MALĠYE POLĠTĠKALARININ ETKĠNLĠĞĠNDE MODEL ARAYIġLARI: MALĠ KURAL VE TÜRKĠYE ÖRNEĞĠ GĠRĠġ 1970‟li yıllarda yaşanan Stagflasyon olgusu ile beraber, maliye politikalarında ihtiyariliğin mi yoksa kuralların mı geçerli olması konusu tartışmaya açılmıştır. İhtiyari maliye politikaları konjonktür durumlarında yeterli düzeyde etkinlik sağlayamaması nedeniyle eleştirilmiştir. Çeşitli şekillerde uzun zamandır uygulanan maliye politikaları son dönemde yasal metinler m olarak karşımıza çıkmaktadır. Türkiye uygulamasına baktığımız zaman da benzer bir durum olduğunu söyleyebiliriz. Türkiye‟de Mali Kural Kanun Tasarısı öncesinde IMF politikaları gereği faiz s. co dışı fazla verilmesine yönelik uygulamalar aslında birer mali kuraldır. Tasarı hazırlanmadan önce, tasarı gerekçesinde de söylenildiği gibi, bir takım yenilikler ka yapılarak mali saydamlık, hesap verilebilirlik gibi uygulamalar ile mali kuralların işlemesini ra kolaylaştırıcı yenilikler getirilmiştir. ka Çalışmada öncelikle mali kurallar genel olarak incelendikten sonra Türkiye‟de yürürlüğe ie girmesi beklenen Mali Kural Kanun Tasarısı irdelenecektir. 1. MALĠ KURAL TANIMI, KAPSAMI VE DÜNYA UYGULAMALARI I. Mali Kural Tanımı ve Kapsamı Maliye politikası aracılığı ile devletin ekonomiye müdahalesi, 1929 buhranı sonrası ivme kazanan Keynesyen görüş ile iktisat literatürüne girmiştir. Ancak bu maliye politikalarının 1970‟lerde ortaya çıkan stagflasyon1 olgusunu çözememesi nedeni ile maliye politikalarının kullanılması tartışılır hale gelmiştir. Bunun en önemli nedeni ise uygulanan maliye politikalarının ihtiyari olmasıdır. Bununla birlikte son 20- 25 yılda maliye politikalarının uygulanmasında ihtiyariliğin mi yoksa mali kuralların mı daha etkili olabileceği üzerinde yoğunlaşırmıştır. Özellikle maliye politikalarındaki ihtiyariliğin uygulanmasının olumsuz sonuçlar doğurması, yani önemli konjonktürel dalgalanmalar yaşanmış olması ve ekonomik istikrarsızlığın gerçekleşmesi m bağlamında bu tarz politikalara olan ilgi azalırken mali kurallara yönelme başlamıştır. 2 Mali co kurallar, ekonomiyi disipline etmeyi sağlayan ve ekonomik istikrara katkı vererek ekonominin s. performansını arttıran uygulamalardır. ka Mali Kural, makroekonomik anlamda, mali performans göstergelerine kalıcı olarak getirilen bir sınırlama ya da oran olarak tanımlanmaktadır. Mali kural, maliye politikaları araçları üzerinde ra yasal bir temele dayandırılmış sınırlamalardır. Başka bir anlatımla temel mali değişkenler üzerine ka konulan yasal sınırlamalar veya maliye politikası üzerine konan sürekli (kesintisiz) nitelikteki ie sayısal sınırlamalar olarak tanımlanabilir.3 Maliye politikası uygulamalarına kuralların katkısı, yalnızca sayısal hedeflere işaret edip onların yakalanması değildir. Mali kuralların asıl katkısı maliye politikasında şeffaflığı sağlayan raporlara ilişkin getirdiği yeniliklerdir. Kurallar, disiplinli, şeffaf ve hesap verilebilir kamu maliyesini tesis etmenin yanı sıra fiyat istikrarına da katkı sağlayabilir. Ancak belirtilen faydaların sağlanması mali kuralların iyi dizayn edilmesine bağlıdır. 4 Mali kuralların tasarlanması sürecinde göz önünde bulundurulması gereken sekiz temel kriter bulunmaktadır. Bu kriterler şu şekilde özetlenebilir. 5 1 Mali Kurallar iyi tanımlanmalı, belirsizliklere yer verilmemelidir. Stagflasyon, 1970‟li yıllarda ortaya çıkan ve durgunluk içinde enflasyon şeklinde tanımlanan, ekonomik istikrar politikasının temel amaçları olan fiyat istikrarı ve tam istihdamın gerçekleşmekten ne kadar uzak olduğunu yansıtan bir olgudur. (Beyhan Ataç, Maliye Politikası, Etam A.Ş. Matbaa Tesisleri, Eskişehir, Ocak 2006, s.42) 2 Ahmet Şengönül, Mehmet Songur, Türkiye‟de Mali Kural: Olsaydı ya da Olacaksa, http://www.setav.org/ups/dosya/51325.pdf, 29 Kasım 2011 3 Duran Bülbül, Turgay Bozoğlu, Serbest Piyasa Ekonomisine Yeni Düzen: Mali Kural, Vergi Dünyası, Mart 2011, Sayı:355, s.17 4 Birol Karakurt, Tekin Akdemir, Kurallı Maliye Politikası: Türkiye‟de Kurallı Maliye Politikası Örnekleri, Maliye Dergisi, Sayı:158, Ocak – Haziran 2010, s.229 5 Şengönül, Songur, a.g.e., s.6 Kural uygulamalarında şeffaflığın sağlanmasına dikkat edilmelidir. Kurallar basit ve anlaşılır olmalıdır. Kuralların esnekliği olmalıdır. Kurallar ulaşılması arzu edilen hedeflere uyumlu olmalıdır. Kuralların kredibilitesi olmalıdır. Kurallar diğer politikalarla uyumlu olmalıdır. Kurallar yapısal reformları destekleyici nitelikte olmalıdır. Mali Kuralların en önemli özelliği, yasal bir araç (uluslararası anlaşmalar, anayasalar, kanunlar ya da politika rehberleri ile uygulamaya konulmuş) ya da yerel bir terminoloji olmasından ziyade, bunların sürekli nitelikte olmasıdır.6 co m II. Mali Kuralların Ortaya ÇıkıĢ Nedenleri Mali kurallar, Keynezyen iktisat anlayışı gereği uygulanan iradi ve takdiri ekonomi politikalara s. (discretionary economic policies) alternatif olarak liberal perspektife dayalı yeni iktisat okulları ka (monetarizmi kurumsal iktisat, anayasal iktisat ve diğerleri) tarafından gündeme getirilen bir ra seçenektir.7 ka Mali kuralların oluşturulmasının arkasında yatan temel düşünce, hükümet