10. Ulusal Pediatrik Hematoloji Kongresi 3 – 6 Haziran 2015, Ankara [SERAP KARAMAN] BEYANI Araştırma Destekleri/ Baş Araştırıcı Sunumum ile ilgili çıkar çatışmam yoktur. Çalıştığı Firma (lar) Sunumum ile ilgili çıkar çatışmam yoktur. Danışman Olduğu Firma (lar) Sunumum ile ilgili çıkar çatışmam yoktur. Hisse Senedi Ortaklığı Sunumum ile ilgili çıkar çatışmam yoktur. Konuşmacı Bürosu Sunumum ile ilgili çıkar çatışmam yoktur. Onursal Ödenti (ler) Sunumum ile ilgili çıkar çatışmam yoktur. Bilimsel Danışma Kurulu Sunumum ile ilgili çıkar çatışmam yoktur. Lösemili çocuklarda geç etki yönetimi: Neyi, ne zaman, nasıl izleyelim? Endokrin, metabolik ve kardiyak sekellerin yönetimi Dr. Serap Karaman İ.Ü. İstanbul Tıp Fakültesi Pediatrik Hematoloji Onkoloji Bilim Dalı Tedavinin geç yan etkileri • Çocukluk çağı lösemilerinde sağkalım oranı, giderek artmaktadır. • Bu nedenle bu hastaların izleminde, tedavinin erken ve geç yan etkilerini değerlendirmek önemli hale gelmiştir. Cindy l. S, Wendy LH, Louis SC, Kathelin SR (Eds). Sec ed. Survival of childhood and adolescent cancer, Philadelphia, 2005 … filmleri Eski Türk Burun kanaması olan çocuğa lösemi tanısı konurdu. Çocuk, lösemi tedavisi alamadan ölürdü… Çünkü löseminin tedavisi yoktu.. Günümüzdeki filmlerde lösemiden ölen yok…. Kanserden iyileşme oranı arttıkça…. Gelecekteki filmlerin konusu…..??? Çocukluk çağı kanserlerinin takibinde ‘Late effects’ grupları- Klavuz ve öneriler • • • • COG (Children’s Oncology Group) guidlines Dutch childhood oncology group UK Children’s Cancer Study Group late effects group Scottish Intercollegiate guidlines network: Long term follow up of survivors of survivors of childhood cancer Amaç • Hastalarda kanser tedavisine bağlı oluşabilecek geç etkileri erken tespit etmek ve zamanında müdahaleyi sağlamak • Hastaların sağlık durumunun düzenli aralıklarla izlemini sağlamak • Hastaları sağlıklı yaşam tarzına teşvik etmek Geç yan etki oluşumunu etkileyen faktörler • • • • • Hastanın yaşı, cinsi Kanser tipi Takip süresi Genetik yatkınlık Kullanılan tedavi protokolleri (RT +/-) Geç yan etkiler • Lösemi tedavisi biten çocukların % 60-75’inde ilerki yıllarda en az 1 geç etki geliştiği gösterilmiştir. Oeffinger KC, et al. Childhood Cancer Survivor Study. N Engl J Med 2006;355:1572-1582. Geenen MM, et al. JAMA 2007;297:2705-2715. Kanser tedavisi gören 3 kişiden ikisinde en az 1 yan etki 4 kişiden birinde de hayatı tehdit eden ciddi yan etki Geç yan etkiler-Hangi sistemler etkilenir? Tepeden tırnağa her sistem… Geç yan etkiler Geç yan etkiler, tedavi bitiminden aylar veya yıllar sonra ortaya çıkabilir. • • • • • • Endokrin sorunlar Metabolik sorunlar Kardiak sorunlar Santral sinir sistemi sorunları İkincil maligniteler Psikososyal sorunlar Fulbright JM, et al. Late effects of childhood leukemia therapy. Curr Hematol Malig Rep. 2011 3:195-205 Hangi sistemler etkilenir? Geç yan etkiler, tedavi bitiminden aylar veya yıllar sonra ortaya çıkabilir. • Endokrin • Metabolik • Kardiak Yan etkiler ve yönetimi • Santral sinir sistemi problemleri • Sekonder malignite Endokrin yan etkiler • Endokrin sisteme ait geç yan etkiler, diğerlerinden daha sık görülmektedir. • Endokrin sistemde görülen etkiler başlıca 3 bölge üzerinde toplanmaktadır. M.F.H.Brougham et al The late endocrine effects of childhood cancer treatment. Pediatric rehabilitation, 2002 Nandagopal R, et al. Endocrine Late effects of Chldhood cancer therapy: Areport from the Children’s Oncology Group. Horm Res 2008;69:65-74 Özellikle 3 bölge önemli • Hipotalamo-hipofizer bölge, tiroid bezi ve gonadlar. Büyüme, üreme, laktasyon ve metabolik denge KT ve RT’den etkilenir. Endokrin geç yan etkiler • • • • • Büyüme bozuklukları (Boy kısalığı, erken/geç puberte) İnsülin direnci ve obezite Tiroid sorunları Üreme sistemi ile ilgili sorunlar Kemik sorunları Cindy l. S, Wendy LH, Louis SC, Kthelin SR, Editors, Survival of childhood and adolescent cancer, 2005; Chapter 5:51-79 Büyüme bozuklukları • Büyüme hormonu (GH) eksikliği ve erken puberte, en sık görülen endokrin komplikasyonlardır (Nöroendokrin hasarın göstergesi). • GnRH salınımındaki bozukluklar nedeniyle, erken ya da gecikmiş püberte görülebilir. Steffens M, et al. Endocrine and metabolic disorders in young adult survivors of childhood ALL or NHL. Clin Endocrinol 2008;69:819-27. Büyüme geriliği ve boy kısalığının nedenleri • • • • • • • Malign hastalık (Metabolik hız artmış) Enfeksiyonlar Aktif tedavi sırasında beslenme bozukluğu Kortikosteroidler ve diğer sitotoksik ilaçlar KRT (GH eksikliği) Hipotiroidi Erken puberte Wallace H, Green D. Late effects of childhood cancer. 1 th ed, London 2003 Alves CHB, Growth and puberty 2004 • Büyüme bozukluklarını değerlendirmede Serum IGF-1 düzeyi, önemli bir parametredir. • Löseminin hem kendisi hem de tedavisi, ciddi katabolik etkiler yapmakta, GH/IGF aksı etkilenmektedir • Kızlarda, yaşı küçük olanlarda boy kısalığı daha fazla • KRT alanlarda risk daha fazla • GH replasmanı verilenlerde relaps riski artmamış Hipotalamo-hipofiz eksen ışınlaması Hormonal eksiklik RT doz GH eksikliği 18-25 Gy ACTH eksikliği 40 Gy TRH/TSH eksikliği 40 Gy Erken puberte 20 Gy LH/FSH eksikliği 40 Gy Hiperprolaktinemi 40 Gy RT’nin dozuna bağlı olarak, büyüme hormonunda salgılanma bozukluğu gelişebilir. Büyümeyi nasıl izleyelim? Yan etki Riski artıran faktörler GH eksikliği KRT En yüksek risk grubu Öneriler KRT ≥ 18 Gy Yıllık boy, ağırlık, ölçümü Tanner evreleme (Büyüme tamamlanana kadar 6 ayda bir, sonra yıllık) Büyümeyi nasıl izleyelim? Yan etki Erken puberte Riski artıran faktörler KRT En yüksek risk grubu Öneriler Kız cinsiyet Küçük ya da ileri yaşta tedavi KRT≥ 18 Gy Yıllık FM (Boy, ağırlık, Tanner evreleme (seksüel olgunluğa erişinceye kadar) < 8 y puberte belirtileri (+) ise Endokrin konsültasyonu Kemik yaşı tayini FSH, LH ve östradiol, testosteron Pelvik USG (over tm ?) Büyümeyi nasıl izleyelim? Yan etki Kısa boy/kasiskelet gelişmesinde problemler Riski artıran faktörler En yüksek risk grubu KRT Küçük yaşta Kortikosteroidler tedavi Total vücut KRT> 18 Gy ışınlaması Öneriler Oturma yüksekliği ve boy (Büyüme tamamlanıncaya kadar yıllık) Boy < 3p ya da yılda < 4-5 cm uzuyorsa Endokrin konsültasyonu Lösemi ve obezite • ALL tedavisi almış çocukların fazla kilo almaya meyilli oldukları, BMİ’lerinin sağlıklı çocuklara göre daha yüksek olduğu, meta analitik çalışmalarda gösterilmiştir. Gina E Nam, et al. J cancer surviv 2015 Oeffinger KC, et al. Childhood Cancer Survivor Study. J Clin Oncol 2003;21:1359-1365. • Akut lenfoblastik lösemi tedavisi sonrası obezite prevalansının %16- 56 arasında olduğu bildirilmiştir. Gregory JW, et al. Body Composition and Obesity. In: Wallace WH, Green DM, eds. Late Effects of Childhood Cancer. London, United Kingdom: Arnold, 2004; 147-161. 