HAFTALIK KÜRESEL DEĞERLENDĠRME BÜLTENĠ 20-26 Mayıs 2013 21. YÜZYIL TÜRKĠYE ENSTĠTÜSÜ HAFTALIK KÜRESEL DEĞERLENDĠRME BÜLTENĠ İçindekiler AB Gündemi......................................................................................................................................... 1 Rusya Gündemi.................................................................................................................................... 2 ABD Gündemi ...................................................................................................................................... 4 Güney Kafkasya-İran-Pakistan Gündemi………………………………………………………………………………… 5 Türkistan Gündemi .............................................................................................................................. 9 AB Gündemi İngiltere, Hizbullah'ın silahlı kanadının Avrupa Birliği (AB) tarafından terör örgütleri listesine alınmasına çalışıyor. 2012 yılında Bulgaristan'da gerçekleşen terör saldırısıyla Hizbullah arasında bağlantı bulunmuş ve konu gündeme gelmişti. Bulgaristan da Temmuz 2012’de Burgaz kentinde düzenlenen ve beş İsrailli turistle bir otobüs şoförünün ölümüne yol açan bombalı saldırının sorumlusunun Hizbullah olduğunu belirtmişti. Hizbullah’ın terör örgütleri listesine alınması konusunun Haziran ayındaki bir çalışma grubu toplantısında gündeme gelmesi bekleniyor. İngiltere’nin bu görüşünü Almanya ve Fransa da destekliyor. Almanya Dışişleri Bakanı Guido Westerwelle’nin, Hizbullah'ın en azından askeri kanadının terör örgütleri listesine dahil edilmesine destek verdiği açıklandı. Fransa ise başta Lübnan'da gerilime yol açabileceği gerekçesiyle Hizbullah'a yönelik yaptırımlara temkinli yaklaşıyordu. Fransa Dışişleri Bakanı Laurent Fabius'un Umman'da düzenlenen Suriye'nin Dostları toplantısında yaptığı açıklamalar kırılma noktasını oluşturdu. Fabius 'Hizbullah'ın aldığı kararlar ve Suriye halkına karşı şiddetle savaştığı göz önüne alındığında, Fransa'nın Hizbullah'ın silahlı kanadının terör örgütleri listesine alınmasını teklif edeceğini söyleyebilirim' dedi. Fransa’nın bu fikir değişikliğinin arkasında Hizbullah'a ve Suriye Devlet Başkanı Beşar Esad'a verilen desteğin olduğu belirtilebilir. Bu konu Avrupa ülkelerinin bir araya gelmekte zorlandığı bir konu olma özelliği taşıyor. Çünkü bazı Avrupa ülkeleri, Hizbullah'a yönelik baskının Ortadoğu'da gerginliği artırabileceğini düşünüyor. Hizbullah’ı terör örgütü listesinde barındıran tek Avrupa ülkesi Hollanda’dır. İngiltere ise Hizbullah’ın silahlı kanadını terör örgütü listesinde tutmaktadır. Bulgaristan ise Hizbullah'ın AB terör örgütleri listesine eklenmesi için bir girişimde bulunmayacağını, bu yönde karar alan AB ülkelerine de engel olmayacağını açıkladı. 