SAVAŞ ÖNCESİ DURUM

advertisement
K. Sarıöz
Goeben’den Yavuz’a
SON MUHAREBE
11 Ağustos 1914 günü Çanakkale boğazından Marmara’ya giren Goeben ve Breslau
hemen boğaz çıkışında bekleyen güçlü İngiliz ve Fransız filoları nedeniyle bir daha
Ege’ye çıkmamıştı. Ancak 1918 yılına girildiğinde Çanakkale boğazı müttefikler
açısından önemini kaybetmeye başlamıştı. Fransız gemileri tamamen çekilmiş olup
boğaz ağzını Mondros limanında üslenen Amiral Hayes-Sadler komutasındaki
İngiliz Ege filosu kolluyordu. Bu filonun vurucu gücünü Lord Nelson ve
Agamemnon muharebe gemileri oluşturmaktaydı ve bu iki geminin rahatlıkla Yavuz
Sultan Selim ile baş edebileceği düşünülüyordu. İmroz adasında üslenmiş 6
destroyer sürekli boğaz ağzında karakol görevi yapıyordu. İngiliz Ege filosunda
ayrıca üç hafif kruvazör ve dört monitor bulunuyordu. Monitorlar sahil
bombardımanı yapmak üzere özel olarak çok ağır toplarla donatılmış ufak ve yavaş
gemilerdi.
1918 Ocak ayında Selanik’e çok sayıda İtilaf askeri çıkarılmış ve Bulgaristan üzerine
büyük bir harekat başlatılmıştı. 16 Ocak 1918 günü Amiral Heyes-Sadler Lord
Nelson muharebe gemisi ile Limni’den Selanik’e gitmiş ve böylece Mondros
limanında sadece Agamemnon kalmıştı.
Yavuz Sultan Selim’in yeni komutanı Amiral Hubert von Rebeur-Paschwitz
saldırgan taktikleri ile tanınıyordu ve Selanik’te çok sayıda müttefik ikmal gemisinin
ve askerin bulunması nedeniyle Yavuz Sultan Selim’in burayı bombalaması fikrini
gündeme getirmişti. Amiral Paschwitz Çanakkale çıkışında İngilizler tarafından
hazırlanmış mayın tarlalarının oluşturduğu riski bildiği halde bir saldırı harekatı
yapmaya karar verdi ve 19 Ocak sabahı Yavuz Sultan Selim ve Midilli ile
İstanbul’dan ayrıldı. 20 Ocak Pazar sabahı Yavuz Sultan Selim ve Midilli 41 ay ve 10
gün aradan sonra dört destroyer (Muavenet-i Milliye, Numune-i Hamiyet, Samsun
ve Basra) eşliğinde Çanakkale boğazını geçtiler. Seddülbahir geçilince destroyerler
geride bırakıldı ve Yavuz Sultan Selim ile Midilli Ege’ye çıktılar. Ancak boğaz çıkışı
İngilizler tarafından mayınlanmıştı ve Yavuz Sultan Selim daha çıkış sırasında Saat
07.10’da bir mayına çarptı. 12 dakika süreyle Yavuz Sultan Selim’de hasar tesbiti ve
yara savunma çalışması yapıldıktan sonra yaralı bölmenin izole edilmesi ile harekata
devam kararı alındı.
Saat 07.20’de devriye gezen HMS Lizard destroyeri önce Midilli’yi daha sonra Yavuz
Sultan Selim’i gördü ve derhal telsiz ile Mondros limanını uyardı. Lizard ışıldak ile
de İmroz’daki Lord Raglan ve M-28 monitorlerini uyarmaya çalıştı.
Yavuz Sultan Selim ve Midilli tam yolla İmroz’a yöneldiler ve Saat 07.30’da Midilli
İngiliz monitorlerine ateşe başladı. Lord Raglan 6 pusluk topu ile cevap vermeye
çalıştı ancak kısa sürede battı. M-28 9.2 pusluk topu ile birkaç atış yaptı ancak
Midilli’nin ilk salvosu ile M-28 infilak ederek battı. 127 İngiliz denizcinin ölümü ile
sonuçlanan bombardımanı tamamlayan Yavuz Sultan Selim ve Midilli, İngiliz
uçaklarının havadan ve Tigress ve Lizard destroyerlerinin denizden takibi altında
Limni adasına yöneldiler.