4. Lösemi ve obezite • Remisyondaki ALL hastalarının uzun dönem izlemlerinde % 35-57’sinde, tedavi bitimini takiben ilk 1 yıl içinde obezite geliştirdiği gösterilmiştir. Pakakasama S, et al. Late effects of childhood acute lymphoblastic leukemia: A study from Thai Pediatric Oncology Group. Int J Hematol 2010;91:850-4. Lösemide obesite için risk faktörleri KRT alanlar Tanı yaşının küçük olması (< 4 y) Kız cinsiyet Kortikosteroid kullanımı Leptin duyarsızlığı ve leptin reseptör gen polimorfizmi Büyüme hormonu eksikliği Fazla enerji alımı, ancak yetersiz fiziksel aktivite (Miyopati ve osteopati) • Genetik faktörler ve yaşam tarzı • • • • • • • Ross JA, et al. Genetic variation in the leptin receptor gene and obesity in survivors of childhood acute lymphoblastic leukemia: A report from the Childhood Cancer Survivor Study. J Clin Oncol 2004;22:3558-62. Nathan P.C., et al. Long-term Outcomes in Survivors of Childhood Acute Lymphoblastic Leukemia. Hematol Oncol Clin N Am 2009;23: 1065-1082. Pakakasama S, et al. Late effects of childhood acute lymphoblastic leukemia: A study from Thai Pediatric Oncology Group. Int J Hematol 2010;91:850-4. Leptin, obezite ve lösemi • Obez bireylerde serum leptin düzeylerinin yüksek olduğu ve leptin rezistansı geliştiği bilinmektedir. • ALL tedavisi alanlarda leptin seviyelerinin arttığı gösterilmiştir. Karaman S, et al. Late effects of childhood ALL treatment on body mass index and serum leptin levels. J Clin Endocrinol Metab 201023: 669-74 Janiszewski PM, et al. J Clin Endocrinol Metab 2007;3816-21 • 172 çalışma incelenmiş. Bunlar arasında, • 21 yaşından önce ALL tanısı almış • Yan etki değerlendirmesi sırasında 15 yaş ve üstü olan hastaları içeren, kontrol grubu olan 9 çalışma seçilmiş • Lösemi tedavisi alan çocuklarda adölesan ve erişkin dönemde obezite, kontrol gruba göre % 28 daha fazla,, kızlarda daha yüksek Literatür taraması • • • • 13 makale Obezite , en sık geç yan etki etki, kızlarda daha sık ≥20 Gy RT , steroid tedavisi alanlarda artmış Tedavi sırasında obezite gelişen çocuklarda, tedavi tamamlandıktan sonra da obezite çoğunlukla devam etmiş. Obezite açısından nasıl izleyelim? Yan etki Obezite Riski artıran faktörler En yüksek risk Öneriler grubu KRT Küçük yaşta Hipotalamohipofiz tedavi almak aksını içeren cerrahi Kız cinsiyet KRT≥ 20 Gy Boy, ağırlık, BMİ (Yıllık) Obeziteden korumak için öneriler • Çocuklar sağlıklı yaşam (dengeli beslenme, fiziksel aktivitenin arttırılması, sedanter yaşamın azaltılması vb.) konusunda desteklenmeli ve aileler bilgilendirilmelidir. Metabolik sendrom • • • • Obezite Hipertansiyon Bozulmuş glukoz metabolizması Dislipidemi 3 veya daha fazlası • Bu hastalar, erişkin dönemde koroner arter hastalığına ve diabete yatkın hale gelirler. Oudin C, et al. Prevalence and risk factors of the metabolic syndrome in adult survivors of childhood leukemia. Blood 2011;117:4442-8. Metabolik bozukluklar ve lösemi Lösemi tedavisi bitenlerde geç dönemde, • • • • • Hiperinsülinemi İnsülin rezistansı Glukoz intoleransı Hipertansiyon Serum lipid değerlerinde bozukluklar gelişebilir. Tonorezos RE, et al. Pediatr Blood and Cancer 2012;58:31-6 Nottage KA, et al. Metabolic syndrome and cardiovascular risk among long-term survivors of acute lymphoblastic leukemia—from the St. Jude Lifetime Cohort. Br J Haematol 2014;165:364–74. Hastaların sağlıklı yaşamaları için önerilen diyet yaklaşımları-Klavuzlar Her 3 klavuzda da birbirine benzer öneriler var Diyet için klavuzlar-1 Diyet için klavuzlar-2 Beslenme önerileri • Diyetisyen ve beslenme uzmanı, tedavi sırasında ve sonrasında, hastaları düzenli olarak görmeli, bireyselleştirilmiş diyet önerilerinde bulunmalıdır. American Cancer Society. Nutrition for children with cancer 2014 http://www.cancer.org/acs/groups/cid/documents/webcontent/002902-pdf.pdf. • Kanser