1 Diğer Gelişmeler: - - - Belçika, Beşar Esad rejimine karşı savaşmak için Türkiye üzerinden Suriye'ye geçen vatandaşlarının sayısında yaşanan artıştan endişe ediyor. Avrupa’dan yaklaşık 500 Müslüman vatandaş rejim karşıtı harekete destek olmak için Suriye’ye gitmişti. Belçika İçişleri Bakanı Joelle Milquet, konuyla ilgili görüşmeler yapmak üzere Türkiye'ye bir ziyaret gerçekleştirdi. Avrupa Parlamentosu, AB'nin Suriye'deki çatışmaların komşu ülkelere sıçramasının önüne geçmek için öncü bir rol oynaması gerektiğini ve diplomatik girişimleri desteklemenin önemini belirtti. Avrupa Komisyonu'na, Suriye ve komşu ülkelerdeki insani krize cevap verecek kapsamlı bir paket hazırlama çağrısında bulunuldu. AB Konseyi Başkanı Herman Van Rompuy, göreve gelmesinden bu yana Türkiye'ye ilk resmi ziyaretini gerçekleştiriyor. Rompuy Kıbrıs meselesiyle ilgili olarak Avrupa Kömür Çelik Topluluğu kurulurken Fransa ile Almanya arasındaki paylaşımı ve işbirliğini örnek gösterdi. Suriye krizinde diplomatik girişimlerin desteklenmesi gerektiğine dikkat çekti. Rusya Gündemi Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin Kırgızistan ve Tacikistan meslektaşlarıyla gayri resmi görüşme gerçekleştirmek için Bişkek’e gitti. Kolektif Güvenlik Antlaşması Örgütünün Savunma Bakanları toplantısında katılacak olan Putin, 2014 sonrası Afganistan’daki gelişmeleri takiben olası tehditlere karşı önlemlerin alınması ve KGAÖ’nün bölgede üstleneceği rol, Tacik-Afgan sınır güvenliği, uyuşturucu kaçakçılığı, yasadışı göç ve aşırıcılık gibi konular ele alınacak. Geçtiğimiz hafta Kırgızistan hükümetinin ülkede bulunan ABD askeri üssünü kapatma kararı almış, Washington ise bu kararın iki ülke arasındaki üs konusundaki meseleyi etkilemeyeceğini açıklamıştı. Diğer taraftan sene başından itibaren Tacikistan ABD ile Afganistan’dan çekilme sürecinde NATO güçlerine ülkesinde transit geçiş üssü ya da askeri üs verebileceği konusunda görüşmeler yapıldığı söylenmekteydi. Rusya’nın Kırgızistan ve Tacikistan ile kapalı kapılar ardından yapılacak olan görüşmesi, bu ülkelerde bulunan üslerin ve güvenlik politikalarının geleceğiyle ilgili olacaktır. Rusya Kant Askeri Üssünü Kuvvetlendirecek Rusya Savunma Bakanı Sergey Şoygu, Kırgızistan’ın Kant şehrinde bulunan ve Kolektif Güvenlik Antlaşması Örgütü çerçevesinde faaliyet gösteren Kant üssünün daha da kuvvetlendirilmesi talimatını verdi. Rusya’nın gölgede bulunan kinci büyük üssü olan Kant askeri üssü, Bişkek kayınlarında bulunan ABD askeri üssü olan Manas üssüne karşı bir denge unsuru rolünü oynamaktadır. Bununla birlikte Rusya’nın Kırgızistan üzerinde önemli etki aracı olan üs, Rusya’nın bölgedeki varlığı açısından öneme sahiptir. Üs aynı zamanda da Kırgızistan’ın Rusya ile ittifak içerisinde olduğunun bir göstergesidir. Üs üzerinden Rusya bölgede diğer güçlere karşı önemli etki kazandırırken, Kırgızistan’ın da büyük güçlere karşı kendisine geniş manevra alanı sağlamaktadır. 