BİREYSEL PERFORMANSI DEĞERLENDİRMENİN VERİMLİLİĞE ETKİSİ* Sumru TÜMER İZGrup Yönetim Danışmanlığı ve Eğitim Ltd. Şti. Genel Müdürü -Kurucu Ortak- ÖZET En etkili tanımı ile “çalışanın, belirli bir dönem içindeki işe katkısını, etkenliğini ve verimliliğini objektif bir biçimde belirleyerek, işindeki genel başarısını, kendisine önceden verilen hedeflere ulaşma derecesine göre saptamak” olarak açıklayabileceğimiz Bireysel Performans Değerlendirme Yönetim Sistemi; çalışanların kurum/kuruluş amaçları doğrultusunda, görevlerini istekle yerine getirmeleri ve yeteneklerini kullanmalarını sağlamak için uygulanan etkili bir yönetim tekniğidir. Bireysel Performans Değerlendirme Yönetim Sistemi ile çalışanların iş tatmini duymalarını sağlayarak, yeteneklerini kullanmalarına ve becerilerini ortaya çıkarmalarına neden olmak ve her çalışanın bireysel becerilerinden kaynaklanan performans artışını, kurum/kuruluş performansına katarak verimliliği yükseltmek mümkün olabilir. Anahtar Kelimeler: Performans, Motivasyon, Hedef, Verimlilik, Yeterlilik 1- GİRİŞ Bireysel Performans Değerlendirme Yönetim Sisteminin (BPDYS) temel amacı; kurum/kuruluşun amaç ve politikaları doğrultusunda çalışanın başarısını artırmaktır. Bunun anlamı, çalışanın daha çok değil, daha verimli çalışmasıdır. Çünkü performans değerlendirme “bir organizasyonda çalışanların kendileri hakkında ne oldukları ve ne olacakları duygusunu geliştirerek onların yetenek ve etkenliklerini artırır”. Böylece çalışanların başarılarının kurum/kuruluş hedefleri doğrultusunda sürekli geliştirilmesi sağlanacaktır. Bu amaç çerçevesinde BPDYS, “çalışana; gerçekleştirdiği başarısını belirli ve objektif standartlar içinde gösterir ve performansı artırmak için iyi ve doğru tanımlanmış hedefler verir, yöneticiye ise; astlarının performansını artırmak için etken bir yol kazandırır ve yaratıcılık, motivasyon ve verimliliğin geliştirilmesi yönünden beklentilerini açıklama fırsatı verir”. Böylece BPDYS ile “çalışanın, belirli bir dönem içindeki işe katkısı, etkenliği ve verimliliği objektif bir şekilde belirlenerek, işindeki genel başarısı kendisine önceden bildirilen hedeflere ulaşma derecesine göre saptanmış olur”. Performans Değerlendirme uygulamaları, olumlu sonuçlarından yararlanabilmek için, bu kapsamın dışında yorumlanmamalıdır. *Bu Makale, 2004 yılı KOBİ Zirvesi için hazırlanmış ve yazarı Sumru TÜMER tarafından 2017 yılında güncellenmiştir. 1 Çünkü ancak bu bakış açısı ile; ücretlerin üretkenliğe bağlanması, eğitim ihtiyaçlarının belirlenmesi, kariyer haritalarının çıkarılabilmesi, daha da önemlisi spesifik, ölçülebilir, sonuca yönelik, zamanlı ve müşteri odaklı hedeflerin konulabilmesi ve kişisel gelişim planlarının hazırlanabilmesi mümkün olabilecektir. Bu nedenle BPDYS’nin önemli bir çıktısı olan, ücretlere yansıyan yönünün yanında, daha da önemli bir ağırlığa sahip olan diğer yararları ön plana çıkarılmalıdır. Bunlar; “Kurum/kuruluş için alınmış stratejik bir kararın hayata geçirilmesi için gerekli bireysel uygulamaların belirlenmesi”, “Kurum/kuruluşun sahip olduğu insan kaynağına ilişkin stratejik veri üretmesi” ve “Yeni stratejilerin belirlenmesinde önemli bir potansiyele sahip olması” olarak özetlenebilir. BPDYS’nin uygulanması ile kurum/kuruluşta yeni bir kültürün gelişmesi kaçınılmazdır. Çünkü bu sistemin etkili işleyebilmesi için, kurum/kuruluştan özellikle de tüm yöneticilerden beklenen bazı koşullar vardır. Bunların başında, yöneticilerin, “çalışanlarına anlayışlı davranmak yerine, işleri daha ilginç ve anlamlı hale getirmek ve işin çalışana gurur ve öz saygı vermesini temel zorunluluk olarak kabul etmek” çabasını göstermesi gelmektedir. 2- NEDEN BİREYSEL PERFORMANS DEĞERLENDİRME? Bu çalışmada, BPDYS’nin önemi, üç farklı yönden incelenecektir: Motivasyonu Artırmak İçin: BPDYS’nin temel amacı, kurum/kuruluş amaç ve politikaları doğrultusunda çalışanı, daha başarılı olmaya özendirmektir. Bunun için kurulacak performans sisteminin öncelikle, çalışanın motivasyonunu yükseltmesi gerekir. Performans sistemi, çalışana “başarısının fark edilmesi, kendi yeteneklerini ortaya koyabilmesi ve kendi kararlarını uygulayabilmesi” şansını tanıyacaktır. Bunun anlamı; çalışanın daha çok değil, daha verimli çalışmasıdır. Çalışanların kurum/kuruluş amaçları doğrultusunda görevlerini istekle yerine getirmeleri ve yeteneklerini kullanabilmeleri için uygulanan ve etkili bir yönetim tekniği olan BPDYS ile; çalışanların iş tatmini duymalarını sağlayarak, yeteneklerini kullanmalarına ve becerilerini ortaya çıkarmalarına neden olmak ve her çalışanın motivasyon artışından kaynaklanan performansını, kurum/kuruluş performansına katarak verimliliği yükseltmek mümkün olabilir. Verimliliği Artırmak İçin: Verimlilik artışı, yönetim etkenliğinin bir göstergesidir. Verimliliği artırmak ve bu artışın sürekliliğini sağlamak yönetimin hem temel amacı, hem de sorumluluğudur. Çünkü yönetimin varlık nedeni olması gereken yüksek performans için gerekli koşulların yaratılması, “verimlilik yönetiminin” ana felsefesidir. Verimlilik artırma plan ve programları beraberinde yeni bir yönetim