ÖRGÜN EĞİTİMİNDE ENGELLİ VE KRONİK HASTA HARİTASININ ÇIKARILMASI PROJESİ ÖNSÖZ Kırıkkale İl Milli Eğitim Müdürlüğü olarak 2014 yılından beri ilimizdeki engelli öğrencilerin tespiti, teşhisi, okula veya ilgili kurumlara yerleştirilmesi ve gözetimleri; okul rehber öğretmenlerinin bu konuda yetiştirilmesi amacıyla hem ulusal hem de uluslararası bir çok proje ile önemli çalışmalar gerçekleştirmiş bulunmaktayız. Bu çalışmalardan bir tanesi de; Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı’nın EDES programı çerçevesinde, ilimizde engelliliğin önlenmesi, eylem planlarının hazırlanması ve bu konuyla ilgili farkındalığın arttırılması yönünde proje çalışması teklifi aldığımızda, Milli Eğitim Müdürlüğü olarak öncelikle önleyici çalışmalar konusunda bir proje hazırlanması düşüncesi ağırlık kazandı. Çünkü engellilik konusunda “önleyici” çalışmaların son derece önemli olduğunu ve bu alandaki çalışmalarımızı geliştirmemiz gerektiğini düşünüyorduk. Milli Eğitim Müdürlüğü Ar-Ge Proje ekibimiz proje konusunu “Örgün Eğitimde Engelli ve Kronik Hasta Haritasının Çıkarılması” olarak somutlaştırdığında bu konunun iyi bir proje konusu olduğu yönündeki düşüncem daha da belirginleşmiş oldu. Projemiz ile; Kırıkkale İl Merkezi, Bahşılı, Balışeyh, Çelebi, Delice, Karakeçili, Keskin, Sulakyurt, Yahşihan ilçelerinde toplamda 52.543 öğrenci üzerinde uygulanacak anket tarama sistemi ile ilimizdeki engelliliğin önlenmesinde ve rehabilitesinde okullarımızda öğrenim gören öğrencilerimizin ihtiyaçlarının belirlenmesi ve hastalıklarla ilgili sorunların çözümünde gerekli tedbirlerin alınması yönünde önemli adımlar atmak istiyoruz. Milli Eğitim Müdürlüğü olarak, engelli ve kronik hastalığa sahip öğrencilerin sayısal olarak tespit edilmesiyle, ilimizin bölgesel ihtiyaçlarının neler olduğunu belirleyebileceğiz. Proje sonunda Halk Sağlığı Müdürlüğü ile ortak çalışmalar yaparak engelliliğe neden olabilecek kronik hastaların tespiti ve tedavisi ile koruyucu ve önleyici hizmetlerin geliştirilmesine yönelik ailelere eğitimler vereceğiz. Bu kapsamda “Örgün Eğitiminde Engelli ve Kronik Hasta Haritasının Çıkarılması Projesinin” hazırlanması, projenin uygulanması konusunda katkısı geçen herkese teşekkürlerimi sunar, projenin mümkün olduğunca çok sayıda bireye yararlı olmasını temenni ederim. İsmail ÇETİN Milli Eğitim Müdürü Krkkale Valiliği koordinasyonunda Krkkale Milli Eğitim Müdürlüğü tarafndan yürütülmekte olan bu Proje, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlğ tarafndan EDES Program kapsamnda finanse edilmektedir. ÖRGÜN EĞİTİM KADEMESİNDE GÖRÜLEN SÜREKLİ HASTALIKLAR ASTIM HASTALIĞI Astm bronş dediğimiz akciğer içi hava yollarnn müzmin iltihabi bir hastalğdr. Bu iltihap alerjiye veya sk geçirilen enfeksiyonlara bağl gelişebilir. Astmda: -Havayollar iltihapl ,şiş ve kzarktr. Havayollar iltihaba bağl daralmştr Havayollarnda aşr duyarlk vardr. Havayollarnda Aşr Duyarllk Nedir? Hava yollarnda aşr duyarllk normal bir insann hava yollarnn karşlaştğ zaman herhangi bir kaslmaya yol açmayan sigara duman, parfüm, yemek ve baz diğer kokulara karş aşr bir tepki vererek bronşlarn daralmas halidir . Bu temas sonucu hastalarda öksürük krizi ve nefes darlğ ortaya çkabilir. Astmn Belirtileri Nelerdir? Nefes darlğ, 3 haftadan uzun süren öksürük, Göğüste slk sesi, Göğüste tkanklk hissidir Nefes darlğ ataklar halinde gelmekte olup özellikle geceleri uykudan hastay kaldrmas tipiktir. Ataklar arasnda hastann genelde nefes darlğ yaknmas yoktur. Hastalarn bir ksmnda nefes darlğ sürekli bir hal alabilir ve hastann yaşam kalitesini bozarak sürekli geceleri uykudan uyandrmaya, iş gücü kaybna, acile başvuralara, hastaneye yatmalara neden olabilir. Astmllarda mutlaka nefes darlğ olmak zorunda değildir. Öksürükle de seyreden astm formalar vardr. Özellikle geceleri gelen ve hastay uykudan uyandran öksürük, eforla gelen öksürük yaknmalar olduğunda astm olas bir tan olarak akla gelmelidir. ASTIM ATAĞINDA NE YAPACAĞIM? Astm atağnda kullanmakta olduğunuz ksa etkili beta mimetik ilac 2 nefes almanz gerekmektedir. Şayet nefesinizde bir düzelme hissetmezseniz 20 dakika sonra 2 nefes daha bu ilaçtan alabilirsiniz. İkinci ilaç almndan 20 dakika sonra hala nefesiniz düzelmedi ise ve özellikle durumunuz daha da kötüye gidiyorsa en yakn sağlk kuruluşuna baş vurarak acil yardm almanz gerekebilir. BÖBREK YETMEZLİĞİ Kronik böbrek yetmezliği her yaş grubunda ve çocuklarda da görülebilen ciddi bir hastalktr. Yaplan çalşmalar her bir milyon çocuktan 3’ünde kronik böbrek yetmezliği olduğunu göstermiştir. Böbrekler vücudumuzun sağlkl olabilmesi için pek çok görev üstlenmişlerdir. Böbreklerimiz süzgeç görevi görerek kanmzda biriken zararl maddeleri temizler ve vücudumuzdan uzaklaştrrlar. Bunun yan sra vücudumuzun su ve tuz dengesini sağlar, kan basncn düzenler, kan yapmna yardm eder ve hatta kemik gelişimini düzenleyerek kemiklerimizin güçlü ve kuvvetli olmasn sağlarlar. Vücudumuzdaki kalsiyum ve fosforun denge içinde olmasndan da böbreklerimiz sorumludur. Böbreklerimizin üstlendiği bu görevleri yerine getiremediği duruma "böbrek yetmezliği" denilmekte ve böbreklerimizle birlikte daha pek çok organ sistemimizin çalşamamasna neden olmaktadr. Krkkale Valiliği koordinasyonunda Krkkale Milli Eğitim Müdürlüğü tarafndan yürütülmekte olan bu Proje, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlğ tarafndan EDES Program kapsamnda finanse edilmektedir. Çocuklarda Böbrek Yetmezliğinin Nedenleri? Kronik böbrek yetmezliği son derece sinsi bir hastalk olup, özellikle ilk dönemlerinde pek bir belirti vermeyebilir. Hastalarda öncelikle halsizlik başlar ve bu aşamada hastalk çoğu zaman atlanr. Daha ileri aşamalarda hipertansiyon, göz kapaklarnda ve bacaklarda şişme, kemiklerde özellikle bacaklarda ağr, bacaklarda eğrilik ve idrar miktarnda azalma görülebilir. Hastalk çok daha ilerlediğinde ise hastalar havale geçirebilir, komaya girebilir, akciğer sorunlar ve kalp yetmezliği gelişebilir ve hatta hasta aniden hayatn kaybedebilir. Kronik böbrek yetmezliğinin çocuklarda tedavi yöntemleri nelerdir? İlaçla tedavisi mümkün müdür? Böbrek hastalklarnn tedavisinde doktorlarn yapabileceği birçok şey vardr. Bunlar: • İlaçlarla destek tedavisi • Doğru ve düzenli beslenme • Büyüme ve gelişmenin sürdürülmesi için tedavi • Diyaliz • Transplantasyon’dur. Kronik böbrek yetmezliği olan bir çocuğun beslenmesi nasl olmaldr? Kronik böbrek yetmezliği olan bir çocukta beslenmeye dikkat etmek çok önemlidir. Bir yandan çocuğun büyümesi ve gelişmesi için gereken besin öğelerini uygun miktarlarda çocuğa vermek zorundasnz. Bir yandan da böbrekleri çalşmadğ için vücutta birikecek olan zararl maddeleri atamayacağndan diyetini kstlamanz gerekmektedir. Sonunda bu iş iki ucu keskin bçağa benzer. Dengeyi çok iyi ayarlamak gerekir. Hastalar diyaliz tedavisi srasnda da yediklerine dikkat etmek zorundadrlar. Baz yiyeceklerin özellikle kstlanmas gerekmektedir. Bunlar: Ağzdan alnan svlar, tuzlu yiyecekler, fosfor içeriği ve potasyum içeriği yüksek yiyeceklerdir. HEPATİT B Hepatit B, karaciğer iltihab anlamna gelen hepatit hastalğnn etkeni olan virüslerden bir tanesidir. Meydana getirdiği hastalk, çok ağr tablolara neden olabilmektedir. Bu virüs, esas olarak karaciğerde yerleşir, orada çoğalr ve zamanla karaciğeri tahrip edecek boyutlara ulaşabilir. Hepatit B bulaşc bir hastalktr ve ülkemizde çok önemli bir sağlk sorunudur. Türkiye’de bugün her 3 kişiden yaklaşk 1’i Hepatit B virüsü ile karşlaşmştr. Yine her 10 kişiden 1’i Hepatit B virüsünü taşmakta ve bulaştrmaktadr. Hastalarn % 75-80 inde herhangi bir belirti vermeksizin gelişir, taramalarda ve kan bağşlarnda yaplan tetkiklerde tesadüfen tespit edilir. Kuluçka süresi 2-6 ay arasnda değişmektedir. Bu süreler sonunda gözlenebilen Hastalk belirtileri ; Aşr halsizlik ve yorgunluk hissi. İştah kayb. Bulant. Kusma. Deride ve göz aklarnda sararma. İdrar renginde koyulaşma. Karn ağrs. Karaciğer bölgesinde hassasiyet , olarak özetlenebilir. Hepatit B virüsü bulaştktan sonra üç yol izler: Kişinin immün sistemi (bağşklk sistemi) kuvvetli ise vücudunda virüse karş antikor denilen koruyucu maddeler oluşur ve belirli bir düzeyde kalr, artk