila 21 Mart 2009 tarihleri arasında İran’a 821,6 milyon Doları 2008 yılına ait olmak üzere toplam 34,2 milyar Dolar yabancı sermaye yatırımı gerçekleşmiştir. İran’da üç serbest bölge bulunmaktadır: Çabahar (Pakistan’a yakın bir liman şehri) Kiş (Basra Körfezi’nde bir ada) Keşm (Hürmüz Boğazı’nda bir ada) İran Yatırım Ajansı bölgesel yatırım projelerini düzenli olarak ilan etmektedir. Bu projelere www.investiniran.ir adresinden ulaşılabilmektedir. İşbirliği Olanakları Türkiye’nin İran’a ihracatında demir çelik, tütün ve mamulleri, dokumacılık ürünleri, makinalar, otomotiv sanayii ürünleri, mantar ve ağaç mamulleri ile plastikler önemli bir yere sahiptir. Türkiye’nin İran’dan ithalatında İran’ın genel ihracatına paralel bir durum söz konusudur. Türkiye’nin İran’dan ithalatında ham petrol ve petrol ürünleri en önemli yeri işgal etmektedir. Bunun yanı sıra petrol gazları ve doğal gaz, plastikler, maden cevherleri, demir ve çelik ile metaller, dokumacılık ürünleri diğer önemli ithalat kalemlerini oluşturmaktadır. İran, Türk özel sektörü için geniş fırsatların olduğu bir ülkedir. Komşu ülke olarak yakınlığının yanı sıra, genç nüfusuyla birlikte artan tüketim talebiyle gelecek vadeden bir pazar niteliğindedir. İran’da ihracat yapmak ve hammaddeleri İran’dan almak şartıyla sanayi amaçlı ve %100 yabancı sermayeli şirket kurulabilmektedir. İranlı firmalar ülkeye teknoloji ve sermayenin çekilmesine yönelik olarak yabancı ortaklarla işbirliğine sıcak bakmaktadırlar. 15 İran ekonomisi büyük ölçüde KOBİ’lere dayanmaktadır. Bu alanda iki ülke için işbirliği imkanları mevcuttur. Türkiye’nin bankacılık alanında sahip olduğu tecrübenin İran’a aktarılması da iki ülke arasındaki işbirliğinin yeni bir halkasını oluşturabilir. Demir-çelik ürünleri bakımından, Türk ürünlerinin Rus ve Ukrayna demir-çeliği ile rekabet etmesi güç olmakla birlikte, özellikle otomotiv sektöründe büyük bir pazar mevcuttur. Bu sektördeki talep bugün büyük ölçüde Güney Kore, Tayvan ve Hindistan’dan karşılanmaktadır. İran’daki Çulha Özel Bölgesi’nde yatırım yapan yabancı firmalara getirdikleri katma değer kadar mal ithal etme hakkı tanınmakla birlikte yer satılmamakta ancak %51 oranında bir İranlı ortakla yatırım yapılması halinde yer sağlanmaktadır. İki ülke arasında ticarette yaşanan öncelikli hususlar ise aşağıdaki şekildedir: Gümrük tarifelerinde yaşanan sıkıntılar : İran’da ülkenin ekonomik şartlarına göre yerel üreticileri koruma adına yapılan değişiklikler haksız rekabete yol açmakta ve iki ülke arasında kademeli olarak düşürülmesi üzerinde anlaşılmış bulunan gümrük oranlarının hala çok yüksek olması sorun teşkil etmektedir. İran Gümrük Mevzuatında %4 ila %200 arasında değişen gümrük vergisi oranları bulunmakta olup, ithal ikameci politikaların devamı niteliğindeki bu yüksek vergi oranları İran'a olan ihracatımızın potansiyelin altında gerçekleşmesine sebep olmakta ve İran'ın Dünya Ticaret Örgütüne üyelik hedefi ile de bağdaşmamaktadır. Bankacılık konusunda yaşanan sıkıntılar : Bankacılık sektörü ticari ve iktisadi ilişkilerin can damarını oluşturmaktadır. Türk bankaları ile İran bankaları arasında muhabirlik ilişkisi son derece zayıftır. İki ülke arasındaki bankacılık ilişkilerinin dünya standartlarına ulaşması arzu edilmektedir. Özellikle ABD ve bazı Avrupa ülkelerinin yapmış olduğu baskılar sonucu İran'la iş yapmak bankacılık sektörü bakımından imkânsız ya da daha pahalı hale gelmiştir. Bu durum İran'ın tüm dünya ile ticaretini olumsuz olarak etkilemektedir. 2009 yılı itibari ile ülkemiz ve İran arasında Türk Lirası ve İran Riyali üzerinden bankacılık işlemleri gerçekleştirilmesi için gerekli şartlar sağlanmış, İstanbul, Ankara ve İzmir’de şubeleri bulunan İran’ın Mellat Bankası üzerinden yerel para transferi işlemleri başlatılmıştır. Ulaşım konusunda yaşanan sıkıntılar : İran’ın Türk araçlarına verilen yakıtın fiyatına akaryakıt fiyat farkı adı altında alınan ücretlere zam yapması ve yol vergisi gelmektedir. Bu uygulamanın gözden geçirilerek yeniden düzenlenmesi bu alanda yaşanan sıkıntıların aşılmasında büyük fayda sağlayacaktır. Karşılıklılık ilkesi çerçevesinde, transit geçiş yapan ülkemiz araçlarının depoları İran’da mühürlenerek akaryakıt fiyat farkının alınmaması sağlanmalıdır. İran, ülkemiz kamyonlarından tahsil ettiği 0,62 lt/€'luk akaryakıt fiyat farkını Temmuz 2008 tarihinden itibaren 0,83 lt/€'ya yükseltmiştir. Anılan akaryakıt fiyat farkı ülkemiz kamyonlarının İran topraklarında 100 km'de 42 Litre akaryakıt 16 tüketeceği prensibi ile girişlerde peşin olarak tahsil edilmekte ve bu durum ihracatımıza nakliye masraflarının artması sureti ile olumsuz tesir etmektedir. Bununla birlikte İran tarafı fiyat farkını azaltma yönünde pozitif bir tutum sergileyerek, 2009 yılı başından itibaren 100 km'de 42 Litre akaryakıt tüketimi varsayımını 100 km'de 33 Litre olarak değiştirmiştir. İran Dış Ticaret Mevzuatındaki Belirsizlikler ve Keyfi Uygulamalar: 2009 yılı itibari ile ithalatı İran Bitki Koruma Kurumunun izin, onay veya denetimine bağlı ürünlerin ticaretinde sıkıntılar yaşanmaktadır. Ülkemiz tarafından düzenlenen sağlık sertifikaları bazen kabul edilmemekte veya ülkemizden çıkış esnasındaki son kontrol merkezindeki denetim ile ilgili orijinal onay aranmaktadır. Anılan duruma ilave olarak, ülkemiz için uzun vadede büyük önem taşıyan pamuk tohumu ihracatı ile ilgili olarak İran üzerinden gerçekleştirilecek transit geçişlerde büyük sıkıntılar yaratılmakta, TIR’larımızın geçişinde büyük zorluklar çıkarılmaktadır. Yabancı Personelden Alınan Vergi : İran Çalışma ve Sosyal İşler Bakanlığı İran'da çalışan yabancı uyruklu personele %33 ilave vergi tahakkuk ettirmekte ve ayrıca matrahı da düzeye göre (genel müdür, müdür, mühendis vb.) kendisi belirlemektedir. Anılan vergi ayda birkaç bin Dolara kadar çıkmakta ve haklı olarak büyük tepki çekmektedir. İran mevzuatında herhangi bir değişiklik yaşanmamasına rağmen %33’lük ek vergi uygulaması bir kenara bırakılmıştır. Bu meyanda, uygulamada istikrar bulunmamaktadır. Çalışma