MALİ ÇÖZÜM 15 YIL VE 3600 GÜNLE KIDEM TAZMİNATI ALANLAR BAŞKA YERDE ÇALIŞABİLİR Mİ? Dr. Resul KURT* Gözde UYGUR** I. GİRİŞ Çalışma hayatında en çok sorun yaşanan konuların başında kıdem tazminatı gelmektedir. 1475 sayılı İş Kanununa göre, yaşlılık aylığı bağlanması için öngörülen sigortalılık süresini ve prim ödeme gün sayısını tamamlayarak kendi istekleri ile işten ayrılmaları halinde kıdem tazminatı verilebilmektedir. Daha önce SGK tarafından 15 yıl ve 3600 gün sayısını doldurup yaşını bekleyen işçilerin kıdem tazminatı alabileceklerine ilişkin yazı verilmemekteydi. Ancak, 10/07/2008 tarihli genel yazı ile 08/09/1999 tarihinden önce çalışmaya başlayanlar için aylığa hak kazanma koşullarından yaş dışında en az 15 yıllık sigortalılık süresi ve 3600 prim ödeme gün sayısı koşullarını, 08/09/1999 tarihinden sonra çalışmaya başlayanlar için ise 60 ıncı maddesinin birinci fıkrasının (A) bendinin (a) ve (b) alt bentlerinde öngörülen yaş koşulu dışında kalan sigortalılık süresi ile prim ödeme gün sayısı koşullarını en erken yerine getirdikleri tarihte, kıdem tazminatına ilişkin yazının verilmesi yönünde uygulamanın değiştirilmesi uygun görülmüştür. SGK tarafından 15 yıl ve 3600 gün sayısını doldurup yaşını bekleyen sigortalılara 1475 sayılı iş kanununun 14. maddesine göre ‘Kıdem Tazminatı Alabilir’ yazısı verilmektedir. Bu şekilde başvuru yapılması halinde kıdem tazminatının ödenmesi gerekmektedir. Ancak, sigortalının ihbar tazminatı hakkı olmayacaktır. Özellikle son dönemlerde 15 yıl ve 3600 günü doldurup kıdem tazminatı alan çalışanların işten ayrıldıktan sonra bir başka işyerinde çalışmaya devam etmeleri halinde anlaşmazlıklar yaşandığı ve çoğunlukla da konunun yargıya intikal ettiği görülmektedir. Bu çalışmada Yargıtay kararları da dikkate alınarak 15 yıl ve 3600 gün * SGK E. Başmüfettişi İş ve Sosyal Güvenlik Müşaviri ** Denetçi MAYIS - HAZİRAN 2013 205 MALİ ÇÖZÜM sayısını doldurup yaşını bekleyen sigortalılara kıdem tazminatı ödenmesi konusunun ayrıntıları açıklanmıştır. II. KIDEM TAZMİNATI ÖDENMESİNİN KOŞULLARI 1475 sayılı İş Kanununun kıdem tazminatına ilişkin 14. maddesi dışındaki tüm maddeleri de yürürlükten kaldırılmıştır. 1475 sayılı kanunda gösterilen (ve aşağıda gösterilen) fesih hallerinde, en az bir yıllık çalışması olan işçiye veya işçinin vefat etmesi halinde de bu işçinin hak sahiplerine işveren tarafından kıdem tazminatı ödenmesi gerekmektedir. Kıdem tazminatına hak kazanabilmenin koşulları 1475 sayılı İş Kanunu’nun 14. maddesinde aşağıdaki gibi sıralanmıştır. a) İşveren tarafından 4857 sayılı İş kanunun 25. Maddesinin II numaralı bendinde gösterilen ahlak ve iyi niyet kurallarına uymayan haller ve benzeri nedenler dışında iş sözleşmesinin feshedilmesi, b) İşçi tarafından 4857 sayılı İş kanunun 24. Maddesinde sayılan nedenlerden dolayı iş sözleşmesinin feshedilmesi, c) Muvazzaf askerlik dolayısıyla iş sözleşmesinin feshedilmesi, d) İşçinin bağlı bulunduğu kanunla kurulu kurum veya sandıklardan yaşlılık, emeklilik, veya malullük aylığı yahut toptan ödeme alması amacıyla iş sözleşmesinin feshedilmesi, e) Kadının evlendiği tarihten itibaren bir yıl içerisinde kendi rızası ile iş sözleşmesini sona erdirmesi, f) İşçinin ölümü sebebiyle iş sözleşmesinin son bulması, g) Sosyal Sigorta Yasalarında değişiklik yapan 4447 sayılı yasa ile getirilen bir hükümle, 506 sayılı Kanunun 60. maddesinin birinci fıkrasının (A) bendinin (a) ve (b) alt bentlerinde öngörülen yaşlar dışında kalan diğer şartları veya aynı kanunun geçici 81. maddesine göre yaşlılık aylığı bağlanması için öngörülen sigortalılık süresini ve prim ödeme gün sayısını tamamlayarak kendi istekleri ile işten ayrılmaları, halinde bir yıldan fazla kıdemi olan iş kanunu kapsamındaki işçiye kıdem tazminatı ödenmesi gerekmektedir. III. 15 YIL VE 3600 GÜNLE KIDEM TAZMİNATI ÖDENMESİ Kademeli emeklilikle ilgili 4447 Sayılı Kanun’la 1999 yılında yapılan yasa değişikliğiyle emeklilik için gereken sigortalılık süresi ile prim gün sayısını doldurup yaşını doldurmayı bekleyen sigortalılara kıdem tazminatı verilmesi gerekmektedir. 