tedavisi gören çocukların yaklaşık 1/3’ünde, ‘World Cancer Research Fund or American Institute for Cancer Research’in diyet guidline’ önerilerine uymadığı için, metabolik sendrom geliştiği bildirilmiş. Metabolik sendrom ve obeziteden korumak için öneriler • Düşük yağ ve glisemik indeks, yüksek protein içeren yiyecekler verilmeli • Meyve ve lif alımı artırılmalı, tuz azaltılmalı • Doymamış yağ kullanılmalı • Multidisipliner takım (Doktor, aile, diyetisyen, hemşire, davranış terapisti, fizyoterapist) ile hastaların diet, egzersiz ve aktif hayat tarzına özendirilerek desteklenmeleri gerekmektedir. Tota Maharaj R, et al. Curr Opinion Cardiol 2010;25:502-12 Brunner EJ, et al. Cochrain Dtabase Syst Rev, 2007;4 Fiziksel aktivite • Bu hastalara kilo kontrolünü sağlayan FİT 4 Life programı önerilebilir. Fit 4 life program Barnes MJ, et al. Importance of balanced diet and physical activity during and after cancer treatment in adolescent patients. Clin Oncol Adolesc Young Adults 2014;4:13-20 Kemikle ilgili sorunlar ve lösemi • Lösemi tedavisi bitenlerde, kemik mineral dansitesindeki (KMD) azalma görülebilir. Nathan PC, et al. Long-term outcomes in survivors of childhood acute lymphoblastic leukemia. Hematol Oncol Clin N Am 2009;23:1065-82 • Kraniyal RT, yüksek doz kortikosteroid, MTX ve siklofosfamid kullanımı sonucu kemik demineralizasyonu ve avasküler nekroz, ALL tedavisinin iki önemli kemik toksisitesidir. Mostoufi -Moab S, et al. Longitudinal assessment of bone density and structure in childhood survivors of acute lymphoblastic leukemia without cranial radiation. J Clin Endocrinol Metab 2012;97: 3584-92. Kemikle ilgili sorunlar ve lösemi • Fizik aktivite azlığı • Kötü beslenme • KRT (GH ve gonadotropin eksikliği sonucu kemik kütlesinde azalma) Nathan PC, et al. Long-term outcomes in survivors of childhood acute lymphoblastic leukemia. Hematol Oncol Clin N Am 2009;23:1065-82 Avasküler Nekroz ve lösemi • Sıklık % 1-17.6 • Steroid kullanımı önemli bir risk faktörü -Osteoblast aktivitesini kemik rezorbsiyonunu - Barsak ve böbrekteki kalsiyum dengesinde bozulma - Kas gücünde - Hiperkoagülabilite • Adölesanlarda daha fazla • Deksametazon > Prednizolon • Kız cinsiyet, > BMİ olanlar daha riskli Strauss AJ, et al. Bony morbidity in children treated for acute lymphoblastic leukemia. J Clin Oncol 2001;19:3066-72. Kadan-Lottick NS, et al. Osteonecrosis in adult survivors of childhood cancer: a report from the Childhood Cancer Survivor Study. J Clin Oncol 2008;26:3038-3045. Avasküler Nekroz ve lösemi • Femur başı ve dizde daha sık • Tanıdan sonra 0-11 yılda, ortanca 25 ay • Ağrı için analjezik verilebilir • Kilo verilmelidir. • İleri durumlarda eklem protezi gerekebilir. Osteopeni • GH eksikliği, osteoblast ve kondrositlerin proliferasyon ve fonksiyonunu direk olarak etkileyerek osteopeniye zemin hazırlar Thomas IH, at al. Bone mineral density in young adult survivors of acute lymphoblastic leukemia. Cancer 2008;113:3248-56. Kemik problemleri-lösemi • KMD düşüklüğü olan hastalarda predispozan faktörler değerlendirilmelidir. • Kalsiyumdan zengin ve yeterli beslenme önerilmelidir. • Kalsitonin, D-vitamini, kalsiyum ve bifosfonat kullanımı gerekliliği açısından bir Pediatrik Endokrinolog tarafından değerlendirilmelidir. • Düzenli fiziksel aktivite önerilmelidir. Nathan PC, et al. Long-term outcomes in survivors of childhood acute lymphoblastic leukemia. Hematol Oncol Clin N Am 2009;23:1065-82 Kemik problemleri için izlem Yan etki Azalmış kemik mineral yoğunluğu Riski artıran faktörler