ve Oturma İzinleri : İş adamlarımızın çalışma ve oturma izni alabilmesi uzun zaman almakta, birçok formalite gerektirmekte ve en önemlisi bu süreç zarfında (yaklaşık 6 ay) işleri nedeniyle İran'dan ayrılmaları halinde başvuruları iptal olmakta ve aynı prosedüre baştan başlamak icap etmektedir. İran mevzuatı uyarınca çalışma iznine sahip yabancıların İran’dan çıkış yapabilmeleri için özel bir çıkış vizesi (exit visa) almaları gerekmektedir. İran’da gerçekleştirilen girişlerin ve İran’da bulunulan sürenin belirli bir miktarı aşması halinde, kendilerine kaçak çalışılmış gibi işlem yapılarak yüksek vergi cezaları kesilmekte ve anılan cezalar tahsil edilmeden ülkeden çıkışına izin verilmemektedir. ECOTA : Ekonomik İşbirliği Teşkilatı (EİT) bünyesinde Türkiye, Afganistan, İran, Pakistan ve Tacikistan arasında, tarife dışı engellerin kaldırılması ve tarifelere duyarlı bir ticaret rejimi oluşturulması amacıyla 17 Temmuz 2003 tarihinde imzalanan ECOTA’nın hayata geçirilebilmesi için taraf ülkelerin ürün listelerini hazırlayarak Ekonomik İşbirliği Teşkilatı Sekreteryasına vermeleri gerekmektedir. Ülkemiz ve Pakistan sözkonusu listeleri Sekreteryaya vermiştir. Anlaşmanın uygulamaya konulması için İran tarafının, listelerini bir an önce Sekreteryaya iletmesini bekliyoruz. (PRETAS) İslam Ülkeleri Arasında Tercihli Ticaret Sistemi Anlaşması: PRETAS’ın yürürlüğe girebilmesi için 10 ülke tarafından onaylanması gerekmektedir. Sözkonusu Protokolü bugüne kadar aralarında Türkiye’nin de bulunduğu 9 ülke onaylamıştır. Onaylamayan ülkeler arasında İran da vardır. 1 İmza BAE Onay BAE 17 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 Bahreyn Bangladeş Burkina Faso Fas Gine İran Kamerun Katar Malezya Mısır Pakistan S. Arabistan Suriye Tunus Türkiye Umman Ürdün Bahreyn Malezya Pakistan S. Arabistan Suriye Türkiye Umman Ürdün Turizm: İran’dan Türkiye’ye önemli miktarda turist gelmektedir. İranlı yetkililer turizm konusunda işbirliğinin karşılıklı olmasını arzulamaktadırlar. Fakat, İran’ın turizm altyapısı uluslararası standartlarda geniş bir turist kitlesini ağırlamak için yeterli değildir. Bu çerçevede, İran’ın turizm potansiyeli için gerekli altyapının oluşturulmasında Türk iş adamları önemli rol üstlenebilirler. Özellikle, gerekli havaalanı, karayolu, otel, motel ve tesislerin inşaası, modernizasyonu ve işletilmesi konusunda işbirliği imkanları yaratılabilir. İran yetkilileri Irak Kerbela şehrine yönelik Haç ziyaretlerinin artık Irak ve Suriye üzerinden değil, Tükiye üzerinden yapılması konusunda isteklerini gündeme getirmişlerdir. Bu çerçevede, Türk hizmet sektörü İran vatandaşlarına din turizmi konusunda hizmet verebilir. İran turizminde yeniden yapılanma - İran Turizm Teşkilatı yetkilileri, İran’ın turizm alanında komşu ülkeler ve bu çerçevede Türkiye ile işbirliğini geliştirme arzusunda olduklarını belirtmektedir. - İran Seyahat Acentaları Birliği AATAI, İran genelinde seyahat acentaları ile tur operatörlerini bünyesinde biraraya getiren tek meslek örgütü. AATAI, özel sektörü temsil eden bir kuruluş olmakla birlikte, İran’da turizm sektörü ile ilgili kamu kuruluşlarıyla da yakın ilişki içinde olduğu gözlemlenmektedir. - İran’da turizm bakanlığı bulunmamakla beraber, turizm konusuyla ilgili olarak Kültür ve İslami İrşad Bakanlığı’na bağlı İran Turizm Teşkilatı (ITTO, İran Tourism and Touring Organisation ) ve İran Kültürel Miras Teşkilatı faaliyet göstermektedir. Ülkedeki otellerin, seyahat acentalarının ve tur operatörlerinin İran Turizm Teşkilatı’na kayıt yaptırma zorunluluğu bulunmaktadır. - İran Turizm Teşkilatı’nın İran’daki bütün eyaletlerde ve önemli turizm merkezlerinde temsilcilikleri bulunmakta olup İran Kültürel Miras Teşkilatı ise 18 daha çok tarihi eserlerin ve müzelerin korunması ve işletilmesi konularından sorumlu bulunmaktadır. İran Kültürel Miras Teşkilati Iran’ın tarihi birikiminin tanıtımı konusunda da faaliyet göstermektedir. İran Turizm Teşkilatı ve Kültürel Miras Teşkilatı kamu kuruluşu niteliğinde olup her ikisi de Kültür ve İslami İrşad Bakanlığı’nda bir bakan yardımcısı başkanlığında faaliyetlerini sürdürmektedir. Anlaşma ve Protokoller Türkiye ile İran arasında Yatırımların Karşılıklı Teşviki ve Korunması (YKTK) Anlaşması 21.12.1996 tarihinde imzalanmış ve onaylanarak 25.02.2005 tarihli Resmi Gazete’de yayınlanmıştır. Çifte Vergilenmenin Önlenmesi (ÇVÖ) Anlaşması ise 17.06.2002 tarihinde imzalanmış olup, 07.03.2005 tarihinde yürürlüğe girmiştir. Anlaşma / Protokol Resmi Gazete Tarihi ve Sayısı İmza Tarihi Uluslararası Karayolu Taşımacılığı Anlaşması 12.05.1980 Ekonomik, Sınai ve Teknik İşbirliği Anlaşması Ticaret Anlaşması 09.03.1982 21.12.1996 YKTK Deniz Ticaret Seyrüsefer Anlaşması Gümrük Konularında İşbirliği ve Karşılıklı İdari Yardım Anlaşması Türk Eximbank-İran İhracat Garanti Fonu (EGFİ) Mutabakat Zaptı Türkiye- İran 16. Dönem KEK Toplantısı Mutabakat Zaptı ÇVÖ Karma Ulaştırma Komisyonu Mutabakat Zaptı Veterinerlik Alanında İşbirliği Anlaşması Türkiye-İran 19. Dönem KEK Toplantısı Mutabakat Zaptı Ortak Ticaret Komitesi III. Dönem Toplantısı Türkiye-İran Sınır Ticareti Ortak Komitesi IV. Dönem Toplantısı Mutabakat Zaptı Türkiye-İran Sınır Ticareti Ortak Komitesi V. Dönem Toplantısı Mutabakat Zaptı Enerji Mutabakat Zaptı Türkiye-İran 20. Dönem KEK Toplantısı Mutabakat Zaptı 11.06.1997 23016 25.02.2005 25738 15.06.1997 23020 01.08.2001 24480 21.12.1996 21.12.1996 23.11.2000 14.06.2001 17.04.2002 24729 09.10.2003 25254 22.01.2003 25001 15.01.2003 24994 26.12.2001 17.06.2002 26.09.2002 02.10.2002 21.02.2007 13.12.2007 31.05.2008 12.10.2008 17.11.2008 26.11.2008 19 Türkiye-İran 4. Dönem Ortak Ticaret Komitesi Mutabakat Zaptı Kaynak: DTM, Anlaşmalar Genel Müdürlüğü 2009 Raporu 27.04.2009 Serbest Ticaret Merkezleri 2003/6401 sayılı kararname ile Serbest Ticaret Merkezlerinden yapılacak ithalat ve ihracat işlemlerine ilişkin yönetmeliğin yürürlüğe girmiş olması ve bu sayede STM’ler kapsamında ithal edilecek tarım ürünlerinde %40, sanayi ürünlerinde ise %100 