kişi doğal olarak aşlanmştr, tam şifa ile iyileşmiştir. Ömür boyu Hepatit B’den korunacaktr. Oluşan bu koruyucu antikorlar, eğer ki olmas gereken düzeye ulaşamaz ise kişi taşyc olarak kalacaktr, henüz kendisi hasta değildir fakat potansiyel virüs saçcsdr, çevresi için hastalğn yaylmasnda büyük bir tehlike Krkkale Valiliği koordinasyonunda Krkkale Milli Eğitim Müdürlüğü tarafndan yürütülmekte olan bu Proje, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlğ tarafndan EDES Program kapsamnda finanse edilmektedir. oluşturur. Özellikle ülkemizde bu anlamda gizli taşyclar çoktur, hastalğn kontrolsüz bulaşmasnda en sessiz yolu oluşturur. Taşyclar için risk yllar sonra başlayabilir. Taşyc kişi karaciğer kanserine aday olabilir veya organ hasar ile karaciğer yetmezliğine girebilir. Kişide koruyucu antikorlar hiç oluşamaz, her zaman virüs güçlü durumdadr, vücut virüse yeniktir, karaciğer fonksiyonlar bozuktur, karaciğer enzimleri yüksektir, kişi aktif hastadr, hzla karaciğer yetmezliğine gider veya hastalk yllara yaylr zamanla karaciğer yetmezliğine ya da karaciğer kanserine dönüşür. Hepatit B’de hedef organ karaciğerdir. Karaciğer vücudu toksik maddelerden temizleyen, sindirimde görevli safray sentezleyip kana veren ,vücutta görevli pek çok taşyc proteinleri sentezleyen ana organdr. Karbonhidrat, yağ ve protein metabolizmasnda da çok önemli görevleri vardr. Bu virüs karaciğer dokusunu oluşturan hücreleri tutar, bu hücreler zamanla fonksiyonlarn yapamaz hale gelir, yukarda bahsettiğimiz yollara göre karaciğeri zedeleyebilir ve tek tek hücre ölümü başlayabilir, sonrasnda karaciğer doku kayb gelişebilir. Sonuç: GERİYE DÖNÜŞSÜZ ORGAN HASARIDIR. Hepatit B Nasl Bulaşr ? Hepatit B, kan yoluyla ve çok sklkla da yakn temasla (kan dşndaki vücut svlar: tükürük,ter,cinsel organ svlar) bulaşr. Derideki bir çatlak yada açk yara ile temas eden bir damla kan yada tükürük bile hastalğn bulaşmas için yeterli olabilmektedir. Taşyc anneden bebeğine de doğum esnasnda bulaşabilir. En önemli ve yaygn bulaşma yolu korumal da olsa cinsel ilişkidir, çünkü ter ve tükürük gibi vücut svlaryla dahi geçişleri olabilmektedir. Kan ve kan ürünlerinin nakli, kirli enjektörlerin kullanm(ör:uyuşturucu bağmllarnda olduğu gibi hijyenik olmayan şartlarda ortak kullanlan enjektörlerle),yeterli sterilizasyonun yaplmadğ cerrahi girişimler, kuaför ve berberlerdeki iyi sterilize edilmemiş manikür ve pedikür setleri, traş bçaklar, makaslar, steril olmayan aletlerle yaplan sünnet, kulak delme işlemleri ve ortak kullanlan diş frçalar Hepatit B virüsünün bulaşmasna sklkla araclk etmektedir. SONUÇ OLARAK HEPATİT B’NİN, ÖNEMLİ SONUÇLAR DOĞURAN, YAYGIN VE BULAŞICI BİR HASTALIK OLDUĞUNU, TEDAVİSİNİN HER ZAMAN BAŞARILI SONUÇ VERMEDİĞİNİ AMA KORUNMAK İÇİN ETKİLİ BİR AŞISININ BULUNDUĞUNU UNUTMAYALIM !! KALP RAHATSIZLIĞI Kadnlar maalesef erkeklere oranla, kendi risk faktörlerini daha az fark etmektedir. Kalp hastalğnn yaknmalar, kadnlarda erkeklere göre daha belirsiz seyretmekte bu nedenle çok uyarc olmamaktadr. Erkekler daha çok göğüs ağrs yaknmas ile başvururken kadnlarda yorgunluk, nefes darlğ gibi daha genel yaknmalar şeklinde başlamaktadr. Böylece birçok kadn bu yaknmalarn üzerinde durmayp daha geç dönemde hastalk ilerledikten sonra doktora gitmektedir. Ne zaman kalp hastalğ belirtilerinden şüphelenmeliyim? Kalp damar tkanklğ çok belirsiz hatta bazen ilk bulgu olarak kalp krizi ile ortaya çkabilir ancak şu bulgular varsa mutlaka kalbinizi kontrol ettirin. x x x Eskiden yürüdüğüm mesafeleri artk rahat yürüyemiyorum, nefesim kesiliyor, çabuk yoruluyorum. Yürürken göğsümde bir yanma oluyor veya göğsümde bir bask, basnç hissi oluyor. Tok karnna yürürken veya elimde yükle yürürken zorlanyorum Krkkale Valiliği koordinasyonunda Krkkale Milli Eğitim Müdürlüğü tarafndan yürütülmekte olan bu Proje, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlğ tarafndan EDES Program kapsamnda finanse edilmektedir. x x Hzl yürürken veya yokuş yukar giderken, rüzgara karş yürürken göğsümde ağr, yanma veya zorlanma oluyor. Yürürken sol kolumda ağrlk ve uyuşma oluyor yoruluyorum. Hangi ağrlar kalp krizini haber veriyor? Göğüs, boyun, kol, sol bilek ya da parmakta ağr, bask hissi, uyuşukluk ve karncalanma varsa hemen doktora gidilmelidir. Özetle bu bölgelerde daha önce olmayan herhangi bir his dikkate alnmaldr. Kalp hastalklarnn nedenleri Kalp ve damar hastalklarnn en az %80 orannda sigara, hipertansiyon, yüksek kan yağlar, ailede kalp hastalğna yatknlk, şişmanlk, hareketsiz yaşant, diyabet gibi klasik risk faktörlerine bağl olarak geliştiği bilinmektedir. Bu nedenle bu risk faktörlerinin azaltlmas durumunda, kalp damar hastalklarna bağl ölüm ve sakatlk orannn %80-90 orannda azaltlabileceği bilinmektedir. Kadn ve kalp hastalğ ilişkisini anlamak için bu risk faktörlerinin, kadn cinsiyette nasl bulunduğuna bakmak aydnlatc olur. Sigara , Hipertansiyon, Kan yağlarnn yükselmesi, Obezite ve hareketsiz yaşant. Düşen tansiyonu yükseltmek için ne yapabilirim? Göz kararmas, baş dönmesi, ani bir halsizlik ve ter boşalmas gibi durumlar tansiyon düşüklüğünde olabilir. Tansiyon düşmesine bağl yaknmalar olduğunda hemen oturur ve mümkünse yatar pozisyonda ayaklarnz baş seviyenizden yukar kaldrn. Kendinizi iyi hissedene kadar ayağa kalkmaya çalşmayn. Eğer tansiyon ilac kullanyorsanz bu durumdan doktorunuzu haberdar edin ve ilaçlarnz gözden geçirin. Bol miktarda sv almaya özen gösterin. Çok fazla tuz kaybnz olmuşsa tuz almnz arttrn. Kendinizi iyi hissettiğinizde hemen ayağa kalkmayn. Önce biraz oturun sonra destek alarak ayağa kalkn. Yükselen tansiyonu düşürmek için ne yapabilirim? Tansiyon yükselmesi durumunda önce panik olmayn. Heyecan ve sinirlilik tansiyon düşüşünü engeller. Gerilimli bir ortamdaysanz sakin ve temiz hava alabileceğiniz gevşeyebileceğiniz bir yere geçin ve sakin sakin nefes aln. Tansiyon düşürmede kullanlan dilalt hapn dilinizin altna koyun ve 30 dakika sonra tekrar tansiyonunuzu ölçün. Tansiyon ilaçlarnz düzenli kullann, o günkü dozunu almadysanz hemen aln ve tansiyonunuzu takip edin. Tuzu ve tuzdan zengin gdalar çok az tüketin. Ağr kesiciler tansiyon artşna sebep olabileceğinden doktorunuza danşarak aln. Kalp kontrolleri ne zaman başlamal? Kalp kontrolleri anne karnnda başlamaldr. 3. ayn bitirdikten sonra ultrason ile bebeklerin kalp odacklarna baklp, sağlkl olduğu teşhis edilmelidir. Doğumdan sonra beş yaş içinde ECHO yaplmal, daha sonra 20 yaşna kadar hiç olmazsa birkaç kez kan şekeri, kan yağlar, tansiyon kontrolü yaplmaldr. Çocuklar kalp krizi geçirebilir mi? Çocuklarda kalpten gerçekleşen ölümler kalp krizi değildir. Kalp krizi olabilmesi için kalbi besleyen damarlarn içinde bir pht oluşup, damarlar tkamas gerekmektedir. Çocuklardaki olaylar genellikle doğumsal olaylarn getirdiği nedenlerdir. Bu bir kapak darlğ (çoğunlukla aort kapak), doğumsal ritim bozukluğu ve kalbin iki duvar aras kalnlaşmas olabilir. Çoğunlukla çocuklardaki ölümler doğumsal anomalilere bağl ritim bozukluğu ile olmaktadr. Yeni doğan bebeklerde emme zorluklar, emerken morarma gibi sorunlar yaşanrsa bu doğumsal bir kalp anomalisinin habercisidir. Krkkale Valiliği koordinasyonunda Krkkale Milli Eğitim Müdürlüğü tarafndan yürütülmekte olan bu Proje, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlğ tarafndan EDES Program kapsamnda finanse edilmektedir. KANSER Kelime anlam olarak kanser, bir organ veya dokudaki hücrelerin düzensiz olarak bölünüp çoğalmasyla beliren kötü urlara denir. Genel anlamda ise kanser vücudumuzun çeşitli bölgelerindeki hücrelerin kontrolsüz çoğalmas ile oluşan 100'den fazla hastalk grubudur. Çok çeşitli kanser tipleri olmasna rağmen, hepsi anormal hücrelerin kontrol dş çoğalmas ile başlar. Tedavi edilmez ise ciddi rahatszlklara, hatta ölüme dahi neden olabilir. 1. 2. 3. 4. 5. Kanser Belirtileri Kanserin belirtilerini bilmek hastalğn erken teşhisi açsndan önemlidir, ancak bu belirtilerin birine veya daha fazlasna sahip olmak kişinin kanser olduğu anlamna da gelmez. 1.Açklanamayan kilo kayb 2.Ateş 3.Halsizlik 4.Ağr 5.Memede veya vücutta hissedilen kitleler 6. Cilt değişiklikleri 7.Kanama 8.Dşklama veya idrar yapma alşkanlğnda değişiklik 9.