Kortikosteroidler Metotrexat KRST Gonadal RT Total vücüt ışınlaması Osteonekroz Kortikosteroidler Kemiğe yüksek doz RT uygulanması En yüksek risk grubu Hipotiroidi Hipogonadizm GH eksikliği Deksametazon Tedavi alan adölesan Kız cinsiyet Öneriler Bazal kemik dansitesi ölçümü (DEXA). Klinik endikasyon varsa tekrarlanmalı Ayrıntılı hikaye ve fizik muayene, yıllık Gerekirse cerrahi Tiroid fonksiyonları ve lösemi • Hipotalamo-hipofizo-tiroid aks, tedaviden etkilenir • ALL’de verilen KRT sırasında yayılan düşük dozdaki radyasyonun bile tiroid hasarına yol açabileceği belirtilmiştir. Chow EJ, et al. Pediatr Blood Cancer 2009;53:432-7 Tiroid fonksiyonları ve lösemi • Primer hipotiroidi, gizli, aşikar ya da kompansatuar hipotiroidi • Hipertiroidi • Tiroid nodülleri • Guatr • Sekonder maligniteler (Tiroid kanseri) • > 30 Gy KRT, santral hipotiroidi riski artar. Chemaility W, et al. Curr Opin Endocrnol Diabetes Obes 2014;21:71-6 • Lösemide KRT yok ya da daha az, risk çok düşük Chow EJ, et al. Pediatr Blood Cancer 2009;53:432-7 Tiroid bozuklukları için nasıl izleyelim? Yan etki Riski artıran faktörler Hipotiroidi Tiroidi etkileyen RT En yüksek risk grubu RT dozunun artması Kız cinsiyet Tedavi sırasında ileri yaşta olmak Öneriler Tiroid bezi muayenesi fT4, TSH, yıllık. Anormallik saptanırsa Endokrinoloji konsültasyonu, hormon replasmanı Gonad fonksiyonları • • • • • Cerrahi Kemoterapi Radyoterapi Kemik iliği nakli Kanserin kendisi ** İnfertilite, psikolojik travmaya neden olan en önemli tedavi yan etkisidir. Gonadotoksisiteyi etkileyen faktörler • Kişisel faktörler (Yaş, cinsiyet, genetik..) • Kanser tipi • Tedavi protokolleri -Kemoterapi ilaçlarının cinsi, kümülatif dozu -Radyoterapinin yeri, dozu, fraksiyon sayısı Gonad fonksiyonları ve lösemi • Hipotalamo-hipofizo-gonad aksın etkilenmesi sonucu gonadotropinlerin salgılanmasında bozukluk gelişebilir. • ALL protokollerinde düşük doz KRT yer aldığından, uygulanan RT’nin gonadotropinler üzerine etkisi daha azdır. Cindy l. S, Wendy LH, Louis SC, Kthelin SR, Editors, Survival of childhood and adolescent cancer, 2005 Erkekler Germ (Sertoli) hücre bozukluğu • Oligo-azospermi Gonadal endokrin (Leydig hücre) fonksiyon kaybı •Testesteron yetersizliği Germinal epitelin mitoz hızı, Leydig hücrelerinden yüksek Kanser tedavisinden daha fazla etkilenir Gonadal endokrin bozukluk olmadan azospermi görülebilir Germ hücre hasarı- erkek • Kemoterapinin spermatogeneze etkisi puberte durumundan bağımsız, doza bağımlıdır. • Siklofosfamid kümülatif dozu, < 1200 mg/m2 ise, gonadal disfonksiyon <% 10 • > 1200 mg/m2 ise, gonadal disfonksiyon % 30 • Lösemi protokollerinde siklofosfamid kümülatif dozu düşük olduğundan, azospermi nadir. • Doksorubisin, ARA-C, Daunorubisin, Etoposid, MP, MTX, Tioguanin, VCR hafif ve reversibl gonadal hasara neden olabilir. Germ hücre hasarı- erkek • Azospermi RT dozu ile ilişkili: • Fraksiyonda 1-3 Gy’de geriye dönüşlü olabilir • 3-6 Gy’de en az 3-5 yıl sürer ve geriye dönüş şansı daha az • > 6 Gy’de geriye dönüş yok • Prepubertal germ hücreleri, hasara daha açık Leydig hücre hasarı-erkek • Erkeklerde, kızlara göre daha az • Leydig hücreleri, toksisiteye daha dirençli • Kemoterapiden fazla etkilenmiyor • Toksik RT dozu, germ hücrelerden yüksek • Toksisite doza bağlı, yaş ile ters ilişkili Gonad fonksiyonları Gonadve lösemi-erkek • > 20 Gy testis ışınlamasında sterilite ve testosteron (T) sentez bozukluğu oluşur. • Verilen doz < 20 Gy ise, çoğu vakada serum T düzeyleri normaldir. • ALL’nin testiküler tutulumunda RT dozu genellikle 