144
K. Sarıöz
Goeben’den Yavuz’a
Yavuz Sultan Selim ve Midilli’nin başarılı harekatı telsiz telgraf yolu ile Mondros
limanına ve Selanik’te bulunan Amiral Hayes-Sadler’e bildirildi. Bu haber üzerine
Amiral Hayes-Sadler derhal Lord Nelson ile limandan ayrıldı. Mondros limanında
bulunan Agamemnon muharebe gemisi ile Foresight, Lowestoft, ve Skirmisher hafif
kruvazörleri derhal istim tutmaya başladılar. İngilizlerin bu kadar gafil avlanmasının
altında yatan sebep boğaz çıkışına yerleştirilmiş olan mayınların yerlerinin
belirlenmesi için hiçbir keşif harekatı (uçak veya gemi) yapılmamış olmasıydı.
Saat 08.30 sularında Kefalo burnu dönülürken Midilli mayına çarptı. Yavuz Sultan
Selim Midilli’yi yedeğe almaya çalışırken bir mayına çarptı. Bu sırada İngiliz uçakları
gemilerin üzerinde uçuyor ve bombalamaya çalışıyor gemi mürettebatı ise makinalı
tüfek ateşi ile uçaklara karşı koyuyordu. Midilli bir mayın tarlasının içine düşmüştü
ve 09.00-09.05 arasında ardı ardına dört mayına daha çarptı. Midilli Saat 09.55’de son
bir mayına daha çarpınca Kaptan von Hippel gemiyi terk emri verdi ve geminin
500’den fazla mürettebatından yarısına yakını suya atladı. Midilli denizde yüzen
denizcilerin söylediği marşlar eşliğinde içinde kalan mürettebat ve ile iskele taraftan
alabora olarak battı. Deniz suyu sıcaklığı 8 0C olduğundan denizde kalan
mürettebatın yarısına yakını öldü. Mürettebattan sağ kalan 162 kişi bir saat sonra
İngiliz destroyerleri tarafından kurtarıldı. Midilli’nin batması üzerine kendisi de
hasarlı olan Yavuz Sultan Selim harekatı kesti ve boğaza geri dönmeye başladı. Saat
09.48’de boğaz girişinde bir mayına daha çarpan Yavuz Sultan Selim ciddi bir meyil
ve düşük yolla zorlukla boğazdan girdi. Saat 10.20’de İngiliz uçaklarının saldırısı
altında mayın tarlalarından geçen Yavuz Sultan Selim ve Saat 11.48’de Nara’da
sığlıkta karaya oturdu. Gemiyi kurtarma çabaları sonuç vermeyince geminin
hafifletilmesine karar verildi. Torpido saldırısına karşı geminin çevresine ağ çekildi
ve Osmanlı destroyerleri devriye görevine başladı.
Yavuz Sultan Selim’in baştan kara vaziyeti İngilizlerin iştahını kabartmıştı. 22 Ocak
günü Ark Royal uçak gemisinden kalkan Sopwith ABC tipi deniz uçakları 270 sorti
yaptılar ancak 16 isabet kaydedilmesine rağmen gemide ciddi bir hasar oluşmadı. Bu
uçaklardan bir tanesi Yavuz Sultan Selim’den yapılan hafif top ateşi ile düşürüldü.
24 Ocak günü İngilizler M17 monitorünü Kabatep açıklarına getirerek buradan 9.2
pusluk top ateşiyle Yavuz Sultan Selim’i vurmayı denediler ancak bu deneme
başarısız oldu. Yavuz Sultan Selim’de geçici onarımlar yapıldıktan sonra gemi 26
Ocak sabahı 17.45’de yüzdürüldü ve İstanbul’dan gelen Turgut Reis muharebe
gemisi tarafından yedeğe alınarak İstanbul’a götürüldü.
Bu arada Adriyatik çıkışını kollayan İngiliz denizaltısı E-14 Yavuz Sultan Selim’i
batırmak üzere Çanakkale’ye çağrılmıştı. 25 Ocak Çarşamba sabahı Mondros
limanına gelen E-14 malzeme ve cephane ikmali yaptıktan sonra 27 Ocak Cuma
gecesi boğazdan içeri girmeyi planlıyordu ancak fırtına nedeniyle harekat Pazar
gününe ertelendi. Kötü hava koşulları nedeniyle İngiliz uçakları keşif harekatı
yapamıyordu ve İngilizler Yavuz Sultan Selim’in hala Nara’da yattığını
düşünüyordu.