Öksürük ve horlama 10.Ben ve siğillerdeki değişiklikler Tedavi Şekilleri Cerrahi Tedavi: Cerrahi, kanserli dokunun vücuttan çkartlmasdr. Pek çok kanserde cerrahi tedavi uygulanan ilk yöntemdir ve baz kanserlerde cerrahi tedavi ile şifa sağlanabilir. Hormonal Tedavi: Hormonal tedavi vücuttaki hormon miktarn değiştirerek meme, prostat kanseri ve üreme sistemi kanserlerinin tedavisinde kullanlr. Evreleme : kanserin nerede (yerleştiğinin), nerelere yayldğnn ya da vücutta diğer organlarn etkilenip etkilenmediğinin tanmlanmasdr. Radyasyon : Radyasyon tedavisi, Radyasyon Onkolojisi Kliniklerinde kanserli hastalarda tek yöntem olarak uygulanabildiği gibi, cerrahi ve kemoterapi ile beraber ayn anda ya da ardşk olarak uygulanabilir. Kemoterapi Nedir? Kemoterapi, kanser hücrelerini yok etmek veya bu hücrelerin büyümesini kontrol altna almak için antikanser ilaçlar kullanlarak yaplan tedavidir. SARA HASTALIĞI( EPİLEPSİ) Sara hastalğ ortalama olarak her 100 çocuktan birinde görülen bir hastalktr. Beyinde aşr elektriklenmeden dolay tekrarlanan nöbetlerdir. Nöbetler hareket ve bilinç durumunda geçici ve ani olarak meydana gelen değişmedir. Fakat her nöbeti epilepsi olarak adlandrmamak gerekir. Çocuklardaki sara hastalğnn tedavisi erken zamanlarda başlandğ zaman çoğunlukla ileri yetişkinlik zamannda görülmezler. Çocuklardaki sara nöbetleri iki türde görülebilir. Büyük epilepsi nöbetleri ve absan epilepsi nöbetleri. Krkkale Valiliği koordinasyonunda Krkkale Milli Eğitim Müdürlüğü tarafndan yürütülmekte olan bu Proje, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlğ tarafndan EDES Program kapsamnda finanse edilmektedir. Absan epilepsi nöbetlerinin belirtileri nelerdir? 1.Aniden ortaya çkan bilinç ve hareket kayb ( genelde 20 sn. kadar sürebilir ) 2.Yüzde şaşknlk belirten bir ifade ve anlamsz bakşlar vardr. 3.Çocuk nöbet srasnda kendisine söylenenlere yant vermez. 4. Durum ksa sürede düzelir ve çocuk normal aktivitesine döner. Sara nöbetlerinde acil durumlar nelerdir? 1. Eğer çocuk sara nöbetini ilk kez geçiriyorsa 2. Nöbet 3dk’dan daha fazla sürdüyse 3. Ard ardna nöbetler geçiriyorsa . Bu durumlar acil durumlar olarak kabul edip çocuğun hekimine göstermek gerekecektir. Epilepsiye hangi çocuklar daha yatkndr? Daha önce beyni etkileyebilecek derecede şiddetli travma geçiren çocuklar ve ailesinde bu tür bir hastalk olan çocuklar daha bir risk altndadr. Yani epilepsinin genetik boyutlar da vardr. Epilepsi hastalğnn tedavisi Çocuk ilk kez sara nöbeti geçiriyorsa hekim kesin teşhis için bir takm tahliller yapacaktr. Bunun için hastanede yatmas gerekebilir. Sara nöbetlerini önlemeye yönelik ilaç tedavisi uygulanr. Eğer verilen ilaçlar çocukta ters bir etkiye yol açyorsa mutlaka hekime bildirilmelidir. Bu durumda hekim başka bir ilaç önerebilir. İlk kez nöbet geçiren çocuğu iyi takip etmek gerekir. Özellikle ilk nöbeti srasnda neler yaşandğn, nöbetin ne kadar süreyle devam ettiğini, ne gibi etkileri olduğunu iyi not etmek gerekir. Çünkü bu tür bilgiler hekime de yardmc olacaktr. Epilepsi nöbeti geçiren çocuk eğer sonraki 2 yl içinde bir daha nöbet geçirmediyse sara olarak nitelendirilmezler. Sara nöbeti geçiren çocuğa nasl müdahale edilmelidir? Eğer çocuk yerdeyse yan tarafna döndürülmelidir. Yan tarafna yatar vaziyetteyken eliniz çocuğun yanağnn altnda olmaldr. Sara nöbeti geçiren çocuğu asla sk bir şekilde tutmamaldr. Fakat hareketlerinden dolay bir tarafna zarar vermemesi için yannda durulur. Çocuğun nefes alp verdiğinden emin olunmaldr. Sara hastas çocuk için evde gerekli güvenlik önlemleri de alnmaldr. Çünkü kaza geçirme ihtimali de bulunmaktadr. Söz gelimi ortalkta sivri uçlu veya çocuğun yere düşerken kafasn veya bir yerini çarpacak eşyalar bulunmamaldr. Yani geçiş yerleri olabildiğince sade olmaldr. Güvenlik önlemleri dşardayken de oldukça önemlidir. Çocuk sara nöbetleri srasnda uykuya geçebilir. Bu durumda çocuğu uyandrmaya çalşmamaldr ve uyanmasn beklemelidir. Epilepsi hastas çocuklarda suda boğulma vakalar da bir risk teşkil etmektedir. Çünkü sarar nöbetlerinin ne zaman geleceği bilinemez. Çocuk denizde veya havuzda olabilir. Bu durumdaki bir çocuğun denizde veya havuzdayken asla yanndan ayrlmamak gerekir. Krkkale Valiliği koordinasyonunda Krkkale Milli Eğitim Müdürlüğü tarafndan yürütülmekte olan bu Proje, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlğ tarafndan EDES Program kapsamnda finanse edilmektedir. ŞEKER HASTALIĞI Kanda yüksek şeker değerlerine neden olan şeker hastalğ (diyabet), hayat boyu süren, kronik bir hastalktr. Vücudumuzdaki kan şekerini dengelemek için pankreas tarafndan insülin adl bir hormon üretilir. Şeker hastalarnda ise insülin az üretiliyordur, hiç üretilmiyordur ya da vücutta insülin direnci vardr. Şeker hastalğnn belirtileri *Çok sk idrara çkma,*Çok fazla susama,*Bulank görme,*Halsizlik, *bitkinlik durumlar,*Beklenmedik kilo kayb,*Ackma hissi,*Mide bulants,*Kusma,*Nefes kokusu,*Sk idrar yolu enfeksiyonu,*Adetten kesilme,*Kuru ve kaşntl deri,*Yaralarn kolay kolay iyileşmemesi. Kimler Şeker Hastalğ Riski Taşr? *Gizli şekeri olanlar (bozulmuş glukoz tolerans da denir) *45 yaş ve üzerindekiler Ailesinde şeker hastalğ bulunanlar *Fazla kilolu olanlar *Hareketsiz bir yaşam sürenler, spor yapmayanlar *Yüksek tansiyonu olanlar Kolesterol seviyesi sağlksz seviyelerde olanlar *Gebelik şekeri geçirmiş olan kadnlar Kötü beslenenler, *sağlkl ve dengeli beslenme önerilerine uymayanlarŞeker Hastalğ İçin Öneriler: Beslenme: Şeker hastalğ olan kişilerde kan şekerinin normal seviyelerde devam edebilmesi için beslenme oldukça önemli rol oynamaktadr. Önemli olan, kişinin porsiyonlarnn az olmas değil, vücudunun ihtiyacn karşlayabilecek yiyecekleri tüketmesidir. Besinler 4 temel gruba ayrlr: x x x x Sebze ve meyveler: portakal, elma, muz, havuç,spanak gibi… Hububatlar: tahllar ve ekmek (buğday, pirinç, arpa, yulaf gibi) , Mandra ürünleri (süt, krema, yoğurt gibi) Etler (kümes hayvanlar,balk,yumurta vs.) TANSİYON RAHATSIZLIĞI Tansiyon kalbin vücuda kan dağtmak için kullandğ güçtür. Sol kalbin kan vücuda atarken kullandğ güce birinci veya büyük tansiyon denir. Kalbin kan akm bittikten sonra damarlarda oluşan durgun basnca da ikinci veya küçük tansiyon denir. Kan basncnn normalden yüksek olmasna da hipertansiyon denir. Bazen bu konuda kavram kargaşas yaşanabiliyor. Bir çok kişi benim hipertansiyonum var derken, kendilerinde mevcut kalc ve sürekli kontrol altnda tutulmas gereken bir hastalk yerine zaman zaman stres ve üzüntüye bağl tansiyonlarnn yükseldiği; bunun hastalk değil geçici bir durum olduğu yanlş anlayşn benimseme eğilimindedir. Normal kan basnc artk 120/80'in alt olarak kabul edilmektedir.140/90'n üstü hipertansiyon, aradaki değerler yüksek-normal olarak tanmlanr ve izlenmesi, baz durumlarda da tedavisi gereken değerlerdir. Gizli tansiyon belki bu grubu ifade etmek için uygundur. Tansiyonun yaşla birlikte görülme sklğ artar. Krkkale Valiliği koordinasyonunda Krkkale Milli Eğitim Müdürlüğü tarafndan yürütülmekte olan bu Proje, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlğ tarafndan EDES Program kapsamnda finanse edilmektedir. VEREM (TÜBERKÜLOZ) Tüberküloz solunum yoluyla akciğerlere giden verem mikrobunun yol açtğ bulaşc bir hastalktr. En sk akciğerler olmak üzere tüm organlar tutabilir. Dünyada her yl yaklaşk 9 milyon insan tüberküloz hastalğna yakalanmaktadr. Zengin-fakir, genç-yaşl herkes tüberküloz hastas olabilir. Tüberküloz nasl bulaşr? Tüberküloz hastalğ; tedavi görmemiş veya düzenli tedavi görmeyen tüberküloz hastasndan öksürme, hapşrma veya konuşma esnasnda ortama yaylan ve verem mikrobu içeren damlacklarn solunum yoluyla alnmasyla bulaşr. Bulaşma nasl önlenir? -Tüberküloz hastalar ilaçlarn düzenli olarak (bir gün bile aksatmadan) kullanmal ve doktorunun önerdiği süreyi tamamlamaldr.- Öksürürken ve hapşrrken ağz ve burunlarn mendille kapatmalar gerekir.