KÜLTÜR SANAT 50. Altın Portakallar Dağıtıldı 50. yılını kutlayan Antalya Altın Portakal Film Festivali'nde büyük ödül Altın Portakal, “Kusursuzlar” ve “Cennetten Kovulmak” arasında paylaştırıldı. “Kusursuzlar” filminin yönetmeni Ramin Matin, ayrıca hem ana jüriden hem de Film-Yön jürisinden iki yönetmen ödülü birden kazandı. Başkanlığını Türkan Şoray’ın yaptığı ulusal jüri Zeynep Dadak ve Mer ve Kayan’ın yönettiği “Mavi Dalga”yı ise en iyi ilk film ödülüne değer gördü. En iyi kadın oyuncu ödülü ‘Meryem’ filmiyle Zeynep Çamcı’nın oldu. En iyi erkek oyuncu ödülü ise ‘Uzun Yol’ filminde bir kamyoncuyu canlandıran Hakan Yufkacıgil’in oldu. Diğer ulusal uzun metraj ödülleri ise şöyle belirlendi. SİYAD en iyi film: Kutsal Bir Gün (Serdar Temizkan), Film-Yön jürisi en iyi yönetmen: Ramin Matin (Kusursuzlar), Senaryo: Zeynep Dadak, Merve Kayan (Mavi Dalga), Görüntü yönetmeni: Feza Çaldıran (Meryem), Müzik: Youki Yamamoto (Meryem), Yardımcı kadın oyuncu: Gülistan Acet (Cennetten Kovulmak), Yardımcı erkek oyuncu: Ahmet Özarslan (Uzun Yol), Kurgu: Çiçek Kahraman (Ma- Ekim 2013 vi Dalga), Sanat yönetmeni: Selda Çiçek, Sırma Bradley (Kutsal Bir Gün), Behlül Dal jüri özel ödülü: Mavi Ring, Dr. Avni Tolunay jüri özel ödülü: Meryem (ses tasarımı ve efekt), Jüri Özel Film: Rojin Tekin (Cennetten Kovulmak), Antalya Kent Konseyi özel ödülü: Meryem. 2013 Nobel Edebiyat Ödülü Alice Munro’nun 2013 Nobel Edebiyat Ödülü, birçok otorite tarafından dünyanın yaşayan en büyük kısa hikayecilerinden biri kabul edilen Kanadalı yazar Alice Munro’nun oldu. İsveç Kraliyet Bilimler Akademisi, ödülün “duruluk ve psikolojik gerçekçiliğiyle öne çıkan, incelikle işlenmiş hikayelerinden dolayı” Munro’ya verildiğini açıkladı. Nobel Edebiyat Ödülü tarihine 110’uncu kazanan olarak geçen 82 yaşındaki Munro, aynı zamanda bu ödüle değer görülen 13’üncü kadın yazar oldu. Akademinin saat farkı nedeniyle Munro ile iletişim kuramadığı, telefonuna mesaj bırakıldığı açıklandı. 2009’da bütün yapıtlarına binaen Man Booker Uluslararası Ödülü’ne layık görülen Munro, geçen yıl dört biyografik kısa hikâyenin de yer Actual aldığı bir seçkinin yayınlanmasından sonra haziran ayında emeklilik niyetini açıklamıştı. Yazarlığı bırakması ile ilgili “Bu yazmayı artık sevmediğim anlamına gelmiyor ama sanırım hayatınız üzerine farklı bir şekilde düşündüğünüz bir evreye geliyorsunuz. Belki de benim yaşıma geldiğinizde yazarlığın gerektirdiği yoğunlukta bir yalnızlık yaşamak istemiyorsunuz. 81 yaşındayım, isimler ya da sözcükler konusundaki unutkanlığım artık olağan bir durum halini aldı” demişti. Nobel Tıp Ödülü Üçe Bölündü Nobel Tıp Ödülü’nü Amerikalı bilim insanları James Rothman ve Randy Schekman ve Almanyalı araştırmacı Thomas Suedhof kazandı. Söz konusu bilim insanları proteinler ve diğer materyallerin hücreler içerisinde nasıl taşındığının açıklanmasına dair yaptıkları keşifler dolayısıyla bu ödüle layık görüldü. Nobel Komitesi, üçlünün, hücrelerin nakliye sistemleriyle ilgili yaptıkları çalışmaların bilim insanlarının herhangi bir materyalin hücreler içerisinde doğru zamanda doğru yere nasıl ulaştığını anlamalarını sağladığını söyledi. Açıklamada; hücrelerin nakliye sistemindeki bozuklukların insan sağlığı açısından zararlı olduğu ve