AB MALİ SEKTÖRE YÖNELİK YENİ VERGİLER ÖNERİYOR Avrupa Komisyonu, küresel ekonomik ve mali kriz nedeniyle bozulan kamu mali dengesinin yeniden sağlanabilmesine yönelik arayışların bir parçası olarak “mali sektör”e yönelik ilave vergiler getirilmesi konusunda bir çalışma başlatmıştır. Bu çerçevede Avrupa Komisyonu tarafından daha önce bir Çalışma Dokümanı yayınlamış, ayrıca IMF, Haziran 2010 tarihli G-20 Bakanlar toplantısına mali sektörün vergilendirilmesi konusunda bir rapor sunmuştur. Bununla birlikte yapılan bu çalışmalara rağmen bahse konu hususa ilişkin G-20 düzeyinde henüz bir ortak tutum belirlenememiştir. Halihazırda Avrupa Komisyonu tarafından bu konuda bir Etki Analizi Raporu hazırlamakta olup, Nisan ayı ortasına kadar ilgili taraflarla istişarelere devam edilmesi ve Rapor’un Mayıs ayında tamamlanması öngörülmektedir. Söz konusu istişare sürecinin bir parçası olarak Avrupa Komisyonu tarafından 28-29 Mart 2011 tarihinde 2011 Brüksel Vergi Forumu kapsamında “Mali Sektörün Vergilendirilmesi” konulu konferans düzenlenmiş olup, söz konusu Konferansta, mali sektöre getirilmesi düşünülen iki tür verginin uygulanma gerekçeleri ve yaratacakları olası etkiler tartışılmıştır. Bu vergilerden ilki, gelir ve servet üzerinden alınan mevcut vergilere benzer şekilde mali kurumlardan, mali sektörde faaliyet göstermeleri dolayısıyla kurum kazançları ve-veya ücretlerden alınması öngörülen “finansal faaliyet vergisi”, diğeri ise mal ve hizmet sunumları üzerinden alınan Katma Değer Vergisine benzer şekilde mali sektörde gerçekleştirilen hizmet ve ürün sunumları (hizmetler) üzerinden alınması öngörülen “finansal işlemler vergisi”dir. Bahse konu vergilerin temel politika amaçları ise şu şekilde özetlenebilir: - Aşırı risk de dâhil olmak üzere mali sektörün faaliyetlerinden kaynaklanan negatif dışsallıkların düzeltilmesi Verginin mali piyasaların etkinliğini ve istikrarını artıracağı, ayrıca özellikle son ekonomik krize neden olan makroekonomik gelişmelerle birlikte, maaş ve prim sistemi, bilgi asimetrisi ile cari ve beklenen devlet yardımları dolayısıyla aşırı risk iştahı gibi sorunların çözümüne de katkı sağlayacağı düşünülmektedir. - Ekonomik ve mali krizden çıkışa yönelik olarak uygulanan politikalar çerçevesinde, özellikle son yirmi yılda yüksek karların yaşandığı mali sektörün kamu maliyesine katkısının artırılması - Krizden çıkış stratejisi çerçevesinde ilave kaynak temini Mali sektörün krizin başlamasında ve hızla yayılmasında taşıdığı sorumluluk da göz önünde bulundurularak, kriz döneminde mali sektöre sağlanan önemli miktarda devlet yardımının kısmi de olsa finansmanı hususu, mali sektöre getirilmesi düşünülen vergiler için bir meşruiyet kaynağı olarak değerlendirilmektedir. Avrupa Komisyonu “finansal işlemler vergisi” için dünya ölçeğinde ortak hareket edilmesini ve ortak uygulamaya geçilmesini gerekli görmekteyken, “finansal faaliyet vergisi” bakımından AB düzeyinde ortak bir uygulamayı yeterli görmektedir. Komisyonun hesaplamalarına göre, küresel ölçekte finansal işlemlere (türev araçlar hariç) uygulanacak % 0,1 oranındaki verginin, vergi gelirlerinde 60 milyar Euro civarında artış yaratması beklenmektedir. AB genelinde kar, ücret ve ücret benzeri ödemeler üzerinden alınacak % 5 oranındaki finansal faaliyet vergisinin ise 25 milyar Euro ilave gelir yaratacağı hesaplanmıştır.