vergi muafiyetinin getirilmiş olmasıyla Türk – İran sınır ticaretinin canlanması hedeflenmektedir. Bu çerçevede, Artvin, Ardahan, Ağrı, Kars, Iğdır, Van, Hakkari, Şırnak, Mardin, Şanlıurfa, Gaziantep, Kilis ve Hatay illerindeki gümrük hatlarında Sınır Ticaret Merkezleri Kurulmasına İlişkin 25/3/2003 tarihli ve 2003/5408 sayılı Kararname 10 Nisan 2003 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe girmiştir. Ayrıca, bu illere komşu Erzurum, Muş, Bitlis, Siirt, Diyarbakır, Batman ve Adıyaman İllerinin de “mücavir il” kapsamında uygulamadan yararlandırılması öngörülmüştür. İran ile yapılan görüşmeler sonucunda ilk etapta Sarısu, Sero-Esendere ve Razi-Kapıköy’de Sınır Ticaret Merkezleri açılması konusunda mutabakata varılmış ve gerekli çalışmaların sonuçlandırılması sonucu bu üç bölgede STM’ler hizmete başlamıştır. TÜRK - İRAN İŞ KONSEYİ HAKKINDA BİLGİ Dış Ekonomik İlişkiler Kurulu (DEİK), İran Ticaret, Sanayi ve Madenler Odası ile 6 Kasım 2001 tarihinde imzalanan anlaşma sonucu Türk – İran İş Konseyini kurmuştur. Ankara’da imzalanan, İş Konseyi Kuruluş Anlaşması’nı iki ülke Dışişleri Bakanları da onurlandırmıştır. İş Konseyi’nin İran kanadını İran, Ticaret, Sanayi ve Madenler Odası (ICCIM) oluşturmakta olup karşı kanat başkanlığını Tebriz Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Rahim Sadıgyan üstlenmiştir. İş Konseyi Türk Kanadı’nın Başkanlığını, 6 Kasım 2001 tarihinden bugüne Ali Osman Ulusoy üstlenmiştir. Türk – İran İş Konseyi Birinci Ortak Toplantısı, Türkiye Cumhurbaşkanı Sayın Ahmet Necdet Sezer’in İran Resmi Ziyareti çerçevesinde, 17-19 Haziran 2002 tarihlerinde Tahran’da düzenlenmiştir. İş Konseyi 2005 – 2010 Yılları Faaliyetleri • Türk – İran İş Konseyi Tarafından Düzenlenen Dr. Shams Eldekani ile Çalışma Yemeği (28 Mart 2005 / İstanbul) • Türk -İran İş Konseyi Yürütme Kurulunun Devlet Bakanı Kürşad Tüzmen’i Ziyareti (6 Nisan 2005 / Ankara) • İpek Yolu Türk İhraç Ürünleri Fuarlarının Açılışlarına Katılım 20 (28 Nisan 2005 / Tebriz , 1-2 Mayıs 2005 / Tahran, 3 Mayıs 2005 / Meşhed) • Türk – İran İş Konseyi IV. Ortak Toplantısı (1 Mayıs 2005 / Tahran) • TAYSAD – DEİK İşbirliği ile Otomotiv Yan Sanayi Sektörü ile Workshop Organizasyonu (2 Mayıs 2005 / Tahran) • Yürütme Kurulu’nun TOBB Başkanı, Ulaştırma Bakanı Ziyaretleri (2 Haziran 2005/ Ankara) • Yürütme Kurulu’nun İran Büyükelçisi Firooz Dowledabadi ile Trabzon Ziyareti (30 Temmuz 2005/ Trabzon) • Yürütme Kurulu’nun Tahran temasları (11-14 Kasım 2005) • İran Dışişleri Bakanı Mottaki ile Çalışma Yemeği ve TOBB’un İran Dışişleri Bakanı ile düzenlediği toplantıya katılım (30 Kasım 2005 / Ankara) • İran’ın İstanbul Başkonsolosu Yasini ile Çalışma Yemeği (28 Aralık 2005) • Türk - İran İş Forumu ile ilgili Temaslar (27 – 31 Ocak 2006 / Tahran) • T.C. Tahran Büyükelçisi Gürcan Türkoğlu ile Tanışma Toplantısı ve Çalışma Yemeği (8 Şubat 2006 / İstanbul) • İran ile iş ilişkisi içinde olan ve yatırımı bulunan firmaların katılımıyla gerçekleştirilen Değerlendirme Toplantısı (17 Mayıs 2006 / İstanbul) • TURSAB - DEİK İşbirliğinde Turizm Bakanı Atilla Koç Başkanlığında Turizm Heyeti’nin İran ziyareti (16 - 21 Haziran 2006 / İran ) • Türkiye – İran Ulaştırma Karma Komisyonu V. Toplantısı ( 5 – 8 Temmuz 2006 / Ankara ) • İran Ekonomi ve Maliye Bakanı Danish Davut Jafari ile Toplantı ( 23 Kasım 2006 / İstanbul ) • Türk – İran 19. Dönem Karma Ekonomik Komisyon Toplantısı Öncesi Hazırlık Toplantısı ( 12 Şubat 2007 / Ankara ) • Türk – İran 19. Dönem Karma Ekonomik Komisyon Toplantısı ve İran Dışişleri Bakanı Menucher Mottaki Onuruna Verilen Öğle Yemeği ( 18 – 21 Şubat 2007 / Ankara ) • Türk – İran İş Konseyi V. Ortak Toplantısı (6 Şubat 2007 / İstanbul) • Türk – İran İş Konseyi Tahran Ziyareti (18 – 22 Haziran 2007) • Türk – İran İş Konseyi Tahran Ziyareti / Turizm Sektöründe Yatırım ve Fırsatlar Konferansı (24 – 27 Ağustos 2007) 21 • Türk – İran İşbirliği Forumu ve İş Konseyi VI. Ortak Toplantısı (10 Aralık 2007 Ceylan Intercontinental Hotel, İstanbul) • Türk – İran İş Konseyi VII. Ortak Toplantısı, (11 Mart 2008 / Tahran) • DEİK / Türk – İran İş Konseyi ve İSİAD İşbirliğinde Hamedan İli Ticaret Heyeti ile Toplantı (23 Temmuz 2008 / TOBB Plaza, İstanbul) • Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Abdullah Gül ve İran İslam Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Mahmoud Ahmedinejad’ın Katılımları ile Türk – İran İş Konseyi Toplantısı(15 Ağustos 2008/İstanbul) • DEİK / Türk – İran İş Konseyi Yürütme Kurulu’nun Ankara’ya yeni atanan İran İslam Cumhuriyeti Büyükelçisi Sayın Bahman Hosseinpour’u ziyareti (26 Ağustos 2008 / Ankara) • Türkiye – İran Sınır Ticareti Ortak Komitesi V. Dönem Toplantısına katılım 10 – 12 Ekim 2008 / Urumiye, • Türkiye – İran 20.Dönem Karma Ekonomik Komisyon (KEK) Toplantısına katılım ve Türk – İran İş Konseyi VIII. Ortak Toplantısı, 25 – 26 Kasım 2008, Tahran • İran’ın Ankara Büyükelçisi Sayın Husseinpour’un DEİK / Türk-İran İş Konseyi Onuruna Verdiği Çalışma Yemeği(22 Nisan 2009-Ankara) • İran İslam Cumhuriyeti Ticaret Bakanı Masoud Mirkazemi‘nin Türkiye ziyareti vesilesiyle İran ve Türkiye Arasında Ticari İlişkileri ve Yatırımları Geliştirme Semineri(28 Nisan 2009-İstanbul) • Devlet Bakanı Sayın Zafer Çağlayan ve İran Maliye ve Ekonomi Bakanı Sayın Dr. Seyyid Şemsettin Hüseyni’nin katılımları ile düzenlenen “Türk-İran İş Konseyi 9. Ortak Toplantısı” 5 Ekim 2009, İstanbul • T.C. Başbakanı Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın katılımlarıyla düzenlenen “Türk – İran İş Forumu” 28 Ekim 2009, Tahran • İran İslam Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı I. Yardımcısı Asistanı Ali AqaMuhammedi ve Beraberindeki Heyet ile Toplantı, 28 Ocak 2010, İstanbul TOBB Plaza Talatpaşa cad. No:3 Kat:5 34394 Gültepe Levent İstanbul Telefon: 0 212 339 50 00 (pbx) Faks: 0 212 270 30 92 0 212 270 41 90 (pbx) E-mail: info@deik.org.tr Web: www.deik.org.tr Yönetim Kurulu Başkanı: M. Rifat Hisarcıklıoğlu İcra Kurulu Başkanı: Rona Yırcalı Genel Sekreter: Ufuk Yılmaz 22