T.C. AVRUPA BİRLİĞİ BAKANLIĞI Ekonomik ve Mali Politikalar Başkanlığı Avrupa Komisyonu Ekonomik ve Mali Konular Genel Müdürlüğü’nün AB’ye üye ülkeler ile aday ve potansiyel aday ülkelerdeki makroekonomik göstergelere ilişkin 2016-17 tahminlerini içeren “European Economic Forecast–Winter-2016” başlıklı raporu 4 Şubat 2016 tarihinde yayınlanmıştır. Raporda 2015 yılında AB genelinde büyüme oranının istikrarını koruyarak %1,9; Euro Bölgesinde ise %1,6 olarak gerçekleştiği; 2016 beklentisinin ise AB genelinde %1,7; Euro Bölgesinde ise %1,9 olduğu belirtilmektedir. Rapora göre AB Komisyonu, ülkemizde gözlenen ılımlı büyümenin, düşen petrol fiyatları, destekleyici para politikası ve asgari ücret artışı neticesinde önümüzdeki dönemde devam edeceğini öngörmektedir. Rusya tarafından uygulanan ambargonun yanı sıra güvenlik sorunları nedeniyle olumsuz etkilenmesi beklenen ihracata rağmen ülkemizin 2016 yılında %3,4, 2017 yılında ise %3,6 büyüyerek orta vadede potansiyel büyüme oranına yaklaşacağı tahmin edilmektedir. Raporda, Ülkemizin büyüme tahminlerinin 2015 yılı Kasım ayından yayınlanan ekonomik tahminler raporuna kıyasla 0,2 puan yukarı yönde revize edildiği görülmektedir. AB Komisyonunun Ülkemize ilişkin 2016 yılı enflasyon beklentisi ise %9 olarak AB ortalamasının üzerinde seyredeceği yönündedir. İşsizlik oranına ilişkin 2016 beklentileri ise %10,7 ile Euro bölgesi ortalamasına yakındır. Diğer yandan, kamu maliyesine ilişkin olarak, genel bütçe açığının GSYH’ya oranının %1,7, kamu borçlarının GSYH’ya oranının ise %32,1 ile, AB ortalamalarından daha iyi bir seviyede gerçekleşme beklenmektedir. Rapora göre, küresel ekonomik görünümdeki ciddi belirsizlik sürmekte olup, riskler artmaktadır. Gelişmekte olan ekonomilerdeki düşük büyüme, Çin ekonomisinin dalgalı seyri ve ABD’de faiz oranlarının artmaya devam etmesi beklentisinin mali piyasalarda ve kırılgan ekonomilerde yaratacağı olumsuz etki bu risklerin başında gelmektedir. Raporda mülteci akımları, AB ülkelerinde özellikle kamu harcamalarını artıracağından büyümeyi etkileyebilecek nedenlerden biri olarak görülmektedir 1 Avrupa Komisyonu Ekonomik ve Mali Konular Genel Müdürlüğü’nün (DG ECFIN), 4 Şubat 2016 tarihinde AB’ye üye devletler ve aday ve potansiyel aday ülkelerdeki makroekonomik göstergelere ilişkin 2016-18 tahminlerini içeren “European Economic Forecast – Winter-2016” başlıklı raporu yayımlanmıştır. Raporda yer alan genel değerlendirmeler aşağıdaki gibidir: AB EKONOMİSİNİN GENEL GÖRÜNÜMÜ 2015 yılında AB’nin büyüme oranının istikrarını koruyarak %1,9 seviyesinde kalması, 2016 yılında bu oranın %2 olarak gerçekleşmesi beklenmektedir. Euro Bölgesinde ise geçtiğimiz yıl %1,6 olarak tahmin edilen büyüme oranının bu yıl %1,7’ye yükseleceği öngörülmektedir. 2015 yılında tüm üye ülkelerde gelir ya artmış ya da sabit seyretmiştir. Buna karşın 2017 itibarıyla tüm üye ülke ekonomilerinin büyümesi öngörülmektedir. 2015 yılındaki %6,9’luk büyümenin ardından İrlanda’nın, 2016 yılında da %4,5’lik büyüme oranı ile AB’nin en hızlı büyüyen ülkesi olacağı tahmin edilmektedir. İrlanda’yı Romanya ve Malta’nın izlemesi beklenmektedir. Özel tüketimin bu yıl ve önümüzdeki yıl büyümenin motoru olmayı sürdüreceği tahmin edilmektedir. İyileşen işgücü piyasasının ve artan reel harcanabilir gelirin de büyümeye katkı sağlayacağı tahmin edilmektedir. Yatırımların artan talep, iyileşen kar marjları ve finansman koşullarından kademeli olarak fayda sağlaması beklenmektedir. İstihdamın az da olsa artışını sürdürmesi; işsizlik oranlarının ise, geçen seneye kıyasla hız kesmekle birlikte, düşmeye devam etmesi öngörülmektedir. Euro Bölgesinde 2015 yılında %11 olan işsizlik oranının 2016’da %10,5’e, 2017’de ise %10,2’ye gerileyeceği tahmin edilmektedir. AB genelinde ise işsizlik oranının 2015 yılındaki %9,5 seviyesinden 2016 ve 2017 yıllarında sırasıyla %9,0 ve %8,7 seviyesine gerilemesi beklenmektedir. Euro Bölgesinde yıllık enflasyon oranı 2015’in son aylarında, büyük oranda petrol fiyatlarının daha da düşmesi neticesinde, sıfırın biraz üzerinde gerçekleşmiştir. 