nörolojik ve bağışıklık sistemi rahatsızlıklarına neden olduğu ifade edildi. Medicine Dünyanın En İyi Camisi Singapur’da bu yıl altıncısı düzenlenen Dünya Mimarlık Festivali (World Architectural Festival), dünyanın dört bir yanından mimarların bir araya gelerek farklı kategorilerde binlerce projeyi değerlendirdiği, günümüzün en önemli mimarlık etkinliklerinden biri olarak kabul ediliyor. Bu yıl dini yapılar kategorisinde birincilik ödülü alan Sancaklar Camisi için seçici kurul, ışık ve maddenin en saf şekilde ortaya konduğu bu yapının iç mekanında hissedilen sükunet ve arınmışlık duygularından çok etkilendiklerini vurguladı. Mihrap duvarından sızan ve gün içinde sürekli değişkenlik gösteren doğal ışık ve kullanılan malzemelerin doğallığı övgüye değer bulundu. Büyükçekmece'deki Sancaklar Camisi projesi, Emre Arolat Architects tarafından, biçim ve simgelere dayalı güncel mimari yönelimlerin aksine, sadece dinsel bir mekanın özüne odaklanarak tasarlandı. Uluslararası mimarlık platformlarında bu yapının, cami mimarlığı hakkında Türkiye’de son yıllarda biçim, tipoloji ve referanslar arasına sıkışıp kalan tartışma ortamındaki tıkanıklığını açabile67 KÜLTÜR SANAT cek nitelikte bir tasarıma sahip olduğu belirtiliyor. Avluda Kadınlar Tablosu Satıldı Osmanlı padişahlarından Sultan Abdülaziz’in oğlu, son halife Abdülmecit Efendi’ye ait “Avluda Kadınlar” isimli yağlı boya tablosu, gerçekleştirilen müzayede de 1 milyon 600 bin liraya alıcı buldu. Abdülmecit Efendi’nin 31 yaşında resmettiği yağlı boya kompozisyonu, ünlü ressam Gerome’un “Sarayın Terası” isimli yapıtıyla benzerlik taşıyor. Gerome’un çıplak kadınları resmederek Osmanlı haremini yansıttığı tabloya karşın, Abdülmecit Efendi’nin yarı çıplak gösterdiği figürler, hem Osmanlı’daki sanat anlayışını hem de Harem yaşantısını belgeler nitelikte. Last Supper Rekor Fiyata Satıldı Ünlü Çinli ressam Zeng Fanzhi'nin “Last Supper”(Son Yemek ) adlı tablosu, Hong Kong'ta düzenlenen açık artırmada 23.3 milyon dolara alıcı bularak şimdiye kadar en yüksek fiyata satılan çağdaş Asya sanat eseri olurken, 68 Zeng 23.3 milyon dolara satılan eseri ile en pahalı Asyalı sanatçı oldu. Sotheby's Müzayede Evi, tablonun açık artırmaya telefonla katılan iki koleksiyoncu arasında 10 dakikadan uzun süren çetin bir çekişmenin ardından satıldığını açıkladı. Yaklaşık 4 metre uzunluğundaki tabloyu Zeng, Rönesans döneminin İtalyan ustası Leonardo da Vinci'nin aynı adlı eserinden esinlenerek yapmıştı. Antalya’da Müzik Var Fazıl Say’ın sanat yönetmenliğindeki 14. Antalya Piyano Festivali, 8-30 Kasım tarihlerinde Aziza Mustafa Zadeh, Grammy ödüllü Michael Camillo, Moskova Virtuozları gibi önemli isimleri ağırlıyor. Antalya Büyükşehir Belediyesi’nin düzenlediği festivalin sloganı “Şehirde müzik var”. Açılış, dünya prömiyeri İsviçre’de yapılan yeni Fazıl Say eseri ‘Walter’ piyano konçertosunun Türkiye’de ilk kez seslendirileceği konserle yapılıyor. Say, suyun sakinliği ve gücünden ilham aldığı, ‘Mavi Su’, ‘Siyah Su’ ve ‘Yeşil Su’ başlıklarından oluşan eserini şef Naci Özgüç yönetimindeki Antalya Devlet Senfoni Orkestrası’yla beraber seslendireceği konserin solist Serenad Bağcan’ın eşlik ettiği ikinci yarısında ise yine Say’ın ‘İlk Şarkılar’ adını verdiği on eseri dinleyiciyle buActual luşacak. 