ve parlamentoların ie mali sürdürülebilirliği devam ettirebilmek için orta ve uzun dönem hedeflere doğru açık bir anlaşma yapmak istemeleridir.8 Mali kurallara başvurmanın bir diğer nedeni, mali disiplini güçlendirme amacıdır. Mali kuralların kullanılması ilişkilendirilmektedir. Mali kuralların genellikle mali performansın güçlendirilmesi ile varlığı ve mali performansın iyileşmesi durumunda hükümetlerin genellikle mali dürüstlüğe doğru tutum değişikliği içine girdikleri ifade edilmektedir.9 Mali kuralların uygulanmasının pek çok amaçları bulunmaktadır. Bu amaçlardan birisi ve belki de en önemlisi siyasal aktörlerin kendi özel çıkarlarına yönelik davranış eğilimlerini sınırlamaktır. Özellikle, yeniden seçilme gayesiyle oylarını azamileştirmeye çalışan politikacılar ile bürokrasinin sağladığı özel yararlar ve avantajlardan (makam-mevki, yüksek maaş, yurtdışı 66 Karakurt, Akdemir, a.g.e., s.226 Coşkun Can Aktan, Kurumsal Maliye Politikası ve Mali Kurallar (Ekonomi Politikası Yönetiminde Anayasal ve Yasal Mali Kurallar), Çimento ve İşveren Dergisi, Ocak 2011, Sayı:1, Cilt:25, s.5 8 Nihat Edizdoğan, Mali Kural ve Türkiye Değerlendirilmesi, http://www.bursahaberevi.com/2011/03/04/mali-kural-ve-turkiyedegerlendirmesi/, 08 Aralık 2011 9 Karakurt, Akdemir, a.g.e., s.231 7 seyahati vs.) yararlanan bürokratlar iradi ve takdiri ekonomi politikalarını kullanarak mali ve ekonomik dengeleri altüst edebilirler.10 III. Mali Kuralların Türleri Mali kurallar, sınırlamalar derecesine göre de katı ve esnek kurallar şeklinde de sınıflandırılabilir. Bir hükümet, ekonomik koşullar ve siyasi tercihleri değiştirdiğinde mali kurallarda dilediği şekilde değişiklik yapamıyorsa bu kurallar katı kurallardır. Katı kurallarda süreklilik ve istikrar varken genellikle koalisyon anlaşmaları, orta vadeli programlar, ali sorumluluk kanunları veya yıllık bütçe kanunları ile oluşturulan esnek kurallar ya yıllık bazda hazırlanır ya da her yıl yenilenir.11 m Mali kuralların bir kısmı sayısal nitelikli hedeflerden oluşurken, bir kısmı da ekonomik yapıyı co düzenleyen / iyileştiren (bir dizi yapısal düzenlemeyi içeren) sayısal olmayan kurallar bütünüdür. OECD ülkelerinde de mali kuralların iki geniş formu uygulanmaktadır. Birincisi, maliye politikası s. araçlarının gerçekleştirilmesine katkı veren orta vadeli nesnel hedefler olarak ifade edilebilecek ka olunan sayısal kurallardır. Bunlar genel olarak çok yıllı harcama limitleri, altın kural12, denk bütçe ra kuralı, bütçe açığı kuralları, borç tavanları ve vergi yükü artışları üzerine getirilen sınırlamalardır. 13 ka A. Borç kuralları (sınırlamaları): ie En eski ve fonksiyonel maliye politikası kurallarından birisi, devlet borçlarına getirilen yasaklamalar ve sınırlamalardır.14 Borç kuralları, kamu idare birimlerinin borçlanmasına belirli bir endeksleme ile bir üst sınır getiren uygulamalardır.15 Bu türden kurallara göre eyalet veya yerel yönetimlerin yurtiçi veya yurtdışı kaynaklardan borçlanmaları engellenebilir; kamu idari birimleri veya kurum-kuruluşların belirli piyasalardan veya belirli borçlanma araçları ile borçlanması sınırlandırılabilir ya da bu türden borçlanması önceki mali dönemlerdeki kamu gelirleri ve giderlerine bağlı olarak kısıtlanabilir ve nihayet gayrisafi yurtiçi hasılaya kıyasla toplam borç stokuna limitler getirilebilir.16 10 Aktan, a.g.e., Ocak 2011, s.5 Bülbül, Bozoğlu, a.g.e., s.18 12 Altın kural, ekonomik devre boyunca, devletin sadece yatırımlar için borçlanabilmesini cari harcamalar için borçlanamamasını ifade etmektedir. Bu nedenle, ekonomik devre boyunca cari bütçenin dengede olmasını veya fazla verilmesini gerektirir. (Ebru Şevik, Mali Kurallar, Bütçe Dünyası, Cilt 3, Sayı: 28, Kış 2008, s.56) 13 Karakurt, Akdemir, a.g.e., s.233 14 Mehmet Ali Bilginoğlu, Gökçe Maraş, Makroekonomik Modellerde Maliye Politikası Kurallarının İşleyişi, http://www.sobiad.org/eJOURNALS/dergi_HIA/arsiv/2011/06mahmet_ali_bilginoglu.pdf, 25 Kasım 2011, s.58 15 İstiklal Y. Vural, (ed.) Coşkun Can Aktan, Dilek Dileyici, İstiklal Y. Vural, Mali Disiplinin ve Ekonomik İstikrarın Sağlanmasında Yeni Bir Araç: Maliye Politikası Kuralları, Kamu Ekonomisi ve Kamu Politikası, Seçkin Yayınları, Ankara, 2005, s.186 16 Aktan, a.g.e., Ocak 2011, s.6-7 11 B. Bütçe Kuralları (sınırlamaları): Bütçe sınırlamaları, bütçenin hacminde veya bileşiminde yapılan sınırlamaları içerir. Örneğin, kamu gelirleri ile kamu giderlerinin birbirlerine denk olması zorunlu hale getirilebilir; gayrisafi yurtiçi hasılaya kıyasla mali açıklara sınırlama getirilebilir; yapısal bütçe denkliği hedeflenebilir veya gayrisafi yurtiçi hasılaya kıyasla yapısal bütçe açıklarına kısıtlamalar konabilir ya da cari gelir ve giderlerin denkliği zorunlu tutulabilir, yani yatırım harcamalarının finansmanı dışında borçlanmaya izin verilmeyebilir (altın kural uygulaması).17 C. Harcama Kuralları (sınırlamaları): m Harcama kuralları genellikle toplam harcamalar, faiz dışı ya da cari harcamalar üzerine co mutlak, GSYH‟ye oran ya da harcamaların artışı oranını konu alan kalıcı sınırlamalardır. Sanayileşmiş bir çok ülkede (Hollanda, Yeni