206 MAYIS - HAZİRAN 2013 MALİ ÇÖZÜM Buna ilişkin düzenlemede “506 Sayılı Kanunun 60 ıncı maddesinin birinci fıkrasının (A) bendinin (a) ve (b) alt bentlerinde öngörülen yaşlar dışında kalan diğer şartları veya aynı Kanunun Geçici 81 inci maddesine göre yaşlılık aylığı bağlanması için öngörülen sigortalılık süresini ve prim ödeme gün sayısını tamamlayarak kendi istekleri ile işten ayrılmaları nedeniyle feshedilmesi halinde işçilere kıdem tazminatı ödenir” hükmü getirilmiştir. SGK tarafından 15 yıl ve 3600 gün sayısını doldurup yaşını bekleyen işçilerin kıdem tazminatı alabileceklerine ilişkin yayınlanan 10/07/2008 tarihli genel yazı ile, 08/09/1999 tarihinden önce çalışmaya başlayanlar için aylığa hak kazanma koşullarından yaş dışında en az 15 yıllık sigortalılık süresi ve 3600 prim ödeme gün sayısı koşullarını, 08/09/1999 tarihinden sonra çalışmaya başlayanlar için ise 60 ıncı maddesinin birinci fıkrasının (A) bendinin (a) ve (b) alt bentlerinde öngörülen yaş koşulu dışında kalan sigortalılık süresi ile prim ödeme gün sayısı koşullarını en erken yerine getirdikleri tarihte, kıdem tazminatına ilişkin yazının verilmesi yönünde uygulamanın değiştirilmesi uygun görülmüştür. SGK tarafından, 15 yıl ve 3600 gün sayısını doldurup yaşını bekleyen sigortalılara 1475 sayılı iş kanununun 14. maddesine göre ‘Kıdem Tazminatı Alabilir’ yazısı verilmektedir. Bu şekilde 15 yıl ve 3600 gün sayısını doldurup yaşını bekleyen sigortalılara kıdem tazminatının ödenmesi gerekmektedir. Ancak, sigortalının ihbar tazminatı hakkı olmayacaktır. 15 yıl ve 3600 gün sayısını doldurup yaşını bekleyen sigortalılara kıdem tazminatı ödendikten sonra, bir başka işyerinde çalışmasına engel bir durum bulunmamaktadır. T.C. Yargıtay 22. Hukuk Dairesi E. 2012/10954, K. 2013/909, T. 25.1.2013 sayılı kararında; “4857 sayılı İş Kanunu’nun 120. maddesi yollamasıyla, halen yürürlükte olan 1475 sayılı Kanun’un 14. maddesinin birinci fıkrasının dördüncü bendinde, işçinin bağlı bulunduğu kurum veya sandıktan yaşlılık, emeklilik veya malullük aylığı yahut toptan ödeme almak amacıyla ayrılması halinde, kıdem tazminatına hak kazanılabileceği hükme bağlanmıştır. O halde anılan hüküm uyarınca, fesih bildiriminde bulunulabilmesi için işçinin bağlı bulunduğu kurum veya sandıktan yaşlılık, emeklilik, malullük ya da toptan ödemeye hak kazanmış olması şarttır. Bundan başka işçinin bağlı bulunduğu kurum ya da sandığa bahsi geçen MAYIS - HAZİRAN 2013 207 MALİ ÇÖZÜM işlemler için başvurması ve bu yöndeki yazıyı işverene bildirmesi gerekir. Böylece işçinin yaşlılık, emeklilik, mamullük ve toptan ödeme yönlerinden bağlı bulunduğu mevzuata göre hak kazanıp kazanmadığı denetlenmiş olur. Öte yandan işçinin, sosyal güvenlik anlamında bu hakkı kazanmasının ardından, ilgili kurum ya da sandığa başvurmaksızın kıdem tazminatı talebiyle işyerinden ayrılması ve bu yolla hakkın kötüye kullanılmasının önüne geçilmiş olur. İşçi tarafından bağlı bulunduğu kurum ya da sandıktan tahsise ya da tahsis yapılabileceğine dair yazının işverene bildirildiği anda işverenin kıdem tazminatı ödeme yükümü doğar. Faiz başlangıcında da bu tarih esas alınmalıdır. 