anlayışı, alışkanlıklarda değişim, yeni bir örgüt kültürü kısaca çalışma hayatında yenilik ve kaliteyi de getirir. Bu kapsamda düşünüldüğünde BPDYS de çağdaş yaklaşımlar ve günümüz gereksinimleri dikkate alınarak, önem ve öncelik sırasında önde gelen 2 Verimlilik Artırma Tekniklerinden birisidir ve sürekli değerlendirilmesi ve geliştirilmesi gerekir. Çalışma Hayatında Kaliteyi Artırmak İçin; Günümüzde ne kurum/kuruluşların ne de insanların kaçamadıkları bilgi yoğunluğunun getirdiği değişimler, beraberinde önemli yönetim sorunlarını da taşımaktadır. Yeni yönetim anlayışının getirdiği ilkeler ise, kurum/kuruluş stratejilerine ve planlarına yansıtıldıkça, performans ölçüm ve denetim sistemlerinde değişimlere neden olmaktadır. Artık bir kurum/kuruluşun varlığı ve yaşamını devam ettirebilmesi yalnızca verim-maliyet-kâr gibi performans boyutlarıyla açıklanamamaktadır. Yaşayabilirlik; günümüzde yeni kalite anlayışı, yaratıcılık, yenilik, risk alma, iç ve dış müşteri doyumu, liderlik, katılımcılık, yetki devri, esneklik, hız, eğitim, vb. değişik boyutlarda değerlendirilmektedir. Yüksek performansı amaçlayan her kurum/kuruluş, çağdaş bir yönetim anlayışı çerçevesinde, hedeflerini, stratejilerini ve uygulamalarını bu etmenleri dikkate alarak yapılandırmaktadır. Bu kurum/kuruluşlarda performans kavramı ise, “7 Performans Boyutu” ile tanımlanmaktadır. Bu boyutlara bağlılıklarını koruyabilen kurum/kuruluşlar “uzun dönem için yaşabilirliklerini” garanti altına alabilmektedirler. Bu 7 boyut; “etkenlik”, “verim”, “kalite”, “verimlilik”, “çalışma hayatının kalitesi”, “yenilik” ve “kârlılık/bütçeye uygunluk”tur. BPDYS konusu çerçevesinde, bu performans boyutlarından “Çalışma Hayatının Kalitesi” boyutu ile özellikle yakından ilgilenmemiz gerekmektedir. Çalışanların ücret, fiziksel çalışma koşulları, örgüt kültürü, liderlik, işbirliği ortamı, iletişim, özerklik, eğitim, işle bütünleşme, tanıma ve takdir, sorun çözme, kararlara katılım, motivasyon, vb. çok çeşitli sistem olgularına karşı davranış biçimlerini ve düşüncelerini açıklayan bir kavram olan Çalışma Hayatının Kalitesi, başta çalışan ve yöneticiler arasındaki güçlü iletişim olmak üzere; - Çağdaş yönetim felsefesini benimsemiş, açık, esnek, katılımcı bir yönetim - Az kademeli, esnek, güncel ve güçlü bir iletişim ağına sahip bir organizasyon yapısı - İş, başarı ve ücret değerleme sistemlerinin varlığı - Çalışana ve yaptığı işe uygun ve işi geliştirmeye yönelik bir teknoloji - Çalışanın yaptığı işi severek ve isteyerek yapmasını destekleyen sosyal programlar - Sağlıklı ve güvenilir bir çalışma ortamının ve çevresinin geliştirilmesi - İstihdam güvenliğinin sağlanması - Sürekli eğitim konularını kapsamakta ve tüm bu alanlarda yapılacak iyileştirme çalışmaları içerisinde “Bireysel Performansların Değerlendirilmesi” önemli bir yer tutmaktadır. 3- BİREYSEL PERFORMANS DEĞERLENDİRME YÖNETİM SİSTEMİ ve 2017 YILI Bu bölüm Bireysel Performans Değerlendirme Yönetim Sistemi’nin günümüzde Kamu Yönetim Sistemimizdeki uygulamalar açısından bir gelişim değerlendirmesidir. Değerlendirmeler iki ana başlıkta ele alınmıştır; 3 - İç Kontrol Sistemi ve Bireysel Performans Değerlendirme - Kamu Personelinin Başarılarının Değerlendirilmesine İlişkin Genel Yönetmelik Taslağı 3.1- İÇ KONTROL SİSTEMİ ve BİREYSEL PERFORMANS DEĞERLENDİRME Bireysel Performans Değerlendirme Yönetim Sistemi’nin teorik açıklamaları günümüzde hep aynı bilimsel alt yapıdan beslenmektedir. Makalenin yazıldığı 2004 yılından bugüne değin, Bireysel Performans Değerlendirme Yönetim Sistemi adına gerçekleştirilen, hazırlanan, uygulanan ve savunulan farklı bir gerçeklik bulunmamaktadır. Günümüzdeki tek fark, Bireysel Performans Değerlendirme Yönetim Sistemi ile kamu kurum/kuruluşlarının nasıl yarar sağlayabileceklerine ilişkin Sistem’e duyulan güvenin artmış olmasıdır. Çünkü anlaşılmıştır ki, Sistem sadece bir form hazırlama çalışması değildir; birçok sistemin yeniden hazırlanmasını gerektirmekte ve organizasyonel ve yönetsel süreçlerde yapının iyileştirilmesini sağlamaktadır. Bu kapsamda, mutlaka konuyla ilişkilendirilmesi ve dikkatlerin yoğunlaşması gereken “İç Kontrol Sistemi” konusu, 5018 sayılı Kamu Mali Yönetimi ve Kontrol Kanunu ile ülkemiz gündemine çok önemli kavramlarla birlikte gelmiştir. Kamu Yönetim Sistemindeki tüm aktörleri, performans sonuçlarına dayalı çalışmaya zorlayan Yasa, performans esaslı sistemlerin kurulmasını İç Kontrol Sisteminin oluşturulması ile öngörmektedir. Bu öngörüleri önceleri inanmayarak ve “bu da geçer” anlayışıyla karşılayan kurum/kuruluşlar, daha sonra bir mevzuat gerekliliğini yerine getirmek için, günümüzde ise Sistem’in kurumsal performans için yarattığı katma değeri fark ettikleri için uygulamaya başlamışlardır. Bu konuda itici güç, Yasa’nın temel taşı olan iç Kontrol Sistemi uygulamalarının diğer yönetim sistemleri ile etkileşiminin yasal olarak da tanımlanmış olması, bilimsellik özelliğinin bulunması ve savunulabilir olmasından kaynaklanmaktadır. Kamu Yönetim Sistemimizin 2003 yılında tanıştığı 5018 Sayılı Kamu Mali Yönetimi ve Kontrol Kanunu’nda mali saydamlık, hesap