Mİ’RÂCİYYE NÂYÎ OSMAN DEDE HAZRETLERİ SEGÂH TEVŞÎH Güfte : Muhammed Nasûhî Üsküdârî Kaddesaallahu Sırrahul Âlî Beste : Kutbunnâyî Osman Dede Hazretleri Nebdeu bis-salâti ves-selâm Ale’l hâdî şefî’ul enâm Sallû yâ huzzâr ‘ale’n nebiyyi’l muhtâr Seyyidi’l ebrâr sâhibi’l envâr El-kameru li eclihi’ntesaf ‘Afallahu ‘ammâ selef SEGÂH BAHRİ Güfte ve Beste : Kutbunnâyî Osman Dede Hazretleri Evvel Allah adını yâd eyleriz Dil dil olmuş kalbi dilşâd eyleriz Zikr-i Hakk’la nutku inşâd eyleriz Her harâb-âbâdı âbâd eyleriz Hazret-i Ahmed sıfâtın söyleriz Mustafâ’nın mu’cizâtın söyleriz Her kim eylerse Muhammed vasfını Âkıbet mahmûd eder Hakk ismini Kim anın zât-ı şerîfin âşikâr Bâ’is-i mevcûd etdi girdgâr Anınçün cümleden efdaldir ol Anınçün berter ü ekmeldir ol Anınçün yaradıldı şeş cihât Arş u ferş u heft deryâ hem nebât Ana verdi Hakk hakâık sırrını Ana bildirdi dekâık sırrını Her ne kim ikrâm kıldı zâtına Hazm edüb ikrâm bildi zâtına Aşk u hubb-i zâtına kıldı salat Es-salât ey mazhar-ı zât es-salât Her mısradan sonra “sallû aleyh” diye nidâ ediliyor… MÜSTEÂR BAHRİ Güfte ve Beste : Kutbunnâyî Osman Dede Hazretleri Ey hakâık âşıkı gûş et beni Kim Muhammed’den habîr edem seni Zât-i pakin bilmeye gel gûş ol Aklını al (der) başına pür hûş ol Bil ne kudret verdi mahbûbuna Hakk Bil ne hikmetden verilmişdir sebak Çün Habîb oldu ilâhına Resûl Mu’cizât-ı vâfire buldu (husûl) vusûl Sana nakl idem bir iki mu’cizât Dilde illet var ise versin hayât Eylerim lâkin niyâz her emcede Fâtihâ ile yâd ola Osman Dede Her mısradan sonra “sallû aleyh” diye nidâ ediliyor… DÜGÂH TEVŞÎH Güfte : Muhammed Nasûhî Üsküdârî Kaddesaallahu Sırrahul Âlî Beste : Kutbunnâyî Osman Dede Hazretleri Yâ behiyye’l husni beyn-en-nâsi yâ nûr-ed-ducâ Ente şemsü’l hakkı tebdû (tehfâ) beyne şa’şâ’i-d-duhâ Kâde rabbü’l arşi yuhfî husnehû min nefsihî Gayreten minhu ‘alâ zâke’l kemâli’l müntehâ Es-salâtu ves-selâm ey nûr-i zât-ı kibriyâ Es-salâtu ves-selâm ey hak Muhammed Mustafâ DÜGÂH BAHRİ Güfte ve Beste : Kutbunnâyî Osman Dede Hazretleri Çün irâde kıldı ol Rabbü’l enâm Kim Muhammed bula ikrâmı temâm Biline peygamber-i ‘âlî cenâb Kavl ü fi’li nicedir ‘ayn-ı kitâb Yâd olunsun mu’cizât-ı Ahmedî Hoş bilinsin zât-i pâk-i emcedi Mu’cizâtından biri mi’râcdır Hazret-i peygamberi i’râcdır Bir şeb idi kim düşenbihdi o şeb Bir şeb idi gecelerden müntehab Şebde mi’râc etdiğin kılma ‘aceb Âb-i hayvânı kodu zulmetde Rab Ümmühânî