22 Kasım’da AKM’ deki “Andante Gecesi”nde klasik ve çağdaş eserleri caz ve dünya müziğiyle harmanlayan Kheops Ensemble topluluğu, Muhiddin Dürüoğlu’nun, festivalin siparişi üzerine bestelediği “Anadolu’ dan Sahneler” eserini dünyada ilk kez seslendirecek. Festivalin 30 Kasım’daki kapanışında da Antalya Devlet Senfoni Orkestrası’nın şef Gürer Aykal yönetiminde eşlik edeceği konserde dünyaca ünlü Latin caz piyanisti ve besteci Michael Camilo, yeni bestesi “Piyano Konçertosu No: 1”in Türkiye prömiyeriyle sahne alacak. Gershwin’in “Rhapsody in Blue”sunu da seslendirecek Camilo’nun Türkiye’de bir orkestra eşliğinde vereceği ilk konser. Yaşar Kemal Alman Basınında Alman basın kuruluşları, Yaşar Kemal’in Almanya’da kabul edilen doğum tarihinde yani 6 Ekim 2013’teki 90. doğum gününü kutladı. Bu vesileyle Almanya’nın önemli birçok yayın organında çıkan haberlerde Yaşar Kemal’in yapıtlarından, yaşamından, çevre duyarlılığından ve mücadeleci ruhundan övgüyle söz edilirken, Kemal’in İsviçre’deki yayıncısı Unionsverlag da yazarın doğum gününü “Onun hiç azalmayan muzip bir hali ve hiç Medicine bitmeyen bir öfkesi var: Barış edebiyatçısı Yaşar Kemal 90 yaşında” sözleriyle kutladı. Da Vinci Tablosu Banka Kasası’ndan Çıktı İsviçre’de bir banka kasasında ortaya çıkarılan 400 tabloluk koleksiyonda Rönesans döneminin efsanevi ismi Leonardo da Vinci'ye ait olduğu sanılan bir tablo bulundu. Yağlıboya tablo, İtalyan ustanın 1499'ta tamamladığı İtalyan asilzade Isabella d' Este'nin portresi ile büyük benzerlik gösteriyor. Da Vinci'nin İtalya'nın Lombardi bölgesinde yaptığı karakalem portre, halihazırda Paris'teki Louvre Müzesi'nde sergileniyor. Los Angeles'taki California Üniversitesi Sanat Tarihi Bölümü'nden Ordinaryüs Prof. Carlos Pedretti, 61x46 santimetrelik eserin da Vinci'nin elinden çıktığına hiçbir şüphe olmadığını kaydetti. İlhan Berk Müzesi Bursa’da Evrensel sanatın önemli isimlerinden İlhan Berk, ölümünün 5. yılında, Bodrum’dan Bursa’ya taşındı. Sanatçının Ekim 2013 KÜLTÜR SANAT şiirleri, resimleri, kitapları, defterleri, çalışma odası, fotoğrafları, giysileri ve özel eşyaları ilk kez Bodrum dışına çıkarılarak, Nilüfer Belediyesi Nazım Hikmet Kültürevi’nde sergilendi. Nilüfer Belediyesi’nin ahde vefa çalışması kapsamında açılan “İlhan Berk’e Ev Ziyareti” adlı sergide, şairin resimleri, el yazısı şiirleri, defterleri, ilk baskı kitapları, fotoğrafları ile özel eşyaları izlenime sunuldu. 13. İstanbul Bienali’nde Ziyaretçi Rekoru İstanbul Kültür Sanat Vakfı (İKSV) tarafından düzenlenen 13. İstanbul Bienali’nin Türkiye’nin sergi ziyaretçi rekorunu kırdığı resmileşti. İKSV, sona eren bienali beş ayrı mekanda toplam 337 bin 429 kişinin gezdiğini açıkladı. 14 Eylül - 20 Ekim Pazar tarihleri arasında “Anne, ben barbar mıyım?” başlığıyla Fulya Erdemci küratörlüğünde gerçekleştirilen 13. İstanbul Bienali, kamusal bir alan yaratma ve herkese ulaşabilme amacıyla bu yıl ücretsiz olarak gerçekleştirildi. Bienal sergileri, Antrepo no.3, Galata Özel Rum İlköğretim Okulu, ARTER, SALT Beyoğlu ile İMÇ 5. Blok’taki 5533’te yer aldı. Farklı kuşaklar ve coğrafyalardan 88 sanatçı ve sanatçı grubunun işlerinin yer aldığı 13. İstanbul Bienali, TürkiEkim 2013 ye’den 11 sanatçı ve 2 sanat