2 Suriye Konferansının Tıkanması Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov ABD ile Fransa’nın Suriye konulu konferansın engellemeye çalıştıklarını söyledi. Rusya tarafı Cenevre’de gerçekleşmesi düşünülen konferansa İran’ın da katılmasını isterken, ABD buna olumsuz bakmaktadır. Daha önce ABD konferansın başarısız geçmesi durumunda Suriye muhaliflerini silah yardımı yapacağını açıklamıştı. Bu gün ise (28.05.2013) AB ülkeleri Suriye muhalif güçlerine yönelik silah ambargosunu kaldıran karar aldı. Rusya tarafı bu kararların uluslararası hukuk normlarına aykırı olduğu ve yasal olmadığını söyleyerek tepki göstermesinin yanında, uluslararası hukuk normlarına dayanarak yasal bir biçimde Suriye hükümetini silahlandırmaya devam ediyor. Batı güçleri konferansta İran ve Şan yönetiminin katılmalarına karşı çıkmasına karşı, Moskova ise, hem İran’ın hem de Şam yönetiminin konferansta yer almasında ısrar ediyor. Dolayısıyla her iki tarafında kendi iddiaları üzerinde katı tavır sergilemesi, konferansın başarısızlıkla sonuçlanmasına neden olacaktır. Bunun sonucunda ise, hem Şam yönetimi, hem de muhalif güçleri silahlanmaları sağlanarak çatışmaların daha da kızışmasına yol açacaktır. Diğer haberler - Rusya Güvenlik Konseyi Sekreteri Nikolay Patruşev Washington’a gitti. Patruşev ile ABD Ulusal Güvenlik Danışmanı Tomas Donilon görüşmesi 22 Mayıs 2013 tarihinde gerçekleşmesi planlanan görüşmelerin ayrıntılarıyla ilgili kesin bilgi verilmedi. RİA NOVOSTİ haber ajansı “taraflar iki taraflı ve stratejik meseleleri” ele alacaklarını bildirdi. Daha önce Donilon Moskova’yı ziyaret etmiş, ikili ilişkilerin güvenlik konularını ele almışlardı. Son zamanlarda ABD ve Rusya ikili ilişkilerinde ve dünya meselelerinin ele alınmasında da diplomatik yolların yanında güvenlik birimleriyle açık bir şeklinde yürütmeye başladığı görünmektedir. - Rusya dış işleri bakanı Sergey Lavrov, Rusya ile Azerbaycan Rusya üzerinden petrol transitiyle ilgili yeni anlaşma konusunda görüşmeler yapıldığını açıkladı. Azerbaycan Dışişleri Bakanı Elmar Memedyarov basın açıklamasında taraflar yeni asrın gerçeklerine uygun bir hükümetler arası anlaşma için çalışıldığını açıkladı. Bu hafta başında Rusya Azerbaycan ile olan petrol transit anlaşmasını feshetmişti. - Rusya Güvenlik Konseyi Sekreteri Nikolay Patruşev ABD Başkanı Barack Obama’ya Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in mektubunu iletti. ABD Rusya Büyükelçiliği 3 Basın Dairesi mektubun şu anki ABD ile Rusya arasındaki çeşitli alanlardaki ikili ilişkilerin mevcut durumu, ayrıca gelişim perspektifine adandığını açıkladı. - Suriye Dışişleri Bakan Yardımcısı Rusya’nın başkenti Moskova’da Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov ile bir görüşme gerçekleştirecek. Görüşmenin ana konusu Suriye sorununun çözümünün ele alınacağı Uluslararası Konferans “Cenevre-2” ile ilgili hazırlıklar olacak. - Rusya Güvenlik Konseyi Sekreteri Nikolay Patruşev daha önce ABD Başkanı Barak Obama’ya Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in cevap mektubunu iletti. Rusya Devlet Başkanı Yardımcısı Yuriy Uşakov, mektupta Füze Savunma Sistemleri, Nükleer Silahların Azaltılması gibi güvenlik konularının ve iki ülke arasında artmakta olan ticari ilişkilerle ilgili konuların yer aldığını söyledi. Belgenin(mektubun) kilit