Zelanda, İsveç ABD, İngiltere vb.) uygulamaya konan s. harcama sınırlamaları genellikle bir mali yılı aşan bir dönemi kapsayacak düzenlemeleri ka içermektedir.18 ka ra D. Vergi Kuralları (Sınırlamaları): Vergi sınırlamaları genelde yerel yönetimlerin mali disiplin altına alınması için merkezi ie hükümetlerin veya vatandaş ya da sivil toplumun girişimi ile seçmenler tarafından gündeme getirilen uygulamalardır.19 Yerel yönetimlerin gelirlerini aşan giderde bulunmasını engellemek amacıyla vergi gelirlerindeki artış yerel yönetim gelirleri, nüfus artış hızı ve enflasyona endekslenerek sınırlandırılmakta veya emlak vergisi gibi bazı vergilerin oranlarına tavan getirilmektedir.20 Kuralların ikinci formu ise, nesnel mali kuralların uygulanması ile ilgili olan sayısal olmayan kurallardır. Bunlar ise, muhasebe şeffaflığı, hesap verilebilirlik, raporlama ve izleme, olası müeyyideler ve nesnel mali kuralların oluşumunu sağlayan belli koşulların oluşturulmasıdır. 21 17 Aktan, a.g.e., Ocak 2011, s.6 İstiklal Y. Vural, (ed) Coşkun Can Aktan, Dilek Dileyici, İstiklal Y. Vural, Mali Disiplinin ve Ekonomik İstikrarın Sağlanmasında Yeni Bir Araç: Maliye Politikası Kuralları, Kuramsal Maliye Politikası, Seçkin Yayıncılık, Şubat 2005, s.102 19 Vural, a.g.e., Şubat 2005, s.102 20 Aktan, a.g.e., Ocak 2011, s.7 21 Karakurt, Akdemir, a.g.e., s.233 18 Mali Kuralların Olumlu Yanları ve EleĢtirisi IV. Genel olarak, mali kuralların olumlu yönleri daha ön planda olup, mali kurallar genelde esnek olmadıkları yönünden eleştirilmektedir. Mali kurallar konusundan yapılan bazı ampirik çalışmalar aşağıdaki tabloda özetlenmiştir. Tablo 1: Maliye Politikası Kuralları ile Ġlgili Bazı Ampirik ÇalıĢmalar Çalışma Dönem Ülke Bulgu Von Hagen 1970- ABD Kamu borcu sınırlandığında ve denk bütçe kuralı sıkı bir (1991) 1985 şekilde uygulandığında, kişi başına düşen borç / gelir oranı ve garantisiz borç / garantili borç oranı farklılık m göstermektedir. Kuralların daha sıkı uygulandığı ve co borçlanmanın sınırlandırıldığı eyaletlerde garantisiz borç 1970- ve Bayoumi 1990 Gelir ve harcamalarla ilgili sınırlamalar uygulandığında, ABD borçlanma maliyetleri azalmaktadır. Söz konusu ka Eichengre en s. / garantili borç oranı daha yüksektir. sınırlamalarla ileriki dönemlerdeki borçlanma ihtiyacı ve ra (1994) bu doğrultuda iflas etme olasılığı azalacaktır. Rueben 1996 ABD ka 1973- ie Poterba ve (1999) Harcama sınırlama kuralı uygulayan eyaletler, uygulamayan eyaletlere kıyasala daha düşük faiz hadleriyle borçlanmaktadır. Ancak vergi sınırlaması uygulayan eyaletlerin borçlanma maliyetleri, uygulamayan eyaletlere kıyasla daha yüksektir. Bütçe açıklarını sınırlayan yasaları gevşek uygulayan eyaletlerdeki borçlanma maliyetleri, söz konusu yasaları sıkı biçimde uygulayan eyaletlere nazaran daha yüksektir. Golinelli ve 1988- 19 OECD Maliye politikası kuralları ülkelerdin bütçe fazlası Momiglia 2005 ülkesi hedeflerini olumlu etkilemektedir. 1980- ABD ve ABD ve Japonya‟da uygulanan maliye politikası 2003 Japonya kurallarının politik bütçe dalgalanmaları üzerinde olumlu (2005) Von Hagen bir etkisi vardır. Her iki ülkede de sıkı maliye politikası kuralları oldukça etkindir. Rose (2006) 1974- Maliye politikası kuralları kamu harcamalarındaki politik ABD konjonktür dalgalanmalarını azaltmaktadır. 1999 Fatos ve 1963- Mihov (2006) 2000 Bütçe sınırlamaları politik dalgalanmaları azaltır. Mali ABD sınırlamalar mali politikaların hasıla şoklarına duyarlılığını azaltır. Hallerberg, 1985- 15 AB Yerel yönetimlerde borçlanma sınırlaması uygulayan Strauch ve 2004 ülkesi Danimarka ve İsveç gibi ülkelerde bütçe açığı düşük von Hagen çıkmıştır. Maliye politikası kuralları uygulayan bütün (2007) ülkelerde kamu borcu büyüme oranında bir azalma gerçekleşmiştir. 1980- 12 AB Bütçe kuralları, kamu borcunu kamu harcamalarından Padovano 2003 ülkesi daha fazla kısıtlamaktadır. Aynı zamanda bütçe kuralları m Lagona ve toplam açıkları birincil açıktan daha fazla kısıtlamaktadır. 1955- Walti 1999 İsviçre Maliye politikası kurallarının cari bütçe dengesi üzerinde pozitif ve anlamlı bir etkisi mevcuttur. s. Krogstrup ve co (2007) ka Kaynak: Mehmet Ali Bilginoğlu, Gökçe Maraş, Makroekonomik Modellerde Maliye Politikası Kurallarının İşleyişi, politikasına yöneltilen çeşitli eleştiriler bulunmaktadır. İlki maliye politikası ka Maliye ra http://www.sobiad.org/eJOURNALS/dergi_HIA/arsiv/2011/06mahmet_ali_bilginoglu.pdf, 25 Kasım 2011, s.61 uygulamaları konjonktürel dalgalanmalara karşı güçlü bir araç olarak uygulanan isteğe bağlı ie maliye politikası uygulamalarının gücünü azaltır ve çeşitli sınırlamalarla elleri bağlanan hükümetler konjonktür karşıtı etkin politikalar uygulayamayınca konjonktürel dalgalanmaların şiddeti ve sıklığı artar. İkinci olarak, maliye politikası kurallarının siyasi irade olmaksızın başarı şansı son derece düşüktür; ancak, daimi nitelikteki kurallar olmaksızın hükümetlerin mali disiplini sürdürecek rasyonel politikalar uygulamaları mümkündür.22 V. Dünyada Mali Kural Uygulamaları Mali kurallar, konfederasyonlar, federasyonlar ve parasal birliğe dâhil ülkelerde negatif