- Bulaştrc dönemdeki verem hastalar kapal ortamlarda, başka insanlarla birlikteyken maske kullanmaldr. Belirtileri *2-3 haftadan uzun süren öksürük * .Balgam çkarma *Ateş * Gece terlemesi * İştahszlk * Kilo kayb* Halsizlik* Yorgunluk*Nefes darlğ* Göğüs ve srt ağrs *Kan tükürmek Tüberküloz, TEDAVİSİ MÜMKÜN OLAN bir hastalktr. Tüberküloz tedavisinde ilaçlarn bir gün bile aksatlmamas önemlidir. Tüberküloz hastalarnn tedavisi için önerilen tedavi yöntemi Doğrudan Gözetimli tedavi uygulamasdr. Doğrudan gözetimli tedavi (DGT); tüberküloz hastasnn tüm tedavisi süresince ilaçlarnn her bir dozunu bir görevli ya da sorumlu bir kişinin gözetiminde içmesi ve bu durumun kaydedilmesi esasna dayanan bir tedavi şeklidir. KİSTİK FİBROZ Kistik fibrozisli hastalarda tüm yaş grubunda en sk görülen şikayetler solunum sistemi ile ilişkilidir. Hastalar yenidoğan ve süt çocukluğu döneminde sk tekrarlayan bronşiolit, çocukluk ve ergenlik döneminde de tedaviye dirençli astm, uzun süren balgaml öksürük, tekrarlayan zatürreler ya da hava yolarnda genişleme (bronşiektazi) gibi bulgular ile karşmza çkabilir. Akciğer hastalğnn şiddeti kişiden kişiye değişmektedir. Bazen ayn mutasyona sahip KF’li hastalarda bile hastalğn şiddeti çok farkl olabilir. Solunum sistemi üst ve alt solunum yollar olmak üzere ikiye ayrlr. Üst solunum yollar ağz, boğaz, burun ve sinüslerden, alt solunum yollar ise akciğerler ve hava yollarndan oluşur. KF’li hastalarda üst solunum yollarnda en sk rastlanan bulgu uzun süreli burun ve sinüs iltihab ve burunda poliplerin oluşmasdr. Burun ve sinüs iltihab olan hastalarda; burun aknts, burun tkanklğ, koku almada azalma, başağrs, öksürük, ağzda kötü koku, horlama, ağzdan nefes alma, burundan konuşma ve işitmede azalma görülür. Burunda polip olan hastalara burun tkanklğ, kaşnt gibi alerjik bulgular eşlik edebilir. Alerji olmadan da KF’li bir hastada nazal polip sk görülür. Hastalarn klinik kontrollerinde balgam kültürü yaplmas bu enfeksiyonlarn erken tan ve tedavisi açsndan çok önemlidir. Krkkale Valiliği koordinasyonunda Krkkale Milli Eğitim Müdürlüğü tarafndan yürütülmekte olan bu Proje, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlğ tarafndan EDES Program kapsamnda finanse edilmektedir. ANEMİ (KANSIZLIK) Anemi (Kanszlk) hemoglobin miktarnn yaş ve cinsiyete göre dünya sağlk örgütü tarafndan kabul edilen kriterlerin altnda kalmasdr. Bu kriterler erişkin erkeklerde 13 g/dL, kadnlarda 12 g/dL nin alt kabul edilir. 6 ay ile 6 yaş aras çocuklarda 11 g/dL nin, 6-14 yaşlarda 12 g/dL nin alt anemidir.En sk rastlanan anemi türleri demir eksikliğine bağl anemi, Folik asit eksikliğine bağl anemi, Vitamin B-12 eksikliği anemisidir. Tedavi olarak ne uygulanr?Ağzdan demir tedavisinde kullanlan demir formlar demirsülfat, demir glukanat ve demir fumorattr. Demir tedavisine başladktan iki ay sonra hemoglobin düzeyi normale dönecektir, ancak çoğunlukla kemik iliğinde olan demir depolarn doldurmak amac ile tedaviye 6-12 ay daha devam edilmelidir. Damar içerisine veya kas içerisine uygulanabilecek demir ilaçlar da ağzdan alma dayanamayan hastalarda kullanlabilir. Tedavi ile birlikte kan saym iki ay içerisinde normale dönecektir. DİKKAT EKSİKLİĞİ (DEHB) DEHB belirtileri dikkatsizlik ve/veya hiperaktivite ve tepiselliği kapsar. Bu özellikleri her çocuk şu veya bu şekilde sergiler. Fakat DEHB teşhisi koymak için, belirtilerin çocuğun yaşna uygun olmamas gerekir. DEHB çocuklarda ve gençlerde yaygndr. Yetişkinlerde de bu bozukluk görülebilir. Yetişkinlerde belirtiler baz farkllklar olabilir. Örneğin, bir yetişkin hiperaktivite yerine tez canllk sergileyebilir. Ayrca, DEHB'li yetişkinler sürekli olarak kişiler aras ilişkilerde ve işte problem yaşarlar. Dehb Dikkatsizlik Belirtileri Şunlardr: "Detaylara dikkat etmemek "Dikkatsizce hatalar yapmak "Dikkat edememe ve görevi bitirememe "Dinlememe "Açklamalar takip edememe veya anlayamama "Çaba gerektiren görevlerden kaçma "Dikkat dağnklğ veya unutma "Görevi bitirmek için gereken şeyleri kaybetme Dehb Hiperaktivite-impulsivite Belirtileri Şunlardr: "Kprdanmak "Durmadan kmldamak "Otururken sk sk ayağa kalkmak "Uygun olmayan zamanlarda koşmak veya trmanmak "Sessizce oynamada zorluk çekmek "Aşr konuşmak veya sras gelmeden konuşmak "Söz kesmek. Genellikle DEHB nasl teşhis edilir? Psikologlarn, psikiyatristlerin ve pedagoglarn çoğu Mental Bozukluklar için Teşhissel ve İstatistiksel Klavuz (DSM-IV)' de alt çizilmiş olan dikkatsizlik ve hiperaktivite belirtilerine dayanarak teşhis koyar. Bir kişiye DEHB teşhisi konabilmesi için belirtilerinin en az alt ay sürmüş olmas ve bireyin okul ve bireysel hayatn engelleyecek kadar şiddetli olmas gerekmektedir. Krkkale Valiliği koordinasyonunda Krkkale Milli Eğitim Müdürlüğü tarafndan yürütülmekte olan bu Proje, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlğ tarafndan EDES Program kapsamnda finanse edilmektedir. OBEZİTE Obezite günümüzde gelişmiş ve gelişmekte olan ülkelerin en önemli sağlk sorunlar arasnda yer almaktadr. Obezite genel olarak bedenin yağ kütlesinin yağsz kütleye orannn aşr artmas sonucu boy uzunluğuna göre vücut ağrlğnn arzu edilen düzeyin üstüne çkmasdr. Günlük alnan enejjinin harcanan enerjiden fazla olmas durumunda, harcanamayan enerji vucutta yağ olarak depolanmakta ve obezite oluşumuna neden olmaktadr. Obeziteye neden olan etmenler Aşr ve yanlş beslenme alşkanlklar, Yetersiz fiziksel aktivite, Yaş, Cinsiyet, Eğitim düzeyi, Sosyo – kültürel etmenler, Gelir durumu, Hormonal ve metabolik etmenler, Genetik etmenler, Psikolojik problemler, Sk aralklarla çok düşük enerjili diyetler uygulama, Sigara- alkol kullanma durumu, Kullanlan baz ilaçlar (antideprasanlar vb.), Doğum says ve doğumlar aras süre. Vücut Kitle Endeksi nasl hesaplanr? Vücut kitle endeksi, vücut ağrlğnzn boy uzunluğunuzun karesine bölünmesi ile elde edilir. Sonuç olarak elde edilen değer yani beden kitle endeksi aşağdaki aralklarda değerlendirilir. 0-18.4: Zayf 18.5-24.9: Normal 25.0-29.9: Fazla Kilolu 30.0-34.9: Şişman (Obez) - I. Snf 35.0-44.9: Şişman (Obez) - II. Snf 45.0 ve üstü: Aşr Şişman (Aşr Obez) - III. Snf Beslenme Yanlşlarn Önlemenin Yollar 1. Çocuğunuzun beslenme gereksinimlerini abartp tabağna fazla yemek koymayn. Yemeğini bitirmesi için bask yapmayn. 2. Çocuğunuzun sabah kahvaltsn atlamasna izin vermeyin. Özellikle okul çocuklarn sabah kahvaltsn evde yapmadan okula yollamayn. 4. Okul çocuklarnn ev dşnda dengesiz, düzensiz ve “Fast Food” denilen zararl, kalorisi yüksek besinlerle beslenme-sini kabul etmeyin. 5. Kalorileri yüksek olan kola, bisküvi, şeker, çikolata ve cips gibi yararsz ve şişmanlatc gdalardan çocuğunuzu uzak tutun. 6. Yaptğnz yemeklere daha az yağ koyun, yağlardan zeytin yağn tercih edin, kzartmalardan uzak durun. 7. Pasta, kek, kurabiye ve böreklerin yapma sklğn azaltn. 8. Çocuğunuzun ara öğün olarak sadece meyve yemesini sağlayn. Krkkale Valiliği koordinasyonunda Krkkale Milli Eğitim Müdürlüğü tarafndan yürütülmekte olan bu Proje, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlğ tarafndan EDES Program kapsamnda finanse edilmektedir. FENİLKETONÜRİ (Beyin Hasar) Fenilketonüri kaltsal metabolik bir hastalktr. Hastalkta bir protein yaptaş olan fenilalanin metabolize edilemez, kanda birikir ve geriye dönüşümsüz beyin hasar yaratr. Erken tanmlanp tedavi edilmediği takdirde kaçnlmaz son ağr zihinsel geriliktir. Ülkemiz hastalğn en sk izlendiği ülkelerdendir. Doğan her 4.500-6.000 bebekten biri fenilketonüri ile doğmaktadr. Çekinik genle taşnan bu hastalğn taşyc sklğ ülkemizde yüksektir. Her 100 kişiden dördünün bu hastalğ taşyor olmasnn yan sra %22 ‘ye varan akraba evliliği, hastalğn ülkemizde sklkla izlenmesinin nedenidir. Ağr zihinsel geriliği olan fenilketonürili bireylerde nöbet geçirme, agresif yada otistik davranş bozukluklar, dermatit şeklindeki cilt lezyonlar yan sra vakalarn sadece % 60’nda anne babaya göre açk saç-göz-ten rengi ile karakterize görünüm vardr. Hastalğn tansnn ardndan çocuklar uygun diyetle sağlkl bir hayat sürebilmektedir. Tedavide genel ilke gda ile alnan fenilalanin miktarn azaltarak kan fenilalanin düzeyini normal snrlar içinde tutmaktr. Diyet tedavisi için fenilalanini çok azaltlmş veya fenilalanin içermeyen özel ve ilaç niteliğindeki mamalarn ve protein içeriği azaltlmş un, ekmek, makarna gibi ürünlerin kullanlmas gerekir. Fenilketonüri hastalğ özel olarak üretilmiş düşük proteinli diyet ürünleri ile uygun bir şekilde tedavi edilirse