hedefi ise, tarihsel misyonu olan iki büyük gücün, bir biriyle küçük şeyler için kavga etmek yerine, dünya sorunlarının birlikte çözmeleri gerektiğini vurgulamaktı. ABD ile Rusya’nın güvenlik konusundaki yakınlaşma manevraları uluslararası güvenliğin sağlanması konusunda sorunlar yaşayan ABD için bir teknik hamle olurken, ABD ile doğrudan çatışmaya girmekten kaçınan Rusya için ABD’nin düşmanlığından kurtulmak ve bazı uluslararası konularda pazarlık ilişkisinin kurulmasıdır. - Rusya Genelkurmay Başkanı Rusya ile NATO arasında üç sorunu açıkladı.1) NATO’nun sürekli genişlemesi, 2) askeri alanda görünür tehditlerin gelişmesi, 3) karşılıklı güven eksikliği (özellikle Rusya’yı göz ardı eden Avrupa füze savunma sistemlerini inşası). Rusya Genelkurmay Başkanı ABD’nin küresel füze savunma sistemlerini etkisizleştirecek sistemler üzerinde çalıştıklarını ve bununda da bir sır olmadığını açıkladı. Bu sistemlerin ABD ve NATO füze savunma sistemlerinin etkisizleştirme potansiyeli ABD tarafında Rusya nükleer potansiyelini değerlendirmesine bağlı olacağını söyledi. Rusya’nın bu açıklaması Putin’in Obama’ya gönderdiği cevap mektubunun ardından yapılmış olması Rusya’nın ABD ile pazarlık için daha güçlü bir kozla hareket etmek istediğinin göstergesidir. - ABD Gündemi ABD Dışişleri Bakanı John Kerry, Suriye Devlet Başkanı Beşar Esat'ı ülkesinde barışı sağlayacağı taahhüdünde bulunmaya çağırdı aksi halde isyancılara uluslararası desteğin artacağını söyledi. Ürdün'de yapılan Suriye'nin Dostları toplantısından önce konuşan Kerry İran'ı militanlar göndererek Esat'ın terör kampanyasına destek vermekle de suçladı Kerry, Amerika’yla birlikte 10 Batı ve Arap ülkelerinden oluşan Suriye’nin Dostları grubundaki üst düzey diplomatlarla görüştü. Suriye’de ana muhalefeti oluşturan Suriye Ulusal 4 Koalisyonu da görüşmelere katıldı. Görüşmelerin amacı, önümüzdeki ay düzenlenmesi planlanan Suriye barış konferansına destek toplamak. Görüşmelerin ana konusunu, Amerika ve Rusya’nın önerdiği, önümüzdeki ay Suriye Hükümeti ve muhalefeti biraraya getirmeyi amaçlayan barış konferansı oluşturdu. Suriye hükümeti ve muhalefetin konferansa katılıp katılmayacağı, temsilci olarak kimleri gönderecekleri ya da toplantıların nerede olacağı henüz açıklık kazanmış değil. İngiltere Dışişleri Bakanı William Hague, görüşmeler öncesi Amman’da düzenlediği basın toplantısında Suriye Hükümeti’nin yabancı desteğe giderek daha fazla muhtaç hale geldiğini söyledi. Hague, bölge güvenliğini tehdit eden bu durumun, ülkedeki krize siyasi çözüm bulunması için bir an önce görüşmelere başlanması gerektiğini gösterdiğini belirtti. Öte yandan Suriye’nin Ürdün Büyükelçisi Behçet Süleyman, Amman’daki toplantıyı kınadı ve 11 ülkenin katıldığı Suriye’nin Dostları grubunu, İsrail adına Şam Hükümeti’ne karşı savaş açmakla suçladı. Öne Çıkan Diğer Gelişmeler -ABD Dışişleri Bakanı John Kerry İngiliz mevkidaşı William Hague ile yaptığı açıklamada Cenevre Konferansının gerekliliğini belirtti. - Kerry, Umman ve