dışsallıkların önlenmesi, bağımsız para politikası uygulanması ve para politikasının başarısı için de hayati önem taşımaktadır. Parasal birliğe üye diğer ülkelerde üyelerden birinin uygulamaya koyduğu genişletici maliye politikaların birliğe üye ülkeler üzerinde yol açacağı negatif dışsallıkları giderme gereği, maliye politikalarının koordine edilmesini ve birliğe üye ülkelerin bu tür politikaları 22 Vural, a.g.e., Şubat 2005, s.187 uygulamadaki inisiyatifinin sınırlandırılması gerekmektedir. Mali kurallar, istikrar ve büyümeye katkı yapmanın yanı sıra, parasal birliğe dahil ülkelerin birinde yaşanabilecek finansal istikrarsızlığın diğer ülkelerde olumsuz etkilere yol açmasını da önleyebilirler.23 Avrupa Birliği‟nde mali kurallar, Avrupa Parasal Birliği kapsamında Maastricht Kriterleri çerçevesinde uygulanmaktadır. Burada Maastricht Kriterleri ile ülkelerin birçok mali uygulamaları belirli sayısal hedefler ve limitlerle sınırlandırılmıştır. Maastricht Kriterleri‟nin yanı sıra, her bir Avrupa Birliği ülkesinde en az bir mali kural uygulaması yapılmaktadır. 24 Batılı ülkelerde mali kural kavramının ortaya atılışı 1990‟lı yıllarda başlamış ve ülkelerin çoğunda genelde birkaç kural birlikte uygulanmaktadır. AB-Euro Bölgesinde ortak bir para politikası uygulanır iken maliye politikaları farklılık göstermekte, maliye politikalarında uyum m sağlayabilmek için ayrıca Maastricht kriterleri ve bu kriterleri destekleyici ek mali kural co uygulamaları giderek yaygınlık kazanmaktadır. Nitekim 1990 yılında AB ülkelerinde uygulanan mali kural sayısı 16 iken, bu sayı 2008 yılında 67‟ye yükselmiştir. AB Kamu Maliyesi Raporu‟na s. göre, 67 adet mali kuralın 26‟sı bütçe dengesi ile ilgili iken, 18‟i borç kuralı, 17‟si harcama kuralı ile ka ilişkilidir. Ülkelerin üniter veya federal yapıda olması ile yerel yönetimlere ilişkin mali düzenlemeler, uygulanmakta olan mali kuralların tanım ve sayısını belirleyici bir unsur olmaktadır. Almanya‟da ra mali kurallar 1969 yılından itibaren, ABD‟de 1985 yılında, İsviçre‟de 2001‟de, Yeni Zelanda‟da ie uygulaması bulunmaktadır.25 ka 1994‟de, Brezilya‟da 2000‟de uygulanmaya başlamış, dünya genelinde 81 ülkede mali kural Mali kuralların düzenlenme yöntemleri de ülkelerin yapılarına göre farklılık göstermektedir. Anayasa, yasalar, çeşitli hukuki düzenlemeler, siyasi irade beyanları, uluslararası anlaşmalar, mali kurallar için yasal zemin oluşturmaktadır. ABD, İsviçre, Almanya ve Polonya‟da uygulanan kurallar anayasal bir zorunluluk gerektirirken, İngiltere, Yeni Zelanda, İspanya, İsveç ve Kanada gibi bazı Latin Amerika ülkelerinde yasal düzenlemeler, uygulama için yeterli olabilmektedir. Avrupa Birliği‟nde ise üye ülkeler Maastricht Kriterlerine ve İstikrar ve Büyüme Paktı gibi uluslararası anlaşma kurallarına uymakla yükümlüdürler. Japonya‟da hükümet kararı, Norveç‟te Mali İstikrar Tüzüğü, Hollanda ve Endonezya‟da siyasi karar ve rehberler, mali kuralların uygulanmasını sağlayan düzenlemelerdir.26 23 Karakurt, Akdemir, a.g.e., s.231 Şengönül, Songur, a.g.e., s.11 25 Edizdoğan, a.g.e., s.1 26 Şengönül, Songur, a.g.e., s.11 24 Planlama ve uygulamada; Anglo-Sakson ülkeler (Avustralya, Kanada Eyaletleri, Yeni Zelanda ve İngiltere) şeffaflık üzerinde dururken, Kara Avrupası (Avrupa Parasal Birliği İstikrar ve Büyüme Paktı ve İsviçre) ve yükselen piyasa ekonomileri (Arjantin, Brezilya, Kolombiya, Peru, ve Hindistan) sayısal referans değerlerine (hedefler, limitler) daha fazla odaklanmaktadır.27 Uygulamada mali kurallar pek çok nedenle oluşturulmuştur. Örneğin; savaş sonrası Japonya‟da makroekonomik istikrarı garantilemek, bazı Kanada eyaletlerinde hükümetin maliye politikasının ve açık azaltma araçlarının güvenilirliğini arttırmak, Yeni Zelanda‟da özellikle nüfusun yaşlanması karşısında uzun dönemli maliye politikasının sürdürülebilirliğini sağlamak veya AB‟de olduğu gibi EMU ile negatif dışsallıkları minimize etmek amaçlanabilmektedir.28 co I. Türkiye’de Mali Kuralların Uygulanmaya Konulması m 2. MALĠ KURAL VE TÜRKĠYE UYGULAMASI s. Türkiye‟de kurallı maliye politikası uygulamalarının büyük ölçüde IMF ile yapılan stand-by ka anlaşmaları ve istikrar programı uygulamaları ile şekillendiği ifade edilebilir.29 2010 yılı sonuna kadar yasalaşması hedeflenen ancak çeşitli nedenlerle ertelenen mali kural kanun tasarısı ile mali ka ra kurallara yasal dayanak oluşturularak kurallı maliye politikalarının pekiştirilmesi hedeflenmiştir. Devlet Bakanı Ali Babacan, mali kural konusunda yaptığı basın toplantısında, kamu ie kurumlarının kendisini disipline eden, hesap veren, denetlenen bir kurallı döneme gireceğini, yerel yönetimlerin harcamalarının da kural ve denetim altına alınacağını, 2011 yılında eşik büyümenin %5, buna bağlı geniş tabanlı kamu açığının GSYH‟nin %1‟i olarak mali kural içinde hedeflendiğini belirtmiştir. Açıklamada sürekli denetim ve izleme mekanizmalarının gündemde olacağı, bugüne kadar kural dışı olan alanların kural ve denetim altına alınmasının sağlanabileceği, denetim görevinin ise Sayıştay tarafından gerçekleştirileceği ifade edilmiştir. Böylece, sadece bütçe açığını değil kamu