E-14 denizaltısı 29 Ocak Pazar günü Saat 18.30’da Mondros limanında ayrıldı ve
geceyarısı Tavşan adası civarında daldıktan sonra Pazartesi sabahı Saat 07.30
145
K. Sarıöz
Goeben’den Yavuz’a
sularında Yavuz Sultan Selim’i bulmayı umduğu Nara koyuna geldi. Ancak Yavuz
Sultan Selim çoktan İstanbul’a varmıştı. Hedefini bulamayan E-14’ün komutanı Saat
09.13’te İstanbul’dan Yavuz Sultan Selim’e yardım için gelmiş olan İntibah gemisine
saldırmayı denedi ancak bu deneme başarısız oldu ve E-14 boğazdan çıkmayı
çalışırken Saat 13.00 sularında arızalanarak su yüzeyine çıktı ve sahil topçusunun
ateşi ile batırıldı. Denizaltı mürettebatından 9 kişi sahilden gelen botlar tarafından
kurtarıldı
Ekim devriminden sonra savaştan çekilmek isteyen Rusya ile Almanya ve
müttefikleri arasında uzun süren görüşmeler sonucu 3 Mart 1918 günü Brestlitovsk
barış anlaşması imzalandı ve doğu cephesinde savaş sona erdi. Alman birlikleri Rus
Karadeniz filosunun ana üssü olan Sivastapol’u işgal ettiler ve burada kalan gemilere
el koydular. 1 Mayıs 1918 günü İstanbul’dan hareket eden Yavuz Sultan Selim ertesi
gün Sivastapol limanına girdi. Savaşın yakında kendi zaferleri ile biteceğine inanan
Amiral Paschwitz Rus Karadeniz filosunun ana üssüne girerken gemideki Osmanlı
subayların itirazına rağmen Yavuz Sultan Selim’e Alman bayrağı çektirdi.
Yavuz Sultan Selim Sivastapol’a gelmeden öne Brestlitovsk anlaşmasına aykırı olarak
Rus Amiral Sablin 2 muharebe gemisi ile 10 destroyeri Novorossisky’ye kaçırmıştı.
Bu nedenle Sivastapol’de dört muhabere gemisi bulunuyordu. Sivastapol’a gelen
Yavuz Sultan Selim 6-13 Haziran 1918 günlerinde 1913 yılından beri ilk kez
havuzlanabildi. Rus işçilerin işi bırakmış olması nedeniyle havuzlama işlemi gemi
mürettebatı tarafından gerçekleştirildi. Geminin havuzlanması ile 20 Ocak 1918
günü çarpılan iki mayının neden olduğu yaralar ortaya çıktı ancak malzeme yokluğu
nedeniyle ciddi bir onarım yapılamadı. Gemi karinası temizlendikten sonra tekrar
denize indirildi.
Sivastapol’un düşmesi ile Rus Karadeniz filosunun bir kısmı Almanlara teslim
olurken modern muharebe gemilerinin de aralarında bulunduğu diğer gemiler
Novorosisky’ye kaçmıştı. Almanlar 11 Haziran 1918 günü Novorosisky’ye haber
göndererek bu gemilerin 19 Haziran’a kadar Sivastapol’a gelerek resmen teslim
olmasını istediler. Rus denizcilerin kendi aralarında yaptığı oylama sonucu bazı
gemiler Sivastapol’a gelirken diğer bir kısmı Novorosisky’de kendi mürettebatı
tarafından batırıldı.
Novorosisky’deki durumu görmek üzere 27 Haziran 1918 günü Novorosisky’ye
giden Yavuz Sultan Selim ortada bir Rus filosunun kalmadığının tespit edilmesinden
sonra 1 Temmuz günü Sivastapol’e geri döndü. Buradan 6 Temmuz günü Odesa’ya
geçen Yavuz Sultan Selim 11 Temmuz günü tekrar Sivastapol’e döndü ve ertesi gün
İstanbul’a dönerek İstinye’de onarıma alındı.
Rusya’nın devre dışı kalmasına ve Doğu cephesinin rahatlamasına karşın savaş
Almanya ve müttefikleri için iyi gitmiyordu. Alman halkı ve askerleri savaştan ve
çektikleri sıkıntılardan bıkmıştı. Rus devrimine benzer bir ayaklanma tehdidi ortaya
çıkmıştı. Diğer taraftan Amerika’nın savaşa girmesi ile Batı cephesi taze Amerikan
birlikleri ile takviye edilmişti. Almanya’nın müttefiklerinin durumu da iyi değildi.