18-24 Gy’dir ve bu da kalıcı azospermi, testis volümlerinde azalma veya atrofi, yüksek FSH seviyeleri ile birlikte düşük inhibin B seviyeleri tespit edilir. Leydig hücre hasarı-erkek Puberte öncesi/sırasında RT > 20Gy Puberte öncesi <12Gy • Cinsel olgunlaşmada gecikme • Yüksek LH, düşük testesteron •Kompanse Leydig h yetmezliği •Testesteron N, LH yüksek, normal puberte Adolesan/genç erişkinler, 30 Gy ve •Yalnız % 50’sinde Leydig hücre hasarı üstü Gonad fonksiyon kaybı için alınacak önlemler • ALL’de yeni tedavi rejimleri ile gonodotoksisite riski çok düşüktir. • Ancak yüksek riskli, relaps ya da KİT olasılığı yüksek ve tanı anında puberte döneminde olan erkeklere, sperm bankalarında spermlerin dondurularak saklanması önerilebilir. Nathan PC, et al. Long-term outcomes in survivors of childhood acute lymphoblastic leukemia. Hematol Oncol Clin N Am 2009;23:1065-82. Gonadal fonksiyon kaybı için alınacak önlemler • Sperm dondurulabilirse tek aktif spermle bile gebelik sağlanabilir. Anomali ve kanser geçiş olasılığı normale göre yüksek değil • Pubertenin başı ve ortalarında sperm üretimi başlar. Örnek almak güç. • Testis biyopsisi/ testiküler aspirasyon denenebilir. Masker KW, et al. Male infertility in long-term survivors of pediatric cancer:a report from the childhood cancer survivor study. Cancer Surviv (2014) 8:437–447 Gonadal fonksiyon kaybı için alınacak önlemler • Prepubertal erkeklerde rutin ve standart bir seçenek yok. • Tedavi öncesi testis dokusunun dondurulması ile ilgili deneysel çalışmalar var Kızlarda gonad fonksiyonları • Kanser tedavisi prepubertal dönemde, postpubertal döneme göre çok daha az toksik • Erkeklerden farklı olarak germ hücre yetmezliği ve gonadal endokrin fonksiyon bozukluğu birlikte İki tip over yetmezliği Akut yetmezlik • Tedavi sırasında/ Prematür over yetersizliği • Tedavi sonrasında hemen sonrasında over fonksiyonları fonksiyon kaybı, korunuyor ancak 40 amenore yaşından önce menapoz Lösemi tedavisi alan kız hastalar riskli mi? • Akut over yetmezliği, çocukluğunda kanser tedavisi görenlerin yaklaşık % 6’sında bulunmuş • Hematopoetik kök hücre nakli ve pelvik RT sorumlu • Prematüre over yetmezliği ise yaklaşık %40 Yüksek doz alkilleyici, RT, cerrahi olanlarda fazla Lösemili hastalar yüksek riskli değil Tedavi sonrası puberte, FSH, LH, testesteron, östradiol, inhibin, testis volümü normal. Hamilelik oranı kardeşlerinkine benzer. Postpubertal kızların %13’ünde AMH eksik. İzlem arttıkça yetmezlik çıkacak mı? Tedavi öncesi overlerin korunması • En başarılı yöntem Embriyo dondurma • Eş, zaman, niyet gerek Oosit dondurma GnRHa ile over supresyonu Over dokusu dondurma • Fiziksel ve emosyonel olarak zor • Tedaviyi geciktirir •Erişkinlerde, •Yararı tartışmalı • Deneyim az, • Lösemi taşıma riski! Monika L. Et al. Female Reproductive Health After Childhood, Adolescent, and Young Adult Cancers: Guidelines for the Assessment and Management of Female Reproductive Complications . J Clin Oncol 2013;31:1239-1247 Tarama ve izlem Prematür over yetersizliği Erken menapoz Osteoporoz, kardiyovasküler hastalıklar, psikoseksüel bozukluklar Endokrinoloji kontrolü, replasman tedavisi? Fertilite danışmanlığı •Yıllık muayene (sekonder seks karakterleri ve libido, impotans,..), Tanner evrelemesi •Kızlarda 13y , erkeklerde 14 y>, gonadal fonksiyonların değerlendirilmesi (LH, FSH, östradiol ve testosteron,..) •Gecikmiş puberte ya da hormonal eksiklik belirti ve bulguları gösteren olgularda hormonal tetkikler tekrar edilmeli •Semen analizi yapılmalı Gonadlar-kız • Adet düzeni, primer/sekonder amenore sorulmalı • Östrojen eksikliğinin belirti ve bulguları aranmalı • Serum kortizolu (Hipotalamohipofizer aksa ≥40 Gy RT ise en az 15 yıl, testler yıllık tekrarlanmalı •Serum prolaktini (Kızlarda galaktore, amenore, erkeklerde libido kaybı varsa) Kardiyotoksisite ve lösemi • Miyosit kaybı veya hasarı (Toksik metabolitler birikir) • Sol ventriküler duvar kalınlığında ve kontraktilitede azalma Yıllar sonra… • • • • Konjestif kalp yetmezliği (Sistolik ve diastolik fonksiyon boz) Ventriküler aritmi Dilate kardiomyopati Ani ölümler gelişebilir. Lipshultz S et al. Late cardiac effects of doxorubicin therapy for acute lymphoblastic leukemia in childhood. N Eng J Med 1991;324: 808-15. Kardiyotoksisite ve kemoterapi • • • • Antrasiklinler (Doksorubisin, daunorubicin) Alkilleyici ajanlar (Siklofosfamid, ifosfamid) Kortikosteroidler (Prednizon, deksametazon) Yüksek doz Metotreksat Belgaumi AF, et al. Dexamethasone-associated toxicity during induction chemotherapy for childhood acute lymphoblastic leukemia is augmented by concurrent use of daunomycin. Cancer 2003;97:2898-903. Pakakasama S, et al. Late effects of childhood acute lymphoblastic leukemia: A study from Thai Pediatric Oncology Group. Int J Hematol 2010;91:850-4. Kardiyotoksisite ve lösemi • Antrasiklinler ** • Kardiyotoksisite sıklığı ve ağırlığı, doza bağımlı olup kümülatif doz ile orantılı olarak artar. – Kümülatif doz< 250 mg/ m2, kalp yetm riski < %5 – Kümülatif doz 250-600 mg/m2, kalp yetm riski % 10 – Kümülatif doz> 600 mg/m2, kalp yetm riski > % 30 • Duyarlılık hastadan hastaya değişmektedir. Liphultz SE, et al. A scientific statement from the AmericanHeart Association. Circulation 2013;128:1927-95 Kardiak yan etki için risk faktörleri Tedavi ile ilişkili faktörler • Mediastene radyoterapi + KT (Lösemi dışı kanserler) • Antrasiklin grubunun diğer kardiotoksik KT ile birlikte verilmesi (Siklofosfamid, yüksek doz MTX) • Yüksek kümülatif doz • İlacın yüksek dozda tek doz bolus /kısa süreli intravenöz infüzyon şeklinde uygulanması • Amsakrin Hasta ile ilişkili faktörler • Kız cinsiyet • Tanı yaşı< 4 y • Obezite, DM, HT • Konjenital kalp hastalığı • Daha önce antrasiklin almış olmak Yaşam biçimi ile ilişkili faktörler • Sigara içmek • Beslenme bozukluğu • İlaç kullanımı (kokain, diet ilaçları,.. Nathan PC,at al. Long-term outcomes in survivors of childhood acute lymphoblastic leukemia. Hematol Oncol Clin N Am 2009;23:1065-82. COG guidline Kardiak geç yan etkiler • Geç başlangıçlı kardiomyopati • Ateroskerotik kalp hastalıkları ve kapak hastalıkları • Perikardial komplikasyonlar Düzenli egzersiz önerilmeli Sağlıklı diyet önerilmeli İzlem… Nasıl izleyelim? Hikaye Nefes darlığı Ortopne Taşipne Çarpıntı Göğüs ağrısı < 25 yaş, abdominal semptomlar (Bulantı, kusma,..) YILLIK SORGULANMALI Fizik muayene Tarama testleri Üfürüm S3, S4 Sert P2 Perikardial sürtünme sesi Ral Weezing Jugular venöz dolgunluk Periferik ödem YILLIK SORGULANMALI Bazal EKO Bazal EKG (Hastanın yaşına ve aldığı kümülatif antrasiklin dozuna göre periodik olarak istenir) • Yıllık fizik muayene • Bazal EKG, periodik olarak EKO (Yaş ve doza bağımlı olarak) • 2 yılda bir açlık glikozu, lipid profili istenmelidir. • Semptomu olan, tarama testleri anormal olan, Hamile olan ya da kalmak isteyen hastalar •Kümülatif antrasiklin dozu≥ 300 mg/m2 alan ya da < 300 mg/m2 +RT alan hastalarda kardioloji konsültasyonu istenmelidir. EKO sıklığı nasıl olmalı? ALLİC protokolü • 93 ALL tedavisi gören hasta • Tedavinin endokrin geç yan