hânesindeydi Resûl Kim Alî’nin hâheriydi ol betûl Kıldı mahbûbunu da’vet ol Celîl Da’vet için geldi ana Cebraîl Emredüb Cibrîl’e ol Rabb-i Cemîl Eyledi emrini ısgâ Cebraîl Bir burâk al cennet-i a’lâmdan Eyle âgâh Hazret’i ikrâmdan Da’vet et mahbûbumu gelsin bana Gösterem dîdârımı ben de ana Nice lutf u nice ihsân eyleyem Bana varan yolu âsân eyleyem Kullarımdan eyledim mümtâz anı Bilirim ben arzu eyler beni Bir burâk aldı cinândan ol melek Geldi ol sultâna tesbîh ederek Hâb-ı bîdârı meyânında hemîn Yâ Muhammed “kum” dedi Cibrîl-i Emîn Gûş edüb Cebrâîl’i durdu hemân Oldu Cebrâîl ü Mîkâil ‘ayân Etdiler mi’râcı tebşîr ol zamân Doldu nûr ile zemîn ü âsumân Dedi Cibrîl ey Muhammed Mustafâ Çok selâm eyler sana Rabbü’l ‘ulâ Da’vet eyler zât-i pâkin Hazret’e Tâ ki Hazret erişe ol devlete Cân ile oldu mutî’-i emr-i yâr Geldi çâh-ı Zemzem’e ol bahtiyâr Anda dahî şakk-ı sadr etdi zuhûr Zemzem ile hoş vudû kıldı o nûr Aşk u hubb-i zâtına kıldı salat Es-salât ey mazhar-ı zât es-salât Her mısradan sonra “sallû aleyh” diye nidâ ediliyor… NEVÂ TEVŞÎH Güfte : Muhammed Nasûhî Üsküdârî Kaddesaallahu Sırrahul Âlî Beste : Kutbunnâyî Osman Dede Hazretleri Yâ sâkî-el-müdâmeti hayye-‘ales-salâh İmle’ zücâcenâ bi hummeyâ fekad halâ Cismî zücâcetî bi muahyyâke kahvetî Yâ kâmile’l melâhati bi’l lutfi ve’l ‘atâ Sallallahu salli ‘alâ seyyidi’l ebrâr Sallallahu salli ‘alâ Ahmedi’l Muhtâr NEVÂ BAHRİ Güfte ve Beste : Kutbunnâyî Osman Dede Hazretleri Dedi Cibrîl ey Habîb ey yüzü ak Verdi Hakk sana cinândan bir burâk Gel süvâr ol idelim ‘azm-i Hudâ Hep melâik muntazırlardır sana Hem burâkı çekdi hem tutdu rikâb Kim süvâr ola burâka ol cenâb Hikmet ile etdi serkeşlik burâk Koymadı binsin o şâh-ı iştiyâk Dedi Cibrîl ana ey serkeş burâk Binmeyiser sana bundan yüzü ak Nice serkeşlik kılarsın Ahmed’e Kim irisersin hayât-ı sermede Bimeyiser bundan efdal sana nûr Râzî ol olsun süvâr itsün ‘ubûr Çün burâkın gûşuna erdi kelâm Oldu bin cân ile ol sultâna râm Dedi kim olsun se’âdetle süvâr Lîk ben bî-çârenin ümmîdi vâr Çün sabâh-ı mahşer olunca o nûr Gün gibi şevkından edince zuhûr Ol zamân dahî bana olsun süvâr Böyle va’d etsün ol şâh-ı kâmkâr Böyle deyüp oldu hâmûş ol burâk Yani kim ol demde olmaya firâk Hazret-i Sultân çi gûş etdi anı Kim lisân verdi burâka ol Ganî Va’deder ol dem ana ol nûr-i ayn Oldu Mîkâîl ü Cibrîl şâhideyn Aşk u hubb-i zâtına kıldı salat Es-salât ey mazhar-ı zât es-salât SABÂ TEVŞÎH Güfte : Muhammed Nasûhî Üsküdârî Kaddesaallahu Sırrahul Âlî Beste : Kutbunnâyî Osman Dede Hazretleri Etâke ‘îdü visâlin felâ tezük hazenâ Ve nilte hayra riyâzin feni’me mâ sekenâ Ve huzze gusne su’ûdin ve külle cenâ şecerin Fekırre ayneyke minhu fe ni’me zâke cenâ Sallû sallû yâ huzzâr li Resûlillah Sallû sallû yâ ‘ubbâd li Habîbullah SABÂ BAHRİ Güfte ve Beste : Kutbunnâyî Osman Dede Hazretleri Pes hemân oldu süvâr ol pâk zât Na’ra-i şâpâş ile doldu cihât Bir rikâbında yürür Cibrîl-i Emîn Biri Mîkâil ile oldu berîn Nice kez yüzbin melâik geldiler Emr-i Hakk’la ana peyrev oldular Kuds’e doğru azm edüb üç yârlar Oldular ağyârdan bîzârlar Gûşuna kar’ etdi üç gûne sadâ Yâ Muhammed dur deyu kıldı nidâ Hiç mukayyed olmadı gitdi hemân Vardı Kuds’e izzet ile şâdümân Geldiler hayli ervâh-ı enbiyâ Oldular onlar ile tekrar pür-safâ Emr-i Hakk’la dedi Cibrîl ey hümâm İki rekat kıl namâzı ol imam Geçti mihrâba imâm-ı mürselîn Kıldı iki rek’ati ol dem hemîn Nûrdan mi’râcı hâzır kıldılar İzzet ile ol arâya geldiler Bir tabakla geldi üç kâse ana Biri hamr u biri süd birisi mâ Dedi Cibrîl eyle birin ihtiyâr Böyledir emr-i Hudâ ey bahtiyâr Hikmeten ol sûret ü ma’nâ-hüner Nûş edüb süd kılmadı hamra nazar Hamd edüb Cibrîl dedi ey azîz Hamdülillah eyledin kârın temiz Hamri nûş etseydin ey hikmet-güzîn Cümleten fâsık olur idi mü’minîn Aşk u hubb-i zâtına kıldı salât Es-salât ey mazhar-ı zât es-salât Her mısradan sonra “sallû aleyh” diye nidâ ediliyor… HÜSEYNÎ TEVŞÎH Güfte : Muhammed Nasûhî Üsküdârî Kaddesaallahu Sırrahul Âlî Beste : Kutbunnâyî Osman Dede Hazretleri Zehî livâ u ‘alem lâ ilâhe illallah Ki zed ber evc-i kıdem lâ ilâhe illallah Ber âyed ez dil ü ez cân elest-i Hakk şîneved Hezâr bang-i negam lâ ilâhe illallah Salli ‘alâ Muhammedi’l Muhtâr Salli ‘alâ Ahmedi’l Ebrâr Sallallahu salli ‘alâ asdaki’l ahyâr HÜSEYNÎ BAHRİ Güfte ve Beste : Kutbunnâyî Osman Dede Hazretleri Çünki eflâke ‘urûc etdi Resûl Âsumânda buldu ervâha vusûl Âdem ü Îsâ vü Yahyâ vü Yûsuf’u Gördü İdrîs ile Hârûn’u dahî Sâdise vardı görüp Mûsâ’yı o Merhabâ kıldı onunla rû-be-rû İdicek teşrîf-i heftüm âsumân Pîr İbrâhîm ile tutdu mekân Rûh-i İbrâhîm edip ikbâl ona Dedi gel gel sâlih oğul Mustafâ Sidre’yi seyr etdi andan ol cenân Kaldı Cibrîl oldu Sidre âşiyân Dedi Hazret ey refîk-i hoş-şefîk İtme misin bile tekmîl-i tarîk Pes dedi Cebraîl sen ey şâhbâz Olasız izzet ile rıf’at-tırâz Sebkat etsem