hastann normal zekaya kavuşmas mümkündür. TİROİD HASTALIĞI Tiroid bezinin bedendeki birçok aktiviteyi kontrol eden, hormonlarn yapmn sağlayan, endokrin bezlerinizden bir tanesidir. Tiroid bozukluğu ile ilgili 13 temel belirti şunlardr. Bu semptomlardan birine sahip olanlarn kandaki tiroid hormonu seviyenizi ölçtürmesi ve bir doktora başvurmas gerekir. Birçok tiroid hastalğ ve bozukluğu vardr ancak bunlardan 2 tanesi çok yaygndr; hipertiroidizm (vücudunuzda gerekenden daha fazla tiroid hormonu üretilmesi) ve hipotiroidizm (vücudunuzda gerekenden daha az tiroid hormonu üretilmesi). Diğer rahatszlklar ise guatr (tiroid bezinin büyümesi), tiroid kanseri, tiroidnodülleri (tiroid bezi içindeki yumrular) ve tiroditis (tiroid bezinin inflamasyonu)’dir. Hipotiroidizm hipertiroidizmden daha yaygndr ve bu iki rahatszlk yakn bir şekilde bağlantl olmasna rağmen, teşhis ve tedavilerinde birçok önemli farkllklar vardr. Tiroid bozukluğunun 13 belirtisi; Yorgunluk ve uyku bozukluklar, kilo değişimleri ,mod ve zihinsel değişiklikleri, bağrsak problemleri, kas ya da eklem problemleri, düzensiz adet, ksrlk, libido problemleri, saç ve derideki değişiklikler, vücut scaklğ, kolestrol problemleri, kan basnc, kalp hz, boyun genişlemesi (guatr), risk faktörleri: yaş, cinsiyet ve sigara Krkkale Valiliği koordinasyonunda Krkkale Milli Eğitim Müdürlüğü tarafndan yürütülmekte olan bu Proje, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlğ tarafndan EDES Program kapsamnda finanse edilmektedir. AKDENİZ ANEMİSİ Akdeniz anemisi, Talasemi ad ile de bilinen genetik ve bir tür kan hastalğdr. Hastalk ile anlacak olan iki açlm vardr. Birincisi Akdeniz anemisi hastalğnn kendisi, diğeri ise; Akdeniz anemisi taşyclğdr. Taşyc grupta bulunan kişiler hayatlarn normal yaşayp her hangi bir şikayette bulunmazlar. Laboratuvarda baklacak kan tetkiki ile açğa çkacak olup, bebek bekleyen çiftlerde önemli olabilecektir. Anne yahut baba taşyc ise bebek bu açdan değerlendirmeye alnabilir. Akdeniz anemisi hastalğnn açklanmasnda gen zincirinde baz bölümlerde sentez hznn aksadğ görülür yahut o zincir tamamen yok olarak görülür. Beta talasemi ismi ile zikredilen tür, Türkiye de en fazla bahsi geçen türdür. Ve bu türün tbb açklamasnda beta zincirindeki bulunan sentezleme hz azalmş olmaktadr. Akdeniz Anemisi Belirtileri: *Halsizlik *Solukluk *İştah problemleri *Karnda şişlik *Gözlerde mevcut sarlk *İdrar yapsnda koyulaşma *Yüzdeki bulunan kemiklerde şekil değişmeleri *Dalak büyümesi Akdeniz Anemisi majörde tedavi olanaklar; *Kan transfüzyonlar, *Gerekli halde dalağn alnmas SEREBRAL PALSİ (Kas Kontrol Yetersizliği) Serebral Palsi gelişimini sürdüren beyinde oluşan bir hasara bağl kalc hareket ve duruş bozukluğudur. Beyindeki lezyon kas tonusu ve koordinasyonunda sorunlar yaşatr, zamanla kas iskelet sisteminde ikincil bozukluklar da gelişir. Serebral palsiye neden olan faktörler neler olabilir? Pek çok farkl nedeni vardr. Beyindeki sorun şu nedenlerle ortaya çkabilir: 1. Beyin bir nedenle normal büyüme ve gelişimini gerçekleştirememesi 2. Gebeliğin ilk aylarnda, annenin geçirdiği kzamkçk gibi enfeksiyonlar veya beyin gelişimini engelleyen anormallikler 3. Doğum esansnda, bebek yeterli oksijen alamamas 4. Doğumu takip eden günler içerisinde, bebeğin geçirdiği menenjit gibi ciddi enfeksiyonlar beyin gelişimine engel olmas Kesin tedavisi mümkün müdür? Serebral palsi terimi kalc bir rahatszlğ anlatr. Bu hastalkla ilgili sorunlar (kas zayflğ veya gerginliği, istemsiz hareketler) yaşam boyu devam eder. Ancak, çocuk yaş ilerledikçe uygun tedavi yaklaşmlarnn katk ve desteği ile bu sorunlara uyum sağlamay onlarla başa çkmay öğrenebilir. Tedavi, hastalğ tamamen yok edemese de anlaml iyileşmeler sağlar. Krkkale Valiliği koordinasyonunda Krkkale Milli Eğitim Müdürlüğü tarafndan yürütülmekte olan bu Proje, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlğ tarafndan EDES Program kapsamnda finanse edilmektedir. OTİZM Otizm Nedir ? Otizm, yaşamn ilk üç yl içinde ortaya çkan ve yaşam boyu devam eden, sosyal etkileşim, sözel ve sözel olmayan iletişimde problemler, tekrarlayc davranş ve kstl ilgi alanlar ile kendini gösteren, karmaşk gelişimsel bir bozukluktur. Otizme Ne Sebep Olur? Otizmin nedeni henüz tam olarak tespit edilememiştir. Otizmin tek bir nedeni yoktur. Pek çok nedeni olduğu artk bilinmektedir. Otistik bireylerde beyin hücreleri farkl çalşmaktadr. Hücreler arasnda mesaj taşyan kimyasal ileticilerde eksiklik yada fazlalk olduğu düşünülmektedir. Baz genetik hastalklar otizme yol açar. Genetiğin otizmin nedenleri arasnda önemli bir yeri vardr. Kardeş ve ikiz çalşmalar bunu doğrulamaktadr. Otistik bir çocuğun kardeşinde otizm görülme riski genel popülasyona göre 50-100 kat daha fazladr. Tek yumurta ikizlerinde her ikisinin birden otistik olma oran çift yumurta ikizlerine göre daha fazladr. Bütün bunlar genetiğin etkisini bize gösteriyor fakat sadece genetiğin tek neden olmadğ noktasna da ulaştryor. Sadece genetik etkili olsayd tek yumurta ikizlerinde her iki bebeğinde her zaman otistik olmas gerekirdi. Yaplan çalşmalar bir tek gen değil birden çok genin etkileşimi sonucu hastalk yapc etki oluştuğunu ortaya koymuştur. Klinik tablodaki davranşsal çeşitlilik çevresel faktörlerinde etkili olduğunu düşündürmektedir. Doğum öncesi, doğum ve doğum sonras faktörler ile otizm arasnda anlaml bir ilişki saptanmamştr. Eldeki bulgular genetik olarak otizme yatknlğ olan çocuklarn doğum srasnda sorun yaşama riskinin daha fazla olduğunu göstermektedir. Ayrca, anne karnnda geçirilen kzamkçk virüsünün, pek çok anormalliğin yannda otizme de yol açabildiği bilinir. Şu kesin olarak bilinmektedir ki, otizm tek bir nedenle olmaz, birden çok etkenin bir araya gelmesiyle meydana gelen oldukça karmaşk bir durumdur. Otizm erkeklerde kzlara oranla 4 kat daha fazla görülür fakat genelde kzlarda daha ağr seyreder. Otistik bireylerin % 70’inde zeka geriliği görülmektedir. % 30’u normal ve bu %30’luk dilimin %10’u üstün zekaya sahiptirler. Zeka düzeyi ve eşlik eden diğer hastalklar otizmin ağrlk derecesi üzerinde belirleyici rol oynar. Eşlik eden hastalklar arasnda en sk rastlanlanlar dikkat eksikliği ve hiperaktivite bozukluğu, duygudurum bozukluklar ve epilepsidir. Her üç çocuktan biri epileptik anlamda risk taşmaktadr. 0-5 yaş aras ve ergenlik döneminde epilepsi nöbetlerinin görülme olaslğ artar. Genel Belirtileri Göz kontağ kstldr yada yoktur. Çevreye ilgisizdirler. Adna tepki vermezler. Aşr hareketli yada hareketsiz olabilirler. Bazlar fiziksel temasa (öpülme, sarlma vs.) izin vermez yada hoşlanmazlar. Çoğunlukla insanlar değil cansz varlklar tercih ederler. Sosyal ve duygusal açdan kendilerini izole ederler. İşaret etmezler, ihtiyaçlarn yetişkinin elini kullanarak ifade ederler. Taklit becerisi yoktur yada snrldr. Konuşma birçoğunda gelişmemiştir. Konuşma gelişse bile bunu iletişim arac olarak kullanmazlar. Ekolaliktirler, söylenenleri papağan gibi tekrar ederler. Zamirleri ters kullanrlar. Uygun olmayan vurgulamalar, kalp cümlelerle konuşurlar. Mekanik ve tek düze ses tonu kullanrlar. Uygunsuz gülme ve kkrdamalar vardr. Düzen takntlar vardr. Nesne takntlar vardr. Objelere gereksiz yere bağlanma(İp, pet şişe, araba… vs)Rutinlerindeki değişikliklere tepki gösterirler. Tekrarlayan davranşlar (stereotipiler) vardr. (Nesneleri çevirme, el çrpma, kanat çrpma, zplama, kendi etrafnda dönme, parmak ucunda yürüme…)Oyuncaklarla gerektiği gibi oynamazlar. (Arabalar dizerler, topu çevirirler…)Hayali oyun oynamazlar. Sürekli ayn oyunlar oynamay tercih ederler. Bazlar çok inatçdr. Krkkale Valiliği koordinasyonunda Krkkale Milli Eğitim Müdürlüğü tarafndan yürütülmekte olan bu Proje, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlğ tarafndan EDES Program kapsamnda finanse edilmektedir. Bazlar ses, ac, koku, şk ve dokunuşa aşr hassasiyet gösterebilir. Bazlar soğuk, scak, acya duyarsz olabilir. Bazlar tehlikeye karş duyarsz olabilir. Yemek yeme bozukluklar vardr. Bazlar kendine, çevresindekilere ve eşyalara zarar verebilir. Beklemeye yada isteklerini ertelemeye pek tahammüllü değillerdir OTİZMİN TEDAVİSİ Otizmin bilinen bir tedavisi yoktur. Erken yaşta