etkileri açısından 50 kontrol grubu olgusu ile karşılaştırılarak değerlendirildi. BMİ ve BMİ SDS, hasta grubunda kontrol grubuna göre anlamlı olarak yüksek bulundu. Kranial RT almış olmak, cinsiyet ve tanı yaşı anlamlı bir fark göstermedi. Leptin düzeyleri, hasta ve kontrol gruplarında, KRT alan ve almayanlarda anlamlı fark göstermedi. Cinsiyet göz önünde bulundurulduğunda, ALL’li kız olgularda leptin düzeyleri hem erkeklere göre, hem de kontrol grubuna göre yüksek bulundu. Tiroid fonksiyonları • Tiroid fonksiyonları ve prolaktin açısından hasta grubu ile kontrol grubu ve KRT alan ve almayan olgular arasında anlamlı fark bulunmadı. FSH, LH ve İnhibin-B • Tüm hasta gruplarında FSH ve LH değerleri anlamlı fark göstermedi. • İnhibin-B değerleri, KRT alan ve almayan grupta, kontrol grubuna göre düşük bulundu (Hem kız hem erkeklerde) Spermiogram/Fertilite • Spermiogram bakılan 24 olgudan 20’si normal olarak değerlendirildi. Üçü steril, 1’inde ise nadir semen mevcuttu. • Sonuç olarak ALL ve kontrol grubu arasında, spermiogram sonuçlarında kalitatif ve kantitatif olarak anlamlı farklılık saptanmadı. Sonuç • Lösemi tedavisindeki gelişmeler ile erişkin yaşa ulaşan hastaların giderek arttığından, tedavinin geç etkileri giderek önem kazanmaktadır. • Kaliteli ve sağlıklı bir yaşam için yan etkiler açısından dikkatli klinik izlem ve bölümler arası multidisipliner yaklaşım önemlidir. TEŞEKKÜRLER FSH, LH ve İnhibin-B • İnhibin-B değerleri, KRT alan Tanner evresi 1 olan erkek ALL’li olgularda kontrol grubuna göre düşük bulundu. • İnhibin-B değerleri, cinsiyet ayrımı yapılmaksızın hem Tanner evresi 2-3 olan olgularda hem de KRT alan Tanner evresi 2-3 olan olgularda kontrol grubuna göre düşük bulundu. Benzer bulgular, Tanner evresi 2-3 olan ALL’li kız olgularda ve KRT alan ALL’li kız olgularda saptandı. • İnhibin-B değerleri, KRT almayan Tanner evresi 4-5 olan ALL’li kız olgularda kontrol grubuna göre düşük saptandı. • Tüm hasta gruplarında FSH ve LH değerleri anlamlı fark göstermedi. Östradiol (E2), Testosteron (T), Free Testosteron (fT) ile testis /over volümleri • Tanner evresi 4-5 olan erkek olgular kontrol grubu ile karşılaştırıldığında T değerleri ve testis boyutları açısından anlamlı fark yok iken, E2 ve fT değerleri hasta grubunda kontrol grubuna göre yüksek bulundu. Kranial RT alan erkek olgularda da benzer bulgular saptandı. • Diğer değerler arasında anlamlı farklılık saptanmadı. • Testis boyutları yaşına göre düşük olan 3 olgu olup, bu olgular testis nüksü nedeniyle testislerine ışın tedavisi uygulanan olgular idi. Östradiol (E2), Testosteron (T), Free Testosteron (fT) ile testis /over volümleri: • Tanner evresi 2-3 olan kız olgularda, fT değerleri kontrol grubuna göre düşük bulundu. Aynı bulgular KRT alan kızlarda da mevcuttu. Diğer değerler açısından anlamlı farklılık saptanmadı. • ALL’li Tanner evresi 4-5 olan kız olgular, E2, T, fT değerleri ve menstruasyon başlangıç yaşları açısından kontrol grubu ile karşılaştırıldığında gruplar arasında anlamlı fark saptanmadı. Ancak hasta grubunda kontrol grubuna göre sol over boyutları anlamlı olarak küçük idi. Bu özellik hem KRT alan hem de almayan hasta grubunda da gözlendi. Sağ overde de benzer eğilim görülmesine rağmen anlamlı farklılığa ulaşılamadı. Sonuç • Lösemi tedavisindeki gelişmeler ile erişkin yaşa ulaşan hastalar giderek arttığından, tedavinin geç etkileri giderek önem kazanmaktadır. • Kaliteli ve sağlıklı bir yaşam için yan etkiler açısından dikkatli klinik izlem ve bölümler arası multidisipliner yaklaşım önemlidir.