Sidre’den ben yek benân Hark ider perrim benim heybet hemân Zâhir oldu Refref ol dem Hazret’e Kim süvâr ola irince Hazret’e Anda da nice hıcâb oldu ‘adem Gördü Hazret Hazret’i bî-keyf u kem Çünki Hazret Hazret’e buldu vusûl Et-tahiyyât okudu anda Resûl İrdi ‘ayn-i zâtdan bir hoş nidâ Yâ Habîbî Yâ Muhammed Mustafâ Yâ selâm u rahmet ü tîb u safâ Sana verdim ey imam-ı enbiyâ ‘Ayn-ı ‘aynıyla nazar kıl ‘aynı gör Çünki gayrı terk kıldın ‘aynı gör Her ne kim maksûdudur mahsûldür Hazretimden hâcetin makbûldür Hazret ol dem ümmetin kıldı niyâz Anı da bahş eyledi ol bî-niyâz Cebraîl’e keşf olup ol va’dler Pes sürûş ile şehâdet etdiler Anda doksan bin kelâm oldu kelâm Nice bin esrâr ile sohbet temâm Hakk teâlâ lutf u fazlıyla salât Hediyye kıldı kıla mü’min mü’minât Hem buyurdu beş vakit olsa edâ Elli vaktin ecrini idem ben ‘atâ Oldu destûr ol Habîb’in zâtına Geldi yine Ümmühânî katına Emr-i Hakk’ı halka tebliğ eyledi Muhbir-i sâdık hakîkat söyledi Ol ki mü’min idi tasdîk eyledi Evvelâ îmânı Sıddîk eyledi Cümle ashâb oldular rif’at-şikâr Mu’cize-i mi’râc oldu âşikâr Her mısradan sonra “min-nes-salât” diye bir salât okunur… NEVÂ NİŞÂBÛR MÜNÂCÂT Güfte ve Beste : Kutbunnâyî Osman Dede Hazretleri Yâ Rab ol sultân-ı cânın hurmeti Nûr-i zât-ı müste’ânın hurmeti Ol Muhammed rûhuna ta’zîm içün Mustafâ’nın cismine tekrîm içün Nûr-i zât-ı Mustafâ’nın hakkı’yçün Sırr-ı arş-ı Kibriyâ’nın hakkı’yçün Rûyine müştâk olanlar hakkı’yçün Aşkına uşşâk olanlar hakkı’yçün Va’dini ihsân kıl âşıklara Dîn yolunda sa’y eden sâdıklara Cümle-i îmân ile hatmolsun ümem Cennet ü dîdâr ile kıl muğtenem Bâ hakk-ı Ahmed Muhammed Mustafâ Dervîş Osmân’a dahî eyle ‘atâ Ey kemâl ü kudret ıssı pâdişâh Sen kabûl eyle duâmız yâ ilâh Yüzü suyu hakkı’yçün peygamberin Sırr-ı bûyi hakkı’yçün ol serverin Fâtihâ’yla bed’ olundu bu kelâm Fâtihâ’yla hatm olunsun vesselâm Ahmed ü ashâb u cümle mü’minîn Rahmetullâhi ‘aleyhim ecme’în Her mısradan sonra okunan “ıkbel yâ mücîb” diye bir duâ cümlesi vardır… Mi’raciyye hakkında bilgi ve arşiv kayıtları : http://www.muzafferozak.com/miraciyye.html Mi’raciyye’nin 1310 yılında Şeyh Ali Gâlib Efendi tarafında neşredilen nüshası : http://www.muzafferozak.com/PDF/Kitaplar/miraciyye.pdf Arşivimizdeki ses kayıtları : https://soundcloud.com/www-muzafferozak-com/sets/miraciyye Tasavvuf Mûsikîsi Arşivi (NAĞME-İ AŞK) : http://www.muzafferozak.com/nagme-i-ask.html İstanbul, 29 Mayıs 2014