Batı Trakya’da Bulgar orduları hezimete uğramış ve Bulgaristan 29 Eylül 1918 günü
146
K. Sarıöz
Goeben’den Yavuz’a
Selanik mütarekesi ile savaştan çekilmişti. Osmanlı orduları Filistin’de çökerken
Trakya cephesi itilaf ordularını durdurabilecek durumda değildi.
Savaşın kaybedildiğinin ortaya çıkması ile 8 Ekim 1918 günü Talat Paşa kabinesi
düştü ve 14 Ekim günü kurulan hükümetin başkanı Ahmet İzzet Paşa Amerika
Birleşik Devletleri Başkanı Wilson’a başvurarak adil bir mütarekeye aracı olmasını
talep etti. Aynı gün Fransız savaş gemileri İskenderun körfezine girmişti. 23 Ekim
günü İngiliz birlikleri Halep’e girdi. Osmanlı hükümeti için acil bir ateşkes anlaşması
imzalamaktan başka çare kalmamıştı. 30 Ekim 1918 günü Mondros limanındaki
Agamemnon muharebe gemisinde imzalanan ateşkes anlaşması ile Osmanlı savaş
gemilerinin kontrolü itilaf devletlerine bırakılıyordu.
Mondros mütarekesinden sonra Alman personelin ülkeyi terk etmesi gerektiği için 2
Kasım 1918 günü Yavuz Sultan Selim resmen Osmanlı donanmasına devredildi ve
Osmanlı mürettebat gemiyi devraldı. Mondros ateşkes anlaşması gereği tüm
Osmanlı filosu Haliç’te toplandı. Sadece Haliç’e giremeyen Yavuz Sultan Selim Tuzla
koyuna demirledi ve Mondros mütarekesi gereği itilaf ülkeleri denetçileri tarafından
top kamaları sökülmek ve kazanları mühürlenmek suretiyle atıl hale getirildi. Yavuz
Sultan Selim Kurtuluş savaşı süresince bu durumda kaldı.
Birinci Dünya Savaşı’nın sona ermesi ile bu savaşın kaderini değiştiren Goeben için
bir dönem kapanmış oldu. Goeben’in İstanbul’a kaçışının Osmanlı
İmparatorluğu’nun savaşa girmesine, Çanakkale savaşlarına, dolaylı olarak Rus
devrimine ve savaşın Almanya lehine uzamasına neden olduğu söylenebilir.
İstanbul’a kaçış olayının baş kahramanı olan Amiral Souchon Almanya’nın savaşı
kaybedip barış anlaşması imzalaması ile Mart 1919’da emekli oldu ve İkinci Dünya
Savaşı’nı gördükten sonra 1946’da 81 yaşında öldü. Kaçış olayının mimarlarından
Alman büyükelçisi Wangenheim 1916 yılında İstanbul’da öldü ve çok sevdiği
Tarabya’da gömüldü. Harekatın Osmanlı tarafındaki destekçisi olan Enver Paşa
Mondros mütarekesinden sonra yurdu terk etmek zorunda kaldı ve trajik bir şekilde
öldü. Goeben için ise son henüz gelmemişti ve yaklaşık 10 yıl sonra Yavuz Sultan
Selim için yeni Türk Cumhuriyeti’nin sancak gemisi olarak yeni bir parlak dönem
başlayacaktı.
147
K. Sarıöz
Goeben’den Yavuz’a
Karadeniz’de dengeleri değiştiren Imperatritza Mariya muharebe gemisi
1918 başında Çanakkale çıkışını kollayan Agamemnon ve Lord Nelson muharebe
gemileri
İmroz’da Midilli tarafından batırılan M28 ve Lord Raglan monitorleri.
148
K. Sarıöz
Goeben’den Yavuz’a
Yavuz Sultan Selim ve Midilli’nin İmroz baskını sırasında Mondros limanında
bulunan Lowestoft hafif kruvazörü.
Ark Royal deniz uçağı gemisi
.
E-14 denizaltısı 1915 yılında Çanakkale boğazına girmek üzere Mondros limanından
çıkıyor.
149
Download