İvazsız edinilen hisse senetlerinin vergilendirilmesi

advertisement
İvazsız edinilen hisse senetlerinin vergilendirilmesi
28.10.2008 / Veysi Seviğ
Gelir Vergisi Yasası'nın mükerrer 80/1'inci maddesi hükmü gereği olarak ivazsız olarak
iktisap edilenler ile tam mükellef kurumlara ait olan ve iki yıldan fazla süreyle elde tutulan
hisse senetleri hariç, menkul kıymetlerin ve diğer sermaye piyasası araçlarının elden
çıkarılmasından sağlanan kazançlar değer artış kazancı olarak kabul edilmektedir.
Diğer yandan Gelir Vergisi Yasası'nın geçici 67/1'inci maddesi gereği olarak tam mükellef
kurumlara ait olup, İstanbul Menkul Kıymetler Borsa'sında işlem gören ve bir yıldan fazla
elde tutulan hisse senetlerinin alım satımından doğan olumlu fark üzerinden Gelir Vergisi
tevkifatı yapılmamaktadır. Ayrıca ilgili yasa maddesi uyarınca tam mükellef kurumlara ait
olup, İstanbul Menkul Kıymetler Borsası'nda işlem gören ve bir yıldan fazla süreyle elde
tutulan hisse senetlerinin elden çıkarılmasından dolayı sağlanan gelirler için Gelir Vergisi
Yasası'nın mükerrer 80'inci maddesi hükmü uygulanmaktadır.
Yasal düzenleme gereği hisse senetlerinin elden çıkarılması halinde değer artış kazancının
hesaplanabilmesi için, bu kıymetlerin iktisabının (ediniminin) "ivazlı" (bedelli) olması
gerekir. Eğer söz konusu menkul kıymetler ivazsız olarak elde edilmiş ise bunların elden
çıkarılmasından sağlanan kazançların değer artış kazancı olarak vergilendirilmesi söz konusu
olmayacaktır.
Ancak Gelir İdaresi Başkanlığı'nın 258 seri numaraları Gelir Vergisi Genel Tebliği ile yapmış
bulunduğu açıklamada bu tür kazançların vergilendirilmesi öngörülmüştür. (Konuya ilişkin
olarak bakınız: "Beyanname Düzenleme Klavuzu", 2008 HUD yayınları sf: 219)
Buna göre;
Vergi Ulus Kanunu'nun 294'üncü maddesine göre bir vergiye matrah olan servet veya servet
mahiyetindeki hisse senetleri ve tahveller borsa rayici ile borsada kayıtlı olmayanlar ise emsal
bedeliyle değerlenmektedir.
Bu durumda, mirasçılara veraset yoluyla intikal eden hisse senedi ve tahviller ölüm tarihinde,
diğer suretle vuku bulan bedelsiz intikallerde ise bu kıymetler hukuken iktisap edildiği tarihte
elde edilmiş kabul edilerek ve söz konusu kıymetlerin alış bedeli olarak da miras bırakanın
ölüm veya hukuki iktisabın gerçekleştiği tarihteki borsa rayici, borsaya kayıtlı olmayanlar için
ise bu tarihteki emsal bedeli esas alınacaktır.
Bu durumda, mirascılara veraset yoluyla intikal eden hisse senedi ve tahviller ölüm tarihinde,
diğer suretle vuku bulan bedelsiz intikallerde ise bu kıymetler hukuken iktisap edildiği tarihte
elde edilmiş kabul edilerek ve söz konusu kıymetlerin alış bedeli olarak da miras bırakanın
ölümü veya hukuki iktisabın gerçekleştiği tarihteki borsa rayici, borsaya kayıtlı olmayanlar
için ise bu tarihteki emsal ebedil esas alınacaktır.
Buna göre, veraset yoluyla iktisap edilen geçici 67'inci madde kahsamındaki menkul
kıymetlerin varislerince satılması halinde, satış bedeli ile yukarıda belirtilen şekilde
hesaplanan alış berdeli arasındaki fark üzerinden geçici 67'nci madde kapsamında tevkifat
yapılması gerekmektedir.
Hisse senetlerinin 01.01.2006 tarihinden önce intikal etmiş olması halinde ise mirasçıları
tarafından elde edilen değer artıyı mazanç için daha önce 31.12.2005 tarihindeki geçerli olan
hükümler uygulanacaktır.
Veraset yoluyla iktisap edilen tahvil ve Hazine bonolarının 01.01.2006 tarihinden önce ihraç
edilmiş olması halinde, bu kıymetlerin iktisap edildiği tarihe bakılmaksızın 31.12.2005
tarihinden geçerli olan hükümlere göre vergilendirme yapılmaktadır.
Hisse senetlerinin 01.01.2006 tarihinden önce intikal etmiş olması halinde ise mirasçılar
tarafından elde edilen değer artışı kazançları için 31.12.2005 tarihinden geçerli olan hükümler
uygulanacaktır.
Miras yoluyla varislere kalan tahvillerin 01.01.2006 tarihinden sonra ivasız iktisap edilmiş
olması halinde, bu kıymetlerin iktisap edildiği tarihe bakılmaksızın 31.12.2005 tarihinde
geçerli olan hükümlere göre vergilendirilmesi öngörülmüştür.
Söz konusu tebliğde yer alan açıklamalar çerçevesinde 01.01.2005 tarihinden sonra ivasız
olarak iktisap edilen İstanbul Menkul Kıymetler Borsası'nda işlem gören hisse senetleri ile bu
tarihten sonra ihraç edilen tahvil ve bonoların ivasız iktisap edildikleri tarihteki borsa rayiçleri
ile elden çıkarılma değerleri arasındaki fark üzerinden Gelir Vergisi Yasası'nın 67'nci maddesi
kapsamında tevkifat yapılmaktadır.
Yapılan açıklamalar çerçevesinde ivasız iktisap edilen hisse senetleri ile ivasız edinilen
menkul kıymetlerin elden çıkarılması dolayısıyla ortaya çıkan değer artışlarının tevkifata tabi
tutulmasının öngörülmesi eleştiri konusudur.
Mevcut yasal düzenlemeler gereği olarak Türkiye'de kurulu menkul kıymet borsalarında işlem
görmeyen 01.01.2006 tarihinden sonra iktisap edilen hisse senetlerinin tam müküllef
kurumlara ait olması halinde, bu hisse senetlerinin elden çıkarılmasından doğan kazancın
Gelir Vergisi Yasası'nın mükerrer 80/1'inci maddesine göre değer artış kazancı olarak
vergilendirilmesi için iktisap tarihinden başlayarak iki yıl içerisinde elden çıkarılmış olması
gerekmektedir.
Söz konusu hisse senetlerinin dar mükelleflere ait olması halinde ise elden çıkarılmasından
dolayı kazancın değer artışı kazancı olarak vergilendirilmesi için herhangi bir süre sınırı
yoktur. Bu bağlamda İstanbul Menkul Kıymetler Borsası'nda işlem görmeyen dar mükellef
kurumlara ait hisse senetleri iktisap edildikleri tarihten itibaren ister ertesi gün isterse beş yıl
sonra ebden çıkarılsın elde edilen kazanç değer artışı kazancı olarak vergilendirilmektedir.
Kaynak: http://www.referansgazetesi.com/haber.aspx?YZR_KOD=157&HBR_KOD=109242
Download