TBMM B: 125 29 . 6 . 2010 O: 5 Önergeyi oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler… Kabul etmeyenler… Önerge reddedilmiştir. Diğer önergeyi okutuyorum: TBMM Başkanlığına Görüşülmekte olan 507 sıra sayılı Tasarı’nın çerçeve 2 nci maddesiyle değiştirilmesi öngörülen 633 sayılı Kanunun 3 üncü maddesindeki “etkin ve verimli” ibaresinin “etkin ve verimli bir şekilde” olarak değiştirilmesini arz ve teklif ederiz. Enis Tütüncü (Tekirdağ) ve arkadaşları BAŞKAN – Komisyon katılıyor mu? PLAN VE BÜTÇE KOMİSYONU SÖZCÜSÜ OSMAN DEMİR (Tokat) – Katılmıyoruz Sayın Başkan. BAŞKAN – Hükûmet katılıyor mu? DEVLET BAKANI FARUK ÇELİK (Bursa) – Katılmıyoruz. BAŞKAN – Kim konuşacak? MEHMET AKİF HAMZAÇEBİ (Trabzon) – Sayın Tütüncü. BAŞKAN - Buyurun Sayın Tütüncü. (CHP sıralarından alkışlar) ENİS TÜTÜNCÜ (Tekirdağ) – Teşekkür ederim Sayın Başkan. Yine ibarenin daha anlaşılabilir kılınması amacıyla vermiştik, reddedilecek, öyle anlaşılıyor. Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; ben, az önceki felsefi açılımına izin verirseniz devam etmek istiyorum çünkü olağanüstü önemde Cumhuriyet Halk Partisi olarak bu konuyu görüyoruz. Şimdi, Anadolu ve Rumeli İslamiyet yorumundan söz ettik. Dünyadaki 100 dolayındaki İslamiyet yorumundan biri olarak bu yorum dört kaynaktan beslenmiş. Birinci kaynak, Maveraünnehir, Horasan ve Azerbaycan’dan göçlerle hızlanarak Anadolu’ya gelen tasavvuf ve düşünce akımlarıdır. Bu akımlar, değerli milletvekilleri, Hanefiliğin üçüncü kuşak âlimlerinden sayılan ve akıl ile dini birleştirmeye çalışan Semerkantlı Matüridi’nin kelam anlayışıyla yoğrulmuştur. Dikkatinizi çekiyorum. Ve daha sonra Farabî ile İbni Sina’nın özellikle eski Yunan felsefesini, yani Platonculuğu, Aristotelesçiliği ve Yeni Platonculuğu İslam düşüncesiyle bağdaştırmaya çalışan düşüncelerinden esinlenmiştir ve aynı zamanda bu tasavvuf ve düşünce akımları Türklerin İslam’dan önce benimsedikleri Şamanizm, Zerdüştilik, Budizm, Maniheizm, Mazdekilik, Musevilik, Hristiyanlık gibi çok sayıda dinsel ve kültürel kalıntıları içeriyordu ve bu akımlar içinde, bu tasavvuf ve düşünce akımları içinde özellikle Yesevilik ve onun en güçlü kolu olan Haydarilik ön plana çıkıyordu Anadolu’ya gelirken. İkinci kaynak, Anadolu’da tarih öncesi başlayan on binlerce yıllık dönemde gelişen inanç, kültür ve değer yargısı sistemleridir. Göçler Anadolu’ya gelirken Anadolu’da böylesine muhteşem bir inanç, kültür ve felsefe birikimi vardı. Anadolu hümanizmasına katkı bağlamında özellikle Pythagoras, Platon/Eflatun, Aristoteles ve Stoacılık felsefeleri içinde yoğrulmuşlar ve milattan sonra 2’nci yüzyılda Yeni Eflatunculuk felsefe sistemini kuran ünlü felsefeci Plotinos’un “Varlıkta birlik”, yani İbni Arabî’nin, biraz sonra söz edeceğim Muhyiddin İbni Arabî’nin “Vahdedi vücut” felsefesi temelinde bu Anadolu’daki felsefe akımları Hristiyanlığın ve Museviliğin kendine özgü tasavvufunu oluşturmuştu. Üçüncü kaynak, Orta Doğu’dan Anadolu’ya nüfuz eden tasavvuf ve düşünce akımlarıdır. Yani ne kadar zengin, ne kadar muhteşem bir İslamiyet yorumuna sahip olduğunu anlatmak istiyorum. Bunun kıymetini bilmek mecburiyetindeyiz Sayın Başkan, değerli milletvekilleri. – 571 – FATMA-125 –