Ürdün’de temaslarda bulundu. Güney Kafkasya-İran-Pakistan Gündemi İran'da haziran ayında gerçekleşecek olan cumhurbaşkanlığı seçimleri kızışmaya başladı. Anayasası Koruyucular Konseyi, rejimin reformcu kanadının başlıca adayı Ekber Haşimi Rafsancani ve Ahmedinejad'ın desteğini alan İsfendiyar Rahim Meşai'nin liste dışı kaldığını duyurdu. Anayasayı Koruma Konseyi Ayetullah Ali Hamaney'e bağlı 12 kişiden oluşuyor. Konsey milletvekili ve cumhurbaşkanlığı seçimlerinde yarışabileceklere onayı da elinde tutuyor. Ancak tüm konularda nihai yetki yine de dini lider Hamaney’de. Nitekim dini lider geçmişte, elenen bazı adayların listeye geri konmasını sağlamıştı. 5 Dini lidere bağlılık yemini eden muhafazakâr unsurlar, hemen hemen bütün devlet kurumlarının kontrolünü elinde tutuyor. Diğer hiziplere rejimi meşrulaştıracak ama ona tehdit oluşturmayacak derecede özgürlük tanıyarak siyasi statükoyu korumak istiyorlar. Muhafazakârlar rekabet, demokrasi ve seçmene tercih imkanı verme görüntüsü yaratmak için ilk anda 20 aday kaydettirmişlerdi. Seçimde yarışacak adaylar arasında en çok Hamaney'in desteğini aldığı söylenen Said Celili öne çıkıyor. Halihazırda İran'ın nükleer görüşmelerini yürüten Celili, dini lider Hamaney'e sadakati ile tanınıyor. Tahran Belediye Başkanı Muhammed Bekir Kalibaf da Hamaney'in desteğini aldığı söylenen adaylar arasında yer alıyor. Dikkat çekici bir diğer aday ise Hamaney'in danışmanı ve eski dışişleri bakanı Ali Ekber Velayeti. Rafsancani ve Meşai ise son düzlükte seçim yarışından saf dışı kalmış gibi görünüyor. Koruyucular Konseyi, Meşai ve Rafsancani hakkındaki kararın ilk adımını geçtiğimiz günlerde atmış Meşai hakkında olumsuz bir mütalaada bulunmuştu. Meşai’nin başvurusu esnasında cumhurbaşkanı Ahmedinejat’ın yanında bulunması eleştirilmiş, Anayasayı koruyucular konseyi mevcut cumhurbaşkanının bir cumhurbaşkanı adayını işaret etmesinin yasalara aykırı olduğunu iddia ederek, Ahmedinejat’ın cezalandırılmasını talep etmişti. Bununla birlikte İran Meclisi’nde 150’den fazla milletvekili Ahmedinejat’ın bu hamlesi karşısında yargıya sunulmak üzere şikâyet dilekçesi hazırlamış, buna paralel olarak 100 kadar milletvekili de Anayasayı Koruyucular Konseyi’ne bir mektup göndererek isim vermeden Meşai ve Rafsancani’nin adaylıklarının reddedilmesini istemişti. İran Cumhurbaşkanı Ahmedinejad, müttefiki Meşai'nin cumhurbaşkanlığı adaylığının veto edilmesine tepki göstererek, kararı dini lider Hamaney'e götüreceğini açıkladı. Ahmedinejad, resmi internet sitesinden yaptığı açıklamada, Meşai hakkındaki karar için, Meşai'nin addaylığının dini lider Hamaney ile ilgili hiçbir problem olmayacağını ve Dini lider ile son ana kadar bu konunun arkasında olacağını ifade etti. İran’da herhangi bir gücün dini lidere karşı cephe açması pekte alışık olunan bir durum değil çünkü İran politik sistemindeki stratejik kurumların atamaları dini lider tarafından yapılmaktadır. İran’da askeri bürokrasi ve dini otoritenin seçilmişler üzerindeki vesayeti