verme sorumluluğu, stratejik planlama, performans esaslı ve çok yıllı bütçeleme ve iç kontrol ile iç denetim konuları, yeni mali yönetim ve kontrol sisteminin oluşturan temel unsurlar olarak düzenlenmiş ve üst yöneticilere mali yönetim ve sisteminin kurulması, işletilmesi ve gözetilmesi sorumluluğunu yüklemiştir. Aynı Kanun’un beşinci kısmında ise, “İç Kontrol Sistemi” düzenlenmiştir. Genel olarak kamu kaynaklarının etkili, ekonomik, verimli ve idarenin amaçlarına uygun bir şekilde kullanılması, iş ve işlemlerin mevzuata uygunluğu, faaliyetler hakkında düzenli, zamanında ve güvenilir bilgi üretilmesi, idarenin varlıklarının korunması, yolsuzluk ve usulsüzlüklerin önlenmesi konularında yeterli ve makul güvence sağlayan bir yönetim aracı olarak tanımlanmıştır. Kamu kurum/kuruluşlarında yürütülen tüm faaliyetlerin doğru, hızlı, etkili, verimli ve tutumlu bir yapıda, sürekli daha kaliteliyi arama, iyileştirme ve geliştirme anlayışı ile yürütülerek özellikle hizmet verilen kitleye hatasız hizmet sunulmasını sağlamak için süreçleri tanımlamak, iyileştirme yapılabilecek alanları kontrol altına almak, temel riskleri belirlemek, karar alma süreçlerini hızlandırmak ve böylece sağlıklı bir “İç Kontrol Sistemini Oluşturmak” bir mevzuat gerekliliği olarak 2003 yılından beri Kamu Yönetim Sisteminin gündemindedir. Yasa, 55. ve 56.ncı maddelerinde açıklanan ve hemen sonra Genel Tebliğlerle detayları verilen İç Kontrol Sistemi ile birbirleri ile etkileşimi tanımlanabilir alt sistemler kurulmasını öngörerek, uygulanabilirliği sağlamıştır. Yasa’nın uygulanmasının ve hayata geçilmesinin İç Kontrol Sistemi ile ilgili bölümü; önceleri 4 tüm kurum/kuruluşlara yeni kavramların kol gezdiği, daha önce uygulamadıkları bir ortam yaratmıştır. Günümüzde özellikle stratejik plan, süreç yönetim sistemi, kurumsal risk yönetim sistemi, yapının yeniden tasarımı, optimal iş düzeninin kurulması, optimal çalışan sayıları, sonuç odaklı ölçme ve değerlendirme sistemleri, performansa dayalı bütçeleme, kurumsal performans, stratejik yönetim ve planlama sistemi, kurumsal kapasite geliştirme, vb. sistemlerin öne çıktığı uygulamalar ile İç Kontrol Sisteminin oluşturulma şansı artmıştır. Yasa, kurum/kuruluşlarda İç Kontrol Sisteminin oluşturulabilmesi için, 5 bileşen 18 standart ve 79 genel şart tanımlayarak aşağıda kısaca başlıkları verilen alt sistemlerin yeni/yeniden kurulmasını öngörmüştür. Tüm bu bileşen, standart ve genel şartların birbirleri ile etkileşimini fark eden ve sistemlerini bu etkileşimi sağlayacak şekilde yapılandıran kurum/kuruluşlar kurumsal kapasitelerine gelişme fırsatı tanıyanlar olmuştur. İç Kontrol Sisteminin kurulmasında, “Kamu İç Kontrol Standartları”nın tanımlanması ve dokümante edilmesi gerekli görülmektedir. Kamu İç Kontrol Standartları, COSO (Committe of Sponsoring Organizations of the Treadway Commission) Modeli, INTOSAI (Uluslararası Sayıştaylar Birliği) Kamu Sektörü İç Kontrol Standartları Rehberi ve Avrupa Birliği İç Kontrol Standartları çerçevesinde Maliye Bakanlığı’nca düzenlenmiştir. İç Kontrol Sisteminin düzenlenmesindeki detaylar, aşağıda verilen beş ana unsurdan oluşmaktadır; A. KONTROL ORTAMI BİLEŞENİ STANDARTLARI 1. Etik değerler ve dürüstlük 2. Misyon, organizasyon yapısı ve görevler 3. Personelin yeterliliği ve performansı 4. Yetki devri B. RİSK DEĞERLENDİRME BİLEŞENİ STANDARTLARI 5. Planlama ve programlama 6. Risklerin belirlenmesi ve değerlendirilmesi C. KONTROL FAALİYETLERİ BİLEŞENİ STANDARTLARI 7. Kontrol stratejileri ve yöntemleri 8. Prosedürlerin belirlenmesi ve belgelendirilmesi 9. Görevler ayrılığı 10. Hiyerarşik kontroller 11. Faaliyetlerin sürekliliği 12. Bilgi sistemleri kontrolleri D. BİLGİ ve İLETİŞİM BİLEŞENİ STANDARTLARI 13. Bilgi ve iletişim 14. Raporlama 15. Kayıt ve dosyalama sistemi 16. Hata, usulsüzlük ve yolsuzlukların bildirilmesi E. İZLEME BİLEŞENİ STANDARTLARI 17. İç kontrolün değerlendirilmesi 18. İç denetim Ayrıca her standart toplam 79 genel şart ile tanımlanmıştır. Bu açıklamalar ile birlikte İç Kontrol Sistemi aşağıda belirtilen; 5 - Yeni Muhasebe Sistemi ve Performans Esaslı Bütçe - Performans Programı - Stratejik Planlama - İç Kontrol Sistemi - Organizasyonel ve Yönetsel Süreçlerde Yapının Yeniden Tasarımı - Risk Yönetim Sistemi - Süreç Yönetim Sistemi - Bireysel Performans Değerlendirme Yönetim Sistemi - Süreç İyileştirme - İnsan Kaynakları Yönetim Sistemi - Optimal İşgücü Kullanımı - Hizmet içi Eğitim Yönetim Sistemi - Faaliyet Sonuçlarını Ölçme ve Değerlendirme Sistemi - Bilgi Güvenliği Yönetim Sistemi - Verimlilik Yönetimi - İç ve Dış Sistem Denetimleri - Kurumsal Performans Yönetim Sistemi - Sonuç Odaklı İzleme ve Değerlendirme Sistemi - Stratejik Yol Haritaları konularının çalışıldığı “ÖRGÜTSEL PROGRAMI” olarak tanımlanabilir. İYİLEŞTİRME ve GELİŞTİRME İç Kontrol Sisteminin en önemli özelliği; stratejik plan, performans programı, kurumsal risk yönetim sistemi, kontrol faaliyetleri, insan kaynakları yönetim sistemi, bireysel performans değerlendirme yönetim sistemi, süreç yönetim sistemi, verimlilik yönetimi, kurumsal performans yönetim