kesimindeki tüm kuruluşların açıkları da dikkate alınarak belirlenen kamu açığı GSYH‟nin %1‟ini geçemeyecek, kaynak-harcama dengesi %5 büyüme hedefine göre ayarlanacaktır.30 27 Karakurt, Akdemir, a.g.e., s.234 Abdulkadir Işık, Metin Meriç, AB‟de Kamu Yatırımlarının Finansmanında „Altın Kural‟, Ege Akademik Bakış, 9 (4) 2009, s.1593 29 Karakurt, Akdemir, a.g.e., s.247 30 Edizdoğan, a.g.e., s.2 28 II. Mali Kural Kanun Tasarısı Ülkemizde mali kuralın uygulanacağına ilişkin açıklamalar Eylül 2009‟da Orta Vadeli Program ile birlikte yapılmıştır. Bilindiği gibi 2010-2012 dönemini kapsayan Orta Vadeli Program‟da mali kural uygulamasına geçileceği, uygulamanın 2011 yılı bütçe döneminden itibaren yürütülmesinin sağlanacağı, hazırlıkların 2010 yılı içinde tamamlanacağı açıklanmıştır. 31 A. Mali Kural Kanun Tasarısında Mali Kural’ın Hukuki Çerçevesi Mali kural kanun tasarısının 1. maddesinde tasarının, dolayısı ile mali kural uygulamasının amacı; „Mali sürdürülebilirliğin ve öngörülebilirliğin artırılması suretiyle makroekonomik istikrarın güçlendirilmesi için kamu mali yönetiminde uygulanacak mali kuralların ve bunlara ilişkin ilke, esas co m ve usulleri düzenlemektir‟. Genel yönetim, merkezi yönetim bütçesine dâhil kamu idareleri, döner sermayeler, işsizlik s. sigortası fonu dâhil sosyal güvenlik kurumları ve mahalli idareler ile Avrupa Hesaplar Sistemine ka uygun olarak Devlet Planlama Teşkilatı Müsteşarlığı, Hazine Müsteşarlığı, Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası ve Türkiye İstatistik Kurumunun da görüşünü almak suretiyle Maliye Bakanlığınca ra belirlenen diğer kamu idarelerimi ve fonları kapsamaktadır.32 Kanunla tanımlanan genel yönetim ie kapsamlıdır.33 ka 5018 sayılı Kamu Mali Yönetimi ve Kontrol Kanunu‟nda tanımlanan genel yönetimden daha geniş Genel yönetim açığı ise genel yönetimin Maliye Bakanlığı tarafından çerçevesi belirlenerek kamuoyuna duyurulan Avrupa Hesaplar Sistemi ile uyumlu konsolide açığıdır. 34 Mali Kural uygulamasına ilişkin temel ilkeler ise şu şekilde sıralanabilir; 35 Mali kuralın uygulanmasında basitlik, doğruluk, saydamlık ve hesap verilebilirlik esastır. Mali kuralın uygulanmasına ilişkin veriler tam ve zamanında kamuoyuyla paylaşılır. Bu kanun kapsamındaki kuruluşların muhasebe ve raporlama işlemleri Avrupa Hesaplar Sistemi ve diğer uluslararası standartlara uyumlu olarak yürütülür. 31 Edizdoğan, a.g.m., s.2 Mali Kural Kanun Tasarısı, Md.3, http://www.muhasebetr.com/guncelmevzuat/mevzuat_oku.php?mevzuat_id=1142, 11 Aralık 2011 33 Edizdoğan, a.g.m., s.2 34 Mali Kural Kanun Tasarısı, Md.3, http://www.muhasebetr.com/guncelmevzuat/mevzuat_oku.php?mevzuat_id=1142, 11 Aralık 2011 35 Mali Kural Kanun Tasarısı, Md.4, http://www.muhasebetr.com/guncelmevzuat/mevzuat_oku.php?mevzuat_id=1142, 11 Aralık 2011 32 Genel yönetim kapsamına alınacak kuruluşların belirlenmesinde Avrupa Hesaplar Sistemi esas alınır. Muhasebe ve istatistik yöntemlerinde önemli değişiklik yapılaması halinde, kamuoyu zamanında bilgilendirilir ve geçmiş veriler yeni duruma uygun olarak raporlanır. Tasarıya göre, uygulanacak mali kuralın iki ana bileşeni bulunmaktadır. Bunlardan ilki bütçe açığı ile ilgili, ikincisi ise büyüme ile ilgilidir. Mali kural kapsamında, orta ve uzun vadede genel yönetim bütçe açığı GSYH‟nin yüzde 1 ve büyüme yüzde 5 olarak belirlenmiştir. Ancak büyümenin hedefin üstünde gerçekleşmesi halinde tasarruf sağlanacak, altında kalması halinde ise harcamalar arttırılacaktır. Formülde mali uyum oranı da 0.33 olarak kullanılacaktır. Yani, büyüme ve bütçe açığı hedeflerinden sapma olması durumunda, bir sonraki dönemde 0.33 oranında bir co B. Mali Kural Kanun Tasarısında Mali Kural Formülü m uyarlama söz konusu olacaktır.36 s. Mali kural kanun tasarısının 5. maddesinde mali kural formüle edilmiş ve şu şekilde ka açıklanmıştır. ra “Herhangi bir yılda genel yönetim açığının gayrisafi yurtiçi hasılaya oranı, bir önceki yıl genel ka yönetim açığının gayrisafi yurtiçi hasılaya oranına aşağıdaki şekilde belirlenen genel yönetim ie açık uyarlamasının eklenmesi suretiyle hesaplanan tavanı aşamaz. a) Genel yönetim açık uyarlaması, açık etkisi ile konjonktürel etkinin toplamından oluşur. b) Açık etkisi, bir önceki yıl genel yönetim açığının gayrisafi yurtiçi hasılaya oranından, genel yönetim açığının gayrisafi yurtiçi hasılaya oranına ilişkin uzun dönemli hedef olan yüzde birin çıkarılması sonucu bulunan değerin -0,33 ile çarpılması suretiyle hesaplanır. c) Konjonktürel etki, ilgili yıl reel gayrisafi yurtiçi hasıla artış oranından yüzde beşin çıkarılması sonucu bulunan değerin -0,33 ile çarpılması suretiyle hesaplanır.” Bu maddeden hareketle mali kural formülü şu şekilde yazılabilir:37 a(t) ≤ a(t-1) – y(a(t-1) – a*) – k(b(t) – b*) 36 Aktan, a.g.e., s.12 Mali Kural Kanun Tasarısı Madde Gerekçeleri; 5. Madde Gerekçesi, http://www.muhasebetr.com/guncelmevzuat/mevzuat_oku.php?mevzuat_id=1142, 11 Aralık 2011 37 Yukarıdaki formülde: a(t) Cari yıldaki genel yönetim açığının gayrisafi yurtiçi hasılaya oranını, a(t-1) Bir önceki yılın genel yönetim açığının gayrisafi yurtiçi hasılaya oranını, Yüzde bir