başlanan eğitimle, çocuğun yetenekleri ve gereksinimleri dikkate alnarak, bireysel özel eğitim programlar hazrlanmas ve uzman kişilerce uygulanmas, günümüzde bilinen tek “tedavi” yöntemidir. Uygulanacak olan ilaç tedavisi otizme eşlik eden problemlerin azaltlmasna yöneliktir. Özel eğitim bir ekip çalşmasn gerektirir. Bu ekipte çocuğun kendi doktoru, özel eğitimcisi, konuşma terapisti, çocuk psikiyatr ve/veya çocuk nöroloğu mutlaka bulunmaldr. Ailelerin eğitim sürecine katlmalar ve desteklemeleri büyük önem taşmaktadr. ÖZGÜL ÖĞRENME GÜÇLÜĞÜ Normal ya da normalin üzerinde zekâya sahip kişilerdir. Herhangi fiziksel problemi olmayan (İşitme, Zihinsel, Görme gibi); dinleme, konuşma, okuma-yazma, akl yürütme ile matematik becerilerinin kazanlmasnda ve kullanlmasnda önemli güçlükleri olan bireylerdir. Ayn zamanda bu kişiler kendini idare etme, sosyal alglama, etkileşim sorunlar vardr. Standart eğitime rağmen yaşna ve zekâsna uygun okul başars gösteremeyen bireylerdeki durum olarak açklayabiliriz. Öğrenmeyle ilgili bir sorun olarak alglanmakta ve tantlmakla birlikte; gördüğümüz, duyduğumuz ya da dokunduğumuz tanmaya çalştğmz şeylerin alglanmasyla ilgili ya da işlenmesiyle ilgili bir sorun olarak yaşanmaktadr. Öğrenme sorunlar da, pek çok sorun ya da hastalk gibi çok erken fark edilebilir. 5-7 yaş okuma öğrenme yeteneğinin geliştiği dilimdir. Bu nedenle riskli çocuklar özellikle okul öncesi dönemde dikkatle izlenmesi gerekir. Genellikle özel öğrenme güçlüğü, (öğrenme bozukluğu tbbi bir terim, özel öğrenme güçlüğü eğitimsel bir terimdir. Ayn anlam içerir.) ilkokula başlaynca ortaya çkar. Ancak okul öncesi dönemde erken belirti gösteren çocuklar(riskli çocuklar) öğrenme bozukluğu açsndan değerlendirilmesi, erken tan için önem taşr. Erken tan konulduğu ve çocuğun yardm aldğ oranda çocuk yaştlarna yetişebilmekte ve gerçek potansiyellerini gösterebilmektedirler. Özel Öğrenme Güçlüğünün Nedenleri Doğum Öncesi: Yetersiz beslenme, annenin geçirdiği enfeksiyonlar, ilaç kullanma, vitamin eksikliği, alerjiler. Doğum Srasnda: Uzun ve zor doğum, plasenta ve göbek kordonu anormallikleri, doğum aletlerinin verdiği zararlar, beyin hasar. Doğum Sonrasnda: Doğumdan sonra nefes almaya başlayncaya kadar geçen sürenin uzunluğu, erken yaşta ateşli hastalk, başa hzl darbe, tümör. Kaltsal bozukluklar: Ailelerde özel öğrenme bozukluğu olan başka kişilerinde olmas, kan uyuşmazlğ şeklinde özetlenebilir. Krkkale Valiliği koordinasyonunda Krkkale Milli Eğitim Müdürlüğü tarafndan yürütülmekte olan bu Proje, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlğ tarafndan EDES Program kapsamnda finanse edilmektedir. Özel Öğrenme Bozukluğunun Çeşitleri: 1-Disleksi(okuma sorunlar): a)disfonik disleksi: İşitsel kavrama ve ayrt etme becerilerinde bozukluk vardr. Dil ve sözlü ifadelerde güçlük çekerler. b)disidetik disleksi: Zihinde canlandrma yeteneği bozuktur. Harflerin sralanşn karştr, ters çevirir, günleri aylar srayla söyleyemez. 2-Disgrafi(yazma sorunlar): P,D,B,C,H,Y,S,Z,U gibi harfleri yazarken karştrr ve ters yazar. Baz harfleri unutur bazlarn fazladan ekler. 3)diskalkül (matematik sorunlar): Saylar bozuk yazar, sklkla yer değiştirir, işlemleri bozuk srada yapar, geometrik ilişkileri kavramada zorlanr, aritmetik sembolleri tanmada zorlanr. DOWN SENDROMU Down Sendromu çocuğunuzun vücudundaki hücrelerin 46 yerine fazladan bir kromozoma, yani 47 kromozoma sahip olmasdr. Down Sendromu bir hastalk değil genetik bir farkllktr. Down Sendromlu çocuklar nasl gelişir? Fazla kromozom çocuğun gelişimini negatif olarak etkilemektedir. Bu durum her zaman da önemli olacaktr. Çünkü kromozom değişimini geri almak mümkün değildir. Fakat unutulmamaldr ki bir çocuğun gelişimi sadece genetik faktörlere bağl değildir. Çevre ve öğrenme faktörleri de çocuğun gelişiminde çok önemli ve etkilidir. Down Sendromlu çocuklarn ihtiyaçlar diğer çocuklarn ihtiyaçlarndan farkl değildir. Onlar da anne, baba ve kardeşleriyle birlikte olmaktan mutluluk duyarlar. Çevrelerini keşfetmek, oynamak, öğrenmek, gülmek isterler. Down Sendromlu bir çocuğun mümkün olduğu kadar sosyal bir ortamda büyütülmesi, gelişimi için son derece yararldr. ……………………………………………………………………………………………………………………………….. Engelli, fiziksel veya zihinsel bir rahatszlk nedeniyle baz hareketleri, duyular veya işlevleri kstlanan (kişi). Engeller doğuştan gelebilir veya sonradan geçirilen hastalklar veya kazalar sonucu ortaya çkabilir. Dünya Sağlk Örgütü'nün İşlevsellik, Yetiyitimi ve Sağlğn Uluslararas Snflandrmas'na göre engelli olma hâli için yeti yitimi terimi kullanlr. Engelliler; vücudun duyusal, işlevsel, zihinsel ve ruhsal farkllklar öne sürülerek; toplumsal veya yönetimsel tutum ve tercihler sonucu, yaşamn birçok alannda kstlama ve engellerle karşlaşabilirler. Krkkale Valiliği koordinasyonunda Krkkale Milli Eğitim Müdürlüğü tarafndan yürütülmekte olan bu Proje, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlğ tarafndan EDES Program kapsamnda finanse edilmektedir. Engellilik türleri 1.Fizyolojik engellilik işi,doğuştan veya sonradan geçirdiği hastalk veya kaza nedeniyle vücut içerisinde yer alan hayati organlarn fonksiyon yetersizliği nedeniyle oluşan durumunda kişi fizyolojik olarak engelli olmaktadr. Mobilite bozukluklar, solunum bozukluklar, organ yetmezlikleri bunun örnekleridir. 2.Fiziksel engellilik; kişinin dş organlarnda meydana gelen bir işlev bozukluğu ya da uzuv eksikliği nedeniyle normal hayata uyum sağlayamamas durumunu ifade etmektedir. Kol ve bacak kopmalar bu engellilik türü için örnek olarak verilebilirler. 3.Zihinsel engel Doğuştan veya sonra işitme veya görme engelli veya daha geniş kapsamda beyin ile ilgili alglama ve algladğn doğru yorumlayamama durumlar, algsal engellilik snfna girer. Bunlarn arasnda öğrenme bozukluklar, dikkat yetersizlikleri/eksiklikleri, görme bozukluklar (körlük), işitme bozukluklar (sağrlk), psikiyatrik bozukluklar (duygusal alg bozukluklar, sosyal bozukluklar ; alglananlar yorumlayamama sorunlar, yanlş dürtülenme, vb.) saylabilir. Zihinsel Engellilik Durumu Yavaş Öğrenenler Düzeyi (Normal alt çocuk) Eğitilebilir Zihinsel Engellilik Düzeyi Öğretilebilir Zihinsel Engellilik Düzeyi Bakm Gerektiren Ağr Zihinsel Engellilik Düzeyi Zeka Bölümü Snrlar 70-85 % 3 50-70(75) % 1 30-35(50,55) % 2-3 30 ve aşağs % 1 ENGELLİLİĞİ ÖNLEMEK İÇİN ALINMASI GEREKEN TEDBİRLER Engelliliğin önlenmesinde tbba önemli görevler düşmektedir. Engelliliğin önlenmesinde tbbn görevleri üç başlk altnda incelenebilir: Antenatal (Doğum Öncesine Ait) Faktörler: Antenatal (doğum öncesine ait) faktörlerden korunmada tbbi hizmet veren kurumlarn öncelikle genetik danşmanlk hizmetleri vermeleri gerekmektedir. Özellikle akraba evliliklerinin söz konusu olduğu ve buna bağl engellilik durumlarnn halen görülebildiği ülkemizde bu konuda eğitim vermek ve tan merkezleri kurmak, tpla uğraşan kişilerin görevlerinden birisi olmuştur Perinatal (Doğum Srasnda Oluşabilecek) Faktörler: Perinatal (doğum srasnda oluşabilecek durumlara ait ) faktörlerden korunmada sezaryen operasyonlar, büyük oranda yardmc olmaktadr. Sezaryen operasyonlr, doğum eylemini kolaylaştrmakla kalmamş, annenin ve bebeğin konforunu da sağlamştr. Ancak bir çelişki olarak kabul edilebilecek konu; tüm bu yenilik ve ilerlemelere rağmen halen doğum travmas ve buna bağl serebraliskemi ve engellilik durumlarna halen rastlanmasdr. Postnatal (Doğum Sonras) Faktörler: Postnatal (doğum sonras) faktörler için koruyucu önlemler ise: yeni doğan bakm, aşlama hizmetleri ve baz metabolik hastalklar tarama yöntemiyle erken tanmak ve yol açabilecekleri engelliliği ortadan kaldrmaktr. Krkkale Valiliği koordinasyonunda Krkkale Milli Eğitim Müdürlüğü tarafndan yürütülmekte olan bu Proje, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlğ tarafndan EDES Program kapsamnda finanse edilmektedir. Bu amaçla Türkiye’de Sağlk Bakanlğ, Ana Çocuk Sağlğ Merkezleri’nde ve Sağlk Haklar’nda ücretsiz aş uygulamalar yapmaktadr. Hatta 1985 ylndan bu yana, çocukluk çağ bulaşc hastalklarn, özellikle de alt ksmndaki ekstremitelerde yetersizliğe neden olabilen polio (çocuk felci) hastalğn, çiçek hastalğ gibi hastalklar ortadan kaldrmak