sistemi ve sonuç odaklı izleme ve değerlendirme sistemlerinin etkileşimini sağlayan “Stratejik Yönetim ve Planlama Sistemi”ni oluşturan ana parametrelerden birisi olmasıdır. Bu anlayış aynı zamanda, “Çağdaş Organizasyon Yapıları kurmayı”, “Stratejik İnsan Kaynakları Yönetim Sistemlerini uygulamayı”, “Faaliyet Sonuçlarının Performansını Değerlendirmek için ölçmeyi ve değerlendirmeyi”, “Süreçlerle Yönetimi” ve sistemlerin başarısı için “Uygun Yönetim Yaklaşımlarının benimsenmesini” gerekli kılmaktadır. Belki de en zor olan bu paragrafla özetlenmektedir. Bu yaklaşımlarla hedeflenen sonuç; hizmetlerin etkenliğinin, 6 verimliliğinin ve kalitesinin artması, memnuniyetinin sağlanmasıdır. çalışan mutluluğu ve vatandaş Kamu Yönetim Sistemimizdeki yeni yaklaşımlar ve gelişmeler kurum/kuruluşların gündemlerini adım adım BPDYS’ne getirmiştir. Bu kapsamda düşünüldüğünde, BPDYS’nin önemi; bir taraftan “Stratejik Planın Uygulanma Etkenliği” için stratejik hedeflerin bireysel hedeflere indirgenmesini sağladığı için, diğer taraftan “İnsan Kaynakları Yönetim Sistemi”nin ana fonksiyonlarından birisi olarak çalışan motivasyonunu ve başarısını yükselttiği için artmıştır. Ayrıca “Stratejik Yönetim ve Planlama Sistemi”nin uygulanabilirliğini sağlayan ana parametrelerden birisi olması BPDYS’nin kurulması ve uygulanmasını kaçınılmaz hale gelmiştir. 3.2-“KAMU PERSONELİNİN BAŞARILARININ İLİŞKİN GENEL YÖNETMELİK TASLAĞI” DEĞERLENDİRİLMESİNE 11/Haziran/2011 tarihinde yürürlükten kaldırılan Devlet Memurları Sicil Yönetmeliğinin yerine çalışan başarılarının değerlendirilmesine yönelik herhangi bir yeni uygulama getirilmemiştir. Bu durum, çalışan başarılarının değerlendirilmesinde kamu kurum/kuruluşlarının kendi tercih ve inisiyatiflerinde gerçekleştirilen uygulamalar yapılması sonucunu doğurmuştur. Ancak Devlet Personel Başkanlığı tarafından yayımlanan “Kamu Personelinin Başarılarının Değerlendirilmesine İlişkin Genel Yönetmelik Taslağı”nın gerekli düzeltmeleri yapıldıktan sonra önemli bir boşluğu dolduracağına inanılmaktadır. Bu Taslağın Makale’de anlatılan BPDYS metodolojisi ile uyumuna dikkat edilmelidir. Kurum/kuruluşlardan beklenen; uygulamalarında kullanılacakları yöntemler ve tekniklerle bilimsellikten ve çalışanlar için yaratılacak motivasyon artışından taviz vermemeleridir. BPDYS’nin yaratacağı katma değer ancak bundan sonra sağlanabilecektir. Devlet Personel Başkanlığı tarafından ana çerçevesi verilen “Kamu Personelinin Başarılarının Değerlendirilmesi” konusundaki çalışmaların 01/01/2018 tarihinde başlatılması planlanmaktadır. BİREYSEL PERFORMANS DEĞERLENDİRME YÖNETİM SİSTEMİ UYGULAMALARINDA KULLANILAN TEMEL VERİ KAYNAĞI Hangi ölçekte olursa olsun, kurulacak BPDYS, tüm çalışanların katılımını sağlayacak bir şekilde tasarlanmalıdır. Katılımcılık; çalışanların sisteme güven duymalarına, kendi hedeflerini gerçekçi olarak koyabilmelerine ve kurum/kuruluşun hedef ve misyonunu benimsemelerine yardımcı olmaktadır. Sonuçta kurum/kuruluş tarafından, değerlendirilecek kitlenin özelliklerine uygun ve gerekli ölçütler seçilerek bir değerlendirme planı hazırlanmış olabilecektir. Hangi yöntem uygulanırsa uygulansın, öncelikle dikkate alınması gereken iki önemli özellik, her performans değerlendirme planı için geçerlidir: 1. Geçmişe Dönük Değerlendirme; çalışanın işindeki performansını ölçer, değerlendirme dönemi ile sınırlıdır ve geriye doğru bir zaman kesitini inceler. 4. 2. Geleceğe Yönelik Değerlendirme; çalışanın gizli gücünü ölçer, çalışanın yeteneklerinin geliştirilmesi ile doğrudan ilgilidir ve geleceğe doğru bir değerlendirme yapar. 7 BPDYS kurma çalışmalarına eğitim programları ile başlanmalıdır. Bu programlarda, yöneticiler başta olmak üzere, uzmanlara ve diğer çalışanlara; performans kavramının ne olduğu ve performansı değerlendirmenin çalışanlar üzerindeki yansıması olan motivasyon artışının kurum/kuruluşa getireceği başarı, verimlilik ve kalite artışının ana tema olarak işlendiği konular anlatılır. Eğitimler sırasında aşağıdaki iki kilit özelliğin, sistemin her aşamasında ana ilke olarak kullanılması gerektiği benimsetilmelidir: 1. İLKE: Çalışanların başarılarının sürekliliğini sağlamak için, “bireysel hedef belirleme” 2. İLKE: Çalışanların hedef belirleme, performansın değerlendirilmesi ve gelişim planlarının hazırlanması aşamalarında “katılımlarını sağlama” Bu ana ilkeler belirlendikten sonra, BPDYS’nin uygulanabilmesi için; “kurum/kuruluş hedef ve ilkelerinin açık ve anlaşılabilir bir şekilde her çalışana duyurulması, İş Programlarının hazırlanması, tüm bölümlerin hedeflerinin belirlenmesi ve üst yönetim tarafından onaylanması” gerekliliğinin ön koşul olduğu yöneticilere benimsetilmelidir. Ayrıca hangi yöntem kullanılıyor olursa olsun, her çağdaş BPDYS’nde kullanılan üç ortak bulgu olan; “İş Tanımları”, “Çaba” ve “Yeterlilikler”e ilişkin veri kaynağı; sistemin işletilebilmesi için gereklidir. Ancak bireysel bazda değerlendirme yapabilmek için, gerekli olan diğer temel verinin seti aşağıda açıklanmaktadır: a) Temel Sorumluluk Alanları b) Performans Göstergeleri c) Performans Standartları d) Hedefler e) Yeterlilikler • Davranışsal • İş Disiplinine Uyum • Yönetsel • Teknik 4.a- TEMEL SORUMLULUK ALANLARI İşin amacı ve bu amaca ulaşmak için yerine getirilmesi gereken görev ve sorumluluklar belirlendikten sonra, bu görev ve sorumluluklar yerine getirildiğinde ulaşılacak sonuçlar nelerdir? sorusunun yanıtı temel sorumluluk alanlarını verir. Bu anlamda temel sorumluluk alanını belirlemekle “çalışanın yaptığı işi anlamak” amaçlanmaktadır. Temel sorumluluk alanlarını belirlenirken “Bu sorumluluk yerine getirilmediği takdirde kabul edilebilir performans hala mümkün olabilir mi? sorusunun yanıtını irdelemek gerekir. Temel sorumluluk alanlarını belirlemenin kritik önemi bireysel hedeflerin bu alanlardan verilecek olmasıdır. 