grubu/sivil kolektifiyle bugüne kadar Türkiye’den en yüksek sayıda katılımın sağlandığı bienallerden biri oldu. Sergi fotoğraflarını içeren ve bienalin kavramsal çerçevesi bağlamında makaleler ve yazıların yer alacağı Bienal Kitabı, aralık ayından itibaren İKSV Tasarım Mağazası ve kitapevlerinden temin edilebilir. Batı’nın Gözüyle Doğu Fotoğrafları Sakıp Sabancı Mardin Kent Müzesi Dilek Sabancı Sanat Galerisi’nde ‘Batı’nın Gözüyle Doğu Fotoğrafları’ sergisi açıldı. Dönemin meşhur Osmanlı fotoğraf stüdyolarının çektikleri fotoğraflardan oluşan sergide; dervişler, dilenciler, satıcılar, sokaklar, köy pazarlarının değişmez figür olarak yer aldığı 100’den fazla eser sergileniyor. Sergi kapsamında Mardinli çocuk ve gençlere yönelik eğitim programları da düzenleniyor. Orhan Pamuk'a Mary Lynn Ödülü Nobel ödüllü yazar Orhan Pamuk bu sene ilk kez verilen ‘Mary Lynn’ ödülüne layık görüldü. Pamuk tarafından Masumiyet Müzesi’nin kataloğu olarak hazırlanan ‘Şeylerin Masumiyeti’, geçen yıl Amerika’da yayımlanan hem en iyi müze ve sergi kataloğu Actual hem de en edebi sanat kitabı seçildi. Orhan Pamuk’un “Masumiyet Müzesi” romanını yazdıktan 4 yıl sonra müzeyi açtığı günlerde yayımladığı ve hem müze kataloğu hem de İstanbul’da kullanılan eşyalar ve koleksiyoncular üzerine düşüncelerini yazdığı edebi bir hatıra kitabı olan “Şeylerin Masumiyeti”, İngilizce, Almanca, Fransızca, İtalyanca ve Hollandacaya çevrilmişti. tifi’nin yazdığı, Sadi Güran’ın resimlediği, Sarıgaga Yayınları’ndan çıkan Tarık ve Beyaz Karga, Yılın En İyi Öykü Kitabı ise Burhan Günel’in yazdığı ve Koza Yayınları’ndan çıkan Lolita İle Pan oldu. Rock’un Efsane İsimlerinden Lou Reed Öldü 2012’nin En İyi Çocuk Kitapları Çocuk ve Gençlik Yayınları Derneği'nin (ÇGYD) ilk baskısı 2012 yılında yapılan en iyi çocuk kitaplarını seçti. Seçimler 16 yayınevinin 71 kitabı arasından yapıldı. Yılın En İyi Resimli Öykü Kitabı: Feridun Oral’ın yazdığı ve desenlediği, Yapı Kredi Yayınları’ndan çıkan Kırmızı Kanatlı Baykuş, Yılın En İyi Öykü Kitabı: Hacer Kılcıoğlu’ nun yazdığı ve Günışığı Kitaplığı’ndan çıkan Aydede Her Yerde, Yılın En İyi Gençlik Romanı: Leyla Ruhan Okyay’ın yazdığı ve Günışığı Kitaplığı’ndan çıkan Leylek Havada. Jüri Özel Ödülleri: Yılın En İyi Çocuk Kitabı Tasarımı dalında, tasarımını Gözde Bitir’in yaptığı Can Çocuk’ tan çıkan Değirmenci İle Baykuş, Yılın En İyi Resimli Öykü Kitabı Kutup Yıldızı KolekMedicine Rock müziğin son 50 yılına damgasını vuran en önemli isimlerden biri Lou Reed, 71 yaşında hayata veda etti. Sanatçı, The Velvet Underground'un kurucusu olarak bu grupla müzik tarihine geçmişti. 1960'larda Andy Warhol'un da desteğiyle, onun atölyesinde başlayan serüven dönemin underground ruhunu simgeleyen bir müzikle albüme dönüşmüştü. Lou Reed'in sözlerini yazdığı, bestelediği ve gitarıyla eşlik ettiği şarkılar, hiç sözünü sakınmadan eşcinsellerden, fahişelerden ve uyuşturucudan söz ediyordu. Kapağında Warhol imzalı bir muz resminin bulunduğu albüm de solistleri Niko da müzik tarihinde kaldılar ama Lou Reed solo çalışmalarıyla, farklı müzisyenlerle yaptığı işbirlikleriyle kedinden söz ettirmeye devam etti. Transformers albümüyle rock dinleyicisine bambaşka bir kapı açtı. En popüler şarkısı da Perfect Day oldu. 69