olarak belirlenmiş olup borç stokunun makul bir seviyeye düşürülmesi a* amacıyla, genel yönetim açığının gayrisafi yurtiçi hasılaya oranının orta-uzun vadede ulaşılması hedeflenen değerini, Cari yıldaki reel gayrisafi yurtiçi hasıla artış oranını, b(t) Yüzde beş olarak belirlenmiş olup otomatik dengeleyicilerin çalışmasında esas b* alınacak eşik reel gayrisafi yurtiçi hasıla büyüme oranını, Yakınsama hız katsayısını, k Döngüsel (konjonktürel) etkiyi yansıtma katsayısını, -y(a(t-1)– a*) Açık etkisini, -k(b(t) – b*) Konjonktürel etkiyi, m y co ifade etmektedir. s. Devlet Bakanı Ali Babacan, mali kural konusunda yaptığı basın toplantısında, kamu ka kurumlarının kendisini disipline eden, hesap veren, denetlenen bir kurallı döneme gireceğini, yerel ra yönetimlerin harcamalarının da kural ve denetim altına alınacağını, 2011 yılında eşik büyümenin %5, buna bağlı geniş tabanlı kamu açığının GSYH‟nın %1‟i olarak mali kural içinde hedeflendiğini ka belirtmiştir. Açıklamada sürekli denetim ve izleme mekanizmalarının gündemde olacağı, bugüne ie kadar kural dışı olan alanların kural ve denetim altına alınmasının sağlanabileceği, denetim görevinin ise Sayıştay tarafından gerçekleştirileceği ifade edilmiştir. Böylece, sadece bütçe açığını değil kamu kesimindeki tüm kuruluşların açıkları da dikkate alınarak belirlenen kamu açığı GSYH‟nın %1‟ini ayarlanacaktır. geçemeyecek, kaynak-harcama dengesi %5 büyüme hedefine göre 38 Bu bilgiler ışığında mali kural formülü aşağıdaki gibi olacaktır. ∆a=0,33(a(t-1)-1)-0,33(b-5) Bu formülde 0,33(a(t-1) genel yönetim açığının GSYİH‟ya oranında oluşacak uyarlamaya yapacağı etkiyi bize verirken, 0,33(b-5) is bize konjonktürel dalgalanmalardaki değişmenin genel yönetim açığının GSYİH‟ya oranında oluşacak uyarlama etkisini vermektedir.39 38 39 Edizdoğan, a.g.e., s.2 Şengönül, Songur, a.g.e., s.15 Mali kuralın kısaca herhangi bir yılın bütçe açığının, önceki yılki bütçe açığının uzun vadeli hedeften ne ölçüde saptığına ve de ekonomideki konjonktüre göre belirlenmesini içerdiği söylenebilir.40 C. Raporlama, Denetim ve Ġstatistiklerin Derlenmesi Mali kural kanun tasarısının 7. Maddesinde raporlama, denetim ve istatistiklerin derlenmesi konusuna değinilmiştir. 7. maddenin 1. bendinde orta vadeli program ve mali planın yayımını takip eden onbeş gün içerisinde Maliye Bakanı ve Devlet Planlama Teşkilatı Müsteşarlığının bağlı olduğu bakan‟ın, m TBMM Plan ve Bütçe Komisyonunu özel gündemli bir toplantıda, hedefler, gerçekleşmeler, co güncellemeler ve varsa kurallardan sapmalar ile sapmaların gerekçeleri konusunda bilgilendirir s. hükmü yer almaktadır. ka Aynı maddenin 2. ve 4. bentlerinde, Maliye Bakanlığı tarafından Mali Kural İzleme raporu hazırlanacağı ve bu rapordaki verilerin doğruluğu, güvenilirliği ve önceden belirlenmiş standartlara ka almaktadır. ra uygunluğu bakımından değerlendirmesinin ise Sayıştay tarafından yapılacağı ifadeleri yer ie 3. MALĠ KURAL VE TÜRKĠYE ÖRNEĞĠNĠN DEĞERLENDĠRMESĠ I. Mali Kural Kanun Tasarısı Öncesi Mali Kural Uygulamaları Türkiye‟de özellikle 1990‟ların ikinci yarısından bu yana uygulanan maliye politikalarının temel hedefi; bütçede faiz dışı fazla vermek, özelleştirme gelirlerini arttırmak ve dış borçla finansmanı sağlamak suretiyle iç borç stokunu kontrol altına almaktır. 1994 krizi sonrasında sürdürülemez hale gelen iç borçlanma yapısı, hükümetleri faiz dışı fazla vermeye zorlamıştır. 2000 yılından sonra uygulanan programlarda da faiz dışı fazla, maliye politikasının önemli bir göstergesi olarak kabul edilmiştir. Faiz dışı fazla hedefi (IMF tanımlı) borçların sürdürülebilirliğini sağlamaya yönelik önemli, aynı zamanda yüksek faiz harcamalarını düşürme, faiz dışı harcamalarda da disiplini sağlamaya zorlayan bir adımdır.41 40 41 Mali Kural, http://www.capital.com.tr/mali-kural-haberler/7203.aspx?6.Page, 02 Aralık 2011 Karakurt, Akdemir, a.g.e., s.246-247 Belirtilen tarihlerdeki tüm resmi belgelerde yüksek oranda faiz dışı fazla sağlamaya yönelik sıkı maliye/bütçe politikası enflasyonla mücadele için gerekli görülmekte, uygulamaların çerçevesini “enflasyonla mücadele programı” oluşturmaktadır. Yüksek enflasyonun ana nedeninin bütçe açığı olarak belirlenmesi uygulanacak iktisat politikalarında kamu maliyesi alanında yapılacak düzenlemelerin, dolayısıyla maliye politikasının yaşamsal öneme sahip olduğunu ortaya koymaktadır.42 Faiz dışı fazla hedefi, IMF‟nin desteklediği programlarda kural haline gelmiştir. İlave olarak, faiz dışı fazla hedefi, kamu kesimin borçlanma ihtiyacının azaltılması ve bütçenin toparlanması, enflasyonun aşağı çekilmesi, 2001 krizi sonrasında ortaya çıkan „borçların çevrilebilirliği‟ konusundaki kuşkuların ortadan kaldırılması için güçlü bir çıpa olarak belirlenmiştir. 