4.b- PERFORMANS GÖSTERGELERİ İşin amacına (iş tanımlarındaki görev ve sorumluluklara) ve temel sorumluluk alanlarına bakıp işi anlamak ve performans göstergelerine bakıp performansı değerlendirmek, performans değerlendirmeyi hem kolay hem de doğru yapmamızı 8 sağlayacaktır. Bu nedenle performans göstergeleri; öncelikle “ana sonuç” ile ilgili olmalıdır; kişinin doğrudan etkileyebileceği “spesifik” göstergeler olmalıdır ve çalışan tarafından “kolayca anlaşılabilir” ve “uygulanabilir” olmalıdır. Ayrıca performans göstergeleri belirlenirken; işin önemine, zorluk derecesine dış faktörlerin etkisine, hafifletici durumlara ve genel olarak benimsenen performans göstergelerine uygun olmasına da dikkat edilmelidir. 4.c- PERFORMANS STANDARTLARI (Mevcut Durum) Çalışanın yapması gereken iş ve buna ait performans göstergeleri belirlendikten sonra, geçmiş dönemlerde benzer işlere ait başarılar göz önünde bulundurularak, yapılacak işler için standartlar belirlenir. Standartların belirlenmesinde yapılacak yanlışlar, hedeflerin gerçekleştirilmesindeki başarıyı olumsuz etkileyeceği için aşağıdaki özellikler ölçüt olarak alınmalıdır: ✓ ✓ Daha sonra da güvenle kullanılabilmesi için performans standartları yazılı olmalıdır. ✓ ✓ Standartlar kesin bir dille ifade edilmelidir. ✓ ✓ Hedefe ulaşıp ulaşılamadığını saptamaya olanak verebilmesi için ölçülebilir olmalıdır. ✓ ✓ Performans standardının zamanı belli olmalıdır. ✓ ✓ Çalışanlar için ulaşılabilir olmalıdır. ✓ ✓ Günün koşullarına uygun değişimleri geçirebilmesi için esnek olmalıdır. ✓ ✓ Çalışanların gelişimlerini desteklemek için, onların yeteneklerine meydan okumalıdır. ✓ ✓ Organizasyon içerisinde yatay ve dikey işbirliği ve koordinasyonu engellememelidir. ✓ ✓ Çalışanlara, hedefe ulaşma amacıyla yapılanları kontrol etme yetkisi vermelidir. 4.d- HEDEF BELİRLEME İş Tanımı ve Gerekleri Belgeleri, Temel Sorumluluk Alanları, Performans Göstergeleri ve Performans Standartları, BPDYS’nin kritik özelliği olan “Bireysel Hedef Belirlemenin" en önemli veri kaynağıdır. Yönetici ile çalışanın değerlendirme dönemi içinde gerçekleştirilmek üzere birlikte saptadıkları “spesifik”, “ölçülebilir”, “ulaşılabilir”, “sonuca yönelik”, “zamanlı” ve “müşteri odaklı” hedeflere ulaşma derecesinin ölçülmesi, performans değerlendirmenin öncelikli çalışmasıdır ve çalışanın yaptığı işte ulaştığı sonuçları göstermek bakımından çok anlamıdır. Burada kilit nokta çalışanların bu süreçte aktif rol almalarıdır. Çalışanın hedeflerinin belirlenmesinde dikkat edilmesi gereken, yapılan çalışmaların, bölüm hedeflerinin gerçekleştirilmesine yaptığı katkı olmalıdır. Hedeflerle yönetilen kurum/kuruluşlarda bile, bireysel hedef belirlemede karşılaşılacak olası hataları önlemenin tek yolu; hedefleri kişisel gelişim ve dinamik yönetim aracı olarak kabul etmek, hedeflerin yapılan iş ile ilişkisini kurmak, hedefleri düzenli olarak gözden geçirmek ve gelişmeleri değerlendirmek yaklaşımının benimsenmesidir. 9 4.e- YETERLİLİKLER Bireysel performansın ölçülebilmesi için hedeflere ulaşma derecesinin değerlendirilmesinde bilgi, beceri, davranış ve değerler bütünü olarak tanımlanan “yeterliliklerin” de ölçülmesi gereklidir. Çünkü hedeflerin gerçekleştirilmesinde önemli olan sadece hedefe ulaşmak değil, bu hedefe nasıl ulaşıldığı da olmalıdır. Çalışanın yeterliliklerinin değerlendirilebilmesi için; “Davranışsal”, “İş Disiplinine Uyum”, “Yönetsel” ve “Teknik” olmak üzere 4 ana grupta ele alınması ve çalışanın hedefini gerçekleştirme derecesi ölçüldükten sonra değerlendirilmesi sağlanmalıdır. Bu yeterlilikler aşağıda belirtilen ve örnek olarak verilen kriterlere göre, bölümler bazında ve her iş unvanı için ayrı ayrı olmak üzere hazırlanmalıdır: Davranışsal Yeterlilikler; İletişim, Müşteri Odaklılık, Analitik Düşünme, Kararlılık, İşbirliği ve Ekip Çalışması, İnisiyatif Kullanımı, İnsan İlişkileri, Yeniliklere Uyum ve Güncel Olma İş Disiplinine Uyum; Devam ve İş Saatlerine Uyum, Talimatlara Uyma, Kurum/Kuruluşa Bağlılık ve Temsil, Sır Saklama Yönetsel Yeterlilikler; Liderlik, Planlama/Programlama, Yetki Devri, Organize Etme ve Koordinasyon, Denetim, Karar Verme, Eğitme ve Yetiştirme, Motive Etme, Objektiflik ve Tarafsızlığını Koruma, Astların Kararlara Katılımını Sağlama, Rehberlik Teknik Yeterlilikler; Kurum/kuruluş özelliklerine bağlı olarak değişen ve çalışanların yaptıkları işin niteliğine göre sahip olmaları gereken farklı teknik yeterlilikler belirlerken; “organizasyonun temel başarısı için kritik önem taşımasına”, “kurum/kuruluş misyonunun birlikteliğini garantilemesine” ve “çalışanların başarıları ile kurum/kuruluşun başarısını garanti altına almasına” dikkat edilmelidir. 