2016 yılında Euro Bölgesinde enflasyon oranının, ücret artışlarının sınırlı kalmasının da etkisiyle, %0,5 seviyesinde kalacağı tahmin edilmektedir. Enflasyonun artan ücretler, yükselen iç talep ve petrol 2 fiyatlarındaki toparlanmayla birlikte 2017 yılında hız kazanarak %1,5’e ulaşması öngörülmektedir. Euro Bölgesi genel yönetim bütçe açığı/GSYH oranının 2015 yılında %2,2’ye, bu yıl ise %1,9’a düşmesi öngörülmektedir. Bu oranın AB’de 2015 ve 2016 yıllarında sırasıyla %2,5 ve %2,2 olması beklenmektedir. Euro Bölgesinde 2014 yılında %94,5 ile en yüksek seviyesine çıkan kamu borcu/GSYH oranının 2017 yılında %91,3’e gerileyeceği tahmin edilmektedir. 2014 yılında AB’de %88,6 olan bahsekonu oranın 2017 yılında %85,7’ye düşmesi beklenmektedir. Temel Ekonomik Parametre Tahminleri 2015-2017 Büyüme (%) Genel Bütçe Dengesi/GSYH İşsizlik (%) Enflasyon (%) Brüt Kamu Borcu/GSYH 2015 2016 2017 2015 2016 2017 2015 2016 2017 2015 2016 2017 2015 2016 2017 Türkiye 3.1 3.4 3.6 7,7 9,0 8,5 10,5 10,7 10,8 -1,4 -1,7 -1,6 33,2 32,1 31,4 AB-28 1,9 1,9 2,0 0,0 0,5 1,6 9,5 9,0 8,7 -2,5 -2,2 -1,8 87,2 86,9 85,8 Euro Bölgesi 1,6 1,7 1,9 0,0 0,5 1,5 11,0 10,5 10,2 -2,2 -1,9 -1,6 93,5 92,7 91,3 TÜRKİYE’YE İLİŞKİN TAHMİNLER Türkiye büyüme tahminleri açısından tüm AB ülkeleri arasında 6. sırada yer almaktadır. İşsizlik oranları açısından Euro Bölgesi tahminlerine paralel bir seyir izlerken, bütçe dengesi ve kamu borç yükü bakımından gerek AB gerekse Euro Bölgesi ortalamasına göre çok daha iyi bir görünüme sahiptir. 2015 yılı Kasım ayından yayınlanan ekonomik tahminlere göre Türkiye’nin büyüme tahminleri 0,2 puan yukarı yönde revize edilmiştir. 3 Önümüzdeki dönemde Türkiye’de ılımlı büyümenin, düşen petrol fiyatları, destekleyici para politikası ve asgari ücret artışı neticesinde devam edeceği tahmin edilmektedir. Rapora göre, 2015 yılının ilk üç çeyreğinde yıllık %3,4 oranında büyüyen Türkiye’nin ılımlı performansı, güçlü iç talebin yanı sıra düşük petrol fiyatları ve düzelen finansman koşullarına bağlı olarak ortaya çıkmıştır. Net ihracat kalemi, 2014 yılının tersine büyümeyi olumsuz etkilemiştir. Rusya’nın koyduğu ambargo ile iç ve dış güvenlikte yaşanan sorunlar nedeniyle dış ticaretin olumsuz etkilenmesi beklenmektedir. Öte yandan İran’a uygulanan yaptırımların kaldırılmasının olumlu etki yaratması beklenmektedir. Dış ticaretin olumsuz etkilerine rağmen Türkiye’nin 2016 yılında %3,4, 2017 yılında ise %3,6 büyüyerek orta vadede potansiyel büyüme oranına yaklaşacağı öngörülmektedir. Geçtiğimiz yıl TL’de görülen değer kaybı ve iç baskılar nedeniyle enflasyon oranının iki haneye yaklaşacağı tahmin edilmektedir. Tahmin dönemi boyunca, istihdam artışının büyüme oranının altında kalması ve işgücünün artması neticesinde işsizlik oranının yükselerek 2017’de %10,8’e ulaşması beklenmektedir. Uzun süredir yüksek düzeyde açık görülen cari işlemler dengesinin düşük petrol fiyatlarından dolayı olumlu seyretmesi ve kamu maliyesi performansı açısından istikrarlı görünümün devam etmesi beklenmektedir. Kamu borcunun %30’lar seviyesine doğru hareket ettiği görülmektedir. Artan ücretler ve güçlenen hanehalkı borçlanmasının tüketim artışını beklenenden yukarı taşıyabilecek olması tahminlere ilişkin yukarı yönlü bir risk olarak görülmektedir. Aşağı yönlü riskler ise, yakın coğrafyada ve ülke içinde daha da güçlenebilecek güvenlik tehdidi ve sermaye akımlarının büyük oranda tersine dönebilecek olması olarak ortaya çıkmaktadır. 4 Türkiye Tahminleri: Seçilmiş Göstergeler 2014-2017 TÜRKİYE 2014 2015 2016 2017 GSYH (yıllık, % değişim) 2.9 3.1 3.4 3.6 İşsizlik oranı (yıllık, % değişim) 10,1 10,5 10,7 10,8 TÜFE (yıllık, % değişim) 8,9 7,7 9,0 8,5 Cari İşlemler Dengesi/GSYH -5.8 -4.8 -4.4 -4.7 Genel bütçe dengesi/GSYH -1,5 -1,4 -1,7 -1,6 Brüt kamu borcu/GSYH 33,5 33,2 32,1 31,4 5