43 m II. Türkiye’de Uygulanmak Ġstenen Mali Kural’ın Değerlendirilmesi co Mali kurallar ile ilgili kriterler 1. Bölümde sıralanmıştır. Bu kriterlere göre bir değerlendirme s. yapılmak istenirse, ka Henüz son şeklini almamış olan mali kural yasası iyi tanımlanma ve belirsizliklere yer verilmemesi konusunda çok da başarılı değildir. Zira mali kural sayısı ve kapsamı bakımından ka ra yetersiz, ek mali kurallar yok ve denetim sonucunda ne gibi bir yaptırımın uygulanacağı belirsizdir. Mali kuralların basit ve anlaşılır olması gerekmektedir. Bu açından değerlendirdiğimizde mali alınabilir. ie kural kanun tasarısında mali kural formülünün yer aldığı madde daha anlaşılır olarak kaleme Mali kuralların hükümetler veya karar mercileri tarafından ne kadar kolay bir şekilde müdahale edilebildiği ve konjonktür dönemlerinde müdahale imkanlarının ne kadar kolay olduğunu esneklik kavramı ile ifade edebiliriz. Anayasal metinlerde mali kural tanımlamaları katı, hükümet kararları şeklinde yer alan mali kurallar ise esnek olarak karşımıza çıkmaktadır. 44 Kurallar kanun metinleri olarak çıkartıldığında yine kanunlarla değiştirileceği için esneklikleri az olacaktır. Kanun metnine eklenecek rakamsal müdahale yetkisi Bakanlar Kuruluna verilebilir. Böylece esneklik sağlanmış olabilir. 42 BSB, IMF Gözetiminde On Uzun Yıl, Farklı Hükümetler, Tek Siyaset, Bağımsız Sosyal Bilimciler 2006 Yılı Raporu, http://www.bagimsizsosyalbilimciler.org/Yazilar_BSB/BSB2006_Final.pdf, s.37, 12 Aralık 2011 43 Karakurt, Akdemir, a.g.e., s.248 44 Bu konu hakkında Mali Kural Türleri başlığı altında detaylı bilgi aktarılmıştır. Mali kurallar ulaşılması arzu edilen hedeflere uyumlu olmaldır. Bu kritere konuya bakıldığında, getirilmek istenen kuralların hedefler ile uyumlu olduğu söylenebilir. Son olarak kuralların diğer politikalarla uyumlu olması kriteri açısından değerlendirme yaparsak, Türkiye‟de son dönemde uygulamaya konan 5018 sayılı Kamu Mali Yönetimi ve Kontrol Kanunu, 4734 sayılı Kamu İhale Kanunu ve 4749 sayılı Kamu Finansmanı ve Borç Yönetiminin Düzenlenmesi Hakkında Kanun ile kamu mali yönetiminde önemli reformlar yapılmış ve kurallı maliye politikalarının temeli atılmak istenmiştir. Mali kural kanun tasarısı ise bu yeniliklerin son ayağı olarak görülebilir. Mali kural kanun tasarısının gerekçesinde; “Ülke uygulamaları incelendiğinde, kamu mali yönetimi alanında reform yapıldıktan sonra mali kural uygulamalarına geçildiğinde daha başarılı m olduğu görülmektedir. Ülkemizde de mali kural uygulaması ülke uygulamalarına paralel olarak co kamu mali yönetimi reformunun üzerine onu tamamlayıcı olacak nitelikte bir kanun ile s. yapılmaktadır” denilmektedir. ka III. Türkiye’de Uygulamaya Geçirilmek Ġstenen Mali Kural Yeterli mi? ra Türkiye‟de mali kural uygulaması ile maliye politikasının belirli sınırlamalar içerisinde ka sürdürülmesi düşüncesi ve girişimi olumlu bir gelişmedir. Ancak sürecin uzaması ve mali kural kanununun bir türlü yürürlüğe girmemesi, mali saydamlığın ve hesap verilebilirliğin doğru olarak alınamaması olasıdır. ie uygulanmaması gibi faktörler nedeni ile mali kural uygulamasından istenilen randımanın co m Tablo 2: SeçilmiĢ Bazı Ülkelerde Maliye Politikası Kuralları ka s. Kaynak: İstiklal Y. Vural, (ed) Coşkun Can Aktan, Dilek Dileyici, İstiklal Y. Vural, Mali Disiplinin ve Ekonomik İstikrarın Sağlanmasında Yeni Bir Araç: Maliye Politikası Kuralları, Kuramsal Maliye Politikası, Seçkin Yayıncılık, Şubat 2005, s.102, s.101 ra Tablo 2‟de seçilmiş bazı ülkelerde maliye politikası kuralları (mali kurallar) aktarılmıştır. Öncelikle kapsam konusunda Türkiye‟de uygulanan kuralların sadece Merkezi yönetimi kapsadığı, ka yerel yönetimin kapsam dışı bırakıldığı ifade edilebilir. Bu durum mali kuralda istisna gibi ie yorumlanabilir ve olumsuz bir durumdur. Temel kurallar incelendiğinde genel olarak bütçe sınırlamalarının temel alındığı ve bazı ülkelerde ek kural olarak vergi ve harcama sınırlamaları, borç sınırlamaları, orta vadeli planlama gibi uygulamaların olduğu görülmektedir. Türkiye uygulamasında sadece temel kural olarak bütçe sınırlaması uygulamasının olması olumsuz bir durumdur ancak sürecin yeni olması düşünüldüğünde ek mali kurallar ilerleyen süreçte uygulamaya konabilecektir. Türkiye‟de mali kural uygulamasındaki en önemli eksiklik yaptırımın olmaması ya da itibari olmasıdır. Mali kural uygulamasının denetiminin Sayıştay tarafından yapılacağı, Maliye Bakanlığı tarafından yılda iki kere Mali Kural İzleme Raporu yayınlanacağı kanun taslağının 7. Maddesinde belirtilmiş olmasına rağmen, denetim sonucunda kurala uyulmaması ve kuraldan sapmalar olması durumunda yaptırım olup olmayacağı maalesef taslakta yer almamıştır. Bu durum mali kural uygulamasının büyük bir eksikliğidir. Zira Tablo 2‟i incelediğimizde mali kural uygulaması olan çoğu ülkede aynı zamanda parasal, yargısal ve sınırlamalar ile ilgili yaptırımların var olduğunu görmekteyiz. Yaptırım ve cezaların olması hükümetlerin mali kurallardan caymalarını önleyeceği için mutlaka mali kural uygulamaları içerisinde yer almalıdır. Mali kurallar hakkında bir başka husus ise kuralların statüsüdür. Türkiye‟de Mali Kural Kanun tasarısı henüz yasalaşmadığı için ve mali kural uygulamalarına zemin oluşturması için uygulamaya konan veya IMF‟in kontrolünde gerçekleştirilen mali kuralların hiç biri yasal dayanağı olmayan uygulamalardır. Mali kuralların önemli kriterlerinden biri yasal dayanaklarının olmasıdır. Mali Kurallar dünya uygulamalarında genel