4447 sayılı Kanun’un 45. maddesi ile 1475 sayılı Kanun’un 14. maddesinin birinci fıkrasına ( 5 ) numaralı bent eklenmiştir. Anılan hükme göre, işçinin emeklilik konusunda yaş hariç diğer kriterleri yerine getirmesi halinde kendi isteği ile işten ayrılması imkânı tanınmıştır. Başka bir anlatımla, sigortalılık süresini ve pirim ödeme gün sayısını tamamlayan işçi, yaş koşulu sebebiyle emeklilik hakkını kazanamamış olsa da, anılan bent gerekçe gösterilmek suretiyle işyerinden ayrılabilecek ve kıdem tazminatına hak kazanabilecektir. Ancak, işçinin işyerinden ayrılmasının yaş hariç emekliliğe dair diğer kriterleri tamamlaması üzerine çalışmasını sonlandırması şeklinde gelişmesi ve bu durumu işverene bildirmesi gerekir. Somut olayda hat sorumlusu olarak çalışan davalı 1475 sayılı Kanun’un 14. maddesinin birinci fıkrası ( 5 ) numaralı bendi uyarınca onbeş yıl sigortalılık ve 3600 gün prim günü şartlarını sağladığı için 04.07.2011 tarihli istifa dilekçesi ile kıdem tazminatını alarak işyerinden ayrılmıştır. Davalı 15.07.2011 tarihine kadar çalışmasını sürdürmüş, bu tarihte işyerinden ayrılmış ve üç gün sonra başka bir işverene ait işyerinde çalışmak üzere işe başlamıştır. Davacının işyerinden ayrıldıktan sonra başka bir firmada çalışması hakkın kötüniyetli kullanılması olarak değerlendirilemez. Davalı kanunun kendisine verdiği emeklilik hakkını kullanmıştır. Kanunda tanınan bu hakkın amacı, işyerinde çalışarak yıpranmış olan ve bu arada sigortalılık yılı ile prim ödeme süresine ait yükümlülükleri tamamlamış olan işçinin, emeklilik için bir yaşı beklemesine gerek olmadan iş sözleşmesini aktif sonlandırabilmesine imkan tanımaktır. Davacının ödenen kıdem tazminatının iadesine ilişkin talebinin reddi yerine kabulüne karar verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.” denilmek suretiyle bu şekilde 15 yıl ve 3600 günü doldurup işten ayrılan bir kişinin daha sonra başka bir firmada 208 MAYIS - HAZİRAN 2013 MALİ ÇÖZÜM çalışmaya başlaması hakkın kötüniyetli kullanılması olarak değerlendirilemeyeceği belirtilmiştir. IV. SONUÇ SGK tarafından 15 yıl ve 3600 gün sayısını doldurup yaşını bekleyen sigortalılara 1475 sayılı iş kanununun 14. maddesine göre ‘Kıdem Tazminatı Alabilir’ yazısı verilmektedir. Bu şekilde başvuru yapılması halinde kıdem tazminatının ödenmesi gerekmektedir. Ancak, sigortalının ihbar tazminatı hakkı olmayacaktır. Özellikle son dönemlerde 15 yıl ve 3600 günü doldurup kıdem tazminatı alan çalışanların işten ayrıldıktan sonra bir başka işyerinde çalışmaya devam etmeleri halinde anlaşmazlıklar yaşandığı ve çoğunlukla da konunun yargıya intikal ettiği görülmektedir. T.C. Yargıtay 22. Hukuk Dairesi E. 2012/10954, K. 2013/909, T. 25.1.2013 sayılı kararında 15 yıl ve 3600 günü doldurup işten ayrılan bir kişinin daha sonra başka bir firmada çalışmaya başlaması hakkın kötüniyetli kullanılması olarak değerlendirilemeyeceği belirtilmiştir. Bu karar dikkate alındığında, çalışanın 15 yıl ve 3600 günü doldurup kıdem tazminatı aldıktan sonra başka bir işyerinde çalışlması durumunda işveren tarafından kıdem tazminatının iadesi talep edilemeyecektir. KAYNAKÇA T.C. Yasalar (01.09.1971). 1475 sayılı iş kanunu. Ankara : Resmi Gazete (13943 sayılı) T.C. Yasalar (08.09.1999). 4447 sayılı İşsizlik sigortası kanunu. Ankara : Resmi Gazete (23810 sayılı) T.C. Yasalar (10.06.2003). 4857 sayılı iş kanunu. Ankara : Resmi Gazete (25134 sayılı) MAYIS - HAZİRAN 2013 209 210