amacyla kampanyalar düzenlenmekte, bu kampanyalar çerçevesinde tüm Türkiye’de en ücra köşelerde kalmş evlere bile ulaşarak her bebeğin aşlanmas yaplmaya çalşlmaktadr. Yine bu aşlama program içerisinde yer alan rubella (kzamkçk) da gebe kadnn enfekte olmas halinde bebekte kalp-damar sistemi anomalileri, görme kusuru ve işitme kusuru veya mikrosefali vs. gibi merkezi sinir sistemi hasar ile görülen doğuştan kzamkçk enfeksiyonuna neden olmaktadr. Aşlama programlar epidemilere son vererek gebelerdeki enfeksiyon riskini azaltmaktadr. Aşlamalarla birlikte diğer bir koruma faktörü olarak taramalar kullanlmaktadr. Zihinsel engelliliğe neden olan ve tanndğnda tedavisi oldukça basit olan “fenilketonüri”, “hipotiroidi”, “galaktozemi” gibi metabolik hastalklar tarama testleriyle ortaya çkarlmakta ve erken tedavisi yaplabilmektedir. Böylece bu hastalklarn neden olduklar engellilik hali önlenebilecektir. Ancak tüm bu çabalara rağmen doğuştan olan engelliliği tamamen ortadan kaldrmak mümkün olamamaktadr. Bu önlemler şöyle sralanabilir; Toplumda risk faktörlerine yönelik farkndalğn arttrlmas, toplumun bilinçlendirilmesi, evlenmeden önce anne baba aday olan çiftler için farkndalk ve bilinçlendirme programlarnn uygulanmas, görsel ve işitsel yayn organlar yolu ile sürekli bilinçlendirme çalşmalarnn yürütülmesi. Tüm çocuklarn sağlk sigortas kapsamna alnmas, sağlk sistemlerinin güçlendirilmesi. Engelliliği önlemek için alnacak önlemleri özetleyerek tekrar maddeler halinde sralarsak; - Doğum öncesi genetik testler - Doğum öncesi kan grubu testleri - Hamilelik esnasnda düzenli doktor kontrolü - Hamilelik süresince sağlkl beslenme ve stressiz ortam - Uygun ortamda doğumun gerçekleşmesi - Doğum sonras hastalklarda düzenli tedavi - Doğum sonras düzenli besleme ve sağlkl ortam sağlama Sonuç olarak; engelliliğin önlenmesinde toplumdaki tüm bireylerin, devletin, sivil toplum kuruluşlarnn etkileşimli bir işbirliği içinde çalşmalar gerekmektedir. ……………………………………………………………………………………………………………………………………………… KAYNAŞTIRMA YOLUYLA EĞİTİM UYGULAMLARINDA ÖĞRETMENLERE ÖNERİLER Görme Yetersizliği Olan Öğrenciler İçin; Az gören/görme engelli öğrencinizi srasna kolaylkla girip çkabileceği şekilde snfn ön tarafna oturtun. Az gören öğrencinizi güneş şnlar arkadan gelecek şekilde snfta uygun sraya oturtun. Öğrenciye okulun bölümleri ile snf tantarak, bağmsz hareketini sağlayacak ipuçlarn belirleyin, gerekiyorsa belirlediğiniz bölümlere Braille kabartma yaz/kabartma sembol ile etiketler hazrlayarak yerleştirin. Krkkale Valiliği koordinasyonunda Krkkale Milli Eğitim Müdürlüğü tarafndan yürütülmekte olan bu Proje, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlğ tarafndan EDES Program kapsamnda finanse edilmektedir. Öğrenciye çevresini tantrken başlangçta çocuğun elini, elinizi üzerine koyarak çevreyi ve nesneleri tantn, nesnelerin neye benzediğini ve nasl kullanldğn açklayn. Snftaki diğer öğrencilere görme engelli öğrencinizin özelliklerini anlatarak, görme engelli öğrencinizin bağmsz hareket etme becerilerini sağlayacak tedbirleri birlikte belirleyin. Öğrencinin snf arkadaşlarnn seslerini ayrt ederek isimleri ile tanmas için, etkinlikler düzenleyin. Snftaki eşya, araç ve gereçlerin yerlerini sabit tutun, değişiklik yaptğnzda öğrencinizi haberdar edin. Öğrencinin okula uyumda yaşadğ güçlüklerin üstesinden gelmesi için okul rehber öğretmeni ve aile ile iş birliği yaparak alnacak önlemleri belirleyin. Öğrencinizin srasn paylaştğ arkadaşna uyumunu ve ona olan güvenini arttrmak için sra arkadaşna görme engelli öğrencinize nasl destek olacağna ilişkin bireysel olarak bilgi verin ve onun olumlu davranşlarn ve çabalarn ödüllendirin. Az gören öğrencilere yönelik olarak ders materyallerini büyük punto ile hazrlayn. Snfta görme güçlüğü olan öğrencinizle konuşurken kendisiyle konuştuğunu anlamas için adn söyleyin. Öğrencinize isteklerinizi belirtirken “Şunu bana ver.” gibi görmeye dayal cümlelerle ifade etmeyin, bunu yerine “Sağ elinin yannda duran kalemi bana ver.” şeklinde açk yönerge vermeye dikkate edin. Ders srasnda tahtaya konular yazarken, sözel olarak da ifade edin. Öğrencinin snav sürecinde sorularn başka kişiye okutulmas srasnda doğan zaman kaybn ek süre olarak snava dahil edin. Snf ortamnda görme engelli veya az gören öğrencinin derse katlmn sağlamak için her derste ona en az bir iki soru sorun. Öğrencinin snfta dersi takip edebilmesi için Braille olarak not tutabilmesine imkân tanyn, gün içinde tuttuğu notlar arkadaşyla karşlaştrmas için zaman verin. Snavlarda cevab karmaşk çizim ve şekillere dayanan sorular sormayn. Öğrencinizi kendi içinde gösterdiği gelişme ile değerlendirin ve öğrencinizin yapamadklarna değil yapabildiklerine yoğunlaşn. Öğrencinizin başarlarn annda ödüllendirin. İşitme Yetersizliği Olan Öğrenciler İçin; İşitme yetersizliği olan öğrencinizi tahtay ve sizi rahat görebileceği şekilde snfn ön tarafna oturtun. Öğrencinizle konuşurken göz kontağ kurun. Konuşurken başka yönlere bakmayn. Çok yüksek sesle veya fsldayarak konuşmayn, ses tonunuzun ve konuşma hznzn normal olmasna dikkat edin. Konuşurken anlaşlr ve ksa cümleler kurun. Konuşurken cümlelerinizi eksik brakmayn, tamamlayn. Konuştuğunuzda ortamn çok gürültülü olmamasna dikkat edin. Konuşurken, ağznz elle veya kâğt gibi her hangi bir şeyle kapatmayn. Öğrencinizle konuşurken, onun dudak okumasna engel olacak unsurlarn (byk, göz alc mücevher gibi) bulunmamasna özen gösterin. Krkkale Valiliği koordinasyonunda Krkkale Milli Eğitim Müdürlüğü tarafndan yürütülmekte olan bu Proje, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlğ tarafndan EDES Program kapsamnda finanse edilmektedir. Tahtada yaz yazarken ya da arkanz öğrenciye dönükken konuşmamaya özen gösterin. Çok abartl jest ve mimiklerle konuşmaktan kaçnn. Öğrenciniz kullandğnz sözcüğü anlamadysa yerine başka bir sözcük kullann ya da mümkünse göstererek anlatn. Öğrenciniz ile konuşurken dikkatinin sizde olduğundan emin olun, gerektiğinde omzuna dokunarak size bakmasn sağlayn. Öğrencinin konuşmasn anlayamadğnzda öğrenciden söylediğini tekrarlamasn isteyin. Ders srasnda öğrencinin öğrenmesini kolaylaştracak araç ve gereçler kullann. Ders esnasnda öğrencinizin işitme cihazn düzenli ve etkin bir şekilde kullann. Grup çalşmalarnda öğrencinin diğer arkadaşlarn görebileceği şekilde oturmasn sağlayn ve grup içindeki diğer öğrencilerin de mümkün olduğunca görsel ipuçlarn kullanmalarn isteyin. Öğrencilerin sözel ifadeleri yanlş anlamasn önlemek için yazl ve görsel ipuçlarn birlikte kullann. Öğrencinizi kendi içinde gösterdiği gelişme ile değerlendirin ve öğrencinizin yapamadklarna değil yapabildiklerine yoğunlaşn. Sosyal iletişimin ve etkileşimin arttrlmas amacyla, öğrencinizin snf arkadaşlaryla uyum sağlamas için etkinlik planlayn ve bu etkinliklere katlmalarn sağlayn. Öğrencinin okula uyumda yaşadğ güçlüklerin üstesinden gelmesi için okul rehber öğretmeni ve aile ile iş birliği yaparak alnacak önlemleri belirleyin. Ortopedik Yetersizliği Olan Öğrenciler İçin; Snfnzn okulun giriş katnda olmasn ve öğrencinizin okul ve snfta olabildiğince bağmsz hareketini sağlayacak düzenlemeler yaplmasn sağlayn. (Örnek: Merdivenlere ve kap eşiklerine uygun rampa yaplmas, alafranga tuvaletler, dokunarak açlan musluklar vb.) Öğrencinizi snf içinde kolaylkla girip çkabileceği bir yere oturtun. Öğrencinin sraya oturma, yürüme vb. bağmsz hareketlerini sağlayacak, tekerlekli sandalye, uyarlanmş kalem, vb. destek araç ve gereçleri kullanmasn sağlayn. Snftaki diğer öğrencilere ortopedik yetersizliği olan öğrencinizin özelliklerini anlatarak, öğrencinizin olabildiğince bağmsz hareket etme becerilerini sağlayacak tedbirleri belirleyin. Öğrencinize gerektiğinde nasl yardm isteyebileceğini ve ihtiyacndan fazla yardm etmek isteyenleri kibarca reddetmesini öğretin. Öğrencinizin söylediklerini anlamadğnzda söylemek istediklerini tekrar ettirin. Öğrenciniz yazmada güçlük çekiyorsa sözel olarak değerlendirin. Öğrencinin okula uyumda yaşadğ güçlüklerin üstesinden gelmek için okul rehber öğretmeni ve aile ile iş birliği yaparak alnacak önlemleri belirleyin. Öğrencinizi kendi içinde gösterdiği gelişme ile değerlendirin ve