olarak yasal ve anayasal uygulamalar olarak karşımıza çıkmaktadır. Mali kuralları eleştirenler genel olarak konjontör dalgalanmaları olduğunda hükümetlerin yasalarla konmuş mali kurallarla kısıtlanacağı için gerekli müdahalelerin yapılamayacağı co m yönünden eleştirmektedirler. ka s. SONUÇ Mali kural uygulamaları çok yeni olmamakla beraber, mali kuralların son dönemde yasal ra metinlerde yer alarak daha işlevsel hale geldiği bir gerçektir. Özellikle ihtiyari politikaların ka 1970‟lerde meydana gelen stagflasyon olgusunu çözememesi, ülkelerin maliye politikalarında ie çeşitli kurallara ihtiyaç duyduğunu göstermiştir. Uygulamada en çok karşılaşılan kurallar (sınırlamalar) sırasıyla bütçe, borç ve harcama kurallarıdır. Yapılan ampirik çalışmalarda mali kuralların olumlu etkileri açıkça görülmektedir. Örneğin vergi ve harcama sınırlaması uygulayan ülkelerde / eyaletlerde borçlanmanın daha kolay ve faizlerin daha düşük olduğu, mali kuralların ülkelerde bütçe fazlası hedeflerini olumlu yönde etkilediği, bütçe dengesi üzerinde pozitif bir etkisi olduğu, yerel yönetimlerin borçlanma sınırlaması ile bütçe açığının düştüğü söylenebilir.45 Mali kuralların olumlu yanları olduğu gibi eleştiriler de almaktadır. Mali kurallara yöneltilen en büyük eleştiri, kurallı bir maliye politikasının esnek olmayacağı ve ekonomik dalgalanma durumlarında etkisinin az olacağı ve yasal metinler halinde yer alan kurallara müdahalenin zor 45 Yapılan ampirik çalışmalar ve varılan sonuçlar Tablo 1‟de aktarılmıştır. olacağıdır. Ancak bu eleştiri tek başına yeterli değildir. Kuralların esnek olup olmaması tamamen hazırlanma biçimine bağlıdır. Türkiye‟de Mali Kurallar önceleri IMF politikaları ile uygulanmaktaydı. Ancak yasal olarak mali kural uygulaması tasarı ile ilk kez Türk Mali hayatına girecektir. Bu yönde, mali kuralların iyi çalışabilmesi açısından bazı yenilikler yapılarak (5018 sayılı kanunun kabulü gibi), mali kuralların daha etkin çalışabilmesi için zemin hazırlanmıştır. 2010 yılı sonuna kadar çalışmaların tamamlanıp, 2011 yılı içerisinde yürürlüğe gireceği haberi ardından 2011 yılı içerisinde Mali Kural Kanun Tasarısının yasalaşma sürecinin ertelendiği duyurulmuştur. Ancak bilinmektedir ki, mali kuralların etkin çalışabilmesi için gerekli önemli koşullardan biri de hükümet iradesidir. Böylesi bir durumda mali kuralların geciktirilmesi hükümetin co m henüz mali kurallar ile karşı karşıya kalmaya hazır olmadığını göstermektedir. s. Mali kural kanun tasarısında yer alan, denetimin Sayıştay tarafından yapılacağı bilgisi yer ka almaktadır. Ancak denetleme sonrasında mali kurallara uyulmaması neticesinde ne gibi bir yaptırım uygulanacağı bilgisi maalesef yoktur. Bu tasarının en büyük eksikliklerinden birisidir. ra Dünya uygulamaları incelendiğinde mali kurallardan sapmalara parasal/yargısal cezalar ka verilebilmektedir. Yaptırım müessesesi hükümetlerin mali kurallardan sapmalarının önüne geçmek KAYNAKLAR ie için son derece önemlidir ve tasarı kapsamına dâhil edilmelidir. Aktan Coşkun Can, Kurumsal Maliye Politikası ve Mali Kurallar (Ekonomi Politikası Yönetiminde Anayasal ve Yasal Mali Kurallar), Çimento ve İşveren Dergisi, Ocak 2011, Sayı:1, Cilt:25 Ataç Beyhan, Maliye Politikası, Etam A.Ş. Matbaa Tesisleri, Eskişehir, Ocak 2006 Bilginoğlu Mehmet Ali, Maraş Gökçe, Makroekonomik Modellerde Maliye Politikası Kurallarının İşleyişi, http://www.sobiad.org/eJOURNALS/dergi_HIA/arsiv/2011/06mahmet_ali_bilginoglu.pdf, 25 Kasım 2011 BSB, IMF Gözetiminde On Uzun Yıl, Farklı Hükümetler, Tek Siyaset, Bağımsız Sosyal Bilimciler 2006 Yılı Raporu, http://www.bagimsizsosyalbilimciler.org/Yazilar_BSB/BSB2006_Final.pdf, 12 Aralık 2011 Bülbül Duran, Bozoğlu Turgay, Serbest Piyasa Ekonomisine Yeni Düzen: Mali Kural, Vergi Dünyası, Mart 2011, Sayı:355 Edizdoğan Nihat, Mali Kural ve Türkiye Değerlendirilmesi, http://www.bursahaberevi.com/2011/03/04/mali-kural-ve-turkiye-degerlendirmesi/, 08 Aralık 2011 Işık Abdulkadir, Meriç Metin, AB‟de Kamu Yatırımlarının Finansmanında „Altın Kural‟, Ege m Akademik Bakış, 9 (4) 2009 co Karakurt Birol, Akdemir Tekin, Kurallı Maliye Politikası: Türkiye‟de Kurallı Maliye Politikası Kural Kanun ka Mali s. Örnekleri, Maliye Dergisi, Sayı:158, Ocak – Haziran 2010 Tasarısı, ra http://www.muhasebetr.com/guncelmevzuat/mevzuat_oku.php?mevzuat_id=1142, 11 Aralık 2011 Songur Mehmet, ie Şengönül Ahmet, ka Mali Kural, http://www.capital.com.tr/mali-kural-haberler/7203.aspx?6.Page, 02 Aralık 2011 Türkiye‟de Mali Kural: Olsaydı ya da Olacaksa, http://www.setav.org/ups/dosya/51325.pdf, 29 Kasım 2011 Şevik Ebru, Mali Kurallar, Bütçe Dünyası, Cilt 3, Sayı: 28, Kış 2008 Vural İstiklal Y., (ed) Aktan Coşkun Can, Dileyici Dilek, Vural İstiklal Y., Mali Disiplinin ve Ekonomik İstikrarın Sağlanmasında Yeni Bir Araç: Maliye Politikası Kuralları, Kuramsal Maliye Politikası, Seçkin Yayıncılık, Şubat 2005 Vural İstiklal Y., (ed.) Aktan Coşkun Can, Dileyici Dilek, Vural İstiklal Y., Mali Disiplinin ve Ekonomik İstikrarın Sağlanmasında Yeni Bir Araç: Maliye Politikası Kuralları, Kamu Ekonomisi ve Kamu Politikası, Seçkin Yayınları, Ankara, 2005