5- BİREYSEL PERFORMANS UYGULAMA AŞAMALARI DEĞERLENDİRME YÖNETİM SİSTEMİNİN Sistemin temel veri kaynağı olan İş Tanımı ve Gerekleri Belgeleri, Temel Sorumluluk Alanları, Performans Göstergeleri ve Yeterlilikler kurum/kuruluş için bir kez hazırlanmakta ve daha sonra bu doküman BPDYS uygulamaları için sürekli (güncel olmak kaydıyla) olarak kullanılmaktadır. BPDYS’nin uygulama aşamaları aşağıda belirtilen üç ana bölümde gerçekleştirilmektedir: Performans Değerlendirme Planlama ve Hazırlık Performansın Değerlendirilmesi (Performans Değerlendirme Görüşmesi) - Geçmiş Dönem Değerlendirmesi - Gelecek Dönem Değerlendirmesi Destek ve Yönlendirme (Rehberlik) BPDYS’nin uygulamasında kurum/kuruluşta “katılımcılık” özelliğinin ön planda olması gerekir. Bunun uygulanma pratiğinin olabilmesi için formların, çalışan ve yöneticisi tarafından birlikte doldurulması beklenmektedir. Özellikle değerlendirmenin “Gelecek 10 Dönem Hedeflerinin Belirlenmesi” bölümünde çalışanın tam katılımının sağlanması özendirilmelidir. Bu durumda en kritik konu; BPDYS’nde odak noktası olan yöneticilerin sistemi “objektif ve doğru olarak” algılamaları ve uygulamaları olmaktadır. Bu hem yöneticilerin hem çalışanların sistemin işleyişine uyum sağlamaları açısından çok önemlidir. Aşağıda BPDYS’nin uygulama aşamaları açıklanmaktadır: 5.a- PEFORMANS DEĞERLENDİRME PLANLAMA ve HAZIRLIK Çalışan ve yöneticisi, performans değerlendirme dönemi sonunda İnsan Kaynakları ya da Personel Bölümü tarafından gönderilen boş Performans Değerlendirme Formlarını “doldurmadan ve karşılıklı görüşme yapmadan önce” ayrı ayrı hazırlanırlar. Planlama ve Hazırlık aşamasında yönetici ve çalışanın yaptıkları çalışmalar aşağıda verilmektedir; Yöneticinin Hazırlığı: Yönetici açısından bu hazırlık, sağlıklı bir performans görüşmesi gerçekleştirebilmek için çok hassas bir şekilde yapılmalıdır. Aşağıda yöneticinin performans görüşmesini planlama ve hazırlık çalışmalarının adımları verilmektedir: 1. Adım: Çalışanın yaptığı “işi doğru anlamaktır”. 2. Adım: Çalışanın faaliyetlerinin etki alanında olan ve kurum/kuruluş çapında kullanılması önerilen “İç ve Dış Müşteri Memnuniyeti Formlarının” sonuçları değerlendirilmelidir. 3. Adım: Yöneticinin, “Performans Değerlendirme Formunu Doldurduğu” aşamadır. 4. Adım: Temel farklılıkları gösteren bir liste hazırlamalıdır. 5. Adım: Değerlendirmede olumlu noktaların belirlenmesi aşamasıdır. 6. Adım: Güçlü ve Geliştirilmesi Gereken Yönlerinin Belirlendiği bu aşamanın, sonucunda, çalışan ile tartışılmak üzere, kişisel gelişim planı hazırlanır. 7. Adım: Yönetici, bu aşamada çalışanı ile birlikte kesinleştirmek üzere, gelecek dönem hedeflerini saptar. 8. Adım: Etkili bir görüşme ortamı yaratmak için bir Çerçeve Plan hazırlanır. 9. Adım: Bu aşamada, beklenmektedir. Yöneticinin bir “Öz Değerlendirme” yapması Çalışanın Hazırlığı: Bu aşamada öncelikle çalışanın "Öz Değerlendirme Formunu" doldurarak değerlendirme görüşmesine gelmesi gerekmektedir. Daha sonra geçmiş dönem hedeflerini gözden geçirmeli ve gerçekleşme yüzdesini yöneticisi ile tartışmak üzere kaydetmelidir. Gelecek dönem hedeflerini ve kişisel gelişim planını genel olarak tasarlamalı ve bu amaçla; temel sorumluluklarını, başarı göstergelerini, başarı standartlarını ve yeterliliklerini çok iyi kavrayarak yöneticisi ile görüş ve önerilerini paylaşmaya hazır olmalıdır. 11 Bir performans değerlendirme formunda bulunması gereken bölümler genellikle iki ana aşamadan oluşmaktadır: 1. Aşama: Geçmiş Dönem Değerlendirmesi - Hedeflere Ulaşma Derecesi - Davranışsal Yeterlilikler - İş Disiplinine Uyum Yeterliliği - Teknik Yeterlilikler - Yönetsel Yeterlilikler - Genel Performans Düzeyi - Güçlü ve Geliştirilmeye Gereksinimi Olan Yönler - Kişisel Gelişim Planı (İlerleme Seçenekleri ve Gelişim Aktiviteleri) - Değerleme Sonuçlarına İlişkin Yorumlar ve İmza 2. Aşama: Gelecek Dönemin Planlanması - Gelecek Dönem Hedefleri - Hedef Gerçekleştirme Planları - Geçmiş Dönem Başarıları ve Gelecek Dönem İhtiyaçları Doğrultusunda Hazırlanan “Kişisel Gelişim Planı”. 5.b- PERFORMANSIN DEĞERLENDİRİLMESİ (GÖRÜŞME) Performansın Değerlendirilmesi aşaması; “Geçmiş Dönem Değerlendirilmesi” ve “Gelecek Dönem Planlaması” olmak üzere iki aşamada gerçekleştirilir: 1. AŞAMA: GEÇMİŞ DÖNEM DEĞERLENDİRİLMESİ Bu bölümde geçmiş döneme ait hedefler ve yeterlilikler yönetici ve çalışan tarafından birlikte tartışılarak değerlendirilir ve Performans Değerlendirme Formuna yazılır. Bu sonuçlar göz önünde bulundurularak çalışanın “güçlü ve geliştirilmeye gereksinimi olan yönleri” belirlenir. Son olarak, geçmiş dönem kişisel gelişim planının gerçekleşme oranı gözden geçirilerek geçmiş dönemin değerlendirmesi tamamlanır. Performans Değerlendirme Formunun en sonunda yönetici ve çalışanın kısa bir yorumu ve imzaları yer almalıdır. Yönetici, çalışanın