oldukça geniş bir etki alanına sahip iken Ahmedinejat'ı dini lidere karşı bu kadar güçlü kılan şeyin ise Hamaney ve ekibine karşı kullanılabilecek önemli istihbarat belgeleri olduğu iddia edilmektedir. Eski milletvekillerinden Muhammed Hoşçehren, Ahmedinejat’a yakınlığıyla bilinen İran Dergisi’nde Ahmedinejat timinin istihbarat bakanlığından 140 bin evrakı dışarı sızdırdığını ve bunların 314’ünün dini lider Hamaney’in şahsı hakkındaki evraklar olduğunu 6 gündeme getirmiştir. Ahmedinejat, 2009'da İran istihbaratına yaptığı siyasi operasyon sonunda İstihbarat Bakanı ve iki bakan yardımcısını görevden almış ve bir süre bu bakanlığa kendisi vekâlet etmiştir. Ahmedinejat’ın Hamaney ve ekibi hakkındaki önemli istihbarat bilgilerini bu süre zarfında elde etmiş olması muhtemeldir. Dini lider Hameney'in, Konseyin kararını bozmadan seçimlere sadece muhafazakar adayların girmesine izin vermesi Meşai ve Rafsancani destekçilerinin sokaklara dökülmesi ile sonuçlanabilir. Hamaney'in yalnızca geleneksel muhafazakarların yarışacağı bir seçim ortamı yaratması İran'ın iç ve dış politikada geleneksel çizgiyi takip etmek istediğini gösterecektir. Seçimi geleneksel muhafazakar adaylardan birinin kazanması ABD'nin siyasi ve ekonomik yaptırımlarıyla boğuşan rejimin iyiden iyiye zora girmesiyle sonuçlanacaktır. Zira yeni dönemde ABD ile ilişki kurulmasına sıcak yaklaşan ılımlı isimlerin cumhurbaşkanlığı seçimlerinde yarış dışı bırakılarak, "sertlik yanlısı" adayların yarıştırılması ABD-İsrail askeri müdahalesinin İran Devleti tarafından göze alındığı anlamına gelmektedir. Eğer Hamaney, kendisine yakın muhafazakar isimlerden birini destekleyerek iktidara taşırsa, Orta Doğu'da İran'a yönelik yürütülen soğuk savaşın sıcak bir çatışmaya dönüşmesi kaçınılmazdır. Kafkasya’da Ġran-Azerbaycan Gerginliği Azerbaycan-İran arasında sık sık tırmanan gerilim, iki Azerbaycanlı akademisyenin İran’da göz altına alınmasıyla yeniden arttı. Azerbaycan İran’a verdiği Nota’da acil bir açıklama beklediklerini ve iki Azerbaycan vatandaşının serbest bırakılmasını istedi. İran ise söz konusu akademisyenlerin İran topraklarında istihbarat faaliyetleri yürüttüklerini iddia ediyor. Gerilimi düşürecek adım dini liderlerin devreye girmesiydi ve bu da gerçekleşti. Kafkasya Müslümanları lideri Allahşükür Paşazade’nin İran ziyaretinin ardından, İran dış işleri bakanı Ali Ekber Salihi ve Azerbaycan dış işleri bakanı Elmar Memedyarov’un bir telefon trafiği gerçekleştirdiği bildirildi. İki ülke arasındaki gergin ilişkiler daha büyük bir anlaşmazlığa sürüklenmeden sonlanmış gibi gözüküyor. Ancak yeni bir güne yine bu iki ülkenin karşılıklı Notalarıyla uyanılmayacağının garantisini vermek çok güç… İran Azerbaycan’ı sürekli baskı altında tutarak politik adımlarını önceden planlıyor ve Bakü’nün hareket alanını kısıtlamayı amaçlıyor denilebilir. Diğer Öne Çıkan Gelişmeler: 7 Uzun süredir Pakistan-Afganistan arasındaki Durand sınırında önemli sorunlar yaşayan iki ülke arasındaki çekişme Afganistan