öğrencinizin yapamadklarna değil yapabildiklerine yoğunlaşn. Sosyal iletişimin ve etkileşimin arttrlmas amacyla öğrencinizin snf arkadaşlaryla uyum sağlamas için etkinlik planlayn ve bu etkinliklere katlmalarn sağlayn. Öğrencinin okula uyumda yaşadğ güçlüklerin üstesinden gelmesi için okul rehber öğretmeni ve aile ile iş birliği yaparak alnacak önlemleri belirleyin. Krkkale Valiliği koordinasyonunda Krkkale Milli Eğitim Müdürlüğü tarafndan yürütülmekte olan bu Proje, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlğ tarafndan EDES Program kapsamnda finanse edilmektedir. Dil ve Konuşma Güçlüğü Olan Öğrenciler İçin; Öğrenciniz konuşurken sakin ve sabr olmaya özen gösterin. Öğrencinizin konuşmaya istekli olmadğ durumlarda konuşmas için zorlamayn. Öğrencinizin konuşmasna müdahale etmeden, göz kontağn sürdürün. Konuşmaya uygun jest ve mimikler kullann, bunlarn abartl olmamasna dikkat edin. Öğrencinizin ne söylediğine odaklann ve onu sözel etkinliklere katlmasn sağlamak için cesaretlendirin. Öğrencinizin söylediklerini anlamadysanz, söylediğini tekrar etmesini isteyin. Öğrencinizin snf etkinliklerine katlmasn destekleyin, etkinlikleri tamamlayabilmesi için yeterli zaman verin. Öğrenciniz etkinliklere katlmakta istekli olmadğnda konuşmas için zorlamayn öğrencinin kendini ifade etmesi olanak sağlayn. Aile ve uzmanlarla iş birliği yaparak öğrencinizin dil ve konuşma güçlüğüne yönelik alnacak önlem ve stratejileri belirleyin. Öğrencinizi kendi içinde gösterdiği gelişme ile değerlendirin ve öğrencinizin yapamadklarna değil yapabildiklerine yoğunlaşn. Öğrencinizin başarlarn annda ödüllendirin. Sosyal iletişimin ve etkileşimin arttrlmas amacyla, öğrencinizin snf arkadaşlaryla uyum sağlamas için etkinlik planlayn ve bu etkinliklere katlmalarn sağlayn. Öğrenme Güçlüğü ve Zihinsel Yetersizliği Olan Öğrenciler İçin; Öğrencinizi tahtay ve sizi rahat görebileceği şekilde snfn ön tarafna oturtun. Öğrenciye her dersin konusu, süreci, beklentilerinizi açk net olarak ifade edin. Ders içeriğindeki teknik terimleri ve çocuk için yeni sözcükleri açklayn, yeni terim ve sözcüklerin açklamasnn yer aldğ çalşma kâğdn ders öncesinde öğrenciye vererek derse hazr olmasn sağlayn. Öğrencinin çalşma gruplarna katlmn destekleyin. Öğrenciye başarabileceği görev ve sorumluklar verin. Öğrencinin soru sormasna, gerektiğinde konularnn tekrar edilmesine frsat tanyn. Ders anlatmnda jest ve mimikleri kullann, abartl jest ve mimiklerden kaçnn. Öğrenciniz etkinlik srasnda başarszlk yaşadğnda ya da verdiğiniz yönergeyi anlayamadğnda verdiği tepkileri dikkate ederek gerekli önlemleri aln. Dersi anlatrken çok uzun ve karmaşk cümlelerden kaçnn. Araştrma projesi, snf içi sunum, grup çalşmas gibi farkl yöntem ve tekniklerle derste işlenen konular daha iyi anlamasna imkân tanyn. Öğrenciniz yazl anlatmda güçlük yaşyorsa sözlü snavlar, ksa yantl ve boşluk doldurmal snavlar tercih edin. Öğrencinin snavn gerekirse bireysel olarak yapn. Snava başlamadan önce öğrencinin snav sorularn anlayp anlamadğn kontrol edin, snav sorularn kendi cümleleri ile ifade etmesine imkân tanyn. Krkkale Valiliği koordinasyonunda Krkkale Milli Eğitim Müdürlüğü tarafndan yürütülmekte olan bu Proje, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlğ tarafndan EDES Program kapsamnda finanse edilmektedir. Öğrencinin ders srasnda konuyu anlayabilmesi için hesap makinesi, bilgisayar vb teknolojik aletleri kullanmasna imkân tanyn. Öğrencinizin başarlarn annda ödüllendirin. Sosyal iletişimin ve etkileşimin arttrlmas amacyla öğrencinizin snf arkadaşlaryla uyum sağlamas için etkinlik planlayn ve bu etkinliklere katlmalarn sağlayn. Öğrencinin okula uyumda yaşadğ güçlüklerin üstesinden gelmesi için okul rehber öğretmeni ve aile ile iş birliği yaparak alnacak önlemleri belirleyin. Dikkat Eksikliği ve Hiperaktivite Bozukluğu Olan Öğrenciler İçin; Öğrencinizi duvar tarafnda olacak şekilde ön sraya oturtun. Öğrencinin snf içinde yaknnda oturan öğrencilerin, öğrenciye uygun model olabilecek kişiler olmasna dikkat edin. Öğrencinin tutuğu ders notlarn kendi notlarnzdan ya da arkadaşnn defterinden kontrol etmesine imkân tanyn, gerekirse dersi ses kayt cihaz ile kaydetmesine frsat verin. Ödevlerini hazrlarken bilgisayar ve internet kullanmasna izin verin. Snf içinde bireysel, grup çalşmas ve bireysel ödüllendirmeler için köşeler oluşturun. Yaz yazma problemi olan veya testte başarsz olan öğrencileri sözlü snav ile değerlendirin. Metni okuma ile ilgili stratejiler geliştirin. (Örnek: metni okurken önemli bölümlerini renkli kalemle işaretleme) Snf kurallarn belirleyin, bu kurallar tek tek öğretin ve kurallarn yazl/görsel olarak yer aldğ bir pano hazrlayn. Öğrencinin dürtüselliğini önlemek amacyla 3D (Dur, Düşün, Davran) tekniğini kullanmasn sağlayn. Okul ve aile iş birliğinin sağlamak ve öğrencin düzenli izlenmesi amacyla günlük ve haftalk davranş bildirim kartlar hazrlayn. Snava hazrlanma becerileri öğretin. Ders srasnda öğrencinin dikkatinin artmas için sözel uyaranlar verin ya da fiziksel etkinlikler planlayn. Verdiğiniz yönergenin öğrenci tarafndan anlaşlp anlamadğ belirlemek için gerekirse yönergeyi tekrar etmesini isteyin. Öğrencinin ödevlerini yapp yapmadğn her gün kontrol edin ve geri bildirimler verin. Akranlarnn sosyal kabulünü sağlamak amacyla öğrencinize özel sorumluluklar verin. Teneffüslerde öğrencinin birlikte oynayp dolaşabileceği arkadaşlar görevlendirin. Snf içinde öğrencinizin hareketliliğini kontrol altna tutmaya yönelik belli aralklarla tüm snfn katlacağ gevşeme ve esneme egzersizleri yapn. Snavlarda dikkatinin dağlmamas için daha ksa sorulu ve cevapl sorular sorun. Snavlarda küçük molalar ve ek zaman verin. Onlar ödüllendirin. Otizmi Olan Öğrenciler; Okula yeni başlayan öğrencinize snf ve okul ortamn tantn. Snftaki diğer öğrencilere otizmi olan öğrencinize ilişkin bilgi verin, onun farkl davranşlarna verilecek tepkiye ilişkin ortak bir strateji belirleyin. Öğrencinizi snfn ön tarafnda oturtun ve snf içinde yaknnda oturan öğrencilerin, öğrenciye uygun model olabilecek kişiler olmasna dikkat edin. Snf kurallarn belirleyin, snf kurallarn tek tek öğretin ve kurallarn yazl/görsel olarak yer aldğ bir pano hazrlayn. Krkkale Valiliği koordinasyonunda Krkkale Milli Eğitim Müdürlüğü tarafndan yürütülmekte olan bu Proje, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlğ tarafndan EDES Program kapsamnda finanse edilmektedir. Otizmi olan çocuklarn baz özel becerileri (erken okuma-yazma, zihinden matematik işlemlerini yapma … vb) olabilmektedir. Akran kabulünü sağlamak için öğrencinin bu özelliklerini ön plana çkarn. Öğrencinizin özelliğini dikkate alarak göz kontağ kurma, snfta uygun oturma, basit yönergelere uyma gibi becerilerin öğretimine öncelik verin. Öğrencinizin olumlu davranşlarn ödüllendirin, uygun olmayan davranşlarn arkadaşlarna ve kendisine zarar verecek düzeyde değilse görmezden gelin. Öğrencinizle iletişimizde olumsuz ifadelerden (hayr, yapma, dokunma gibi) mümkün olduğunca kaçnn. Öğrencinizin performansn akranlaryla kyaslamak yerine, bireysel gelişimini dikkate alarak değerlendirin. Öğrenciniz yüksek ses ve gürültüden rahatsz olabileceği için snf içindeki gürültüyü mümkün olduğu kadar azaltmaya dikkat edin. Kullandğnz cümlelerin basit ksa olmasna dikkat ederek jest ve mimiklerle daha dikkat çekici hale getirin. Yönerge ve sorularnzn öğrencinin özelliğini dikkate alarak ksa olmasn önemseyin. Öğrencinin sebep-sonuç ilişkilerini kurmasn desteklemek amacyla eylem ve resimleri içeren kart ve fotoğraflar göstererek hikâyeleri anlatn ve öğrencinizden ayn şekilde anlatmasn isteyin. Sosyal iletişimin ve etkileşimin arttrlmas amacyla, öğrencinizin snf arkadaşlaryla uyum sağlamas için etkinlik planlayn ve bu etkinliklere katlmalarn sağlayn. Tekrarlayc veya ykc olumsuz davranşlarn azaltmaya yönelik özel eğitim yöntemlerinden davranşç eğitim tekniklerini kullann. Öğrencinin yaknnn snf dşnda beklemesi gibi düzenlenmelerde bulunun. Krkkale Valiliği koordinasyonunda Krkkale Milli Eğitim Müdürlüğü tarafndan yürütülmekte olan bu Proje, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlğ tarafndan EDES Program kapsamnda finanse edilmektedir.