geçmiş dönem başarılarını hedefler ve yeterlilikler açısından incelemeli ve gerçekleşen başarıyı önceden kabul edilmiş standartlarla karşılaştırmalıdır. Yöneticinin değerlendirmeleri yaparken, çevre koşullarını da dikkate almasını ve daha objektif değerlendirme yapabilmesini sağlayan ve aynı anda dikkat etmesi ve değerlendirmeye alması gereken farklı kriterler de vardır. Bu kriterler aşağıda açıklanmaktadır: 12 ✓ ✓ TARTMA: Bazı alanlar diğerlerinden daha önemlidir. Yöneticinin değerlendirmeye başlamadan önce, her iş için değişik konuların önem derecelerini belirlemesi gerekir. ✓ ✓ ZORLUK: Zor bir iş için “kabul edilebilir” performans düzeyi daha kolay bir iş için “iyi” performans düzeyinden daha değerli olabilir. ✓ ✓ DIŞ FAKTÖRLER: İyi bir zamanlama ile olumsuz çevre koşullarını doğru kullanmış bir çalışan için, bu durum, değerlendirmede performans düzeyini yukarıya çeker. ✓ ✓ HAFİFLETİCİ DURUMLAR: Performansı etkileyebilecek hastalık, vb. özel durumlardan haberli olmak ve bunu kurum kültürüne uygun olarak ve bire bir performansa yüklemeden kullanmak esastır. ✓ ✓ GENEL: Genel olarak çalışanın performansını değerlendirirken; iletişim kurmaya, verimli çalışmaya, zamanı iyi kullanmaya, belirlenmiş davranış standartlarına uyum göstermeye istekli olması beklenir. İnisiyatif kullanabilmeleri ve sorunlarını çözmeleri, prosedürleri takip etmeleri, sözlerini yerine getirmeleri ve enerjik olmaları istenir. 2. AŞAMA: GELECEK DÖNEMİN PLANLANMASI Performans Değerlendirme Görüşmesinin ikinci bölümü olan Gelecek Dönemin Planlaması, çalışan ile birlikte kesinleştirilmek üzere Gelecek Dönem Hedeflerinin saptanmasıdır. Formun Gelecek Performans Değerlendirme döneminin planlanmasına ilişkin bölümü; Gelecek Dönem Hedefleri, Hedef Gerçekleştirme Planı ve Kişisel Gelişim Planı olmak üzere üç ana başlıktan oluşmaktadır. Burada kilit nokta çalışanların bu süreçte aktif rol almaları gerektiğidir. Çalışanların hedeflerinin belirlenmesinde dikkat edilmesi gereken, yapılan çalışmaların, bölüm hedeflerinin gerçekleştirilmesine yapacağı katkı olmalıdır. Hedeflerin doğru belirlenmesi, başarının doğru değerlendirilebilmesi için ön koşuldur. Bunun için HEDEFLER; ✓ ✓ Spesifik ve ölçülebilir olmalıdır. ✓ ✓ Başarılabilir olmalıdır. ✓ ✓ Zaman kısıtı olmalıdır. ✓ ✓ Üzerinde uzlaşılmış olmalıdır. ✓ ✓ Gerçekçi olmalıdır. Karşılıklı görüşülerek son şekli verilen ve kesinleşen “Gelecek Dönem Hedefleri” için mutlaka; alt faaliyetler, zamanlama, kaynaklar ve olası sorunların belirtildiği “Hedef Gerçekleştirme Planları” da hazırlanmalıdır. Bu aşamada işin gereği gibi yerine getirilebilmesi için, çalışanın sahip olması gereken davranışsal ve teknik yeterlilikler yeniden gözden geçirilir ve tanımlanır. Bu doğrultuda, geçmiş dönem değerlendirmesi ile ortaya çıkan güçlü ve geliştirilme gereksinimi olan yönler ile gelecek dönem ihtiyaçları doğrultusunda gereksinim duyulacak bilgi ve beceriler için “Kişisel Gelişim Planı” hazırlanır. Kişisel Gelişim Planı, çalışanların Eğitim Planları için gerekli veriyi sağlaması açısından da çok önemlidir. Burada önemle üzerinde durulması gereken 13 konu “BPDYS” ile “Eğitim” ilişkisinin doğru değerlendirilmesidir. Bu amaçla kullanılacak formül, performans değerlendirme işlemi yapıldıktan sonra eğer; Gerçekleşen Performans < Beklenen Performans ise eğitim gereklidir Gerçekleşen Performans > Beklenen Performans ise, ödüllendirme gereklidir Gerçekleşen Performans = Beklenen Performans ise, koruyucu eğitim olası değişikliklere karşı koyabilmek için gereklidir Başarılı bir görüşmede yöneticilerin; destekleyici olmak, yargıda bulunmaktan kaçınmak, işbirliğini özendirmek, katılımı desteklemek, değerlendirmeye yön vermek gibi kilit iletişim becerilerine sahip olmaları gerektiği unutulmamalı ve bu konuda mutlaka eğitilmelidirler. Ayrıca yöneticinin performans değerlendirme görüşmelerinin tümünü tamamladıktan sonra, bir öz değerlendirme olan "Kendini Değerlendirme Anketini” (Görüşme için) doldurarak, BPDYS içindeki etkenliğinin artırılması amaçlanmaktadır. 5.c- DESTEK ve YÖNLENDİRME (REHBERLİK) Bir kurum/kuruluşun hedeflerine ulaşması, çalışanlarının başarılarına (hedeflerine ulaşmasına) bağlıdır. Bu nedenle performans değerlendirme konusu, çalışanların gereksinim duysun ya da duymasın başarılarına rehberlik edilmesi gereğini ortaya çıkarır. Rehberlik, yönetici tarafından sadece sorun çıktığı zaman değil, bir gelişim tekniği olarak kullanıldığında, yönetici ve çalışan arasında kendiliğinden ortaya çıkan bilinçli bir süreçtir. Rehberlik için bilimsel bir program gerekli değildir ancak BPDYS eşzamanlı yürütülmesi gereklidir. Performans Değerlendirme resmi olarak bir kez yapılmasına karşın, destek ve yönlendirme diğer bir ifade ile rehberlik çalışması, performans değerlendirme dönemi boyunca devam eder ve süreklidir. BPDYS çerçevesinde yönetici ve çalışanların tercihen 3’er aylık periyotlarla hedeflerin gerçekleşme durumunu gözden geçirmeleri gerekmektedir. Bu ara görüşmelerde yöneticiden, çalışanının “yardıma ihtiyacı olup olmadığını fark etmesi”, “kendisi ile ihtiyaç alanlarını tartışması” ve “gerekiyorsa hedefe ulaşmayı kolaylaştırıcı önlemler alması” beklenmektedir. Performans rehberliğinin amacı, belli teknik becerilerin gelişmesini sağlamak, mesleki ve kişisel gelişimi teşvik etmek, mali hedeflere ulaşmak ve doyurucu çalışma koşulları yaratmaktır. Bir yöneticinin rehberlik yapabilmesi için; gözlem, analiz, karşılıklı görüşme, müdahale etme ve geri besleme becerilerine sahip olması gerekir. Performans rehberliği; dikkatle ve duyarlılıkla uygulandığında, çalışanların organizasyonun güçlü ve aktif üyeleri haline gelmelerini sağlayan, katılımcı bir yönetim özelliğidir. 