Cumhurbaşkanı Karzai’nin Hindistan’dan yardım istemesiyle farklı bir boyut kazandı. Afganistan ve Hindistan 2011 yılında Afganistan güvenlik güçlerini eğitmek için bir stratejik ortaklık anlaşması imzalamıştı. Mayıs ayının başlarında Afganistan ve Pakistan sınırında iki ülke güvenlik güçleri arasında çatışmalar olmuştu. Devrim Muhafızı Ordusu yetkililerinden albay Kerim Hameni’nin, İRNA ajansına verdiği demeçte, PJAK teröristlerinin, önceki gün Serdeşt'e bağlı Candaran bölgesinde çıkan çatışmada devrim muhafızları ordusundan iki personelin yaşamını yitirdiğini açıkladı. Pakistan’ın 11 Mayıs’ta düzenlenen seçimlerinde üçüncü gelen, eski kriketçi İmran Han’ın liderliğindeki Pakistan Adalet Partisi’nin Başkan Yardımcısı Zehra Şadid Hüseyin suikasta kurban gitti. Şadid Hüseyin’in Karaçi’deki evinin dışında motorsikletli kişiler tarafından öldürüldüğü kaydedildi. İran Cumhurbaşkanı Ahmedinejad, müttefiki Meşai'nin cumhurbaşkanlığı adaylığının veto edilmesine tepki göstererek, kararı dini lider Hamaney'e götüreceğini açıkladı. Ahmedinejad, resmi internet sitesinden yaptığı açıklamada, Meşai hakkındaki karar için, "Bence dini lider Hamaney ile ilgili hiçbir problem olmayacak. Dini lider ile son ana kadar bu konunun arkasında olacağım" dedi. Afganistan Cumhurbaşkanı Hamid Karzai Hindistan’ı ziyaret ederek Yeni Delhi yetkilileri ile temaslarda bulundu. Karzai Salı günü Hindistan başbakanı Man Muhan Singi ve Cumhurbaşkanı Pranab Mukarci ile görüşmesinde 2014 yılında işgalci güçlerin Afganistan’dan çekilmesinden sonra Hindistan'ın Afganistan’a askeri yardımlarının devam etmesini temenni etti. Rusya, Gürcistan üzerinden yaş sebze ve meyve sevkiyatının önünü açtı. Rusya Federasyonu’nun Trabzon Başkonsolosu Dmıtry Talanov, Türk tarım ürünlerinin, Gürcistan üzerinden Rusya’ya sevkiyatının önünün açıldığını söyledi. İran'ın Bakü Büyükelçiliğinden yapılan açıklamada, İran'da tutuklu bulunan Azerbaycan Milli İlimler Akademisi Edebiyat Enstitüsü araştırma görevlisi Halide Halid ve yardımcısı Şamhal Hüseyinov'un serbest bırakıldığı bildirildi. Azerbaycanlı Ermeniler Asamblesi Başkanı Bakü doğumlu Grigori Ayvazyan, Azerbaycan cumhurbaşkanlığı seçimlerine katılmak için başvuru yapacağını açıkladı. İsviçre'de yaşayan bir grup Ermeni, Birleşmiş Milletler'in Cenevre Merkezi'nin içinde yer aldığı Ariana Parkı'na, 1915 olaylarına ilişkin sözde anıtı dikmek istiyor. Tarafsızlığı ile bilinen Cenevre'nin, Ermenilerin 1915 olaylarıyla ilgili tek yanlı girişime destek vermesi, kentteki Türkler tarafından da tepkiyle karşılanıyor. Geçtiğimiz günlerde Ermenistan’ın başkenti Erivan’da hükümetin doğalgaz fiyatlarını yükseltme girişimi protesto edilmişti. Protesto gösterileri, önceki hafta hükümet temsilcilerinin doğalgaz fiyatlarının yüzde 60 oranında artırılacağını duyurması üzerine başlamıştı. Taşnaksutyun Partisi başta olmak üzere çeşitli muhalif gruplar, hükümetin kararını sert biçimde protesto etmeye başlamıştı. Gösterilerin küçük gruplar halinde devam ettiği 8 bildiriliyor. Erivan’daki Cumhuriyet Meydanı ve çeşitli bölgelerde yetkilileri protesto eden göstericiler, mevcut yönetimin kısa zamanda çökeceğini iddia ediyor. Azerbaycan Savunma Bakanı Orgeneral Sefer Abiyev, resmi temaslar için Azerbaycan’da bulunan İspanya Savunma Bakanı Pedro Morenes Eulate ile bir görüşme yaptı. İspanyol Bakan, Dağlık Karabağ sorunuyla ilgili BM kararlarının uygulanması gerektiğini ifade etti. Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov, Azerbaycan Dışişleri Bakanı Elmar Memmedyarov`la görüşmesinden sonra düzenlenen brifingde, Dağlık Karabağ sorunuyla ilgili mevcut statükonun hem Azerbaycan, hem Ermenistan, hem de Dağlık Karabağ'da yaşayan Ermeniler için kabul edilemez olduğunu söyledi. Lavrov, Rusya`nın Karabağ sorununun çözülmesi hususundaki yardımlarının süreceğini belirtti. Rusya dış işleri bakanı Sergey Lavrov, Rusya ile Azerbaycan arasında, Rusya üzerinden petrol transitiyle ilgili yeni anlaşma konusunda görüşmeler yapıldığını açıkladı. Azerbaycan Dışişleri Bakanı Elmar Memedyarov basın açıklamasında tarafların yeni asrın gerçeklerine uygun bir hükümetler arası anlaşma için çalışdığını açıkladı. Bu hafta başında Rusya Azerbaycan ile olan petrol transit anlaşmasını feshetmişti. Türkistan Gündemi Kazakistan Devlet Din İşleri Başkanı Kayrat Lama, bazı Kazak gençlerinin Türkistan’da faaliyet gösteren Mücahidin ve Jund El Halife benzeri terör örgütü cemaatlere kandırılarak katıldıklarını açıkladı. 17 Mayıs’da “Terörizme Karşı İslam” adlı konferansa katılan Lama, geçen sene terörle bağlantılı dini aşırılık faaliyetinde bulunan 105 kişinin tutuklandığını belirtip, Orta Asya’da örgütlenen Jund El Halife ve Mücahidin cemaati saflarına katılan ve bu saflarda sözde gizli savaş, cihat maksadıyla bu örgütlere Kazakistanlı gençleri aldatarak katıyorlar, dedi. Kırgızistan yönetimi, Manas Havaalanı transit yük taşıma merkezi ve onunla alakalı konut türleri nesneleri konusunda ABD ile eski askeri üs işbirliği anlaşmasının 11 Temmuz 2014 tarihinden itibaren süresinin bitirileceğine karar verdi. Salı günü Bakanlar Kurulu’nun yayınladığı bildiriye göre, buna uygun yasa tasarısı Kırgızistan hükümeti tarafından parlamentonun onayına sunulacak. Daha önce Kırgızistan Cumhurbaşkanı Almazbek 9 Atambayev Manas ile ilgili konumunu birçok defa ifade etmiş, sivil havacılıkta askeri üsse yer olmadığını, bu yüzden ABD ile kira süresinin dolduğu 2014 yılı sonrası havaalanının sivil havaalanı haline dönüştürülmesi gerektiğini belirtmişti. Uzun süredir ABD’nin Kırgızistanı ikna etme çabaları devam etti fakat Kırgızistan üssün kapatılması konusunda kararlı olduğunu göstermiştir. Kırgızistan hem Rusya ile yakınlaşma sürecinde üssün Rusya ile ikili ilişkilere zarar vereceğini düşünmekte hem de İran’a yönelik olası bir operasyonda İran’ın ve ABD karşıtı grupların hedefi olmak istememektedir. Burada yapılan açıklamalar 21. Yüzyıl Türkiye Enstitüsüne değil, sadece yorumda bulunan 21. Yüzyıl Türkiye Enstitüsü araştırmacılarına aittir. 10