6- SONUÇ Sağlıklı bir BPDYS uygulayabilmek için değerlendirmeyi kolaylaştıran, netleştiren ve objektif hale getiren bilgilerle (özellikle de yazılı) desteklenmesi gerekmektedir. Bunlardan birisi çalışanlar için "Öz Değerlendirme Formu", çalışanın iş başarısının detaylı bir değerlendirmesini yapabilmek için, kendi çalışmaları ve başarısı hakkında ne düşündüğünü öğrenmek amacını taşımaktadır. Öz değerlendirmenin, 14 çalışanın kendi çabalarından duyduğu memnuniyeti artırdığı ayrıca dürüst, açık sözlü ve kendi zayıflıklarını ortaya çıkarma eğilimini desteklediği de düşünülürse, çalışanın başarılı olmak için neye gereksinim duyduğunu kendisinden öğrenmenin, en etkili yolu olduğu görülür. BPDYS içinde "Öz Değerlendirme" formu çalışanın Performans Değerlendirme Görüşmesi başlamadan önce doldurduğu bir formdur. Yine yönetici tarafından Performans Değerlendirme Görüşmesi öncesinde ve sonrasında doldurulması önerilen "Kendini Değerlendirme Anketleri” de, yöneticinin Performans Değerlendirme Görüşmesine hazırlık çalışmalarını ve sonuçta görüşmeyi ve değerlendirmeyi ne derece etkili ve verimli geçirdiğini ölçmek açısından son derece yararlı olan öz değerlendirme anketleridir. Ayrıca İç ve Dış Müşteri Memnuniyetini ölçen formların, Performans Değerlendirme Görüşmesine Hazırlık aşamasında, yönetici tarafından kullanılması ve sonuçları ile çalışanların bireysel performansları arasındaki etkileşimin kurulması objektiflik açısından önem taşımaktadır. Çünkü özünde subjektif olan performans değerlendirme çalışmaları uygulamalarında çıkan sorunlar, hep subjektiflik derecesinin artması ile yaşanmaktadır. Yazılı dokümanlar haline getirilmiş geri veri ise subjektiflik oranını en aza indirebilecek kayıtlardır. Bu nedenle, kurulan sistem kurum/kuruluşa yeni iş yükü getiriyor gibi görünse bile, eğer sağlıklı bir Performans Değerlendirme uygulamasının getireceği motivasyon, başarı ve verimlilik artışına sahip olunmak isteniyorsa, bu kayıtların tutulması kaçınılmazdır. Bir kurum/kuruluşun BPDYS ile amaçladığı tüm olumlu sonuçlara ulaşabilmesi için sadece kurum/kuruluşu performansın değerlendirilmesine yönlendirmek yeterli değildir, bunu aynı zamanda iyi de yapmak gerekir. Eğer iyi uygulanırsa artı yönleri eksilerine ağır basacaktır. Diğer taraftan kötü yönlendirilmiş bir değerlendirmenin olumsuz sonuçları o kadar büyük olur ki, değerlendirmeyi hiç yapmamış olmak tercih edilebilir. Ayrıca BPDYS’ne karşı her kurum/kuruluşta direnç, sorunlar ve çatışmalar yaşanmaktadır. Birçok organizasyonda sistemin çalışmaz hale gelmesinin nedeni, ortaya çıkardığı sorunlar ve dirençlerdir. Buna karşın, kurum/kuruluşlar hep performans değerlendirme sistemlerini sürekli gözden geçirmekte ve yenilemeye çalışmaktadırlar. Çünkü BPDYS'nin getireceği motivasyon, verimlilik ve çalışma hayatında kalite etkileri düşünüldüğünde amacın; olumsuz sonuçların olabildiğince ortadan kaldırıldığı ve olumlu sonuçların ağırlıklı olduğu bir BPDYS olması kaçınılmazdır. KAYNAKÇA: AYTAÇ Serpil, “Çalışma Hayatında Kariyer Yönetimi, Planlaması, Geliştirilmesi, Sorunları”, Epsilon Yayıncılık Hiz. Tic. Ltd. Şti., İstanbul, 1997. KAYNAK Tuğrul, ADAL, Zeki, ATAAY İsmail, UYARGİL Cavide, SADULLAH Ömer, ACAR, Ahmet Cevat, ÖZÇELİK Oya, DÜNDAR Gönen, ULUHAN Reha, “İnsan Kaynakları Yönetimi”, İ.Ü. İşletme Fakültesi İşletme İktisadı Enstitüsü Araştırma ve Yardım Vakfı, Yayın No. 7, İstanbul, 2000. 15 MOHRMAN Allan M., RESNICK-WEST Susan M., LAWLER III Edward F., “Designing Performance Appraisal Systems”, The Jossey-Bass Management Series, 1989. SCHOLTER Peter R., “The Leader’s Handbook”, The Graw-Hill Companies, Inc.,1998. SENGE Peter M., “Beşinci Disiplin Öğrenen Organizasyon Düşünüşü ve Uygulaması” çev. Ayşegül İLDENİZ ve Ahmet DOĞUKAN, 1996. UYARGİL Cavide, “İşletmelerde Performans Yönetimi Sistemi, Performansın Planlanması, Değerlendirilmesi ve Geliştirilmesi”, İ.Ü. İşletme Fakültesi Yayın No:262, İşletme İktisadı Enstitüsü Yayın No:154, İstanbul, 1994. KAPLAN Robert S. ve NORTON David P., “The Balanced Scorecard: Measures Drive Performance” Harvard Business Review (Ocak-Şubat 1992) that Devlet Memurları Sicil Yönetmeliği, (Resmi Gazete, 15/Haziran/2011 tarih ve 27965 sayılı) 5018 Sayılı Kamu Mali Yönetimi ve Kontrol Kanunu, (Resmi Gazete, 24/Aralık/2003 tarih ve 25326 sayılı) Kamu İç Kontrol Standartları Tebliği, Maliye Bakanlığı, (Resmi Gazete, 26/Aralık/2007 tarih ve 26738 sayılı) “Kamu Personelinin Başarılarının Değerlendirilmesine İlişkin Genel Yönetmelik Taslağı” Devlet Personel Başkanlığı 16